TÜRKİYE’DE ‘’VERGİ HUKUKU’’ ANLAYIŞI: TESPİT VE ELEŞTİRİLER
PARANIN KISA TARİHİ VE EVRİMİ: MAL-PARA SİSTEMİNDEN İTİBARİ PARA SİSTEMİNE
1. PARANIN KISA TARİHİ VE EVRİMİ:
MAL-PARA SİSTEMİNDEN İTİBARİ
PARA SİSTEMİNE
PROF.DR. COŞKUN CAN AKTAN
Bu Sunum Şu Kaynaktan Hazırlanmıştır:
Coşkun Can Aktan, Serbest Bankacılık Ve Paralar-arası Rekabet, İzmir: Sobiad Yayını.
Sunumu Hazırlayan : CANAN ESER
2. PARANIN KISATARİHİVE EVRİMİ: MAL-PARA
SİSTEMİNDEN İTİBARİ PARA SİSTEMİNE
Kısa para tarihi bize paranın nasıl bir evrim süreci içerisinde
geliştiğini göstermektedir. Tarihi evrime göre para türlerini üç
başlıkta özetleyebiliriz:
-Mal para -Temsili para
(kağıttan
para)
-İtibari Para
(Kağıt Para)
3. MAL PARA
Tarihi evrim içerisinde öncelikle deri, kumaş gibi eşyalar
para olarak kullanılmışlardır. Bunlar mal-para grubunu
oluşturur. Bir eşya ya da metal olsun mal-paranın nominal
(metal değeri) ve reel (satın alma gücü) değerleri arasında
eşitlik vardır.
4. TEMSİLİ PARA (KAĞITTAN PARA)
Bunlar ibrazları karşılığı altın ve gümüşe
çevrilebilen tedavül araçlarıdır. Burada esas olan
metal olduğundan temsili para, satın alma ve
ödeme gücünü, temsil ettiği değerli maden
miktarından alır. Bu nedenle temsili para
kağıttan paradır (kağıt para değil!).Temsili para,
belirli miktarda değerli madenin (altın veya
gümüş) ödeme emrini yazılı olarak ifade eden
kağıttan bir makbuzdur.Temsili paranın ilk
örneği %100 altın karşılığı bulunan (tam
konvertibilite) altın sertifikasıdır. Bu
sertifikaların evrimi ile 17. yy’dan itibaren
banknot kullanılmıştır.
5. Altın karşılığı yüzde 100’ ün altında olan bu makbuzlara banknot adı
verilmiştir. Banknot, tam karşılığı olmaması nedeniyle, toplumun banknotu
ihraç eden kuruma olan güvenine dayanmaktadır. Ancak, tarihi evrim
içerisinde bu güveni sarsacak uygulamalar görülmüştür.
Fakat, bu uygulama da önemli sorunlara yol açmıştır. Çünkü, halkın güvenini
alan az sayıdaki banka yüksek miktarlarda banknot ihraç edip kendi ve beraber
çalıştıkları şirketlerin çıkarlarını ön plana alarak hareket ettiklerinden büyük
karlar elde etmişler ve böylece sistemi istikrarsızlığa sürüklemişlerdir.
Bazı bankerler altın karşılık oranından daha fazla banknot ihraç etmiş ve durum
farkedildikten sonraki konvertibilite taleplerini karşılayamamışlardır. Bu
olumsuz deneyimi takip eden dönemde ise sadece çok güvenilen birkaç
bankanın ihraç ettiği banknotlar tedavül edebilmiştir.
6. Bu nedenle devlet, banknot ihracını denetlemek ve sonra da
üstlenmek zorunda kalmıştır. Böylece merkez bankacılığı doğmuştur.
Merkez bankalarının kuruluş tarihleri çoğu gelişmiş ülkelerde 19.
yy’a ve hatta bazılarında ise 17. yy’a dek uzanmaktadır.işleyen bir
mekanizma idi. Bankalar ilave değerli maden karşılığında i20. yy
günümüzün çok işlevli merkez bankacılığı anlayışı ve varolan kağıt
para (itibari parbaşına dek para emisyonu altın para sistemi
içerisinde otomatik olarak lave para basmakta idiler.
Bu nedenle a) sistemi açısından yaklaşıldığında paranın itibari
değerinin olmadığı bir ortamda merkez bankacılığının fazla bir önem
ve esprisi yoktur. Ancak, 1931 yılında İngiltere’nin altın
konvertibilitesinden ayrılmasından sonra ülkeler paralarının altın
konvertibilite ilişkisini kaldırmaya başlamışlar ve 20. yy’ın ikinci
yarısından itibaren kağıttan para (temsili para) yerine kağıt para
(itibari para) tedavül eder olmuşlardır.
7. İTİBARİ PARA (KAĞIT PARA)
İtibari paranın maddi değeri satın alma gücüne göre çok daha azdır. Bunlar
değerlerini metalden değil devletin egemenlik hakkından alırlar. Kağıttan
para altın konvertibilitesi olan banknotlar olmasına karşın; kağıt para itibari
para olup değeri ve miktarı yasayla tayin edilir. İki tür itibari para vardır: kağıt
para ve ufaklık paralar. Kağıt para, ya finansal gereksinimlerini karşılamak
için devletin genellikle Merkez Bankası vasıtasıyla tedavüle kağıt para
sürmesi ya da tedavüldeki banknotların altın konvertibilitelerinin
kaldırılmasıyla ortaya çıkarılır. Bu yapı, Merkez Bankasının finansal
sistemdeki önem ve işlevlerini oldukça artırmış ve emisyonu, otomatik
işleyen bir mekanizma niteliğinden uzaklaştırmıştır.
