SlideShare a Scribd company logo
1 of 47
Download to read offline
02 / 2020
Dijital Yetenek Açığı Öğretmenler Sayesinde Kapatılacak! • WiFi 6 Destekli Ağ Cihazları Geliyor
Bulut Bilişim Avrupa Ortadoğu ve Afrika’da Kanal İş Ortağı Yapısını Geliştiren En Büyük Faktör
2020 Yılına Damga Vuracak Teknolojiler • Veriyi Etkin Yöneten Şirketler Rakiplerine Karşı Büyük Avantaj Sağlıyor
BT Yöneticileri, Siber Saldırganların Gerisinde Kaldıklarını Düşünüyor • Yapay Zeka Tabanlı Chatbot Trendleri
Blokzinciri Konusunda
Ne Kadar Bilgilisiniz?
İşIste Tüm Detaylar!~
.
2
künye
içindekiler
05	 Bulut Bilişim Avrupa Ortadoğu ve Afrika’da Kanal
İş Ortağı Yapısını Geliştiren En Büyük Faktör
08	 Dijital Yetenek Açığı Öğretmenler Sayesinde
Kapatılacak!
13	 Bu Yıla Damga Vuracak Yapay Zeka Tabanlı
Chatbot Trendleri
17	 Google Alphabet Ne Kadar Gelir Elde Etti?
18	 BT Yöneticileri, Siber Saldırganların Gerisinde
Kaldıklarını Düşünüyor
20	 2020 Yılına Damga Vuracak Teknolojiler
22	 Blokzinciri Konusunda Ne Kadar Bilgilisiniz?
İşte Tüm Detaylar!
30	 Veriyi Etkin Yöneten Şirketler Rakiplerine
Karşı Büyük Avantaj Sağlıyor
32	 İkinci El Telefon Alışverişiyle Hem Ekonomi
Hem Doğa Kazanacak
34	 Wi-Fi’ın 20 Yıllık Serüveninde 20 Dönüm
Noktası
36	 WiFi 6 Destekli Ağ Cihazları Geliyor
38	 BT Günlüğü Test Merkezi
Yazı İşleri
Ali Yavuz ŞAHİN
Genel Yayın Yönetmeni
(Sorumlu)
yavuz@btgunlugu.com
Ecevit BIKTIM
Yayın Danışmanı
ecevit@btgunlugu.com
Mahmut Saral
Prodüksiyon Sorumlusu
info@btgunlugu.com
Editörler
Süleyman Sertkaya
Ender Öztürk
Mutlu Çavuş
Mustafa Hanlı
info@btgunlugu.com
Kreatif
Creative Solutions
diyalog@creativesolutions.com.tr
Reklam
Reklam Departmanı
reklam@btgunlugu.com
Adres
Eylül Medya
İnönü Caddesi No: 8
Bulut İş Merkezi 4. Kat
Ofis: 72 Çeliktepe
Kağıthane / İstanbul
Tel : 0212 270 36 37
Fax: 0212 270 36 37
Dağıtım
Etkin Dağıtım
Baskı ve Cilt
Özgün Ofset
Aytekin sokak no:21
4.Levent / İstanbul
Tel : 0212 280 00 09
Fax: 0212 264 74 33
2
BT Yöneticileri
Bu Adreste Buluşuyor
BTGunlugu.com
4
Uzun yıllardan beri bulut, BT dünyasının önemli
bir dayanak noktasını oluşturuyor. Diğer yandan
bulut oyun, göreceli olarak yeni bir fenomen.
Şu ana kadar oyun dünyasında daha çok, lokal
sunuculara yapılan kurulumlar yaygın. Ancak bu
durum değişecek çünkü bulut oyun hizmetleri
yükselişte. Eğer bulut oyun beklenen standarda
ulaşırsa, veri iletiminde çok büyük bir artış yaşa-
nacak – bu trendin aynı zamanda Internet altya-
pısı üzerinde de etkileri olacak. DE-CIX Teknoloji
Başkanı Dr. Thomas King, bu alandaki zorlukları,
başarılı olmak için özellikle büyük ölçekte bu-
lut oyun dünyasında neler yapmak gerektiğini
anlattı: “Şimdiye kadar, online oyun aracılığı ile
nispeten küçük bir veri iletimi gerçekleşti. Ciddi
anlamda büyük program dosyaları, kullanıcının
kendi hard diskinde depolanıyor. Bulut oyun bunu
değiştiriyor. Tüm bilişim operasyonları bir sunu-
cu üzerinden yürütüldüğü için oyunların lokal
kurulumlarına gerek kalmayacak. Evdeki masa
üstü bilgisayar, akıllı telefon veya diğer cihazlar
sadece birer çıktı medyaları olarak konumlanacak.
Günümüzde oyunların oldukça gerçekçi olan gör-
sel tasvirlerine bakarsanız, üstesinden gelinmesi
gereken veri miktarının büyüklüğünü kolayca
hayal edebilirsiniz. Oyunların buluttan iletimi
konusunda hala birtakım zorluklar var; eğer içerik
4K içinde iletiliyorsa bant genişliği gerekliliği
de buna göre artıyor. Standard bir HD iletimi 3
ila 5 Mbps’e gerek duyuyor ancak ancak bu ileti
4K kalitesindeyse kompresyona bağlı olarak bu
gereklilik 20 ila 50’ye çıkabiliyor. Ancak bu bile
henüz bir son değil, çok yakın zamanda 8K’dan
bahsedeceğiz. Bant genişliği gerekliliklerine ek
olarak, bulut oyun için gecikme süreleri büyük bir
sorun olarak duruyor.
Bulut Tabanlı Oyun Servisleri
İnterneti Şekillendirecek
Türkiye’nin küresel teknoloji şirketi olma hedefiyle yo-
luna devam eden Netaş’ın Uluslararası Pazarlar Genel
Müdürlüğüne Sinan Dumlu atandı. Netaş, derin mü-
hendislik yetkinliği, köklü Ar-Ge deneyimi ve sistem
entegratörlüğündeki liderliği ile ana hissedarı dünya
teknoloji devi ZTE’nin bölgedeki. geniş ağını kullana-
rak global açılımını sürdürmeyi hedefliyor. Son 5 yılda
yaklaşık 200 milyon dolar değerinde proje üstlenen
Netaş, Asya-Pasifik’ten Türkî Cumhuriyetlere, Kuzey
Afrika’dan Ortadoğu bölgesine uzanan geniş bir coğ-
rafyada yaklaşık 30 ülkeyi hedef pazar olarak belirledi.
İlk etapta Azerbaycan, Kazakistan, Gürcistan, Cezayir
ve Katar gibi yakın pazarlarda varlığını derinleştirmek
için harekete geçen Netaş, Ar-Ge’sinde geliştirdiği yerli
teknolojiler başta olmak üzere, telekom, bulut, siber
güvenlik ve veri iletişimi teknolojilerine odaklana-
rak uluslararası pazarlarda büyümeyi planlıyor. Sinan
Dumlu kimdir? 1967 yılında Ankara’da doğan Sinan
Dumlu, yüksek öğrenimini 1984-1988 yılları arasında
İTÜ Kontrol ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde
yaptı. Ardından 1988-1991 yılları arasında Marmara
Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nde İnsan Kay-
nakları Yönetimi konusunda master programına devam
etti. Bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe 30 yılı aş-
kın tecrübesiyle Dumlu’nun ürün yönetimi, pazarlama,
satış, strateji ve bulut tabanlı teknolojilerden sorumlu
olarak birçok alanda liderlik deneyimi bulunuyor.
Netaş Uluslararası
Pazarlar Genel Müdürü
Sinan Dumlu Oldu
haberler
5
Global ara bağlantı ve veri merkezi şirketi Equinix, üst düzey kurumsal Bilişim
Teknolojileri sektörü profesyonellerinin, iş ortağı ekosisteminin geleceğine
ilişkin görüşlerini içeren bağımsız araştırma sonuçlarını yayınladı.
Bulut Bilişim Avrupa Ortadoğu ve
Afrika’da Kanal İş Ortağı Yapısını
Geliştiren En Büyük Faktör
Sonuçlar, ankete katılan Avrupa, Ortadoğu ve Afrika
Bölgesi genelinde 836 Bilişim Teknolojileri karar ve-
ricisinin neredeyse yarısının (%48) bulut tabanlı. hiz-
metlere erişmek için iş ortaklarını kullandığını, bulut
bilişimin de iş ortaklarıyla ile çalışmaya yönelten bir
numaralı faktör olduğunu gösteriyor. Gartner’ın, 2025
yılına kadar işletmelerin %80’inin şirket içi altyapıdan
veri merkezlerine ve buluta kayacağını vurguladığı bu
sonuçlar, şirketlerin bu kadar ciddi bir altyapı deği-
şikliğinden kaynaklanan zorlukları azaltmak için iş
ortaklarını kullandığını ortaya koyuyor. Sonuçlar, bu-
lutun dönüşümün yanı sıra, daha önce geleneksel ola-
rak şirket içinde yönetilen hizmetlerin iş ortaklarına
taşınmaya başlandığının da altını çiziyor. İşletmelerin
daha önce dışarıdan hizmet alma konusunda tereddüt
ettikleri bir alan olan güvenlik yönetimi, katılımcıla-
rın %39’u tarafından iş ortaklarından en çok faydala-
nıldığı ikinci hizmet olarak göze çarpıyor.
Karar vericilerinin üçte birinden fazlası (%34) ara
bağlantılara erişmek için iş ortaklarını kullanıyor.
Equinix’in Kanal İş Ortağı ekosisteminin büyümesine
de fayda sağlayan ara bağlantı, trend olma özelliğini
koruyarak üçüncü sırada yüksek öncelikli bir hizmet
olarak ön plana çıkıyor. İşletmelerin Bilişim Teknolo-
jileri karar vericilerine neden iş ortaklarını seçtikleri
veya çalışmayı tercih ettikleri de soruldu. Maliyet,
hemen hemen her pazarda bir numaralı önceliğe
sahip. Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi genelinde
katılımcıların yarısından fazlası (%51) genel olarak
iş ortaklarıyla çalışmayı tercih etme nedeninin daha
düşük maliyet olduğunu belirtti.
Daha iyi bir hizmet kapsamına erişebilme faktörü ise
tüm katılımcıların %46’sı ile maliyet. faktöründen
hemen sonra geldi. Hollanda ve Türkiye’deki işletme-
ler bunu iş ortaklarıyla çalışmanın ana nedeni olarak
adlandırırken, Fransa’daki karar vericiler için ana
faktör kolaylıktı.
Temel Bulgular
Avrupa genelindeki işletmelerin Bilişim Teknolo-
jileri karar vericileri, Kanal iş ortakları ile birlikte
bütçelerinin ortalama dörtte birini (% 24) harcıyor.
Ülkelere göre değişiklik gösterse de Avrupa, Ortado-
ğu ve Afrika Bölgesi genelinde işletmelerin hizmet ve
servis aldığı iş ortağı sayısı ortalama olarak 9 olarak
belirtilmiş. Fransa 12, Almanya ise 11 iş ortağı sayısı
ile ortalamanın üzerinde yer alıyor. İngiltere (7) ve
Finlandiya (6) ise şirketlerin ortalama olarak daha az
sayıda iş ortağıyla çalıştığı ülkeler.
Ankete katılanların belirttiği üzere farklı iş ortak-
ları ile birlikte çalışma durumunun işletmelerin
günümüz dijital ekonomisinde Bilişim Teknolojileri
sorunlarına çözüm bulmalarını sağlayan bağımsız
platformlara ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Anketin Türkiye’deki katılımcıları iş ortaklarının
hizmet tekliflerinin kalitesine öncelik verdi ve katı-
lımcıların %62’si bu önceliğin iş ortaklığı kararlarını
etkilediğini belirtti. Ayrıca, katılımcıların %70’i şu
anda erişmekte oldukları hizmet sayısını artırmak
için bir iş ortağıyla çalıştığını veya birden fazla iş or-
tağıyla çalışmayı düşünebileceğini belirterek hizmet
alanının genişliğinin önemini vurguladı.
Anketin Türkiye’deki katılımcılarının %74’ü gizli-
lik ve uyumluluk da dahil olmak üzere KVKK gibi
yerel veri yasaları hakkında bilgi sahibi olmak için
her zaman teknoloji ortaklarına güvendiğini; %53’ü
de güvenlik yönetim hizmetleri için iş ortaklarını
kullandığını veya kullanacağını belirtti. Yerel veri
yasası desteği ve güvenlik hizmetleri için kanal iş or-
taklarına güvenmekle birlikte, katılımcıların %56’sı
iş ortaklarının, iş modelleri ve bütçelerini iyi anla-
madıklarına inanıyor.
özel haber
6
Hannover Fairs Turkey’in 12 – 15 Mart 2020 tarih-
lerinde düzenleyeceği etkinlikte Türkiye bu yıl 5G
teknolojisi ile tanışacak. Hannover Fairs Turkey’in
12 – 15 Mart 2020 tarihlerinde düzenleyeceği WIN
EURASIA 2020 fuarında sergilenecek Türkiye sanayi-
sinin ilk 5G senaryoları, fuar öncesi Siemens, Mit-
subishi Electric, MCS, i2i Systems, SICK, Universal
Robots UR, Schunk, IQ Vizyon, Merlicon, Oppent,
Siskon, Simtek ve Trio Mobil’in katıldığı imza töre-
niyle tanıtıldı. i2i Systems’in yeni geliştirdiği yerli ve
milli 5G şebekesinin ilk defa duyurulduğu törende,
5G Arena alanında. uygulanacak “Akıllı Üretim için
5G” senaryoları gösterildi. “Tümleşik Dijitalizasyon
ve Endüstri 4.0 senaryosunda i2i Systems’in canlı 5G
şebekesi test edildi. MCS GRUP tarafından tasarla-
nan “CodeMaster Endüstri 4.0 Uygulaması” bu ağı
kullanarak MITSUBISHI ELECTRIC robotu, Schunk
robot eli ve SIEMENS Mindsphere bulut çözümü ile
IIoT tabanlı haberleşti. Senaryo kapsamında. ürünün
iş emri verildiği andan itibaren tüm yaşam döngüsü
anlık olarak takip edilebildi. i2i Systems’in yerli ve
milli 5G teknolojisinin kullanıldığı; SICK, Universal
Robots. UR ve Schunk ortaklığıyla sergilenen diğer
senaryoda ise insan-robot-bulut ve sensör etkileşimi
gerçek zamanlı olarak gösterildi. Teknolojide yeni
devrim Endüstri 4.0’ı hayata geçirirken, SCHUNK
olarak bu teknolojiye uygun hızı sağlayacak 5G
Uygulamalarının bir parçası olmaktan mutluluk duy-
duklarını ifade eden Schunk Türkiye ve Orta Doğu
Ülke Müdürü Emre Sönmez ise “Nesnelerin İnter-
netinden bahsettiğimiz bu dönemde; durum, süreç
izleme ve iletişimin doğrudan bileşen düzeyinde ya-
pıldığı ürünlerimiz ile biz de bu verimliliği artıracak
sisteme entegre oluyoruz. Özellikle üretim alanların-
da esnek, hızlı ve verimi ciddi oranda artıracak olan
5G uygulamasının hayatımıza katılmasıyla, ticari
kapasitenin artışını heyecanla bekliyoruz.” dedi.
Türkiye Bu Yıl 5G Teknolojisi
İle Tanışacak
Mercedes-Benz Türk, 2009 yılında tesislerinde hayata
geçirdiği 5E modeli ile sektöre öncülük etmeye devam
ediyor. Mercedes-Benz, 2009 yılında tesislerinde hayata
geçirdiği 5E modeli ile sektöre öncülük etmeye devam
ediyor. Oluşturulan bu model ile şirket uzun vadede ha-
yata geçireceği teknolojik gelişmeleri ve büyümeyi göz
önünde. bulundurarak; enerji tüketimindeki artışı he-
saplayıp önceden tespit etmenin yanı sıra; bu tüketim-
lerinin kontrol altına alınmasını ve azaltılmasını sağlı-
yor. Enerji verimliliği, CO2 emisyonlarının azaltılması,
enerji ve kaynak tasarrufuna odaklanan 5E Modeli; tüm
Mercedes-Benz Türk ailesinin çevreye duyarlılığını ve
farkındalığını artırmaya yarayan, bunu ayrıca teknik ve
sosyal projelerle hayata geçirmeyi sağlayan önemli bir
araç olarak tanımlanıyor. 2018 yılında ISO 14001:2015’e
geçiş denetimini başarıyla tamamlayarak Çevre Yöne-
timi Sistemi Sertifikası’na sahip olan Mercedes-Benz
gerekli yatırımlarını. gerçekleştirmeden önce, ilgili yasal
yönetmeliğin gerektirdiği sertifikalara sahip uzman-
lardan oluşan Enerji Yönetim Takımı’nın hazırladığı
düzenli raporlamalarla iyileştirme gereken noktarı ve
verimlilik potansiyellerini belirliyor. Kurulduğu 1995 yı-
lından itibaren bina otomasyon sistemini Türkiye’de ilk
defa kullanan endüstriyel tesislerden biri olan Hoşdere
Otobüs Fabrikası, bu sistem ile yaklaşık %25 oranında
enerji tasarrufu sağlıyor. Bu sistemin bir parçası olan ısı
kontrol cihazlarıyla ortam sıcaklığının izlenerek kont-
rolünün sağlanmasının yanı sıra; zaman programlarıyla
da. aydınlatmaların ve ısıtma-soğutma sistemlerinin
gereksiz yere çalışması engelleniyor. Aydınlatmalar, ısıt-
ma-soğutma sistemleri ve pompalar zaman programları
ile kontrol. edilirken, ısı geri kazanım sistemi ile ısıtma
yapılan zamanlarda emilen havadaki ısı geri kazanılarak
tekrar ortama veriliyor.
Mercedes-Benz Türk Enerji Yönetim
Modeli İle Sektöre Öncülük Ediyor
haberler
7
PC satışları Gartner ve IDC’nin raporlarına göre 2019 yı-
lında son iki yılın en yüksek seviyesine ulaştı. İşte detay-
lar. Gartner ve IDC’ye göre; 2019 yılı, PC endüstrisi için
olukça verimli geçti. Gartner, yedi yılda ilk kez küresel PC
pazarının tüm yıl boyunca büyüme kaydettiğini söylüyor.
IDC, 2019’un sonuçlarının; 2011’de pazarın yüzde 1,7
büyümesinden beri en iyi sonuçlar olduğunu belirtiyor.
IDC’ye göre; masaüstü bilgisayarlar, dizüstü bilgisayarlar
ve iş istasyonları da dahil olmak üzere PC’lere yönelik
sevkiyatlar yıllık yüzde 2,7 büyüdü. Gartner’ın raporları-
na göre bu rakamlar yıl boyunca sadece yüzde 0,6 büyü-
me gösterdi. Ancak her iki araştırma firması da 2019’un
4. çeyreğinde toplam PC sevkiyat sayısını 70 milyondan
fazla olduğunu söylüyor. IDC’nin verilerine dayanarak, PC
pazarı 2019’un dördüncü çeyreğinde yıllık yüzde 4,8 bü-
yüme gösterdi. Gartner’a göre, 2019’un dördüncü çeyre-
ğinde 2018’in dördüncü çeyreğine göre yüzde 2,3 oranın-
da büyüdüğünü söylüyor. Gartner, masaüstü bilgisayarlar,
dizüstü bilgisayarlar ve ultra taşınabilir Microsoft Surface
gibi primler hesaba katmış ancak Chromebook ve iPad’le-
ri bu sınıfa dahil etmemiş.
PC satışları 2019 Yılında
Tavan Yaptı
Android uygulama güncelleme bildirimlerinin bozulduğu düşünülüyordu.
Ancak bu bildirimlerin bilerek durdurulduğu açıklandı. Kasım ayında büyük
bir topluluk Android uygulama güncelleme bildirimlerinin artık gelmediğini
raporlamıştı. Ancak Aralık ayında bildirimler tekrardan gelmeye başlamıştı.
Google sözcüsü Android Police‘e verdiği demeçte, “Kullanıcıların eksik bildirim
aldığının farkındayız. Bunu bildirimleri azaltmak için yapıyoruz.” ifadelerini
kullandı. Google’ın almış olduğu Android uygulama güncelleme bildirimleri-
nin bilerek azaltılma kararı çok mantıklı görünüyor. Bildirimler bildiğiniz gibi
günlük hayatımızda büyük bir alana sahip olmaya başladı. Uygulamaların da
güncelleme konusunda bildirimler göndermesi ile vakitten gereksiz kayıp ya-
şanıyordu. Google, uygulamaları sessiz sedasız güncellemek için çalışmalarına
geç de olsa başlamış durumda.
Android Uygulama Güncelleme Bildirimleri Bilerek Durduruldu
5G yerel alan ağlarının geleceğe giden yol olduğu-
na inanan Bosch, Almanya’daki belirli lokasyon-
larda 5G faaliyet ruhsatı almak için başvuru yaptı.
Bosch Grubu CDO ve CTO’su Dr. Michael Bolle,
“Nesnelerin İnterneti (IoT) şirketi olarak, 5G ko-
nusunda araştırma yapmaya erken başladık. Yeni
iletişim standardı, otonom ve ağa bağlı sürüşün
anahtarı ve ayrıca geleceğin fabrikasının temel bir
öğesi olacak” dedi. Bosch, düzenleyici kurumlar-
dan ruhsatların alınmasının ardından, Endüstri
4.0’ın potansiyelinden daha iyi fayda sağlamak
üzere 2020 yılı içerisinde seçilen iş ortaklarıyla iş
birliği içinde yerel 5G ağlarını kurmayı planlıyor.
Önümüzdeki birkaç ay boyunca, şirketin üretim
operasyonlarının başlamasına bir hazırlık olarak
Bosch tesislerinde ve Renningen’deki araştırma
kampüsünde 5G denemeleri yürütülecek. Bolle,
“Bu seçkin lokasyonlarda gerçekleştirilen öncü
çalışma, dünya genelinde yaklaşık 280 tesisten
oluşan tüm Bosch üretim ağına fayda sağlayacak”
diye konuştu.
Bosch 5G ile Endüstri 4.0’ı
Destekleyecek!
özel haber
Teknolojinin dönüştürücü gücünden destek alarak eğitim girişimlerine
destek olan Microsoft Türkiye, Millî Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Bilişim
Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilen Yazılım Geliştirme Uzmanlığı Mesleki
Gelişim Programına tam destek veriyor.
Dijital Yetenek Açığı Öğretmenler
Sayesinde Kapatılacak!
Programın tanıtımı Millî Eğitim Bakan Yardımcısı
Mustafa Safran, TBV Genel Sekreteri Çağdaş Ergin,
MEB Öğretmen Yetiştirme Genel Müdürü Adnan Bo-
yacı, Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu
ve Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkan Yar-
dımcısı Faruk Eczacıbaşı katılımıyla Ankara’da ger-
çekleştirildi.Lise ve meslek liselerinde bilişim eğitimi
veren öğretmenlerin teknolojik yetkinliğini artırmayı
hedefleyen girişimin Türkiye’yi dijital yetenekler
konusunda güçlendirmesi hedefleniyor. Program
dâhilinde Microsoft Türkiye, bilişim öğretmenlere
“yazılım geliştirmenin temelleri” eğitimi sunuyor.
Şu ana dek 1000 bilişim öğretmenine verilen eği-
timler sayesinde 10.000’den fazla öğrenciye ulaşıldı.
Program bir yıl boyunca devam edecek ve 50.000 lise
öğrencisinin bu eğitime ulaşması sağlanacaktır.
Tanıtım toplantısında Milli Eğitim Bakan Yardımcısı
Mustafa Safran, teknolojinin yeni meslekleri ortaya
çıkaracağını ve bu doğrultuda çocukların geleceğe
hazırlanması gerektiğini belirterek teknolojik dö-
nüşümün en büyük etkiyi eğitim alanında yaptığına
dikkat çekti. Safran sözlerine şöyle devam etti: “Bu-
günün çocukları 20 yıl sonra ‘Bizi neye göre nasıl ye-
tiştirdiniz’ diye soracak. Teknolojinin yeni bir alanı,
yeni meslekleri ortaya çıkaracağını görerek, çocukları
geleceğe hazırlamamız gerekiyor. Teknolojik dönü-
şüm en büyük etkiyi eğitim alanında yaptı ve eğitimi
dönüştürmek gerekiyor. Eğitimi dönüştürmek için
de zihniyeti dönüştürmek gerekiyor. Öğretmenlerin
teknolojiyi öğrenmesi halinde, bu bilgi çocuklara da
ulaşacak. Biz de hizmet içi eğitimlerle öğretmenleri
geleceğe hazırlamak istiyoruz. Bugün tanıtımını yap-
tığımız programla öğretmenlere Microsoft tarafından
eğitim verilecek. Bu programla öğretmenlerin fırsat
ve imkânlarını artırmak istiyoruz. Programla öğ-
retmenlerin uluslararası sertifikalar alacağını ve bu
sayede de öğrencilere yeni kapılar açılacak.”
Öğretmenleri Teknolojiyle Donatmak Gerekiyor
Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu, ko-
nuyla ilgili olarak, “Teknoloji geliştikçe meslekler
değişiyor, bir yandan işsizlik oranımız artarken bir
yandan da işverenler dijital dünyanın gerektirdiği
yeteneklere sahip çalışanlar bulmakta zorlanıyor.
Microsoft Türkiye olarak, teknolojinin dönüştürücü
gücüne her zaman inanıyoruz ve bu yöndeki girişim-
lere destek oluyoruz. Gençlerimizi geleceğe hazırla-
mak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. İnanıyoruz ki,
bilişim öğretmenlerimizi daha iyi donatırsak gençle-
rimiz daha kapsamlı ve güncel bir eğitim alabilir. Bu
nedenle bugün duyurusunu yaptığımız, bilişim öğ-
retmenlerimizi eğitmek konusunda destek verdiğimiz
bu girişimi çok önemsiyor, bu adımla tüm kurumlara
ilham vermek istiyoruz. Microsoft olarak, öğrencileri
ve öğretmenleri geleceğe hazırlayan projelerin her
zaman destekçisi olacağız” dedi.
8
Eskiden sistem performansının analizi yalnızca
hızların ve akışların izlenmesi demekti. Günümüzde
ise kullanıcı deneyimini anlamak çok önemli. Citrix
Systems, Inc. şirketlere bu konuda yardımcı olacak
yeni nesil Citrix Analytics for Performance hizmeti-
ni tanıttı. Bu ürün sayesinde BT sistem yöneticileri
sunucu tarafı altyapısını izlemenin de ötesine ge-
çerek çalışanların bağlılığını sağlayan, onları mutlu
ve üretken kılan üstün bir deneyim sağlamak için
performans sorunlarını bireysel kullanıcı düzeyin-
de belirleyip ele alabilecekler. Citrix Çalışma Alanı
Ekosistemi ve Analitik Ürünü Başkan Yardımcısı
Steve Wilson bu konuyla ilgili şunları söyledi: “Gü-
nümüzde çalışanlar, kurumsal uygulamalara erişim-
leri söz konusu olduğunda tüketicininkine benzer
deneyimler bekliyorlar. Citrix Analytics for Perfor-
mance sayesinde BT, memnuniyetini ve üretkenliği
artıran tutarlı ve güvenilir bir deneyim sağlamak
için son kullanıcı deneyimine ve Citrix Virtual Apps
and Desktops (Citrix Sanal ve Masaüstü Uygulama-
ları) içinde güvendikleri uygulamaların durumuna
ilişkin net bir görünüm elde edebilir”. Citrix Virtual
Apps and Desktops‘taki gerçek zamanlı telemetriyi
entegre eden, özel bir makine öğrenimi modelini
kullanan Citrix Analytics for Performance bir kulla-
nıcının deneyimini “Kullanıcı Deneyimi (UX) Puanı”
ile ölçüyor. Bunu yaparken yalnızca makine perfor-
mansını değil, kullanıcının oturum açma zamanı,
ağ gecikme süresi ve ağ stabilitesi gibi uygulama
erişimini destekleyen unsurları da hesaba katıyor.
Citrix Analytics for Performance piyasaya sunulmuş
olup hem bulut tabanlı hem de şirket içindeki Citrix
Virtual Apps and Desktop kurulumlarıyla uyumlu.
Citrix Yeni Nesil Performans Analitiği Hizmetini Duyurdu
Deloitte tarafından son 4 senelik satışları
ile büyüme oranına göre belirlenen Tür-
kiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi
açıklandı. 2006 yılından bu yana düzenlenen Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye Programı’nın 2019 sonuçları
belli oldu. Son 4 yılda yüzde 9682’lik büyüme kaydeden Bulutistan, 14 Ocak’ta Kolektif House’ta gerçekleşti-
rilen törende birincilik ödülünü aldı. Törende REM People yüzde 3868’lik büyüme ile ikinci olurken, Teknofix
yüzde 2822’lik büyüme ile üçüncülüğü elde etti. Teknoloji şirketlerine Avrupa ve dünyaya açılma fırsatı sunan
programda bu sene ilk defa, programın bu yılki ortağı Facebook ortaklığında ‘Women in Tech’ ödülü de veril-
di. Kadın çalışan sayısı erkek çalışan sayısından fazla olan şirketlerin değerlendirildiği kategoride, üst düzey
yöneticisi kadın olan ve en hızlı büyüyen Paycell ödüle layık görüldü. Bu yılın Facebook iş birliğiyle oluşturulan
bir diğer yeni kategorisi ‘Cross-Border’ ödülü ise, yurt dışı satışlarının toplam satışlarına oranı en az yüzde 50
olan şirketler arasından, en yüksek büyüme ve ciro başarısını gösteren şirkete verildi. Bu ödülün sahibi Teknas-
yon oldu. 2018 mali yılı süresince gelirleri 50 milyon Euro ve üzeri olan teknoloji şirketlerinin, son dört yıldaki
büyüme hızlarına göre kendi aralarında değerlendirildiği ‘Big Stars’ ödülünü ise Aselsan ve Logo Yazılım aldı.
