2. ANAYASAL İKTİSAT
Ekonomi politikası yönetiminin anayasal ve
yasal kurallara dayalı olarak yürütülmesi,
Devletin iktisadi alandaki rolünün, görev ve
fonksiyonlarının ve bunların sınırlarının
anayasal düzeyde belirlenmesi,
Bireylerin ekonomik özgürlüklerinin
anayasalarda güvence altına alınması,
3. NİÇİN EKONOMİK ANAYASA?
Kamu ekonomisi ve piyasa ekonomisinde düzenin
sağlanmasına yönelik kurallar ve kurumlar oluşturulması,
Mali disiplin ve mali sorumluluk ahlakının tesis edilmesi,
Parasal disiplin ve parasal istikrarın tesis edilmesi,
Makro-ekonomi yönetiminde keyfiyet ve popülizme son
verilmesi,
Bireylerin ekonomik özgürlüklerinin güvence altına alınması,
Siyasal gücün kötüye kullanılmasının engellenmesi,
Devlet müdahaleciliğinin olumsuz sonuçlarının ortadan
kaldırılması…
4. DEVLETİN BAŞARISIZLIĞI
Devletin büyümesinin olumsuz sonuçları,
Devletin ekonomiye müdahalesinin olumsuz
sonuçları,
İradi ekonomi politikası yönetiminde ortaya
çıkan sorunlar,
5. ŞŞekil: Mali Disiplinsizlik Sorunu ve Sonuekil: Mali Disiplinsizlik Sorunu ve Sonuççlarlarıı
DEVLETİN SÜTREKLİ BÜYÜMESİ
(Kamu Harcamalarının Sürekli Artma Eğilimi)
Kamu Gelir ve Giderleri Arasındaki Dengesizlik:
Mali Disiplinsizlik
Mali İstikrarsızlık
Kamu Kesimi Borçlanma İhtiyacının Artması
Vergi ile
Finansman
Borçlanma ile
Finansman
Merkez Bankası Kaynakları
ile Finansman
Vergi Yükünün Artması İç ve Dış Borç Yükünün Artması Parasal Genişleme
Parasal
İstikrarsızlık
Faiz Yükünün
Artması
Yüksek Faiz
Politikası
Yatırımlarda
Azalma
Rant
Ekonomisi
Döviz
Kaynaklarının
Azalması
Enflasyon
İstihdamda
İstikrarsızlık
(İşsizlik)
Gelir
Dağılımında
Adaletsizlik
ve Yoksulluk
Paranın Değer
Kaybetmesi
Devalüasyon
Ödemeler
Dengesinde
İstikrarsızlık
Tasarruflarda
Azalma
Çalışma
Gayretinde
Azalma
Vergi Kaçakçılığının
Artması (=Kayıtdışı
Ekonominin Genişlemesi)
Durgunluk
(Stagflasyon)
Ekonomik
Büyümede
İstikrarsızlık
Vergi
Gelirlerinin
Azalması
Verimliliğin
Azalması
Stagflasyon
ŞŞekil: Mali Disiplinsizlik Sorunu ve Sonuekil: Mali Disiplinsizlik Sorunu ve Sonuççlarlarıı
DEVLETİN SÜTREKLİ BÜYÜMESİ
(Kamu Harcamalarının Sürekli Artma Eğilimi)
Kamu Gelir ve Giderleri Arasındaki Dengesizlik:
Mali Disiplinsizlik
Mali İstikrarsızlık
Kamu Kesimi Borçlanma İhtiyacının Artması
Vergi ile
Finansman
Borçlanma ile
Finansman
Merkez Bankası Kaynakları
ile Finansman
Vergi Yükünün Artması İç ve Dış Borç Yükünün Artması Parasal Genişleme
Parasal
İstikrarsızlık
Faiz Yükünün
Artması
Yüksek Faiz
Politikası
Yatırımlarda
Azalma
Rant
Ekonomisi
Döviz
Kaynaklarının
Azalması
Enflasyon
İstihdamda
İstikrarsızlık
(İşsizlik)
Gelir
Dağılımında
Adaletsizlik
ve Yoksulluk
Paranın Değer
Kaybetmesi
Devalüasyon
Ödemeler
Dengesinde
İstikrarsızlık
Tasarruflarda
Azalma
Çalışma
Gayretinde
Azalma
Vergi Kaçakçılığının
Artması (=Kayıtdışı
Ekonominin Genişlemesi)
