Güvenlik Yönetimi Dergisi 94

ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
MART
2021
SAYI:
93
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
FOKUS:
ENDÜSTRİYEL
TESİS GÜVENLİĞİ
ÖZEL DOSYA:
GÜVENLİKTE RİSK ANALİZİ
VE YÖNETİMİ
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR NİSAN 2021 SAYI: 94

4 n GüvenlikYönetimi Nisan 2021
6 BAŞKANDAN
8 EDİTÖR
10 GÜNCEL
Sektör ile ilgili kısa haberler
22 KÖŞE / Hayata Bakış
FOKUS
24 Endüstriyel tesislerde CCTV güvenlik kamera
sisteminin kullanımı
30 Endüstriyel tesisleriniz için benzersiz çözüm:
ZETTLER PROFILE Flexible
34 Fiber Optik Doğrusal Yangın Algılama (Fiber
LHD) sistemi kullanarak depo tesislerinin
korunması
36 Endüstriyel Tesis Güvenliği
ÖZEL DOSYA
38 Risk değerlendirmesi
42 ISO31000 Risk Yönetimi Standardını
kuruluşumuza uyarlamak
SEKTÖRDEN
46 “Hobi Bilişim plaka tanıma yazılımı %100
yerli bir üründür.”
ELEKTRONİK GÜVENLİK
48 CCTV teknolojisi
50 CCTV izleme sistemleri
52 Güvenlik risklerine karşı farkındalık
yükseliyor
54 Acil servisler ve ilk yardım hizmetleri
dijitalleşiyor
56 Geleneksel güvenlik sistemleri dijitalleşiyor
58 Kale Alarm’dan sevdiklerinizin güvenliği
için iki yeni kamera
24 46
i çindekiler
38

GÜVENLİK HİZMETİ
60 Özel güvenlik, sektörün önemli bir alanı
62 SECURITAS MADEP Projesi ile olası
depreme hazırlanıyor…
BİLGİ GÜVENLİĞİ
64 KOBİ’ler için 10 adımlık siber güvenlik
yol haritası
66 Endüstriyel IoT Teknolojileri Tüm
Sektörleri Kökten Değiştirecek
YANGIN GÜVENLİĞİ
68 Misafir / otel odalarında yangından
korunma
72 Denizcilikte yangın algılama ve
MED Sertifikası
74 Pasif yangın durdurucular yangın
yayılım hızını yavaşlatıyor
76 Reklam indeksi
78 Editoryal Takvim
64
48
Nisan 2021
Özel Güvenlik Federasyonu adına
imtiyaz sahibi
O. Oryal ÜNVER
Yürütme Kurulu
O. Oryal ÜNVER
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Levent GÜLER
Alp SAUL
Genel Yayın Yönetmeni
Devrim BOZKURT
devrim@guvenlikyonetimi.com
Yazı İşleri Müdürü
Funda Bozkurt
funda@guvenlikyonetimi.com
Danışma Kurulu
Alp SAUL
Arzu YÜKSEL
Doç. Dr. Gazi UÇKUN
Deniz GÜRKAN
Gültekin FİŞEK
Hakan ÖZALP
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Okyay ŞENTÜRK
O. Oryal ÜNVER
Osman Levent CELASUN
Prof. Abdurrahman KILIÇ
Taner ALBAYRAK
Yusuf Ziya ÖNCEL
Görsel Yönetmen
Derya BOZKURT
derya@guvenlikyonetimi.com
Yayın Türü
Yerel Süreli Yayın. Ayda bir yayınlanır.
Yönetim Adresi
Arkhe Tanıtım Hizmetleri
Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat:6 No:672
Okmeydanı / Şişli / İstanbul
Tel: (212) 210 54 45
Tel: (533) 413 78 08
Baskı
Net Copy
444 0 708
Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü
bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü
haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar
tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar,
çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm
reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki
görüşler sahibine aittir.
Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden
hiçbir şekilde kullanılamaz.
tanıtım hizmetleri
Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 6 No: 672 Okmeydanı / Şişli / İstanbul
Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08
GüvenlikYönetimi
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ AYDA BİR YAYINLANIR

BAŞKAN
tDeğerli Dostlar,
Türkçe kullanımının da geleceğe yönelik
yanlışların önlenmesi için bu satırları
yazıyorum.
Sözlerime; Gazi Mustafa Kemal
ATATÜRK ün bir söylemi ile
başlayacağım. Ayrıca Prof. Dr. Oktay
Sinanoğlu’nun Türkçe ile ilgili
yazdıklarından da alıntılar yapacağım.
"Ülkesinin yüksek istiklalini korumasını
bilen Türk milleti, dilini de yabancı
diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.”.
Türkçeye sahip çıkmak bir ulusal
görevdir.
Önce okumalı ve araştırmalıyız.
Araştırmak için bulunduğumuz
zaman diliminde bize teknoloji çok
güzel olanaklar yaratmıştır. İnternet,
kitaplarımızın yanında sunulan en
güzel araştırma yoludur. Hatta kitapları
okuyabilmemiz için internetten kitaplara
ulaşabildiğimiz ortamlar yaratılmıştır.
Türk Dil Kurumu’nu internetten takip
edelim. Yabancı kökenli kelimelerin
Türkçesini merak edip araştıralım.
Unutmayalım, bugün kullandıkları
birçok Türkçe kelime Türk Dil Kurumu
tarafından kullanıma sunulmuştur.
Çok sık yanlış yazılan ya da söylenen
kelimelerden bazı örnekler vereyim:
hava yastığı - airbag
yanardağ - volkan
buzdağı - aysberg
bilgisayar - kompütür
yardım masası - helpdesk
Toplumda kullanımı kabul edilmiş
ve yaygınlaşmış bu örnek kelimeleri
neden kullanmıyoruz? Neden Türkçeyi
doğru kullanmıyoruz? Saçma kelimeler
türetiyoruz? Daha mı havalı olunuyor
yani böyle konuşarak?
Asıl uygarlık diline, milli benliklerine
sahip çıkmak değil midir? Bir dil yok
olursa, millette de yok olur... Ama
maalesef çok az kişi bunun farkında…
Dil ekmek gibi, su gibi günlük
yaşamımızın içindedir ve soluduğumuz
hava gibi bizi sarar; bundan dolayı onun
varlığını hemen hemen hissetmeyiz.
Gerçekten dil, üzerinde yaşadığımız
toprak gibi ürünlerini sessizce bize
sunar ve bizler bu sonsuz bahçenin
meyvelerini sadece toplarız. Aslında
dile, insanlığın en büyük buluşu olduğu
için daha fazla ilgi göstermemiz
gerektiği kanısındayız. Çünkü insanlarla,
düşüncelerle, nesnelerle aramızdaki en
önemli iletken dildir.
İnsanları, düşünceleri, nesneleri, dilin
aracılığıyla kavrarız. Dil aracılığıyla
kendimizi ifade ederiz. İşte dilin önemi
burada ortaya çıkıyor. Türkçemizi
niçin doğru kullanmalıyız, sorusunun
cevabı da buradadır. Dili doğru
kullandığımızda o iyi bir iletkendir;
yanlış kullandığımızda ise kötü bir
iletkendir.
Biz dili ne kadar iyi tanıyor, dili ne
kadar iyi kullanıyorsak iletişimimiz o
kadar iyi olacaktır. Dil bizi başkalarına,
başkalarını ve başka nesneleri bize
yansıtan bir aynadır. Dili doğru
kullanmak, doğru anlamak bu aynayı
mükemmelleştirmek demektir.
Kullandığımız çağdaş araçlardaki
göstergelerin, ekranların, ibrelerin bir
an için bozuk olduğunu düşünün. Bu bir
felakettir. Fakat bir toplum için ondan
daha büyük bir felaket vardır ki o da,
insanlar arasında bir iş bölümü içinde
görev alan kişiler arasında, fikir ve görüş
alışverişinde bulunanlar arasında dil
aynasının görevini tam yapamamasıdır.
Düşüncelerimizin anlaşılmasını
istiyorsak, bunun en kestirme yolu dile
hâkim olmaktır.
Dil üzerinde düşünür ve dili bir düşünce
odağı gibi kabul ederseniz, dilin
düşünce yaşamımızı zenginleştireceğini
göreceksiniz. Dil düşüncenin evidir;
binlerce yıllık insan zekâsı sözcüklerde,
deyimlerde, ifade kalıplarında gizlidir.
İnsanlık tarafından bilgilerimizi
depolamak için kullanılan ilk araç dil
olmuştur.
Dışarıdan güdümlü gizli veya açık
cemiyetlerden uzak durun.
Atatürk'ün dediklerini bol bol okuyun,
onları işte bu günler için demiş, yazmış.
Türkiye'nin şerefli, refahlı, itibarlı ve
bağımsız geleceği için Atatürk yolumuzu
çizmiştir.
Dış ülkelerden, onların yerli
kuyruklarından medet ummayın.
Gayeleri bize yardımcı olmak değil,
Türk adını tarihten silmektir.
Dünyanın neresinde olursanız olun,
kimliğinizi, Türk dilini, Türk tarih ve
kültür bilincini, binlerce yıllık geleneğini
kaybetmeyin. Dış ülkelerde ne kadar
kimliğinizi korursanız yabancılar da size
o kadar itibar edecektir. (*)
Başkasını taklit etmeyin.
Sonuç olarak;
DİLİMİZ, KİMLİĞİMİZDİR.
YOK OLMAK İSTEMİYORSANIZ
DEVLETLER DENGESİNDE;
YAŞAMAK İÇİN; DİLİMİZİ, TÜRK
KİMLİĞİMİZİ YAŞATMAK İÇİN;
TÜRKÇEYE SAHİP ÇIKALIM,
YA TÜRK GİBİ KONUŞUP
YAZALIM, YA TÜRK GİBİ
KONUŞUP YAZALIM. LÜTFEN!
TÜRKÇE GİDERSE,
TÜRKİYE GİDER.
ORYAL ÜNVER (Kıbrıs Gazisi)
Sağlıklı günler dilerim.
Türkçe giderse, Türkiye gider...
O. Oryal ÜNVER
GÜSOD - GESİDER ONURSAL
BAŞKANI
(*) Arzu edenler için, telegramdan bana ulaşırlarsa aşağıdaki kütüphane
kapsamında internet ortamında sizlere sunubilirim.
İslam Öncesi Türk Tarihi Kütüphanesi - İslam Sonrası Türk Tarihi Kütüphanesi
Atatürk ve Devrimler Kütüphanesi

Nisan 2021 GüvenlikYönetimi n 7

Yakın bir
gelecekte pazar daha
fazla büyüyecek ve ileri
teknolojili sistemlerin
üretimi; beraberinde
teknoloji şirketleri için
büyük büyüme fırsatlarını
getirecek.
EDİTÖR
u
Uzun bir aradan sonra bu köşede tekrar sizlerle birlikte olmanın
heyecanını yaşıyorum. Öncelikle tüm okurlarımızı sağlık diliyorum.
COVID-19 virüsünün yaygınlaştığı ilk zamandan itibaren, kendimizi
virüsten korumak için yapılması gerekenler hakkında sürekli olarak
bilgilendirildik. Kuruluşlar; çalışanlarının virüsten etkilenmemesi ve
salgını oluşabilecek en az zararla atlatması için çalışanlarına evden
çalışma imkanı ve uzaktan erişim yetkisi verdi. Bu beraberinde bilgi
teknolojileri altyapısı ve siber güvenliğin yaşanan bu süreçte çok daha
önemli konulardan birisi olduğunu gözler önüne serdi.
Diğer yandan, dijital platformlar, uzaktan erişim ve video/telekonferans
sistemlerinin kapasitesi, performansı ve sürekliliği de çalışma
modellerinin değişmesiyle birlikte artıyor.
Tüm bu kaygıların içerisinde, teknoloji personelinin ve altyapısının
yedekliğinin ve güvenliğinin sağlanması ve izlenmesi de teknoloji ve
güvenlik yöneticileri için önemli bir zorunluluk haline geliyor. Uzaktan
çalışma, erişim ve iletişim yöntemlerinin güvenli kanallar üzerinden
sürdürülmesi kilit öneme sahip. Ağ, sunucu ve sistemlerdeki yetkilerin iş
gereklilikleri temel alınarak gözden geçirilmesi ve anahtar personelin de
yedekli olarak görevlerini sürdürmeleri de önem arz ediyor.
Müşterileri ve çalışanları da altyapının imkan verdiği ölçüde alternatif
süreçlere ve dijital kanallara yönlendirmek ve bu kanalları teşvik etmek
gerekiyor. Teknoloji servis sağlayıcılara ait risklerin ve alınan hizmetlere
yönelik alternatiflerinin göz önünde bulundurulması önemli.
Bir yandan bu şekilde gelişmeler yaşanırken öte yandan internet
teknolojileri elektronik marketlerden kolaylıkla alabileceğimiz
CCTV sisteminin aracı haline geldi. Yakın bir gelecekte pazar daha
fazla büyüyecek ve ileri teknolojili sistemlerin üretimi; beraberinde
teknoloji şirketleri için büyük büyüme fırsatlarını getirecek. Bu
gelişmelerle birlikte teknolojik ürünlerin ve bu ürünlere ait yazılımların,
karşılaştıkları belli durumlarda, insan zekasına benzer şekilde çözüm
üretebilme kabiliyeti olan yapay zeka ürünleri pazara hakim olacak.
Bugün yapay zeka CCTV sektörü için henüz emekleme aşamasında
olsa da ilerleyen yıllarda yapay zeka özellikli yüz tanıma, ANPR (Plaka
tanıma), veri toplama ve analiz, görüntü arama, olay tespit ve trafik veri
istatistiği gibi pek çok gelişmiş ürünler hayatımıza girecek. Yapay zeka
ve derin öğrenme sistemleri sektör profesyonelleri için ise daha fazla iş
fırsatı sunacaktır.
Güvenli ve sağlıklı günler…
Devrim Bozkurt
Genel Yayın Yönetmeni
Covid-19 ve teknolojik gelişmeler
Devrim Bozkurt

