Sevgili öğrenciler,
İnönü Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü 3. sınıfında zorunlu bir ders olan Biyokimya (BIOL 301/302), iki dönem boyunca haftalık 3 saat olarak okutulan bir derstir. On yıldan beridir öğrencilerimize verile gelen bu notların içeriği her yıl yeniden gözden geçirilip uygun yenilemeler ve düzeltmelerle güncellenmektedir. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da kitap Biyokimya I ve Biyokimya II olmak üzere iki cilt halinde basılmıştır. Kitap baştan sona gözden geçirilerek her cildin sonuna kullanışlı tablo, grafik ve dizinler eklenmiştir. Ayrıca, her iki cilde “Biyokimya ve Moleküler Biyoloji”de yaygın kullanılan birçok terimi içeren bir “sözlük” eklenmiştir. Yapılmış olan çeşitli dil bilgisi ve yazım hatalarının yanında, geniş bir alanı kapsayan ve her gün gelişen biyokimya gibi bir bilim alanı için hazırlanmış olan bu notlarda, varsa bilimsel hataların da hoş görüleceğini umuyorum.
Sevgilerimle,
Hikmet Geçkil Ekim 2010, Malatya
1868 yılında İsviçreli bilim adamı Friedrich MIESHER, balık spermlerinin çekirdeklerini ve akyuvar çekirdeklerini izole ederek yaptığı çalışmalarda, bu hücrelerin çekirdeklerinin asit özelliği gösterdiğini gözlemiştir. Bilim adamı, bu moleküllere çekirdekte bulunan asit anlamına gelen “nükleik asit” adını vermiştir. Bugünkü bilgilerimize göre, nükleik asitler bütün canlılarda bulunan organik moleküllerdir. Çünkü, organik moleküller canlı tarafından sentezlenebilen ve canlının yapısını oluşturan moleküllerdir. Her canlı organizmada veya hücrede iki çeşit nükleik asit vardır: ribonükleik asit (RNA) ve deoksiribonükleik asit (DNA). Sadece virüsler ya DNA ya da RNA içerirler. DNA ve RNA fosforca zengin organik moleküller olup, organizman›n genetik bilgi deposudur. Nükleik asitlerin kimyasal yapısında C (karbon), H (hidrojen), O (oksijen), N (azot) ve P (fosfor) elementleri bulunur. Nükleik asitlerin biyolojik fonksiyonu genetik informasyonun saklanması, çoğaltılması, çeşitlendirilmesi ve nesilden nesile aktarılması şeklinde sıralanabilir. Tüm nükleik asitler polimerik yapılar olup bir çok farklı büyüklüklerde bulunabilirler (1 milyondan 1 milyara kadar değişik moleküler büyüklükte). Transfer RNA’lar (tRNA) en küçük moleküllerdir (25,000 dalton kadar).
Biyolojik lipidler bir çok farkli kimyasal yapıda bulunabilirler. Ancak, lipidlerin en yaygın bilinen özellikleri sudaki erimezlikleridir. Bu hidrofobik (suda erimeyen) özelliklerinden dolayı diğer biyolojik moleküllerden hem yapı ve hem de fonksiyonel farklar gösterirler. Lipidlerin fonksiyonları da, kimyasal yapıları gibi farklılıklar gösterir.
ÇEVİRİ EDİTÖRLERİNDEN
Moleküler Biyolojinin günümüzdeki dâhilerinden kabul edilen Sydney Brenner bir biyokimyacıyı bilinmeyen bir genin bilinen enzimini, bir genetikçiyi bilinmeyen bir proteinin bilinen genini bir moleküler biyologu da her ikisini çalışan olarak tanımlamaktadır. çalışan Uygulamalı ve moleküler seviyede Biyokimya anlatan birçok kitap bulunmaktadır. Oldukça geniş kapsamlı bu kitaplar yerine
konuları daha pratik şekilde sunan “Instant notes in Biochemistry” kitabını çevirmeye karar verdik. Bu kitap ile lisans öğrencileri temel biyokimya eğitimininde konuları hızlı ve detaylarda kaybolmadan öğrenebilecektir.
Her ünite başında verilen anahtar notlar konunun özetini anlatmakta ve ilgili konular ile diğer ünitelerde üzerinde durulması gerekli alt başlıklara kolaylıkla geçilmektedir. Bu istenilen konunun gerekli detaylarına ulaşmada oldukça hızlı bir yöntemdir. Biyokimya eğitimininde kullanıcı dostu bu yöntemle karmaşık biyokimyasal ilişkilerin sindirilmesi oldukça kolaydır.
