“Etik” (ethics) ise, ahlaktan daha farklı bir kavramdır. Türkçe’ye daha ziyade ahlak felsefesi ya da ahlak bilimi olarak çevrilmektedir (Ahlak felsefesi, insan yaşamındaki değerler, ilkeler ve yargıları inceleyen felsefe dalıdır). Etik, bir olgu olan ahlaktan farklı olarak, bu olgunun araştırılmasını ve böylece ahlaki açıdan insanlar için nelerin doğru ve nelerin yanlış olduğuna dair ilkelerin belirlenmesini irdeler.
Kant’ın Ödev ahlakında (Deontoloji) iş ahlakı söz konusu olduğunda sorulması gereken sorulardan biri de ‘’İş ahlakı işletmenin çıkarları için mi? Yoksa toplumun çıkarları için mi gereklidir?’’ sorusudur. İşletmenin çıkarlarına uygun olduğu için iş ahlakına uymak gerçekten ahlaki bir şey midir?
Bu sorulara anlamlı cevap verebilmek için deontoloji ve teleoloji kavramlarına bakmak gerekir. Kant’ın ahlakında esas olan mutluluk ya da fayda değil, mutluluğu hak etmek ve doğru olmaktır. Burada ahlaki olmak için başka koşulların yerine gelmesinin beklenmemesi gerektiğini vurgular Kant. Ahlaki davranış her koşulda ve durum ne olursa olsun ortaya konması gereken bir davranıştır.
Sonuçsalcılık (Teleoloji) ise deontolojik yaklaşımın karşısındaki ahlak teorisidir. Nasıl yaşanması gerektiğine dair ahlak teorileri iki farklı kavram içerir.
İyi ve kötünün ne olduğuna yönelik görüş.
Doğruluk
Sonuçsalcılık açısından bir kişi hangi değerleri benimserse benimsesin bu değerleri ilerletmek ve geliştirmek için çalışmalıdır.
Kurumsal İletişim açısından da bu iki yaklaşımı ahlak ve etik davranış şeklinde incelemeye çalışılmıştır. Günümüz dünyasında etik davranış şekilleri kurumların müşteri ileri ile olan iletişiminde olmazsa konularından biridir. Bu konuya önem gösteren kurumların kendi çalışanları ile dış çalışanları arasındaki ahlaki değerlere uyumu kontrol eden ’ ’Etik Kurul’’ ları bulunmaktadır.
“Etik” (ethics) ise, ahlaktan daha farklı bir kavramdır. Türkçe’ye daha ziyade ahlak felsefesi ya da ahlak bilimi olarak çevrilmektedir (Ahlak felsefesi, insan yaşamındaki değerler, ilkeler ve yargıları inceleyen felsefe dalıdır). Etik, bir olgu olan ahlaktan farklı olarak, bu olgunun araştırılmasını ve böylece ahlaki açıdan insanlar için nelerin doğru ve nelerin yanlış olduğuna dair ilkelerin belirlenmesini irdeler.
Kant’ın Ödev ahlakında (Deontoloji) iş ahlakı söz konusu olduğunda sorulması gereken sorulardan biri de ‘’İş ahlakı işletmenin çıkarları için mi? Yoksa toplumun çıkarları için mi gereklidir?’’ sorusudur. İşletmenin çıkarlarına uygun olduğu için iş ahlakına uymak gerçekten ahlaki bir şey midir?
Bu sorulara anlamlı cevap verebilmek için deontoloji ve teleoloji kavramlarına bakmak gerekir. Kant’ın ahlakında esas olan mutluluk ya da fayda değil, mutluluğu hak etmek ve doğru olmaktır. Burada ahlaki olmak için başka koşulların yerine gelmesinin beklenmemesi gerektiğini vurgular Kant. Ahlaki davranış her koşulda ve durum ne olursa olsun ortaya konması gereken bir davranıştır.
Sonuçsalcılık (Teleoloji) ise deontolojik yaklaşımın karşısındaki ahlak teorisidir. Nasıl yaşanması gerektiğine dair ahlak teorileri iki farklı kavram içerir.
İyi ve kötünün ne olduğuna yönelik görüş.
Doğruluk
Sonuçsalcılık açısından bir kişi hangi değerleri benimserse benimsesin bu değerleri ilerletmek ve geliştirmek için çalışmalıdır.
