SlideShare a Scribd company logo
1 of 53
Çocuk Emeğinin Kullanımını
Yaygınlaştıran Yapısal Koşullar
Mustafa Durmuş
Gazi Üniversitesi İİBF
1Doç. Dr. Mustafa Durmuş
∗ BM Çocuk Hakları Konvensiyonu:
∗ 18 yaşın altındaki herkes çocuk sayılır. Çocuk işçiliği ise bir ülkenin ILO Konvensiyonu’na (138)
göre belirlediği asgari yasal çalışma yaşının altındaki işçiliktir.
∗ Bu genelde 14-15 yaş, hafif işler için 12-13 yaş ve tehlikeli olarak kabul edilen işlerde ise 18 yaş
altı olarak tanımlanmaktadır. Tehlikeli işler çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini doğrudan
bozan işlerdir (Education International, 2013).
∗ UNICEF’e göre 12 yaşın altındaki bir çocuk hangi işte çalışırsa çalışsın çocuk işçidir (Employment
Cond, 2007).
∗ ILO’ya göre asgari çocuk yaşı genel işler için 15 yıl (agülerde 14), hafif işlerde 13 yıldır
(agülerde 12 ).
∗ ILO çocukların her iktisadi faaliyetini işçilik saymıyor. Aileye yardım, katkı ya da okul saatleri
dışında, tatillerde yapılan işleri işçilik değil, çocukları hayata hazırlayan verimli faaliyetler
olarak görüyor.
∗ Sadece çocuğun gelişimini bozan faaliyetleri işçilik olarak görüp, onları da hafif ve tehlikeli
işler olarak ayırıyor (What is Child, ILO).
∗ Böyle bir tanım çocuk emeğinin ucuz ve kolay yönetilir bir sömürü çıkarımının konusu
olduğu gerçeğini göz ardı ediyor.
Çocuk emeği / işçiliği
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 2
∗ Ödenmiş ya da ödenmemiş emek gücü olarak ortaya çıkabiliyor.
∗ Kayıtlı ve/veya kayıt dışı çalıştırma konusu olabiliyor.
∗ Az ya da çok saat, ara sıra ya da sürekli çalışma biçiminde
olabiliyor.
∗ Yasal işlerde ya da yasa dışı işlerde olabiliyor (sanayi, fahişelik ya
da uyuşturucu kuryeliği gibi).
∗ Ev içinde ya da dışında olabiliyor (temizlik, ütü, mutfak,
bahçıvanlık, bebek çocuk ya da yaşlı bakımı).
∗ Göçmen ve mülteci çocuk işçiliği şeklinde olabiliyor (Türkiye’deki
Suriyeliler
Çocuk işçiliğinin bazı boyutları
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 3
∗ ILO (Global Child Labour Trends, 2012):
∗ 2012 yılı itibariyle dünyada 5-17 yaş arasında ekonomik faaliyette bulunan toplam
264 milyon çocuk var.
∗ Bu toplam çocuk nüfusu olan yaklaşık 1,2 milyar çocuğun yaklaşık % 17’sine denk
düşüyor.
∗ Bu oran erkeklerde % 18, kızlarda % 15.
∗ Çocuk işçi sayısı (5-17 yaş): 168 milyon (% 11). Bunun yarısı tehlikeli işlerde
çalışıyor.
∗ Çocuk işçiliğin dünyadaki coğrafi dağılımı ise şöyle:
∗ Asya Pasifik % 46 (78 milyon), Sahra altı Afrika % 35 (59 milyon), L. Amerika ve
Karayipler %7,4 (12.5 milyon) ve Orta Doğu ve Afrika % 5,3 ( 9 milyon).
∗ ILO’ya göre çocuk işçiliği son 12 yılda 78 milyon azaldı.
∗ En yoksul ülkelerde çocuk işçiliği en yüksek oranda seyrediyor: Nijer % 67 ve
Togo % 63 (Employment Cond).
Çocuk işçiliği ne kadar yaygın?
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 4
∗ Global Conference on Child (2013):
Kentlerde çocuklar daha çok kayıt dışılığın görüldüğü ticaret ve hizmetler
sektöründe çalışıyorlar (sokak satıcılığı, atık kağıt toplayıcılığı, inşaat, fahişelik ve
uyuşturucu).
∗ Tarım sektörü çocuk emeğinin en yaygın görüldüğü sektör (% 59). Ama çocuk
işçiliği reel üretimin de hemen her aşamasında mevcut
∗ Tarımda başta kötü hava koşulları, kimyasal zehirler, aşırı çalışma, traktör vb
makinelerin altında kalma riski gibi riskler altındalar.
∗ Vücut dirençleri yeterince gelişmediğinden kaza ve hastalıklardan çok daha ağır
etkileniyorlar.
∗ Tarım sektörüne özgü çocuk işçiliğinin nedenleri :
Ailelerin gelirlerinin çok düşük olması ve ailelerin yoksulluğu, kamusal hizmetlerin
yetersizliği, geri tarım teknolojisi, yetişkinlerin sınırlı iş olanakları.
∗ Bu sektörde çalışan çocukların % 67’si aile işletmelerinde çalışıyorlar.
Çocuk işçiliğinin yer aldığı sektörler
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 5
Tarım % 59
Sanayi % 7
Hizmetler % 32
Katkı veren aile işçisi % 68
Ücretli işçi % 21
Kendine çalışan % 5
Düşük gelirli ülkelerde % 23
Düşük-Orta gelirli ülkelerde % 9
Üst-Orta gelirli ülkelerde % 6
Üst gelirli ülkelerde ----
5-14 yaş 144,1 milyon
5-17 yaş 64,4 milyon
Erkek 148,3 milyon
Kız 116,1 milyon
∗ Bu konuda TÜİK, ÇSGB rapor ve verilerinin yanı sıra AB İlerleme
raporları, bazı uluslar arası kuruluşların raporları ve özgün bazı sivil
toplum örgütlerinin raporları ve verileri mevcut.
∗ Ancak bu verilerin ne denli sağlıklı olduğu tartışma götürür. Zira
özellikle de tarımsal mevsimlik çocuk işçiliği konusunda hemen hiç
sağlıklı veri yok.
∗ Keza 4+4+4 uygulaması çocuk işçi sayısını karartan bir takım sonuçlara
sebep oldu.
∗ Özellikle mesleki eğitimde, çıraklık okullarında öğrenci ve turizm
sektöründe stajyer olarak yer alan çocuk işçiler resmi olarak çocuk işçi
sayılmıyorlar.
∗ Bu nedenle de bu kuruluşların verilerinin eksik olması ihtimali bir hayli
yüksek.
Türkiye’de çocuk işçiliği
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 7
∗ Bu konuda en çarpıcı örnek Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı’nın 2015 yılı Bütçe Taslağı’dır.
∗ Öyle ki bu taslakta 2014 yılında yapılan 3,225 teftiş ile 435,795
işçiye ulaşıldığı ancak bunlardan sadece 1 tanesinin çocuk işçi
olduğu; işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından sorunlu hiçbir çocuk
işçiye rastlanılmadığı yazılıdır.
∗ Oysa özellikle de tarım dışında, küçük işletmelerde, inşaat ve
turizm sektöründe çok sayıda çocuk işçi ya kayıt dışı ya da
stajyer adı altında çalıştırılıyor.
∗ Teftişlerde sadece 38 işçinin sigortasız çalıştırıldığı ve sadece 5
işyerinin sigortası işçi çalıştırdığı ortaya çıkartılmış…
∗ Bu durum teftişlerin ne denli ciddi olduğu kuşkusu yaratıyor.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 8
Türkiye’de çocuk işçiliği
∗ Aile ve Sosyal politikalar Bakanlığı’na göre, Türkiye’de 6-17 yaş grubunda yer alan
15,3 milyon çocuğun 893,000’i (% 6’sı) çocuk işçi konumundadır. Bunların % 50’si
okula devam etmemektedir. 6-14 yaş grubundakilerin % 20’si okulu terk etmiştir.
2013 yılında 59 çocuk işçi yaşamını yitirmiştir (Ahmet Yıldız, Adana, 13 yaşında
2013).
∗ AB İlerleme Raporu da bu verileri kullanıyor ve benzer sonuçlara ulaşıyor. Buna
göre Türkiye’de çocukların % 48’i kentlerde, % 52’si kırda çalışıyor. Bunların % 66’sı
erkek ve % 34’ü kız. % 69’u okula devam etmiyor. % 53’ü ücretli ya da yevmiyeli. %
44’ü ücretsiz aile işçisi konumunda.
∗ Ancak 20o7 Emconet’in raporuna göre Türkiye’de 6-17 yaş arasında çalışan çocuk
işçi sayısı toplam çocuk sayısının % 10’unu oluşturmaktadır. Bunların % 52’si ise
haftada 44-45 saat çalışmaktadır.
∗ Yine AB Raporu’na göre, Doğu Anadolu’da bazı illerde okula kayıt oranı oldukça
düşüktür. Mevsimlik tarım işçi Kürtlerin ve Roman vatandaşların çocuklarında
okulu bırakma oranı çok yüksek.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 9
Türkiye’de çocuk işçiliği
∗ ILO başta olmak üzere bir çok uluslar arası örgütün çocuk işçiliğinin nedenlerini
şöyle sıraladıkları görülüyor:
∗ 1. Çocuğun içine doğduğu aile ortamı:
∗ Ailenin toprağı varsa ya da bakkal gibi bir küçük işletmesi varsa, çocuk çalışmaya
zorunlu olarak başlıyor. Çok çocuklu ailelerde bu daha kolay oluyor.
∗ Tek ebeveynli aileler, destekçi korumacı, işlevsel olmayan aileler ya da ebeveynler.
∗ 2. Ailelerin kültürel ve gelenekçi pratikleri:
∗ Kızların ev işlerine gömülü olarak yetiştirilmeleri, erken evlilik ya da annelikler vb.
∗ 3. Ailenin/ ebeveynlerin yoksulluğu:
∗ Bu neden en önemli neden olarak ön plana çıkıyor. Buna göre ülke çapındaki
yoksulluk çocuk işçiliğinin hem nedeni hem de sonucudur. Zira düşük gelirli ve
daha yoksul ülkelerde çocuk işçiliği daha yaygındır, zira bu ülkelerde yoksul hane
sayısı daha fazladır. Bu da tüm çocuk işçiliği biçimlerinin ana nedenidir.
Çocuk işçiliğin nedenleri
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 10
∗ 4. Eğitim sistemi ile ilişkili sorunlar:
∗ Hiç okul olmaması ya da öğretmen yetersizliği.
∗ Bedava, zorunlu ve nitelikli eğitim olmaması durumunda yoksul aileler
çocuklarını okula göndermiyorlar, çalışmaya gönderiyorlar.
∗ Eğer eğitimli olmanın bir avantaj sağlamadığına inanıyorlarsa aileler
çocuklarının çalışma hayatına atılarak daha verimli olacağını
düşünüyorlar.
∗ Düşük verimliliğin yeterli olduğu işler için çocukların eğitimsizliği bir
avantaj oluşturuyor.
∗ Eğitime erişimin zor olması (okulun eve uzak olması, göçmen ya da
kaçak işçi çocuğu olma durumu gibi) okuldan uzaklaşmayı ve çocuk
işçiliğine yönelmeyi artırıyor.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 11
Çocuk işçiliğin nedenleri
∗ Okul ücreti, okula gidebilmenin dolaylı maliyetlerinin
(ayakkabı, forma, yemek, ulaşım gibi) yüksekliği etkili
oluyor.
∗ Eğitim yılı ile ailenin ihtiyaçlarının tam olarak uyumlu
olmaması (mevsimlik tarım işçiliği)
∗ Müfredat ya da eğitim dilinin bölge halkının diline
uyumlu olmaması (ana dilinde eğitim!).
∗ Çocuklara karşı etnik, ırkçı ya da inanca dayalı
ayrımcılık yapılması,ötekileştirme ya da fiziki şiddet
uygulanması.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 12
Çocuk işçiliğin nedenleri
∗ 5. Düşük gelir, kötü hasat, hastalıklar ya da
iktisadi krizler.
∗ Emek gelirlerinin milli gelir içindeki payının son 30
yıldır azalan payına bakıldığında bu gelişimin çocuk
işçiliğin nedenlerinden birini oluşturduğu görülür.
∗ İktisadi krizlerin gelirleri azalttığı, işsizliği ve
yoksulluğu, dolayısıyla da çocuk yoksulluğunu artırdığı
gözlemlenmektedir.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 13
Çocuk işçiliğin nedenleri
∗ 2008-2012 döneminde, kriz yüzünden Avrupa ülkelerindeki yoksulluk oranı
ortalama olarak % 2 puan arttı. Çocuk yoksulluğu ise % 3 puan arttı.
∗ Sadece kriz değil,sonrasında uygulanan kemer sıkma politikaları da ailelerin ve
çocukların yaşam koşullarını kötüleştirdi (Office for research).
∗ Aynı dönemde 30 Avrupa ülkesinin 18’inde özellikle de Yunanistan, İrlanda, İtalya
ve İspanya gibi ülkelerdeki çocuk yoksulluğundaki artış ciddi boyutlarda oldu (The
Consequences of…).
∗ UNİCEF’e göre (Ekim 2014), 2008 krizinden bu yana ilave 2,6 milyon çocuk yoksullaştı.
Böylece 41 ülkede 76,5 milyon yoksul çocuk mevcut.
∗ Bu dönemde en yüksek artış % 20 ile İzlanda, % 18 ile Yunanistan, % 11 ile İrlanda’da
gerçekleşti.
∗ Bu ülkelerde çocuk yoksulluk oranları % 29-41 arasında. ABD’de ise % 32.
∗ ABD’d e geçen yıl, daha önce görülmedik biçimde evsiz,sokak çocuğu sayısı 2,5
milyona çıktı (Child Homelessness, Kasım 2014).
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 14
Çocuk işçiliğin nedenleri
∗ 6. Yetişkinlerin ücret düzeylerinin (asgari ücret)
düşüklüğü.
∗ 7. Çocuk işçiliğinin ucuz ve çocukların kolay
yönetilebilir olması.
∗ 8.Toplumsal örgütlenmelerin ve sendikaların
yetersizliği.
∗ 9. Neo liberalizmle dayatılan esnek çalıştırma pratiği,
denetimlerin ortadan kalkması,yasal düzenlemelerin
yetersizliği, sosyal devletin çöküşü.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 15
Çocuk işçiliğin nedenleri
∗ Mutlak yoksulluk; hane halkının ya da bireyin, asgari
yaşam düzeyini sürdürebilmesi için gerekli olan en
temel ihtiyaçlarını yeterince karşılayamaması durumu.
∗ Göreli yoksulluk bireyin içinde yaşadığı toplumun
ortalama refah düzeyinin altında kalması durumu.
∗ Kronik yoksulluk halinde bireylerin yaşamlarının uzun
