Hipernatremik dehidratasyon tanısı ile takip edilen yenidoğan olgularımızın değerlendirilmesi(fazlası için www.tipfakultesi.org)
1. Hipernatremik dehidratasyon tanısı ile takip
edilen yenidoğan olgularımızın
değerlendirilmesi
Nilüfer Güzoğlu, Avidan Kızılelma, Fatma Nur
Sarı, Nurdan Uras, Ugur Dilmen
Zekai Tahir Burak Eğitim Araştırma Hastanesi, Yenidoğan Kliniği, Ankara
2.
3. Giriş
• Son yıllarda erken taburculuk uygulamaları
– Term ve terme yakın doğan sağlıklı yenidoğanlar
• NSVY sonra 24 saat içerisinde,
• C/S sonra ise 72 saat içerisinde taburcu edilmektedir.
• Bu uygulamanın sonucunda yenidoğan
servislerine tekrar yatışların en sık iki nedeni
– Hiperbilirubinemi
– Beslenme problemlerine bağlı dehidratasyon
Hall RT, J Perinatol 2000
4. • Hipernatremik dehidratasyonun
– Yetersiz anne sütü alımı
• İlk günlerde anne sütünün miktar olarak az olması
• Emzirme yönteminde annenin bilgi ve becerisinin
yetersiz olması, az sayıda emzirme, emzirme
tekniğindeki yanlışlıklar
• Sezaryen
• Eğitim düzeyi düşük
• Meme ucu sorunları
Vatansever U, Trakya Univ Tıp Fak Derg 2007
Molteni K H, Clin Pediatr 1994
5. Gereç- Yöntem
Hiper-natremik dehidratasyon tanısı ile yatırılan
hastaların demografik özellikle-ri, klinik ve
laboratuvar bulguları, saptanan komplikasyonlar
değerlendirildi.
Ocak 2009- Haziran 2012
Na ≥150 mEq/L
Term yenidoğan
Retrospektif
Konjenital malformasyon, doğum travması,
perinatal asfiksi, intrauterin enfeksiyon, hipotiroidi,
diabetes insipidus ve metabolik hastalık tanısı
olanlar çalışma dışı bırakıldı.
6. Dosya kayıtlarından
annenin yaşı ve doğum sayısı, doğum şekli,
hastaların cinsiyeti, doğum ağırlığı, doğum haftası,
başvuru ağırlığı, başvuru yaşı, fizik muayene
bulguları, ağırlık kaybı miktarı, serum sodyum
değerleri, böbrek fonksiyon testleri, hastanede yatış
süresi kaydedildi.
SPSS istatistik paket programı (17,0, IL,
USA) kullanılarak istatistiksel
değerlendirme yapıldı.
7. Sonuçlar
Çalışmaya hipernatremi tanısı alan 38’ si kız ,
49’u erkek olmak üzere 87 hasta alındı.
Çalışmamızda yetersiz anne sütü alımına
bağlı hipernatremik dehidratasyon insidansı
% 3,2 olarak tespit edildi.
Olguların % 96,5’i sadece anne sütü ile
beslenmişti.
8. Tablo 1: Olguların demografik özellikler ve laboratuar
bulguları
Demografik özellikler ve laboratuvar bulguları
Anne yaşı (yıl ) (ort± SD) 27±5,7
Doğum şekli (n)(CS/NSVY) 42 / 45
Doğum ağırlığı (g) (ort± SD) 3424,5 ±395
Cinsiyet (n) (kız/erkek) 38 / 49
Gebelik haftası (ort± SD) 39,4±1,1
Tartı kaybı (%) (ort± SD) 12,2± 4,2
Patolojik kayıp (%) (ort± SD) 5,9 (±4,7)
Başvuru yaşı (gün) (ort± SD) 4,3 (±2,8)
Sodyum (mEq/L) (ort± SD) 155,2 (± 6,2)
Üre(mg/dl) (ort± SD) 89,1 (±73,9)
Kreatinin (mg/dl) (ort± SD) 0,89 (±0,65)
Yatış süresi (gün) (ort± SD) 2,6 (±2,3)
9. Table 2: Olguların başvuru anındaki şikayet ve klinik bulguları
Şikayet %
Şikayet yok 37,6
Ateş 24,7
Sarılık 23,5
Emme problemleri 10,6
Huzursuzluk 2,5
Ayakta morluk 1,1
Klinik bulgu %
İkter 47
Ateş 29,4
Turgor-tonus bozukluğu 24,7
Hipotoni 7
Ekstremitede ödem-ekimoz 1,1
10. Bir hastada intrakranial, bir hastada ise
ekstremitede tromboz tespit edildi.
