VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİ AYRIMCILIĞI: HUKUK DEVLETİ ve HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN İHLALİ
1. VERGİ AYRIMCILIĞI:
HUKUK DEVLETİ VE HUKUKİ
GÜVENLİK İLKESİNİN İHLALİ
Bu sunum aşağıdaki kaynaktan
hazırlanarak hazırlanmıştır.
Coşkun Can Aktan, Mali
Ayrımcılık: Ankara: Seçkin
Yayınları, 2019.
Sunumu Hazırlayan:
Hande Çetkin
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
2. Vergi ayrımcılığı, hükümetlerin gerek kendi
ülkesindeki vergi mükellefi gerçek ve tüzel
kişilere, gerekse uluslararası iktisadi ilişkiler
açısından yabancı vergi mükellefi gerçek ve tüzel
kişilere özel vergi kolaylıkları yoluyla vergi
ayrıcalıkları sunması veya tam tersine söz
konusu mükellef gruplarına yatay ve dikey eşitlik
ilkelerini ihlal ederek farklı vergi kuralları
uygulamasıdır.
VERGİ AYRIMCILIĞI
4. Vergi dampingi, uluslararası vergi
ayrımcılığına bir örnek teşkil etmektedir.
Vergi damping , uluslararası doğrudan yabancı
sermaye ve/veya portföy yatırımlarını ülkeye
çekebilmek için vergi oranlarının aşırı oranda
düşürülmesi veya özel bir takım vergisel
kolaylıklar sağlanması demektir.
Vergi damping, bir vergi korumacılığı uygulamasıdır.
5. Hükümetlerin vergi istisna
ve muafiyetleri, vergi
indirimleri, vergi
tarifelerinde indirimler,
mahsup ve iade vs. tüm
uygulamaların nihayetinde
belirli kişiler, gruplar,
sektörler vs. lehine bir
ayrımcılık ortaya çıkardığına
şüphe yoktur.
6. Gerek hukukçular arasında ve gerekse
hukuk içtihatlarında kanun önünde
eşitlik ve ayrımcılık ilkelerinin
yorumlanmasında farklılıklar
bulunmaktadır.
Bazı hukukçular haklı nedenlerin olması
halinde belirli kişilere ve gruplara bazı
özel yararlar sağlanmasının kabul
edilebileceği görüşündedirler.
8. Hukuk devleti en kısa ve öz bir
ifadeyle, hukuk kurallarına sıkı
sıkıya bağlı olan ve bireylere
hukuki güvenlik sağlayan bir devlet
olarak tanımlanabilir.
9. HUKUKİ
GÜVENLİK
Hukuki güvenlik ilkesi dar
anlamda, hukuk kurallarının
devlet tarafından önceden
açık, net, anlaşılır ve kesin
olarak belirlenmesi ve keyfî
değişikliklere konu olmayacak
şekilde istikrarlı olması
demektir.
13. Hukuk kuraları önceden bilinmeli,
açık ve kesin olmalıdır.
Kanunlar genel ve soyut özellikte
olmalıdır
Kanun önünde eşitlik” ilkesi esas olmalıdır.
Yani, kanunlar belirli kişi ve gruplara
ayrımcılık yapmadan eşit biçimde
uygulanmalıdır.
14.
15. “Hukukun Üstünlüğü ilkesi,
yasamanın gücünü sınırlamak
anlamına gelir; formel yasa
olarak bilinen kuralları ‘genel
kurallar’ düzeyine indirger;
belirli kesimlere yarar
sağlamayı amaçlayan yasal
düzenlemeleri veya bu tür bir
ayrımcılık için herhangi bir
kimsenin devletin zor kullanma
gücünü kullanmasını engeller.
HAYEK
16. Keyfî devlet uygulamalarından
farklı olarak, hukukun üstünlüğü,
herhangi bir otorite tarafından
belirli kimselere yasal ayrıcalıklar
sunulmaması demektir ve bu
sayede kanun önünde eşitlik ilkesi
güvence altına alınmış olur
HAYEK