1. II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ
ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
Mehmet TANYAŞ1, Yavuz GÜNALAY2, Levent AKSOY3, Burak KÜÇÜK4
1Prof. Dr. Maltepe Üniversitesi, İ.İ.B. Fakültesi, Ulus. Tic. ve Loj. Yön. Bölümü,
mehmettanyas@maltepe.edu.tr
2Doç. Dr. Bahçeşehir Üniversitesi, İ.İ.B. Fakültesi, Ulus. Tic. ve İşletme Bölümü,
yavuz.gunalay@bahcesehir.edu.tr
3Yrd. Doç. Dr. Maltepe Üniversitesi, İ.İ.B. Fakültesi, Ulus. Tic. ve Loj. Yön. Bölümü,
leventaksoy@maltepe.edu.tr
4Öğr. Gör. Maltepe Üniversitesi, İ.İ.B. Fakültesi, Ulus. Tic. ve Loj. Yön. Bölümü,
bkucuk@maltepe.edu.tr
ÖZET
İstanbul ilinde yakın zaman içersinde büyük bir deprem olması beklenmektedir. Doğal afetler arasında yıkım gücü ve
etkileme alanı en yüksek olan deprem, afet yönetimi hususunda en çok çalışılan konudur. Bu tür çalışmalarda deprem afeti
sonrasındaki zararları azaltma ve oluşan karmaşıklığı yönetebilme amacıyla koordinasyon faaliyetleri üzerinde
yoğunlaşılmış ve lojistiğin önemi vurgulanmıştır. Afet lojistiği, acil durum ve afetlerden etkilenmiş afetzedelere yardım etmek
üzere bilgi, insan ve kaynak lojistiğinin etkin ve verimli bir şekilde yönetimidir. Afet anında, lojistik faaliyetler en az
operasyon kadar önemlidir. İnsani yardım lojistiği (humanitarian logistics) terimi ile eş anlamlı olarak kullanacağımız, afet
lojistiği konusunda da çok sayıda yayın bulunmaktadır. Bu bildiride, İstanbul ili için en büyük afet riskini taşıyan deprem
sonrası için bir lojistik yönetim modeli önerilmektedir. Model; haberleşme, taşımacılık, depolama, altyapı, enkaz kaldırma,
geçici iskan, dış kuruluşlarla koordinasyon ve personel sağlık hizmetleri faaliyetlerini kapsamaktadır. Önerilen model
İstanbul’un bir ilçesinde uygulanmıştır.
Anahtar Sözcükler: İstanbul Depremi, Afet riski, Afet Lojistiği, İnsani Yardım Lojistiği
ABSTRACT
HUMANITARIAN LOGISTICS MANAGEMENT SYSTEM:
A CASE STUDY ON THE POSSIBILITY OF ISTANBUL EARTHQUAKE
Scientists agree on that a major earthquake will take place in Istanbul within thirty years, and it is
expected to affect the life of tens of millions of people. A disaster management system is required to both
decrease the damage of such a disaster and improve the recovery/restoration period of Istanbul after the
earthquake. Humanitarian logistics is the detailed coordination of complex operation involving people, facilities,
supplies as well as helping the healthcare personnel, rescue teams and wreck removal crews to work in
coordination. In this study we concentrate only on the earthquake as the possible disaster and provide a system
that links telecommunication, transportation, storage, infrastructure and restoration activities as well as the
coordination of different (including international) organizations, with healthcare personnel, rescue teams and
wreck removal crews. This model has been tested at a big municipality in Istanbul.
Keywords: İstanbul Earthquake, Emergency Planning, Humanitarian Logistics, Disaster Logistics
2. İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
1. GİRİŞ
Her yıl doğal afetlerden dolayı milyonlarca insan etkilenmekte, önemli sayıda can kaybına ve
yaralanmalara neden olmakta, milyarlarca dolarlık maddi kayıp yaşanmaktadır. Doğal afetler alt ve üst yapıları
değişik derecelerde bozmakta, ulaşım ve haberleşme kesintiye uğramakta, bulaşıcı ve salgın hastalıklara neden
olmaktadır. Eğitim-öğretimi aksatmakta, emniyet ve asayiş hizmetlerini olumsuz yönde etkilemektedir. Barınma,
yeme-içme ve giyim sorunları doğurmaktadır. İşsizliği artırmakta, psikolojik sorunlara neden olmaktadır.