Türkiye’nin En Hızlı
Büyüyen Teknoloji
Şirketi Hangisi?
9
10
WiFi 6 teknolojisine sahip ürünler pazara sunul-
maya başlandı. TP-Link, son olarak işletmelere
yönelik erişim noktası ailesi olan EAP serisinde de
WiFi 6 teknolojili iki modeli duyurdu. EAP660 HD
ve EAP620 HD model adlı ürünler, yüksek perfor-
manslı, çift bant desteğine sahip ve tavana monte
edilerek kullanılıyor. “Daha hızlı, daha akıllı, dur-
durulamaz” sloganıyla tanıtılan WiFi 6’lı (802.11ax)
EAP modelleri, hızı ve verimliği artırmak, yüksek
yoğunluklu ortamlarda ağdaki tıkanıklığı azaltmak
için yenilikçi iki teknolojiyi birleştiriyor: OFDMA
ve 1024-QAM teknolojileri. OFDMA, ağ verimlili-
ğini önemli ölçüde artırmak için kullanılıyor. WiFi
bağlantılarını, kullanıcıların cihazlarına veri paket-
leri dağıtan bir kamyon hattı olarak düşünürsek,
802.11ac WiFi ile her kamyon aynı anda bir ciha-
za, yalnızca bir paket (veri paketi) teslim edebilir.
Ama OFDMA ile her kamyon aynı anda birden fazla
cihaza birden fazla paket teslim edebiliyor. Bu da
çok sayıda kişinin WiFi’a bağlandığı işletmele-
rin bağlantılarını çok daha verimli hale getiriyor.
1024QAM ile ise her sembol 8 bit yerine 10bit taşır
ve 802.11ac 256-QAM ile karşılaştırıldığında ham
hızlar yüzde 25 artar. Kullanıcılar artık Netflix’i ra-
hat izleyebilir ya da bilgisayarlarından Twitch canlı
akışlarını takip edebilirler. Bu teknoloji WiFi akışını
çok daha iyi hale getiriyor. WiFi 6 teknolojili yeni
EAP erişim noktaları, adlarında da belirtildiği gibi
‘yüksek yoğunluklu-HD’ WiFi ağları için üretilmiş
ürünler. Kurumsal yonga setleri, özel antenleri,
gelişmiş RF işlevleri ve otomatik kanal seçimi ile
donatılan bu çözümler, okullar, alışveriş merkezleri,
oteller, fabrikalar gibi yüksek yoğunluklu ortam-
larda aynı anda çok sayıda kişiye sorunsuz ve hızlı
WiFi bağlantısı sunuyor. Yeni erişim noktaları 1000
müşteriye kadar bağlantı sağlayabiliyor.
TP-Link Wi-Fi 6 Destekli EAP660
HD ve EAP620 HD Ürünleri Tanıttı!
Londra Polisi canlı yüz tanıma sistemini kullanmaya
başladığını açıkladı. Peki, kolluk kuvvetleri bu sistemi
nasıl kullanacak? Londra Büyükşehir Polis Servisi canlı
yüz tanıma (LFR) teknolojisini kullanmaya başladı. Şeh-
rin dört bir yanındaki kilit bölgelerde, kameralar geçen
insanların yüzlerini tarayacak ve memurları aranan suç-
lularla olası eşleşmelere karşı uyaracak. Met’e göre bu
sistem; şiddet, silah ve bıçaklı suçlar ve çocuk istismarı
dahil olmak üzere ciddi suçların üstesinden gelmeye ve
savunmasızların korunmasına yardımcı olacak. Met, bir
tweet’te, potansiyel bir uyarıyı tetiklemeyen elde edilen
görüntülerin derhal silineceğini ve bir uyarıyı temel
alarak birini durdurup durdurmamaya karar vermesinin
görevlilere bağlı olduğunu bildirdi. Bu sayede gizlilik
konusunda Londra’da yaşayanların kafalarında soru
işareti kalmayacak. Bu canlı yüz tanıma sistemi CCTV
veya bodycams gibi diğer görüntüleme platformlarına
bağlı çalışmayacak. Met’in teknolojinin iyi bir şekilde
kullanılabileceği konusunda ısrar etmesine rağmen,
bazı eleştirmenler LFR’yi etkisiz ve bazı durumlarda ya-
sadışı olarak tanımlıyor. Örneğin, Nisan 2019’da Essex
Üniversitesi’nden bir rapor, Met’in LFR teknolojisinin
yüzde 81’lik bir yanlışlık oranına sahip olduğunu tespit
etmişti. Geçen yıl, Güney Galler’de polis tarafından kul-
lanılan teknoloji yanlışlıkla 2.300 masum insanı potan-
siyel suçlu olarak tanımlamıştı. Londra Polisi bu yüzden
canlı yüz tanıma sistemine yüzde 100 güvenmemesi
gerekiyor. Umarız LFR’den dolayı masum insanlar suçlu
olarak gösterilmez.
Londra Polisi Canlı Yüz Tanıma
Sistemini Kullanmaya Başladı
haberler
11
Intel yaptığı açıklamada yeni sınıflarda bilgi işlem performansını ve Yapay
Zeka hızlandırmayı profesyonel içerik yaratıcılarına ve PC tutkunlarına
sunan en yeni Intel Xeon W ve X Serisi işlemcilerini duyurdu.
Intel Yeni Nesil Xeon W-2200
ve X-Serisi Platformlarını
Duyurdu
Her geçen gün büyümekte olan bu hedef kitlenin
farklı gereksinimlerini karşılayacak şekilde özel
olarak tasarlanmış yeni Xeon W-2200 ve X-Serisi
işlemcilerin, içerik yaratıcıları ve PC tutkunlarının
Intel Core S- Serisi ana akım ürünlerinden daha
kolay şekilde bir üst sisteme geçmelerini sağlayacak
yeni bir fiyatlandırma yapısı ile Kasım ayı itibariyle
satışa sunulması hedefleniyor.
Intel profesyonel içerik yaratıcıları ve PC tutkunla-
rı tarafından her gün kullanılan yoğun bilgi işlem
gerektiren iş yüklerinin üstesinden gelmek için özel
olarak tasarlanan komple bir ürün portföyü sunan
tek şirket. Intel Deep Learning Boost çözümü enteg-
rasyonu ile Yapay Zeka hızlandırma özelliğine sahip
ilk en yüksek teknolojili masaüstü bilgisayar ve ana
akım iş istasyonu olarak yeni Xeon W-2200 ve X-Se-
risi işlemciler bunu bir adım ileriye taşıyor.
Yapay Zeka Konusunda Lider
Intel Deep Learning Boost derin öğrenme çözümü
kendinden önceki nesil çözümlere göre 2.2 kat1
daha fazla Yapay Zeka çıkarımı sağlıyor. Ayrıca,
bu işlemci serilerinde, simülasyon ve modelleme
yazılımları gibi yazılımların kullanımda olan en
hızlı çekirdekleri mümkün olduğunca hızlı şekilde
tanımlayarak ve önceliklendirerek en hızlı şekilde
çalışmalarına yardımcı olmak üzere kapsamı geniş-
letilen Intel® Turbo Boost Max Technology 3.0 da
yer alıyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Intel’in Masaüstü, İş
İstasyonu ve Kanal Grubu Başkan Yardımcısı Frank
Soqui, “Profesyonellerden ve meraklılardan olu-
şan hedef kitle toplululukları, kritik önem taşıyan
görevleriyle ilgili ihtiyaçlarını gideren ve onları tek-
nolojideki yeniliklerin ve gelişmelerin en yakınında
tutan ürün mühendisliğine gereksinim duyar. Bu da
en iyi donanım ve yazılım optimizasyonları anlamı-
na gelir ama aynı zamanda AI hızlandırma gibi özel-
likleri nasıl entegre edebileceğimize de bakılır. İster
veri bilimci, film metinleri yaratıcısı ya da bağımsız
yazar olun Intel Xeon W ve X Serileri güç ve seçe-
nek esnekliği sunuyor ve en yoğun iş yüklerinde bile
daha yaratıcı ve rekabetçi çalışmaya devam etmeni-
zi sağlıyor.” Dedi.
özel haber
12
Genel Veri Koruma Yönetmeliği sayesinde 2019
yılında firmalara kesilen ceza tutarı resmi olarak
açıklandı. Facebook’un veri skandalı ile Avrupa
Birliği harekete geçmiş ve bu doğrultuda önem-
li bir adım atmıştı. AB’nin veri gizliliği yasası
olan GDPR’nin (Genel Veri Koruma Yönetmeliği)
yürürlüğe girmesinden bu yana yaklaşık tam iki
yıl geçti. GDPR’ye uymayan firmaların gözünün
yaşına bakmayan Avrupa Birliği’nin 2019 yı-
lında toplamda firmalara ne kadar ceza kestiği
belli oldu. Açıklamalara göre GDPR’ye uymayan
firmalara şu ana kadar tam 114 milyon euro para
cezası verilmiş durumda. Hukuk bürosu DLA Pi-
per, bu zamana kadar 160.000 veri ihlali bildiril-
diğini ve bunların çoğu İngiltere, Almanya veya
Hollanda’dan geldiğini söyledi. Geçen yıl, GDPR
yasasının yürürlülüğe girmesinin ilk sekiz ayına
göre; bu ihbar sayısının yüzde 12,6 oranında
arttığı da söyleniyor. GDPR sayesinde teknoloji
firmaları kullanıcılarının verilerini artık istedik-
leri gibi toplayıp işleyemiyor. Veri günümüzde
her şey demek. Firmalar bu verileri toplayarak
ister kendileri işleyebiliyor isterlerse de mad-
di kaynak için satabiliyordu. GDPR sayesinde
nihayet bunun önüne geçildi. GDPR yasasından
en büyük cezayı ise Google aldı. Fransa, Google’a
tam 50 milyon euro para cezası kesi. Dünyadaki
tüm firmalara ait cezanın toplamda 114 milyon
euro olduğunu düşünürsek Google’ın veri ihlali
boyutunu kolayca anlayabilirsiniz.
Genel Veri Koruma Yönetmeliği
Firmalara Pahalıya Patladı
Apple iCloud güvenliği konusunda FBI ile bir kez
daha sorun yaşamamak adına geri adım atacak gibi
görünüyor. Apple ile kolluk kuvvetleri arasında her
dönem bir gerginlik yaşanması, Cupertinolu teknolo-
ji devine geri adım attıracak gibi görünüyor. Geçtiği-
miz ay Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanan terör
saldırısı sonrasında terörist vurularak öldürülmüştü.
FBI, teröristin iPhone kilidini açması için Apple’a
başvurmuş ancak red edilmişti. ABD Başkanı Donald
Trump bu olaydan sonra Apple’ı hedef alan açıkla-
malarda bulunmuştu. Başkan Trump’ın bu baskısı
Cupertinolu teknoloji devine geri adım attıracak gibi
görünüyor. FBI iPhone kilidini açmak için Apple’a
baskı yapıyor! Apple, iPhone ve iPad’in yerel olarak
depolanan verilerini şifreliyor. Ancak iCloud yedek-
lemelerini tam olarak şifrelemiyor. Teknoloji devi
bulut servisi için KeyDrop ve Plesio kod adlı güvenlik
sistemleri üzerinde çalışıyordu. Bu güvenlik sis-
temleri uçtan uca şifrelemede çıtayı yükseltecekti.
Ancak Apple’ın bu sistemlerden vazgeçtiği bugün
iddia edildi. Reuters’ın kaynaklarına göre; Apple,
iCloud’un güvenliğini arttırmak için olan planlarını
askıya almış durumda. FBI ve CIA gibi kolluk kuvvet-
leri ile bir kez daha yüz göz olmamak için bu kararın
aldığı iddialar arasında yer alıyor. Bu durum tüm
verilerin güvensiz olduğu veya iCloud yedeklemele-
rinin tamamen güvensiz olduğu anlamına gelmiyor.
Apple’ın açıkladığı gibi; iCloud Anahtarlığınız, ağ
şifreleri, sağlık verileri, ödeme bilgileri ve Siri bilgi-
leri gibi hassas veriler iCloud’da uçtan uca şifrelen-
meye devam edecek. Ancak Apple, kolluk kuvvetleri
için backdoor bırakacak gibi görünüyor.
Apple iCloud Güvenliği
Konusunda Geri Adım Atabilir
haberler
13
özel haber
2020 yılına damgasını vuracak olan yapay zeka tabanlı Chatbot trendleri
açıklandı. Bakalım bu yıl bizleri neler bekliyor?
Bu Yıla Damga Vuracak Yapay
Zeka Tabanlı Chatbot Trendleri
2019 yılında pek çok şirketin iş ve müşteri yönetim
süreçlerine dahil olan Sanal Asistanlar ve chatbotların
2020’de de yapay zeka teknolojilerinin gelişmesine
paralel olarak daha akıllı hale gelmesi ve pek çok yeni
kanalda kullanılması öngörülüyor. Türkiye’nin diya-
log bazlı yapay zeka çözümlerinde lider şirketi CBOT,
2020’ye damga vuracak 5 chatbot trendini sırala-
dı. CBOT Kurucu ve CMO’su Çiler Ay: “Diyalog bazlı ya-
pay zeka çözümleri 2019 yılında işlerini bir adım öteye
taşımak isteyen ve yapay zekanın somut faydalarını
görmek isteyen şirketler tarafından çokça tercih edilen
bir yıl oldu. 2020’de de chatbotların yükselişe geçece-
ğini ve bu uygulamalara yönelik taleplerin artacağını
rahatlıkla söyleyebiliriz.2020 yılında öne çıkmasını
beklediğimiz chatbot trendleri şirketlerin yapay zeka
stratejileri için yol gösterici olacak.” diyor.
Geliştirdiği yapay zeka tabanlı chatbotlarla bankacılık,
e-ticaret, perakende, ve sigorta gibi müşteri yönetim-
lerinin kritik önem taşıdığı sektörlerdehizmet ve-
ren CBOT’a göre 2020’de öne çıkacak chatbot trendleri
şöyle; düşük kapsamda basit süreçleri yapabilen kural
tabanlı chatbotlar büyük şirketler içinkarşın müşteri-
yi tam anlamıyla memnun. etme konusunda yetersiz
kalacak ve önümüzdeki dönemde bazı senaryolar için
yapay zeka tabanlı chatbotların geliştirilmesi zorunlu
olacak.
Bu chatbotların müşteriyi daha iyi anlamaları, tıpkı bir
insan gibi müşteriyle iletişime geçmeleri ve karmaşık
sohbetleri yönetebilmeleri tercih edilme oranlarını
artıracak. Başarılı uygulama örneklerinin de somut ola-
rak görülmesi, denenmesi, kullanılması, müşterilerine
chatbot deneyimi yaşatmak isteyen şirketlerin yapay
zeka tabanlı chatbotları seçmelerinde önemli bir rol
oynayacak. 2020’de şirketlerin müşterileri ile yazışma
veya konuşma yoluyla iletişim kurma konusundaki
iştahı arttıkça kod yazılmasını gerektirmeden chatbot
hazırlamayı ve değişen ihtiyaçlara göre hızlıca güncel-
lemeyi mümkün kılan platformlar yükselişe geçecek.
Kurumların iç sistemlerinde, çalışanları için oluş-
turdukları chatbotlar arttıkça bu botların yönetimini
üstlenecek ve kullanıcıya tek bir arayüz ile tüm işlem-
lerini yapma imkanı sağlayacak bir “çatı bot” ihtiyacı
da artıyor. Sistemler kullanıcı ile her zaman ön yüzdeki
“çatı bot” ile iletişim kuracak, kullanıcının isteğini
anlayarak, arka taraftaki İK botu, finans botu, IT botu
gibi özelleşmiş botları diyaloğa çağırarak kullanıcının
işleminin yapılmasını sağlayacak. CBOT, 2020’den iti-
baren kurumsal seviyede böyle yapılanmaları görmeye
başlayacağımızı öngörüyor. Artık etrafımızda kişinin
bulunduğu ortamı, geçmiş diyaloglarını, genel seçim-
lerini bilen ve diyaloğu buna göre sürdüren chatbotlar
göreceğiz. Ayrıca aynı anda birden fazla konuda diyalog
sürdürebilen, başlıklar arasında geçiş yapabilen chat-
botlar da hayatımıza girecek. İnsanların çeşitli mod ve
duygularını sezebilen chatbotların gelişimi bu uygu-
lamaların şirketler tarafından bir satış kanalı olarak
tercih edilmesini sağlayacak.
CBOT’un son yıllarda gözlediği ve 2020’de hız kazana-
cağına inandığı bir diğer alan da mobil uygulamalar.
Hepimiz çok fazla uygulama yüklüyoruz ama bunla-
rın bir kısmını daha sonra ya hiç kullanmıyoruz ya da
çok az kullanıyoruz. Telefonlarımız unutulmuş birçok
uygulama ile dolu. Bu durum hem şirketler hem de kul-
lanıcılar için zaman başta olmak üzere kaynak verim-
sizliğine sebep oluyor. 2020’den itibaren her bir farklı
iş için yeni bir uygulama yükleme döneminin yavaş
yavaş kapanacağını ve mesajlaşma platformlarının ve
sesli asistanların “çok amaçlı-çok işlevli” kullanımının
yaygınlık kazanacağını düşünüyor.
14
haberler
Türk Telekom, güneş enerjili sistemlere yaptığı
yatırımlara bir yenisini daha ekledi. Ağrı’da ‘Güneş
Enerji Sistemi’ (GES) ile çalışan baz istasyonunu
devreye alarak çevre duyarlılığı konusunda Türki-
ye’ye örnek olacak önemli bir uygulamayı hayata
geçirdi. Enerji verimliliğiyle ilgili farkındalığı artır-
mayı ve enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına
katkı sağlamayı hedefleyen Türk Telekom, Erzu-
rum Bölge Müdürlüğü hizmet. sahasında yer alan
Ağrı ili Taşlıcay ilçesi Güneysöğüt Mahallesi’ndeki
meralık alana GES ile çalışan baz istasyonu kurdu.
Türk Telekom 50 metre yüksekliğe sahip ve 7 köye
hizmet veren güneş enerjisi ile çalışan baz istasyo-
nu sayesinde bölgedeki köylerin iletişim kalitesini
artırdı. Diğer yandan, zorlu kış şartlarının yaşandı-
ğı bölgede mobil hizmetlerdeki kesintilerin önüne
geçilmesi hedeflenerek 100 metrekarelik bir alan
üzerine kurulan.GES ile 20 saatlik yedekleme süre-
sine ulaşıldı. Karbon emisyonunu sistematik olarak
azaltıp enerji verimliliği konusundaki yatırımları-
na ve optimizasyon çalışmalarına aralıksız devam
eden Türk Telekom, toplam 1.700 lokasyona güneş
enerji sistemleri kurdu. Türk Telekom’un son ola-
rak Ağrı’da kullanıma aldığı baz istasyonunda da
GES kullanıldı. Bu baz istasyonunda 48 adet güneş
paneli ile 295 W güce ulaşıldı. Türkiye genelinde
yenilenebilir enerji sistemlerinin toplam kurulu
gücü 2,3 MW olan Türk Telekom, bu projelerle,
temiz ve millî enerjiye katkı sunmayı ve Türki-
ye’deki diğer uygun lokasyonlarında da benzer GES
uygulamalarını yaygınlaştırmayı hedefliyor.
Türk Telekom Ağrı’ya Güneş
Enerjili Baz İstasyonu Kurdu!
Veeam®Software, iş ortaklarının Veeam çözümlerini
satış, uygulama ve destekleme yeteneklerini güçlen-
dirmek ve müşteri memnuniyetini artırmak üzere
geliştirilmiş Veeam Akredite Hizmet Ortağı (VASP)
Programı’nı piyasaya sürdü. Veeam’in pazara açılma
modeli ile uyumlu olan yeni program, Veeam iş or-
taklarının, müşterilerine doğrudan hizmet sunmasına
olanak sağlıyor. 2019 Bulut Veri Yönetimi Raporu için
yapılan ankete göre, şirketlerin üst düzey yöneticile-
rinin ve BT karar vericilerinin yüzde 71’i şirketlerinin
dijital dönüşümü için teknolojinin en önemli faktör
olduğu konusunda hemfikir.Firma, ürün kurulumları
karmaşıklaştıkça, müşterilerinin yüksek kaliteli pro-
fesyonel hizmet sunabilecek, gerekli teknik beceriyi
gösteren iş ortakları, sistem entegratörleri ve serbest
çalışan BT danışmanları bulma konusundaki artan
ihtiyacı görüyor. Yeni program, Veeam profesyonel
hizmetler departmanını, VASP üyelerine özel, iç kay-
nakları tahsis eden bir kanal uyum modeline yapılan-
dırıyor. Veeam’in gelişmiş VASP programıyla, iş ortak-
ları artık hizmet tekliflerini farklılaştırarak müşteri
başarısını artırabiliyor. Veeam Ürün Stratejisinden
Sorumlu Başkan Yardımcısı Danny Allan, “Bugün, veri
yönetimi bir kurumun büyümesi için zorunludur. Re-
kabette avantaj sağlamak için liderler artık daha akıllı
işletmelere dönüşmelerini sağlayacak teknolojileri
uygulayacak ve yönetecek nitelikli profesyonellere
ihtiyaç duyuyor. Veeam, iş ortağı ekosistemine odak-
lanmış bir iş modeli sunmaya ve müşterilerine en üst
düzeyde hizmet sunmaya kararlıdır. İş ortağı ekosis-
temimizdeki gelişmiş özellikler sayesinde iş ortakları,
çözüm sürecini şekillendiren ve kontrol eden araçlarla
donatılmıştır” diye konuştu.
Veeam Yeni Hizmet Ortağı
Programı İle Karşımızda
15
Samsung, dosya paylaşımı konusunda Apple’a rakip
oluyor. Samsung Quick Share ile AirDrop’a özenecek
gibi görünüyor. Apple, iOS ve macOS cihazları arasında
dosya transferi yapabilmek için AirDrop adını verdiği
özelliği yıllardır kullanıyor. Çinli firmalar AirDrop’a
2020 yılında rakip olacağını açıklamasının ardından,
bir atılım da Samsung cephesinden geldi. XDA Deve-
lopers’a göre; Samsung, Galaxy telefonları için Quick
Share adlı bir AirDrop rakibi üzerinde çalışıyor. Quick
Share sızıntısının, Galaxy S20 Plus 5G’ye sahip olduğu
bildirilen bir özelliğin APK. dosyasından gelmesi iddi-
aları doğrular nitelikte. Bu yüzden Quick Share özelliği
Samsung’un yeni amiral gemisi Galaxy S20 modelle-
rine özel olabilir. Quick Share, AirDrop gibi iki Galaxy
telefonu arasında dosya aktarmayı sağlayacak. Ayrı-
ca, desteklenen SmartThings cihazlarına dosya akışı
yapmak için Quick Share de kullanabileceksiniz. Bunu
yapmak için, önce dosyaları Samsung Cloud’a geçici
olarak yüklenmesi ve daha sonra bunları bir SmartT-
hings cihazına aktarması gerekiyor. Ancak, bu özelliğin
günde toplam 2 GB’a kadar yükleme ve gönderme için
ise 1 GB ile sınırlı olduğunu belirtelim.
Samsung Quick Share İle
AirDrop’a Rakip Oluyor
WordPress dünyasını ikinci kez bir araya getirmeye hazırlanan WPFest, 5
Mart 2020 tarihinde İTÜ Maçka Mustafa Kemal Amfisinde düzenlenecek.
Geçtiğimiz yıl 500’ün üzerinde katılımcıyla gerçekleşen ve WordPress top-
luluklarında da önemli bir yankı uyandıran etkinlik, bu yıl 700’ün üzerinde
WordPress tutkununu buluşturmayı amaçlıyor. WordPress’te SEO, perfor-
mans, e-ticaret konularının konuşulacağı etkinlik, Türkiye’nin en büyük
WordPress etkinliği olarak Natro.com ana sponsorluğunda geçtiğimiz sene
olduğu gibi alanında uzman konuşmacılarıyla bu sene de Türkiye’de WordP-
ress’e yön verecek. WordPress konusunda önemli isimlerin konuşmacı olarak
deneyimlerini paylaşacakları WPFest’te WordPress siteleri için güvenlik
önlemleri, SEO ve SEM teknikleri, performans ve optimizasyon çalışmaları
hakkında merak edilen birçok soru cevap bulacak.
WordPress Tutkunları WPFest Etkinliğinde Buluşacak
Bu zamana kadar Amerika Birleşik Devletleri, dün-
yadaki en büyük akıllı telefon pazarı olarak görü-
nüyordu. Ancak Çinli teknoloji devlerinin uygun
fiyata Çin ve Hindistan pazarına girmesi kartların
yeninden dağıtılmasına neden oldu. Araştırma
firması olan Counterpoint Research; Hindistan’da
2019 yılında ülkeye 158 milyon telefon sevkiya-
tının gerçekleştiğini belirtiyor. Bu telefonların
yüzde 72’si Xiaomi, Vivo, Realme ve Oppo gibi
markalara ait. Çin ayrıca dünyanın en büyük
telefon pazarına sahip olan ülke unvanını eline
alıyor. Apple ise iPhone 11 modeli ile büyük bir
sıçrama yaşayarak 2019’un en çok satan telefonu
olmayı başardı. Ancak iPhone 11 satışlarının Çin
ve Hindistan pazarına göre pek başarılı olduğunu
söyleyemeyiz. Çin ve Hindistan’da telefon pazarı
git gide büyümeye devam ediyor. Ancak bu paza-
ra Güney Koreli Samsung ve Amerikalı Apple pek
giriş yapamıyor. Çünkü bu iki pazarda da rekabet
giriş ve orta segmentte yaşanıyor. Çinli devler ag-
resif fiyatları ile yıllardır kök salmış firmalara kök
söktürüyor.
Amerika Telefon Satışlarında Üçüncü
Sıraya Geriledi!
haberler
16
Apple Wi-Fi çipi yüzünden bir hayli yüklü tazmi-
nat ödeyecek. Broadcom’un patentini ihlal eden
Apple, bu yükün altından kalkabilecek mi? Apple
ile Qualcomm arasındaki patent ihlali davası
geçtiğimiz yıl tatlıya bağlanmıştı. Ancak Cuper-
tinolu teknoloji devinin başı bu sefer Wi-Fi çipi
yüzünden belaya girdi. Reuters’ın kaynaklarına
göre; California Teknoloji Enstitüsü (CalTech),
Apple’ı Broadcom’a karşı 838 milyar dolarlık
tazminat ödemesine mahkum etti. CalTech, App-
le’ı 2012’den itibaren tüm iPhone’larda izinsiz
olarak Broadcom Wi-Fi çiplerini kullanmakla
suçladı. Apple tek başına 838 milyon dolar yani
cihaz başına 1.40 dolar tazminat ödeyecek. Ay-
rıca diğer ürünlerinde ise Apple Wi-Fi patentini
ihlal etmesinden dolayı 598 milyon dolar tazmi-
nat ödeyecek. Apple, Reuters’e temyize gitmeye
planladığını belirtti. Apple ayrıca Wi-Fi tekno-
lojisinin, 802.11n ve 802.11ac WiFi standartları
için çok önemli olduğunu ancak patentlerin
mucidi tarafından direkt olarak Wi-Fi için tasar-
lanmadığını söyledi. Broadcom, son zamanlarda
iPhone’lar ve diğer ürünler için çip sağlamak
için 15 milyar dolarlık bir anlaşma imzalamıştı.
Bu dava iki firma için de pek hoş olmayacak gibi
görünüyor. Muhtemelen iki firma da bağımsız
olarak açılan bu dava için aralarında anlaşmaya
gidecektir. Aksi durumda ne Broadcom, Apple ile
olan işini bozmak ister ne de Apple, Broadcom
ile iş yapmamak ister. Bakalım ilerleyen günlerde
Apple’ın temyiz kararından ne çıkacak?
Apple Wi-Fi Çipi Yüzünden
Tazminat Ödeyecek
Adidas, geri dönüştürülmüş plastik kumaşlar ile
2020 yılında üreteceği ürünler hakkında yeni detay-
lar paylaştı. Adidas 2018 yılında 2024 yılına kadar
ayakkabı ve kıyafetleri için sadece geri dönüştü-
rülmüş plastik kullanma sözü vermişti. Şimdi, spor
giyim devi bu hedefe ulaşmak için ayrıntılı bir yol
haritasını açıkladı. Adidas ayrıca yüzde 100 kulla-
nan iki yeni kumaş olan Primeblue ve Primegreen’i
tanıttı. Adidas’ın 2020 hedefi, ürünler için kullandığı
polyesterin yüzde 50’sinin geri dönüştürülmüş kay-
naklardan geldiğinden emin olmak. Adidas, gelecek
yıl, daha sürdürülebilir giyim malzemeleri üretmek
için ABD’deki spor ortaklarıyla çalışmayı planlıyor.
Adidas ayrıca 2050 yılına geldiğimizde iklim taraf-
sızlığına ulaşmayı umuyor. Şirket, Primeblue ve Pri-
megreen’in geri dönüştürülmemiş plastikleri kendisi
için belirlediği zaman aralığında tamamen atmasına
yardımcı olacağını söylüyor. Primeblue, denizlerden
plastik atıklardan yapılmış bir kumaş olan Parley
Ocean Plastic’i içeriyor ve bazı ürünleri için zaten
halihazırda kullanılıyor.Şirket ayrıca, bu yıl Super
Bowl haftası tanıtımlarının bir parçası olarak bir Ult-
raboost 20 varyantı da dahil olmak üzere bir Adidas
x Parley kapsül koleksiyonunu tanıtacak. Giyim ala-
nında geri dönüştürülebilir malzemelerin üretilmesi
çok önemli. Bu alanda büyük devlerden daha çok orta
segmentteki üreticilerin de çalışmalara başlaması
gerekiyor. Bakalım 2030 yılına kadar bu alanda hangi
firmalar öncülük edecek?
Adidas Geri Dönüştürülmüş
