SlideShare a Scribd company logo
1 of 10
NAZİK VE KİBAR OLMAK
A. AYETLER:
■ “(Resûlüm! İnsanları) Rabbinin yoluna/dinine hikmetle ve güzel öğütle davet et. Onlarla en güzel
(şekl)iyle (kırmadan, kızdırmadan) mücadele et. Şüphesiz Rabbin, kendi yolundan sapanları en iyi
bilendir ve O, doğru yolda olanları da en iyi bilendir.”(Nahl/125)
■ “(Ey Resûlüm!) Allah’tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli
olsaydın, elbette onlar etrafından dağılıverirlerdi. O halde onları affet, onlar için mağfiret dile ve
(umûma ait) iş hakkında onlara danış, artık karar verdiğin zaman da, Allah’a güvenip dayan (onu
yap). Şüphesiz Allah kendisine güvenip dayananları sever.”(Al-i İmran/159)
A. AYETLER:
■ “İnsanları (küçümseyip) yanağını bükme/yüz çevirme ve yeryüzünde şımarık yürüme! Çünkü
Allah, böbürlenen ve kendisini beğenip övünen hiç kimseyi sevmez.
■ Yürüyüşünde ölçülü (ve kibirsiz) ol. Konuşurken sesini de alçak tut. Çünkü seslerin en çirkini
elbette eşeklerin sesidir.”
■ (Lokman/18-19)
■
■ “(Mü’min) kullarıma söyle: “En güzel olan (söz)ü söylesinler.” Çünkü şeytan aralarına fesat (ve
kavga) sokar. Şeytan şüphesiz, insana apaçık bir düşmandır.”
■ (İsra/53)
■
B. HADİSLER:
■ “İslâm, güzel ahlâktır.”
■ (Kenzü’l-Ummâl, 3/17, HadisNo: 5225.)
■
■ “Bir mü’min, güzel ahlâkı sayesinde, gündüz oruç tutup, gece namaz kılan kimselerin derecesine
ulaşır.”
■ (Ebû Dâvûd, Edeb 7; Tirmizî, Birr 62)
■
■ ‘Mü‘min, yerici, lanetçi, kötü sözlü ve kötü davranışlı değildir.‘
■ (Tirmizî, Birr, 48-1977)
C. AÇIKLAMA:
■ İslâm, müslümanın hayatında, samimî ve gösterişten uzak bir nezâketin hâkim olmasını
istemektedir. Giyimde, kuşamda, oturup kalkmada, konuşmada, yürümede, bakmada, bir şey
isterken, verirken, hâsılı her türlü davranışımızda, hattâ duygu ve düşüncede bile incelik ve
nezâket kurallarına uymak gerekir.
■ Bir müslüman herhangi bir şekilde ne kimseyi incitmeli, ne de kimseden incinmelidir. Müslüman
kendisine yapılan kabalıkları affetmesini bilmelidir. Affede affede Allâh’ın affına lâyık hâle
gelebilmenin gayreti içinde olmalıdır. Her anımızda İslam’ın güzel ahlakı tamamlayan bir din
olduğu hatırlayıp nezaketli olmaya gayret etmeliyiz.
D. HİKAYE:
■ Mevlânâ Câmî (1414-1492) yılları arasında yaşamış olan ünlü İslam alim ve şairlerinden biridir. Onun
yaşadığı dönemde tanınmış âlimler, şairler, yazarlar ve bilginler “Suskunlar Meclisi” adını verdikleri bir
heyet oluşturmuşlardı. Bu meclis, üyelerini çok düşünen, az konuşan ve az yazan insanlar arasından
seçiyordu. Meclisin üye sayısı ise otuz kişiyle sınırlı tutulmuştu. O dönemde yaşayan âlim, şair ve
yazarların içinde bu meclise üye olma arzusu vardı. İşte Mevlânâ Câmî bunlardan biriydi. O, gerçekten
çalışmaları, ahlakı, nezaketi ile örnek bir insandı. Ancak suskunlar meclisinin üye sayısının sınırlı
olması onun, seçkin insanların yer aldığı bu kurulda bulunmasına imkân vermiyordu.
■ Bir gün suskunlar meclisinin üyelerinden birinin öldüğünü duymuştu. Bunun üzerine üyeleri toplantı
