SlideShare a Scribd company logo
1 of 23
AÇIK VE UZAKTAN
ÖĞRENME
KURAMLAR
HAZIRLAYAN: SÜMEYRA DALDAL
DANIŞMAN: DOÇ. DR. AGAH TUĞRUL KORUCU
Yeniliklerin Yayılması Kuramı – Everett Rogers &
Shoemaker
Yeniliklerin yayılımı kuramı, toplulukların yenilikleri nasıl kabul ettiğini açıklamayı amaçlamaktadır. Burada
yenilikten kasıt; yeni olarak tanımlanan herhangi bir fikir, davranış veya nesnedir. Yeniliklerin yayılımı kuramı
sosyal değişim süreciyle ilgili üç değerli fikir sunmaktadır:
▸ Yeniliklerin yayılması için niteliklerin ne olduğu
▸ Birebir görüşmelerin ve akran ağlarının önemi
▸ Farklı kullanıcı kesimlerinin ihtiyaçlarını anlama
Bunlar arasında “Rogers’ın Yeniliğin Yayılması Teorisi” bilgi sistemleri uygulaması araştırmalarında yaygın
olarak kabul gören bir teoridir. Yeniliğin Yayılması Teorisi, yeniliğe uyum süreciyle ilgili bilgi toplamaya ve
belirsizliği azaltmaya odaklı karmaşık bir teoridir (Agarwal, Ahuja, Carter ve Gans, 1998).
Yeniliklerin Yayılması Kuramı – Everett Rogers &
Shoemaker
Uygulamada yeniliklerin yayılmasında asıl hedef çiftçi ve kırsal nüfusun üyeleri olmuştur. Bu
uygulamalar ilk kez ABD’de 1920’lerde ve 1930’larda değerlendirilmiştir. Bugünse Üçüncü Dünya
ülkelerinin kalkınma programlarının bir özelliği olmuştur. Rogers ve Shomaker modeline göre;
yeniliklerin yayılması sürecinin en az dört ayrı basamağı olduğu fikri üzerinde çalışılmıştır: Bilgi : Birey
yenilikten bir ölçüye kadar haberdardır, yeniliğin nasıl çalıştığını biraz anlamaya başlar. İkna etme :
Birey yeniliğe karşı olumlu ve olumsuz bir tutum oluşturur. Karar : Birey yeniliği kabul etme veya
reddetme seçeneklerine yol açan faaliyetlere girişir. Onaylama : Birey aldığı yenilik kararına destek
arar. Fakat yenilik hakkında zıt mesajlara maruz kalırsa fikri değişebilir.
Yeniliklerin Yayılması Kuramı – Everett Rogers &
Shoemaker
Bu model yayılma süreci hakkında aşağıdaki düşünceleri birleştirir;
1. Tüm olayın üç ana evresini geçmiş, süreç ve sonuçlar olarak ayırt eder. Bunlardan ilki, bireyin yenilikler
hakkında gereksinimlerini denemesinin söz konusu olduğu durumlara yada olaylara karışan insanların
özelliklerine değinmektedir.
2. “Bilgi”, “ikna etme” , “karar” ve “onaylama” nın farklı işlevlerini ayırt etmek gerekir. Sıranın
tamamlanması gerekmese de normalde evrelerin bu sıra ile devam etmesi gerekmektedir.
3. Yeniliğin yayılması normalde farklı iletişim kaynaklarını –genel olarak kitle iletişim araçları, reklamcılık
veya promosyon malzemesi, resmi değişim kurumları, resmi olmayan toplumsal ilişkiler- içerir ve farklı
kaynaklar, farklı evrelerde ve farklı işlevler için önemli olabilir.
4. Model birinci, yani bilgi basamağında uygulanacak “alıcı değişkenlerini” gösterir; çünkü değişkenlerin
uyarlanması kişiliğe, toplumsal niteliklere vs. bağlı olacaktır.
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
Robert Gagné, 1960’lı yıllarda yeni davranışçı akımın temsilcilerinden biri olarak kabul edilmekle
birlikte, sonraki yıllarda bilgiyi işleme kuramcılarının öncülerinden biri olmuş, davranışçı yaklaşımın
ilkeleri ile bilgi işlem süreci yaklaşımının ilkelerini birleştirmiştir. Gagne 1960’lı yıllarda yeni davranışçı
akımın temsilcilerinden biri olarak kabul edilmekle birlikte, sonraki yıllarda bilgiyi işleme
kuramcılarının öncülerinden biri olmuş, davranışçı yaklaşımın ilkeleri ile bilgi işlem süreci yaklaşımının
ilkelerini birleştirmiştir. Gagne öğrenmeyi hem ürün hem de süreç olarak ele almıştır. Gagne’ye göre
öğrenme, gözlenebilir davranışlardan dolaylı olarak anlaşılır ve öğrenme beyinde gerçekleşir Gagné
öğrenmeyi hem ürün hem de süreç olarak ele almıştır. Gagné bilgi işlem süreci modeline paralel
olarak bir öğretme modeli geliştirmiştir. Modele göre öğretimin düzenlenmesinde sırasıyla dokuz
basamak yer almalıdır.
8.1.2021
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
Modele göre öğretimin düzenlenmesinde sırasıyla şu adımlar atılmalıdır:
1- Dikkati çekme
2- Öğrenciyi dersin hedeflerinden haberdar etme
3- Ön bilgilerin hatırlatılması
4- Uyarıcı materyalin sunulması
5- Öğrenciye yol gösterme(rehberlik etme)
6- Davranışı ortaya çıkarma
7- Dönüt-Düzeltme verme
8- Değerlendirme
9- Öğrenilenlerin kalıcılığının ve transferinin sağlanması
8.1.2021
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
1) Dikkati Çekme:
Öğrenmenin en iyi şekilde gerçekleşmesi için öğrencinin dikkatini çekecek materyaller
tasarlanmalıdır. Öğretmen bu hedef doğrultusunda görsel(resim, film vb) ve sözel(fıkra vb)
unsurlardan yararlanabilir. İnsanların çoğu biranda tek bir konuya odaklanabilmektedir. Bundan
dolayı öğrencinin tüm dikkati öğretilecek konu üzerine yoğunlaştırılmalıdır.
2) Öğrenciyi dersin hedeflerinden haberdar etme:
Öğretmenin öğretime başlamadan önce öğrencilere dersin içeriği hakkında genel bir bilgi
verilmelidir. Böylece öğrenci ne öğrenmesi gerektiği hakkında güdülenmiş olur ve konu dışına
çıkmaktan kurtulur. Derste neyin öğrenilmesi gerektiği hakkında az çok bilgi edinmiş olur ve ona
göre kendini odaklar.
8.1.2021
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
3) Ön bilgilerin hatırlatılması:
Öğretilen konuların kısa süreli bellekteki bilgilerin uzun süreli belleğe anlamlı bir şekilde
kodlanabilmesi için önbilgilerle anlamlandırılması gerekir. Bunun için öğrenciye bilgi verilmeden önce
ön bilgilerin ortaya çıkarılması sağlanmalıdır. Böylece öğrenci daha kolay neden sonuç ilişkisi kurabilir.
4) Uyarıcı materyalin sunulması:
Dersin içeriğini sunarken daha etkili ve daha verimli bir öğretim sağlamak için stratejilerin kullanılması
gerekir. Öğrenciyi hedefe ulaştıracak materyaller doğru seçilmelidir. Bu materyaller öğrenmeyi
kolaylaştıracak cinste olmalıdır. Öğrenci böylelikle sunulan önbilgilerle karşılaştırır, anlamlandırır ve
uzun süreli belleğe kodlamaya çalışır.
8.1.2021
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
5) Öğrenciye yol gösterme(rehberlik etme):
Öğrenciye yol gösterme öğrenme açısından oldukça önemlidir. Öğrenme ortamında öğrencilerin yanlış
davranışlar kazanmaması ve başarılı olmalarının sağlanması için onlara rehberlik edilmesi gerekir.
Bunun için öğrenciye neyi nerede ne zaman ne şekilde yapılacağı nasıl kodlama yapılması gerektiği
yeni bilgilerin hangi ön öğrenmelere birleştirileceği konularında ipuçları verilmelidir.
6) Davranışı ortaya çıkarma:
Öğrenciye yeni davranışlar öğretildikten sonra bu davranışın ne derece kazandıklarının yoklanması
gerekmektedir. Öğrenciye yazılı sözlü sorular sorarak davranışı test edilmelidir. Konuyu kavradığı
hissedilen öğrenciye yap, çiz, söyle gibi ifadelerle öğrendiği davranışa dönüştürülmesi istenir. Böylece
öğrencinin kendisini de görmesi sağlanmış olur.
8.1.2021
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
7) Dönüt-Düzeltme verme:
Bu aşamada öğrencinin kazanması gereken davranış ne ise onu yapması beklenir. Öğrenci gösterdiği
davranışın doğruluğu hakkında bilgi almak ister. Öğrenci gösterdiği davranışın doğru olduğunu öğrenirse
davranışı pekiştirir ve öğrenmeye karşı güdüsü artar. Davranışın yanlış olduğunu öğrenirse hatasını düzeltir
ve o davranışı bir daha tekrarlamamaya özen gösterir. Öğrencinin kazanması gereken davranış ne ise onu
yapması beklenir.
8) Değerlendirme:
Öğrenmenin sonunda her bir öğrencinin istendik davranışı ne derecede kazandığının belirlenmesi gerekir.
Öğretimsel olayların verimliliğini değerlendirmek için beklenen hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediği
sınanmalıdır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda öğrenmenin ne derece gerçekleştiği gözlenir ve
öğrenciler sonuçlar hakkında bilgi verilerek gerekirse tamamlama eğitimi yapılır.
8.1.2021
Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné
9) Öğrenilenlerin kalıcılığının ve transferinin sağlanması:
Bir konuda uzmanlığı geliştirmek için yeni bilgilerin başka alanlara da uygulanması gerekir.
Öğrenmenin ilk oluşumundan hemen sonra, öğrenciye öğrenmeyi güçleştirici nitelikte alıştırma,
örneklendirme, proje vb. ödevler verilmelidir. Öğrenilen davranışların aralıklı olarak tekrar edilmesi
kalıcılığı büyük oranda etkiler.
Gagne’ye göre öğretim basitten karmaşığa doğru aşamalı bir sırada yapılmalıdır. Burada önemli olan
öğretim sonunda ulaşılması gereken hedefi belirlemek ve öğretim etkinliklerini ona göre
düzenlemektir. Bu görüşe göre en sonunda ulaşılması istenen amacı en başa ve ona ulaşmak için diğer
alt amaçları hiyerarşik bir şekilde basitten karmaşığa doğru sıralamak en önemli noktadır.
8.1.2021
İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio
1960’lı yılların sonlarında davranışçılığın etkilerinden sıyrılmaya başlayan psikoloji araştırmaları,
bilişsel süreçlerin araştırılması üzerinde yoğunlaşmıştır. Paivio’nun 1960’lı yıllarda başlattığı çalışmalar,
otuz yıllık bir çalışma süreci sonunda, sözel ve sözel olmayan bilişsel süreçlere eşit ağırlık veren İkili
Kodlama Kuramı’nın (İKK) geliştirilmesiyle sonuçlanmıştır. İkili Kodlama Kuramı (İKK) belleğin biri dili
diğeri ise sözel olmayan algıları temsil eden ve işleyen, iki alt bilişsel sistemden oluştuğunu
varsaymaktadır. Bilgisayarla öğretim olanaklarının artması ve bilgisayarın yaygın kullanılmaya
başlaması, çok ortamlı öğrenmeyle birlikte İKK’nı da yeniden gündeme getirmiştir. İKK veya bu kurama
dayanan kuramlar çerçevesinde çok ortamlı öğrenme konusunda pek çok araştırma yapılmıştır. Bellek
destekleyiciler, problem-çözme, kavram öğrenme, dil öğrenme ve çok ortamlı öğrenme gibi alanlarda
yapılan çalışma sonuçları kuramın varsayımlarını destekler niteliktedir.
8.1.2021
İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio
Kuram birimsel ve sistemsel düzeyde, belleğin yapısal ve işlevsel özelliklerine ilişkin bir dizi varsayım
üzerine kurulmuştur. Kuramın temel varsayımları şöyle özetlenebilir: Bellek; dil ile sözel olmayan
nesneler, olaylar hakkındaki bilgileri sembolize etmek ve işlemek amacıyla, bireysel deneyimlere
paralel olarak gelişen, birbirinden farklı ve biçime-özel, birbirinden bağımsız olmasına karşın birbiriyle
ilişkili, sözel ve sözel-olmayan (imgesel) iki sembolik sistem tarafından oluşturulmuştur.(Paivio, 1991)
Kurama göre sözel ve sözel olmayan (imgesel) temsili sistemler, organizmanın işlevsel ve uyumsal
davranış amaçları doğrultusunda, çevreden gelen uyarıcıları işlemek ve düzenlemekle görevlidirler
(Paivio, 1971). Paivio bilişsel yapının anlaşılması için varsayımlarını sistem ve birimler düzeyinde ayırt
etmiştir (1971, 1986).
8.1.2021
İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio
Sisteme ilişkin varsayımlar:
▸ Sözel ve imgesel sistemler işlevsel olarak birbirinden bağımsız ve birbirine bağımlı olarak
etkinleşebilirler.
▸ Ardışık birimler ve bütünsel (eşzamanlı algılanan) birimlerin işlevsel özellikleri farklıdır.
▸ Sembolik sistemin işlevsel özellikleri, sembolik birimlerde yer alan bilgilerin, bilişsel
işlemlerde kullanılmasına ve davranışa rehberlik etmesine olanak sağlar.
8.1.2021
İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio
Birimlere ilişkin varsayımlar (1971, 1986):
▸ Birimler algıya aracılık eden duyu kanallarının özelliklerini sürdürürler.
▸ Birimler algısal-devinsel benzetimlerdir (Perceptual-motor analogues).
▸ Sözel birimler ardışık düzenlenmektedir.
▸ İmgesel birimler eşzamanda işlenmeye elverişli birimlerdir.
▸ İmgesel birimler belirli sınırlar içinde anında eşzamanlı-bütünsel
algılamaya sözel birimlerden daha elverişlidirler.
8.1.2021
İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio
İkili Kodlama Kuramının etkili uygulamaları, öğrenme yanında değerlendirme alanına da yansımıştır.
Etkili bir öğrenmeyi sağlamada destekleyici rolü yanında İKK, bilişsel testleri değerlendirmede de
yararlı bir çerçeve sunmaktadır (Clark ve Paivio, 1991). Eğitimsel değerlendirme testlerinin büyük bir
kısmı zeka, başarı ve bilişsel süreçleri kapsamaktadır. İKK birbirinden farklı yapıdaki sözel ve sözel
olmayan bilişsel süreçlerle, pek çok zeka testinde yer verilen algısal-uzaysal (perceptual-spatial) ve
sözel ayrıma karşılık vermektedir. İKK’na göre öğrenme sırasında birden fazla iletişim kanalı
kullanılmaktadır. Dolayısıyla birden fazla bilgi-işleme sistemi vardır. Giderek artan araştırma bulguları
metin ve görsellerin birlikte verilmesinin öğrenmeyi olumlu etkilediğini göstermektedir (Najjar,1996;
Mayer and Sims, 1994; Whinn, 1988). Günümüzde bilgisayar canlandırmaları görsel bilgilerin
öğrenene sunulmasında güçlü bir ortam sunmaktadırlar (Rieber, 1990, 1994,1995; Sezgin ve Köymen,
2001).
8.1.2021
Bilgiyi İşleme Kuramı
Öğrenmeyi bilişsel açıdan inceleyen kuramlardan biri olan bilgiyi işleme kuramı, insan öğrenmesinde
öğrenme sürecini bilgisayara benzetmektedir. İnsan zihni bilgiyi alır, işler, biçim ve içeriğini değiştirir,