bir kesitinde yoksulluk devam ediyor ve büyük ölçüde
de çocuklarına geçiyor.
Yoksulluk- çocuk işçiliği ve kapitalizm
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 16
∗ Yoksulluk tek başına ele alınmamalı, çünkü kapitalist üretim tarzında
yoksulluk, karşıtı olan zenginlik ile birlikte var.
∗ Dünyadaki ve Türkiye’deki yoksulluğun boyutlarını ve nedenlerini
anlayabilmek için zenginliğe bakmak yeterli.
∗ Dünyanın en zengin 32 milyon insanı, en yoksul 4,3 milyar insanın
servetinden daha fazla bir servete sahip.
∗ Dünyanın en zengin % 1’lik nüfusu toplam servetin % 48’ini elinde
tutuyor. Geçen yıl bu oran % 41 idi.
∗ En zengin % 10 ise geçen yıla göre payını % 86’dan % 87’ye çıkarttı.
∗ Piramidin tabanında yer alan % 50 ise küresel zenginliğin sadece %
1’inden altına sahip.
Yoksulluk ve zenginlik iç içe ! (Global Wealth Report 2013, Credit
Swiss Research Institute, October 2013).
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 17
∗ Türkiye’de 2013 yılında 102,000 dolar
milyoneri var. Bu sayının 2018 yılında %
55 oranında artarak 158,000 olması
bekleniyor.
∗ Türkiye’de 1,250 civarında ultra zengin
var. Bunun azınlık kısmı 1 milyar doların
üzerinde (Forbes geçen yıl Türkiye’deki
1 milyar doların üzerindeki servet
sahiplerini 41 olarak açıklamıştı); yarısı
50–100 milyon dolar arasında ve % 40’ı
100–500 milyon dolar arasında servete
sahip.
∗ Bu veriler yaklaşık 25 milyon yoksulun
olduğu ve bu yoksulluğun giderek
arttığı Türkiye’de son 10 yıldır övünülen
ekonomik büyümenin aslında bir servet
büyümesinden başka bir şey olmadığını
ortaya koyuyor (Global Wealth Report 2013,
Credit Swiss Research Institute, October 2013).
Türkiye’de servet bölüşümü
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 18
∗ Türkiye’de en tepede yer alan % 20’lik bir grup toplam
gelirin neredeyse yarısına el koyarken, kalan yarısı
Türkiye nüfusunun % 80’i tarafından paylaşılmak
zorunda.
∗ Ya da, en tepedeki üçte birlik bir nüfus gelirin üçte
ikisine el koyarken, en alttaki % 60’lık nüfus kalan üçte
bir ile yetinmek durumunda (TÜİK).
∗ Gini katsayısı 0.40 civarında olup, Türkiye,
Meksika’dan sonra OECD ülkeleri içinde en yüksek Gini
katsayısına sahip ülke.
Türkiye’de gelir dağılımı son derece adaletsiz!
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 19
∗ Kapitalizmin şaşmaz bir biçimde başarılı olduğu yegâne
şey eşitsizlikleri ve adaletsizliği yeniden üretmek!
∗ Bunu öncelikle artı değer üretimi ve buna el koyma
biçimindeki normal işleyişi sağlıyor (birinci bölüşüm).
∗ İkinci olarak sermayenin sosyal politikalar üzerindeki etkisi
aracılığıyla eşitsizlik yeniden üretiliyor (ikinci bölüşüm).
∗ Yani vergi sistemi, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik , sosyal alt
yapı denilen konut, ulaştırma, kamusal alanlar gibi alanlar
sermayenin taleplerine göre belirleniyor.
∗ Kapitalizmin temel özelliği tüm yönlerden eşitsizliği kalıcı
bir biçimde genişletmek ve kontrolsüz bir hale geldiğinde
bu eşitsizliği daha da derinleştirmek ve genişletmek.
∗
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 20
Gelir ve servet bölüşümü eşitsizliği
∗ FAO’ya göre, dünyada 842 milyon insan yani dünya nüfusunun % 12’si günlük gıda
ihtiyacını karşılayamıyor, aç yaşıyor (günlük 1.25 doların altında gelir tüketmesi
kıstası esas alındığında bu sayı Dünya Bankası’na göre 1,2 milyara çıkıyor ve bunun
400 milyonunu çocuklar oluşturuyor).
∗ Çin ve Hindistan’da yaşam koşullarının son 30 yılda iyileşmesi dışında, diğer yoksul
ülkelerdeki aşırı yoksulluk düzeylerinde gözle görülür bir iyileşme olmadı.
∗ 35 en az gelirli ülkede 30 yıl öncesine göre 103 milyon daha insan aşırı yoksul
konumuna geriledi.
∗ Aşırı yoksulların % 78’i kırsal bölgelerde yaşıyorlar ve bunların üçte ikisi de
geçimliklerini tarımdan sağlıyorlar.
∗ Bunlar temel hizmetlere erişemiyorlar.
∗ Sadece % 26’sı temiz suya erişebiliyor, % 49’unun elektriği yok, % 80’inin
kanalizasyon ve sanitasyon hizmetlerinden faydalanması söz konusu değil.
Yoksulluk
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 21
∗ Dünya Bankası ekonomisti Adam Wagstaff’e göre Hindistan’da 1.25
dolar eşiğinin hemen üstündeki çocukların %
60’ı yetersiz beslenme sorunu yaşıyor.
∗ Newcastle Üniversitesi’nden Peter Edward’a göre ise, gerçek bir
yoksulluk eşiği enflasyondan arındırılmış
olarak günde en az 5 dolar olmalıdır (Jason Hickel, Aid in
Reverse: How Poor Countries Develop Rich Countries, http://www.newleftproject.org ,18 December, 2013).
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 22
Yoksulluk
∗ Emek örgütlerine göre;
∗ Türkiye’de dört kişilik bir ailenin gerçek açlık sınırının
net 1,300 lira civarında, yoksulluk sınırının ise 4,000 lira
civarında olması gerekiyor.
∗ Türkiye’de işçilerin önemli bir kısmı yoksul.
∗ Net asgari ücret 891 lira.
∗ Ücretli olarak çalışan yaklaşık 13 milyon emekçinin %
72’si asgari ücretli.
∗ Ancak devlet böyle düşünmüyor!
Türkiye’de yoksulluk
23Doç. Dr. Mustafa Durmuş
∗ Kasım 2013 itibariyle yoksul sayısı 13 milyon.
∗ Aylık geliri, brüt aylık asgari ücretin 1/3’ünden az
olanlar yoksul sayılıyor (yaklaşık 400 lira).
∗ Bunların sağlık sigortası primlerini devlet ödüyor.
∗ Bu şekilde tescillenen yaklaşık 13 milyon yoksulun;
∗ % 35’i Doğu ve Güney Doğu’da yaşıyor.
∗ En yoksul ilk 20 il’in tamamı bu bölgelerde .
∗ Hatay da bu iller arasında yer alıyor.
Türkiye: Gelir Testi Sonuçları
SGK
(BirGün, 25 Eylül 2014)
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 24
∗ Yoksulluk sıralamasında ilk üç:
Ağrı : Nüfusunun % 50’si aylık 400 liranın altında gelire
sahip.
∗ Hakkari, Iğdır, Şırnak ve Van: % 40.
∗ Urfa: % 38, Diyarbakır: % 37.
∗ Hatay: % 24.
∗ Toplam yoksul nüfus sayılan 13 milyonun % 12’si (1.5
milyon) İstanbul’da yaşıyor.
∗ İzmir, Ankara ve Adana’da yoksulluk oranı % 11.
Türkiye: Gelir Testi Sonuçları
SGK
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 25
∗ ABD Nüfus Bürosu’nun yaptığı bir açıklamaya göre ABD’de 45
milyon insan yoksulluk sınırında yaşıyor.
∗ 2007 yılından bu yana ortanca hane halkı geliri % 8 geriledi.
∗ 2013’te her beş çocuktan biri yoksuldu.
∗ Nüfusun % 13.4ünün (42 milyon) sağlık sigortası yok.
∗ Birlikte yaşayan ailelerin sayısı % 19 oldu.
∗ 49 milyon insan (% 16) güvenli gıdadan yoksun evlerde yaşıyor
(Andre Damon, Forty five million in poverty in the US, 17 September 2014,
http://www.wsws.org/en/articles/2014/09/17/cens-s17.html).
∗ Bu oran ve sayı çocuklarda % 21,6 ve 16 milyon (2012-Feeding America).
Yoksulluk
ABD
26Doç. Dr. Mustafa Durmuş
∗ Yoksulluğun nedeni kaynakların
yetersiz olması değil, zira
∗ dünyada herkese günlük olarak 2 kg
düşecek kadar gıda üretimi söz konusu
iken 1 milyarın üzerinde insan kronik
açlık ve yoksulluk içinde.
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 27
∗ Küresel olarak örneğin ABD dünyanın en zengin ama bir o
kadar da bu zenginliklerin en adaletsiz dağıldığı bir ülke.
∗ En zengin % 1, 57 trilyon dolara ya da zenginliğin % 35’ine
sahip. En zengin % 10 ise fiilen servetin % 80’ine sahip. En
alttaki % 80 ise servetin sadece % 7’sine sahip.
∗ Hindistan ise dünyanın en yoksul ülkeleri arasında yer
alıyor ama küresel olarak en zengin 100 dolar
milyarderinin üçü Hintli (Ambani, Mithal and Azam
Premji).
∗ Servetleri Batılı bankalarda ya da off shore finansal
kurumlarda yatıyor.
Zenginlik ve yoksulluk aynı anda var !
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 28
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 29
∗ ►Yoksulluğun nedeni yetersiz iktisadi büyüme, ya da
büyümenin yavaşlaması mıdır?
∗ Dünya Bankası iktisatçılarının savunduğu bu görüşe göre ekonomiler
büyüdükleri sürece gelir bölüşümüne müdahale etmeksizin
yoksulluğun azaltılması mümkündür.
∗ ►Yoksullaşmanın nedeni iktisadi krizler midir?
∗ Krizin yoksulluğu daha da artırdığı verilerle doğrulanıyor. Zira krizde
işsizlik artarken, gelir dağılımı daha da bozuluyor. Kemer sıkma
politikaları ise emekçileri daha da yoksullaştırıyor.
∗ Ancak yoksulluk kriz olmadığında da mevcut. Yoksulluk sisteme içkin
bir olgu.
Yoksulluk-iktisadi büyüme ilişkisi mi, krizler
mi?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 30
∗ Artan gelir eşitsizliği ve yoksulluk, krizin bir sonucu
değil, onlarca yıllık sürecin bir sonucudur.
∗ Bu süreçte sermaye sınıfı karlarını artırırken, işçi
sınıfı giderek daha fazla sömürüye maruz kaldı,
ücretleri düşürüldü.
∗ Yani her iki sorun da kapitalizmin işleyiş mantığından
kaynaklanıyor.
∗ Sorun kapitalist sistemin kendidir.
Yoksulluğun Marksist açıklaması
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 31
∗ Kapitalizmde yoksulluk ve gelir eşitsizliğinin nedeni
özünde iki temel mücadeledir.
∗ Bunlardan ilki kendini emek-sermaye çatışması olarak
gösterir.
∗ İkincisi ise kapitalistlerin kendi aralarındaki amansız
rekabettir.
∗ Her ikisi de işçilerin ve genel olarak üretim
araçlarından yoksun olan emekçilerin
yoksullaşmasına neden olur.
Yoksulluğun Marksist açıklaması
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 32
∗ 1. Eşitsizlik kapitalist sistemin olmazsa olmaz bir koşuludur:
∗ Zenginliğin tek kaynağı emekçi kitlelerin sömürülmesidir.
∗ Sınıfsal bölünmüşlük ve bunu neden olduğu sınıf mücadelesi
(işçiler ve kapitalistler) kaçınılmaz olarak bölüşüm eşitsizliğine
neden olur.
∗ Sistemin işleyiş mantığı gereğince de her iki taraf da kendi payını
artırma çabası içindedir, kapitalist sömürüsünü yani karını artırır
bu da eşitsizliği derinleştirir, yoksulluğu artırır.
∗ Türkiye’de net asgari ücret 891 lira. İşçilerin % 72’si asgari ücretli
olarak çalışıyor.
∗ İşçiler ücretlerini artırdığında gelir eşitsizliği ve göreli yoksulluk
azalır.
Yoksulluğun Marksist açıklaması
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 33
∗ 2. Kapitalizm kar çıkarımına dayalı bir sistemdir. Her
kapitalist sürekli birikim yapmalı, yatırım yapmalı ve
büyümelidir, aksi takdirde pazar payını kaybeder.
∗ Diğer taraftan bu kar artışını kovalarken, rekabet her
bir kapitalisti emek tasarruf edici makinalara yatırım
yapmaya, işçileri baskılamaya ve ücret biçimindeki
maliyetleri kısmaya zorlar.
∗ Tüm kapitalistler buna yönelince işçi sınıfının bir
bütün olarak ücretleri azaltılır, bu da işçilerin
yoksullaşmasına neden olur.
Yoksulluğun Marksist açıklaması
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 34
∗ O halde kapitalist sisteme içkin yoksulluk
nedenleri nelerdir?
∗ 1 Yoksulluğun nedeni birincil, piyasacı gelir►
bölüşümü eşitsizliğidir.
∗ Ücret düzeylerinin düşüklüğüdür.
∗ Milli gelir içinde karların payının artmasına
karşılık ücretlerin payının azalmasıdır.
Gelir bölüşümü eşitsizliği- yoksulluk ilişkisi?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 35
∗ 2 Yoksulluğun nedeni küreselleşme, finansallaşma ve►
neo liberalizm ile daha da yoğunlaşan emperyalist
sömürüdür.
∗ Bu hem azgelişmiş ülkelerdeki ucuz ve örgütsüz emeğin
ve doğal kaynakların çok uluslu tekellerce sömürülmesi ve
karların royalty adı altında dışarı çıkartılması,
∗ hem de kredi faizleri, yüksek döviz kurları,
vergi cennetlerine servetin kaçırılması ve arazi
ve toprakların ele geçirilmesiyle gerçekleştiriliyor.
∗ Bu da ülke halklarının daha da yoksullaşmasına neden
oluyor.
Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 36