Durgunluk
(Stagflasyon)
Ekonomik
Büyümede
İstikrarsızlık
Vergi
Gelirlerinin
Azalması
Verimliliğin
Azalması
Stagflasyon
7. SİYASAL
İKTİDAR
SSİİYASALYASAL
İİKTKTİİDARDAR
MUHALEFET
PARTİLERİ
MUHALEFETMUHALEFET
PARTPARTİİLERLERİİ
BÜROKRASİBBÜÜROKRASROKRASİİ
BASKI
VE ÇIKAR
GRUPLARI
BASKIBASKI
VEVE ÇÇIKARIKAR
GRUPLARIGRUPLARI
SEÇMENLER
(KAMUOYU)
SESEÇÇMENLERMENLER
(KAMUOYU)(KAMUOYU)
Oy Maksimizasyonu
Bütçe Maksimizasyonu
Fayda Maksimizasyonu
Özel Fayda Beklentisi
RantMaksimizasyonu
Oy
Maksimizasyonu
ve yeniden
seçilebilmeyi
garantileme
Oy ticareti ve
milletvekili
transferleri
(eleştiri)
Rant Dağıtma
Lobicilik
Seçim Kampanyası Yardımları
Seçmen kararlarını
etkileme
Kamuoyunu
kendi
çıkarları
yönünde
etkileme
Baskı-Çıkar
gruplarına
üye olma
Kendiseçimbölgesindekiseçmenlere
yönelikpolitikalar(populizm)
Kamuhizmetlerindenyararlanma
(Faydamaksimizasyonu)
Kendi isteklerini gerçekleştirmeyi vadeden muhalefetle işbirliği
Siyasal
iktidara bilgi
sunmada
tekelcilik
Şekil-2: Siyasal Sürecin Unsurları Arasındaki Etkileşim
Kaynak: Aktan, 1992:52
SİYASAL
İKTİDAR
SSİİYASALYASAL
İİKTKTİİDARDAR
MUHALEFET
PARTİLERİ
MUHALEFETMUHALEFET
PARTPARTİİLERLERİİ
BÜROKRASİBBÜÜROKRASROKRASİİ
BASKI
VE ÇIKAR
GRUPLARI
BASKIBASKI
VEVE ÇÇIKARIKAR
GRUPLARIGRUPLARI
SEÇMENLER
(KAMUOYU)
SESEÇÇMENLERMENLER
(KAMUOYU)(KAMUOYU)
Oy Maksimizasyonu
Bütçe Maksimizasyonu
Fayda Maksimizasyonu
Özel Fayda Beklentisi
RantMaksimizasyonu
Oy
Maksimizasyonu
ve yeniden
seçilebilmeyi
garantileme
Oy ticareti ve
milletvekili
transferleri
(eleştiri)
Rant Dağıtma
Lobicilik
Seçim Kampanyası Yardımları
Seçmen kararlarını
etkileme
Kamuoyunu
kendi
çıkarları
yönünde
etkileme
Baskı-Çıkar
gruplarına
üye olma
Kendiseçimbölgesindekiseçmenlere
yönelikpolitikalar(populizm)
Kamuhizmetlerindenyararlanma
(Faydamaksimizasyonu)
Kendi isteklerini gerçekleştirmeyi vadeden muhalefetle işbirliği
Siyasal
iktidara bilgi
sunmada
tekelcilik
Şekil-2: Siyasal Sürecin Unsurları Arasındaki Etkileşim
Kaynak: Aktan, 1992:52
8. 1. seçmen bilgisizliği (eksik enformasyon)
2. seçmen ilgisizliği,
3. politik miyopluk,
4. Politik unutkanlık (amnesia)
5. seçmenin siyasal talebini açıklamaması
(bedavacılık),
6. mali aldanma (fiscal illusion)
7. özel çıkar gruplarının rant kollama faaliyetleri,
Siyasal Talep Cephesinden
Kaynaklanan Sorunlar
9. Siyasal Arz Cephesinden
Kaynaklanan Sorunlar
Politikacılar: özel çıkar maksimizasyonu,
Bürokratlar: Bütçe maksimizasyonu,
Siyasal iktidarın miyopluğu,
Hizmet kayırmacılığı,
Politik rekabet eksikliği
Parti İçi demokrasinin eksikliği,
Bürokratik etkinsizlikler (Parkinson ve Peter
hastalığı)
Siyasal Etik Sorunu
10. Bürokratik Etkinsizlikler
Parkinson kanunu : İş hacmi ne kadar
olursa olsun bürokraside istihdam edilen
memur sayısı sürekli olarak artar ve bu da
aşırı istihdam ve etkinsizliklere yol açar.