halindeyken toplantı yapılan binaya geldi. Binanın önünde bir kapıcı bekliyordu. Ona hiçbir şey
demeden isteğini bir kağıda yazıp içeriye gönderdi. Meclis üyeleri Mevlânâ Câmî’yi çok yakından
tanıyorlardı, fakat vefat eden üyelerinin yerine birkaç gün önce başka bir değerli insanı almışlardı. Ama
Mevlânâ Câmî gibi birini de kapıdan çevirmek, “seni üye yapamıyoruz” demek oldukça zordu.
D. HİKAYE:
■ Kendi aralarında epeyce düşündüler.Ardından da bir bardağı ağzına kadar su ile doldurup
kapıcıyla Mevlânâ Câmî’ye gönderdiler. Bununla meclisin üye sayısının tam olduğunu, yeni bir
kişiye yer olmadığını anlatmak istiyorlardı. Kendisine, ağzına kadar su ile dolu bir bardak
gönderilen Mevlânâ Câmî, meclis üyelerinin ne demek istediğini anlamıştı. O da hemen yanındaki
gülden bir yaprak koparıp yavaşça bardağın üstüne koydu.
■ Haliyle gül yaprağı bardağı taşırmamıştı. Verdiği bu cevapla kendisi için de suskunlar meclisinde
bir yerin bulunduğunu anlatmak istiyordu. Meclis üyeleri de ağzına kadar su dolu olan bardağın
üzerine bir gül yaprağı konarak kendilerine geri gönderildiğini görünce durumu hemen anladılar.
Böyle bir insana çok nazik bir şekilde de olsa daha önce “meclisimizde yer yok!” anlamında bir
cevap verdiklerinden dolayı çok üzüldüler. Otuzla sınırlı olan üye sayılarını da aşarak Mevlânâ
Câmî’yi meclislerine üye yapmaya karar verdiler.
D. HİKAYE:
■ Mevlânâ Câmî meclise gelince başkan onun adını da listeye yazdı. Üye sayısını belirten otuz
sayısının önüne bir sıfır yazarak Mevlânâ Câmî’ye verdi. Başkan bununla Mevlânâ Câmî’nin
katılmasıyla meclisin değerinin on kat arttığını anlatmaya çalışıyordu. Listeyi eline alan Mevlânâ
Câmî, kendisinin gelmesiyle meclisin değerinin on kat artmış olduğu düşüncesine katılamadığını
göstermek için otuz sayısına eklenen sıfırı silip otuzun soluna yazdı.
■ Verdiği bu cevapla meclisin üye sayısını artırmadığı gibi, kendi değerinin, bu meclisin yanında
solda sıfır olduğunu anlatmak istiyordu. Son verdiği cevapla, gösterdiği saygı ve alçak gönüllülük
ile Mevlânâ Câmî, suskunlar meclisinin en değerli üyelerinden biri olduğunu ortaya
koyuyordu.Bu yaşanmış vakıa bize zarâfetin insan ilişkilerini ne ölçüde güzelleştirdiğini nasıl
anlatıyor? Anlaşılan mesele gül yaprağı kadar zarif ve bulunduğu ortama fazla gelmemekte
toplanıyor.
E. ÖZET OLARAK:
■ -Allahu Teala kitabımnız Kur’an-ı Kerim’de güzel söz söyleyenleri ve güzel davranışlarda
bulunan kullarını çok sevdiğini söylüyor.
■ -Peygamber Efendimiz sav insanların en güzel ahlak sahibi olanlarındandır. Biz de Efendimiz as
gibi güzel ahlaklı olursak Rabbimizin ve O’nun sevgisini kazanırız. Böylelikle Cennet’i de
kazanmış oluruz.-İnsanlar her zaman güzel ahlaklı kişileri sever. O halde eğer güzel davranışlı
olursak insanların sevgisini ve güvenini kazanırız.
F. SORULAR:
■ 1. En güzel ahlaklı insan kimdir?
■ 2. Güzel ahlak bize neler kazandırır?
■ 3. Güzel ahlaklı olmak niçin önemlidir?

