2. ENTEROKOLİT (İSHALLİ HASTALIKLAR)
• Barsağın ishalli hastalıklarının çoğu
mikrobiyolojik ajanlara bağlıdır.
• Bir kısmı ise malabsorbsiyon hastalıkları
ve idiopatik iltihabi hastalıklara bağlı
gelişir.
3. İshalli Hastalık Tipleri
• Sekretuvar ishal, izotonik gaita ile
karakterizedir ve açlıkta devam eder.
• Ozmotik ishal, lümende absorbe edilemeyen
solüsyonların yarattığı ozmotik etkiye bağlıdır.
• Malabsorbsiyon ishali, besin absorbsiyonu
yetmezliğine bağlıdır ve steatore ile birliktedir.
• Eksudatif ishal, iltihabi hastalıklara bağlıdır,
pürülan ve kanlıdır, açlıkta devam eder.
4. Sekretuvar İshal
• Enfeksiyöz: Yüzey epitelinde viral hasar
• Enfeksiyöz: Enterotoksin nedenli
• Neoplastik: Tümörden peptid veya
serotonin salımı
• Fazla laksatif kullanımı
5. Ozmotik İshal
• Laktuloz tedavisi
• Diagnostik işlemler için yapılan sindirim
yolu temizliği
• Antiasitler
8. Düzensiz Motilite İshali
• Barsakta kalış süresinin azalması
– Sindirim yolunun cerrahi olarak kısaltılması
– Nöral disfonksiyon
– Hipertiroidizm
• Azalmış motilite (barsakta kalış süresinin
artması)
– Cerrahi olarak kör barsak oluşturulması
– İnce barsakta fazla bakteri üremesi
9. Enfeksiyöz Enterokolit
• Mikrobiyal kaynaklı barsak hastalıkları
ishal ile birlikte ince ve kalın barsakta
ülseroinflamatuvar değişiklikler yapar.
• Enfeksiyöz enterokolit özellikle gelişmekte
olan ülkelerde çok ciddi bir sağlık
sorunudur.
• Gelişmiş ülkelerde en sık ajanlar rotavirus,
kalisivirus ve enterotoksik E. koli’dir.
10. • Tüm dünyada intestinal parazitik ve
protozoal infeksiyonlar kronik ve
tekrarlayan infeksiyöz enterokolitin en sık
nedenleridir.
• Her ikisi birden dünya nüfusunun yarıdan
fazlasını etkiler ve az gelişmiş ülkelerde
endemiktir.
11. Viral Gastroenterit
• İnce barsağın yüzey epitel hücrelerinin
viral infeksiyonu, bu hücreleri ve absorptif
fonksiyonlarını bozar ve ozmotik ishale
neden olur.
• Semptomatik hastalık çeşitli viruslara bağlı
gelişir:
– Rotavirus
– Kalisivirus
– Adenovirus .
12. Bakteryel Enterokolit
• İshal oluşumuna yol açan mekanizmalardan
bazıları aşağıdaki gibidir:
– Kontamine olmuş yiyecekte önceden oluşmuş
toksinlerin sindirimi
– Barsak lümeninde prolifere olup, enterotoksin
salgılayan toksijenik bakteriler ile infeksiyon
– Barsak lümeninde prolifere olup invazyon yapan ve
mukoza epitel hücrelerini harap eden enteroinvaziv
bakterilerle olan infeksiyon.
13. Bakteryel Enterokolit
• Son iki mekanizma barsakta bakteryel
replikasyon gerektirir ve bakterinin üç
anahtar özelliğine bağlıdır:
– Mukozanın epitel hücrelerine yapışabilme
– Enterotoksin salgılama
– İnvazyon kapasitesi.
14. Bakteryel Enterokolit
• E. koli çok yönlü özellikleri olan bir
organizmadır ve enterotoksijenik suşlar
ince barsak ve kolonu etkiler ve
villuslarda silinme, mukozada kanama ve
ülsere kadar değişen etkiler gösterir.
15. Bakteryel Enterokolit
• Shigella, özellikle distal kolonu etkileyerek
akut mukoza iltihabı ve erozyona neden
olur.
• Camphylobacter jejuni ince barsak,
apendiks ve kolonda multipl yüzeyel
ülserler, mukoza iltihabı ve eksuda
nedenidir.
16. Bakteryel Enterokolit
• Yersinia enterocolitica ve Y.