depolar, gerektiği zaman geri getirir ve tepkiler üretir. Bir başka söylemle, süreç bilgiyi bir araya getirir,
kodlar, bilgiyi korur ya da depolar ve gerektiği zaman geri getirir. Tüm süreç bilgisayarda “program”
bireylerde ise “yürütücü kontrol” tarafından denetlenmektedir (Woolfolk,1997). Bilgisayar, yapılması
çok güç durumlarda üstün performans gösterir ve karmaşık problemleri büyük bir hızla çözer. Ancak
insanın zihinsel yetenekleri bilgisayardan çok daha yetkindir. Örneğin; küçük bir çocuk, karşısındaki
insanın duygularını anlayabilir ya da bir yetişkin daha önce hiç karşılaşmadığı bir problemi çözebilir.
Bilgisayarların yetkin bellekleri ve büyük hızları olmasına karşın, insan zihninin bilgiyi anlama ve işleme
yeteneğine ulaşması pek olası görünmemektedir (Slavin,1988 ).
8.1.2021
Bilgiyi İşleme Kuramı
Bilgiyi işleme kuramı temel olarak şu dört soruyu yanıtlamaya çalışır (Senemoğlu,1997; 270 ):
1. Yeni bilgi dışardan nasıl alınmaktadır?.
2. Alınan yeni bilgi nasıl işlenmektedir?.
3. Bilgi uzun süreli nasıl depolanmaktadır?.
4. Depolanan bilgi nasıl geriye getirilip hatırlanmaktadır ?.
Bilgiyi işleme kuramı iki temel öğe üzerinde durmaktadır.
Birincisi üç yapıdan oluşur; duyusal kayıt , kısa süreli bellek / çalışan bellek ve uzun süreli
bellektir.
İkincisi ise bilişsel süreçleri içerir. Bunlar içsel, zihinsel eylemlerdir ve bilginin bir yapıdan diğerine
geçişini sağlarlar.
8.1.2021
Bilgiyi İşleme Kuramı
Birey her an çevresinden gelen uyarıcıların etkisi altındadır (Rüzgarın sesi , güneşin pırıltısı , egzoz dumanı,
çiçeğin kokusu , yemeğin tadı gibi) .Derslikte bir öğrenciyi düşünürsek , öğretmenin sesi , tepegöz
saydamından tahtaya yansıyan yazılar , kitaptaki şema ve yazılar, diğer öğrencilerin fısıltıları, dışarıdan gelen
sesler, sandalyeden gelen uyarıcı onu bombardımana tutar .Başka bir söylemle , dünya bilgi doludur .Sesler
,kokular, tatlar, şekiller, sözcükler ve müzikle. Tüm bu uyarıcılar bilgiyi işleme sürecini başlatır. Bilgiyi işleme
kuramının birinci adımı bireyin duyu organları yolu ile çevreden gelen uyarıcıları alması ile başlar. Duyusal
kayıda gelen bilgilerin çoğu atılır ve bir kısmı da çok kısa bir süre tutularak algılanır ve tanınır. Duyular dikkat
ve algı süreçleri aracılığı ile kısa süreli belleğe geçirilir. Depolama yetikliği çok sınırlı olan kısa süreli bellek
aynı zamanda çalışan bellektir. Çünkü burada bilgi etkindir ve işlenir. Bilgi bazı süreçlerin yardımı ile uzun
süreli belleğe geçer. Kimi psikologlar bilginin uzun süreli bellekte asla kaybolmadığına inanarak, geri
getirilememesinin bilginin yanlış yerleştirilmesine bağlamaktadırlar (Woolfolk,1993 ).
8.1.2021
Ters Yüz Öğrenme Modeli ( Flipped Learning)
Geleceğin eğitim modeli olarak kabul edilen Flipped Learning, geleneksel öğrenmeyi tam tersine
çevirmektedir. Geleneksel eğitim sisteminde bilgi, eğitimci tarafından sınıfta öğrenciye aktarılır,
bilginin özümsenmesi aşamasında ise öğrenci ödevlerle, projelerle baş başa bırakılmaktadır. Flipped
Learning modelinde ise, öğrenciye bilgi aktarımı ders gününden önce akademisyen tarafından
hazırlanan ders videoları ile gerçekleşmektedir. Öğrenciler derse gelmeden önce, istediği bir zamanda
ve yerde ders videosunu izlerler, notlar alırlar ve anlamadıkları yerlerle ilgili sorular hazırlarlar. Sınıfta
ise, bilginin özümsenmesi ve yeni bilgilerin çıkarımına yönelik grup çalışmaları, tartışmalar, problem
çözme etkinlikleri, soru-cevap aktiviteleri gibi öğrencinin aktif katılımını gerektiren aktiviteler
gerçekleştirilir.
8.1.2021
Ters Yüz Öğrenme Modeli ( Flipped Learning)
Bu sayede öğrenciler, kendi öğrenme hızlarında ve tarzlarında konuları öğrenebilirler ve önemli
konuları anlamadan atlama olasılıkları büyük oranda düşer. Konuları kendi kendine öğrenen
öğrenciler, sınıf ortamında ise pratik yapma imkanı bulurlar. Eğitmenler ise sınıf ortamında yürütülen
bireysel veya grup aktiviteleri esnasında, öğrencilerin öğrenme tarzlarını göz önünde bulundurarak,
kişiselleştirilmiş bir yönlendirme sunarlar. Benzer şekilde, yükseköğretim kurumlarında da ders
saatleri, bilginin uygulanmasına odaklanmalıdır. Bu sayede, eğitmenler öğrencilerinin problem çözme,
eleştirel düşünme, inisiyatif alma gibi 21. yüzyıl yetkinliklerini kazanmalarına daha etkili şekilde
yardımcı olabilir. Araştırmacılar da ters yüz edilmiş öğrenme yaklaşımının pedagojik ve psikolojik
olarak daha avantajlı olduğunu savunur. Çünkü, öğrencilerin kendi öğrenme hızlarında konuları
gözden geçirmesine ve dijital kaynaklardan çalıştıkları için belirli bir oranda esnekliğe sahip olmalarına
olanak tanır.
8.1.2021
Ters Yüz Öğrenme Modeli ( Flipped Learning)
Geleneksel Ters Yüz Edilmiş Sınıflar: Klasik tanımıyla ters yüz edilmiş sınıflardır. Öğrenciler, derse
gelmeden önce dijital kaynaklardan faydalanarak ders konularını öğrenirler. Sınıfta geçirdikleri
zamanda, alıştırmalar sayesinde temel kavramları pekiştirirler. Öğrenciler, ders esnasında
eğitmenlerinden kişiselleştirilmiş geri bildirim alırken dersten sonra ise öğrendiklerini gözden
geçirerek bilgiyi kalıcı hale getirirler. Tartışma Odaklı Ters Yüz Edilmiş Sınıflar: Eğitmenler, TED
konuşmaları veya diğer öğretici videoları gibi öğrenme materyallerini sınıfta yüz yüze tartışma ve fikir
alışverişi için zemin hazırlayacak şekilde öğrencilerle paylaşırlar. Sınıfta bir tartışma ortamı oluşturmak,
siyaset bilimi ve işletme gibi tartışma becerileri gerektiren bölümlerde, konuları derinlemesine analiz
edebilmek için çok yararlıdır.
8.1.2021
Kaynakça
Demir, K. Rogers’ın Yeniliğin Yayılması Teorisi ve İnternetten
Ders Kaydı, 2006
Bursal, D. "Rogers ve Shoemaker'ın Yeniliklerin Yayılması
Modeli", 2013
Katz, E. “Communation research and the image of society”.
American Journal of Sociology. 65: 435-40 1960.
Rogers, E. "Mç Communication Research" 3:213-40, 1976.
Aldağ, H. "Öğrenme ve Öğretmede A. Paivo'nun İkili Kodlama
Kuramı",2005
www.egitimheryerde.net/yeniligin-yayilimi-kurami/, Erişim
Tarihi : 07.11.2020
www.educademi.com/2018/11/23/gagnenin-9-asamali-
ogretim-modeli/, Erişim Tarihi: 07.11.2020
www.boteodev1.blogspot.com/2012/03/gagnenin-9-adimli-
kurami.html, Erişim Tarihi: 07.11.2020
www.antalyaozelegitim.com/blog/ogrenme-
problemleri/bilissel-ogrenme-yaklasimi-bilgiyi-isleme-
kurami.html,
Erişim Tarihi: 07.11.2020
www.vizyonergenc.com/icerik/ters-yuz-edilmis-ogrenme-nedir,
Erişim Tarihi : 07.11.2020

