SlideShare a Scribd company logo
1 of 36
Download to read offline
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN
BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ:
OYLAMA YÖNTEMLERİ
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
Bu sunum şu kaynaktan yararlanılarak hazırlanmıştır:
Coşkun Can Aktan, Kamu Tercihi İktisadı ve Anayasal Politik İktisat: Ankara: Seçkin Yayınları, 2019.
Hazırlayan: Emir Sezgin
Oylama Mekanizması
Oylama Mekanizması
Genel olarak oylamanın iki tür maliyeti vardır. Birincisi dış
maliyetlerdir; yani oylama sonucunda kararı
beğenmeyenlerin katlandıkları maliyetlerdir. İkincisi ise karar
verme maliyetidir; yani oylamaya katılan bireyler için yapılan
zaman ve diğer masraflardır.
Şekilde görüldüğü gibi, oylamaya katılan
birey sayısı arttıkça 0D eğrisi yükselmektedir.
Bunun anlamı karar verme maliyetinin
artması demektir. Oylamaya katılan birey
sayısı arttıkça CN eğrisi de azalmaktadır.
Bu iki eğrinin dikey olarak toplanmasıyla C + D
toplam maliyet eğrisi bulunmuştur. Bu eğrinin
minimum olduğu nokta, siyasal süreçte
optimum oylama oranını göstermektedir. Çünkü
bu noktada karar alma maliyeti minimuma
indirilmektedir.
Oylama Yöntemleri
Oybirliği Kuralı
Oyçokluğu (Çoğunluk) Kuralı
Puanlı Oylama Kuralı
Nokta Oylaması Kuralı
Borda Kuralı
Taraf Tutma Modeli
Oy Ticareti (Logrolling)
Bireylerin kamusal kararlar hakkındaki farklı
tercihlerini bağdaştırmada çeşitli oylama
yöntemleri geliştirilmiştir.
Alternatif oylama yöntemlerinden birinin
seçiminde üç temel soru büyük önem
taşımaktadır :
-Söz konusu oylama yöntemi ahlaki kabul
edilebilir mi?
-Söz konusu oylama yöntemi teknik olarak
uygulanabilir mi?
-Söz konusu oylama yöntemini uygulamanın
maliyeti nedir?
Oybirliği Kuralı
Toplumsal refahın optimizasyonunu inceleyen
“refah ekonomisi”nin amacı, toplumun refahını
maksimize etmektir. Toplumsal refah
konusunda en çok bilenen teori, İtalya iktisatçı
Wilfredo Pareto tarafından ortaya atılan
“Pareto Optimumu Teorisi”dir.
Piyasa ekonomisi tek başına toplumsal refahın
optimizasyonunu sağlıyorsa, devletin piyasa
ekonomisinin işleyişine müdahale etmesine
gerek yoktur.
Fakat teorik refah iktisatçılarına göre bu durum,
piyasa ekonomisinde tam rekabetin sağlanması,
üretimde ölçek ekonomilerinin, hem üretimde
hem de tüketimde dışsallığın olmaması ve
kamusal malların bulunmaması halinde söz
konusudur. Oysa piyasa ekonomisinde bu
şartlar tam olarak mevcut olmadığı için optimal
kaynak dağılımını sağlamada devlete önemli bir
rol düşmektedir.
Kamu ekonomisinde de toplumsal refahın
maksimizasyonu için optimal kaynak dağılımının
sağlanabilmesi gerekir.
Kamu ekonomisinde piyasa ekonomisinden farklı olarak mal ve
hizmetlerden yararlananlar ile bu mal ve hizmetlerin karşılığı olan
vergileri ödeyenler her zaman aynı kişiler olmadığı için bir “mali
sömürü” veya “mali rant” söz konusu olabilmektedir. Kamu
ekonomisinde pareto optimumunun sağlanabilmesi için mali
sömürünün olmaması gerekir.
İsveçli iktisatçı Knut Wicksell, bu mali sömürünün önlenmesi ve kamu
ekonomisinde pareto optimumunun sağlanabilmesi için siyasal karar
alma sürecinde oybirliği ilkesi (unanimity rule)nin geçerli olması
gerektiğini savunmuştur.
Wicksell’in oybirliği kuralında iki temel problem vardır: Bunlardan ilki, oybirliği
kuralının ittifak içinde bir karar almanın maliyetinden çok, çoğunluk tarafından
istismar edilme riskini tercih edebilecek olan vatandaşlar için fazla zaman
alabilmesidir. İkincisi, Wicksell’in oybirliği kuralı seçmenleri stratejik davranmaya
teşvik eder.
Oybirliği kuralı başlıca şu nedenlerden dolayı uygulanabilir bir oylama yöntemi
değildir :
Oybirliğine ulaşmanın maliyeti yüksektir. Bu bakımdan seçmenler
oybirliğinden başka bir oylama kuralına tercih edecektir.
Oybirliği kuralı uygulandığı takdirde, bunun sonuçları bireyler arasında
farklı olacaktır. Bireyler anlaşmaya ulaşmadaki eğilimlerinden
vazgeçeceklerdir.
Oybirliğine ulaşmayı hedef alan bir karar verme yöntemi istikrarlı
olamayacaktır. Oybirliği kuralının benimsenmesi halinde durumlarını
iyileştiremeyeceklerini düşünen bazı kimseler ile demokrasiden yana
olmayan kimseler oybirliği ile anlaşmaya ulaşılmasına engel olacaklardır.
 Karar alma sürecinde oybirliği ilkesini pratik olarak uygulama
imkanı yoktur. Çünkü oylamada bireylerden sadece birisinin
dahi, olumsuz oy kullanılması durumunda mutlak oybirliği
kuralına uygun olarak karar alınamamaktadır. Bu nedenle Knut
Wicksell oylamada nispi oybirliği (relative unanimity) kuralının
uygulanmasını önermiştir.
OYÇOKLUĞU (ÇOĞUNLUK) KURALI
Mutlak oybirliği kuralına göre karar
almanın güçlüğü karşısında oyçokluğu
kuralı önerilmiştir. Demokrasilerde en
yaygın oylama yöntemi oyçokluğu
yöntemidir.
Toplumsal karar almada oyçokluğu
kuralı (majority rule) uygulandığı
takdirde oylamaya katılan bireylerin
yarısından bir fazlasının oyunun
alınması (%51) gereklidir. Buna basit
çoğunluk (simple majority) kuralı denir.
 İkinci ve yaygın bir kural da, mutlak çoğunluk