Konunun daha ilginç yönü ise doğal afet dediğimiz olayların bir kısmının nedeninin bizzat insanlar olmasıdır.
Afet yönetimi de modern yönetim ilkeleriyle uyumlu olmalıdır; planlama, örgütleme, yönetme ve
kontrol etme faaliyetlerinden oluşmalıdır. Temelde bir stratejik planı, örgüt yapısı, yönetim fonksiyonları ve
kontrol faaliyetleri olmalıdır. Bunun yanı sıra afetlerin genelde beklenmeyen bir anda ortaya çıkması ve yıkıcı
etkilerinin olması sebebiyle hazırlık, müdahale ve iyileşme safhalarının ayrı bir boyut olarak ele alınması
gerekmektedir.
1.1. Afet Türleri ve Afet Lojistiği
Dünya üzerinde bir çok ülkenin farklı bölgelerinde çeşitli afetler meydana gelmektedir. Afetler bölge ve
ülke ekonomilerine zarar verdiği için bunların insanlar üzerinde de sosyal ve psikolojik açıdan olumsuz etkileri
de olmaktadır. İnsanlar için fiziksel, ekonomik, sosyal ve çevresel kayıplar doğuran, normal yaşamı ve insan
faaliyetlerini durdurarak veya kesintiye uğratarak toplulukları etkileyen, etkilenen topluluğun yerel imkân ve
kaynaklarını kullanarak baş edemeyeceği doğal, teknolojik veya insan kökenli olaylar afet olarak nitelendirilir.
Afetler temelde 5 sınıfa ayrılmaktadır. Bu sınıflar; Jeolojik afetler, Klimatik afetler, Biyolojik afetler, Sosyal
afetler, Teknolojik afetlerdir.
Afet yönetimi ise afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması amacıyla, bir afet olayının zarar
azaltma, hazırlıklı olma, olaya müdahale ve iyileştirme gibi dört ana aşamasında yapılması gereken faaliyetlerin
planlanması, yönlendirilmesi, desteklenmesi, koordine edilmesi ve uygulanması için toplumun tüm kurum ve
kuruluşlarıyla, kaynaklarının bu ortak amaç doğrultusunda kullanımını gerektiren çok aktörlü, çok disiplinli ve
çok kapsamlı ve karmaşık bir yönetim modelidir (T.C. Başbakanlık, 1997). Bir başka tanım ise, afetlerin
önlenmesi ve zararlarının azaltılabilmesi amacıyla, afet öncesi, afet sırası ve afet sonrasında yapılması gereken
çalışmaların yönlendirilmesi, koordine edilmesi ve uygulanabilmesi için toplumun tüm kurum ve kuruluşlarıyla
kaynaklarının bu amaç doğrultusunda yönetilmesidir (Sarp, 1999).
Afet ve acil durum lojistiği, insanları, kaynakları, yetenek ve bilgiyi, afetlerden etkilenmiş afetzedelere
yardım etmek için etkin bir şekilde mobilize edebilen süreçler ve sistemlerden oluşur (Kadıoğlu, 2011). Afet
lojistiği; afet öncesi hazırlık, afet müdahale süreci ve müdahale sonrası lojistik faaliyetler olmak üzere 3 kısımda
değerlendirilebilir (Pektaş, 2012).