More Related Content

What's hot (17)

Şükür
ŞükürŞükür
Şükür
 
Dua
DuaDua
Dua
 
İbadet Nedir?
İbadet Nedir?İbadet Nedir?
İbadet Nedir?
 
106. hucurat suresi
106. hucurat suresi106. hucurat suresi
106. hucurat suresi
 
Besmele
BesmeleBesmele
Besmele
 
İlkokul Güler Yüzlü Olmak
İlkokul Güler Yüzlü Olmakİlkokul Güler Yüzlü Olmak
İlkokul Güler Yüzlü Olmak
 
HayatıMıZda SabrıN öNemi
HayatıMıZda SabrıN öNemiHayatıMıZda SabrıN öNemi
HayatıMıZda SabrıN öNemi
 
Lise el besir
Lise el besirLise el besir
Lise el besir
 
Ortaokul hayatin merkezi namaz
Ortaokul hayatin merkezi namazOrtaokul hayatin merkezi namaz
Ortaokul hayatin merkezi namaz
 
Ihsan
IhsanIhsan
Ihsan
 
Kur'an ve Sünnet Bütünlüğü
Kur'an ve Sünnet BütünlüğüKur'an ve Sünnet Bütünlüğü
Kur'an ve Sünnet Bütünlüğü
 
Lise kurandan ogutler
Lise kurandan ogutlerLise kurandan ogutler
Lise kurandan ogutler
 
Selamlasma
SelamlasmaSelamlasma
Selamlasma
 
Hadis ve Sünnet
Hadis ve SünnetHadis ve Sünnet
Hadis ve Sünnet
 
O'nun Ahlakı Kur'an'dı
O'nun Ahlakı Kur'an'dıO'nun Ahlakı Kur'an'dı
O'nun Ahlakı Kur'an'dı
 
247. Kur'an Buluşması
247. Kur'an Buluşması247. Kur'an Buluşması
247. Kur'an Buluşması
 
Salavat ve Tekbir
Salavat ve TekbirSalavat ve Tekbir
Salavat ve Tekbir
 

More from Serkan Dereli

Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014
Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014
Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014Serkan Dereli
 
16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar
16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar
16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslarSerkan Dereli
 
Orta peygamberimizin komutanlari
Orta peygamberimizin komutanlariOrta peygamberimizin komutanlari
Orta peygamberimizin komutanlariSerkan Dereli
 
Orta insanlara karsi
Orta insanlara karsiOrta insanlara karsi
Orta insanlara karsiSerkan Dereli
 
Orta aserei mubessere
Orta aserei mubessereOrta aserei mubessere
Orta aserei mubessereSerkan Dereli
 
Lise evrendeki mukemmellik
Lise evrendeki mukemmellikLise evrendeki mukemmellik
Lise evrendeki mukemmellikSerkan Dereli
 
İlkokul Doğru Olmak
İlkokul Doğru Olmakİlkokul Doğru Olmak
İlkokul Doğru OlmakSerkan Dereli
 
İlkokul Allah Sevgisi
İlkokul Allah Sevgisiİlkokul Allah Sevgisi
İlkokul Allah SevgisiSerkan Dereli
 
İzcilikle Bağlantılı Konular
İzcilikle Bağlantılı Konularİzcilikle Bağlantılı Konular
İzcilikle Bağlantılı KonularSerkan Dereli
 
Liderin KAD Eğitimi
Liderin KAD EğitimiLiderin KAD Eğitimi
Liderin KAD EğitimiSerkan Dereli
 
İlkokul Zekat, Sadaka
İlkokul Zekat, Sadakaİlkokul Zekat, Sadaka
İlkokul Zekat, SadakaSerkan Dereli
 
İzci Oyun ve Yarışmaları
İzci Oyun ve Yarışmalarıİzci Oyun ve Yarışmaları
İzci Oyun ve YarışmalarıSerkan Dereli
 

More from Serkan Dereli (20)

Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014
Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014
Elektronik ii-ders-dokumanlari4-28032014
 
16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar
16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar
16 hafta ortaokul-ornek-davranislarslar
 
16 hafta lise-saygi
16 hafta lise-saygi16 hafta lise-saygi
16 hafta lise-saygi
 
Orta peygamberimizin komutanlari
Orta peygamberimizin komutanlariOrta peygamberimizin komutanlari
Orta peygamberimizin komutanlari
 
Orta namaz bilinci
Orta namaz bilinciOrta namaz bilinci
Orta namaz bilinci
 
Orta insanlara karsi
Orta insanlara karsiOrta insanlara karsi
Orta insanlara karsi
 
Orta aserei mubessere
Orta aserei mubessereOrta aserei mubessere
Orta aserei mubessere
 
Orta arkadaslik
Orta arkadaslikOrta arkadaslik
Orta arkadaslik
 
Lise evrendeki mukemmellik
Lise evrendeki mukemmellikLise evrendeki mukemmellik
Lise evrendeki mukemmellik
 
Lise basari
Lise basariLise basari
Lise basari
 
İlkokul Doğru Olmak
İlkokul Doğru Olmakİlkokul Doğru Olmak
İlkokul Doğru Olmak
 
İlkokul Besmele
İlkokul Besmeleİlkokul Besmele
İlkokul Besmele
 
İlkokul Allah Sevgisi
İlkokul Allah Sevgisiİlkokul Allah Sevgisi
İlkokul Allah Sevgisi
 
