2. HEDEFLER
Solunum sistemi gelişimi
Larinks gelişimi
Trakeanın gelişimi
Bronş ve akciğerlerin gelişimi
Solunum sistemin konjenital anomalileri
2
3. SOLUNUM SİSTEMİ GELİŞİMİ
Alt solunum organları
gelişmenin 4. haftasında
oluşmaya başlar.
Solunum primordiyumu,
ilkel farinks ventral
duvarının kaudal ucunda
orta hatta 26-27.
günlerde sulcus
laryngotrahcealis olarak
görülür.
3
5. SOLUNUM SİSTEMİ GELİŞİMİ
Laringotrakeal oluğun endodermal döşemesi
larinks, trakea ve bronşların epitel ve bezleri ile
akciğer epitelini meydana getirir.
Bu yapılarda bulunan bağ dokusu, kıkırdak ve düz
kaslar splanknik mezenkimden gelişir.
5
6. SOLUNUM SİSTEMİ GELİŞİMİ
4. hafta sonuna gelindiğinde, laringotrakeal oluk, ön
barsağın kaudal ucunda ventralde yerleşik, kese şeklinde bir
laringotrakeal diverticulum (solunum divertikülü) oluşturacak
şekilde bir kabartı meydana getirir.
Bu diverticulum, uzadıkça splanknik mezoderm ile kuşatılır
ve distal ucu yuvarlak akciğer tomurcuğunu oluşturmak için
genişler.
Laringotrakeal uzantı kısa sürede primordiyal farinksten
ayrılır; ancak primordiyal laringeal giriş ile bağlantısını
devam ettirir.
6
7. SOLUNUM SİSTEMİ GELİŞİMİ
Laringotrakeal uzantıda gelişen uzunlamasına
trakeözefageal katlantılar, birbirlerine yaklaşarak
trakeözefageal septum adındaki bölmeyi oluşturmak için
birleşirler.
Bu septum ön barsağın kranial bölümünü, laringotrakeal
tübü oluşturan bir ventral kısma ve dorsal kısma ayırır.
Laringotrakeal tübün farinkse açıldığı yer laringeal girişi
oluşturur.
7
9. LARİNKSİN GELİŞİMİ
Larinksin epitelyal döşemesi laringotrakeal tübün kranial
ucunun endoderminden gelişir.
Larinksin kıkırdakları 4. ve 6. faringeal arkus çiftlerinden
gelişir.
Laringeal kıkırdaklar nöral krista hücrelerinden köken alan
mezenkimden gelişirler.
Laringotrakeal tübün kranial ucundaki mezenkim hızla
çoğalarak aritenoid şişkinlik çiftlerini meydana getirir.
Dile doğru gelişen bu şişkinlikler, yarık şeklindeki deliği T
harfi biçimli laringeal girişe ve gelişmekte olan laringeal
lümeni dar bir yarığa dönüştürür. 9
10. LARİNKSİN GELİŞİMİ
Laringeal epitelin hızla çoğalması geçici olarak laringeal
lümenin tıkanmasıyla sonuçlanır.
10. haftaya larinks yeniden kanalize olur ve laringeal
ventriküller oluşur.
Bu girintiler ses tellerini ve vestibüler katlantıları oluşturan
müköz membran katlantıları ile sınırlanır.
10
11. LARİNKSİN GELİŞİMİ
Epiglottis 3. ve 4. faringeal arkusların ventral ucunda
mezenkim çoğalmasıyla meydana gelen hipofaringeal
kabartının kaudal kısmından gelişir.
Laringeal kaslar faringeal arkusların 4. ve 6. çiftlerindeki
myoblastlardan geliştiği için, bu arkusları destekleyen vagus
sinirinin laringeal dalları ile innerve olur.
Larinks ve epiglottisin büyümesi doğumdan sonraki ilk 3
yılda hızlıdır. Bu zaman içinde epiglottis yetişkin şeklini
kazanır.