Azgelişmiş ülkelerin dış borç ödemelerinin bütçe içindeki payı
(%)
2012
WORLD DEBT FIGURES
Damien Millet, Daniel Munevar & Éric Toussaint
CADTM - Committee for the Abolition of Third World Debt
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 37
∗ Batılı zengin ülkeler yoksul ülkelere yılda 130 milyar dolar
yardım yapıyorlar ama onların çok uluslu şirketleri az
gelişmiş dünyadan her yıl 900 milyarı bankalarına
aktarıyorlar.
∗ Ayrıca az gelişmiş dünya her yıl borç faiz ödemesi olarak 600
milyar ödeme yapıyor.
∗ DB, DTÖ ve IMF gibi kuruluşlarca uygulattırılan politikalar ve
düzenlemeler (indirilmiş gümrük tarifeleri, ucuz emek ve
hammadde, aşırı fiyatlanmış mamul madde ve teknoloji
gibi) azgelişmiş ülkeler 500 milyar dolara mal oluyor.
∗ Sadece son 10 yılda çok uluslu şirketler tüm Batı Avrupa
büyüklüğünde arazi ve toprakları azgelişmiş ülkelerde ele
geçirdiler. Bu toprakların piyasa değeri ise 2 trilyon dolardan
az değil.
Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 38
∗ Diğer bir soygun yolu DTÖ’nün entelektüel mülkiyet
hakları konusundaki dayattığı anlaşma (TRIPS).
∗ Bu anlaşma uluslar arası şirketlere devasa rant
yaratma gücü veriyor. TRIPS uygulaması ile azgelişmiş
ülkeler yılda ortalama 60 milyar doları ekstra patent
ruhsatı ücreti olarak ödüyorlar.
∗ Charles Abugre: 2002–2007 arasında Batıdan Küresel
Güneye gelen net yardım (eksi) 2.8 trilyon dolar idi.
Buna sermaye çıkışları dâhil değil.
∗ Zengin ülkelerin serveti yoksul ülkelerin
yoksullaştırılmasından elde ediliyor.
Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 39
∗ Özce, Küresel Güney’in yoksulluğu verili değil, aktif
bir biçimde oluşturulmuş bir yoksulluktur.
∗ Ve bu yoksullaştırma süreci dış yardım örtüsü ile
karartılmıştır.
∗ Bir başka deyimle, uluslararası yardımlar sadece
gerçekte ‘alanları, veren’ olarak göstermeye yarayan
güçlü bir retoriksel araç olarak hizmet görmüyor, aynı
zamanda bir küresel zenginlik çıkartım sisteminin
güçlü bir aracını da oluşturuyor.
∗ Tıpkı yoksullara yapılan yardımların, yüzlerce milyarlık
∗ yolsuzluğu örtmede kullanılması gibi…
Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 40
∗ 3 Yoksulluğun nedeni devletin sermayeye olan destekleri,►
sermaye vergilerinin indirilmesi ve emek karşıtı iş yasaları ve
halkın ödediği vergilerin artırılması ve sosyal harcamaların
kısılması şeklindeki kemer sıkma uygulamaları.
∗ Bunlar zenginlerin gücünü daha da artırırken halkları daha da
yoksullaştırdı.
∗ Oysa halka dönük bütçe politikaları yoksulluğu azaltıyor.
∗ Ancak bu iyileştirme kalıcı olmuyor, sistem yoksulluğu yeniden üretiyor.
∗ Sosyal yardımların yoksulluğu azaltıcı yapısal dönüşümlerin sağlanmasındaki rolleri son
derece kısıtlı.
∗ Devletin doğru yöndeki müdahaleleri yoksulluk oranını üçte bir
azaltmaktadır.
Yoksulluk - devlet ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 41
∗ Yıllardır uygulanan sosyal güvenlik, sağlık yardımları,
asgari ücret düzenlemesi gibi kamusal müdahaleler
yoksullara yardımcı olsa da yoksulluğu bütünüyle
ortadan kaldırmadı.
∗ Aynı şeyler gönüllü vakıflarca yoksullara yapılmakta
olan yardımlar için de söylenebilir.
∗ Kapitalist sistemde yoksulluk daimdir. Şimdi ise
kapitalizmin içinde bulunduğu kriz onu daha da
derinleştirmiş, yaygınlaştırmıştır.
Yoksulluk - devlet ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 42
∗ Türkiye’de uygulanan bütçe ve vergi politikaları
bölüşümü daha da adaletsizleştirdi.
∗ Son 30 yıldır, var olan refah, gelir ve servet dağılımı
adaletsizlikleri, uygulanan neo-liberal vergi politikalarıyla
daha derinleştirildi.
∗ Neo-liberal stratejinin bir gereği olarak, bir yandan toplam
vergi yükü düşürülüp, finansman daha ziyade iç ve dış
borçlanmalarla karşılanma yoluna gidilirken, emekçilerin
vergi yükü giderek ağırlaştırıldı ve özellikle de AKP iktidarı
döneminde vergi yükü sermayenin üzerinden aşamalı
olarak alınarak, emekçilerin üzerine bindirildi.
Yoksulluk - devlet ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 43
∗ Toplanan vergilerin bütçe aracılığıyla dağıtımında ise
emekçilere yönelik net fayda artışları sağlayacak sosyal
harcamalara gidilmediği gibi, emekçilerin refah düzeyini
olumlu etkileyen eğitim ve sağlık gibi harcamalar kısıldı.
∗ Buna karşılık sermayeye verilen teşvik ve sübvansiyonlar
arttı, ayrıca halktan toplanan vergiler, askeri harcamalar ve
diğer iç güvenlik harcamaları gibi harcamalara yönlendirildi.
∗ Bu nedenle bölüşüm ve yoksulluk sorunları tartışılırken
vergi ve kamu harcamaları birlikte ele alınmalı ve alınan
vergilerin adil bir biçimde alınıp alınmadığının yanı sıra,
bu vergilerin harcandığı kamu harcamalarından kimlerin
ne ölçüde yararlandığının sorgulanması gerekli.
Yoksulluk - devlet ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 44
∗ Çünkü % 37,3’lük pay ile (176,4 milyar TL) bütçenin en büyük kalemini teşkil eden
cari transferlerin 10 milyar TL’si tarımsal desteklemeye (köylü ve üreticiye)
ayrılacaktır.
∗ Geçen yıl bu rakamın 9,7 milyar TL olduğu dikkate alındığında bu yılki artışın
sadece 330 milyon TL’de kalacağı (% 3,4) ortaya çıkmaktadır.
∗ Bu haliyle bu kaynak bütçenin sadece % 2’ si ve GSYH’nin binde 5’i demektir.
∗ Diğer taraftan Tarım Kanunu’na göre Bütçe’den tarımsal destekleme için ayrılan
pay GSYH’nin % 1’inin altında olamaz.
∗ Ama bu oran sübvansiyonlu tarım kredileri dâhil edildiğinde dahi (toplam 13,1
milyar TL) binde 6-7’dir.
∗ Kaldı ki topraksız köylüler ve tarım işçileri bu destekten faydalanamayacakları
gibi, arazileri tapulu olmayan küçük çiftçiler de Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı
olmadıklarından bu desteklerden yararlanamayacaklar, böylece de tarımsal
desteklerden asıl yararlananlar büyük çiftçiler olacaktır.
2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile
dağıtan bir bütçe görünümündedir.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 45
∗ Sosyal Yardım Dayanışmayı Teşvik Fonu’nun işleyişinden sorumlu bulunan Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bütçesinin dağılımı bu konuda önemlidir.
∗ 2015 yılında 18,3 milyar TL’lik bir bütçeye sahip olacak bakanlığın harcamalarının
sadece % 3,4’ü personel giderlerine ayrılmıştır.
∗ Bakanlık asıl olarak özelleştirme mantığına uygun bir biçimde dışarıdan hizmet
satın almaktadır (örneğin Sevgi Evleri).
∗ Bu amaçla bu yıl 1,054 milyar liralık hizmet satın alacaktır ( bütçesinin % 5,8’i).
∗ Bütçesinin yaklaşık % 49’u ise (9 milyar TL) hane halklarına yapılan transferlerden
oluşmaktadır.
∗ 2014 yılına göre bu transferler 866 milyon TL (%10) artacaktır.
∗ Bu yardımların 4,3 milyar TL’lik kısmı bir bütçe dışı fon olan Sosyal Yardım
Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan yapılacaktır.
∗ Böylece yoksullara dönük harcamaların bütçe içindeki payı % 2’nin altında
kalacaktır.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 46
2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile
dağıtan bir bütçe görünümündedir.
∗ Diğer yandan sermaye sınıfı için cömert vergi indirimleri, istisna
ve muafiyetleri ve diğer teşvikler mevcuttur.
∗ “Vergi Harcaması” adı altında toplanan ve asıl olarak sermaye
sahiplerinin yararlandığı bu vergi istisna, muafiyet ve
indirimlerinin tutarı 2015 Bütçesinde 26,1 milyar TL’ye (2014’te
23,9 milyar TL idi) çıkartılmıştır.
∗ Yani Hükümet bu tutarda bir vergiyi almaktan vazgeçecektir.
∗ Bunun bütçe ödeneklerine oranı % 5,5 ve bütçe gelirlerine oranı %
5,7 civarındadır.
∗ Ancak vergi kanunları dışında yer alan mevzuatla düzenlenen ve
bütçenin ekinde yer almayan onlarca kanun ile öngörülen
(örneğin Petrol Kanunu ) vergi harcaması açıklananlardan çok
daha fazladır.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 47
2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile
dağıtan bir bütçe görünümündedir.
∗ Ayrıca sermaye için 9,4 milyar TL işveren prim desteği,
2,4 milyar TL bireysel emeklilik sigortası (BES) primi
desteği,2,8 milyar TL Ar-Ge desteği, kredi faiz desteği
için 13- 14 milyar TL ve kobi desteği için 3,5–4 milyar ile
% 6,7’lik bir destek ile toplamda % 12,4’lük bir destek
söz konusudur.
∗ Ayrıca Hükümetin Gelir ve Kurumlar Vergisi’nin
birleştirilmesini öngören çalışması sonuçlandığında
sermayenin vergi yükü daha da indirilecektir.
2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile
dağıtan bir bütçe görünümündedir.
Doç. Dr. Mustafa Durmuş 48
∗ 4 Yoksulluğun nedeni işsizliktir, güvencesiz istihdam ve►
kötü istihdam koşullarıdır.
∗ İşsizlik ve yoksulluk birbiriyle yakından ilişkili iki olgudur.
∗ Ancak tek başına istihdam yoksulluğu önleyemiyor.
∗ ‘Nasıl istihdam ?’ sorusu önemli.
∗ Günümüzde kısmi zamanlı ve düşük ücretli işler artık ön
planda.
∗ İyi kalitede istihdam ve çalışma koşulları kriz dönemi
haricinde dahi giderek azaldı.
∗ Çeşitli yollarla ücret gaspları arttı. Bu da işçi
yoksullaşmasına neden oldu.
Yoksulluk – işsizlik ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 49
∗ Dünyada günde 1.25 dolar ve altında bir ücretle
yetinmek durumunda kalan “çalışan yoksul
istihdamı” toplam istihdamın % 21’ini oluşturuyor.
∗ Ebeveynleri ile birlikte toplamda günlük 2 dolar ile
geçinmek zorunda kalan işçilerin oranı ise % 39 (1,2
milyar işçi)
∗ Kapitalizm bir yanda az sayıda servet zengini
yaratırken, diğer yanda öncesinde işçi olmayan bazı
insanlar giderek artan bir biçimde olarak
proleterleşiyorlar.
Yoksulluk – işsizlik ilişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 50
∗ ►Yoksullaşmanın nedeni yolsuzluklardır.
∗ Özel sermaye gruplarının desteklenmesi
üzerinden yürütülen bir büyüme stratejisi
kaçınılmaz olarak beraberinde yolsuzluk ve
yandaş kapitalizmi (crony capitalism) getiriyor.
∗ Yurt dışına yasal olmayan yollardan çıkartılan
paranın büyüklüğü yolsuzluğun boyutlarını
ortaya koyuyor.
Yolsuzluk – yoksulluk İlişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 51
∗ Global Financial Integrity :
∗ 2002–2011 döneminde sahte faturalama, hayali ihracat vb yollarıyla ülke
dışına, özellikle de vergi cenneti konumundaki ülkelere, azgelişmiş
ülkelerden toplam çıkan para miktarı yaklaşık 6 trilyon dolar.
∗ Bu paranın yaklaşık % 40’ı Asya’dan , % 22 ise gelişmekte olan Avrupa
ülkelerinden oldu.
∗ İlk üçte toplamda 1,076 trilyon dolar ile Çin, 881 milyar dolar ile Rusya ve
462 milyar dolar ile Meksika yer alıyor.
∗ Bu dönemde Türkiye’den çıkan para miktarı 37 milyar ABD dolarını aşıyor.
∗ Özellikle de 2007 tarihinden itibaren çıkan miktar giderek artıyor ve sadece
2011 yılında 10 milyar doları aşıyor.
∗ Dönemin yıllık ortalama değeri ise 3 milyar 728 milyon dolar.
∗ Bu haliyle Türkiye 2011 yılında incelenen 144 ülke içinde bu yollarla dışarıya en
fazla para kaçıran 25. ülke durumuna geliyor.
Yolsuzluk – yoksulluk İlişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 52
∗ Bu durum Hükümetin neden sık sık Varlık Barışı adı
altında, dışarda tutulan serveti (ki 200 milyar dolar
civarında olduğunu Maliye Bakanı’nın kendisi
açıklamıştı) ülkeye getirerek meşrulaştırma gayreti
içinde olduğunu da açıklıyor.
∗ Ayrıca 10 milyon ailenin neden sosyal yardımlarla
hayatta kalmak zorunda olduğunu ve yaygın işsizlik ve
yoksulluk, gelir ve servet dağılımı adaletsizliğini de
açıklıyor.
Yolsuzluk – yoksulluk İlişkisi ?
Doç.Dr.Mustafa Durmuş 53

