1. B İ L G İ İ Ş L E M E
K U R A M I
S Ü M E Y Y E Ç A N L I
2 2 3 1 0 5 2 1 0 7 3
2. BILGI IŞLEME KURAMI
• Bilgi işleme kuramı, insanın dünyayı
anlamada kullandığı zihinsel süreçleri
inceleyen bir kuramdır.
• Bilişsel açıdan öğrenme, bireyin zihinsel
yapılarındaki değişme olarak
tanımlanmaktadır. Bireyin zihinsel
yapılarında meydana gelen bu değişme,
performansa dönüşerek davranış
değişimi ya da yeni davranış kazanımı
sağlamaktadır.
3. BILGI IŞLEME KURAMINDA;
• İnsanların öğrenme süreci ile,
bilgisayarların işleyiş sistemi arasında
benzerlik olduğu belirtilmiştir.
• Her ikisi de bilgiyi dışarıdan alır; insanlar
duyu organları ile, bilgisayar ise bellek
girişleri, optik okuyucu ve klavyesi ile.
• Her ikisi de çok geniş bir depoya sahiptir.
• Her ikisi de bilgiyi çevreye geri verir.
4. BILGI IŞLEME SÜRECI
IŞLEM BASAMAKLARI
• Bu kuramda öğrenme süreci girdilerin işlenip çıktılara dönüştürülmesi olarak
görülmektedir.
• Uyaranın tanımlanması -> Girdi
• Tepkinin seçimi, karar verme -> Bilgi işleme
• Tepkinin programlanması, hareket için hazırlama -> Bilgi işleme
• Tepki verilmesi, Hareketin yapılması -> Çıktı
5. • Aşağıdaki Şemada Çevreden Gelen Uyarıcıların Bilgi İşleme
Kuramcılarına Göre Hangi Aşamalardan Geçtiği
Gösterilmektedir.
6. BELLEK
• Bellek kısaca bireyin öğrendiği
bilgilerin zihinde tutulduğu yerdir.
Zihinde saklanan bilgiyi de gerektiği
zaman geri getirir.
• Bellek; duyusal bellek, kısa süreli
bellek ve uzun süreli bellek olmak
üzere üç kategoride incelenir.
• Belleğin üç önemli işlevi vardır: Kodlama, depolama ve geri çağırma.
Kodlama, öğrenilen bilgiyi zihinde tutmak için kullanılan yoldur. Depolama,
kodlanan bilginin zihinde saklanmasıdır. Geri çağırma, kodlanmış ve
depolanmış bilginin gerektiği zaman geri getirilmesidir.
7. DUYUSAL BELLEK
• Duyusal bellek bilginin ilk işlendiği
yerdir. Çevreden gelen uyarıcılar ilk
olarak duyusal kayıtta tutulur. Kapasitesi
sınırsız olmakla birlikte gelen bilgi anında
işlenmezse, çok hızlı bir şekilde kaybolur.
• Duyusal kayda gelen uyarıcı dikkat ve
algı süreçlerinden geçerek kısa süreli
belleğe geçiş yapar. Bu noktada dikkat,
dışarıdan gelen birçok uyarıcıdan sadece
birey için önem taşıyan veya onun ilgisini
çekenleri alır. Algı ise dikkat sonucu
alınan bilginin yorumlanması ya da
anlamlandırılması işlevini görür.
8. KISA SÜRELI BELLEK
• Duysal kayıttan dikkat ve algı süzgecinden
geçen bilgi kısa süreli bellekte işlenir, geri
kalan bilgiler ise yok olur. Kısa süreli belleğin
bilgiyi tutma süresi sınırlıdır. Yaklaşık olarak
20 ile 30 saniye arasında bilgi burada
kalır. Bilgiyi tutma süresi sınırlı olması ile
birlikte kapasitesi de sınırlıdır. Buna göre
insanların çoğu 5 ile 9 arasında bilgi
örüntüsünü bir arada tutabilir.
9. KISA SÜRELI BELLEK
• Kısa süreli belleğin iki işlevi vardır.
Bunlar, kısa süreliğine olsa da bilgileri
saklamak ve zihinsel işlemler yapmak.
Zihinsel işlemlerden kasıt kısa süreli
bellekten çıkan bilginin tepki üreticilerine
gönderilerek, bireyin davranışta
bulunmasını sağlamaktır. Karşınızdaki ile
konuşmak, matematiksel hesaplamalar
yapmak, bir problemin çözümünde
bulunmak birer zihinsel işlemdir. Bundan
dolayı kısa süreli belleğe işleyen bellek de
denmektedir
• Bilginin kısa süreli bellekte daha fazla
kalması için sürekli tekrar ve gruplama
yöntemi kullanılır. Örneğin bir
çocuğun annesinin isteği şeyleri almak
için bakkala giderken istenilenlerin
zihinsel veya sözel olarak tekrar
edilmesi buna örnektir. Eğer alınacak
şeylerin bir kısmı yiyecek, bir kısmı da
temizlik malzemesi ise çocuk bu sefer
de yiyecek ve temizlik ürünleri diye
gruplandırma yaparak bilgiyi daha
fazla zihinde tutmaya çalışır.
10. UZUN SÜRELI BELLEK
• Bilginin uzun süreli olarak
depolandığı yer burasıdır. Kapasitesi
sınırsızdır. Bütün hayatımız boyunca
yaşadığımız anılar, olaylar, tatlar,
kokular, duygular, problem çözme
becerileri vb. yaşantılarımızın hepsi
burada yer almaktadır.
• Uzun süreli bellek; anısal, anlamsal
ve işlemsel olmak üzere üç türü
olduğu kabul edilir.
11. ANLAMSAL (SEMANTIK) BELLEK
• Uzun süreli belleğin bu kısmı olguları,
genellemeleri, kuralları depolar.
