2. A) ÖĞRENCİ ÖDEVLERİ
ÖDEV: Öğretim sürecinin en çok kullanılan , aynı
zamanda en çok tartışılan unsurlarından biridir.
Öğrenciler tarafından sevilmeyen, ancak öğretmen
ve veliler tarafından benimsenen okul yaşamının
ögesidir.
3. ÖDEV ÇEŞİTLERİ:
1.Pratik Yapmaya Dayalı Ödevler:
Yeni kazanılan bilgi ve becerilerin güçlendirmesini
sağlamak için yapılan ödevlere denir.
4. 2.Hazırlık Yapmaya Dayalı Ödevler:
Öğrencinin temel ve ayrıntılı konular hakkında
önbilgi sağlamak için araştırıp hazırlıklı derse
gelmesidir.
5. 3.Geliştirmeye – Genişletmeye Dayalı Ödevler:
Sınıfta yapılan çalışma konularıyla ilgili olarak daha
fazla araştırma yapmayı ve bilgiyi geliştirmeye
yönelik çalışmaları içermektedir.
(Muljs and Reynolds,2006)
6. ÖDEVLERİN AMAÇLARI:
Öğrenci başarısını arttırmak.
Sınıfta öğrenilen konuları pekiştirmesini sağlamak.
Bağımsız çalışma becerisini geliştirmek
Gelecek dersler için hazırlık yapmak.
Okul için ayrılan süreyi uzatmak.
Araştırma becerisini geliştirmek.
7. Ödevlerin Etkili Kullanılması İçin İlkeler
Ödev bir ceza olarak verilmemelidir.
Ödev teşvik edici olmalıdır.
Ödev yanıltıcı ve hayal kırıklığına yol açıcı
olmamalıdır. Cooper’e göre hemen hemen bütün
çocuklar ödevi başarıyla yapabilmelidir.
Öğrenciler ödevleri bitirmediklerinde bunun
olumsuz sonuçlarına katlanmalıdırlar.
8. B) DEĞERLENDIRME
Klasik tanımıyla:
Gözlem sonuçlarının bir ölçüde veya ölçütler
takımıyla kıyaslanıp karara varılmasına denir.
9. DEĞERLENDIRMENIN AMAÇLARI
Öğretim Etkinliğinin Değerlendirilmesi:
Amaç not vermek değildir.
Öğretmenin öğrenciye kazandırmak istediği
kazanımların ne düzeyde gerçekleştiğinin
anlaşılmasıdır.
Öğretmenin kendi eksiklerini görmesi ve
eksiklerini tamamlamasında yardımcı olur.
10. Öğrenme Eksiklerinin Saptanması Amacıyla
Yapılan (biçimlendirici) Değerlendirme:
Öğrencilerin öğrenme güçlükleri ortaya çıkarmak
ve gerekli düzeltmeleri yapmak için kullanılır.
Öğrenme eksikliklerinin saptanması amacıyla tüm
davranışların yoklanması gereklidir.(Baykul 1999)
11. Öğrenci Başarısının Saptanması Amacıyla Yapılan
(düzey belirleyici) Değerlendirme:
Öğrenciye not vermek için yapılır.
Bütün davranışları temsil eden az sayıda davranış
yoklanır.
Davranışların yeterli kısmını kazanan öğrenciler
başarılı, aksi halde başarısız kabul edilir.
12. Öğrencileri Yöneltme Amacıyla Yapılan (tanılayıcı)
Değerlendirme:
Öğrencileri ilgileri –yetenekleri ve diğer
özellikleri açısından tanıma için yapılır.
Programa girişte kullanılır.
13. YAPILANDIRICI YAKLAŞIMA GÖRE
DEĞERLENDIRME
Ezberlenen bilgiler değil yorumlanan bilgiler
değerlendirilir.
Öğrencilere düşündürücü sorular sorularak onları
araştırmaya problem çözmeye teşvik eder.