Afet öncesi hazırlık ve planlar doğru nitelikteki malın, doğru zamanda, doğru yere, en uygun maliyetle
ulaştırılmasını sağlamaya yönelik çalışmaları kapsamaktadır. Afet malzemelerinin temini esnasında, tedarikçi
(mal ve hizmet sağlayıcı) firmaların seçiminde; firmaların güvenirliği, referansları, deneyimi, kapasiteleri ve
mali gücü gibi kriterler dikkate alınmalıdır. Afet öncesi hazırlık çalışmaları planlama, satın alma, taşımacılık
yönetimi, depo yönetimi, raporlama ve insan kaynaklarının geliştirilmesi süreçlerini kapsamaktadır.
Afet müdahale süreci lojistik faaliyetleri; ön değerlendirme ve ihtiyaç tespiti, lojistik eylem planı
yapılması ve uygulanması, afetle müdahale sürecinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve raporlanması faaliyetlerini
kapsamaktadır.
İnsanları etkileyen afet ve acil durumlarda insani yardım malzemelerinin lojistiğine İnsani Yardım
Lojistiği (Humanitarian Logistics) adı verilmektedir. İnsani Yardım Lojistiğinin; afet yönetiminin hazırlık,
müdahale, iyileştirme ve yeniden kurma aşamaları ile paralellik göstererek uygulanması gerekmektedir. İnsani
yardımı lojistiğinde önemli olan; doğru malzemeyi, doğru kişiye, doğru miktarda, doğru nitelikte, doğru
zamanda ve doğru yerde ulaştırabilmektir. Lojistiğin yedi doğrusunda olan doğru maliyet terimi özellikle afet
anında uygulanan insani yardım lojistiğinde söz konusu değildir.
1.2. Afetlerin Analizi
Dünyada son 25 yılda meydana gelen değişik doğal afetler yüzünden yaklaşık 3 milyon insan hayatını
kaybederken bu afetlerin ekonomik bedeli ise, trilyon dolar mertebesindedir. Dünya’da deprem, sel, heyelan gibi
3. İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
afetler için her gün 2 milyon dolar harcama yapılmaktadır. Dünya’da her yıl afetlerden ölen insan sayısı 15.000
dolayındadır (URL 2, 2004).
Dünya genelindeki doğal afetler analiz edildiğinde, doğal afetlerin çoğunluğunu jeolojik ve klimatik
afetlerin oluşturduğu görülür. Dünya’da etkili olan doğal afet türleri; şiddetlerine, oluşum sürelerine ve etkilerine
göre sıralanınca en önemlilerinin kuraklık, tropikal siklon, bölgesel sel ve taşkınların olduğu görülür. Doğal
afetlerin çeşitleri ve önem sıraları ülkeden ülkeye göre de değişmektedir. Ülkemizde ise en sık görülen klimatik
karakterli doğal afetler olup bunlar; dolu, sel, taşkın, don, orman yangınları, kuraklık, şiddetli yağış, şiddetli
rüzgâr, yıldırım, çığ, kar ve fırtınalardır. En şiddetlileri ise başta deprem olmak üzere jeolojik afetlerdir. Türkiye
bunun en şiddetli örneğini 17 Ağustos 1999'da yaşamıştır. Bu deprem binlerce insanın hayatına mal olmuştur.
2. DÜNYA’DAAFET LOJİSTİK PLANLAMASI ÖRNEKLERİ
ABD’nde acil durum planlaması ülkenin siyasi yapısı ve anayasası kapsamında ele alınmaktadır. Bu
kabullerden birincisi ülkenin siyasi yapısının en üstte bir federal hükümet, altında eyaletler (state), daha altta
yerel yönetimler (county, city, town) ve sınırları barış antlaşmalarıyla belirlenmiş Kızılderili kabilelerinden
oluştuğu, bu yönetimlerin her birinin belirli özerkliklere sahip oldukları ve bu özerkliklerin anayasayla verilmiş
haklar olduğudur. Bu özerkliklerden dolayı federal hükümetin oluşturacağı bir afet / acil durum planının
bağlayıcı olamayacağı ancak yol gösterici olabileceği belirtilmektedir.
