3. ‘’BİLİM CUMHURİYETİ: SİYASAL
VE İKTİSADİ TEORİSİ’’
Michael Polanyi bu makalesinde bir anlamda multi-
disipliner bir standardizasyonun önemine
değinmekte; öte yandan kendi ifadesiyle bilimlerin
otoriteye başkaldırarak özgürleşmelerini
savunmaktadır
4. Peki Polanyi için önemli olan hususlar nelerdir
?
Bilimlerde bir uzmanlaşma ve
standardizasyon önem taşımaktadır
Bilimlerin dış disiplinlere kapalı
olmaması; onlarla işbirliği yapması ve
entegrasyona gitmesi önemlidir
2
1
5. Polanyi birbirinden çok farklı
disiplinler üzerinde çalışan bilim
insanlarına sadece ve sadece tekil bir
örnektir. Antik Yunan çağından 19.
yüzyılın başlarına değin bunun başka
örnekleri de mevcut bulunmaktadır
Aydınlanma çağının
filozoflarında ise bir yandan tek
disiplin üzerinde uzmanlaşma ve
öte yandan disipliner bir
yaklaşımı görmek mümkündür
6. John Locke’un da ifade ettiği ‘’o
boş levhadan’’ günümüze değin
sürekli büyüyen bilgiye paralel
olarak yüzlerce disiplin ve alt-
disiplin ortaya çıkmıştır
7. ➢Disiplinler arasındaki entegrasyon
çalışmaları nasıl gerçekleşmiştir ?
Geçmişten günümüze birbirinden bağımsız disiplinlerin
çoğalması (plüralizm), akademik disiplinlerde
uzmanlaşma (akademik taylorizm), disiplinler arasında
iletişim ve etkileşim ile disiplinler arasında entegrasyon
adı verilen gelişmeler yaşanmıştır ve bu süreç devam
etmektedir
8. AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK
PLÜRALİZM
‘’Büyük şehirlerde çeşitli zanaatlar en çok geliştiği gibi,
sarayda da yemek çok daha üstün bir şekilde hazırlanır.
Küçük kasabalarda aynı adam kanepeler, kapılar,
sabanlar ve masalar yapar. Ve birçok esnafın hepsini iyi
bir şekilde yapması imkansızdır. Bununla birlikte, büyük
şehirlerde, (…) bir adam erkekler için, diğeri kadınlar
için ayakkabı yapar; bir diğeri sadece ayakkabı tamir
eder, bir başkası kesim işini üstlenir, bir diğer sadece
üstleri birbirine dikerek hayatını idame eder. İşinde
uzmanlaşmış olan işini en iyi yapandır.’’
Xenophon (M.Ö. 430-354)
9. Akademik taylorizm eğitim kurumlarında, bilim
üretim merkezlerinde ve tüm akademik
disiplinlerde işbölümü ve uzmanlaşmanın
önceden dizayn edilmesini savunan bir
metodolojidir
Diğer birçok bilim alanında olduğu gibi iktisat
alanında da 1900’li yılların başlarından itibaren
akademik taylorizm yaklaşımı egemenliğini
sürdürmüştür
Akademik plüralizm adı verilen yaklaşımda ise
disiplinler arasında sınırlar kesin çizgiler ile
önceden belirlenmiş değildir. Bilimsel
araştırmalarda tek bir yaklaşım yada tek bir
yöntemden söz edilememektedir
10. Bir bilim insanın diğer
disiplinlerde araştırmalar
yapması yada başka bilim
alanlarında çalışan
araştırmacılar ile yakın
etkileşimde bulunarak
ürünler ortaya
çıkarmasının önünde
engel bulunmamaktadır
Akademik plüralizmde
‘’tekdüzelik’’ söz konusu
değildir; tam aksine
çoğulculuk geçerlidir.
11. MULTİ-DİSİPLİNER İKTİSAT (PLÜRAL İKTİSAT):
‘’… avukatlar, doktorlar, noterler, meclis üyeleri, iş
adamları, bankacılar, büyük tüccarlar, spekülatörler ve
hakimlerden oluşan kalabalık. Burada başka yerlerde
olduğundan daha fazla fiziki ve ahlaki çöküntü bulunur
(…) Gerçek aptallıkları, uzmanlıklarının altında gizlidir.