Öğrencilerin gelişim özellikleri dikkate
alınmalıdır.
Sadece ödevler dikkate alınmaz.
14. TÜRK EĞITIM SISTEMINDE UYGULANAN
YAPILANDIRMACI PROGRAMDA DEĞERLENDIRME
UYGULAMALARI
Bu programda değerlendirme ile sadece öğrenme
ürünü değil ,öğrencilerin öğrenme süreçleri de
izlenir.
Yazılı ya da testlerle değil öğrencinin süreç
içinde yaptığı etkinliklerle değerlendirilir.
Performans ödevleri ,projeler, portfolyo vb.
15.
16. ÖĞRENCI ÜRÜN DOSYASI (PORTFOLYO)
Latince portare taşımak
Loglio kağıt sayfası sözcüklerin birleşiminden
oluşmuştur.
Bireysel gelişim dosyası sonra,
Ürün seçki dosyası adı verilmiştir.
Öğrencinin çalışmalarını , süreç içindeki
gayretini, özgün çalışmalarını yansıtan
koleksiyonudur.
Öğrencilerin bir ya da birkaç alandaki
çalışmalarını, harcadığı çabayı, geçirdiği evreleri
gösteren başarılarının koleksiyonudur.
17. ETKILI BIR PLANLAMA VE UYGULAMA IÇIN DIKKATE
ALINMASI GEREKEN TEMEL ÖĞRENME VE ÖĞRETME
ILKELERI
Bireye Görelik İlkesi:
Öğrencinin fiziksel, sosyal, duygusal ve zihinsel
gelişimi özellikleri dikkate alınır ve dersin işlenişi
bu özelliklere uygun hale getirilir.
18.
19. Hayatilik ilkesi:
Okulların önemli amaçlarından biride çocukları
hayata hazırlamaktır.
J. Dewey ‘in dayandığı temel eğitim ilkesidir.
İlerlemeciliğin temelini oluşturur.
Okulda verilen bilgilerin gerçek hayatta
işlevselliği yani işe yararlılığı son derece
önemlidir.
20.
21. Yakından Uzağa İlkesi:
Örnekleri ve olayları önce yakın çevreden
başlayarak seçmeli daha sonra ulusal düzeyde en
sonda evrensel düzeyde ele alınmalıdır.
22.
23. Bilinenden Bilinmeyene İlkesi:
Önceden bilinenler üzerine yapılandırılacak yeni
bilgiler daha kolay öğrenilir.
Öğrenciye öğretilecek bilgilerin
düzenlenmesinde, örneklerin verilmesinde, hem
doğal hem de sosyal olarak onun en yakın
çevresinden hareket etmelidir.
24.
25. Somuttan Soyuta İlkesi:
Çocuktaki zihin gelişimi somuttan soyuta doğru
olmaktadır.
Özellikle ilkokul öğrencilerinde, gözle görüp,
eliyle tuttuğu gerçek eşyalar daha anlamlıdır.
Soyut konuların öğretiminde somut konulardan
faydalanılmalıdır.
26.
27. Açıklık ilkesi:
Öğretim konuları ve öğretmenin kullanacağı yöntem
ve teknikler, ne kadar çok duyu organını etkilerse
öğretimde açıklık da o derece artar.
Bu sebeple, öğretim konularının işlenmesinde
gözlem, deney gibi birçok duyuya hitap eden
yöntemler kullanıldığı takdirde öğrenme
kolaylaşacaktır.
28.
29. Ekonomiklik İlkesi:
Her türlü eğitim-öğretim faaliyeti en az zaman,
en az emek ve enerji sarfedilerek, en yüksek
verim elde edilecek şekilde düzenlenmelidir.
30. Kolaydan Zora, Basitten Karmaşığa İlkesi
Basit konuların başta verilmesi ve öğrencinin onu
anlaması öğrencide akademik öz güveni arttırır.