SlideShare a Scribd company logo
1 of 24
Download to read offline
PATERNALİZM
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
Bu sunum şu kaynaktan yararlanarak hazırlanmıştır:
C.C.Aktan, «Paternal Devlet ve ‘İyiniyetli’ İyilikseverlik
Despotizmi Üzerine», içinde: Aktan, C.C. (Ed.) 2021.
Paternalizm, İzmir: SOBİAD Hukuk ve İktisat Araştırmaları
Merkezi Yayınları.
Hazırlayan: Berat Kürşat Akgöl
ÖRGÜTLERDE
PATERNALİZM VE BİR
ÖRNEK:
PULLMAN
PATERNALİZMİ
“Bir Pullman evinde doğduk , Pullman
dükkanlarından alışveriş yaptık,
Pullman okulunda eğitim gördük,
Pullman Kilisesi'nde ilmihale çekildik;
öldüğümüzde de Pullman
cehennemine gideceğiz.”
Bir Pullman Çalışanı
3
4
Bir firma, işletme ya da
şirkette çalışanlar ve
işyeri sahibi patron
arasında bir
“paternalistik” ilişki
mutlaka vardır. Patron
işletmesinde işini severek
yapan insanlar çoğalırsa
kazancının da artacağını
bilir; bu yüzden “sevecen”
ve “babacan” olmak
durumundadır.
5
Organizasyonel paternalizm ya da örgütsel
paternalizm toplum içinde yerleşmiş olan
paternalizm (patrimonyalizm) kültürü ile
çok yakından alakalıdır. Geleneksel ataerkil
(patriarşik) kültürlerde patron çalışanlar
açısından bir baba olarak kabul edilir; ona
saygıda kusur edilmez; emir ve talimatlarına
uyulur; biat ve itaat esastır. Özgürlük veya
otonominin hakim olduğu Batı
kültürlerinde ise bu ölçüde bir “babacanlık”,
“hamilik” ilişkisi söz konusu değildir.
6
George Mortimer Pullman Amerikalı bir mühendis ve
sanayiciydi.
Pullman yataklı vagon tasarlayıp üretti ve onu üreten
işçiler için Pullman adlı bir şirket şehri kurdu.
George Pullman, işçilerinin ahlaklarını ve
verimliliklerini arttırma amacıyla 1860'lı yıllarda
fabrikası etrafında şekillenecek bir kasaba inşa ettirdi.
1880-1884 yılları arasında on altı bin dönümlük bir
arazide kendi kasabasını oldukça modern bir şekilde
yaratan Pullman kasabasına muhtelif dükkanlar,
banka, postane, kütüphane, tiyatro, otel, park ve hatta
kilise dahi inşa ettirdi.
Pullman'ın kasabası 1893'lü yıllarda 6000 fabrika
çalışanı ve 12 binlik toplam nüfusu ile kasaba göçmen
işçilerin yeni yuvası olmuştur Pullman'ın kasabasında
oldukça sıkı denetim mekanizması vardı.
George Mortimer Pullman (1831 - 1897)
7
Bu ilginç paternalizm "baba"
kavramının ölçeğinin ve gücünün
nasıl büyütüldüğünü gözler önüne
sermektedir. Çünkü Pullman ölçüyü
kaçırmış, kendisine bağımlı olan
işçilerinin itaatkar ve hürmetkar
olmalarını beklemiştir. Pullman, in
loco parentis ilkesine göre bencil bir
şekilde "iyilik" ögesini büyütmüş;
kasabasında işçilerin özel mülk
edinmesine bile izin vermemiştir.
DİNİ PATERNALİZM
“Organize edilen, kurumsallaştırılmaya çalışılan, insanın
iman etmesi gerektiği belirtilen ve dini tören ve usullere
bağlanılan bütün dinler içten olmayan eylemlere
dönüşürler.”
9
Harry Emerson Fosdick (1878-1969)
10
Bir aile, cemaat, dini organizasyon, ya da
devlet belirli bir dinin emir, buyruk ya da
tavsiyeleri altında yaşamasına hizmet
etmek maksadıyla “paternal” bir görev
üstlenebilir. Sözkonusu paternal görev ve
sorumluluk bazı dini kurumlarda “patriarşi”
olarak bilinir. Hristiyanlıkta “kilise babaları”
olarak adlandırılan insanlar ve ayrıca
“patrik” olarak isimlendirilen dini liderler
bu çerçevede bir örnek olarak verilebilir.
11
Özgür bir toplum ile dini paternalizm arasında
çok sağlıklı bir ilişkiden söz edilemez. Bu
bakımdan dinle ilgili bütün meselelerin
devletin faaliyet alanının dışında kalması
önemlidir. Din adamlarının seçimi, genel
olarak ibadet ile ilgili diğer hususlar, dini
kurumların finansmanı vs. konuların devletin
kontrolü dışında tamamen ilgili toplulukların
serbest değerlendirmesine bırakılması gerekir.
Devlet sadece cemaat, tarikat, mezhep vs.
örgütlenmelerin faaliyetlerinin genel
çerçevesi, finansmanı vs. konularında kararlar
almakla yetinmelidir.
AHLAKİ
PATERNALİZM:
KİME GÖRE,
NEYE GÖRE!
“Genel Kural: Kendi özel çıkarlarını en iyi bir şekilde değerlendirebilecekleri için
bireyleri mümkün olduğu ölçüde kendilerini incitebilecekleri alan dışında
davranışlarında tamamen serbest bırak. Bireyler yanılırlarsa ve hatalarını
anlarlarsa bir daha aynı şeyi yapmayacaklardır. Bireyler başkalarını incitmedikleri
takdirde yasanın gücünü kullanma. Bir kişinin herkesin güvenliğini bozması söz