Plastik Kumaşlar İle Fark
Yaratacak!
haberler
17
Google’ın bünyesinde barındırdığı Alphabet, 2019’un 3. çeyreğine ilişkin
raporlarını açıkladı. Bakın Alphabet ne kadar kazanmış...
Google Alphabet Ne Kadar
Gelir Elde Etti?
Google, geçtiğimiz yıllarda yeni bir firma kurmuş ve
bu firma altında hizmet vermeye başlamıştı. Tüm
servis ve hizmetlerini Alphabet’e bağlayan Google,
geçtiğimiz günlerde yeni firmasının ne kadar gelir
elde ettiğini açıkladı.
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan firmanın 2019 yılı-
nın üçüncü çeyreğinde yer alan kazanç raporunda;
geçen yılın aynı dönemine göre gelirlerde yüzde 20
artış yaşanmış olduğu gözüküyor. Firma 2019’un 3.
çeyreğinde toplamda 40.5 milyar dolarlık bir gelir
elde etmiş durumda.
9.17 milyar dolarlık işletme geliri elde eden firma
ciro kısmında beklentilerin de üzerine çıktı. Firma
bu yılın üçüncü çeyreği için 40.3 milyar dolar ciro
elde etmeyi bekliyordu. Bu yıl elde edilen ciro ise
40.5 milyar dolar ile beklentileri aştı.
Hisse Başına Kazanç 10.12 Dolar
Google’ın; donanım, Google Play Store ve Google
Cloud hizmetlerinin dahil olduğu gelirler geçen
yıl 4.64 milyar dolar iken bu yıl 6.42 milyar dolara
yükseldi.
Google Genel Müdürü Sundar Pichai
Şunları Söyledi;
“Arama ve kuantum hesaplamasındaki son gelişme-
lerden mobil arama, YouTube ve Cloud’un getirdiği
gelir artışımızdan ve üçüncü çeyrekte genel olarak
yaptığımız ilerlemeden son derece memnunum.
Kullanıcılarımıza ve ortaklarımıza en faydalı hiz-
metleri vermeye odaklandık ve ilerisinde birçok
fırsat görüyoruz.”
Alphabet ve Google Gmail Sorumlusu Ruth
Porat ise Şunları Söyledi;
“İşletmelerimiz, 2018 yılının üçüncü çeyreğine
kıyasla yüze 20 artarak 40,5 milyar dolar gelir elde
ederek güçlü bir çeyrek performansı sağlamıştır.
Büyümemizi desteklemek için bulut ve makine
öğrenmesi gibi alanlara ve altyapıya özenle yatırım
yapmaya devam ediyoruz.“
özel haber
18
Fortinet’in desteklediği Forbes Insight’ın yeni araştırması, Bilgi Güvenliği
Yöneticileri’nin sınırlı kaynaklarla gelişmiş tehditlere karşı koyabilmek için
güvenlik önceliklerini ve stratejilerini nasıl şekillendirdiklerine ışık tutuyor.
Bilgi Güvenliğinden Sorumlu
Yöneticiler, Siber Saldırganların
Gerisinde Kaldıklarını Düşünüyor
F
orbes Insight’ın Fortinet desteğiyle
hazırladığı yeni araştırmanın sonuçla-
rını duyurdu . Dünya çapında yürütülen
araştırma kapsamında, çeşitli sektörlerde
görev yapan Bilgi Güvenliği Yöneticilerine
karşılaştıkları en büyük engeller ve bunlarla başa
çıkmak için uyguladıkları stratejiler soruldu.
Araştırmaya göre, Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin
yüzde 84’ü siber saldırı riskinin artacağını ve yakla-
şık yüzde 25’i de saldırganların saldırı becerilerinin,
kurumların siber savunma becerilerini geride bı-
raktığını düşünüyor. Gitgide genişleyen ve sofistike
bir görünüm alan saldırı yüzeyinin yanı sıra yeterli
bütçe ve uzman personel eksikliği gibi sınırlı kay-
naklarla sorun daha da büyüyor. Bu sebeple, saldır-
ganların saldırı becerileri ile kendi savunma konum-
ları arasındaki yarış karşısında güvenlik yöneticileri
doğru stratejilerin uygulanmasının kritik öneme
sahip olduğunu düşünüyor.
Araştırma sonuçlarını değerlendiren Fortinet Ürün-
lerden Sorumlu Başkan Yardımcısı John Maddison
19
şunları söyledi: “Forbes Insight’ın araştırması,
bizim doğrudan Fortinet müşterileri ve müşteri
adaylarından duyduğumuz temel güçlükleri yansı-
tıyor. Günümüzde Bilgi Güvenliği Yöneticilerinden,
ihlal tespitinden müdahaleye kadar uzanan yüksek
getirili siber güvenlik projelerine sınırlı kaynakların
tahsis edilmesi sorunuyla başa çıkmaları bekleni-
yor. Aynı zamanda üst düzey yöneticiler, stratejik
liderlik sorumlulukları ve taktiksel konular arasın-
da bir denge kurmaya çalışırken kısıtlı kaynaklarla
en üst düzeyde güvenlik sağlamak zorunda kalıyor.
Fortinet, Security Fabric altyapısıyla Bilgi Güvenliği
Yöneticilerinin hızla değişen siber tehdit ortamında
kolayca yönlerini bulmalarını sağlamak için uçtan
uca güvenlik sağlıyor.”
Forbes Insight’ın Araştırmasında Öne
Çıkan Sonuçlar
Bilgi Güvenliği Yöneticileri, giderek siber güvenlikte
yapay zeka teknolojilerine yöneliyor. Güvenlik yö-
neticilerinin yüzde 48’i güvenliğin ağ operasyonla-
rına sorunsuz entegrasyonuna odaklanırken, yüzde
45’i siber güvenlik stratejilerini daha fazla görü-
nürlük elde etmek amacıyla ileri analitik etrafında
şekillendiriyor. Makine öğrenimi ve analitik gibi
yapay zeka da BT ekiplerinin rutin görevlere zaman
ayırmalarının önüne geçerek ağlarındaki anormal
davranışların tespiti ve tehditlere hızla müdahale
edilmesi gibi iş açısından kritik görevlere odaklan-
malarına imkan tanıyor.
Bilgi Güvenliği Yöneticileri bütçelerinin büyük
bir kısmını tespit ve müdahaleye ayırmak isti-
yor. Araştırmaya göre, mevcut durumda, güvenlik
yöneticileri güvenlik bütçelerinin ortalama yüzde
36’sını müdahaleye ayırıyor. Ancak, ideal durumda,
güvenlik yöneticileri kaynaklarını önleyici tedbir-
lerden ziyade tespit ve müdahaleye yönelteceklerini
belirtiyor. Araştırmaya göre, güvenlik yöneticileri
bütçelerindeki müdahale payını yüzde 40’a çıkart-
mak istiyor.
Çalışanlara yönelik siber güvenlik eğitimi temel
bir gereksinim olarak ortaya çıkıyor. Forbes Insi-
ght araştırmasına göre, Bilgi Güvenliği Yöneticileri
yetenek ve eğitimle ilgili yetersizliklerin kurumları
üzerinde doğrudan sonuçları olduğuna inanıyor.
Sonuç olarak, Bilgi Güvenliği Yöneticileri, iç tehdit-
leri önlemek ve azaltmak amacıyla siber güvenlikte
en iyi uygulamalar hakkında çalışanlarını bilgilen-
dirmeye ve siber güvenlik farkındalığı oluşturmaya
odaklanıyor.
Bilgi Güvenliği Yöneticileri yetersiz bütçelerle çalış-
malarını sürdürüyor. Tehditler artarken, bütçe dahil
olmak üzere Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin kaynak-
ları aynı kalıyor. Araştırmaya katılan Bilgi Güvenliği
Yöneticilerinin üçte biri bütçe yetersizliğinin, uygu-
ladıkları siber güvenlik program üzerinde önemli bir
etkisi olduğunu belirtiyor.
Bilgi Güvenliği Yöneticileri için öncelikli konuların
başında müşteri verileri ile fikri mülkiyet statü-
sündeki varlıkların korunması geliyor. Araştırmaya
katılan Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin üçte birinden
fazlası kurumlarının marka değerinin korunmasını
birinci öncelik olarak nitelendiriyor. Benzer şekilde,
araştırmaya katılan Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin
yüzde 36’sından fazlası koruma öncelikleri arasın-
da müşteri verilerini ilk sıraya yerleştiriyor. Ayrıca,
katılımcıların büyük bir kısmı, pek çok siber saldır-
ganın temel hedefi olduklarını düşündükleri fikri
mülkiyetin korunmasına odaklandıklarını belirtiyor.
20
Gartner’dan David Cearley, 2020 yılında öne çıkacak olan en iyi
teknolojiler için açıklamalarda bulundu. Bakalım 2020 yılına hangi
teknolojiler damga vuracak?
2020 Yılına Damga Vuracak
Teknolojiler
2
019 yılını geride bıraktığımız şu günlerde
gözler 2020 yılında tanıtılacak olan tek-
nolojilere odaklanmış durumda. Yapay
zeka alanındaki gelişmelerin daha yoğun
yaşanacağı 2020’ye az bir süre kalmışken,
araştırma firması olan Gartner’dan David Cearley,
2020 yılına damgasını vuracak olan en trend tekno-
lojileri açıkladı.
Yapay Zeka Uygulamalarının Sağlık
Üzerindeki Etkisi Büyüyecek
2020 yılına damga vuracak olan teknolojiler görü-
nüşe göre otomasyon, yapay zeka, bulut sistemleri
ve güvenlik üzerine olacak. Özellikle yapay zekada
güvenlik üzerine çalışmalara 2020 yılında başlana-
cak gibi görünüyor.
Önümüzdeki Yıla Damga Vuracak Teknolojiler
1- Hyperautomation: Dilimize Hiper Otomasyon
olarak geçecek olan bu teknoloji; çoklu makine öğ-
renmesi, paketlenmiş yazılım ve otomasyon araçla-
rının birleşiminden oluşacak. Otomasyonun temel
özelliklerini de barındıracak olan hyperautomation,
daha çok robotik süreç otomasyonuna odaklanacak.
21
Hyperautomation, insanın bir göreve dahil olduğu
yerdeki parçaları çoğaltmaya yardımcı olmak için
bir araç kombinasyonu oluşturacak.
2- Multiexperience: Çoklu tecrübe olarak çevirebile-
ceğimiz multiexperience, daha çok kullanıcı dene-
yimine odaklanacak. Arayüz konusunda devrimsel
atılımların 2020 yılında yapılacağı ve bu atılımların
sanal gerçeklik (VR), artırılmış gerçeklik (AR) ve
karma gerçeklik (MR) üzerinde olacağı düşünülüyor.
Daha sade arayüzler ile daha kullanışlı arayüzler
2020’de bizleri bekleyecek. Hem algı hem de etkile-
şimdeki bu birleşik değişim, gelecekteki çok-boyutlu
ve çok-modlu deneyim ile sonuçlanacak.
3- Democratization of expertise: Yapay zeka ve ma-
kine öğrenimi gibi teknolojiler önümüzdeki yıl daha
etkin rol oynayacak. Gartner, teknolojinin tam anla-
mıyla demokratikleşmesi konusunda dikkat çekiyor.
2020 yılında veri ve analitikler, kalkınama, tasarım
ve bilginin tamamen demokratik unsurlara sahip
olacağı düşünülüyor.
4- Human augmentation: İnsanların hem fizik-
sel hem de bilişsel olarak güçlendirmek için 2020
yılında teknolojilerden faydalanılacak. Giyilebilir
cihazlar ile insanın doğal fiziksel yeteneklerini
değiştirmeye 2020 yılında odaklanılacak. Cyperbunk
evreninde gördüğümüz öğeler için 2020 yılında ilk
çalışmalar başlayacak gibi görünüyor.
5- Transparency and traceability: Şeffaflık ve izle-
nebilirlik olarak direkt çevirebileceğimiz bu alanda
önümüzdeki yıl yoğunlaşılacak. Bildiğiniz gibi son
yıllarda; kişisel verilerinin nasıl güvence altına alın-
dığını ve yönetildiğini kişilere anlatmak, kuruluşlar
için oldukça önemli hale gelmişti. 2020 yılı içerisin-
de bu kurum ve kuruluşlar kişisel veriler için daha
şeffaf ve izlenebilirlik açısından daha detay verici
olacak.
6- The empowered edge: IT alanında kullanılan bu
terimi bir çoğunuz ilk defa duymuş olabilirsiniz.
Empowered edge, bir ağın kenarına, son kullanıcıya
ve son kullanıcı aygıtına doğru dağıtılan bilgi işlem
merkezileşmesinin güçlendirilmesi hakkında konuş-
mak için kullanılan bir terimdir. Bulutta ve büyük
veri çağında cihaz yönetiminde anahtar bir kavram-
dır. Empowered edge aynı zamanda cihaz demokra-
sisi olarak da bilinir. 2020 yılında ise bu alanda daha
fazla gelişmeler yaşınacak.
7- Distributed cloud: Bulut servislerinde, veri mer-
kezlerinin bulunduğu yerin fiziksel konumu giderek
daha önemli hale geliyor. Bu da düzenleme sorun-
larını ve gecikme sorunlarını ortaya çıkarıyor. 2020
yılında bulut merkezlerinin dünyanın her yerinde
daha hızlı bir şekilde kullanılmasına odaklanılacak.
8- Autonomous things: Robotlar, dronelar ve araçlar
dahil olmak üzere özerk şeylere nasıl baktığımız
konusunda önümüzdeki yıl tabular yeniden yazıla-
cak. Bu tip araçların önümüzdeki yıl daha özerk bir
hale geleceğini ve sosyal kanunların bu doğrultuda
şekilleneceği düşünülüyor.
9- Practical blockchain: Blockchain son yılların
yükselen araçları arasında yer alıyor. Ancak Blockc-
hain’in bazı teknik ve yönetim konularından dolayı
ticari olarak konumlandırılması diğer teknolojik ge-
lişmelerin gerisinde kalmıştı. Önümüzdeki yıl pratik
blockchain sayesinde bu tip araçların yaygınlaşması
bekleniyor.
10- AI security: Yapay zeka teknolojilerine odakla-
nırken güvenlik unsuru son 1-2 yıldır 2. plana itil-
mişti. Ancak yapay zekanın gelişmesi ile neredeyse
tüm cihazlara AI özellikleri eklendi. Hackerlar için
yeni hedef haline gelmesi an meselesi olan yapay
zeka sistemindeki açıklara odaklanarak, hack olayı-
nın önüne geçilecek.
22
Blokzinciri Konusunda
Ne Kadar Bilgilisiniz?
Işte Tüm Detaylar!!!
23
B
aşta kripto paraya olanak sağlamak için
geliştirilmiş blokzinciri, son yıllarda
finansal hizmetler sektörünü de önemli
derecede etkiledi. Blokzincirinin takip
eden on yıl içinde uzay yolculuğundan
insanların nasıl oy vereceklerine kadar birçok alan-
da kullanılması planlanıyor.
Küresel bir ağ genelinde paylaşılan işlemsel bir veri
tabanı olan blokzincirinin Bitcoin ile özdeşleşme-
si birçok kişi tarafından anlaşılamamış olmasına
rağmen 2019’de gerek işletmelerin gerekse tüketici-
lerin blokzincire erişiminde büyük adımlar atılması
bekleniyor.
İlerleyen dönemlerde blokzincir teknolojisinin,
işletmeler tarafından kontratlar, dijital ödeme sis-
temleri ve bulut depolamadaki iyileştirmeler alanla-
rında kullanılması öngörülüyor. Öte yandan blok-
zinciri, Bitcoin gibi merkezi kayıt sistemi olmadan
kişiden kişiye sigorta sunarak prim maliyetlerini
düşürmeye, taleplerin daha hızlı doğrulanmasına
ve işlenmesine fırsat sağlıyor. Sağlık sektöründe
ise blokzinciri elektronik kayıtlara geçme sürecini
hızlandırıyor. İmalat alanında işlemlerin her biri-
nin bir blokzincirine kaydedilmesi insan hatasını ve
sahteciliği azaltıyorken tüm tedarik zincirinin tam
şekilde izlenmesine yardımcı oluyor.
Birçok teknolojisi firması 2019 ve ilerisi için yaptık-
ları tahminlerde Blokzinciri teknolojisinin önemini
işaret ediyor. Dell Technologies’in 2019 tahminle-
ri arasında Blokzinciri de yer alıyor. Firma yaptığı
açıklamada: “Blockchain teknolojisi; kaynak kul-
lanımında güven ve emniyeti sağlama konusunda
olduğu kadar süreçteki ürünler ve hizmetlerle ilgili
bilgileri ve verileri koruma konusunda da önemli bir
rol oynayacak” diyor.
Blokzinciri Yatırımları 3 Yılda Yüzde 400 Artacak
KPMG’nin son araştırması, blokzincirine yapılan
risk sermayesi yatırımlarının 2022’de 11.7 milyar
dolara ulaşacağını öngörüyor. Bu rakam 2018’de
gerçekleşen blokzinciri yatırımlarının 4 katına denk
geliyor.
Araştırmaya göre blokzincirine yapılan risk serma-
yesi yatırımları 2018’de 2.85 milyar dolara ulaştı.
Bu rakam 2017 yılına kıyasla yüzde 316 oranında bir
artışa denk geliyor. Blokzinciri çözümlerine yönelik
küresel ölçekteki harcamaların 2022 yılında 11,7
milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Blokzincirinin
şirketlere sağladığı katma değerin ise 2025 yılına
kadar 176 milyar doları; 2030 yılına kadar ise 3,1
trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor.
3 Yıl İçinde Geçecekler
KPMG’nin CIO Araştırması’na göre teknoloji şirket-
lerinin yüzde 15’i; telekomünikasyon şirketlerinin
yüzde 14’ü ve medya şirketlerinin yüzde 6’sı blok-
zinciri teknolojisine önümüzdeki 3 yıl içerisinde
orta/büyük ölçekli bir yatırım yapılacağını öngö-
rüyor. KPMG’nin 2019 yılında yürüttüğü Teknolo-
ji Sektöründe İnovasyon Araştırması’na göre ise,
katılımcıların yüzde 41’i şirketlerinin önümüzdeki
3 yıl içerisinde blokzincirini uygulamaya koyacağını
tahmin ediyor.
Araştırmaya göre blokzincirinin sağlayacağı fayda-
lar şöyle sıralanıyor: Verimlilikte artış (yüzde 23),
Ürün veya hizmette farklılaşma (yüzde 12), Maliyet-
te azalma (yüzde 9), Daha iyi bir içgörü (yüzde 9)
Blokzincirini uygulamaya koymanın önündeki en
büyük zorluklar ise şöyle:
İspatlanmamış iş vakası (yüzde 24), Teknolojik
karmaşıklık (yüzde 14), Yeni yatırım için sermaye
yetersizliği (yüzde 12).
KPMG’nin 2016-2017 yılları arasında yürüttüğü
blokzinciri projelerine dayanan tahminlere göre,
blokzinciri kullanımı, mutabakat sürecinde veya ha-
talarda yüzde 95’e varan azalma; verinin etkinliğin-
de yüzde 40’a varan artış ve yüzde 25’e varan gelir
artışına imkan sunuyor.
Blokzincirinin Sunduğu Faydalar
Araştırmada TMT şirketlerinin blokzincirini uygu-
lamaya koyabileceği alanlar şu şekilde özetleniyor:
Şirketler arasında doğrudan ödeme yapılmasını
sağlamak, Farklı varlık, mülkiyet, lisans ve IP türle-
rinin takibi ve işlemi ve bazı tam tasdik işlemlerinin
düzene koyulması.
Bunlara ek olarak blokzinciri birçok üçüncü tarafı
da kapsayan karmaşık bir tedarik zincirinin idaresi-
ni sağlayabilir ve duran varlıkların alımını dönüştü-
rebilir. IT sistemlerini, faaliyetleri düzene koyacak
ve rutin adımları azaltacak şekilde değiştirebilir.
Üçüncü tarafların performansı, otomatikleştirilebi-
lir ve gözlenebilir; böylelikle hizmet seviyesi anlaş-
masının (SLA) takibi iyileştirilebilir.
Akıllı Sözleşmeler
24
Blokzinciri uygulamasının temel özellikleri arasında
‘akıllı sözleşmeler’ de yer alıyor. Akıllı sözleşmeler,
daha önceden kararlaştırılan bir düzenlemeyi oto-
matik olarak yürürlüğe koyan bir protokol. Örneğin;
akıllı sözleşme belirli koşullar altında otomatik bir
iade süreci başlatıyor veya bir satıştan sonra karar-
laştırılan komisyon için otomatik ödeme yapıyor.
Böylelikle geleneksel süreçlerdeki gecikmeler orta-
dan kalkarken; şeffaflık artıyor, taahhütlerin yerine
getirilmesi için aracıya duyulan ihtiyaç azalıyor.
Akıllı kontratlar da blokzincirinin diğer kısımları
gibi tarafların onayı olmadan değiştirilemeyeceği
için mali tabloların doğruluğu ve güvenilirliği de
artıyor.
Türk Şirketleri, Blokzincir Teknolojisinin
Potansiyelini Keşfetmeye Başladı
Geçtiğimiz günlerde TÜSİAD-Deloitte iş birliğinde
hazırlanan “Blokzincir Potansiyelinin Keşfi- 2018
Yılı Türkiye Blokzincir Araştırması” yayınlanmıştı.
Rapor küresel gelişmeler ışığında Türkiye’de Blok-
zincir teknolojisinin mevcut durumunu ortaya ko-
yuyor. Blokzincir farkındalığını, Blokzincir teknolo-
jisine ilişkin beklentileri, bu teknolojinin uygulama
alanlarını ve önündeki engel ve riskleri analiz eden
çalışmaya; başta teknoloji, finans ve enerji sektör-
leri olmak üzere 15’i aşkın sektörden, çoğunluğu
holding ve uluslararası şirketlerden üst düzey (%68)
ve orta düzey (%21) 155 çalışan katıldı. Çalışma,
aynı zamanda Deloitte’un 2018 Küresel Blokzincir
Anketi’nin sonuçlarıyla da karşılaştırmalı analizler
sunuyor.
Blokzincir yeni bir teknoloji olmasının ötesinde yeni
iş modellerinin uygulanabileceği farklı bir bakış açı-
sı sunuyor. Dünyada birçok ülkede bu teknolojinin
nasıl kullanılacağına dair soru işaretleri bulunuyor.
Türkiye’de de Blokzincir teknolojisi hakkında yük-
sek farkındalık olsa da bu teknolojinin fiili operas-
yonlara dâhil edilmesi için atılması gereken adımlar
olduğunu görüyoruz. Şirketler bu alandaki yatırım-
lara nereden başlayacaklarına karar vermekte zorluk
çekiyorlar. Ancak şüphesiz, Blokzincir konusunda
yapabilecek en kritik hata, hiçbir şey yapmamak
olacaktır.
Türkiye’de, En Yaygın Bilinen Blokzincir Uygu-
laması Bitcoin
Ankete katılanların büyük çoğunluğu (%90,3) Blok-
zincir teknolojisini daha önce duyduğunu belirtir-
ken, %9,7’sinin bu teknolojiden haberdar olmadığı
görülüyor. Araştırma sonuçları, Türkiye’de Blokzin-
25
cir teknolojisi konusunda farkındalığın yüksek oldu-
ğunu ortaya koysa da, katılımcıların sadece %17,5’i
bu konuda derin bilgi sahibi olduğunu düşünüyor.
Diğer yandan farklı alanlarda uygulamalar sunan
Blokzincir teknolojisinin Türkiye’de en yaygın bi-
linen uygulaması, küresel ankette de olduğu gibi,
Bitcoin olarak ortaya çıkıyor.
Blokzincir En Çok Finans Alanını Etkileyecek
Farklı uygulama alanlarında çeşitli etkileri olacak
olan Blokzincir teknolojisinin en çok finans ala-
nında etkisi olacağı düşünülmekte (%78,1), bunu
bilgi teknolojileri (%60,9), tedarik zinciri ve lojis-
tik(%59,4) izlemektedir. Katılımcılar Türkiye’nin bu
teknolojiden küresel pazarlara göre daha az etkile-
neceğini düşünmektedir.
Blokzincir Çalışmalarına Bütçe Ayıran Şirket-
lerin Oranı %26,2
Katılımcıların üçte ikisi, şirketlerinin hâlihazırda
Blokzincir uygulamasını kullanmadığını belirtiyor.
Şirketlerin yarısının önümüzdeki yıllarda iş süreç-
lerinde Blokzincir teknolojisini kullanabilmek için
araştırmalar yaptığı, %11’inin de bu teknolojiyi
geliştirme ve uygulama aşamasında olduğu ortaya
çıkıyor.
Blokzincir inisiyatiflerine %53,6’lık oranla bilgi tek-
nolojileri departmanları öncülük ederken şirketlerin
%26’sında Blokzincir odaklı bir ekip görevlendiril-
miş durumda. Blokzincir çözümlerini geliştirmek
isteyen şirketlerin yaklaşık %27’si ise bu geliştirme-
ler için şirket içi kaynakların ve harici danışman-
ların bir arada çalışmasının daha verimli olacağını
düşünüyor. Diğer yandan, Blokzincir teknolojisi
uygulamalarının araştırılması, denenmesi ve hayata
geçirilmesi için ankete katılan şirketlerin %26,2’si
bütçe ayırırken, %69,2’sinin ayırmadığı görülüyor.
Türkiye’de Blokzincir Uygulamalarının 5 yıl
İçinde Etki Etmesi Bekleniyor
Anket sonuçlarına göre, Türkiye’deki şirketler Blok-
zincir uygulamalarının kısa vadeden (1 yıl) ziyade
orta vadede (5 yıl) etkisi olacağına inanıyor. Henüz
dünya genelinde gelişim aşamasında olan bu tek-
nolojinin Türkiye’de şirketler tarafından fiili olarak
uygulanmasının zaman alması bekleniyor.
Blokzincir Uygulamaları Önündeki En Büyük
Engeller
Katılımcılar, Blokzincir teknolojisinin uygulana-
bilirliğinin önündeki en önemli engel olarak bu
teknolojiyi uygulamaya geçirebilecek yeterli bil-
gi düzeyine sahip olmamalarını gösteriyor. Diğer
yandan, Blokzincir teknolojilerinin yeterince olgun-
laşmamış olması, Türkiye’de bu teknolojiyi geliş-
tirebilecek uzmanlığın yeterince bulunmaması ve
yasal belirsizlikler de diğer temel engeller olarak ön
plana çıkıyor. Küresel Blokzincir araştırmasında ise
katılımcıların büyük kısmı yasal belirsizlikleri en
önemli engel olarak görürken, uygulama ve mevcut
sistemlerin dönüştürülmesindeki zorluk ve olası
güvenlik tehdidi de bu engeli takip ediyor.
Blokzinciri Deyince Öne Çıkanların Başında
Güvenlik Geliyor
Kullandığınız tüm cihazların güvende olduğuna
emin olun. Öncelikle kullanıcıların cihazlarının
iyi korunduğuna emin olmaları gerekiyor. İşletim
sistemlerini ele geçiren zararlı yazılımlar sadece
Blokzincir varlıklarını değil, kullanıcıların cihaz
üzerindeki tüm bilgilerini tehdit ediyor. Bu riskleri
minimuma indirmek için kullanılan bilgisayar, akıllı
telefon ve tablet gibi cihazların uçtan uca korundu-
ğuna emin olmaları ve sistemlerini düzenli aralık-
larla güvenlik testlerinden geçirmeleri gerekiyor.
İlk olarak kaliteli bir güvenlik yazılımının sisteme
kurulu olduğundan emin olarak işe başlamalısınız.
Önerimiz İki Faktörlü Kimlik Doğrulaması
Kullanıcıların sosyal medya platformlarından aşina
26
olduğu “İki Faktörlü Kimlik Doğrulaması”, blokzin-
ciri konusunda ekstra güvenlik getiriyor. Bu doğru-
lama sistemi kişinin belirlediği şifreyle yetinmeyen,
ondan ayrıca telefon numarasını ve e-posta adre-
sini de isteyen bu doğrulama sistemi, kullanıcılara
maksimum sunuyor. Kullanıcılar blokzinciri üzerin-
den yaptıkları işlemleri cep telefonlarına gelen kısa
mesajlar ile onaylıyor, olası bir tehdit karşısında da
hesaplarını kolayca güvence altına alıyor.
Kamuya Açık İnternet Bağlantılarından
Uzak Durun
Kafe, restoran ya da etkinlik alanlarında bulunan
ücretsiz Wi-Fi bağlantı noktaları, herkes için büyük
risk oluşturuyor. Yüzlerce insanın kişisel bilgilerini
üzerinde taşıyan bu bağlantı noktaları, siber suç-
luların radarına giriyor. Saldırganlar sadece tek bir
bağlantı noktasını ele geçirerek oradaki herkesin
verilerini ele geçirme şansına sahip oluyor.
Kullanıcı Bilgilerinizi Şifreleyerek Koruyun
Sistemin kendisinin Blockchain teknolojisiyle
şifrelenerek çok iyi bir şekilde korunması, bilgisa-
yardaki bu dosyayı saldırganların yeni hedefi haline
getiriyor. Kullanıcıların yapması gereken şey ise bu
tehdidi bir şifreleme uygulamasıyla ekstra koruma
altına almak oluyor. İşlem sonrasında başkaları için