GÜNCEL
Üretimde verimliliğin yeni tanımı olan
dijital dönüşümde, Chief Information
Officer (CIO) yani Bilişim Kurulu
Başkanlarının öneli bir rolü bulunuyor.
CIO’ların işetmelerin dijital dönüşüm
süreçlerini hızlandırdığını belirten
endüstriyel otomasyon ve dijital dönü-
şüm alanında dünya lideri Rockwell
Automation Kıdemli Başkan Yardımcı-
sı, Chief Digital & Information Officer
Chris Nardecchia, dönüşüm yanlısı bir
CIO, C-level liderleri dijital stratejiler et-
rafında buluşturabilir, kurum genelinde
değişimi kolaylaştırabilir, inovasyon ve
hızlı tepki süreleri için yeni ve kendini
kanıtlamış teknolojileri kullanabilir
diyor.
Endüstriyel otomasyonda dünya lideri
Rockwell Automation Kıdemli Başkan
Yardımcısı, Chief Digital & Informati-
on Officer Chris Nardecchia, işletme-
lerin dijital dönüşümlerinde CIO’ların
önemli rollerinin olduğunu hatırlatarak;
dijital dönüşüme öncülük etmek ve
daha derin iç görüler sağlayan işletme
modellerini tasarlamak için çok iyi bir
konuma sahip olduğunu belirtiyor.
CIO’lar dijital dönüşümü hızlandırıyor
Pandemiyle gelişen eğitim koşulları, çocukların
çevrimiçi dünyada her zamankinden fazla
zaman geçirmesine neden oluyor. Bu noktada
ebeveynler için çocuklarını bu dünyadan kay-
naklanan tehditlere karşı güvende tutmak kritik
hale geliyor. Fortinet ebeveynlere, çocukları
güvende tutmaları için önemli ipuçları veriyor.
Pandemiyle geçen bir yılın ardından birçok
yetişkin evden çalışmaya, çocuklar ise uzaktan
öğrenme yöntemleriyle eğitimlerini evden
yürütmeye devam ediyor. Uzaktan eğitim
günlük hayatın önemli bir parçası haline gelmiş
durumda. Bu noktada ebeveynler için çocukları
çevrimiçiyken güvende tutmanın farklı yollarını
bilmek kritik hale geliyor.
NSE Eğitim Enstitüsü ile siber saldırılara karşı
farkındalığı yaymak için çalışmalarını sürdüren
Fortinet, online eğitimlerini sürdürüyor. Bu
çabanın bir parçası olarak Fortinet CISO’su
Renee Tarun tarafından “Bir Köpeğin Ağzın-
dan İnternet Güvenliği Kılavuzu” (Cyber Safe:
A Dog’s Guide to Internet Security) adlı kitap
kaleme alındı. Kitap internet güvenliği ile ilgili
ebeveynler ve çocuklar için önemli ve dikkat
çekici önerileri bir araya getiriyor.
Çocukları çevrimiçi dünyada güvende
tutmak için öneriler
Uzaktan eğitim ile öğrenciler günlerinin büyük
bir çoğunluğunda ev ağlarına bağlanıyorlar.
Sanal derslerini bitiren çocuklar daha sonra
televizyon programları izliyor, video oyunları
oynuyor veya sosyal medyada geziniyor, yani
genellikle dersten sonra da çevrimiçi kalıyor-
lar. Siber suçlular ise ev ağlarına bağlanan
yeni cihazların sayısının artmasıyla fidye
yazılımı saldırılarında bulunmak, bilgi çalmak
için belirli cihazları hedefleyip devletin eğitim
alanındaki güvenlik savunmalarını tehlikeye
atmak için açık bir fırsat belirliyor ve bundan
yararlanıyor. Bu nedenle, küçük yaşlardan
itibaren internet güvenliği hakkında eğitim
yoluyla çocuklar için siber farkındalık temeli
oluşturmak kritik öneme sahip. Uzaktan
çalışanlar ise genellikle çevrimiçi tehditlerden
korumak için kullandıkları cihazın ve ağın
güvenliğine güveniyor. Ne var ki bu güvenlik
çözümleri ancak bir noktaya kadar yarar sağ-
layabiliyor. Temel siber güvenlik uygulamaları
hakkında bilgi sahibi olmak, iyi bir güvenlik
duruşu edinmek uzun bir yol kat etmeyi
gerektirebilir. Aynı şey, genellikle zamanları-
nın çoğunu çevrimiçi geçiren gençler için de
geçerli. Ebeveynler, çocuklarına çevrimiçi gü-
venlik uygulamalarını anlatmalı, çocuklarının
çevrimiçiyken karşılaşabilecekleri tehlikelerin
farkında olmalarını sağlamalı. Ebeveynler şu
konulara odaklanmalı:
• Çocuklar, aile ve arkadaşlarının gerçek
adlarını, adreslerini veya diğer kişisel olarak
tanımlanabilir bilgilerini (PII) çevrimiçi olarak
yabancılarla paylaşmamalı; kişisel bilgilerini
çevrimiçinde gizli tutmalı.
• Çocuklar ve gençler için açık kurallar be-
Fortinet çocukları çevrimiçi dünyada güvende
tutmanın ipuçlarını açıkladı
lirlenmeli. Örneğin onaylanmış web sitelerinin
ve uygulamaların listeleri oluşturulmalı veya
belirli etkinliklerin ebeveyn onayını gerektirdiği
anlatılmalı.
• Çocukların çevrimiçi olarak kimlerle iletişim
kurduğu ebeveynler tarafından bilinmeli. Ço-
cuklar, internette tanıştıkları biriyle asla yüz yüze
görüşmemeleri gerektiğini iyi anlamalı.
• Sahte veya kötü amaçlı web sitelerine ve kimlik
avı girişimleri gibi olası dolandırıcılıklara karşı
dikkatli olma konusunda ebeveynler çocuklarıyla
konuşmalı. Çocukların şüpheli bir bağlantıya
tıklamaması veya beklenmeyen ekleri açmaması
gerektiği açıkça belirtilmeli.
• Çocuklar ve gençler, internette buldukları bir
şeyden emin değillerse, belirli bir web sitesi veya
etkileşim hakkında endişeleri varsa güvenilir bir
yetişkine sormaya teşvik edilmeli.
• Ailedeki herkesin parolalarının güçlü olması
çok önemli. Anlamı açık olmayan veya kolayca
erişilemeyen, güçlü, farklılaşmış parolalar
kullanılmalı. Kullanmaktan kaçınılması gereken
parolalara örnek olarak şunlar verilebilir: doğum
günleri, cihazların otomatik verdiği varsayılan
parolalar, kullanıcının adı veya basit sayı veya
kelime kombinasyonları (yani 1234, password).
• Çalışırken veya evden online eğitim alırken
cihazların güncel tutulması çok önemli. Tüm
cihazların ve uygulamaların yamalarla tam
olarak güncel olduğundan ve cihazdaki koruma
yazılımının güncel ve çalışır durumda olduğun-
dan emin olunmalı.

GÜNCEL
Securitas, 26- 27 Mart 2021 tarihle-
rinde online olarak gerçekleştirilen
Global İnsan Kaynakları Zirvesi’ne
katılarak dijital IK uygulamalarını
anlattı. Zirvede konuşan Securitas
Türkiye İnsan Kaynakları Koordina-
tör Yardımcısı Öyküm Gülay, “Dijital
insan kaynakları uygulamalarımız ile
Ocak ayından bu yana 12.504 çalı-
şanımıza, 39 farklı eğitim başlığında,
toplam 95 bin saat eğitim verdik” dedi.
Öyküm Gülay, Securitas’ın yaklaşık 20
bin çalışanıyla sektör lideri olduğuna
dikkat çekerek, ‘Kalifikasyonu yüksek
çalışanlarımız ile öne çıkıyoruz. Dijital
IK uygulamaları hem çalışanların
verimliliğini hem de müşterilerin aldığı
hizmetin eş zamanlı olarak takibini
sağlıyor. Securitas olarak her zaman
teknolojiye ve teknolojik altyapıya yatı-
rım yapmaya devam edeceğiz “dedi.
Securitas’ın Dijital IK Uygulama-
ları şöyle sıralanıyor
E Başvuru Sistemi: Tüm iş başvu-
ruları online olarak e başvuru sistemi
üzerinden alınıyor. Adaylar bilgisayar
ya da cep telefonu üzerinden yaptıkları
başvurularında evrakları da online
yükleyebiliyorlar. Sistem üzerinden son
bir yılda 33.500 başvuru alındı, 6.500
çalışan işe girdi.
Securitas Güvenlik Akademisi:
Çalışanları için eğitim ve kariyer
fırsatlarını tek bir çatı altında toplayan
Securitas Güvenlik Akademisi, Secu-
ritas çalışanları için eğitim ve kariyer
fırsatları tek bir çatı altında toplayan
online bir platform. Akademi, sınıf içi
ve uzaktan eğitim, koçluk ve mentör-
lük, ölçme ve değerlendirme merkezi,
tecrübe paylaşım platformu ve üni-
versite iş birlikleri ile sektöre nitelikli
çalışanlar yetiştirmeyi hedefliyor.
Saha çalışanları için kariyer fırsat-
lar da sunan Securitas Güvenlik
Akademisi’nde Gelecek Nesil Şube
Programı, Proje Müdürü Gelişim
Programı, İç Eğitmen Yetiştirme
Programı gibi farklı eğitimlerde de
bulunuyor.
Smart Uygulaması: Yazılımı Secu-
ritas Türkiye’ye ait Smart ( Security
Management Art), Securitas ve bağlı
şirketlerinin hizmet kalitesini ölçmek,
arttırmak ve anlık raporlama yapmak
için özel olarak tasarlandı. Smart’ın
masaüstü modülü, el terminalleri ve
akıllı telefonlarda Smart M kulla-
nılıyor. Gerek Securitas çalışanları,
gerekse hizmet verilen şirketlerin ilgili
yöneticilerinin erişimine açık olan
Smart ile verilen hizmetler, gerçekleşti-
rilen görevler, alınan eğitimler gibi bir
çok hizmet başlığı online olarak takip
edilebiliyor.
Smart özel güvenlik görevlileri ve saha
yöneticileri için rutin ya da anlık görev
atama ve takibinin yanı sıra, eğitim ve
anket programlama, 7/24 görev takibi,
performans değerlendirmesi için veri
oluşturma, hizmet kalitesi ölçümleme
gibi pek çok işleve sahip. İzin talepleri
de Smart içindeki izin modülü üzerin-
den yapılabiliyor.
Çalışan Portalı: Çalışanlar için oluş-
turulmuş çalışan portalı, tüm çalışanla-
rın birbiriyle direk iletişim kurmalarını
Securıtas dijital IK uygulamaları ile fark yaratıyor
sağlıyor. Özlük, bordro, izin, perfor-
mans, eğitim ve denetim gibi kendileri-
ne ait bilgilere rahatlıkla erişebiliyorlar.
Securitas bünyesindeki yayınları takip
edip, duyurular bölümündeki gelişme-
lerden haberdar olabiliyorlar.
Güvenlik görevlilerinin Securitas Tür-
kiye Ülke Başkanı’na mesaj atmasına
imkan sağlayan Çalışan portalı, aynı
zamanda 73 şehirde görev yapan çalı-
şanların birbiriyle etkilişim kurmasına
imkanı da sunuyor. Çalışanlar kendi
görev yerlerinden haberler ve resimler
paylaşarak, tüm Securitas çalışanları-
nın görmesini sağlayabiliyor.
Öyküm GÜLAY

GÜNCEL
Küresel bir kritik dijital altyapı ve sü-
reklilik çözümleri sağlayıcısı olan Vertiv
(NYSE: VRT) ve Norveçli kolokasyon
(sunucu barındırma) sağlayıcısı Green
Mountain halihazırda dünyanın en
yeşil veri merkezleri arasında bulunan
veri merkezinde verimliliği ve sürdürü-
lebilirliği daha da artırmak için en son
teknolojileri hayata geçirdi. Bir dağın
derinliklerine oyulmuş eski bir NATO
tesisinde bulunan DC1-Stavanger veri
merkezi, yüzde 100 yenilenebilir hidro-
elektrikle çalışıyor ve tüm yıl boyunca
sürekli 8 santigrat derecelik ısı sağlayan
fiyorttan gelen bir suyla soğutuluyor.
Bu eşsiz konum yenilenebilir enerji
kaynaklarından yararlanmada ve sıfıra
yakın karbondioksit operasyonları için
soğutucu ekipmanları en aza düşürme-
de büyük avantaj sunuyor. Yine de tüm
veri merkezleri gibi bu veri merkezi
de optimum çalışma süresini korumak
için kesintisiz güç kaynakları (UPS) ve
termal yönetim sistemlerine ihtiyaç
duyuyor.
Green Mountain’in tasarım ve ürün
müdürü Alexander de Flon Rønning
konuyla ilgili şunları söyledi, “Yaptığı-
mız her şeyi etkileyen sürdürülebilirlik
kavramı, yeni kolokasyon merkezleri
(sunucu barındırma merkezleri) inşa
ettiğimizde de çok büyük önem
taşıyor ve içerisinde birçok yeni özellik
barındırıyor. Bütün müşterilerimiz
enerjimizi nereden aldığımızı göre-
biliyor. Bu bizim için en önemli fark
yaratan unsur”.
Vertiv Avrupa, Orta Doğu ve Afrika
Başkanı Giordano Albertazzi de şun-
ları ifade etti: “Avrupa’nın en büyük
bulut ve veri merkezi operatörleri
tarafından imzalanan The Climate
Neutral Data Centre Pact, (İklim
Nötr Veri Merkezi Paktı) veri mer-
kezi endüstrisinin çevresel ayak izini
azaltmaya yönelik en son taahhüdünü
temsil ediyor. Sürdürülebilir ve dijital
bir geleceğe etkili bir geçiş, hem yeni
ve son teknoloji veri merkezi tesisleri-
nin kurulmasını, hem de en yeni ve en
verimli teknolojilerden yararlanmak
için mevcut alanların geliştirilmesini
gerekli kılıyor. Vertiv bu çabayı destek-
lemekten gurur duyuyor.”
Green Mountain yöneticileri kapsamlı
bir araştırmadan sonra Vertiv tekno-
lojilerini uygulamada görmek ve en
yüksek performansını test etmek için
İtalya’daki Vertiv Müşteri Deneyimi
Merkezi’ni ziyaret etti. Sonuç olarak,
Green Mountain, toplam 5 MW’lik
soğutma kapasitesi için yüksek verimli
Vertiv™ Liebert® PCW soğutulmuş
su çevre birimlerini seçti. Liebert
PCW, en son teknolojilerin kombi-
nasyonu ve tüm dahili bileşenlerin
aerodinamiğini optimize eden bir iç
tasarım sayesinde yüksek verimlilik
standartları sağlıyor. Vertiv ayrıca
paralelde uygulanan başka bir proje
için UPS sistemlerinin tedarikçisi
olarak seçildi. Bu kapsamda projeye
geleneksel VRLA pil sistemlerine göre
daha uzun ömürlü bir alternatif olan
lityum iyon pil yedeğiyle desteklenen
birkaç Liebert® EXL S1 UPS sistem-
leri tedarik ediyor.
Alexander de Flon Rønning, “Green
Mountain için yeni bir ekipman satın
alırken ürünlerin ve tedarikçilerin
sürdürülebilirliği kilit faktördür. Vertiv
gördüğüm en yüksek enerji verimliliğine
sahip teknolojileri üretiyor ve bu tekno-
lojiler, hali hazırda son derece yüksek
bir derecelendirmeye sahip olan genel
sürdürülebilirliğimizi daha da geliştire-
cek. Ayrıca Vertiv’in sistemleri coğrafi
olarak bulunduğumuz alana sığabilecek
kadar kompakt bir yapıya sahip” diye
vurguladı.
De Flon Rønning, “COVID-19
sırasında projeyi yönetmek zordu” dedi
ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm fabri-
kaların kapanacağından ve teslimatların
duracağından endişeliydik. Neyse ki
Vertiv geldi ve birçok konuda yardımcı
olmanın yanı sıra sevkiyat takibini yaptı,
kapalı sınırlara ve lojistik zorluklara
rağmen ekipmanların sorunsuz şekilde
teslim edilmesini sağladı. Eğer Vertiv
sevkiyatlarda yardımcı olmasaydı, pro-
jeyi zamanında tamamlayamazdık. De
Flon Rønning sözlerini şöyle tamam-
ladı, “Başka projeleri oluştururken de
Vertiv’in veri merkezi teknolojisinden
yararlanacağız. Biz bir ortak seçerken,
bu seçimi uzun vadeli bir ilişki için stra-
tejik bir bakış açısıyla yapıyoruz”, dedi.
Uluslararası Yenilenebilir Enerji
Ajansı’na International Renewable
Energy Agency (IRENA) [1], [2], [3],
göre veri merkezleri; teknoloji inovasyo-
nunun, enerji verimliliğinin, yenilenebi-
lir enerjinin ve dijitalleşmenin sağladığı
veri ekonomisinin merkez üssü olarak
çok önemli bir rol oynuyor.
Green Mountain gibi veri merkezi ope-
ratörleri, sürdürülebilir enerji geçişini
hızlandırmak isteyen ve güce ihtiyacı
olan diğer endüstrilerin izleyebileceği
örnek bir model olarak alınabilir.
Vertiv’in veri merkezi verimliliğini
artırmaya nasıl yardımcı olabileceği
hakkında daha fazla bilgi edinmek
için Vertiv.com/SWC sitesini ziyaret
edebilirsiniz.
Vertiv ve Green Mountain veri merkezi
sürdürülebilirliğinde çıtayı yükseltiyor