Peter ilkesi : kamu yönetiminde istihdam
sürekli olarak artar ve çalışanlar zaman
içinde kendiliğinde bir üst kademe yükselir.
11. PİYASA BAŞARISIZLIĞI K. DEVLETİN
BAŞARISIZLIĞI
MARKET FAILURE VS. GOVERNMENTAL
FAILURE
12. KİMİN PARASINI HARCIYOR?
Kendi parasını Başkasının parasını
KİMİNİÇİNHARCIYOR?
KendisiiçinBaşkasıiçin
I II
III IV
?
ALTURİZM
16. İRADİ VE TAKDİRİ EKONOMİ POLİTİKASI
Ekonomi politikası yönetiminde ekonomi
politikalarının araçları, öncelikleri,
büyüklükleri ve zamanlaması konusunda
politikacılara/bürokratlara geniş takdir yetkisi
tanıyan politikalar…
Keynesyen teori ve fonksiyonel maliye, takdiri ve iradi
ekonomi politikalarının teorik altyapısını oluşturmaktadır.
17. KURALA DAYALI EKONOMİ POLİTİKASI
Ekonomi politikası araçlarının kullanımında
politikacılara/bürokratlara verilen yetkilerin
anayasal ve/veya yasal sınırlamalara tabi
tutulması.
19. MALİYE POLİTİKASI KURALLARI
Maliye politikası uygulamalarının etkinliğini
artırmak ve bütçeleme sürecinden
kaynaklanan sorunları ortadan kaldırmak
amacıyla
bütçe, borçlanma, harcama ve vergiler
gibi mali araçların kullanımına getirilen
anayasal ve yasal sınırlamalardır.
20. Maliye Politikası Kurallarının
Sınıflandırılması
* Katı Kurallar: Bir hükümet ekonomik koşullar veya
siyasi tercihleri değiştiğinde maliye politikası
kurallarında dilediği değişikliği yapamıyorsa bu kurallar
katı kurallardır. Daimi nitelik taşırlar.Örneğin;
Maastricht kriterleri ve Büyüme ve İstikrar Paktı.
* Esnek Kurallar: Orta vadeli programlar, mali sorumluluk
yasaları veya yıllık bütçe kanunları ile oluşturulan
kurallardır. Ya yıllık bazda hazırlanırlar veya her yıl
yenilenmeleri gerekir. Örneğin; orta vadeli harcama
programları çerçevesinde bütçe hazırlayan Avustralya,
Yeni Zelanda, İsveç v.b.
21. Kuralların uygulanmasını sağlayan
yasal dayanaklara göre kurallar
• Anayasalar (ABD, İsviçre, Almanya ve Polonya)
• Yasalar (İngiltere, Y. Zelanda, İspanya, İsveç ve
Kanada) ile Latin Amerika ülkeleri (Peru, Kolombiya,
Arjantin ve Brezilya)
• Uluslararası anlaşmalar (Avrupa Birliği’nde Maastricht
ölçütleri ve İstikrar Paktı)
• Hükümet kararları (Japonya)
• Tüzükler (Norveç: Mali İstikrar Tüzüğü)
• Siyasi İrade Beyanları (Hollanda ve Endonezya)
• IMF ile yapılan anlaşmalar (Türkiye)
22. Kuralların uygulanış biçimlerine göre sınıflandırılması
Kuralların otomatik ya da isteğe bağlı olarak uygulanıp
uygulanamamasına göre (Belirli koşullarda): Örneğin, ciddi bir ekonomik
krizin ortaya çıkması (Avusturya), olağanüstü koşulların oluşması
(Norveç, İspanya, İsviçre, ABD) ya da AB’nde olduğu gibi
GSYİH’nın %2’den daha fazla azalması.