11
13. LARİNKS ATREZİSİ
Laringeal açıklığının tam olarak
gelişmemesi
Doğumda ani ölümle sonuçlanır.
Teşhis: Ultrasonografi
13
14. TRAKEANIN GELİŞİMİ
Laringotrakeal tübün endodermal döşemesi larinks
distalinde trakeanın epiteli ve bezleri ile pulmoner epitele
farklılaşır. Trakeanın kıkırdak, bağ dokusu ve kasları ise
laringotrakeal tübü çevreleyen splanknik mezenkimden
gelişir.
14
15. TRAKEÖZEFAGEAL FİSTÜL
TÖF, 4. haftada, ön barsağın kranial kısmının solunum ve
özofageal kısımlarına tam olarak bölünememesi
sonucunda ortaya çıkar.
15
17. DİĞER ANOMALİLER
Laringotrakeözefageal Yarık: Nadiren, larinks ve üst trakea
belli bir uzunluk boyunca özefagustan tam olarak
ayrılmayabilir. Bu doğumsal anomalinin semptomları TÖF’e
benzer, fakat afoni ayırt edici özelliktir.
Trakeal stenoz ve atrezi: Genellikle TÖF çeşitlerinden biri ile
görülen yaygın olmayan bir anomalidir. Stenoz ve anomaliler
baş barsağın özefagus ve trakeaya eşit bir biçimde
bölünememesi sonucu ortaya çıkar.
Trakeal divertikül: Trakeada kör, bronş benzeri çıkıntı
şeklinde ortaya çıkar
17
18. BRONŞLARIN VE AKCİĞERLERİN GELİŞİMİ
4. haftada laringotrakeal tübün kaudal ucunda akciğer
tomurcuğu gelişir. Bu tomurcuk kısa sürede primer bronş
tomurcukları olarak adlandırılan 2 keseciğe ayrılır. Bu
tomurcuklar plevral kavitelerin primordiyumları olan
perikardiyoperitoneal kanallarının içine lateral olarak gelişir.
Sekonder ve tersiyer bronşiyal tomurcuklar kısa sürede gelişir.
Bronşiyol tomurcuklar, kendilerini çevreleyen splanknik
mezenkim ile birlikte, bronşlara ve akciğerdeki dallarına
farklılaşırlar. 5. haftanın başlarında her bir bronş
tomurcuğunun trakea ile olan bağlantısı, ana bronşların
başlangıç biçimlerini oluşturmak için genişler.
18
21. BRONŞLARIN VE AKCİĞERLERİN GELİŞİMİ
Ana bronşlar bölünerek lobar, segmental ve intrasegmental
dalları oluşturan sekonder bronşlara ayrılırlar.
Sağda, üst lobar bronş sağ akciğer üst lobunu destekler. Alt
lobar bronş ise 2 bronşa ayrılır ve bunlardan biri, sağ
akciğerin orta lobunu diğeri ise sağ akciğer alt lobunu
destekler
Solda, 2 adet sekonder bronş, sol akciğerin üst ve alt
loblarını destekler. Her bir lobar bronş dallanarak ilerlemeye
devam eder.
21
23. BRONŞLARIN VE AKCİĞERLERİN GELİŞİMİ
Segmental bronşlar, 7. haftaya kadar oluşmaya
başlar ve sayıları da sağ akciğerde 10, sol akciğerde
ise 8-9’dur. Bu sırada çevre mezenkim de bölünür.
Her bir segmental bronş ve onu çevreleyen
mezenkim kitlesi, bir bronkopulmoner segmentin
primordiyomunu oluşturur. 24. haftaya kadar yaklaşık
17 sıralık bir dallanma meydana gelir ve respiratuvar
bronşiyoller gelişmiştir. Doğumdan sonra 7 sıra hava
yolu daha oluşur.
23
25. BRONŞLARIN VE AKCİĞERLERİN GELİŞİMİ
Bronşlar gelişirken, bunları çevreleyen
splanknik mezenkimden kıkırdak plaklar gelişir.