GÜNCEL
Trend Micro Teknik Lideri Burçin
Olgaç, “COVID-19, birçok işletmeyi
dijital dönüşüm çalışmalarını hızlan-
dırmaya zorladı ve SaaS uygulama-
ları uzaktan çalışanlar için vazge-
çilmez bir hale geldi. Kullanıcıların
olduğu yerde tehditler de vardır. Bu
nedenle pandemi süreci boyunca en
zayıf halka olarak görülen kullanı-
cıları hedefleyen saldırılarda büyük
bir artış tespit ettik. Trend Micro
Cloud App Security, ekstra koruma
katmanı sağlama konusunda her
zaman vazgeçilmez bir çözüm oldu.
Filtreleri aşmayı başaran ve gözden
kaçan bu yaklaşık 17 milyon tehdidin
her biri kurumsal veri hırsızlığı,
fidye yazılımı ve dolandırıcılık riskini
temsil ediyor” dedi. Kötü amaçlı
yazılım, kimlik bilgisi hırsızlığı ve
kimlik avı e-postalarının tümü 2020
yılında yıllık bazda çift haneli artışlar
kaydederken BEC (Business Email
Compromise - İş E-Postası Güvenlik
İhlali) saldırılarında bir miktar düşüş
yaşandı.
Kötü amaçlı yazılım eklenmiş
e-postalar: Trend Micro, engellen-
meselerdi kullanıcıların gelen kutula-
rında görünecek kötü amaçlı yazılım
içeren 1,1 milyon e-posta tespit etti.
Bu, 2019 yılına göre %16 artış anla-
mına geliyor. Bu saldırılar genellikle
hedefli fidye yazılımı habercisi olan
birçok “Emotet” ve “Trickpbot”
saldırısını içeriyordu.
Oltalama: Trend Micro, 2020 yılında
bir önceki yıla göre %19 artışla 6,9
milyonun üzerinde kimlik avına
yönelik e-postayı engelledi. Bu kate-
gorideki tehditlerin sayısı kimlik avı
saldırılarına göre dönem içinde %41
oranında artış gösterdi. COVID-19
pandemi sürecinde popüler hale
gelen Netflix gibi büyük markalar
siber saldırganların en çok kullandığı
tuzaklar arasında yer aldı. Saldırgan-
lar genel olarak para kazanmalarını
sağlayacak kişisel ve mali bilgilerin
peşindeydi.
Kimlik avı: Trend Micro, bulut hiz-
metlerinin yerel güvenlik filtrelerini
aşan ve kullanıcıların kimlik bilgile-
rini çalmayı amaçlayan 5,5 milyona
yakın girişimi engelledi. 2019 yılında
%14 artış gösteren bu saldırılar tespit
edilen oltalama e-postalarının büyük
çoğunluğunu oluşturdu. Saldırganlar,
bu tür saldırıları giderek artan bir
şekilde telefonla yapılan sesli kimlik
avıyla (Vishing) destekliyorlar.
BEC (Business E-Mail Compromise
- İş E-Postası Güvenlik İhlali) BEC
saldırıları yıllık bazda %18 düşse de
2020’nin ikinci çeyreğinde ilk çeyreğe
göre %48’lik bir artış yaşandı. Trend
Micro Cloud App Security, Microsoft
365 ve Google Workspace gibi platform-
lar için aşağıdakiler aracılığıyla kapsamlı
çok katmanlı koruma sunuyor:
• Makine öğrenimi ile desteklenen
Yazım Tarzı DNA ile BEC saldırılarını
tespit etme
• Kimlik avı ve oltalama saldırılarının
tespiti için bilgisayar görüşü ve yapay
zekâ
• Sandbox kötü amaçlı yazılım analizi
• Belgelerde istismar tespiti
• Dosya, e-posta ve web itibarı tekno-
lojileri
• Veri Kaybı Önleme (DLP)
• Uç noktalar, e-posta, ağ ve sunucu-
lar genelinde araştırma, tespit ve müda-
hale sağlayan kapsamlı XDR çözümü
Trend Micro Vision One.
COVID-19 kaosundan faydalanan bulut tabanlı
e-posta tehditleri yaygınlaşıyor
Poliüretanlar; yalıtım, güvenlik ve konfor
performansını üst sıralara çekiyor
Poliüretanlar; yalıtım, güvenlik ve
konfor performansını üst sıralara
Çekiyor. Poliüretanlar bugün modern
hayatın büyük bir parçasını oluşturu-
yor ve her
alanda kullanılıyor. Endüstrinin bir-
çok ihtiyacını karşılayan poliüretanlar,
yapı sektöründe yalıtım ve yanmazlık
özellikleri ile ön plana çıkıyor. Poli-
üretan sektöründe ürettiği ürünlerle
40’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleş-
tiren Flokser kimya, konfor, estetik,
yalıtım gibi birçok kriterde mobilya-
dan otomotiv ve beyaz eşyaya kadar
birçok sektörün ihtiyacını karşılıyor.
Türkiye’nin bakanlık onaylı ilk özel
poliüretan Ar-Ge merkezine sahip
Flokser Kimya, teknolojisiyle katma
değer yaratmaya, gerçekleştirdiği
yatırımlarla da sektörlerin elişimine
katkı sağlamaya devam ediyor. Kon-
for ve estetiğin ön plana çıktığı araç
içi uygulamalardan ofis ve ev
mobilyalarına, ısı ve sıvı yalıtımının
önemli olduğu yapı inşaattan ayak-
kabı ve beyaz eşya sektörüne kadar
poliüretanlar geliştiren Flokser kimya;
faaliyet gösterdiği alanları genişlet-
mek için dijital dönüşümün yanı sıra
Ar-Ge yatırımlarını da artırıyor.

GÜNCEL
Tepe Savunma ve Güvenlik, Özel
Güvenlik Hizmetleri faaliyet alanında,
Covid-19 salgın döneminde geliştirdiği
yenilikçi ve dijital dönüşüm temelli uy-
gulamaları ile, dünyanın çeşitli ülkele-
rinde her sene düzenlenen araştırmada,
“Fast Company Türkiye En Yenilikçi
50 İnsan Kaynakları Liderleri” ödü-
lüne layık görüldü. Tepe Savunma ve
Güvenlik Genel Müdürü Bora Doğu
Alp, Covid -19 salgını gibi tüm dünyayı
etkisi altına alan salgın şartlarında, saha
ve ofis çalışanlarının korunabilmeleri ve
iş süreçlerini başarı ile yerine getir-
meye devam edebilmeleri için, insan
odaklı ve yenilikçi projeleri uygulamaya
almalarının öncelikli hedefleri arasında
olduğunu ifade etti.
Bu projelerin hayata geçirilmesinde,
2019 Kasım ayından itibaren tüm iş
süreçlerinde dijital dönüşüme büyük
önem verdiklerinin altını çizen Doğu
Alp, çalışanlarının iş yapış süreçlerinin
de dijitalleştiğini ve Covid-19 salgını
gibi bir dönemde, Fast Company
Türkiye tarafından düzenlenen “En
Yenilikçi 50 İnsan Kaynakları Liderle-
ri” ödülü kapsamında, Tepe Kurum-
sal Çözümler Şirketlerinden, Tepe
Savunma ve Güvenlik Sistemleri San.
A.Ş. İnsan Kaynakları ve Organizas-
yonel Gelişim Direktörü Burcu Dilek
Diler in bu ödüle layık görülmesinin,
Bilkent Holding’in her daim yenilik-
çiliği, eğitim ve gelişimi amaçlayan
vizyonu için büyük bir önem taşıdığını
açıkladı. Sayın Doğu Alp; “Tüm
çalışanlarımızla birlikte yenilikçi İnsan
Kaynakları projelerini, Özel Güvenlik
Sektörüne kazandırmak, şirketimizin
en önem verdiği stratejik hedefleri ara-
sında yer almaktadır. Tepe Savunma
olarak 13.000’e yakın çalışanımızla
360 derece güvenlik hizmeti vermek-
teyiz. 2020 yılında, 81 ilde, 14 Bölge
Temsilciliği ile 785 MİO TL ciro ve
35 MİO TL FAVÖK (Vergi öncesi fa-
aliyet kârı) ile seneyi kapatarak, %6,5
sektör büyüme oranı elde ettik. Hiz-
met sektörünün sürdürülebilir başarısı
için ürünümüzün insan olduğunu hep
odağımızda tuttuk ve bu noktada da
İnsan Kaynakları Direktörlüğümüzün
uzmanlığını etkin ve verimli bir şekilde
kullanabilmek adına, yetki alanlarını
son derece geniş tutmayı ve stratejik
bir yapılanma ile desteklemeyi prensip
edindik. Teknolojik alt yapımızı sürekli
güçlendirmek ve ekosistemimiz ile
birlikte, geleceği bugünden daha sür-
dürülebilir ve yenilikçi geliştirebilmek
için çalışmalarımıza devam edeceğiz”
açıklamaları ile gelecek dönem İnsan
Kaynakları projelerinin, Özel Güven-
lik Sektörü için önemini vurguladı.
Yenilikçi insan kaynakları projeleri
LG ThinQ
uygulaması, şir-
ketin yapay zeka
özellikli ürün ve
hizmetleriyle so-
runsuz bir şekilde
bağlantı kuracak
şekilde tasarlandı
ve kullanıcıya
evde veya hareket
halindeyken tüm uyumlu ev aletlerine
tam bir görünürlük ve erişim sağlıyor.
Koreli bir kullanıcı, LG ThinQ’nun
çamaşır yıkama rutini için paha biçil-
mez bir çözüm olduğunu belirtiyor.
Bu kullanıcı “Uzaktan kumanda ve
izleme ile çamaşır makinesini progra-
mıma göre bitirmek üzere ayarlaya-
biliyorum, bu da çamaşırları hemen
çıkarmada her zaman özgür olduğum
anlamına geliyor. Artık kokan veya
buruşmuş giysiler için endişelenmeme
gerek yok” diyor.
Proaktif Müşteri Desteği (Proactive
Customer Care - PCC) ve Akıllı Teş-
his (Smart Diagnosis), kullanıcı de-
neyimini genişletiyor ve ThinQ’nun
müşterilerin hayatlarını kolaylaştır-
masına başka bir örnek teşkil ediyor.
ThinQ uygulaması, sistemdeki her
bağlı cihazı kendi kendine tanıyıp
inceledikten sonra, kullanıcılara
aksaklıkları bildiriyor ve gerekirse ser-
vise yönlendiriyor. Ayrıca, ürünlerinin
en yüksek performansını sürdürmek
için - uygun zamanlarda filtreyi
değiştirmek gibi - kapsamlı öneriler
ve ipuçları sunuyor. Bir kullanıcı
bu özellikle ilgili, “Hava temizleyi-
ci filtresini değiştirme zamanının
geldiğini hatırlatması için ThinQ
uygulamasının elinizin altında olması
harika” diyor. Bir servis teknisyeninin
ziyaret etmesi için telefonla arayıp
LG ile akıllı ev devrimi
saatler (veya günler) beklemek yerine,
PCC ve Akıllı Teşhis, kullanıcıların
sorunları kendilerinin tanımlamasına
ve çözmesine yardımcı oluyor. Bir
ThinQ kullanıcısı, “PCC özelliği saye-
sinde ebeveynimin cihazları hakkında
uyarılar alabiliyorum, böylece onlar
için tüm bakım işlerini yapabiliyorum”
şeklinde konuşuyor.
ThinQ uygulaması, tüketici ihtiyaç-
larını daha iyi karşılamak için sürekli
olarak gelişiyor. Bu yılın ilk yarısında
öncelikle belirli ülkelerde sunulacak ek
özellikler arasında, evde yemek plan-
lama ve hazırlamanın stresini ortadan
kaldıran Pişirmek için Tara ve Yemek
Kiti siparişleri yer alıyor. Gelecekteki
özellikler ve hizmetler, LG müşteri-
lerinin hayatlarını ThinQ olmadan
ölçülebilir şekilde daha konforlu hale
getiren özgürlük ve rahatlığı sunmaya
odaklanacak.