Federal hükümet, afet / acil durum müdahalesini iki çerçeve yaklaşımla planlamaktadır. Ulusal Olay
Yönetimi Sistemi (NIMS – National Incident Management System) ve Ulusal Tepki Çerçevesi (NRF – National
Response Framework).
Japonya coğrafi konumu itibarıyla deprem, tusinami, tayfun vb. doğal afetlerin sık yaşandığı bir ülkedir.
Yılların getirdiği bir tecrübe ile hem önlem almada, hem de eğitim alanında örnek alınacak bir ülke olduğu için,
Japonya’nın afet yönetim yapılanması ve planlarının incelenmesi düşünülmüştür. Nitekim, Dünyada Afet
Önleme Günü olan tek ülke olarak bu konudaki hassasiyetlerini göstermektedirler. Japonya’da 1960 yılından
beridir Eylül ayının ilk günü, 1923 Tokyo depreminin yıldönümü olarak anılır ve o gün deprem tatbikatı yapılır
(URL 1, 2011).
Japonya’ da doğal afetler konusundaki örgütlenme ve koordinasyon mekanizmasından sorumlu kurum
Afetleri Önleme Konseyi’dir (DPC, Disaster Prevention Council). DPC, Amerika’daki eşlenik kurum FEMA gibi
yerel yönetimlerden başlayarak ulusal boyutta hükümet seviyesine kadar yapılanan ve konsey başkanının
yetkilerinin devlet bakanı ile eşit olduğu bir kurumdur. Fakat Amerika’nın aksine DPC hükümetten bağımsız
değildir ve doğrudan Başbakana bağlıdır.
İngiltere’deki afet yönetimi yapısı Amerika ve Japonya’nın aksine merkeziyetçidir (İTÜ 2002). Geçmişi
1924’e uzanan çalışmalar 1948 yılında sonuçlanarak Sivil Savunma Kanunu çıkarılmıştır. Bu kanun ile sivil
savunma, itfaiye faaliyetleri, arama, kurtarma ve ilk yardım, hasar tespiti vb. faaliyetler doğrudan İçişleri
Bakanlığına bağlanmıştır. Bakanlığa bağlı Sivil Savunma ve Yangınla Mücadele Genel Müdürlüğü merkezi ve
hiyerarşik bir yapı için organize olmuştur.
3. TÜRKİYE’DE AFET LOJİSTİĞİ ÇALIŞMALARI
Türkiye’de ve özellikle İstanbul’da acil durumlarda görev alabilecek en önemli aktörler; Afet ve Acil
Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve
Kızılay’dır.
Deprem kuşağında bulunan ülkemizde afet ve acil durumlar ile sivil savunmaya ilişkin hizmetleri
yürütmek üzere, Başbakanlığa bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) 17/6/2009 Tarih ve 27261
Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 5902 sayılı kanun ile kurulmuştur. Afetlerle ilgili olarak görev yapan İçişleri
Bakanlığı’na bağlı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na bağlı Afet İşleri Genel
Müdürlüğü ve Başbakanlık’a bağlı Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü kapatılarak, tüm afet
yönetimi faaliyetleri, 2009 yılında çıkarılan 5902 sayılı yasa ile Başbakanlık’a bağlı Afet ve Acil Durum
Yönetimi Başkanlığı (AFAD) kurularak yetki ve sorumluluklar tek bir çatı altında toplanmıştır (Tanyaş, 2013a).
Afet ve acil durum hallerinde bilgileri değerlendirmek, alınacak önlemleri belirlemek, uygulanmasını
sağlamak ve denetlemek, kurum ve kuruluşlar ile sivil toplum kuruluşları arasındaki koordinasyonu sağlamak
amacıyla, Başbakanlık Müsteşarının başkanlığında, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri, Maliye, Milli Eğitim,
4. İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
Çevre ve Şehircilik, Sağlık, Ulaştırma, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Orman ve Su İşleri bakanlıkları ve Devlet
Planlama Teşkilatı müsteşarları, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı, Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkanı
ile afet veya acil durumun türüne göre Kurul Başkanınca görevlendirilecek diğer bakanlık ve kuruluşların üst
yöneticilerinden oluşan Afet ve Acil Durum Koordinasyon Kurulu kurulmuştur.
