2. Besin Lipidleri :
%90 Trigliserid
Ester ve serbest kolesterol
Fosfolipidler
Serbest yağ asidleri (FFA)
Lipidlerin günlük alınımı şart değildir, fakat hergün gerekli olan
esansiyel yağ asidi ve vitamin emilimi için alınımı belli oranda olmalıdır.
Aynı gram k.hidrata ve proteine göre 2 kat enerji (8-9 k.cal/gr) verirler.
%40 besinlerin enerjisi lipidlerden, %1’i ise esansiyel yağ asidlerinden.
3. Lipid Sindirimi : Normal GIS fonksiyonu için
Sindirim enzimleri
lingual lipaz
gastrik lipaz
pankreas lipazı
fosfolipaz A2
kolesterol esteraz
Pankreas sıvısı
Safra tuzları
Elektrolitler ve
Bazı polipeptidler gereklidir.
4. Sindirim barsak lümeninde bir hidroliz olayı iken, emilim
intestinal epitel hücresinden dolaşıma katılmadır.
Ağızda başlayan lipid sindirimi özellikle prematür
olanlarda ve pankreas lipazı konjenital eksik kişilerde
önemlidir. Ağızda çiğnenip, ufaltılan besinlere lingual
lipaz etkir ve trigliseridlerin orta ve kısa zincirli uç yağ
asidini parçalar (hidrolizler) (pH : 2.0-7.5)
Bu sindirim kısmen midenin üst kısmında devam eder ve
hidrolizlenen yağ asidleri mide duvarından kana
karışabilir.
5. Mideden gelen asid kimus duedonumda Kolesistokinin (Pankreazimin)
ve sekretin salgısını uyarır.
“Kolesistokinin”
“Sekretin”
• Mide içeriğinin yavaş salınımı
• Pankreas enzim salınımı
• Safra kesesinin kasılması ve salgının
barsağa boşalması
• Pankreas sıvısı HCO-3 içeriğinin
konsantre salınması
6. Safra Salgısı asid kimus nötralleşir ve pankreas enzimleri için
hafif bazik pH sağlanır.
• Lipidleri ve yağda erir vitaminleri emülsiyonlaştırır.
• Pankreas kökenli proenzimleri aktifler
• Kolesterol, ilaç son ürünlerini, toksinleri, metal iyonlarını ve
Hb yıkım ürünlerinin atılımını sağlar.
7. Pankreas Lipazı Aktifleyen Faktörler
• Safra Tuzları
• Ca+2 iyonları
• Bazı protein ve a.asidler
• Fosfolipidler
• Kolipaz (pankreastan, MW:10.000 olan bir polipeptidtir,
•
enzimin yağ emülsiyonuna bağlanmayı sağlar)
• Optimum pH : 7 – 8.8
10. “Ester Kolesterol Sindirimi”
Pankreastan monomer olarak, salgılanan ve safra tuzları ile
polimerleşen Kolesterol Esteraz, Ester Kolesterolü FFA ve serbest
Kolesterole dönüştürür. Emilim serbest formda azı dışkı ile atılır.
11. Lipid Emilimi
Lipidlerin %98’i diffüzyon yolu ile intestinal mukoza hücresine emilir.
Burda yeniden bir düzenlenme ile kana karışır.
BARSAK LÜMENİ
BARSAK HÜCRESİ
LENF SİST.
1-2 diaçil gliserol
FFA
2- Monoaçil
gliserol
FFA + ATP + KoA
AçilKoA
%72
Lipaz
1- Monoaçil
gliserol
gliserol
%6
%12
FFA
Trigliserid
şilomikron
gliserol
gliserol
12. Besin Trigliseridi
(Uzun zincirli FFA)
Besin Trigliseridi
(Kısa zincirli FFA)
• Pankreas lipazı ile sindirim
• İntestinal hüc. mikrozomal lipazı ile
• Tam hidrolizlenmez
• Tam hidroliz
• Yeniden trigliseride dönüşür
• Trigliserid oluşturmaz
• Şilomikron yapısına girer
• Şilomikron yapısına girmez
• Lenf dolaşımına katılıp,
kana geçer
• Lenf dolaşımına girmeden direkt
kana geçer
13. Lipid Emilim Bozuklukları
• Safra Salgısı yetersizliği (Karaciğer ve safra kesesi hastalıkları,
Safra yolları tıkanıklığı)
• Pankreas sıvısı yetersizliği
• İntestinal mukoza hücresi yapısal bozukluğu
** Sonuçta, fazla lipidler emilemez ise dışkı yoluyla atılır.
Buna steatore denir. Ayrıca yağda erir vitaminlerin (A, D, E, K) ve
esansiyel yağ asidlerinin eksikliği oluşabilir.
14. PLAZMA LİPİD TRANSPORTU VE
BİLEŞİMİ
Besin Yağı
Yağ Sentezi
İnce Bağırsak
Karaciğer
Şilomikron
FFA
VLDL
YAĞ DOKUSU
FFA
KALP, KAS BÖBREK
Besin trigliseridlerinin ince bağırsaktan diğer dokulara nakli, k.ciğerde
sentezlenen lipidlerin yağ dokusuna depo için gönderilmesi, yağ
dokusunda depo edilen trigliseridlerin gerektiğinde diğer dokulara nakli.
15. Lipid emiliminden önce lenf sıvısı berraktır ve emilimden hemen sonra
beyaz süt gibi olur. Nedeni şilomikronlardır. Aynı şekilde tokluktan
hemen sonra alınan kanın plazmasında süt gibi bulanıktır. Buna
“Besinsel Lipemi” denir. Yenilen yemeğin türüne göre lipid miktarı ve
bileşimi farklı olabilir. Bulanıklık Ektrahepatik dokular tarafından
sentezlenip, damar endoteline salınan lipoprotein lipaz enzimi ile
giderilir. Zira enzim şilomikron ve VLDL trigliseridlerini FFA’ya
hidrolizler. 8 saat açlık kanında plazma bu nedenle berraktır.
(%mg)
200
100
3
6
9
12 (saat)
16. Plazma Lipid Bileşimi
Açlık Plazma Lipid Bileşimi
• Total Lipid
%500 – 800 mg
• Total Kolesterol
%150 – 200 mg
• Serbest Kolesterol
% 55 – 100 mg
• Fosfolipidler
%140 – 280 mg
• Trigliseridler
% 50 – 220 mg
• Serbest yağ asidleri
%
8–
20 mg
Tüm bu lipidler plazmada şilomikron, VLDL, LDL ve
HDL yapısında bulunurlar.
