3. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Klasik koşullanma yoluyla öğrenmeyi
sağlamak için, yapılan bir davranışa
neden olan uyarıcının bilinmesi
gerekir. Oysa insan davranışlarına
neden olan uyarıcıları her zaman
tahmin etmek mümkün değildir.
İnsanlar çevrelerinde bulunan çeşitli
nesnelerle etkileşim kurarak farklı
davranışlarda bulunurlar.
.
4. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Skinner’e göre, tepkisel ve
edimsel olmak üzere iki çeşit
davranış vardır. Tepkisel
davranışa neden olan uyarıcı
her zaman bilinirken, edimsel
davranışa neden olan uyarıcı
çok belirgin değildir.
5.
6. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Tepkisel davranış: Bilinen bir
uyarıcı tarafından oluşturulur.
Örneğin; etin salya meydana
getirmesi. Tüm refleksler
tepkisel davranışa bir örnektir
Karanlıkta göz bebeğinin
büyümesi bir tepkisel
davranıştır.
7. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Edimsel davranış: Bilinen bir
uyarıcı tarafından
oluşturulmaz; organizma
tarafından ortaya konur ve
sonuçları tarafından kontrol
edilir.
8. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Edimsel davranışta önce
tepki yapılır sonra tepkinin
doğurduğu uyarıcı gelir.
(T-U)
Klasik koşullanmada önce uyaran
vardır ve organizma ona tepki
gösterir.
(U-T)
9. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Skinner deneyinde, edimsel
davranış olarak maniveleya
basmayı kullanmıştır. Aç olan
hayvan, manivelaya basarak
yiyeceği elde eder, yiyeceği
elde eden hayvan manivelaya
basma davranışını sürdürür.
10. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Skinner
box
Burrhus Frederic (BF) Skinner (1904-1990
11. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Skinner’e göre bir davranışın sonucu,
organizma için hoşa giden, olumlu bir
durum yaratıyorsa, o davranışın tekrar
ortaya çıkma olasılığı artar.
Davranışın arkasından olumlu
uyarıcı verilerek yapılan
koşullamaya edimsel koşullama
denir.
12. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
TEPKİSEL KOŞULLAMA
Bu tür koşullama Pavlovun klasik koşullaması ile
aynıdır.Tepkisel koşullamada pekiştireç tepkiye bağlı olarak
verilmez.
Pekiştireç tepkiden önce verilen koşulsuz uyarıcıdır
13. Skınner, kültürü de bir pekiştirme seti olarak tanımlamaktadır. Farklı
kültürler, farklı davranış biçimlerini pekiştirirler. O halde
pekiştirmeyi kontrol ederek davranışları kontrol edebiliriz. Örneğin;
çocuğunun belli kişilik özelliklerini kazanmasını isteyen anne-baba
aşağıdaki adımları izleyebilir.
1. Çocuğunuzun yetişkin olarak hangi temel kişilik özelliklerini
kazanmasını istediğinize karar verin. (örneğin; yaratıcı mı, kendine
güvenen mi, ahlakçı mı vb.)
2. Amacınıza ulaştığınızda çocuğun hangi davranışları kazanması
gerektiğini tanımlayınız. (Yukarıdaki örneğe göre; yaratıcı bir kişinin
hangi davranışları göstermesi gerektiğini belirleyiniz.)
3. Amacınıza uygun davranışları (Yaratıcılığın göstergesi olan)
gözlediğinizde çocuğunuzu pekiştiriniz (ödül veriniz).
4. Çocuğun çevresindeki temel öğeleri beklenen davranışı destekleyecek
şekilde düzenleyerek tutarlılık sağlayınız. (Yukarıdaki örnekte ana
baba, çocuğun yaratıcı davranışlarını pekiştirirken, çevresindeki
arkadaş, öğretmen ve diğer yetişkinlerin de desteklemelerini
sağlamalıdır.)
Skınner’e göre, yaşayan organizma sürekli olarak çevresi tarafından
koşullanmaktadır. Bizler de bu öğrenme ilkelerini gelişigüzel, gerekse
sistemli bir şekilde çocukların, gelişimlerine yön vermede
kullanmaktayız.
14. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Bir davranışın arkasından gelen
ve organizma için hoşa gitmeyen
bir durum yaratan uyarıcılar ise
cezadır. Ceza davranışı
zayıflatır ya da belli bir süre için
durdurur.
15. Skınner, Cezaya Alternatif Olarak Şunları
Önermektedir:
1. İstenmeyen davranışa neden olan ortamı değiştiriniz, böylece
davranış değişecektir.
2. İstenmeyen davranışı bıktırıncaya kadar yaptırınız.
3. Eğer istenmeyen davranış çocuğun gelişim döneminin bir
özelliği ise, çocuğun bu dönemi atlatmasını sabırla bekleyiniz.
4. İstenmeyen davranışı görmezlikten gelip, istenen davranışı
gördüğünüzde hemen pekiştiriniz. Mükemmel olan davranışı
beklemeden doğruya yakın davranışları da pekiştirerek
istenmeyen davranışları elimine ediniz.
5. Cezalandırmaya alternatif en etkili süreç sönmedir. Ancak uzun
zaman alır ve sabırla beklemek gerektirir. Eğer istenmeyen
davranış pekiştirilmezse zamanla sönme meydana gelir.
16. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
Edwin Ray Guthrie
Öğrenmeye İlişkin Görüşleri
● Öğrenmede bitişikliğin önemini vurgulamıştır.
Thorndike, Skiner, Hill, Pavlov ve Watson’u sübjektif
bularak, öğrenmenin tek bir ilke ile açıklanabileceğini
savunmuştur. Bu ilke bitişikliktir.
Guthrie’ye göre bir uyarıcıya gösterilen tepki, aynı
uyarıcıyla tekrar karşılaşıldığında da gösterilir. Guthri’nin
bitişikliği uyarıcı-tepki bitişikliğidir.
Bir kişi belli koşullar altında yaptığı davranışı, bir başka
zaman aynı koşullarla karşılaştığında da yapar. Ör. İlk
matematik dersine karşı duyulan tepki diğer matematik
dersinde de tekrar eder.
17. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
● “Dikkat edilen şey, yapılan şey için işaret haline gelir” der.
Birey yaşamında birçok uyarıcı alı ancak bunlardan bir
kısmına tepkide bulunur. (Thorndike’nin öğelerin baskınlığı
prensibiyle benzer.)
● Sıkılık ilkesini kesinlikle reddeder. Öğrenme uyarıcı ile
tepki arasındaki bitişikliğin sonucudur.
● Ayrıca sonunculuk ilkesinden bahseder. Sonunculuk, belli
bir uyarıcıya verilen tepkinin, aynı uyarıcıyla karşılaşıldığında
tekrar gösterilme eğilimidir
18. ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
.
● Tekrarlar beceriyi geliştirir.
Hareket → Etkinlik → Beceri
Hareket bir kerede öğrenilir. Etkinlik için tekrar ve alıştırma
gereklidir
Beceriler ise etkinliklerden meydana gelir. (Araba kullanma
– Tenis oynama) Vites değiştirme, pedalları kullanma, aynaları
kullanma etkinliktir. Bunların koordineli olarak kullanılması ise
beceridir.
● Beceri zaman ve alıştırma gerektirir.
● Guthrie’ye göre güdülenme öğrenmede önemli yer tutmaz.
Dürtüler belirli tepkileri oluşturur. Yeme, içme gibi… ve bu
ihtiyaçlar giderilince hareketlilik ortadan kalkar.
19. ● Öğrenmede ödüle veya pekiştirmeye gerek yoktur.
● Guthrie’ye göre ceza da bitişiklikle ilgilidir. Ceza istenmeyen
davranışın yok edilmesinde etkili olabilir. Ceza, istenmeyen
davranışla onu meydana getiren uyarıcı arasındaki bağı yok
ederek, aynı uyarıcıyla istenilen bir davranış arasında
(istenmeyen davranışa zıt) bağ kurmalıdır.