Kitabın ünitelerinin Türkçeye çevrilmesi bu konularda araştırma yapan ve alanında yetkin öğretim üyelerince titizlikle ve sabırla yapılmıştır. Kitap lisans seviyesinde temel biyokimya eğitimi için uygun olduğundan sağlık ve doğa bilimlerinin ilgili bölümlerinde faydalı olacaktır.
Kitabın Türkçeye çevrilmesi ile Biyokimya alanında fazlaca kullanılan yabancı terimlerin dilimizdeki karşılıkları kullanılmaya çalışılmıştır. Oldukça hızlı gelişen Biyokimya biliminde kullanılan terimlerin dilimizdeki karşılıklarının bulunması ve kullanılması ancak çevrilen / hazırlanan kitaplar ile başarılabilecektir. Bu aşamalı da olsa Türkçemizin bilim dilinde yerini almasını sağlamaktadır.
Yusuf TUTAR
Hikmet GEÇKİL
Mehmet KARATAŞ
2009
Sevgili öğrenciler,
İnönü Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü 3. sınıfında zorunlu bir ders olan Biyokimya (BIOL 301/302), iki dönem boyunca haftalık 3 saat olarak okutulan bir derstir. On yıldan beridir öğrencilerimize verile gelen bu notların içeriği her yıl yeniden gözden geçirilip uygun yenilemeler ve düzeltmelerle güncellenmektedir. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da kitap Biyokimya I ve Biyokimya II olmak üzere iki cilt halinde basılmıştır. Kitap baştan sona gözden geçirilerek her cildin sonuna kullanışlı tablo, grafik ve dizinler eklenmiştir. Ayrıca, her iki cilde “Biyokimya ve Moleküler Biyoloji”de yaygın kullanılan birçok terimi içeren bir “sözlük” eklenmiştir. Yapılmış olan çeşitli dil bilgisi ve yazım hatalarının yanında, geniş bir alanı kapsayan ve her gün gelişen biyokimya gibi bir bilim alanı için hazırlanmış olan bu notlarda, varsa bilimsel hataların da hoş görüleceğini umuyorum.
Sevgilerimle,
Hikmet Geçkil Ekim 2010, Malatya
1868 yılında İsviçreli bilim adamı Friedrich MIESHER, balık spermlerinin çekirdeklerini ve akyuvar çekirdeklerini izole ederek yaptığı çalışmalarda, bu hücrelerin çekirdeklerinin asit özelliği gösterdiğini gözlemiştir. Bilim adamı, bu moleküllere çekirdekte bulunan asit anlamına gelen “nükleik asit” adını vermiştir. Bugünkü bilgilerimize göre, nükleik asitler bütün canlılarda bulunan organik moleküllerdir. Çünkü, organik moleküller canlı tarafından sentezlenebilen ve canlının yapısını oluşturan moleküllerdir. Her canlı organizmada veya hücrede iki çeşit nükleik asit vardır: ribonükleik asit (RNA) ve deoksiribonükleik asit (DNA). Sadece virüsler ya DNA ya da RNA içerirler. DNA ve RNA fosforca zengin organik moleküller olup, organizman›n genetik bilgi deposudur. Nükleik asitlerin kimyasal yapısında C (karbon), H (hidrojen), O (oksijen), N (azot) ve P (fosfor) elementleri bulunur. Nükleik asitlerin biyolojik fonksiyonu genetik informasyonun saklanması, çoğaltılması, çeşitlendirilmesi ve nesilden nesile aktarılması şeklinde sıralanabilir. Tüm nükleik asitler polimerik yapılar olup bir çok farklı büyüklüklerde bulunabilirler (1 milyondan 1 milyara kadar değişik moleküler büyüklükte). Transfer RNA’lar (tRNA) en küçük moleküllerdir (25,000 dalton kadar).
Biyolojik lipidler bir çok farkli kimyasal yapıda bulunabilirler. Ancak, lipidlerin en yaygın bilinen özellikleri sudaki erimezlikleridir. Bu hidrofobik (suda erimeyen) özelliklerinden dolayı diğer biyolojik moleküllerden hem yapı ve hem de fonksiyonel farklar gösterirler. Lipidlerin fonksiyonları da, kimyasal yapıları gibi farklılıklar gösterir.