21. ŞİLOMİKRONLAR
Barsakta sentezlenen, 10 C ’dan büyük yağ asidlerinin oluşturduğu
* Trigliserid (% 83)
* Kolesterol (% 8)
* Fosfolipid (% 7)
* Apo B48
* Apo A içerir
Dolaşımda HDL’den Apo C2, E alır. Bu yolla Lipoprotein Lipaz
tarafından kolayca sindirilir. Büyük ölçüde yağ asidleri azalan
şilomikronun kalan kısmı k.ciğer tarafından, tamamen sindirilir.
Toklukta, eksojen lipid transportu tamamlanmış olur.
22. Lipoprotein Lipaz
• İnsülin , lipoprotein sentezini ve damar endoteline
tutunmasını arttırır.
• Damar endotelinde bağlı olarak bulunur.
•Heparin , lipoprotein lipazı dolaşıma
serbestleştirir.
• Apo C II ve fosfolipdler ile aktifleşip,
lipoproteinlerdeki trigliserid parçalanmasını
sağlar.
23. VLDL Metabolizması
Endojen lipidleri taşır, açlıkta yağ dokusu’nun sunduğu lipidlerden
k.ciğerde sentezlenip, dolaşıma verilir. Şilomikrona benzer benzer
şekilde metabolize edilir.
24. LDL METABOLİZMASI
LDL’nin başlıca fonksiyonu kolesterolü çevre dokulara taşımaktır.
LDL üzerindeki apoprotein B-100 ‘ü tanıyan hücre membran
reseptörleri (glikoprotein yapısında) sahip oldukları negatif
yüklerle LDL bağlayabilir. Hücre membranında iç tarafı
KLATHRİN kaplı küçük çukurlarda yer alan reseptörlerdir.
1- LDL hücre membranındaki reseptörlere bağlanır.
2- Hücre içerisine girer (Endositoz)
3- Hücre lizozomlarının içerdiği hidrolitik enzimler ile parçalanır.
Apo-B de a.asidlerine hidrolezlenir.
4- Yapıdaki ester kolesterol lizozomal kolesterol esteraz ile
hidrolezlenip, serbest kolesterol hücreye katılmış olur.
25. Hücre içine alınan serbest kolesterol konsantrasyonunun hücre içindeki
bazı enzim aktivitelerine etkileri.
A- Kolesterolün endojen sentezi için gerekli anahtar enzim HMG-KoA
Redüktaz (hidroksi metil glutaril KoA) aktivitesini azaltır.
B- ACAT (Açil kolesterol açil transferaz) aktivitesini arttırarak fazla
serbest kolesterolün esterleşerek hücre içinde kalmasını sağlamak
C- LDL reseptör sentezini azaltarak, hücre içine fazla kolesterol alınımını
ayarlamak.
26. Kandaki LDL düzeyine etki eden faktörler
1- VLDL biyosentezinin artırılması
a – serbest yağ asidlerinin karaciğere girişinin artması
b – Diyetle daha fazla yağ alınımı ve karaciğere girmesi
2- LDL Katabolizmasının Düşürülmesi
a – Hepatik ve ektrahepatik dokularda LDL reseptörü sayısının azalması
b – Apo B100 ile normal etkileşemeyen kusurlu LDL reseptör
c – LDL reseptörü ile etkileşemeyen kusurlu Apo B100 reseptör
bozuklukları Tip II Hiperlipidemi veya Familial
hiperbetalipoprotein oluşturabilir,Atherosklerozu arttırır.
27. HDL METABOLİZMASI
Karaciğer ve ince bağırsakta sentezlenebilir.
Yaklaşık olarak,
%50 protein
%30 fosfolipid
%20 kolesterol’den oluşur.
Apo AI ve AII (en çok) Apo-C ve Apo E içerir.
HDL’nin en önemli fonksiyonu hücreleri kolesterolden temizlemektir.
Bu amaçla;
1) Kolesterol’ün hücrelerden atılımını sağlar
2) Perifer dokulardaki kolesterolü karaciğere taşır ve safra asidleri
şeklinde atılımlarını sağlar.
3) Şilomikron ve VLDL yıkımı sırasında oluşan artıkları taşır.
28. HDL Sentezi : -karaciğerde ve az miktarda ince bağırsakta olur.
Olgunlaşmamış HDL disk şeklinde dolaşıma verilir.
- Yapılarında Apo E, Apo A, fosfolipid ve kolesterol vardır
- Ekstrahepatik dokulardan ve diğer lipoproteinlerden Apo A,
Apo C alarak küre şeklini alırlar.
- Olgunlaşmış HDL’nin yapısındaki Apo A1 LCAT enzimini
aktifleyip, alınan kolesterollerin esterleşip küresel yapı içine
göçü sağlanır. HDL3 densitesi artar HDL2 ‘ye dönüşür.
HDL2’deki ester kolesterol CETP (Kolesterol esteri transfer
proteini) ile aktarılır. Yerine trigliseridler alınır. Bu ester
kolesteroller karaciğere şilomikron kalıntıları ve IDL ile
giderek, safra asidi şeklinde atılır.
29. HDL Metabolizmasındaki enzim Lesitin Kolesterol Açil transferaz
(LCAT) karaciğerde sentezlenir. Apo A1 ile aktiflenir, Apo C-I,
Apo IV’ün de aktive edici etkileri vardır. LCAT plazma
lipoproteinlerindeki kolesterollerin esterlerini oluşturur.
İki değişik enzim aktivitesini içerir;
1) Lesitinin ayrışması (fosfolipaz benzeri aktivite), genelde
Lesitinin 2- karbonundaki yağ asidi ayrılır.
2) Transesterifikasyon : Yağ asidinin LCAT ile kolesterolün
3. karbonundaki OH grubuna taşınması.
32. LİPOGENEZ (LİPİD SENTEZİ)
Yağ asidi sentezi
Doymamış yağ asidi sentezi
Triaçilgliserol (trigliserid) sentezi
Kolesterol sentezi
Fosfolipid sentezi
Lipid, karbohidrat ve proteinlerden fazlası yağ asidine
dönüşebilir ve triaçilgliserol şeklinde depo edilir. Depo
yağların ihtiyaç halinde yıkılmasına da “Lipoliz” denir.
