1. Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
Kaynak: tintinalli’s emergency medicine 7th edition
Temel sağlık hizm.genel müd. zoonotik hst daire bşk.
2. DSÖ’e göre zoonotik enfeksiyonlar omurgalı
hayvanlarla insanlar arasında doğal yollardan geçen
enfeksiyonlardır.
200’den fazla hastalık ve çok çeşitli semptom içerir.
Enfekte hayvanla doğrudan temas veya enfekte hayvan
ürünlerinin inhalasyonu teması oral yoldan alımı ve
artropod vektörlerle bulaş olur.
25.10.2011 2KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
3. Risk Değerlendirmesi
Zoonotik enfeksiyonlar sınıflandırılmamış
enfeksiyonların ayırıcı tanısında değerlendirilir.
Teşhisi zordur,klinik diğer enfeksiyonlardaki gibi
ateş,baş ağrısı, miyalji, kırgınlık gibi non spesifik
prezantasyon olabilir.
25.10.2011 3KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
5. EPİDEMİYOLOJİ
Ülkemizdeki epidemiyolojik veriler incelendiğinde; Trabzon yöresinde
seropozitiflik oranı %6.6 olarak saptanırken, İzmir yöresinde %7.8,
Ankara’da %10.4, Antalya yöresinde %35.9, Elazığ yöresinde %6.43,
Kuzey Kıbrıs yöresinde %17.6 Lyme seropozitifliği saptanmıştır.
HASTALIĞIN BULAŞMA YOLLARI
Düşük bir olasılıkla kan nakli ile de bulaşabilmektedir.
Cinsel yolla bulaşıp bulaşmadığı tartışmalı olmakla birlikte bulaştığına
dair somut kanıt yoktur.
Yakın temasla bulaşmamaktadır.
Transplasental geçiş, net değildir.
Tutunma 72 saatten kısaysa hastalık riski neredeyse sıfırdır. 72 saatin
üstünde %25’tir.
25.10.2011 5KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
7. RİSK GRUPLARI
Kamp yapanlar
Avcılar
Orman korucuları
Tarlada çalışanlar
Askerler
Piknik yapanlar
Kırsal kesimde yaşayanlar
Pet hayvan besleyenler
25.10.2011 7KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
8. Klinik
3 aşamadan oluşur.
İlk aşama eritema kronikum migrans (%60-80 vakada)
Tutunmadan sonraki 2-20. günde oluşur.
Isırık çevresinde oluşan vaskülit bulgusudur.
1 aya kadar uzayabilir ve hastalığın 2. aşamasında kaybolur.
Tedavi verilmezse 3-4 haftada kaybolur.
Eritema migrans birkaç gün içerisinde genişlemeye başlar.
Çoğu lezyonların kenarı düzdür, bazen yükselme gözlenir.
Genişlerken, santral veya parasantral solma görülür.
Lezyon düzdür, basınçla solar ve genellikle deskuame olmaz,
Periferde veziküller görülmez.
Lezyon dokunulduğunda sıcaktır, fakat sıklıkla ağrısızdır.
Ağrı ve kaşıntı nadiren görülür.
25.10.2011 8KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
15. 2. evre
Enfeksiyon dissemine hale gelir.
6 ay kadar gelişir.
Ateş,
Adenopati
Nöropati
En sık, kranial nörit gelişerek oluşan unilateral veya bilateral
fasyal palsi
Kardiak problemler
Artrit
Multiple anüler lezyonlar
Multipl anüler lezyonlar bu evrede karakteristiktir ve
hastaların %50’den fazlasında görülür.
25.10.2011 15KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
16. Baş ağrısı,mental değişiklik, ataksi, miyelit, ensefalit,
motor ve duysal radikülonörit, mononöritis multipleks
gibi bir nörolojik semptom gelişebilir.
Asimetrik oligoartiküler artrit atakları tedavi
edilmeyen hastalarda sıktır.
%8 hastada kardiyak problemler gelişir.
Miyokardit,
Perikardit,
AV blok (en sık) gibi.
25.10.2011 16KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
20. Son evre
Yıllar içinde gelişir.
Kronik artrit
Eklem bulguları ön plana çıkar.
Etkilenen dizde ağrıdan çok şişlik hakimdir ve eklem
genellikle sıcak, nadiren kırmızıdır.
Miyokardit
Subakut ensefalopati
Kronik santral sinir sistemi tutulumunun en sık formu,
hafıza, ruh hali, uykuyu etkileyen ve bazen gizli konuşma
bozukluğuna da sebep olan subakut ensefalopatidir.
Aksonal polinöropati
25.10.2011 20KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
27. Profilaksi
Profilakside temastan sonra ilk 72 saatte 200 mg doksisiklin tek doz.