More Related Content

What's hot

Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatları
Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatlarıReklam Mesajında stil, ton ve yapım formatları
Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatlarıumrtnr
 
Eczacıbaşı
EczacıbaşıEczacıbaşı
Eczacıbaşıbektas
 
Lc waikiki medya planlama
Lc waikiki medya planlama  Lc waikiki medya planlama
Lc waikiki medya planlama ADEMARABACI
 
NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİ
NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİNİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİ
NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİCan Abbak
 
Yenidogan bakimi ve beslenme
Yenidogan bakimi ve beslenmeYenidogan bakimi ve beslenme
Yenidogan bakimi ve beslenmeKemal ASLAN
 
ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ
ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ
ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ snglasli
 
Verilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle Betimlenmesi
Verilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle BetimlenmesiVerilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle Betimlenmesi
Verilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle BetimlenmesiGülşah Başol
 
Algida halkla ilişkiler kampanyası
Algida halkla ilişkiler kampanyasıAlgida halkla ilişkiler kampanyası
Algida halkla ilişkiler kampanyasıSadettin Demirel
 
öğRenme kuramlari
öğRenme kuramlariöğRenme kuramlari
öğRenme kuramlariankamasya
 
Kiriş minimum etriye hesabı
Kiriş minimum etriye hesabıKiriş minimum etriye hesabı
Kiriş minimum etriye hesabıcyildiz_2000
 
Istatistik ve olasilik_ders_notu
Istatistik ve olasilik_ders_notuIstatistik ve olasilik_ders_notu
Istatistik ve olasilik_ders_notuYasin Bektaş
 
Adidas ve Nike Content Marketing
Adidas ve Nike Content MarketingAdidas ve Nike Content Marketing
Adidas ve Nike Content Marketingnursenaunalan
 
YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİ
YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİYÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİ
YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİBERKAY TUGAY
 
Hepsiburada Reklam Kampanyası
Hepsiburada Reklam KampanyasıHepsiburada Reklam Kampanyası
Hepsiburada Reklam KampanyasıAragazhilmi
 

What's hot (20)

Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatları
Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatlarıReklam Mesajında stil, ton ve yapım formatları
Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatları
 
Eczacıbaşı
EczacıbaşıEczacıbaşı
Eczacıbaşı
 
Lc waikiki medya planlama
Lc waikiki medya planlama  Lc waikiki medya planlama
Lc waikiki medya planlama
 
Modern
ModernModern
Modern
 
NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİ
NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİNİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİ
NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİNDE ÖRNEKLEM SEÇİMİ
 
Yenidogan bakimi ve beslenme
Yenidogan bakimi ve beslenmeYenidogan bakimi ve beslenme
Yenidogan bakimi ve beslenme
 
ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ
ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ
ASLI ŞENGÜL SWOT ANALİZİ VE ÖRNEKLERİ
 
Verilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle Betimlenmesi
Verilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle BetimlenmesiVerilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle Betimlenmesi
Verilerin Düzenlenmesi Ve Dağılımların Grafiklerle Betimlenmesi
 
Algida halkla ilişkiler kampanyası
Algida halkla ilişkiler kampanyasıAlgida halkla ilişkiler kampanyası
Algida halkla ilişkiler kampanyası
 
üRetici teorisi
üRetici teorisiüRetici teorisi
üRetici teorisi
 
Temel stratejiler
Temel stratejilerTemel stratejiler
Temel stratejiler
 
öğRenme kuramlari
öğRenme kuramlariöğRenme kuramlari
öğRenme kuramlari
 
Kiriş minimum etriye hesabı
Kiriş minimum etriye hesabıKiriş minimum etriye hesabı
Kiriş minimum etriye hesabı
 
ÜReti̇m fi̇rma
ÜReti̇m fi̇rmaÜReti̇m fi̇rma
ÜReti̇m fi̇rma
 
Istatistik ve olasilik_ders_notu
Istatistik ve olasilik_ders_notuIstatistik ve olasilik_ders_notu
Istatistik ve olasilik_ders_notu
 
Adidas ve Nike Content Marketing
Adidas ve Nike Content MarketingAdidas ve Nike Content Marketing
Adidas ve Nike Content Marketing
 
YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİ
YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİYÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİ
YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİ
 
Diyabetes mellitus
Diyabetes mellitusDiyabetes mellitus
Diyabetes mellitus
 
Amenore - www.jinekolojivegebelik.com
Amenore - www.jinekolojivegebelik.comAmenore - www.jinekolojivegebelik.com
Amenore - www.jinekolojivegebelik.com
 
Hepsiburada Reklam Kampanyası
Hepsiburada Reklam KampanyasıHepsiburada Reklam Kampanyası
Hepsiburada Reklam Kampanyası
 

Viewers also liked

İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1Mustafa Durmuş
 
Eğt sen mrk eğitimi 2013
Eğt sen mrk eğitimi 2013Eğt sen mrk eğitimi 2013
Eğt sen mrk eğitimi 2013Mustafa Durmuş
 
Vak’ a incelemesi sunu
Vak’ a incelemesi sunuVak’ a incelemesi sunu
Vak’ a incelemesi sunuEbru İSKENDER
 
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1Mustafa Durmuş
 
İGV 2015 öğrenci kopyası powerpoint
İGV 2015 öğrenci kopyası powerpointİGV 2015 öğrenci kopyası powerpoint
İGV 2015 öğrenci kopyası powerpointMustafa Durmuş
 
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2Mustafa Durmuş
 
Maliye tarihi öğrenci kopyası 1
Maliye tarihi öğrenci kopyası 1Maliye tarihi öğrenci kopyası 1
Maliye tarihi öğrenci kopyası 1Mustafa Durmuş
 
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1Mustafa Durmuş
 
Chapter14 quality
Chapter14 qualityChapter14 quality
Chapter14 qualityVin Voro
 
dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.
dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.
dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.dmtgms
 
安裝I qsystem考試系統
安裝I qsystem考試系統安裝I qsystem考試系統
安裝I qsystem考試系統利得 翊
 
ч.саранцацрал цахим тест
ч.саранцацрал цахим тестч.саранцацрал цахим тест
ч.саранцацрал цахим тестtsatsraletka
 
webAssist Online Advertising Seminar
webAssist Online Advertising SeminarwebAssist Online Advertising Seminar
webAssist Online Advertising SeminarwebAssistca
 

Viewers also liked (20)

İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 1
 
Eğt sen mrk eğitimi 2013
Eğt sen mrk eğitimi 2013Eğt sen mrk eğitimi 2013
Eğt sen mrk eğitimi 2013
 
Vak’ a incelemesi sunu
Vak’ a incelemesi sunuVak’ a incelemesi sunu
Vak’ a incelemesi sunu
 
Igv 2015 öğr kop 2
Igv 2015 öğr kop 2Igv 2015 öğr kop 2
Igv 2015 öğr kop 2
 
Igv 2015 öğr kop 2
Igv 2015 öğr kop 2Igv 2015 öğr kop 2
Igv 2015 öğr kop 2
 
Igv 2015 öğr kop 1
Igv 2015 öğr kop 1Igv 2015 öğr kop 1
Igv 2015 öğr kop 1
 
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
 
İGV 2015 öğrenci kopyası powerpoint
İGV 2015 öğrenci kopyası powerpointİGV 2015 öğrenci kopyası powerpoint
İGV 2015 öğrenci kopyası powerpoint
 
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2
İkt ve mali düş tar 2014 öğr kopy 2
 
Maliye tarihi öğrenci kopyası 1
Maliye tarihi öğrenci kopyası 1Maliye tarihi öğrenci kopyası 1
Maliye tarihi öğrenci kopyası 1
 
Igv 2015 öğr kop 1
Igv 2015 öğr kop 1Igv 2015 öğr kop 1
Igv 2015 öğr kop 1
 
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
Yok ve gel dağ 2015 öğr kop 1
 
Chapter14 quality
Chapter14 qualityChapter14 quality
Chapter14 quality
 
dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.
dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.
dMT SPC Presentation Cranes & other-engl.
 