tamamen kullanılamaz hale gelen dosya, kullanıcı-
lar için riskleri ortadan kaldırıyor. Opsiyonel olarak
kaliteli bir USB bellek içinde de saklanabilen dosya,
saldırganlar için tamamen ulaşılmaz hale geliyor.
Böylelikle dijital işlemlerin emniyette olduğunu
bilen kullanıcılar güvenlik sorunları yerine yeni fır-
satlara odaklanıyor.
Blokzinciri Yeni Bir Devrim
Dağıtık kayıt tutma teknolojisi (distributed ledger
technology) olan Blockchain kayıt tutmada devrim
niteliğinde bir yenilik olup, kriptografik araçları
kullanarak dağınık noktalarca mutabakat sağlama
şeklinde gerçekleşiyor. Blokzincirinin en önemli
özelliği merkezi bir organizasyonun dışında pe-
er-to-peer (kişiden kişiye) ağda güvenli bir şekilde
işlem görmesi. Böylelikle banka gibi üçüncü taraf
organizasyonlara ihtiyaç belli oranda ortadan kalka-
rak, çok taraflı fakat birbirine güvenmeyen işlemle-
rin/anlaşmaların yapılabilmesine çözüm sunuluyor.
Blokzinciri sadece finans ve ödeme sistemleriyle
sınırlamak çok yanlış olacaktır. Örneğin, taraflar
arası akıllı anlaşmalar gibi uygulamalar da bu sis-
temler üzerinden yapılabiliyor. Hatta yakın gelecek-
te anlaşmaların notere ihtiyaç olmadan güvenli bir
şekilde yapılabileceği konusunda görüşler de var.
Ev kiralama, otel odası ve uçak rezervasyonu gibi
birçok işlemde gerek duyulan anlaşmalar bu şekilde
gerçekleştirilebilecek. Kısacası belli kriterler sağlan-
dığında finansal ödemenin gerçekleşme garantisi bu
anlaşmalarla sağlanabiliyor.
Bankacılık ve Ödeme Sistemlerinde
Kurallar Değişiyor
Blokzinciri uygulamalarının en kapsamlıları finans
sektöründe görülüyor. Hızlı para transferi, uygun
transfer ücreti ve hesap hareketlerinin şeffaf ve ula-
şılabilir olması bu teknolojinin finans sektöründe
öne çıkan en önemli üç özelliğini oluşturuyor.
Blokzincirisinin bankacılık ve ödeme sistemlerinde
ciddi değişikliklere neden olacak. Son gerçekle-
şen World Economic Forum’un raporuna göre 2025
yılında küresel gayri safi milli hasılanın %10’unun
Blockchain ve benzeri teknolojiler üzerinde kayıtlı
olacağı tahmin ediliyor.
Bankaların bu konuda alt yapılarını hazırlamaları
ve en kısa zamanda aksiyon almaları gerektiğine
inanıyoruz. Bankalar hali hazırda siber ataklarla
mücadele ediyor ve alt yapılarını her gün gelişen
ataklara karşı korumaya çalışıyor. 2016 yılındaki üç
27
büyük siber saldırıda bankaların zararı 100 milyon
doların üstünde oldu. Blockchain’de ise taraflar dı-
şında ‘madenci’ adı verilen diğer çok sayıda taraflar
da para transferini doğruluyor. Böylelikle finansal
kayıtları ele geçirmek ve manipüle etmek çok zorla-
şıyor.
Oyun Değiştirici
Blokzinciri teknolojisinin bütün ekonomik sistem-
leri yeniden yapılandıracak bir ‘oyun değiştirici’
olarak görebiliriz. Kripto paralar ve bunların işlem
görmesine olanak sağlayan Blokzinciri teknoloji-
sinin ahbap – çavuş kapitalizmine bir tepki olarak
ortaya çıktığını söyleyebiliriz.
Bu teknolojinin en önemli ürünü kripto para. Bugün
dünyanın üzerinde Bitcoin hayaleti dolaşıyor. Bu
teknoloji, bir ‘değer’i aracıyı ortadan kaldırarak bir
yerden bir yere transfer edebiliyor. Dağıtık sistemle
çalışan, merkezi olmayan, sahibi olmayan devasa
bir networkten söz ediyoruz ve bu sistem tıkır tıkır
işliyor. Üstelik oldukça güvenli.
Kapitalizmi kapitalizm yapan unsurun kayıt sistemi
olduğunu hepimiz biliyoruz. Blokzinciri kayıt tut-
mada devrimci bir yenilik getirdi. Çünkü kayıt tut-
ma, çok pahalı bir iş. Bu teknolojideki kayıt sistemi
ise, en açık ve en şeffaf sistem. Artık devletler bile
kendi kripto paralarını çıkarmaya, böylelikle ekono-
milerini kur farkından ve enflasyondan korumaya
çalışıyorlar. Blokzinciri ve kripto para iddia edil-
diği gibi bir ‘ponzi’ değil. Dünya tarihinde ilk defa
bir para biriminin arkasında bir otorite yok ve yine
dünya tarihinde ilk defa uluslar üstü bir para birimi
var. Dolayısıyla eski bir çağın sonuna geldik ve yeni
bir dünya geliyor.
Bitcoin Doların Balonunu Patlatan Bir İğne
Günümüzde dijital para karşıtları Bitcoin’i ‘balon’
olarak nitelendiriyor. Ancak gerçekte Bitcoin’in
küresel rezerv para biri olan doların balonunu
patlatan bir iğne olarak da açıklayabiliriz. Ortaya
çıkışından bu yana geçen 9 yılda Bitcoin ve Blokzin-
ciri sistemi bir saniye bile hata vermeden çalışıyor.
Normalde başka sistemlerde merkezi sistemler ele
geçirildiğinde bütün sistemi çökertebilirsiniz. Ancak
Blokzinciri sisteminde bu mümkün değil. Üstelik
bu sisteme girilen bilgiler silinemiyor ve değiştiri-
lemiyor. Saldırılması çok zor, savunulması en kolay
sistemlerden biri.
28
İ
ş dünyasında her zaman verimliliği arttırmak
ve maliyetleri düşürmek için yeni çözümler
aranır. Son yıllarda yükselişe geçen Blockc-
hain teknolojileri sayesinde maliyetler nispe-
ten düşürülüyor ve verimlilik ölçümlenebilir
oranda artıyor. 2023 yılına kadar kat kat büyüyeceği
ön görülen bu teknoloji hakkında merak edilenleri
sizler için bir araya getirdik. Bakın Blockchain tek-
nolojisi işimiz için bizlere neler sunuyor…
Önümüzdeki dört yıl içerisinde Blockchain pazarı-
nın yüzde 80 oranında artarak 23,3 milyar dolara çı-
kacağını söyleniyor. Peki, bu denli büyük bir pazara
sahip olacak bu teknoloji bizlere neler sunuyor?
Blockchain Operasyonel Maliyetleri Düşürüyor
İşletmeler, aynı anda yüksek kaliteli, rekabetçi mal-
lar ve hizmetler sunarken, maliyetleri uyarlama ve
yönetmek için çabalar. Blockchain teknolojisi mali-
yetleri azaltmak için bir araç olarak kullanılabilir.
Şirketinizin İçin Blockchain
Teknolojisi Hakkında Bilmeniz
Gerekenler
Blockchain hakkında bilmeniz gerekenleri sizler için bir araya getirdik.
Geleceğimiz için fazlasıyla yatırım yapılan bu teknolojiye uzaksanız bu
makalemiz sizleri bir nebze de olsa yakınlaştıracak.
29
Örneğin; Walmart, çiftliklerden mağazalara gelen
yiyecekleri takip etmek için geçen 7 günlük süreyi
sadece 2,2 saniyeye kadar indirmeyi bu teknoloji ile
başardı. Bu sayede personel giderlerinin azalması
şirketin maliyetlerini oldukça azaltmış durumda.
Yeni nesil teknolojilerin şirketlerin yapılarına uy-
ması biraz zaman alır fakat Blockchain için harca-
nan bedeli birkaç ay içerisinde geri almak mümkün
oluyor.
Daha Fazla Şeffaflık
Ekonomistler, Blockchain’in zahmetsizce denet-
lenebilecek kalıcı kayıtlar sağladığını söylüyor.
Bu şeffaflık sayesinde iş sahipleri ile tedarikçiler
arasındaki ilişki daha net bir şekilde görünüp, takip
edilebiliyor. Özellikle vergi ve fatura sistemleri için
bu teknolojinin kullanılması gerekiyor. Bu sayede
birçok karışık teknoloji tek bir platform altında top-
lanarak şeffaflık sağlanabilir.
Bu olaya örnek olarak organik gıda üretimi ve sa-
tışları gösterilebilir. Organik gıdaları düzenleyen
katı kurallar vardır. Bir organik gıda satış şirketi,
gıdaların organik olduğu yönündeki savunmasını bu
teknoloji sayesinde veriler ile daha net bir şekilde
kanıtlanabiliyor. Ve alıcılar da güven içinde alışveriş
yapabiliyorlar.
Uluslararası Çalışanlara Ödeme Yaparken
Maliyetler Düşüyor
Şirketler küresel pazarlara açıldıkça, yurtdışındaki
çalışanlara ödeme yapmak maliyetli bir hal alıyor.
Bu teknolojinin bize sunmuş olduğu kripto para
birimleri ile yurtdışına para transferi, hem daha
hızlı hem de maliyetsiz bir şekilde yapılıyor. Kripto
para birimleri konusunda devletler gerekli regü-
lasyonları alırsa önümüzdeki dönemde ödemelerin
birçoğu bu şekilde gerçekleştirilebilir. Banka üc-
retlerine bir servet harcamak ve zaman harcamak
yerine, Bitcoin ile ödeme yapmak çok daha sağlıklı
görünüyor.
Sözleşmeler ile Boğuşma Devri Kapanıyor
Şirketler arası sözleşmeler ile devam eden işbir-
likleri zaman zaman tartışmamalara ve vakit ka-
yıplarına neden oluyor. Blockchain teknolojisi bu
süreci önemli ölçüde azaltıyor. Blockchain ile daha
sağlam bağlar ile yapılan bu sözleşmeler şirketlere
zaman tasarrufu sağlıyor. Ayrıca sözleşme ihlalleri
de gerekli verilerin sağlanmasıyla birlikte otomatik
olarak tespit edilebiliyor.
Gelişmiş Veri Doğruluğu
Özellikle küresel şirketler için veri büyük önem taşı-
yor. Verilerde yapılacak olan bir yanlışlık şirketlerin
uzun dönem toparlamayacakları bir sürece adım at-
masına yol açabiliyor. Blockchain sayesinde veriler
daha doğru ve güvenilir bir şekilde saklanabiliyor.
Blockchain teknolojisini bu kadar hassas kılan şey,
tüm verilerin silinemeyen veya değiştirilemeyen
veri blokları şeklinde anında onaylanması ve payla-
şılmasıdır. Yeni bilgi yeni bir veri bloğu olarak ekle-
nebilirken, eski bilgiler geçerliliğini koruyor ve ilgili
kişiler veya kuruluşlar tarafından denetlenebiliyor.
Anında Ödeme
Şirketlerin başarısı için nakit akışı yönetiminden
daha önemli bir şey yoktur. Blockchain, mutabakat
kayıtlarını ve fatura beyanlarını içeren hesapları
kolay bir şekilde organize ediyor. Bu teknoloji saye-
sinde tüm defter kayıtları net ve doğru bir şekilde
tutuluyor. Bu sayede şirketlerin nakit akışları daha
hızlı bir şekilde sağlanabiliyor. Daha önce de belirt-
tiğim gibi bu tarz işlemler için devletlerin kanun ve
kuralların altını çizmesi şart. Bunu en kısa sürede
yapacak ülkelere rekabete bir adım önde başlayacak.
Darknet Kripto Para Hırsızlığı İle Çalkalanıyor!
Blockchain teknolojisi şirketler tarafından paradan
ve zamandan tasarruf etmek için kullanılabilir. Bu
teknolojiye geçmedeki tek zorluk, şirketlerin altya-
pılarını Blockchain için hazır hale getirmesi olacak.
Ancak geleceği düşünen ve uzun vadede her alanda
tasarruf etmek şirketler bu teknolojiye geçmek için
şimdiden kolları sıvasa iyi olacak gibi görünüyor.
Yoksa yeni dönemde çarşı pazar karışabilir.
30
Türkiye’de Büyük Veri pazarı, 2023’te 520 milyon dolara ulaşacak,
şirketlerin yatırımı ikiye katlanacak. IDC’nin yaptığı en son araştırmaya
göre, Türkiye’de de her geçen gün daha fazla şirketin, hayatın her
alanında ve hemen her sektörde fark yaratacak bir güç olan Büyük Veri’nin
önemini kavramaya başladıklarını ortaya koyuyor.
Veriyi Etkin Yöneten Şirketler
Rakiplerine Karşı Büyük
Avantaj Sağlıyor
Ş
ehirleşmenin hızlanması, üretim kapasiteleri ve
tesislerin büyümesi, ağa bağlı cihaz sayısının
hızla artması, Büyük Veri’nin anlamlı aksiyonla-
ra dönüştürülmesini zorunlu kılıyor. IDC,‘Büyük
Verinin Devrimi’ olarak da adlandırılan ve
şirketleri daha verimli ve yenilikçi hale getirme potansi-
yeli olan bu değişime kolay adapte olabilen şirketlerin,
rakiplerine göre büyük avantaj elde edeceğini öngörüyor.
IDC’nin açıkladığı son tahminlere göre, Türkiye’de Bü-
yük Veri ve Analitik yatırımları 2018 yılında 247 milyon
dolar olarak gerçekleşti. 2023 yılına kadar pazarın yıllık
yüzde 16 oranında büyüyerek, 520 milyon dolara ulaşa-
cağı öngörülüyor.
Dünyanın dört bir yanındaki şirketlerin veriyi analiz
ederek anlamlı sonuçlar çıkarmalarına yardımcı olan
31
Hitachi Vantara’nın sponsorluğunda IDC tarafından
gerçekleştirilen araştırmaya göre, Türkiye’deki ku-
rumların yüzde 55’i şirket içi (on-prem) Büyük Veri
işleme konusunda çalışmalarını sürdürüyor.
Türkiye’deki her 10 kurumdan 8’i ‘makine öğrenme-
si’ni, kurumu için anlamlı ve değerli görürken, her iki
şirketten biri, yani katılımcıların yarısı, geçmiş verile-
ri analiz etmek için çok sayıda veri kaynağını bir araya
getirmekte zorlandığını belirtiyor.
Büyük Veri Yatırımları İkiye Katlanacak
Türkiye’deki kurumların tamamına yakını (%98), önü-
müzdeki iki yıl içinde, Büyük Veri işleme ve yönetme
çözümlerine ayrılan bütçenin artmasını bekliyor.
Araştırmaya katılan kurumların yüzde 15’i ise, yine bu
bütçenin önümüzdeki iki yıl içerisinde yüzde 100’ün
üzerinde artacağını tahmin ediyor.
Büyük Veri nerede kullanılıyor?
Büyük Veri ve analitik çözümleri kurumlara birçok
farklı konuda çalışma imkanı sunarken, katılımcıların
yüzde 70’i ‘Müşteri hizmetlerini ve deneyimini geliş-
tirmek’ ve ‘İş süreçlerini ve operasyonlarını geliştir-
mek ve optimize etmek’ konularının öncelikli alanlar
olduğunu vurguluyor.
Uygulama ve Kullanım Kolaylığı Aranıyor
Büyük Veri işleme platformlarının kullanımında
kurumların karşılaştığı en önemli zorluklar arasın-
da yüzde 52 ile ‘Şirket içi bilgi ve deneyim eksikliği’
ilk sırada yer alırken, ‘Farklı sistemler ve farklı veri
türleri’ yüzde 30 ile ikinci sırada bulunuyor. Türki-
ye’deki kurumlar Büyük Veri ve Analitik çözümlerini
değerlendirirken, ‘uygulama kolaylığı’ ve ‘kullanım
kolaylığı’nın en çok önem verilen kriterler olduğu
belirtiliyor.
Veri Yönetimi ‘Olmazsa Olmaz’ Konuma Geldi
Türkiye’de giderek artan sayıda kurum ve şirketin, Bü-
yük Veri’nin önemini kavramaya başladığını belirten
IDC Türkiye’nin Baş Analisti Eren Eser, “Kurumlar,
Büyük Veri ve Analitik Teknolojilerinin yetkinliğinin
artması ve sunduğu imkanlarla birlikte, veriye dayalı
karar verme yönünde bir istek ve yönelim içinde bu-
lunuyor. Büyük Veri ve analitik yatırımlarının başlı-
ca kısa vadeli hedefi, iş operasyonlarını ve müşteri
deneyimini iyileştirmek olsa da, birçok kurum Büyük
Veri ve Analitik çözümlerini daha uzun vadede yeni iş
ve gelir akışları yaratmak için kullanmayı hedefliyor”
şeklinde konuştu.
IDC Türkiye’nin Yazılım Çözümleri Araştırma Müdürü
Yeşim Öztürk de, “Şirket içi ve bulut uygulamalarında
üretilen verilerin harmanlanması, yükselen bir eğilim
veya zorluk olmaya devam ediyor. Bu nedenle entegre
veri yönetimi ve analizi sağlayacak çözümlere artık
daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Entegre veri yönetimi,
mükemmel müşteri ve çalışan deneyimi için olmazsa
olmazdır” ifadelerini kullandı.
Hitachi’den Veri Yönetimine Modern ve Etkin
Bir Yaklaşım
Araştırma sonuçlarını değerlendiren Hitachi Vanta-
ra Türkiye Genel Müdürü Önder Sönmez de büyüyen
şirketlerin ürettiği veri hacminin her geçen gün arttı-
ğına, bu veriyi farklı bulut ve şirket içi bilişim ortam-
larında daha etkin yönetme ihtiyacının derinleştiğine
dikkat çekti. Sönmez, “Sahip oldukları veriden daha
fazla katma değer elde etmek isteyen kurumlara,
Hitachi’nin ortak veri yönetim yaklaşımı DataOps ile
hizmet veriyoruz.
Bu yaklaşımın temel prensibi, doğru veriyi, doğru za-
manda ve doğru yerde elde etmek. Bunun için şirket-
lerin veri yolculuğunda SEAM (Store, Enrich, Activate,
Monetize) olarak adlandırdığımız dört adımlı bir
yaklaşım öneriyoruz. Müşterilerimizin sahip oldukla-
rı veriyi ‘Depolama’ adımından ‘Gelire Dönüştürme’
adımına kadar doğru yönetmelerine destek oluyoruz.
DataOps, Hitachi Vantara’nın yakın zamanda yeni
sürümünü yayınladığı veri entegrasyon ve analitik
platformu yazılımı Pentaho 8.3 ile çalışıyor.
Bu yeni versiyon, veriye sadece en hızlı bir biçimde
ulaşılmasını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda bu
verinin ’sürükle-bırak’ yöntemlerle analize hazırlan-
masını ve makine öğrenme gibi ileri seviye analitik
işlemlerin yapılmasını kolaylaştırıyor. Bu sayede,
verinin hazırlanması için harcanan büyük zaman
kayıplarının önüne geçiliyor ve veri bilimcilerin ana-
lizler yapabilmesi için daha fazla zamanları olmasını
sağlayarak, verinin sahip olduğu ekonomik değerin
tam kapasitede kullanılmasına olanak veriyor” şeklin-
de konuştu.
32
Çevreye ve müşterilerinin hayatına katkı yapacak yenilikleri hayata
geçiren Turkcell, ikinci el telefon alış ve satış hizmeti vererek doğa dostu
hizmetlerine bir yenisini ekliyor.
T
urkcell teknolojide olduğu gibi sürdürülebi-
lirlik konusunda da liderlik etme hedefiyle
hizmetler sunmaya devam ediyor. Konuyla
ilgili basın mensuplarıyla bir araya gelen
Turkcell Bireysel Satıştan Sorumlu Genel
Müdür Yardımcısı Kadri Özdal bireysel müşteri tarafın-
da sunulan yeni hizmetler ve uygulamalarla ilgili bilgi
verdi.
Toplantıda paylaşılan uygulamalardan bir tanesi de
yenilenmiş ikinci el telefonların satışa sunulması oldu.
Hayata geçirilen yeni proje ile hem kullanılmış cihaz-
ları Turkcell’in internet sitesi üzerinden satmak müm-
kün hale geliyor hem de yetkili teknik servis testinden
geçirilip orijinal parçalarla yenilenmiş ürünler bir yıl
garantili olarak alınabiliyor. Bu sayede seçkin cihazlara
ekonomik seçeneklerle ulaşmak mümkün hale geldi-
ği gibi, ikinci el pazarındaki değişken standartlardan
kaynaklanan müşteri memnuniyetsizliği de azaltılıyor.
Kayıt dışı ekonominin önüne geçilirken, yenilenmiş
cihaz tercih eden müşterilere yasal olarak güvenli bir
alışveriş platformu sunuluyor. Kullanılmış cihazlar atıl
şekilde durmak yerine bu şekilde ekonomiye kazandı-
rılıyor. Aynı zamanda sıfır cihaz talepleri azalacağı için
cari açığa sebep olan ithalat oranındaki azalma sayesin-
de ülke ekonomisine katkı sağlanıyor.
İkinci El Telefon Alışverişiyle
Hem Ekonomi Hem Doğa
Kazanacak
32
33
Bu yeni uygulama ülke ekonomisine olduğu kadar çevre-
ye de olumlu katkı sağlıyor. Elektronik atıkları azaltmaya
yönelik bu hamle, Turkcell’in sürdürülebilirlik hedefleri
doğrultusunda bir adım olarak dikkat çekiyor.
Kadri Özdal: “Çevre duyarlılığı bilincini
artırdığımız projelerimizi sürdüreceğiz”
Çevreye karşı sorumluluğu ve etki alanlarını tüm iş
süreçlerinde değerlendiren bir şirket olduklarını vurgu-
layan Turkcell Bireysel Satıştan Sorumlu Genel Müdür
Yardımcısı Kadri Özdal, yenilikçi uygulamalarla operas-
yonlarını yürütmeye devam ettiklerini söyledi. Özdal
şöyle konuştu: “Lider bir dijital operatör ve Türkiye’nin
en büyük teknoloji şirketlerinden biri olmamız sebebiy-
le, özellikle cep telefonu kullanımlarının tüm süreç ve
alanlarında varlığımızı sürdürüyoruz. Pazar araştırma-
larına göre son bir yıl içinde ikinci el cep telefonu alma
eğilimi yüzde 7’den yüzde 11’e çıktı. Bu nedenle yenilikçi
yaklaşımlarımıza bir hizmet daha ekledik. Artık Turkcell
online mağazamızdan ikinci el telefon alım ve satım
işlemleri gerçekleştireceğiz.
Teknolojik değişimlere ve trendlere ayak uydurmak için
tüketiciler sıklıkla telefonlarını yeniliyorlar. Birleşmiş
Milletler Küresel E-atık İzleme Raporu’nun verilerine
göre ortalama bir akıllı telefon iki yıl kullanılıyor ve ar-
dından yenisi ile değiştiriliyor. Bunun da etkisiyle, dün-
yada günde yaklaşık 100 bin ton elektronik atık oluşuyor.
Cep telefonlarının yeniden kullanılması doğal kaynakları
koruma ve elbette enerji tasarrufu anlamında çevreyi
korumaya yardımcı oluyor. Türkiye’de bir kişinin yıllık
elektronik atık oranı 7.9 kilogram. Toplamda bir yılda
ülkemizde 600 bin ton elektronik atık oluşuyor. Eğer
ülkemizdeki elektronik atıkların tamamı geri dönüştü-
rülebilseydi 800 milyon euro’dan fazla gelir elde edilirdi.
Dünya Ekonomik Forumu ‘Elektronikte Yeni Bir Dairesel
Vizyon’ raporuna göre, küresel elektronik atık üreti-
minin yıllık değeri 62 milyar dolar. Elektronik atıkların
büyük kısmını cep telefonları oluşturuyor. Biz bu yeni
uygulamamız ile bu oranı azaltmayı hedefliyoruz. Tekrar
kullanılabilir materyallerin katı atık depolama sahaların-
dan uzak tutulmasına katkı sağlayacağız. Bu sayede hem
çevre duyarlılığı bilincini artırıyor hem de müşterileri-
mizin her fiyat aralığından seçkin cihazlara ulaşmasına
da imkan vermiş oluyoruz. Aynı zamanda kayıt dışı cep
telefonu satışında bir fark yaratacağız. Böylece devletin
bu alandaki vergi kaybını da azaltmış olacağız. Müşte-
rilerimiz, ülkemiz ve içinde yaşadığımız dünya için tüm
hassasiyetimizle hizmet sunmayı sürdüreceğiz.”
İkinci el cihazını satmak isteyen tüm operatör müşteri-
leri; turkcell.com.tr üzerinden online formu doldurarak
bu işlemi yapabilecek. Teklifi kabul ettikleri takdirde,
cihazları gelip alınacak ve ücreti hesaplarına nakit olarak
yatırılacak. Cihaz satışı gerçekleştirenler ayrıca dönem-
sel olarak, farklı seçeneklerde sunulan hediye çeklerine
sahip olacaklar.
turkcell.com.tr Yenilendi
Turkcell’ in web sitesinin de yenilendiğini aktaran Kadri
Özdal “Deneyimlerin farklılaştığı, teknolojinin geliştiği
ve alışkanlıkların değiştiği bu dönemde müşterilerimi-
zi dinleyip onların tercihlerini ön planda tutarak www.
turkcell.com.tr’nin yeni yüzünü müşterilerimiz ile buluş-
turduk. Merkezinde müşterilerimizin olduğu tasarımla
artık www.turkcell.com.tr üzerinden alışveriş yapabil-
mek daha hızlı, daha akıllı ve daha kullanışlı” dedi. Özdal
ziyaretçi sayısına ilişkin bilgiler de verdi: “ Günlük ziya-
retçi adedimiz 1 milyonu, aylık sipariş adedimiz de 20
bini geçmiş durumda. Öğrendikçe müşterilerimizi daha
çok tanıyan, kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimi sunan
internet sitemizde, binlerce teknolojik ürün arasından
istediklerini bulabilmeleri için koyulan akıllı arama bu-
tonu da artık mevcut. Üstelik hızlı alışveriş seçeneği ile
daha önceden kredi kartını ve adresini kaydetmiş müş-
terilerimiz 30 saniyede satın alma işlemlerini gerçek-
leştirebiliyorlar. Ayrıca www.turkcell.com.tr üzerinden
alışveriş yapan müşterilerimiz internete özel avantajlı
teklif ve cihaz kampanyalarımız ile de buluşuyorlar.”
İnternetten Seç, Mağazadan Al
Turkcell ayrıca; turkcell.com.tr’den verilen siparişleri
1360 mağazasından teslim etmeye başladı. Mağazadan
teslimat yöntemi ile online alışveriş yapma alışkanlıkla-
rına farklı bir boyut katan Turkcell, müşterilerine turk-
cell.com.tr üzerinden rezerve ettiği ürüne yaygın mağaza
ağı ile istediği zaman hızlı bir şekilde erişmesine imkan
veriyor. İnternet sitesinden sipariş edilen ürünler, il ve
ilçe seçimi yaparak, istenilen Turkcell mağazasından
teslim alınabilecek. “Tıkla Gel Al” seçeneği ile, online
alışveriş sonrası müşterilerine kargo beklemeden, dijital
mağazalarında eşsiz deneyim ve sertifikalı çalışanları ile
servis alma deneyimini de sunmuş olacak.
Büyük Avantajlar Turkcell Kampanyalarında
Çeyrek asırdır kullanıcı odaklı vizyonuyla hizmet veren
Turkcell, yıl boyu özel perakende kampanyalarıyla da
abonelerine pek çok fırsat sunuyor. Bayilere gelen müş-
terilerin belli saatlerde kampanyalı cihazlara tanımlanan
avantajlı teklifleri karekod uygulaması kullanarak bulup
indirim kazandıkları “Fırsat Avı”, müşterilere uygun ve
cazip teklifler sunan “Sarı Günler” gibi pek çok kampan-
ya modeli bulunuyor.
33
34
Bir dizi teknoloji şirketi, 1999‘da Kablosuz Ethernet Uyumluluk İttifakı'nı
(WECA) kurdu. 30 Eylül 1999'da da 802.11b kablosuz LAN standardı
ticari ürünlerde kullanıma sunuldu. Bu tarih, bugün Wi-Fi olarak
bilinen kablosuz ağların başlangıcı kabul edilir. Cisco da Wi-Fi'ın 20’nci
yılında, bu teknolojinin evrimini ve yakın geleceğini özetleyen 20 kritik
gelişmeyi derledi:
1. 1971-Wi-Fi’ın ilk adımları
Hawaii Üniversitesi’nde ALOHAnet adı verilen bir ağ sistemi
oluşturuldu.Kablosuz iletişimin daha da geliştirilmesi ve
ilerleyen zamanlarda Wi-Fi ağlarının ortaya çıkması için
gerekli temel atılmış oldu.
2. 1997-802.11 geliyor
2Mbps’ye varan hızlara imkân veren 802.11 standardının ilk
sürümü tanıtıldı.
3. 1999-WECA’nın doğuşu
Daha sonra Cisco tarafından satın alınan Aironet de dahil
olmak üzere yarım düzine teknoloji şirketi Kablosuz Ether-
net Uyumluluk İttifakı’nı (WECA) oluşturdu.2002‘de WECA
adını Wi-Fi Alliance olarak değiştirdi.
4. 1999-802.11b-İlk‘Wi-Fi’standardı
Wi-Fi’ın 20 Yıllık Serüveninde
20 Dönüm Noktası
34
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)