konusu olduğunda hukuk gereklidir ve cezanın tatbiki yararlıdır.”
13
Jeremy Bentham (1748-1832)
14
Din ve devlet arasındaki ilişkinin bir benzerini din ve ahlak
arasındaki ilişkide görmek mümkündür. Esasen dinlerin belki de
tamamı bir ahlak felsefesi ya da ahlak öğretisidir. Ancak yasal
paternalizm ya da hukuki paternalizm toplumda ahlaki norm ve
ilkeleri belirlemeye ve bunların istenen resmi formata uygun olup
olmadığını denetlemeye kalkışırsa o zaman Kant’ın ifade ettiği
şekilde bir despotizmin çanları çalmaya başlamış demektir. Din
nasıl kişi ile inandığı Tanrı arasındaki özel ilişki ise ahlak da esasen
bireye ait özel bir alandır.
15
Kişinin yalancı olması, genel toplum
normlarının dışında bir estetik anlayışına sahip
olması, alkollü içkiler kullanması vs. tamamen
kişilerin özel tercihleridir ve bu alanlara
paternal devletin müdahil olması doğru
değildir. Bir kişinin sağlığını düşünmeyerek
zararlı gıda tüketiminde bulunması ya da
sigara, alkol gibi bağımlılık yapan keyif verici
zararlı maddeler kullanması da özünde kişisel
bir tercihtir. Fuhuş özel tercihlere verilebilecek
bir başka örnektir. Yetişkin bir bireyin cinsiyet
ya da seks tercihlerinin tamamen kendisine
ait olduğunu kabul etmek gerekir.
MEDİKAL
PATERNALİZM
’’Bu sanatta hocamı, babam gibi tanıyacağım, rızkımı
onunla paylaşacağım, ihtiyacı olursa kesemi onunla
bölüşeceğim, çocuklarına kardeşim gibi bakacağım ve
öğrenmek isterlerse bu sanatı ücretsiz öğreteceğim; ilaç
reçetelerini, şifai bilgileri ve diğer bilgileri sadece ve
sadece kendi evlâtlarıma, hocamın çocuklarına ve
hekimlik kurallarına uygun sözleşmeyle bağlı ve and
içmişlere öğreteceğim. Yeteneğim ve hâkimiyetim
ölçüsünde hastalarımın iyiliği için tedaviler önereceğim ve
asla kimseye zarar vermeyeceğim. İsteyen hiç kimseye
öldürücü bir ilacı ne vereceğim ne de bunu tavsiye
edeceğim; benzer şekilde, bir gebe kadına çocuk
düşürmesi için ilaç vermeyeceğim. (...) Gerek sanatımın
icrası sırasında gerekse insanlarla gündelik ilişkideyken
edindiğim bilgileri ortalığa saçmayacağım, bir sır olarak
saklayacağım ve kimseye açmayacağım.’’
Hipokrat Yemini
17
18
Medikal paternalizmde “hekim-hasta”
ilişkisinin sağlıklı olarak dizayn edilmiş
olması fevkalade önemlidir. Genel etik
kuralları ve tıp etiği alanındaki gelişmeler
çerçevesinden 2500 yıllık Hipokrat
paternalizm anlayışını aynen kabul
etmek doğru olmayabilir. Burada önemli
olan hastaya sadece onun yararı ve iyiliği
adına zarar verilmeden bir tedavi
yönteminin uygulanması ile sınırlı
değildir ve olmamalıdır.
19
Akli melekeleri yerinde olan bir
hastanın azami ölçüde
bilgilendirilmeye, rızasının ve
onayının alınmasına hakkı vardır.
Erişkin, yetişkin ve zihinsel açıdan
düşünme, muhakeme ve
muhasebe kabiliyetlerini yitirmemiş
bir hastanın özerkliği dikkate
alınmadan onun adına kararlar
alınması hakkı ne hekime de ne
onun aile bireylerine ait olan bir
haktır.
LİBERTERYAN
PATERNALİZM:
ZARARSIZ DÜRTME Mİ,
YOKSA KAMUSAL
MANİPÜLASYON MU?
"Liberteryan paternalizm, nispeten zayıf, ılımlı ve müdahaleci olmayan
bir paternalizm türüdür çünkü seçimler engellenmez, çitle çevrilmemiştir
veya önemli ölçüde baskı altında tutulmamıştır."
21
Richard Thaler
22
Liberteryan paternalizm Davranışsal İktisat
adı verilen araştırma programı üzerinde
çalışan Nobel ekonomi ödülü sahibi Richard
H. Thaler ve C.R. Sunstein tarafından
geliştirilmiş bir kavramdır. Liberteryan
paternalizm yaklaşımında insanların
muhtelif zihinsel sapmalar ve yanılgılar
altında irrasyonel davranış, karar ve
seçimlere maruz kalabilecekleri
düşünülerek onların korunması ve
gözetilmesi maksadıyla zorlayıcı olmayan
bazı yol ve yöntemlerle tercihlerinin
yönlendirilmesi ve yönetilmesini ifade eder.
23
Liberteryan paternalizm pratikte “tercih mimarlığı” ve “dürtme” adı
verilen iki temel kavram etrafında işler. Öyle ki, irrasyonel
bireylerden daha akıllı olduğu düşünülen rasyonel
organizasyonlarda görev alacak olan tercih mimarları bir takım
“akıllı” yol ve yöntemler bularak bireyleri zorlamadan ve baskı
altına almadan onları kendi iyiliklerini maksimize edecek
kararlara ve tercihlere sevk edebileceklerdir. Sonuçta, birey bir
baskı ve zorlama olmadan sağlığını, refahını, huzur ve
mutluluğunu arttırabilme imkânına kavuşmuş olacaktır.
TEŞEKKÜRLER!
24

