2. • Paivio tarafından oluşturulan bu kuram, sözel ve sözel olmayan kodlamalar
sisteminin yapısal ve işlevsel özelliklerine dayanarak bilginin nasıl işlendiğini,
kodlandığını, hatırlandığını tanımlamaktadır. Sözlü içerik, görsel içerik ile
birlikte sunulduğunda öğrenme daha etkili ve verimli duruma gelmektedir.
• Kurama göre, sözcükler ve resimler bağımsız görsel ve sözlü kodları harekete
geçirmektedir. Sunulacak içerikte çok fazla resim varsa, öğrenen bu bilgiyi hem
sözlü hem de görsel izi (trace) kullanarak uzun süreli belleğe (Long Term
Memory) kodlayabilir. Bu birden fazla olan kodlama işlemi bellekten tekrar
çağırma olasılığını arttırmakta ve görsel ya da sözlü izden biri kaybolursa bir
diğeri rahatlıkla kullanılabilmektedir.
3.
4.
5. • İkili kodlama teorisinin sınırlarıyla ilgili tartışmalar bulunmaktadır. İkili kodlama
teorisi, bilişe kelime ve imaj dışında bir şeyin aracı olması ihtimalini göz önünde
tutmaz. Kelime ve imajların öğeleri hatırlamamızdaki tek yol olup olmadığını
belirlemek adına yeterince araştırma yapılmamıştır ve farklı türde kodlar bulunursa
bu teori doğruluğunu korumaz. İkili kodlama teorisinin bir başka kısıtlamasıysa
sadece insanların konseptlerin bağlantılarını tanımlamaları istenen testlerde geçerli
olmasıdır. Bir kelime ve bir imaj arasında bağlantı kurulamadığında kelimeyi farklı bir
zamanda hatırlayıp kelimeye erişmek çok daha zordur. Bu durumun ikili kodlama
teorisinin geçerliliğini kısıtlamasına rağmen, teori geniş durumlar kapsamında geçerli
olup hafızayı iyileştirmek için kullanılabilir.
6. a. Çoklu Temsil İlkesi: Bir ifadeyi hem sözcüklerle hem de resimlerle açıklamak yalnızca
sözcüklerle açıklamaktan iyidir.
b. Özlülük/Tutarlılık İlkesi: Konu dışı sözcükler, resimler, sesler dahil edilmediğinde öğrenci
daha iyi öğrenmektedir. Çoklu ortam sunuları açık ve özlü olmalıdır. İlgiyi artırmak veya
benzeri amaçlarla, konu ile ilgili olmayan eklemeler öğrencilerin öğrenmelerini olumsuz
yönde etkilemektedir.
c.Kanal İlkesi: Canlandırmanın sözlü anlatımla desteklendiği durumlar, canlandırmanın
yazılı metinle desteklendiği durumlardan daha etkilidir.
d.Aşırılık İlkesi: Canlandırmanın sadece sözlü anlatımla desteklendiği durumlar,
canlandırmanın aynı anda, sözlü anlatım ve yazılı metinle desteklendiği durumlardan daha
etkilidir.
e.Birliktelik İlkesi: Bu ilke uzaysal birliktelik ilkesi ve zamansal birliktelik ilkesi olarak ikiye
ayrılmıştır.
-Uzaysal/konumsalbirliktelik,birbiriyle ilgili veya birbirine karşılık gelen sözcük ve
resimlerin ekranda veya sayfada yakın sunulduğunda öğrenmenin daha etkili olacağına
işaret eder.
-Zamansal birliktelik ilkesi ise, birbiriyle ilgili veya birbirine karşılık gelen sözcük ve
resimlerin ardışık olarak değil, eşzamanlı olarak sunulduğunda öğrenmenin olumlu olarak
etkileneceğine işaret etmektedir.
d.Bireysel Farklılıklar İlkesi: Yukarıda sözü edilen ilkeler, konuyu daha az bilenler ve uzaysal
yetenekleri daha yüksek olanlar için daha önemli gözükmektedir.