12. ERİKSON’UN PSİKOSOSYAL GELİŞİM
DÖNEMLERİ
1) Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0 – 2)
2) Özerkliğe Karşı Utanç ve Kuşku (2 – 4)
3) Girişimciliğe Karşı Suçluluk (4 – 7)
4) Başarıya Karşı Aşağılık – Yeterliliğe Karşı Yetersizlik (7 –
12)
5) Kimliğe Karşı Rol Karmaşası (12 – 18)
6) Yakınlığa Karşı Uzaklık (18 – 30)
7) Üretkenliğe Karşı Durgunluk (30 – 60)
8) Benlik Bütünlüğüne Karşı Umutsuzluk (60 üstü)
PİAGET’İN BİLİŞSEL GELİŞİM
DÖNEMLERİ
1) Duyusal Motor Dönem (0-2
Yaş)
2) İşlem Öncesi Dönem (2-6
Yaş)
3) Somut İşlemler Dönemi (6-
11 Yaş)
4) Soyut İşlemler Dönemi (11-
16 Yaş)
14. BEBEKLİK DÖNEMİ(0-2 YAŞ) TGG-DHD
• Anne çocuk bütün algısı
• Dış dünyayı keşfetme-düşünmenin
• Dokunsallık
• Güven
• Temel ihtiyaçların karşılanması
• Taklit ve oyun
15. BEBEKLİK DÖNEMİ(0-2 YAŞ) TGG-DHD
ÇOCUĞUN BEKLENTİLERİ
İlgi, sevgi, yeme-içme ve rahatsızlık
verici durumların (örn: poposunu
acıtan bez) ortadan kaldırılmasıdır.
Ebeveynler, bebeğin bu beklentilerini
sağlıklı bir şekilde, aksatmadan
karşılarsa bebekte güven duygusu
gelişir. Gelişen güven duygusu,
çocuğun ilerleyen yaşlarda hayata
bakış açısını etkileyebilecek düzeye ve
öneme sahiptir.
İHTİYAÇLARIN KARŞILANMAMASI
Güvene dayalı problemler yaşaması,
ilerleyen yaşlarda çok farklı
problemlere yol
açabilir. Bunlar: Karamsarlık, içe
kapanık olma durumu ve madde
bağımlığı şeklinde gözlemlenmektedir.
Muhakkak böyle olacağı iddia edilmez
ancak ihtimalleri güçlendiren bir
durumdur.
16. Bebeklik Döneminde (0-2 Yaş) TGG-DHD
TANIDIKLIK TUTARLILIK SÜREKLİLİK
SAĞLIKLI
GÜVEN
« 2 yaşla birlikte ben merkezli dönem başlar. Bu
dönemde çocukla iletişimin “zıtlaşmak-inatlaşmak”
yerine “uyum ve bol seçenek sunma” yöntemleri
şeklinde olmalıdır.»
18. ÇOCUKLUK DÖNEMİ (3-6 YAŞ) GKS-İÖD
• Dil motor becerileri
• Nesneleri tanımlama-sınıflama
• Cinsiyet merakı
• Merak
• Arkadaşlık ilişkileri
• Tuvalet eğitimi
• Doğru yanlış kavramları-vicdan
19. ÇOCUKLUK DÖNEMİ (3-6 YAŞ) GKS-İÖD
ÇOCUĞUN BEKLENTİLERİ
Çevreyi tanımak, anlaşıldığını
hissetmek , belirli ölçüde serbest
bırakılmak, nesneleri tanımak, cinsel
merak , Şiddet eğilimi karşılığında
olumlu bir şekilde yönlendirilme
İHTİYAÇLARIN KARŞILANMAMASI
Merakları yüzünden aşağılanan, dövülen
veya cezalandırılan çocuklar adeta yıkım
yaşarlar. Şiddete eğilimi olan çocuğa sözel
veya fiziksel şiddet ile terbiye uygulamak,
olsa olsa şiddet eğilimini artırır. İleri
dönemlerde ise başkalarının hayat
görüşüne saygısı olmayan, çevresindekileri
kendi görüşlerine uygun davranmaya
zorlayan, egosu yüksek bireylere
dönüşebilirler.