AKOM (Afet Koordinasyon Merkezi) İstanbul İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü'nün çalışmalarına
paralel olarak her türlü afetin öncesinden bitimine kadar geçen sürede, afetin en az zararla atlatılmasını sağlamak
amacıyla İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığına bağlı kurum ve kuruluşlar arasındaki
koordinasyonun sağlanması amacıyla kurulmuştur. İBB Başkanı ve İl Kriz Merkezinden gelecek emirler
doğrultusunda Büyükşehir Belediyesinin üzerine düşen görevlerini koordine etmek, belediyenin ilgili
birimlerince arama kurtarma ekiplerinin kurulması, eğitimlerinin yaptırılması, göreve hazır halde tutulmasını
sağlamak, dünyada, Türkiye'de ve Marmara'da sismik aktivite bilgilerinin sürekli takip edilerek haftalık, yıllık
raporlar hazırlamak, İstanbul'u meteoroloji bölgelerine ayırarak yağış bilgilerinin sayısal ortama aktarmak,
grafiklerini hazırlanmak ve belediyenin ilgili birimlerine bildirmek gibi temel görevleri vardır.
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından sağlanacak doğal afet desteği mülki makamların talepleri
doğrultusunda mevcut yasal mevzuat ve afet sırasında yapılacak ilave yasal düzenlemeye uygun olarak icra
edilecektir. TSK tarafından sağlanacak doğal afet yardımı hayat kurtarma, kurtarılan insanların ihtiyaçlarının
karşılanması, hayatlarının idame ettirilmesi ve afet bölgesinde hayatın normale döndürülmesi boyutlarıyla
gerçekleşecektir. Özellikle lojistik, ikmal, bakım, ulaştırma, sıhhiye, istihkam, muhabere birliklerinin sahip
olduğu yetenekler doğal afet desteğinde önem kazanacaktır.
Kızılay Türkiye’de meydana gelen afetlerle mücadelede ve afet yönetiminde en tecrübeli ve en etkili
kurumların başında gelir. Kızılay sebebi ne olursa olsun hiçbir ayrım yapmaksızın insanın acısını önlemeye veya
hafifletmeye çalışmak, insanın hayatını ve sağlığını korumak, onun kişiliğine saygı gösterilmesini sağlamak ve
insanlar arasındaki karşılıklı anlayışı, dostluğu saygıyı, işbirliğini ve sürekli barışı getirmeye uğraşmaktır.
Kızılay'ın teşkilatı, genel merkez ve şubelerden oluşur. Kızılay'ın Genel Müdürlük teşkilatı dışında kalan bütün
kademelerindeki görevler fahridir (Tanyaş, 2013a).
4. İSTANBUL İLİ DEPREM SENARYOLARI
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin ve afet konusunda yetkili kurumların İstanbul depremine deprem
öncesi, deprem durumunda ve deprem sonrasında yapacağı hazırlıkları inceleyecek olursak, İstanbul Deprem
Master Planı (İDMP) ile olası İstanbul depremiyle mücadele etmeyi hedefleyen İBB'nin öncelikle kurumlar
arasındaki uyumla ve görev birliği anlayışıyla soruna çözüm üretme hedefi bulunmaktadır. Bu anlamda; valilik,
istanbul büyükşehir başkanlığı, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşlar, teşebbüsler, ve diğer kurumlar arasında
öncelikle koordinasyonun sağlanması gerekmektedir. Tanyaş vd. (2013b) raporunda İstanbul’daki afet riskleri
değerlendirildiğinde en büyük etkinin ilin Marmara Denizi kıyılarında oluşacak bir deprem olduğu görülmüştür.