33. Yağ asidlerinin yeniden sentezi sitoplazmada, yağ
asidlerinin zincir uzatılması ise mitokondride ve
endoplazmik retikulum (mikrozom fraksiyonunda) olur.
Yağ asidi sentezinde ilk adım mitokondride bulunan
Aseti KoA’ların sitozole taşınmasıdır.
Mitokondrial
Asetil KoA
1) piruvat ‘ın oksidasyonunda
2) yağ asidlerinin oksidasyonunda
3) amino asidlerden
4) keton cisimlerinden oluşur
34. Asetil KoA’nın KoA kısmı mitokondrial membrandan geçemez.
Sitoplazmada lipogenez karaciğer, böbrek, beyin, akciğer,
meme dokusu ve yağ dokusunda olur.
Kofaktörler;
NADPH, heksozmonofosfat yolundan
oluşur. Bu yolla oksidlenen her glukoza 2
NADPH sentezlenir.
ATP, Mn+2, HCO-3 (CO2 kaynağı), Biotin çok
sayıda enzimle, özel bir taşıyıcı protein
olan ACP görev alır.
35. “Yağ Asidinin aktiflenmesi Açil KoA oluşumu”
=
O
H3C – (CH2)n – C – OH
Açil KoA sentetaz
(Tiyokinaz)
(Yağ asidi)
KoA – SH
Mg+2, ATP
H 2O
=
O
H3C – (CH2)n – C ~ SCoA
Açil KoA
KoA’nın Yapısı;
pantoik asid – ß. Alanin – Tioetanolamin
pirofosfat
ribozfosfat – Adenin
SH
36. Asetil KoA
Asetil Trans
Açilaz
ACP
Taşıyıcı
Protein
Asetil KoA
Karboksilaz
ATP
CO2
ACP taşıyıcı protein
Malonil KoA
CO2 – Biotin
Enzim Kompleksi
Malonil - ACP
(KoA)
“Malonil Trans Açilaz”
KoA
Asetil – ACP
Sentezin ilk basamaklarında Malonil-ACP ve Asetil ACP
oluşturulur. Daha sonraki zincir uzatmalarında MalonilACP yapıya sürekli dahil olur.
37. Asetil ACP + Malonil ACP
CO2
“Tiyolaz”
Asetoasetil – ACP
NADPH
“Redüktaz”
β – hidroksibutiril – ACP
H2O
“Dehidraz”
Krotonil – ACP
NADPH
“Redüktaz”
Butiril – ACP
“Sitoplazmada” olan bu
sirkülasyonla hep devam
ederek 3C yapıya malonil-ACP
olarak girer, fakat CO2
çıkışından dolayı her seferinde
2C zincir uzatılmış olunur. Bu
döngü 7 defa tekrarlandığında
16 C’lu palmitik asid
sentezlenir. Son basamakta
ise ACP ayrılır.
H2O
Palmitoil - ACP
Palmitoil Esteraz
ACP
“Palmitik A.”
40. Yağ asidleri zincir uzatma sistemi
2 karbonlu birimlerin eklenmesiyle sitozolde palmitik asid
sentezlenir. Daha sonra zincir uzatma mikrozomal sistemde
(endoplazmik retikulumda) daha aktif olarak stearik asid
oluşumu ile sonuçlanır. Mitokondrial uzatma sistemi
malonil-KoA yerine asetil-KoA kullanır.
1) Sitoplazmik sistem :
Biotin + Enzim + Özel görevli
kompleksi
bir protein
+
Mn++ + ATP + CO2 + NADPH
Asetil KoA + 7 malonil KoA + 14 NADPH + 14 H+
1 Palmitik asid + 7 CO2 + 8 KoA + 14 NADP+ + 6 H2O
43. Yağ Asidi Sentezinin Regülasyonu
Asetil KoA karboksilaz enzimi sentezde hız sınırlayıcı
basamaktır ve aşağıdaki faktörlerden sentez olumlu
veya olumsuz yönde etkilenir.
Asetil KoA
“Asetil KoA
Karboksilaz”
Malonil KoA
Yağ Asidi
• İnsülin (+)
• Sitrat (+)
• Palmitoil KoA (-)
• Glukagon; Epinefrin (-)
44. Genel Anlamda Lipogenezin Regülasyonu
1) Asetil KoA normal miktarlarda oluşmalı
2) Vücut Ağırlığı değişmeyecek şekilde besin alınmalı
3) Tiamin , piridoksal fosfat gibi vitaminler alınmalı
4) Gerekli NADPH oluşmalı
Doymamış Yağ Asidleri
18 Karbonlu Oleik asid
(9=10)
18 Karbonlu Linoleik asid
(9=10, 12=13)
18 Karbonlu Linolenik asid
(9=10, 12=13, 15=16)
20 Karbonlu Araşidonik asid (5=6, 8=9, 11=12, 14=15)
20 Karbonlu yağ a. (Eicosanoik) IKOSANOİK yağ a. denir
45. Esansiyel yağ asidleri hücrenin yapısal lipidleridirler.
Özellikle mitokondrial membran ile ilgilidirler.
Araşidonik asid hücre membranında bulunur ve
fosfolipidlerdeki yağ asidlerinin %5-15 ‘ini oluşturur.
Prostoglandin ve Lökotrien oluşumuyla ilgilidirler.
α - linoleik asidden oluşan veya balık yağında bulunan
Eikozahekzanoik asid (20:6) Retinada, serebral kortekste
bulunur. Özellikle beyin gelişimi için gereklidir.
Esansiyel yağ asidi almayanlarda derinin kuruması lipid
taşımada bozukluk ve diğer bozukluklar görülür.
47. Esansiyel Yağ Asidlerinin Biribirine Endojen Dönüşümü
Mikrozomal Δ9 Desaturaz Sistemi ile bir çift bağlı yağ
asidi oluşumu mümkündür, organizmada iki çift bağlı yağ
asidi sentezi ise yapılamaz. Ancak iki çift bağlı yağ
asidine sırayla 3. ve 4. çift bağ eklenebilir. Bu nedenle 2
çift bağlı linoleik asid esansiyel yağ asidi’dir. Ondan
oluşan 3 ve 4 çift bağlı linolenik ve araşidonik asidler de
esansiyel kabul edilir.
48. TRİAÇİLGLİSEROL (TRİGLİSERİD) SENTEZİ
Karaciğer mikrozomlarında sentez serbest gliserolle
başlar ve gliserole 3 yağ asidi sırayla eklenir. Buna
karşılık kas ve yağ dokusunda “Gliserokinaz” enzimi
bulunmadığından serbest gliserol sentezde kullanılamaz.