20. Okul Öncesi Dönemde Mahremiyet Eğitimi
(3-6 Yaş) BKA-İÖD
Merak
Açıklayıcı
yanıtlar
21. ÇOCUKLUK DÖNEMİ (6-12 YAŞ) BKA-SİD
• Çocukların bedensel gelişmeleri yavaşlar, motor
yeteneklerinde ise gelişme gözlenir.
• Kalem tutma becerileri gelişir, çabuk yorulurlar.
• Arkadaşlarıyla oyun oynamaktan çok hoşlanırlar.
• Kurallara uymayı öğrenirler.
• Okuma yazma ve sayısal alanlarda temel beceriler
geliştirirler.
• Kişisel bağımsızlık kazanırlar.
22. ÇOCUKLUK DÖNEMİ (6-12 YAŞ) BKA-SİD
• İlk yıllarda çocuk somut düşünür. Soyut kavramları
anlamada ve sembolik düşünmede güçlük çeker.
• Ancak 4. ve 5. sınıflarda çocuğun mantıklı ve soyut
düşünme yeteneğinde artış görülür.
• Kendi kendilerine çalışma, öğrenme ve araştırma
yapma becerileri artar
23. ÇOCUKLUK DÖNEMİ (6-12 YAŞ) BKA-SİD
ÇOCUĞUN BEKLENTİLERİ
Bir işi kendi başlarına başarabildiklerini
ve başkalarına nasıl yardımcı
olabileceklerini öğrenmek. Başarma
duygusunun hissetmek. Bu dönemi
başarılı geçiren çocuklar aşağılık
kompleksleri geliştirmeden,
kendileriyle barışık ve yeterlilik
duygusu içerisinde olurlar.
İHTİYAÇLARIN KARŞILANMAMASI
Çocuklarınıza da yüklediğiniz her güç
sorumluluk
sonucunda mükemmeli yapmaya
çabalayacaklardır.
Gerçekleştiremediği her deneyiminde
de özgüveninden bir şeyler
kaybedecek ve hep yanlış yapacağına
inanacaktır. Çocuğun kendini yetersiz
hissetmesi.
24. İlkokul Döneminde Mahremiyet Eğitimi (7-
12 Yaş) BKA-SİD
TAKDİR
ONAYLAN
MA
KIYASLAMA
MA
İMKAN
SUNMAKENDİNE
GÜVEN
OLUMLU
BENLİK ALGISI
25. Erinlik ve Ergenlik Dönemi (12-18 yaş)
KKKK-SİD• Bireyin bedensel gelişimi çok hızlıdır.
• Bunun yanında duygusal değişimleri de hızlıdır.
• Bireyin vücut oranları bozulur. Yeni görünüşüne
alışamayan sinirli ve huzursuz olurlar.
• Dönemin sonuna doğru cinsel olgunlaşma belirtileri
çoğalır.
• Bu dönemde bireyler kimlik edinme hedefiyle hareket
eder. O güne kadar edinilen alışkanlıklar, hayata bakış
açısı, inanç ve düşünceler değişebilir; sorgulanabilir.
• Gelecek kaygısı, kendi ayakları üzerinde durabilme
arzusu, evden ve ebeveynlerden ayrılma düşünceleri bu
evrenin sonlarına doğru görülür.
26. Erinlik ve Ergenlik Dönemi (12-18 yaş)
KKKK-SİD
ÇOCUĞUN BEKLENTİLERİ
Kendi kimliğinin farkında olmak,
çevreden kabul görmek, kendini bir
yere veya gruba ait hissetmek ister.
Duygularını çok yoğun yaşamaya
başlarlar ve herkesten duygu, düşünce
ve davranışlarına karşı anlayış bekler
İHTİYAÇLARIN KARŞILANMAMASI
Bu dönemde çocuklar küçümsemek,
dinlememek, emir cümlesi kullanmak,
öğüt vermek, sıklıkla eleştirmek, ad
takmak gibi iletişim engelleri kişilik
gelişimi gelişme sürecinde olan
çocuğun olumsuz benlik algısı
geliştirmesine sebep olacaktır.
27. Erinlik ve Ergenlik Dönemi (12-18 yaş)
KKKK-SİD
• Bireyin kendini tanıması ve gelecekteki hayatını şekillendirmesi adına
önemli bir evredir. Gençler bu evreyi sağlıklı tamamlamak için
önceki evrelerden muhakkak sağlıklı geçmiş olmalıdır.