kuralıdır. Bu kuralda yine tüm seçeneklerin
ortaya konması, her seçmenin tek oyunun
olması ve seçmenlerin oylarını birinci
tercihlerine göre kullanmaları söz konusudur,
fakat kazanabilmek için bir seçeneğin mutlak
çoğunluğu elde etmesi gerekir. Bu kural aday
çokluğunda, düşük bir oy yüzdesi ile seçimi
kazanma olasılığını ortadan kaldırmaktadır. İlk
seçimde çoğunluğu hiçbir adayın elde
edememesi halinde, çoğunluk sağlanıncaya
kadar seçime devam edilir
Nispi çoğunluk kuralında oylamaya katılan seçmen ya da politikacıların çeşitli politika ya da adaylara
verdikleri oylar oranlandığında, en fazla oy alan politikacı ya da siyasi partinin ya da alternatif
politikanın seçilmesidir. Bu yönteme azınlık hükümetlerinin kurulması sırasında başvurulmaktadır.
Demokratik sistemlerde genellikle basit çoğunluk kuralına göre
karar alınmaktadır. Ancak oyçokluğu kuralının önemli bir
sakıncası tespit edilmiştir. Amerikalı iktisatçı Kenneth Arrow,
belirli varsayımlar altında oyçokluğu kuralının uygulanması
halinde bireysel tercihlerle kamusal tercihlerin tutarlı
olmayacağını ispatlamıştır. Arrow’un bu açıklaması literatürde
“Arrow Paradoksu” ya da “İmkansızlık Teoremi” olarak
bilinmektedir.
Oy Çokluğu Kuralının Açmazı: Arrow
İmkansızlık Teoremi
Amerikalı iktisatçı Kenneth Arrow, hangi
şartlarda tutarlı toplumsal tercihlere
ulaşılamadığını belirlediği beş varsayım
altında açıklamış ve bu varsayımların
gerçekleşmesi halinde bir oylama
paradoksunun yaşanacağını belirtmiştir.
• Arrow, teorisini aşağıdaki varsayımlar altında açıklamaktadır:
Toplumda üç birey
bulunmaktadır. Bireysel
sıralamalar ile toplumsal
sıralama arasında olumlu ve
rasyonel bir ilişki
mevcuttur.
Bireylerin sıralama
yapacakları en az üç
alternatif bulunmaktadır.
Sıralamanın dışında kalan
alternatif bağımsızdır.
Bireyler oylama
sıralamasında serbestçe
hareket edebilmektedir.
Alternatiflerden herhangi
birisinin seçilmemesi
halinde, diğer alternatifler
arasında sıralama biçimi
değişmemektedir.
Bireylerin tercih sıralamasında her birey
için önce Z, sonra X ve daha sonra Y
alternatifi dışarıda bırakılarak ikili tercih
yapılmaktadır. Buna göre A, B ve C’nin
bireysel tercih sıralaması şu şekildedir:
Örnek:
A’nın Tercih
Sıralaması:
• X Y (Z alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
• Y Z (X alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
• X Z (Y alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
B’nin Tercih
Sıralaması:
• Y X (Z alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
• Y Z (X alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
• Z X (Y alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
C’nin Tercih
Sıralaması:
• X Y (Z alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
• Z Y (X alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
• Z X (Y alternatifi
dışarıda
bırakıldığında)
Buna göre, toplumsal tercih sıralaması şu şekilde olmaktadır:
X → Y
Y → Z
Z → X
• Ancak görüldüğü gibi toplumsal tercih sıralamasında bir çelişki söz konusudur.
Çünkü X’in Y alternatifine, Y’nin de Z alternatifine tercih edildiği bir toplumda X’in
aynı zamanda Z’ye de tercih edilmesi gerekir
(X→ Y → Z).
• Bu duruma tercihlerin “geçişli olması özelliği” (transitive) denir. Oysa
yukarıda tam tersi, yani Z’nin X alternatifine tercih edilmesi gibi bir
durum ortaya çıkmış ve geçişlilik özelliği geçerli olmamıştır. Burada
alternatiflerden her biri kendisinden sonra gelen alternatife (X, Y’ye; Y,
Z’ye ve Z de X’e) tercih edilmektedir. İşte bu çelişkiye “Arrow
Paradoksu” ya da “Arrow Çıkmazı” denilmektedir.
• Öte yandan tercih sıralamasında her üç alternatif de bireylerden aynı puanı almaktadır.
İkili sıralama dikkate alındığında;
X alternatifi A ve C tarafından,
Y alternatifi B ve A tarafından,
Z alternatifi de C ve B tarafından toplam oyların 2/3’ünü alarak seçilmektedir.
• Bu durumda hiçbir alternatifin seçilememesi söz konusu olmaktadır. Çünkü A’nın tercih
sıralamasında X; B’nin tercih sıralamasında Y ve C’nin tercih sıralamasında ise Z
alternatifi öncelikli tercih olarak sıralanmıştır. Oylamaya katılan bireylerin tercihleri
çeşitlilik göstermektedir. Yani bireylerin sıralama konusunda uzlaşmaları söz konusu
değildir. Bu duruma “çok zirveli bir tercih sıralaması” adı verilir.
Şekilde görüldüğü gibi, birey tercihleri tek zirveli olarak sıralanmamıştır
ve geçişlilik özelliği yoktur. Çok zirveli bir tercih sıralamasının olduğu, C
seçmeninin tercih sıralamasında görülmektedir. C seçmeninin tercihleri
iki zirvelidir. Çizgi önce aşağıya doğru düşmüş, sonra ise yukarıya doğru
yükselmiştir.
■ Condorcet, dönemsel çoğunluk sorununun giderilmesi için
seçeneklerin ikişer ikişer oylamaya sokulması gerektiğini
savunmuş ve bu çözüm önerisi “Condorcet Ölçütü” olarak
adlandırılmıştır.
Condorcet ölçütü, seçeneklerin toplum tarafından ikili
karşılaştırılmalarına dayanır. Şöyle ki, eğer bir A seçeneği bir B
seçeneğine bir çoğunluk tarafından tercih ediliyorsa, A seçeneğinin B
