1. BİLİŞSEL YÜK TEORİSİ
Bilişsel Yük Teorisi Nedir?
Bilişsel Yük Türleri
Bilişsel Yük Teorisine Göre Bilgi Nasıl Sunulmalıdır?
Çoklu Ortamlarda Bilişsel Yüke Sebep Olan Durumlar
ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI
DOÇ.DR. Agah Tuğrul KORUCU
Pınar DURNA
2. BILIŞSEL YÜK TEORISI NEDIR?
• Bilişsel yük teorisi, insan beyninin uzun süreli ve geçici bellek olmak üzere ikili yapıda olduğunu ve
yeni bir öğrenme meydana gelirken bilginin uzun süreli belleğe geçmesi için içerikte 7 öğeden
fazlasına yer verilmemesi gerektiğini savunan bir teoridir.
• Bilgi işleme süreçlerinde, insanların sınırlı çalışma belleği ve sınırlı olmayan uzun süreli belleklerinin
olduğu varsayılır. Çalışma belleğinin kapasitesi yalnızca yedi elemanla sınırlıdır.
• Herhalde insan zihnini bir bilgisayara benzetirsek, bir ram belleğe (geçici bellek) ve bir harddiske
(uzun süreli bellek) benzetebiliriz. Eğer ram belleğin kapasitesini aşan bir işlem yaparsak yaptığınız
işlem ram yetersiz kaldığı için harddiske geçmeyecek ve kaybolacaktır. Bu nedenle bilginin geçici
belleğimize uygun hale getirilerek oluşturulması gerekmektedir.
3. • Çoklu ortamlardaki bilgi yoğunluğu ve farklı seçenekler arasında aşırı bilişsel yüklenen öğrenciler, bu
durumda nerede olduklarını, nereden geldiklerini ve nereye gideceklerini bilememekte yani
kaybolmaktadırlar.
• Diğer bir deyişle, aşırı bilişsel yüklenmeyi engellemek, öğrencilerin kaybolma düzeylerinin de
azalmasını sağlayacaktır. Bu tür ortamlarda aşırı bilişsel yüklenen, buna bağlı olarak da kaybolan
öğrencilerin performansları düşecek ve istedikleri bilgilere ulaşmada daha fazla zaman ve çaba
harcamaları gerekecektir.
4. BILIŞSEL YÜK TÜRLERI
• Bilişsel yük; asıl (içsel), konu dışı (dışsal) veya etkili (ilişik) yük olmak üzere üç şekilden birini alır.
1)Asıl Bilişsel Yük
Bu tür bilişsel yük, öğrenilen bilginin içsel niteliği tarafından kişide oluşturulan yüke karşılık gelir. Bu yük,
görev seti veya sunulan kavramın karmaşıklığı ile kişinin yeni bilgiyi öğrenme yeterliliğine bağlıdır.
Bu tür bilişsel yükün iç doğası onu elemeyi zorlaştırır. Yeni, zor bir aktivite (karmaşık bir denklem çözmek gibi)
her zaman basit bir işlemden (iki küçük sayıyı toplamak gibi) daha uğraştırıcı gelir.
Bununla birlikte, karmaşık bir görevden kaynaklanan bilişsel yük, bu görevin daha küçük ve basit adımlara
bölünmesiyle kişi için tamamlanması daha kolay hale getirilebilir.
5. 2)Konu Dışı Bilişsel Yük
Konu dışı bilişsel yük, öğretmenlerin veya takip edilmesi gereken talimatların öğrenciler üzerinde
oluşturduğu beklentilerden meydana gelir. Bu tür bilişsel yük öğrenilecek konunun dışında kalır ve
istemeden öğrencileri dikkat dağıtıcı bilgilere yönlendiren veya görevi gereğinden fazla karmaşık hale
getiren etkisiz öğrenme metotları nedeniyle artar.
Öğrencileri bir dersi tekrar etmek ve hatırlamak konusunda serbest bırakmaktansa etkili sunum
metotları kullanmak, onlara yüklenen konu dışı yükün azalmasına yardım edebilir.
Mesela bazı bilgiler yazılı olarak sunulduğunda değil de bir şekille resmedildiğinde daha iyi anlaşılır.
Örneğin, Ay’ın Dünya etrafındaki yörüngesi, şekil kullanılmadan yazılı bir biçimde değil, görsel olarak
sunulduğunda daha kolay anlaşılır
3)Etkili Bilişsel Yük
Bu üçüncü tür bilişsel yük, şemaların oluşumuyla ortaya çıkar. Yeni beceri ve başka bilgilerin
öğrenilmesine yardımcı olduğundan, istenen türden bir yüktür.
Bellek şeması belirli bir düşüncenin veya nesnenin kavramsallaştırılmasıdır. Bu kavramsallaştırma
gelecekte bu düşünce veya nesneyle karşılaştığımızda durumdan ne beklememiz gerektiğini söyler.
*Konu dışı ve etkili yük öğretim tasarımından etkilendiğinden öğretim tasarımcılarının kontrolündedir.
Önemli olan, asıl yük, konu dışı yük ve etkili yükün toplamının çalışma belleğinin kapasitesini aşmaması
başka bir deyişle aşırı bilişsel yüklenmenin olmaması nedeniyle beklenen öğrenmenin gerçekleşmesidir.
6. BILIŞSEL YÜK TEORISINE GÖRE BILGI
NASIL SUNULMALIDIR?
• Metin olarak sunulacak materyalleri yazılı biçimde vermek yerine sözel
olarak vermek gerekmektedir.
• Metin olarak sunulacak materyaller hem yazılı hem de sözel olarak
birlikte verilmemelidir.
• Metin olarak sunulacak materyallerin yazılı biçimde sunulması
gerekiyorsa renklendirme gibi özel işaretlemeler kullanılmalıdır.
7. ÇOKLU ORTAMLARDA BILIŞSEL YÜKE
SEBEP OLAN DURUMLAR
1. Görsel kanalda işlenmesi gereken bilginin görsel kanalın kapasitesini aşması
durumunda aşırı bilişsel yüklenme gerçekleşir. Bunu engellemek için işlenmesi gereken
bilgilerin bir kısmının görsel kanaldan işitsel kanala kaydırılması gerekir. Bu durum biçem
etkisi olarak da adlandırılır. Yapılan araştırmalar, kelimelerin yazılı olarak sunulması yerine
sözel olarak anlatılmasının öğrenme üzerinde daha etkili olduğunu göstermektedir.
2. Her iki kanalda işlenmesi beklenen bilginin bilişsel kapasiteyi aşması durumunda aşırı
bilişsel yüklenme gerçekleşir. Bu durumu engellemek için;
a. Bölme: Sunulacak olan bilgi bölümlere ayrılmalı ve işlenmesi için uygun bir süre
verilmelidir. Araştırmalar, öğrencilerin bölümler arasında geçişlerde kontrol sahibi
olduklarında program kontrolünde ilerleyen bölümlere göre transferin arttığını
göstermektedir.
b. Ön yetiştirme: Çoklu ortamlarda kullanılan bileşenlerin özellikleri ile ilgili ön yetiştirme
sağlanmalıdır. Araştırmalar, öğrencilerin sistem bileşenleri ile ilgili isimleri ve özellikleri
bildiklerinde başarılarının arttığını göstermektedir.