Kurumsal İletişim açısından da bu iki yaklaşımı ahlak ve etik davranış şeklinde incelemeye çalışılmıştır. Günümüz dünyasında etik davranış şekilleri kurumların müşteri ileri ile olan iletişiminde olmazsa konularından biridir. Bu konuya önem gösteren kurumların kendi çalışanları ile dış çalışanları arasındaki ahlaki değerlere uyumu kontrol eden ’ ’Etik Kurul’’ ları bulunmaktadır.
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Araştırma Modelleri konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mart 2016
Kamuda İnovasyon | Public Sector InnovationFeridun Akkaya
Özellikle kamunun, yeni yapının harekete geçirilmesinde etkin bir rol üstlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çerçevede mevcut kamusal örgütlenme modeli içerisinde kurumsal kapasitenin geliştirilmesi ve yenilikçi örgütsel yapıların tasarımlanması stratejik bir öneme sahiptir. Küresel alanda da bakıldığı zaman dünyanın büyük güçleri bu alamda kamuda yeniden yapılanma ve etkin bir kamu yönetim sistemi tasarımlama notasında büyük bir çaba içerisindedirler. Güçlü, dinamik, çevik ve yenilikçi kamu yönetim sistemi oluşturan devletlerin gelecek süreçte küresel odaklara nüfuzları ve etkileri çok daha fazla olacaktır.
Çalışmaya incelendiği zaman özellikle dünyadaki gelişmeler, yönetim ve organizasyon alanındaki temel eğilimler değerlendirilmiştir. Bu çerçevede gelecek açısından yeni yönetim yaklaşımları ve modelleri üzerinde detaylı değerlendirmeler yapılmıştır. Bunlarla birlikte kamu yönetimi ve yapısı açısından çevik yapılar, kanıta dayalı yönetim sistemleri gibi modeller bu çalışma çerçevesinde ele alınmıştır. Yönetim sistemlerinin güçlü ve rekabetçi olması bugün birçok yönetim ve yöneticinin en çok kafa yordukları alanlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çerçevede çalışmada ele alınan kanıta dayalı yönetim modeli ve çevik organizasyonel yapılar bugün kamu yönetiminde önemli katkılar sağlayabilir.
Yapılan saha araştırmaları sonucunda (kanıta dayalı model) Türkiye’de kamu sektörünün rekabetçi ve inovatif olarak çalışmasının önünde birçok açıdan engellerin olduğunu göstermektedir. Bu da kamuda işlerin niteliğini olumsuz etkilemektedir. Özellikle geçmişten günümüze uzanan örgütlenme modelinin kamuda derin bir katılaşma (inertia) oluşturduğu ortaya konmuştur. Bunun kırılması ve dinamik bir yapının oluşturulması birçok alanda direnç oluşturmaktadır. Ayrıca bu sürecin yönetimi ve geliştirilmesi de ciddi bir yönetim modelini de gerekli kılmaktadır.
Türkiye gerek içinde bulunduğu bölgedeki pozisyonu gerekse de küresel gelişmeler doğrultusunda güçlü bir devlet organizasyonunu gelişmeler çerçevesinde oluşturması gerekmektedir. Bu nedenle kamunun kurumsal kapasitesi bu süreçteki en kritik noktalar arasında yer almaktadır. Gelişime, değişime ve inovasyona açık kamu kritik bir öneme haizdir. Kamunun mevcut bilgi ve yetkinlik stoklarının etkin yöntemler ile ele alınması gerekmektedir. Bu aşamada öncelikli olarak kamunun Türkiye’nin 2023 hedeflerine yönelik olarak yapılanması ve kurumsal kapasitesinin geliştirmeye yönelik olarak inovatif modeller benimsemesi kritik bir önem taşımaktadır. Aksi halde ülkemizin önemli kaynaklarını kullanan bu yapının etkin ve etkili bir yönetim modeli ile çalışmamasının her alanda maliyetleri olacağının unutulmaması gerekiyor.
İnovatif bir kamu sektörü için kurumsal düzeyde modellerin geliştirilmesi bu çerçevede merkezi ve taşra teşkilatının Türkiye’nin ihtiyaçlarına cevap verecek bir modelde tasarımlanması noktasında çalışmaların yapılması kamuda inovasyon ve gelişim için tetikleyici bir rol üstlenecektir.
