TÜRKİYE’DE OKUL PSİKOLOJİK DANIŞMANLIĞINDA ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK/ MULTICULTURALISM ...AzerbaijanJournalofE1
Bu çalışmada, Türkiye’de okul psikolojik danışmanlığı uygulamalarında çok kültürlülüğün yeri ve bu konuda yapılan çalışmalar hakkında alanyazını incelemek amaçlanmıştır. Bu hususta ilk olarak çok kültürlülük kavramı açıklanmıştır. Çok kültürlülük ve topluma olan etkisi kuramsal temelde incelenmiştir. Kavramın Türkiye’de okul psikolojik danışmanlığı uygulamalarındaki yerini incelemeden önce Türkiye’nin yakın tarihsel ve antropolojik yapısı çok kültürlülük bakımından ele alınmıştır. Türkiye coğrafyasında Osmanlı İmparatorluğu’ndan itibaren çok kültürlü yapıya yönelik hukuki düzenlemelerin yapıldığı; Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ile de azınlık grupların hukuki ve özlük hakları konusunda değerlendirmelerin ve görüşmelerin süregeldiği görülmektedir. Okul
psikolojik danışmanlığı açısından ise çok kültürlülük mesleğin bir önkoşulu olarak bulunmaktadır. Araştırmalara göre okul psikolojik danışmanları farklı azınlık gruplar veya mülteciler ile çalışırken zorluk çekebilmektelerdir. Okul psikolojik danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin
çok kültürlülüğe uygun bir şekilde yürütülmesi için psikolojik danışmanlık
eğitiminde bilgi ve farkındalık kazanımı ile uygulama boyutunda süpervizyonun önemi ortaya çıkmaktadır. Okul psikolojik danışmanların yeterliklerinin artması için eğitim sürecinde çok kültürlü psikolojik danışma yaklaşımına yer verilmelidir.
In this study, it is aimed to examine the place of multiculturalism in school counseling practices in Türkiye. In this regard, firstly, the concept of multiculturalism is explained. Multiculturalism and its impact on society are examined on a theoretical basis. Before examining the place of the concept in school counseling practices in Türkiye, the historical and anthropological structure of Türkiye is discussed in terms of multiculturalism. According to this review, legal arrangements have been made for the multicultural structure in Türkiye since the Ottoman Empire. It is seen that with the establishment of the Republic of Türkiye, evaluations, and negotiations on the legal and personal rights of minority groups continued. In terms of school counseling,
multiculturalism is a prerequisite for the profession. According to research, school counselors may have difficulties working with different minority groups or refugees. In order to carry out school counseling services in accordance with multiculturalism, the importance of supervision in psychological counseling education, knowledge and awareness gain are highlighted. In order to increase the competencies of school counselors, multicultural counseling approach should be fairly included in the education process.
Toplumsal bellek bağlamında sokak ve cadde i̇simlerinin i̇ncelenmesiÜMİT ÜNKER
Bu çalışmada Toplumsal Belleğin Sokak ve cadde isimlerinde kullanılarak nasıl bir hatırlatma, hatırlama sürecinde yer aldığı incelenmektedir. Bellek kavramına disiplinler arası bir ilgi olarak bakmak gerekir. İnsan belleği birçok şeyi kalıcı hafızasına kaydeder ve belirli tetikleyiciler sayesinde o durum, olayı hatırlar. Yaşanılan olayların bıraktıkları izler ve kodlar hatırlanma esnasında o an neler hissedildiyse o şekilde ortaya çıkar. Toplumlarında bellekleri vardır ve birçok olay yaşanır, kaydedilir, hatırlanır ya da unutulur, unutturulur. Toplumsal bellek bu noktada kültürel olarak insanların tarih boyunca yaşadıkları sevindirici ve üzücü tüm olayları kaydeder ve belirli anlarda, belirli tetikleyiciler ile hatırlanır ya da unutturulur. Bu noktada önemli insanların isimlerinin toplum hafızasında kodlanmış bir takım toplumsal olaylara konu olmuş halleri mevcuttur. Bu isimler yaşatılmak istendiğinde karşımıza bazen bir anıt, bazen bir sokak ismi, bazen de bir okul, bina v.b. şekilde tekrar çıkar. Ancak unutturulması isteniyorsa silinmeye, belirli olayların tekrar tetiklenmesini önlemek amacıyla gizlenmeye de çalışıldığı bilinmektedir.