seçeneğini ikili karşılaştırmada yendiğini söyleyeceğiz. Eğer herhangi bir
A seçeneği, karşısına çıkacak bütün seçenekleri ikili karşılaştırmalarda
yeniyorsa A seçeneğini bir Condorcet galibi olarak adlandıracağız. O
halde Condorcet galibi olan bir seçenek, başka hangi seçenekle ikili bir
karşılaştırmaya tabi tutulursa tutulsun, bir çoğunluğun desteğini
arkasında bulacaktır
Arrow Paradoksu, çoğunluk
kuralı uygulaması halinde
bireysel tercih sıralamasından
toplumsal tercihlere
ulaşılamayacağını ifade
etmektedir.
Arrow’a göre ise dönemsel
çoğunluktan (oylama paradoksundan)
çıkmanın tek yolu, bireylerin tek zirveli
(single peaked) tercihlere sahip
olmalarıdır.
Puanlı Oylama Kuralı
Toplumsal tercihlere ulaşmada kullanılan bir diğer oylama yöntemi ise
“puanlı oylama” olarak bilinmektedir. Bu yöntemde her bireyin belirli bir
puanı (oyu) vardır. Bu puanı bireyler çeşitli alternatif tercihler arasında
istedikleri şekilde kullanmaktadırlar. Yalnız bireylerin her alternatif
tercihe mutlak puan vermeleri şartı vardır. Oylama sonucunda en fazla
puanı alan alternatif kazanmış olur
Toplumda A, B ve C adında üç birey ve X, Y ve Z olmak üzere üç alternatif
politika bulunsun. Bireylerin toplam 7 oyunun olduğunu ve bireylerin
oylarını aşağıdaki şekilde dağıttıklarını varsayalım.
Alternatif Politikalar
X Y Z
A 3 2 1
B 2 3 1
C 2 1 3
Toplam Oy 7 6 5
Tablodan anlaşıldığı gibi, en fazla puanı
alan X politikasıdır. Bu nedenle X
politikasının toplumsal tercihi yansıttığı
varsayılarak bu politika uygulanır.
Puanlı oylama yöntemi, çoğunluk kuralı
(majority rule)na göre daha demokratik
bir yöntemdir. Çoğunluk oylamasında
azınlıkların tercihleri yansıtılamadığından
olumsuz oy verenlerin kollektif ihtiyaçları
giderilememektedir.
NOKTA OYLAMASI KURALI
Nokta oylamasında da her
bireyin belirli bir toplam
puanı vardır ve bireyler bu
puanlarını alternatif
politikalar arasında
istedikleri şekilde
dağıtabilirler.
Ancak nokta oylamasında
puanlı oylama
yönteminden farklı olarak
bireylerin alternatif
politikalara hiç puan
vermemeleri imkanı
mevcuttur.
Alternatif Politikalar
X Y Z
A 22 8 0
B 10 15 5
C 8 4 18
Toplam Oy 40 27 23
Tablodan anlaşıldığı gibi, bireylerin
toplam oy sayısı 30’dur. Bireyler, X, Y ve Z
politikalarına önemlerine göre puanlarını
vermişlerdir. Sonuçta 40 oyla X politikası
seçilmektedir. Bu yöntem puanlı oylama
yöntemindeki demokratikliği biraz daha
artırmaktadır.
BORDA KURALI
Borda kuralına göre bir seçmenin tercih
sıralamasında m tane önerinin her birine
1’den m’e kadar puanlar verilir.
Örneğin, kişinin m puan alan öneriyi
birinci sıraya, m-1 puan alan öneriyi
ikinci sıraya,..., 1 puan alan öneriyi ise
son sıraya koyması söz konusudur.
Tüm seçmenlerin her bir öneri için
verdileri puanlar toplanır. En yüksek
puanı alan öneri “kazanan öneri” olarak
ilan edilir .
Taraf Tutma Modeli
James M. Buchanan tarafından
geliştirilen taraf tutma modeli,
koalisyon hükümetlerinin nasıl karar
aldıklarını açıklama yönünden
oldukça yararlıdır.
Bir çok demokratik ülkelerde siyasal
kararlar çoğu kez azınlık hükümetleri
tarafından alınmaktadır.
Bu durumda, siyasal kararlar alınırken,
azınlık tercihleri çoğunluk tercihlerine
üstün tutulur gibi görülmektedir.
Ancak, bu durumda kollektif kararların
alınması için, çoğunluğu sağlayacak
şekilde azınlık hükümetinin meclisin
başka üyeleri tarafından da
desteklenmesi gerekmektedir
Koalisyon hükümetlerinde siyasal kararlar
“taraf tutma” ya da “oy ticareti”
modeline uygun bir biçimde alınmaktadır.
Bu amaçla, siyasi partiler çeşitli bütçe
politikalarını önem derecelerine göre
sıralarlar
Koalisyona girecek partiler ayrıca
hükümetin kurulması sırasında şu stratejiyi
izlerler: Her parti, en az tercih ettiği bütçe
politikası ile ilgili oyunu, diğer partilerin en
çok tercih ettikleri bütçe politikasının
kazanması için bu partilerle değiştirmeye
çalışırlar. Böylece, partiler oy değişimi ile
diğer partilerin önemsiz olan politikalarını
parti programlarından çıkarmaları
sağlanarak, beklenen faydalarını maksimize
edebilmektedirler
Oy Ticareti (Logrolling)
Yasama organında partilerin karşılıklı olarak çıkarları doğrultusunda anlaşmalarını
ifade eden oy ticareti (logrolling) kavramı, parlamento içinde partiler arasında
olabileceği gibi, seçmenler arasında, seçmenlerin karşılıklı olarak pazarlık yaparak
anlaşmaları şeklinde de olabilmektedir
Oy ticareti konusunda
sadece anlaşmaya varılmış
olmamalı, aksine oy ticareti
fiili olarak gerçekleşmelidir.
Fikir ayrılığına dayalı olarak
oluşan monopol ve
monopsonun engellenmesi
için alıcı ve satıcıların sayısı
yeterince çok olmalıdır.
Tüm kamu meseleleri
hakkında aynı anda karar
verilmemelidir. Her mesele
hakkında oylar diğer
meselelere ilişkin oylarla
değiştirilebilmeye hazır
olmalıdır.
Karar alma sürecinde
bireylere önerilerini ortaya
koyma fırsatları eşit olarak
sağlanmalıdır.
Oy ticareti yapan kişiler,
diğer kimseler tarafından
yapılan oy ticaretine de izin
vermelidirler.