Rutin antibiyotik proflaksisi veya serolojik test önerilmemektedir.
Aşağıdaki durumların hepsinin varlığında önerilir;
a. Erişkin veya nimf formunda I. scapularis kenesinin 36 saat veya
üzerindeki sürelerde vücuda tutunmuş olması
b. Kene çıkartıldıktan sonra ki 72 saat içerisinde profilaksi
başlanabilecekse
c. Ekolojik olarak bu kenelerle bölgesel B. burgdorferi ile enfeksiyon
oranının %20 ve üzerinde olduğu biliniyorsa
d. Doksisiklin tedavisi kontrendike değilse (gebe kadınlarda ve 8 yaşın
altında doksisiklin kontrendike olduğundan yerine, amoksisilin
kullanılmasının etkinliğine dair yeterli veri olmadığından çok kabul
görmemiştir).
e. I. pacificus kenesi ile olan ısırıklar sonrası profilaksi endikasyonu
yoktur.
f. Kene ile teması olan kişiler, 30 gün süresince kene kaynaklı hastalıkların
semptom ve bulguları için yakın izlemde tutulmalıdır. Özellikle EM
gelişimi açısından takip edilmelidir.
25.10.2011 27KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
30. Lyme hastalığının tedavisi ile ilgili
hangisi doğrudur?
a. Mutlaka santral sinir sistemine geçen ajanlarla tedavi
edilmelidir
b. Penisilin alerjisi durumunda tedavi mümkün değildir
c. Tedavi mutlaka parenteral yolla yapılmalıdır
d. Erken Lyme hastalığının tedavisinde 14-21 gün süre ile
doksisiklin veya amoksisilin kullanılır
e. Çocuk hastalarda tedavide kullanılabilecek tek ajan
seftriaksondur
25.10.2011 30KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
31. Erlişyoz
Ehrlichia ,gr- pleomorfik kokobasildir.
Vektörü kenedir (lone star tick)
Rezervuarı geyik (white tailed deer)
Kene teması sonrası 10-14 günde semptomlar başlar.
Çoğunda non spesifik enfeksiyon bulguları az bir kısmında
ciddi komplikasyonlar gelişir (renal yetm.,Respiratuar
yetm.,Ensefalit.)
Akut faz 4 haftada geçer. Hastalık latent döneme girer
Lökopeni, trombositopeni, kcft artışı.
Antikor titresinin artışıyla tanı konur.
Tedavide doksisiklin 2 x 100 mg verilir.
25.10.2011 31KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
33. Francisella tularensis gr – hareketsiz kokobasildir.
Vektörü kene* ve bazen sineklerdir.
Rezervuarı kemirgenlerdir.
34. Tularemi
Bakterinin doğadaki yayılımı, karasal döngü ve su
döngüsü (aquatik) olmak üzere iki bölümde
incelenebilir. Karasal döngüde; yabani tavşan, küçük
kara kemiricileri ile artropodlar (Ixodid-sert keneler ve
Tabanidae) F. tularensis için ana rezervuardırlar.
25.10.2011 34KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
36. F. tularensis alttür holarctica’nın doğadaki döngüsünde
su ile ilişkili kemirgenler (kunduz, misk sıçanı ve diğer
sıçan türleri) ana rezervuar olarak rol oynamaktadır.
F.tularensis’in dış ortam koşullarına oldukça dayanıklı
olup, özellikle sudaki serbest yaşayan amipler
(Acanthamoeba castellani) içinde yaşamını
sürdürebilmesinin, su kaynaklı epidemiler ve hastalığın
bölgesel devamlılığı açısından önemli olduğu kabul
edilmektedir.
25.10.2011 36KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
37. Deri ve mukozal yol: Enfekte kene veya sinek gibi
vektörlerin ısırmasıyla veya enfekte hayvan, hayvan
ürünleri-çıkartılarıyla (idrar, dışkı ya da kan) temas
sonucunda ya da bu hayvanlar tarafından doğrudan
ısırılma sonucunda insana bulaşmaktadır.
Oral yol kontamine olmuş sularla veya hasta
hayvanların etlerinin iyi pişirilmeden tüketilmesiyle
olan bulaşma; ülkemizdeki ana bulaş yoludur.
Solunum yolu: Aerosol şeklinde bulunan kontamine su
veya toz partiküllerinin solunması ile bulaş olur.
Tularemi, insandan insana bulaşmaz.
Bulaş yolları nedeniyle; avcılar, tarımla uğraşanlar,
ormanda çalışanlar, doğa tutkunları, veteriner hekimler ve
laboratuvar çalışanları risk grubunda yer almaktadırlar.