Kaçış hükümlerinin olup olmadığına göre: İhtiyat Fonu (Arjantin, Brezilya,
Peru, Kanada)
Kural ihlalleri halinde yaptırımların olup olmadığına göre: Avusturya:
İhlalde bulunan yönetim birimine para cezası verilmesi
Belçika: Yerel yönetimlerin borçlanma kapasitelerinin sınırlandırılması
Kanada eyaletlerinde: Kabine üyelerinin maaş kesintisi ile
cezalandırılması veya seçime zorlanması
Polonya: Toplam kamu borcu GSYİH’nın %50’sini aşınca merkezi ve
yerel yönetimlerin açıklarının sınırlandırılması.
ABD: Tüm bütçe kalemleri ve bütün idareler için aynı derecede
kesintilerin uygulanması
AB: İhlal durumunda açığın %0,2’si kadar para cezasının uygulanması
Türkiye: Faiz dışı fazla kuralı ihlal edildiğinde IMF’nin katalizör etkisinin
ortadan kalkması
24. BÜTÇE SINIRLAMALARI
Denk bütçe kuralı,
Sürdürülebilir bütçe açığı,
Altın kural,
Bütçe fazlası kuralı,
25. BÜTÇE SINIRLAMALARI
İsviçre: Bir iktisadi devrede bütçenin denk olması anayasal
zorunluluktur.
Brezilya ve Şili (Bütçe fazlası): Şili’de GSYİH’nın %1’i kadar
bütçe fazlası verilmesi zorunludur.
İngiltere: Ekonomik devre boyunca kamu harcamalarının
sınırlandırılarak bütçe açığının azaltılması hedeflenir.
Altın kural:Hükümet, cari harcamaları finanse etmek için değil;
yalnızca yatırım giderlerini finanse etmek için borçlanabilir.
Sürdürülebilir yatırım kuralı:Net borçlanma bir konjonktür boyunca
GSYİH’nın %40’ını aşmamalıdır.
Almanya (Altın kural): Bütçe açığı federal hükümet yatırım
giderlerini aşamaz.
Avusturya ve Belçika: Bütçe açığı GSYİH’nın yüzdesi olarak
sınırlandırılmıştır.
Kanada: Hem federal, hem de eyalet düzeyinde denk bütçe
kuralını uygulamaktadır.
Türkiye, bütçe açığını sınırlandırmaya yönelik olarak faiz dışı
fazla uygulaması söz konusudur.
26. Borç Sınırlamaları.
Kamu idari birimlerinin borçlanmasına üst sınır getiren
uygulamalardır.
ABD: Yıllık toplam nominal borç tutarı bir tavan ile
sınırlandırılmaktadır.
Polonya (Maastricht Kriteri): Kamu borçlarının GSYİH’ya
oranının %60’ı aşmaması.
İngiltere (Mali İstikrar Kanunu): Net kamu borç tutarının
GSYİH’nın %40’ını aşmaması.
AB: Avro Alanı’na ait AB üyesi ülkelerde merkezi hükümet
borçları GSYİH’nın %60’ını aşamaz.
Türkiye: Yerel yönetimlerin yurtdışı kaynaklardan borçlanması
izne bağlıdır.
27. VERGİ VE HARCAMA SINIRLAMALARI
Birden çok mali yılı kapsayacak şekilde gelecekteki bir
dönemde vergi veya harcamaların ne miktarda
artacağını belirleyen yasal düzenlemelerdir.
İsveç: 27 farklı harcama alanında 3 yıllık bir dönem
için harcama sınırlaması söz konusudur.
Japonya: GSYİH yüzdesi olarak toplam kamu
giderlerini sınırlayarak 2010’da bütçe fazlası vermeyi
amaçlamaktadır.
Büyüme ve İstikrar Paktı: Üye ülkeler arasında uyumu
sağlamak ve sağlam bir kamu maliyesi oluşturmak için
ulus devletlerin gönüllülük esasına göre benimsedikleri
katı taahhütler sistemidir. Pakt, parasal birliğe geçmek
isteyen üye ülkelerin bütçe açıklarının gayrisafi yurtiçi
hâsılanın %3’ünden; kamu borçlarının ise %60’ından
daha az olmasını zorunlu kılmaktadır. Büyüme ve
İstikrar Paktı her yıl için %3’lük bir azami bütçe açığına
izin verir.