Bir hastada idrar yolu enfeksiyonu, dört
hastada sepsis saptandı.
Olguların 23’ü indirek hiperbiluribinemi
tanısı ile fototerapi aldı.
11. Tartışma
Yenidoğan dönemi yaşamın sıvı ve elektrolit
dengesi yönünden duyarlı bir dönemi olarak
bilinmektedir. Son yıllarda özellikle anne sütü
alan bebeklerde görülen hipernatreminin
bildirilme sıklığında artış vardır.
12. Yenidoğan hipernatremisinin sıklığı değişik
serilerde % 1-9 arasında bildirilmiştir (4,5).
Çalışmamızda YDYBU ne yatan hastalar
arasında bu oran % 3,2 bulunmuştur.
13. Son yıllarda doğum servislerinde erken
taburculuk eğiliminin benimsenmesi de
hipernartemi sıklığında ki artıştan sorumlu
tutulmuştur.
Bazı çalışmalarda sezaryen doğum,
çoğunda vajinal doğum hipernatremili
bebeklerde daha sık bildirilmektedir.
Hastalarımızın % 48’ i C/S; % 52’ si NSVY
ile doğmuştur.
14. Hipernatremik yenidoğanda tanı tesadüfen
veya dehidratasyon tablosu ile konur.
Ebeveynlerin çoğu özellikle primiparlar
dehidratasyonu fark edememekte ve bu
durum rutin muayenede saptanmaktadır.
Bizim çalışmada da hastaların % 37.6 sının
herhangi bir şikayeti yoktu, rutin
muayenede saptanmıştı.
15. AAP anne sütü veme sıklığını % 100’ lere
artırmayı amaçlamaktadır.
Taburcu olan yenidoğanların 48-72 saate bir
tartılması, en geç 3-5. günlerde deneyimli bir
çocuk sağlığı uzmanınca görülmesi, emzirme
eğitiminin taburculuktan sonra da sürmesi,
%10’nun üzerinde tartı kaybının önemli kabul
edilmesi gerekir.
15
16. Sonuç olarak
Yenidoğanda hipernatremi, risklerinin
bilincinde olunması ve yenidoğanın
değişen gereksinimlerinin duyarlılıkla ele
alınması ile önlenebilir.
Hiperbilüribinemiye yaklaşımda
hipernatremi açısından da duyarlı
olunması ve gerekli olgularda sodyum
ölçümün yapılması da yararlı olabilir.
17. Özellikle anne sütü alan bebeklerdeki
hipernatremi emzirmeyi özendirme
kampanyalarından ödün vermeden risk
yönetimi anlayışı ile önlenebilir.
18.
19. Kaynaklar
1. Hall RT, Simon S, Smith MT. Readmission of breast-fed infants in the first 2 weeks of life.
J Perinatol 2000; 20: 432-37.
2. Vatansever U, Duran R, Acunas B. Tek başınna anne sütü ile beslenen bebeklerde
hipernatremik dehidratasyon. Trakya Univ Tıp Fak Derg 2007; 24: 190-5.
3. Molteni K H. Initial management of hypernatremic dehydration in the breastfed infant.
Clin Pediatr 1994; 33: 731-40.
4. Uras N, Karadag A, Dogan G, Tonbul A, Tatli MM. Moderate hypernatremic dehydration in
newborn infants: retrospective evaluation of 64 cases. J Matern Fetal Neonatal Med
2007;20: 449-52.
5. Unal S, Arhan E, Kara N, Uncu N, Aliefendioğlu D. Breastfeeding-associated
hypernatremia: Retrospective analysis of 169 term newborns. Pediatrics International
2008; 50: 29-34.
6. Gartner LM, Morton J, Lawrence RA, et al. American Academy of Pediatrics Section on
Breastfeeding. Breastfeeding and the use of human milk. Pediatrics 2005;115:496-506.
7. Caglar MK, Ozer I, Altugan FS. Risk factors for excess weight loss and hypernatremia in
exclusively breast-fed infants. Braz J Med Biol Res 2006;39: 539-44.
19