İzcilikle Bağlantılı Konular
İzcilikle Bağlantılı Konularİzcilikle Bağlantılı Konular
İzcilikle Bağlantılı Konular
 
Liderin KAD Eğitimi
Liderin KAD EğitimiLiderin KAD Eğitimi
Liderin KAD Eğitimi
 
İzcilik Tarihi
İzcilik Tarihiİzcilik Tarihi
İzcilik Tarihi
 
İlkokul Abdest
İlkokul Abdestİlkokul Abdest
İlkokul Abdest
 
İlkokul Zekat, Sadaka
İlkokul Zekat, Sadakaİlkokul Zekat, Sadaka
İlkokul Zekat, Sadaka
 
İlkokul Ramazan
İlkokul Ramazanİlkokul Ramazan
İlkokul Ramazan
 
İzci Oyun ve Yarışmaları
İzci Oyun ve Yarışmalarıİzci Oyun ve Yarışmaları
İzci Oyun ve Yarışmaları
 

16 hafta ilkokul_nazik_olmak

  • 2. A. AYETLER: ■ “(Resûlüm! İnsanları) Rabbinin yoluna/dinine hikmetle ve güzel öğütle davet et. Onlarla en güzel (şekl)iyle (kırmadan, kızdırmadan) mücadele et. Şüphesiz Rabbin, kendi yolundan sapanları en iyi bilendir ve O, doğru yolda olanları da en iyi bilendir.”(Nahl/125) ■ “(Ey Resûlüm!) Allah’tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, elbette onlar etrafından dağılıverirlerdi. O halde onları affet, onlar için mağfiret dile ve (umûma ait) iş hakkında onlara danış, artık karar verdiğin zaman da, Allah’a güvenip dayan (onu yap). Şüphesiz Allah kendisine güvenip dayananları sever.”(Al-i İmran/159)
  • 3. A. AYETLER: ■ “İnsanları (küçümseyip) yanağını bükme/yüz çevirme ve yeryüzünde şımarık yürüme! Çünkü Allah, böbürlenen ve kendisini beğenip övünen hiç kimseyi sevmez. ■ Yürüyüşünde ölçülü (ve kibirsiz) ol. Konuşurken sesini de alçak tut. Çünkü seslerin en çirkini elbette eşeklerin sesidir.” ■ (Lokman/18-19) ■ ■ “(Mü’min) kullarıma söyle: “En güzel olan (söz)ü söylesinler.” Çünkü şeytan aralarına fesat (ve kavga) sokar. Şeytan şüphesiz, insana apaçık bir düşmandır.” ■ (İsra/53) ■
  • 4. B. HADİSLER: ■ “İslâm, güzel ahlâktır.” ■ (Kenzü’l-Ummâl, 3/17, HadisNo: 5225.) ■ ■ “Bir mü’min, güzel ahlâkı sayesinde, gündüz oruç tutup, gece namaz kılan kimselerin derecesine ulaşır.” ■ (Ebû Dâvûd, Edeb 7; Tirmizî, Birr 62) ■ ■ ‘Mü‘min, yerici, lanetçi, kötü sözlü ve kötü davranışlı değildir.‘ ■ (Tirmizî, Birr, 48-1977)
  • 5. C. AÇIKLAMA: ■ İslâm, müslümanın hayatında, samimî ve gösterişten uzak bir nezâketin hâkim olmasını istemektedir. Giyimde, kuşamda, oturup kalkmada, konuşmada, yürümede, bakmada, bir şey isterken, verirken, hâsılı her türlü davranışımızda, hattâ duygu ve düşüncede bile incelik ve nezâket kurallarına uymak gerekir. ■ Bir müslüman herhangi bir şekilde ne kimseyi incitmeli, ne de kimseden incinmelidir. Müslüman kendisine yapılan kabalıkları affetmesini bilmelidir. Affede affede Allâh’ın affına lâyık hâle gelebilmenin gayreti içinde olmalıdır. Her anımızda İslam’ın güzel ahlakı tamamlayan bir din olduğu hatırlayıp nezaketli olmaya gayret etmeliyiz.
  • 6. D. HİKAYE: ■ Mevlânâ Câmî (1414-1492) yılları arasında yaşamış olan ünlü İslam alim ve şairlerinden biridir. Onun yaşadığı dönemde tanınmış âlimler, şairler, yazarlar ve bilginler “Suskunlar Meclisi” adını verdikleri bir heyet oluşturmuşlardı. Bu meclis, üyelerini çok düşünen, az konuşan ve az yazan insanlar arasından seçiyordu. Meclisin üye sayısı ise otuz kişiyle sınırlı tutulmuştu. O dönemde yaşayan âlim, şair ve yazarların içinde bu meclise üye olma arzusu vardı. İşte Mevlânâ Câmî bunlardan