Mobil pazarlama trendi yükseliyor. İnsanların mobilleştiği ve mobil kullanımlarını artırdığı günümüzde işletmelerin de bu hıza ayak uydurması çok önemli.
1. 2019 MOBİL PAZARLAMA TRENDLERİ
Mobil pazarlama trendi yükseliyor. İnsanların mobilleştiği ve mobil kullanımlarını
artırdığı günümüzde işletmelerin de bu hıza ayak uydurması çok önemli.
Mobil pazarlama ve uygulamaların artan önemi, şu istatistiklerle gösteriliyor:
Arama motorlarındanki aramaların % 50’den fazlası mobil üzerinden yapılıyor.
Facebook kullanımının % 91’i (günlük aktif kullanıcılar) mobil cihazlardan gerçekleşiyor.
Facebook reklam gelirinin % 80’ini mobilden sağlıyor.
Mobil kullanım süresinin % 90’ı uygulamalarda harcanıyor.
Mobilin Türkiye’deki e-ticaret payı şu an %19 seviyesinde. Bu oranın 2021 yılında %49
seviyesine çıkacağı öngörülüyor.
Consumerbarometer üzerinden çıkartılan analize göre Türkiye’de internete erişim
sağlayan kişilerin %56’sı sadece mobil üzerinden görünüyor. Sadece %8’lik bir kısım
da sadece bilgisayar/tablet üzerinden giriş yapanlar.
2. Neler Yapılıyor?
Mobil pazarlamada optimize edilmiş web siteleri ya da mobil uygulamalar öne çıkıyor.
Şu an en çok uygulanan ise mobil uyumlu – responsive tasarımlı web siteler
hazırlamak. Ancak sadece mobil uyumlu bir web sitesi oluşturmak artık standart ve
eski bir uygulama. Ne yazık ki Türkiye’de henüz bu bile tam sağlanamamışken,
globalde işler biraz hızlı ilerliyor.
1. Kullanıcı Davranışları
Pek çok mobil deneyim, görseldeki mobil etkileşim araştırmasının gösterdiği gibi,
telefonlarımızla yaptığımız ‘başparmak ve parmak’ etkileşimlerine dayanıyor. Web
sitelerinde mobil uyumluluk hazırlanırken kullanıcı davranışlarını göz önünde
bulundurmak önemli. Ayrıca Yandex Metrica’nın izleme özelliği ile mobil kullanıcıların
sitede nerelerde sorun yaşadığını teşhis etmek de mümkün.
3. 2. Mobil Deneyim
Mobil deneyimi iyileştirmek ve geliştirmek için çeşitli uygulamalar kullanılır durumda.
Hızlandırılmış mobil sayfalar (AMP’ler) ve aşamalı web uygulamaları (PWA’lar) gibi
yeni mobil yaklaşımlar ile web siteleri kullanıcılar için yüksek deneyim sunuyor.
AMP (Accelerated Mobil Pages): Hızlandırılmış mobil sayfalar olarak tanımlanan
AMP, web sitelerindeki içeriklerin mobilde daha hızlı erişilebilir olmasını sağlar.
Google AMP ile, mobil kullanıcı sayısını artırmayı amaçlıyor. AMP kullanan web
sitelerini, Google ön belleğinde saklıyor ve mobilden siteye giriş yapıldığında daha
hızlı erişilebiliyor.
4. PWA (Progressive Web App): Web site görünümlerini, kullanıcı deneyimi açısından
mobil uygulamalara benzer hale getiren uygulamadır. Bu özellik kullanılan web
siteleri çevrimdışı olarak da çalışır, mobil tarayıcı üzerinden ziyaret edildiğinde web
sitesi değil mobil uygulama kullanılıyor deneyimi sağlar.
PWA ile hazırlanan bir web sitesine mobilde Chrome tarayıcısı üzerinden giriş
yapıldığında, tarayıcıda sitenin ana ekrana eklenmesine dair bir öneri kutusu çıkar.
Kabul edildiğinde web sitesi telefon ekranını tamamen kaplar ve mobil uygulama gibi
çalışır.
5. PWA ile kullanıcılar, internet bağlantısı olmasa dahi web sitesine giriş sağlayabilir.
Mobil cihazların ana ekranına kendi ikonunu ekleyerek, mobil bir uygulama gibi hızlı
erişim yapılabilir. PWA düşük bağlantı hızında dahi kullanıcı deneyimini negatif
etkileyebilen görünüm bozuklukları, geç açılma gibi problemleri önler.
3. AR (Artırılmış Gerçeklik)
Sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojilerinin yalnızca ileri teknoloji
oyun uygulamaları için kabul edildiği günler geride kaldı. Pokemon Go gibi
uygulamalar AR tabanlı oyun potansiyelini gösteriyor olsa da, artırılmış gerçeklik
destekli uygulamaların kullanımı hem işletme hem de tüketici alanında genişliyor.
Holografik sunumlar, etkileşimli seminerler, ürün öngösterimleri, ürün deneyimi ve
yerleşimi gibi örnekler bu teknolojinin mobil platformlara nasıl genişleyebileceğinin
birkaç örneği.
İşletmeler son kullanıcılara daha sürükleyici, yenilikçi, 360° deneyimler sunma
ihtiyacını anladılar. Bu nedenle, etkileşim seviyelerini artırmak için AR teknolojisini
uygulamalarına dahil etmeye çalışıyorlar.
4. AI (Yapay Zeka)
AI desteğine sahip mobil uygulamaların 2019 ve sonrasında daha yaygın hale
geleceği öngörülüyor. Google Assistant, Siri ve Amazon Alexa gibi akıllı dijital
asistanlar bu sonucu gösteriyor. Sesli direktifler ile işlemler, hızlı ve doğru çeviriler,
GPS rota önerileri gibi birçok konuda yenilikler bizi bekliyor.
AI’nın mobil uygulama geliştirmede artan etkisindeki büyük bir faktör, sohbet
uygulamalarının popülaritesinin artması olarak söylenebilir. İşletmeler müşteri
ilişkilerini yönetmek ve optimize etmek için yapay zeka uygulamalarına yöneliyor.
Dünya çapındaki AI endüstrisinin değeri 2019’da 1,2 trilyon ABD dolarını aşacak – ve
her zamankinden daha büyük bir “akıllı uygulamalar” havuzuna bakacağız.
Kişiselleştirilmiş web sitelerinden, akıllı dijital müşteri hizmetleri temsilcilerine kadar,
yapay zeka uygulamalarını göreceğiz.
5. Bulut Uygulamalar
Yapay zeka, artırılmış gerçeklik ve IoT (Nesnelerin İnterneti) kullanımını içeren
uygulamalar, büyük miktarda depolama alanı gerektirir. Mobil kullanıcılar, büyük
6. miktarda veri gerektiren uygulamaları kullanmak için cihazlarında depolama
kapasitesine sahip değildir. Bulut uygulamalar, kullanıcılar için cihaz hafızasını
boşaltan depolama kapasitesi sağlar.
Google Drive, Dropbox ve OneDrive buzdağının yalnızca görünen kısmı. Bir Cisco
araştırması şöyle diyor: “Küresel olarak, bulut uygulamaları 2019 yılında toplam mobil
veri trafiğinin % 90’ını sağlayacak .”
Pazarlamacıların düşünmesi gerekenler, bu eğilimlerin mobil üzerinden ticari
faaliyetler için ne anlama geldiğidir. Gelecek dönemde mobilin domine ettiği projeler
ve çalışmaları daha sık göreceğiz.