GÜNCEL
Avrupa Bankacılık Otoritesi siber
saldırıya uğradı
Siber saldırganlar kurumun kul-
landığı sunucuları hedef aldıktan
sonra kurum da önlem olarak e-posta
sistemlerini kapattı.
Şirketlerin güvenlik açıklarını bulma
ihtiyacını platforma kayıtlı yüzler-
ce bağımsız araştırmacıdan oluşan
güvenilir toplulukla hızlı, hesaplı ve
etkin bir şekilde çözen BugBounter,
Avrupa’nın en önemli düzenleyici
kuruluşlarından birisi olan Avrupa
Bankacılık Otoritesi’nin siber saldırı-
ya uğradığını paylaşıyor.
Kapsamlı bir araştırma başlattık-
larını belirten kurum, tam olarak
hangi verilerin ele geçirildiğini tespit
etmek için çalıştıklarını aktarıyor.
Şu aşamada önlem olarak tüm
e-posta sistemlerini de kapattıklarını
belirtiyor.
Konuyla ilgili görüşlerini belirten
BugBounter Kurucu Ortağı Murat
Lostar, şunları söyledi: “Avrupa
Bankacılık Otoritesi siber saldırıya
uğrayan ya da siber saldırganlar
tarafından hedef alınan tek kurum
değil. Dünyanın dört bir yanındaki
yüzbinlerce kötü niyetli hacker, sis-
temlerde açık bulabilmek ve keşfettiği
açık ile kurum kaynaklarını sömür-
mek için önemli mesai harcıyor.
Artık çok daha sofistike ve organize
çalışan bu topluluklarla başa çıkmak
için alışıldık yöntemler yetmiyor. Bu
yüzden şirketlerin de aynı çabayı
göstererek sistemlerini daha yetkin
ve daha geniş araştırmacı kitlesine
sürekli olarak denetletmesi ve bir
hacker’ın sistemi ele geçirmek için
kullanabileceği açıkları bulup onlar
keşfetmeden kapatması gerekiyor.
Bugbounter.com platformunda ya-
yınlanan bug bounty (ödül avcılığı)
programları, siber saldırganlarla
benzer becerilere ve araçlara sahip
ancak buldukları zafiyetleri ilgili
kurum veya şirketlerle paylaşmayı
tercih eden yüzlerce siber güvenlik
uzmanını bir araya getiriyor. Uygun
maliyetli iş modeli sayesinde yazı-
lımların, uygulamaların ve sistem-
lerin düzenli ve sürekli olarak test
edebilmesini de sağlıyor. Böylece bir
siber saldırının neden olabileceği
yıkıcı sonuçlar, keşfedilmeden önce
engellenebiliyor.”
Rockwell Automation’dan yeni güvenlik
sertifikasyonu
Rockwell Automation kısa bir süre
önce IEC (Uluslararası Elektro-
nik Komisyonu) 62443-3-3 siber
güvenlik standardı sertifikasyonu
aldı. Bağımsız kuruluş olan TÜV
Rheinland tarafından uygulanan
sertifikasyona hak kazanılması, Rock-
well Automation’ın dünyanın öncü
küresel standartlarında 1’inci seviye
güvenlik ihtiyaçlarını karşılayabile-
cek üretim sistemleri kurup kalibre
edebildiği anlamına geliyor. Rockwell
Automation, sertifikalı üretim sistem-
leri uygulamalarında, fabrika geneli
proses kontrolü için kullanılan mo-
dern dağıtılmış kontrol sistemi (DCS)
PlantPAx 5.0 gibi referans mimariler
sunuyor. Bu mimariler, müşterilerin
üretim sistemlerini sertifikalaması-
na, aynı zamanda süreç boyunca
yeni teknoloji ihtiyacını minimize
etmelerine yardımcı olmak amacıyla
geliştirildi. Rockwell Automation
şimdiye kadar IEC 62443 standart-
lar serisi için birçok sertifikasyon
aldı. Şirket ayrıca kısa bir süre
önce ISO (Uluslararası Standartlar
Teşkilatı) 27001 standardı sertifika-
sını da alarak, şirketlerin verilerini
korumak için gerekli bilgi güvenliği
yönetim sistemleri standartlarını da
taşıdığını teyit etti. Bu sertifikalar
sayesinde müşteriler uzaktan destek
ve görüntüleme hizmetlerini kulla-
nırken Rockwell Automation’ın fikri
mülkiyetlerini korumak için mevcut
uygulamaların en iyilerini kullandı-
ğını bilecek.

HAYATA BAKIŞ
y
“Büyük hayallerin, büyük mücadeleleri vardır.” Lütfen siz bu gerçeği değiş-
tirmeye çalışmayın. Mücadele istemiyorsanız ve mücadele etmiyorsanız siz
televizyon izlemeye devam edin.
Yaşadığınız olumsuz tecrübelerin zihninizde ve yüreğinizde yeterince
yaşamasına izin verirseniz gerçeğe ve kalıcı bir probleme dönüşürler. Geç-
tiğimiz hafta yaşadığınız tatsız bir olayı hala zihninizde tutup döndürüp
duruyorsanız, yaşadığınızdan daha olumsuz bir tablo ortaya çıkarıyorsu-
nuzdur.
Hayatınızda hemen sonuç alamadığınız birçok şey vardır. Bu sizi yıldırma-
malı ve çalışmaya devam edebilmelisiniz. Düşüncelerinize karşı koymanız
gereken zamanlar olacaktır. İki gün sonra kendi zihniniz sizin üzerinizde
oyunlar oynayacaktır. O esnada içinizden bir ses “bak iki gün önce böyle
düşünmüyordun, gelişmeler senin istediğin gibi gitmiyor zannediyorsun
ama hayat o kadar da kötü değil” diyebilir. Ama yüreğinizde yanan o ateş
sizin düşüncelerinizden daha ağır basacak ve siz devam edebilecek gücü ve
cesareti bulabileceksiniz.
Bu güne kadar gördüklerimizin içinde sadece dilemek başarıyı getirmi-
yor. Yürekten arzulamak bilin ki her başarının başlangıç noktasıdır. Nasıl
başarılı olacağımızı hep merak ederiz. Başarının nerede olduğunu da arar
dururuz. Bunun için de ne yapmamız gerektiği konusunda kitaplar okur
ve uygulamaya çalışırız. Hâlbuki cevap için çok uzağa bakmamıza gerek
yok. Cevaplar içimizde ve yüreğimizdedir. Bilmiyorsanız öğrenirsiniz.
Korkuyorsanız cesurca karşılarsınız. Engeller varsa ilerleyerek üstesinden
gelirsiniz. Çıkmazda iseniz bir yol bulup geçersiniz. Arzu ve gayretiniz
imkânsızı mümkün yapar.
“Bir yol yokmuş gibi görünürken, siz bir yol yaratabilirsiniz.” Arzu
imkânsız diye bir şey tanımaz. Başarısızlığı benimsemez. Size tahmin ede-
meyeceğiniz derecede enerji ve güç verir. Düşlediğiniz hedeflerinize kısa
sürede ulaştırır.
“Yokuşta terlemeyen inişte gözyaşı döker” diye benim her zaman kullan-
dığım ve sevdiğim bir deyim vardır. Dikkat edince, çevremizde bu deyime
uygun olarak görebileceğimiz birçok insan vardır. Bugün mutlu, huzurlu
hiçbir sıkıntısı yokmuş gibi görünen iş adamları, sanayiciler ve mevki sahibi
kişiler bu seviyeye gelinceye kadar, çok sıkıntılı ve badirelerle dolu bir mü-
cadele içinde olmuşlardır.
Başarmanız için mükemmel olmanız gerekmiyor. Sadece büyük bir kalbi-
niz olsun, yürekli olun, cesaretli olun.
Uygulayabilmeniz dileğimle…
Yaşadığınız
olumsuz tecrübelerin
zihninizde ve
yüreğinizde yeterince
yaşamasına izin
verirseniz gerçeğe ve
kalıcı bir probleme
dönüşürler. Geçtiğimiz
hafta yaşadığınız
tatsız bir olayı hala
zihninizde tutup
döndürüp duruyorsanız,
yaşadığınızdan daha
olumsuz bir tablo ortaya
çıkarıyorsunuzdur.
“Yürek ve cesaret”
Oğuz GÜLAY

FOKUS ENDÜSTRİYEL TESİS GÜVENLİĞİ
Endüstriyel tesislerde CCTV güvenlik
kamera sisteminin kullanımı
“Endüstriyel Tesis” olarak nitelen-
dirdiğimiz, sanayi malı ve tüketim
malı üreten “Sanayi İşletmeleri”,
ekonomik hayatın tam anlamıy-
la kalbi ve merkezidir. Nitekim
“Sanayi İşletmeleri” olan fabrikalar-
daki üretim faaliyetleri sonucunda,
kalbin tüm vücuda kan pompalayıp
yaşam döngüsünü sürdürmesi gibi,
tüm ticari ve ekonomik yaşam bu
endüstriyel tesislerde üretilen ürün-
lerin arzı ekseninde şekillenmekte
ve vücut bulmaktadır. Bir kısım
işletmeler, bu üretilen ürünlerin
satış ve dağıtımını üstlenen “Ticari
İşletmeler” olarak sahne alırken,
diğer kısmı da, tamamlayıcı destek
hizmetlerini üreten “Hizmet İşletme-
leri” olarak faaliyet yürütmektedir-
ler. Endüstriyel Tesislerden içeri
girdiğiniz andan itibaren, etkileyici
bir entegre yapının nefes aldığını ve
yaşadığını hissedersiniz. Canlı bir
organizma gibi, birbirleri ile sürekli
bir etkileşim ve eşgüdüm ile hare-
ket eden bir yapı kendini hissettirir.
Hammadde ve yarı ma’mul girdi-
lerinden başlayan ve üretimin çok
hassas ve planlı prosesleri ile çıkan
ürünlerin geçici depolandığı ve satış
pazarlamanın rekabetçi ortamlar-
da agresif taleplerini karşılamaya
yönelik olarak asla yavaşlamayan
yüksek tempolu bir lojistik ve
nakliye planlamaları ile süregelen
baş döndürücü ama keyifli bir akışa
şahit olursunuz.
Bu yaşayan organizma, departman-
ların uyumlu iş birliği, eşgüdüm ve
koordinesi sayesinde ticari varlığını
devam ettirir. Yani, “Sanayi İşlet-
mesi” oyunu kuralına uygun olarak
oynar ve ligde kalmaya devam
eder, küme düşmekten ve lige
veda etmekten kurtulur. Demek ki,
ligde kalmak ve kıyasıya rekabet
etmek için takım olmak ve takım
olarak mücadele etmek esastır.
İşte Endüstriyel Tesisler dediğimiz
“Sanayi İşletmeleri” tam olarak
bunu yapmaktadır.
Emek ve beceri ağırlıklı iş gören
mavi yakalı çalışanlardan tutun,
dış ticaret, satış pazarlama, mu-
hasebe, finans, bilgi işlem, insan
kaynakları vb. uzmanlık alanlarında
yönetsel fonksiyonları yürüten
beyaz yakalılara, uzay üssü titizliği
ve hassasiyeti ile çalışılan üretim
bölümünden, kendine özgü apayrı
kurallarla yürütülen lojistik depo
ve nakliye birimlerine, gelecekten
ışınlanıp gelmiş gibi laboratuvar ve
titiz ölçümlerin yapıldığı Ar-Ge ve
Kalite departmanlarına kadar tüm
farklılıklara rağmen işlerin planlan-
dığı şekilde tıkır tıkır işlediğini gö-
rürsünüz. Evet bu işletmeler, tarım
toplumundan sanayi toplumuna
geçişte veya kırsal kökenli emeğin,
şehir merkezine evrilmesinde ve
işgücünün nitelik kazanmasında
çok önemli roller üstlenmişlerdir.
Endüstriyel Tesislerde yürütülen
güvenlik hizmetleri de bu planlı ve
koordineli işbirliğine uygun plan-
lanmalı ve uygulanmalıdır. Ürün ve
mamullerin hiçbir kayba uğramadan
müşteriye sevki, üretimde kullanıla-
cak hammaddenin aynı şekilde ka-
yıpsız olarak depolara boşaltılması,
dikkatli ve etkili kontrol ve gözetimle
mümkündür.
Güvenlik ekibinin, lojistik, satış
pazarlama, hammadde kabul , idari
birimler ile eşgüdümlü çalışması
ve işletme faaliyetlerini ve koruna-
cak değerlerini takip ve kontrolü,
işletme kaynakların kayba uğra-
masını önleyip en verimli şekilde
değerlendirilmesini sonuç verecek-
tir. Lojistik Depo ile uyum halinde,
nakliye araçlarının işletmeye kabulü
ve yükleme boşaltma faaliyetlerinin
aksamadan yürütülmesi, işletme
2 çalışanlarının ve taşeron çalışan-
ların işletme kurallarına uyması,
giren çıkan malzemeye ait evrak
kontrolleri, fiili kontrol ve sayımlar,
güvenlik ekibi tarafından sunulan
değerli katkılardır. Güvenlik ekibinin,
endüstriyel tesislerin karmaşık ve
kompleks yapısı içerisinde, üstlen-
miş olduğu koruma görevlerini arzu
edilen seviyede yapabilmesi, tesise
özgü Güvenlik Sisteminin doğru
kurulmuş olmasına, meşhur deyimle
sacayağı üçlüsünü dengeli bir
şekilde oluşturmasına bağlıdır. Bu
sacayağı üçlüsünün ilkini “Eğitimli
ve Yetkin Güvenlik Personeli” oluş-
turmaktadır. Hemen onu takip eden
sırada, görevin etkin yapılabilmesi
için ihtiyaç duyulan yetki ve sorum-
Endüstriyel Tesislerden içeri girdiğiniz andan itibaren, etkileyici bir
entegre yapının nefes aldığını ve yaşadığını hissedersiniz.
Murat İNANKUL / Araştırmacı
TEKNİK BİLİMLER MESLEK YÜKSEK OKULU