More Related Content

What's hot

Kamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisat
Kamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisatKamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisat
Kamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisatCOSKUN CAN AKTAN
 
KEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİ
KEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİKEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİ
KEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİCOSKUN CAN AKTAN
 
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇKAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇCOSKUN CAN AKTAN
 
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇKAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇCOSKUN CAN AKTAN
 
SİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARI
SİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARISİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARI
SİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARICOSKUN CAN AKTAN
 
BÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİ
BÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİBÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİ
BÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİCOSKUN CAN AKTAN
 
DEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARI
DEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARIDEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARI
DEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARICOSKUN CAN AKTAN
 
Devlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi Perspektifi
Devlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi PerspektifiDevlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi Perspektifi
Devlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi PerspektifiCOSKUN CAN AKTAN
 
DEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİ
DEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİDEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİ
DEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİCOSKUN CAN AKTAN
 
OY TİCARETİ (LOGROLLING)
OY TİCARETİ (LOGROLLING)OY TİCARETİ (LOGROLLING)
OY TİCARETİ (LOGROLLING)COSKUN CAN AKTAN
 
Piyasa Başarısızlığı
Piyasa BaşarısızlığıPiyasa Başarısızlığı
Piyasa BaşarısızlığıCOSKUN CAN AKTAN
 
Devletin Büyümesi: Nedenleri Ve Sonuçları
Devletin Büyümesi: Nedenleri Ve SonuçlarıDevletin Büyümesi: Nedenleri Ve Sonuçları
Devletin Büyümesi: Nedenleri Ve SonuçlarıCOSKUN CAN AKTAN
 
KAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRME
KAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRMEKAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRME
KAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRMECOSKUN CAN AKTAN
 
Economic-Efficiency and Equity
Economic-Efficiency and EquityEconomic-Efficiency and Equity
Economic-Efficiency and EquityKimliang Mich
 
Tutor2u - Market Failure – Public Goods
Tutor2u - Market Failure – Public GoodsTutor2u - Market Failure – Public Goods
Tutor2u - Market Failure – Public Goodstutor2u
 
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONUİKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONUCOSKUN CAN AKTAN
 
Coase Theorem: Is there need for Government Intervention
Coase Theorem: Is there need for Government InterventionCoase Theorem: Is there need for Government Intervention
Coase Theorem: Is there need for Government Interventionclapton munongerwa
 
Maliye politikası Sınav Soruları
Maliye politikası Sınav SorularıMaliye politikası Sınav Soruları
Maliye politikası Sınav SorularıTaner Kaşıkçı
 

What's hot (20)

Kamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisat
Kamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisatKamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisat
Kamu Tercihi Teorisi Ve Anayasal Politik İktisat
 
KEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİ
KEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİKEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİ
KEYNEZYEN İKTİSAT ve FONKSİYONEL MALİYE ELEŞTİRİSİ
 
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇKAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
 
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇKAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
KAMUSAL KARAR ALMA MEKANİZMASI: SİYASAL SÜREÇ
 
SİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARI
SİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARISİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARI
SİYASAL SÜREÇTE ENFORMASYON SORUNLARI
 
Rant Kollama Teorisi
Rant Kollama TeorisiRant Kollama Teorisi
Rant Kollama Teorisi
 
BÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİ
BÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİBÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİ
BÜROKRATİK DAVRANIŞLARIN EKONOMİK TEORİSİ: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİ
 
DEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARI
DEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARIDEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARI
DEVLETİN BÜYÜMESİNİN SONUÇLARI
 
Devlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi Perspektifi
Devlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi PerspektifiDevlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi Perspektifi
Devlet Başarısızlığı: Kamu Tercihi Perspektifi
 
DEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİ
DEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİDEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİ
DEVLETİN BAŞARISIZLIĞININ ANATOMİSİ
 
OY TİCARETİ (LOGROLLING)
OY TİCARETİ (LOGROLLING)OY TİCARETİ (LOGROLLING)
OY TİCARETİ (LOGROLLING)
 
Piyasa Başarısızlığı
Piyasa BaşarısızlığıPiyasa Başarısızlığı
Piyasa Başarısızlığı
 
Devletin Büyümesi: Nedenleri Ve Sonuçları
Devletin Büyümesi: Nedenleri Ve SonuçlarıDevletin Büyümesi: Nedenleri Ve Sonuçları
Devletin Büyümesi: Nedenleri Ve Sonuçları
 
KAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRME
KAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRMEKAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRME
KAMUSAL MAL TÜRLERİ VE ÖZELLEŞTİRME
 
KAMUSAL MALLAR
KAMUSAL MALLARKAMUSAL MALLAR
KAMUSAL MALLAR
 
Economic-Efficiency and Equity
Economic-Efficiency and EquityEconomic-Efficiency and Equity
Economic-Efficiency and Equity
 
Tutor2u - Market Failure – Public Goods
Tutor2u - Market Failure – Public GoodsTutor2u - Market Failure – Public Goods
Tutor2u - Market Failure – Public Goods
 
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONUİKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
İKTİSAT VE MATEMATİK: İKTİSADIN MATEMATİZASYONU
 
Coase Theorem: Is there need for Government Intervention
Coase Theorem: Is there need for Government InterventionCoase Theorem: Is there need for Government Intervention
Coase Theorem: Is there need for Government Intervention
 
Maliye politikası Sınav Soruları
Maliye politikası Sınav SorularıMaliye politikası Sınav Soruları
Maliye politikası Sınav Soruları
 

Similar to DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ: OYLAMA YÖNTEMLERİ

Kamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMA
Kamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMAKamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMA
Kamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMACOSKUN CAN AKTAN
 
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİDEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİCOSKUN CAN AKTAN
 
SİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİ
SİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİSİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİ
SİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİCOSKUN CAN AKTAN
 
KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...
KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...
KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...COSKUN CAN AKTAN
 
SİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ
SİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜSİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ
SİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜCOSKUN CAN AKTAN
 
GÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLER
GÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLERGÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLER
GÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLERCOSKUN CAN AKTAN
 
Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi
Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi
Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi Arma?an ?ahin
 
SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...
SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...
SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...COSKUN CAN AKTAN
 
LOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİ
LOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİLOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİ
LOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİCOSKUN CAN AKTAN
 
DEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİ
DEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİDEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİ
DEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİCOSKUN CAN AKTAN
 
KAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞ
KAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞKAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞ
KAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞCOSKUN CAN AKTAN
 
DEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER
DEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLERDEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER
DEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLERCOSKUN CAN AKTAN
 
HERESTETİK: POLİTİK MANİPÜLASYON SANATI
HERESTETİK: POLİTİK  MANİPÜLASYON  SANATIHERESTETİK: POLİTİK  MANİPÜLASYON  SANATI
HERESTETİK: POLİTİK MANİPÜLASYON SANATICOSKUN CAN AKTAN
 

Similar to DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ: OYLAMA YÖNTEMLERİ (16)

Kamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMA
Kamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMAKamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMA
Kamu Tercihi Perspektifi: SEÇİM VE OYLAMA
 
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİDEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ
DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ
 
KAMU TERCİHİ: GİRİŞ
KAMU TERCİHİ: GİRİŞKAMU TERCİHİ: GİRİŞ
KAMU TERCİHİ: GİRİŞ
 
SİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİ
SİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİSİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİ
SİYASAL SÜREÇTE KARAR ALMA VE KAMU TERCİHİ
 
KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...
KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...
KAMU TERCİHİ: FARKLI YAKLAŞIMLAR NORMATİF KAMU TERCİHİ, TEORİK KAMU TERCİHİ,...
 
SİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ
SİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜSİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ
SİYASAL SÜREÇTEKİ ENFORMASYON SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ
 
GÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLER
GÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLERGÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLER
GÜNÜMÜZDE ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERE YÖNELTİLEN BAŞLICA ELEŞTİRİLER
 
Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi
Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi
Demokratikleşme ve büyüme ilişkisi
 
SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...
SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...
SİYASET = MENFAAT: KAMU TERCİHİ PERSPEKTİFİNDEN SİYASAL SÜREÇTE SİYASAL AKTÖR...
 
POZİTİF KAMU TERCİHİ
POZİTİF KAMU TERCİHİ POZİTİF KAMU TERCİHİ
POZİTİF KAMU TERCİHİ
 
LOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİ
LOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİLOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİ
LOGROLLING, İTTİFAK VE OY TİCARETİ: TERMİNOLOJİ ve TİPOLOJİ
 
DEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİ
DEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİDEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİ
DEMOKRASİ ELEŞTİRİLERİ
 
DENEYSEL KAMU TERCİHİ
DENEYSEL KAMU TERCİHİDENEYSEL KAMU TERCİHİ
DENEYSEL KAMU TERCİHİ
 
KAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞ
KAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞKAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞ
KAMU TERCİHİ İKTİSADINA GİRİŞ
 
DEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER
DEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLERDEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER
DEMOKRASİYE TEORİK DÜZEYDE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER
 
HERESTETİK: POLİTİK MANİPÜLASYON SANATI
HERESTETİK: POLİTİK  MANİPÜLASYON  SANATIHERESTETİK: POLİTİK  MANİPÜLASYON  SANATI
HERESTETİK: POLİTİK MANİPÜLASYON SANATI
 

More from COSKUN CAN AKTAN

İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?COSKUN CAN AKTAN
 
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİPATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİCOSKUN CAN AKTAN
 
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNEPATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNECOSKUN CAN AKTAN
 
PATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞI
PATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞIPATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞI
PATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞICOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEMEİKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEMECOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?COSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR? İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR? COSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?COSKUN CAN AKTAN
 
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİMATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİCOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME... İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME... COSKUN CAN AKTAN
 
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZMEMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZMCOSKUN CAN AKTAN
 
EMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSATEMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSATCOSKUN CAN AKTAN
 
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZMİKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZMCOSKUN CAN AKTAN
 
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUNKEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUNCOSKUN CAN AKTAN
 
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİVERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİCOSKUN CAN AKTAN
 
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...COSKUN CAN AKTAN
 

More from COSKUN CAN AKTAN (20)

İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
İKTİSAT YOLUNU MU KAYBETTİ?
 
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİPATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
PATERNALİZMİN DOĞUŞU VE YÜKSELİŞİ
 
PATERNALİZM
PATERNALİZMPATERNALİZM
PATERNALİZM
 
PATERNALİZM FELSEFESİ
PATERNALİZM FELSEFESİ PATERNALİZM FELSEFESİ
PATERNALİZM FELSEFESİ
 
PATERNALİZM TÜRLERİ
PATERNALİZM TÜRLERİPATERNALİZM TÜRLERİ
PATERNALİZM TÜRLERİ
 
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNEPATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
PATERNAL DEVLET VE ‘’İYİNİYETLİ’’ İYİLİKSEVERLİK DESPOTİZMİ ÜZERİNE
 
PATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞI
PATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞIPATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞI
PATERNALİZM: PATERNAL DEVLET ANLAYIŞI
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEMEİKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU  GENİŞLEME
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME
 
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
İKTİSAT NEREYE? QUO VADIS?
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR? İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
 
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
İKTİSAT NEREYE GİDİYOR?
 
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİMATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
MATEMATİKSEL FORMALİZM ÜZERİNE ELEŞTİRİ
 
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME... İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
İKTİSAT: DOĞA BİLİMLERİ’NE DOĞRU GENİŞLEME...
 
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZMEMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
EMPERYAL İKTİSAT: İKTİSAT BİLİMİNDE EMPERYALİZM
 
EMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSATEMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
EMPERYAL BİLİM: İKTİSAT
 
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZMİKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
İKTİSAT BİLİMİ, AKADEMİK TAYLORİZM VE AKADEMİK PLÜRALİZM
 
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUNKEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
KEYFİ-SINIRSIZ VERGİLEME VE YASAL SOYGUN
 
VERGİLEMENİN SINIRLARI
VERGİLEMENİN SINIRLARIVERGİLEMENİN SINIRLARI
VERGİLEMENİN SINIRLARI
 
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİVERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
 
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
VERGİLEMEDE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİNİN TESİS EDİLMESİ VE ANAYASAL İKTİSAT PERS...
 

DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ: OYLAMA YÖNTEMLERİ

  • 1. DEMOKRATİK SİSTEMLERDE TERCİHLERİN BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİ: OYLAMA YÖNTEMLERİ PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN Bu sunum şu kaynaktan yararlanılarak hazırlanmıştır: Coşkun Can Aktan, Kamu Tercihi İktisadı ve Anayasal Politik İktisat: Ankara: Seçkin Yayınları, 2019. Hazırlayan: Emir Sezgin
  • 2. Oylama Mekanizması Oylama Mekanizması Genel olarak oylamanın iki tür maliyeti vardır. Birincisi dış maliyetlerdir; yani oylama sonucunda kararı beğenmeyenlerin katlandıkları maliyetlerdir. İkincisi ise karar verme maliyetidir; yani oylamaya katılan bireyler için yapılan zaman ve diğer masraflardır.
  • 3. Şekilde görüldüğü gibi, oylamaya katılan birey sayısı arttıkça 0D eğrisi yükselmektedir. Bunun anlamı karar verme maliyetinin artması demektir. Oylamaya katılan birey sayısı arttıkça CN eğrisi de azalmaktadır. Bu iki eğrinin dikey olarak toplanmasıyla C + D toplam maliyet eğrisi bulunmuştur. Bu eğrinin minimum olduğu nokta, siyasal süreçte optimum oylama oranını göstermektedir. Çünkü bu noktada karar alma maliyeti minimuma indirilmektedir.
  • 4. Oylama Yöntemleri Oybirliği Kuralı Oyçokluğu (Çoğunluk) Kuralı Puanlı Oylama Kuralı Nokta Oylaması Kuralı Borda Kuralı Taraf Tutma Modeli Oy Ticareti (Logrolling) Bireylerin kamusal kararlar hakkındaki farklı tercihlerini bağdaştırmada çeşitli oylama yöntemleri geliştirilmiştir. Alternatif oylama yöntemlerinden birinin seçiminde üç temel soru büyük önem taşımaktadır : -Söz konusu oylama yöntemi ahlaki kabul edilebilir mi? -Söz konusu oylama yöntemi teknik olarak uygulanabilir mi? -Söz konusu oylama yöntemini uygulamanın maliyeti nedir?
  • 5. Oybirliği Kuralı Toplumsal refahın optimizasyonunu inceleyen “refah ekonomisi”nin amacı, toplumun refahını maksimize etmektir. Toplumsal refah konusunda en çok bilenen teori, İtalya iktisatçı Wilfredo Pareto tarafından ortaya atılan “Pareto Optimumu Teorisi”dir. Piyasa ekonomisi tek başına toplumsal refahın optimizasyonunu sağlıyorsa, devletin piyasa ekonomisinin işleyişine müdahale etmesine gerek yoktur.
  • 6. Fakat teorik refah iktisatçılarına göre bu durum, piyasa ekonomisinde tam rekabetin sağlanması, üretimde ölçek ekonomilerinin, hem üretimde hem de tüketimde dışsallığın olmaması ve kamusal malların bulunmaması halinde söz konusudur. Oysa piyasa ekonomisinde bu şartlar tam olarak mevcut olmadığı için optimal kaynak dağılımını sağlamada devlete önemli bir rol düşmektedir. Kamu ekonomisinde de toplumsal refahın maksimizasyonu için optimal kaynak dağılımının sağlanabilmesi gerekir.
  • 7. Kamu ekonomisinde piyasa ekonomisinden farklı olarak mal ve hizmetlerden yararlananlar ile bu mal ve hizmetlerin karşılığı olan vergileri ödeyenler her zaman aynı kişiler olmadığı için bir “mali sömürü” veya “mali rant” söz konusu olabilmektedir. Kamu ekonomisinde pareto optimumunun sağlanabilmesi için mali sömürünün olmaması gerekir. İsveçli iktisatçı Knut Wicksell, bu mali sömürünün önlenmesi ve kamu ekonomisinde pareto optimumunun sağlanabilmesi için siyasal karar alma sürecinde oybirliği ilkesi (unanimity rule)nin geçerli olması gerektiğini savunmuştur.
  • 8. Wicksell’in oybirliği kuralında iki temel problem vardır: Bunlardan ilki, oybirliği kuralının ittifak içinde bir karar almanın maliyetinden çok, çoğunluk tarafından istismar edilme riskini tercih edebilecek olan vatandaşlar için fazla zaman alabilmesidir. İkincisi, Wicksell’in oybirliği kuralı seçmenleri stratejik davranmaya teşvik eder.
  • 9. Oybirliği kuralı başlıca şu nedenlerden dolayı uygulanabilir bir oylama yöntemi değildir : Oybirliğine ulaşmanın maliyeti yüksektir. Bu bakımdan seçmenler oybirliğinden başka bir oylama kuralına tercih edecektir. Oybirliği kuralı uygulandığı takdirde, bunun sonuçları bireyler arasında farklı olacaktır. Bireyler anlaşmaya ulaşmadaki eğilimlerinden vazgeçeceklerdir. Oybirliğine ulaşmayı hedef alan bir karar verme yöntemi istikrarlı olamayacaktır. Oybirliği kuralının benimsenmesi halinde durumlarını iyileştiremeyeceklerini düşünen bazı kimseler ile demokrasiden yana olmayan kimseler oybirliği ile anlaşmaya ulaşılmasına engel olacaklardır.
  • 10.  Karar alma sürecinde oybirliği ilkesini pratik olarak uygulama imkanı yoktur. Çünkü oylamada bireylerden sadece birisinin dahi, olumsuz oy kullanılması durumunda mutlak oybirliği kuralına uygun olarak karar alınamamaktadır. Bu nedenle Knut Wicksell oylamada nispi oybirliği (relative unanimity) kuralının uygulanmasını önermiştir.
  • 11. OYÇOKLUĞU (ÇOĞUNLUK) KURALI Mutlak oybirliği kuralına göre karar almanın güçlüğü karşısında oyçokluğu kuralı önerilmiştir. Demokrasilerde en yaygın oylama yöntemi oyçokluğu yöntemidir. Toplumsal karar almada oyçokluğu kuralı (majority rule) uygulandığı takdirde oylamaya katılan bireylerin yarısından bir fazlasının oyunun alınması (%51) gereklidir. Buna basit çoğunluk (simple majority) kuralı denir.