More Related Content

Similar to AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLAR

19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama
Suleyman Bayindir
 
19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama
Suleyman Bayindir
 
ihtiyaç analizi.pptx
ihtiyaç analizi.pptxihtiyaç analizi.pptx
ihtiyaç analizi.pptx
BeyanOsman
 
suheylaberk 20070252 slşde share
suheylaberk 20070252 slşde sharesuheylaberk 20070252 slşde share
suheylaberk 20070252 slşde share
suheylaberk
 

Similar to AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLAR (20)

Uzaktan ogrenme odev
Uzaktan ogrenme odevUzaktan ogrenme odev
Uzaktan ogrenme odev
 
AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLARI
AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLARIAÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLARI
AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLARI
 
İletişim Kuramları - Samet Akıllı
İletişim Kuramları - Samet Akıllıİletişim Kuramları - Samet Akıllı
İletişim Kuramları - Samet Akıllı
 
Öğretim Tasarım Modelleri- Merve KARAKOÇ
Öğretim Tasarım Modelleri- Merve KARAKOÇÖğretim Tasarım Modelleri- Merve KARAKOÇ
Öğretim Tasarım Modelleri- Merve KARAKOÇ
 
MedVET module 10 TR
MedVET module 10 TRMedVET module 10 TR
MedVET module 10 TR
 
AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENMEDE YÖNETİM
AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENMEDE YÖNETİM AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENMEDE YÖNETİM
AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENMEDE YÖNETİM
 
19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama
 
19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama19. bölüm sosyal pazarlama
19. bölüm sosyal pazarlama
 
ihtiyaç analizi.pptx
ihtiyaç analizi.pptxihtiyaç analizi.pptx
ihtiyaç analizi.pptx
 
Kültürlerarası Yönetimde Motivasyon ve Ödüllendirme
Kültürlerarası Yönetimde Motivasyon ve Ödüllendirme Kültürlerarası Yönetimde Motivasyon ve Ödüllendirme
Kültürlerarası Yönetimde Motivasyon ve Ödüllendirme
 
Yönetim ve org.4
Yönetim ve org.4Yönetim ve org.4
Yönetim ve org.4
 
Sosyal pazarlama
Sosyal pazarlama Sosyal pazarlama
Sosyal pazarlama
 
Reklam kampanyasi nasil hazirlanir
Reklam kampanyasi nasil hazirlanirReklam kampanyasi nasil hazirlanir
Reklam kampanyasi nasil hazirlanir
 