28. Simgeler: MY: Merkezi Yönetim; YY: Yerel Yönetim;: Bütçe Sınırlaması; : Vergi ve Harcama
Sınırlaması; : Borç Sınırlaması; : Orta Vadeli Planlama; İF: İhtiyat Fonu; OD: Olağanüstü Durum;
EK: Ekonomik Kriz; Y: Yasal; A: Anayasal ve U: Uluslararası.
Kaynak: OECD (2002:132-134); Kopitz (2001:18) ve Wyplosz (2005:75)
Tablo 1. Seçilmiş Bazı Ülkelerde Maliye Politikası Kuralları
Ülke/Bölge Kapsam
Temel
Kurallar
Ek
Kurallar
Kaçış
Hükmü Statü Yaptırım ve Cezalar
Arjantin
Brezilya
Peru
Kolombiya
Kanada
ABD
Y.Zelanda
AB
Belçika
Avusturya
Almanya
Polonya
İspanya
İsveç
İngiltere
İsviçre
Norveç
Türkiye
MY
MY/YY
MY
YY
MY/YY
MY/YY
MY
MY
MY/YY
MY/YY
MY/YY
MY/YY
MY/YY
MY
MY
MY/YY
MY
MY
++
İF
İF
İF
İF
OD
OD
EK
OD + İF
OD
OD
Y
Y
A
U
A
Y
A
Y
Y
Y
Y
A
Y
Y
Yargısal
Yargısal
Yargısal
Yargısal
Maaş Kesintisi/Seçim
Kesinti
İtibari
Çeşitli/Finansal
Borçlanmaya Sınır
Para Cezası
Yargısal
Açık Sınırlaması
Açık Sınırlaması
Yargısal
IMF Denetimi/İtibari
Simgeler: MY: Merkezi Yönetim; YY: Yerel Yönetim;: Bütçe Sınırlaması; : Vergi ve Harcama
Sınırlaması; : Borç Sınırlaması; : Orta Vadeli Planlama; İF: İhtiyat Fonu; OD: Olağanüstü Durum;
EK: Ekonomik Kriz; Y: Yasal; A: Anayasal ve U: Uluslararası.
Kaynak: OECD (2002:132-134); Kopitz (2001:18) ve Wyplosz (2005:75)
Tablo 1. Seçilmiş Bazı Ülkelerde Maliye Politikası Kuralları
Ülke/Bölge Kapsam
Temel
Kurallar
Ek
Kurallar
Kaçış
Hükmü Statü Yaptırım ve Cezalar
Arjantin
Brezilya
Peru
Kolombiya
Kanada
ABD
Y.Zelanda
AB
Belçika
Avusturya
Almanya
Polonya
İspanya
İsveç
İngiltere
İsviçre
Norveç
Türkiye
MY
MY/YY
MY
YY
MY/YY
MY/YY
MY
MY
MY/YY
MY/YY
MY/YY
MY/YY
MY/YY
MY
MY
MY/YY
MY
MY
++
İF
İF
İF
İF
OD
OD
EK
OD + İF
OD
OD
Y
Y
A
U
A
Y
A
Y
Y
Y
Y
A
Y
Y
Yargısal
Yargısal
Yargısal
Yargısal
Maaş Kesintisi/Seçim
Kesinti
İtibari
Çeşitli/Finansal
Borçlanmaya Sınır
Para Cezası
Yargısal
Açık Sınırlaması
Açık Sınırlaması
Yargısal
IMF Denetimi/İtibari
30. PARASAL REFORM ÖNERİLERİ
1. Merkez
Bankasının
Özerkleştirilmesi
Önerisi
Öneri değişik iktisadi
düşünce okullarına
mensup pek çok iktisatçı
ve tatbikatçılar
tarafından
savunulmaktadır.
Merkez bankasının, siyasal iktidarların baskı ve
müdahalelerinin dışında “bağımsız” olarak
çalışabilmeleri için gerekli hukuki güvencelerin
mevcut olması önerilmektedir.