More Related Content

Similar to PATERNALİZM

DAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin Kaynakları
DAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin KaynaklarıDAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin Kaynakları
DAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin KaynaklarıCOSKUN CAN AKTAN
 
Bir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlik
Bir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlikBir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlik
Bir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlikCOSKUN CAN AKTAN
 
MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...
MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...
MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...COSKUN CAN AKTAN
 
Alevi aydınlanması
Alevi aydınlanmasıAlevi aydınlanması
Alevi aydınlanmasıMemet Çamur
 
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve EtkileriAşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkilerismsyah dnz
 
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşamAhlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşamTuran SARICAM
 
Temel Dini Bilgiler 9 konular
Temel Dini Bilgiler 9 konularTemel Dini Bilgiler 9 konular
Temel Dini Bilgiler 9 konularAhmet ÖZKAN
 
İYİLİKSEVERLİK : sosyal sermaye perspektifi
İYİLİKSEVERLİK :sosyal sermaye perspektifiİYİLİKSEVERLİK :sosyal sermaye perspektifi
İYİLİKSEVERLİK : sosyal sermaye perspektifiCOSKUN CAN AKTAN
 

Similar to PATERNALİZM (13)

DAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin Kaynakları
DAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin KaynaklarıDAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin Kaynakları
DAVRANIŞSAL POLİTİK İKTİSAT Rasyonel İrrasyonelitenin Kaynakları
 
Etik nedir
Etik nedirEtik nedir
Etik nedir
 
Bir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlik
Bir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlikBir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlik
Bir sosyal sermaye olarak: iyilikseverlik
 
MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...
MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...
MERİTOKRASİ KAMU YÖNETİMİNDE KAYIRMACILIKTAN LİYAKATA DAYALI İNSAN KAYNAKLARI...
 