28. • Çocuklarımızın içinde bulundukları dönemin gelişim
özelliklerini bilmek onları daha iyi tanımamıza ve
iletişimimizin kolaylaşmasına katkıda bulunacaktır.
29. Çocuklarımızın sosyalleşmeye başladıkları ilk yer şüphesiz aile, ikinci
durak ve en önemli basamak ise okul hayatıdır. Konu 1. sınıf olunca da
bu durum, kimi çocuklar için iple çekilen bir başlangıç, kimi çocuklar için
ise korkulu bir bekleyiş haline gelir.
30. • Evinin adresini söyler.
• Ebeveynin telefon numarasını söyler.
• Duygularını belli eder.
• Başkalarının duygularını açıklar.
• Kendini özgün yollardan ifade eder.
• Kurallara uyar. Gerekli durumlarda kuralları başkalarına açıklar.
• Aldığı sorumluluğu yerine getirir.
• Kendine güven duyar.
• Yeni ve alışılmamış durumlara uyum sağlar.
• Yeni tanıştığı bireylerle kolay iletişim kurar.
• Duygularını kontrol eder.
• Gerektiği durumlarda liderliği üstlenir.
31. • Dişlerini fırçalar.
• Elini yüzünü yıkar
• Günlük işlerde sorumluluk alır ve yerine getirir.
• Giysilerini kendi kendine çıkarır, giyer.
• Giysilerinin düğme ve çıt çıtlarını çözer, ilikler.
• Ayakkabılarını bağlar.
• Yemek araç gereçlerini doğru kullanır.
• Yemek tabaklarını ya da servis tepsisini taşır.
• Temizlikle ilgili malzemeleri doğru kullanır.
• Tehlike yaratacak durumlardan kaçınır.
32. Okula duygusal anlamda hazır olması, duygu ve düşüncelerini
doğru bir şekilde ifade edebilmesi, karşılaştığı problemlerde kendi
çözümlerini üretebilmesi, başkalarıyla empati kurabilmesi, yeni
etkinliklere merak ve istek duyması, okul kurallarına uyması,
arkadaş edinebilmesi, sorumluluk alabilmesi ve kendine
güvenmesi gibi becerilerine sahip olmasıdır.
33. Çocuğun Endişeleri:
• Okulda ne yapılır? Ben istediklerini
Yapabilecek miyim?
• Öğretmen bana ne zaman kötü
davranacak?
• Ben yokken annem babam ne yapıyor?
• Büyük yaştaki çocuklar bana zarar verirmi? Ya bana
sataşırlarsa?
• Kalabalıkta ne yapacağım?
• Okul ne zaman bitecek?
Anne Babanın Endişeleri:
• Çocuğum okulda sıkılacak mı?
• Çocuğum gerekenleri başarabilecek mi?
• Öğretmeni çocuğumu sevip ilgilenecek mi?
• Çocuğum tuvaletini yapabilecek mi?
• Merdivenlerden düşecek mi? Mikrop kapacak mı?
• Çocuğum eşyalarını koruyabilecek mi?
• Çocuğum okulunu, öğretmenini sevebilecek mi?
• Çocuğum arkadaş bulabilecek mi?
• Çocuğuma diğer çocuklar iyi davranacak mı?
34. •Hayatın yeni bir aşaması
•Yüksek düzeyde uyum sağlama kabiliyeti -zorlanan çocuklar
• Okul ortamı sosyal bir ortamdır.
•Yeni ortama alışması zaman alır.
•Sahip olmadığı sosyal özellikleri edinme
•Duygusal olarak gel-git içeren bir dönem
35. Okulun korkulacak bir ortam olmadığını aktarmak
kolay değildir. Zihinde tasarlanan bu duygunun
sönmesi için sabırlı ve kararlı bir tutum sergilemek
gerekir. Okulun ona kazandıracakları anlatılmalı ve
özellikle evdeki durum ve ilişkilerde kayıplara yol
açmadığı vurgulanmalıdır. Öncelikle sınıf öğretmeni
ile kuracağı ilişki desteklenmeli, öğretmenin
önerileri ile hareket edilmelidir.