2. Özel Para
Sistemi Önerisi
Bu radikal öneriyi
savunanların başında
Friedrich von Hayek
geliyor. Kewin Dowd,
Lawrance White,
George Selgin gibi bir
çok akademisyen de bu
öneriyi savunan ve
geliştirenler arasında
belirtilebilir.
Devletin para üzerindeki monopolüne son
verilmesi ve paralar-arası rekabete imkan
sağlanması önerilmektedir.
Daha radikal bir önerisi ise merkez bankalarının
tamamen ortadan kaldırılarak (özelleştirme veya
tasfiye yoluyla) para arzının tamamen özel
bankalara ve firmalara bırakılmasını içeriyor. Bu
ikinci öneri devletin para sistemini oluşturmak ve
para politikalarını uygulamak yetkisini ortadan
kaldırıyor. Devlet sadece gerekli parasal hukuku
oluşturmakla sınırlı bir görevi üstleniyor.
31. PARASAL REFORM ÖNERİLERİ
3.Para Kurulu
Önerisi
Öneri son
yıllarda bazı
iktisatçı ve
tatbikatçılar
tarafından
savunuluyor.
Merkez bankalarının özellikle
gelişmekte olan ülkelerde
bağımsız çalışabilmeleri için
gerekli koşulların
sağlanamaması üzerine bu
kuruma ikame bir para kurulu
oluşturulması savunuluyor. Para
kurulu, döviz rezervi karşılığında
sabit kur üzerinden para basma
yetkisine sahip para otoritesidir.
32. PARASAL REFORM ÖNERİLERİ
4. Altın Para
Standardına
Geri Dönüş
Önerisi
Ludwig Von Mises, Murray
Rothbard,
Hans F.Senholz, Henry
Hazlitt, Arthur Laffer,
Robert Mundell, Ron Paul
ve Lewis Lehrmann bu
öneriyi savunan
iktisatçıların başında
geliyor.
Bu sistemde altın, “standart
para” olarak belirli ağırlıktaki
bir yabancı para
(muhtemelen Dolar) ile
tanımlanır. Para arzı, altın
karşılığında artırılabilir.
33. PARASAL ANAYASA
Parasal anayasa, devletin para basma hakkı
ve yetkisini anayasada düzenleyen ve hangi
kurallar içerisinde para arzını arttırabileceğini
belirleyen kuralları ifade etmektedir.
34. Parasal Anayasa Önerileri
Friedman Kuralı (Miktar Prensibi). Para arzı her
yıl sabit bir oranda artırılmalıdır.
Taylor Kuralı. Para otoritesi, enflasyonun
hedeflenen değeri ile gerçekleşen değeri
arasında bir fark olduğunda, bunu nominal
faiz oranını kontrol ederek değiştirmelidir.
Fisher-Simons’un Önerisi (Endeksleme
Yöntemi). Para arzı artışları fiyat endeksine
bağlanmalıdır.
Enflasyon Hedeflemesi Kuralı. Para otoritesi,
belli bir enflasyon hedefi belirlemeli ve bu
hedefi gerçekleştirecek şekilde para
politikalarını uygulamalıdır.
35. Parasal Anayasa Önerileri
Bernholz’un Önerisi. Altın standardı veya
serbest bankacılık sistemi uygulanmalıdır.
Parasal alandaki kararlar parlamentoda kaliteli
çoğunlukla alınmalıdır.
Hayek’in Önerisi. Devletin para basma tekeli
kaldırılarak özel firma ve/veya bankaların para
basımına izin verilmelidir (serbest bankacılık
sistemi).
Buchanan’ın Önerisi. Anayasal para rejimi
oluşturulmalıdır.
36. VERGİ ANAYASASI
“Vergi sistemi, ancak ‘anayasal perspektif’ içerisinde anlamlı bir
şekilde tartışılabilir. Bu ifadeyle, vergilemenin temel yapısı ve
vergi yükünün kişiler ve gruplar arasındaki dağılımı konularının
mevcut bir ‘mali anayasa’ veya ‘vergi anayasası’ çerçevesi
içerisinde ele alınması gerektiğini kastetmekteyim. Vergi
anayasası, bireylerin vergi oranlarındaki değişikliklere kolayca
uyum gösterecekleri ve uzun dönemi esas alan yarı sürekli kural
ve düzenlemeleri ifade etmektedir. Bu perspektiften, vergi
sisteminde yapısal değişiklikler, temel anayasa hukukunda
değişiklikler olarak ele alınmalıdır. İyi bir vergi sistemi, anayasal
perspektife dayalıdır.”
