Zarla çevrili bir yapı olan hücre, genetik bilgi ve diğer elemanları içerir (ör. protein, DNA, lipid, vd.) Örneğin, bu elemanlardan enzimler aracılığı ile maddeler metabolize edilirler. Bu sayede hücre büyür ve yeni hücrelere çoğalır. Tüm organizmalar hücrelerden yapılmışlardır. Bazıları tek hücreli (bakteri, amip, vs), bazıları çok hücrelidir (insan, hayvan, bitki). Bir kelebeğin zar gibi görünen kanadı ince bir hücre tabakasından oluşmuştur. Kısaca, göz bebeğimizin en diş zarından, dişimize, derimize tırnağımıza kadar her şey hücrelerden oluşmuştur. Yediğimiz hamburger bile hücrelerden oluşmuştur ve kısa sonra onun içeriği bizim hücre içeriğine dönüştürülecektir. Su anda elinizde tuttuğunuz kursun kalemin odun kısmi hücrelerden meydana gelmiştir, vs. Temel hücre teorisi’ne göre; yaşayan organizmaların yapısal ve işlevsel özelliklerinin temel biriminin hücre olduğu ve hücrenin tek başına canlılık özellikleri olan beslenme, üreme ve metabolizma işlevlerini yürütebildiği, ayrıca tüm canlıların da hücrelerden oluştuğu görüşü kabul edilmiştir.
Zarla çevrili bir yapı olan hücre, genetik bilgi ve diğer elemanları içerir (ör. protein, DNA, lipid, vd.) Örneğin, bu elemanlardan enzimler aracılığı ile maddeler metabolize edilirler. Bu sayede hücre büyür ve yeni hücrelere çoğalır. Tüm organizmalar hücrelerden yapılmışlardır. Bazıları tek hücreli (bakteri, amip, vs), bazıları çok hücrelidir (insan, hayvan, bitki). Bir kelebeğin zar gibi görünen kanadı ince bir hücre tabakasından oluşmuştur. Kısaca, göz bebeğimizin en diş zarından, dişimize, derimize tırnağımıza kadar her şey hücrelerden oluşmuştur. Yediğimiz hamburger bile hücrelerden oluşmuştur ve kısa sonra onun içeriği bizim hücre içeriğine dönüştürülecektir. Su anda elinizde tuttuğunuz kursun kalemin odun kısmi hücrelerden meydana gelmiştir, vs. Temel hücre teorisi’ne göre; yaşayan organizmaların yapısal ve işlevsel özelliklerinin temel biriminin hücre olduğu ve hücrenin tek başına canlılık özellikleri olan beslenme, üreme ve metabolizma işlevlerini yürütebildiği, ayrıca tüm canlıların da hücrelerden oluştuğu görüşü kabul edilmiştir.
Giyilebilir Sağlık Teknolojileri - Wearable Health Technologiesrgnksz
Bilgi üretmek ve sağlıkla ilgili verileri; sağlık ve sağlık hizmetlerini iyileştirmek için toplanabilen, paylaşılan ve kullanılan bilgiye dönüştürmek için bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımı "Dijital Sağlık" olarak tanımlanır.
4. TEMEL HÜCRE YAPISI
• Hücre yapılarına göre canlılar iki üst aleme
ayrılır.
1. Prokaryotlar (Basit ilkel canlılar)
2. Ökaryotlar
5. PROKARYOTLAR - Prokaryota
• Nükleusları olmayan, Kalıtım nitelikleri
sitoplazmada dağınık bulunan basit
hücrelerdir.
• Zarları organelleri yoktur. Sadece ribozom
içerirler.
• Bazılarında sitoplazmada klorofil pigmentleri
veya hücre zarından oluşan mezozomlar
bulunabilir.
Örnek: bakteriler ve mavi-yeşil algler
6. ÖKARYOTLAR - Eukaryota
• Gerçek nükleus yapısı var (Eu - > Gerçek/
Grekçe)
• Nükleusta DNA, RNA, nükleolus bulunur.
• Zarlı ve zarsız organeller vardır.
Örnek: insan, hayvan, bitki, mantar ve
protista gibi canlılar
7. HÜCRE
• Vücudun temel yapı
birimidir.
• Sitoplazma
ve
nükleus kısımları bulunur.
• Genetik bilgi
Kromozomlar ile taşınır.
Her insan hücresi
46 kromozom içerir.
8. HÜCRE YAPISI
• Sitoplazma: Hücre zarı ile nükleus arasında bulunan,
hücre iskeleti,organeller ve sitozol denen sıvıdan oluşan
kısım.
