1. ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
EKİM
-
KASIM
2013
SAYI:
6
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n İKİ AYDA BİR YAYINLANIR EKİM - KASIM 2013 SAYI: 6
Güvenlik sistemlerinde
yeni dönem
Güvenlik endüstrisinin
durum değerlendirmesi
Bilgisayar korsanları
ve şapka renkleri
Yangın daha az zararla
söndürülebilir mi?
Güvenlik ve
yangın fuarları
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
IFSEC ISTANBUL
FUAR KATALOĞU
İLE BİRLİKTE
IFSEC ISTANBUL
EVENT GUIDE
ATTACHED
2. ÖZEL
GÜVENLİK
SEKTÖRÜNÜN
SESİ
EKİM
-
KASIM
2013
SAYI:
6
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n İKİ AYDA BİR YAYINLANIR EKİM - KASIM 2013 SAYI: 6
Güvenlik sistemlerinde
yeni dönem
Güvenlik endüstrisinin
durum değerlendirmesi
Bilgisayar korsanları
ve şapka renkleri
Yangın daha az zararla
söndürülebilir mi?
Güvenlik ve
yangın fuarları
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
IFSEC ISTANBUL
FUAR KATALOĞU
İLE BİRLİKTE
IFSEC ISTANBUL
EVENT GUIDE
ATTACHED
3.
4.
5.
6.
7.
8. 6 BAŞKANDAN
8 EDİTÖR
10 GÜNCEL
Sektör ile ilgili kısa haberler
20 KÖŞE / Hayata Bakış
““Çocukla iletişim”
KAPAK KONUSU
22 Fuarlar üzerine...
26 Güvenlik fuarları...
28 IFSEC Istanbul Fuarı
SEKTÖRDEN
30 “Güvenlik sektörü büyüme trendini
sürdürecek”
36 “Önümüzdeki dönemde bankaların
payı azalacak”
ELEKTRONİK GÜVENLİK
38 Güvenlik sistemlerinde yeni nesil
42 Anti-Mask ve SeeTrueTM özelliklerine
sahip iç / dış mekân hareket detektörü
46 Kartlı geçiş ve entegre CCTV sistemi
50 Yeniliğe açıklık ve hızlı adaptasyon
52 Küçük ölçekli işletmeler için
profesyonel güvenlik
54 Yeni WiseNetIII dome kamera
28 66
58
i çindekiler
9. BİLGİ GÜVENLİĞİ
56 Bilgisayar korsanları ve şapka
renkleri
64 Standartlara uyum sürecinde
doğru rehberi seçin
GÜVENLİK HİZMETİ
68 Güvenlik endüstrisinin durum
değerlendirmesi
76 İşletmelerde Startejik Yönetim
Kapsamında Dış Kaynak
Kullanımı Modellemesi ve maliyet
liderliği
78 Nasıl daha iyi bir güvenlik ve
işletme yöneticisi olunur
YANGIN GÜVENLİĞİ
82 Yangın daha az zararla
söndürülebilir mi?
86 Acil anons sistemleri için zorunlu
TS-EN-54 standartları
88 Bilecik Mekece otoyol tünelleri
yangın alarm sistemi
90 Modbus destekli Oldham Itrans
detektörlerinin MX43 Serisi
panel ili uyumu
94 ABONE FORMU
96 SARI SAYFALAR
80
78
Ekim - Kasım 2013
Özel Güvenlik Federasyonu adına
imtiyaz sahibi
O. Oryal ÜNVER
Yürütme Kurulu
O. Oryal ÜNVER
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Yusuf Vehbi DALDA
Genel Yayın Yönetmeni
Devrim BOZKURT
devrimbozkurtt@gmail.com
Danışma Kurulu
Alp SAUL
Doç. Dr. Gazi UÇKUN
Füsun KOCAMAN
Gültekin FİŞEK
Hakan ÖZALP
İsmail UZELLİ
Murat KÖSEREİSOĞLU
Okyay ŞENTÜRK
O. Oryal ÜNVER
Prof. Abdurrahman KILIÇ
Taner ALBAYRAK
Yusuf Vehbi DALDA
Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık
Derya BARUTÇU
deryabarutcu@gmail.com
Çeviri
Füsun KOCAMAN
Yayın Türü
Yerel Süreli Yayın
iki ayda bir yayınlanır.
Yönetim Adresi
Arkhe Tanıtım Hizmetleri
1421/1 Sok. No: 42 Daire: 6
Gazi Mah. Sultangazi / İstanbul
Tel: 0533 413 78 08
Baskı
VERİTAS BASKI MERKEZİ
TEL: 0212 294 50 20
Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü
bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü
haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar
tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar,
çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm
reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki
görüşler sahibine aittir.
Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden
hiçbir şekilde kullanılamaz.
tanıtım hizmetleri
1421/1 Sok. No: 42 D: 6 Gazi Mah. Sultangazi / İstanbul
Tel: 0533 413 78 08 Faks: 0212 627 47 67
GüvenlikYönetimi
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n İKİ AYDA BİR YAYINLANIR
10. BAŞKAN
Değerli okurlarımız;
Ülkemiz özel güvenlik sektörünün güzide sivil toplum
kuruluşları; GÜSOD (Güvenlik Servisleri Organizasyon
Birliği Derneği, GESİDER (Güvenlik Endüstrisi
Sanayicileri ve İş adamları Derneği) ve ÖGF (Özel
Güvenlik Federasyonu (ÖGF)’nin destekleri ile dünya
güvenlik ve yangın fuarlarının en önemli ismi IFSEC;
bu yıl ilk defa ülkemizde, 30 Eylül-2 Ekim 2013
tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda
IFSEC İSTANBUL’u düzenliyor.
Günümüzde fuarlar artık bir lüks değil ihtiyaç olmuştur.
Özel güvenlik sektörünün ulaştığı en üst noktanın ortaya
konulacağı tablo içinde ekonomik çözümleri de birlikte
sunan fuarlar, aynı zamanda sektör bilincinin oluşumunu
da sağlamaktadır.
Fuarlar aynı zamanda sektördeki akademik çalışmaların
ve bilimsel araştırmaların sunumuna da olanak sağlaması
kapsamında sektör gelişim sürecine de önemli bir katkı
vermektedirler. Bu bağlamda IFSEC İstanbul içinde yer
alan Konferans / panel / seminer etkinlikleri bunun en
güzel örnekleridir.
Bütüncül bir yaklaşım içinde etkin güvenlik çözümleri;
tüm ürün ve ekipmanların hizmeti sağlayan insan gücü
ile bir arada düşünülmesi ile sağlanabilir. Bu bağlamda
fuarlar, bu bileşenlerin bir araya getirildiği yani sektörün
kalbinin attığı alanlardır. IFSEC İstanbul aynı zamanda
özel güvenlik sektöründeki sınırlı algıları bertaraf edecek
ve sektörünün daha kapsamlı bir tanıtımına da vesile
olacaktır.
IFSEC 2013 Istanbul’a başarılar diler; ülkemize ve
özel güvenlik sektörümüze hayırlı olmasını ve müteakip
dönemlerde de periyodik olarak tekrarlanmasını temenni
ederim.
IFSEC Istanbul Güvenlik
ve Yangın Fuarı üzerine…
O. Oryal ÜNVER
ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu)
Yönetim Kurulu Başkanı
Günümüzde
fuarlar artık bir lüks
değil ihtiyaç olmuştur.
Özel güvenlik
sektörünün ulaştığı en
üst noktanın ortaya
konulacağı tablo içinde
ekonomik çözümleri de
birlikte sunan fuarlar,
aynı zamanda sektör
bilincinin oluşumunu da
sağlamaktadır.
6 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
11.
12. EDİTÖR
b
Fuarlar,
bütünleşik pazarlama
iletişimi sürecinin
etkinliğini arttıran en
önemli elemanlardan
bir tanesidir ve
gelecekte de
firmaların en çok
yararlandığı iletişim
yöntemlerinden biri
olacaktır.
Fuarlar ve
yarattığı sinerji…
Devrim BOZKURT
devrimbozkurtt@gmail.com
Bu sayımızda “Kapak” konumuzu “Güvenlik ve Yangın
Fuarları”na ayırdık. Günümüzde tüm sektörlerde yaşadığımız
gelişmeler ve pazarda meydana gelen yeni oluşumlar, rekabetin
yoğun bir şekilde yaşadığı ortam doğurmuştur. Bugün artık
sadece kaliteli mal üretip pazara sürmek başarı elde etmek ve
satış yapabilmek için yeterli değil. Günümüz koşullarında aynı
malın değişik fiyat, kalite ve biçimleri ile karşılaşılabilmekte ve
ihtiyaç duyulan mal ya da hizmet; farklı alternatifler arasın-
dan seçilebilmektedir. Bu gelişmelere bağlı olarak ürünlerin
tanıtılması, pazarlanması ve dağıtım kanalının geliştirilmesi için
en geçerli araçlardan biri de fuarlardır. Fuar organizasyonla-
rının, katılımcı firmalar için önem arz eden bir etkinlik haline
gelmesinin nedenlerinden biri de bu tip organizasyonların çok
sayıdaki firmayı bir araya getirmesi; bu sayede de firmalara
“rakiplerini izleme” şansı vermesidir. Fuarlar, bütünleşik pazar-
lama iletişimi sürecinin etkinliğini arttıran en önemli elemanlar-
dan bir tanesidir ve gelecekte de firmaların en çok yararlandığı
iletişim yöntemlerinden biri olacaktır.
UBM tarafından organize edilen, Özel Güvenlik Federasyonu,
GÜSOD, GESİDER, ASIS, UKTI, BSIA, CoESS ve gibi sek-
törün önde gelen saygın yerli ve yabancı sivil toplum kuruluşları
tarafından desteklenen IFSEC Istanbul Güvenlik ve Yangın
Fuarı’da prestijli güvenlik ve yangın fuar organizasyonlarından
biri olmaya aday. Sektörden sayfalarımızın bu sayıdaki konuk-
larından biri; Sensormatic Ceo’su İsmail Uzelli. Diğer konuğu-
muz ise Loomis Türkiye Ülke Başkanı Sarp Tarhanacı. Her iki
konuğumuzla da sunmuş oldukları çözüm ve hizmetler, sektör
hakkındaki görüşleri, yaşanılan sorunlar ve çözüm önerilerini
konuştuk. .
Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti, bilgi güvenliği ve yangın
güvenliği sayfalarımız her zaman olduğu gibi teknik yazılar, ma-
kaleler, çeviri yazıları ve sektörden haberlerle dolu…
IFSEC Istanbul Fuarı’nda görüşmek dileğiyle…
Devrim Bozkurt
8 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
13.
14. GÜNCEL
Biges, teknik eğitimlerini tamam-
lamış ve belirli süredir istikrarlı
satış kapasitesine sahip firmalar ile
“Bosch Alarm Yetkili Satış ve Servis”
sözleşmelerini imzalamaya başladı.
Uzun zamandır düzenlemiş olduğu
eğitimlere ek olarak, Haziran ayında
altı değişik ilde yaptığı eğitim organi-
zasyonları ile de yaklaşık tüm illerde
teknik eğitimlerini almış firmalar
olmasını sağlayan Biges, Ekim ayı
sonların da yapılması planlanan
satış kongresine kadar istekli olan
firmalar ile tüm iller için anlaşmaları
tamamlayarak daha etkin pazarlama
faaliyetlerine başlamayı amaçlıyor.
Sözleşmeler ile beraber Biges’in
Bosch alarm sistemleri ile ilgili çözüm
ortağı olduğunu ifade eden siren şek-
lindeki ışıklı tabelaların gönderimi ya-
pılmaya başlandı. Satış kongresinden
sonra ise firmalara Bosch tarafından
verilecek “Bosch Yetkili Satış Servis”
sertifikaları ile sürecin tamamlanmış
olması planlanlanıyor.
biges.com, teknolojik altyapısı
ve yeni tasarımıyla yayında
Tüm iş süreçlerimizi tek bir platform-
dan yürütmek amacı ile 2012 yılında
geçiş yapılan otomasyon programı
ardından başlayan yeni biges.com
projesi, firma uzmanları tarafından
özenli bir çalışma ile hazırlandı. Yeni
otomasyon sistemiyle entegre çalışan
biges.com’da tüm departmanlar, kendi
alanlarında yaptığı yeni ve iyileştirme
çalışmalarını zaman kaybı olmaksızın
anında siteye aktarabiliyor.
Yeni Biges.Com’da;
• Gelişmiş arama fonksiyonu,
• Etkileşimli bilgi paylaşımı,
• Haber ve başarı öyküleri,
• Teknik destek,
• Kurumsal ve son kullanıcı çözümleri,
• Müşteri hizmetleri,
• Kurumsal bilgiler,
yer alıyor.
Bosch alarm satış noktaları belirleniyor
ABD İç Güvenlik Departmanı, yayınla-
dığı basın bülteninde, NASA Jet Tahrik
Laboratuvarı (Jet Propulsion Lab) ile
birlikte geliştirdikleri yeni radar bazlı tek-
noloji sayesinde bir felaket sonucu yıkılan
yapılara ilk ulaşan kurtarma ekiplerinin
daha fazla canlı kazazede kurtarabile-
ceklerini belirtti. Bülten şu şekilde:
İç Güvenlik Bilim ve Teknoloji Direk-
törlüğü (S&T) ve Ulusal Havacılık Uzay
İdaresi’nin Jet Tahrik Laboratuvarı (JPL)
tarafından, Felaket ve Acil Durumlarda
Kişi Bulma (Finding Individuals for
Disaster and Emergency Response
-FINDER) olarak isimlendirilen, çöken
malzemenin 9 metre altında, katı beto-
nun 6 metre altında ve açık alanda 30
metre mesafede insan kalp atışını tespit
etmek amacıyla yeni bir radar bazlı
teknoloji geliştirilmiştir.
Geçtiğimiz aylarda, S&T ve JPL,
FINDER prototiplerini test etmişler ve
geliştirmişlerdir. Geçtiğimiz Haziran
ayında, DHS ve kurtarma ekipleri, iki
Kentsel Arama ve Kurtarma (Urban
Search and Rescue - US&R) ekibiyle
birlikte prototipi kullanarak 65 ten fazla
test araması yapmışlardır, ekipler: Fair-
fox Bölgesi İtfaiye Departmanındaki Vir-
ginia Birinci Özel Kuvvet (Virginia Task
Force One - VA-TF1) eğitim merkezi ve
Virginia Beach, Va.’daki Virginia İkinci
Özel Kuvvettir (Virginia Task Force Two
- VA-TF2).
S&T Program Yöneticisi John Price,
testlerin başarılı geçtiğini, 9 metrelik bir
beton, inşaat demiri ve çakıl taşı yığını-
nın altına gömülen VA-TF1 üyesinin
yerinin, 9 metreden fazla bir mesafeden
tespit edilebildiğini belirtti. Bu kabiliyetin
göçük altında kalan canlı kurbanların
varlığını tespit etmekte, halihazırda kul-
lanılmakta olan kurtarma köpeklerine,
dinleme aygıtlarına ve video kameralara
ilave bir araç teşkil edeceğini ekledi.
JPL Program yöneticisi Edward Chow’a
göre: “Deprem ya da hortum gibi fela-
ketlerden sonra meydana gelen enkaz
bükülmüş ve ufalanmış maddelerden
oluştuğundan, radar sinyalleri çarpıp
geri döner ve bu yüzden de karmaşık-
tırlar. Göreceli olarak daha zayıf bir
sinyal olan kalp atışını, parazitli sinyaller
arasından ayırmak çok zordur. JPL’in ra-
dar konusundaki uzmanlığı bu sorunun
üstesinden gelmemizi sağladı. Mikro-
dalga radar teknolojisi insan nefes alma
düzeninin eşsiz işaretini ve kalp atışını
diğer bütün canlılarınkinden ayırdetme-
ye yeterli olacak kadar duyarlıdır.”