安裝I qsystem考試系統
安裝I qsystem考試系統安裝I qsystem考試系統
安裝I qsystem考試系統
 
ч.саранцацрал цахим тест
ч.саранцацрал цахим тестч.саранцацрал цахим тест
ч.саранцацрал цахим тест
 
Nagasaki
NagasakiNagasaki
Nagasaki
 
webAssist Online Advertising Seminar
webAssist Online Advertising SeminarwebAssist Online Advertising Seminar
webAssist Online Advertising Seminar
 
Designing call
Designing callDesigning call
Designing call
 
Insiderdigital 2013
Insiderdigital 2013Insiderdigital 2013
Insiderdigital 2013
 

Similar to Çocuk işçiliği

İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliğiİşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliğiDOU End Muh Sunum
 
2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net
2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net
2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.netAdnan Dan
 
İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...
İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...
İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...Tülin KUŞGÖZOĞLU
 
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting PrinciplesVahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting PrinciplesMensur Boydaş
 
İhmal ve istismar açısından sokak çocukları
İhmal ve istismar açısından sokak çocuklarıİhmal ve istismar açısından sokak çocukları
İhmal ve istismar açısından sokak çocuklarıTülin KUŞGÖZOĞLU
 
Turkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligi
Turkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligiTurkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligi
Turkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligiTeknikakademiisg
 
Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )www.tipfakultesi. org
 
Turkiye de ve dunyada isg
Turkiye de ve dunyada isgTurkiye de ve dunyada isg
Turkiye de ve dunyada isgISGUZEMONLINE
 
Narkoz Sağlık Dergisi
Narkoz Sağlık DergisiNarkoz Sağlık Dergisi
Narkoz Sağlık DergisiAtakan Cehri
 
Multinet t v i-birli_i 2010
Multinet   t v i-birli_i 2010Multinet   t v i-birli_i 2010
Multinet t v i-birli_i 2010caglare
 
Küresel İşbirliği Antlaşması
Küresel İşbirliği Antlaşması Küresel İşbirliği Antlaşması
Küresel İşbirliği Antlaşması Diş Dostu
 
Çocuk İstismarı Nedir.pptx
Çocuk İstismarı Nedir.pptxÇocuk İstismarı Nedir.pptx
Çocuk İstismarı Nedir.pptxAytlTrer
 
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇ergunm
 

Similar to Çocuk işçiliği (17)

İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliğiİşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
İşletmelerin Kar Hırsı ve Çocuk İşçiliği
 
Birinci (1)
Birinci (1)Birinci (1)
Birinci (1)
 
2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net
2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net
2016 Çocuk İstismarına Yönelik Rapor - horozz.net
 
6471(1)
6471(1)6471(1)
6471(1)
 
Gelişimi tehlikede olan çocuklar
Gelişimi tehlikede olan çocuklarGelişimi tehlikede olan çocuklar
Gelişimi tehlikede olan çocuklar
 
İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...
İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...
İhmal ve istismara uğrayan çocuklara yönelik model uygulanması “alo çocuk mer...
 
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting PrinciplesVahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
Vahdi Boydaş, Mensur Boydaş, Accounting Principles
 
İhmal ve istismar açısından sokak çocukları
İhmal ve istismar açısından sokak çocuklarıİhmal ve istismar açısından sokak çocukları
İhmal ve istismar açısından sokak çocukları
 
Td basg emdg4
Td basg emdg4Td basg emdg4
Td basg emdg4
 
Turkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligi
Turkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligiTurkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligi
Turkiyede ve dunyada is sagligi ve guvenligi
 
Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )
Ana cocuk sagligi sorunlari (fazlası için www.tipfakultesi.org )
 
Turkiye de ve dunyada isg
Turkiye de ve dunyada isgTurkiye de ve dunyada isg
Turkiye de ve dunyada isg
 
Narkoz Sağlık Dergisi
Narkoz Sağlık DergisiNarkoz Sağlık Dergisi
Narkoz Sağlık Dergisi
 
Multinet t v i-birli_i 2010
Multinet   t v i-birli_i 2010Multinet   t v i-birli_i 2010
Multinet t v i-birli_i 2010
 
Küresel İşbirliği Antlaşması
Küresel İşbirliği Antlaşması Küresel İşbirliği Antlaşması
Küresel İşbirliği Antlaşması
 
Çocuk İstismarı Nedir.pptx
Çocuk İstismarı Nedir.pptxÇocuk İstismarı Nedir.pptx
Çocuk İstismarı Nedir.pptx
 