More Related Content

What's hot

BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015Eylül Medya
 
2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri
2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri
2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim TeknolojileriDijital Politikalar Akademisi
 
BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi
BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi
BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi Eylül Medya
 
Ybs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printable
Ybs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printableYbs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printable
Ybs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printableafyonluoglu
 
BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014Eylül Medya
 
BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018Eylül Medya
 
BT Günlüğü Aralık 2021 Dergisi
BT Günlüğü Aralık 2021 DergisiBT Günlüğü Aralık 2021 Dergisi
BT Günlüğü Aralık 2021 DergisiEylül Medya
 
Hosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYIHosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYIHosting Dergi
 

What's hot (8)

BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015
 
2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri
2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri
2023 Hedefleri Yolunda Bilgi ve İletişim Teknolojileri
 
BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi
BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi
BT Günlüğü Nisan 2021 Dergisi
 
Ybs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printable
Ybs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printableYbs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printable
Ybs2014 e govfw-mustafaa-gökhanö_tr_v01-printable
 
BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014
 
BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018
 
BT Günlüğü Aralık 2021 Dergisi
BT Günlüğü Aralık 2021 DergisiBT Günlüğü Aralık 2021 Dergisi
BT Günlüğü Aralık 2021 Dergisi
 
Hosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYIHosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYI
 

Similar to BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)

BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016Eylül Medya
 
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016Eylül Medya
 
BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015Eylül Medya
 
BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015Eylül Medya
 
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018 BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018 Eylül Medya
 
Bilşim Teknolojileri ve Rekabet Analizi
Bilşim Teknolojileri ve Rekabet AnaliziBilşim Teknolojileri ve Rekabet Analizi
Bilşim Teknolojileri ve Rekabet AnaliziYunus Emre
 
Hosting Dergi - 20.SAYI
Hosting Dergi - 20.SAYIHosting Dergi - 20.SAYI
Hosting Dergi - 20.SAYIHosting Dergi
 
BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017
BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017
BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017Eylül Medya
 
Bulut Bilişim 2015
Bulut Bilişim 2015Bulut Bilişim 2015
Bulut Bilişim 2015Yasemin Eray
 
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Ekim 2016
BT Günlüğü Ekim 2016BT Günlüğü Ekim 2016
BT Günlüğü Ekim 2016Eylül Medya
 
BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...
BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...
BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...Levent Sabah
 
BT Günlüğü Mart 2015
BT Günlüğü Mart 2015BT Günlüğü Mart 2015
BT Günlüğü Mart 2015Eylül Medya
 
Hosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYIHosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYIHosting Dergi
 
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015Eylül Medya
 
SAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay Ürünleri
SAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay ÜrünleriSAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay Ürünleri
SAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay Ürünleriugur candan
 

Similar to BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin) (20)

BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
 
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
 
BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015
 
BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015
 
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
 
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018 BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
 
Bilşim Teknolojileri ve Rekabet Analizi
Bilşim Teknolojileri ve Rekabet AnaliziBilşim Teknolojileri ve Rekabet Analizi
Bilşim Teknolojileri ve Rekabet Analizi
 
Hosting Dergi - 20.SAYI
Hosting Dergi - 20.SAYIHosting Dergi - 20.SAYI
Hosting Dergi - 20.SAYI
 
BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017
BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017
BT Günlüğü Dergisi Ocak - Şubat 2017
 
Bulut Bilişim 2015
Bulut Bilişim 2015Bulut Bilişim 2015
Bulut Bilişim 2015
 
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
 
BT Günlüğü Ekim 2016
BT Günlüğü Ekim 2016BT Günlüğü Ekim 2016
BT Günlüğü Ekim 2016
 
Dijital Liderlik
Dijital LiderlikDijital Liderlik
Dijital Liderlik
 
BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...
BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...
BULUT BİLİŞİM (CLOUD COMPUTING) TEKNOLOJİSİNİN UZAKTAN ALGILAMA ve COĞRAFİ Bİ...
 