John Price, 2014 ilkbaharında, bu tekno-
lojinin ticari bir ürün olarak arama–kur-
tarma çalışmalarında kullanılabilir hale
geleceğini dile getirdi.
Yeni teknoloji kurtarma ekiplerinin daha
fazla canlı kurtarması sağlanabilir
10 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
15.
16. GÜNCEL
Federal ağa ve devlete ait tesislere giriş
yapan federal çalışanlar ve taşeronlar
için doğrulama sistemi, daha güven-
li hale geldi ve mobil cihazlara da
taşındı. Ulusal Standartlar ve Tekno-
lojiler Enstitüsü (National Institute for
Standards and Technology - NIST),
bu kişilerce kullanılmakta olan Ki-
şisel Kimlik Doğrulama Kartlarının
standartlarına bir güncelleme getirdi.
Federal Bilgi İşleme Standardı (FIPS)
201-2 olarak bilinen bu standardın
güncellenmiş hali için NIST’in web
sayfasında şöyle denmektedir: “Yeni
teknolojileri birleştiren, mobil cihaz-
ların gelişmiş desteğini dahil eden ve
federal dairelerin aldıkları derslerden
yararlanan, daha güçlü bir kimlik
doğrulama sağlamaktadır.”
FIPS 201-2 kartın yeni kabiliyetleri
arasında mobil telefonlar ve tabletler
üzerinde kullanılabilecek kimlikler
üretme seçeneği yanı sıra, ileri güvenlik
seçenekleri de mevcut. Örneğin, bir
kartın üzerindeki kimlik bilgileri uzak-
tan da güncellenebilecek, böylelikle
kart sahiplerini kart basan bir merkeze
yolculuk etme zahmeti ve masrafından
kurtaracaktır.
Güncelleme, kullanılagelen Kişisel
Kimlik Numarasına alternatif olarak
“isteğe bağlı kart üzerinde parmak izi
karşılaştırma kabiliyeti” gibi biyomet-
rik ölçümleri de ekliyor. Şimdi daha
güçlü bir doğrulama sağlamak için,
tek olarak ya da parmak iziyle birlikte
kullanılmak üzere, iris okuma da bir
seçenek olarak sunuluyor. Seçimli iris
okuma için 2011 yılında yayınlanan
ISO/IEC 19794-6 iris biyometrik
standardı baz alınıyor. Ayrıca NIST
de, FIPS 201 e destek olmak üzere Ki-
şisel Kimlik Doğrulama için Biyomet-
rik Veri Şartnamesi yayınladı (NIST
Özel Yayınları 800-76-2).
NIST’te çalışan bir bilgisayar bilimcisi
ve dokümanın yazarlarından biri olan
Hildegard Ferraiolo, “Güçlü kimlik
bilgileri verdiğinizde kimlik doğrulama
güvenceniz artar.” diye belirtiyor. FIPS
201’e getirilen güncelleme, bugüne
kadar basılmış olan 5 milyon adet
mevcut kartın değiştirilmesini gerek-
tirmiyor.
NIST federal kimlik kartlarının
standartlarını yükseltiyor
Milestone Systems ve Bosch Güvenlik
Sistemleri, Bosch IP video cihazları-
nın Milestone XProtect IP Video Yö-
netim Yazılımı ile tam entegrasyonu-
nu amaçlayan bir iş ortaklığına imza
attı. İşortaklığının bir parçası olarak
Milestone, Bosch’un Entegrasyon
İş Ortağı Programı’na (Integration
Partner Program - IPP) seçkin bir iş
ortağı olarak katıldı. IPP, önde gelen
yazılım çözümleri ile Bosch video
gözetim ürünlerinin birlikte çalışabi-
lirliğini sağlamak üzere tasarlanmıştı.
Yıllardır birlikte çalışan iki şirket
imza attıkları yeni stratejik işortaklık-
ları ile ürünlerinin entegrasyonunu
yeni bir düzeye taşıyor. Her iki şirke-
tin müşterileri, Bosch IP video göze-
tim cihazları için şimdi Milestone’ın
yeni özel sürücüsü ile daha fazla
eşsiz özelliğe erişebilecek. Sürücü,
potansiyel güvenlik riskleri hakkında
önceden bildiri yapan Bosch’un Akıllı
Video Analizi yazılımını ve uç nok-
tada kaydı, aynı zamanda Bosch’un
geniş IP video gözetim ürünlerinde
mevcut olan diğer benzersiz özellikle-
ri destekleyecek. Milestone Systems,
daha önce de Bosch’un kameraya
izinsiz müdahale ve hareket algılama
ile H.264 sıkıştırma gibi özelliklerini
destekliyordu.
Stratejik ortaklıklarının bir parçası
olarak, Bosch ve Milestone Systems,
ortak pazarlama çabalarını yoğun-
laştırarak dünya çapında ticari fuar,
konferans ve etkinliklerde, aynı
zamanda Bosch’un Kuzey Ameri-
ka’daki ürünlerini sergilediği yeni
kamyonunda bu entegre çözümü
sergiliyorlar.
Milestone ve Bosch
işortaklıklarını derinleştiriyor
12 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
17.
18. GÜNCEL
Bağımsız bir panel araştırmasına göre,
Amerikan Dışişleri Bakanlığının diplo-
matik güvenlikten sorumlu bürosunun,
dünyanın çeşitli yerlerindeki Amerikan
elçiliklerini artan terör tehdidine karşı
korumak amacıyla, harekete geçmesi
gerekmektedir. Büronun başında, bir
dışişleri müsteşarı olan Patrick Kennedy
bulunmaktadır.
New York Times Gazetesi, henüz
yayınlanmamış olan panel raporunda
Mr. Kennedy’nin bürosu, denetlemekle
görevli olduğu 275 tesisin güvenliği ko-
nusuna yeterince eğilmediği gerekçe-
siyle üstü kapalı bir şekilde eleştiriliyor
ve acil olarak güvenlik konularını ele
almak üzere departmanın en yüksek
politika belirleyicileri arasından, siyasi
gücü daha yüksek yeni bir müsteşarın
görevlendirilmesi tavsiye ediliyor.
Dışişleri Bakanlığı, dünya çapında
elçiliklerin güvenliğini artırmak için
zaten milyonlarca dolar harcamış
bulunuyor, bu çalışmalara yüksek
tehdit altındaki elçiliklere düzinelerce
ilave diplomatik güvenlik ajanları
göndermek, bu tesislere milyon dolar-
lık gelişmiş yangında hayatta kalma
malzemeleri temini ve gözetleme
kameraları kurulması, personelin en
riskli görevlere uygun ileri düzeyde
eğitilmesi dahildir. 31. sayfasında,
panelin vardığı sonuç, artan sayıda
ve hayli karmaşık, yüksek riskli geçici
ve sürekli noktalarda faaliyet gösteren
departmanın yurtdışı diplomasi konu-
sundaki mevcut yöneliminin, örgütsel
bir paradigma değişikliğine ihtiyacı
olduğu şeklindedir.
Diplomatik güvenlik
Standart bir uygulama olmamakla
beraber, potansiyel bir çalışanın iş
başvurusunun değerlendirilmesi
sürecinde, adayın sosyal medyadaki
varlığını dikkate almak, teknolojide-
ki gelişmeler ve insanların giderek
daha fazla online haberleşmeye
zaman ayırmaları nedeniyle, gele-
cekte rutin hale gelebilir. Bu konu,
ASIS International’ın Bilgi Kaynak
Koruma ve İşe Alma Öncesi İnce-
leme Konseyi (Information Asset
Protection and Pre-Employment
Screening Council - IAPPES)
tarafından gerçekleştilen konfe-
rans aramanın odak noktasıydı.
Logi-Serve, LLC’nin bilimadamı
Dr. Charles Handler’a göre “Şu bir
gerçektir ki, veri izleri bilgisayarlarla
takip edilerek işlenecek ve insanlar
bunları kullanarak karar vermeye
başlayacaklar ve biz psikologların
pek çoğu bundan hem heyecanlanı-
yor hem de korkuyoruz.”
Endüstriyel/organizasyonel psikoloji
konusunda Louisiana Eyalet Üni-
versitesinde M.S. ve doktora dere-
celeri olan Handler, bazı şirketlerin
insanlara Facebook’taki arkadaşları
ve arkadaşlarının kredi puanlarına
bakarak kredi verdiklerini anlatan
yeni kredi seçim formunu anlatan bir
makale okuduğundan beri bu fikrin
aklında olduğunu söylüyor. Handler,
işe kalma kararları vermekten sorumlu
kişilerin de aynı şeyi yapmalarının
- başvuru sahiplerinin LinkedIn ve
Facebook profillerini kullanarak onları
değerlendirme, bunlardan sonuçlar
çıkarma - bir zaman meselesi olduğu-
nu ekliyor. Handler, “Tabii buradan
tembel arkadaşları olanların da tembel
olacaklarını sonucunu çıkaracaklardır,
ama bu ürkütücü çünkü bu çıkarımlar
kesin olamaz.” diyor ve bir insanın bel-
li bir işi yapabilecek niteliğe sahip olup
olmadığını değerlendirmek için sosyal
medyayı kullanmanın en rasyonel yol
olmayabileceği konusunda uyarıyor.
Bu durum işverenin başına yasal
sorunlar açabilir, ancak bu alandaki
yasal yapı henüz tam olarak şekillen-
miş değil.
Konferans aramanın odak konusu bu
boyut değildi ancak İşe Alma Araştır-
ma Kaynakları (Employment Scree-
ning Resources) başkanı ve avukatı
Les Rosen, otuzaltı eyaletin, işverenin
işe alındıktan sonra çalışanların sosyal
medya hesap şifrelerini istemelerini
engelleyen yasalar çıkardığını ya da
bekleyen yönetmelikleri olduğunu,
ancak sosyal medyanın işe alınma
sürecinde kullanılması konusunda
yönetmelik boşluklarının mevcut
olduğunu söylüyor. Ayrıca, çalışan-
ların işvereni işe alındıktan sonra
sosyal medya kullanımı ve bu konuda
yapabilecekleri konusunda mahke-
meye verdiği birkaç vaka olsa da, işe
alma sürecinde sosyal medya aktivitesi
ya da içeriğinin başvuranın diskalifiye
edilmesinde kullanıldığına dair henüz
bir dava açılmamış bulunmamaktadır.
İşe alma öncesi araştırmalarda
sosyal medyanın yeri
14 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
19.
20. GÜNCEL
Mumbai’den alınan dersler: Oteller güvenlik ve
risk değerlendirmelerini nasıl değiştirdiler
Mumbai’de otellere ve başka bazı
hedeflere Pakistanlı militanlar tara-
fından yapılan ve 160 kişinin ölümü
ve 300 den fazla yaralanma ile
sonuçlanan saldırı, oteller için tesisle-
rinin, misafirlerinin ve çalışanlarının
güvenliğine yaklaşımlarını gözden
geçirdikleri bir milat olmuştur.
2008 in kanlı Kasımından sonra,
Hindistan’da oteller -özellikle saldırı-
ya hedef olması muhtemel olanların
yer aldığı alandakiler - güvenlik
personelini artırdı, yeni prosedürler
uygulamaya ve federal, eyalet ve
yerel hükümetlerle ve bürolarla yakın
ilişkiler kurmaya başladılar. Güvenlik
danışmanı Jimmy Chin’e göre, her
zaman gelişen tehditlerin tabiatı
gereği, oteller en son akımlara uygun
şekilde güncel olmak ve olay anında
etkilenecek taraflarla iletişimi geliştir-
meye çalışmak zorundalar.
“Her organizasyon ve endüstrinin sal-
dırı tiplerine uygun olarak değişmekte
olduğunu görüyoruz. Kötü adamlar
taktiklerini değiştirdikçe, biz iyi adam-
lar da korunmak ve karşılık vermek
konusunda taktiklerimizi değiştirmek
zorundayız.” diyen IPF Hospitality’nin
başkan yardımcısı Chin, daha önce
New York Palace Hotel, Loews Re-
gency, Plaza Hotel ve Trump Organi-
zasyonunda da görev yapmış.
Chin, Mumbai’den sonra New
York’taki birçok lüks otelin, polisle ve
diğer yetkililerle daha yakın ilişki-
ler kurmaya, iletişimlerini daha iyi
koordine etmeye ve saldırıya karşılık
verme planlarını geliştirmeye mecbur
olduklarını belirtiyor ve çalışanların
saldırı sırasında nasıl tepki gösterme-
leri ve ilgililerin rollerini iyi anlama-
ları için eğitimin önemini vurguluyor.
“Uygulamadaki plan mükemmel bir
plan mı? Uygulamada mükemmel
plan yoktur, güçlü plan vardır.” diyor
Chin ve ekliyor: “Örneğin, New
York polisi her otelin içini-dışını,
yalnızca vaziyet planıyla değil, her
bir sütunun yapısal özelliğini, sığınak
olarak kullanılabilecek alanları,
saldırıya maruz kalabilecek alanlarını
öğrenmiş bulunmaktadır.”
BM Güvenlik Konseyi, Suriye’de kimya-
sal silah kullanıldığı yönündeki iddialar
nedeniyle BMGK üyelerinin “büyük
kaygı duyduğu”nu bildirdi. “Acil” çağrısı
üzerine toplanan BM Güvenlik Konseyi,
yaklaşık 2 saat süreyle iddialar üzerine
atılacak adımları görüştü. Hazırlanan
basın açıklaması taslağının bazı ülkelerin
itirazı üzerine kabul edilmediği öğrenilen
toplantının ardından gazetecilere açık-
lama yapan BMGK Dönem Başkanı
Arjantin’in BM Daimi Temsilcisi Cristi-
na Perceval, Güvenlik Konseyi’nin üye-
lerin talebi üzerine danışma formatında
acil olarak bir araya geldiğini söyledi.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un
yardımcısı Jan Eliasson’un üyelere bilgi
verdiğini kaydeden Perceval, “Konsey
üyelerinin kimyasal silah kullanıldığı
iddialarına ilişkin büyük kaygı duydu-
ğunu söyleyebilirim. Suriye’de neler
olduğunun netleştirilmesi ve durumun
yakından takip edilmesi gerekiyor” dedi.
Kimyasal silah kullanımının kim tarafın-
dan ve hangi şartlar altında olursa olsun
uluslararası hukukun ihlali anlamına
geldiği konusunda BMGK üyeleri ara-
sında görüş birliği olduğunu vurgulayan
Perceval, “BMGK üyeleri, bölgedeki
hasmane tutumun sona erdirilmesi ve
ateşkes sağlanması için güçlü çağrı yap-
maktadır” diye konuştu. Genel Sekreter
Ban Ki-mun’un, olayın aydınlatılması
için detaylı inceleme yapılacağı garantisi
verilmesinden de memnuniyet duyul-
duğunu anlatan Perceval, “BMGK,
kurbanlara acil insani yardım ulaştırıl-
ması ihtiyacının altının çizdi. Son olarak
BMGK kurbanların ailelerine taziyeleri-
ni sunar” değerlendirmesinde bulundu.
BM Genel Sekreter Yardımcısı Jan
Eliasson, BMGK toplantısının ardından
gazetecilere yaptığı açıklamada, Konsey
üyelerine BM Genel Skereteri Ban
Ki-mun adına bilgi verdiğini bildirdi.