Burda glikolizle oluşan Dihidroksi aseton fosfat
dehidrogenasyonla α-Gliserofosfata dönüştürülüp,
triaçilgliserol sentezine devam edilebilir.
Önce yağ asidi aktifleştirilir.
ATP
Yağ asidi + KoA
Sentetaz
Açil – KoA
50. Yağ dokusu; Sentezlenen triaçilgliserol hücrenin
sitoplazmasında gerektiğinde kullanılmak
üzere depolanır.
Karaciğer; Sentezlenen triaçilgliserol, fosfolipidler,
serbest kolesterol, ester kolesterol ve
apoproteinlerle birleşerek VLDL oluşturur.
Kana verilir ve perifer dokulara gitmesi sağlanır.
51. Karaciğer ve Yağ dokusunda gliserol 3-fosfat oluşumu
Glukoz
Glukoz
“Glikoliz”
“Glikoliz”
Dihidroksi aseton Fosfat
Dihidroksi aseton Fosfat
NADH
“Gliserol fosfat
Dehidrogenaz”
NAD
Gliserol Fosfat
ADP
“Gliserol Kinaz”
ATP
Gliserol
NADH
NAD
“Gliserol fosfat
Dehidrogenaz”
Gliserol Fosfat
52. YAĞ ASİDİ OKSİDASYONU
Lipidlerin depo şekli olan trigliseridler, açlıkta hormon
uyarısıyla aktiflenen hormona duyarlı lipaz ile parçalanır.
Yağ asidleri dolaşıma verilir ve dokularca okside edilir.
Gliserol karaciğerde glikoliz ara metabolitlerine dahil olur.
3 yağ asidi
TRİGLİSERİD
Oksidasyon
Gliserol
Gliserol – 3 – p
Lipaz
Dihidroksi aseton fosfat
53. CH3 – CH2
ω-1
ω
CH2 – CH2 – CH2 – COOH
α
δ
β
Yapısındaki yağ asidi oksidasyon basamaklarından önce aktiflenir.
1) Yağ asidi Aktifleşmesi;
Açil – KoA Sentetaz
Yağ asidi + KoA
(Tiokinaz)
Açil KoA (Aktif Yağ Asidi)
Mg
ATP
AMP + PPi
H2 O
Pirofosfataz
2 Pi
Sonuçta iki yüksek enerjili fosfat bağı kullanılır.
54. 2) Aktif Açil-KoA’nın mitokondriye taşınması
Açil KoA’nın oksidasyon için mitokondriye taşınması
“Karnitin” bağımlı bir dizi reaksiyondur. Karnitin
A.asidlerden endojen sentezlenir. Hayvansal gıdalarda
bulunur, %95 kalp ve iskelet kasında depolanıp, enerji için
yağ asidi transportunda görev alır.
CH3
H
H3C – N – CH2 – C – COOH
CH3
Karnitin
OH
55. Sitozol
Açil - KoA
Karnitin
* Malonil – KoA (-)
KoA
Karnitin açil transferaz
I
Açil - Karnitin
Mitokondri
membranı
Açil - Karnitin
KoA
Karnitin açil transferaz
II
Karnitin
Açil - KoA
Mitokondri
β - oksidasyon
* Sitoplazmada yeniden yağ sentezi gerekli ise sentez substratı olan Malonil-KoA,
direkt Karnitin açil Transferaz-I ’i inhibe ederek yağ asidi oksidasyonunu engeller.
56. Karnitin eksikliği nedenleri;
• Karaciğer ve böbrekte biyosentez bozukluğu
• Diyetle eksik alınım veya emilim bozukluğu
• Doku içi transport bozukluğu (Konjenital enzim eksikliği)
• Fazla yıkım veya böbrekte atılımın artması
• Yüksek oranda açil-karnitin oluşumu,
serbest karnitin azalması
• Uzun süreli hemodiyaliz.
Sonuçta; yağ asidi metabolizamsı bozulur, yağ birikimi,
kas zayıflığı ve halsizlik oluşur.
57. β oksidasyon
Mitokondride gerçekleşir, β karbon oksidlenerek Asetil-KoA
oluşturacak şekilde 2 Karbon kısalır. %40 Enerji ATP
şeklinde tutulur. Yüksek miktarda enerji oluşması yanında,
karaciğer-yağ dokusu lipid dengesinin devamını sağlar ve
yağ asidlerini diğer biyomoleküllerin faydalanacağı suda
erir maddeler haline çevirir.
58. Doymamış yağ asidlerinin oksidasyonu;
Doymuş yağ asidlerinde olduğu gibi çift bağın bulunduğu
yere kadar β-oksidasyon yolu ile oksidlenir. İzomeraz,
Hidrataz ve Epimeraz enzimlerinin yardımı ile oksidasyon
devam eder.
Tek karbon sayılı yağ asidlerinin oksidasyonu;
β - oksidasyon
Propiyonil-KoA
CO-3, ATP
Biotin
CO2
(3C)
Propiyonil-KoA karboksilaz
Metil Malonil-KoA
B12
Metil Malonil-KoA Mutaz
“Süksinil – KoA”
Sitrik asid siklüsü ile yıkılır
(TCH)
59. Doymuş ve Doymamış Yağ Asidlerinin Enerji oluşumu;
Stearik Asid
(18 C, doymuş)
β - ox
8 β-oksidasyon + 9 Asetil KoA
Her β-oksidasyondan 1 FAD.H2, 1 NADH+H⊕ olmak üzere
5 ATP. Her bir Asetil KoA , TCA siklüsünde 12 ATP
olduğu düşünülürse; 8 x 5 ATP = 40 ATP
9 x 12 ATP = 108 ATP
Toplam
= 148 ATP
Eğer doymamış yağ asidi oksidasyonu söz konusu ise her çift bağ
için 2 ATP daha az enerji oluşur. Zira doymamış bağ yıkılırken
FAD.H2 oluşturan Dehidrogenaz basamağına ihtiyaç yoktur.
60. Doymamış Yağ Asidlerinin Enerji oluşumu;
Oleik Asid
(18:1, doymamış)
Linoleik Asid
(18:2, doymamış)
8 β - oksidasyon
9 x TCA siklüsü
-2 ATP
Tek doymamış
8 β - oksidasyon
9 x TCA siklüsü
-4 ATP
(iki çift bağ)
146 ATP
144 ATP
61. α- OKSİDASYON
Dallanmış yağ asidlerinin yıkımında önemlidir. Beyin
dokusunda saptanmıştır. KoA türevleri gerekmez, enerjili
fosfatlar oluşmaz.