James M. Buchanan *
* James M. Buchanan.,“Tax Reform in Constitutional Perspective” in: Law and Economics –
Report from a Symposium in Sweden-, Edited by: Göran Skogh, Lund: Jurisdiska Föreningen,
1978. S. 104.
37. VERGİ ANAYASASI
AdaletAdalet--EEşşitlikitlik GenellikGenellik
İİstikrarstikrar TarafsTarafsıızlzlııkk
EtkinlikEtkinlik BasitlikBasitlik
Yatay Adalet
Dikey Adalet
Kanun Önünde Eşitlik
Vergi Ayrıcalığı Sağlamama
Kanun Önünde Eşitlik
Öngörülebilirlik
Bağlayıcılık
Kurallarda İstikrar
Tasarruf ve Yatırım Kararları ile
Çalışma Gayreti Üzerinde Nötr Etki
Maliyet Etkinliği
Yönetimde Etkinlik=Verimlilik
Hizmette Etkinlik
Açıklık
Görülebilirlik
Belirlilik=Kesinlik
OPTOPTİİMAL VERGMAL VERGİİLEMELEME İİLKELERLKELERİİ
Şekil 2.Optimal Vergi Sistemi İçin Altı Temel İlke
AdaletAdalet--EEşşitlikitlik GenellikGenellik
İİstikrarstikrar TarafsTarafsıızlzlııkk
EtkinlikEtkinlik BasitlikBasitlik
Yatay Adalet
Dikey Adalet
Kanun Önünde Eşitlik
Vergi Ayrıcalığı Sağlamama
Kanun Önünde Eşitlik
Öngörülebilirlik
Bağlayıcılık
Kurallarda İstikrar
Tasarruf ve Yatırım Kararları ile
Çalışma Gayreti Üzerinde Nötr Etki
Maliyet Etkinliği
Yönetimde Etkinlik=Verimlilik
Hizmette Etkinlik
Açıklık
Görülebilirlik
Belirlilik=Kesinlik
OPTOPTİİMAL VERGMAL VERGİİLEMELEME İİLKELERLKELERİİ
Şekil 2.Optimal Vergi Sistemi İçin Altı Temel İlke
38. VERGİ ANAYASASI
Tablo1. Vergilemede GenellikveÖzellikİlkesineÇeşitliÖrnekler
GENELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLERGENELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLER ÖZELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLERÖZELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLER
GenişKapsamlıVergiler
Düz OranlıTarife
İstisnalara Yer Verilmemesi
Muafiyetlere Yer Verilmemesi
Dar KapsamlıVergiler
Artan OranlıTarife
Bir KısımKaynakların Kısmen veya
TamamenVergi Dışında Bırakılması
(İstisna)
BazıKişilerin veya KurumlarınVergi
Dışında Bırakılması(muafiyet)
Tablo1. Vergilemede GenellikveÖzellikİlkesineÇeşitliÖrnekler
GENELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLERGENELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLER ÖZELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLERÖZELLİKİLKESİNE UYGUNÖRNEKLER
GenişKapsamlıVergiler
Düz OranlıTarife
İstisnalara Yer Verilmemesi
Muafiyetlere Yer Verilmemesi
Dar KapsamlıVergiler
Artan OranlıTarife
Bir KısımKaynakların Kısmen veya
TamamenVergi Dışında Bırakılması
(İstisna)
BazıKişilerin veya KurumlarınVergi
Dışında Bırakılması(muafiyet)
39. VERGİ ANAYASASI
Vergi, kişilerin gelir,
servet ve harcamaları
üzerinden doğrudan mı
alınmalı? Yoksa, fiyatlar
içinde gizlenerek mi
tahsil edilmeli?
Vergi ne (ler)
üzerinden
alınmalı?
Vergi yükü nasıl
ve hangi kriter(ler)e
göre dağıtılmalı?
Vergi tarifesi
nasıl olmalı?
Maksimum vergi
oranı ne olmalı?