Açık Öğrenme Ve İnternet Üzerinden Herkese Açık Kurslar(İHAK)
Açık Öğrenme Ve İnternet Üzerinden Herkese Açık Kurslar(İHAK)Açık Öğrenme Ve İnternet Üzerinden Herkese Açık Kurslar(İHAK)
Açık Öğrenme Ve İnternet Üzerinden Herkese Açık Kurslar(İHAK)
 
suheylaberk 20070252 slşde share
suheylaberk 20070252 slşde sharesuheylaberk 20070252 slşde share
suheylaberk 20070252 slşde share
 
14.bölüm Amaca yönelik pazarlama
14.bölüm Amaca yönelik pazarlama14.bölüm Amaca yönelik pazarlama
14.bölüm Amaca yönelik pazarlama
 
www.KPSS10.com
www.KPSS10.comwww.KPSS10.com
www.KPSS10.com
 
Trafik Olimpiyatları Kampanya Hazırlama Rehberi
 Trafik Olimpiyatları Kampanya Hazırlama Rehberi Trafik Olimpiyatları Kampanya Hazırlama Rehberi
Trafik Olimpiyatları Kampanya Hazırlama Rehberi
 
ZEHRA ERTAŞ ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ ÖDEVİ.4.pptx
ZEHRA ERTAŞ ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ ÖDEVİ.4.pptxZEHRA ERTAŞ ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ ÖDEVİ.4.pptx
ZEHRA ERTAŞ ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ ÖDEVİ.4.pptx
 
Drucker
DruckerDrucker
Drucker
 

More from SumeyraDaldal (6)

Öğretim Yönetimi
Öğretim Yönetimi Öğretim Yönetimi
Öğretim Yönetimi
 
öğretim tasarım modelleri
öğretim tasarım modelleri öğretim tasarım modelleri
öğretim tasarım modelleri
 
Harmanlanmış Öğrenme Ortamları
Harmanlanmış Öğrenme OrtamlarıHarmanlanmış Öğrenme Ortamları
Harmanlanmış Öğrenme Ortamları
 
e- öğrenme platformları
e- öğrenme platformları e- öğrenme platformları
e- öğrenme platformları
 
AÇIK ÖĞRENME VE INTERNET ÜZERINDEN HERKESE AÇIK KURSLAR (IHAK)
AÇIK ÖĞRENME VE INTERNET ÜZERINDENHERKESE AÇIK KURSLAR (IHAK)AÇIK ÖĞRENME VE INTERNET ÜZERINDENHERKESE AÇIK KURSLAR (IHAK)
AÇIK ÖĞRENME VE INTERNET ÜZERINDEN HERKESE AÇIK KURSLAR (IHAK)
 
Açık ve uzaktan öğretim
Açık ve uzaktan öğretimAçık ve uzaktan öğretim
Açık ve uzaktan öğretim
 

AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLAR

  • 1. AÇIK VE UZAKTAN ÖĞRENME KURAMLAR HAZIRLAYAN: SÜMEYRA DALDAL DANIŞMAN: DOÇ. DR. AGAH TUĞRUL KORUCU
  • 2. Yeniliklerin Yayılması Kuramı – Everett Rogers & Shoemaker Yeniliklerin yayılımı kuramı, toplulukların yenilikleri nasıl kabul ettiğini açıklamayı amaçlamaktadır. Burada yenilikten kasıt; yeni olarak tanımlanan herhangi bir fikir, davranış veya nesnedir. Yeniliklerin yayılımı kuramı sosyal değişim süreciyle ilgili üç değerli fikir sunmaktadır: ▸ Yeniliklerin yayılması için niteliklerin ne olduğu ▸ Birebir görüşmelerin ve akran ağlarının önemi ▸ Farklı kullanıcı kesimlerinin ihtiyaçlarını anlama Bunlar arasında “Rogers’ın Yeniliğin Yayılması Teorisi” bilgi sistemleri uygulaması araştırmalarında yaygın olarak kabul gören bir teoridir. Yeniliğin Yayılması Teorisi, yeniliğe uyum süreciyle ilgili bilgi toplamaya ve belirsizliği azaltmaya odaklı karmaşık bir teoridir (Agarwal, Ahuja, Carter ve Gans, 1998).
  • 3. Yeniliklerin Yayılması Kuramı – Everett Rogers & Shoemaker Uygulamada yeniliklerin yayılmasında asıl hedef çiftçi ve kırsal nüfusun üyeleri olmuştur. Bu uygulamalar ilk kez ABD’de 1920’lerde ve 1930’larda değerlendirilmiştir. Bugünse Üçüncü Dünya ülkelerinin kalkınma programlarının bir özelliği olmuştur. Rogers ve Shomaker modeline göre; yeniliklerin yayılması sürecinin en az dört ayrı basamağı olduğu fikri üzerinde çalışılmıştır: Bilgi : Birey yenilikten bir ölçüye kadar haberdardır, yeniliğin nasıl çalıştığını biraz anlamaya başlar. İkna etme : Birey yeniliğe karşı olumlu ve olumsuz bir tutum oluşturur. Karar : Birey yeniliği kabul etme veya reddetme seçeneklerine yol açan faaliyetlere girişir. Onaylama : Birey aldığı yenilik kararına destek arar. Fakat yenilik hakkında zıt mesajlara maruz kalırsa fikri değişebilir.
  • 4. Yeniliklerin Yayılması Kuramı – Everett Rogers & Shoemaker Bu model yayılma süreci hakkında aşağıdaki düşünceleri birleştirir; 1. Tüm olayın üç ana evresini geçmiş, süreç ve sonuçlar olarak ayırt eder. Bunlardan ilki, bireyin yenilikler hakkında gereksinimlerini denemesinin söz konusu olduğu durumlara yada olaylara karışan insanların özelliklerine değinmektedir. 2. “Bilgi”, “ikna etme” , “karar” ve “onaylama” nın farklı işlevlerini ayırt etmek gerekir. Sıranın tamamlanması gerekmese de normalde evrelerin bu sıra ile devam etmesi gerekmektedir. 3. Yeniliğin yayılması normalde farklı iletişim kaynaklarını –genel olarak kitle iletişim araçları, reklamcılık veya promosyon malzemesi, resmi değişim kurumları, resmi olmayan toplumsal ilişkiler- içerir ve farklı kaynaklar, farklı evrelerde ve farklı işlevler için önemli olabilir. 4. Model birinci, yani bilgi basamağında uygulanacak “alıcı değişkenlerini” gösterir; çünkü değişkenlerin uyarlanması kişiliğe, toplumsal niteliklere vs. bağlı olacaktır.
  • 5. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné Robert Gagné, 1960’lı yıllarda yeni davranışçı akımın temsilcilerinden biri olarak kabul edilmekle birlikte, sonraki yıllarda bilgiyi işleme kuramcılarının öncülerinden biri olmuş, davranışçı yaklaşımın ilkeleri ile bilgi işlem süreci yaklaşımının ilkelerini birleştirmiştir. Gagne 1960’lı yıllarda yeni davranışçı akımın temsilcilerinden biri olarak kabul edilmekle birlikte, sonraki yıllarda bilgiyi işleme kuramcılarının öncülerinden biri olmuş, davranışçı yaklaşımın ilkeleri ile bilgi işlem süreci yaklaşımının ilkelerini birleştirmiştir. Gagne öğrenmeyi hem ürün hem de süreç olarak ele almıştır. Gagne’ye göre öğrenme, gözlenebilir davranışlardan dolaylı olarak anlaşılır ve öğrenme beyinde gerçekleşir Gagné öğrenmeyi hem ürün hem de süreç olarak ele almıştır. Gagné bilgi işlem süreci modeline paralel olarak bir öğretme modeli geliştirmiştir. Modele göre öğretimin düzenlenmesinde sırasıyla dokuz basamak yer almalıdır. 8.1.2021
  • 6. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné Modele göre öğretimin düzenlenmesinde sırasıyla şu adımlar atılmalıdır: 1- Dikkati çekme 2- Öğrenciyi dersin hedeflerinden haberdar etme 3- Ön bilgilerin hatırlatılması 4- Uyarıcı materyalin sunulması 5- Öğrenciye yol gösterme(rehberlik etme) 6- Davranışı ortaya çıkarma 7- Dönüt-Düzeltme verme 8- Değerlendirme 9- Öğrenilenlerin kalıcılığının ve transferinin sağlanması 8.1.2021
  • 7. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné 1) Dikkati Çekme: Öğrenmenin en iyi şekilde gerçekleşmesi için öğrencinin dikkatini çekecek materyaller tasarlanmalıdır. Öğretmen bu hedef doğrultusunda görsel(resim, film vb) ve sözel(fıkra vb) unsurlardan yararlanabilir. İnsanların çoğu biranda tek bir konuya odaklanabilmektedir. Bundan dolayı öğrencinin tüm dikkati öğretilecek konu üzerine yoğunlaştırılmalıdır. 2) Öğrenciyi dersin hedeflerinden haberdar etme: Öğretmenin öğretime başlamadan önce öğrencilere dersin içeriği hakkında genel bir bilgi verilmelidir. Böylece öğrenci ne öğrenmesi gerektiği hakkında güdülenmiş olur ve konu dışına çıkmaktan kurtulur. Derste neyin öğrenilmesi gerektiği hakkında az çok bilgi edinmiş olur ve ona göre kendini odaklar. 8.1.2021
  • 8. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné 3) Ön bilgilerin hatırlatılması: Öğretilen konuların kısa süreli bellekteki bilgilerin uzun süreli belleğe anlamlı bir şekilde kodlanabilmesi için önbilgilerle anlamlandırılması gerekir. Bunun için öğrenciye bilgi verilmeden önce ön bilgilerin ortaya çıkarılması sağlanmalıdır. Böylece öğrenci daha kolay neden sonuç ilişkisi kurabilir. 4) Uyarıcı materyalin sunulması: Dersin içeriğini sunarken daha etkili ve daha verimli bir öğretim sağlamak için stratejilerin kullanılması gerekir. Öğrenciyi hedefe ulaştıracak materyaller doğru seçilmelidir. Bu materyaller öğrenmeyi kolaylaştıracak cinste olmalıdır. Öğrenci böylelikle sunulan önbilgilerle karşılaştırır, anlamlandırır ve uzun süreli belleğe kodlamaya çalışır. 8.1.2021
  • 9. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné 5) Öğrenciye yol gösterme(rehberlik etme): Öğrenciye yol gösterme öğrenme açısından oldukça önemlidir. Öğrenme ortamında öğrencilerin yanlış davranışlar kazanmaması ve başarılı olmalarının sağlanması için onlara rehberlik edilmesi gerekir. Bunun için öğrenciye neyi nerede ne zaman ne şekilde yapılacağı nasıl kodlama yapılması gerektiği yeni bilgilerin hangi ön öğrenmelere birleştirileceği konularında ipuçları verilmelidir. 6) Davranışı ortaya çıkarma: Öğrenciye yeni davranışlar öğretildikten sonra bu davranışın ne derece kazandıklarının yoklanması gerekmektedir. Öğrenciye yazılı sözlü sorular sorarak davranışı test edilmelidir. Konuyu kavradığı hissedilen öğrenciye yap, çiz, söyle gibi ifadelerle öğrendiği davranışa dönüştürülmesi istenir. Böylece öğrencinin kendisini de görmesi sağlanmış olur. 8.1.2021