25.10.2011 37KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
39. Klinik
İnkübasyon süresi 2-10 gün
Boğaz ağrısı, halsizlik, iştahsızlık, sırt ağrısı, baş ağrısı,
titreme ile yükselen ateş ve terleme
Klinik prezentasyon inokülasyon yoluna göre
Ülseroglandüler form kene ısırığı çevresinde ülsere lezyon
ve ağrılı adenopati
Glandüler form ağrılı adenopati var, ülsere lezyon yok
Tifoidal form ateş, sefalji, karın ağrısı.
Oküler-orofarengeal form ve pnömonik form göze bulaş
ve inhalasyon
Orofarengeal form, kontamine su ve gıdaların alınması,
ülkemizde en sık görülen klinik tablodur.
25.10.2011 39KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
43. Olgulara çoğu zaman akut streptokoksik
tonsillofarenjit ön tanısı konur ve beta-laktam grubu
antibiyotikler kullanılır ancak tedaviden fayda
görmezler.
Su kaynaklı tulareminin sıklıkla orofarengeal tabloya
yol açmasına rağmen, göze temas ile oküloglandüler
form veya granülom benzeri lezyonlarla seyreden
ülseroglandüler tipte olgular da bildirilmiştir.
Orofarengeal formda en sık görülen komplikasyon lenf
nodu süpürasyonudur.
25.10.2011 43KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
58. Aşağıdakilerden hangisi tulareminin
kliniği ile ilgili doğru değildir?
a. Giriş yerinin etrafında kırmızı renkli papüler bir
lezyon oluşur
b. Lezyonları ağrısızdır
c. En sık görülen komplikasyon lenf nodu
süpürasyonudur.
d. Endotoksemi, akut böbrek yetmezliği ve hepatit
gelişebilir
e. Hastalığın inkübasyon periyodu genelde 2-10 gündür
25.10.2011 58KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
61. Bulaş
Bulaşma kaynaklarına göre enfeksiyon; 1. Endüstriyel,
2. Tarımsal ve 3. Laboratuar kaynaklı olabilir.
Deriye bulaşması ile deri şarbonu
İnhalasyonu ile akciğer şarbonu
Enfekte etlerin yenilmesi ile gastrointestinal sistem
şarbonu
İnsandan insana bulaşmış gastrointestinal şarbon ya
da akciğer şarbonu vakası yoktur.
25.10.2011 61KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
63. Döngü
Sporlar makrofajlar tarafından fagosite edilir
Bölgesel lenf bezlerine taşınır.
Bu bakteriler, makrofajlardan dışarı çıkar,
Lenfatik sistemde çoğalır ve
Dolaşım sistemine yayılır.
Dolaşımda bakteri sayısı 107-108/ml ulaşınca ağır sepsis
klinik tablosu oluşur.
25.10.2011 63KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
64. Deri şarbonu
Bulaştan sonra genellikle 2-3 gün içinde çıkan önce
yanma kaşınma ile başlayan makül,papül.
Bir-iki gün içinde üzerinde vezikül oluşur. Etrafı
ödemli ve eritemli bir alan ile çevrili olup ağrısızdır.
Vezikül patlar, ortada keskin kenarlı, ortası çökük
siyah bir ülser oluşur. Yüksek ateş, bölgesel lenfanjit ve
lenfadenit vardır. Deride nekroz yerinde ağrı ve
apseleşme olmaz.
25.10.2011 64KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
72. Komplike olmayan deri şarbonu;
a. Hafif deri şarbonu: Etrafı hafif eritemli tipik deri
lezyonun (< 4 cm çaptan küçük) bulunması, hafif
ateş (< 38oC) olması veya hiç sistemik semptomların
olmaması (Resim 2). Lökosit sayısı normal sınırlarda
veya hafif yükseklik olabilir.
b. Ağır deri şarbonu: Yaygın eritem, indurasyon,
büllöz değişiklikler ile beraber geniş deri
lezyonlarının olması Bu lezyonlara sistemik
semptomların eşlik etmesi; ateş,taşikardi, takipne,
solunum sıkıntısı, baş ağrısı gibi. Hastalarda genellikle
lökositoz vardır.
25.10.2011 72KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
74. Komplike deri şarbonu;
a. Toksemik şok: Deri lezyonu ile beraber
sistemik semptomların bulunması; ateş,taşikardi,
takipne, toksemi, şuur değişikliği, hipotansiyon
b. B. anthracis’in primer deri lezyonundan
lenfohemotojen yolla yayılması sonucu
bakteriyemi, menenjit veya pnömoni gibi klinik
tabloların gelişmesi.
25.10.2011 74KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
75. Akciğer şarbonu
İnhalasyon ile alveollere
ulaşan sporlar, alveoler
makrofajlar tarafından
fagosite edilir.