Kimyasal silah kullanıldığı iddialarının
mümkün olan en kısa sürede incelen-
mesini istediklerini kaydeden Eliasson,
bölgede şiddetin artmasının askeri
ve insani sonuçları olacağını belirtti.
Suriye hükümeti ile konuya ilişkin temas
halinde olduklarını ve iddialara ilişkin
inceleme yapılabilmesini umduklarını
ifade eden Eliasson, “Prof. Ake Sellström
ve ekibi Şam’da. Suriye’de bulunan BM
misyonunun bölgede inceleme yapa-
bilmesi için Suriye hükümetinin izin
vermesini umuyoruz. Bunun için karşı
tarafın rıza göstermesi gerekiyor” dedi.
Kimyasal silah kullanımının bölgesel
etkilerinin de olacağını dile getiren
Eliasson, tüm taraflardan inceleme için
heyetle işbirliği yapmasını istedi.
Birleşmiş Milletler kaygısını dile getirdi
16 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
21.
22. GÜNCEL
New York Times Gazetesi dahil
birçok kaynak önceki günkü ha-
berlerinde, Ulusal Güvenlik Ajansı
NSA’nin haberleşmelerdeki şifrele-
meleri kırmanın yolunu bulduğunu
bildirdi. Şifreleme e-postadan ban-
ka transferlerine, sağlık kayıtlarına
kadar pek çok bilgiyi koruyor. Ti-
mes, NSA’den bilgi sızdıran Edward
Snowden’dan aldığı bilgileri şöyle
aktarıyor: NSA haberleşme şifrele-
rini kırmış olmasının en hassasiyetle
korunması gereken sırrı olduğu
görüşünde ve bilhassa bu servisleri
kullananların şifrelemenin aşıldığını
bilmemesi için uğraşıyor. Guar-
dian bir adım daha ileri giderek
NSA’nin şifrelemeyi nasıl kırdığını
anlatıyor. Ayrıca Bloomberg’e göre,
NSA bazı çok popular e-posta ve
sosyal medya platformlarının veri
tabanlarına giriş sağladı ya da nasıl
girebileceğini keşfetti. Bloomberg,
haberinde, bu durum neticesin-
de insanların bilgilerini NSA’nin
erişemeyeceği yerlerde saklamaya
yönelmesi sonucunda, ABD bulut
bilişim şirketlerinin nasıl milyarlarca
dolar kaybedebileceklerine dair bir
araştırmadan da alıntılar yapıyor.
Ortaya çıkan yeni dokümanlardan,
Ulusal Güvenlik Ajansının yıllardır
süper bilgisayarlar, teknik hileler,
mahkeme kararları kullandığı ve
gündelik haberleşmenin mahremi-
yetini korumaya yönelik araçları el
altından deşifre etmek için yürüttü-
ğü ikna çabalarının sonuç verdiği ve
şifrelemeye karşı verdiği gizli savaşı
sonunda kazandığı anlaşılıyor.
Haberlere göre, 2000 yılından
itibaren web üzerine şifreleme
battaniyesi serilmeye başlamasıyla
birlikte, NSA haberleşmeleri gizlice
takip edebilmek için milyarlarca
dolar harcadı; 1990 larda tüm
kriptolarda kendi “arka kapı” sını
açmak için verdiği açık savaşı kay-
bedince, NSA de bu işi gizlice hallet-
mek için kolları sıvadı. Yazışmalar
ve endüstri çalışanları ile yapılan
görüşmeler göstermektedir ki, Ajans
şifreleri kırmak için kendi amaçla-
rına uygun süper hızlı bilgisayarlar
kurmuş ve ürünlerine giriş inşa ede-
bilmek için ABD ve diğer ülkeler-
deki teknoloji şirketleriyle işbirliğine
girmiş. NSA, hedef bilgisayarlara
sızarak mesajları şifrelenmeden önce
yakalamaya çalışıyor. Bazı vakalar-
da, firmalar hükümet tarafından
kripto şifrelerini teslim etmeye veya
arka kapı inşa etmeye zorlandıkları-
nı bildiriyorlar. Ajans dünyanın en
tecrübeli kod üreticisi olarak gücünü
kullanıp, çeşitli uluslararası donanım
ve yazılım üreticilerini şifreleme
standartlarına gizli zaaflar koymaya
ikna ediyor.
Bir istihbarat bütçe dokümanı bu
çabaların halen devam ettiğini
göstermektedir: ulusal istihbarat
direktörü JAMES R. CLAPPER JR.
bu yılın bütçe talep yazısında “Biz,
karşı tarafların kriptolarını kırmak ve
internet trafiğini ele geçirmek için,
çığır açacak kriptoanaliz yetenekleri
kazanma konusunda yatırım yapıyo-
ruz.” diye beyanatta bulunmuştur.
Ajansın şifreleme sayesinde sağ-
lanan mahremiyet korumasına
karşı kazandığı zafer, Amerikalıların
e-postalarının veya telefon konuşma-
larının savcılık izni olmadan hedef
alınmasını yasaklayan kuralları
değiştirmiyor. Ama anlaşılıyor ki
ajans, 2011 de federal hakim tarafın-
dan, kuralları ihlal ederek Yabancı
İstihbarat Gözetim Mahkemesini
yanıltmaktan dolayı terslenmiş olsa
da, mahremiyeti kırma teknolojisin-
de engel tanımıyor.
1952 de kurulduğundan beri şifre
kırmakta uzmanlaşmış olan NSA, bu
işi misyonu için gerekli görüyor. Yet-
kililer, teröristlerin, yabancı casusla-
rın ve başka düşmanların mesajlarını
deşifre edemezlerse, Amerika’nın
büyük risk altına gireceğini belirti-
yorlar. Geçen haftalarda, Obama
yönetimi istihbarat birimlerini davet
ederek, El Kaide liderlerinin bir
terörist komplo hakkındaki haber-
leşmelerinin detaylarını ve Şam’ın
dışındaki kimyasal silahlı saldırı
hakkında Suriye yetkililerinin me-
sajlarını istemiştir. NSA yetkililerine
göre, bu haberleşmeler kırılamaz
kriptolarla şifrelenmiş olsaydı, NSA
görevini yerine getiremezdi.
NSA haberleşmelerdeki şifrelemeyi kırıyor
18 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
23.
24. g
Güvenlik sektöründe bekâr arkadaşlarımız olduğu kadar, evli, çoluk
çocuk sahibi olanlar da vardır. 2013- 2014 Eğitim yılı başladı. Bu
yazımın konusunu hem davranış biçimleri hem de iletişimleri yönüyle
tüm anne ve babalara faydalı olacağı düşüncesiyle ele aldım.
Çocuğun en önemli duygusal ihtiyacı sevilmektir. Bu ihtiyacı ne
kadar çok karşılanırsa ruh sağlığı da o derece iyi olur. Unutmamak
gerekir ki bütün çocuklarda sevgide ve ilgide odak olmak gibi bir
özellik vardır.
Çocuk, anne- babasının sevgisini hiçbir zaman başkalarıyla paylaş-
mak istemez. Buna çok dikkat edilmeli ve çocuğu olumsuz etkileyecek
davranışlardan kaçınılmalıdır.
Anne-babalar çocuklarını en iyi tanıyan ve onlarla en yoğun ilişkide
olan kişilerdir. Onların kendilerine güvenleri olan, kendi kendini
ifade edebilen, beşeri ilişkilerde başarılı birer birey olarak gelişme-
leri; aile ortamında anne ve babanın tutumlarına ve aynı zamanda
tepkilerine bağlıdır.
Aile ortamının kendine ait özelliğinden yola çıkarak her çocuğun
kendine has bireysel özelliklerinin olabileceğini de unutmamak gerek-
mektedir. Çocukların bir kısmı yaşlarına göre daha çocukça davrana-
bilecekleri gibi bir kısmı da fazla olgun olabilirler. Dolayısıyla çocuk
için standart bir davranış ve faaliyet tayin etmek mümkün değildir.
Yaş esasına göre hazırlanan faaliyetleri, bütün çocukların öğrenmesi
ve uygulaması beklenmemelidir. Bu noktada çocuğun kişisel özellik-
leri devreye girer. Siz sevgili anne ve babalar, bu özelliği her zaman
göz önünde bulundurmalısınız. Unutmayınız ki çocuk ailenin bir
parçasıdır. Ona ilk etki ve tepkiler bu küçük toplumdan gelir.
Çocukluk yıllarında karşılaşılan olumsuz bir durum, yalnız o dö-
nemle sınırlı kalmaz; gençlik yıllarında ve yetişkinlikte zaman zaman
ruhsal gerginliklere ve davranış bozukluklarına sebep olabilir.
Çocuk için, anne-baba model olma özelliği taşır. Dolayısıyla arala-
rındaki sağlıklı ilişki, sağlıklı nesiller ve güvenli bir gelecek demektir.
Çocuğa model olacak anne-babanın ise çocuk tarafından beğenilen,
sevilen saygı duyulan, çocukla özdeşleşen tutum ve davranışlara sahip
olmaları gerekir.
Bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden sağlıklı çocuklar yetiş-
tirmek onlar için iyi model olmakla doğru orantılıdır. Bu da doğru
iletişim ile mümkün olabilir.
Doğru iletişim kurabilmeniz dileği ile…
Çocukluk yıllarında
karşılaşılan olumsuz bir
durum, yalnız o dönemle
sınırlı kalmaz; gençlik
yıllarında ve yetişkinlikte
zaman zaman ruhsal
gerginliklere ve davranış
bozukluklarına sebep
olabilir.
HAYATA BAKIŞ
“Çocukla iletişim”
Oğuz GÜLAY
20 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
25.
26. F
uarları; ürün ya da
hizmetlerin, teknolojik geliş-
melerin, bilgi ve yeniliklerin
tanıtımlarının yapıldığı ve
aynı zamanda pazar buluna-
bilmesi ve satın alınabilmesi, tek-
nik işbirliği, geleceğe yönelik ticari
ilişki kurulması ve geliştirilmesi
için, belirli bir takvime bağlı olarak,
düzenli aralıklarla ve genellikle de
aynı yerlerde gerçekleştirilen tanı-
tım etkinlikleridir şeklinde tanım-
layabiliriz. Bu bağlamda ürünlerin
tanıtılması, pazarlanması ve dağı-
tım kanalının geliştirilmesi için en
geçerli araçlardan biri olarak kabul
edilen fuarlar; amaçlarına uygun
olarak farklı gruplara ayrılırlar.
w Yatay (genel) fuarlar: Tarım,
endüstri ve her türlü tüketim malla-
rının birlikte ve çeşitleriyle (mamul,
yarı-mamul ve hizmet) sergilendiği
fuarlardır. Genellikle ürün ve hiz-
metin tanıtılması ve satışı esasına
göre düzenlenmektedir.
w Dikey (ihtisas) fuarlar: Düzen-
lendiği konuda üretilen ürün ya da
hizmetlerin sergilenmesine izin
verilen ve genellikle o sektörle ilgili
hedef kitleler tarafından ziyaret edi-
len fuarlardır. Yüksek teknolojilerin
tanıtılması, transferi ve üretilmesin-
de, ticari ilişkilerin arttırılmasında,
pazar yapısı ve potansiyeli konu-
sunda bilgi akışı sağlanmasında
ortam hazırlar.
İhtisas fuarlarını; Büyük İhtisas
Fuarları ve Küçük İhtisas Fuarları
başlıkları altında görüyoruz.
w Büyük ihtisas fuarları: Sadece
iş adamlarına açık olarak, sektör
ve pazar dilimi bazında gerçekleş-
tirilmektedir. Bu fuarlara katılan
firmaların hem fuarın düzenlendiği
ülkeden, hem de diğer ülkelerden
çok sayıda ithalatçı ile karşılaşma
ve ticari bağlantı kurma şansı
vardır. Ayrıca pazara yeni girme
gayretinde bulunan firmalar açısın-
dan acente veya distribütör bulma
konusunda avantajlar sağlamakta-
dır.
w Küçük ihtisas fuarları: Küçük
kapsamlı ticaret fuarları içinde sayı-
sı en fazla olan bu fuarlar, genellik-
le perakendecilere yönelik olarak
düzenlenmekte ve fonksiyonları
açısından büyük ihtisas fuarları ile
benzerlik göstermektedir.
İhtisas fuarları ayrıca endüstriyel
yapıya ve pazar bölümüne göre iki
başlık altında incelenebilir;
w Endüstriye göre ihtisaslaşma:
Bir endüstriye dayalı organize
edildiği için konuyla ilgili olmayan
kişilerin gelme olasılığı az olmakla
beraber, bu tarzdaki fuarlar acente
ve distribütör bulma açısından iyi
bir araç olarak görülmektedir.
w Pazar bölümüne göre ihtisas-
laşma: Perakendecilere yönelik ola-
rak düzenlenmekte olup, peraken-
Fuarlar üzerine…
Fuarlar, rakiplerin müşterilerini görme, fuar sırasında
yürütülecek çeşitli pazarlama ve tanım aktiviteler ile ilgili söz
konusu müşterilere ulaşma ve onlarla bağlantı kurma şansı
veren organizasyonlar olma bakımından önem taşınmaktadır.
KAPAK KONUSU
22 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
27. de ticaretteki yenilikleri tanıtmak
için olanak sağlamaktadır.
Fuarlar isimlerine göre; aşağıdaki
başlıklarla da tanımlanabilirler.
w Tüketici fuarları: Toplumun
her kesimine açık olan ve tüketim
mallarının sergilendiği fuarlardır.
w Entegre fuarlar: Temel alınan
bir ürünle ilgili diğer tüm ürün,
mamul, yarı-mamul, ekipman
ve hammadde gibi temel ve yan
dalları kapsayacak şekilde entegre
edilerek düzenlenen organizasyon-
lardır.
w Solo fuarlar: Bir ülkenin başka
bir ülkede tek başına organize
ettiği fuarlardır.
w Bölgesel fuarlar: Belirli bir
coğrafi bölge bazında düzenlenen
ve içinde bulunulan bölgedeki
ziyaretçiler tarafından ziyaret edilen
fuar tipidir.
w Ulusal fuarlar: Düzenlendiği
ülkenin kuruluşlarının katılmasıyla
gerçekleştirilen ve başka bir ülke
kuruluşunun katılımına izin verilme-
yen fuarlardır.
w Uluslararası fuarlar: Birçok
ülkenin katılımıyla gerçekleştirilen
ve fuara katılan firmaların kendi
ülkelerinin ekonomik, teknolojik,
kültürel-sosyal düzeylerini ve
imkanlarını ortaya koyarak ulusla-
rarası bir tanıtma stratejisi izlediği
fuarlardır.
w Expo organizasyonları: EXPO
sözcüğü ‘uluslararası sergi’
anlamına gelmektedir. 3-5 yıl gibi
aralıklarla ve en çok 6 ay boyunca
devam eden EXPO’lar hem düzen-
lendiği ülkenin hem de katılımcıla-
rın ürün ve hizmetlerinin tanıtıldığı,
teknolojik gelişmelerin sergilendiği,
gelecek vizyonların yansıtıldığı bir
iletişim platformudur.
Fuarların önemi
Günümüzde tüm sektörlerde yaşa-
nan gelişmeler ve pazarda meyda-
na gelen yeni oluşumlar rekabetin
yoğun bir şekilde yaşadığı ortamları
doğurmuştur. Bugün artık sadece
kaliteli mal üretip pazara sürmek
başarı elde etmek ve satış yapabil-
mek için yeterli görülmemektedir.