BT Günlüğü Mart 2015
BT Günlüğü Mart 2015BT Günlüğü Mart 2015
BT Günlüğü Mart 2015
 
Hosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYIHosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYI
 
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
 
E ti̇caret
E ti̇caretE ti̇caret
E ti̇caret
 
BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015
 
SAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay Ürünleri
SAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay ÜrünleriSAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay Ürünleri
SAP’nin Stratejik, Sosyal Etkileşimli ve Kullanımı Kolay Ürünleri
 

More from Eylül Medya

BT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve Yanlışlar
BT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve YanlışlarBT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve Yanlışlar
BT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve YanlışlarEylül Medya
 
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!Eylül Medya
 
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!Eylül Medya
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Eylül Medya
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Eylül Medya
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Eylül Medya
 
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016 BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016 Eylül Medya
 
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016Eylül Medya
 

More from Eylül Medya (11)

BT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve Yanlışlar
BT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve YanlışlarBT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve Yanlışlar
BT Günlüğü Dergisi 05 2024 Yapay Zeka Yalan Söyler mi? Doğrular ve Yanlışlar
 
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
 
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
 
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
 
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
 
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
 
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016 BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2016
 
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
 

BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)

  • 1. 02 / 2020 Dijital Yetenek Açığı Öğretmenler Sayesinde Kapatılacak! • WiFi 6 Destekli Ağ Cihazları Geliyor Bulut Bilişim Avrupa Ortadoğu ve Afrika’da Kanal İş Ortağı Yapısını Geliştiren En Büyük Faktör 2020 Yılına Damga Vuracak Teknolojiler • Veriyi Etkin Yöneten Şirketler Rakiplerine Karşı Büyük Avantaj Sağlıyor BT Yöneticileri, Siber Saldırganların Gerisinde Kaldıklarını Düşünüyor • Yapay Zeka Tabanlı Chatbot Trendleri Blokzinciri Konusunda Ne Kadar Bilgilisiniz? İşIste Tüm Detaylar!~ .
  • 2. 2 künye içindekiler 05 Bulut Bilişim Avrupa Ortadoğu ve Afrika’da Kanal İş Ortağı Yapısını Geliştiren En Büyük Faktör 08 Dijital Yetenek Açığı Öğretmenler Sayesinde Kapatılacak! 13 Bu Yıla Damga Vuracak Yapay Zeka Tabanlı Chatbot Trendleri 17 Google Alphabet Ne Kadar Gelir Elde Etti? 18 BT Yöneticileri, Siber Saldırganların Gerisinde Kaldıklarını Düşünüyor 20 2020 Yılına Damga Vuracak Teknolojiler 22 Blokzinciri Konusunda Ne Kadar Bilgilisiniz? İşte Tüm Detaylar! 30 Veriyi Etkin Yöneten Şirketler Rakiplerine Karşı Büyük Avantaj Sağlıyor 32 İkinci El Telefon Alışverişiyle Hem Ekonomi Hem Doğa Kazanacak 34 Wi-Fi’ın 20 Yıllık Serüveninde 20 Dönüm Noktası 36 WiFi 6 Destekli Ağ Cihazları Geliyor 38 BT Günlüğü Test Merkezi Yazı İşleri Ali Yavuz ŞAHİN Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu) yavuz@btgunlugu.com Ecevit BIKTIM Yayın Danışmanı ecevit@btgunlugu.com Mahmut Saral Prodüksiyon Sorumlusu info@btgunlugu.com Editörler Süleyman Sertkaya Ender Öztürk Mutlu Çavuş Mustafa Hanlı info@btgunlugu.com Kreatif Creative Solutions diyalog@creativesolutions.com.tr Reklam Reklam Departmanı reklam@btgunlugu.com Adres Eylül Medya İnönü Caddesi No: 8 Bulut İş Merkezi 4. Kat Ofis: 72 Çeliktepe Kağıthane / İstanbul Tel : 0212 270 36 37 Fax: 0212 270 36 37 Dağıtım Etkin Dağıtım Baskı ve Cilt Özgün Ofset Aytekin sokak no:21 4.Levent / İstanbul Tel : 0212 280 00 09 Fax: 0212 264 74 33 2
  • 3. BT Yöneticileri Bu Adreste Buluşuyor BTGunlugu.com
  • 4. 4 Uzun yıllardan beri bulut, BT dünyasının önemli bir dayanak noktasını oluşturuyor. Diğer yandan bulut oyun, göreceli olarak yeni bir fenomen. Şu ana kadar oyun dünyasında daha çok, lokal sunuculara yapılan kurulumlar yaygın. Ancak bu durum değişecek çünkü bulut oyun hizmetleri yükselişte. Eğer bulut oyun beklenen standarda ulaşırsa, veri iletiminde çok büyük bir artış yaşa- nacak – bu trendin aynı zamanda Internet altya- pısı üzerinde de etkileri olacak. DE-CIX Teknoloji Başkanı Dr. Thomas King, bu alandaki zorlukları, başarılı olmak için özellikle büyük ölçekte bu- lut oyun dünyasında neler yapmak gerektiğini anlattı: “Şimdiye kadar, online oyun aracılığı ile nispeten küçük bir veri iletimi gerçekleşti. Ciddi anlamda büyük program dosyaları, kullanıcının kendi hard diskinde depolanıyor. Bulut oyun bunu değiştiriyor. Tüm bilişim operasyonları bir sunu- cu üzerinden yürütüldüğü için oyunların lokal kurulumlarına gerek kalmayacak. Evdeki masa üstü bilgisayar, akıllı telefon veya diğer cihazlar sadece birer çıktı medyaları olarak konumlanacak. Günümüzde oyunların oldukça gerçekçi olan gör- sel tasvirlerine bakarsanız, üstesinden gelinmesi gereken veri miktarının büyüklüğünü kolayca hayal edebilirsiniz. Oyunların buluttan iletimi konusunda hala birtakım zorluklar var; eğer içerik 4K içinde iletiliyorsa bant genişliği gerekliliği de buna göre artıyor. Standard bir HD iletimi 3 ila 5 Mbps’e gerek duyuyor ancak ancak bu ileti 4K kalitesindeyse kompresyona bağlı olarak bu gereklilik 20 ila 50’ye çıkabiliyor. Ancak bu bile henüz bir son değil, çok yakın zamanda 8K’dan bahsedeceğiz. Bant genişliği gerekliliklerine ek olarak, bulut oyun için gecikme süreleri büyük bir sorun olarak duruyor. Bulut Tabanlı Oyun Servisleri İnterneti Şekillendirecek Türkiye’nin küresel teknoloji şirketi olma hedefiyle yo- luna devam eden Netaş’ın Uluslararası Pazarlar Genel Müdürlüğüne Sinan Dumlu atandı. Netaş, derin mü- hendislik yetkinliği, köklü Ar-Ge deneyimi ve sistem entegratörlüğündeki liderliği ile ana hissedarı dünya teknoloji devi ZTE’nin bölgedeki. geniş ağını kullana- rak global açılımını sürdürmeyi hedefliyor. Son 5 yılda yaklaşık 200 milyon dolar değerinde proje üstlenen Netaş, Asya-Pasifik’ten Türkî Cumhuriyetlere, Kuzey Afrika’dan Ortadoğu bölgesine uzanan geniş bir coğ- rafyada yaklaşık 30 ülkeyi hedef pazar olarak belirledi. İlk etapta Azerbaycan, Kazakistan, Gürcistan, Cezayir ve Katar gibi yakın pazarlarda varlığını derinleştirmek için harekete geçen Netaş, Ar-Ge’sinde geliştirdiği yerli teknolojiler başta olmak üzere, telekom, bulut, siber güvenlik ve veri iletişimi teknolojilerine odaklana- rak uluslararası pazarlarda büyümeyi planlıyor. Sinan Dumlu kimdir? 1967 yılında Ankara’da doğan Sinan Dumlu, yüksek öğrenimini 1984-1988 yılları arasında İTÜ Kontrol ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde yaptı. Ardından 1988-1991 yılları arasında Marmara Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nde İnsan Kay- nakları Yönetimi konusunda master programına devam etti. Bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe 30 yılı aş- kın tecrübesiyle Dumlu’nun ürün yönetimi, pazarlama, satış, strateji ve bulut tabanlı teknolojilerden sorumlu olarak birçok alanda liderlik deneyimi bulunuyor. Netaş Uluslararası Pazarlar Genel Müdürü Sinan Dumlu Oldu haberler
  • 5. 5 Global ara bağlantı ve veri merkezi şirketi Equinix, üst düzey kurumsal Bilişim Teknolojileri sektörü profesyonellerinin, iş ortağı ekosisteminin geleceğine ilişkin görüşlerini içeren bağımsız araştırma sonuçlarını yayınladı. Bulut Bilişim Avrupa Ortadoğu ve Afrika’da Kanal İş Ortağı Yapısını Geliştiren En Büyük Faktör Sonuçlar, ankete katılan Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi genelinde 836 Bilişim Teknolojileri karar ve- ricisinin neredeyse yarısının (%48) bulut tabanlı. hiz- metlere erişmek için iş ortaklarını kullandığını, bulut bilişimin de iş ortaklarıyla ile çalışmaya yönelten bir numaralı faktör olduğunu gösteriyor. Gartner’ın, 2025 yılına kadar işletmelerin %80’inin şirket içi altyapıdan veri merkezlerine ve buluta kayacağını vurguladığı bu sonuçlar, şirketlerin bu kadar ciddi bir altyapı deği- şikliğinden kaynaklanan zorlukları azaltmak için iş ortaklarını kullandığını ortaya koyuyor. Sonuçlar, bu- lutun dönüşümün yanı sıra, daha önce geleneksel ola- rak şirket içinde yönetilen hizmetlerin iş ortaklarına taşınmaya başlandığının da altını çiziyor. İşletmelerin daha önce dışarıdan hizmet alma konusunda tereddüt ettikleri bir alan olan güvenlik yönetimi, katılımcıla- rın %39’u tarafından iş ortaklarından en çok faydala- nıldığı ikinci hizmet olarak göze çarpıyor. Karar vericilerinin üçte birinden fazlası (%34) ara bağlantılara erişmek için iş ortaklarını kullanıyor. Equinix’in Kanal İş Ortağı ekosisteminin büyümesine de fayda sağlayan ara bağlantı, trend olma özelliğini koruyarak üçüncü sırada yüksek öncelikli bir hizmet olarak ön plana çıkıyor. İşletmelerin Bilişim Teknolo- jileri karar vericilerine neden iş ortaklarını seçtikleri veya çalışmayı tercih ettikleri de soruldu. Maliyet, hemen hemen her pazarda bir numaralı önceliğe sahip. Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi genelinde katılımcıların yarısından fazlası (%51) genel olarak iş ortaklarıyla çalışmayı tercih etme nedeninin daha düşük maliyet olduğunu belirtti. Daha iyi bir hizmet kapsamına erişebilme faktörü ise tüm katılımcıların %46’sı ile maliyet. faktöründen hemen sonra geldi. Hollanda ve Türkiye’deki işletme- ler bunu iş ortaklarıyla çalışmanın ana nedeni olarak adlandırırken, Fransa’daki karar vericiler için ana faktör kolaylıktı. Temel Bulgular Avrupa genelindeki işletmelerin Bilişim Teknolo- jileri karar vericileri, Kanal iş ortakları ile birlikte bütçelerinin ortalama dörtte birini (% 24) harcıyor. Ülkelere göre değişiklik gösterse de Avrupa, Ortado- ğu ve Afrika Bölgesi genelinde işletmelerin hizmet ve servis aldığı iş ortağı sayısı ortalama olarak 9 olarak belirtilmiş. Fransa 12, Almanya ise 11 iş ortağı sayısı ile ortalamanın üzerinde yer alıyor. İngiltere (7) ve Finlandiya (6) ise şirketlerin ortalama olarak daha az sayıda iş ortağıyla çalıştığı ülkeler. Ankete katılanların belirttiği üzere farklı iş ortak- ları ile birlikte çalışma durumunun işletmelerin günümüz dijital ekonomisinde Bilişim Teknolojileri sorunlarına çözüm bulmalarını sağlayan bağımsız platformlara ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Anketin Türkiye’deki katılımcıları iş ortaklarının hizmet tekliflerinin kalitesine öncelik verdi ve katı- lımcıların %62’si bu önceliğin iş ortaklığı kararlarını etkilediğini belirtti. Ayrıca, katılımcıların %70’i şu anda erişmekte oldukları hizmet sayısını artırmak için bir iş ortağıyla çalıştığını veya birden fazla iş or- tağıyla çalışmayı düşünebileceğini belirterek hizmet alanının genişliğinin önemini vurguladı. Anketin Türkiye’deki katılımcılarının %74’ü gizli- lik ve uyumluluk da dahil olmak üzere KVKK gibi yerel veri yasaları hakkında bilgi sahibi olmak için her zaman teknoloji ortaklarına güvendiğini; %53’ü de güvenlik yönetim hizmetleri için iş ortaklarını kullandığını veya kullanacağını belirtti. Yerel veri yasası desteği ve güvenlik hizmetleri için kanal iş or- taklarına güvenmekle birlikte, katılımcıların %56’sı iş ortaklarının, iş modelleri ve bütçelerini iyi anla- madıklarına inanıyor. özel haber
  • 6. 6 Hannover Fairs Turkey’in 12 – 15 Mart 2020 tarih- lerinde düzenleyeceği etkinlikte Türkiye bu yıl 5G teknolojisi ile tanışacak. Hannover Fairs Turkey’in 12 – 15 Mart 2020 tarihlerinde düzenleyeceği WIN EURASIA 2020 fuarında sergilenecek Türkiye sanayi- sinin ilk 5G senaryoları, fuar öncesi Siemens, Mit- subishi Electric, MCS, i2i Systems, SICK, Universal Robots UR, Schunk, IQ Vizyon, Merlicon, Oppent, Siskon, Simtek ve Trio Mobil’in katıldığı imza töre- niyle tanıtıldı. i2i Systems’in yeni geliştirdiği yerli ve milli 5G şebekesinin ilk defa duyurulduğu törende, 5G Arena alanında. uygulanacak “Akıllı Üretim için 5G” senaryoları gösterildi. “Tümleşik Dijitalizasyon ve Endüstri 4.0 senaryosunda i2i Systems’in canlı 5G şebekesi test edildi. MCS GRUP tarafından tasarla- nan “CodeMaster Endüstri 4.0 Uygulaması” bu ağı kullanarak MITSUBISHI ELECTRIC robotu, Schunk robot eli ve SIEMENS Mindsphere bulut çözümü ile IIoT tabanlı haberleşti. Senaryo kapsamında. ürünün iş emri verildiği andan itibaren tüm yaşam döngüsü anlık olarak takip edilebildi. i2i Systems’in yerli ve milli 5G teknolojisinin kullanıldığı; SICK, Universal Robots. UR ve Schunk ortaklığıyla sergilenen diğer senaryoda ise insan-robot-bulut ve sensör etkileşimi gerçek zamanlı olarak gösterildi. Teknolojide yeni devrim Endüstri 4.0’ı hayata geçirirken, SCHUNK olarak bu teknolojiye uygun hızı sağlayacak 5G Uygulamalarının bir parçası olmaktan mutluluk duy- duklarını ifade eden Schunk Türkiye ve Orta Doğu Ülke Müdürü Emre Sönmez ise “Nesnelerin İnter- netinden bahsettiğimiz bu dönemde; durum, süreç izleme ve iletişimin doğrudan bileşen düzeyinde ya- pıldığı ürünlerimiz ile biz de bu verimliliği artıracak sisteme entegre oluyoruz. Özellikle üretim alanların- da esnek, hızlı ve verimi ciddi oranda artıracak olan 5G uygulamasının hayatımıza katılmasıyla, ticari kapasitenin artışını heyecanla bekliyoruz.” dedi. Türkiye Bu Yıl 5G Teknolojisi İle Tanışacak Mercedes-Benz Türk, 2009 yılında tesislerinde hayata geçirdiği 5E modeli ile sektöre öncülük etmeye devam ediyor. Mercedes-Benz, 2009 yılında tesislerinde hayata geçirdiği 5E modeli ile sektöre öncülük etmeye devam ediyor. Oluşturulan bu model ile şirket uzun vadede ha- yata geçireceği teknolojik gelişmeleri ve büyümeyi göz önünde. bulundurarak; enerji tüketimindeki artışı he- saplayıp önceden tespit etmenin yanı sıra; bu tüketim- lerinin kontrol altına alınmasını ve azaltılmasını sağlı- yor. Enerji verimliliği, CO2 emisyonlarının azaltılması, enerji ve kaynak tasarrufuna odaklanan 5E Modeli; tüm Mercedes-Benz Türk ailesinin çevreye duyarlılığını ve farkındalığını artırmaya yarayan, bunu ayrıca teknik ve sosyal projelerle hayata geçirmeyi sağlayan önemli bir araç olarak tanımlanıyor. 2018 yılında ISO 14001:2015’e geçiş denetimini başarıyla tamamlayarak Çevre Yöne- timi Sistemi Sertifikası’na sahip olan Mercedes-Benz gerekli yatırımlarını. gerçekleştirmeden önce, ilgili yasal yönetmeliğin gerektirdiği sertifikalara sahip uzman- lardan oluşan Enerji Yönetim Takımı’nın hazırladığı düzenli raporlamalarla iyileştirme gereken noktarı ve verimlilik potansiyellerini belirliyor. Kurulduğu 1995 yı- lından itibaren bina otomasyon sistemini Türkiye’de ilk defa kullanan endüstriyel tesislerden biri olan Hoşdere Otobüs Fabrikası, bu sistem ile yaklaşık %25 oranında enerji tasarrufu sağlıyor. Bu sistemin bir parçası olan ısı kontrol cihazlarıyla ortam sıcaklığının izlenerek kont- rolünün sağlanmasının yanı sıra; zaman programlarıyla da. aydınlatmaların ve ısıtma-soğutma sistemlerinin gereksiz yere çalışması engelleniyor. Aydınlatmalar, ısıt- ma-soğutma sistemleri ve pompalar zaman programları ile kontrol. edilirken, ısı geri kazanım sistemi ile ısıtma yapılan zamanlarda emilen havadaki ısı geri kazanılarak tekrar ortama veriliyor. Mercedes-Benz Türk Enerji Yönetim Modeli İle Sektöre Öncülük Ediyor haberler
  • 7. 7 PC satışları Gartner ve IDC’nin raporlarına göre 2019 yı- lında son iki yılın en yüksek seviyesine ulaştı. İşte detay- lar. Gartner ve IDC’ye göre; 2019 yılı, PC endüstrisi için olukça verimli geçti. Gartner, yedi yılda ilk kez küresel PC pazarının tüm yıl boyunca büyüme kaydettiğini söylüyor. IDC, 2019’un sonuçlarının; 2011’de pazarın yüzde 1,7 büyümesinden beri en iyi sonuçlar olduğunu belirtiyor. IDC’ye göre; masaüstü bilgisayarlar, dizüstü bilgisayarlar ve iş istasyonları da dahil olmak üzere PC’lere yönelik sevkiyatlar yıllık yüzde 2,7 büyüdü. Gartner’ın raporları- na göre bu rakamlar yıl boyunca sadece yüzde 0,6 büyü- me gösterdi. Ancak her iki araştırma firması da 2019’un 4. çeyreğinde toplam PC sevkiyat sayısını 70 milyondan fazla olduğunu söylüyor. IDC’nin verilerine dayanarak, PC pazarı 2019’un dördüncü çeyreğinde yıllık yüzde 4,8 bü- yüme gösterdi. Gartner’a göre, 2019’un dördüncü çeyre- ğinde 2018’in dördüncü çeyreğine göre yüzde 2,3 oranın- da büyüdüğünü söylüyor. Gartner, masaüstü bilgisayarlar, dizüstü bilgisayarlar ve ultra taşınabilir Microsoft Surface gibi primler hesaba katmış ancak Chromebook ve iPad’le- ri bu sınıfa dahil etmemiş. PC satışları 2019 Yılında Tavan Yaptı Android uygulama güncelleme bildirimlerinin bozulduğu düşünülüyordu. Ancak bu bildirimlerin bilerek durdurulduğu açıklandı. Kasım ayında büyük bir topluluk Android uygulama güncelleme bildirimlerinin artık gelmediğini raporlamıştı. Ancak Aralık ayında bildirimler tekrardan gelmeye başlamıştı. Google sözcüsü Android Police‘e verdiği demeçte, “Kullanıcıların eksik bildirim aldığının farkındayız. Bunu bildirimleri azaltmak için yapıyoruz.” ifadelerini kullandı. Google’ın almış olduğu Android uygulama güncelleme bildirimleri- nin bilerek azaltılma kararı çok mantıklı görünüyor. Bildirimler bildiğiniz gibi günlük hayatımızda büyük bir alana sahip olmaya başladı. Uygulamaların da güncelleme konusunda bildirimler göndermesi ile vakitten gereksiz kayıp ya- şanıyordu. Google, uygulamaları sessiz sedasız güncellemek için çalışmalarına geç de olsa başlamış durumda. Android Uygulama Güncelleme Bildirimleri Bilerek Durduruldu 5G yerel alan ağlarının geleceğe giden yol olduğu- na inanan Bosch, Almanya’daki belirli lokasyon- larda 5G faaliyet ruhsatı almak için başvuru yaptı. Bosch Grubu CDO ve CTO’su Dr. Michael Bolle, “Nesnelerin İnterneti (IoT) şirketi olarak, 5G ko- nusunda araştırma yapmaya erken başladık. Yeni iletişim standardı, otonom ve ağa bağlı sürüşün anahtarı ve ayrıca geleceğin fabrikasının temel bir öğesi olacak” dedi. Bosch, düzenleyici kurumlar- dan ruhsatların alınmasının ardından, Endüstri 4.0’ın potansiyelinden daha iyi fayda sağlamak üzere 2020 yılı içerisinde seçilen iş ortaklarıyla iş birliği içinde yerel 5G ağlarını kurmayı planlıyor. Önümüzdeki birkaç ay boyunca, şirketin üretim operasyonlarının başlamasına bir hazırlık olarak Bosch tesislerinde ve Renningen’deki araştırma kampüsünde 5G denemeleri yürütülecek. Bolle, “Bu seçkin lokasyonlarda gerçekleştirilen öncü çalışma, dünya genelinde yaklaşık 280 tesisten oluşan tüm Bosch üretim ağına fayda sağlayacak” diye konuştu. Bosch 5G ile Endüstri 4.0’ı Destekleyecek!
  • 8. özel haber Teknolojinin dönüştürücü gücünden destek alarak eğitim girişimlerine destek olan Microsoft Türkiye, Millî Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Bilişim Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilen Yazılım Geliştirme Uzmanlığı Mesleki Gelişim Programına tam destek veriyor. Dijital Yetenek Açığı Öğretmenler Sayesinde Kapatılacak! Programın tanıtımı Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Safran, TBV Genel Sekreteri Çağdaş Ergin, MEB Öğretmen Yetiştirme Genel Müdürü Adnan Bo- yacı, Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu ve Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkan Yar- dımcısı Faruk Eczacıbaşı katılımıyla Ankara’da ger- çekleştirildi.Lise ve meslek liselerinde bilişim eğitimi veren öğretmenlerin teknolojik yetkinliğini artırmayı hedefleyen girişimin Türkiye’yi dijital yetenekler konusunda güçlendirmesi hedefleniyor. Program dâhilinde Microsoft Türkiye, bilişim öğretmenlere “yazılım geliştirmenin temelleri” eğitimi sunuyor. Şu ana dek 1000 bilişim öğretmenine verilen eği- timler sayesinde 10.000’den fazla öğrenciye ulaşıldı. Program bir yıl boyunca devam edecek ve 50.000 lise öğrencisinin bu eğitime ulaşması sağlanacaktır. Tanıtım toplantısında Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Safran, teknolojinin yeni meslekleri ortaya çıkaracağını ve bu doğrultuda çocukların geleceğe hazırlanması gerektiğini belirterek teknolojik dö- nüşümün en büyük etkiyi eğitim alanında yaptığına dikkat çekti. Safran sözlerine şöyle devam etti: “Bu- günün çocukları 20 yıl sonra ‘Bizi neye göre nasıl ye- tiştirdiniz’ diye soracak. Teknolojinin yeni bir alanı, yeni meslekleri ortaya çıkaracağını görerek, çocukları geleceğe hazırlamamız gerekiyor. Teknolojik dönü- şüm en büyük etkiyi eğitim alanında yaptı ve eğitimi dönüştürmek gerekiyor. Eğitimi dönüştürmek için de zihniyeti dönüştürmek gerekiyor. Öğretmenlerin teknolojiyi öğrenmesi halinde, bu bilgi çocuklara da ulaşacak. Biz de hizmet içi eğitimlerle öğretmenleri geleceğe hazırlamak istiyoruz. Bugün tanıtımını yap- tığımız programla öğretmenlere Microsoft tarafından eğitim verilecek. Bu programla öğretmenlerin fırsat ve imkânlarını artırmak istiyoruz. Programla öğ- retmenlerin uluslararası sertifikalar alacağını ve bu sayede de öğrencilere yeni kapılar açılacak.” Öğretmenleri Teknolojiyle Donatmak Gerekiyor Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu, ko- nuyla ilgili olarak, “Teknoloji geliştikçe meslekler değişiyor, bir yandan işsizlik oranımız artarken bir yandan da işverenler dijital dünyanın gerektirdiği yeteneklere sahip çalışanlar bulmakta zorlanıyor. Microsoft Türkiye olarak, teknolojinin dönüştürücü gücüne her zaman inanıyoruz ve bu yöndeki girişim- lere destek oluyoruz. Gençlerimizi geleceğe hazırla- mak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. İnanıyoruz ki, bilişim öğretmenlerimizi daha iyi donatırsak gençle- rimiz daha kapsamlı ve güncel bir eğitim alabilir. Bu nedenle bugün duyurusunu yaptığımız, bilişim öğ- retmenlerimizi eğitmek konusunda destek verdiğimiz bu girişimi çok önemsiyor, bu adımla tüm kurumlara ilham vermek istiyoruz. Microsoft olarak, öğrencileri ve öğretmenleri geleceğe hazırlayan projelerin her zaman destekçisi olacağız” dedi. 8
  • 9. Eskiden sistem performansının analizi yalnızca hızların ve akışların izlenmesi demekti. Günümüzde ise kullanıcı deneyimini anlamak çok önemli. Citrix Systems, Inc. şirketlere bu konuda yardımcı olacak yeni nesil Citrix Analytics for Performance hizmeti- ni tanıttı. Bu ürün sayesinde BT sistem yöneticileri sunucu tarafı altyapısını izlemenin de ötesine ge- çerek çalışanların bağlılığını sağlayan, onları mutlu ve üretken kılan üstün bir deneyim sağlamak için performans sorunlarını bireysel kullanıcı düzeyin- de belirleyip ele alabilecekler. Citrix Çalışma Alanı Ekosistemi ve Analitik Ürünü Başkan Yardımcısı Steve Wilson bu konuyla ilgili şunları söyledi: “Gü- nümüzde çalışanlar, kurumsal uygulamalara erişim- leri söz konusu olduğunda tüketicininkine benzer deneyimler bekliyorlar. Citrix Analytics for Perfor- mance sayesinde BT, memnuniyetini ve üretkenliği artıran tutarlı ve güvenilir bir deneyim sağlamak için son kullanıcı deneyimine ve Citrix Virtual Apps and Desktops (Citrix Sanal ve Masaüstü Uygulama- ları) içinde güvendikleri uygulamaların durumuna ilişkin net bir görünüm elde edebilir”. Citrix Virtual Apps and Desktops‘taki gerçek zamanlı telemetriyi entegre eden, özel bir makine öğrenimi modelini kullanan Citrix Analytics for Performance bir kulla- nıcının deneyimini “Kullanıcı Deneyimi (UX) Puanı” ile ölçüyor. Bunu yaparken yalnızca makine perfor- mansını değil, kullanıcının oturum açma zamanı, ağ gecikme süresi ve ağ stabilitesi gibi uygulama erişimini destekleyen unsurları da hesaba katıyor. Citrix Analytics for Performance piyasaya sunulmuş olup hem bulut tabanlı hem de şirket içindeki Citrix Virtual Apps and Desktop kurulumlarıyla uyumlu. Citrix Yeni Nesil Performans Analitiği Hizmetini Duyurdu Deloitte tarafından son 4 senelik satışları ile büyüme oranına göre belirlenen Tür- kiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi açıklandı. 2006 yılından bu yana düzenlenen Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye Programı’nın 2019 sonuçları belli oldu. Son 4 yılda yüzde 9682’lik büyüme kaydeden Bulutistan, 14 Ocak’ta Kolektif House’ta gerçekleşti- rilen törende birincilik ödülünü aldı. Törende REM People yüzde 3868’lik büyüme ile ikinci olurken, Teknofix yüzde 2822’lik büyüme ile üçüncülüğü elde etti. Teknoloji şirketlerine Avrupa ve dünyaya açılma fırsatı sunan programda bu sene ilk defa, programın bu yılki ortağı Facebook ortaklığında ‘Women in Tech’ ödülü de veril- di. Kadın çalışan sayısı erkek çalışan sayısından fazla olan şirketlerin değerlendirildiği kategoride, üst düzey yöneticisi kadın olan ve en hızlı büyüyen Paycell ödüle layık görüldü. Bu yılın Facebook iş birliğiyle oluşturulan bir diğer yeni kategorisi ‘Cross-Border’ ödülü ise, yurt dışı satışlarının toplam satışlarına oranı en az yüzde 50 olan şirketler arasından, en yüksek büyüme ve ciro başarısını gösteren şirkete verildi. Bu ödülün sahibi Teknas- yon oldu. 2018 mali yılı süresince gelirleri 50 milyon Euro ve üzeri olan teknoloji şirketlerinin, son dört yıldaki büyüme hızlarına göre kendi aralarında değerlendirildiği ‘Big Stars’ ödülünü ise Aselsan ve Logo Yazılım aldı. Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen Teknoloji Şirketi Hangisi? 9
  • 10. 10 WiFi 6 teknolojisine sahip ürünler pazara sunul- maya başlandı. TP-Link, son olarak işletmelere yönelik erişim noktası ailesi olan EAP serisinde de WiFi 6 teknolojili iki modeli duyurdu. EAP660 HD ve EAP620 HD model adlı ürünler, yüksek perfor- manslı, çift bant desteğine sahip ve tavana monte edilerek kullanılıyor. “Daha hızlı, daha akıllı, dur- durulamaz” sloganıyla tanıtılan WiFi 6’lı (802.11ax) EAP modelleri, hızı ve verimliği artırmak, yüksek yoğunluklu ortamlarda ağdaki tıkanıklığı azaltmak için yenilikçi iki teknolojiyi birleştiriyor: OFDMA ve 1024-QAM teknolojileri. OFDMA, ağ verimlili- ğini önemli ölçüde artırmak için kullanılıyor. WiFi bağlantılarını, kullanıcıların cihazlarına veri paket- leri dağıtan bir kamyon hattı olarak düşünürsek, 802.11ac WiFi ile her kamyon aynı anda bir ciha- za, yalnızca bir paket (veri paketi) teslim edebilir. Ama OFDMA ile her kamyon aynı anda birden fazla cihaza birden fazla paket teslim edebiliyor. Bu da çok sayıda kişinin WiFi’a bağlandığı işletmele- rin bağlantılarını çok daha verimli hale getiriyor. 1024QAM ile ise her sembol 8 bit yerine 10bit taşır ve 802.11ac 256-QAM ile karşılaştırıldığında ham hızlar yüzde 25 artar. Kullanıcılar artık Netflix’i ra- hat izleyebilir ya da bilgisayarlarından Twitch canlı akışlarını takip edebilirler. Bu teknoloji WiFi akışını çok daha iyi hale getiriyor. WiFi 6 teknolojili yeni EAP erişim noktaları, adlarında da belirtildiği gibi ‘yüksek yoğunluklu-HD’ WiFi ağları için üretilmiş ürünler. Kurumsal yonga setleri, özel antenleri, gelişmiş RF işlevleri ve otomatik kanal seçimi ile donatılan bu çözümler, okullar, alışveriş merkezleri, oteller, fabrikalar gibi yüksek yoğunluklu ortam- larda aynı anda çok sayıda kişiye sorunsuz ve hızlı WiFi bağlantısı sunuyor. Yeni erişim noktaları 1000 müşteriye kadar bağlantı sağlayabiliyor. TP-Link Wi-Fi 6 Destekli EAP660 HD ve EAP620 HD Ürünleri Tanıttı! Londra Polisi canlı yüz tanıma sistemini kullanmaya başladığını açıkladı. Peki, kolluk kuvvetleri bu sistemi nasıl kullanacak? Londra Büyükşehir Polis Servisi canlı yüz tanıma (LFR) teknolojisini kullanmaya başladı. Şeh- rin dört bir yanındaki kilit bölgelerde, kameralar geçen insanların yüzlerini tarayacak ve memurları aranan suç- lularla olası eşleşmelere karşı uyaracak. Met’e göre bu sistem; şiddet, silah ve bıçaklı suçlar ve çocuk istismarı dahil olmak üzere ciddi suçların üstesinden gelmeye ve savunmasızların korunmasına yardımcı olacak. Met, bir tweet’te, potansiyel bir uyarıyı tetiklemeyen elde edilen görüntülerin derhal silineceğini ve bir uyarıyı temel alarak birini durdurup durdurmamaya karar vermesinin görevlilere bağlı olduğunu bildirdi. Bu sayede gizlilik konusunda Londra’da yaşayanların kafalarında soru işareti kalmayacak. Bu canlı yüz tanıma sistemi CCTV veya bodycams gibi diğer görüntüleme platformlarına bağlı çalışmayacak. Met’in teknolojinin iyi bir şekilde kullanılabileceği konusunda ısrar etmesine rağmen, bazı eleştirmenler LFR’yi etkisiz ve bazı durumlarda ya- sadışı olarak tanımlıyor. Örneğin, Nisan 2019’da Essex Üniversitesi’nden bir rapor, Met’in LFR teknolojisinin yüzde 81’lik bir yanlışlık oranına sahip olduğunu tespit etmişti. Geçen yıl, Güney Galler’de polis tarafından kul- lanılan teknoloji yanlışlıkla 2.300 masum insanı potan- siyel suçlu olarak tanımlamıştı. Londra Polisi bu yüzden canlı yüz tanıma sistemine yüzde 100 güvenmemesi gerekiyor. Umarız LFR’den dolayı masum insanlar suçlu olarak gösterilmez. Londra Polisi Canlı Yüz Tanıma Sistemini Kullanmaya Başladı haberler
  • 11. 11 Intel yaptığı açıklamada yeni sınıflarda bilgi işlem performansını ve Yapay Zeka hızlandırmayı profesyonel içerik yaratıcılarına ve PC tutkunlarına sunan en yeni Intel Xeon W ve X Serisi işlemcilerini duyurdu. Intel Yeni Nesil Xeon W-2200 ve X-Serisi Platformlarını Duyurdu Her geçen gün büyümekte olan bu hedef kitlenin farklı gereksinimlerini karşılayacak şekilde özel olarak tasarlanmış yeni Xeon W-2200 ve X-Serisi işlemcilerin, içerik yaratıcıları ve PC tutkunlarının Intel Core S- Serisi ana akım ürünlerinden daha kolay şekilde bir üst sisteme geçmelerini sağlayacak yeni bir fiyatlandırma yapısı ile Kasım ayı itibariyle satışa sunulması hedefleniyor. Intel profesyonel içerik yaratıcıları ve PC tutkunla- rı tarafından her gün kullanılan yoğun bilgi işlem gerektiren iş yüklerinin üstesinden gelmek için özel olarak tasarlanan komple bir ürün portföyü sunan tek şirket. Intel Deep Learning Boost çözümü enteg- rasyonu ile Yapay Zeka hızlandırma özelliğine sahip ilk en yüksek teknolojili masaüstü bilgisayar ve ana akım iş istasyonu olarak yeni Xeon W-2200 ve X-Se- risi işlemciler bunu bir adım ileriye taşıyor. Yapay Zeka Konusunda Lider Intel Deep Learning Boost derin öğrenme çözümü kendinden önceki nesil çözümlere göre 2.2 kat1 daha fazla Yapay Zeka çıkarımı sağlıyor. Ayrıca, bu işlemci serilerinde, simülasyon ve modelleme yazılımları gibi yazılımların kullanımda olan en hızlı çekirdekleri mümkün olduğunca hızlı şekilde tanımlayarak ve önceliklendirerek en hızlı şekilde çalışmalarına yardımcı olmak üzere kapsamı geniş- letilen Intel® Turbo Boost Max Technology 3.0 da yer alıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Intel’in Masaüstü, İş İstasyonu ve Kanal Grubu Başkan Yardımcısı Frank Soqui, “Profesyonellerden ve meraklılardan olu- şan hedef kitle toplululukları, kritik önem taşıyan görevleriyle ilgili ihtiyaçlarını gideren ve onları tek- nolojideki yeniliklerin ve gelişmelerin en yakınında tutan ürün mühendisliğine gereksinim duyar. Bu da en iyi donanım ve yazılım optimizasyonları anlamı- na gelir ama aynı zamanda AI hızlandırma gibi özel- likleri nasıl entegre edebileceğimize de bakılır. İster veri bilimci, film metinleri yaratıcısı ya da bağımsız yazar olun Intel Xeon W ve X Serileri güç ve seçe- nek esnekliği sunuyor ve en yoğun iş yüklerinde bile daha yaratıcı ve rekabetçi çalışmaya devam etmeni- zi sağlıyor.” Dedi. özel haber
