VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
KEYNEZYEN İKTİSAT OKULU’NUN ELEŞTİRİSİ
1. Kaynak: Coşkun Can Aktan, Yeni İktisat Okulları ve
İktisadi Düşünce: Ankara: Seçkin Yayınları, 2018.
Sunum Hazırlayan: Abutalıb Axundzadə
2. ‘Güçlük, Yeni Düşünceleri
Anlamakta Değil, İnsan
Ruhunun Her Köşesine Dal
Budak Salmış Olan Ve
İçimizden Çoğunun Aynı
Formasyonu Almış
Bulunduğu Eski
Düşüncelerden
Kurtulabilmektir.’
John Maynard Keynes
3. KEYNEZYENLER VE FONKSİYONALİSTLER
PARANIN EKONOMİDEKİ ROLÜNÜ İHMAL
ETMİŞLERDİR
Para
Basmanın
Zararlarının
İhmali
Paranın
Miktar
Teorisinin
İhmali
Faiz Oranı Belli Bir Taban
Düzeyine İndikten Sonra,
Para Miktarı Ne Kadar
Artırılırsa Artırılsın, Faiz
Oranı Daha Fazla
Düşmez.
8. JAMES BUCHANAN KEYNEZYENİZMİN AÇIK FİNANSMANA
DAYALI MAKRO-EKONOMİ MODELİNİ ŞU SÖZLERLE
ELEŞTİRMEKTEDİR:
“Keynezyen model yapılandırılmasında
istihdam – çıktı büyümesini ortaya
çıkarmada kullanılan politika aracı devlet
harcamasıdır. Bu basitleştirilmiş cebirdeki
G’dir. G’deki dışsal artış toplam talebe
eklenir ve doğrudan ya da dolaylı olarak
yeni istihdam ve ilave çıktı yaratır. Fakat
devlet harcaması dışsal olarak nasıl
arttırılabilir? Devletler kişiler veya
firmalar gibi harcamalarını finanse
etmelidirler. Üç alternatif mevcuttur.
1) Vergileme 2) Para basımı
3) Borçlanma.”
10. Ekonomik Dengenin Amaci
Tam İstihdam, Fiyat İstikrarı
Ödemeler Bilançosunda Denge
Ekonomik Büyüme ve Kalkınma vs.
“Ekonomik Denge” Gibi Amaçlar Ekonomide
Dengesizlikleri Beraberinde Getirir
“EKONOMİK DENGE” BÜTÇE DENGESİ GİBİ AÇIK,
ÖLÇÜLEBİLİR BİR MAKRO-EKONOMİK HEDEF
DEĞİLDİR
11. KEYNEZYEN İKTİSATÇILAR VE FONKSİYONEL
MALİYECİLER AÇIK BÜTÇENİN MAHZURLARINI
ÖNGÖREMEMİŞLERDİR
Ağır Vergi Yükü Ağır Borç Yükü
Monetizasyon
Büyümenin
Yavaşlaması
Kalkınmanın
Yavaşlaması
İstihdamın
Daralması
Yüksek Enflasyon
12. •Tam istihdamı devletin temel görevi
olarak ele alan
Keynezyenler,
Müdahaleci Maliye
ve bunun sonucu
olarak Müdahaleci
Para Politikasının
uygulanmasını
önermişlerdir J.M.KEYNES
13. Buchanan’a göre açık finansman
politikaları uygulandığında,
seçmenler kamu harcamalarının
faydalarını olduğundan fazla
algılarlar. Buna karşın vergi
yükünü tam ve doğru olarak
algılayamazlar. Bu etkiye Mali
Aldanma ya da Mali Yanılgı adı
verilir.
Mali Aldanma, Keynezyen
iktisadı eleştiren Buchanan
tarafından geliştirilmiş bir
kavramdır.
14. Politikacılar
durgunluk
dönemlerinde
bütçe açıkları
yaratırlarken
Bu durgunluk ya
da kriz sona
erdiğinde bütçe
fazlası vermeye
istekli değildirler
Bu tutarsız
Keynezyen
mantığa
“Asimetrik
İstikrar
Politikası” adı
verilmektedir
Mali Asimetri
kavramı da
Buchanan’ın
öncülük ettiği
Kamu Tercihi
Teorisinin iktisat
bilimine
kazandırdığı bir
kavramdır
15. “İç kamu borcu –miktarı ne olursa
olsun- bir ticarethanenin borçlarından
çok farklıdır. Zira iç borç milletin bir
kısım fertlerinin diğerine borcu
mahiyetini taşır. Önemli olan şey
milletin bütününün zenginleşmesi veya
fakirleşmesi olduğuna göre, bu
durumun üzerinde durulmaya
değmeyeceği meydandadır. Ayrıca
devletin iflasa sürüklenmesi de bahis
konusu olamaz. Para basma iktidarına
sahip bir makam olarak devlet daima
borçlarını ödeme imkanı bulur.”
Abba Lerner
16. ‘Biz Kendimize
Borçlanıyoruz’
Sözü kamu
borçlanmasının
etkilerini
anlamadığını ve
kavramadığını
ortaya koymaktadır
Ricardo Denklik Teorisi
Devletin, harcamalarının
finansmanında
borçlanmaya
başvurmasının etkileri ile
vergilemeye başvurmasının
etkilerinin birbirinden
farklı olmayacağı
yanılgısına dayanmaktadır
David RicardoAbba Lerner
20. MILTON FRIEDMAN
.
“Bu basit çarpan analizi son
derece çekicidir. Ama bu çekicilik
düzmecedir ve sözkonusu
değişmeyle ilgili diğer etkenleri
dikkate almamanın bir
sonucudur. Oysa, sadece sahibi
değiştiğinden reel gelirin hiç
artmaması olabilir. Devlet 100
doları nereye harcamıştır? Bir
park bakıcısının ücretini
ödemişse, devlet ödemese parktan
yararlananlar öderdi ki, bu
durumda sadece harcayan
değişmiştir. Devlet 100 Doları
nereden almıştır? Borçlanarak
elde etmişse para birinin cebinden
alınıp diğerinin cebine konmuştur
ki, sağ el ile alınan sol el ile
harcandığı için ekonomideki para
miktarı değişmemiştir.”