Pseudotuberculosis ileum, apendiks ve
kolonda Peyer plaklarını invaze eder ve
mezenterik lenf ganglionlarında nekrotizan
granülomlar yapar. Sistemik yayılım
peritonit, farenjit ve perikardit nedeni
olabilir.
17. Bakteryel Enterokolit
• Vibrio cholera ince barsağı, özellikle ince
barsağın proksimal kısımlarını etkiler.
Mukoza intakttır, sadece mukus
içermeyen kriptler mevcuttur.
18. Bakteryel Enterokolit
• Clostridium difficile normalde barsakta
bulunan bir organizmadır, fakat sitotoksin üreten
suşlar sistemik antibiyotik kullanımından sonra
ortaya çıkar ve psödomembranöz enterokolit
yapar.
• Clostridium perfringes, Vibrio cholera’ya
benzer özelliklere sahiptir, fakat epitel hasarı
yapabilir. Bazı suşlar perforasyon ile seyreden
ağır nekrotizan enterokolite neden olabilir.
20. Bakteryel Enterokolitte Morfoloji
• Bakteryel patojenlerin çeşitliliğine bağlı olarak
ince barsak ve kolonun bakteryel infeksiyonları
da çok çeşitlidir.
• Çoğu bakteryel infeksiyon, yüzey epitelinde
nonspesifik hasar yapar.
• Mukoza kriptlerinde artmış mitotik aktivite ve
mukoza yüzey hücrelerinde azalmış matürasyon
dikkat çekicidir.
21. Bakteryel Enterokolitte Morfoloji
• Bunların dışında lamina propriada ödem,
hiperemi, lamina propria ve epitelde
nötrofil infiltrasyonu bulunur.
• Sitotoksin üreten daha enteroinvaziv
bakterilerin neden olduğu daha ağır
infeksiyonlarda mukozanın ilerleyen
hasarı erozyon, ülser ve ağır submukozal
iltihaba neden olur.
22.
23. Tifo
• Tifo, genellikle gram negatif S. typhi or S.
enteritidis’e bağlı gelişen akut sistemik bir
hastalıktır.
• Organizm karaciğer, dalak, lenf nodülü ve
Peyer plaklarının mononükleer fagositik
hücrelerinde çoğalır.
24. Tifo
• Basil ince barsağa geldiği zaman, mukoza
üzerinde, mukozayı penetre etmeden
önce haftalarca lümende kalabilir.
• Basil sonra barsak lenfoid follikülüne
geçer veya mezenterik lenf nodülü
drenajına girer ve sistemik dolaşıma
geçer, karaciğer ve dalak mononükleer
fagositik sistemi tarafından fagosite edilir.
25. Tifo
• İnkübasyon süresinde basil intestinal ve
mezenterik lenfoid sistemde intrasellüler olarak
kalır. Sonra mononükleer hücrelerden salınır ve
torasik duktus yoluyla sistemik dolaşıma karışıp,
bakteremi ve klinik semptomları yapar.
• Aktif invazyon/bakteremi fazında basil yayılır ve
pek çok organda dissemine olur, fakat en
belirgin fagositik aktivite dalak, karaciğer ve
kemik iliğinde olur.
26. Tifo
• Terminal ileum Peyer plağı ve safra kesesinde de
yerleşir.
• Peyer plağı infeksiyonu lenfoid hiperplazi yapar, skar
olmadan iyileşebilir veya kapiller tromboza ilerleyip
nekroz ve ülserasyon yapabilir.
• Safra kesesinden dökülen basiller barsağı tekrar infekte
edebilir, karında gerginlik ve diyare yanında
hepatosplenomegali yapar.
27. Tifo - Patolojik Bulgular
• İlk patolojik değişiklik bakteryel tutunma ve
penetrasyondur. Bakteri intestinal epitele sıkıca
tutunur ve fırçamsı kenarda dejenerasyon yapar.
• Daha sonra basil barsak lenfoid dokusuna
geçer, diffüz enterokolit ve Peyer plağı
hipertrofisi yapar. Bunu intestinal ve mezenterik
lenfoid doku nekrozu, karaciğer ve dalakta fokal
granülom ve pek çok organda karakteristik
mononükleer iltihabi hücreler (tifo nodülü) takip
eder.