lulukları barındıran ve güvenlik
görevlerinin tüm safhalarını detaylı
olarak açıklayan “Görev Yeri Özel
Talimatları” ve “Güvenlik Prosedür-
leri” gelmektedir. Son olarak ise,
tüm güvenlik görevlerinin ruhunu
oluşturan ve risklere ve tehditlere
karşı “Algı”(Teşhis ve Tespit),
“Geciktirme”, “Etkisizleştirme”,
“Caydırma” ve “Müdahale” he-
deflerine ulaşmayı mümkün kılan
“Teknolojik Güvenlik Ekipmanları
(Donanım)” sacayağı üçlüsünün
son ayağını tamamlamaktadır.
Yani kısaca ifade etmek gerekirse;
Personel (İnsan) + Prosedür +
Donanım üçlüsü birbirinden ayrıl-
maz bir bütünün parçaları olarak
Güvenlik Sistemini oluşturacak ve
korunacak değere yönelik riskleri
önleyerek, işletmenin kayba uğ-
ramadan sağlıklı bir şekilde ticari
hayatının devamını sağlayacaktır.
Bu çok derin ve kapsamlı konu-
nun içerisinden, bu yazıda, örnek
olmak üzere, “CCTV (Kapalı Devre
Televizyon)” Sistemi’nin, endüstri-
yel tesislerde kullanımına dair bazı
tespitlerimi ve sahadaki gözlem-
lerimde isabet edip etmediğim
hususunu, konunun üst düzey
uzmanlarının dikkatine ve eleştirisi-
ne açmak istedim. Bireysel olarak
ele aldığım bu tespitlerimin, tabi
ki çok daha kapsamlı ve isabetli
fikirlerle olgunlaşacağı ve gerçeğe
yaklaşacağı muhakkaktır.
“CCTV” Güvenlik Kamera Sistemi
ile alakalı olmak üzere, Endüstri-
yel Tesis işletmelerinde, özellikle
kapsamlı risk analizi maksadı ile
yapmış olduğum incelemelerinde
tespit ettiğim bazı konuları ifade
etmek istiyorum. Takip ve ifade
kolaylığı açısından maddeler halinde
açıklanacaktır.
Güvenlik ofislerindeki
izleme ortamının amaca
uygun olmaması
Endüstriyel Tesislerin büyük
çoğunluğunda, güvenlik kamera-
larının müstakil bir CCTV Kontrol
Odası’ndan izlenilmesi yerine,
fotoğrafta görüldüğü şekilde, Gü-
venlik Ana Kapı ofislerinde, izleme
monitörleri tahsis edilerek, ihtiyaç
duyulması halinde izlenebilmesi
metodu tercih edilmektedir.
Ancak Güvenlik ekibi, diğer güvenlik
görevlerinin takibinden dolayı, kame-
ra görüntülerini izleyememektedir.
Tek bir monitörde, 36’ya kadar
varan bölünmüş küçük görüntüler-
den güvenlik risklerinin fark edilme-
sinin imkansızlığı ilk bakışta kendini
göstermektedir. Nasıl ki, cerrahi
maske kuralına uygun takılmadığın-
da Covid belasına karşı koruyuculuk
sağlamadığı, tam tersine, vermiş
olduğu sahte güven duygusu ile
kişiyi daha korunaksız hale getirdiği
gibi; güvenlik ofislerinde hiçbir
zaman güvenlik görevlileri tarafın-
dan izlenemeyen bir CCTV izleme
çözümü , CCTV sisteminden bek-
lenilen faydayı vermeyip, zamanla
bu kamera görüntülerine karşı
çalışanlarda işletme körlüğünün
oluşmasına da yol açabilmektedir.
Güvenlik ofislerinde izleme yapıla-
mayan monitörlü çözümler yerine,
güvenlik risk analizindeki önerilere
göre CCTV Kontrol Odası oluşturu-
larak, tüm kamera görüntülerinin
ortak ve tek bir CCTV Merkezi’nden
izlenebilmesi sağlanmalıdır. CCTV
Odası’nın ergonomik tasarımı,
Güvenlik
ofislerinde izleme
yapılamayan monitörlü
çözümler yerine, güvenlik
risk analizindeki önerilere
göre CCTV Kontrol
Odası oluşturularak, tüm
kamera görüntülerinin
ortak ve tek bir
CCTV Merkezi’nden
izlenebilmesi
sağlanmalıdır.
Murat İNANKUL

izleme yapılacak monitörlerin boyutu
ve izlenecek görüntülerin seçimi,
planlamalara uygun olmalıdır. CCTV
Kontrol odasının video duvarında
hangi bilgilerin görüntülendiğine de
özel dikkat gösterilmelidir. CCTV
Kontrol Odası’nda yapılan anlık
kamera görüntü izlemelerinin sağlıklı
sonuç vermesi, güvenlik senaryo-
larına göre yapılacak bir planlama
ile kameraların birbirini takip eden
sıralı görüntülerinin monitörler-
den de rahatlıkla takibine imkan
verecek şekilde, doğru seçilerek
oluşturulmasına bağlıdır. Örneğin,
izinsiz giriş yapılma olasılığı yük-
sek olan bir bölümden giriş yapan
suçlunun, görüntüsü tespit edildiği
anda muhtemel kaçış üzergahlarına
uygun olarak seçilen sıralı kame-
ra görüntüleri, CCTV operatörleri
tarafından rahatlıkla takip edilerek
gerekli aksiyon alınabilecektir.
Konsolların iyi konumlandırılmış ve
ergonomik olması, aydınlatmanın ve
havalandırmanın operatörlerin ihti-
yaçlarına göre şekillendirilmesi, rutin
görevlerin icrası ve acil durumlarda
operatörlerin rollerinin ve sorum-
luluklarının açıkça tanımlanması
konuları da bu merkezin etkinliğini
üst seviyeye taşıyacaktır.
Güvenlik kameralarının konuş-
landırılmasında ve görüş alanının
seçiminde yapılan hatalar
Endüstriyel Tesislerdeki kamera-
ların konuşlandırıldığı noktalar
incelendiğinde, CCTV Güvenlik
Kameralarının ihtiyaç analizi
yapılırken, fabrikanın iş akış
proseslerinin (Hammadde Kabul,
Üretim, Depolama, Sevkiyat) ve
İSG Çevre ve İş Emniyeti ihti-
yaçlarının birinci öncelikli olarak
dikkate alındığı, bunun yanında,
izinsiz giriş, hırsızlık, soygun,
işletme çalışanlarından kaynaklı
dışarıya malzeme aktarılmasının
önlenmesi vb. güvenlik riskleri ve
tehditlerinin arka planda kaldığı
gözlemlenmiştir.
Bu kapsamda, dış çevre fiziki
engellerin çoğunluğunda ve
özellikle riskli ve kritik bölgelerde,
tel çit boyunca çok az sayıda
kamera planlaması yapıldığı,
kamera planlamalarının ağırlıklı
olarak işletme iç sahasına yöne-
lik tasarlandığı gözlemlenmiştir.
Endüstriyel Tesislerde fiziki
güvenlik ihtiyaçlarının yanı sıra,
güvenlik kameraları kullanılarak,
iş sağlığı ve iş emniyeti uygula-
maları çok iyi seviyede kontrol
ve takip edilmekte, çalışanların
mesai düzenleri sağlanmakta,
üretim prosesleri izlenebilmekte,
üst düzey ürün ve gıda güvenli-
ği sağlanmakta, hijyen ve atık
yönetimi, hammadde girişi ve
ürün sevkiyatı kontrollü olarak ya-
pılmakta, lojistik depo yönetimine
anlık takip desteği sağlanmakta
ve yangın ve acil durum riskleri
yönetilmekte ve buna benzer pek
çok işletme faaliyeti doğrudan ve
dolaylı olarak sistematik yapıya
kavuşmaktadır.
Endüstriyel tesislerde kullanılan
kameraları “2” ayrı kategoride ele
alınmalıdır. İlk kategoride, işletme-
nin fiziki güvenlik ihtiyacı dışında
kalan kendi iç bünye ihtiyaçlarının
(İSG, Lojistik, Üretim vb.) planlanıp
bu planlamaya uygun video izleme
ve kayıt sisteminin kurgulanmasıdır.
İkinci kategoride ise, fiziki güvenlik
sistemi gereklerine uygun olarak
seçilerek tesis edilen CCTV Fiziki
Güvenlik Kamera Sistemi oluş-
turulmalıdır. Endüstriyel tesiste
kullanılacak güvenlik kameralarının
tespit ve seçiminde, öncelikle fiziki
güvenliğe yönelik potansiyel tehdit-
ler önlemeli ve art niyetli unsurlara
karşı caydırıcılık sağlanmalıdır.
Güvenlik ofislerinde, görevlilerin
izlemesi için tahsis edilen moni-
törlerde izlemesi yapılan ve fiziki
güvenliği doğrudan ilgilendirmeyen,
iç bünyeye yönelik takibi gereken
kamera görüntüleri güvenliğin anlık
takibinden çıkarılarak, makul ve
izlenebilir sayıda görüntünün takip
edilmesi sağlanmalıdır.

Görüntü kalitesi yüksek kame-
ralar kullanma ihtiyacı
Endüstriyel tesislerde geçmiş dö-
nemden beri kullanılagelen analog
kameralar, yeni nesil dijital IP ka-
meralar ile beraber kullanılmakta-
dır. Özellik ve çeşitlilik bakımından
daha fazla özelleştirilmeye imkan
sağlayan IP kameralar ilk etap-
ta kurulum maliyeti yüksek gibi
görünse de devamlılık ve gelişime
imkan tanıması bakımından daha
avantajlıdırlar. IP kameralarda ge-
nel olarak görüntü kalitesinin daha
iyi olması, kameraların en yakın
switch’den sisteme eklenebilmesi,
her seferinde kayıt cihazına kablo
çekmeye gerek olmaması, akıllı
analiz sayesinde sanal hat ihlali,
hareket algılama, plaka okuma,
kaybolan nesne vb. özellikleri
desteklemesi gibi avantajlar, en-
düstriyel tesislerde CCTV sistemi
açısından dijital dönüşümü gerekli
kılmaktadır.
Endüstriyel Tesislerdeki mevcut
analog kamera sistemi görüntüleri
incelendiğinde, olası bir adli vaka-
da, bu kameralardan elde edilen
görüntülerin, büyük bir oranda,
eşkal teşhisi ve plaka okuma gibi
ihtiyaçları karşılayamadığı görüle-
cektir.
Endüstriyel tesislerde kullanı-
lan CCTV kamera sisteminin
genel özellikleri
Konunun teknik detayını uzmanlık
seviyesinde bilemeyen, sadece
operasyonel taktik kullanımı ile
alakalı olanlar için, Endüstriyel
Tesislerde planlanan ve kullanılan
CCTV Güvenlik Kamera Sistemleri-
nin genel özelliklerini sıralayalım.
1: CCTV Güvenlik Kamera Sistem-
leri oluşturulurken, kaçak girişlerin
engellenmesi, anlık olarak veya
geriye dönük tespit edilmesi hedef-
lenmelidir.
2: Tesislerin çevresinde bulunan
yapının 24 saat kameralarla izlene-
bilmesi ve söz konusu kameraların
yeterli çözünürlükte, zoom yapa-
bilme özelliği bulunması (İnsan
yüzü tespiti ve plaka okuyabilme
kalitesinde) yeterli görüş açısına
sahip olması ve kör nokta bırakma-
yacak şekilde yerleştirilmiş olması
gerekir.
3: Rüzgar, yağış, ve gece zayıf
ışıklandırma gibi meteorolojik ve
çevresel olumsuz koşullar altında
dahi görüntü kalitesini koruyabi-
lecek ve dışarıdan müdahale ile
görevini yerine getiremeyecek
duruma getirilmesini (yönünün
değiştirilmesi gibi) engelleyecek
şekilde konumlandırılmalıdır.
4: Hassas bölümlere konuşlan-
dırılan kameralarda, geniş arka
ışık dengeleme (WDR) ve arka
ışık dengeleme (BLC) gibi görüntü
kalitesini artıran özellikler bulun-
malıdır. Benzer şekilde, parazit
azaltma, bulanıklık giderme,
enstantane hızını ayarlama, aktif
infrared (kızılötesi) aydınlatması,
sisten arındırma, ton ve kontrast
iyileştirme ve düşük ışık şartlarında
çalışabilmesi gibi özellikler de yeni
nesil kameralarda görüntü kalite-
sini sağlayan standartlar olarak
tercih edilmelidir.
5: Bilgi-işlem odası, yönetim odası,
arşiv odası ve hassas diğer bölge-
lerin kapalı devre kamera sistemi
ile gözetlenmesi gerekir.
6: Şirket tesislerinde bulunan
depo ve kargo bölümlerinde, yükle-
me yerlerinde, sevkiyat sahalarında
ve araç giriş-çıkış sahalarında; çok
iyi seviyede kamera izlemesi ve
kaydı sağlanmalıdır.
7: Hassas bölümlere konuşlan-
dırılan kameraların kayıt yapma
özelliği de bulunmalıdır. Bu kame-
ralardan bazıları harekete duyarlı
özellikte olmalı, Güvenlik birimle-
rince düzenli olarak, söz konusu
kayıtlar kontrol edilmelidir.
Dinamik, hırslı,
yenilikçi iş yapmayı prensip
edinen Sanayi İşletmeler
(Endüstriyel Tesisler)’in
tesis güvenliği konusunda da
atılımcı ve kararlı ve
cesur adımlarla koşmaya
başlaması, buralardaki
güvenlik organizasyonunu
çok çabuk üst düzeye
taşıyacaktır.

8: Geniş alanların gözetiminde,
örneğin Sevkiyat Depo yükleme
iç alanı ve yükleme peronları,
açık alanlardaki hassas bölgeler
gibi aynı anda izlenmesi ve kayıt
edilmesi gereken geniş alanların
gerekli olanları, multisensör (çoklu
algılayıcı) kameralar (360 derece
kameralar) ile daimi izlenmeli ve
kayıt edilmelidir.
9: CCTV Yazılım ve Kayıt Sistemi-
nin Full HD(1920x1080) kamera
desteği bulunmalı, bu destek ile
yüksek çözünürlüklerde kayıt yapı-
labilmelidir.
10: Tesis edilen kameraların dü-
zenli olarak kontrolleri ve periyodik
olarak (En az üç ayda bir defa)
kontrolü teknik servis personeli
tarafından yapılmalıdır. Bu hususu
temin eden bakım sözleşmeleri
yapılmalıdır.
Entegre güvenlik yönetim
sistemi doğrultusunda
güvenlik hizmetlerinin
planlanması ihtiyacı
Endüstriyel Tesisler için önerilen
“ENTEGRE GÜVENLİK SİSTEMİ”
olarak tanımlanan sistem, tüm fizi-
ki ve elektronik güvenlik önlemle-
rinin birbirini destekleyerek, hiçbir
güvenlik açığını barındırmayan,
şüpheli faaliyetleri erken tespit ile
müdahale edebilecek tarzda, buna
uygun araç ve cihazlarla tesisin
ve güvenlik ekibinin yapılandırı-
larak, tüm faaliyetlerin algılama,
geciktirme, engelleme, caydırma
ve müdahale koşullarında tam
uygulanmasıdır.
1: Devriye faaliyetlerinin icra edil-
mesi, CCTV Kontrol Odası perso-
nelinin izleme ve takibinde olarak,
gerekli durumlarda öncelikli olarak
belirlenen bölgelerin kontrolünün
yapılması ile ve devriye personeli
ile CCTV Operatörleri arasında
eşgüdüm sağlanarak devriye faali-
yetlerinin etkinliği artırılmalıdır.
2: Fiziki engellerin yetersiz kaldığı
ve güvenlik personelinin devriye
faaliyetleri dışında müdahale ede-
mediği hassas bölümlere konula-
cak olan kameraların video içerik
analiz özellikli olması, hareket
algılayıcıları ile tespit yaptığında ,
kontrol merkezini ve sahaya konu-
lan harici sirenleri devreye alması,
bu sayede izinsiz giriş yapanların
kaçmalarının sağlanması ve
güvenlik ekibinin olaydan anında
haberdar edilerek etkili müdahale
yapması sağlanmalıdır.
3: Güvenlikle alakalı tüm sistem-
ler “Güvenlik Kontrol odasından
takip edilmelidir. Bu doğrultuda,
Kartlı Geçiş Sistemleri, Hırsız
İhbar Sistemleri, Yangın İhbar Sis-
temleri başta olmak üzere, tüm
kampüs bünyesinde güvenlik ile
alakalı olarak yapılacak planlama
ve uygulamaların kontrol merke-
zi bu “Güvenlik Kontrol Odası”
olmalıdır.
Bu çok karmaşık ve derin konuyu,
yüzeysel ve herkesin güvenlik
uzmanlık seviyesine hitap eder
şekilde açıklamaya ve deneyim-
lerimi aktarmaya gayret ettim.
İnovatif çalışma prensipleri doğrul-
tusunda dinamik, hırslı, yenilikçi
iş yapmayı prensip edinen Sanayi
İşletmeler (Endüstriyel Tesisler)’in
tesis güvenliği konusunda da atı-
lımcı ve kararlı ve cesur adımlarla
koşmaya başlaması, buralardaki
güvenlik organizasyonunu çok
çabuk üst düzeye taşıyacaktır.

