Regresyonda Çoklu Bağlantı (Multicollinearity) Probleminin Temel Bileşenler A...yigitcanozmeral
Çoklu Bağlantının tanımı, nedenleri, teşhis yöntemleri ve giderilme yöntemleri ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Temel Bileşenler Analizi anlatılmış ve uygulama yapılmıştır.
How philosophy is related to political scienceAmjad Haq
Philosophy is the study of fundamental problems involving reality, existence, knowledge, values, reason, mind, and language. It comes from the Greek word meaning "love of wisdom". Political science is a social science that studies the state, government, and politics using empirical and scientific methods. It examines state institutions and organs. While political science focuses on studying political facts and values, philosophy more broadly studies ideas, values, and human behavior across social, economic, political, cultural, religious, and educational dimensions. Political science seeks to answer questions about what governments are and should do, while philosophy inquires into why governments are needed and what rights they should protect.
Regresyonda Çoklu Bağlantı (Multicollinearity) Probleminin Temel Bileşenler A...yigitcanozmeral
Çoklu Bağlantının tanımı, nedenleri, teşhis yöntemleri ve giderilme yöntemleri ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Temel Bileşenler Analizi anlatılmış ve uygulama yapılmıştır.
How philosophy is related to political scienceAmjad Haq
Philosophy is the study of fundamental problems involving reality, existence, knowledge, values, reason, mind, and language. It comes from the Greek word meaning "love of wisdom". Political science is a social science that studies the state, government, and politics using empirical and scientific methods. It examines state institutions and organs. While political science focuses on studying political facts and values, philosophy more broadly studies ideas, values, and human behavior across social, economic, political, cultural, religious, and educational dimensions. Political science seeks to answer questions about what governments are and should do, while philosophy inquires into why governments are needed and what rights they should protect.
This document provides an overview of the rise and development of paternalism. It discusses how paternalism emerged from hierarchical social structures like the family unit or tribe, where authority figures like fathers or leaders exercised power and control over subordinates. It notes how concepts like patriarchy, paternalism and patrimonialism describe such top-down relations. The document also examines the distinction between benevolent and exploitative forms of paternalism, and how thinkers like Kant and Mill critiqued paternalism for limiting individual freedom and autonomy.
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
DAVRANIŞSAL İKTİSAT
1. Bu sunum şu kaynaktan yararlanılarak hazırlanmıştır: Coşkun Can Aktan, Yeni İktisat Okulları ve
İktisadi Düşünce: Ankara: Seçkin Yayınları,2018
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
Sunumu Hazırlayan: Fatma Akgüneş
3. Davranışsal iktisadın başlangıç noktası
geleneksel iktisat biliminde hakim olan
‘rasyonalite’ varsayımının her zaman ve her
yerde geçerli olmadığı düşüncesidir.
4. Davranışsal iktisat ,ekonomik birimlerin eksik
enformasyon ve yetersiz zihinsel kapasite gibi
nedenlerle çoğu zaman irrasyonel davranış,karar
ve seçimlerde bulunabildiklerini ortaya koymaya
çalışan disiplerarası bir araştırma alanıdır.
5. İktisat ve psikoloji bilimlerinin ortak bir paydasında
ortaya çıkan ve gelişimini sürdüren davranışsal iktisat
özellikle zihinsel hata ve yanılgılara (cognitive bias/
heuristics) odaklanarak, bu alanda teorik, analitik, ampirik
ve deneysel çalışmalar yürütmektedir.
6.
7. Davranışsal iktisat adı verilen disiplinin doğuşunda ilk ışık 1974
yılında Nobel Ekonomi ödülü kazanan Friedrich A. Von Hayek
olmuştur.
8. • Özellikle, Hayek’in 1952 yılında yayınladığı Duyumsal
Düzen (Sensory Order) ve bunu takip eden diğer pek
çok kitabı insan bilgisinin sınırlarını anlamamıza
yardımcı olmuştur. İktisadi organizasyonlarda karar
alma süreci konularındaki çalışmaları ile Hayek’den
dört yıl sonra Nobel kazanan Herbert. A. Simon “sınırlı
rasyonelite” kavramı ile davranışsal iktisat adı verilen
disiplinin doğuşunda ikinci tuğlayı koymuştur
9.
10. 2001 yılında İsveç Kraliyet akademisi “enformasyon
iktisadı” alanındaki çalışmaları dolayısıyla George
A. Akerlof, A. Michael Spence ve Joseph Stiglitz’ü
Nobel ekonomi ödülü ile taltif etmiştir. Özellikle,
Akerlof psikoloji ve iktisat alanında bağlantılar
kurarak eksik ve asimetrik enformasyon konularını
incelemiştir. Enformasyon iktisadı alanındaki bu
çalışmalar da dolaylı olarak davranışsal iktisat
araştırmalarına bir destek olmuştur.
Davranışsal İktisadın bir disiplin olarak
doğuşunda en etkili rolü oynayan ve önemli
katkıları sunan kişiler hiç şüphesiz birinci
derecede Daniel Kahneman ve ardından
Richard H. Thaler olmuştur.
11.
12. Kahneman, 2002, Thaler ise 2017 yılında Nobel
ekonomi ödülü ile takdir ve taltif edilmişlerdir.
Denilebilir ki bir disiplin olarak Davranışsal İktisadın
gerçek anlamda doğuşu Kahneman ile olmuştur.
Kahneman, “zihinsel psikoloji” (cognitive psychology)
alanındaki çalışmaları iktisat bilimine taşıyarak iktisadi
psikoloji ve/veya davranışsal iktisat araştırmalarının
yaygınlaşmasında önemli bir rol üstlenmiştir.
Thaler’in yakın tarihte ödüle layık görülmesi
davranışsal iktisadın saygın bir iktisadi düşünce okulu
olarak doğuşunun tescili olmuştur.
13. Davranışsal iktisat, rasyonel tercih
teorisinde yeterince dikkate alınmayan ve
deyim yerindeyse ihmal edilen “eksik
enformasyon”, “sınırlı rasyonelite” ve
“yetersiz zihinsel kapasite” gibi temel
kavramları esas almaktadır.
14. Davranışsal iktisat alanında çalışan araştırmacılara göre zihinsel
kapasite de özünde kıt bir kaynaktır ve bu nedenle hiç bir insan tam
enformasyona sahip olsa bile tam ve doğru karar ve seçimlerde
bulunamaz.
15. Davranışsal iktisat, ekonomik birimlerin iktisadi alandaki “davranışsal
tutarsızlıklarını” inceleme konusu yapan bir araştırma alanıdır. Bir
başka ifadeyle, davranışsal iktisadın konusu iktisadi davranış, karar ve
seçimlerde zihinsel hata ve yanlışlardan beslenen irrasyonalitedir.
Üstelik, risk, belirsizlik, kriz gibi ortamlarda zihinsel hata ve yanlışlar
çok daha belirgin bir hal almaktadır.