Yağ Asidi
Monooksigenaz
O2, Mg, NADPH
α - hidroksi yağ asidi
“Dehidrogenaz”
NAD+
NADH+H⊕
α - keto yağ asidi
“Dekarboksilaz”
Yağ asidi + CO2
62. α- oksidasyon
Bitkisel ve hayvansal besinlerden alınan “Fitol” ‘ün
oksidlenmesinden fitanik asid oluşur.
Fitanik Asid
α-oksidasyon
Fitanet α-hidroksilaz
α - hidroksi fitanik asidi
Fitanat α-oksidas
Pristanik a. + CO2
β-ox
Tam yıkım
(Asetil KoA)
3. Karbondaki Metil β-oksidasyona engeldir. α-oksidasyon
gereklidir. Eğer fitanik asid birikirse “Refsum Hast.” oluşur.
63. Çok uzun zincirli yağ asidlerinin oksidasyonu
“Peroksizom” ‘larda olur. Karaciğer ve böbreklerde,
karnitine ihtiyaç göstermeyen, flavoprotein dehidrogenaz
yardımıyla oluşan oksidasyon sonucunda H2O2 ve asetilKoA oluşur.
Oksidasyon oktanoil-KoA (8C) kalana kadar devam eder.
Daha sonra mitokondriye aktarılır. Peroksizomal
oksidasyonla ısı enerjisi oluşur. Genetik Peroksizom
eksikliği olan kişilerde uzun zincirli yağ asidleri karaciğer,
beyin ve sinir hücrelerinde birikir, çeşitli nörolojik
bozukluk ve erken ölüm oluşabilir.
Buna “Zellweger Sendromu” denir.
65. CH3 – C – CH3
ASETON
CH3 – C – CH2 - COOH
β-Keto butirik asid
(Asetoasetik asid)
OH
=
=o
=o
KETON METABOLİZMASI
CH3 – C – CH2 – COOH
H
β-hidroksibutirik asid
3 tip keton cismi vardır.
Keton cisimlerinin yapımına KETOGENEZ,
yıkılımına KETOLİZ denir.
KETOGENEZ, Karaciğer mitokondrisinde gerçekleşir.
Sentezde çıkış maddesi “Asetil KoA”’dır. Asetil KoA’lar
ayrıca yağ asidi ve steroid sentezinde, asetillendirme
maddesi ve enerji oluşturmada da çıkış maddesidir.
66. 2 Asetil-KoA
Tiyolaz
Asetoasetil – KoA + KoA
1) Asetoasetil-KoA Açil-KoA
Deaçilaz
Asetoasetik asid + KoA
(Bu yol daha az miktarda olur)
2) Asetoasetil-KoA + Asetil- KoA
HMG-KoA Sentaz
Hidroksi Metilglutaril-KoA
HMG-KoA Liyaz
Asetoasetik asid + Asetil KoA
68. KETOLİZ, Keton cisimleri karaciğerde sentezlendikten sonra
diffüzyon yolu ile kana geçerler ve ektrahepatik dokularda
(kalp, iskelet kası, böbrek, beyin) enerji kaynağı olarak
kullanılır. Uzun süreli (20 gün) açlıkta beyin enerjisinin
%75’ini asetoasetat’tan sağlayabilir.
Asetoasetat
Süksinil-KoA
KoA transferaz
süksinat
Asetoasetil-KoA
Tiyolaz
KoA-SH
2 Asetil-KoA
Sitrik Asid Siklüsü (Enerji)
69. Keton cisimlerininin yapımı yıkımından fazla olursa kanda
keton cisim artışı olurki buna “Ketonemi” denir, idrara
çıkabilir (Ketonüri). Bu olaya Ketoz denir ve neden olarak;
1) Uzun süreli açlık
2) Regüle olmayan diabet sayılabilir.
Burda karbohidratlar yerine yağlar kullanılır, keton
cisimleri fazla oluşur ve bu asidik ürünler kan pH’ında
düşmeye neden olur. (Asidemi) “Ketoasidoz” görülür.
70. Fazla yağlı beslenenlerde, emilimden hemen sonra fazla
egzersiz yapanlarda ve uzun açlıkta Ketoz oluşabilir.
Fakat diabette (regüle edilmeyen) oluşan ketoz hastayı
komaya sokabilir, ölümle sonuçlanabilir.
İdrarda
(mg/24 saat)
Kanda
(%mg)
Normal Seviyedeki
açlıkta
< 125 mg
3
Diabette
(Regüle Olmayan)
5.000 mg
90
71. 1) Yağ dokusunda Lipoliz ile esterleşme bozulması.
2) Karaciğerde FFA’nın ketojeneze gidişi
“Karnitin Palmitoil Transferz – I” enzimini
etkileyen faktörlerce belirlenir.
3) Yağ asidi oksidasyonu arttıkça fazla keton cismi ve
az CO2 oluşur. Zira keton cisimleri ekstrahepatik
dokularda yakılır.
72. KARACİĞER ALKOL METABOLİZMASI
“CH3 – CH2 – OH”
(Etil Alkol, Etanol)
* %20 mideden
* %80 ince bağırsaktan emilir.
5 dk. içinde kana karışabilir, maksimuma ½ - 2 saatte ulaşır
ve süratle karaciğerde 3 yolla metabolize edilir. (7 kcal/g)
enerji verir. Azı %2-10 idrarla ve akciğerlerle atılır.
“CH3 – OH”
(Metil Alkol, Metanol)
Petrol ürünlerinden üretilir, sahte alkollü içki
yapımında kullanılır, tüketimi körlüğe ve ölüme
sebebiyet verebilir.
73. 1) Etanol
Alkol Dehidrogenaz (ADH)
Asetaldehid (Sitoplazmik Sistem)
pirazol
NADH + H+
NAD+
Mikrozomal etanol
Okside edici sistem (MEOS)
Asetaldehid (Mikrozomal Sistem)
2) Etanol
NADP + H+
2 H2O
* Kronik alkolizmde aktiflenen yol
O
=
NADPH
O2
CH3 – C – H
Katalaz
3) Etanol
Asetaldehid (Peroksizomal)
Aminotriazol
H2O2
Her üç
yolla oluşan
2H2O
Asetaldehid
* Disulfuram alkol tedavisinde
kullanılan bir ilaçtır.