Roberto Mangabeira Ungeris a Brazilian contemporary social theorist, politician, and law professor at Harvard Law School.
He is the Harvard Law School's only South American faculty member. He was associated with the Critical Legal Studies movement for a brief period in the late 1970s and early 1980s, although Unger has set forth his own criticisms of some of the central ideas that emerged out of this movement, in particular the indeterminacy debate in legal theory, which Unger calls the "radicalization of indeterminacy" in his own writings. He also taught Barack Obama while in Harvard. Roberto Mangabeira Ungeris a Brazilian contemporary social theorist, politician, and law professor at Harvard Law School.
He is the Harvard Law School's only South American faculty member. He was associated with the Critical Legal Studies movement for a brief period in the late 1970s and early 1980s, although Unger has set forth his own criticisms of some of the central ideas that emerged out of this movement, in particular the indeterminacy debate in legal theory, which Unger calls the "radicalization of indeterminacy" in his own writings. He also taught Barack Obama while in Harvard. Roberto Mangabeira Ungeris a Brazilian contemporary social theorist, politician, and law professor at Harvard Law School.
He is the Harvard Law School's only South American faculty member. He was associated with the Critical Legal Studies movement for a brief period in the late 1970s and early 1980s, although Unger has set forth his own criticisms of some of the central ideas that emerged out of this movement, in particular the indeterminacy debate in legal theory, which Unger calls the "radicalization of indeterminacy" in his own writings. He also taught Barack Obama while in Harvard. Roberto Mangabeira Ungeris a Brazilian contemporary social theorist, politician, and law professor at Harvard Law School.
He is the Harvard Law School's only South American faculty member. He was associated with the Critical Legal Studies movement for a brief period in the late 1970s and early 1980s, although Unger has set forth his own criticisms of some of the central ideas that emerged out of this movement, in particular the indeterminacy debate in legal theory, which Unger calls the "radicalization of indeterminacy" in his own writings. He also taught Barack Obama while in Harvard. Roberto Mangabeira Ungeris a Brazilian contemporary social theorist, politician, and law professor at Harvard Law School.
He is the Harvard Law School's only South American faculty member. He was associated with the Critical Legal Studies movement for a brief period in the late 1970s and early 1980s, although Unger has set forth his own criticisms of some of the central ideas that emerged out of this movement, in particular the indeterminacy debate in legal theory, which Unger calls the "radicalization of indeterminacy" in his own writings. He also taught Barack Obama while in Harvard.
Türkiye’nin gitmekte olduğu kutuplaşmanın Game Kudra gözünden analizi!
Geçirdiğimiz heyecanlı ve olaylı 24 günün ardından Game Kudra olarak, bu sürecin yansımalarını bir yazı diziyle analiz ettik. Bu dizinin ilk analizi: Onlar- Bunlar-Biz-Siz
Keyifli okumalar dileriz.
3. DEMOKRATĠK VATANDAġ OLMANIN
GEREKLERĠ
Etkin ve sorumlu:
Demokratik tutum ve ilkeleri
özümsemiş birey, devlete ve
topluma olan sorumluluklarının
bilincindedir. Demokrasi
bilimcini kazanmış olanlar
toplumlumdaki hak ihlallerine
duyarlı olanlardır. Kendi
haklarını, hiç tanımadığı
insanların haklarını, hatta bu
dünyayı paylaştığı diğer canlı
türlerinin var olma haklarını
korumak konusun da bir
bilince erişmişlerdir. 3
4. DEMOKRATĠK VATANDAġ OLMANIN
GEREKLERĠ
EĢitlikçi: Eşitlik, herkesin aynı hak ve yükümlülüklere
sahip olması ve herkesin toplum içinde aynı fırsatlara
sahip olması demektir.Ayrımcılığın bir kişi yada grubun,
ırk , cinsiyet yada etnik kökenine dayanan bir yönü
vardır.”o çocuk siyah”,”o kadın”,”o bir
Çingene(roman)”nitelemeleri bir ayrımcılık ifadeleridir
4
5. DEMOKRATĠK VATANDAġ OLMANIN
GEREKLERĠ
Sosyal Adaletçi: Toplumu
oluşturan sosyal sınıflar
arasında ki ekonomik
uçurumlarım giderilmesi,
ekonomik güç bakımından zayıf
durumda olan sosyal sınıfların,
diğer sosyal sınıflara karşı
korunmasını anlatır.