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
 

Çocuk işçiliği

  • 1. Çocuk Emeğinin Kullanımını Yaygınlaştıran Yapısal Koşullar Mustafa Durmuş Gazi Üniversitesi İİBF 1Doç. Dr. Mustafa Durmuş
  • 2. ∗ BM Çocuk Hakları Konvensiyonu: ∗ 18 yaşın altındaki herkes çocuk sayılır. Çocuk işçiliği ise bir ülkenin ILO Konvensiyonu’na (138) göre belirlediği asgari yasal çalışma yaşının altındaki işçiliktir. ∗ Bu genelde 14-15 yaş, hafif işler için 12-13 yaş ve tehlikeli olarak kabul edilen işlerde ise 18 yaş altı olarak tanımlanmaktadır. Tehlikeli işler çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini doğrudan bozan işlerdir (Education International, 2013). ∗ UNICEF’e göre 12 yaşın altındaki bir çocuk hangi işte çalışırsa çalışsın çocuk işçidir (Employment Cond, 2007). ∗ ILO’ya göre asgari çocuk yaşı genel işler için 15 yıl (agülerde 14), hafif işlerde 13 yıldır (agülerde 12 ). ∗ ILO çocukların her iktisadi faaliyetini işçilik saymıyor. Aileye yardım, katkı ya da okul saatleri dışında, tatillerde yapılan işleri işçilik değil, çocukları hayata hazırlayan verimli faaliyetler olarak görüyor. ∗ Sadece çocuğun gelişimini bozan faaliyetleri işçilik olarak görüp, onları da hafif ve tehlikeli işler olarak ayırıyor (What is Child, ILO). ∗ Böyle bir tanım çocuk emeğinin ucuz ve kolay yönetilir bir sömürü çıkarımının konusu olduğu gerçeğini göz ardı ediyor. Çocuk emeği / işçiliği Doç. Dr. Mustafa Durmuş 2
  • 3. ∗ Ödenmiş ya da ödenmemiş emek gücü olarak ortaya çıkabiliyor. ∗ Kayıtlı ve/veya kayıt dışı çalıştırma konusu olabiliyor. ∗ Az ya da çok saat, ara sıra ya da sürekli çalışma biçiminde olabiliyor. ∗ Yasal işlerde ya da yasa dışı işlerde olabiliyor (sanayi, fahişelik ya da uyuşturucu kuryeliği gibi). ∗ Ev içinde ya da dışında olabiliyor (temizlik, ütü, mutfak, bahçıvanlık, bebek çocuk ya da yaşlı bakımı). ∗ Göçmen ve mülteci çocuk işçiliği şeklinde olabiliyor (Türkiye’deki Suriyeliler Çocuk işçiliğinin bazı boyutları Doç. Dr. Mustafa Durmuş 3
  • 4. ∗ ILO (Global Child Labour Trends, 2012): ∗ 2012 yılı itibariyle dünyada 5-17 yaş arasında ekonomik faaliyette bulunan toplam 264 milyon çocuk var. ∗ Bu toplam çocuk nüfusu olan yaklaşık 1,2 milyar çocuğun yaklaşık % 17’sine denk düşüyor. ∗ Bu oran erkeklerde % 18, kızlarda % 15. ∗ Çocuk işçi sayısı (5-17 yaş): 168 milyon (% 11). Bunun yarısı tehlikeli işlerde çalışıyor. ∗ Çocuk işçiliğin dünyadaki coğrafi dağılımı ise şöyle: ∗ Asya Pasifik % 46 (78 milyon), Sahra altı Afrika % 35 (59 milyon), L. Amerika ve Karayipler %7,4 (12.5 milyon) ve Orta Doğu ve Afrika % 5,3 ( 9 milyon). ∗ ILO’ya göre çocuk işçiliği son 12 yılda 78 milyon azaldı. ∗ En yoksul ülkelerde çocuk işçiliği en yüksek oranda seyrediyor: Nijer % 67 ve Togo % 63 (Employment Cond). Çocuk işçiliği ne kadar yaygın? Doç. Dr. Mustafa Durmuş 4
  • 5. ∗ Global Conference on Child (2013): Kentlerde çocuklar daha çok kayıt dışılığın görüldüğü ticaret ve hizmetler sektöründe çalışıyorlar (sokak satıcılığı, atık kağıt toplayıcılığı, inşaat, fahişelik ve uyuşturucu). ∗ Tarım sektörü çocuk emeğinin en yaygın görüldüğü sektör (% 59). Ama çocuk işçiliği reel üretimin de hemen her aşamasında mevcut ∗ Tarımda başta kötü hava koşulları, kimyasal zehirler, aşırı çalışma, traktör vb makinelerin altında kalma riski gibi riskler altındalar. ∗ Vücut dirençleri yeterince gelişmediğinden kaza ve hastalıklardan çok daha ağır etkileniyorlar. ∗ Tarım sektörüne özgü çocuk işçiliğinin nedenleri : Ailelerin gelirlerinin çok düşük olması ve ailelerin yoksulluğu, kamusal hizmetlerin yetersizliği, geri tarım teknolojisi, yetişkinlerin sınırlı iş olanakları. ∗ Bu sektörde çalışan çocukların % 67’si aile işletmelerinde çalışıyorlar. Çocuk işçiliğinin yer aldığı sektörler Doç. Dr. Mustafa Durmuş 5
  • 6. Tarım % 59 Sanayi % 7 Hizmetler % 32 Katkı veren aile işçisi % 68 Ücretli işçi % 21 Kendine çalışan % 5 Düşük gelirli ülkelerde % 23 Düşük-Orta gelirli ülkelerde % 9 Üst-Orta gelirli ülkelerde % 6 Üst gelirli ülkelerde ---- 5-14 yaş 144,1 milyon 5-17 yaş 64,4 milyon Erkek 148,3 milyon Kız 116,1 milyon
  • 7. ∗ Bu konuda TÜİK, ÇSGB rapor ve verilerinin yanı sıra AB İlerleme raporları, bazı uluslar arası kuruluşların raporları ve özgün bazı sivil toplum örgütlerinin raporları ve verileri mevcut. ∗ Ancak bu verilerin ne denli sağlıklı olduğu tartışma götürür. Zira özellikle de tarımsal mevsimlik çocuk işçiliği konusunda hemen hiç sağlıklı veri yok. ∗ Keza 4+4+4 uygulaması çocuk işçi sayısını karartan bir takım sonuçlara sebep oldu. ∗ Özellikle mesleki eğitimde, çıraklık okullarında öğrenci ve turizm sektöründe stajyer olarak yer alan çocuk işçiler resmi olarak çocuk işçi sayılmıyorlar. ∗ Bu nedenle de bu kuruluşların verilerinin eksik olması ihtimali bir hayli yüksek. Türkiye’de çocuk işçiliği Doç. Dr. Mustafa Durmuş 7
  • 8. ∗ Bu konuda en çarpıcı örnek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2015 yılı Bütçe Taslağı’dır. ∗ Öyle ki bu taslakta 2014 yılında yapılan 3,225 teftiş ile 435,795 işçiye ulaşıldığı ancak bunlardan sadece 1 tanesinin çocuk işçi olduğu; işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından sorunlu hiçbir çocuk işçiye rastlanılmadığı yazılıdır. ∗ Oysa özellikle de tarım dışında, küçük işletmelerde, inşaat ve turizm sektöründe çok sayıda çocuk işçi ya kayıt dışı ya da stajyer adı altında çalıştırılıyor. ∗ Teftişlerde sadece 38 işçinin sigortasız çalıştırıldığı ve sadece 5 işyerinin sigortası işçi çalıştırdığı ortaya çıkartılmış… ∗ Bu durum teftişlerin ne denli ciddi olduğu kuşkusu yaratıyor. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 8 Türkiye’de çocuk işçiliği
  • 9. ∗ Aile ve Sosyal politikalar Bakanlığı’na göre, Türkiye’de 6-17 yaş grubunda yer alan 15,3 milyon çocuğun 893,000’i (% 6’sı) çocuk işçi konumundadır. Bunların % 50’si okula devam etmemektedir. 6-14 yaş grubundakilerin % 20’si okulu terk etmiştir. 2013 yılında 59 çocuk işçi yaşamını yitirmiştir (Ahmet Yıldız, Adana, 13 yaşında 2013). ∗ AB İlerleme Raporu da bu verileri kullanıyor ve benzer sonuçlara ulaşıyor. Buna göre Türkiye’de çocukların % 48’i kentlerde, % 52’si kırda çalışıyor. Bunların % 66’sı erkek ve % 34’ü kız. % 69’u okula devam etmiyor. % 53’ü ücretli ya da yevmiyeli. % 44’ü ücretsiz aile işçisi konumunda. ∗ Ancak 20o7 Emconet’in raporuna göre Türkiye’de 6-17 yaş arasında çalışan çocuk işçi sayısı toplam çocuk sayısının % 10’unu oluşturmaktadır. Bunların % 52’si ise haftada 44-45 saat çalışmaktadır. ∗ Yine AB Raporu’na göre, Doğu Anadolu’da bazı illerde okula kayıt oranı oldukça düşüktür. Mevsimlik tarım işçi Kürtlerin ve Roman vatandaşların çocuklarında okulu bırakma oranı çok yüksek. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 9 Türkiye’de çocuk işçiliği
  • 10. ∗ ILO başta olmak üzere bir çok uluslar arası örgütün çocuk işçiliğinin nedenlerini şöyle sıraladıkları görülüyor: ∗ 1. Çocuğun içine doğduğu aile ortamı: ∗ Ailenin toprağı varsa ya da bakkal gibi bir küçük işletmesi varsa, çocuk çalışmaya zorunlu olarak başlıyor. Çok çocuklu ailelerde bu daha kolay oluyor. ∗ Tek ebeveynli aileler, destekçi korumacı, işlevsel olmayan aileler ya da ebeveynler. ∗ 2. Ailelerin kültürel ve gelenekçi pratikleri: ∗ Kızların ev işlerine gömülü olarak yetiştirilmeleri, erken evlilik ya da annelikler vb. ∗ 3. Ailenin/ ebeveynlerin yoksulluğu: ∗ Bu neden en önemli neden olarak ön plana çıkıyor. Buna göre ülke çapındaki yoksulluk çocuk işçiliğinin hem nedeni hem de sonucudur. Zira düşük gelirli ve daha yoksul ülkelerde çocuk işçiliği daha yaygındır, zira bu ülkelerde yoksul hane sayısı daha fazladır. Bu da tüm çocuk işçiliği biçimlerinin ana nedenidir. Çocuk işçiliğin nedenleri Doç. Dr. Mustafa Durmuş 10
  • 11. ∗ 4. Eğitim sistemi ile ilişkili sorunlar: ∗ Hiç okul olmaması ya da öğretmen yetersizliği. ∗ Bedava, zorunlu ve nitelikli eğitim olmaması durumunda yoksul aileler çocuklarını okula göndermiyorlar, çalışmaya gönderiyorlar. ∗ Eğer eğitimli olmanın bir avantaj sağlamadığına inanıyorlarsa aileler çocuklarının çalışma hayatına atılarak daha verimli olacağını düşünüyorlar. ∗ Düşük verimliliğin yeterli olduğu işler için çocukların eğitimsizliği bir avantaj oluşturuyor. ∗ Eğitime erişimin zor olması (okulun eve uzak olması, göçmen ya da kaçak işçi çocuğu olma durumu gibi) okuldan uzaklaşmayı ve çocuk işçiliğine yönelmeyi artırıyor. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 11 Çocuk işçiliğin nedenleri
  • 12. ∗ Okul ücreti, okula gidebilmenin dolaylı maliyetlerinin (ayakkabı, forma, yemek, ulaşım gibi) yüksekliği etkili oluyor. ∗ Eğitim yılı ile ailenin ihtiyaçlarının tam olarak uyumlu olmaması (mevsimlik tarım işçiliği) ∗ Müfredat ya da eğitim dilinin bölge halkının diline uyumlu olmaması (ana dilinde eğitim!). ∗ Çocuklara karşı etnik, ırkçı ya da inanca dayalı ayrımcılık yapılması,ötekileştirme ya da fiziki şiddet uygulanması. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 12 Çocuk işçiliğin nedenleri
  • 13. ∗ 5. Düşük gelir, kötü hasat, hastalıklar ya da iktisadi krizler. ∗ Emek gelirlerinin milli gelir içindeki payının son 30 yıldır azalan payına bakıldığında bu gelişimin çocuk işçiliğin nedenlerinden birini oluşturduğu görülür. ∗ İktisadi krizlerin gelirleri azalttığı, işsizliği ve yoksulluğu, dolayısıyla da çocuk yoksulluğunu artırdığı gözlemlenmektedir. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 13 Çocuk işçiliğin nedenleri
  • 14. ∗ 2008-2012 döneminde, kriz yüzünden Avrupa ülkelerindeki yoksulluk oranı ortalama olarak % 2 puan arttı. Çocuk yoksulluğu ise % 3 puan arttı. ∗ Sadece kriz değil,sonrasında uygulanan kemer sıkma politikaları da ailelerin ve çocukların yaşam koşullarını kötüleştirdi (Office for research). ∗ Aynı dönemde 30 Avrupa ülkesinin 18’inde özellikle de Yunanistan, İrlanda, İtalya ve İspanya gibi ülkelerdeki çocuk yoksulluğundaki artış ciddi boyutlarda oldu (The Consequences of…). ∗ UNİCEF’e göre (Ekim 2014), 2008 krizinden bu yana ilave 2,6 milyon çocuk yoksullaştı. Böylece 41 ülkede 76,5 milyon yoksul çocuk mevcut. ∗ Bu dönemde en yüksek artış % 20 ile İzlanda, % 18 ile Yunanistan, % 11 ile İrlanda’da gerçekleşti. ∗ Bu ülkelerde çocuk yoksulluk oranları % 29-41 arasında. ABD’de ise % 32. ∗ ABD’d e geçen yıl, daha önce görülmedik biçimde evsiz,sokak çocuğu sayısı 2,5 milyona çıktı (Child Homelessness, Kasım 2014). Doç. Dr. Mustafa Durmuş 14 Çocuk işçiliğin nedenleri
  • 15. ∗ 6. Yetişkinlerin ücret düzeylerinin (asgari ücret) düşüklüğü. ∗ 7. Çocuk işçiliğinin ucuz ve çocukların kolay yönetilebilir olması. ∗ 8.Toplumsal örgütlenmelerin ve sendikaların yetersizliği. ∗ 9. Neo liberalizmle dayatılan esnek çalıştırma pratiği, denetimlerin ortadan kalkması,yasal düzenlemelerin yetersizliği, sosyal devletin çöküşü. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 15 Çocuk işçiliğin nedenleri
  • 16. ∗ Mutlak yoksulluk; hane halkının ya da bireyin, asgari yaşam düzeyini sürdürebilmesi için gerekli olan en temel ihtiyaçlarını yeterince karşılayamaması durumu. ∗ Göreli yoksulluk bireyin içinde yaşadığı toplumun ortalama refah düzeyinin altında kalması durumu. ∗ Kronik yoksulluk halinde bireylerin yaşamlarının uzun bir kesitinde yoksulluk devam ediyor ve büyük ölçüde de çocuklarına geçiyor. Yoksulluk- çocuk işçiliği ve kapitalizm Doç.Dr.Mustafa Durmuş 16
