VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
DENEYSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ
1. DENEYSEL
ARAŞTIRMA
YÖNTEMLERİ
Bu sunum aşağıdaki kaynaktan hazırlanarak hazırlanmıştır.
C.C. Aktan ve S. Yay, Deneysel İktisat, Divan Kitabevi, 2019.
Sunumu HazırlayanÇ: Tuğba Nur Uçar
Prof. Dr. Coşkun Can Aktan
2. GİRİŞ
Deneysel iktisadın kurucusu Nobel
Ekonomi ödülü sahibi Vernon L Smith
1989 yılında yazdığı bir makalesinde
“İktisatçılar aldıkları eğitimden dolayı
iktisat biliminin a priori bir bilim
olduğunu, teori ile gözlem arasında bir
bağa dayalı gözlemsel bir bilim
olmadığını düşünmektedirler” [1]
tespitini yaptıktan hemen sonra
“Deneycilik iktisadi konularla ilgili
düşüncelerimizi değiştirir” cümlesini
kullanarak deneysel araştırmaların
iktisat bilimi için önemine vurgu
yapmıştır.
[1].
3. • Vernon L. Smith’den sonra belki de deneysel iktisada en ciddi katkıları sunan
Charles Plott ise “İktisat Deneysel Bir Bilim mi Olacaktır?” (1991) başlığını
taşıyan çalışmasında “İktisat birkaç yüzyıldır laboratuvar-dışı bir bilim dalı
olarak kabul edilmiştir. Bir çok araştırmacı laboratuvar çalışmalarının
uygulanmasının mümkün olamayacağı bilim dallarından birine klasik örnek
olarak iktisat bilimini göstermiştir” tespitini yaptıktan sonra “İktisat hem
saha hem de laboratuvar çalışmalarının yapılabileceği ender bilim
dallarından birisidir. (…) Tarihsel olarak var olmayan laboratuvar
metodolojisi zamanla büyüyecek ve iktisadi davranışları açıklamamıza
yardımcı olacaktır” yorumunda bulunmaktadır
5. Deneysel araştırma kavramı ilk kez 2. yüzyılda
fizyoloji konusunda deneysel araştırmalar yapan
ve bilimde deneysel yöntem denilince akla ilk
gelen Antik Roma'nın önemli doktorlarından Galen
ile gündeme gelmiştir. Deneysel fizyolojinin
kurucusu olarak kabul edilen Galen, (Claudius
Galenos). (İ.S 130-203) Stoacı bir filozof, mantık
ve doğa bilginiydi (Dunn,2003). Galen, domuz,
maymun, köpek vb. çeşitli hayvanlar üzerinde
yapmış olduğu deneyler sayesinde insan
hastalıklarına tedavi yöntemleri geliştirmiş ve
fizyoloji bilimine büyük katkılar sağlamıştır.
6. •Galen'den sonra bilimsel gelişimin deney ile
gerçekleşebileceğini savunan Francis Bacon ile birlikte
deney, deneysel araştırma ve tartışmaları hız
kazanmıştır. Deneyin vazgeçilmezliğini ve nesnel bilgiye
götüreceğini düşünen Francis Bacon'a göre en iyi bilimsel
yöntem deneysel araştırmalardır (Bacon, 2012: 20).
•
7. •Deneysel araştırma yönteminde bir araştırma
için gerekli bilgiler belirli bir konu ile ilgili
yapılan deneyler yardımı ile elde
edilmektedir. Günümüzde sosyal bilimler
alanında sürdürülen çalışmalarda deneylerin
gittikçe önem arz ettiği görülmektedir.
8. •Deney sözlük anlamı itibariyle
• " Bilimsel bir gerçeği göstermek,
bir yasayı doğrulamak, bir
varsayımı kanıtlamak amacıyla
yapılan işlem "
anlamına gelmektedir.
9. •Deneysel araştırmalar yapay olarak oluşturulan bir
ortamda kontrollü şekilde neden-sonuç ilişkilerinin
anlaşılmasına olanak tanımaktadır. Deneysel
çalışmalarda araştırmacı araştırma ortamını
(laboratuvarı) kendisi oluşturmaktadır. Laboratuvar
ortamında koşullar, değişkenler, ortam vb. faktörler
farklı ölçülerde veya seviyelerde ayarlanıp
değiştirilebilmektedir.
10. DENEYSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNİN
AMAÇLARI
•Sosyal bilimlerde deneyler neden-sonuç
ilişkisini (cause-and-effect relationship)
açıklayabilmek ve yorumlayabilmek için
yapılır. Amaç, bağımlı ve bağımsız
değişkenler arasında neden- sonuç ilişkisi
kurmak ve alternatif hipotezleri elimine
etmektir.
12. • Deneysel araştırmalar neden-sonuç ilişkisinin kurulabildiği
en iyi yöntem olarak kabul edilir ve bu açıdan önemlidir.
Dış değişkenlerin maksimum düzeyde kontrol (manipulate)
edilmesini sağlanması ve bağımsız değişken üzerinde
değişiklik yapma şansı deneysel araştırmaların güçlü
taraflarını oluşturur. Bununla birlikte deneysel
araştırmaların yapılmasında zahmet ve parasal maliyet bu
tür araştırmaların yapılmasını güçleştirir.
13. •Deneklerin laboratuvar
ortamındaki davranışlarının
yapay olması ve deneklerin
kütleyi ne derece temsil
ettikleri başlıca soru
işaretleridir. Diğer yandan
yapılan deneysel
araştırmaların geçerliliği
konusu da bu tür
araştırmalara olan
güvenilirliği sınırlandırır.
14. Özellikleri
•Araştırmada öne sürülen
hipotezlerinin kuramsal
altyapıya sahip olması.
Bu durum bir araştırmada
neden-sonuç ilişkilerinin
varlığını destekler ve
araştırma sonuçlarının
genelleştirilebilmesine
imkan sağlar.
15. • Deneklerin rastgele seçilmesi ve
deney ve kontrol gruplarına
rastgele atanması
(Randomizasyon). Başka bir
ifadeyle denekler veya yöntemler
deney ve kontrol grubuna rastgele
ayrılabilir. Tesadüfi seçme şans
faktörünü önemli ölçüde ortadan
kaldırır. Diğer bir ifade ile şansa
dayalı bulgulara ulaşma durumu
ortadan kaldırılmış olur.
16. •İncelenen faktör araştırmacının kontrolündedir ve
araştırmacı istediği taktirde değiştirebilir. İncelenen
faktör dışındaki tüm değişkenler sabit tutulabilir.
Planlanan uygulamalar araştırmacı kontrolünde tüm
deneklere bağımsız olarak ve aynen uygulanır.
Manipulasyon araştırmacının belli bir uygulamayı veya
şartı denek gruplarının her biri için karşılaştırması ve
kontrol etmesi sözkonusudur.
17. • Bağımsız değişken, deneyi
uygulayacak kişi tarafından farklı
şartlarda ve değerlerde (seviyelerde)
maniple edilir. Bazı değişkenlerin ise
(örneğin yaş, cinsiyet, sosyo-ekonomik
statü vb) değiştirilmesi sözkonusu
değildir.
• -Her bağımlı değişkenin ölçülmesi.
18. •Kestirimsel (inferential) istatistiğin kullanılması.
Kestirimsel istatistik sonuçlar hakkında muhtemel
yargılara varmak için gereklidir. Bu gereklilik iki
nedenden dolayı önemlidir:
•(1) Eğitimdeki ölçümlerin kusursuz olmayışı,
•(2) Sonuçları benzer gruplara ve deneklere
genellediğimizden kestirimsel istatistik bu tür
genellemeler yapmamıza olanak sağlar.
19. • Araştırma sonuçlarını etkileyebilecek dışsal faktör ve
değişkenlerin ciddi bir şekilde kontrol altına alınması.
Bu durum tüm araştırmalara özgüdür. Fakat deneysel
araştırmalarda bu duruma özellikle dikkat edilir.
Dışsal faktörlerin etkisi deneysel araştırmalarda ya
belirlenip devre dışı bırakılır ya da eğer bu
yapılamıyorsa her şartta bu faktörlerin aynı şekilde
olması sağlanmaya çalışılır. Yani bu faktörün tüm
grupları benzer şekilde etkilemesi sağlanır.
20. • -Neden-sonuç ilişkisi
tam ve doğru bir
biçimde saptanabilir.
• -Deney ortamı her
zaman gerçek hayata
uymayabilir.