Endüstriyel tesisleriniz için benzersiz
çözüm: ZETTLER PROFILE Flexible
B
ugünün yangından
korunma ihtiyaçları
daha da karmaşık hale
geliyor. Her tesis, farklı
bir sistem yapılandırma-
sı gerektiren benzersiz bir yapıyla
karşımıza çıkıyor. İşte tam bu nok-
tada ZETTLER PROFILE Flexible
yangın algılama ve alarm sistemi,
neredeyse her türlü yangından
korunma uygulaması için güçlü
ve çok yönlü bir çözüm sağlamak
üzere tasarlandı.
Esnek sistem tasarımı ve güçlü
yapılandırma yazılımı
PROFILE Flexible temelinde MZX
Teknolojisini kullanan gelişmiş bir
kontrol panelidir. Güçlü yapılan-
dırma yazılımı, modüler tasarım
ve bina yönetimi yazılımı (BMS)
sistemleri ile yapılan entegrasyon
sayesinde PROFILE Flexible en
zorlu gereksinimleri bile kolay
ve hızlı şekilde karşılayabilir.
Modülerliği ve çevrim bölme (loop
spit) kabiliyeti, yüksek dona-
nım yapılandırma olasılıkları ile
kullanıcıya her türlü tasarımı ve
kurulumu yapabilmesini sağlar.
Yazılımının gücü ve esnekliği, en
basit senaryolardan inanılmaz de-
recede karmaşık yapılandırmalara
kadar çözümlerin uygulanmasını
sağlar. PROFILE, merkezi yönetim
uygulamalarına bağlanmak üzere
standart protokoller aracılığıyla
üçüncü taraf BMS yazılımlarıyla
tamamen entegre olur. Uyarla-
nabilir tasarım ve yazılımın bu
kombinasyonu, ZETTLER PROFILE
Flexible sistemini akla gelebi-
lecek her türlü yangın koruma
uygulamasını kapsayacak şekilde
öne çıkarmaktadır.
Geleceğe uyumlu donanım ve
düşük işletme maliyeti
Hiçbir endüstriyel tesis sonsuza
kadar kurulduğu şekli ile kalmıyor
ve devamlı bir değişimin içinde
çalışmaya devam ediyor. Bir en-
düstriyel tesisin ihtiyaçları ve zor-
lukları değiştikçe, mevcut yangın
algılama sisteminin de bu ihtiyaç-
lara cevap verecek şekilde ken-
dini güncelleyebilmesi ve adapte
etmesi gerekir. PROFILE Flexible,
bir endüstriyel tesisin işletme
ömrü boyunca yangın korunum
sistemleri maliyetlerini düşürmeye
yardımcı olan, tamamıyla gelece-
ğe yönelik bir çözümdür. Sistem,
korunan her ortama özel olarak
uyacak şekilde genişletilebilir.
ZETTLER PROFILE Flexible yangın algılama ve alarm sistemi, neredeyse
her türlü yangından korunma uygulaması için güçlü ve çok yönlü bir
çözüm sağlamak üzere tasarlandı.
Erdem DENGEL - BDM Leader of EMEA & APAC Global Fire Detection Products
JOHNSON CONTROLS

Özellikle geniş ve açık sahaları
bulunan endüstriyel tesislerde
panellerin birbiri ile ağ kurması,
alarm ve arıza bilgilerinin tesisin
herhangi bir noktasından izlenip
kontrol edilerek yönetilebilmesi
PROFILE Flexible ile çok kolay-
laştırılmıştır. PROFILE Flexible
sistemi tesisin değişen ihtiyaç-
larını kolayca karşılamak üzere
4 ila 32 çevrime kadar büyüyen,
ağa hem bakır hem de fiber
kablo ile bağlanabilen ve birlikte
sorunsuz çalışabilen panel ba-
şına 4000 adresli toplamda 99
paneli destekler. Ayrıca dedek-
törler, giriş ve çıkış modülleri ve
sirenler, görsel alarm cihazları
(VAD’ler) ve daha fazlası dahil
olmak üzere tüm loop cihazlarıy-
la geriye ve ileriye uyumludurlar.
Böylece yılar önce üretilen bir
adresli eleman ile bugün ve
gelecekte üretilecek bir adresli
elemanın aynı çevrimde bera-
berce çalışması sağlanır. Buna
ek olarak, PROFILE EN54-13
standartlarına göre onaylanmış-
tır. Paneller ve cihazlar arasında
tam uyumluluk garanti edilir.
Gelecekteki donanım ve yazılım
güncellemelerine hemen adapte
olabilmesi, esnekliği ve düşük
işletme maliyetleri PROFILE
panellerine her endüstriyel tesis
için akıllı, uzun vadeli bir yatırım
haline getirir.
Endüstriyel Uygulamalar için
neden PROFILE Flexible?
Başlangıçta en zorlu ortamlar-
da çalışmak üzere tasarlanan
PROFILE Flexible sistemi, diğer
cihazların elektronik sinyalle-
rinden kaynaklanan parazit de
dahil olmak üzere elektriksel
gürültü gibi dış etkenlere karşı
oldukça dayanıklıdır. Yaklaşık
50 farklı tasarım seçeneği
sunan donanım çeşitliliğiyle
milyonlarca olası kombinasyon
sunar. Böylece sistem herhangi
bir endüstriyel alanın ihtiyaçları
için özel olarak tasarlanabilir.
Petrokimya tesisleri, üretim ve
ağır işleme tesisleri gibi yangın
algılama ve alarm sistemleri
için zorlu ortamlar için PROFILE
Flexible sistemi yanlış alarm-
sız, sağlam ve güvenilir bir
çözüm sunar. Ayrıca tasarımı
sayesinde PROFILE Flexible
hem geleceğe hem de geçmişe
dönük uyumludur. Herhangi bir
talep durumunda bütün yangın
algılama sisteminin değiştiril-
mesi ya da yükseltilmesi gibi
durumları tamamen ortadan
kaldırır. Tüm bu sunulan tekno-
lojiler, ölçeklenebilir modüler
paneller, tekrarlayıcılar ve saha
ekipmanları ile birlikte PROFILE
Flexible, endüstriyel uygulama-
larda yangın algılama için ideal
bir çözüm haline gelir.
Daha düşük kurulum maliyetle-
ri ve basitleştirilmiş kablolama
Görsel alarm cihazları (VAD), bir
çevrimin sunduğu akımın büyük
bir kısmını kullandığından çevrim-
de kullanılacak adresli eleman
PROFILE
Flexible, bir
endüstriyel tesisin
işletme ömrü boyunca
yangın korunum
sistemleri maliyetlerini
düşürmeye yardımcı
olan, tamamıyla
geleceğe yönelik bir
çözümdür.

sayısını sınırlamaktadır. ZETT-
LER PROFILE Flexible sistemi, 1
Amperlik çevrim akımı sağlar – bu
birçok üreticinin sistemlerinin
sunduğu çevrim akımının iki katı-
na eşittir. Böylece endüstriyel bir
tesiste her bir çevrime daha fazla
Görsel Alarm Cihazının bağlanabi-
leceği anlamına gelir, bu nedenle
daha az çevrim ve panel gerekir.
Daha az döngüye ve panele sahip
olmak, kablolama ve kurulum
maliyetlerini azaltırken tasarımı
kolaylaştırır.
Yüksek Güvenilirlik ve Hassas
Algılama
Endüstriyel tesis için, tek bir yan-
lış alarm büyük sorunlara neden
olabilir. Buna karşılık olarak çok
fazla yanlış alarm sistemlerin
güvenilirliği sorgulanmaktadır.
Gerçek bir alarm geldiğinde
tesis yöneticileri ve güvenliği
tarafından alınan alarm ciddiye
alınmayabilir, bu da çok ciddi
sorunlara yol açabilir. ZETTLER
PROFILE Flexible sisteminde
kullanılan 3oTec 850PC üçlü
algılama dedektörleri duman,
ısı ve CO seviyelerini aynı anda
izleyerek standart saha ekipman-
ları ile aynı çevrimde çalışır. Bu
gelişmiş üçlü algılama teknolojisi
yanlış alarmları çok büyük oranda
azaltır ve daha erken algılama
sağlar. Avrupa çapındaki onayla-
rıyla ZETTLER, daha hızlı ve daha
doğru yangın tespitinde öncü
konumdadır. Adreslenebilir alev
sızdırmaz 3IR alev dedektörleri
sayesinde herhangi bir modüle
gerek kalmadan direkt çevrim
üzerine alev dedektörleri eklene-
bilir. Özellikle patlayıcı alanlarda
kullanımı Zone 0,1,2 ve 20,21,22
sınıfları için uluslararası serti-
fikasyon kuruluşları tarafından
onaylanmıştır. Yine endüstriyel
tesislerde sıkça karşılaşılan so-
runlar için kablo tipi ısı sensörleri,
hava örneklemeli sistemler ve
yeni nesil ışın tipi duman dedek-
törleri ile bütün zorluklara çözüm
sunulabilmektedir.
Siz isteyin ZETTLER mümkün
kılsın.
Modern yangın korunum çözüm-
leri, her tesisin kendine özgü,
değişen zorluklarına ve ihtiyaçla-
rına yanıt veren bir algılama ve
alarm sistemi tasarımı gerektirir.
Üstün güce, esnekliğe ve güveni-
lirliğe sahip bir sistem gerektirir.
ZETTLER’in esnek yangın algılama
ve alarm sistemi PROFILE’in çok
yönlü tasarımı ve güçlü konfigü-
rasyon yazılımı, neredeyse her
türlü yangından korunma uygu-
laması için çözüm sunar. Çünkü
hayatı korumak için kullanılacak
bir durumda güvenlikten asla taviz
verilemez.
ZETTLER ve PROFILE Flexible
ürün serisi hakkında daha fazla
bilgi için, zettlerfire.com adresini
ziyaret edin.
Yaklaşık
50 farklı tasarım
seçeneği sunan
donanım çeşitliliğiyle
milyonlarca olası
kombinasyon
sunar.

Depoları yangın tehdidinden korumak için en son teknolojilere
sahip sürekliliği olan kapsamlı erken yangın algılama
sisteminin kurulması gereklidir.
S
SENARYO: Depolar ve
dağıtım merkezleri, çok
değerli malzemelerin
muhafaza edildiği ve
potansiyel olarak yanıcı
olabilen çok çeşitli envantere sahip-
tirler. Depo yangınlarında potansiyel
hasar salt envanterin kaybı veya
binalardaki hasarla sınırlı değildir.
Aynı zamanda çevresel zarar, iş
kesintisi maliyeti ve İşletmenin
itibar kaybı da söz konusudur.
Günümüzde Depolarda kurulan bir
dizi yangını bastırma (söndürme)
ve yangın algılama sistemleri zaten
vardır. Ancak bilinen ve halihazırda
uygulanan bu sistemlerin önemli
sorunları da vardır. Mesela mevcut-
ta bilinen bu sistemleri kullanırken
yangında sprinkler başlıklarının aktif
hale gelmeden önce yangının kayda
değer boyuta ulaşması gereklidir.
Sprinkler başlıkları açılıp suyun
ortama boşalması ile ortaya çıkan
su hasarı, yangın ve duman hasarı
kadar şiddetli olabilmektedir. Depo-
ları yangın tehdidinden korumak için
en son teknolojilere sahip sürekliliği
olan kapsamlı erken yangın algıla-
ma sisteminin kurulması gereklidir.
Fiber optik tabanlı doğrusal yangın
algılama sistemleri son 15 yıldır
ulaşım endüstrilerinde (karayolu ve
demiryolu tünelleri, kablo galerile-
ri, yürüyen merdivenler gibi...) iyi
bilinmekte ve kurulmaktadır, ancak
endüstriyel uygulamalarda da gide-
rek daha popüler hale gelmektedir
ve geleneksel teknolojilere noktasal
dedektörler, ışın tip duman dedek-
törleri, hava emmeli dedektörlere
göre bir takım avantajlar sergilemek-
tedir.
Müşteri gereksinimleri
Müşterim değerliydi ve bu nedenle
Müşteri, rafların dikey seviyelerinde
yangına karşı erken duyarlı olabi-
lecek bir yangın algılama sistemi
kurulmasını istedi. Mevcutta gele-
neksel olarak, yangın algılama ve
söndürme stratejisinin bir parçası
olarak hava emmeli duman dedek-
törleri ve ışın tipi duman dedektörle-
rinin bir kombinasyonu kullanılmıştı.
Bununla birlikte, Müşterinin işlet-
mesi bir imalat ortamı olduğundan
depo atmosferinde önemli miktarda
parçacıklarda vardı. Parçacıklar hem
ışın tipi duman detektörlerinin hem
de hava emmeli duman dedektör-
lerinin her ikisinin de başarısız
olmasına (ışın tipi duman dedek-
törlerinin lenslerinin kirlenmesine,
hava emmeli dedektörlerin de
boruların tıkanması ya da toz ve
parçacıkların hafifçe hava emmiş
deliklerinin tıkanması nedeniyle) ve
ayrıca ortam atmosferinde havada
asılı kalabilen bu parçacıklar zaman
zaman duman olarak yanlış algılan-
dığı için yanlış alarmlara neden olu-
yordu. Bu nedenle İşletme sahibi
Müşterimiz geniş alanda kapsamlı
bir erken yangın algılama olanağı
sunabilecek ancak daha yüksek
güvenilirlik, daha düşük bakım ma-
liyetleri ve daha az yanlış alarm ile
daha sağlam bir teknoloji arıyordu.
Sistemin uluslararası yangın dü-
zenleme standartlarını karşılaması
zorunluydu ve bu senaryoda uygun
standart Avrupa standardı olan
EN54’e uygun olması da gerekliydi.
Fiber Optik Doğrusal Yangın Algılama
(Fiber LHD) sistemi kullanarak depo
tesislerinin korunması
BTS YANGIN GÜVENLİK YAPI TEKNOLOJİLERİ

