VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
NOBEL EKONOMİ ÖDÜLÜ: JAMES M. BUCHANAN’IN POLİTİK İKTİSADA KATKILARI
1. NOBEL EKONOMİ ÖDÜLÜ:
JAMES M. BUCHANAN’IN POLİTİK
İKTİSADA KATKILARI
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
Bu sunum aşağıdaki kaynaktan yararlanılarak hazırlanmıştır:
Coşkun Can Aktan.,“James M. Buchanan’ın Politik İktisada Katkıları”, Maliye Yazıları Dergisi, Ocak-Mart 1994,
s.32-65.
Hazırlayan: Şerife Şirin Yıldız
5. “Günümüzde kamu kesiminin her seviyesindeki aşırı
büyüme alarm verecek boyutlara ulaşmıştır. Bana göre
istatistiki verilere dayalı araştırma yapmayan insanlar
bile reel olarak topluma çok fayda sağlamayan çok aşırı
bir şekilde artan hükümet politikalarını ve giderek artan
ve zorla tahsil edilen vergileri endişe ile izlemektedirler...
Devletin niçin büyüdüğünü anlamak ihtiyacı çok hızlı bir
şekilde acil olarak ele alınması gereken bir konudur.”
(Buchanan, 1977.)
6. Politikacıların “özel çıkar” ve fayda
maksimizasyonu motifleri sonucunda denk
bütçe ilkesinin kaldırılması ve bunun yerine
açık harcama ilkesinin benimsenmesi,
Mali aldanma olayı,
Buchanan
makalesinde
devletin niçin
büyüdüğü
konusunda
düşüncelerini başlıca
iki faktöre
bağlayarak
açıklamaktadır;
7. Mali
Aldanma
Vergi ödeme konusundaki
şuursuzluk, vergi yükümlülerinin
kamu hizmetlerine olan talebini
artırmaktadır.
Maliye teorisinde ilk kez İtalyan iktisatçı
Amilcare Puviani tarafından üzerinde durulan
bu mali aldanma olayı da devletin
büyümesinin önemli bir kaynağı olarak kabul
edilmektedir.
9. BUCHANAN – ÖZGÜRLÜĞÜN SINIRLARI
KORUYUCU DEVLET ÜRETKEN DEVLET
Koruyucu Devlet, anayasal bir
sözleşme ile bireylerin hak ve
özgürlüklerini korumak
amacıyla oluşturulmuştur.
Vatandaşlarına sadece emniyet ve asayiş
hizmetleri ile adalet hizmetleri sunmakla
yetinmemiş bunun dışında diğer kamusal
mal ve hizmetleri (altyapı hizmetleri,
eğitim, sağlık v.s.) de sunmaya
başlamıştır.
10. KAMU EKONOMİSİNİN BAŞARISIZLIĞI TEORİSİ
Tam rekabet modelinin
gerçekleştirilememesi,
Kamusal mallar,
Dışsal ekonomiler,
İçsel ekonomiler (ölçek ekonomileri)
DEVLETİN
EKONOMİK
RASYONELİ
BAŞLICA BU
FAKTÖRLERE
BAĞLIDIR.
11. KAMU EKONOMİSİNİ BAŞARISIZLIĞA UĞRATAN FAKTÖRLER:
Rasyonel seçmenlerin bilgisizliği,
Rasyonel seçmenlerin ilgisizliği,
Baskı ve çıkar gruplarının “rant kollama” faaliyetleri,
Logrolling (Oy ticareti)
Politik miyopluk,
Oybirliği ilkesinin gerçekleştirilememesi,
Kamusal malların bir bütün halinde arzedilmesi,
Ortanca seçmen teorisi,
12. Bütçede Tahsis İlkesiBütçede Adem-i Tahsis
(Genellik) İlkesi
Genellik ilkesi bütün devlet gelir ve
giderlerinin birbirlerine mahsup
edilmeden “gayrisafi” olarak bütçede
gösterilmesini öngörmektedir.
Genellik ilkesi “gayrisafi usulü”
gerektirir.
Genellik ilkesi “adem-i tahsis”i
de gerektirir.
Buchanan adem-i tahsis
ilkesine karşı çıkmakta ve
bunun yerine tahsis ilkesinin
uygulanmasını önermektedir.
Buchanan; Tahsis ilkesi, belirli
devlet gelirlerini belirli devlet
giderlerine tahsis etmek
manasındadır.
13. Dışsallıklar ve Kamusal Mallar
Buchanan;
Kamusal Mallar
Pür
Kamusal
Mallar
Pür Olmayan
Kamusal
Mallar
Kamusal mallar
konusuna Buchanan’ın
başlıca katkılarından
birisi de Klüp Malları
konusunda olmuştur.
Buchanan, W. M. Craig
Stubblebine ile birlikte yazdığı
“Dışsallık” başlığını taşıyan
makalede, dışsal ekonomileri
türleri itibariyle matematiksel
notasyonlarla ifade etmiştir.
14. Lord Keynes ve Keynezyenlere Eleştiriler
Buchanan ve kamu tercihi iktisatçılarına göre 20.
yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan iktisadi
sorunlardan Keynes ve Keynezyen iktisatçılar
sorumludur. Buchanan, keynezyenlerin
“müdahaleci devlet” anlayışını eleştiren
görüşlerini kaleme almıştır.
Buchanan’a göre Keynes’in
önemli bir yanlışının da
eserine “Genel Teori” adını
vermesi ve bu şekliyle
görüşlerinin her zaman
uygulanabilecek bir politika
niteliğinde olduğu izlenimini
vermesiydi.