Çünkü günümüz koşullarında tüke-
ticiler aynı malın değişik fiyat kalite
ve biçimleri ile karşılaşabilmekte
ve ihtiyacı olan mal ya da hizmetin
değişik alternatifler arasından seç-
me şansına sahip olmaktadır.
Katılımcı firmalar
açısından önemi
Yaşadığımız yüzyılda tüm pazar-
larda oldukça yoğun bir rekabet
yaşanmakta ve bu rekabet
ortamında üretimden gelen liderlik
gücü, yerini pazarlama ve tanıtım
çalışmalarının başarısından gelen
liderliğe bırakmaktadır. Gelişim ve
değişimlerin yaşandığı bir dönem-
de artık tüketicilerin zihninde farklı
bir konum ve değer yaratabilen
işletmeler pazardaki paylarını
koruyabilmekte ve ilerleme kay-
dedebilmektedir. İşte bu noktada
firmaların yürüttükleri pazarlama ve
tanıtım aktivitelerinin çok önemli
bir rolü bulunmaktadır. Böylesi bir
pazar ortamında da ticari ihtisas
fuarlarına katılım, firmalara oldukça
önemli avantajlar sunmakta ve
hem pazarlama hem de tanıtım
aktivitelerini bir arada yürütmeleri-
ne olanak sağlamaktadır.
Ticari ihtisas fuarları mal ve hizmet
üreticilerinin ve tüketicilerinin belli
zaman ve mekân dilimi içersinde
buluştukları bir pazar niteliği taşı-
makta ve fuarların belirli bir konuya
yönelik olması katılımcı firmalara
“ilgili talebi” doğrudan, kısa sürede
ve en etkili biçimde yakalama
imkânı vermekte; bu sayede de
hem satış hem tanıtım açısından
önemli kazanımlar elde edilmesini
sağlamaktadır. Bu açıdan fuarlar,
tanıtım kapsamlı olmakta katılım-
cıların etkili satış grafiğinin bire bir
pazarlama ilişkileri ile artmasına
aracılık etmektedir.
İhtisas fuarlarının firmalar açısın-
dan önemi çok büyük. Ticari ihtisas
fuarları, günümüz pazar koşulların-
da üretici ile tüketicileri, alıcı satı-
cıları karşı karşıya getirebilen, bu
gruplar arasında karşılıklı, yüz yüze
bir ilişki kurulmasını sağlayabilen
nadir aktivitelerden bir tanesidir.
İhtisas fuarları sayesinde katılımcı
firmalar, iş yaptıkları müşterileri ile
yüz yüze iletişim kurmakta, onların
firmaları ve ürünleri hakkında dü-
şündüklerini ilk kaynaktan öğren-
me şansına sahip olmakta ve firma
tanıtımlarını bizzat müşterilerin
kendilerine, araya başka herhangi
kişi ya da kitle iletişim aracını sok-
madan gerçekleştirebilmektedir.
İhtisas fuarları, mevcut ilişkiler
üzerindeki faydasının yanında yeni
yüzlerle karşılaşmak adına da
önem kazanmaktadır. İhtisas fuar-
ları, yüksek ilgi düzeyine sahip ziya-
retçileri işletme standına çekmesi
açısından bulunmaz bir fırsat ola-
rak görülmektedir. Firmalar, ticari
ihtisas fuarlarına katılarak mevcut
müşterileri ile bir araya gelebildik-
leri ve iş ilişkilerini geliştirebildikleri
gibi ilerde iş bağlantıları kurabilme
ihtimali olan potansiyel müşteriler
ile de karşılaşma şansına sahip
olmaktadır.
İhtisas fuarları, fuarın düzenlendiği
sektöre ait pek çok işletmeye fuar
alanında bir araya getirmekte ve
böylece bu işletmeler arasında
geleceğe yönelik bilgi paylaşımları-
nın yapılmasına ve iş ortaklıklarının
kurulmasına olanak sağlamakta-
dır. Sektördeki diğer işletmelerle
bağlantı kurulmasının yanı sıra
ticari ihtisas fuarlarında, o sektörle
iş yapan ya da yapmak isteyen
profesyonel ziyaretçiler bulunmakta
ve katılımcı firmalar bu kimselere
ürün ve hizmetlerinin doğrudan
tanıtımını yapma fırsatına sahip
olmaktadır.
Fuarcılık konusunda yapılan araş-
tırmalar göstermektedir ki ihtisas
fuarları, pazarlama araştırmalarının
gerçekleştirilmesi için önemli fır-
satlar sunmaktadır. Fuar organizas-
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 23
28. yonların katılımcı firmalar için bu
kadar önem arz eden bir çalışma
haline gelmesinin nedenlerinden
bir tanesi de bu tipteki organizas-
yonların çok sayıdaki firmayı bir
araya getirmesi; bu sayede de
firmalara “rakiplerini izleme” şansı
vermesidir. Aynı zamanda ihtisas
fuarları, rakiplerin müşterilerini
görme ve fuar sırasında yürütüle-
cek çeşitli ve pazarlama ve tanım
aktiviteler ile ilgili söz konusu
müşterilere ulaşma, onlarla da
bağlantı kurma şansı veren orga-
nizasyonlar olma bakımından da
önem taşınmaktadır.
Pazarlama açısından önemi
Günümüz pazarlarında tüketici
davranışları son derece değişken
ve karmaşık bir yapı kazanmış, bir
ürün ya da hizmetin tanıtımı, en az
o ürünü üretmek kadar önemli bir
hâle gelmiştir. Böylesi bir ortamda
da, söz konusu ürünler için gerçek-
leştirilecek tutundurma çabalarının
daha dikkatli, titiz ve kompleks bir
şekilde gerçekleştirilmesi gerekliliği
ortaya çıkmıştır. Çünkü pazardaki
mevcut şartlar altında bir firma, ne
kadar iyi ve kaliteli ürün üretirse
üretsin, o ürünü iyi ve doğru bir
biçimde tanıtmayı başaramazsa,
faaliyet gösterdiği sektörde başarı
sağlayamamaktadır.
Konuya öncelikle pazarlama ve
bütünleşik pazarlama iletişimi sü-
recinin ilk elemanı olan ürün açısın-
dan yaklaştığımızda, ticari ihtisas
fuarına katılımın, ürün karmasının
bileşenleri ve bu sayede de ürünün
kendisinin test edilmesine önemli
ölçüde imkân sağladığını söyle-
mek mümkündür. Bu özelliği ile
ticari ihtisas fuarları, hem ürünün
tanıtımını gerçekleştirmekte hem
de söz konusu ürünlerin, nasıl birer
iletişim mesajı verdiklerinin ve bu
mesajın tüketiciler tarafından nasıl
algılandığının doğrudan gözlemlen-
mesine olanak sağlamaktadır.
Ticari ihtisas fuarları, bir firmaya
ait ürün yelpazesinin, profesyonel
ziyaretçiler ile buluşmasını sağlayan
organizasyonlar olması bakımından
da etkili olmaktadır. Ticari ihtisas
fuarları, bütünleşik pazarlama
iletişimi ile işletme hakkında oluş-
turulmaya çalışılan imaja somut
bir boyut katmaktadır. Bir gazete
reklamında, tanıtım broşürlerinde,
diğer reklam aktivitelerinde olduğu
gibi, soyut bir etki yaratmak yerine,
ihtisas fuarlarında, ürün ve/veya
hizmetler merkezi bir unsur olarak
ele alınmakta, işletmenin maki-
ne, teknoloji ve üretim sistemleri
sergilenerek, imajın somut boyutu
desteklenmektedir. Bu sayede
de bütünleşik pazarlama iletişimi
sürecinin işlerliğine bir devamlılık
getirilmektedir. Çünkü bütünleşik
pazarlama iletişimi kapsamında
yararlanılan diğer iletişim yöntem-
leri, müşterinin zihninde soyut bir
imaj yaratmakta, işletmenin vaat
ettikleri, ürün ve hizmetleri hakkın-
da aktarılan mesajlarla işletmenin
müşterilerine olan bakış açısı
yansıtılmaya çalışılmaktadır.
Ticari ihtisas fuarları ise, yansıtılma-
ya çalışılan bu bakış açısının birebir
uygulamasını sunarak, diğer ileti-
şim yöntemlerine somut boyutta bir
destek sunmaktadır. İhtisas fuarları
bu özellikleri açısından da bütünle-
şik pazarlama iletişimi çalışmala-
rının sonuca ulaşmasında oldukça
önemli bir rol oynamaktadır.
Fuarlar, dünya üzerinde yaşanan
gelişmelere paralel olarak pazarla-
ma iletişimi araçları arasında yer
alan reklam ve satış geliştirme
yöntemlerinin ardından 3. Sıraya
yerleşmiştir.
Ticari ihtisas fuarlarını bütünleşik
pazarlama iletişimi içerisinde ön
plana çıkaran oluşumlardan bir
tanesi de işletmeden işletmeye ve
işletmeden işletmeye pazarlama
çalışmaları içinde önemli bir rol
oynamasıdır. Yani ticari ihtisas
fuarları özellikle iş pazarları açısın-
dan büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak diyebiliriz ki, ticari
ihtisas fuarları bütünleşik pazar-
lama iletişimi sürecinin etkinliğini
arttıran en önemli elemanlardan
bir tanesidir ve gelecekte de
firmaların en çok yararlandığı
iletişim yöntemlerinden bir tanesi
olacaktır.
IFSEC Istanbul Güvenlik
ve Yangın Fuarı
IFSEC Istanbul Güvenlik ve Yangın
Fuarı, dünyanın lider fuar ve etkin-
lik organizasyonu şirketi UBM tara-
fından organize edilen uluslararası
arenadaki en prestijli güvenlik ve
yangın fuar organizasyonlarından
biri olmaya aday. Özel Güvenlik
Federasyonu, GÜSOD, GESİDER,
ASIS, UKTI, BSIA, CoESS ve gibi
sektörün önde gelen saygın yerli
ve yabancı sivil toplum kuruluşları
tarafından desteklenen IFSEC
İstanbul, bölgenin gelişmekte olan
güvenlik - yangın endüstrisini bir
adım öteye taşıma misyonunu
taşıyor.
IFSEC İstanbul’un gelecek yıllarda
da yükselen bir ivme ile faaliyetle-
rine devam etmesi temennisi ile…
KAPAK KONUSU
Fuarlar, bütünleşik pazarlama iletişimi
sürecinin etkinliğini arttıran en önemli eleman-
lardan bir tanesidir ve gelecekte de firmaların en
çok yararlandığı iletişim yöntemlerinden bir tanesi
olacaktır.
24 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
29.
30. G
üvenlik fuarları her
şeyden önce, uz-
manlık ya da ilgi
alanı güvenlik olan
profesyonelleri ve
meraklıları bir araya getirmeleri
açısından büyük önem taşıyor.
Bu çerçevede, güvenlik şirketleri
ürün ve hizmetlerini doğrudan
hedef kitlelerine tanıtabiliyorlar.
Ayrıntılarda farklılaşmakla birlikte,
güvenliğin dünyanın her yerindeki
genel tanımı ve insanlara ifade
ettiği kavramlar aynı. Uluslararası
kapsamda gerçekleşen fuar-
lar, şirketlerin hem daha geniş
kitlelere ulaşmalarını hem de
gerek çevre bölgelerdeki gerekse
dünyadaki trendleri yakından
tanımalarına yardımcı oluyor.
Bu tür organizasyonlarda bir ara-
ya gelme fırsatı bulan güvenlik
profesyonelleri, fikir alışverişinde
bulunarak vizyonlarını genişlete-
biliyorlar. Bu da yenilikçi yakla-
şımların önünü açarak, hizmet
ve ürünlerde farklılaşabilmeyi
Güvenlik fuarları...
Fuarlar güvenlik bilincinin oluşması ve sağlam bir altyapıya
kavuşması açısından çok değerli. Güvenlik fuarları her şeyden
önce, uzmanlık ya da ilgi alanı güvenlik olan profesyonelleri
ve meraklıları bir araya getirmesi açısından da büyük önem
taşıyor. Bu çerçevede, güvenlik şirketleri ürün ve hizmetlerini
doğrudan hedef kitlelerine tanıtabiliyorlar.
KAPAK KONUSU
Alp Saul / CEO
PRONET GÜVENLİK
26 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
31. beraberinde getiriyor; sektörün
sağlıklı bir şekilde büyümesini ve
gelişmesini sağlıyor.
Fuarlar güvenlik bilincinin oluşma-
sı ve sağlam bir altyapıya kavuş-
ması açısından da çok değerli.
Bugün ülkemiz güvenlik pazarının
5 milyar TL büyüklüğe sahip
olduğu tahmin ediliyor. Müşteri-
lerimizin her geçen gün değişen
ihtiyaçları ve sektör oyuncularının
sunduğu çözümler ile önümüzde-
ki dönemlerde sektörün büyüklü-
ğü ile ilgili bugünkü rakamlardan
çok daha büyük rakamlardan söz
edebilmemiz mümkün olacak.
Artan güvenlik bilinci, bunun bera-
berinde getirdiği güvenlik ihtiyacı,
kentsel dönüşüm projeleri, metro-
pollerde yaşayan insan sayısının
gün geçtikçe artması güvenlik
sektörünün büyüme isteğini ve
ivmesini de artırıyor.
5 milyar TL’lik pazarda elektronik
güvenlik segmentinin büyüklüğü
600 milyon TL’ye yaklaşıyor.
Zaman içinde değişen ihtiyaç ve
taleplerin yanı sıra ve sektöre
liderlik eden, yenilikçi yaklaşım
sergileyen oyuncuların sunduğu
çözümlerin de desteğiyle, önü-
müzdeki dönemlerde sektörün
büyüklüğü ile ilgili bugün sözünü
ettiğimiz rakamlara kıyasla çok
daha büyük rakamlardan bahse-
deceğimizi düşünüyoruz. 2011
yılı rakamlarına göre ev kulla-
nımında % 0,8 KOBİ’lerde ise
yüzde 4,8 seviyelerinde seyreden
penetrasyon oranları, pazarın
potansiyelini ortaya koyarken,
sektörün oyuncuları olarak bizlere
de gidecek çok yolumuz olduğunu
gösteriyor.
Elbette pazarı büyütmek hedefi
ile hareket ederken, ülkemizdeki
penetrasyon oranlarının düşük
olmasında algının belirleyici bir
etken olduğu göz ardı edilmemeli.
Ülkemizde ne yazık ki, elektronik
güvenlik sistemlerine yönelik geç-
mişten gelen olumsuz bir algı var.
Özellikle bir haberalma merkezine
bağlı olmayan alarmların neden
olduğu “Alarm sadece çalar, in-
sanları rahatsız eder, sonunda da
hiçbir şey olmaz” algısı pazarın
büyümesinin önünde önemli bir
engel. Kaliteli ürün ve hizmetler
sayesinde bu olumsuz algının
son dönemde büyük oranda
kırılmaya başladığını sevinerek
görüyoruz. Bu sayede bugün artık
akıllı ve yaşayan alarm sistem-
lerinden söz ediyoruz. Evinin ya
da iş yerinin kapısının önünde 7
gün 24 saat polisin, itfaiyenin ya
da ambulansın bekliyor olduğu
düşüncesini insanların aklına yer-
leştiren sistemler sektörümüzün
önünü açacaktır.
Bu algı değişikliğine ek olarak,
sektördeki oyuncuların öncelikli
hedefi “alarm satmak” olmamalı.