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Evren ve Örneklem konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mart 2016
"Güvene ve İşbirliğine Dayalı" eğitim programını birlikte yürüteceğiz. Bu eğitimin iki temel yaklaşımı vardır birincisi İNSAN, ikincisi İLETİŞİM. Eğitimi sizlere, eğitimcinin eğitimi prensibi ile her birinizi kendi ekibinize eğitim verecek şekilde aktaracağım.
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Araştırma Modelleri konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mart 2016
Kamuda İnovasyon | Public Sector InnovationFeridun Akkaya
Özellikle kamunun, yeni yapının harekete geçirilmesinde etkin bir rol üstlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çerçevede mevcut kamusal örgütlenme modeli içerisinde kurumsal kapasitenin geliştirilmesi ve yenilikçi örgütsel yapıların tasarımlanması stratejik bir öneme sahiptir. Küresel alanda da bakıldığı zaman dünyanın büyük güçleri bu alamda kamuda yeniden yapılanma ve etkin bir kamu yönetim sistemi tasarımlama notasında büyük bir çaba içerisindedirler. Güçlü, dinamik, çevik ve yenilikçi kamu yönetim sistemi oluşturan devletlerin gelecek süreçte küresel odaklara nüfuzları ve etkileri çok daha fazla olacaktır.
Çalışmaya incelendiği zaman özellikle dünyadaki gelişmeler, yönetim ve organizasyon alanındaki temel eğilimler değerlendirilmiştir. Bu çerçevede gelecek açısından yeni yönetim yaklaşımları ve modelleri üzerinde detaylı değerlendirmeler yapılmıştır. Bunlarla birlikte kamu yönetimi ve yapısı açısından çevik yapılar, kanıta dayalı yönetim sistemleri gibi modeller bu çalışma çerçevesinde ele alınmıştır. Yönetim sistemlerinin güçlü ve rekabetçi olması bugün birçok yönetim ve yöneticinin en çok kafa yordukları alanlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çerçevede çalışmada ele alınan kanıta dayalı yönetim modeli ve çevik organizasyonel yapılar bugün kamu yönetiminde önemli katkılar sağlayabilir.
Yapılan saha araştırmaları sonucunda (kanıta dayalı model) Türkiye’de kamu sektörünün rekabetçi ve inovatif olarak çalışmasının önünde birçok açıdan engellerin olduğunu göstermektedir. Bu da kamuda işlerin niteliğini olumsuz etkilemektedir. Özellikle geçmişten günümüze uzanan örgütlenme modelinin kamuda derin bir katılaşma (inertia) oluşturduğu ortaya konmuştur. Bunun kırılması ve dinamik bir yapının oluşturulması birçok alanda direnç oluşturmaktadır. Ayrıca bu sürecin yönetimi ve geliştirilmesi de ciddi bir yönetim modelini de gerekli kılmaktadır.
Türkiye gerek içinde bulunduğu bölgedeki pozisyonu gerekse de küresel gelişmeler doğrultusunda güçlü bir devlet organizasyonunu gelişmeler çerçevesinde oluşturması gerekmektedir. Bu nedenle kamunun kurumsal kapasitesi bu süreçteki en kritik noktalar arasında yer almaktadır. Gelişime, değişime ve inovasyona açık kamu kritik bir öneme haizdir. Kamunun mevcut bilgi ve yetkinlik stoklarının etkin yöntemler ile ele alınması gerekmektedir. Bu aşamada öncelikli olarak kamunun Türkiye’nin 2023 hedeflerine yönelik olarak yapılanması ve kurumsal kapasitesinin geliştirmeye yönelik olarak inovatif modeller benimsemesi kritik bir önem taşımaktadır. Aksi halde ülkemizin önemli kaynaklarını kullanan bu yapının etkin ve etkili bir yönetim modeli ile çalışmamasının her alanda maliyetleri olacağının unutulmaması gerekiyor.
İnovatif bir kamu sektörü için kurumsal düzeyde modellerin geliştirilmesi bu çerçevede merkezi ve taşra teşkilatının Türkiye’nin ihtiyaçlarına cevap verecek bir modelde tasarımlanması noktasında çalışmaların yapılması kamuda inovasyon ve gelişim için tetikleyici bir rol üstlenecektir.
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Evren ve Örneklem konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mart 2016
"Güvene ve İşbirliğine Dayalı" eğitim programını birlikte yürüteceğiz. Bu eğitimin iki temel yaklaşımı vardır birincisi İNSAN, ikincisi İLETİŞİM. Eğitimi sizlere, eğitimcinin eğitimi prensibi ile her birinizi kendi ekibinize eğitim verecek şekilde aktaracağım.