36. Korku ve tedirginlik umulan süreyi aşıyorsa, iki-üç haftadan uzun
sürüyorsa zaman kaybetmeden psikolojik yardım istemek gerekir.
Rehber öğretmenler ilk başvurulacak profesyonellerdir. Yeterli
çözüm bulunamazsa, çocuk ruh sağlığı uzmanlarına başvurmak
gerekir.
37. Sorumluluk kazanmaları için ev
yaşantısında belirli görevler verilerek
bunları yerine getirmelerinin takibi anne
babalar tarafından yapılabilir. Her gün
çiçeklerin sulanması, oyuncakların kutuya
toplanması, yemek masası hazırlanırken
örneğin tuzu getirme görevinin verilmesi
gibi basit ama süreklilik gerektiren
görevler hem eğlenceli hem de
sorumluluk kazandırıcı değer taşır ve
çocuğa özgüven kazandırır.
Anne babalar arkadaşlarıyla oyun oynarken
ya da başka bir aktivite yaparken çocuklar
arasında çıkan anlaşmazlıklarda onların
yerine çözüm üretmek yerine sabırlı
davranarak, çocuklarının çözüm bulmasına
ve karşılaştıkları sorunlarla başa çıkabilmeyi
deneyimleyebilmelerine olanak
sağlamalıdırlar.
38. • Öncelikle ilk günlerde anne-baba sakin ve soğukkanlı olmalıdır. Çünkü ailenin verdiği tepkiler
önemlidir. Çocuk bu tepkilere bakarak aynı kaygıyı ve paniği yaşamaya başlayabilir.
• Okula gitmesi konusunda ailenin her üyesinin tutarlı bir tutum takınması, çocuğun bu konuda
cesaretlendirilmesi gerekmektedir.
39. • Çocuğunuza daha sonra hayal kırıklığına uğramaması için okulun her zaman çok eğlenceli
ve çok mutlu bir ortam olacağı garantisini vermeyin çünkü bazen zorlandığı, sıkıldığı ve
yorulduğu zamanlar da olabilir.
• Çocuklar için en önemli şey, güvendir. Anne-babalar çocuklarına güven vermelidirler.
40. • Okul ve öğretmeni ile işbirliği içinde olmanız ve öğretmenine güven duyduğunuzu hissettirmeniz
çocuğunuzun okula ve öğretmenine karşı güven duygusunu destekleyecektir.
• Öğretmenin rolünü çocuğun benimseyebilmesi için doğru tanımlanması gerekmektedir.
41. • Vedalaşmayı uzun sürdürmeyin. Sınıf önünde beklemeniz çocuğunuzu daha fazla
kaygılandırıp uyum süresini uzatabilir.
• Ağladığında, yanından ayrılacağınızı sevgi dolu, yumuşak ama bir o kadar da kararlı ve
net bir iletişim dili ile anlatmanız çocuğunuzun stresi ile başa çıkabilmesini sağlayacak ve
birkaç dakika içinde ağlaması duracaktır.
42. • Gününün nasıl geçtiğiyle ilgili onunla sohbet ederken onu anladığınızı hissettirmeniz
çocuğunuza onun okul yaşamına ilgi duyduğunuzu yansıtır. Böylece, okula karşı ilgisini
pekiştirebilirsiniz.
• Çocuğunuzun gününün nasıl geçtiğine yönelik konuşmasını destekleyebilirsiniz. Ancak
okul çıkışında hem fiziksel hem de duygusal olarak yorgun olabileceği için çocuğunuz
sizinle sohbet etmek istemeyebilir, ona dinlenmesi için zaman tanıyıp gününün nasıl
geçtiğini kendisinin anlatması için fırsat tanıyabilirsiniz.
43. • Çocuğunuz eve geldiğinde “Sıkıldın mı?”, “Korkma!” vb. ifadeleri kullanmanız
kaygıyı pekiştirebilir.
• Evde çocuğu, öğretmeni ile tehdit etmeniz öğretmenine karşı olumsuz duygular
hissetmesine neden olabilir (Yemeğini yemezsen öğretmenine söyleyeceğim vb.).
44. • Çocuğunuzun okulda olacağı zaman içinde olan planlarınızı çocuğun yanında
yapmanız okula uyum sürecinin uzamasına neden olabilir.