Fayda Kriteri
(Tahsis İlkesi)
Ödeme gücü
kriteri
(Adem-i tahsis
ilkesi)
Yatay Adalet
Dikey Adalet
VERGİ
ADALETİ
DOĞRUDAN VE
DOLAYLI VERGİLEME
Doğrudan
vergileme
Dolaylı
vergileme
VERGİ KONUSU
Gelir
Servet
Harcama
Diğer
VERGİ ORANI
Artan oranlı
Düz oranlı
Maksimum
vergi oranının
belirlenmesi
11 22
33 44
Şekil 6. Optimal Vergilemede Dört Temel Soru
Vergi, kişilerin gelir,
servet ve harcamaları
üzerinden doğrudan mı
alınmalı? Yoksa, fiyatlar
içinde gizlenerek mi
tahsil edilmeli?
Vergi ne (ler)
üzerinden
alınmalı?
Vergi yükü nasıl
ve hangi kriter(ler)e
göre dağıtılmalı?
Vergi tarifesi
nasıl olmalı?
Maksimum vergi
oranı ne olmalı?
Fayda Kriteri
(Tahsis İlkesi)
Ödeme gücü
kriteri
(Adem-i tahsis
ilkesi)
Yatay Adalet
Dikey Adalet
VERGİ
ADALETİ
DOĞRUDAN VE
DOLAYLI VERGİLEME
Doğrudan
vergileme
Dolaylı
vergileme
VERGİ KONUSU
Gelir
Servet
Harcama
Diğer
VERGİ ORANI
Artan oranlı
Düz oranlı
Maksimum
vergi oranının
belirlenmesi
11 22
33 44
Şekil 6. Optimal Vergilemede Dört Temel Soru
40. Anayasal Vergi Reformu
Prosedürel Sınırlamalar :
Wicksell Önerisi. İsveçli iktisatçı Knut Wicksell, kamu harcamalarındaki
ilave artış talebinin vergilerle karşılanmasını ve yasama organının ona-
yına tabi tutulmasını önermektedir.
Genellik İlkesi. Mali sömürüye engellemek için alınabilecek önlemlerden
birisi de kamu maliyesinde “genellik ilkesi”nin gerçek anlamda
uygulanmasını sağlamaktır. Genellik ilkesi (generality principle) geniş
anlamda, vergi ve harcama programlarının uygulanmasında herhangi
bir kişiye ya da kesime özel ayrıcalıklar sağlanmaması anlamına gelir.
Genellik ilkesinin zıddı “özellik ilkesi” (particularity principle) dir.
Vergi Oranlarının Anayasada Düz Oranlı Olarak Belirlenmesi.
Vergi konularının anayasada belirlenmesi.
Denk bütçe uygulanması.
İdareler-arası mali paylaşım ilkelerinin anayasada belirlenmesi.
Vergi Gelirlerinin Kullanım Alanlarının Belirlenmesi: Vergilemede
Fayda Yaklaşımı ve Tahsis İlkesi
41. Anayasal Vergi Reformu
Kantitatif Sınırlamalar:
Toplam vergi yükünün oransal olarak belirlenmesi
Devletin vergileme yetkisini genel olarak sınırlayacak önerilerden birisi
toplam vergi yükünün oransal olarak (tax ratio) anayasada
belirlenmesidir. Örneğin, toplam vergi gelirlerinin GSYİH ya da GSMH’ya
oranı açık olarak anayasada belirlenebilir.
Maksimum vergi oranının belirlenmesi
Vergi oranlarının maksimum sınırı da anayasada belirlenebilir ve böylece
siyasal iktidarların vergileme yetkisini aşırı kullanma eğilimi belirli ölçüde
engellenebilir. Bu tür bir anayasal reform 1970’li yıllarda ABD’nin
California eyaletinde gerçekleşmiştir. California Anayasası’nda bugün
“gayrimen-kullerin gerçek piyasa değeri üzerine maksimum yüzde 1
oranında bir vergi konulacağı” hükmü yer almaktadır.
42. Prof.Dr.Coşkun Can Aktan
Sosyal Bilimler Araştırmaları Derneği
http://www.sobiad.org
Dokuz Eylül Üniversitesi, İİBF
http://www.canaktan.org