Bu sunuda yeni medya ortamının değişkenleri üzerine teorik olarak durulmuş ve bir iletişim kanalı olarak yeni medyanın toplum üzerinde ne gibi boyutlarda etki unsuru oluşturduğu üzerine bir çalışma yapılmıştır. İlginiz için teşekkürler.
İnsan 2030-Türkiye Fütüristler Derneği ile...Novida Global
Türkiye Fütüristler Derneği'nin Nisan 2015'te Atatürk Üniversite'sinde gerçekleştirdiği etkinlikte Novida Stratejik Yönetim Hizmetleri Kurucu ve CEO'su Işık Deliorman Aydın tarafından gerçekleştirilen seminerde, 2030 yılında İnsanlığı neler beklediğine ve ne gibi mesleklerin ortaya çıkacağına dair gelecek öngörüleri paylaşılmıştır.
Yapı Kredi Kültür'de,
26 04 2007'de yapılan sunum -Türkiye için “Köşeyi Dönme” seçeneği:
Türkiye’nin Bilgi Toplumu’na evrilme şansı var mı?
Köstekler, Destekler ve Politikalar, Fırsatlar ve
Şanslar.
Bugün neredeyiz ve neleri aşmalıyız?
Çin'de bir kelebek kanatlarını çırptıktan kısa bir süre sonra; Chicago'da fırtına başlayabilir. Peki biz hangi kelebeğin, hangi kanat çırpışının hangi fırtınaya sebep olduğunu biliyor muyuz? Ya da yıldızların ardında bizi neyin beklediğini?
Gittikçe gelişen teknolojilerin amacı da bizim için birer bilinmeyen olan bu alanları keşfetmek ve değerlendirmeye çalışmaktır.
VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
BİLGİ TOPLUMU
1. Bu sunum şu kaynaktan yararlanılarak hazırlanmıştır:
Coşkun Can Aktan & İstiklal Y Vural Bilgi Çağında Bilgi Yönetimi, Konya:
Çizgi Kitabevi, 2005
Sunumu Hazırlayan: Deniz Kasırga
4. Birinci
Dalga
• Tarım
Devrimi
İkinci Dalga
• Sanayi Devrimi
Üçüncü
Dalga
• Enformasyon
Devrimi
Bilgi toplumu, başta emek faktörü olmak üzere tüm üretim
faktörlerinin, kamu ve özel sektör işletmelerinin,
bireylerin ve devletin teknolojik gelişmeler karşısında
yeniden yapılanmasını, yeni bir dünya görüşü ve yaşam
felsefesini beraberinde getirmektedir.
5. Günümüz bilgi toplumunda bilgi, en
önemli üretim kaynaklarından birisi
olarak görülmektedir.
Bilginin oluşumuna katkı verecek ve bilgiyi kullanacak
olan ise insandır. Bilgi toplumunda diğer önemli girdi
insan faktörü olmaktadır. Burada, düşünsel anlamda
emek faktörünün gelişimi, insana yapılacak yatırımlar
ön plana çıkmaktadır.
Geleneksel üretim faktörleri ortadan kalkmamakta
ancak, ikinci plana düşmektedir. Üretim faktörleri, bilgi
sayesinde elde edilebilir kaynaklardır. Burada bilginin
niteliği de önemlidir.
8. Kaynak: Masuda, Yoneji, Managing in the Information Society, Cambridge,Mass: Basil Blackwell, 1990, s.6. (Bkz:Erkan,1997:102-03.; Bozkurt,1996:43.).