  • 17. ∗ Yoksulluk tek başına ele alınmamalı, çünkü kapitalist üretim tarzında yoksulluk, karşıtı olan zenginlik ile birlikte var. ∗ Dünyadaki ve Türkiye’deki yoksulluğun boyutlarını ve nedenlerini anlayabilmek için zenginliğe bakmak yeterli. ∗ Dünyanın en zengin 32 milyon insanı, en yoksul 4,3 milyar insanın servetinden daha fazla bir servete sahip. ∗ Dünyanın en zengin % 1’lik nüfusu toplam servetin % 48’ini elinde tutuyor. Geçen yıl bu oran % 41 idi. ∗ En zengin % 10 ise geçen yıla göre payını % 86’dan % 87’ye çıkarttı. ∗ Piramidin tabanında yer alan % 50 ise küresel zenginliğin sadece % 1’inden altına sahip. Yoksulluk ve zenginlik iç içe ! (Global Wealth Report 2013, Credit Swiss Research Institute, October 2013). Doç.Dr.Mustafa Durmuş 17
  • 18. ∗ Türkiye’de 2013 yılında 102,000 dolar milyoneri var. Bu sayının 2018 yılında % 55 oranında artarak 158,000 olması bekleniyor. ∗ Türkiye’de 1,250 civarında ultra zengin var. Bunun azınlık kısmı 1 milyar doların üzerinde (Forbes geçen yıl Türkiye’deki 1 milyar doların üzerindeki servet sahiplerini 41 olarak açıklamıştı); yarısı 50–100 milyon dolar arasında ve % 40’ı 100–500 milyon dolar arasında servete sahip. ∗ Bu veriler yaklaşık 25 milyon yoksulun olduğu ve bu yoksulluğun giderek arttığı Türkiye’de son 10 yıldır övünülen ekonomik büyümenin aslında bir servet büyümesinden başka bir şey olmadığını ortaya koyuyor (Global Wealth Report 2013, Credit Swiss Research Institute, October 2013). Türkiye’de servet bölüşümü Doç. Dr. Mustafa Durmuş 18
  • 19. ∗ Türkiye’de en tepede yer alan % 20’lik bir grup toplam gelirin neredeyse yarısına el koyarken, kalan yarısı Türkiye nüfusunun % 80’i tarafından paylaşılmak zorunda. ∗ Ya da, en tepedeki üçte birlik bir nüfus gelirin üçte ikisine el koyarken, en alttaki % 60’lık nüfus kalan üçte bir ile yetinmek durumunda (TÜİK). ∗ Gini katsayısı 0.40 civarında olup, Türkiye, Meksika’dan sonra OECD ülkeleri içinde en yüksek Gini katsayısına sahip ülke. Türkiye’de gelir dağılımı son derece adaletsiz! Doç. Dr. Mustafa Durmuş 19
  • 20. ∗ Kapitalizmin şaşmaz bir biçimde başarılı olduğu yegâne şey eşitsizlikleri ve adaletsizliği yeniden üretmek! ∗ Bunu öncelikle artı değer üretimi ve buna el koyma biçimindeki normal işleyişi sağlıyor (birinci bölüşüm). ∗ İkinci olarak sermayenin sosyal politikalar üzerindeki etkisi aracılığıyla eşitsizlik yeniden üretiliyor (ikinci bölüşüm). ∗ Yani vergi sistemi, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik , sosyal alt yapı denilen konut, ulaştırma, kamusal alanlar gibi alanlar sermayenin taleplerine göre belirleniyor. ∗ Kapitalizmin temel özelliği tüm yönlerden eşitsizliği kalıcı bir biçimde genişletmek ve kontrolsüz bir hale geldiğinde bu eşitsizliği daha da derinleştirmek ve genişletmek. ∗ Doç. Dr. Mustafa Durmuş 20 Gelir ve servet bölüşümü eşitsizliği
  • 21. ∗ FAO’ya göre, dünyada 842 milyon insan yani dünya nüfusunun % 12’si günlük gıda ihtiyacını karşılayamıyor, aç yaşıyor (günlük 1.25 doların altında gelir tüketmesi kıstası esas alındığında bu sayı Dünya Bankası’na göre 1,2 milyara çıkıyor ve bunun 400 milyonunu çocuklar oluşturuyor). ∗ Çin ve Hindistan’da yaşam koşullarının son 30 yılda iyileşmesi dışında, diğer yoksul ülkelerdeki aşırı yoksulluk düzeylerinde gözle görülür bir iyileşme olmadı. ∗ 35 en az gelirli ülkede 30 yıl öncesine göre 103 milyon daha insan aşırı yoksul konumuna geriledi. ∗ Aşırı yoksulların % 78’i kırsal bölgelerde yaşıyorlar ve bunların üçte ikisi de geçimliklerini tarımdan sağlıyorlar. ∗ Bunlar temel hizmetlere erişemiyorlar. ∗ Sadece % 26’sı temiz suya erişebiliyor, % 49’unun elektriği yok, % 80’inin kanalizasyon ve sanitasyon hizmetlerinden faydalanması söz konusu değil. Yoksulluk Doç. Dr. Mustafa Durmuş 21
  • 22. ∗ Dünya Bankası ekonomisti Adam Wagstaff’e göre Hindistan’da 1.25 dolar eşiğinin hemen üstündeki çocukların % 60’ı yetersiz beslenme sorunu yaşıyor. ∗ Newcastle Üniversitesi’nden Peter Edward’a göre ise, gerçek bir yoksulluk eşiği enflasyondan arındırılmış olarak günde en az 5 dolar olmalıdır (Jason Hickel, Aid in Reverse: How Poor Countries Develop Rich Countries, http://www.newleftproject.org ,18 December, 2013). Doç. Dr. Mustafa Durmuş 22 Yoksulluk
  • 23. ∗ Emek örgütlerine göre; ∗ Türkiye’de dört kişilik bir ailenin gerçek açlık sınırının net 1,300 lira civarında, yoksulluk sınırının ise 4,000 lira civarında olması gerekiyor. ∗ Türkiye’de işçilerin önemli bir kısmı yoksul. ∗ Net asgari ücret 891 lira. ∗ Ücretli olarak çalışan yaklaşık 13 milyon emekçinin % 72’si asgari ücretli. ∗ Ancak devlet böyle düşünmüyor! Türkiye’de yoksulluk 23Doç. Dr. Mustafa Durmuş
  • 24. ∗ Kasım 2013 itibariyle yoksul sayısı 13 milyon. ∗ Aylık geliri, brüt aylık asgari ücretin 1/3’ünden az olanlar yoksul sayılıyor (yaklaşık 400 lira). ∗ Bunların sağlık sigortası primlerini devlet ödüyor. ∗ Bu şekilde tescillenen yaklaşık 13 milyon yoksulun; ∗ % 35’i Doğu ve Güney Doğu’da yaşıyor. ∗ En yoksul ilk 20 il’in tamamı bu bölgelerde . ∗ Hatay da bu iller arasında yer alıyor. Türkiye: Gelir Testi Sonuçları SGK (BirGün, 25 Eylül 2014) Doç. Dr. Mustafa Durmuş 24
  • 25. ∗ Yoksulluk sıralamasında ilk üç: Ağrı : Nüfusunun % 50’si aylık 400 liranın altında gelire sahip. ∗ Hakkari, Iğdır, Şırnak ve Van: % 40. ∗ Urfa: % 38, Diyarbakır: % 37. ∗ Hatay: % 24. ∗ Toplam yoksul nüfus sayılan 13 milyonun % 12’si (1.5 milyon) İstanbul’da yaşıyor. ∗ İzmir, Ankara ve Adana’da yoksulluk oranı % 11. Türkiye: Gelir Testi Sonuçları SGK Doç. Dr. Mustafa Durmuş 25
  • 26. ∗ ABD Nüfus Bürosu’nun yaptığı bir açıklamaya göre ABD’de 45 milyon insan yoksulluk sınırında yaşıyor. ∗ 2007 yılından bu yana ortanca hane halkı geliri % 8 geriledi. ∗ 2013’te her beş çocuktan biri yoksuldu. ∗ Nüfusun % 13.4ünün (42 milyon) sağlık sigortası yok. ∗ Birlikte yaşayan ailelerin sayısı % 19 oldu. ∗ 49 milyon insan (% 16) güvenli gıdadan yoksun evlerde yaşıyor (Andre Damon, Forty five million in poverty in the US, 17 September 2014, http://www.wsws.org/en/articles/2014/09/17/cens-s17.html). ∗ Bu oran ve sayı çocuklarda % 21,6 ve 16 milyon (2012-Feeding America). Yoksulluk ABD 26Doç. Dr. Mustafa Durmuş
  • 27. ∗ Yoksulluğun nedeni kaynakların yetersiz olması değil, zira ∗ dünyada herkese günlük olarak 2 kg düşecek kadar gıda üretimi söz konusu iken 1 milyarın üzerinde insan kronik açlık ve yoksulluk içinde. Doç.Dr.Mustafa Durmuş 27
  • 28. ∗ Küresel olarak örneğin ABD dünyanın en zengin ama bir o kadar da bu zenginliklerin en adaletsiz dağıldığı bir ülke. ∗ En zengin % 1, 57 trilyon dolara ya da zenginliğin % 35’ine sahip. En zengin % 10 ise fiilen servetin % 80’ine sahip. En alttaki % 80 ise servetin sadece % 7’sine sahip. ∗ Hindistan ise dünyanın en yoksul ülkeleri arasında yer alıyor ama küresel olarak en zengin 100 dolar milyarderinin üçü Hintli (Ambani, Mithal and Azam Premji). ∗ Servetleri Batılı bankalarda ya da off shore finansal kurumlarda yatıyor. Zenginlik ve yoksulluk aynı anda var ! Doç.Dr.Mustafa Durmuş 28
  • 30. ∗ ►Yoksulluğun nedeni yetersiz iktisadi büyüme, ya da büyümenin yavaşlaması mıdır? ∗ Dünya Bankası iktisatçılarının savunduğu bu görüşe göre ekonomiler büyüdükleri sürece gelir bölüşümüne müdahale etmeksizin yoksulluğun azaltılması mümkündür. ∗ ►Yoksullaşmanın nedeni iktisadi krizler midir? ∗ Krizin yoksulluğu daha da artırdığı verilerle doğrulanıyor. Zira krizde işsizlik artarken, gelir dağılımı daha da bozuluyor. Kemer sıkma politikaları ise emekçileri daha da yoksullaştırıyor. ∗ Ancak yoksulluk kriz olmadığında da mevcut. Yoksulluk sisteme içkin bir olgu. Yoksulluk-iktisadi büyüme ilişkisi mi, krizler mi? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 30
  • 31. ∗ Artan gelir eşitsizliği ve yoksulluk, krizin bir sonucu değil, onlarca yıllık sürecin bir sonucudur. ∗ Bu süreçte sermaye sınıfı karlarını artırırken, işçi sınıfı giderek daha fazla sömürüye maruz kaldı, ücretleri düşürüldü. ∗ Yani her iki sorun da kapitalizmin işleyiş mantığından kaynaklanıyor. ∗ Sorun kapitalist sistemin kendidir. Yoksulluğun Marksist açıklaması Doç.Dr.Mustafa Durmuş 31
  • 32. ∗ Kapitalizmde yoksulluk ve gelir eşitsizliğinin nedeni özünde iki temel mücadeledir. ∗ Bunlardan ilki kendini emek-sermaye çatışması olarak gösterir. ∗ İkincisi ise kapitalistlerin kendi aralarındaki amansız rekabettir. ∗ Her ikisi de işçilerin ve genel olarak üretim araçlarından yoksun olan emekçilerin yoksullaşmasına neden olur. Yoksulluğun Marksist açıklaması Doç.Dr.Mustafa Durmuş 32
  • 33. ∗ 1. Eşitsizlik kapitalist sistemin olmazsa olmaz bir koşuludur: ∗ Zenginliğin tek kaynağı emekçi kitlelerin sömürülmesidir. ∗ Sınıfsal bölünmüşlük ve bunu neden olduğu sınıf mücadelesi (işçiler ve kapitalistler) kaçınılmaz olarak bölüşüm eşitsizliğine neden olur. ∗ Sistemin işleyiş mantığı gereğince de her iki taraf da kendi payını artırma çabası içindedir, kapitalist sömürüsünü yani karını artırır bu da eşitsizliği derinleştirir, yoksulluğu artırır. ∗ Türkiye’de net asgari ücret 891 lira. İşçilerin % 72’si asgari ücretli olarak çalışıyor. ∗ İşçiler ücretlerini artırdığında gelir eşitsizliği ve göreli yoksulluk azalır. Yoksulluğun Marksist açıklaması Doç.Dr.Mustafa Durmuş 33
  • 34. ∗ 2. Kapitalizm kar çıkarımına dayalı bir sistemdir. Her kapitalist sürekli birikim yapmalı, yatırım yapmalı ve büyümelidir, aksi takdirde pazar payını kaybeder. ∗ Diğer taraftan bu kar artışını kovalarken, rekabet her bir kapitalisti emek tasarruf edici makinalara yatırım yapmaya, işçileri baskılamaya ve ücret biçimindeki maliyetleri kısmaya zorlar. ∗ Tüm kapitalistler buna yönelince işçi sınıfının bir bütün olarak ücretleri azaltılır, bu da işçilerin yoksullaşmasına neden olur. Yoksulluğun Marksist açıklaması Doç.Dr.Mustafa Durmuş 34
  • 35. ∗ O halde kapitalist sisteme içkin yoksulluk nedenleri nelerdir? ∗ 1 Yoksulluğun nedeni birincil, piyasacı gelir► bölüşümü eşitsizliğidir. ∗ Ücret düzeylerinin düşüklüğüdür. ∗ Milli gelir içinde karların payının artmasına karşılık ücretlerin payının azalmasıdır. Gelir bölüşümü eşitsizliği- yoksulluk ilişkisi? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 35
  • 36. ∗ 2 Yoksulluğun nedeni küreselleşme, finansallaşma ve► neo liberalizm ile daha da yoğunlaşan emperyalist sömürüdür. ∗ Bu hem azgelişmiş ülkelerdeki ucuz ve örgütsüz emeğin ve doğal kaynakların çok uluslu tekellerce sömürülmesi ve karların royalty adı altında dışarı çıkartılması, ∗ hem de kredi faizleri, yüksek döviz kurları, vergi cennetlerine servetin kaçırılması ve arazi ve toprakların ele geçirilmesiyle gerçekleştiriliyor. ∗ Bu da ülke halklarının daha da yoksullaşmasına neden oluyor. Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 36
  • 37. Azgelişmiş ülkelerin dış borç ödemelerinin bütçe içindeki payı (%) 2012 WORLD DEBT FIGURES Damien Millet, Daniel Munevar & Éric Toussaint CADTM - Committee for the Abolition of Third World Debt Doç.Dr.Mustafa Durmuş 37