Mediastinal lenf
düğümlerine taşınır.
Bakteri orada çoğalır,
toksinlerini oluşturur.
Lenf düğümlerinde
hemorajik nekroz gelişir.
Hemorajik mediastinit ve
bunu bakteriyemi takip
eder.
25.10.2011 75KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
76. Akciğer şarbonu
2-5 gün içinde hafif
ateş, kırgınlık ve
yorgunluk şikayetleri
ile başlar.
Öksürük, dispne ve
siyanoz gelişir.
Dinlemekle
akciğerlerde yaş raller
duyulabilir.
Hastada toksemi, şuur
bulanıklığı ve koma
gelişerek ölümle
sonuçlanır.
25.10.2011 76KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
78. Gastrointestinal şarbon
Lezyon en sık terminal
ileum ve ileoçekal
bölgede yerleşir.
Ülser ve yaygın mukoza
ödemi
Batında asit
Mezenterik lenf bezleri
şiş ve hemorajiktir.
25.10.2011 78KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
79. Gastrointestinal şarbon
Orofarengeal şarbon
Yutma güçlüğü, boğaz
ağrısı, boyunda ağrılı
lenfadenit, yüksek ateş ve
toksemi ile karekterizedir.
Sepsis ve toksemi sonucu
hastalar kaybedilir.
Tedaviye rağmen ölüm
oranı %50
Barsak şarbonu
Bulantı, kusma, karın
ağrısı, hematemez, kanlı
ishal vardır.
25.10.2011 79KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
80. Şarbon menenjiti
Lenfohemotojen yayılım sonucu
Akut hemorajik menenjittir.
Beyin omurilik sıvısı hemorajiktir, damarlarda
trombüs ve kortikal hemoroji gözlenir.
Endotel hasarının derecesi basil sayısı ile ilişkilidir.
25.10.2011 80KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
85. Tedavi
Akciğer şarbonu
penisilin G, klaritromisin veya klindamisin ile;
GIS şarbonu
aminoglikozid (tercihen streptomisin) ile kombine
edilebilir.
Şarbon menenjiti
kristalize penisilin ile beraber rifampisin veya
25.10.2011 85KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
86. Profilaksi
Şarbon aşısı risk gruplarına yapılabilir.
0-4.hafta-6.ay-12.ay -18.ay olarak 5 kez aşılanır.(*3)
Şarbon maruziyeti sonrası 60 gün antibiyoterapi ve 3 kez
aşılanma etkin profilaksiyi sağlar.
25.10.2011 86KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
88. Hayvancılıkla uğraşan, 23 yaşındaki erkek hasta, kesilen bir ineğin derisinin yüzülmesine
yardım ettikten 6 gün sonra, sağ el bileği iç yüzde, kaşıntılı bir adet kabartı meydana
gelmiş. Bu kabartının içinde, önce berrak iken daha sonra kırmızı renk alan su
toplanmaya başlamış ve lezyon giderek büyümüş, hastanın ateşi yükselmiş. İlk lezyon
oluştuktan iki gün sonra, lezyonun ortasında siyahlaşma, yaradan sıvı sızıntısı başlamış
ve sağ elde, bilekte ve tüm kolda kızarıklık ve şişlik oluşmuş.
25.10.2011 88KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
89. Deri şarbonu lezyonları, en fazla vücudun
hangi anatomik bölgesinde yerleşir?
a. Yüz, baş, boyun bölgesi
b. Eller ve kollar
c. Gögüs bölgesi
d. Alt ekstremiteler
e. Karın bölgesi
25.10.2011 89KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
90. Brusella bakterisi gr -, hareketsiz kokobasildir
Pastörize edilmemiş süt ürünlerinin tüketimi veya
kesimhanelerde inhalasyonla bulaşır.
94. Akut bruselloz: Hastalık
semptomlarının süresi 8
haftadan az ise, hastalar bu
grupta değerlendirilir.
Subakut bruselloz: Hastalık
semptomlarının süresi 8-52
hafta arasında olan hastalar
Kronik bruselloz: Hastalık
semptomlarının süresi 1 yıldan
daha uzun olan hastalar.
Hastalık semptomları daha hafiftir.
Kan kültür pozitiflik oranı oldukça
düşüktür.