Biz ne yaptık?
BTS Yangin, Müşterinin Deposun-
da Bandweaver Ltd’nin üretimi
FireLaserDTS sistemine dayanan
bir fiber optik doğrusal yangın algı-
lama (fiber LHD) sistemi tasarladı
ve kurdu. BTS Yangin, bugüne
kadar 450.000 metreden fazla
fiber optik algılama kablosu kulla-
narak 150’den fazla FireLaserDTS
sistemi kurmuştu ve bu nedenle
sistemleri tasarlama ve tesis
etme konusunda geniş deneyime
sahipti. BTS Yangın, İşletme içinde
1.800 metreden fazla fiber optik
algılama kablosuyla Depo rafların-
da çok seviyeli bir yangın algılama
sistemi tasarlamıştır. Bu uygula-
mada başarının anahtar faktörlerin-
den biri, fiber optik LHD algılama
kablosunun rafa tüm seviyelerde
geniş kapsama alanı sağlamasıy-
dı. Bandweaver’ın FireLaser LHD
sisteminin benzersiz özelliklerinden
biri, kablonun uzunluğu boyunca
minimum her 0,50 m’de bir ölçüm
noktaları sağlaması ve böylece
herhangi bir yangın olayının tipik
olarak birkaç metre içinde yer
almasıdır. Yukarıdaki şekil 1’de,
fiber optik algılama kablosunun raf-
lardaki yerleşim yolları görülmekte-
dir ve rafların her katmanı boyunca
yerleştirilmişlerdir.
Kullanılan FireFiber AT kablosu, ko-
lay kurulumu sağlayan hafif, esnek
ancak sağlam bir yapıya sahiptir.
Sistemde bir yedeklilik düzeyi
sağlayabilen 2 kanallı FireLaser
DTS cihazı kullanılarak fiber sensör
kablo üzerinde döngü (loop) oluş-
turulmasına olanak sağlanmıştır.
Bu sayede fiber sensör kablonun
uzunluğu boyunca herhangi bir
noktada kesilmesi durumunda dahi
FireLaser DTS sistemi kesintisiz
çalışmaya devam edecektir.
Yukarıdaki şemada, İşletmedeki
Depo raf yapısından birinde 12
raf ünitesi boyunca döngü (loop)
konfigürasyonuna sahip optik
fiber kablonun yol şeması gösteril-
mektedir. Kablo yolu, raf arala-
rında farklı seviyelerde bulunacak
malzemelerde oluşabilecek yangını
mümkün olduğunca yakın algılama
sağlayarak depodaki rafların farklı
seviyelerine monte edilerek kapalı
bir döngü (loop) hattı ile oluşturul-
muştur.
Müşteriye yararları
Fiber LHD Sistemini değerlendirir-
ken, Müşteri projenin uzun ömrü
boyunca kullanılabilmesi için farklı
algılama teknolojilerine sahip sis-
temler arasında seçim yapmak için
önemli birkaç teknik detayı dikkate
almıştır. Aşağıda, Müşterinin fiber
optik LHD sistemini seçmesine
neden olan önemli birkaç özelliğini
bulabilirsiniz.
Düşük Maliyet:
Fiber optik sensörler tamamen
pasiftir ve EMC girişimine karşı bağı-
şıktır, toz veya diğer çevresel faktör-
lerden etkilenmez. Bu nedenle, fiber
optik kablonun ömrü raflar arasında
herhangi bir bakım gerektirmeden
30 yıldan fazla olabilir. Bu durum,
Müşterinin hali hazırda kullandığı
her ikisi de sık bakım gerektiren
hava emmeli ve ışın dedektörleri
ile yaşadığı deneyimin aksine bir
durum idi. Bu projenin değerlendi-
rilmesi sırasında Müşteri 3 yıllık bir
işletme süresindeki bakım ve servis
hizmetlerinin İşletmeye getireceği
maliyetlerini dikkate almış ve bu
süre zarfında fiber LHD sistemi
diğer teknolojilere göre daha uygun
maliyetli çıkmıştır.
Yüksek güvenilirlik:
Fiber optik LHD sistemin sahada
(bu uygulamada raflar arasında)
pasif olması ve hiçbir elektronik
ekipman barındırmayan yapısının bir
diğer yararı da çok güvenilir olmaları
ve bakım, temizlik gibi süreçlere
ihtiyaç göstermemesi nedeniyle
yangın algılama sisteminin çalış-
mama sürelerinin olmamasıdır.
Daha düşük bakım maliyetlerine
ek olarak, genel riski düşüren ve
koruma seviyelerini iyileştiren daha
yüksek ve geniş bir kapsama alanı
sağlamaktadırlar. Bandweaver
FireLaser’ın MTBF ömrü 29 yıldan
fazladır. (Telcordia standardı) ve
cihaz SIL2 sertifikalıdır. Böylelikle
FireLaserDTS sistemi en zorlu
saha şartları ve uygulamalarında
da kullanılabilir yapıdadır. Cihazın
ayrıca Ex-ortamlarda kullanılabile-
ceğini gösteren ATEX sertifikası da
mevcuttur.
Uluslararası kabul görmüş stan-
dartlar ve tam sertifikalı
Bandweaver FireLaser DTS ve
FireFiber AT algılama kablosu
EN54 bölüm 22’ye göre sertifika-
landırılmıştır. Bu sertifikalandır-
mayı Dünya’nın sayılı bağımsız ve
güvenilir 3. Parti test laboratuvar-
larından birisi olan Alman VdS yap-
mıştır. Bu sertifika ile müşteriye
sistemin yangın algılama endüst-
risinde en yüksek standartlarda
tasarlandığı ve test edildiği bilgisi
ve güvenirliliği sağlanmaktadır.
Erken teşhis:
Algılama kablosu rafın dikeyde fark-
lı seviyelerine monte edildiğinden,
yangın algılaması ve hızının çok
daha erken alınabileceği anlamına
gelir. Hava emmeli ve ışın dedektör-
leri ile bu cihazlar tipik olarak tavan
seviyesinde belli yüksekliğe monte
edilir veya borulaması yapılır. Bu
nedenle yangın sırasında oluşacak
bir dumanın o bölgeye ulaşması
zaman alabilir. Fiber optik LHD
sensör kablo ile Depo içinde raf
aralarında hem dikey seviyelerde
birkaç katmanda hem de yatay
seviyelerde kablo yolu üzerindeki
her 0,50 m’de bir ölçüm yapabilir-
siniz ve böylece yangının başladığı
noktaya çok yakın olursunuz. Kısa-
cası fiber LHD sistem kullanımı ile
yangın daha önce tespit edilir ve bir
yangın sırasında yangının vereceği
veya sprinklerin açılması sırasında
ortaya çıkacak su ile ilgili herhangi
bir hasar en aza indirilir.

Endüstriyel Tesis Güvenliği
A
slında hepimiz bu sistem-
lerle günlük hayatımızda
dahi çokça karşılıyoruz.
Vapur iskelesinde jeton
atarak geçtiğimiz turnike-
ler, o turnikeleri izleyen kameralar
dahi bu sistemin sadece ufak bir
parçası. Tabi bu güvenlik ihtiyacı ve
tedbirleri kullanıldığı yerin niteliği ve
kullanım amacına göre de değişken-
lik gösteriyor. Biraz önce vapur is-
kelesi üzerinden verdiğimiz kamera
günlük hayattan bir örnekti. Başka
bir boyuttan ele alırsak bugün ül-
kemizin sınır güvenliğini korumakta
olan güvenlik noktalarımızda da çok
daha üst seviye teknolojiye sahip
kameralar kullanılıyor. İşte burada
nitelik ve kullanım amacına göre
ürün farklılığı ortaya çıkıyor.
Tansa olarak bizim de bu sistem
içerisindeki rolümüz oldukça
önemli bir yer tutuyor. Turnikeler,
tesis güvenliklerinde otomasyona
entegre olarak giriş-çıkış kontrolü-
nü düzenlediği gibi aynı zamanda
tesisin fiziki güvenlik donanımına da
katkı sağlıyor. Diğer bir deyişle hem
düzenleyici hem de caydırıcı olarak
sistemin içerisinde yer alıyor. Bugün
iş merkezleri, toplu yaşam alanları,
ulaşım hatları gibi sürekli gündelik
hayatımızın içerisinde turnikelerle
karşılaşıyoruz. Ancak diğer taraftan
da yaşantımızda önemli bir yeri
olan ancak tüm hayatımız boyunca
görme imkânımız olmayacak birçok
önem ve güvenlik derecesi yüksek
tesiste de yine turnikelerimiz hizmet
veriyor. Endüstriyel Tesis olarak
nitelendirebileceğimiz fabrikalar,
ağır doküm ve metal imalathane-
leri, kıymetli eşya imalathaneleri,
petrol rafinerileri, enerji santralleri
gibi birçok sektörel tesiste turnike
kullanımını görebiliyorsunuz. Tabi
turnikeler de bu kullanım alanlarına
göre faklı tasarım ve donanımlara
sahip olabiliyor. Turnike sistemleri,
bu tesisler bünyesinde personel ve
ziyaretçi kontrolü sağlamak ama-
cıyla kullanılabileceği gibi; özellikle
data-veri merkezleri ve kıymetli eşya
imalathaneleri gibi kritik önem taşı-
yan noktalarda da tercih edilebilir.
Personel ve ziyaretçi takibi için en
çok tercih edilen ürün grupları Tam
Boy ve Tripod Turnike modelleridir.
Ancak biraz önce belirttiğimiz gibi
kredi kartı, değerli maden ve gizli
niteliği taşıyan belgelerin ya da sis-
tem-veri odalarının girişlerinde daha
gelişmiş ürünler tercih edilebilmek-
tedir. Örnek olarak hassas ağırlık
ve boy ölçümü yapabilen man-trap
model kapsül turnikeler bu görev için
daha uygun olacaktır. Bu ürün yapısı
itibariyle bir kişinin geçişine müsa-
ade etmesi, boy ve ağırlık ölçümleri
yaparak kişinin fiziksel özellikleri ile
tanımlanması ve biyometrik cihazlar-
la kimlik tespitinin yapılmasına kadar
birçok imkan sağlıyor. Tüm bunlar bir
kişinin tesise girişiyle ilgili A’ dan Z’
ye tüm kontrolleri yaptığınız anlamına
gelir. Ancak bu ürünü bir data mer-
kezine değil önem ve kritiği yüksek
bir endüstriyel tesis girişine koydu-
ğunuzu düşünürseniz bazı özellikleri
geliştirmeniz gerekir. Mesela kasasını
zırhlı, camlarını kurşun geçirmez
yapmanız gerekebilir. İçerisine metal
algılayıcı bir dedektör ünitesi ekleme-
niz gerekebilir. Böylece tesisin önem
ve kritiklik seviyesine ürünü adapte
etmiş olursunuz. Takdir edersiniz ki
tüm bunları uygulayabilmek ve kullanı-
cıya sunmakta tamamen mühendislik
ve üretim kabiliyetlerinizle ilgilidir.
Kısacası farklı kullanım alanları için
farklı ürün modelleri tasarlıyor ve
bu modeller üzerinde fonksiyonel
geliştirmeler yapabiliyoruz. Bunların
tamamını da fabrikamız çatısı altında
faaliyet gösteren Ar-Ge Tasarım Mer-
kezimiz ve Ür-Ge Mühendislik Ofisimiz
bünyesinde oluşturuyoruz.
Tansa Turnike olarak bugün ülkemizin
büyük öneme sahip birçok fabrika ve
endüstriyel tesisinde ürünlerimizle
yer alıyoruz. Bundan sonraki süreçte
de sektörün lider firması olarak ürün
ve çözümlerimizle bu projelerde yer
almaya devam edeceğiz.
Günümüzde birçok yapı da artık eletronik güvenlik sistemleri ve akıllı
güvenlik otomasyonları olmazsa olmaz unsurlar arasında yer alıyor.
TANSA TURNİKE

R
isk veya riziko, sözlük
tanımı ile bir olayın
gerçekleşme ihtima-
line bağlı olarak, söz
konusu olay nedeniyle
bir zarara uğrama tehlikesi veya
zarar görme olasılığıdır.
Ulusal ve uluslararası hukuki
kaynakların çoğunda risk ve risk
analizi iş sağlığı ve güvenliği kon-
septi odaklı olarak ele alınmak-
tadır. Nitekim ülkemizde de risk
ve risk değerlendirmesi 6331
sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği
Kanunu’nda tanımlanmıştır. Söz
konusu kanunda risk, tehlikeden
kaynaklanacak kayıp, yaralan-
ma ya da başka zararlı sonuç
meydana gelme ihtimali; risk
değerlendirmesi ise işyerinde
var olan ya da dışarıdan gelebile-
cek tehlikelerin belirlenmesi, bu
tehlikelerin riske dönüşmesine
yol açan faktörler ile tehlikeler-
den kaynaklanan risklerin analiz
edilerek derecelendirilmesi ve
kontrol tedbirlerinin kararlaştırıl-
ması amacıyla yapılması gerekli
çalışmalar şeklinde belirtilmek-
tedir .
Tanımlardan da anlaşılacağı gibi,
tehlikelerin tanımlanması, riskin
belirlenmesi ve risk değerlen-
dirmesi için ilk adımdır. Eğer
herhangi bir tehlike dikkate alın-
mamış veya fark edilmemiş ise
sonucunda ortaya çıkacak riskler
belirlenemez, analiz edilemez ve
hiçbir önleyici tedbir alınamaz. Bu
durumun sonuçları da çok ağır
olabilir.
Risk değerlendirmesi genellikle iş
sağlığı ve güvenliği kapsamında
şirket ve işletmeler tarafından
yasa gereği yapılması gereken sı-
ralı işlemlerden biri olarak bilinse
de çok geniş ve değişik alanlarda
etkinlikle kullanılmaktadır. Örne-
ğin günlük hayatımızda, sağlık,
güvenlik, yangın, çevre, ekono-
mik, teknolojik, yatırım, genişle-
ÖZEL DOSYA GÜVENLİKTE RİSK ANALİZİ VE YÖNETİMİ
Risk değerlendirmesi
Eğer herhangi bir tehlike dikkate
alınmamış veya fark edilmemiş ise
sonucunda ortaya çıkacak riskler
belirlenemez, analiz edilemez ve
hiçbir önleyici tedbir alınamaz.
Faruk DOĞAN - ISPS Yöneticisi
TEPE SAVUNMA VE GÜVENLİK A.Ş.