• Sitoplazmada canlı yapıyı organeller, cansız yapıyı
organik ve inorganik bileşikler oluşturur.
• Sitoplazma, ektoplazma ve endoplazma bölümlerinden
oluşur.
• Hücre zarının altındaki yoğun kısım ektoplazmadır.
• Ektoplazma ile nükleus arasında az yoğun kısım
endoplazmadır ve hücre organellerinin çoğu burada
bulunur.
9. HÜCRE İSKELETİ
• Hücre sitoplazması; mikrotübül ve
mikrofilamentlerden meydana gelmiş ağsı bir yapıyla
doludur.
• Ağsı yapı, hücre iskeletini oluşturur. Aktin, miyozin ve
tropomiyozinden meydana gelen mikrofilamentler
kasılıp gevşeyerek hücre hareketini sağlar.
• Hücre iskeleti; hücrenin bir şekle sahip olması
organellerin gerekli bölümlerde bulunmasını sağlar.
• Hücre iskeleti; hücrenin hareketini, iğ ipliklerin
oluşumu ve sitoplazma hareketini sağlar.
• Hücre iskeletinin arası sitoplazma sıvısı (sitozol) ile
doludur. Bu kısım özellikle glikoliz enzimlerini taşır ve
protein sentezinin basamakları bu kısımda gerçekleşir.
10. SİTOZOL
• Sitozol; %90 su’dur. (Bazı canlılarda %98 olabildiği gibi sporlar ve
tohumlarda %5‘e kadar düşebilir.)
• Sitozolde organik ve inorganik madde oranı %10 - %40 arasındadır
• Kuru maddelerin %90’ı organik, %10’u inorganik maddeler
• Sitozolda en çok bulunan madde protein molekülüdür. (Bitki
hücrelerinde en çok karbonhidratlar)
• Sitozolde; yağ, vitamin, hormon, organik ve inorganik asitler bulunur.
• Sitozolde bulunan önemli inorganikler; Sodyum,Magnezyum ve Demir.
• Sitoplazma yarı akışkan yoğun bir maddedir.
• Hücrenin yoğunluğu 1,25g/cm³ ‘dür (Suda çöker. )
11.
12. MİTOKONDRİ
• Aerop solunum yapan tüm ökaryotik hücrelerde bulunur.
• Enerji üretiminde görevlidir. Enerji ihtiyacının fazla olduğu kas
hücreleri ve aktif taşımanın fazla olduğu sinir hücrelerinde çok
sayıdadır.
• Mitokondri sayısı hücre fonksiyonuna bağlı olarak ,hücre
başına birkaç taneden 2500’e kadar olabilir.
• Mitokondri iki kat zara sahiptir. Dış zarı düz, iç zarı ise içeriye
doğru tüp şeklinde kıvrımlardan (krista) oluşur. Krista zarında,
elektron taşıma sistemine ait enzimler bulunur.
• İç zarın sınırladığı orta kısma matriks denir. Matrikste
solunumla ilgili enzimler, ribozom DNA, RNA, protein, su ve
mineraller bulunur.
13.
14.
15. RİBOZOM
• Virüsler dışında tüm hücrelerde bulunan ribozom en küçük organeldir.
Ribozomlarda protein sentezi yapılır. Hücreye giren aminoasitler
burada protein haline getirilir.
• Zarlı organel olmayan ribozomların yapısında sadece rRNA ve protein
bulunur.
• Ribozomlar, hücrede bir organele bağlı veya serbest olarak görülür.
• Bağlı olarak endoplazmik retikulum ve nükleus zarı üzerinde bulunur.
• Serbest olarak sitoplazma sıvısı, kloroplast ve mitokondri matriksinde
bulunur.
• Hücrelerde iki farklı büyüklükte ribozom bulunur. Bunlar 70S ve 80S
ribozomlarıdır.
• Prokaryotlarda küçük ribozomlar, ökaryot hücrelerde ise 80S
ribozomlar bulunur.
17. ENDOPLAZMİK RETİKULUM
• Hücre zarını nükleus zarına bağlayan kanallardan
oluşur.
• Endoplazmik retikulum; yumurta, embriyo hücreleri ve
eritrositler hariç tüm ökaryotik hücrelerde bulunur.
• Her hücrenin endoplazmik retikulumu kendine özgün
yapıya sahiptir.
• ER kanalcıkları sabit yapılı olmayıp, hücrenin işlevine
göre değişir. Kanalcıklar hücre bölünürken kaybolur,
sonra yeniden oluşturulur.