Lord Keynes
15. Vergilemede Fayda Yaklaşımı ve Wicksell Önerisi
Buchanan, vergilemede ödeme
gücü yaklaşımı yerine fayda
yaklaşımının uygulamasının daha
doğru olacağını savunmaktadır.
Buchanan, vergi sisteminin Wicksell’in
önerisine dayalı olarak devlet faaliyetlerini
sınırlayacak bir özellik taşıması gerektiğini
belirtmektedir. Buchanan, bu tür bir kuralı
vergilemede “bağlayıcılık İlkesi” olarak
adlandırmaktadır.
16. Anayasal İktisat ve Anayasal Demokrasi
Buchanan’ın kamu
tercihi alanında yapmış
olduğu çalışmalarla
ulaştığı sonuçlar
Anayasal İktisat adı
verilen yeni bir disiplinin
doğmasına neden
olmuştur.
Buchanan’a göre politik
kural ve kurumları
iyileştirmek ve anayasal
demokrasiyi
gerçekleştirmek için
devletin güç ve yetkileri
üzerinde anayasal
sınırlamalar koymak
gereklidir.
17. Vergi Anayasası
Buchanan, devletin
vergileme yetkisinin anayasal
hükümlerle açık ve net bir
şekilde belirlenmesini ve
vatandaşların vergi baskısı ve
vergi yükü altında
ezilmemeleri için bir Vergi
Anayasasına ihtiyaç olduğunu
savunmaktadır.
18. Buchanan’a göre anayasal perspektife dayalı bir Mali
Anayasa oluşturulması başlıca şu yararları sağlar:
Geleceğin daha iyi tahmin edilmesi ve süratle karar verilmesi
mümkün olur.
Vergilendirmeye ilişkin kurallar anayasal düzeyde belirlenirse,
rant kollama gayretleri önemli ölçüde azalır.
Wicksell’in önerdiği kriter sadece anayasal bir perspektif içerisinde
uygulama alanı bulabilir.
19. Buchanan, klasik vergileme ilkelerinden
farklı olarak iyi bir vergi sisteminin başlıca
şu iki ilkeyi de göz önünde bulundurması
gerektiğine işaret etmektedir:
Vergileme ile ilgili
kuralların sürekliliği
veya yarı sürekliliği
ilkesi
Bağlayıcılık ilkesi
20. Buchanan’a
göre devletin
vergileme
yetkisine bazı
anayasal
kantitatif
sınırlamalar
getirilmelidir.
Buchanan bu
konuda bazı
önerilerde
bulunmaktadır
:
Vergi oranları üzerine sınırlamalar getirilmesi
Rasyo-türü veya oran-türü sınırlamalar
Vergi konuları üzerine konulacak sınırlamalar
Vergilemede mümkün olduğu ölçüde tahsis
ilkesinin uygulanmasına izin verilmelidir.
Merkezi idarenin vergileme yetkisi mümkün olduğu
ölçüde mahalli idarelere devredilmelidir.
22. Buchanan’a göre insanoğlu iyi bir
toplumsal düzenin temel ilke, kural ve
kurumlarını pekala diyalog, anlaşma,
uzlaşma ve sözleşme gibi yöntemlerle
tespit edebilir. Buchanan’ın bu kurucu
rasyonalizm yaklaşımı literatürde
“Sözleşmecilik” ya da “Sözleşmeci
Politik İktisat” olarak bilinmektedir.
Kurucu Rasyonalizm ve Sözleşmeci Anayasacılık
Buchanan eserlerinde kurucu rasyonalizmi ve
sözleşmeci perspektifi savunurken Evrimci
Rasyonalizmi eleştirmektedir.
23. Buchanan’ın iktisat bilimine katkısı ne olmuştur?
Geleneksel iktisat
anlayışından politik
iktisat anlayışına
geçişte önemi bir
köprü görevi
üstlenmiştir.
Kamu Maliyesi
alanında da
önemli bazı
fikirler
geliştirmiştir.
Kamu tercihi alanında
yapmış olduğu çalışmalar
sonucunda Devletin
Başarısızlığı Teorisi adı
verilen bir teorinin
geliştirilmesine önemli
katkılarda bulunmuştur.
Anayasal İktisat adı
verilen bir araştırma
alanının ortaya
çıkmasında
Buchanan’ın önemli
katkıları olmuştur.
Keynezyenlerin telafi
edici bütçe
yaklaşımına şiddetle
karşı çıkmakta ve klasik
iktisatçılar gibi denk
bütçe ilkesini
savunmaktadır.
Devletin borçlanma
yetkilerinin de anayasal
normlarla saptanması ve
hükümetlerin keyfi
borçlanmalarına sınırlar
getirilmesini
savunmaktadır.
24. Günümüzde dünyada doğudan batıya, kuzeyden
güneye rüzgarları esen serbest piyasa ekonomisinin
1980’li yıllarda önem kazanmasında Buchanan’ın en
önemli rolünün ve katkılarının olduğunu söylemek
mümkündür. Buchanan, akademik yaşamı boyunca
tutarlı bir şekilde devletin başarısızlıklarını ve
yetersizliklerini ortaya koymaya çalışmış ve piyasa
ekonomisini savunmuştur. Liberalizmin ve Anayasal
Demokrasinin tekrar gün ışığına çıkmasında ve önem
kazanmasında Buchanan’a çok şey borçluyuz...