Lokalize form: Herhangi bir
organ tutulumunda ise hastalık
fokal veya lokalize olarak
tanımlanır. Fokal hastalık akut
formun komplikasyonu olarak
görülebileceği gibi, kronik
brusellozun klinik tablosuna da
eşlik edebilir.25.10.2011 94KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
101. Özet
Bütün yaş grupları hastalığa yakalanabilir
Ülkemizde, enfeksiyonun en önemli rezervuarı, koyun, sığır ve
keçilerdir
Enfeksiyon, meslek hastalığı ve gıda kaynalı olarak
görülmektedir
Gıda kaynaklı bulaşta, en önemli kaynak çiğ sütten yapılan
peynirlerin ve pastörize edilmeyen sütlerin tüketimidir,
Hastalığın kesin tanısı, Brucella türlerinin kan veya diğer
dokulardan izolasyonu ile konur
Kültür negatif olan olgularda serolojik testlerden yararlanılır.
“Rose Bengal plate testi” bir tarama testidir, tanıda kullanılmaz.
Standart tüp aglutinasyon testi ve ELISA, Cooms testi rutinde
kullanılan testlerdir
25.10.2011 101KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
102. Özet
Komplike olmayan erişkin brusellozunda tedavide birinci seçenek; doksisiklin
2x100 mg/gün 6 hafta ve streptomisin 1 g/gün 2-3 hafta kombine verilmesidir.
İkinci seçenek ise; doksisiklin 2x100 mg/gün 6 hafta ile rifampisin 600-900
mg/gün 6 hafta kombine verilmesidir.
Hastalar; ateşin düşmesi, semptomların düzelmesi ve lokal komplikasyonlar
açısından takip edilmeli, önerilen her tedavi rejimi için tedavi süresi
tamamlatılmalıdır.
Tedavi kesildikten sonra relaps açısından hastalar en az 6 ay takip edilmelidir
Hasta tedavisinin süresi veya tedavinin başarısı serum aglutinasyon titresinin
düşmesi ile takip edilmez
Brusellozun önlenmesi, mesleki bulaşlarda, mesleki hijyen kurallarının
uyulması, gıda hijyenine uyulması ile sağlanır
Bütün süt ve süt ürünleri, pastörize edilerek veya kaynatılarak tüketilmelidir
Et ve et ürünleri iyi pişirilerek tüketilmelidir
İnsanlarda uygulanan bir aşı yoktur
25.10.2011 102KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
103. Erişkin erkek hastada bruselloz tedavisinde
aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi
kullanılabilir?
a. Penisilin L.A 1.2 MÜ
b. Seftriakson 2x1 gr/gün
c. Meronem 3x1 gr/ gün +Amikasin 1x1 gr /gün
d. Doksisiklin 2x100 mg/gün + Streptomisin 1x1 gr/gün
(IM)
e. Vankomisin 4x500 mg/gün +Gentamisin 3x80mg/gün
25.10.2011 103KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
105. C. Brunetti
İnhalasyonla bulaşan riketsiyel bir enf.
Çiftlik hayvan çıkartıları
Pulmoner ,ekstrapulmoner
Perikardit, miyokardit, endokardit, granülomatöz
hepatit
Hastalığın ilk 3 gününde doksisiklin tedavisi yeterli
106. Yersinia pestis
Sincap kemirgenler, nadiren kediler
Vektörü pirelerdir.
Isırık sonrası bubo gelişimi, süpüratif, büyümüş LN
Hemotolojik yayılımla pnömoni, sepsis
Çoğunlukla fatal
İlk 24 saatte doksisiklin veya siprofloksasin başlanır
(gentamisin alternatif)
111. Bunyaviridae ailesi
Kemirgenlerin enfekte çıkartılarıyla temas inhalasyon
veya ısırıkla bulaş
Türkiye’de Giresun ve Bartın illerinde yapılan 656
vakalık çalışmada %3.2 seroprevalans tespit edilmiş.
insandan insana bulaş gösterilmemiştir.(andes vir.*)
112. Genellikle böbrek tulumu*, trombositopeni, okuler
anomali, grip benzeri sendrom
Grip benzeri sendr. Sonra 3-4 gün içinde pulmoner
tutulum
Pulmoner ödem, hipoksi, taşikardi,hipotansiyon, met.
asidoz
Baş dönmesi b/k, trombositopeni, öksürük olmaması
ARDS, bakteriyel pnömoniden ayırır.
Pulmoner sendrom %50-70 mortal
25.10.2011 112KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
113. Renal Sendromla Seyreden
Hemorajik Ateş:
ABY’e neden olan interstisyel nefrit ve kanamalarla
seyreden akut bir enfeksiyondur.
Ateş, trombositopeni ve ABY en belirgin özellikleri
İnkübasyon 2 hafta
Yüksek ateş, titreme, baş ağrısı, göz, sırt ve karın ağrısı
Periorbital ödem, skleralarda yaygın eritem, akut miyopati,
ani bulanık görme ve kemozis tipik göz belirtileri
Yüz kızarıklığı, kusma, ishal gibi semptomlar da görülebilir.