biriydi. O, gerçekten çalışmaları, ahlakı, nezaketi ile örnek bir insandı. Ancak suskunlar meclisinin üye sayısının sınırlı olması onun, seçkin insanların yer aldığı bu kurulda bulunmasına imkân vermiyordu. ■ Bir gün suskunlar meclisinin üyelerinden birinin öldüğünü duymuştu. Bunun üzerine üyeleri toplantı halindeyken toplantı yapılan binaya geldi. Binanın önünde bir kapıcı bekliyordu. Ona hiçbir şey demeden isteğini bir kağıda yazıp içeriye gönderdi. Meclis üyeleri Mevlânâ Câmî’yi çok yakından tanıyorlardı, fakat vefat eden üyelerinin yerine birkaç gün önce başka bir değerli insanı almışlardı. Ama Mevlânâ Câmî gibi birini de kapıdan çevirmek, “seni üye yapamıyoruz” demek oldukça zordu.
  • 7. D. HİKAYE: ■ Kendi aralarında epeyce düşündüler.Ardından da bir bardağı ağzına kadar su ile doldurup kapıcıyla Mevlânâ Câmî’ye gönderdiler. Bununla meclisin üye sayısının tam olduğunu, yeni bir kişiye yer olmadığını anlatmak istiyorlardı. Kendisine, ağzına kadar su ile dolu bir bardak gönderilen Mevlânâ Câmî, meclis üyelerinin ne demek istediğini anlamıştı. O da hemen yanındaki gülden bir yaprak koparıp yavaşça bardağın üstüne koydu. ■ Haliyle gül yaprağı bardağı taşırmamıştı. Verdiği bu cevapla kendisi için de suskunlar meclisinde bir yerin bulunduğunu anlatmak istiyordu. Meclis üyeleri de ağzına kadar su dolu olan bardağın üzerine bir gül yaprağı konarak kendilerine geri gönderildiğini görünce durumu hemen anladılar. Böyle bir insana çok nazik bir şekilde de olsa daha önce “meclisimizde yer yok!” anlamında bir cevap verdiklerinden dolayı çok üzüldüler. Otuzla sınırlı olan üye sayılarını da aşarak Mevlânâ Câmî’yi meclislerine üye yapmaya karar verdiler.
  • 8. D. HİKAYE: ■ Mevlânâ Câmî meclise gelince başkan onun adını da listeye yazdı. Üye sayısını belirten otuz sayısının önüne bir sıfır yazarak Mevlânâ Câmî’ye verdi. Başkan bununla Mevlânâ Câmî’nin katılmasıyla meclisin değerinin on kat arttığını anlatmaya çalışıyordu. Listeyi eline alan Mevlânâ Câmî, kendisinin gelmesiyle meclisin değerinin on kat artmış olduğu düşüncesine katılamadığını göstermek için otuz sayısına eklenen sıfırı silip otuzun soluna yazdı. ■ Verdiği bu cevapla meclisin üye sayısını artırmadığı gibi, kendi değerinin, bu meclisin yanında solda sıfır olduğunu anlatmak istiyordu. Son verdiği cevapla, gösterdiği saygı ve alçak gönüllülük ile Mevlânâ Câmî, suskunlar meclisinin en değerli üyelerinden biri olduğunu ortaya koyuyordu.Bu yaşanmış vakıa bize zarâfetin insan ilişkilerini ne ölçüde güzelleştirdiğini nasıl anlatıyor? Anlaşılan mesele gül yaprağı kadar zarif ve bulunduğu ortama fazla gelmemekte toplanıyor.
  • 9. E. ÖZET OLARAK: ■ -Allahu Teala kitabımnız Kur’an-ı Kerim’de güzel söz söyleyenleri ve güzel davranışlarda bulunan kullarını çok sevdiğini söylüyor. ■ -Peygamber Efendimiz sav insanların en güzel ahlak sahibi olanlarındandır. Biz de Efendimiz as gibi güzel ahlaklı olursak Rabbimizin ve O’nun sevgisini kazanırız. Böylelikle Cennet’i de kazanmış oluruz.-İnsanlar her zaman güzel ahlaklı kişileri sever. O halde eğer güzel davranışlı olursak insanların sevgisini ve güvenini kazanırız.
  • 10. F. SORULAR: ■ 1. En güzel ahlaklı insan kimdir? ■ 2. Güzel ahlak bize neler kazandırır? ■ 3. Güzel ahlaklı olmak niçin önemlidir?