İçinde bulunduğumuz dönemde
güvenliğin de insanoğlunun temel
ihtiyaçları arasında yer aldığını
unutmadan, tüm toplumda bir
güvenlik bilinci oluşturmak için
çalışmalıyız. Tüm çalışmalarımızın
odağında müşterilerimizin yaşam
senaryolarına ve yaşam alanları-
na uygun çözümler üretmek yer
almalı.
Konu güvenlik olunca, yukarıda
değindiğimiz yenilikçi yaklaşım-
dan ve dolayısıyla teknolojiden
söz etmemek mümkün değil.
Teknoloji ve güvenlik bugün iç içe
geçmiş durumda… Her zaman en
yeni ve en gelişmiş teknolojiler-
den yararlanmak, bu teknolojileri
nitelikli çalışanlarla destekleyerek
doğru şekilde kullanmak büyük
önem taşıyor. Bu alanda dünyada
yaşanan gelişmeleri yakından ta-
kip etmek, gerekirse yerel ihtiyaç-
lar paralelinde özelleştirmek ve
kısa süre içinde pazara sunmak
gerekiyor. Güvenlik konusunda
dünya lideri konumunda bulunan
ABD ve İngiltere gibi ülkelerden
know-how aktarımında bulunmak
da bu kapsamdaki öncelikler
arasında yer almalı.
Alp Saul
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 27
32. 3
0 Eylül - 2 Ekim 2013
tarihleri arasında Lütfi
Kırdar Kongre ve Sergi
Sarayında düzenle-
necek IFSEC İstanbul
Güvenlik ve Yangın Fuarı; ülkemiz
insanlarının yanı sıra Orta Asya ve
Güney Doğu Avrupa bölgelerinden
pek çok ziyaretçiyi ağırlayacak.
Aralarında Axis Communications,
Canon, Panasonic, SFFECO, Sony
ve daha birçok markanın bulundu-
ğu 160’tan fazla Türk distribütör ve
uluslararası büyük imalatçıyı fuarda
göreceğiz.
Ziyaretçilerin % 30’unun Türkiye
dışından gelen katılımcılardan
oluşacağı tahmin edilen IFSEC
İstanbul, halihazırda ülkemizde
gerçekleştirilen ve bu denli geniş
uluslararası katılımcı ve ziyaret-
çiyi kendisine çeken yegane fuar
hüviyetinde…
IFSEC Istanbul’da İngiltere
pavyonu
İngiliz Güvenlik Endüstrisi Birliği
(BSIA) tarafından finanse edilen
Birleşik Krallık Fuar Pavyonu (BK)
piyasasından ülke dışına ihracat
konusunda oldukça deneyimli olan
katılımcı BSIA üye şirketlerine ev
sahipliği yapacak. Ziyaretçilere;
yurt dışındaki tedarikçilerin öner-
dikleri çözümlerin adeta keşfede-
bileceği bir merkez olan BK Fuar
pavyonunun, IFSEC Istanbul Fuarı
için uluslararası mahiyet kazanma-
sına da vesile olacak.
BSIA’ya ek olarak fuara katılan
BK organizasyonunda Advanced
Electronics, Bold Communicati-
IFSEC Istanbul Fuarı
Ziyaretçilerin % 30’unun Türkiye dışından gelen katılımcılardan
oluşacağı tahmin edilen IFSEC İstanbul, halihazırda ülkemizde
gerçekleştirilen ve bu denli geniş uluslararası katılımcı ve
ziyaretçiyi kendisine çeken yegane fuar hüviyetinde…
KAPAK KONUSU
28 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
33. ons Ltd, DyconLtd, GJD Manufac-
turingLtd, Lichfield Fire &SafetyE-
quipmentCo, Intercall, Magnetic
Solutions, Qvis, SesysLtd, Tynef-
low, Winsted Limited, AxxessIden-
tificationLtd, Elmdene International
Ltd, STI (Avrupa) ve Thinking Space
Systems gibi isimleri sayabiliriz.
IFSEC Istanbul etkinlikleri
Fuarın yanı sıra, IFSEC Akademisi
IFSEC İstanbul içinde bölgede
gelişmekte olan güvenlik ve yangın
sektörlerine yönelik olarak semi-
ner/konferans/panel etkinlikleri
düzenleyerek sektörün geleceğine
yönelik olarak bir projeksiyon oluş-
turuyor. Bu dinamik ve benzersiz
etkinlik programları; GESİDER,
GÜSOD, ÖGF ve ASIS gibi sektörün
önde gelen yerel ve uluslararası
sivil toplum kuruluşları tarafından
destekleniyor.
Bölgedeki anahtar güvenlik
uzmanlarıyla gerçekleştirilen bu
etkinlik programları, endüstrinin
geleceğinin Türkiye, Güney Doğu
Avrupa ve Orta Asya’da şekillenme-
si desteklenmiş olacak. Kamu ve
özel sektörden yüksek profile sahip
ziyaretçilerin katılımını hedefleyen
bu etkinlikler, düşünmeye teşvik
edici tartışmalar yoluyla network
kurma ve akitte bulunma işlemleri-
ni kolaylaştırmak üzere tasarlandı.
Katılımcılar; güvenlik ve yangın
sektörünün bugünkü ve gelecekte-
ki ihtiyaçlarını tamamen anlamış
bir şekilde fuardan ayrılacak, önde
gelen küresel örneklerden çıkarım-
larda bulunacak ve bu endüstrilerin
bölge çapında gelişimine nasıl
katkıda bulunabileceklerini analiz
edebilecekler.
Özet olarak IFSEC İstanbul içinde
düzenlenecek konferans, seminer
ve panel etkinlikleri güvenlik ve
yangın sektörünün önümüzdeki on
yıl içinde nasıl görüneceğine dair
bir resim ipuçlarını verecek. Bunu
kaçırılmaması gereken bir fırsat
olarak görüyoruz.
Oturumlar hakkında birkaç ipucu
Konferans, seminer ve panelle-
re, alanlarında otorite güvenlik
ve yangın uzmanlarının katılması
planlandı. Bölgenin en etkili liderle-
rini bir araya toplayan temel panel
tartışmalarında her bir modülle ala-
kalı sonuçlara ulaşılacak; uzman
bilgileri dinleyicilerle paylaşılacak.
Frost & Sullivan, GESİDER ve UKTI;
bünyesindeki etkili liderler tarafın-
dan yapılan sunumlarda temsilci-
ler, sektördeki meslektaşlarıyla gö-
rüşmeler yapma ve ayrıca network
kurma fırsatı yakalayacaklar.
CoESS Birinci Başkan Vekili
Claude Tarlet, açılış töreninin bir
parçası olarak ‘Güvenlik Sektö-
ründe Durum” adlı bir sunum
yapacak. Tarlet; verdiği mülakatta
“ IFSEC İstanbul Konferansı’nın
açılışını yapacak olmaktan dolayı
çok mutluyum. Bölgesel ve ulusla-
rarası temsilciler şüphesiz önemli
görüşmelerde bulunacak ve hepi-
miz Güvenlik Sektörünün önümüz-
deki on yıl boyunca nasıl gelişme
göstereceğine dair görüşlerimizi
paylaşabileceğiz“ dedi.
IFSEC İstanbul 2013 düzenleyicisi
UBM İstanbul Genel Müdürü Kerim
Bertnard; fuar hakkında “Satın
alma zincirini ve onun ihtiyaçlarını
tamamen anlayarak, fuarın herke-
sin ihtiyaçlarını temin etmesini sağ-
lamak için piyasa gerekliliklerine
cevap verdik. Benzersiz interaktif
özellikleri etkinlik sahnesine taşı-
mak ve böylece ziyaretçilerin başka
hiçbir yerde bulamayacakları bir
deneyim yaratmak için çok çalıştık.
Distribütörler, entegratörler ve
özellikle uluslararası arenadan ge-
len nihai müşteriler hafta boyunca
değerli iş bağlantıları kurabilecek-
tir” dedi.
Ürünlere kaynak bulmak, yeni iş
alanlarını tanımlamak üzerine
IFSEC İstanbul 2013 sektör için
kaynak yaratmak, yeni temaslarda
bulunmak ve işin genişletilebile-
ceği yeni coğrafi alanları tanımla-
mak açısından benzersiz bir fırsat
olacak. Endüstri geliştikçe en son
teknoloji, ürün ve çözümlerin daha
da üzerinde olmanın oyunda bir
adım önde olmak isteyen profesyo-
neller için ne kadar önemli olduğu
aşikardır. Fuarlar bu bağlamda
katılan ziyaretçilere network kurma
fırsatını verecek…
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 29
34. Güvenlik
büyüme
ürdürec
Sektörün bu yıl yaklaşık %10-12 büyüme oranı ile birçok ülkeden
çok daha fazla büyüme kaydettiğini belirten Sensormatic Ceo’su
İsmail Uzelli ile röportaj yaptık. Gelişmiş ülkeler ile mukayese
edildiğinde Türkiye güvenlik sektörünün henüz gelişmekte
olduğunu kaydeden Uzelli; bu büyüme trendinin daha uzun süre
ve daha üzerinde oranlarla devam edeceğini söyledi.
“Güvenlik sektörü
büyüme trendini
sürdürecek”
Firmanız ve sunmuş olduğunuz
ürün ve hizmetler hakkında bilgi
alabilir miyiz?
Biz, Sensormatic’i 1994’ten beri
hayata geçirdiği projelerle sektör-
deki en büyük portföye ulaşmayı
başaran lider elektronik güvenlik
sistemleri entegratörü olarak
tanımlıyoruz. Güvenlik konusunda
bir müşterinin ihtiyaç duyduğu;
uzun süreli ilişkiler kurabileceği,
tüm elektronik güvenlik ihtiyaçlarına
yanıt alabileceği, güvenlik projesinin
tamamının sorumluluğunu üstlene-
bilecek bir iş ortağıyız. Farklı tek-
noloji kombinasyonlarını elektronik
güvenlik için kullanan tek markayız.
50’den fazla lider markanın bölge-
deki distribütörü olmamız sayesin-
de müşterilerimize en rekabetçi
koşulları önerebiliyoruz.
Perakende, ticari ve endüstriyel,
devlet kurum ve kuruşlarının ihtiyaç
duyduğu video izleme ve geçiş
kontrol çözümleri, biyometrik sis-
temler, kurumsal alarm sistemleri,
alarm haber alma, çevre güvenlik
sistemleri, yangın algılama-ihbar
sistemleri, elektronik ürün takip
çözümleri, kişi sayma sistemle-
ri gibi güvenlik ve operasyonel
verimliliğe doğrudan etki eden pek
çok konuda çözümler sunuyoruz.
200 çalışanımız ve Türkiye’deki 5
ofisimiz ile perakende, havacılık,
kamu ve adalet, bankacılık ve
finans, ticari ve endüstriyel, enerji,
sağlık, lojistik, spor, turizm ve
otelcilik alanlarında 20.000’den
fazla noktada kurulu sistemimizle
bölgede lider konumdayız.
2011 yılında özel güvenlik alanında
bilgi lideri olan Securitas AB ile bir
ortaklık gerçekleştirdik. Bugün gel-
diğimiz noktada Kuzey Amerika’da,
Avrupa’da, Latin Amerika’da, Orta
Doğu’da, Afrika’da ve Asya’da
olmak üzere toplam 52 ülkede,
uzman güvenlik hizmetlerinden,
teknolojik çözümlere, danışmanlığa
ve araştırmaya kadar uzanan geniş
hizmet yelpazesiyle ve 300.000
çalışanıyla giderek büyüyen ve
gelişen bir yapıda, özel güvenlik
ve elektronik güvenliği kombine
ederek müşterilerimize 360 derece
güvenlik hizmeti vermeye devam
ediyoruz.
Sektör hakkındaki görüşlerinizi
alabilir miyiz?
Sektörümüz bu yıl beklenen şekilde
yaklaşık %10-12 gelişim kaydetti.
Bu büyüme oranı ile birçok ülkeden
çok daha fazla büyüme kaydettiğini
söyleyebilirim. Gelişmiş ülkeler ile
kıyasladığımızda Türkiye güvenlik
sektörü henüz gelişmekte ve bu
büyüme trendini daha uzun süre,
hatta daha üzerinde oranlarda
devam ettireceğini öngörüyorum.
Bugün baktığımızda Türkiye’de
güvenlik sektörü büyüklüğünün
yaklaşık 9 milyar dolar civarında
olduğunu söyleyebiliriz. Elektronik
güvenlik sektörünün ise yakla-
şık 600 milyon USD hacminde
olduğunu söyleyebiliriz. Haliha-
zırda Türkiye’deki bu segment
Ortadoğu’da en büyük dördüncü
pazardır. Bu rakam video izleme
SEKTÖRDEN
30 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
35. k sektör
trendin
cek”
İsmail
Uzelli
Sensormatic
Ceo’su
sistemleri (CCTV), geçiş kontrol
sistemleri, yangın algılama, hırsız
ihbar sistemleri ve biometrik sis-
temler gibi tüm elektronik güvenlik
sistemlerini kapsamakta. Türkiye
elektronik güvenlik segmentinin
2015 yılı sonuna kadar 1 milyar
USD’ye ulaşması bekleniyor. Bu-
günkü pazarın içerisinde doğrudan
yabancı sermaye payı ise %15’i bul-
makta. Önümüzdeki yıldan itibaren
burada yoğun bir talep olacağını ve
yurtdışından üreticiler dahil birçok
yabancı güvenlik şirketinin pazara
girmek isteyeceğini düşünüyoruz.
Geçtiğimiz yıl gerçekleşen ithalat
rakamı yaklaşık 210m USD, ihracat
rakamı ise yaklaşık 20m USD
olarak gerçekleşti. Ancak ilerleyen
dönemde yabancı sermayenin pa-
zara girmesi ile ithalatın artacağı,
aynı zamanda, üreticilerimizin sayı
ve ürün yelpazesinin her geçen yıl
çoğalmasıyla ihracat rakamımızın
hızla artacağını öngörüyoruz. Ülke-
miz her ne kadar üretim konusunda
henüz başarılı olmasa da, üretim
ve ARGE için henüz yeterli boyuta
gelmese de ihracat konusunda
ilerleme kaydediyor. Özellikle çevre
ülkelerde yeterli bilgi ve tecrübeye
sahip entegratör veya uygulama
şirketleri olmadığı için ithal ettiği-
miz ürünlerin yaklaşık %20’si çevre
ülkelere tekrar ihraç edilmekte ve
mühendislik gibi katma değerler
ile projeler hayata geçirilmekte.
Uygulama ve entegrasyon tarafın-
dan bakıldığında ise sektörümüzün
oldukça ileri seviyede olduğunu
görüyoruz.
Yaşanılan sorunlar ve çözüm
önerilerinizi anlatabilir misiniz?
Sektörün en önemli sorunlarından
biri haksız rekabettir. Bugün sektör-
de uzman ve kaliteli hizmet veren
firmaların yanında sektöre sadece
ürünler gözü ile bakan, uzmanlık
sahibi olmayan ve kalitesiz iş ve
ürün ithalatı yapan birçok firmanın
varlığını sürdürdüğünü üzülerek ve
endişe içinde izliyoruz. Güvenlik
alanında belirli standartlar olma-
ması, kayıt dışı çalışmaları, sorunlu
ve verimsiz projeleri beraberinde
getiriyor. Ancak güvenlik asla risk
alamayacağınız nadir alanlardan
biridir. Yetkin olmayan kişilerce
projelendirilen ve kurulan sistemler
işletmelere geri dönüşü olmayan
zararlar verebilmekte. Bu tür
oluşan üzücü olayların malesef
sıklıkla gerçekleştiğini görüyoruz.
