2. • Yapılandırmacı
öğrenmede,
öğrenci pasif değil
aktif olmalıdır.
• Öğrencilere anlamlı
etkinlikler yaptırmak
gereklidir. Örneğin,
öğrencilere bilgiyi
uygulamaları için
sorular sormak
kişisel yorumlamayı
kolaylaştırır.
3. • Öğrenciler, öğretmenin
verdiği bilgiyi onaylamak
yerine kendi bilgilerini
yapılandırmalıdırlar.
Bilginin yapılandırılması,
uygun etkileşimli
öğretimle kolaylaştırılır.
• Çevrimiçi ortamda,
öğrenciler bilgiyi
öğretmenin söylediklerini
filtreleyip alarak değil,
bilgiyi ilk elden
yaşayarak tecrübe
ederler.
4. • Geleneksel bir derste,
öğretmen bilgiyi kendi
tecrübesine ve bilgisine
göre kişiselleştirir, bu da
tüm öğrenciler için uygun
olmayabilir.
• İnternet temelli öğretimde
ise, öğrenciler bilgiyi ilk
elden yaşayıp görürler, bu
da öğrencilere bilgiyi
kendilerinin
yapılandırması için fırsat
verir.
5. • İşbirliğine dayalı öğrenme, yapılandırmacı
öğrenmeyi kolaylaştırmak için teşvik
edilmelidir. Diğer öğrencilerle çalışmak, grup
içindeki öğrencilere gerçek yaşam tecrübeleri
verir ve meta bilişsel yeteneklerini kullanma
fırsatı sunar.
6. • Öğrenciler aynı zamanda
diğerlerinin daha
yetenekli ve bilgili
oldukları özellikleri
görürler ve onlardan da
öğrenirler. Öğrencileri
gruplara atarken, her bir
bireyin uzmanlık düzeyi
ve bireysel öğrenme stili
dikkate alınarak
atanmalıdır.
7. • Öğrenme işlemi boyunca
öğrenciler, öğrenme
sürecini kontrol
edebilmelidirler.
Burada öğretmen
tamamen devre dışı
bırakılmamalı, süreç
içinde rehberlik edici bir
görev üstlenmelidir.
8. • Öğrenciler internet temelli
öğretimde öğrenirken,
öğrencilere bilgiyi
özümsemeleri için zaman
ve fırsat verilmelidir.
• Ders boyunca
öğrencilerin bilgiyi
anlamaları için içerik
üzerinde gömülü sorular
kullanılabilir.
9. • İnternet temelli öğrenme
ortamlarında öğrenme,
etkileşimli olmalıdır.
Çevrimiçi öğrenme
ortamlarında, etkileşim
kritik bir öneme sahiptir.
• Öğrenci teknoloji yoluyla
öğrenme materyallerini
alır, bilgiyi işler ve sonra
bilgiyi kişiselleştirir.
11. • Motivasyon kısaca, kişinin bir
amacı gerçekleştirmek için
çaba harcamaya istekli olma
durumu olarak tanımlanabilir.
• Eğitim araştırmalarında
motivasyon çalışmaları,
bireylerin bir amaca ulaşmak
için neden harekete
geçtiklerini açıklamaya çalışır.
• Genel bir kanı olarak
motivasyon, davranışın
büyüklüğünü ve yönünü
belirleyen duygu olarak
tanımlanmaktadır.
12. • Eğitimde motivasyonu
açıklayan birçok yaklaşım,
kuram ve yapı
bulunmaktadır.
• Araştırmacılar
motivasyonu; tutum,
inanç, değerler,
beklentiler, nitelikler,
ihtiyaç, niyet,
yoksunluklar, teşvik ve
destekleme terimleriyle
açıklamaya çalışmışlardır.
13. • Ders ya da öğretim
materyali içinde
öğrencileri ders
amaçlarına doğru
harekete geçirecek
unsurlar yok ise
öğrencilerin bu ders
amaçlarını öğrenmek
için önemli bir çaba sarf
etmeleri beklenemez.
14. • Motivasyonun öğrenci
başarısında önemli bir yere
sahip olduğu birçok bilimsel
çalışma ile kanıtlanmıştır.
• İster çevresel ister içsel
faktörler yoluyla olsun, bir
derste başarılı olmak için
motive olmuş öğrenciler
motive olmamış öğrencilere
göre başarılı olmak
zorundadırlar. Ayrıca motive
olmuş öğrenciler daha fazla
derslere katılmakta veya ödev
niteliğindeki projeleri çok
daha dikkatli bir şekilde
tamamlamaktadırlar.
15. • Araştırmacılar farklı
durumlarda başarıyı
açıklayan birçok
motivasyon kuramları
geliştirmişlerdir.
• Eccless ve Wigfield (2002)
eğitimde kullanılan bu
motivasyon kuramlarını üç
ana başlık altında
toplamışlardır; beklentiler
üzerine kurulan motivasyon
kuramları, gerekçeler üzerine
kurulan motivasyon kuramları
ve beklenti ile değer
kavramlarının etkileşimi
üzerine kurulan motivasyon
kuramları.
Allan Wigfield
Jacquelynne S. Eccles
16. • Beklentiler üzerine kurulan
motivasyon kuramlarında;
öğrencilerin kendi
yeteneklerine olan inançları,
başarı ya da başarısızlık için
beklentileri ve bir işin
sonuçları üzerinde kontrol
edebilme yeteneği
merkezdedir.
• Bütün bu kavram ve
inançlar öğrencilerin ‘ben
bu görevin üstesinden
gelebilir miyim?’ sorusu ile
doğrudan ilişkilidir.
17. • Gerekçeler üzerine kurulan
motivasyon kuramlarında
ise; öğrencilerin içsel
motivasyonu dikkate alınır.
• Eğer öğrenci karşısındaki
görevi başardığında
bunun kendisini tatmin
edeceğine inanırsa, bu
görevle uğraşmak için
motive olmuş demektir.
18. • Beklenti ile değer
kavramlarının etkileşimi
üzerine kurulan
motivasyon kuramlarında
ise; öğrencilerin
amaçlarının motivasyona
olan etkisi incelenmiştir.
• Öğrenci görevi
başaracağına dair
beklenti ve amaca
ulaştığında kazanacağı
değer kavramları ne
kadar yüksek ise göreve
başlama, devam etme ve
başarma isteği de o kadar
fazladır.