Bronşlardaki düz kaslar ve bağ dokusu ile pulmoner
bağ dokusu ve kılcal damarlar da bu mezenkimden
oluşur. Akciğerler gelişirken splanknik mezenkimden
meydana gelen bir visseral plevra tabakası ile
kaplanırlar. Akciğerler ve plevral kaviteler,
genişledikçe vücut duvarı, somatik mezodermden
oluşan pariyetal plevra tabakası ile döşenir.
25
27. AKCİĞERLERİN OLGUNLAŞMASI
1- PSÖDOGLANDULAR
EVRE (5. -15. HAFTA)
Gelişmekte olan
akciğerler bu evrede bir
ölçüde ekzokrin salgı
bezlerine benzer. 15. haftaya
kadar, gaz alışverişiyle ilgili
olanlar hariç, akciğerlerin tüm
elemanları oluşur. Fakat
solunum mümkün
olmadığından, bu evrede
doğan fetüsler yaşayamazlar.
27
29. AKCİĞERLERİN OLGUNLAŞMASI
2- KANALİKÜLER EVRE (16
– 26. HAFTA)
Bronşların ve terminal
bronşiyollerin lümenleri büyür
ve akciğer dokusu çok damarlı
bir hale gelir. 24. haftaya
kadar, her bir terminal
bronşiyollerden 2 ya da daha
fazla respiratuvar bronşiyal
türemiş olur. Bu respiratuvar
bronşiyollerinin her biri de 3-6
arasında alveolar kanallar adlı
tübüler geçitlere ayrılır. Bu
evre sonunda solunum
mümkün olur ancak fetüs
genellikle ölür. 29
32. AKCİĞERLERİN OLGUNLAŞMASI
3- TERMİNAL KESE EVRESİ
(26. HAFTA – DOĞUM)
Bu evrede çok daha
fazla sayıda terminal kese gelişir
ve bu keselerin epitelyumları
çok ince bir hale gelir. Kılcal
damarlar da bu gelişmekte olan
alveollerin içine doğru çıkıntı
yapar. Epitel ve endotel
hücreleri arasındaki yakın
temas, fetüsün prematüre
doğumunda bile hayatta
kalmasına yeterli gaz alışverişini
sağlayacak kan- hava bariyerini
oluşturur.
Tip I pnömosit
Tip II pnömosit 32
33. AKCİĞERLERİN OLGUNLAŞMASI
Sürfaktan üretimi gebeliğin son
evrelerinde, özellikle de
doğumdan önceki 2 haftada artar.
Sürfaktan üretimi 20. haftaya
kadar başlar. Ancak prematüre
bebeklerde sadece küçük
miktarlarda bulunur. Geç fetal
döneme kadar da yeterli düzeye
ulaşmaz. Döllenmeden sonraki
26-28. haftalarda fetüs genellikle
1000 gram ağırlığına sahiptir ve
bu dönemde prematüre olarak
doğan bir bebeğin yaşamasını
sağlayacak kadar da terminal
kese ve sürfaktan mevcuttur.
33
34. AKCİĞERLERİN OLGUNLAŞMASI
4- Alveolar evre (10 yaşına
kadar)
Terminal keselerin epitel
döşemesi incelenerek, aşırı
ince bir yassı epitel dokuya
dönüşür. Tip I pnömositler
öylesine incelenir ki
bitişikteki kılcal damarlar
terminal keselerin içine
doğru çıkıntı yapar.
Yenidoğan alveol sayısı: 50
milyon
8 yaş /yetişkin alveol sayısı :
300 milyon
34
35. 35
Psödoglandüler Evre (5-15
Hafta)
Terminal bronşiyolleri
oluşturmak üzere dallanma
devam eder. Henüz
respiratuvar bronşiyoller veya
alveoller mevcut değildir.
Kanaliküler Evre (16-26
Hafta)
Her bir terminal bronşiyol 2 ya
da daha fazla sayıda
respiratuvar bronşiyole, bunlar
da 3-6 adet alveolar ductusa
bölünür.