• Kısaca öğrendiğimiz kelimeler,
kavramlar, gramer kuralları, bilimsel
bilgiler, anlamsal bellekte yer
almaktadır.
12. İŞLEMSEL BELLEK
• Herhangi bir işin nasıl yapılacağına dair
bilgiler burada depolanmaktadır. Hem
motor becerileri hem de bilişsel becerileri
kapsar.
• Örneğin, bir matematik problemini nasıl
çözeceğimizi bilmek, bir yemeği hangi
aşamalardan geçirerek yapacağımızı
bilmek bu bellek türünde yer alır.
13. ANISAL (EPISODIK) BELLEK
• Uzun süreli belleğin bu kısmında,
kişisel yaşantılarımızın depolandığı
bölümdür. Yaşantımız boyunca
yaşadığımız olaylar, tanıştığımız
kişiler, izlediğimiz filmler, gittiğimiz
yerlerin hepsi burada depolanır.
14. BİLGİ TRANSFERİ
• Bilgiyi işleme kuramında kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe bilgi
transferinde izlenen iki önemli yol vardır. Bunlar: tekrar ve kodlamadır.
Tekrar
• Bilginin zihinsel bir şekilde veya sesli olarak tekrar edilmesiyle uzun süreli
belleğe aktarılmasıdır. Şiir ezberlediğimizde genelde tekrar yöntemini
kullanırız.
Kodlama
• Kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe geçiş yapan bilgi, burada uzun süre
kalmasını sağlayacak yöntem doğru bir kodlamayla uygun şemaya
yerleştirilmesidir. Kodlamanın amacı bilgiyi doğru şemaya yerleştirerek anlamlı
hale getirmektir. Kodlamada iki yöntem vardır. Bunlar: otomatik kodlama ve
çaba harcayarak kodlamadır.
15. BİLGİYİ UZUN SÜRELİ BELLEKTEN
GERİ GETİRME
Hatırlama
• Önceden kazanılmış bir bilgi veya geçmişe ait bir anı, belli ipuçları doğrultusunda
uzun süreli bellekten geri getirilmesidir.
• Örneğin, biri adres sorduğunda, eğer sorduğu yeri biliyorsak oraya dair bilgiler
hemen gelir.
Çağrışımla Hatırlama
• Bu yöntemle hatırlamanın oluşabilmesi için, birbiriyle daha önceden
ilişkilendirilmiş iki durumdan birisiyle karşılaşınca diğer durumun da hatırlanmasıdır.
Tanıma
• Daha önceden öğrenilen bilgilerin, farklı bir durumda karşımıza çıktığında
tekrardan tanınmasıdır. Örneğin KPSS de sorulan bir sorunun şıklarına baktığımızda
doğru cevabı o an bilmemiz gibi.
16. UNUTMA
• Uzun süreli bellekteki bilginin geri
getirilmemesi unutma olarak
adlandırılmaktadır. Aslında bilgi uzun süreli
bellekte bir yerde durmaktadır. Problem onu
bulmadadır.
Bozulma
• Öğrenilen her yeni bilgi, her yaşantı bellekte
kodlanarak bir iz bırakır bu bırakılan izlere
bellek izi denir. Uzun süreli bellekteki bu bellek
izleri zaman ilerledikçe ve bilgide herhangi bir
değişme olmamasına rağmen bozulur.
17. Bellek kaybı (Amnezi)
• Bireyin beynine almış olduğu bir
darbe sebebiyle, verilen yanlış
ilaçlar sebebiyle veya yaşadığı
travmatik olaylar sonucunda geçici
veya kalıcı hafıza kaybına denir.
Çarpıtma
• İnsanlardaki ön yargılar veya
yanlış düşünceler yüzünden
bilgilerin yanlış hatırlanması veya
unutulmasıdır.
18. KET VURMA
• İleriye ket vurma
• Önceki öğrenmelerin, yeni öğrenmelerin ortaya çıkışını zorlaştırmasıdır.
Örneğin Türkiye’de araba kullanan birisinin, İngiltere’de soldan akan şeritte
araba kullanırken zorlanmasıdır.
• Geriye ket vurma
• Yeni öğrenmelerin, önceki öğrenmeleri bastırılması veya ortaya çıkışını
zorlaştırmaktadır. Örneğin, yeni kız arkadaşı edinen birisine, eski kız
arkadaşının ismi sorulduğunda yeni kız arkadaşının ismini söylemesi, eski kız
arkadaşının adını o an unutması.
19. BİLİŞSEL YAPIDA YÜRÜTÜCÜ
SÜREÇLER
• Bilgiyi işleme kuramına göre bilişsel
olarak bilginin duyusal kayıttan kısa süreli
belleğe, buradan da uzun süreli belleğe
geçişini sağlayan; kodlama, hatırlama ve
geri getirme süreçlerini kontrol eden
yapıya yürütücü süreçler denir.
• Kısaca bilginin alınmasını, transfer
edilmesini ve başka yerde kullanılmasını
kontrol eden yapıdır. Kendi içinde
yürütücü kontrol ve yürütücü biliş
olmak üzere ikiye ayrılır.
20. YÜRÜTÜCÜ KONTROL
• Bireyin güdüsel süreçlerinin kontrolü de
dahil olmak üzere, bilginin dışarıdan alınan
performans olarak üretilinceye kadar tüm
bilgi işleme süreçleri yürüten, yörüngeleri
üretip uygulanan bir sistemdir.
YÜRÜTÜCÜ BİLİŞ
• Yürütücü biliş, genel olarak bireyin kendi
biliş sistemi, yapısı, çalışması hakkındaki
bilgisidir. Kısaca kendimiz ile ilgili nasıl
öğrendiğimizin farkında olmaktır.