Deprem riski açısından incelendiğinde, Marmara bölgesinin Anadolu’nun levha tektoniği açısından
konumu, genç tektonik dönem içinde gelişen Kuzey Anadolu Fayının hareket özellikleri ve yer değiştirme
miktarlarıyla birlikte Marmara bölgesinin depremsellik karakterinin analizini yapıldığında İstanbul’u etkilemesi
beklenen 7,0 ve daha büyük bir depremin gelecek 30 yılda olma olasılığının %62 (±15) olduğu belirtilmiştir.
İstanbul'un 7,0 ve daha büyük bir depremden etkilenme olasılığının çok yüksek olduğu ve böylesi bir depremin
etkilerini tahmin etmenin zorluğu bilinmektedir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin hazırlattığı JICA-Türkiye raporunun sonucunda 4 senaryo
üretilmiştir (JICA-İBB, 2002). Bu rapordaki deprem simülasyonu sonucunda elde edilen senaryolardan; Model A
senaryosunun Model B’yi ve Model C senaryosunun Model D’yi kapsadığı belirtilip, sadece A ve C modelleri
için senaryo sonuçları verilmiştir. Model C senaryosu sonuçları için; olası deprem sonrasında çok ağır hasarlı
binaların ilçelere göre dağılımı belirlenmiş ve adalar ile Avrupa yakasının iç kısımları bina hasarlarının en yoğun
yaşanacağı bölgeler olması beklenmektedir. Bu bölgelere ulaşım için lojistik destek açısından daha dikkatli bir
planlama yapmak gereklidir. Lojistik desteğin en önemli etmeni olan yol ve bağlantıların durumları da
incelenmiştir.
Hem az riskli hem de çok riskli köprü, viyadük gibi yol bağlantılarının Avrupa yakasının ana arterleri
üzerinde yoğun olarak bulunması, zaten en riskli bölüm olan Avrupa yakasının Marmara Denizi kıyılarına
yaklaşımını güçleştirecektir. Ayrıca, Avrupa yakasının içlerinde bina yoğunluğu ve hasar riskli binaların çokluğu
dolayısıyla bu bölgelere de ulaşım zor olacaktır.
5. İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
5. DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ
Türkiye’de mevcutta yürürlükte olan mevzuat (kanun, kararname ve yönetmelikler) bu konuda
yetersizdir. Bu yetersizliği ortadan kaldıracak şekilde bir çerçeve dokümanı ve doktrinler hazırlamalıdır.
Belirtilen bu doktrinler ışığında ve çizilen çerçeve içerisinde mülki ve mahalli idari bölümler (il-ilçe ve belediye,
muhtarlık) koordineli olarak kendi acil durum çalışmalarını gerçekleştirmelidir.
Afet yönetimi devlet kurumları yapısı üzerinde fonksiyonların tanımlanmasıyla oluşturulur. Ancak afet
yönetimine bu yapıyla koordineli çalışacak sivil toplum örgütleri, özel sektör ve vatandaşlar da dâhil edilmelidir.
Bununla birlikte afet planlamasında öncelikle bir Afet Yönetimi Stratejisine ihtiyaç duyulmaktadır.
Afet planlaması iki aşamadan yapılmalıdır. Birinci aşama mevcut kanun, kararname ve yönetmeliklere
uygun bir plan hazırlanması; İkinci aşama ise hazırlanan bu plandaki eksiklerin ilgili hangi kanun, kararname
veya yönetmelikten kaynaklandığının belirlenerek ilgili kanun, kararname veya yönetmeliğin yeniden
düzenlenmesidir.
Afetler belirli bir coğrafyada ve belirli bir zaman aralığında oluşmaktadır. Bu sebeple afetlerin yerel
olarak yönetilmeleri gerekmektedir. Ancak verimliliği ve etkinliği artırabilmek için planlamanın ve kaynak
tahsisinin ülke geneli düşünülerek yapılması gerekir. Bu sebeple aşağıdaki şekilde belirtilen bir afet yönetim
yapısı önerilmektedir.