Mitokondrial
Aldehid Dehidrogenaz
Asetat
Disulfuram
NAD+
NADH + H+
Asetil - KoA
74. ETANOL TOKSİSİTESİ
ETANOL (CH3 – CH2 – OH )
ADH
MEOS
Membrana girer
Asetaldehid
Membran akışkanlığı
artar
Protein ve Nükleik a. İle
kompleks oluşturma
Beyinde ve sinir
hücresinde toksik etki
Asetat
ADH
NADH/NAD
Oranı artar
Laktat/piruvat
Oranı artar
1. Glukoneojenez azalır
Asetil - KoA
2. Yağ a. oksidasyonu
engellenir
Yağ asidi
sentezi
3. Gliserofosfat
dehidrogenaz
engellenir ve
gliserofosfat artar.
Yağlı
Karaciğer
75. Etanolün Etkileri;
Etanol barsaktan “Folat” emilimini bozar. (Folat eksikliği, anemi)
Wernicke-Karsakoff sendromu alkol alınımına bağlı “Tiamin” eksikliğidir.
(Kayıtsızlık, ilgisizlik, hafıza kaybı oluşur)
Az miktarda alkol alınımı “HDL” konsantrasyonunu ve LCAT aktivitesini
Apo A-I’i arttırarak hızlandırmaktadır. Bu durumda kolesterol süratle
esterleştirilip, dolaşımda daha hızlı temizlenebilmektedir.
Laktat oluşumunun alkol etkisiyle artması sonucu böbrekler daha az
“ürik asid” atılımı yapar. Bu da “GUT” oluşumunu arttırır.
İlaçlarla alkolün alınması ilaçların indüklenen sitokrom P450 sistemi ile
hızla inaktif hale dönüşmesine neden olur. İlaç etkinliği azalır.
Ağır alkol alınımını takip eden açlıkta, glukoneojenez azalması sonucu
“hipoglisemi” oluşabilir. Ağır içicilerin sızmalarının nedenidir.
76. YAĞLI KARACİĞER OLUŞUMU
Karaciğerde fazla FFA gelmesi, buna karşılık lipoprotein
oluşumunun yavaşlaması ve bazı yağlanmayı engelleyici
faktör eksiklikleri karaciğerde yağlanma, dejenerasyon ve
siroz oluşturabilir.
Yağlı karaciğer nedenleri;
1) Plazma FFA yükselmesi
- Yağ dokusunda yağ asidi çıkışındaki artış (Lipoliz)
- Ekstrahepatik dokulardaki lipoprotein lipazın şilomikron ve
trigliserid hidroliz edişindeki artış.
2) Plazma Lipoprotein oluşumunun yavaşlaması
- Fosfolipid oluşumunun azalması
- Toksik maddeler ve uzun süreli antibiyotik tedavisi ile
apoprotein sentezinin azalması
77. Yağlanmayı Engelleyen “Lipotropik” Maddeler
- Kolin
- Androjenler
- İnozitol
- Östrojenler
- Betain
- B6, E vitamini
- Metiyonin - Pantotenik asid
- Esansiyel yağ asidleri
* Linoleik a.
* Linolenik a.
* Araşidonik a.
78. Karaciğer;
Yağ Asidleri
Lipojenez
Etanol
Açil - KoA
Oksidasyon, Enerji
Diaçilgliserol
Trigliserid
Kolin Eksikliği
Fosfolipid
VLDL
Kan
* Kolin
* İnozitol
VLDL (dolaşıma)
E.Y.A. Eksikliği
Esansiyel
Yağ asidleri
Apo B100
Apo E
Apo C
CCl4
Antibiyotik
HDL
79. Yağ Dokusu Lipid Metabolizması
Yağ Dokusu
Plazma
Glukoz
Dihidroksi
Aseton Fosfat
Glukoz
⊕
Glikoliz
İnsülin
piruvat
⊕
Lipoprotein
Lipaz
Şilomikron
TG
Yağ a.
Gliserol
3–P
“Trigliserid”
(Depo Yağ)
Asetil - KoA
Yağ asidi
Sentezi
Yağ asidi
Yağ dokusunda trigliserid depolanışı
Açil – KoA
80. Yağ dokusunda “Lipoliz” ve yeniden yapım bir arada olur.
Beslenme, metabolik reaksiyonlar ve hormonlar olayın hangi
yöne daha etkin olacağını belirler.
Direkt Etkili
•Epinefrin
•Norepinefrin
•ACTH
•Glukagon
İndirekt
•Büyüme Hor.
•Tiroksin
•Kortizol
Fosfodiesteraz
ATP
⊕
⊕
•İnsülin
•Prostoglandin E1
•Nikotinik Asid
Aktifleşmiş
Adenil Siklaz
Metilksantinler
(Çay, kahve)
5 / — AMP
Siklik AMP
(aktif)
(inaktif)
Aktif protein Kinaz
ATP
Aktif trigliserid Lipaz
(Hormona Duyarlı)
Trigliserid
Gliserol
3 Yağ asidi
81. Yağ dokusundan açığa çıkan yağ asidlerinin 3/4’ü plazmada
albümine bağlanarak lipalbümin şeklinde taşınır.
1 molekül albümin 7 yağ asidinin sıkı, 20’den fazlasını ise zayıf
bağlarla taşır. Difüzyon yoluyla dokulara geçen bu yağ
asidlerinin beyin, sinir dokusu, elektrositler ve adrenal medulla
hariç birçok doku kullanır.
Açığa çıkan gliserol yağ dokusu tarafından kullanılamaz (Gliserol
kinaz enzimi yoktur). Dolaşıma verilir ve karaciğerde yeniden
esterleştirilip, trigliserid halinde VLDL yapısına dahil edilir.
Gliserol
“Gliserol
Kinaz”
ATP
ADP
Gliserol 3 – P
Esteraz
3 yağ asidi
Trigliserid
VLDL
82. Yağ Dokusu Lipid Metabolizmasına
Hormonların Etkisi
İnsülin; - Serbest yağ asidlerinin yağ dokusundan çıkışını
inhibe ederek plazma FFA düzeyini azaltır.
- Lipojenez ve açil gliserol sentezini arttırır.
- Glikozun pentoz fosfat yolu ile CO2
oksidasyonunu arttırır.