  • 10. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné 7) Dönüt-Düzeltme verme: Bu aşamada öğrencinin kazanması gereken davranış ne ise onu yapması beklenir. Öğrenci gösterdiği davranışın doğruluğu hakkında bilgi almak ister. Öğrenci gösterdiği davranışın doğru olduğunu öğrenirse davranışı pekiştirir ve öğrenmeye karşı güdüsü artar. Davranışın yanlış olduğunu öğrenirse hatasını düzeltir ve o davranışı bir daha tekrarlamamaya özen gösterir. Öğrencinin kazanması gereken davranış ne ise onu yapması beklenir. 8) Değerlendirme: Öğrenmenin sonunda her bir öğrencinin istendik davranışı ne derecede kazandığının belirlenmesi gerekir. Öğretimsel olayların verimliliğini değerlendirmek için beklenen hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediği sınanmalıdır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda öğrenmenin ne derece gerçekleştiği gözlenir ve öğrenciler sonuçlar hakkında bilgi verilerek gerekirse tamamlama eğitimi yapılır. 8.1.2021
  • 11. Dokuz Adım Kuramı– Robert Mills Gagné 9) Öğrenilenlerin kalıcılığının ve transferinin sağlanması: Bir konuda uzmanlığı geliştirmek için yeni bilgilerin başka alanlara da uygulanması gerekir. Öğrenmenin ilk oluşumundan hemen sonra, öğrenciye öğrenmeyi güçleştirici nitelikte alıştırma, örneklendirme, proje vb. ödevler verilmelidir. Öğrenilen davranışların aralıklı olarak tekrar edilmesi kalıcılığı büyük oranda etkiler. Gagne’ye göre öğretim basitten karmaşığa doğru aşamalı bir sırada yapılmalıdır. Burada önemli olan öğretim sonunda ulaşılması gereken hedefi belirlemek ve öğretim etkinliklerini ona göre düzenlemektir. Bu görüşe göre en sonunda ulaşılması istenen amacı en başa ve ona ulaşmak için diğer alt amaçları hiyerarşik bir şekilde basitten karmaşığa doğru sıralamak en önemli noktadır. 8.1.2021
  • 12. İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio 1960’lı yılların sonlarında davranışçılığın etkilerinden sıyrılmaya başlayan psikoloji araştırmaları, bilişsel süreçlerin araştırılması üzerinde yoğunlaşmıştır. Paivio’nun 1960’lı yıllarda başlattığı çalışmalar, otuz yıllık bir çalışma süreci sonunda, sözel ve sözel olmayan bilişsel süreçlere eşit ağırlık veren İkili Kodlama Kuramı’nın (İKK) geliştirilmesiyle sonuçlanmıştır. İkili Kodlama Kuramı (İKK) belleğin biri dili diğeri ise sözel olmayan algıları temsil eden ve işleyen, iki alt bilişsel sistemden oluştuğunu varsaymaktadır. Bilgisayarla öğretim olanaklarının artması ve bilgisayarın yaygın kullanılmaya başlaması, çok ortamlı öğrenmeyle birlikte İKK’nı da yeniden gündeme getirmiştir. İKK veya bu kurama dayanan kuramlar çerçevesinde çok ortamlı öğrenme konusunda pek çok araştırma yapılmıştır. Bellek destekleyiciler, problem-çözme, kavram öğrenme, dil öğrenme ve çok ortamlı öğrenme gibi alanlarda yapılan çalışma sonuçları kuramın varsayımlarını destekler niteliktedir. 8.1.2021
  • 13. İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio Kuram birimsel ve sistemsel düzeyde, belleğin yapısal ve işlevsel özelliklerine ilişkin bir dizi varsayım üzerine kurulmuştur. Kuramın temel varsayımları şöyle özetlenebilir: Bellek; dil ile sözel olmayan nesneler, olaylar hakkındaki bilgileri sembolize etmek ve işlemek amacıyla, bireysel deneyimlere paralel olarak gelişen, birbirinden farklı ve biçime-özel, birbirinden bağımsız olmasına karşın birbiriyle ilişkili, sözel ve sözel-olmayan (imgesel) iki sembolik sistem tarafından oluşturulmuştur.(Paivio, 1991) Kurama göre sözel ve sözel olmayan (imgesel) temsili sistemler, organizmanın işlevsel ve uyumsal davranış amaçları doğrultusunda, çevreden gelen uyarıcıları işlemek ve düzenlemekle görevlidirler (Paivio, 1971). Paivio bilişsel yapının anlaşılması için varsayımlarını sistem ve birimler düzeyinde ayırt etmiştir (1971, 1986). 8.1.2021
  • 14. İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio Sisteme ilişkin varsayımlar: ▸ Sözel ve imgesel sistemler işlevsel olarak birbirinden bağımsız ve birbirine bağımlı olarak etkinleşebilirler. ▸ Ardışık birimler ve bütünsel (eşzamanlı algılanan) birimlerin işlevsel özellikleri farklıdır. ▸ Sembolik sistemin işlevsel özellikleri, sembolik birimlerde yer alan bilgilerin, bilişsel işlemlerde kullanılmasına ve davranışa rehberlik etmesine olanak sağlar. 8.1.2021
  • 15. İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio Birimlere ilişkin varsayımlar (1971, 1986): ▸ Birimler algıya aracılık eden duyu kanallarının özelliklerini sürdürürler. ▸ Birimler algısal-devinsel benzetimlerdir (Perceptual-motor analogues). ▸ Sözel birimler ardışık düzenlenmektedir. ▸ İmgesel birimler eşzamanda işlenmeye elverişli birimlerdir. ▸ İmgesel birimler belirli sınırlar içinde anında eşzamanlı-bütünsel algılamaya sözel birimlerden daha elverişlidirler. 8.1.2021
  • 16. İkili Kodlama Kuramı- Allan Paivio İkili Kodlama Kuramının etkili uygulamaları, öğrenme yanında değerlendirme alanına da yansımıştır. Etkili bir öğrenmeyi sağlamada destekleyici rolü yanında İKK, bilişsel testleri değerlendirmede de yararlı bir çerçeve sunmaktadır (Clark ve Paivio, 1991). Eğitimsel değerlendirme testlerinin büyük bir kısmı zeka, başarı ve bilişsel süreçleri kapsamaktadır. İKK birbirinden farklı yapıdaki sözel ve sözel olmayan bilişsel süreçlerle, pek çok zeka testinde yer verilen algısal-uzaysal (perceptual-spatial) ve sözel ayrıma karşılık vermektedir. İKK’na göre öğrenme sırasında birden fazla iletişim kanalı kullanılmaktadır. Dolayısıyla birden fazla bilgi-işleme sistemi vardır. Giderek artan araştırma bulguları metin ve görsellerin birlikte verilmesinin öğrenmeyi olumlu etkilediğini göstermektedir (Najjar,1996; Mayer and Sims, 1994; Whinn, 1988). Günümüzde bilgisayar canlandırmaları görsel bilgilerin öğrenene sunulmasında güçlü bir ortam sunmaktadırlar (Rieber, 1990, 1994,1995; Sezgin ve Köymen, 2001). 8.1.2021