ÇEVİRİ EDİTÖRLERİNDEN
Moleküler Biyolojinin günümüzdeki dâhilerinden kabul edilen Sydney Brenner bir biyokimyacıyı bilinmeyen bir genin bilinen enzimini, bir genetikçiyi bilinmeyen bir proteinin bilinen genini bir moleküler biyologu da her ikisini çalışan olarak tanımlamaktadır. çalışan Uygulamalı ve moleküler seviyede Biyokimya anlatan birçok kitap bulunmaktadır. Oldukça geniş kapsamlı bu kitaplar yerine
konuları daha pratik şekilde sunan “Instant notes in Biochemistry” kitabını çevirmeye karar verdik. Bu kitap ile lisans öğrencileri temel biyokimya eğitimininde konuları hızlı ve detaylarda kaybolmadan öğrenebilecektir.
Her ünite başında verilen anahtar notlar konunun özetini anlatmakta ve ilgili konular ile diğer ünitelerde üzerinde durulması gerekli alt başlıklara kolaylıkla geçilmektedir. Bu istenilen konunun gerekli detaylarına ulaşmada oldukça hızlı bir yöntemdir. Biyokimya eğitimininde kullanıcı dostu bu yöntemle karmaşık biyokimyasal ilişkilerin sindirilmesi oldukça kolaydır.
Kitabın ünitelerinin Türkçeye çevrilmesi bu konularda araştırma yapan ve alanında yetkin öğretim üyelerince titizlikle ve sabırla yapılmıştır. Kitap lisans seviyesinde temel biyokimya eğitimi için uygun olduğundan sağlık ve doğa bilimlerinin ilgili bölümlerinde faydalı olacaktır.
Kitabın Türkçeye çevrilmesi ile Biyokimya alanında fazlaca kullanılan yabancı terimlerin dilimizdeki karşılıkları kullanılmaya çalışılmıştır. Oldukça hızlı gelişen Biyokimya biliminde kullanılan terimlerin dilimizdeki karşılıklarının bulunması ve kullanılması ancak çevrilen / hazırlanan kitaplar ile başarılabilecektir. Bu aşamalı da olsa Türkçemizin bilim dilinde yerini almasını sağlamaktadır.
Yusuf TUTAR
Hikmet GEÇKİL
Mehmet KARATAŞ
2009
98. HYALEN MEMBRAN HASTALIĞI
(Neonatal Atelektazi)
Alveoller kapalı, açık olan hava yollarında hyalen membranlar
99. HYALEN MEMBRAN HASTALIĞI
(Neonatal Atelektazi)
Alveoller kapalı, açık olan hava yollarında hyalen membranlar
Editor's Notes
The cut surface of this lung demonstrates the typical appearance of a bronchopneumonia with areas of tan-yellow consolidation. Remaining lung is dark red because of marked pulmonary congestion. Bronchopneumonia (lobular pneumonia) is characterized by patchy areas of pulmonary consolidation. These areas become almost confluent in the left lower lobe on the bottom left of the photograph.The areas of consolidation are firmer than the surrounding lung.
At higher magnification, the pattern of patchy distribution of a bronchopneumonia is seen. The consolidated areas here very closely match the pattern of lung lobules (hence the term "lobular" pneumonia).A bronchopneumonia is classically a "hospital acquired" pneumonia seen in persons already ill from another disease process. Typical bacterial organisms include: Staphylococcus aureus, Klebsiella, E. coli, Pseudomonas.
Here is the microscopic appearance of a viral pneumonia with interstitial lymphocytic infiltrates. Note that there is no alveolar exudate. Thus, the patient with this type of pneumonia will probably not have a productive cough. The most common causes for viral pneumonia are influenza A and B, parainfluenza, adenovirus, human metapneumovirus, and respiratory syncytial virus (RSV appears mostly in children). Cytomegalovirus can appear in immunocompromised hosts.
Influenza A viral virulence varies considerably, as the virus undergoes genetic drift and shift with recombinations of its segmented RNA genome, particulary with shift when there are cross species shift, most often involving birds and swine. Examples include: H1N1, H1N5, H7N9.
This is respiratory syntytial virus (RSV) in a child. Note the giant cells which are part of the viral cytopathic effect. The inset demonstrates a typical giant cell with a round, pink intracytoplasmic inclusion. RSV accounts for many cases of pneumonia in children under 2 years, and can be a cause for death in infants 1 to 6 months of age or older.
The Ghon complex is seen here at closer range. Primary tuberculosis is the pattern seen with initial infection with tuberculosis in children. Reactivation, or secondary tuberculosis, is more typically seen in adults
There is a small tan-yellow subpleural granuloma in the mid-lung field on the right. In the hilum is a small yellow tan granuloma in a hilar lymph node next to a bronchus. This is the "Ghon complex" that is the characteristic gross appearance with primary tuberculosis. In most persons, the granulomatous disease will not progress. Over time, the granulomas decrease in size and can calcify, leaving a focal calcified spot on a chest radiograph that suggests remote granulomatous disease.