Bu etkilerin tümü glukozun yağ dokusuna girişi ile
sağlanır ve insülin burada yağ sentezinde önemli enzimler
olan
- Piruvat dehidrogenaz
- Asetil – KoA karboksilaz
- Gliserol açil transferaz enzimlerini AKTİFLER.
İnsülin hormona duyarlı lipaz’ı inhibe ederek yağ dokusundan yağ asidi
ve gliserol çıkışını azaltır. Buna karşın yağ dokusu lipoprotein lipaz’ını
aktifleyip, yağ dokusuna lipoproteinlerden FFA girişini arttırır.
83. İnsülin’e Zıt, Lipolitik Etkili Hormonlar
•Nor epinefrin
•Epinefrin
•Glukagon
•ACTH
•α, β - MSH
•TSH
•GH
•Vazopresin
“ Hormona duyarlı Lipaz’ı ”
AKTİFLERLER.
Bu yolla yağ dokusundan yağ asidi ve gliserol çıkışını arttırırlar.
Glukokortikoidler ve tiroid hormonları (T3, T4), direk etkili değil,
fakat diğer hormonların etkisini arttırarak görev yaparlar.
84. KOLESTEROL METABOLİZMASI
Kolesterol : Kole + sterol
Safra + sterolü
Günde 1 gr. Endojen sentez, 0,3 gr. İse besinlerle alınır. (%80 karaciğer)
Atılmı ise; safra asidleri, dışkı ve kolesterolden türeyen hormonların
metabolitlerinin idrarla atılımı şeklindedir.
86. Kolesterol sentezi; karaciğer, deri, adrenal korteks, beyin, ince
bağırsaklar, testis, aort vs. gibi yaygın sentezlenir.
Sentez hücrenin sitoplazmasında ve endoplazmik retikulumundadır.
Kolesteroldeki tüm karbon atomları asetat tan sağlanır.
İzoprenid Biyosentezi : Kolesterol sentezinde ara ürün olarak
izopentinal pirofosfat oluşur.
İzopentil pirofosfat’tan
1- Vitamin A
2- Vitamin E
3- Vitamin K
4- Vitamin karotenler
5- Klorofilin fitol halkası
6- Dolikoller
7- Elektron taşıyıcı kinonlar oluşabilir.
(Ubikinon, plastokinon vs.)
1 molekül sentezi
• 18 mol Asetil-KoA
• 36 mol ATP
• 16 mol NADPH
(pentoz P.yolu)
87.
88. Kolesterol Transportu
Ekstrahepatik dokularda
Sentezlenen kolesterol
Besin Kolesterol
Şilomikron, VLDL
Karaciğerde yeniden
Kolesterol sentezi
HDL
Karaciğer
HDL ve VLDL
Safrayla Salgılana
Serbest kolesterol
Safra asidi ve
Safra tuzları
89. Kolesterol Sentezinin Regülasyonu;
Diyetle alınan kolesterol, endojen koelsterol sentezini etkiler.
Diyette
Endojen Sentez
% 0,05 mg
% 70-80 sentez
Kolesterol varsa
% 2 mg
% 30 sentez
Kolesterol alınımı
alı
Fakat diyetle çok yüksek kolesterol alınsa bile endojen sentez
tamamen durdurulamaz !
Besinlerle gelen kolesterol şilomikronlar içerisinde karaciğere gelir,
ve sterol sentezini inhibe eder.
90. Kolesterol Sentezinin Kontrolü;
1) HMG-KoA Redüktaz bu sentezin kontrolünde en önemli noktadır.
2) Besinlerle kolesterol alınması hepatik kolesterol sentezini ve
HMG-KoA redüktaz etkisini azaltır.
3) HMG-KoA aktivitesi açlıkta da azalır. Asetil-KoA ve NADPH
yeterince olmadığında kolesterol sentezi azalır.
4) Aşırı karbohidrat ve yağlı beslenme kolesterol sentezini artırır.
HMG-KoA Redüktaz; Endoplazmik retikulumun membran proteinidir.
Aktif ucu sitozole uzanır, kolesterol sentezinde hız sınırlayıcı enzimdir.
91. Sentezin Regülasyonu;
1) Feedback inhisyonla; olesterol HMG-KoA üzerine böyle bir etki
yaparak daha fazla kolesterol sentezini önler.
2) Hormonal Regülasyon; Glukagon HMG-KoA redüktaz inhibisyonu
yapar. Böylece sentezi azaltır.
İnsülin, HMG-KoA redüktazın aktif şeklini oluşturur, ve kolesterol
sentezi artar. Hepatik kolesterolün günlük oluşumu için gereklidir.
3) Lipoprotein metabolizması için kullanılan kolesterol miktarıda
kolesterol sentezinin ayaralyıcısıdır. Karaciğere alınan
şilomikronlarda LDL’nin karaciğere ve ekstrahepaitk dokulara
girmesiyle sağlanan kolesterol HMG-KoA redüktaz geninin
traskripsiyonunda bir azalmaya sebep olur. Sonuçta kolesterol
sentezi azalır.
92. 4) HMG-KoA redüktazı inhibe eden ilaçlar. Burada yer alan ilaçlar
HMG-KoA’ya yapısal analog olan “Vastatin” grubu ilaçlardır.
Lovastatin, Mevastatin, fluvastatin, pravastatin, simvastatin gibi
preperatları vardır.
Kolesterol sentezinin “sirkadiyen ritmi” vardır.
Buna göre, Karanlıktan 6 saat sonra sentez maksimum,
Aydınlıktan 6 saat sonra sentez minimumdur.
93. Kolesterolden Sentezlenen Biyomoleküller
1) Safra asidleri
2) Dışkı Sterolleri
3) Steroid Hormonlar
4) Vit. D3 (Kolekalsiferol)
Safra Asidleri; Mideden besinlerin duedonuma geçişi ile GIS’den
Hepatokinin Safra Salgısı ve
Kolesistokinin Kese boşalması oluşturulur.
94. İnsan safrasında bulunan safra asidleri kolesterolden türeyen
(-OH) gruplu moleküllerdir. Fakat bu –OH grupları kolesterol
düzleminin altında α–izomerlerdir.
1) Kolik asid
2) Kenodeoksikolik a.
3) Dezoksikolik a.
4) Litokolik a.