Bu yapıda ülke dört kademeli bir yapıda ele alınmaktadır: Ülke geneli, İller, İlçeler ve Muhtarlık-Tesis-
Bina. Buna göre ülke geneli için bir çerçeve yapı oluşturulmalı, iller ve ilçeler kendi afet planlarını
hazırlamalıdır. Bu planlar fonksiyonel eklerle desteklenmeli ve planlar koordinasyonu kolaylaştırmak amacıyla
dış kurumların planlarıyla uyumlu hale getirilmelidir. Fonksiyonel ekler hazırlanırken bu konuda uzmanlaşmış
özel sektör kuruluşlarının dahil edilmesi gerekmektedir.
En alt seviyede is sivil halkın da dahil edildiği muhtarlık, tesis ve bina acil durum planlarının
hazırlanması gerekir. Bu seviyede temel olarak ilk yardım, arama kurtarma, tahliye ve haberleşme ihtiyaçlarının
göz önüne alınması gerekir (Şekil 1).
Şekil 1: Afet Yönetim Plan Hiyerarşisi
Ülke Afet Yönetim
Planı Dış Kurum Planları:
• Kızılay
• Türk Silahlı Kuvvetleri
• Özel Sektör …
Ülke Fonksiyonel Planları:
• Arama Kurtarma
• Sağlık
• Lojistik…
İl Afet Yönetim
Planı Dış Kurum Planları:
• Kızılay MAFOM
• Garnizon Komutanlığı
• İBB
• İDO, İSKİ, AYEDAŞ
• Özel Sektör …
İl Fonksiyonel Planları:
• Arama Kurtarma
• Sağlık
• Lojistik…
İlçe Afet Yönetim Planı
Dış Kurum Planları:
• Kızılay MAFOM
• Garnizon Komutanlığı
• İBB
• İDO, İSKİ, AYEDAŞ
• Özel Sektör …
İlçe Fonksiyonel Planları:
• Arama Kurtarma
• Sağlık
• Lojistik…
Muhtarlık / Tesis / Bina Afet Yönetim Planı:
• Arama Kurtarma
• İlk Yardım
• Haberleşme
6. İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
Afet yönetim yapısı il bazında incelendiğinde Vali veya görevlendireceği Vali Yardımcısı başkanlığında,
İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü koordinatörlüğünde bir organizasyon öngörmektedir.
Yeni model önerimiz dört temel fonksiyonel gruba ayrılmaktadır. Bu fonksiyonel gruplar; istihbarat ve
planlama, mali ve idari işler, operasyon ve lojistikten oluşmaktadır. Önerdiğimiz model içerisinde yer alan afet
lojistik planı ise haberleşme, taşımacılık, depolama, altyapı hizmetleri, geçici iskan hizmetleri, enkaz kaldırma
hizmetleri, dış kuruluş koordinasyonu, personel sağlık hizmetleri bölümlerinden oluşmaktadır.
Önermiş olduğumuz model İstanbul ilinin Ümraniye ilçesine uygulanmıştır. Model içerisinde yer alan
afet lojistik planına ait alt faaliyet grupları ile ilgili önerilerimiz, teşkilat görevleri, planlaması ve servisler
üzerinden olmuştur.
Şekil 2: İstanbul İli AFAD Organizasyon Yapısı Önerisi
6. SONUÇ VE ÖNERİLER
Afet yönetiminin lojistik fonksiyonu en az operasyon kadar önemli olup, ülkemiz için farklı ve çağdaş
lojistik modeller gerekmektedir. Her afet türüne, şiddetine, en son hangi tarihte meydana geldiğine, meydana
gelme yeri ve zamanı ile o yerin hassasiyetine (zarar görebilirlik durumuna) bağlı olarak çok farklı özelliklere
sahip olabilmektedir. Bu nedenler söz konusu ölçütler dikkate alınarak riskin sürekli ölçümü ve afet yönetim
planlarının revizyonu gerekmektedir. Afet yönetiminin olay bazlı ve dinamik olması gerekmektedir. Diğer
taraftan afetin şiddetine göre birey, aile, bina/tesis, muhtarlık, bölge, ilçe, il ve ülke bazında müdahale
gerekebilmektedir. Bu nedenle afet yönetiminin bir diğer özelliği de hiyerarşik bazda olmasıdır.