  • 12.  İkinci ve yaygın bir kural da, mutlak çoğunluk kuralıdır. Bu kuralda yine tüm seçeneklerin ortaya konması, her seçmenin tek oyunun olması ve seçmenlerin oylarını birinci tercihlerine göre kullanmaları söz konusudur, fakat kazanabilmek için bir seçeneğin mutlak çoğunluğu elde etmesi gerekir. Bu kural aday çokluğunda, düşük bir oy yüzdesi ile seçimi kazanma olasılığını ortadan kaldırmaktadır. İlk seçimde çoğunluğu hiçbir adayın elde edememesi halinde, çoğunluk sağlanıncaya kadar seçime devam edilir
  • 13. Nispi çoğunluk kuralında oylamaya katılan seçmen ya da politikacıların çeşitli politika ya da adaylara verdikleri oylar oranlandığında, en fazla oy alan politikacı ya da siyasi partinin ya da alternatif politikanın seçilmesidir. Bu yönteme azınlık hükümetlerinin kurulması sırasında başvurulmaktadır.
  • 14. Demokratik sistemlerde genellikle basit çoğunluk kuralına göre karar alınmaktadır. Ancak oyçokluğu kuralının önemli bir sakıncası tespit edilmiştir. Amerikalı iktisatçı Kenneth Arrow, belirli varsayımlar altında oyçokluğu kuralının uygulanması halinde bireysel tercihlerle kamusal tercihlerin tutarlı olmayacağını ispatlamıştır. Arrow’un bu açıklaması literatürde “Arrow Paradoksu” ya da “İmkansızlık Teoremi” olarak bilinmektedir.
  • 15. Oy Çokluğu Kuralının Açmazı: Arrow İmkansızlık Teoremi Amerikalı iktisatçı Kenneth Arrow, hangi şartlarda tutarlı toplumsal tercihlere ulaşılamadığını belirlediği beş varsayım altında açıklamış ve bu varsayımların gerçekleşmesi halinde bir oylama paradoksunun yaşanacağını belirtmiştir.
  • 16. • Arrow, teorisini aşağıdaki varsayımlar altında açıklamaktadır: Toplumda üç birey bulunmaktadır. Bireysel sıralamalar ile toplumsal sıralama arasında olumlu ve rasyonel bir ilişki mevcuttur. Bireylerin sıralama yapacakları en az üç alternatif bulunmaktadır. Sıralamanın dışında kalan alternatif bağımsızdır. Bireyler oylama sıralamasında serbestçe hareket edebilmektedir. Alternatiflerden herhangi birisinin seçilmemesi halinde, diğer alternatifler arasında sıralama biçimi değişmemektedir.
  • 17. Bireylerin tercih sıralamasında her birey için önce Z, sonra X ve daha sonra Y alternatifi dışarıda bırakılarak ikili tercih yapılmaktadır. Buna göre A, B ve C’nin bireysel tercih sıralaması şu şekildedir: Örnek:
  • 18. A’nın Tercih Sıralaması: • X Y (Z alternatifi dışarıda bırakıldığında) • Y Z (X alternatifi dışarıda bırakıldığında) • X Z (Y alternatifi dışarıda bırakıldığında) B’nin Tercih Sıralaması: • Y X (Z alternatifi dışarıda bırakıldığında) • Y Z (X alternatifi dışarıda bırakıldığında) • Z X (Y alternatifi dışarıda bırakıldığında) C’nin Tercih Sıralaması: • X Y (Z alternatifi dışarıda bırakıldığında) • Z Y (X alternatifi dışarıda bırakıldığında) • Z X (Y alternatifi dışarıda bırakıldığında)
  • 19. Buna göre, toplumsal tercih sıralaması şu şekilde olmaktadır: X → Y Y → Z Z → X • Ancak görüldüğü gibi toplumsal tercih sıralamasında bir çelişki söz konusudur. Çünkü X’in Y alternatifine, Y’nin de Z alternatifine tercih edildiği bir toplumda X’in aynı zamanda Z’ye de tercih edilmesi gerekir (X→ Y → Z).
  • 20. • Bu duruma tercihlerin “geçişli olması özelliği” (transitive) denir. Oysa yukarıda tam tersi, yani Z’nin X alternatifine tercih edilmesi gibi bir durum ortaya çıkmış ve geçişlilik özelliği geçerli olmamıştır. Burada alternatiflerden her biri kendisinden sonra gelen alternatife (X, Y’ye; Y, Z’ye ve Z de X’e) tercih edilmektedir. İşte bu çelişkiye “Arrow Paradoksu” ya da “Arrow Çıkmazı” denilmektedir.
  • 21. • Öte yandan tercih sıralamasında her üç alternatif de bireylerden aynı puanı almaktadır. İkili sıralama dikkate alındığında; X alternatifi A ve C tarafından, Y alternatifi B ve A tarafından, Z alternatifi de C ve B tarafından toplam oyların 2/3’ünü alarak seçilmektedir. • Bu durumda hiçbir alternatifin seçilememesi söz konusu olmaktadır. Çünkü A’nın tercih sıralamasında X; B’nin tercih sıralamasında Y ve C’nin tercih sıralamasında ise Z alternatifi öncelikli tercih olarak sıralanmıştır. Oylamaya katılan bireylerin tercihleri çeşitlilik göstermektedir. Yani bireylerin sıralama konusunda uzlaşmaları söz konusu değildir. Bu duruma “çok zirveli bir tercih sıralaması” adı verilir.
  • 22. Şekilde görüldüğü gibi, birey tercihleri tek zirveli olarak sıralanmamıştır ve geçişlilik özelliği yoktur. Çok zirveli bir tercih sıralamasının olduğu, C seçmeninin tercih sıralamasında görülmektedir. C seçmeninin tercihleri iki zirvelidir. Çizgi önce aşağıya doğru düşmüş, sonra ise yukarıya doğru yükselmiştir.
  • 23. ■ Condorcet, dönemsel çoğunluk sorununun giderilmesi için seçeneklerin ikişer ikişer oylamaya sokulması gerektiğini savunmuş ve bu çözüm önerisi “Condorcet Ölçütü” olarak adlandırılmıştır.