8. ALTIN PARA STANDARDI’NDAN KAĞIT PARA SİSTEMİNE
Bilindiği üzere, altın tek metal standardı (altın monometalizmi),
gümüş tek metal standardı (gümüş monometalizmi), çift metal
standardı (bimetalizm) ve benzeri mal-para standartlarının yerini
kağıt para standardının alması ile birlikte banknot çıkarma imtiyazını
elinde bulunduran merkez bankaları oluşturulmaya başlanmıştır.
Geçmişte, merkez bankalarına para basma. imtiyazının verilmesinde
bugün bile güncelliğini koruyan çok önemli tartışmalar yapılmıştır
paranın evrimi içerisinde başlangıçta ilk uygulanan para
sistemi mal-para olmuştur. Daha sonra bu system muhtelif
nedenlerle yetersiz kalınca Merkez Bankaları oluşturularak
kağıt para sistemine geçilmiştir.
9. İngiltere’de Napolyon savaşlarının yapıldığı dönemde
altın karşılığında para miktarının artırılması işlemleri
durdurulmuş ve karşılıksız para basımına gidilmiştir.
Bunun üzerine İngiliz Sterlini değer kaybetmeye
başlamış ve fiyatlar genel seviyesinde artışlar
olmuştur. İşte tam bu sıralarda merkez bankalarının
emisyonu hangi ilkeler doğrultusunda düzenlemeleri
gerektiği konusunda üniversite ve bankacılık
çevrelerinde önemli tartışmalar yapılmaya
başlanmıştır. O dönemde, ünlü klasik iktisatçılardan
David Ricardo (1772-1823)’nun başını çektiği bir grup
iktisatçı İngiltere Bankasının (Bank of England) altın
karşılığı olmaksızın para basmasının yanlış olduğunu
ve bunun enflasyon ile sonuçlanacağını savunmuştur.
10. MODERN MİKTARTEORİSİ
Ricardo ve arkadaşlarının bu görüşleri literatürde Nakit Okulu (Currency School)
olarak adlandırılmaktadır. Nakit Okulu taraftarlarına göre para miktarı karşılıksız
olarak artırılmamalıydı. Ricardo’nun öncülük ettiği bu akımın günümüzdeki
temsilcileri Modern MiktarTeorisi olarak adlandırılan teorinin savunucuları olan
monetaristlerdir.
11. Ricardo karşıtı görüş ise Bankacılık Okulu (Banking School)
olarak adlandırılan yaklaşımdı. Bu okulun (ya da ekolün)
temsilcilerindenThomasTooke (1774-1858) merkez
bankalarının gerektiğinde karşılıksız kağıt para ihraç
edebilmelerini ve yine gerektiğinde merkez bankalarının
piyasaya yön verici müdahalelerde bulunması görüşünü
savunuyordu. Tooke’a göre para hacmi, altın stoklarına
göre değil, iktisadi faaliyetlerin gelişim trendine ve
konjonktüre parelel olarak belirlenmeliydi. Bankacılık
okulunun görüşleri bugün dünyada merkez bankası
uygulamalarında yaygın olarak görülmekte ve merkez
pankaları modern para politikası araçlarını (açık piyasa
işlemleri, reeskont oranları, karşılık oranları vs.) kullanarak
ekonomiye ve bankacılık sistemine müdahalede
bulunmaktadırlar.
12. Literatürde “Stand-By İlkesi” olarak
adlandırılan yaklaşım da esasen Bankacılık
Okulu’nun görüşlerine paraleldir. Başta
merkez bankacılığı alanında klasik bir eser
olan Lombard Street’in yazarı olanWalter
Bagehot (1826-1877) olmak üzere bir çok
iktisatçı ve bankacı, merkez bankalarının
özellikle kriz ve darboğaz zamanlarında ticari
bankalara destek olmaları görüşünü
savunmaktaydılar. Bu görüş bugün de geniş
bir kesim tarafından kabul görmektedir
13. MERKEZ BANKACILIĞI : AMAÇLARVE ARAÇLAR
Zaman içerisinde paranın fonksiyonlarının ve ekonomik yaşamdaki etkinliğinin
artması merkez bankalarının doğuşuna zemin hazırlamıştır. Parasal yapının ve
bankacılık sisteminin düzenleyicisi olan Merkez Bankası aynı zamanda bankaların
bankası görünümündedir.Ticari bankalar mevduat kabul ederek ve kredi açarak
kaydi para yaratıp para arzını artırırlarken, merkez bankaları izledikleri çeşitli
yollarla bankaların açtıkları kredi hacmini ve böylece kaydi para arzını kontrol
ederler. Üstelik dolanımdaki paranın ihraç yetkisi de Merkez Bankasının elindedir.
Sonuç olarak, bankalar kredi ticareti yapan, Merkez Bankası ise para arzını kontrol
eden kurumlardır
14. Günümüzde Merkez Bankalarının temel fonksiyonu “ekonominin para ve
kredi arzını kontrol etmek” ve “fiyat istikarı”dır. Merkez bankalarının
devletin hazine işlemlerini yapmasının yanısıra bankalara kredi sağlayan
nihai kurum olması fonksiyonu (lender of last resort), finansal sistemin
istikrarının temini ve muhafazası, mali ve ekonomik konularda
hükümetlere danışmanlık yapması vs. pek çok fonksiyonu
bulunmaktadır. (Şekil-1 ) Merkez bankası, “ekonominin para ve kredi
arzını kontrol etmek” amacına yönelik muhtelif araçlar (açık piyasa
işlemleri, reeskont politikası, munzam karşılıklar vs.) kullanır. ( Şekil-2.)