Katılımcı: Demokrasilerde
katılımcılık, insanların
tercihlerinin ve tercihlerde ki
değişmenin siyasal karar verme
sürecini etkileyebilmesidir. 5
6. DEMOKRATĠK VATANDAġ OLMANIN
GEREKLERĠ
Demokratik DavranıĢ Biçimini ĠçselleĢtirmiĢ:
Demokratik davranış biçimini içselleştirmiş
kişiler paylaşımcıdır. Başkalarının da
kendilerinin sahip olduğu haklara sahip olduğunu
bilirler. Demokrasi, farklı yaşam biçimine sahip
olanları barış içinde bir arada yaşamasıdır.
Farklılıklara saygılı: Demokratik bireyler
farklılıkların doğal olduğunu, farklılıkların
birlikte yaşamaya önemli katkılar sağladığını
bilirler.
6
7. FARKLILIKLARIMIZ ZENGĠNLĠĞĠMĠZDĠR
Toplumda ki bireyler farklılıklarıyla toplumun
birlik ve beraberliğine katkı yaparlar.
Farklılıklar doğaldır ve yaĢamı anlamlı kılar ve
zenginleĢtirir. Bireylerin beslenme, barınma,
sevgi, saygı duyma gibi ortak ihtiyaçları
vardır. Farklılıklar toplumun bir parçasıdır.
Toplum bireylerle bir bütün olarak anlam
kazanır. Bireysel farklılıklar bireyleri eĢsiz ve
özel kılar. Çünkü her birey sahip olduğu
farklılıklarıyla toplumu geliĢtiren bir unsurdur.
7
8. FARKLILIKLARIMIZ ZENGĠNLĠĞĠMĠZDĠR
Farklılıklara Saygı:
Farklılıklarımız, birbirimizi
tamamlayan
zenginliklerimizdir. Bu
nedenle saygı
duyulmalıdır.Herkesin hayat
tarzına, düşüncesine,
inancına, farklılığına ve
varlığına saygı göstererek
insanlık onuru yüceltmek,
korumak ve kollamak
zorunludur. Demokrasinin
temel şartlarından biri,
farklılıklara saygı
göstermektir. 8
9. FARKLILIKLARIMIZ ZENGĠNLĠĞĠMĠZDĠR
Ortak Paydalarda BirleĢmek
Farklı fikirlere, düşüncelere demokratik
özgürlükler çerçevesinde saygı duyulmalıdır;
farklılıklar bir gerginlik ve ayrıştırma sebebi
değil, bir kültür zenginliği ve karşılıklı
yardımlaşma, bir ilerleme aracı olarak
algılanmalıdır. Toplumun kutuplaşması toplumun
birlik ve beraberliğine zarar verir. Farklılıkları
ahenkli hale getirmek ise birlik, beraberlik ve
dayanışmaya katkı yapar.
9
10. EġĠTLĠĞE DOĞRU
Cinsiyet eĢitliği, her iki
cinsiyetin de tüm
kamusal ve özel yaĢam
alanlarında eĢit seviyede
yetki sahibi olması, bu
alanlarda eĢit seviyede
görünür olmasına
anlamına gelir.
Kadın-erkek eĢitliği
kadınların ve erkeklerin
aynı hak ve
yükümlülüklerine sahip
olması ve herkesin
toplum içinde aynı
fırsatlara sahip olması
demektir. 10
10
11. ATATÜRK VE KADIN HAKLARI
Atatürk, kadın ve
erkeğin toplumun
her alanında eĢit
yer almasını
istemiĢtir. 1926’da
Türk Medeni Kanunu
ile kadınlar eĢitlik,
tek eĢlilik gibi
medeni haklarını
elde etmiĢlerdir.
11