Hastaların 1/3’ünde kanamalar (peteşi, purpura,
konjonktival kanama, burun, mide-barsak, üriner sistem ve
vajinal kanamalar vb.)
Ağır olgularda febril dönemden sonra DIK ve şok
25.10.2011 113KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
114. Hantavirüs Kardiyopulmoner
Sendrom (HKPS):
İnkübasyon dönemi 3 hafta
Ani başlayan ateş, yaygın kas ağrısı, baş ağrısı, öksürük gibi
semptomlarla başlar.
Bulantı, kusma, ishal, aşırı halsizlik gibi belirtiler gelişir.
Karın ağrısı akut batın düşündürecek kadar şiddetli
olabilir.
Yaklaşık 4-5 gün sonra, öksürük ve dispne ile karekterize
solunum sistemi semptomları başlar.
Taşikardi ve takipne genellikle vardır.
Ağır olgularda hızla gelişen akciğer ödemi, şok, aritmi ve
koagülopati görülür.
Ölüm oranı %30’un üzerindedir
25.10.2011 114KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
118. Ülkemizde hantavirüs enfeksiyonunun
hangi formu görülür?
a. Renal sendrom
b. Kardiyopulmoner sendrom
c. Renal ve kardiyopulmoner sendromun her ikisi de
d. İkterik form
e. Anikterik form
25.10.2011 118KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
119. Tek iplikli Rna virüsü
Su kaynaklı geçiş, İyi pişmemiş et, Parenteral, Vertikal
Çoğu asemptomatik, semptomatik olanlar hepatit A
benzeri
Sarılık, koyu idrar, HM, KCFT art, karın ağrısı, b/k,
ateş
Gebelikte maternal ve fetal prognozu çok mortaldir.
Tanı PCR,ELISA
120. Dermatolojik zoonotik enf.
Bakteriyel zoonotik enf.
B. anthracis (şarbon),
B. henselae (kedi tırmığı hst),
Erysipelothrix rhusiopathiae (erizipeloid),
F. tularensis (tularemi),
Listeria monocytogenes (listeriyozis)
Çiftciler,hayvancılıkla uğraşan, veterinerler
Sık görülen fungal etkenler
Blastomyces dermatitidis (kütanöz blastomikozis)
Sporothrix schenckii (sporotrikoz)
25.10.2011 120KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
121. Viral zoonotik enf.
Cowpox,
pseudocowpox
bovin papüller stomatit
Sistemik zoonozların deri tutulumu, makülopapüler
rash
25.10.2011 121KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
126. Helmintler
Köpeklerin %50 si en bir intestinal parazit ile enfektedir, ve
15% i Toxocara canis ekskrete eder.
İnsanlarda subklinik
Nadiren ateş, öksürük, HSM, nöbet
Tanı: doku biyopsisi, ELISA
Tedavi: albendazol, mebendazol
Petlerden insanlara bulaşan diğer etkenler
Ancylostoma caninum (kütanöz larva migrans),
Kaşıntılı, eritamatöz rash (larvaların deriden göçüyle).
Topikal, oral tiabendazol
Echinococcus granulosus (ekinokokozis),
Dipylidium caninum (difilidiazis)
25.10.2011 126KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
127. Ekinokokozis
Echinococcus granulosus (kistik ekinokokkoza),
Echinococcus multilocularis (alveolar ekinokokkoza),
E. vogeli ve E. oligarthrus
Hastalığın insidansı 100.000’de 5–10
Ekinokokoziste multiorgan tutulumu olabilir.
Tipik olarak uniloküler kist mevcuttur.
Teşhis ve tedavi kist cerrahi rezeksiyonudur.
Aspirasyon kontrendikedir.
BİLDİRİM VE SÜRVEYANS
Ekinokokkoz bildirimi zorunlu C grubu hastalıklar
arasında
25.10.2011 127KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
129. Kist hidatik hastalığının kliniği için
hangisi yanlıştır?
a. Karaciğer de yavaş büyüyen ve bası yapan kist şeklinde
görülür
b. Akciğer tutulumunda öksürük, balgam, hemoptizi,
göğüs ağrısı olabilir
c. Serebral kist hidatik çocuklarda erişkinlere göre sıktır
d. Böbrek tutulumunda hematüri ve lomber bölgede
künt ağrı olabilir
e. Kist hidatikte kemik tutulumu sıktır
25.10.2011 129KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
130. Toksoplazma
Kediler toxoplasma gondii taşır.
Türkiye’de seroprevalans %30.1 ile %60.4 arasında
En önemli risk grupları;
malign hastalığı olanlar (lenfoma ve lösemi),
solid organ transplantasyonu,
kemik iliği nakli,
kollojen vasküler hastalıklar nedeniyle immunsupresif tedavi alanlar,
AIDS hastaları ve gebelerdir.