18. ENDOPLAZMİK RETİKULUM
• Sentezlenen protein moleküllerini golgi aygıtına taşır.
• Granülsüz ER yağ sentezi yapar. Endokrin bezlerden
steroid hormonları salgılar.
• Sitoplazmik matriksle birlikte hücre desteği sağlar.
• Hücre içi dolaşımı sağlar. İyon ve küçük molekülleri
taşır.
• Çizgili kaslarda, gevşeme-kasılmada rol oynar.
19. ENDOPLAZMİK RETİKULUM
Granüllü Endoplazmik Retikulum:
• Zarlar üzerinde ribozomlar düzenli aralıklarla
dizilmiştir. Bu tip ER özellikle protein sentezinin hızlı
olduğu hücrelerde gelişmiştir. Ribozomlarda
sentezlenen protein ER kanallarına geçer.
Düz Endoplazmik Retikulum:
• Zar üzerinde ribozom bulunmaz, düz bir yapıya
sahiptir. Karaciğer, testis, over, adrenal bez, barsak
mukozası hücrelerinde bulunur.
20. DÜZ ENDOPLAZMİK RETİKULUM
• Adrenal Kortekste: Steroid Sentezi
• Barsakta: Yağların Transport ve Metabolizması
• Midede: Parietal hücrelerde HCl Yapımında
• Çizgili Kasta:Ca++ Serbestleşmesi ve Kasılma
• Gözde: Koni ve Basillerde Görme Pigmentlerini
Taşır.
• Karaciğerde: Detoksifikasyon, Oksidasyon,
Metilasyon, Nötralizasyon, Kolesterol ve
Glikojen Metabolizması
31. EPİTELYAL DOKU
• Kolumnar Epitel: Prizma şeklindedir. Mide,
barsak, safra kesesi, dil (müsin – mukus)
• Kolumnar Silier: Serbest yüzeylerinde silia
taşıyan prizma şekillidir. Solunum yolları
• Küboid Epitel: Küp şeklindedir. Sekresyon ve
Absorbsiyon fonksiyonu gören bölgelerde;
pankreas, tiroid, rektum, böbrek, kulak....
• Skuamöz Epitel: Yassı, kiremit benzeri şekillidir.
Alveol, perikard, periton....
32.
33. Morph/o Şekil, yapı
Morf-o-loji:
Organizmaların yapı
ve şekil özelliklerini
inceleyen bilim dalı
Cyt/o hücre
Sito-toks-ik:
Hücreye zararlı
Kary/o çekirdek
Mega-karyo-sit:
Büyük çekirdekli
hücre
Hist/o doku
Histolo-jist:
Histoloji uzmanı
Fiber/o lif
Fibr-oz :
Bağ dokunun artması
Aden/o bez Aden-it: Bez iltihabı
Papil/o Meme ucu
Papil-la :
meme ucu benzeri yapı
34. Blast olgunlaşmamış
Fibr-o-blast:
bağ dokunun
gelişeceği hücre
Phag/o Yutma, yeme
Fag-o-sitoz:
hücrenin yabancı
maddeleri yutması
Lip/o Yağ
Lip-oma :
yağ tümörü
Adip/o Yağ
Adip-o-lizis :
yağların
parçalanması
Glik/o Şeker
Hipo-glisemi : kan
şekerinin düşmesi
35. SONEKLER
-filik Erime, emme
Hidro-filik :
suda eriyen
-tropik aktifleştiren
Gonad-o-tropik :
gonadları aktive edici
-az enzim
Lipaz :
yağları parçalayan
enzim
-oz şeker
Laktoz :
süt şekeri
36. • Anabolizma : Parçalanan gıda maddelerinin
vücuda yararlı şekle sokularak dokuların
yapısında yer alması
• Katabolizma : Vücuda giren maddelerin
gerekli enerjinin sağlanması için küçük
parçalara yıkılması
38. ANATOMİ
• Anatomi: Organik varlıkları ve bu varlıkları meydana
getiren oluşumları; yapı, şekil, pozisyon, ilgi ve
fonksiyonları ile inceleyen bilim dalıdır.
• Patolojik Anatomi: Hasta organları inceleyen bilim dalıdır.
• Makroskopik Anatomi: Vücudu çıplak gözle görüldüğü
şekliyle inceleyen bilim dalıdır.
• Mikroskopik Anatomi: Gözle görülmeyen yapıları inceler.
• Sistematik Anatomi:Vücutta belli bir görevi yapmak üzere
bir araya gelmiş organları bir bütün olarak ele alır.
• Topografik Anatomi (Bölgesel Anatomi): Vücudu
bölgelere ayırarak inceler.