Terminal Kese Evresi (26-
Doğum)
Terminal keseler oluşur ve
kapillerle yakın ilişki kurar.
Alveoler Evre (10 Yaşına
Kadar)
İyi gelişmiş epiteliyal
endoteliyal (kapiller) ilişkiye
sahip olgun alveoller
AKCİĞERLERİN
OLGUNLAŞMASI
36. Doğumda akciğerler;
amniyotik kavite,
akciğerler ve trakea salgı
bezlerinden meydana
gelen sıvıyla yarı yarıya
dolmuş durumdadır.
Doğumun ardından
akciğerlere hava dolması,
boş ve çökmüş bir organın
şişmesinden ziyade,
alveollerin içindeki sıvının
yerini hızla havanın alması
biçiminde gerçekleşir. 36
37. 1- Doğum Sırasında Toraksa Uygulanan
Basıncın Etkisiyle Ağız Ve Burundan
2- Pulmoner Kılcal Damarların İçine
3- Lenfatik Ve Pulmoner Venlerin Ve Arterlerin
İçine
37
AKCİĞERDEKİ SIVILARIN DOĞUMDA BOŞALTMA
YOLLARI
38. Normal akciğer gelişimi için 3 faktör önem
taşır;
1- Akciğerlerin Gelişebilmesi İçin Toraksta
Yeterli Boş Alan
2- Fetal Solunum Hareketleri
3- Yeterli Amniyotik Sıvı Hacmi
38
Faringeal arkus: maxilla ve mandibula oluşumu 5. kranial sinir: trigeminal
4. faringeal kese çiftinin kaudalinden trakeabronşiyal ağaç gelişir. 10. kranial sinir: vagus (6. çift de eşlik eder.)
Laringeotrakeal tüp: larinks, trakea, bronş ve akciğerlerin primordiyumu
4-5. haftada trakeaözefagial septumun gelişimini gösteren çizimler
A-B-C: Primordial farinksin kaudal kısmının lateral görüntüsü
D-E-F: transvers kesiti
E: trakeaözefageal bölme de trakea ve özefagus başlangıçta birleşik 5. hafta sonunda birbirinden tamamen ayrılmış olur.
A- 4. hafta b- 5. hafta c- 6. hafta d- 10. hafta
Trakea transvers kesit
A: 4. hafta b- 10. hafta c- 11. hafta d- 14. hafta
Akciğere emzirirken süt dolar. Sonucunda siyanoz görülebilir.
Afoni: ses yokluğu
Stenoz: daralma atrezi: tıkanıklık
p. Kanallar akciğerler tarafından doldurulup peritonel boşluktan plevraperitonel katlantı( diyaframa açılır), perikardiyal boşluktan da plevraperikardiyal katlantı ile ayrılır.geride kalan boşluğa primitif plevral boşluk denir.
Plevral kavite: pariyetal ile visseral arasındaki boşluk
Tip ı: kan hava bariyerini tip 2 : sürfaktan oluşumu
Oligo:amniyotik sıvının yetersiz olmasına akciğer gelişmesi gecikir. Yetersiz gelişim
Solunum güçlüğü: etiyoloji: prematüre sürfüktan yetmezliğine bağlı tedavi kortikosteroid: sürfaktan üretimini hızlandırmak için
Plevral efüzyon: plevrada sıvı birikimi katater ile sıvı amniyotik keseye aktarılır
Azygos: sağ alciğer apeksinin iç yüzünde yerleşim yapmış venöz anomalidir. Genelde asemptomatiktir.
Konjenital: kistlerin terminal bronşların genişlemesi sonucu ortaya çıkar. Birden fazla kist radyografide bal peteği görünümü
Agenezis: akciğer yoklugu etiyoloji: bronşiyol tomurcukların gelişmemesine bağlı
Hipoplazi: akviğer hacminin belirgin derecede düşük olması ile karakterize