BİLGİ TOPLUMUSANAYİ TOPLUMU
TEKNOLOJİ
• Öz
• Temel fonksiyon
• Üretim gücü
• Buhar makinesi
• Fiziksel emeğin ikamesi
• Maddi üretim gücü
• Bilgisayar
• Zihinsel emeğin ikamesi
• Bilgi üretme gücü
SOSYO-EKONOMİKYAPI
DEĞERLER
Ürünler
Üretim merkezi
Piyasa
Öncü endüstriler
Endüstriyel yapı
Ekonomik yapı
Sosyo ekonomik ilke
Sosyo ekonomik özne
Sosyo ekonomik sistem
Toplum biçimi
Ulusal hedef
Hükümet bicimi
Sosyal değişimin itici gücü
Toplumsal sorunlar
En ileri aşama
Faydalı mal ve hizmetler
Modern fabrika
Yeni dünya,satın alma gücü
İmalat sanayileri
Tarım,sanayi ve hizmetler
Meta ekonomisi
Fiyat ilkesi
Şirket
Özel mülkiyet
Sınıflı toplum
Gayri safi ulusal refah
Parlamenter demokrasi
İşci hareketleri,grevler
İşsizlik,savaş,diktatörlük
Kitlesel tüketim
Bilgi,teknoloji
Bilgi kullanımı
Bilgi alanının genişlemesi
Entelektüel endüstriler
Sanayi yapısı matrisi
Sinerjik ekonomi
Amaç ilkesi(sinerjik ileri besleme ilkesi)
Gönüllü topluluklar
Altyapı,sinerji ilkesi
Fonksiyonel toplum
Gayri safi ulusal tatmin
Katılımcı demokrasi
Sivil hareketler
Gelecek şokları,terör
Yüksek düzeyde kitlesel bilgi
Değer standartları Maddi değerler Zaman değeri
Etik standartlar Temel insan hakları Öz disiplin,toplumsal katılım
Zamanın ruhu Rönesans(bireyin
özgürleşmesi)
Globalizm(insan ve doğanın
ortak yaşayışı)
9. Bilgi toplumunun en önemli
özelliği mal üretiminden
hizmet üretimine doğru bir
kaymanın görülmesidir.
Bilgi toplumunda, teknik ve profesyonel
bilim adamları, teknisyenler,
mühendisler, öğretmenler sayıca artmış
ve toplam işgücü içerisinde önemli bir
yere sahip olmuşlardır. Oysa sanayi
toplumunda yarı vasıflı işçiler çalışan
sınıf içinde en kalabalık gurubu
oluşturmaktaydılar.
10. SANAYİ TOPLUMU BİLGİ TOPLUMU
TEKNOLOJİEKONOMİ
SOSYAL
SİSTEM
POLİTİK
SİSTEM
PARADİGMA
• Enerji:Fosil yakıklar(petrol,kömür)
• Malzemeler:Yenilenemez kaynaklar(metaller,petrol)
• Araçlar:Makineler
• Üretim yöntemi:Kurmak,montaj,değiştirilebilir
parçalar
• Ulaşım sistemi:Vapur,uçak,otomobil,demiryolu
• Haberleşme sistemi:Basın,TV
• Ulusal düzeyde kitlevi pazar ekonomisi.
• İşgücünün karmaşık dağılımı,sınırlı uzmanlık
yeteneğine,standart çalışma kalıplarına ve büyük
hiyerarşik kurumların değişik düzeydeki otoritelerinin
birbirleriyle ayarlanmış örgütlenmesine bağlıdır.
• Cinsel rollerin farklılaştığı çekirdek aile
anagüvenlik(destek sistemi),ölümsüz kurumdur
• Yetişkinlikte tamamlanan kitlesel eğitim
• Kapitalizm ve Marksizm:Hukuk,din,sosyal sınıf ve
politika sermaye yatırımlarının mülkiyet ve
kontrolunu elinde bulunduranlarca şekillendirilir.
• Milliyetçilik:Temsili hükümet veya diktatörlük
şeklinde güçlü merkezi ulusal hükümet.
• Bilimin temeli:Fizik,kimya
• Temel düşünce:İnsan akıbetinin rekabetçi bir
dünyada,menfaat ve ceza sistemi ile rasyonal sosyal
yapıyı uyumlu bir şekilde oluşturmasına bağlı
olduğuna inanılır.
• Enerji:Doğal(güneş,rüzgar),nükleer
• Malzemeler:Yenilenebilir
kaynaklar(biyoteknoloji),seramik,yeniden kullanım
• Araçlar:Aklı geliştirici makineler(bilgisayar)
• Ulaşım sistemi:Uzay gemisi
• Haberleşme:Elektronik araçlar
• Bütünleşmiş küresel ekonomi:Temel ekonomik
faaliyet üretici ve tüketicileri daha çok birleştiren
bilgi hizmetlerinin tedariki şeklindedir.
• Doğrudan çıkarlarını korumaya yönelik üyelerden
oluşan,küçük girişimciliğin örgütlenmesi şeklinde
bir yapılanma.