7. İSTANBUL İLİNDE OLASI DEPREM SONRASI LOJİSTİK YÖNETİMİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
II. ULUSAL LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ KONGRESİ
16-18 Mayıs 2013, AKSARAY
Dünyadaki afet planlama ve müdehale kurumları incelendiğinde merkezi, yerel ve karışım yapıların
olduğu ve tek bir örneğin bulunmadığı görülmüştür. Dünyadaki örnekler, ülkemizin mevzuat ve devlet yapısı
göze alınarak bu çalışmada önerdiğimiz organizasyon yapısı temelde AFAD’ın organizasyon şeması ile uyum
içindedir; farklılıklar AFAD mevzuatı yapılırken afetle mücadelenin en etkili yönü olarak merkeziyetçi çatı
düşünülürken, önerilen yapıda lojistik bakış açısı temel alınmış ve temel aktivitelerde otonomi yerel birimlere
kaydırılırken, koordinasyon ve iletişimin etkili olabilmesi için merkezi bir karar alma ve yönlerdirme yapısının
merkeze ve doğrudan Başbakanlığa bağlı kalması düşünülmüştür. Ümraniye Belediyesine yapılan uygulamada,
bu yapının hem mevzuat ile çelişmediği hem de etkin bir kullanım sağladığı gözlenmiştir.
TEŞEKKÜR
Bu çalışmada, yazarların İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından doğrudan destek programı kapsamında DFD-39
numarası ile desteklenmiş bir projelerinin sonçları kullanılmıştır. Yazarlar bu destek için ajansa teşekkür ederler.
KAYNAKLAR
İTÜ Afet Yönetim Merkezi (2002) “Ulusal Acil Durum Yönetimi Modeli Geliştirilmesi Projesi”, İTÜ Press, İstanbul.
JICA-İBB (2002). “Türkiye Cumhuriyeti İstanbul İli Sismik Mikro-Bölgeleme Dahil Afet Önleme/Azaltma Temel Planı
Çalışması”, İBB Yayınları, İstanbul.
Kadıoğlu, M., (2011) “Afet Yönetimi Beklenilmeyeni Beklemek, En Kötüsünü Yönetmek”, T.C. Marmara Belediyeler
Birliği Yayını: İstanbul, s.40-43.
Pektaş T., (2012), İlçe Bazında Afet Lojistiği: Başakşehir Uygulaması”, Bahçeşehir Üniverstiesi, SBE Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Sarp N. “Disaster Management in Healthcare”. Deprem Araştırma Bülteni, s. 14, 1999.
Tanyaş M., Günalay Y., Aksoy L., Küçük B., (2013a) “İstanbul İli Afet Lojistik Planı Kılavuzu”, İstanbul Kalkınma Ajansı
Raporu DFD-39, İstanbul.
Tanyaş M., Günalay Y., Aksoy L., Küçük B., (2013b) “Afet Lojistik Yönetiminde Yeni Moel Önerisi”, II. Rize Kalkınma
Sempozyumu, Bildiri Kitapçığı. s. 74, 3-4.Mayıs, 2013, Rize Üniversitesi, Rize.
T.C.Başbakanlık (1997), Doğal Afetler Genel Raporu, s.16, Ankara.
URL 1 Rauhala E., How Japan Became a Leader in Disaster Prevention, 2011,
http://aduersaria2010.blogspot.com/2011/03/how-japan-became-leader-in-disaster.html , 21.01.2013.
URL 2 TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İnternet Sitesi, Ersoy, Ş., 2004, ‘‘Sürdürülebilir (istikrarlı) bir kalkınma için
Doğru Afet Yönetimi Ne Olmalıdır?’’ http://www.jmo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=43 , 21.01.2013.