• Çocuğunuzun bir sonraki gün için giysilerini, çantasını akşam hazırlaması,
ertesi sabahın telaşlı geçmesini önler. Çocuk birkaç hafta içinde bu düzene
uyum sağlayacak ve zamanla, sabahları okula hazırlanması daha az zaman
alacaktır.
45. • Eğer ağlarsan giderim.
• Okula gitmek zorundasın, evde yalnız kalamazsın.
• Şımarıklık yapıyorsun! Her gün geldiğin yer, şimdi ne oldu?
• Şimdi sınıfına git, akşama ne alayım, ne istersin?
• Ağlarsan akşama gelip seni almam.
• Sen çok akıllı bir çocuksun.
• Benim kızım/oğlum abla/ağabey olmuş ağlamıyor artık.
46. • Böyle davranırsan bu okulda kimse seni sevmez.
• Bugün okulda kal, yarın gelmezsin.
• Galiba sen okula alışamayacaksın.
• Arkadaşların seni sevmedi mi?
• Öğretmenin sana iyi davrandı mı?
50. Çocukları daha iyi tanımak , ihtiyaçlarına çabuk cevap verebilmek ve okula uyumlarını
kolaylaştırmak için sınıf öğretmeni ve rehberlik servisi işbirliği içerisinde çalışmaktadır.
Öğrencilerimizin sene başında ihtiyaçlarını belirleyerek, bu ihtiyaçlara yönelik rehberlik
etkinlikleri planlanmaktadır.
52. İlkokul 1. sınıf öğrencileriyle eğitim-öğretim faaliyetlerine başlamadan önce
öğrencinin bireysel olarak yeterlilik düzeyini belirlemek ve öğrenciyi tanıyarak eğitim ve
öğretime başlamak için Marmara İlköğretime Hazır Oluş Ölçeği uygulanmaktadır.
53. • Matematik Becerileri
• Fen Bilimleri Becerileri
• Ses Çalışmaları
• Çizgi Çalışmaları
• Labirent İlişki Kurma Düzeyleri
• Zihinsel Dil Gelişimi
• Sosyo-duygusal Gelişim
• Fiziksel Gelişim
• Öz bakım becerileri
54. • Sınıf arkadaşlarını, öğretmenlerini, yönetici ve diğer çalışanları tanır Kendisinde
gördüğü olumlu özellikleri ifade eder.
• Zorbalıkla karşılaştığında kimden yardım alabileceğini bilir.
• Kendini tehlike oluşturacak durumlardan korur.
• Ders araç-gereçlerini yanında bulundurmanın önemini fark eder.
• Engelli bireylere karşı hoşgörülü davranmanın önemini ifade eder.
• Anne babasının ve çevresindeki diğer çalışanların mesleklerini tanır.
55. • Okula gidip gelme yolunu fark eder.
• İletişimde zamanlamanın önemini fark eder.
• Bir üst sınıfla ilgili hayallerini açıklar.
• Okula ilişkin duygularını ifade eder.
• Öfkenin zaman zaman yaşanabilen doğal bir duygu olduğunu anlar.
• Farklı ortamların kendine özgü kuralları olduğunu fark eder.
• Paylaşmanın önemini fark eder.
56. Okulun İlk Günü İçin Kitap Önerisi:
Okulda İlk Gün - Ayla Çınaroğlu & Mustafa Delioğlu
Mızmız Mırnav, okulun ilk günü için çok endişelidir ve okula gitmeyi hiç
istemez. Bu nedenle hasta taklidi yapar ve istediğini elde eder. Tüm gün
boyunca evde kalır; fakat çok sıkılır. Ertesi gün istemeyerek de olsa okula
gittiğinde aslında okulun ne kadar da eğlenceli bir yer olduğunun farkına
varır.
57. Gösterilen her türlü özene ve olumlu tutuma rağmen, her yıl okula uyum sağlama konusunda
güçlük yaşayan çocuklar olabilmektedir. Bu durumda zaman kaybetmeden sınıf öğretmeni,
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Servisi ile işbirliği yapmak, süreci daha rahat atlamanıza
yardımcı olacaktır.
Hepimize sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yıl diliyorum.