• Bireyin merkezi konumda olduğu aile tipi
• Sosyal değerlerde çeşitlilik,eşitlik,bireysellik
• Eğitim bireyselleşmiştir ve süreklidir
• Cinsel işbölümünün benzeştiği,insani yeteneği
geliştirmeyi sağlayan roller
• Küresel işbirliği:Bilginin kontrolü ve sahipliği için
uluslarüstü örgütlerin kurumlaşması
• Yerel yönetimler asıl yönetim birimi ve katılımcı
demokrasi temel norm haline gelmektedir.
• Bilimin temeli:Kuantum elektroniği,moleküler
biyoloji,nano-teknoloji,çevresel bilimler
• Merkezi düşünce:İnsanın kabiliyet ve gelişiminin
sürekli artması
• Değer sistemi:Kadına özgü değerlerin öne
çıktığı,bağımsız bireylerden oluşan ademi
merkezitci bir topluma yönelme var.
Kaynak:R.Crawford,R.,IntheEraofHumanCapital,USA:HarperBusiness,1991,s.6.(TabloErkan,1997:110-
111’denaktarılmıştır).
11. Sanayi toplumu, malların
üretimi için makine ve
insanların
koordinasyonuna
dayanmaktaydı. Bilgi
toplumun ise hemen her
şey bilgi etrafında
örgütlenmektedir.
Sanayi toplumunun ortaya
çıkmasında en önemli
etkenin buhar makinesi,
elektrik, içten yanmalı motor
gibi enerji teknolojilerin
bulunmasıdır. Bilişim
teknolojilerinin ortaya çıkıp
hızla gelişmesi de benzer bir
etkiyi yeni oluşan toplumda
oluşturmuştur.
12. TEKNOLOJİEKONOMİ
SOSYAL
SİSTEM
POLİTİK
SİSTEM
PARADİGMA
İLKEL TOPLUM TARIM TOPLUMU
• Enerji:İnsan enerjisi
• Malzemeler:Hayvan postu ve
taşlar
• Araçlar:Asgari düzeyde kesme
veya dövme(taş yapımı)
• Üretim yöntemi:Yok
• Ulaşım yöntemi:Yürüme
• Haberleşme sistemi:Konuşma
Toplayıcılık
Avcılık
Balıkcılık
Küçük gruplar ve aşiretler
Aşiret yaşlılarının ve şefin kuralları
çerçevesinde temel politik birim
olarak aşiret
Dünyanın tamamen doğal şekliyle
gözlenmesi
• Enerji:Doğal enerji(insan,hayvan,rüzgar)
• Malzemeler:Yenilenebilir kaynaklar
• Araçlar:İnsan kasının kullanımı(Kaldıraç ve
vinçler) veya doğal güçleri çalışır duruma
getirme(yelken su değirmeni)
• Üretim yöntemi:El sanatları
• Ulaşım sistemi:At,vagon,yelkenli gemi
• Haberleşme sistemi:El yazımı
• Kendi kendine yeterli yerel ve ademi
merkeziyetçi ekonomi
• Köy ekonomisi düzeyinde emekte basit iş
bölümü
• Ekonomide esas kaynak:Toprak
• Cinsel rollerin açıkça belirlendiği hareketsiz
büyük aile ve ailenin ana güvenlik sistemi
olması
• Seçkinlerle sınırlı kalan eğitim
• Feodalizm:Hukuk,din,sosyal sınıf ve
politika,doğumla kazanılan otoriteyle
toprağın yönetimini belirlemektedir.
• Temel politik birim yerel topluluktur
• Bilimin temeli:Matematik,astronomi
• Merkezi düşünce:İnsanların üstün
güçler(örneğin tanrı),din,mistik görüş
tarafından kontrol edildiği kabul edilir
• Değer sistemi:doğaya uyuma dayanır
13. Bilgi toplumu, sanayi
toplumunun sosyo-ekonomik
gelişme sürecinde yol açtığı
gelişmelerden daha farklı,
ekonomik alandaki tüm karar
birimlerinin ve kurumların
yapısında hızlı değişimi ve
yeniden yapılanmayı
gerektiren bir aşamadır.
Bilgi teknolojilerinin
hızla gelişimi, bu
gelişmelere aynı hızda
ayak uydurabilecek bir
toplum yapısını
gerektirmektedir.
Bilgi toplumu aşamasına
ulaşmış bir çok gelişmiş
ülkede ulaşılan
gelişmişlik düzeyinin
sürekliliğinin korunması
amacıyla, giderek bilime,
teknolojiye ve insana
yatırıma daha fazla önem
verilmektedir.