Kendi işlerini bilirler, fakat onun dışındaki her şeyden
habersizdirler. Böylece kendilerini beğenmişliklerini
korumak için her şeyi sorguluyorlar, kabaca ve çarpık bir
şekilde eleştiriyorlar. Şüpheci görünüyorlar ve gerçekte
aptallar; zihinlerini sonu gelmez tartışmalarla
boğuyorlar.’’
Honore de Balzac
12. İktisat bilimi ilk olarak felsefenin bir alt disiplini
olarak ortaya çıkmıştır. 19. yüzyıldan itibaren
bağımsız bir disiplin haline gelmiştir
İktisadın, sosyal ve beşeri bilimler ve doğa
bilimleri ile etkileşime girmesi yeni disiplinlerin
doğmasına neden olmuştur
Bu nedenle de zaman içerisinde iktisadın kapsamı
genişlemiştir. Neo-klasik ve Keynezyen temele dayalı
multi-disipliner iktisat esasen bir akademik taylorizm
modelidir
13. MİKRO İKTİSAT, MAKRO İKTİSAT,
POZİTİF İKTİSAT, NORMATİF İKTİSAT
Mikro iktisat; tüketici teorisi, firma
teorisi, mal ve faktör piyasaları gibi
konuları ele almaktadır
Makro iktisat ise toplam üretim, toplam
tüketim, toplam tasarruf ve toplam
yatırım gibi konuları ele almaktadır
14. Mikro iktisat hane halklarının ve üreticilerin iktisadi davranışlarını;
makro iktisat ise daha geniş açıdan piyasa ekonomisi ve kamu
ekonomisindeki karar ve tercihleri analiz etmektedir
Pozitif iktisat, mevcut olayların durumunu
açıklamaya yönelik olup değer yargılarını
içermemektedir.
Normatif iktisat ise olması gerekeni
incelemekte ve olgusal bir durumun
değerlendirilmesini içermektedir
16. Multi-Disipliner İktisat: İktisat Biliminin Kapsamının
Genişlemesi ve Disiplinlerde Çoğalma
Mikro, makro, pozitif ve normatif iktisat gibi ayrımların dışında
iktisat biliminde zaman içerisinde iktisadi hayatın ve iktisadi olguların
teorik, kültürel, siyasal vb. yönlerini ele alan muhtelif alt disiplinler
ortaya çıkmıştır.
Bu disiplinler tek bir ana disiplin olan iktisadın alt-dalları yada alt-
disiplinleri olarak kabul edilmektedirler. Örneğin; iktisat-felsefe
ilişkisi, iktisadın felsefenin konuları ile ilgilendiği bir alandır. İktisadın
bu farklı perspektiflerini ele alan alt-disiplinler dışında inceleme
konusu olarak da muhtelif alt-disiplinler ortaya çıkmıştır.
17.
18. İnter- Disipliner İktisat ve Trans-Disipliner İktisat:
Disiplinler Arası Entegrasyon ve Evlilikler
‘’Kimyager veya fizyolog, kendi alanlarına
yoğunlaşarak daha iyi bir kimyager veya fizyolog
olmayı tercih edebilir. Ancak bir uzmanlık alanında
özel yoğunlaşmanın zararlı bir etkisi vardır: (tek
bir alanda uzmanlaşma) sadece araştırmalarımıza
olan ilgiyi azaltabileceği gibi kendi çalıştığımız
alanda yeteneklerimizi de sınırlayabilir. Sadece
fizik alanı ile ilgilenen bir fizikçi, birinci sınıf bir
fizikçi olabilir ve toplumda kendine bir yer
bulabilir. Ancak sadece bir iktisatçı olan, büyük bir
iktisatçı olamaz-ve ilave olarak şunu da
eklemeliyim ki, sadece iktisatçı olmakla yetinen bir
iktisatçı belki ciddi bir tehlike olmasa bile bir baş
belası olabilir.’’
Friedrich August von Hayek
19. Bugün iktisat ve diğer sosyal bilimler ve doğa
bilimlerinin evliliğinden doğan disiplinler çok sayıda
bulunmaktadır.
İnter-disipliner yada trans-disiplinerler
olarak ele alınacak yeni araştırma
projeleri ile ilgili bazı örnekler verebiliriz..