Ceza istenmeyen bir davranışın yapılmasını uyaran uyarıcıların
olduğu bir durumda etkilidir. (Eve giren çocuğun çantasını
atması ve annesinin bağırması)
● Guthrie uyulamayacak emir verilmemesini önerir. (Yerine
getirelemeyecek bir durumda öğretmenin sus demesi, ileride
öğretmenin uyarısı gürültü için bir uyarıcı haline gelebilir.)
● Cezanın acı verici olması değil, organizmaya istenilen
davranışı yaptırması önemlidir.
20. ● UNUTMA: Guthrie bütün unutmaların yeni
öğrenmelerle ilgili olduğunu, yeni
öğrenmelerin eski öğrenmelerini bozduğunu
ifade etmiştir. (Geriye ket vurma)
Örn: İlkokuldan sonra okulu bırakmış bir kişi
bize göre ilkokul anılarını daha iyi hatırlar.
(Anne babanın memleketinde 5 yaşına kadar
kalmış bir kişi o dilin günlük konuşmalarını
daha sonra hatırlayabilir.)
21. GUTRIE; ALIŞKANLIKLARI YOK ETME
YÖNTEMLERİ
1- Eşik Yöntemi: Kötü bir alışkanlığın yok edilmesinde ya
da yerine istenen bir davranışın oluşturulmasında
yöntem hep aynıdır. İstenmeyen tepkiyi (alışkanlığı)
başlatan, uyaran uyarıcıları bulup, bu uyarıcıların
bulunduğu bir ortamda yeni bir tepkinin gösterilmesini
sağlamaktır. Böylece o uyarıcılarla istenmeyen alışkanlık
arasında kurulmuş çağrışım yok edilerek, bu çağrışım
yeni tepkilerle kurulur. Eşik yöntemi şöyle kullanılır;
Uyarıcı çok az dozda verilerek istenmeyen tepkinin
çağrışımı, ortaya çıkması engellenir. Uyarıcının dozu,
istenmeyen tepkiyi doğuracak eşiği aşmadan, zamanla
yavaş yavaş arttırılır.
22. GUTRIE; ALIŞKANLIKLARI YOK ETME
YÖNTEMLERİ
2- Bıktırma Yöntemi: Bıktırma yönteminde tüm uyarıcılar, orijinal
tepkiden yani, istenmeyen tepkiyi yapmaktan yoruluncaya-
bıkıncaya kadar verilir. Daha sonra birey bu tepkiyi
göstermekten bıkacağı için aynı uyarıcıya karşı yeni bir tepki
göstermeyi öğrenir.
3- Zıt Tepki Yöntemi: Bu yöntemde istenmeyen davranışı
meydana getiren uyarıcı ile birlikte, ona zıt olan, onunla
rekabet edebilecek istenen davranışı meydana getiren
uyarıcı sunulur. Örneğin; kediden korkan bir çocuğa
annesi kedi hediye eder. Kedi korku yaratan bir
uyarıcıdır. Anne ise sevilen, güven duyulan bir uyarıcıdır.
İkisi birlikte sunulduğunda, eğer anne daha baskın bir
uyarıcı ise, anneye karşı duyulan güven, kediye karşıda
oluşacak, kediyi tek başına gördüğünde de ondan
korkmayacaktır.
23. Guthrie’nin Öğrenme Kuramının
Eğitim Açısından Doğurguları
● Eğitime hedefleri belirleyerek başlamak gerekir. Böylece,
istenen tepkilerin yapılmasını sağlamak için hangi
uyarıcıları vermek, öğretme ve öğrenme ortamını nasıl
düzenlemek gerektiğine karar verilebilir.
Öğrenme – Öğretme ortamını düzenlerken, öğrencilere●
verilecek uyarıcıların, öğrencinin dikkatini çekecek ve
beklenen tepkiyi sağlayacak nitelikte olmalıdır.
Güdü organizmayı amaca ulaşıncaya kadar aktif tutar. O●
yüzden öğrenilecek konuya karşı bireyde ihtiyaç
hissettirilmelidir.
Ceza ancak istenmeyen davranışların yok edilmesinde●
kullanılabilir