  • 17. Bilgiyi İşleme Kuramı Öğrenmeyi bilişsel açıdan inceleyen kuramlardan biri olan bilgiyi işleme kuramı, insan öğrenmesinde öğrenme sürecini bilgisayara benzetmektedir. İnsan zihni bilgiyi alır, işler, biçim ve içeriğini değiştirir, depolar, gerektiği zaman geri getirir ve tepkiler üretir. Bir başka söylemle, süreç bilgiyi bir araya getirir, kodlar, bilgiyi korur ya da depolar ve gerektiği zaman geri getirir. Tüm süreç bilgisayarda “program” bireylerde ise “yürütücü kontrol” tarafından denetlenmektedir (Woolfolk,1997). Bilgisayar, yapılması çok güç durumlarda üstün performans gösterir ve karmaşık problemleri büyük bir hızla çözer. Ancak insanın zihinsel yetenekleri bilgisayardan çok daha yetkindir. Örneğin; küçük bir çocuk, karşısındaki insanın duygularını anlayabilir ya da bir yetişkin daha önce hiç karşılaşmadığı bir problemi çözebilir. Bilgisayarların yetkin bellekleri ve büyük hızları olmasına karşın, insan zihninin bilgiyi anlama ve işleme yeteneğine ulaşması pek olası görünmemektedir (Slavin,1988 ). 8.1.2021
  • 18. Bilgiyi İşleme Kuramı Bilgiyi işleme kuramı temel olarak şu dört soruyu yanıtlamaya çalışır (Senemoğlu,1997; 270 ): 1. Yeni bilgi dışardan nasıl alınmaktadır?. 2. Alınan yeni bilgi nasıl işlenmektedir?. 3. Bilgi uzun süreli nasıl depolanmaktadır?. 4. Depolanan bilgi nasıl geriye getirilip hatırlanmaktadır ?. Bilgiyi işleme kuramı iki temel öğe üzerinde durmaktadır. Birincisi üç yapıdan oluşur; duyusal kayıt , kısa süreli bellek / çalışan bellek ve uzun süreli bellektir. İkincisi ise bilişsel süreçleri içerir. Bunlar içsel, zihinsel eylemlerdir ve bilginin bir yapıdan diğerine geçişini sağlarlar. 8.1.2021
  • 19. Bilgiyi İşleme Kuramı Birey her an çevresinden gelen uyarıcıların etkisi altındadır (Rüzgarın sesi , güneşin pırıltısı , egzoz dumanı, çiçeğin kokusu , yemeğin tadı gibi) .Derslikte bir öğrenciyi düşünürsek , öğretmenin sesi , tepegöz saydamından tahtaya yansıyan yazılar , kitaptaki şema ve yazılar, diğer öğrencilerin fısıltıları, dışarıdan gelen sesler, sandalyeden gelen uyarıcı onu bombardımana tutar .Başka bir söylemle , dünya bilgi doludur .Sesler ,kokular, tatlar, şekiller, sözcükler ve müzikle. Tüm bu uyarıcılar bilgiyi işleme sürecini başlatır. Bilgiyi işleme kuramının birinci adımı bireyin duyu organları yolu ile çevreden gelen uyarıcıları alması ile başlar. Duyusal kayıda gelen bilgilerin çoğu atılır ve bir kısmı da çok kısa bir süre tutularak algılanır ve tanınır. Duyular dikkat ve algı süreçleri aracılığı ile kısa süreli belleğe geçirilir. Depolama yetikliği çok sınırlı olan kısa süreli bellek aynı zamanda çalışan bellektir. Çünkü burada bilgi etkindir ve işlenir. Bilgi bazı süreçlerin yardımı ile uzun süreli belleğe geçer. Kimi psikologlar bilginin uzun süreli bellekte asla kaybolmadığına inanarak, geri getirilememesinin bilginin yanlış yerleştirilmesine bağlamaktadırlar (Woolfolk,1993 ). 8.1.2021
  • 20. Ters Yüz Öğrenme Modeli ( Flipped Learning) Geleceğin eğitim modeli olarak kabul edilen Flipped Learning, geleneksel öğrenmeyi tam tersine çevirmektedir. Geleneksel eğitim sisteminde bilgi, eğitimci tarafından sınıfta öğrenciye aktarılır, bilginin özümsenmesi aşamasında ise öğrenci ödevlerle, projelerle baş başa bırakılmaktadır. Flipped Learning modelinde ise, öğrenciye bilgi aktarımı ders gününden önce akademisyen tarafından hazırlanan ders videoları ile gerçekleşmektedir. Öğrenciler derse gelmeden önce, istediği bir zamanda ve yerde ders videosunu izlerler, notlar alırlar ve anlamadıkları yerlerle ilgili sorular hazırlarlar. Sınıfta ise, bilginin özümsenmesi ve yeni bilgilerin çıkarımına yönelik grup çalışmaları, tartışmalar, problem çözme etkinlikleri, soru-cevap aktiviteleri gibi öğrencinin aktif katılımını gerektiren aktiviteler gerçekleştirilir. 8.1.2021
  • 21. Ters Yüz Öğrenme Modeli ( Flipped Learning) Bu sayede öğrenciler, kendi öğrenme hızlarında ve tarzlarında konuları öğrenebilirler ve önemli konuları anlamadan atlama olasılıkları büyük oranda düşer. Konuları kendi kendine öğrenen öğrenciler, sınıf ortamında ise pratik yapma imkanı bulurlar. Eğitmenler ise sınıf ortamında yürütülen bireysel veya grup aktiviteleri esnasında, öğrencilerin öğrenme tarzlarını göz önünde bulundurarak, kişiselleştirilmiş bir yönlendirme sunarlar. Benzer şekilde, yükseköğretim kurumlarında da ders saatleri, bilginin uygulanmasına odaklanmalıdır. Bu sayede, eğitmenler öğrencilerinin problem çözme, eleştirel düşünme, inisiyatif alma gibi 21. yüzyıl yetkinliklerini kazanmalarına daha etkili şekilde yardımcı olabilir. Araştırmacılar da ters yüz edilmiş öğrenme yaklaşımının pedagojik ve psikolojik olarak daha avantajlı olduğunu savunur. Çünkü, öğrencilerin kendi öğrenme hızlarında konuları gözden geçirmesine ve dijital kaynaklardan çalıştıkları için belirli bir oranda esnekliğe sahip olmalarına olanak tanır. 8.1.2021
  • 22. Ters Yüz Öğrenme Modeli ( Flipped Learning) Geleneksel Ters Yüz Edilmiş Sınıflar: Klasik tanımıyla ters yüz edilmiş sınıflardır. Öğrenciler, derse gelmeden önce dijital kaynaklardan faydalanarak ders konularını öğrenirler. Sınıfta geçirdikleri zamanda, alıştırmalar sayesinde temel kavramları pekiştirirler. Öğrenciler, ders esnasında eğitmenlerinden kişiselleştirilmiş geri bildirim alırken dersten sonra ise öğrendiklerini gözden geçirerek bilgiyi kalıcı hale getirirler. Tartışma Odaklı Ters Yüz Edilmiş Sınıflar: Eğitmenler, TED konuşmaları veya diğer öğretici videoları gibi öğrenme materyallerini sınıfta yüz yüze tartışma ve fikir alışverişi için zemin hazırlayacak şekilde öğrencilerle paylaşırlar. Sınıfta bir tartışma ortamı oluşturmak, siyaset bilimi ve işletme gibi tartışma becerileri gerektiren bölümlerde, konuları derinlemesine analiz edebilmek için çok yararlıdır. 8.1.2021
  • 23. Kaynakça Demir, K. Rogers’ın Yeniliğin Yayılması Teorisi ve İnternetten Ders Kaydı, 2006 Bursal, D. "Rogers ve Shoemaker'ın Yeniliklerin Yayılması Modeli", 2013 Katz, E. “Communation research and the image of society”. American Journal of Sociology. 65: 435-40 1960. Rogers, E. "Mç Communication Research" 3:213-40, 1976. Aldağ, H. "Öğrenme ve Öğretmede A. Paivo'nun İkili Kodlama Kuramı",2005 www.egitimheryerde.net/yeniligin-yayilimi-kurami/, Erişim Tarihi : 07.11.2020 www.educademi.com/2018/11/23/gagnenin-9-asamali- ogretim-modeli/, Erişim Tarihi: 07.11.2020 www.boteodev1.blogspot.com/2012/03/gagnenin-9-adimli- kurami.html, Erişim Tarihi: 07.11.2020 www.antalyaozelegitim.com/blog/ogrenme- problemleri/bilissel-ogrenme-yaklasimi-bilgiyi-isleme- kurami.html, Erişim Tarihi: 07.11.2020 www.vizyonergenc.com/icerik/ters-yuz-edilmis-ogrenme-nedir, Erişim Tarihi : 07.11.2020