  • 38. ∗ Batılı zengin ülkeler yoksul ülkelere yılda 130 milyar dolar yardım yapıyorlar ama onların çok uluslu şirketleri az gelişmiş dünyadan her yıl 900 milyarı bankalarına aktarıyorlar. ∗ Ayrıca az gelişmiş dünya her yıl borç faiz ödemesi olarak 600 milyar ödeme yapıyor. ∗ DB, DTÖ ve IMF gibi kuruluşlarca uygulattırılan politikalar ve düzenlemeler (indirilmiş gümrük tarifeleri, ucuz emek ve hammadde, aşırı fiyatlanmış mamul madde ve teknoloji gibi) azgelişmiş ülkeler 500 milyar dolara mal oluyor. ∗ Sadece son 10 yılda çok uluslu şirketler tüm Batı Avrupa büyüklüğünde arazi ve toprakları azgelişmiş ülkelerde ele geçirdiler. Bu toprakların piyasa değeri ise 2 trilyon dolardan az değil. Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 38
  • 39. ∗ Diğer bir soygun yolu DTÖ’nün entelektüel mülkiyet hakları konusundaki dayattığı anlaşma (TRIPS). ∗ Bu anlaşma uluslar arası şirketlere devasa rant yaratma gücü veriyor. TRIPS uygulaması ile azgelişmiş ülkeler yılda ortalama 60 milyar doları ekstra patent ruhsatı ücreti olarak ödüyorlar. ∗ Charles Abugre: 2002–2007 arasında Batıdan Küresel Güneye gelen net yardım (eksi) 2.8 trilyon dolar idi. Buna sermaye çıkışları dâhil değil. ∗ Zengin ülkelerin serveti yoksul ülkelerin yoksullaştırılmasından elde ediliyor. Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 39
  • 40. ∗ Özce, Küresel Güney’in yoksulluğu verili değil, aktif bir biçimde oluşturulmuş bir yoksulluktur. ∗ Ve bu yoksullaştırma süreci dış yardım örtüsü ile karartılmıştır. ∗ Bir başka deyimle, uluslararası yardımlar sadece gerçekte ‘alanları, veren’ olarak göstermeye yarayan güçlü bir retoriksel araç olarak hizmet görmüyor, aynı zamanda bir küresel zenginlik çıkartım sisteminin güçlü bir aracını da oluşturuyor. ∗ Tıpkı yoksullara yapılan yardımların, yüzlerce milyarlık ∗ yolsuzluğu örtmede kullanılması gibi… Yoksulluk dışa bağımlılık ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 40
  • 41. ∗ 3 Yoksulluğun nedeni devletin sermayeye olan destekleri,► sermaye vergilerinin indirilmesi ve emek karşıtı iş yasaları ve halkın ödediği vergilerin artırılması ve sosyal harcamaların kısılması şeklindeki kemer sıkma uygulamaları. ∗ Bunlar zenginlerin gücünü daha da artırırken halkları daha da yoksullaştırdı. ∗ Oysa halka dönük bütçe politikaları yoksulluğu azaltıyor. ∗ Ancak bu iyileştirme kalıcı olmuyor, sistem yoksulluğu yeniden üretiyor. ∗ Sosyal yardımların yoksulluğu azaltıcı yapısal dönüşümlerin sağlanmasındaki rolleri son derece kısıtlı. ∗ Devletin doğru yöndeki müdahaleleri yoksulluk oranını üçte bir azaltmaktadır. Yoksulluk - devlet ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 41
  • 42. ∗ Yıllardır uygulanan sosyal güvenlik, sağlık yardımları, asgari ücret düzenlemesi gibi kamusal müdahaleler yoksullara yardımcı olsa da yoksulluğu bütünüyle ortadan kaldırmadı. ∗ Aynı şeyler gönüllü vakıflarca yoksullara yapılmakta olan yardımlar için de söylenebilir. ∗ Kapitalist sistemde yoksulluk daimdir. Şimdi ise kapitalizmin içinde bulunduğu kriz onu daha da derinleştirmiş, yaygınlaştırmıştır. Yoksulluk - devlet ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 42
  • 43. ∗ Türkiye’de uygulanan bütçe ve vergi politikaları bölüşümü daha da adaletsizleştirdi. ∗ Son 30 yıldır, var olan refah, gelir ve servet dağılımı adaletsizlikleri, uygulanan neo-liberal vergi politikalarıyla daha derinleştirildi. ∗ Neo-liberal stratejinin bir gereği olarak, bir yandan toplam vergi yükü düşürülüp, finansman daha ziyade iç ve dış borçlanmalarla karşılanma yoluna gidilirken, emekçilerin vergi yükü giderek ağırlaştırıldı ve özellikle de AKP iktidarı döneminde vergi yükü sermayenin üzerinden aşamalı olarak alınarak, emekçilerin üzerine bindirildi. Yoksulluk - devlet ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 43
  • 44. ∗ Toplanan vergilerin bütçe aracılığıyla dağıtımında ise emekçilere yönelik net fayda artışları sağlayacak sosyal harcamalara gidilmediği gibi, emekçilerin refah düzeyini olumlu etkileyen eğitim ve sağlık gibi harcamalar kısıldı. ∗ Buna karşılık sermayeye verilen teşvik ve sübvansiyonlar arttı, ayrıca halktan toplanan vergiler, askeri harcamalar ve diğer iç güvenlik harcamaları gibi harcamalara yönlendirildi. ∗ Bu nedenle bölüşüm ve yoksulluk sorunları tartışılırken vergi ve kamu harcamaları birlikte ele alınmalı ve alınan vergilerin adil bir biçimde alınıp alınmadığının yanı sıra, bu vergilerin harcandığı kamu harcamalarından kimlerin ne ölçüde yararlandığının sorgulanması gerekli. Yoksulluk - devlet ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 44
  • 45. ∗ Çünkü % 37,3’lük pay ile (176,4 milyar TL) bütçenin en büyük kalemini teşkil eden cari transferlerin 10 milyar TL’si tarımsal desteklemeye (köylü ve üreticiye) ayrılacaktır. ∗ Geçen yıl bu rakamın 9,7 milyar TL olduğu dikkate alındığında bu yılki artışın sadece 330 milyon TL’de kalacağı (% 3,4) ortaya çıkmaktadır. ∗ Bu haliyle bu kaynak bütçenin sadece % 2’ si ve GSYH’nin binde 5’i demektir. ∗ Diğer taraftan Tarım Kanunu’na göre Bütçe’den tarımsal destekleme için ayrılan pay GSYH’nin % 1’inin altında olamaz. ∗ Ama bu oran sübvansiyonlu tarım kredileri dâhil edildiğinde dahi (toplam 13,1 milyar TL) binde 6-7’dir. ∗ Kaldı ki topraksız köylüler ve tarım işçileri bu destekten faydalanamayacakları gibi, arazileri tapulu olmayan küçük çiftçiler de Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı olmadıklarından bu desteklerden yararlanamayacaklar, böylece de tarımsal desteklerden asıl yararlananlar büyük çiftçiler olacaktır. 2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile dağıtan bir bütçe görünümündedir. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 45
  • 46. ∗ Sosyal Yardım Dayanışmayı Teşvik Fonu’nun işleyişinden sorumlu bulunan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bütçesinin dağılımı bu konuda önemlidir. ∗ 2015 yılında 18,3 milyar TL’lik bir bütçeye sahip olacak bakanlığın harcamalarının sadece % 3,4’ü personel giderlerine ayrılmıştır. ∗ Bakanlık asıl olarak özelleştirme mantığına uygun bir biçimde dışarıdan hizmet satın almaktadır (örneğin Sevgi Evleri). ∗ Bu amaçla bu yıl 1,054 milyar liralık hizmet satın alacaktır ( bütçesinin % 5,8’i). ∗ Bütçesinin yaklaşık % 49’u ise (9 milyar TL) hane halklarına yapılan transferlerden oluşmaktadır. ∗ 2014 yılına göre bu transferler 866 milyon TL (%10) artacaktır. ∗ Bu yardımların 4,3 milyar TL’lik kısmı bir bütçe dışı fon olan Sosyal Yardım Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan yapılacaktır. ∗ Böylece yoksullara dönük harcamaların bütçe içindeki payı % 2’nin altında kalacaktır. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 46 2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile dağıtan bir bütçe görünümündedir.
  • 47. ∗ Diğer yandan sermaye sınıfı için cömert vergi indirimleri, istisna ve muafiyetleri ve diğer teşvikler mevcuttur. ∗ “Vergi Harcaması” adı altında toplanan ve asıl olarak sermaye sahiplerinin yararlandığı bu vergi istisna, muafiyet ve indirimlerinin tutarı 2015 Bütçesinde 26,1 milyar TL’ye (2014’te 23,9 milyar TL idi) çıkartılmıştır. ∗ Yani Hükümet bu tutarda bir vergiyi almaktan vazgeçecektir. ∗ Bunun bütçe ödeneklerine oranı % 5,5 ve bütçe gelirlerine oranı % 5,7 civarındadır. ∗ Ancak vergi kanunları dışında yer alan mevzuatla düzenlenen ve bütçenin ekinde yer almayan onlarca kanun ile öngörülen (örneğin Petrol Kanunu ) vergi harcaması açıklananlardan çok daha fazladır. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 47 2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile dağıtan bir bütçe görünümündedir.
  • 48. ∗ Ayrıca sermaye için 9,4 milyar TL işveren prim desteği, 2,4 milyar TL bireysel emeklilik sigortası (BES) primi desteği,2,8 milyar TL Ar-Ge desteği, kredi faiz desteği için 13- 14 milyar TL ve kobi desteği için 3,5–4 milyar ile % 6,7’lik bir destek ile toplamda % 12,4’lük bir destek söz konusudur. ∗ Ayrıca Hükümetin Gelir ve Kurumlar Vergisi’nin birleştirilmesini öngören çalışması sonuçlandığında sermayenin vergi yükü daha da indirilecektir. 2015 bütçesi sermaye sınıfına kepçe ile yoksula kaşığın ucu ile dağıtan bir bütçe görünümündedir. Doç. Dr. Mustafa Durmuş 48
  • 49. ∗ 4 Yoksulluğun nedeni işsizliktir, güvencesiz istihdam ve► kötü istihdam koşullarıdır. ∗ İşsizlik ve yoksulluk birbiriyle yakından ilişkili iki olgudur. ∗ Ancak tek başına istihdam yoksulluğu önleyemiyor. ∗ ‘Nasıl istihdam ?’ sorusu önemli. ∗ Günümüzde kısmi zamanlı ve düşük ücretli işler artık ön planda. ∗ İyi kalitede istihdam ve çalışma koşulları kriz dönemi haricinde dahi giderek azaldı. ∗ Çeşitli yollarla ücret gaspları arttı. Bu da işçi yoksullaşmasına neden oldu. Yoksulluk – işsizlik ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 49
  • 50. ∗ Dünyada günde 1.25 dolar ve altında bir ücretle yetinmek durumunda kalan “çalışan yoksul istihdamı” toplam istihdamın % 21’ini oluşturuyor. ∗ Ebeveynleri ile birlikte toplamda günlük 2 dolar ile geçinmek zorunda kalan işçilerin oranı ise % 39 (1,2 milyar işçi) ∗ Kapitalizm bir yanda az sayıda servet zengini yaratırken, diğer yanda öncesinde işçi olmayan bazı insanlar giderek artan bir biçimde olarak proleterleşiyorlar. Yoksulluk – işsizlik ilişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 50
  • 51. ∗ ►Yoksullaşmanın nedeni yolsuzluklardır. ∗ Özel sermaye gruplarının desteklenmesi üzerinden yürütülen bir büyüme stratejisi kaçınılmaz olarak beraberinde yolsuzluk ve yandaş kapitalizmi (crony capitalism) getiriyor. ∗ Yurt dışına yasal olmayan yollardan çıkartılan paranın büyüklüğü yolsuzluğun boyutlarını ortaya koyuyor. Yolsuzluk – yoksulluk İlişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 51
  • 52. ∗ Global Financial Integrity : ∗ 2002–2011 döneminde sahte faturalama, hayali ihracat vb yollarıyla ülke dışına, özellikle de vergi cenneti konumundaki ülkelere, azgelişmiş ülkelerden toplam çıkan para miktarı yaklaşık 6 trilyon dolar. ∗ Bu paranın yaklaşık % 40’ı Asya’dan , % 22 ise gelişmekte olan Avrupa ülkelerinden oldu. ∗ İlk üçte toplamda 1,076 trilyon dolar ile Çin, 881 milyar dolar ile Rusya ve 462 milyar dolar ile Meksika yer alıyor. ∗ Bu dönemde Türkiye’den çıkan para miktarı 37 milyar ABD dolarını aşıyor. ∗ Özellikle de 2007 tarihinden itibaren çıkan miktar giderek artıyor ve sadece 2011 yılında 10 milyar doları aşıyor. ∗ Dönemin yıllık ortalama değeri ise 3 milyar 728 milyon dolar. ∗ Bu haliyle Türkiye 2011 yılında incelenen 144 ülke içinde bu yollarla dışarıya en fazla para kaçıran 25. ülke durumuna geliyor. Yolsuzluk – yoksulluk İlişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 52
  • 53. ∗ Bu durum Hükümetin neden sık sık Varlık Barışı adı altında, dışarda tutulan serveti (ki 200 milyar dolar civarında olduğunu Maliye Bakanı’nın kendisi açıklamıştı) ülkeye getirerek meşrulaştırma gayreti içinde olduğunu da açıklıyor. ∗ Ayrıca 10 milyon ailenin neden sosyal yardımlarla hayatta kalmak zorunda olduğunu ve yaygın işsizlik ve yoksulluk, gelir ve servet dağılımı adaletsizliğini de açıklıyor. Yolsuzluk – yoksulluk İlişkisi ? Doç.Dr.Mustafa Durmuş 53