28. Tifo - Patolojik Bulgular
• Tifo nodülleri değişmiş makrofajlardan (tifo
hücresi) oluşur ve fagosite olmuş bakteri,
eritrosit ve dejenere lenfosit içerir. Bu
nodüllerde plazma hücresi ve lenfosit de
olur, fakat tipik olarak nötrofil yoktur. Bu
nodüller en sık barsak, mezenterik lenf
nodülü, dalak, karaciğer ve kemik iliğinde,
daha az olarak böbrek, testis ve parotiste
bulunur.
31. Tifo - Patolojik Bulgular
• İnkübasyon evresinde hafif enterit, mezenterik
lenfadenit, özellikle ileum Peyer plağı ve
çekumdaki soliter lenfoid folliküllerde hiperplazi
görülür.
• Lenfoid hiperplazi yatışabilir veya kapiller
tromboza ilerleyebilir. Tromboz bitişik intestinal
mukozayı aktif invazyon sırasında etkiler ve
mukoza nekrotik hal alır.
• Karakteristik lezyon bitişik mukozadan 0.1-0.4
cm kabarık görünümdedir.
32. Tifo - Patolojik Bulgular
• Basil prolifere olmaya devam eder, ölen
basillerden salınan endotoksin toksemi yapar.
• Nekrotik mukoza genellikle lizis sırasında
dökülür ve antimezenterik sınır boyunca
konsantre olan Peyer plaklarına uyan bölgede
ülserler yapar.
• Ülserler kanayabilir veya perfore olabilir.
• Perforasyonun çoğu ileoçekal kapak
yakınındadır, genellikle 1 cm’den küçüktür ve
peritonit nedenidir.
34. Tifo - Patolojik Bulgular
• İlginç olarak bu sahalardaki lenfoid doku yeniden
prolifere olur ve skar bırakmadan iyileşir.
• Aktif invazyon sırasında mezenterik lenf
nodülleri büyür ve tifoid nodül, fokal kanama ve
nekroz yapar ve görünüm intestinal lenfoid
dokuya benzer.
• Dalak büyük ve hiperemiktir ve mikroskobik
olarak kırmızı pulpada tifoid nodüller gösterir.
Hiperplastik beyaz pulpada fokal nekroz olabilir.
35. Tifo - Patolojik Bulgular
• Büyümüş karaciğerde sinüzoidler şişmiş
Kupffer hücresi ve histiositlerle döşelidir.
Tifoda nötrofil yokluğu belirgindir.
• İntestinal ülser ve fokal nekroz sahaları
kronik iltihabi hücrelerle çevrilidir ve hasta
gerçekten lökopeniktir.
36. Tifo - Patolojik Bulgular
• Toksemiye bağlı olarak; ileus, hafif yağlı
karaciğer, dilate ventriküllü yumuşak kalp,
kardiyak myozitlerde vakuolizasyon, ani ölümle
sonlanan kardiyak aritmi, hafif interstisyel
pnömoni, böbrekte proksimal tüp epitel
hücrelerinde şişme ve dejenerasyon, beyinde
ring kanama, kapiller mikrotrombüs ve iskelet
kasında dejenerasyon olabilir.
37. Mycobacterium Tuberculosis
• M. Tuberculosis kronik iltihap ve mukozal
lenfoid dokuda özellikle terminal ileumda
Peyer plaklarında ve bölgesel lenf
nodüllerinde granülomatöz iltihap yapar.
38. • En fazla tutulan kısım
ileoçekal bölgedir.
• 5 mm’den fazla duvar
kalınlığı patolojik kabul
edilir.
• Enterik tutulum ülseratif,
hipertrofik veya kombine
olabilir.
39. İntestinal Tbc
• İleoçekal valv genellikle
hem ince barsak hem
kolonik tarafta tutulur .
• Çekumda ileoçekal valve
ait kitle görünümü ortaya
çıkabilir.
44. Protozoa İnfeksiyonu
• Amebiazis, Entamoeba histolytica protozoa
parazitine bağlı gelişen bir hastalıktır.
• İntestinal E. histolytica infeksiyonuna bağlı
hastalık:
1)asemptomatik,
2) dizanteri,
3) perforasyonlu akut nekrotizan kolit,
4) toksik megakolon,
5) ameboma,
6) fistül oluşumlu perianal ülser şeklinde kendini
gösterir.