  • 12. 12 Genel Veri Koruma Yönetmeliği sayesinde 2019 yılında firmalara kesilen ceza tutarı resmi olarak açıklandı. Facebook’un veri skandalı ile Avrupa Birliği harekete geçmiş ve bu doğrultuda önem- li bir adım atmıştı. AB’nin veri gizliliği yasası olan GDPR’nin (Genel Veri Koruma Yönetmeliği) yürürlüğe girmesinden bu yana yaklaşık tam iki yıl geçti. GDPR’ye uymayan firmaların gözünün yaşına bakmayan Avrupa Birliği’nin 2019 yı- lında toplamda firmalara ne kadar ceza kestiği belli oldu. Açıklamalara göre GDPR’ye uymayan firmalara şu ana kadar tam 114 milyon euro para cezası verilmiş durumda. Hukuk bürosu DLA Pi- per, bu zamana kadar 160.000 veri ihlali bildiril- diğini ve bunların çoğu İngiltere, Almanya veya Hollanda’dan geldiğini söyledi. Geçen yıl, GDPR yasasının yürürlülüğe girmesinin ilk sekiz ayına göre; bu ihbar sayısının yüzde 12,6 oranında arttığı da söyleniyor. GDPR sayesinde teknoloji firmaları kullanıcılarının verilerini artık istedik- leri gibi toplayıp işleyemiyor. Veri günümüzde her şey demek. Firmalar bu verileri toplayarak ister kendileri işleyebiliyor isterlerse de mad- di kaynak için satabiliyordu. GDPR sayesinde nihayet bunun önüne geçildi. GDPR yasasından en büyük cezayı ise Google aldı. Fransa, Google’a tam 50 milyon euro para cezası kesi. Dünyadaki tüm firmalara ait cezanın toplamda 114 milyon euro olduğunu düşünürsek Google’ın veri ihlali boyutunu kolayca anlayabilirsiniz. Genel Veri Koruma Yönetmeliği Firmalara Pahalıya Patladı Apple iCloud güvenliği konusunda FBI ile bir kez daha sorun yaşamamak adına geri adım atacak gibi görünüyor. Apple ile kolluk kuvvetleri arasında her dönem bir gerginlik yaşanması, Cupertinolu teknolo- ji devine geri adım attıracak gibi görünüyor. Geçtiği- miz ay Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanan terör saldırısı sonrasında terörist vurularak öldürülmüştü. FBI, teröristin iPhone kilidini açması için Apple’a başvurmuş ancak red edilmişti. ABD Başkanı Donald Trump bu olaydan sonra Apple’ı hedef alan açıkla- malarda bulunmuştu. Başkan Trump’ın bu baskısı Cupertinolu teknoloji devine geri adım attıracak gibi görünüyor. FBI iPhone kilidini açmak için Apple’a baskı yapıyor! Apple, iPhone ve iPad’in yerel olarak depolanan verilerini şifreliyor. Ancak iCloud yedek- lemelerini tam olarak şifrelemiyor. Teknoloji devi bulut servisi için KeyDrop ve Plesio kod adlı güvenlik sistemleri üzerinde çalışıyordu. Bu güvenlik sis- temleri uçtan uca şifrelemede çıtayı yükseltecekti. Ancak Apple’ın bu sistemlerden vazgeçtiği bugün iddia edildi. Reuters’ın kaynaklarına göre; Apple, iCloud’un güvenliğini arttırmak için olan planlarını askıya almış durumda. FBI ve CIA gibi kolluk kuvvet- leri ile bir kez daha yüz göz olmamak için bu kararın aldığı iddialar arasında yer alıyor. Bu durum tüm verilerin güvensiz olduğu veya iCloud yedeklemele- rinin tamamen güvensiz olduğu anlamına gelmiyor. Apple’ın açıkladığı gibi; iCloud Anahtarlığınız, ağ şifreleri, sağlık verileri, ödeme bilgileri ve Siri bilgi- leri gibi hassas veriler iCloud’da uçtan uca şifrelen- meye devam edecek. Ancak Apple, kolluk kuvvetleri için backdoor bırakacak gibi görünüyor. Apple iCloud Güvenliği Konusunda Geri Adım Atabilir haberler
  • 13. 13 özel haber 2020 yılına damgasını vuracak olan yapay zeka tabanlı Chatbot trendleri açıklandı. Bakalım bu yıl bizleri neler bekliyor? Bu Yıla Damga Vuracak Yapay Zeka Tabanlı Chatbot Trendleri 2019 yılında pek çok şirketin iş ve müşteri yönetim süreçlerine dahil olan Sanal Asistanlar ve chatbotların 2020’de de yapay zeka teknolojilerinin gelişmesine paralel olarak daha akıllı hale gelmesi ve pek çok yeni kanalda kullanılması öngörülüyor. Türkiye’nin diya- log bazlı yapay zeka çözümlerinde lider şirketi CBOT, 2020’ye damga vuracak 5 chatbot trendini sırala- dı. CBOT Kurucu ve CMO’su Çiler Ay: “Diyalog bazlı ya- pay zeka çözümleri 2019 yılında işlerini bir adım öteye taşımak isteyen ve yapay zekanın somut faydalarını görmek isteyen şirketler tarafından çokça tercih edilen bir yıl oldu. 2020’de de chatbotların yükselişe geçece- ğini ve bu uygulamalara yönelik taleplerin artacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.2020 yılında öne çıkmasını beklediğimiz chatbot trendleri şirketlerin yapay zeka stratejileri için yol gösterici olacak.” diyor. Geliştirdiği yapay zeka tabanlı chatbotlarla bankacılık, e-ticaret, perakende, ve sigorta gibi müşteri yönetim- lerinin kritik önem taşıdığı sektörlerdehizmet ve- ren CBOT’a göre 2020’de öne çıkacak chatbot trendleri şöyle; düşük kapsamda basit süreçleri yapabilen kural tabanlı chatbotlar büyük şirketler içinkarşın müşteri- yi tam anlamıyla memnun. etme konusunda yetersiz kalacak ve önümüzdeki dönemde bazı senaryolar için yapay zeka tabanlı chatbotların geliştirilmesi zorunlu olacak. Bu chatbotların müşteriyi daha iyi anlamaları, tıpkı bir insan gibi müşteriyle iletişime geçmeleri ve karmaşık sohbetleri yönetebilmeleri tercih edilme oranlarını artıracak. Başarılı uygulama örneklerinin de somut ola- rak görülmesi, denenmesi, kullanılması, müşterilerine chatbot deneyimi yaşatmak isteyen şirketlerin yapay zeka tabanlı chatbotları seçmelerinde önemli bir rol oynayacak. 2020’de şirketlerin müşterileri ile yazışma veya konuşma yoluyla iletişim kurma konusundaki iştahı arttıkça kod yazılmasını gerektirmeden chatbot hazırlamayı ve değişen ihtiyaçlara göre hızlıca güncel- lemeyi mümkün kılan platformlar yükselişe geçecek. Kurumların iç sistemlerinde, çalışanları için oluş- turdukları chatbotlar arttıkça bu botların yönetimini üstlenecek ve kullanıcıya tek bir arayüz ile tüm işlem- lerini yapma imkanı sağlayacak bir “çatı bot” ihtiyacı da artıyor. Sistemler kullanıcı ile her zaman ön yüzdeki “çatı bot” ile iletişim kuracak, kullanıcının isteğini anlayarak, arka taraftaki İK botu, finans botu, IT botu gibi özelleşmiş botları diyaloğa çağırarak kullanıcının işleminin yapılmasını sağlayacak. CBOT, 2020’den iti- baren kurumsal seviyede böyle yapılanmaları görmeye başlayacağımızı öngörüyor. Artık etrafımızda kişinin bulunduğu ortamı, geçmiş diyaloglarını, genel seçim- lerini bilen ve diyaloğu buna göre sürdüren chatbotlar göreceğiz. Ayrıca aynı anda birden fazla konuda diyalog sürdürebilen, başlıklar arasında geçiş yapabilen chat- botlar da hayatımıza girecek. İnsanların çeşitli mod ve duygularını sezebilen chatbotların gelişimi bu uygu- lamaların şirketler tarafından bir satış kanalı olarak tercih edilmesini sağlayacak. CBOT’un son yıllarda gözlediği ve 2020’de hız kazana- cağına inandığı bir diğer alan da mobil uygulamalar. Hepimiz çok fazla uygulama yüklüyoruz ama bunla- rın bir kısmını daha sonra ya hiç kullanmıyoruz ya da çok az kullanıyoruz. Telefonlarımız unutulmuş birçok uygulama ile dolu. Bu durum hem şirketler hem de kul- lanıcılar için zaman başta olmak üzere kaynak verim- sizliğine sebep oluyor. 2020’den itibaren her bir farklı iş için yeni bir uygulama yükleme döneminin yavaş yavaş kapanacağını ve mesajlaşma platformlarının ve sesli asistanların “çok amaçlı-çok işlevli” kullanımının yaygınlık kazanacağını düşünüyor.
  • 14. 14 haberler Türk Telekom, güneş enerjili sistemlere yaptığı yatırımlara bir yenisini daha ekledi. Ağrı’da ‘Güneş Enerji Sistemi’ (GES) ile çalışan baz istasyonunu devreye alarak çevre duyarlılığı konusunda Türki- ye’ye örnek olacak önemli bir uygulamayı hayata geçirdi. Enerji verimliliğiyle ilgili farkındalığı artır- mayı ve enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına katkı sağlamayı hedefleyen Türk Telekom, Erzu- rum Bölge Müdürlüğü hizmet. sahasında yer alan Ağrı ili Taşlıcay ilçesi Güneysöğüt Mahallesi’ndeki meralık alana GES ile çalışan baz istasyonu kurdu. Türk Telekom 50 metre yüksekliğe sahip ve 7 köye hizmet veren güneş enerjisi ile çalışan baz istasyo- nu sayesinde bölgedeki köylerin iletişim kalitesini artırdı. Diğer yandan, zorlu kış şartlarının yaşandı- ğı bölgede mobil hizmetlerdeki kesintilerin önüne geçilmesi hedeflenerek 100 metrekarelik bir alan üzerine kurulan.GES ile 20 saatlik yedekleme süre- sine ulaşıldı. Karbon emisyonunu sistematik olarak azaltıp enerji verimliliği konusundaki yatırımları- na ve optimizasyon çalışmalarına aralıksız devam eden Türk Telekom, toplam 1.700 lokasyona güneş enerji sistemleri kurdu. Türk Telekom’un son ola- rak Ağrı’da kullanıma aldığı baz istasyonunda da GES kullanıldı. Bu baz istasyonunda 48 adet güneş paneli ile 295 W güce ulaşıldı. Türkiye genelinde yenilenebilir enerji sistemlerinin toplam kurulu gücü 2,3 MW olan Türk Telekom, bu projelerle, temiz ve millî enerjiye katkı sunmayı ve Türki- ye’deki diğer uygun lokasyonlarında da benzer GES uygulamalarını yaygınlaştırmayı hedefliyor. Türk Telekom Ağrı’ya Güneş Enerjili Baz İstasyonu Kurdu! Veeam®Software, iş ortaklarının Veeam çözümlerini satış, uygulama ve destekleme yeteneklerini güçlen- dirmek ve müşteri memnuniyetini artırmak üzere geliştirilmiş Veeam Akredite Hizmet Ortağı (VASP) Programı’nı piyasaya sürdü. Veeam’in pazara açılma modeli ile uyumlu olan yeni program, Veeam iş or- taklarının, müşterilerine doğrudan hizmet sunmasına olanak sağlıyor. 2019 Bulut Veri Yönetimi Raporu için yapılan ankete göre, şirketlerin üst düzey yöneticile- rinin ve BT karar vericilerinin yüzde 71’i şirketlerinin dijital dönüşümü için teknolojinin en önemli faktör olduğu konusunda hemfikir.Firma, ürün kurulumları karmaşıklaştıkça, müşterilerinin yüksek kaliteli pro- fesyonel hizmet sunabilecek, gerekli teknik beceriyi gösteren iş ortakları, sistem entegratörleri ve serbest çalışan BT danışmanları bulma konusundaki artan ihtiyacı görüyor. Yeni program, Veeam profesyonel hizmetler departmanını, VASP üyelerine özel, iç kay- nakları tahsis eden bir kanal uyum modeline yapılan- dırıyor. Veeam’in gelişmiş VASP programıyla, iş ortak- ları artık hizmet tekliflerini farklılaştırarak müşteri başarısını artırabiliyor. Veeam Ürün Stratejisinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Danny Allan, “Bugün, veri yönetimi bir kurumun büyümesi için zorunludur. Re- kabette avantaj sağlamak için liderler artık daha akıllı işletmelere dönüşmelerini sağlayacak teknolojileri uygulayacak ve yönetecek nitelikli profesyonellere ihtiyaç duyuyor. Veeam, iş ortağı ekosistemine odak- lanmış bir iş modeli sunmaya ve müşterilerine en üst düzeyde hizmet sunmaya kararlıdır. İş ortağı ekosis- temimizdeki gelişmiş özellikler sayesinde iş ortakları, çözüm sürecini şekillendiren ve kontrol eden araçlarla donatılmıştır” diye konuştu. Veeam Yeni Hizmet Ortağı Programı İle Karşımızda
  • 15. 15 Samsung, dosya paylaşımı konusunda Apple’a rakip oluyor. Samsung Quick Share ile AirDrop’a özenecek gibi görünüyor. Apple, iOS ve macOS cihazları arasında dosya transferi yapabilmek için AirDrop adını verdiği özelliği yıllardır kullanıyor. Çinli firmalar AirDrop’a 2020 yılında rakip olacağını açıklamasının ardından, bir atılım da Samsung cephesinden geldi. XDA Deve- lopers’a göre; Samsung, Galaxy telefonları için Quick Share adlı bir AirDrop rakibi üzerinde çalışıyor. Quick Share sızıntısının, Galaxy S20 Plus 5G’ye sahip olduğu bildirilen bir özelliğin APK. dosyasından gelmesi iddi- aları doğrular nitelikte. Bu yüzden Quick Share özelliği Samsung’un yeni amiral gemisi Galaxy S20 modelle- rine özel olabilir. Quick Share, AirDrop gibi iki Galaxy telefonu arasında dosya aktarmayı sağlayacak. Ayrı- ca, desteklenen SmartThings cihazlarına dosya akışı yapmak için Quick Share de kullanabileceksiniz. Bunu yapmak için, önce dosyaları Samsung Cloud’a geçici olarak yüklenmesi ve daha sonra bunları bir SmartT- hings cihazına aktarması gerekiyor. Ancak, bu özelliğin günde toplam 2 GB’a kadar yükleme ve gönderme için ise 1 GB ile sınırlı olduğunu belirtelim. Samsung Quick Share İle AirDrop’a Rakip Oluyor WordPress dünyasını ikinci kez bir araya getirmeye hazırlanan WPFest, 5 Mart 2020 tarihinde İTÜ Maçka Mustafa Kemal Amfisinde düzenlenecek. Geçtiğimiz yıl 500’ün üzerinde katılımcıyla gerçekleşen ve WordPress top- luluklarında da önemli bir yankı uyandıran etkinlik, bu yıl 700’ün üzerinde WordPress tutkununu buluşturmayı amaçlıyor. WordPress’te SEO, perfor- mans, e-ticaret konularının konuşulacağı etkinlik, Türkiye’nin en büyük WordPress etkinliği olarak Natro.com ana sponsorluğunda geçtiğimiz sene olduğu gibi alanında uzman konuşmacılarıyla bu sene de Türkiye’de WordP- ress’e yön verecek. WordPress konusunda önemli isimlerin konuşmacı olarak deneyimlerini paylaşacakları WPFest’te WordPress siteleri için güvenlik önlemleri, SEO ve SEM teknikleri, performans ve optimizasyon çalışmaları hakkında merak edilen birçok soru cevap bulacak. WordPress Tutkunları WPFest Etkinliğinde Buluşacak Bu zamana kadar Amerika Birleşik Devletleri, dün- yadaki en büyük akıllı telefon pazarı olarak görü- nüyordu. Ancak Çinli teknoloji devlerinin uygun fiyata Çin ve Hindistan pazarına girmesi kartların yeninden dağıtılmasına neden oldu. Araştırma firması olan Counterpoint Research; Hindistan’da 2019 yılında ülkeye 158 milyon telefon sevkiya- tının gerçekleştiğini belirtiyor. Bu telefonların yüzde 72’si Xiaomi, Vivo, Realme ve Oppo gibi markalara ait. Çin ayrıca dünyanın en büyük telefon pazarına sahip olan ülke unvanını eline alıyor. Apple ise iPhone 11 modeli ile büyük bir sıçrama yaşayarak 2019’un en çok satan telefonu olmayı başardı. Ancak iPhone 11 satışlarının Çin ve Hindistan pazarına göre pek başarılı olduğunu söyleyemeyiz. Çin ve Hindistan’da telefon pazarı git gide büyümeye devam ediyor. Ancak bu paza- ra Güney Koreli Samsung ve Amerikalı Apple pek giriş yapamıyor. Çünkü bu iki pazarda da rekabet giriş ve orta segmentte yaşanıyor. Çinli devler ag- resif fiyatları ile yıllardır kök salmış firmalara kök söktürüyor. Amerika Telefon Satışlarında Üçüncü Sıraya Geriledi! haberler
  • 16. 16 Apple Wi-Fi çipi yüzünden bir hayli yüklü tazmi- nat ödeyecek. Broadcom’un patentini ihlal eden Apple, bu yükün altından kalkabilecek mi? Apple ile Qualcomm arasındaki patent ihlali davası geçtiğimiz yıl tatlıya bağlanmıştı. Ancak Cuper- tinolu teknoloji devinin başı bu sefer Wi-Fi çipi yüzünden belaya girdi. Reuters’ın kaynaklarına göre; California Teknoloji Enstitüsü (CalTech), Apple’ı Broadcom’a karşı 838 milyar dolarlık tazminat ödemesine mahkum etti. CalTech, App- le’ı 2012’den itibaren tüm iPhone’larda izinsiz olarak Broadcom Wi-Fi çiplerini kullanmakla suçladı. Apple tek başına 838 milyon dolar yani cihaz başına 1.40 dolar tazminat ödeyecek. Ay- rıca diğer ürünlerinde ise Apple Wi-Fi patentini ihlal etmesinden dolayı 598 milyon dolar tazmi- nat ödeyecek. Apple, Reuters’e temyize gitmeye planladığını belirtti. Apple ayrıca Wi-Fi tekno- lojisinin, 802.11n ve 802.11ac WiFi standartları için çok önemli olduğunu ancak patentlerin mucidi tarafından direkt olarak Wi-Fi için tasar- lanmadığını söyledi. Broadcom, son zamanlarda iPhone’lar ve diğer ürünler için çip sağlamak için 15 milyar dolarlık bir anlaşma imzalamıştı. Bu dava iki firma için de pek hoş olmayacak gibi görünüyor. Muhtemelen iki firma da bağımsız olarak açılan bu dava için aralarında anlaşmaya gidecektir. Aksi durumda ne Broadcom, Apple ile olan işini bozmak ister ne de Apple, Broadcom ile iş yapmamak ister. Bakalım ilerleyen günlerde Apple’ın temyiz kararından ne çıkacak? Apple Wi-Fi Çipi Yüzünden Tazminat Ödeyecek Adidas, geri dönüştürülmüş plastik kumaşlar ile 2020 yılında üreteceği ürünler hakkında yeni detay- lar paylaştı. Adidas 2018 yılında 2024 yılına kadar ayakkabı ve kıyafetleri için sadece geri dönüştü- rülmüş plastik kullanma sözü vermişti. Şimdi, spor giyim devi bu hedefe ulaşmak için ayrıntılı bir yol haritasını açıkladı. Adidas ayrıca yüzde 100 kulla- nan iki yeni kumaş olan Primeblue ve Primegreen’i tanıttı. Adidas’ın 2020 hedefi, ürünler için kullandığı polyesterin yüzde 50’sinin geri dönüştürülmüş kay- naklardan geldiğinden emin olmak. Adidas, gelecek yıl, daha sürdürülebilir giyim malzemeleri üretmek için ABD’deki spor ortaklarıyla çalışmayı planlıyor. Adidas ayrıca 2050 yılına geldiğimizde iklim taraf- sızlığına ulaşmayı umuyor. Şirket, Primeblue ve Pri- megreen’in geri dönüştürülmemiş plastikleri kendisi için belirlediği zaman aralığında tamamen atmasına yardımcı olacağını söylüyor. Primeblue, denizlerden plastik atıklardan yapılmış bir kumaş olan Parley Ocean Plastic’i içeriyor ve bazı ürünleri için zaten halihazırda kullanılıyor.Şirket ayrıca, bu yıl Super Bowl haftası tanıtımlarının bir parçası olarak bir Ult- raboost 20 varyantı da dahil olmak üzere bir Adidas x Parley kapsül koleksiyonunu tanıtacak. Giyim ala- nında geri dönüştürülebilir malzemelerin üretilmesi çok önemli. Bu alanda büyük devlerden daha çok orta segmentteki üreticilerin de çalışmalara başlaması gerekiyor. Bakalım 2030 yılına kadar bu alanda hangi firmalar öncülük edecek? Adidas Geri Dönüştürülmüş Plastik Kumaşlar İle Fark Yaratacak! haberler
  • 17. 17 Google’ın bünyesinde barındırdığı Alphabet, 2019’un 3. çeyreğine ilişkin raporlarını açıkladı. Bakın Alphabet ne kadar kazanmış... Google Alphabet Ne Kadar Gelir Elde Etti? Google, geçtiğimiz yıllarda yeni bir firma kurmuş ve bu firma altında hizmet vermeye başlamıştı. Tüm servis ve hizmetlerini Alphabet’e bağlayan Google, geçtiğimiz günlerde yeni firmasının ne kadar gelir elde ettiğini açıkladı. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan firmanın 2019 yılı- nın üçüncü çeyreğinde yer alan kazanç raporunda; geçen yılın aynı dönemine göre gelirlerde yüzde 20 artış yaşanmış olduğu gözüküyor. Firma 2019’un 3. çeyreğinde toplamda 40.5 milyar dolarlık bir gelir elde etmiş durumda. 9.17 milyar dolarlık işletme geliri elde eden firma ciro kısmında beklentilerin de üzerine çıktı. Firma bu yılın üçüncü çeyreği için 40.3 milyar dolar ciro elde etmeyi bekliyordu. Bu yıl elde edilen ciro ise 40.5 milyar dolar ile beklentileri aştı. Hisse Başına Kazanç 10.12 Dolar Google’ın; donanım, Google Play Store ve Google Cloud hizmetlerinin dahil olduğu gelirler geçen yıl 4.64 milyar dolar iken bu yıl 6.42 milyar dolara yükseldi. Google Genel Müdürü Sundar Pichai Şunları Söyledi; “Arama ve kuantum hesaplamasındaki son gelişme- lerden mobil arama, YouTube ve Cloud’un getirdiği gelir artışımızdan ve üçüncü çeyrekte genel olarak yaptığımız ilerlemeden son derece memnunum. Kullanıcılarımıza ve ortaklarımıza en faydalı hiz- metleri vermeye odaklandık ve ilerisinde birçok fırsat görüyoruz.” Alphabet ve Google Gmail Sorumlusu Ruth Porat ise Şunları Söyledi; “İşletmelerimiz, 2018 yılının üçüncü çeyreğine kıyasla yüze 20 artarak 40,5 milyar dolar gelir elde ederek güçlü bir çeyrek performansı sağlamıştır. Büyümemizi desteklemek için bulut ve makine öğrenmesi gibi alanlara ve altyapıya özenle yatırım yapmaya devam ediyoruz.“ özel haber
  • 18. 18 Fortinet’in desteklediği Forbes Insight’ın yeni araştırması, Bilgi Güvenliği Yöneticileri’nin sınırlı kaynaklarla gelişmiş tehditlere karşı koyabilmek için güvenlik önceliklerini ve stratejilerini nasıl şekillendirdiklerine ışık tutuyor. Bilgi Güvenliğinden Sorumlu Yöneticiler, Siber Saldırganların Gerisinde Kaldıklarını Düşünüyor F orbes Insight’ın Fortinet desteğiyle hazırladığı yeni araştırmanın sonuçla- rını duyurdu . Dünya çapında yürütülen araştırma kapsamında, çeşitli sektörlerde görev yapan Bilgi Güvenliği Yöneticilerine karşılaştıkları en büyük engeller ve bunlarla başa çıkmak için uyguladıkları stratejiler soruldu. Araştırmaya göre, Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin yüzde 84’ü siber saldırı riskinin artacağını ve yakla- şık yüzde 25’i de saldırganların saldırı becerilerinin, kurumların siber savunma becerilerini geride bı- raktığını düşünüyor. Gitgide genişleyen ve sofistike bir görünüm alan saldırı yüzeyinin yanı sıra yeterli bütçe ve uzman personel eksikliği gibi sınırlı kay- naklarla sorun daha da büyüyor. Bu sebeple, saldır- ganların saldırı becerileri ile kendi savunma konum- ları arasındaki yarış karşısında güvenlik yöneticileri doğru stratejilerin uygulanmasının kritik öneme sahip olduğunu düşünüyor. Araştırma sonuçlarını değerlendiren Fortinet Ürün- lerden Sorumlu Başkan Yardımcısı John Maddison
  • 19. 19 şunları söyledi: “Forbes Insight’ın araştırması, bizim doğrudan Fortinet müşterileri ve müşteri adaylarından duyduğumuz temel güçlükleri yansı- tıyor. Günümüzde Bilgi Güvenliği Yöneticilerinden, ihlal tespitinden müdahaleye kadar uzanan yüksek getirili siber güvenlik projelerine sınırlı kaynakların tahsis edilmesi sorunuyla başa çıkmaları bekleni- yor. Aynı zamanda üst düzey yöneticiler, stratejik liderlik sorumlulukları ve taktiksel konular arasın- da bir denge kurmaya çalışırken kısıtlı kaynaklarla en üst düzeyde güvenlik sağlamak zorunda kalıyor. Fortinet, Security Fabric altyapısıyla Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin hızla değişen siber tehdit ortamında kolayca yönlerini bulmalarını sağlamak için uçtan uca güvenlik sağlıyor.” Forbes Insight’ın Araştırmasında Öne Çıkan Sonuçlar Bilgi Güvenliği Yöneticileri, giderek siber güvenlikte yapay zeka teknolojilerine yöneliyor. Güvenlik yö- neticilerinin yüzde 48’i güvenliğin ağ operasyonla- rına sorunsuz entegrasyonuna odaklanırken, yüzde 45’i siber güvenlik stratejilerini daha fazla görü- nürlük elde etmek amacıyla ileri analitik etrafında şekillendiriyor. Makine öğrenimi ve analitik gibi yapay zeka da BT ekiplerinin rutin görevlere zaman ayırmalarının önüne geçerek ağlarındaki anormal davranışların tespiti ve tehditlere hızla müdahale edilmesi gibi iş açısından kritik görevlere odaklan- malarına imkan tanıyor. Bilgi Güvenliği Yöneticileri bütçelerinin büyük bir kısmını tespit ve müdahaleye ayırmak isti- yor. Araştırmaya göre, mevcut durumda, güvenlik yöneticileri güvenlik bütçelerinin ortalama yüzde 36’sını müdahaleye ayırıyor. Ancak, ideal durumda, güvenlik yöneticileri kaynaklarını önleyici tedbir- lerden ziyade tespit ve müdahaleye yönelteceklerini belirtiyor. Araştırmaya göre, güvenlik yöneticileri bütçelerindeki müdahale payını yüzde 40’a çıkart- mak istiyor. Çalışanlara yönelik siber güvenlik eğitimi temel bir gereksinim olarak ortaya çıkıyor. Forbes Insi- ght araştırmasına göre, Bilgi Güvenliği Yöneticileri yetenek ve eğitimle ilgili yetersizliklerin kurumları üzerinde doğrudan sonuçları olduğuna inanıyor. Sonuç olarak, Bilgi Güvenliği Yöneticileri, iç tehdit- leri önlemek ve azaltmak amacıyla siber güvenlikte en iyi uygulamalar hakkında çalışanlarını bilgilen- dirmeye ve siber güvenlik farkındalığı oluşturmaya odaklanıyor. Bilgi Güvenliği Yöneticileri yetersiz bütçelerle çalış- malarını sürdürüyor. Tehditler artarken, bütçe dahil olmak üzere Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin kaynak- ları aynı kalıyor. Araştırmaya katılan Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin üçte biri bütçe yetersizliğinin, uygu- ladıkları siber güvenlik program üzerinde önemli bir etkisi olduğunu belirtiyor. Bilgi Güvenliği Yöneticileri için öncelikli konuların başında müşteri verileri ile fikri mülkiyet statü- sündeki varlıkların korunması geliyor. Araştırmaya katılan Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin üçte birinden fazlası kurumlarının marka değerinin korunmasını birinci öncelik olarak nitelendiriyor. Benzer şekilde, araştırmaya katılan Bilgi Güvenliği Yöneticilerinin yüzde 36’sından fazlası koruma öncelikleri arasın- da müşteri verilerini ilk sıraya yerleştiriyor. Ayrıca, katılımcıların büyük bir kısmı, pek çok siber saldır- ganın temel hedefi olduklarını düşündükleri fikri mülkiyetin korunmasına odaklandıklarını belirtiyor.
  • 20. 20 Gartner’dan David Cearley, 2020 yılında öne çıkacak olan en iyi teknolojiler için açıklamalarda bulundu. Bakalım 2020 yılına hangi teknolojiler damga vuracak? 2020 Yılına Damga Vuracak Teknolojiler 2 019 yılını geride bıraktığımız şu günlerde gözler 2020 yılında tanıtılacak olan tek- nolojilere odaklanmış durumda. Yapay zeka alanındaki gelişmelerin daha yoğun yaşanacağı 2020’ye az bir süre kalmışken, araştırma firması olan Gartner’dan David Cearley, 2020 yılına damgasını vuracak olan en trend tekno- lojileri açıkladı. Yapay Zeka Uygulamalarının Sağlık Üzerindeki Etkisi Büyüyecek 2020 yılına damga vuracak olan teknolojiler görü- nüşe göre otomasyon, yapay zeka, bulut sistemleri ve güvenlik üzerine olacak. Özellikle yapay zekada güvenlik üzerine çalışmalara 2020 yılında başlana- cak gibi görünüyor. Önümüzdeki Yıla Damga Vuracak Teknolojiler 1- Hyperautomation: Dilimize Hiper Otomasyon olarak geçecek olan bu teknoloji; çoklu makine öğ- renmesi, paketlenmiş yazılım ve otomasyon araçla- rının birleşiminden oluşacak. Otomasyonun temel özelliklerini de barındıracak olan hyperautomation, daha çok robotik süreç otomasyonuna odaklanacak.
  • 21. 21 Hyperautomation, insanın bir göreve dahil olduğu yerdeki parçaları çoğaltmaya yardımcı olmak için bir araç kombinasyonu oluşturacak. 2- Multiexperience: Çoklu tecrübe olarak çevirebile- ceğimiz multiexperience, daha çok kullanıcı dene- yimine odaklanacak. Arayüz konusunda devrimsel atılımların 2020 yılında yapılacağı ve bu atılımların sanal gerçeklik (VR), artırılmış gerçeklik (AR) ve karma gerçeklik (MR) üzerinde olacağı düşünülüyor. Daha sade arayüzler ile daha kullanışlı arayüzler 2020’de bizleri bekleyecek. Hem algı hem de etkile- şimdeki bu birleşik değişim, gelecekteki çok-boyutlu ve çok-modlu deneyim ile sonuçlanacak. 3- Democratization of expertise: Yapay zeka ve ma- kine öğrenimi gibi teknolojiler önümüzdeki yıl daha etkin rol oynayacak. Gartner, teknolojinin tam anla- mıyla demokratikleşmesi konusunda dikkat çekiyor. 2020 yılında veri ve analitikler, kalkınama, tasarım ve bilginin tamamen demokratik unsurlara sahip olacağı düşünülüyor. 4- Human augmentation: İnsanların hem fizik- sel hem de bilişsel olarak güçlendirmek için 2020 yılında teknolojilerden faydalanılacak. Giyilebilir cihazlar ile insanın doğal fiziksel yeteneklerini değiştirmeye 2020 yılında odaklanılacak. Cyperbunk evreninde gördüğümüz öğeler için 2020 yılında ilk çalışmalar başlayacak gibi görünüyor. 5- Transparency and traceability: Şeffaflık ve izle- nebilirlik olarak direkt çevirebileceğimiz bu alanda önümüzdeki yıl yoğunlaşılacak. Bildiğiniz gibi son yıllarda; kişisel verilerinin nasıl güvence altına alın- dığını ve yönetildiğini kişilere anlatmak, kuruluşlar için oldukça önemli hale gelmişti. 2020 yılı içerisin- de bu kurum ve kuruluşlar kişisel veriler için daha şeffaf ve izlenebilirlik açısından daha detay verici olacak. 6- The empowered edge: IT alanında kullanılan bu terimi bir çoğunuz ilk defa duymuş olabilirsiniz. Empowered edge, bir ağın kenarına, son kullanıcıya ve son kullanıcı aygıtına doğru dağıtılan bilgi işlem merkezileşmesinin güçlendirilmesi hakkında konuş- mak için kullanılan bir terimdir. Bulutta ve büyük veri çağında cihaz yönetiminde anahtar bir kavram- dır. Empowered edge aynı zamanda cihaz demokra- sisi olarak da bilinir. 2020 yılında ise bu alanda daha fazla gelişmeler yaşınacak. 7- Distributed cloud: Bulut servislerinde, veri mer- kezlerinin bulunduğu yerin fiziksel konumu giderek daha önemli hale geliyor. Bu da düzenleme sorun- larını ve gecikme sorunlarını ortaya çıkarıyor. 2020 yılında bulut merkezlerinin dünyanın her yerinde daha hızlı bir şekilde kullanılmasına odaklanılacak. 8- Autonomous things: Robotlar, dronelar ve araçlar dahil olmak üzere özerk şeylere nasıl baktığımız konusunda önümüzdeki yıl tabular yeniden yazıla- cak. Bu tip araçların önümüzdeki yıl daha özerk bir hale geleceğini ve sosyal kanunların bu doğrultuda şekilleneceği düşünülüyor. 9- Practical blockchain: Blockchain son yılların yükselen araçları arasında yer alıyor. Ancak Blockc- hain’in bazı teknik ve yönetim konularından dolayı ticari olarak konumlandırılması diğer teknolojik ge- lişmelerin gerisinde kalmıştı. Önümüzdeki yıl pratik blockchain sayesinde bu tip araçların yaygınlaşması bekleniyor. 10- AI security: Yapay zeka teknolojilerine odakla- nırken güvenlik unsuru son 1-2 yıldır 2. plana itil- mişti. Ancak yapay zekanın gelişmesi ile neredeyse tüm cihazlara AI özellikleri eklendi. Hackerlar için yeni hedef haline gelmesi an meselesi olan yapay zeka sistemindeki açıklara odaklanarak, hack olayı- nın önüne geçilecek.
  • 22. 22 Blokzinciri Konusunda Ne Kadar Bilgilisiniz? Işte Tüm Detaylar!!!
  • 23. 23 B aşta kripto paraya olanak sağlamak için geliştirilmiş blokzinciri, son yıllarda finansal hizmetler sektörünü de önemli derecede etkiledi. Blokzincirinin takip eden on yıl içinde uzay yolculuğundan insanların nasıl oy vereceklerine kadar birçok alan- da kullanılması planlanıyor. Küresel bir ağ genelinde paylaşılan işlemsel bir veri tabanı olan blokzincirinin Bitcoin ile özdeşleşme- si birçok kişi tarafından anlaşılamamış olmasına rağmen 2019’de gerek işletmelerin gerekse tüketici- lerin blokzincire erişiminde büyük adımlar atılması bekleniyor. İlerleyen dönemlerde blokzincir teknolojisinin, işletmeler tarafından kontratlar, dijital ödeme sis- temleri ve bulut depolamadaki iyileştirmeler alanla- rında kullanılması öngörülüyor. Öte yandan blok- zinciri, Bitcoin gibi merkezi kayıt sistemi olmadan kişiden kişiye sigorta sunarak prim maliyetlerini düşürmeye, taleplerin daha hızlı doğrulanmasına ve işlenmesine fırsat sağlıyor. Sağlık sektöründe ise blokzinciri elektronik kayıtlara geçme sürecini hızlandırıyor. İmalat alanında işlemlerin her biri- nin bir blokzincirine kaydedilmesi insan hatasını ve sahteciliği azaltıyorken tüm tedarik zincirinin tam şekilde izlenmesine yardımcı oluyor. Birçok teknolojisi firması 2019 ve ilerisi için yaptık- ları tahminlerde Blokzinciri teknolojisinin önemini işaret ediyor. Dell Technologies’in 2019 tahminle- ri arasında Blokzinciri de yer alıyor. Firma yaptığı açıklamada: “Blockchain teknolojisi; kaynak kul- lanımında güven ve emniyeti sağlama konusunda olduğu kadar süreçteki ürünler ve hizmetlerle ilgili bilgileri ve verileri koruma konusunda da önemli bir rol oynayacak” diyor. Blokzinciri Yatırımları 3 Yılda Yüzde 400 Artacak KPMG’nin son araştırması, blokzincirine yapılan risk sermayesi yatırımlarının 2022’de 11.7 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor. Bu rakam 2018’de gerçekleşen blokzinciri yatırımlarının 4 katına denk geliyor. Araştırmaya göre blokzincirine yapılan risk serma- yesi yatırımları 2018’de 2.85 milyar dolara ulaştı. Bu rakam 2017 yılına kıyasla yüzde 316 oranında bir artışa denk geliyor. Blokzinciri çözümlerine yönelik küresel ölçekteki harcamaların 2022 yılında 11,7 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Blokzincirinin şirketlere sağladığı katma değerin ise 2025 yılına kadar 176 milyar doları; 2030 yılına kadar ise 3,1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor. 3 Yıl İçinde Geçecekler KPMG’nin CIO Araştırması’na göre teknoloji şirket- lerinin yüzde 15’i; telekomünikasyon şirketlerinin yüzde 14’ü ve medya şirketlerinin yüzde 6’sı blok- zinciri teknolojisine önümüzdeki 3 yıl içerisinde orta/büyük ölçekli bir yatırım yapılacağını öngö- rüyor. KPMG’nin 2019 yılında yürüttüğü Teknolo- ji Sektöründe İnovasyon Araştırması’na göre ise, katılımcıların yüzde 41’i şirketlerinin önümüzdeki 3 yıl içerisinde blokzincirini uygulamaya koyacağını tahmin ediyor. Araştırmaya göre blokzincirinin sağlayacağı fayda- lar şöyle sıralanıyor: Verimlilikte artış (yüzde 23), Ürün veya hizmette farklılaşma (yüzde 12), Maliyet- te azalma (yüzde 9), Daha iyi bir içgörü (yüzde 9) Blokzincirini uygulamaya koymanın önündeki en büyük zorluklar ise şöyle: İspatlanmamış iş vakası (yüzde 24), Teknolojik karmaşıklık (yüzde 14), Yeni yatırım için sermaye yetersizliği (yüzde 12). KPMG’nin 2016-2017 yılları arasında yürüttüğü blokzinciri projelerine dayanan tahminlere göre, blokzinciri kullanımı, mutabakat sürecinde veya ha- talarda yüzde 95’e varan azalma; verinin etkinliğin- de yüzde 40’a varan artış ve yüzde 25’e varan gelir artışına imkan sunuyor. Blokzincirinin Sunduğu Faydalar Araştırmada TMT şirketlerinin blokzincirini uygu- lamaya koyabileceği alanlar şu şekilde özetleniyor: Şirketler arasında doğrudan ödeme yapılmasını sağlamak, Farklı varlık, mülkiyet, lisans ve IP türle- rinin takibi ve işlemi ve bazı tam tasdik işlemlerinin düzene koyulması. Bunlara ek olarak blokzinciri birçok üçüncü tarafı da kapsayan karmaşık bir tedarik zincirinin idaresi- ni sağlayabilir ve duran varlıkların alımını dönüştü- rebilir. IT sistemlerini, faaliyetleri düzene koyacak ve rutin adımları azaltacak şekilde değiştirebilir. Üçüncü tarafların performansı, otomatikleştirilebi- lir ve gözlenebilir; böylelikle hizmet seviyesi anlaş- masının (SLA) takibi iyileştirilebilir. Akıllı Sözleşmeler