İthalata dayalı bir sektör olması
ve aynı zamanda ÖTV uygulama-
sının olduğu bir sektör olduğu
için de fiyatlarda haksız rekabet
yaşanmaktadır. Bugün geldiğimiz
noktada sektörel derneklerimizin
de bu alanda ciddi çalışmalar
yürüttüğünü görebiliyoruz. Bu ça-
lışmaların yanında İşletmelerin de
seçici olması ve değerlerini koruma
altına alacak olan firmayı seçerken
sorgulayıcı olmasını bekliyoruz.
Çalıştıkları kurumun kurumsallığı,
sürekliliği, güvenilirliği ve teknik
yetkinlikleri çok önemli. Seçim
kriterleri arasında sadece fiyatları
değil saydığım özellikleri de dikkate
almalarını öneririz.
Sektörde önümüzdeki sürece
ilişkin öngörüleriniz nelerdir?
Sektörümüz genç bir sektör, gele-
ceğe yönelik olumlu öngörülerim
var. Daha uzun yıllar gelişmeye ve
büyümeye devam edeceğiz. Ancak
bizlerin bu dönemde sağlıklı ve
doğru gelişimi desteklemek adına
yapmamız gereken daha çok konu
var. Bunların bazılarını başarı ile
hayata geçiriyoruz, bazılarını ger-
çekleştirmek için ise daha çok ça-
lışmamız gerekiyor. Sektörümüzde
geleceğe yönelik gelişimi sürdüre-
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 31
36. bilmek için mutlaka İnsan Kaynak-
larımıza yatırım yapmalıyız, bunun
için sektörümüzü anlatıp gençle-
rimizi bu sektöre özendirmeliyiz.
Sektörümüzde bulunan arkadaşla-
rımızın da gelişimini sürdürmeli ve
desteklemeliyiz. Örneğin biz 2014
yılı için teknik ekiplerimize ortala-
ma yurtiçi ve yurtdışında toplamda
yıllık 41 saat eğitim planladık.
Diğer bir konu ARGE çalışmaları,
bu konuda birikimimiz hergeçen
gün artıyor ancak uzun soluklu
planlama yapmadığımız için yeterli
zamanı ve kaynağı ayırmıyoruz.
Bunu devlet’ten bekliyoruz sürekli
burada sektör olarak geleceğimiz
için duruşumuzu değiştirmeliyiz.
Uygulama ve projelendirme konu-
sunda tecrübemizi tüm bölgeye
yaybilme fırsatımız var.
Dünyadaki süreç ile ülkemizdeki
süreci mukayese ettiğimizde
neler söyleyebilirsiniz?
Dünya elektronik güvenlik pazarı-
nın 2012 yılında 85 Milyar Dolar
olduğu tahmin ediliyor. 85 Milyar
Dolar’lık bu pazarın %31’i Batı
Avrupa’da, %25’i Kuzey Amerika’da
ve %25’i Asya-Pasifik Bölgesi’nde.
2014 yılına dek yıllık %7,8 artış-
la elektronik güvenlik pazarının
95-100 milyar USD’ye ulaşması
bekleniyor.
Genel tabloya bakıldığında dün-
yada başta Amerika olmak üzere
güvenlik ihtiyacı duyan ve güvenlik
alanına yapılan yatırımın öneminin
farkında olan ülkelerle kıyaslan-
dığında henüz küçük bir pazarız.
Ülkemizde son yıllarda gerçekleşen
emlak projeleri ve nüfus yoğunluğu
göz önünde bulundurulduğunda
yatırımcı için ilgi çekici bir pazar
resmi çiziyor.
Güvenlik sektörü son yıllarda büyü-
mesini istikrarlı bir şekilde sürdü-
ren nadir pazarlardan bir tanesi,
her ne kadar gelişmiş ülkelerde pa-
zarın büyüme hızı düşse de geliş-
mekte olan ülkelerde hızlı büyüme
devam ediyor. Doğu Avrupa, CIS
ülkeleri ve Ortadoğu’da bu büyüme-
nin önümüzdeki 2 yıl boyunca aynı
hızda devam edeceği öngörülüyor.
Bazı Afrika ve Asya-Pasifik ülkeleri
de benzer büyüme trendini yakaladı
ya da yakın zamanda yakalaması
bekleniyor.
Asya-Pasifik, Ortadoğu ve Afrika
homojen pazarlar değil, farklı bü-
yüme hızlarına sahip pek çok ülke
aynı pazar sınırlarında yer alıyor.
Ancak bu ülkelerdeki hızlı ekono-
mik büyümenin yanı sıra siyasi
olaylar, iç güvenliğe dönük tehditler
ve mevcut güvenlik uygulamalarının
yetersizliği sektörel büyümeyi daha
da arttırıyor.
Çin, Hindistan, Rusya ve Türkiye’de
2014 yılında da iki basamaklı bü-
yüme rakamlarının devam etmesi
bekleniyor. Güvenliğe dönük devlet
yatırımlarının artması, taşere edilen
güvenlik hizmetlerinin artması ve
çeşitlenmesi, gelişmekte olan ülke-
lerde altyapı ve inşaat sektörlerinin
hızlı gelişimi bu büyüme trendini
pozitif yönde etkileyen başka
unsurlardır.
Sosyal sorumluluk projeleriniz
hakkında bilgi verebilir misiniz?
Elektronik güvenlik sektöründeki
liderliğimiz bizler için önemli bir
başarı ölçeğidir. Ancak yalnızca
uzmanı olduğumuz alandaki başa-
rılarımız değil sorumlu olduğumuz
topluma karşı gerçekleştirdiğimiz
projelerimizin başarısı da bizler
için büyük önem arz etmekte. Bu
nedenle kurulduğumuz günden
bu yana eğitim, çevre, spor ve
sanat gibi farklı alanlarda projeler
gerçekleştiriyor ve var olan projeleri
sponsorluklar ile desteklemeye
devam ediyoruz.
Sürdürülebilir gelecek bakış açımızı
somutlaştırmak adına attığımız
önemli adımlardan biri 2012 yılın-
da Breeam Sertifikalı çevre dostu
yeşil ofisimize taşınmak oldu.
Breeam sertifikalı çevreci binalar,
özel tesisatları sayesinde yağmur
suyunu tuvalet ya da peyzaj ihti-
yaçlarında kullanarak su tasarrufu
sağlıyor. Güneş enerjisi kullanıyor-
lar bu sayede gün ışığından daha
çok yararlanıyor bu da ısı verimlili-
ğini arttırıyor. Doğal aydınlatma ve
havalandırma kullanılıyor. Yeniden
SEKTÖRDEN
Dünya elektronik güvenlik pazarının 2012
yılında 85 Milyar Dolar olduğu tahmin ediliyor. 85
Milyar Dolar’lık bu pazarın %31’i Batı Avrupa’da,
%25’i Kuzey Amerika’da ve %25’i Asya-Pasifik
Bölgesi’nde. 2014 yılına dek yıllık %7,8 artışla ele-
ktronik güvenlik pazarının 95-100 milyar USD’ye
ulaşması bekleniyor.
32 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
37.
38. gibi maddelere önleyici ek kontrol
mekanizması getirilmiştir. Benzer
şekilde kurşun, cıva, kadmiyum ve
altı, değerli kromun paketleme ve
ambalaj mürekkeplerinde kullanımı
yasaklanmıştır.
Sorumlu olduğumuz ve destekle-
diğimiz bir diğer alan ise sanat.
Beğeniyle takip ettiğimiz, branş-
larında başarılı ve dinamik 50’yi
aşkın genç müzisyenin katılımı
ile oluşan İstanbul Film Müzikleri
Orkestrası’nın sponsorluğunu üst-
lendik. Ana repertuvarını oluşturan
orijinal film müzikleri ile birlikte
filmlerde sıklıkla kullanılan klasik
batı müziği eserlerine kadar çok çe-
şitli ve keyifle dinlenen çalışmaları
var. Bu genç topluluk sayesinde
sanata bir miktar da olsa katkıda
bulunmak bizleri çok mutlu ediyor.
Eğitim konusu sadece toplumu-
muz değil sektörümüz için de ayrı
bir öne taşımakta. Sürdürülebilir
gelişim için elektronik güvenlik
alanında uzman yetiştiren Mehmet
Rıfat Evyap Teknik ve Endüstri
Meslek Lisesi’nde bir elektronik
güvenlik laboratuvarı kurduk. İstan-
bul Ayazağa’da bulunan Mehmet
Rıfat Evyap Lisesinde öğrencilerin
teorik eğitim yanında sistemleri
uygulamalı olarak da deneyimle-
yebilmelerini sağlamak amacıyla
elektronik güvenlik çözümlerinden
oluşan bir laboratuvar kuruldu.
Video İzleme Sistemleri, Ge-
çiş Kontrol Sistemleri, Yangın
Alarm Sistemleri ve Kartlı Geçiş
Sistemleri’nden oluşan laboratu-
var, öğrencilerin uygulamalı olarak
daha verimli eğitim almalarına
olanak sağlıyor. Yine bu kapsam-
da Sensormatic mühendislerin-
den oluşan gönüllü eğitmenler de
laboratuvarda bulunan sistemler
hakkında düzenli eğitimler veriyor.
Sensormatic olarak spor alanında
da çeşitli sponsorluklar gerçek-
leştiriyoruz. Tüm bu çalışmaların
dışında hassasiyetlerine her
zaman saygı duyduğum çalışma
arkadaşlarımın doğal afetler vb
durumlarda ilgili bölgeye yaptıkları
yardımlara ön ayak olmaya gayret
ediyoruz.
Önümüzdeki yıl için de daha
geniş kitlelere ulaşacak sosyal
sorumluluk projeleri planlamakta-
yız. Projelerimiz hayata geçtikçe
toplumumuz, müşterilerimiz, pay-
daşlarımız ve sorumlu olduğumuz
topluluklarla paylaşmaya devam
edeceğiz.
işlenmiş malzeme kullanıldığı
için karbondioksit salınımı da
minimuma indiriliyor. Çalışma
alanlarının çevreci özellikleri saye-
sinde çalışan verimliliği de artıyor.
Taşınma kararımız ile doğaya ve
çevreye karşı olabilecek olumsuz
etkilerimizi minimuma indirdiğimize
inanıyorum.
Sürdürülebilir gelecek politikamızı
sadece ofisimizle değil ürünlerimiz
ile de destekliyoruz. Ürünlerimizin
yaşam döngüsünün tüm aşamala-
rında çevreyi seleflerine göre daha
az etkileyen ürünler kullanmayı
hedefliyoruz. Ürünlerimiz üretim
safhasından itibaren çevresel yön-
leri gözetilerek geliştiriliyor. Şirket
olarak doğal kaynakların korunması
için, ürünlerin çevre üzerindeki et-
kisini azaltma, çevre dostu ürün ve
süreçleri desteklemekte kararlıyız.
Özellikle çevre dostu malzemelerin
kullanımı, ürünlerimizin yeniden kul-
lanımı ve geri dönüşüm seçenekle-
ri ile birlikte gelişmiş ürün ambalajı
kullanımına imkan sağladı. Sonuç
olarak ürünlerimizin bu sayede de
müşterilerimizin çevreye bırakacağı
izi azaltmak için çalışıyoruz. Bugü-
ne dek ürünlerimizin çevresel etki-
lerini azaltmak için yapılan çalışma-
ları özetlemek gerekirse; Tehlikeli
maddelerin kısıtlanması uygula-
masıyla kurşun, cıva, kadmiyum,
hexavalent krom, polybrominated
bifeniller ve polybrominated difenil
eterlerin kullanımlarının kısıtlan-
ması sağlanmış ve RoHS standar-
dını karşılar hale gelinmiştir. Yine
REACH tüzüğü kapsamında çok
yüksek tehdit uyandıran kansero-
jen, mutajen, üreme için toksik,
kalıcı biyobirikim toksik, yüksek
kalıcı biyobirikim veya eşdeğer teh-
dit yaratan örneğin endokrin topu
SEKTÖRDEN
34 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
39.
40. “Önümü
dönemd
Loomis Türkiye Ülke Başkanı Sarp Tarhanacı ile röportaj
yaptık. %35’lik özel sektörden hizmet alımının mevcut
olduğunu ve pazarda çeşitli fırsatların söz konusu
olduğunu belirten Tarhanacı; önümüzdeki dönemde
bankaların payının sektör içerisinde azalacağını söyledi.
“Önümüzdeki dönemde
bankaların payı azalacak”
Firmanız ve sunmuş olduğunuz
ürün ve hizmetler hakkında
bilgi alabilir miyiz?
Loomis Türkiye, 1995 yılında
Erk Amored Güvenlik Hizmetleri
A.Ş.’nin 15 Temmuz 2011’de
hisse devrini gerçekleştirmesi
ile hizmet vermeye başladı.
Bugün 23 şubede, 120 araç ve
350 çalışanı ile faaliyetlerine
devam ediyor. Loomis Türkiye
zırhlı araçlar ve silahlı güvenlik
elemanları eşliğinde, yüzde
yüz sigorta güvencesiyle, nakit
(banknot, madeni para), kıymetli
metal, mücevher, kıymetli evrak
gibi kıymetli eşyalara yönelik
“Nakliye, işleme (sayma, sahte/
yıpranmış/küpür ayrıştırma,
paketleme), kasalama” ile
birlikte “ATM hizmetleri” veriyor.
ATM hizmetleri çatısı altında
ise nakit yükleme ile birlikte
1. ve 2. seviye bakım hizmet-
SEKTÖRDEN
36 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
41. üzdeki
de bank
Sarp
Tarhanacı
Loomis
Türkiye
Ülke
Başkanı
leri veriliyor. Verdiği hizmetlere
“Uluslararası ve yurt içi kıymetli
ya da küçük paket taşımacılığı”,
“Marker, yemek çeki, hediye
çeki, bilet vb. taşımacılığı”,
“Fuar organizasyonlarına yönelik
taşıma, gümrükleme, kasalama
hizmetleri”ni de dahil ederek
göz önünde bulundurduğunuzda
ülke çapında içinde bulundu-
ğu sektörde en yoğun hizmet
veren şirketlerinden birisidir.
Loomis’in müşterileri genellikle
banka, kuyumculuk şirketleri,
madencilik şirketleri, rafineriler,
kredi kartı şirketleri, mağaza ve
perakende zincirleri, devlet ve
belediye kurum ve teşekküllerin-
den oluşuyor.
Sektör hakkındaki görüşlerini-
zi alabilir miyiz?
Türkiye’de “Değerli kargo lojistik
hizmetleri” alanında hizmet ve-
ren pek çok firma var. Çoğu da
benzer alanlarda hizmet veriyor.
Ancak hizmet alanları belirle-
nirken ve buna uygun çözümler
geliştirilirken üzerinde durulması
gereken en önemli nokta, bu
sektörün sermaye ve teknoloji
gerektiren bir sektör olduğunun
bilinmesi ve ilgili hizmetlerin
buna göre planlamasıdır. Piyasa
bilgisine sahip personel ile
birlikte çalışılması ve müşterinin
ihtiyaçlarına uygun çözümler su-
nulması bir başka önemli nokta.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarının
öngördüğü şekilde uluslararası
rekabet ve anlayışına uygun yön-
temlerle hizmet sağlıyor olmak
sektörün öncelikleri arasında yer
alıyor.
Yaşanılan sorunlar ve
çözüm önerilerinizi anlatabilir
misiniz?