20. Politikanın iktisadi analizi olarak da
adlandırılan ‘’Kamu Tercihi’’ siyaset bilimi ve
iktisadın kesişme noktasında ortaya çıkmış bir
araştırma programıdır. Kamu tercihinin
incelediği konular siyaset biliminin ele aldığı
konular ile birebir aynıdır; ancak metodolojisi
iktisat biliminde kullanılan araçlar ve
yöntemlerdir.
KAMU TERCİHİ
23. ŞEKİL 3: Kamu Tercihi ve Anayasal Politik İktisat
POLİTİKA İKTİSAT
POLİTİK İKTİSAT
(KAMU TERCİHİ)
Politik iktisat (kamu tercihi); politikanın iktisadi analizini
yapan bir inter-disipliner araştırma alanıdır. Politik iktisat
içerisinde iktisat biliminin araç ve varsayımları altında siyaset
bilimi (politika) konuları ele alınır
24. ANAYASA
ANAYASAL POLİTİK İKTİSAT
POLİTİK
İKTİSAT
Anayasal Politik İktisat; devletin iktisadi alandaki görev ve
fonksiyonlarının, güç ve yetkilerinin ‘’anayasal’’ kurallar ile
sınırlandırılmasının felsefi, ahlaki ve teorik temellerini inceleyen
bir multi-disipliner araştırma alanıdır.
27. Evrim konusundaki görüşleri ile bilim
dünyasını derinden sarsan Charles Darwin,
yalnızca biyolojinin değil, sosyal bilimlerin
de önemli isimlerinden biri olarak
karşımıza çıkmaktadır. Evrimsel
biyolojiden yararlanarak gelişen ‘’evrimsel
iktisat’’ iktisat bilimine ayrı bir boyut
katmış bir inter-disipliner araştırma
programıdır.
28. Evrimsel iktisat, çok genel anlamda, Darwin’in evrim teorisi
perspektifinden iktisadi olayların ve iktisadi faaliyetlerin gelişim
süreçlerini inceleyen bir disiplindir.
Kurumsal iktisat ise, iktisadi hayatta kuralların ve
kurumların önemini, nedenlerini, etkilerini ve sonuçlarını
analiz eden bir araştırma alanıdır.
Evrimsel iktisat ve kurumsal iktisadın
tanımlarından yola çıkarak ‘’evrimci
kurumsal iktisat’’ ı nasıl tanımlayabiliriz ?
29. İktisadi hayatın işleyişini yönlendiren kurumların önemi
üzerinde duran ve insan davranışlarının kurumlar
tarafından şekillendiğini savunan kurumsal iktisat esasen
evrimsel bir perspektifi esas almaktadır. Evrimsel iktisat
ile kurumsal iktisadın evliliğinden doğan bu trans-
disipliner araştırma programı ‘’evrimci kurumsal iktisat’’
olarak adlandırılmaktadır.
EVRİMCİ KURUMSAL İKTİSAT
32. Oliver Williamson, organizasyon teorisi
disiplini ile hukuk ve iktisat yaklaşımını
buluşturmuş ve ‘’işlem maliyetleri iktisadı’’
adı verilen bir disiplinin kurucusu ve öncüsü
olmuştur.
33. Oliver Williamson’a göre işlem maliyetleri iktisadı, hukuk,
iktisat ve organizasyon teorilerinden gelişen bir
interdisipliner araştırma alanıdır. Kurumlar, işlemler ve
yönetim işlem maliyetleri iktisadının ana konularını
oluşturmaktadır.
Oliver Williamson’a Göre İşlem Maliyeti
İktisadının Ana Konuları Nelerdir ?
34. Şekil 5: İşlem Maliyetleri İktisadı
Organizasyonel işlem maliyetleri hukuk ve iktisat yaklaşımının
ana inceleme konularından birisdir
35. Şekil 6: Davranışsal İktisat
DAVRANIŞSAL İKTİSAT
İnter-disipliner ve trans-disipliner iktisada bir başka örnek ise
davranışsal iktisattır. Davranışsal iktisat, iktisat ile psikoloji biliminin
kesiştiği noktada yer almaktadır.
36. Davranışsal iktisat, iktisadi davranış, karar ve
seçimlerde psikolojik faktörlerin etkileri ve
sonuçlarını inceleyen bir disiplindir. Davranışsal
iktisadın başlangıç noktası geleneksel iktisat biliminde
hakim olan ‘’rasyonalite’’ varsayımının her zaman ve
her yerde geçerli olmadığı düşüncesidir.