  • 24. 24 Blokzinciri uygulamasının temel özellikleri arasında ‘akıllı sözleşmeler’ de yer alıyor. Akıllı sözleşmeler, daha önceden kararlaştırılan bir düzenlemeyi oto- matik olarak yürürlüğe koyan bir protokol. Örneğin; akıllı sözleşme belirli koşullar altında otomatik bir iade süreci başlatıyor veya bir satıştan sonra karar- laştırılan komisyon için otomatik ödeme yapıyor. Böylelikle geleneksel süreçlerdeki gecikmeler orta- dan kalkarken; şeffaflık artıyor, taahhütlerin yerine getirilmesi için aracıya duyulan ihtiyaç azalıyor. Akıllı kontratlar da blokzincirinin diğer kısımları gibi tarafların onayı olmadan değiştirilemeyeceği için mali tabloların doğruluğu ve güvenilirliği de artıyor. Türk Şirketleri, Blokzincir Teknolojisinin Potansiyelini Keşfetmeye Başladı Geçtiğimiz günlerde TÜSİAD-Deloitte iş birliğinde hazırlanan “Blokzincir Potansiyelinin Keşfi- 2018 Yılı Türkiye Blokzincir Araştırması” yayınlanmıştı. Rapor küresel gelişmeler ışığında Türkiye’de Blok- zincir teknolojisinin mevcut durumunu ortaya ko- yuyor. Blokzincir farkındalığını, Blokzincir teknolo- jisine ilişkin beklentileri, bu teknolojinin uygulama alanlarını ve önündeki engel ve riskleri analiz eden çalışmaya; başta teknoloji, finans ve enerji sektör- leri olmak üzere 15’i aşkın sektörden, çoğunluğu holding ve uluslararası şirketlerden üst düzey (%68) ve orta düzey (%21) 155 çalışan katıldı. Çalışma, aynı zamanda Deloitte’un 2018 Küresel Blokzincir Anketi’nin sonuçlarıyla da karşılaştırmalı analizler sunuyor. Blokzincir yeni bir teknoloji olmasının ötesinde yeni iş modellerinin uygulanabileceği farklı bir bakış açı- sı sunuyor. Dünyada birçok ülkede bu teknolojinin nasıl kullanılacağına dair soru işaretleri bulunuyor. Türkiye’de de Blokzincir teknolojisi hakkında yük- sek farkındalık olsa da bu teknolojinin fiili operas- yonlara dâhil edilmesi için atılması gereken adımlar olduğunu görüyoruz. Şirketler bu alandaki yatırım- lara nereden başlayacaklarına karar vermekte zorluk çekiyorlar. Ancak şüphesiz, Blokzincir konusunda yapabilecek en kritik hata, hiçbir şey yapmamak olacaktır. Türkiye’de, En Yaygın Bilinen Blokzincir Uygu- laması Bitcoin Ankete katılanların büyük çoğunluğu (%90,3) Blok- zincir teknolojisini daha önce duyduğunu belirtir- ken, %9,7’sinin bu teknolojiden haberdar olmadığı görülüyor. Araştırma sonuçları, Türkiye’de Blokzin-
  • 25. 25 cir teknolojisi konusunda farkındalığın yüksek oldu- ğunu ortaya koysa da, katılımcıların sadece %17,5’i bu konuda derin bilgi sahibi olduğunu düşünüyor. Diğer yandan farklı alanlarda uygulamalar sunan Blokzincir teknolojisinin Türkiye’de en yaygın bi- linen uygulaması, küresel ankette de olduğu gibi, Bitcoin olarak ortaya çıkıyor. Blokzincir En Çok Finans Alanını Etkileyecek Farklı uygulama alanlarında çeşitli etkileri olacak olan Blokzincir teknolojisinin en çok finans ala- nında etkisi olacağı düşünülmekte (%78,1), bunu bilgi teknolojileri (%60,9), tedarik zinciri ve lojis- tik(%59,4) izlemektedir. Katılımcılar Türkiye’nin bu teknolojiden küresel pazarlara göre daha az etkile- neceğini düşünmektedir. Blokzincir Çalışmalarına Bütçe Ayıran Şirket- lerin Oranı %26,2 Katılımcıların üçte ikisi, şirketlerinin hâlihazırda Blokzincir uygulamasını kullanmadığını belirtiyor. Şirketlerin yarısının önümüzdeki yıllarda iş süreç- lerinde Blokzincir teknolojisini kullanabilmek için araştırmalar yaptığı, %11’inin de bu teknolojiyi geliştirme ve uygulama aşamasında olduğu ortaya çıkıyor. Blokzincir inisiyatiflerine %53,6’lık oranla bilgi tek- nolojileri departmanları öncülük ederken şirketlerin %26’sında Blokzincir odaklı bir ekip görevlendiril- miş durumda. Blokzincir çözümlerini geliştirmek isteyen şirketlerin yaklaşık %27’si ise bu geliştirme- ler için şirket içi kaynakların ve harici danışman- ların bir arada çalışmasının daha verimli olacağını düşünüyor. Diğer yandan, Blokzincir teknolojisi uygulamalarının araştırılması, denenmesi ve hayata geçirilmesi için ankete katılan şirketlerin %26,2’si bütçe ayırırken, %69,2’sinin ayırmadığı görülüyor. Türkiye’de Blokzincir Uygulamalarının 5 yıl İçinde Etki Etmesi Bekleniyor Anket sonuçlarına göre, Türkiye’deki şirketler Blok- zincir uygulamalarının kısa vadeden (1 yıl) ziyade orta vadede (5 yıl) etkisi olacağına inanıyor. Henüz dünya genelinde gelişim aşamasında olan bu tek- nolojinin Türkiye’de şirketler tarafından fiili olarak uygulanmasının zaman alması bekleniyor. Blokzincir Uygulamaları Önündeki En Büyük Engeller Katılımcılar, Blokzincir teknolojisinin uygulana- bilirliğinin önündeki en önemli engel olarak bu teknolojiyi uygulamaya geçirebilecek yeterli bil- gi düzeyine sahip olmamalarını gösteriyor. Diğer yandan, Blokzincir teknolojilerinin yeterince olgun- laşmamış olması, Türkiye’de bu teknolojiyi geliş- tirebilecek uzmanlığın yeterince bulunmaması ve yasal belirsizlikler de diğer temel engeller olarak ön plana çıkıyor. Küresel Blokzincir araştırmasında ise katılımcıların büyük kısmı yasal belirsizlikleri en önemli engel olarak görürken, uygulama ve mevcut sistemlerin dönüştürülmesindeki zorluk ve olası güvenlik tehdidi de bu engeli takip ediyor. Blokzinciri Deyince Öne Çıkanların Başında Güvenlik Geliyor Kullandığınız tüm cihazların güvende olduğuna emin olun. Öncelikle kullanıcıların cihazlarının iyi korunduğuna emin olmaları gerekiyor. İşletim sistemlerini ele geçiren zararlı yazılımlar sadece Blokzincir varlıklarını değil, kullanıcıların cihaz üzerindeki tüm bilgilerini tehdit ediyor. Bu riskleri minimuma indirmek için kullanılan bilgisayar, akıllı telefon ve tablet gibi cihazların uçtan uca korundu- ğuna emin olmaları ve sistemlerini düzenli aralık- larla güvenlik testlerinden geçirmeleri gerekiyor. İlk olarak kaliteli bir güvenlik yazılımının sisteme kurulu olduğundan emin olarak işe başlamalısınız. Önerimiz İki Faktörlü Kimlik Doğrulaması Kullanıcıların sosyal medya platformlarından aşina
  • 26. 26 olduğu “İki Faktörlü Kimlik Doğrulaması”, blokzin- ciri konusunda ekstra güvenlik getiriyor. Bu doğru- lama sistemi kişinin belirlediği şifreyle yetinmeyen, ondan ayrıca telefon numarasını ve e-posta adre- sini de isteyen bu doğrulama sistemi, kullanıcılara maksimum sunuyor. Kullanıcılar blokzinciri üzerin- den yaptıkları işlemleri cep telefonlarına gelen kısa mesajlar ile onaylıyor, olası bir tehdit karşısında da hesaplarını kolayca güvence altına alıyor. Kamuya Açık İnternet Bağlantılarından Uzak Durun Kafe, restoran ya da etkinlik alanlarında bulunan ücretsiz Wi-Fi bağlantı noktaları, herkes için büyük risk oluşturuyor. Yüzlerce insanın kişisel bilgilerini üzerinde taşıyan bu bağlantı noktaları, siber suç- luların radarına giriyor. Saldırganlar sadece tek bir bağlantı noktasını ele geçirerek oradaki herkesin verilerini ele geçirme şansına sahip oluyor. Kullanıcı Bilgilerinizi Şifreleyerek Koruyun Sistemin kendisinin Blockchain teknolojisiyle şifrelenerek çok iyi bir şekilde korunması, bilgisa- yardaki bu dosyayı saldırganların yeni hedefi haline getiriyor. Kullanıcıların yapması gereken şey ise bu tehdidi bir şifreleme uygulamasıyla ekstra koruma altına almak oluyor. İşlem sonrasında başkaları için tamamen kullanılamaz hale gelen dosya, kullanıcı- lar için riskleri ortadan kaldırıyor. Opsiyonel olarak kaliteli bir USB bellek içinde de saklanabilen dosya, saldırganlar için tamamen ulaşılmaz hale geliyor. Böylelikle dijital işlemlerin emniyette olduğunu bilen kullanıcılar güvenlik sorunları yerine yeni fır- satlara odaklanıyor. Blokzinciri Yeni Bir Devrim Dağıtık kayıt tutma teknolojisi (distributed ledger technology) olan Blockchain kayıt tutmada devrim niteliğinde bir yenilik olup, kriptografik araçları kullanarak dağınık noktalarca mutabakat sağlama şeklinde gerçekleşiyor. Blokzincirinin en önemli özelliği merkezi bir organizasyonun dışında pe- er-to-peer (kişiden kişiye) ağda güvenli bir şekilde işlem görmesi. Böylelikle banka gibi üçüncü taraf organizasyonlara ihtiyaç belli oranda ortadan kalka- rak, çok taraflı fakat birbirine güvenmeyen işlemle- rin/anlaşmaların yapılabilmesine çözüm sunuluyor. Blokzinciri sadece finans ve ödeme sistemleriyle sınırlamak çok yanlış olacaktır. Örneğin, taraflar arası akıllı anlaşmalar gibi uygulamalar da bu sis- temler üzerinden yapılabiliyor. Hatta yakın gelecek- te anlaşmaların notere ihtiyaç olmadan güvenli bir şekilde yapılabileceği konusunda görüşler de var. Ev kiralama, otel odası ve uçak rezervasyonu gibi birçok işlemde gerek duyulan anlaşmalar bu şekilde gerçekleştirilebilecek. Kısacası belli kriterler sağlan- dığında finansal ödemenin gerçekleşme garantisi bu anlaşmalarla sağlanabiliyor. Bankacılık ve Ödeme Sistemlerinde Kurallar Değişiyor Blokzinciri uygulamalarının en kapsamlıları finans sektöründe görülüyor. Hızlı para transferi, uygun transfer ücreti ve hesap hareketlerinin şeffaf ve ula- şılabilir olması bu teknolojinin finans sektöründe öne çıkan en önemli üç özelliğini oluşturuyor. Blokzincirisinin bankacılık ve ödeme sistemlerinde ciddi değişikliklere neden olacak. Son gerçekle- şen World Economic Forum’un raporuna göre 2025 yılında küresel gayri safi milli hasılanın %10’unun Blockchain ve benzeri teknolojiler üzerinde kayıtlı olacağı tahmin ediliyor. Bankaların bu konuda alt yapılarını hazırlamaları ve en kısa zamanda aksiyon almaları gerektiğine inanıyoruz. Bankalar hali hazırda siber ataklarla mücadele ediyor ve alt yapılarını her gün gelişen ataklara karşı korumaya çalışıyor. 2016 yılındaki üç
  • 27. 27 büyük siber saldırıda bankaların zararı 100 milyon doların üstünde oldu. Blockchain’de ise taraflar dı- şında ‘madenci’ adı verilen diğer çok sayıda taraflar da para transferini doğruluyor. Böylelikle finansal kayıtları ele geçirmek ve manipüle etmek çok zorla- şıyor. Oyun Değiştirici Blokzinciri teknolojisinin bütün ekonomik sistem- leri yeniden yapılandıracak bir ‘oyun değiştirici’ olarak görebiliriz. Kripto paralar ve bunların işlem görmesine olanak sağlayan Blokzinciri teknoloji- sinin ahbap – çavuş kapitalizmine bir tepki olarak ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Bu teknolojinin en önemli ürünü kripto para. Bugün dünyanın üzerinde Bitcoin hayaleti dolaşıyor. Bu teknoloji, bir ‘değer’i aracıyı ortadan kaldırarak bir yerden bir yere transfer edebiliyor. Dağıtık sistemle çalışan, merkezi olmayan, sahibi olmayan devasa bir networkten söz ediyoruz ve bu sistem tıkır tıkır işliyor. Üstelik oldukça güvenli. Kapitalizmi kapitalizm yapan unsurun kayıt sistemi olduğunu hepimiz biliyoruz. Blokzinciri kayıt tut- mada devrimci bir yenilik getirdi. Çünkü kayıt tut- ma, çok pahalı bir iş. Bu teknolojideki kayıt sistemi ise, en açık ve en şeffaf sistem. Artık devletler bile kendi kripto paralarını çıkarmaya, böylelikle ekono- milerini kur farkından ve enflasyondan korumaya çalışıyorlar. Blokzinciri ve kripto para iddia edil- diği gibi bir ‘ponzi’ değil. Dünya tarihinde ilk defa bir para biriminin arkasında bir otorite yok ve yine dünya tarihinde ilk defa uluslar üstü bir para birimi var. Dolayısıyla eski bir çağın sonuna geldik ve yeni bir dünya geliyor. Bitcoin Doların Balonunu Patlatan Bir İğne Günümüzde dijital para karşıtları Bitcoin’i ‘balon’ olarak nitelendiriyor. Ancak gerçekte Bitcoin’in küresel rezerv para biri olan doların balonunu patlatan bir iğne olarak da açıklayabiliriz. Ortaya çıkışından bu yana geçen 9 yılda Bitcoin ve Blokzin- ciri sistemi bir saniye bile hata vermeden çalışıyor. Normalde başka sistemlerde merkezi sistemler ele geçirildiğinde bütün sistemi çökertebilirsiniz. Ancak Blokzinciri sisteminde bu mümkün değil. Üstelik bu sisteme girilen bilgiler silinemiyor ve değiştiri- lemiyor. Saldırılması çok zor, savunulması en kolay sistemlerden biri.
  • 28. 28 İ ş dünyasında her zaman verimliliği arttırmak ve maliyetleri düşürmek için yeni çözümler aranır. Son yıllarda yükselişe geçen Blockc- hain teknolojileri sayesinde maliyetler nispe- ten düşürülüyor ve verimlilik ölçümlenebilir oranda artıyor. 2023 yılına kadar kat kat büyüyeceği ön görülen bu teknoloji hakkında merak edilenleri sizler için bir araya getirdik. Bakın Blockchain tek- nolojisi işimiz için bizlere neler sunuyor… Önümüzdeki dört yıl içerisinde Blockchain pazarı- nın yüzde 80 oranında artarak 23,3 milyar dolara çı- kacağını söyleniyor. Peki, bu denli büyük bir pazara sahip olacak bu teknoloji bizlere neler sunuyor? Blockchain Operasyonel Maliyetleri Düşürüyor İşletmeler, aynı anda yüksek kaliteli, rekabetçi mal- lar ve hizmetler sunarken, maliyetleri uyarlama ve yönetmek için çabalar. Blockchain teknolojisi mali- yetleri azaltmak için bir araç olarak kullanılabilir. Şirketinizin İçin Blockchain Teknolojisi Hakkında Bilmeniz Gerekenler Blockchain hakkında bilmeniz gerekenleri sizler için bir araya getirdik. Geleceğimiz için fazlasıyla yatırım yapılan bu teknolojiye uzaksanız bu makalemiz sizleri bir nebze de olsa yakınlaştıracak.
  • 29. 29 Örneğin; Walmart, çiftliklerden mağazalara gelen yiyecekleri takip etmek için geçen 7 günlük süreyi sadece 2,2 saniyeye kadar indirmeyi bu teknoloji ile başardı. Bu sayede personel giderlerinin azalması şirketin maliyetlerini oldukça azaltmış durumda. Yeni nesil teknolojilerin şirketlerin yapılarına uy- ması biraz zaman alır fakat Blockchain için harca- nan bedeli birkaç ay içerisinde geri almak mümkün oluyor. Daha Fazla Şeffaflık Ekonomistler, Blockchain’in zahmetsizce denet- lenebilecek kalıcı kayıtlar sağladığını söylüyor. Bu şeffaflık sayesinde iş sahipleri ile tedarikçiler arasındaki ilişki daha net bir şekilde görünüp, takip edilebiliyor. Özellikle vergi ve fatura sistemleri için bu teknolojinin kullanılması gerekiyor. Bu sayede birçok karışık teknoloji tek bir platform altında top- lanarak şeffaflık sağlanabilir. Bu olaya örnek olarak organik gıda üretimi ve sa- tışları gösterilebilir. Organik gıdaları düzenleyen katı kurallar vardır. Bir organik gıda satış şirketi, gıdaların organik olduğu yönündeki savunmasını bu teknoloji sayesinde veriler ile daha net bir şekilde kanıtlanabiliyor. Ve alıcılar da güven içinde alışveriş yapabiliyorlar. Uluslararası Çalışanlara Ödeme Yaparken Maliyetler Düşüyor Şirketler küresel pazarlara açıldıkça, yurtdışındaki çalışanlara ödeme yapmak maliyetli bir hal alıyor. Bu teknolojinin bize sunmuş olduğu kripto para birimleri ile yurtdışına para transferi, hem daha hızlı hem de maliyetsiz bir şekilde yapılıyor. Kripto para birimleri konusunda devletler gerekli regü- lasyonları alırsa önümüzdeki dönemde ödemelerin birçoğu bu şekilde gerçekleştirilebilir. Banka üc- retlerine bir servet harcamak ve zaman harcamak yerine, Bitcoin ile ödeme yapmak çok daha sağlıklı görünüyor. Sözleşmeler ile Boğuşma Devri Kapanıyor Şirketler arası sözleşmeler ile devam eden işbir- likleri zaman zaman tartışmamalara ve vakit ka- yıplarına neden oluyor. Blockchain teknolojisi bu süreci önemli ölçüde azaltıyor. Blockchain ile daha sağlam bağlar ile yapılan bu sözleşmeler şirketlere zaman tasarrufu sağlıyor. Ayrıca sözleşme ihlalleri de gerekli verilerin sağlanmasıyla birlikte otomatik olarak tespit edilebiliyor. Gelişmiş Veri Doğruluğu Özellikle küresel şirketler için veri büyük önem taşı- yor. Verilerde yapılacak olan bir yanlışlık şirketlerin uzun dönem toparlamayacakları bir sürece adım at- masına yol açabiliyor. Blockchain sayesinde veriler daha doğru ve güvenilir bir şekilde saklanabiliyor. Blockchain teknolojisini bu kadar hassas kılan şey, tüm verilerin silinemeyen veya değiştirilemeyen veri blokları şeklinde anında onaylanması ve payla- şılmasıdır. Yeni bilgi yeni bir veri bloğu olarak ekle- nebilirken, eski bilgiler geçerliliğini koruyor ve ilgili kişiler veya kuruluşlar tarafından denetlenebiliyor. Anında Ödeme Şirketlerin başarısı için nakit akışı yönetiminden daha önemli bir şey yoktur. Blockchain, mutabakat kayıtlarını ve fatura beyanlarını içeren hesapları kolay bir şekilde organize ediyor. Bu teknoloji saye- sinde tüm defter kayıtları net ve doğru bir şekilde tutuluyor. Bu sayede şirketlerin nakit akışları daha hızlı bir şekilde sağlanabiliyor. Daha önce de belirt- tiğim gibi bu tarz işlemler için devletlerin kanun ve kuralların altını çizmesi şart. Bunu en kısa sürede yapacak ülkelere rekabete bir adım önde başlayacak. Darknet Kripto Para Hırsızlığı İle Çalkalanıyor! Blockchain teknolojisi şirketler tarafından paradan ve zamandan tasarruf etmek için kullanılabilir. Bu teknolojiye geçmedeki tek zorluk, şirketlerin altya- pılarını Blockchain için hazır hale getirmesi olacak. Ancak geleceği düşünen ve uzun vadede her alanda tasarruf etmek şirketler bu teknolojiye geçmek için şimdiden kolları sıvasa iyi olacak gibi görünüyor. Yoksa yeni dönemde çarşı pazar karışabilir.
  • 30. 30 Türkiye’de Büyük Veri pazarı, 2023’te 520 milyon dolara ulaşacak, şirketlerin yatırımı ikiye katlanacak. IDC’nin yaptığı en son araştırmaya göre, Türkiye’de de her geçen gün daha fazla şirketin, hayatın her alanında ve hemen her sektörde fark yaratacak bir güç olan Büyük Veri’nin önemini kavramaya başladıklarını ortaya koyuyor. Veriyi Etkin Yöneten Şirketler Rakiplerine Karşı Büyük Avantaj Sağlıyor Ş ehirleşmenin hızlanması, üretim kapasiteleri ve tesislerin büyümesi, ağa bağlı cihaz sayısının hızla artması, Büyük Veri’nin anlamlı aksiyonla- ra dönüştürülmesini zorunlu kılıyor. IDC,‘Büyük Verinin Devrimi’ olarak da adlandırılan ve şirketleri daha verimli ve yenilikçi hale getirme potansi- yeli olan bu değişime kolay adapte olabilen şirketlerin, rakiplerine göre büyük avantaj elde edeceğini öngörüyor. IDC’nin açıkladığı son tahminlere göre, Türkiye’de Bü- yük Veri ve Analitik yatırımları 2018 yılında 247 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2023 yılına kadar pazarın yıllık yüzde 16 oranında büyüyerek, 520 milyon dolara ulaşa- cağı öngörülüyor. Dünyanın dört bir yanındaki şirketlerin veriyi analiz ederek anlamlı sonuçlar çıkarmalarına yardımcı olan
  • 31. 31 Hitachi Vantara’nın sponsorluğunda IDC tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre, Türkiye’deki ku- rumların yüzde 55’i şirket içi (on-prem) Büyük Veri işleme konusunda çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’deki her 10 kurumdan 8’i ‘makine öğrenme- si’ni, kurumu için anlamlı ve değerli görürken, her iki şirketten biri, yani katılımcıların yarısı, geçmiş verile- ri analiz etmek için çok sayıda veri kaynağını bir araya getirmekte zorlandığını belirtiyor. Büyük Veri Yatırımları İkiye Katlanacak Türkiye’deki kurumların tamamına yakını (%98), önü- müzdeki iki yıl içinde, Büyük Veri işleme ve yönetme çözümlerine ayrılan bütçenin artmasını bekliyor. Araştırmaya katılan kurumların yüzde 15’i ise, yine bu bütçenin önümüzdeki iki yıl içerisinde yüzde 100’ün üzerinde artacağını tahmin ediyor. Büyük Veri nerede kullanılıyor? Büyük Veri ve analitik çözümleri kurumlara birçok farklı konuda çalışma imkanı sunarken, katılımcıların yüzde 70’i ‘Müşteri hizmetlerini ve deneyimini geliş- tirmek’ ve ‘İş süreçlerini ve operasyonlarını geliştir- mek ve optimize etmek’ konularının öncelikli alanlar olduğunu vurguluyor. Uygulama ve Kullanım Kolaylığı Aranıyor Büyük Veri işleme platformlarının kullanımında kurumların karşılaştığı en önemli zorluklar arasın- da yüzde 52 ile ‘Şirket içi bilgi ve deneyim eksikliği’ ilk sırada yer alırken, ‘Farklı sistemler ve farklı veri türleri’ yüzde 30 ile ikinci sırada bulunuyor. Türki- ye’deki kurumlar Büyük Veri ve Analitik çözümlerini değerlendirirken, ‘uygulama kolaylığı’ ve ‘kullanım kolaylığı’nın en çok önem verilen kriterler olduğu belirtiliyor. Veri Yönetimi ‘Olmazsa Olmaz’ Konuma Geldi Türkiye’de giderek artan sayıda kurum ve şirketin, Bü- yük Veri’nin önemini kavramaya başladığını belirten IDC Türkiye’nin Baş Analisti Eren Eser, “Kurumlar, Büyük Veri ve Analitik Teknolojilerinin yetkinliğinin artması ve sunduğu imkanlarla birlikte, veriye dayalı karar verme yönünde bir istek ve yönelim içinde bu- lunuyor. Büyük Veri ve analitik yatırımlarının başlı- ca kısa vadeli hedefi, iş operasyonlarını ve müşteri deneyimini iyileştirmek olsa da, birçok kurum Büyük Veri ve Analitik çözümlerini daha uzun vadede yeni iş ve gelir akışları yaratmak için kullanmayı hedefliyor” şeklinde konuştu. IDC Türkiye’nin Yazılım Çözümleri Araştırma Müdürü Yeşim Öztürk de, “Şirket içi ve bulut uygulamalarında üretilen verilerin harmanlanması, yükselen bir eğilim veya zorluk olmaya devam ediyor. Bu nedenle entegre veri yönetimi ve analizi sağlayacak çözümlere artık daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Entegre veri yönetimi, mükemmel müşteri ve çalışan deneyimi için olmazsa olmazdır” ifadelerini kullandı. Hitachi’den Veri Yönetimine Modern ve Etkin Bir Yaklaşım Araştırma sonuçlarını değerlendiren Hitachi Vanta- ra Türkiye Genel Müdürü Önder Sönmez de büyüyen şirketlerin ürettiği veri hacminin her geçen gün arttı- ğına, bu veriyi farklı bulut ve şirket içi bilişim ortam- larında daha etkin yönetme ihtiyacının derinleştiğine dikkat çekti. Sönmez, “Sahip oldukları veriden daha fazla katma değer elde etmek isteyen kurumlara, Hitachi’nin ortak veri yönetim yaklaşımı DataOps ile hizmet veriyoruz. Bu yaklaşımın temel prensibi, doğru veriyi, doğru za- manda ve doğru yerde elde etmek. Bunun için şirket- lerin veri yolculuğunda SEAM (Store, Enrich, Activate, Monetize) olarak adlandırdığımız dört adımlı bir yaklaşım öneriyoruz. Müşterilerimizin sahip oldukla- rı veriyi ‘Depolama’ adımından ‘Gelire Dönüştürme’ adımına kadar doğru yönetmelerine destek oluyoruz. DataOps, Hitachi Vantara’nın yakın zamanda yeni sürümünü yayınladığı veri entegrasyon ve analitik platformu yazılımı Pentaho 8.3 ile çalışıyor. Bu yeni versiyon, veriye sadece en hızlı bir biçimde ulaşılmasını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda bu verinin ’sürükle-bırak’ yöntemlerle analize hazırlan- masını ve makine öğrenme gibi ileri seviye analitik işlemlerin yapılmasını kolaylaştırıyor. Bu sayede, verinin hazırlanması için harcanan büyük zaman kayıplarının önüne geçiliyor ve veri bilimcilerin ana- lizler yapabilmesi için daha fazla zamanları olmasını sağlayarak, verinin sahip olduğu ekonomik değerin tam kapasitede kullanılmasına olanak veriyor” şeklin- de konuştu.
  • 32. 32 Çevreye ve müşterilerinin hayatına katkı yapacak yenilikleri hayata geçiren Turkcell, ikinci el telefon alış ve satış hizmeti vererek doğa dostu hizmetlerine bir yenisini ekliyor. T urkcell teknolojide olduğu gibi sürdürülebi- lirlik konusunda da liderlik etme hedefiyle hizmetler sunmaya devam ediyor. Konuyla ilgili basın mensuplarıyla bir araya gelen Turkcell Bireysel Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kadri Özdal bireysel müşteri tarafın- da sunulan yeni hizmetler ve uygulamalarla ilgili bilgi verdi. Toplantıda paylaşılan uygulamalardan bir tanesi de yenilenmiş ikinci el telefonların satışa sunulması oldu. Hayata geçirilen yeni proje ile hem kullanılmış cihaz- ları Turkcell’in internet sitesi üzerinden satmak müm- kün hale geliyor hem de yetkili teknik servis testinden geçirilip orijinal parçalarla yenilenmiş ürünler bir yıl garantili olarak alınabiliyor. Bu sayede seçkin cihazlara ekonomik seçeneklerle ulaşmak mümkün hale geldi- ği gibi, ikinci el pazarındaki değişken standartlardan kaynaklanan müşteri memnuniyetsizliği de azaltılıyor. Kayıt dışı ekonominin önüne geçilirken, yenilenmiş cihaz tercih eden müşterilere yasal olarak güvenli bir alışveriş platformu sunuluyor. Kullanılmış cihazlar atıl şekilde durmak yerine bu şekilde ekonomiye kazandı- rılıyor. Aynı zamanda sıfır cihaz talepleri azalacağı için cari açığa sebep olan ithalat oranındaki azalma sayesin- de ülke ekonomisine katkı sağlanıyor. İkinci El Telefon Alışverişiyle Hem Ekonomi Hem Doğa Kazanacak 32
  • 33. 33 Bu yeni uygulama ülke ekonomisine olduğu kadar çevre- ye de olumlu katkı sağlıyor. Elektronik atıkları azaltmaya yönelik bu hamle, Turkcell’in sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda bir adım olarak dikkat çekiyor. Kadri Özdal: “Çevre duyarlılığı bilincini artırdığımız projelerimizi sürdüreceğiz” Çevreye karşı sorumluluğu ve etki alanlarını tüm iş süreçlerinde değerlendiren bir şirket olduklarını vurgu- layan Turkcell Bireysel Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kadri Özdal, yenilikçi uygulamalarla operas- yonlarını yürütmeye devam ettiklerini söyledi. Özdal şöyle konuştu: “Lider bir dijital operatör ve Türkiye’nin en büyük teknoloji şirketlerinden biri olmamız sebebiy- le, özellikle cep telefonu kullanımlarının tüm süreç ve alanlarında varlığımızı sürdürüyoruz. Pazar araştırma- larına göre son bir yıl içinde ikinci el cep telefonu alma eğilimi yüzde 7’den yüzde 11’e çıktı. Bu nedenle yenilikçi yaklaşımlarımıza bir hizmet daha ekledik. Artık Turkcell online mağazamızdan ikinci el telefon alım ve satım işlemleri gerçekleştireceğiz. Teknolojik değişimlere ve trendlere ayak uydurmak için tüketiciler sıklıkla telefonlarını yeniliyorlar. Birleşmiş Milletler Küresel E-atık İzleme Raporu’nun verilerine göre ortalama bir akıllı telefon iki yıl kullanılıyor ve ar- dından yenisi ile değiştiriliyor. Bunun da etkisiyle, dün- yada günde yaklaşık 100 bin ton elektronik atık oluşuyor. Cep telefonlarının yeniden kullanılması doğal kaynakları koruma ve elbette enerji tasarrufu anlamında çevreyi korumaya yardımcı oluyor. Türkiye’de bir kişinin yıllık elektronik atık oranı 7.9 kilogram. Toplamda bir yılda ülkemizde 600 bin ton elektronik atık oluşuyor. Eğer ülkemizdeki elektronik atıkların tamamı geri dönüştü- rülebilseydi 800 milyon euro’dan fazla gelir elde edilirdi. Dünya Ekonomik Forumu ‘Elektronikte Yeni Bir Dairesel Vizyon’ raporuna göre, küresel elektronik atık üreti- minin yıllık değeri 62 milyar dolar. Elektronik atıkların büyük kısmını cep telefonları oluşturuyor. Biz bu yeni uygulamamız ile bu oranı azaltmayı hedefliyoruz. Tekrar kullanılabilir materyallerin katı atık depolama sahaların- dan uzak tutulmasına katkı sağlayacağız. Bu sayede hem çevre duyarlılığı bilincini artırıyor hem de müşterileri- mizin her fiyat aralığından seçkin cihazlara ulaşmasına da imkan vermiş oluyoruz. Aynı zamanda kayıt dışı cep telefonu satışında bir fark yaratacağız. Böylece devletin bu alandaki vergi kaybını da azaltmış olacağız. Müşte- rilerimiz, ülkemiz ve içinde yaşadığımız dünya için tüm hassasiyetimizle hizmet sunmayı sürdüreceğiz.” İkinci el cihazını satmak isteyen tüm operatör müşteri- leri; turkcell.com.tr üzerinden online formu doldurarak bu işlemi yapabilecek. Teklifi kabul ettikleri takdirde, cihazları gelip alınacak ve ücreti hesaplarına nakit olarak yatırılacak. Cihaz satışı gerçekleştirenler ayrıca dönem- sel olarak, farklı seçeneklerde sunulan hediye çeklerine sahip olacaklar. turkcell.com.tr Yenilendi Turkcell’ in web sitesinin de yenilendiğini aktaran Kadri Özdal “Deneyimlerin farklılaştığı, teknolojinin geliştiği ve alışkanlıkların değiştiği bu dönemde müşterilerimi- zi dinleyip onların tercihlerini ön planda tutarak www. turkcell.com.tr’nin yeni yüzünü müşterilerimiz ile buluş- turduk. Merkezinde müşterilerimizin olduğu tasarımla artık www.turkcell.com.tr üzerinden alışveriş yapabil- mek daha hızlı, daha akıllı ve daha kullanışlı” dedi. Özdal ziyaretçi sayısına ilişkin bilgiler de verdi: “ Günlük ziya- retçi adedimiz 1 milyonu, aylık sipariş adedimiz de 20 bini geçmiş durumda. Öğrendikçe müşterilerimizi daha çok tanıyan, kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimi sunan internet sitemizde, binlerce teknolojik ürün arasından istediklerini bulabilmeleri için koyulan akıllı arama bu- tonu da artık mevcut. Üstelik hızlı alışveriş seçeneği ile daha önceden kredi kartını ve adresini kaydetmiş müş- terilerimiz 30 saniyede satın alma işlemlerini gerçek- leştirebiliyorlar. Ayrıca www.turkcell.com.tr üzerinden alışveriş yapan müşterilerimiz internete özel avantajlı teklif ve cihaz kampanyalarımız ile de buluşuyorlar.” İnternetten Seç, Mağazadan Al Turkcell ayrıca; turkcell.com.tr’den verilen siparişleri 1360 mağazasından teslim etmeye başladı. Mağazadan teslimat yöntemi ile online alışveriş yapma alışkanlıkla- rına farklı bir boyut katan Turkcell, müşterilerine turk- cell.com.tr üzerinden rezerve ettiği ürüne yaygın mağaza ağı ile istediği zaman hızlı bir şekilde erişmesine imkan veriyor. İnternet sitesinden sipariş edilen ürünler, il ve ilçe seçimi yaparak, istenilen Turkcell mağazasından teslim alınabilecek. “Tıkla Gel Al” seçeneği ile, online alışveriş sonrası müşterilerine kargo beklemeden, dijital mağazalarında eşsiz deneyim ve sertifikalı çalışanları ile servis alma deneyimini de sunmuş olacak. Büyük Avantajlar Turkcell Kampanyalarında Çeyrek asırdır kullanıcı odaklı vizyonuyla hizmet veren Turkcell, yıl boyu özel perakende kampanyalarıyla da abonelerine pek çok fırsat sunuyor. Bayilere gelen müş- terilerin belli saatlerde kampanyalı cihazlara tanımlanan avantajlı teklifleri karekod uygulaması kullanarak bulup indirim kazandıkları “Fırsat Avı”, müşterilere uygun ve cazip teklifler sunan “Sarı Günler” gibi pek çok kampan- ya modeli bulunuyor. 33
  • 34. 34 Bir dizi teknoloji şirketi, 1999‘da Kablosuz Ethernet Uyumluluk İttifakı'nı (WECA) kurdu. 30 Eylül 1999'da da 802.11b kablosuz LAN standardı ticari ürünlerde kullanıma sunuldu. Bu tarih, bugün Wi-Fi olarak bilinen kablosuz ağların başlangıcı kabul edilir. Cisco da Wi-Fi'ın 20’nci yılında, bu teknolojinin evrimini ve yakın geleceğini özetleyen 20 kritik gelişmeyi derledi: 1. 1971-Wi-Fi’ın ilk adımları Hawaii Üniversitesi’nde ALOHAnet adı verilen bir ağ sistemi oluşturuldu.Kablosuz iletişimin daha da geliştirilmesi ve ilerleyen zamanlarda Wi-Fi ağlarının ortaya çıkması için gerekli temel atılmış oldu. 2. 1997-802.11 geliyor 2Mbps’ye varan hızlara imkân veren 802.11 standardının ilk sürümü tanıtıldı. 3. 1999-WECA’nın doğuşu Daha sonra Cisco tarafından satın alınan Aironet de dahil olmak üzere yarım düzine teknoloji şirketi Kablosuz Ether- net Uyumluluk İttifakı’nı (WECA) oluşturdu.2002‘de WECA adını Wi-Fi Alliance olarak değiştirdi. 4. 1999-802.11b-İlk‘Wi-Fi’standardı Wi-Fi’ın 20 Yıllık Serüveninde 20 Dönüm Noktası 34