Bulaş yolları;
İyi pişmemiş etler,
Kedileri ookistleri ve dışkılarının bulaştığı gıdalar
Transplesantal
Transplesantal bulaşla konjenital anomali görülür (retinokoriodit,
hidrosefali, hsm, trombositopeni
25.10.2011 130KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
133. Tedavi
Primetamin(25-100 mg po 3-4 hafta)
+ sulfadiyazin(1-1.5 gr po 4*1 3-4 hafta)
+ folik asit
Tedavi (sağlık bakanlığı)
Primetamin, 100–200 mg yükleme dozunu takiben (2 gün), 25–50 mg
idame tedavi verilir (4–6hf).
Folinik asitle birlikte verilmelidir ve haftada bir kan sayımı yapılmalıdır.
Primetamin’le birlikte sülfadiyazin/ klindamisin/ klaritromisin ve
azitromisin gibi ajanlardan biri kombine edilmelidir.
Göz toksoplazmozu: Klindamisin tercih edilir. Birlikte
kortikosteroid kullanılabilir.
Gebe: Spiramisin kullanılır.
Konjenital toksoplazmoz: Klasik tedavi, 2-6 ay.
25.10.2011 133KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
134. Toxoplasma gondii etkeni aşağıdaki
yollardan hangisi ile bulaşmaz?
a. Çiğ veya az pişmiş etlerle
b. Ookistlerle kontamine yiyeceklerle
c. Kalp nakli ile
d. Vektörler ile
e. Kan transfüzyonu ile
25.10.2011 134KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
135. Leptospira cinsine üye spiroketlerdir.
Türkiye’de yaklaşık %4 seroprevalans pozitif.
Leptospiroz (Leptospira canicola) bütün memelileri
enfekte eder, insanlar için başlıca vektör köpeklerdir.
Vücut sıvılarıyla bulaşır
Baş ağrısı, miyalji, ateş, nonspesifik rash, menenjit, uveit,
miyozit, akut fazda gözlenir.
İlerleyen dönemde sarılık, kanama, vaskülit ve böbrek
yetmezliği ile seyreden Weil hastalığına neden
olmaktadır. anikterik form, ikterik form
140. Klinik tanımlama
Hayvan idrarı ile kontamine olabilecek bir çevreye/suya veya enfekte
hayvanlara maruz kalma öyküsü ile birlikte aşağıdaki semptomlardan herhangi
biriyle ilişkili başağrısı, miyalji ve bitkinlikle seyreden akut ateşli hastalık;
Konjuktival kızarıklık,
Meningeal irritasyon (ve/veya mental konfüzyon ve/veya depresyon)
Hepato-renal yetmezlik (anüri veya oligüri ve/veya proteinüri ve/veya sarılık)
Hemorajiler (deri içi, mukozalar, gastrointestinal sistem ve akciğer kanaması)
Myokardit (kardiyak aritmi veya yetmezlik)
Deri döküntüleri (rash) (palatal eksantem)
Bulantı, kusma, karın ağrısı, diare, artralji gibi diğer bazı yaygın semptomların
varlığı
Tanı için laboratuar kriterleri
Kan veya diğer klinik örneklerin kültüründen patojen leptospiraların
izolasyonu (ve tiplendirilmesi),
Bölgesel suşlarda sıklıkla temsil edilen antijenleri taşıyan Leptospira
kökenlerinin kullanıldığı tercihen MAT ile pozitif seroloji (tek serum örneğinde
≥1/200 titre veya çift serum örneğinde ≥4 kat titre artışı).
Klinik örneklerde leptospiranın DFA veya başka bir yöntemle gösterilmesi.
25.10.2011 140KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
141. Aşağıdakilerden hangisi ikterik leptospiroz
(Weil sendromu) bulguları arasında değildir?
a. Böbrek ve karaciğer fonksiyon bozukluğu
b. Kalpte ritm bozuklukları, dolaşım ve solunum
yetmezliği, bilinç bozukluğu
c. İyi huylu bir seyir ve bir ay içinde kendiğilinden
iyileşme
d. Akut olarak ikter gelişen hastada, kreatinin fosfokinaz
(CPK) düzeyinin belirgin artmış olması
e. İyileşen olgularda kalıcı böbrek hasarı gözlenmemesi
25.10.2011 141KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
142. Giardia
Giardiyazis, Giardia intestinalis’in neden olduğu protozoal
enfeksiyondur.
üst intestinal sisteme yerleşerek ortaya çıkan en yaygın ishal
nedenidir.