me gibi birçok farklı konuda risk
değerlendirmeleri ile karşılaşmak
mümkündür. Ayrıca bir şirket,
işletme, genel bir konuda risk
analizi yapılabileceği gibi, daha
küçük bölüm veya birimler için ya
da kapalı devre kamera sistemi
(CCTV) basit bir teknolojik ekip-
manın kurulumuna olan ihtiyacın
belirlenmesi için de yapılabilir.
Etkin bir risk yönetiminin ilk
adımı risk analizi/risk değerlen-
dirmesidir. Böylelikle oluşması
muhtemel tehlikelerin ve belir-
sizliklerin analiz edilmesi edilip,
belirlenmesi ve gerekli önlemle-
rin alınabilmesi mümkün olabilir.
Böylece gereksiz para ve zaman
maliyetleri azaltılabilir ve faali-
yetlerin kesintisiz devam etmesi
sağlanır.
Risk değerlendirmesi genellikle
beş adımda gerçekleştirilir.
Adım 1: Tehlikelerin ve/veya za-
rara neden olabilecek her şeyin
belirlenmesi.
Adım 2: Kimin, nelerin ve nasıl
zarar görebileceğine karar veril-
mesi.
Adım 3: Risklerin derecelen-
dirilmesi, değerlendirilmesi ve
önlemlere karar verilmesi.
Adım 4: Bulguların bir kaydının
yapılması.
Adım 5: Risk değerlendirmesinin
gözden geçirilip, gerekiyorsa
güncellenmesi.
Belirtilen aşamalara göre yapı-
lacak herhangi bir risk değerlen-
dirmesinde en önemli faktörler,
amaçlar, varlık tanımlama, risk
tanımlama, risk analizi, risk olası-
lığı ve etkisi ile çözüm maliyetidir.
Amaç, varlık, tehlike ve riskle-
rin tanımlanması
Riskin sağlıklı bir şekilde tanım-
lanabilmesi için, amaçların çok
iyi belirlenmiş olması gerekir.
Örneğin amacımızı “bir hastane
acil servisinin her türlü olumsuz
dış etkenden korunacak şekilde
işletilmesi” şeklinde belirleyebi-
liriz.
Varlık tanımlama şirket/kuru-
munuzun hem fiziksel hem de
fiziksel olmayan tüm varlıklarının
eksiksiz bir envanteridir. Aynı ör-
nekten hareket edecek olursak,
varlıklar acil servisteki personel
(doktorlar, hemşireler, hastabakı-
cılar, hastalar ve diğer personel)
ve tıbbi cihazlardır ile ilaçlardır.
Varlıkların tanımlanması sonra-
sında yapılacak değerlendirme,
tehlikelerin tanımlanmasını,
zarar görme olasılığını ve sevi-
yesini, normal durumların yanı
sıra standart olmayan olayları da
içermelidir.
Amaçlar ve varlıklar belirlendik-
ten sonra, amaçlara ulaşılmasını
engelleyebilecek, varlıklarımızın
zarar görmesine neden olabile-
cek olası tehlikeler ve bu tehli-
kelerin yaratacağı riskler tanım-
lanır, değerlendirilir ve alınacak
tedbirler kararlaştırılır. Hastane
acil servisi örneğinde, acil servis
içerisinde ve dışında olabilecek
şiddet olayları tehlikelerden birisi
olarak tespit edilirse, anılan teh-
likenin buradaki personel, hasta
ve diğer varlıkların güvenliğini
etkilemesi önemli bir risk olarak
tanımlanabilir.
Risklerin tanımlanmasında
aşağıda verilen soru örnekleri
yardımcı olabilir
Amaca ulaşma yolunda neler
yanlış gidebilir?
Sorun nedir?
Hangi tür işlemler başarısız
olmamıza neden olabilir?
Zayıf olduğumuz alanlar ne-
ler?
Hangi varlıkları daha çok koru-
malıyız?
Faaliyetlerimiz hangi durum ya
da olaylar karşısında aksayabilir?
En kritik bilgi kaynaklarımız
neler?
En fazla harcama yaptığımız
alanlar hangileri?
Hangi faaliyet ya da süreçler
daha karmaşık?
Cezai yaptırımlara maruz kal-
dığımız alanlar hangileri?
Risklerle ilgili alınacak önlemler
büyük ölçüde risk tanımlarına
dayandırılacağı için, risk tanımla-
ma sırasında mümkün olan en az
hata ile çalışılmasına dikkat edil-
melidir. Risklerin onları yaratan
kaynaklar bakımından sınıflan-
dırılarak tanımlanması, hataları
en aza indirebilmek bakımından
yararlı bir teknik olarak uygulan-
maktadır.
Risk Değerlendirmesinin te-
meli Olasılık ve Etki Analizidir.
Bu kapsamda riskin iki temel
özelliği vardır. Bunlar; belirli bir
sonuca ulaşamama olasılığı ya
da istenmeyen bir olayın oluşma
olasılığı (Possibility of Occuren-
ce – Meydana Gelme İhtimali) ve
riskin oluşması durumunda, bu
durumların sonuca etkisinden
oluşur (Severity of Loss – Kaybın
Büyüklüğü).
Faruk DOĞAN

Riskler gerçekleşme olasılığı ve
risklerin gerçekleşmesi duru-
munda ortaya çıkacak sonuçların
etkileri göz önünde bulundurularak
ölçülür. Risk değerlendirmesi konu-
sunda aynı örnek üzerinden devam
edecek olursak, “Acil servis içeri-
sinde ve dışında olabilecek şiddet
olayları tehlikelerden birisi olarak
tespit edilirse, anılan tehlikenin
buradaki personel, hasta ve diğer
varlıkların güvenliğini etkilemesi”
risk faraziyesinin meydana gelme
ihtimalini orta, meydana gelmesi
durumunda yaratacağı olumsuz
etkinin orta seviyede olduğu değer-
lendirilebilir.
Bu durumda risk değerlendirmesi,
“risk yönetim önlemlerini almaya
değecek seviye bir risk” olarak
ortaya çıkacaktır.
Bu riskin bertaraf edilmesi veya
en aza indirgenmesi için bir dizi
önlem planlanması ve bu önlemle-
rin maliyet etkin olmasının dikkate
alınması gerekmektedir.
Risk değerlendirmesi sonrasında
yapılacak Risk Kontrol Planlama-
sı çerçevesinde; riskler, analiz
sonuçları bizlere ulaşılan veriler
doğrultusunda etki büyüklüklerine
göre sıralama yapıp kontrol amaçlı
bir planlama oluşturulmalıdır. Bu
planlarda risk mümkünse orta-
dan kaldırılır, mümkün değilse
etkisi azaltılmış uygun bir seviyeye
indirilir.
Acil Servis örneğinde devam
edecek olursak, hasta yakınlarının
acil servis dışında beklemesini
sağlayacak ayrı bir mahallin tahsi-
si, bu bölümde güvenlik memuru
görevlendirilmesi, varlıklarımızın
bulunacağı bölümleri net olarak
izleyip kaydedecek kapalı devre
kamera sistemlerinin monte edil-
mesi gibi önlemlerin bir kaçı veya
maliyeti dikkate alınarak, tamamı
planlanabilecektir.
Riskler değiştikçe önlemlerin türü
ve sayısı da değişebilecektir.
Somut bir önlem ile ifade etmek
gerekirse, acil servis örneğinde
verilen risk için beş adet CCTV
sistemine ihtiyaç duyuluyorken,
sadece ilaçların kontrol altında
tutulması için bir CCTV sistemi
yeterli görülebilecektir.
Risk değerlendirmesi/analizi
sonrasında hazırlanan risk kontrol
planları uygulamaya konulur, dü-
zenli olarak takip edilip, denetlenir
ve aksama durumunda önleyici
işlemler gerçekleştirilir. İşyerinde
birbirinden farklı departmanlar
mevcut ise her bölüm için ayrı risk
analizi yapılmalıdır.
Gerekli kişilere konu ile ilgili eği-
timler verilmesi, risk yönetiminin
sürdürülebilirliğini ve güncelliğini
sağlayan en önemli faaliyetlerden
biri olduğu unutulmamalıdır.
Bu çerçevede işyerindeki riskleri
tanımlamak ve kontrol etmek
için Risk Değerlendirme Şablonu
bir araç olarak kullanılabilir. Bu
şablon tehlikeleri belirlemek, zarar
görme seviyesini ve olasılığını de-
ğerlendirmek ve riskleri azaltmaya
Şekil 2- Risk Değerlendirmesi Olasılık - Etki Analizi
Şekil 1- Risk Yönetimi Önlemler

yönelik kontrol önlemleri uygula-
mak için bir işyerinin sistematik
bir incelemesini içerir.
Risk analizi çalışmalarında tehlike
ve riskler olasılıklar kapsamında
saptanmaktadır. Bu risklerden
kimlerin, nelerin, ne şekilde
etkileneceği, hangi şiddette zarar
göreceği belirlenir. Riskler; top-
lanan bu bilgi ve veriler eşliğinde
işyerinin kendine has özellikleri
de dikkate alınarak uluslararası
standartlar esas alınarak aşağıda
listelenen nicel ve yarı nitel yön-
temlerden uygun olanı seçilerek
analiz edilir.
Birçok farklı yöntemle risk analizi
yapılabilir. Bu metotları kısaca
ifade etmek gerekirse:
Fine-Kinley Analiz Metodu: Tehli-
kenin gerçekleşmesi durumunda
insan, işyeri ve çevrede oluştu-
racağı zarar ya da hasarın etkisi
değerlendirilir.
Risk = İhtimal x Frekans x Etki
SWOT Analizi Metodu: En basit
haliyle güçlü yönlerimizi, zayıf
yönlerinizi, fırsatları, tehditleri
belirlemek ve tanımlamak için
kullanılan bir analiz sürecidir.
Tehlike ve İşletebilme Ana-
liz Metodu (HAZOP): Kimya
sektöründe ve kritik sistemlerde
uygulanır. Kazaya neden olabi-
lecek durumların saptanması,
analizleri ve ortadan kaldırılmaları
için uygulanır.
L Tipi Matris Analiz Metodu: Ba-
sit, tek başına risk analizi yapmak
zorunda olan analistler için tercih
edilen bir metottur. Acilen önlem
alınması gerekli olan tehlikelerin
tespit edilmesi için kullanılır.
Neden-Sonuç Analiz Metodu:
İstenilmeyen sonuçların ne sebep-
lerden meydana geldiği belirlenir.
Neden-sonuç diyagramı, balık kıl-
çığı şeklindedir. Bu nedenle Balık
Kılçığı Diyagramı olarak da bilinir.
İş Güvenlik Analiz Metodu: İşler
ve görevler iyi tanımlanmışsa bu
metot uygulanır ve dört aşamadan
oluşur. Yapı, tehlikelerin belir-
lenmesi, risk analizi ve güvenlik
ölçüsü olarak incelenir.
Ön Tehlike Analiz Metodu: Tehli-
keli parçaları ve durumları göste-
ren kontrol listelerine güvenerek
bu analiz yapılır.
X Tipi Matris Analiz Metodu:
Tek başına bir kişinin yapmasına
uygun değildir. 5 yıllık geçmiş kaza
bilgilerine ihtiyaç vardır. Tecrübeli
lider ile bir takım çalışması gerek-
mektedir.
Hata Ağacı Analiz Metodu: bu
metodun amacı fiziksel, mekanik,
kimyasal veya insan kaynaklı olu-
şan hataları tanımlamaktır.
Olay Ağacı Analiz Metodu: Kaza
öncesi ve sonrası durumları gös-
terdiğinden sonuç analizinde en
çok kullanılan tekniklerdendir.
Hata Türleri ve Etki Analiz Me-
todu: Herhangi bir sistemde bulu-
nan kısımlar, aletler, bileşenlerde
çıkabilecek arızaların sonuçları
analiz edilir.
Olursa Ne Olur Analiz Metodu:
“Olursa Ne Olur?” sorularına veri-
len cevaplara dayanır. Aksaklıkla-
rın muhtemel sonuçları belirlenir.
Sonuç olarak, hangi risk analiz
metodu kullanılırsa kullanılsın,
en yüksek seviyeden başlanarak
tüm risklerin tamamen bertaraf
edilmesi, bu mümkün değilse alı-
nacak önlemlerle kabul edilebilir
bir seviyeye indirilmesi sağlanma-
lıdır. Bunun için öncelik, tehlike ve
tehlike kaynaklarının etkisiz hale
getirilmesine edilmesine veril-
melidir. Her durumda riskler için
alınmış önlemlerin etkinlik ve de-
vamlılığının izlenmesi ile düzeltici
tedbirlerin alınarak, güncellenmesi
başarılı bir risk yönetiminin nihai
adımıdır.
1 İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
Kanun Numarası: 6331 Kabul Tarihi:
20/6/2012
2 http://www.yazilimcilardunyasi.
com/2017/01/risk-yonetimi_25.html
3 https://www.pngindir.com/png-
fg6nd1/
4 https://multinet.com.tr/blog/tedarik-
yonetimi/risk-analizi-nedir-ve-nasil-yapilir
Şekil 3-Genel Risk Değerlendirme Şablon Örneği

9
0’lı yıllarda entegre
devre üretiminde kul-
lanılan malzemelerden
birinin dünya çapında
başlıca tedarikçisi
olan Uzakdoğu’daki bir fabrika
bir yangın felaketi yaşamıştı. Bu
felaket dünya çapında bellek ele-
manı üretimini ve arzını olumsuz
yönde etkilemiş, sonuç olarak
bilgisayar üretimi ve kapasite
artırımı maliyetlerini önemli
oranlarda yükseltmişti. Bu olay
risk yönetimi kavramının sınırla-
rının ne kadar geniş olabileceği
konusunda kayda değer bir örnek
teşkil etmişti.
International Organization for
Standardization (ISO) tarafın-
dan geliştirilen ISO31000 Risk
Yönetimi Standardı kuruluşlar-
da iş sürekliliğini sağlamanın
yanı sıra ekonomik güçlüklerin
aşılmasını, kurumsal itibarın,
çevre ve iş sağlığının korunması-
nı amaçlayan rehber niteliğinde
bir standarttır. ISO31000’de
belirtilen esasların ve önerile-
rin bir kuruluşa uyarlanması
ilgili kuruluşa münhasır bir risk
tanımı vizyonu gerektirmektedir.
Bu nedenle ISO31000 standardı
için bir belgeleme süreci tanımlı
değildir.
Risk Yönetimi: ISO31000 riski “he-
defler üzerindeki belirsizlik etkisi”
olarak tanımlamaktadır ve risk yöne-
timi sürecini aşağıdaki alt süreçlerin
toplamı olarak tarif etmektedir:
Risk Değerlendirmesi: Risk
tanımlama, risk analizi ve risk de-
ğerleme süreçlerini içerir;
Risk İyileştirme: Risklerin ger-
çekleşme ihtimalleri ve sonuçları
itibariyle azaltılmasını içerir.
Risk Tanımlaması ile İlgili
Yaklaşımlar:
Kapsamlı bir risk değerlendirmesi
risk tanımları ve bunlara ilişkin olası
senaryolar hakkında bilgi ve dene-
ISO31000
Risk Yönetimi
Standardını
kuruluşumuza
uyarlamak
Bir kuruluşta risk tanımlarının kapsamlı olarak yapılabilmesi
ve zaman içinde risklerdeki değişimlerin doğru şekilde
raporlanabilmesi ve izlenebilmesi ilgili kuruluşun şeffaflık ilkesini
benimsemesini, çalışanlar ile yöneticileri arasında sağlıklı ve güçlü
bir iletişimin olmasını gerektirir.
Mişel BAHAR
ARCIS AKTİF RİSK YÖNETİMİ VE ARAŞTIRMA HİZMETLERİ

Güvenlik Yönetimi Dergisi 94

Güvenlik Yönetimi Dergisi 94

Recommended

Recommended

More Related Content

What's hot

What's hot (19)

Similar to Güvenlik Yönetimi Dergisi 94

Similar to Güvenlik Yönetimi Dergisi 94 (20)

Güvenlik Yönetimi Dergisi 94