39. ANATOMİK POZİSYON
• Vücut bölümlerinin
birbiriyle olan ilişkilerini
doğru ve tutarlı bir şekilde
tanımlayabilmek için
anatomide ve klinik tıpta
kullanılan standart bir
pozisyondur.
• Anatomik pozisyon denince
ayakta dik duran, bacakları
birbirine bitişik, ayakları
hafif açık, baş parmak dışa,
avuç içi öne doğru bakan
bir kişi akla gelir.
40. ANATOMİK DÜZLEMLER - SAGITTAL
Sagittal Düzlem
(Median Plane -Planum Sagittale)
Vücudu önden arkaya ve yukarıdan
aşağıya kesen vertikal (dikey)
düzlemlerdir.
Bu düzlem tam ortadan geçerek vücudu
iki eşit parçaya ayırıyorsa median
düzlem (planum medianum) denir.
41. ANATOMİK DÜZLEMLER - KORONAL
Koronal Düzlem
(Planum Coronale)
Vücudu sağdan sola doğru kesen
ve yere dik olarak uzanan düzlemdir.
42. ANATOMİK DÜZLEMLER - HORIZONTAL
Horizontal=Transvers Düzlem
(Planum Horizontale
=Planum Transversale)
Sagittal ve frontal düzlemlere dik,
yere paralel olan düzlemdir.
43. ANATOMİK DÜZLEMLER - OBLİK
Oblik Düzlem
(Planum Obliqua)
Diğer düzlemleri herhangi bir
açıyla kesen eğik düzlemdir.
44. ANATOMİK EKSENLER
• Vertikal Eksen (Axis
Verticalis): Baştan aşağı
doğru yere dik inen
eksendir.
• Sagittal Eksen (Axis
Sagittalis):Ok yönünde yere
paralel önden arkaya veya
arkadan öne doğru geçen
eksendir.
• Transvers Eksen (Axis
Transversalis): Yere paralel
sağdan sola soldan sağa
geçen eksendir.
46. • Anterior - > Ön
• Posterior - > Arka
• Superior - > Üst
• İnferior - > Alt
• Proksimal - > Eklem veya
referans noktasına yakın
• Distal - > Eklem veya
referans noktasına uzak
• Medial - > Orta hatta yakın
• Lateral - > Dış tarafa yakın
47. • Kranial - > Başa yakın
• Kaudal - > Ayağa yakın
• Ventral - > Karın tarafına
yakın
• Dorsal - > Sırt tarafına yakın
48. • Parietal - >
Vücut boşluklarının dış
duvarı ile yakın olan
• Visseral - >
İç organlarla ilgili olan
49. • İpsilateral - >
Vücudun aynı tarafında
olan
• Kontralateral - >
Vücudun karşı tarafında
olan
50. • Palmar - > Elin avuç içi tarafı
• Plantar - > Ayak tabanı tarafı
51. • İnfra - > Altında
• Supra - > Üzerinde
• Sub.... - > Altında
• Retro... - > Arkasında
• Para... - > Yanında
• Sirkum... - > Çevresinde
52. • Longitüdinal - >
Uzunlamasına seyreden
• Santral - >
Merkeze yakın
• Periferal - >
Merkezden uzak
• External - >
Dış tarafta olan
53. • Superficial - >
Merkezden uzak (yüzeyel)
• Profundus - >
Merkeze yakın (derin)
54. VÜCUT BÖLGELERİ
• Abdomen hayali çizgilerle dokuz bölgeye bölünmüştür.
• Abdomen ayrıca dört bölüm olarak ifade edilir.
55.
56.
57. HAREKETLE İLGİLİ TERİMLER
• Fleksiyon - >
Sagittal düzlemde yapılan ve
eklem açısını daraltan
hareketler.
• Ekstansiyon - >
Aynı düzlemde eklem açısını
artıran hareketler.
59. HAREKETLE İLGİLİ TERİMLER -3
• Supinasyon - >
Avuç içi yukarı doğru bakar.
• Pronasyon - >
Avuç içi aşağı doğru bakar.
60. HAREKETLE İLGİLİ TERİMLER -4
• Rotasyon - >
Vertikal eksen etrafında
yapılan içe veya dışa
döndürme hareketidir.
61. HAREKETLE İLGİLİ TERİMLER -5
• Sirkümdüksiyon - >
Bir ekstremitenin
abdüksiyon, addüksiyon,
fleksiyon,ekstansiyon ve
rotasyon hareketlerinin
kombinasyonu ile bir
dairesel hareket yapılması