Alevi aydınlanması
Alevi aydınlanmasıAlevi aydınlanması
Alevi aydınlanması
 
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve EtkileriAşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
AşK ,Evlilik TanıMı Ve Etkileri
 
İYİLİKSEVERLİK
İYİLİKSEVERLİKİYİLİKSEVERLİK
İYİLİKSEVERLİK
 
Etigintarihselgelisimi
EtigintarihselgelisimiEtigintarihselgelisimi
Etigintarihselgelisimi
 
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşamAhlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşam
 
Temel Dini Bilgiler 9 konular
Temel Dini Bilgiler 9 konularTemel Dini Bilgiler 9 konular
Temel Dini Bilgiler 9 konular
 
Kohlb
KohlbKohlb
Kohlb
 
HEMŞİRELİK FELSEFESİ.pptx
HEMŞİRELİK FELSEFESİ.pptxHEMŞİRELİK FELSEFESİ.pptx
HEMŞİRELİK FELSEFESİ.pptx
 
İYİLİKSEVERLİK : sosyal sermaye perspektifi
İYİLİKSEVERLİK :sosyal sermaye perspektifiİYİLİKSEVERLİK :sosyal sermaye perspektifi
İYİLİKSEVERLİK : sosyal sermaye perspektifi
 

More from COSKUN CAN AKTAN

İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONUİKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONUCOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?COSKUN CAN AKTAN
 
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİPATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİCOSKUN CAN AKTAN
 
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNEPATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNECOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEMEİKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEMECOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?COSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR? İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR? COSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?COSKUN CAN AKTAN
 
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİMATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİCOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME... İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME... COSKUN CAN AKTAN
 
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZMEMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZMCOSKUN CAN AKTAN
 
EMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSATEMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSATCOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZMİKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZMCOSKUN CAN AKTAN
 
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUNKEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUNCOSKUN CAN AKTAN
 
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİVERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİCOSKUN CAN AKTAN
 
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...COSKUN CAN AKTAN
 
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİVERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİCOSKUN CAN AKTAN
 
TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER
TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER
TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER COSKUN CAN AKTAN
 

More from COSKUN CAN AKTAN (20)

İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONUİKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
 
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
 
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİPATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
 
PATERNALİZM TÜRLERİ
PATERNALİZM TÜRLERİPATERNALİZM TÜRLERİ
PATERNALİZM TÜRLERİ
 
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNEPATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEMEİKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME
 
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR? İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
 
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİMATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME... İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
 
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZMEMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
 
EMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSATEMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
 
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZMİKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
 
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUNKEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
 
VERGİLEMENİN SINIRLARI
VERGİLEMENİN SINIRLARIVERGİLEMENİN SINIRLARI
VERGİLEMENİN SINIRLARI
 
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİVERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
 
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
 
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİVERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ
 
TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER
TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER
TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER
 