KLİNİK TANIMLAMA:
Daha çok çocuklarda;
Halsizlik, iştahsızlık, dışkıda artmış mukus sekresyonu ve/veya
Barsak krampları, gaz, yağlı ve kötü kokulu dışkılama ve/veya
Diyare (2 haftadan uzun sürebilir), dehidratasyon ve/veya
Malabsorbsiyon ve kilo kaybı ile karakterize hastalık.
25.10.2011 142KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
143. G. intestinalis en sık insanlarda, kedi, köpek, sığır,
kunduz ve koyunlarda bulunur.
Bulaş sularla olur.
RİSK GRUPLARI
yetersiz su kaynağı bulunan yerler, toplu yaşanılan
yerler, endemik bölgeye seyahat ve kamp öyküsü
olanlar, göçmenler, immün direnci bozuk olanlar ve
homoseksüel erkekler de risk altındadır.
25.10.2011 143KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
144. Hafif ateş, titreme görülebilir. Sulu pis
kokulu gaita, karında distansiyon olabilir.
Kilo kaybı sıktır
Tanı için mikroskopik incelemede G.
intestinalis kist ve/veya trofozoitlerinin
görülmesi
25.10.2011 144KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
145. TEDAVİ
Metranidazol, ornidazol, kinakrin ve furazolidon
kullanılır.
Metranidazol 3x250 mg 7 gün, çocuklarda 5
mg/kg günde 3 kez 7 gün önerilir (kür oranları
%85-95).
Kinakrin % 90-95 etkilidir. Yetişkinlerde 3x100
mg 7 gün, çocuklarda 2 mg/kg/gün 7 gün verilir.
Furazolidon likit formu, çocuklarda ve
bebeklerde önerilir. Kür oranları biraz daha
düşüktür (75-90).
Tinidazol erişkinlerde 2 gr günde tek doz
çocuklarda 30-35 mg/kg tek doz etkin
bulunmuştur.
25.10.2011 145KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
146. Giardia trofozoidleri en sık nereye
yerleşir?
a. Duedenum
b. Çıkan kolon
c. Çekum
d. Apendiks
e. Sigmoid kolon
25.10.2011 146KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
147. Amebiazis
E. Histolytica
Güneydoğu Anadolu ve Marmara bölgelerinde daha
yaygındır. Yılda 20-25 bin vaka
E. histolytica kistleri içeren dışkı ile kontamine olmuş su ve
gıdaların ağızdan alınmasıyla olur.
En çok çekum, çıkan kolon, apendiks ve sigmoid kolonda
Asemptomatik enfeksiyon, semptomatik noninvaziv
enfeksiyon, akut (rektokolit), perforasyonla giden fulminan
kolit, toksik megakolon, kronik nondizanterik kolit,
ameboma ve perianal ülserasyon gibi birçok farklı klinik
tablolar meydana getirebilirler.
25.10.2011 147KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
150. Tanı ve Ayırıcı Tanı
Mikroskopik incelemede eritrosit fagosite etmiş
trofozoitlerin gözlenmesi.
ELISA
AYIRICI TANI
Giardiyazis, viral gastroenterit, enterotoksijenik E. coli,
Campylobacter spp, salmonella enfeksiyonları,
kriptosporidiyoz, isosporiyaz, malabsorbsiyon sendromları
ve fonksiyonel bağırsak hastalıkları ekarte edilmelidir.
Toksik megakolonda kortikosteroid tedavisi bağırsak
amebiyazını alevlendireceği için amibik kolit ekarte
edilmek zorundadır.
25.10.2011 150KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
151. TEDAVİ
Metronidazol en etkili ve en az toksik ilaçdır.
Günde 3 kez 750 mg ve 10 gün süre ile kullanılmalıdır.
Küçük çocuklarda dozu 35-50 mg/kg/gün olarak
ayarlanmalıdır.
İodoquinol (diiodohydroxyquin) ise barsak lümeni içindeki
organizmalara ve taşıyıcılığa karşı etkili olması nedeniyle
birlikte verilen ilaçtır. Hamilelerde kullanılmamalıdır.
Ekstraintestinal amebiyaziste apseler olsa dahi ilk aşama,
medikal tedavidir. Perforasyon varlığında cerrahi girişim ve
nekrotize barsağın rezeksiyonu gerekir.
25.10.2011 151KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN
152. Amebiyaziste hangisi klinik tablolar
arasında yer almaz?
a. Asemptomatik enfeksiyon
b. İnfektif endokardit
c. Fulminan kolit
d. Toksik megakolon
e. Perianal ülserasyon
25.10.2011 152KEAH Acil Tıp - Hazırlayan: Dr. Kamil Emre GÜRGÜN