: 3.7.ve12. karbonda
: 3. ve 7. karbonda
: 3. ve 12. karbonda
: 3. karbonda
3 (-OH) grubu
2 (-OH) ‘’
2 (-OH) ‘’
1 (-OH) ‘’
95. Karaciğerde sentezlenen primer safra asidleri konjuge
olup (glisin, taurin), barsağa dökülür. Burada
mikrobial faaliyet sonucu konjugasyon bozulur ve
litokolik, deoksikolik asid olan sekonder safra asidleri
oluşturulur. Hepside lipid sindirimine emülsiyon
yaparak katkıda bulunur.
Sentezde anahtar enzim “7 α–hidroksilaz”dır.
Oluşan safra asidelrinin fazlası enzime feedback
inhibisyonu yapar. Safra asidi enterohepatik
dolaşımının kesintiye uğraması safra sentezini
arttırır. Enzim karışık fonksiyonlu bir oksidazdır
ve Vitamin C’ye bağımlıdır. Sentez artışı ile kanda
safra asidi artışına “ KOLEMİ” denir.(%8-12 mg).
Koleüri’de söz konusudur.
96.
97. Safra asidlerinin Enterohepatik Sirkülasyonu
Günde 30 gr. Sentezlenen safra asidlerinin çok azı (%1-2) dışkı
ile atılır. Çoğu ileum’dan aktif , kalan jujenum ve kolondan pasif
emilir. Albumine bağlanarak karaciğere taşınır.
Safra salgısında safra tuzları yanında, fosfolipid, kolesterol
bilirübin ve suda vardır. Burda kolesterol / safra tuzu oranı
önemlidir. Bu oran artarsa safra taşı oluşumu (Kolelithiasis)
söz konusudur. Kanalda tıkanma, emilim bozukluğu sindirim
bozukluğuna bağlı GIS ağrıları oluşur.
98. VİT D-3 (Kolekalsiferol) Sentezi
7-dehidrokolesterol,kolesterol sentezinde bir ara üründür.
Güneş ışığının etkisi ile deride kolekalsiferole dönüşür (2.halkadaki bağ açılır).Oluşan
kolekalsiferol karaciğere taşınır,25. karbondan ve sonra böbrekte1.karbondan hidroksill
OH).1,25 Kolekalsiferol (Aktif Vit D-3) oluşur.Vit D-3 kalsiyumun ve fosforun barsak
böbreklerden emiliminde önemlidir.Sağlam kemik oluşumunda önemlidir.
99. Steroid Hormonların Sentezi
Sentezde C-27 olan kolesterolün yan zincirinde kısalma,
-OH gruplarının eklenmesi gibi basamaklar mikrozomal
Sitokrom P450 bağımlı protein sistemleri ile olur.
Bu yollarla kolesterolden böbrek üstü bezinde
glukokortikoidler,mineralokortikoidler sentezlenir.
Testislerde androjenler,overlerde ise östrojenler sentezlenir.
100.
101.
102. DIŞKI STEROLLERİNE DÖNÜŞÜM
Kolesterol atılımının %50 si Safra asidlerine
dönüşerek,bir kısım serbest kolesterol ise
barsak bakterileri tarafından dışkı sterollerine
dönüştürülerek olur.
Dışkı Sterolleri,
Kaprostanol (5β formu emilmez)
Kolestanol (5ά formu emilmez)
Kolestanon dur.
Emilemeyen bu formlar kolesterolden türeyen ve dışkıyla
atılan sterollerdir.
103. LİPİD METABOLİZMA
BOZUKLUKLARI
Normal bir lipid metabolizamsı, lipidlerin emilim, sentez, depolanma, taşınma
ve oksidasyonlarının dengeli olduğu düzendir.
1) Şişmanlık – Zayıflık
2) Lipid emilim bozuklukları
3) Hiperlipemi ve hiperkolesterolemi
1) Şişmalık - Zayıflık
Besinsel şişmanlığın en önemli nedeni organizmaya sarfedebileceğinden daha
fazla enerji alınmış olmasıdır. Ayrıca hormonel ve su metabolizması
bozukluğu olan şişmanlıklar da vardır. İnsanlarda yağ hücresi oluşumu 2. yaşa
kadardır. Daha sonra yeni yağ hücresi oluşmaz, ancak bunlar gelişir.
Şişmanlığın tersi bir denge bozukluğu olan zayıflıktır. İlerlemiş şeklinde
kaşeksi denir. Bu tiplerde deri altı yağ dokusu yoktur.
104. 2) Lipid Emilim Bozuklukları
Lipid emilimi için gerekli faktörler eksik ise emilim bozulur. Bu durumda
emilemeyen lipidler ve lipidde çözülen biyomoleküller dışkı ile atılır. Buna
Spru Sendromu denir.
3) Hiperlipemi ve Hiperkolesterolemi
Serum lipidlerinin yüksek olması durumuna denir. Normalde %500 - 1000 mg
arasındadır. Diabet, böbrek hastalıkları, karaciğer hastalıkları ve ateroskleroz
da yüksektir.
Hiperkolesterolemi de kolesterol yüksekliğinin özellikle ateroskleroz ve
kalp hastalıkları arasında ilişki vardır.
Hiperkolesterolemi Tanısı
Normal
Sınır değer
Yüksek (Risk)
Plazma Kolesterolü
(mg/dL)
LDL Kolesterol
(mg/dL)
< 200
200 – 240
< 130
130 – 150
> 240
> 150
105.
106.
107. LİPİDOZ
Birikim Yeri
Biriken Lipid
Ksantomatoz
Damar
Kolesterol
Hand Schüller
Christian
Kafatası ve Kemikler
Kolesterol
Tay – Sachs
Serebral korteks
Gangliozid
Niemann – Pick
Dalak, Karaciğer
Sfingomielin
Gaucher
Dalak, Karaciğer,
Lenf Bezleri
Glikoserebrozid
Sfingolipidozlar :
108. Hastalık
Biriken Lipid
Enzim Eksikliği
Gaucher
Glikoz – Seramid
Glikozil seramid β-D-Glikozidaz
Niemann - Pick
Kolin – P – Seramid
Sfingomiyelinaz
Krabbe
Galaktoz – Seramid
Galaktozil seramid β-D-Galaktozidaz
Fabry
Gal – Gal – Glu Seramid
α – D – Galaktozidaz
Tay - Sachs
N – asetil galak.amin –
Gal – Glu – Seramid – N
– asetil nöraminik a.
(Gangliozid GM2 )
β – D – Heksozaminidaz A
Farber
Seramid
Seramidaz
Metakromatik
Lökodistrofi
Galaktoz – Seramid
Sülfatid Sülfataz
Sulfat