PATERNALİZM

  • 1. PATERNALİZM PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN Bu sunum şu kaynaktan yararlanarak hazırlanmıştır: C.C.Aktan, «Paternal Devlet ve ‘İyiniyetli’ İyilikseverlik Despotizmi Üzerine», içinde: Aktan, C.C. (Ed.) 2021. Paternalizm, İzmir: SOBİAD Hukuk ve İktisat Araştırmaları Merkezi Yayınları. Hazırlayan: Berat Kürşat Akgöl
  • 3. “Bir Pullman evinde doğduk , Pullman dükkanlarından alışveriş yaptık, Pullman okulunda eğitim gördük, Pullman Kilisesi'nde ilmihale çekildik; öldüğümüzde de Pullman cehennemine gideceğiz.” Bir Pullman Çalışanı 3
  • 4. 4 Bir firma, işletme ya da şirkette çalışanlar ve işyeri sahibi patron arasında bir “paternalistik” ilişki mutlaka vardır. Patron işletmesinde işini severek yapan insanlar çoğalırsa kazancının da artacağını bilir; bu yüzden “sevecen” ve “babacan” olmak durumundadır.
  • 5. 5 Organizasyonel paternalizm ya da örgütsel paternalizm toplum içinde yerleşmiş olan paternalizm (patrimonyalizm) kültürü ile çok yakından alakalıdır. Geleneksel ataerkil (patriarşik) kültürlerde patron çalışanlar açısından bir baba olarak kabul edilir; ona saygıda kusur edilmez; emir ve talimatlarına uyulur; biat ve itaat esastır. Özgürlük veya otonominin hakim olduğu Batı kültürlerinde ise bu ölçüde bir “babacanlık”, “hamilik” ilişkisi söz konusu değildir.
  • 6. 6 George Mortimer Pullman Amerikalı bir mühendis ve sanayiciydi. Pullman yataklı vagon tasarlayıp üretti ve onu üreten işçiler için Pullman adlı bir şirket şehri kurdu. George Pullman, işçilerinin ahlaklarını ve verimliliklerini arttırma amacıyla 1860'lı yıllarda fabrikası etrafında şekillenecek bir kasaba inşa ettirdi. 1880-1884 yılları arasında on altı bin dönümlük bir arazide kendi kasabasını oldukça modern bir şekilde yaratan Pullman kasabasına muhtelif dükkanlar, banka, postane, kütüphane, tiyatro, otel, park ve hatta kilise dahi inşa ettirdi. Pullman'ın kasabası 1893'lü yıllarda 6000 fabrika çalışanı ve 12 binlik toplam nüfusu ile kasaba göçmen işçilerin yeni yuvası olmuştur Pullman'ın kasabasında oldukça sıkı denetim mekanizması vardı. George Mortimer Pullman (1831 - 1897)
  • 7. 7 Bu ilginç paternalizm "baba" kavramının ölçeğinin ve gücünün nasıl büyütüldüğünü gözler önüne sermektedir. Çünkü Pullman ölçüyü kaçırmış, kendisine bağımlı olan işçilerinin itaatkar ve hürmetkar olmalarını beklemiştir. Pullman, in loco parentis ilkesine göre bencil bir şekilde "iyilik" ögesini büyütmüş; kasabasında işçilerin özel mülk edinmesine bile izin vermemiştir.
  • 9. “Organize edilen, kurumsallaştırılmaya çalışılan, insanın iman etmesi gerektiği belirtilen ve dini tören ve usullere bağlanılan bütün dinler içten olmayan eylemlere dönüşürler.” 9 Harry Emerson Fosdick (1878-1969)
  • 10. 10 Bir aile, cemaat, dini organizasyon, ya da devlet belirli bir dinin emir, buyruk ya da tavsiyeleri altında yaşamasına hizmet etmek maksadıyla “paternal” bir görev üstlenebilir. Sözkonusu paternal görev ve sorumluluk bazı dini kurumlarda “patriarşi” olarak bilinir. Hristiyanlıkta “kilise babaları” olarak adlandırılan insanlar ve ayrıca “patrik” olarak isimlendirilen dini liderler bu çerçevede bir örnek olarak verilebilir.
  • 11. 11 Özgür bir toplum ile dini paternalizm arasında çok sağlıklı bir ilişkiden söz edilemez. Bu bakımdan dinle ilgili bütün meselelerin devletin faaliyet alanının dışında kalması önemlidir. Din adamlarının seçimi, genel olarak ibadet ile ilgili diğer hususlar, dini kurumların finansmanı vs. konuların devletin kontrolü dışında tamamen ilgili toplulukların serbest değerlendirmesine bırakılması gerekir. Devlet sadece cemaat, tarikat, mezhep vs. örgütlenmelerin faaliyetlerinin genel çerçevesi, finansmanı vs. konularında kararlar almakla yetinmelidir.
  • 13. “Genel Kural: Kendi özel çıkarlarını en iyi bir şekilde değerlendirebilecekleri için bireyleri mümkün olduğu ölçüde kendilerini incitebilecekleri alan dışında davranışlarında tamamen serbest bırak. Bireyler yanılırlarsa ve hatalarını anlarlarsa bir daha aynı şeyi yapmayacaklardır. Bireyler başkalarını incitmedikleri takdirde yasanın gücünü kullanma. Bir kişinin herkesin güvenliğini bozması söz konusu olduğunda hukuk gereklidir ve cezanın tatbiki yararlıdır.” 13 Jeremy Bentham (1748-1832)