45. Amebiazis
• İntestinal amebiazis barsağın herhangi bir parçasını
etkileyebilir. Genellikle çekum ve asendan kolonu
ve daha az sigmoid kolon, rektum ve apendiksi
tutar. Ciddi vakalarda tüm kolon tutulabilir ve ileuma
yayılabilir.
• Ayırıcı tanı: Kanlı diyarede Shigella, salmonella,
campylobacter, enteroinvasive ve
enterohemorrhagic E. koli düşünülmelidir.
• Noninfesiyöz olaylardan da iltihabi barsak hastalığı,
iskemik kolit, divertikülit ve anteriovenöz
malformasyondan ayrılmalıdır.
46. Amebiaziste Gros Bulgular
• Amebik lezyonlar ülsere ilerleyen küçük nekroz
odakları olarak başlar.
• Erken evrede kolon ülseri yüzeye açılan birkaç
mm çapında küçük nodül olarak görülür. Ülser
büyürken, dar boyunlu, geniş zeminli, şişe
benzeri görünüm kazanır.
• Barsak mukozasında büyük, irregüler, coğrafik
manzara oluşturur.
• Ülser zemini gri-beyaz eksuda ile kaplıdır.
47.
48. Amebiaziste Gros Bulgular
• Ülserler arasında daima dökülmemiş mukoza
vardır.
• Nadiren (vakaların %5-10’u) trofozoit kası ve
serozayı penetre eder ve intestinal perforasyon
yapar.
• Ameboma- kolon duvarında parazite bağlı
peçete halkası şeklindeki iltihabi kalınlaşmadır.
Yerleşim, semptom, gros ve radyolojik görünüm
karsinoma benzer.
49. Amebiaziste Mikroskobik Bulgular
• Ülser tipik olarak şişe şeklindedir ve geniş
zemin fibrin ve sellüler debri ile doludur.
• Nekrotik ve canlı mukoza keskin sınırla
ayrılır ve bu bulgu trofozoitlerin litik
aktivitesine bağlı gelişir.
• Ülser yüzeyinde, eksudada ve kraterde
trofozoitler bulunur.
50.
51.
52.
53. Amebiaziste Mikroskobik Bulgular
• Erken ülserde iltihabi cevap hafiftir. Ülser
büyürken, nötrofil, lenfosit, histiosit, plazma
hücresi ve bazen eozinofil birikimi vardır.
• Ameboma histolojik kesitinde granülasyon
dokusu, fibrozis, kronik iltihabi hücreler ve
genellikle ülserasyon yakınında küçük odaklarda
kümelenmiş trofozoit kümeleri bulunur.
54. Amebiaziste Mikroskobik Bulgular
• Amip trofozoitleri yuvarlak ve oval
şekillidir, 15-20 mikron çapındadır, ince
hücre membranı, belirgin nükleer kenarlı
tek nukleusu ve santral karyozomu vardır.
Sitoplazma vakuollüdür ve makrofajla
karışabilir. PAS boyasında trofozoit
sitoplazması kırmızı boyanır.
55.
56.
57. Amebiaziste Mikroskobik Bulgular
• Heidenhain's iron hematoxylin boyasında
sitoplazma siyah boyanır.
• Trofozoitte eritrosit varlığı, doku
invazyonunun etkinliğini gösterir.
• Organizmler immünoperoksidaz boyası ile
de gösterilebilir.
58. Ekstraintestinal Amebiazis
• Amebik karaciğer apsesi
• Peritonit ve intra-abdominal abse
• Karaciğer apsesi diyafragmı penetre
ederek plevra ve akciğere ilerleyebilir
• Perikard tutulumu, perikardiyal effüzyon,
amebik perikardit, kardiyak tamponad ve
kalp yetmezliği yapabilir.
59.
60. Ekstraintestinal Amebiazis
• Nadiren karaciğer apsesi veya kolon
lezyonu hematojen yolla beyine yayılabilir.
• Rektal amebiazis perianal deriye veya
vulvaya ilerleyerek kütanöz amebiazis
yapar veya karaciğer lezyonu karın
derisine ilerleyebilir.
61. Giardia lamblia
• Giardia lamblia feçes ile kontamine olmuş
su ile yayılan bir protozoadır.
• İnce barsak mukozasına yapışan giardia
buraya invaze olmaz.
• İncebarsak normal görünümde olabilir
veya lamina propria eozinofilden zengin
mikst tipte iltihabi hücre infiltrasyonu
gösterebilir veya villus atrofisi yapabilir.