VERGİ AYRIMCILIĞI: HUKUK DEVLETİ ve HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN İHLALİ
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
1. İKTİSAT NEREYE?
QUO VADIS?
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
Bu sunum şu kaynaktan yararlanarak hazırlanmıştır: Coşkun Can Aktan, İktisat
Nereye Gidiyor, Ankara: Astana Yayınları, 2021.
Hazırlayan Muhammed Şahin
3. İstihdam, Faiz ve Paranın Genel Teorisi kitabı 1960
ve 1970’li yıllarda çok farklı şekillerde ve anlam
dışlarına taşarak yorumlanmıştır.
Keynezyen iktisadın dışında sahibinden
bağımsız bir “Keynezyen İktisat” yaratılmış
oldu.
J. M. Keynes
1936
4. BÖYLECE KEYNESYEN İKTİSAT ADI KULLINILARAK
KEYNEZYEN İKTİSADI ÖZÜNDEN
UZAKLAŞTIRDILAR.
PEKİ KEYNES SONRASI EKONOMİ YANLIŞLARINDA SUÇLU KİM?
KEYNES MÜRİTLER
7. Modern iktisadi düşünce, Adam Smith'in Milletlerin Zenginliği
(The Wealth of Nations) adlı eserini 1776 yılında
yayınlamasıyla başlar.
İktisat biliminin kurucusu ve babası
18. YY
FİZYOKRATLAR KLASİKLER
19.YY
8. 19.YY - 20.YY ELEŞTİRİLER
Bilimsel Sosyalizm
Tarihçi Okul
Faydacı Ahlak Okulu
Matematiksel Teori ve Lozan Okulu
9. 20. yüzyılın başlarında Neo-Klasik İktisat AKIMI
1890-1945 arasındaki yıllarda Neo-Klasik İktisadın kendi içinde
bölünmeler yaşanmıştır
10. 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra ise Keynezyen iktisada alternatif yeni iktisadi düşünceler ortaya
çıkmıştır.
Virginia Politik İktisat Okulu
Freiburg İktisat Okulu
Chicago İktisat Okulu
Avusturya İktisat Okulu
19.YY
17.YY
18.YY
20.YY
21.YY
11. B C
D E
SOSYAL BİLİMLER AÇISI
A
B
C
E
D
Adam Smith ve 18. yüzyılın bilge insanlarının
katkıları sayesinde iktisadın zaten felsefe ve
ahlak (etik) ile çok yakın bir bağı bulunuyordu.
Bu bağ 19. Yüzyılda daha da genişleyerek
tarih, sosyoloji, antropoloji, siyaset bilimi, hukuk
ve psikolojiye kadar uzandı.
20. Yüzyılın ikinci
yarısından itibaren
iktisadın sosyal bilimler
ile olan ilişkileri çok
daha güçlendi
Daha sonraları yapbozun her bir parçası gibi bütünleşik oldular..
12. İKTİSAT ALANINDA
İLK VE BÜYÜK
ÖDÜLLER İKTİSADIN
MATEMATİZASYONU
ÜZERİNE VERİLDİĞİ
İÇİN EKONOMİ BİLİMİ
EKONOMETRİYE
DOĞRU ÇEKİLMİŞTİR.
Ragnar Frisch
Jan Tinbergen
Paul Samuelson
YOLDAN SAPMA: MATEMATİK ve
EKONOMETRİ İSTİLASI
15. Paul Samuelson (1915-2009)
Statik-dinamik ekonomik modeller ve iktisadi konuların ele alınmasında
matematiksel analizi çok aktif olarak kullanan..
’’Matematik virüsünün iktisatta yayılacağı ve bu aşırı
gelişmenin gerisinde kalanların bundan rahatsızlık duyacağı
konusunda kırk yıl öncesindeki öngörüm gerçekleşti… Bir
cenaze diğerini izler ve bilim bu şekilde gelişir’’
16. EKONOMİNİN BÜYÜK BİR
MATEMATİZASYONUN İÇİNDE
ÖZÜNDEN UZAKLAŞMASI
KAÇINILMAZ SONU
GETİRMEKTEDİR.
ANLAŞILAMAMAK VE
KARMAŞILIK
matematiksel analizlerle, modellerle,
formüllerle, grafiklerle vs.
17. Bugün modern iktisatta matematiksel
formalizm, ekonometri ve diğer kantitatif
araçlar iktisat bilimini gerçek dünyayı anlamak
ve yorumlamaktan fazlasıyla uzaklaştırmıştır.
Hiç tereddütsüz
matematik-istatistik-
ekonometri ile iktisadın
buluşması ve ampirik
araştırmalara imkan
tanıması yararlı
olmuştur, fakat aynı
zamanda iktisat bilimini
yaralamıştır
18. Marie-Esprit-Léon Walras
Pür iktisat teorisi her açıdan matematiksel fiziğe benzeyen bir
bilimdir.”
“İktisadın pür teorisi, uygulamalı iktisattan üstün olmalıdır ve
iktisadın bu pür teorisi, her yönden fiziko-matematiksel bilimleri
anımsatan bir bilimdir (…) Eğer iktisadın pür teorisi …
mekanik ve hidrodinamik gibi fiziko-matematiksel bir bilimse,
iktisatçılar matematik dilini ve matematiksel yöntemleri
kullanmaktan korkmamalıdırlar.”
.
19. William Stanley Jevons
‘’Politik Ekonomi konusunda yazan Smith ve Say gibi yazarlar,
sözlü anlatımın bütün güzelliklerini korumuştur Fakat bazı
yazarlar, Ricardo gibi, en soyut konulan incelerken veya
sonuçlarının daha güvenilir olmasını istediklerinde matematiğe
başvurmaktan kurtulamamıştır... Matematik notasyonu anlayan
herhangi bir kimse. uzun ve zahmetli çalışmalarla elde edilecek
sonucu, bir denkleme ilk bakışta anlayabilir’’
20. SONUÇ VE ÇIKARIMLAR
İKTİSADİN MATEMATİK İÇİNDE BOĞULMASI
KEYNEZYEN İKTİSADIN MÜRİTLER TARAFINDAN BAŞKALAŞTIRILMASI
İKTİSADIN KOLAY ANLAŞILIR VE
BİLİNEBİLİR UYGULANABİLİR
YANININ YOK OLMAYA YÜZ TUTMASI