  • 14. 14 Din ve devlet arasındaki ilişkinin bir benzerini din ve ahlak arasındaki ilişkide görmek mümkündür. Esasen dinlerin belki de tamamı bir ahlak felsefesi ya da ahlak öğretisidir. Ancak yasal paternalizm ya da hukuki paternalizm toplumda ahlaki norm ve ilkeleri belirlemeye ve bunların istenen resmi formata uygun olup olmadığını denetlemeye kalkışırsa o zaman Kant’ın ifade ettiği şekilde bir despotizmin çanları çalmaya başlamış demektir. Din nasıl kişi ile inandığı Tanrı arasındaki özel ilişki ise ahlak da esasen bireye ait özel bir alandır.
  • 15. 15 Kişinin yalancı olması, genel toplum normlarının dışında bir estetik anlayışına sahip olması, alkollü içkiler kullanması vs. tamamen kişilerin özel tercihleridir ve bu alanlara paternal devletin müdahil olması doğru değildir. Bir kişinin sağlığını düşünmeyerek zararlı gıda tüketiminde bulunması ya da sigara, alkol gibi bağımlılık yapan keyif verici zararlı maddeler kullanması da özünde kişisel bir tercihtir. Fuhuş özel tercihlere verilebilecek bir başka örnektir. Yetişkin bir bireyin cinsiyet ya da seks tercihlerinin tamamen kendisine ait olduğunu kabul etmek gerekir.
  • 17. ’’Bu sanatta hocamı, babam gibi tanıyacağım, rızkımı onunla paylaşacağım, ihtiyacı olursa kesemi onunla bölüşeceğim, çocuklarına kardeşim gibi bakacağım ve öğrenmek isterlerse bu sanatı ücretsiz öğreteceğim; ilaç reçetelerini, şifai bilgileri ve diğer bilgileri sadece ve sadece kendi evlâtlarıma, hocamın çocuklarına ve hekimlik kurallarına uygun sözleşmeyle bağlı ve and içmişlere öğreteceğim. Yeteneğim ve hâkimiyetim ölçüsünde hastalarımın iyiliği için tedaviler önereceğim ve asla kimseye zarar vermeyeceğim. İsteyen hiç kimseye öldürücü bir ilacı ne vereceğim ne de bunu tavsiye edeceğim; benzer şekilde, bir gebe kadına çocuk düşürmesi için ilaç vermeyeceğim. (...) Gerek sanatımın icrası sırasında gerekse insanlarla gündelik ilişkideyken edindiğim bilgileri ortalığa saçmayacağım, bir sır olarak saklayacağım ve kimseye açmayacağım.’’ Hipokrat Yemini 17
  • 18. 18 Medikal paternalizmde “hekim-hasta” ilişkisinin sağlıklı olarak dizayn edilmiş olması fevkalade önemlidir. Genel etik kuralları ve tıp etiği alanındaki gelişmeler çerçevesinden 2500 yıllık Hipokrat paternalizm anlayışını aynen kabul etmek doğru olmayabilir. Burada önemli olan hastaya sadece onun yararı ve iyiliği adına zarar verilmeden bir tedavi yönteminin uygulanması ile sınırlı değildir ve olmamalıdır.
  • 19. 19 Akli melekeleri yerinde olan bir hastanın azami ölçüde bilgilendirilmeye, rızasının ve onayının alınmasına hakkı vardır. Erişkin, yetişkin ve zihinsel açıdan düşünme, muhakeme ve muhasebe kabiliyetlerini yitirmemiş bir hastanın özerkliği dikkate alınmadan onun adına kararlar alınması hakkı ne hekime de ne onun aile bireylerine ait olan bir haktır.
  • 21. "Liberteryan paternalizm, nispeten zayıf, ılımlı ve müdahaleci olmayan bir paternalizm türüdür çünkü seçimler engellenmez, çitle çevrilmemiştir veya önemli ölçüde baskı altında tutulmamıştır." 21 Richard Thaler
  • 22. 22 Liberteryan paternalizm Davranışsal İktisat adı verilen araştırma programı üzerinde çalışan Nobel ekonomi ödülü sahibi Richard H. Thaler ve C.R. Sunstein tarafından geliştirilmiş bir kavramdır. Liberteryan paternalizm yaklaşımında insanların muhtelif zihinsel sapmalar ve yanılgılar altında irrasyonel davranış, karar ve seçimlere maruz kalabilecekleri düşünülerek onların korunması ve gözetilmesi maksadıyla zorlayıcı olmayan bazı yol ve yöntemlerle tercihlerinin yönlendirilmesi ve yönetilmesini ifade eder.
  • 23. 23 Liberteryan paternalizm pratikte “tercih mimarlığı” ve “dürtme” adı verilen iki temel kavram etrafında işler. Öyle ki, irrasyonel bireylerden daha akıllı olduğu düşünülen rasyonel organizasyonlarda görev alacak olan tercih mimarları bir takım “akıllı” yol ve yöntemler bularak bireyleri zorlamadan ve baskı altına almadan onları kendi iyiliklerini maksimize edecek kararlara ve tercihlere sevk edebileceklerdir. Sonuçta, birey bir baskı ve zorlama olmadan sağlığını, refahını, huzur ve mutluluğunu arttırabilme imkânına kavuşmuş olacaktır.