Değerli kargo lojistik hizmet-
leri, altın, pırlanta ve gümüş
tüm değerli madenlerin ve
diğer önemli değerli kargoların
paketlenmesinden sigortalan-
masına ve alıcıya teslimatına
kadar pek çok önemli süreci
içermektedir. Kargo firmaları
taşıma konusunda uzmanlaş-
mıştır; ancak değerli kargonun
paketlenmesi, takibi, sigorta-
lanması, güvenliğin sağlanması,
vb. konuların lojistik firmaları
tarafından yürütülmesi çok fazla
avantaj sağlar. Bu noktada en
önemli sorunlardan bir tanesi
risk yönetimidir. Loomis gibi işi
güvenlikli taşıma olan firmalar,
profesyonel bir risk yönetimi sa-
yesinde saldırı ihtimalini en aza
indirebiliyorlar. Ayrıca kıymetli
eşya ya da nakdin müşteriden
alındığı andan itibaren başlayan
ve teslim edildiği ana kadar
devam eden sigorta süreci ile
taşıma firmasının üzerinde olan
risk minimize ediliyor. Loomis
olarak bizler de bu riskleri en
doğru risk yönetimi ile aldığımız
güvenlik önlemleri çerçevesinde
sigorta sistemine devrediyoruz.
Sektörde önümüzdeki sürece
ilişkin öngörüleriniz nelerdir?
Önümüzdeki dönemde banka-
ların payının sektör içerisinde
azalmasını bekliyoruz. Yaklaşık
%35’lik özel sektörden hizmet
alımı mevcut ve pazarda firmalar
için çeşitli fırsatlar söz konusu.
Benim düşüncem bu hizmetlerin
gelişmiş ekonomilerde olduğu
gibi bu işi yapan profesyonel fir-
maların devralması, bankaların
zamanla bu hizmeti devredeceği
yönündedir.
Türkiye’de “Değerli kargo lojistik
hizmetleri” alanında hizmet veren pek çok firma
var. Ancak hizmet alanları belirlenirken ve buna
uygun çözümler geliştirilirken üzerinde durulması
gereken en önemli nokta, bu sektörün sermaye ve
teknoloji gerektiren bir sektör olduğunun bilinmesi
ve ilgili hizmetlerin buna göre planlamasıdır.
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 37
42. ELEKTRONİK GÜVENLİK
Yeni nesil güvenlik sistemlerinde, çözünürlük ve
kodlama jeneratörleri geliştirilmiştir. H-264 ve ONVIF
bilmecesine karşı çıkıp kendi kodunu yazan üreticiler
ve geniş açılı lenslerin yüksek çözünürlüklü sensörlerle
kullanılması çeşitli avantajlar getirmektedir.
T
CCTV sistemlerinde yeni
bir çağ başlıyor. Her
kullanıcının bildiği kul-
landığı analog kamera
sistemlerinde merkezi
mimari yapısı, analog kamera çö-
zünürlük sorunları, kayıt görüntü-
lerindeki bulanık ve seçilemeyen
nesneler gibi sorunlar birikerek
artıyor. Üreticiler her ne kadar
ONVIF üyeliği sebebiyle H.264
ve MJPEG gibi kod çözümleme
teknolojisini kullanmak zorunda
olsalar da yeni nesil güvenlik sis-
temleri ve teknolojiye yön veren
üreticilerden bazıları, bu yeniliğin
gerekli olduğuna inanarak yazılım-
larda geliştirmelere gidiyorlar.
Olay sonucunda kayıt görüntüleri,
savcılığa ya da polise verildiğinde
yeterli sonuçlar alınamıyor. Ne
suçlunun eşkalini çıkarmak ne de
olaya karışan aracın plaka bilgi-
sine ulaşmak mümkün olabiliyor.
Benzin istasyonları ve mobese
kameralarından alınan görün-
tüler, suçun çözümlenmesine
yeterli katkıyı sağlamıyor. Alınan
sonuçların kalitesini etkileyen
iki sebep var. Bunlardan ilki
kullanılan çözünürlük, ikincisi ise
kullanılan kodlama teknolojisidir.
Saniyede kaydedilen 20-30 kare
hızındaki görüntülerden istenilen
detayı almak maalesef mümkün
olmamaktadır. Sonuç itibariyle bir
olay anına ait kayıt görüntülerinde
sisteminize verdiğiniz tüm para
karşılığını alamadığınız bir gider
olarak karşımıza çıkmaktadır. Her
yere konulan bir sürü kamera,
çekilen kablolar, bu kameraların
görüntülerini kaydedildiği TB’larca
disk depolama alanları, DVR
cihazları, sisteminizi kullandığınız
süre içerisinde ödediğiniz elektrik
giderleri, size istediğinizi vere-
meyen bir sistem sorunu olarak
karşınızda durmaktadır.
Yeni nesil güvenlik sistemlerinde
bu ana iki sorun olan çözünürlük
ve kodlama jeneratörleri geliştiril-
miştir. H-264 ve ONVIF bilmecesi-
ne karşı çıkıp kendi kodunu yazan
üreticiler ve geniş açılı lenslerin
yüksek çözünürlüklü sensörlerle
kullanılması çeşitli avantajlar
getirmektedir. HD film seyretmek
için kullanılan H.264 günümüzde
hala en sık kullanılan kodlama
yazılımı olarak görülse de ve HD
film seyrederken çok başarılı ol-
masına rağmen CCTV de durdur,
geri al, yakınlaş gibi taleplere
cevap verememektedir. Yeni nesil
güvenlik sistemlerinde kullanılan
Güvenlik sistemlerinde
yeni dönem
Kemal UYSAL / İş Geliştirme Müdürü
HİRES ELECTRONICS LTD. ŞTİ.
38 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
43. çalışabilme, kart okuyucular ve
kartlı giriş sistemleri ile entegre
çalışma, turnikeler, kollu-mantar
bariyer le iletişim kurma gibi bir
çok operasyonu ücretsiz sistemin
içinde alabiliyorsunuz.
Bu yeni ücretsiz avantajlar ile
birlikte sistemin yıl bazında hafta
içi başka, hafta sonu başka, me-
sai saatlerinde başka, bayram-
larda başka türlü davranabilece-
ği zaman tabloları ile yaptırmak
kısaca her sistem biriminin
kendisi bir güvenlik sistemi ola-
rak davranmasını programlamak
mümkün.
Speed dome PTZ alışkanlığı
İzleme sistemlerinde kuşkusuz
en fonksiyonel olan kameralar
joystick ile kontrol ettiğimiz,
istediğimiz yöne çevirip yaklaşıp
uzaklaşabildiğimiz neredeyse
bize robot kontrol ediyormuşuz
hissi veren keyifli ve güven veren
PTZ kameralardır. Maalesef bu
motor sistemleri ve yetenekleri
sebebi ile diğer kameralardan
epeyce pahalı olan bu kame-
ralar, izleme sistemlerinin en
gerekli kısımlarında yer almak-
tadır. Emniyet teşkilatı mobese
sistemlerinde, kritik kurumlar
kritik alanlarında bu kameraları
Gelişmiş yazılımları sayesinde hareket
algılama, obje takibi yapma, kişi sayma, yoğunluk
analizi, yazarkasa ile birlikte çalışabilme, kart
okuyucular ve kartlı giriş sistemleri ile entegre
çalışma, turnikeler, kollu-mantar bariyer le
iletişim kurma gibi bir çok operasyon, sistemin
içinde ücretsiz alınabiliyor.
kodlama yazılımları geliştirilmiş
ve MXPEG gibi MP4 gibi kodlayı-
cılar daha başarılı bulunmaktadır.
Bu yazılımlar, yüksek çözünür-
lüklü ve geniş açılı lensler ile
kullanılarak yeni bir nesil ortaya
çıkmaktadır. Hareket halindeki bir
aracın plakası, içindeki insanların
eşgalleri gibi detayları almak bir
yana yeşil enerji ile elektrik gider-
lerinde kullanılan süre boyunca
kendini amorti eden sistemleri
geliştirdiler.
Yeni nesil güvenlik sistemlerinde,
yazılım, lens, lisans, güncelleme
gibi son kullanıcının ödemek
istemediği ücretler kaldırıldı. Her
köşe başına, 30-40 metrede bir
çit boyuna konulan kameralar
yerine daha geniş açılı ya da
daha uzun mesafelerde başarılı
çözünürlük ve lens seçeneklerini
sistemin içinde ücretsiz vererek
kullanıcıyı mutlu ediyorlar. Artık
ofis içlerinde, yemekhanelerde,
kısaca ortak kullanım alanla-
rında tek bir kamera ile çözüm
sağlamak mümkün. Sistem bu
hizmetlerin yanında iki yönlü
ses desteği, ortak anonslar,
reklam cıngılları gibi hizmetleri
de ücretsiz olarak sunabiliyor.
Gelişmiş yazılımları sayesinde
hareket algılama, obje takibi
yapma, kişi sayma, yoğunluk
analizi, yazarkasa ile birlikte
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 39
44. ELEKTRONİK GÜVENLİK
kullanmayı tercih ederler. CCTV
sistemlerinin olmazsa olmazı
bu kameraların günümüzde çok
gelişmiş modelleri bulunmak-
tadır. Ancak sistemin içinde
kullanılmaya başlandığında
izlemenin çok önemli olmadı-
ğı, kayıt görüntülerinin daha
önemli olduğu ortaya çıkmak-
tadır. 360 derece dönebilen ve
aşağı yukarı her türlü dönüşü
gerçekleştirebilen bu kameralar
maalesef bu yeteneklerini kayıt
anında kaybediyorlar. Kısaca
kamera o an nereye bakıyor-
sa o bölge kaydedilebiliyor.
Literatür ise izleme yapan bir
görevlinin en fazla 20 dakika
işine konsantre olabildiğini
işin geri kalan kısmını kamera
kayıtlarının yaptığını doğrula-
mıştır. Speed dome PTZ kame-
ralar o an bakmadıkları alanları
görememekte ve kayıt altına
alamamaktadır. 360 derece
dönebilen ama o ana mahsus
70 derece açı ile bakan bir PTZ
kameranın göremediği alan
miktarı 290 derecedir. Peki bu
290 derece açı nasıl kaydedi-
lecek, ya o anda o izlenmeye
bölgede bir olay olursa kayıt
nasıl olacak? Buna o durumda
izleme değil gözetleme deme-
miz gerekmiyor mu?
Yeni nesil güvenlik sistemleri
bu sorunu başka bir açıdan ele
alarak 360 derecenin tamamını
kaydetmek ve kayıtların içinde
PTZ işlemini gerçekleştirmeyi
planlayarak sistemlerini revize
etmişlerdir. Kayıt 360 derece
yapılırsa optik olarak kaydın
içinde PTZ işlemi sadece
yazılım geliştirilerek yapılabilir.
Peki optik olarak PTZ işlemi
yapılmazsa ne olur? Cevap
basit iyi bir yazılımla aynı
sonuçları almak mümkün ve bu
aynı zamanda hareketli parça
olmadığı için bakım gerektirmeye
yeni kameralar anlamına geli-
yor. Merkezdeki tüm işlemleri
kameraların üzerine alarak hem
sunucu, istemci gibi akıllı IT
cihazlarına gerek kalmıyor hem
de dağıtık mimari ile sistemdeki
çıkabilecek sorunlar merkezden
uzaklaştırılarak tüm sistemin
aynı anda susmasının önüne
geçilmiş oluyor.
Sisteminizi seçerken size öne-
rilen çözünürlük toplamı, görüş
açıları toplamı, işletme maliyet-
leri, A+ enerji ailesinden olup
olmadığı, yazılım ve güncellemele-
rin ücretsiz olup olmadığı, işletme
ve bakım maliyetleri, dayanıklılık,
analiz, hareket algılama gibi
yapay zekaya sahip olup olmadığı
kısaca size önerilen sistemin
içindeki başlıkları gözden geçirip
gelecekte en az 10 yıl kullanaca-
ğınız sistemi doğrulamanız gerek-
mektedir. Elinizdeki CCTV sistemi
yeterli mi? Yeterli ise ödenilen
paranın karşılığını sistem vermiş
demektir, yetersiz ise ödediğiniz
parayı zarar sayabilirsiniz.
Herkese olaysız ve güvenlik ka-
merasına ihtiyaç duymayacağınız
günler dilerim.
Sistem seçilirken; önerilen çözünürlük
toplamı, görüş açıları toplamı, işletme maliyetleri,
A+ enerji ailesinden olup olmadığı, yazılım ve
güncellemelerin ücretsiz olup olmadığı, işletme
ve bakım maliyetleri, dayanıklılık, analiz, hareket
algılama gibi yapay zekaya sahip olup olmadığı,
vb. kısaca sistemin içindeki başlıkları gözden
geçirip gelecekte en az 10 yıl kullanacağınız sis-
temi doğrulamanız gerekmektedir.
40 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
45.
46. ELEKTRONİK GÜVENLİK
Paradox NVX80; zorlu koşullara dayanıklılık gösterir, aktif
kızılötesi ve mikrodalga anti-maskeleme teknolojilerini
harmanlayarak merceğin görüş alanını kapatmak
isteyen, davetsiz bir misafiri algılar ve SeeTrue™
teknolojisi ile üstün bir algılama performansı sağlar.
Z
orlu iç ve dış
mekânlarda üstün
performans
Paradox NVX80 hareket
detektörü, sınıfındaki
her cihazın daha ötesinde ve ile-
risinde bulunuyor. Baştan aşağı
yeni nesil teknolojiler ile donatıl-
mış olan NVX80, zorlu koşullara
dayanıklılık gösterir, aktif kızılöte-
si ve mikrodalga anti-maskeleme
teknolojilerini harmanlayarak
merceğin görüş alanını kapatmak
isteyen, davetsiz bir misafiri
algılar ve SeeTrue™ teknolojisi
ile üstün bir algılama performansı
sağlar. SeeTrue™ teknolojisi,
PIR algılamayı ağır mantolar,
kartonlar, şemsiyeler gibi yalıtıcı
materyaller kullanarak geçme-
ye çalışan davetsiz misafirlerin
algılanma performansını arttırır.
Geleneksel PIR algılama tekno-
lojilerinin yüksek ısı barındıran
ortamlarda yaşadığı performans
düşüşü engelini aşan bir teknoloji
barındıran NVX80 için, bu sadece
bir başlangıç.
Kolay kaydırma tipi montajı ve
açıklayıcı göstergeler içeren bir
renkli OLED birimi, montajcılara
kolay programlama ve kurulum
imkânı sağlar. NVX80 ayrıca PIR,
anti-maskeleme, mikrodalga tek-
nolojileri için ayrı testler ve kolay
yürüyüş testi uygulaması sağla-
yan SoloTest™ özelliğini barındı-
rır. Şık, hasar korumalı ve sağlam
yapılı NVX80, ticari, endüstriyel
ve ev içi kullanımlar için mevcut
en iyi detektördür.
Koruma özellikleri
w Paradox SeeTrue™ teknolojisi
hem IR, hem de mikrodalga (MD)
alıcı teknolojilerinin algılama tep-
kilerini arttırarak, yanlış alarmları
önemli ölçüde azaltır,
w Ticari, endüstriyel ve ev içi,
iç ve dış mekân kullanımları için
idealdir,
w Sekiz algılama kanalı,
w 20 kg’a (44 lbs.) kadar hay-
vanlar için Paradox evcil hayvan
koruma sistemi,
w Menü bazlı, açıklamalı ekran-
lar içeren renkli OLED birimi,
w Kolay yürüyüş testi uygulama-
sı için SoloTest™,
w Şık, hasar korumalı tasarım
ve sağlam yapı,
w Yüksek ısı koşullarında bile
davetsiz misafirleri algılamaya
yarayan 3 adet algılama modu
(güvenli, steril ve beklemede),
w EVO192 paneli ile uyumlu.