  • 24. Condorcet ölçütü, seçeneklerin toplum tarafından ikili karşılaştırılmalarına dayanır. Şöyle ki, eğer bir A seçeneği bir B seçeneğine bir çoğunluk tarafından tercih ediliyorsa, A seçeneğinin B seçeneğini ikili karşılaştırmada yendiğini söyleyeceğiz. Eğer herhangi bir A seçeneği, karşısına çıkacak bütün seçenekleri ikili karşılaştırmalarda yeniyorsa A seçeneğini bir Condorcet galibi olarak adlandıracağız. O halde Condorcet galibi olan bir seçenek, başka hangi seçenekle ikili bir karşılaştırmaya tabi tutulursa tutulsun, bir çoğunluğun desteğini arkasında bulacaktır
  • 25. Arrow Paradoksu, çoğunluk kuralı uygulaması halinde bireysel tercih sıralamasından toplumsal tercihlere ulaşılamayacağını ifade etmektedir. Arrow’a göre ise dönemsel çoğunluktan (oylama paradoksundan) çıkmanın tek yolu, bireylerin tek zirveli (single peaked) tercihlere sahip olmalarıdır.
  • 26. Puanlı Oylama Kuralı Toplumsal tercihlere ulaşmada kullanılan bir diğer oylama yöntemi ise “puanlı oylama” olarak bilinmektedir. Bu yöntemde her bireyin belirli bir puanı (oyu) vardır. Bu puanı bireyler çeşitli alternatif tercihler arasında istedikleri şekilde kullanmaktadırlar. Yalnız bireylerin her alternatif tercihe mutlak puan vermeleri şartı vardır. Oylama sonucunda en fazla puanı alan alternatif kazanmış olur Toplumda A, B ve C adında üç birey ve X, Y ve Z olmak üzere üç alternatif politika bulunsun. Bireylerin toplam 7 oyunun olduğunu ve bireylerin oylarını aşağıdaki şekilde dağıttıklarını varsayalım.
  • 27. Alternatif Politikalar X Y Z A 3 2 1 B 2 3 1 C 2 1 3 Toplam Oy 7 6 5 Tablodan anlaşıldığı gibi, en fazla puanı alan X politikasıdır. Bu nedenle X politikasının toplumsal tercihi yansıttığı varsayılarak bu politika uygulanır. Puanlı oylama yöntemi, çoğunluk kuralı (majority rule)na göre daha demokratik bir yöntemdir. Çoğunluk oylamasında azınlıkların tercihleri yansıtılamadığından olumsuz oy verenlerin kollektif ihtiyaçları giderilememektedir.
  • 28. NOKTA OYLAMASI KURALI Nokta oylamasında da her bireyin belirli bir toplam puanı vardır ve bireyler bu puanlarını alternatif politikalar arasında istedikleri şekilde dağıtabilirler. Ancak nokta oylamasında puanlı oylama yönteminden farklı olarak bireylerin alternatif politikalara hiç puan vermemeleri imkanı mevcuttur.
  • 29. Alternatif Politikalar X Y Z A 22 8 0 B 10 15 5 C 8 4 18 Toplam Oy 40 27 23 Tablodan anlaşıldığı gibi, bireylerin toplam oy sayısı 30’dur. Bireyler, X, Y ve Z politikalarına önemlerine göre puanlarını vermişlerdir. Sonuçta 40 oyla X politikası seçilmektedir. Bu yöntem puanlı oylama yöntemindeki demokratikliği biraz daha artırmaktadır.
  • 30. BORDA KURALI Borda kuralına göre bir seçmenin tercih sıralamasında m tane önerinin her birine 1’den m’e kadar puanlar verilir. Örneğin, kişinin m puan alan öneriyi birinci sıraya, m-1 puan alan öneriyi ikinci sıraya,..., 1 puan alan öneriyi ise son sıraya koyması söz konusudur. Tüm seçmenlerin her bir öneri için verdileri puanlar toplanır. En yüksek puanı alan öneri “kazanan öneri” olarak ilan edilir .
  • 31. Taraf Tutma Modeli James M. Buchanan tarafından geliştirilen taraf tutma modeli, koalisyon hükümetlerinin nasıl karar aldıklarını açıklama yönünden oldukça yararlıdır.
  • 32. Bir çok demokratik ülkelerde siyasal kararlar çoğu kez azınlık hükümetleri tarafından alınmaktadır. Bu durumda, siyasal kararlar alınırken, azınlık tercihleri çoğunluk tercihlerine üstün tutulur gibi görülmektedir. Ancak, bu durumda kollektif kararların alınması için, çoğunluğu sağlayacak şekilde azınlık hükümetinin meclisin başka üyeleri tarafından da desteklenmesi gerekmektedir
  • 33. Koalisyon hükümetlerinde siyasal kararlar “taraf tutma” ya da “oy ticareti” modeline uygun bir biçimde alınmaktadır. Bu amaçla, siyasi partiler çeşitli bütçe politikalarını önem derecelerine göre sıralarlar
  • 34. Koalisyona girecek partiler ayrıca hükümetin kurulması sırasında şu stratejiyi izlerler: Her parti, en az tercih ettiği bütçe politikası ile ilgili oyunu, diğer partilerin en çok tercih ettikleri bütçe politikasının kazanması için bu partilerle değiştirmeye çalışırlar. Böylece, partiler oy değişimi ile diğer partilerin önemsiz olan politikalarını parti programlarından çıkarmaları sağlanarak, beklenen faydalarını maksimize edebilmektedirler
  • 35. Oy Ticareti (Logrolling) Yasama organında partilerin karşılıklı olarak çıkarları doğrultusunda anlaşmalarını ifade eden oy ticareti (logrolling) kavramı, parlamento içinde partiler arasında olabileceği gibi, seçmenler arasında, seçmenlerin karşılıklı olarak pazarlık yaparak anlaşmaları şeklinde de olabilmektedir
  • 36. Oy ticareti konusunda sadece anlaşmaya varılmış olmamalı, aksine oy ticareti fiili olarak gerçekleşmelidir. Fikir ayrılığına dayalı olarak oluşan monopol ve monopsonun engellenmesi için alıcı ve satıcıların sayısı yeterince çok olmalıdır. Tüm kamu meseleleri hakkında aynı anda karar verilmemelidir. Her mesele hakkında oylar diğer meselelere ilişkin oylarla değiştirilebilmeye hazır olmalıdır. Karar alma sürecinde bireylere önerilerini ortaya koyma fırsatları eşit olarak sağlanmalıdır. Oy ticareti yapan kişiler, diğer kimseler tarafından yapılan oy ticaretine de izin vermelidirler.