İki seviyeli SeeTrueTM
Güvenli mod
Bu mod, SeeTrue’nun varsayılan
durumudur. Güvenli modu, evcil
Anti-Mask ve SeeTrueTM
özelliklerine sahip iç / dış
mekân hareket detektörü
VİDEOFON GÜVENLİK SİSTEMLERİ
42 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
47. nizması, merceğe, ağaç cilası,
alüminyum folyo ve görünmez
yapışkan bant gibi nesneleri
de içeren ancak bununla sınırlı
olmayan, geniş bir aralıktaki
materyaller ile verilebilecek kasti
bir hasara karşı koruma sağlar.
Mevcut anti-maskeleme teknoloji-
lerinin aksine NVX80, detektörün
yakınına konan ve efektif algıla-
ma menzilini azaltabilen objeleri
de algılayabilir.
Krip bölgesi algılama
NVX80’in oldukça geniş krip
bölgesi algılama özeliği, davetsiz
bir misafirin detektörün direkt ola-
rak altından sürünerek korunan
bölgeye erişmesini engeller.
Evcil hayvan koruma
Yanlış alarmların en önde gelen
sebeplerinden biri de, korunan
alana giren hayvanlardır. NVX80,
köpek ve diğer hayvanlardan
kaynaklanan yanlış alarmlara
karşı koruma sağlayan Evcil
Hayvan Koruma özelliğini kullanır.
Özel olarak tasarlanan merceği
sayesinde NVX80, 20 kg (44 lbs)
ağırlığa kadar olan evcil hayvan
barındıran alanlardaki yanlış
alarmları engeller.
Kolay programlama
NVX80, ayarlar ve testler ko-
nusunda devrim niteliğinde bir
yaklaşım kullanıyor. Sezgisel
hayvan koruma sisteminin devre
dışı, krip bölgesi özelliğinin ise
aktif olmasını gerektirir.
Steril mod
NVX80, algılama menzilindeki
tüm hareketleri algılayacak ve ko-
runan bölgede algılanmadan ha-
reket etmeyi neredeyse imkânsız
hâle getirecektir.
SeeTrue™ teknolojisi
NVX80 hareket detektörü için
özel olarak geliştirilen Para-
dox SeeTrue™ teknolojisi, çift
bileşenli kızılötesi ve mikrodalga
hareket detektörlerinin algılama
tepkisini arttırmak için gelişmiş
sinyal işleme sistemlerinden
faydalanır.
SeeTrue™, en yüksek performans
seviyesinde, hatta çoğu PIR
detektörünün başarısız olduğu
noktalara kadar algılama yapabi-
lir. SeeTrue™ ile beraber kullanı-
lan NVX80, yüksek ısı barındıran
ortamlarda davetsiz misafirleri,
cihaza doğru veya cihazdan uzak-
laşan şekilde yapılan, kamufle
edilmiş hareketleri ve genel PIR
detektörlerine yakalanmamak için
kullanılan, şemsiye, manto, kar-
ton veya benzer tipteki materyal-
leri kullanan davetsiz misafirleri
algılayabilir.
Anti-mask algılama
NVX80’in anti-maskeleme meka-
NVX80 hareket detektörü için özel olarak
geliştirilen Paradox SeeTrue™ teknolojisi, çift
bileşenli kızılötesi ve mikrodalga hareket detektör-
lerinin algılama tepkisini arttırmak için gelişmiş
sinyal işleme sistemlerinden faydalanır.
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 43
48. ELEKTRONİK GÜVENLİK
tip detektörümüz menüleri, ayar
programlama ve birimi test etme
sırasında montajcılara yol göste-
recek şekilde yönlendiriyor. Tüm
parametreler, test modları ve
kalibrasyonlar, tam renkli OLED
ekranı ve detektörün altında bulu-
nan 4 düğmeli arayüz aracılığı ile
yapılıyor. Herhangi bir bağlantı te-
line, ayar cihazına veya karışık bir
kablolamaya gerek duyulmuyor.
Paradox 3. nesil dijital
algılama teknolojisi
w Anti-maskeleme mekanizması,
cihaza yakın duran farklı birçok
materyali ve objeyi algılar,
w SeeTrue™ teknolojisi, PIR
algılamadan kaçmaya çalışan gizli
davetsiz misafirleri algılar,
w Güvenilir, doğru kapsama
alanı ve zorlu ortamlarda yanlış
alarmdan muaf hareket algılama
için akıllı algılama özelliğinden
faydalanır,
w Daha yüksek algılama ve
sinyal hassasiyeti,
w Dayanıklı tasarım, hem iç,
hem de dış mekânlardaki zorlu
koşullara karşı koyar,
w Karmaşık kurulumlar için hari-
ka bir seçimdir,
w Kullanım kılavuzu gerektirmez:
Yönlendirici bir kullanımı, OLED
ekranı aracılığı ile yapılan menü
bazlı ayarları ve testleri vardır,
w Kapsamlı tanılama: PIR, MD
ve anti-maskeleme Teknolojileri
için ayrı ayrı test imkânı,
w Kolay Kaydırma tipi kurulum,
w Ayarlanabilir üç adet röle
çıkışı – bu çıkışlar ayrıca Digiplex
EVO veri yolunda da bulunur,
w Geliştirilmiş algılama ve yanlış
alarm reddi.
Teknik özellikler
w SeeTrue: İç mekân, iki seviye,
güvenli ve steril,
w Menzil: 36 ft / 12 m’ye kadar,
w Çiftli anti-mask: Seçilebilir;
1) Aktif IR: Yakınlık ve engelle-
me, her türlü materyal, sıvı için
EN50131 sınıf 3 standartlarına
uyar ve aşar, iç ve dış mekân
seviyeleri vardır. 2) Yakınlık algıla-
ma için aktif Mikrodalga.
w Kapsama alanı: 16 m (52 ft)
90º, krip algılama ile
w Montaj yüksekliği: 2.5 - 3.0 m
/ 8 - 10 ft
w Akım tüketimi: (12v’da) 5mA -
100mA
w Çıkışlar: Röle 1: 1A 24 VDC,
Röle 2 ve 3: 150 mA / 24 VDC
w Ekran: OLED, 16-bit, 96 x 64
piksel
w Boyutlar: 9.8 cm x 22.9 cm x
9.2 cm / (3.8 in x 9.0 in x 3.6 in)
w Sabotaj: Çiftli; kapak ve duvar
w RF direnci: 20 V/m 2.7 GHz’e
kadar
w İşletim sıcaklığı: -35º ila 60º C
(-31º ila 140º)
w Veriyolu bağlantısı: Paradox
EVO Serisi
w Yapı malzemeleri: ASA UV
geçirmez
w Aksesuarlar: Her koşula elve-
rişli kapak, dönüş ayağı
w Programlama: Grafik menü
gösterimli (bağlantı teli yok)
interaktif 4 tuşlu programlama
veya (yükleme / indirme yazılımı
içeren) 4 kablolu haberleşme
veriyolu ile,
Ağırlık: 520 gr / 1.1 lbs.
NVX80’in anti-maskeleme mekanizması,
merceğe, ağaç cilası, alüminyum folyo ve
görünmez yapışkan bant gibi nesneleri de içeren
ancak bununla sınırlı olmayan, geniş bir aralıktaki
materyaller ile verilebilecek kasti bir hasara karşı
koruma sağlar.
44 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
49.
50. ELEKTRONİK GÜVENLİK
TruPortal, küçük ve
orta ölçekli işletmelerin
gereksinim duyduğu
tüm ihtiyaçları
sağlamakla birlikte
günümüz teknolojisinin
getirdiği birçok yeniliği
de beraberinde sunuyor.
K
artlı geçiş sistemi de-
nilince akla ilk gelenler
arasında büyük ve pa-
halı sunucular, yüksek
maliyetli yazılımlar ve
lisanslama ücretleri yer almakta-
dır. Küçük ve orta ölçekli projeler-
de bu maliyetler pastanın büyük
bir dilimine tekabül etmekte;
dolayısıyla birçok uygulamada ya
projeden çıkarılmakta ya da daha
uygun maliyet sağlaması için ka-
rarlı doğru ve uzun süreli çözüm
üretemeyen sistemlerin tercih
edilmesine sebep oluyor.
UTC Climate, Controls &
Security’nin geçtiğimiz yıl pi-
yasaya sürdüğü yeni TruPortal
platformu, küçük ve orta ölçekli
işletmelerin ihtiyaçlarının düşük
bütçeler içinde kalarak çözülmesi-
ne olanak sağlıyor.
TruPortal, küçük ve orta ölçekli
işletmelerin gereksinim duyduğu
tüm ihtiyaçları sağlamakla birlikte
günümüz teknolojisinin getirdiği
birçok yeniliği de beraberinde
sunmaktadır. TruPortal sayesinde
sunucu kurulumlarıyla, işletim
sistemi yazılımlarıyla ve lisans-
larla artık uğraşmayacaksınız.
Üstelik iPad, iPhone ve Android
uygulaması yardımıyla tüm kartlı
geçiş fonksiyonlarını kontrol edip
gerçek zamanlı olarak yönetim ve
izleme yapabileceksiniz.
Günümüzde kartlı geçiş sistemleri
Kartlı geçiş sistemlerinin pazar
büyüklüğüne baktığımızda; dün-
yada 2010 yılında $2.36 Milyar
olan büyüklüğünün 2015 yılında
$3.28 Milyar seviyesine geleceği
tahmin edilmektedir. Ülkemizin
de içinde yer aldığı EMEA bölgesi
Kartlı geçiş
ve entegre
CCTV sistemi
İlker ÖZZORLU
UTC Climate, Controls & Security
46 n GüvenlikYönetimi Ekim 2013
51. incelendiğinde ise 2010 yılında
$669,1 Milyon olan kartlı geçiş
sistemleri pazarı, 2015 yılında
$817 Milyon seviyelerine gelece-
ği tahmin edilmektedir[ ]. EMEA
bölgesinin geçtiğimiz iki yılda
yaşadığı ekonomik sıkıntılara
rağmen pazarda beklenilen artış
yönündeki rakamlar kartlı geçiş
sistemlerinin önemini vurgula-
maktadır.
Özellikle ülkemizde de kartlı geçiş
sistemlerine olan ihtiyaç da her
geçen gün artmaktadır. Geçtiği-
miz yıllara bakıldığında genelde
devlet ve bankacılık sektörlerinde
tercih edilen kartlı geçiş sistem-
leri artık ticari projelerin de temel
ihtiyacı konumundadır. IMS 2011
araştırmalarına göre 1-12 kapılı,
web arayüzlü sistemlere duyu-
lan ihtiyaç her geçen gün daha
da artmaktadır[ ]. UTC Climate,
Controls & Security bünyesinde
bulundurduğu Lenel Onguard, Fa-
cility Commander Wnx ve Aritech
ATS gibi çeşitli entegre güvenik
platformları ile her ihtiyaç ve
segmente çözüm sağlamak ama-
cındadır. Yeni TruPortal mimarisi
ise küçük-orta ölçekli projelerde
kullanım kolaylığı açısından pa-
zara farklılık getirecek özellikleri
üzerinde barındırmaktadır.
Modüler yapı sayesinde
64 kapı kontrolü
TruPortal platformu modüler bir
sistem olarak tasarlanmıştır. Ana
kontrol paneli üzerinde 2-kapı/4-
okuyucu kontrolör ünitesi, 4 giriş
ve 2 çıkış ile yer almakta; proje
kapsamına göre ilave modüllerle
64 kapıya kadar genişletilebil-
mektedir. Ana panelin haberleş-
me hattına bağlanan 2-kapı kont-
rol üniteleri, PoE beslenebilen IP
tek kapı kontrol üniteleri ve giriş/
çıkış modülleri sayesinde sistem
orta ölçekli işletmelerin temel
ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir.
kurulumu açısından oldukça kolay
anlaşılır bir ara yüze sahip olan
TruPortal için yüksek eğitim ma-
liyetlerine katlanmak zorunda da
kalmazsınız. Web tabanlı ara yüz
sayesinde kullanıcı sihirbazları
sizi adım adım yönlendirerek hata
yapma riskinizi minimuma indirir.
Üstelik sistem tasarımınız ve tüm
veri tabanınız tek bir tuşla anında
kontrolöre kaydedilir; yükleme ve
indirme işlemleri için saatlerce
bilgisayar başında beklemek
zorunda kalmazsınız.
Ayrıca web ara yüzü yardımıyla
sistemi canlı izleyebilir, hata ve
arızaları görüntüleyebilirsiniz.
Esnek raporlama fonksiyonları
sayesinde HTML formatında
günlük/haftalık/aylık raporlar
alabilirsiniz.
Türkçe arayüz
Web tarayıcınız, iPad’iniz veya
cep telefonunuz ile bağlandığınız
ara yüzü 6 farklı dilde kullanabi-
lirsiniz. Yeni versiyonda eklenen
Türkçe desteği ile birlikte tüm iş-
lemlerinizi ve izlemelerinizi Türkçe
yapabilirsiniz.
PoE IP kapı kontrol ünitesi
Network’e dahil edebileceğiniz ve
herhangi bir güç kaynağı kullan-
TruPortal sistem esnekliği saye-
sinde farklı çözümler de sunabil-
mektedir:
w Tasarım 1: 64 kapı
Giriş: Kart okuyucu / Çıkış: Buton
• 64 kart okuyucu
• 64 çıkış butonu
w Tasarım 2: 32 kapı
Giriş: Kart okuyucu / Çıkış: Kart
okuyucu
• 32 giriş kart okuyucu
• 32 çıkış kart okuyucu
w Tasarım 3: 48 kapı
Karma yapı
• 16 kapı; 16 giriş kart okuyucu
/ 16 çıkış kart okuyucu
• 32 kapı; 32 giriş kart okuyucu
/ 32 çıkış butonu
IP tabanlı geçiş kontrol sistemi
TruPortal platformunda herhangi
bir sunucuya ya da yazılıma ihti-
yaç duyulmamaktadır. Tamamen
IP tabanlı çalışan sistem saye-
sinde web arayüzü ile sisteme
bağlanabilir, böylece veritabanı
depolama, yazılım kurma, lisans-
lama gibi sorunlarla karşılaşmaz-
sınız. Web arayüzü ile kontrolöre
bağlandıktan sonra gerçek za-
manlı bilgiler alabilir, olay izleme
yapabilir, kapıları manuel kontrol
edebilir veya CCTV entegrasyonu
sayesinde kamera görüntülerini
izleyebilirsiniz. Üstelik ücretsiz
iPad, iPhone ve Android uygu-
laması ile de kontrol ve izleme
işlemlerini mobil olarak tableti-
nizden veya cep telefonunuzdan
gerçekleştirebilirsiniz.
TruPortal sisteminizde tüm verita-
banı, sistem kontrolörü içerisinde
tutulur. Toplam 10.000 kişi ve
10.000 kart desteği olan sis-
temde bir kişiye 5 farklı kart ve 8
farklı erişim seviyesi tanımlanabi-
lir. Veri tabanında tanımladığınız
tüm kimlik bilgilerini dışarıya
aktarabilir, yardımcı programla
düzenledikten sonra tekrar kont-
rolöre yükleyebilirsiniz. Sistem
Ekim 2013 GüvenlikYönetimi n 47