2. • Hücre ilk defa 1665 yılında Robert Hooke
tarafından keşfedilmiştir. Robert Hooke şişe
mantarından aldığı kesiti mikroskopta
incelemiş ve oda şeklinde yapılar görmüştür.
Gördüğü bu yapılara cellula (odacık) hücre
adını vermiştir. Ancak Hooke’un gördüğü
cansız hücrelerin hücre çeperleriydi.
• Hücrenin Keşfi
• Biyolojinin en önemli genellemelerinden biridir. Buna göre
hücre canlıların sadece yapısal birimi değil aynı zamanda
çoğalabilen kalıtsal özeliklerini aktarabilen işlevsel bir birimdir.
• Hücre Teorisi
Hücre
çeperi
3. • Hücre Teorisinin Kuruluşu
• 19. yüzyılda Alman botanikçi Schleiden 1838 ile Alman zoolog
Schwann 1839’da bütün canlıların vücutlarının hücrelerden
meydana geldiği söyleyerek hücre teorisinin temelini attılar. Daha
sonra 1844 yılında Virchow yeni hücrelerin daha önce var olan
hücrelerin bölünmesiyle meydana geldiğini söyledi.
• Buna göre; Hücre teorisi;
• Bütün canlılar bir veya birçok hücreden meydana gelmiştir.
• Bağımsız oldukları halde birlikte iş görürler.
• Hücreler, canlıların en temel yapısal ve işlevsel birimidir.
• Hücreler, nesiller arasında biyolojik köprüyü kuran yapılardır.
4. • Hücrenin Tanımı
Hücre canlıların tek başına veya birbiri ile karışmadan yaşayabilen,
hayatsal fonksiyonları (sindirim solunum boşaltım gibi)
gerçekleştirebilen, kalıtsal özelliklerini aktarabilen yapısal ve işlevsel
birimdir.
• Hücre Şekli Ve Büyüklüğü
Bazı hücrelerin belirli bir şekilleri yoktur. Örneğin; Amip, akyuvarlar ve
cıvık mantarlarda olduğu gibi şekillerini değiştirirler. Bitki hücrelerinde
hücre çeperi bulunur bu nedenle hücre şekilleri belirgindir.
Hücreler genellikle mikroskopta görülürler. Bazı hücreler ise gözle
görülebilir. Örneğin tavuk yumurtası..
5. • Prokaryot hücre • Ökaryot hücre
• Canlılarda hücreler prokaryot ve ökaryot olmak üzere iki çeşittir.
• Kalıtım maddesini çevreleyen
zar sistemi bulunmaz.
(çekirdek yok)
• Zarla çevrili organeller yok.
• Ribozom var.
• Kalıtım maddesi zarla çevrilidir.
(çekirdek var)
• Zarla çevrili organeller var.
• Ribozom var.
• Ribozom zarsız bir organeldir.
7. • Hücrenin Yapısı
• Ökaryot hücre üç kısımdan oluşur.
Hücre zarı
Sitoplazma
Çekirdek Çekirdekçik
Kromatin
8. • Hücre Zarı
• Hücre zarı ışık mikroskobunda görülemeyecek kadar incedir.
• Kalınlığı 75 – 100 A0 arasında değişir.
• Yapısında protein, yağ az miktarda karbonhidrat , ayrıca
hayvan hücrelerinde kollesterol bulunur.
• Lipidler fosfatla birleşik olarak bulunur.(fosfolipid)
• Hücre zarı seçici – yarı geçirgen saydam ve esnektir.
• Madde alışverişini sağlayan protein kanallara (por) sahiptir.
9. • Hücre zarının yüzeyinde Glikokaliks adı verilen bir örtü bulunur.
Glikokaliks, glikoprotein (Karbonhidrat +Protein) ve glikolipidden
(Karbonhidrat + yağ) oluşur.
• Glikokaliks savunma ve hücrelerin birbirini tanımasını sağlar.
• Hücre Zarının Görevleri
• Hücreyi dağılmaktan korur. Bir birim olmasını sağlar.
• Hücreye şekil verir.
• Hücreyi dış etkilerden korur.
• Hücreye madde giriş çıkışını denetler.
10. • Hücre Zarı Modeli
(Hayvan Hücresi)
• Singer – Nicholson adlı iki bilim adamı tarafından ortaya
atılan akıcı - mozaik zar modeline göre hücre zarı çift katlı
lipid (yağ) tabakasından meydana gelir.
• Proteinler ve karbonhidratlar devamlı bir tabaka oluşturmaz
ve lipid tabakasına gömülü olarak bulunurlar.
• Lipid tabakası devamlı bir yapı oluşturur ve sürekli hareket
halindedir.
• Bu model hücreye madde giriş çıkışını açıklar.
11. • Akıcı Mozaik Zar Modeli (Hayvan hücresi)
İç protein Dış protein
Kollesterol
Glikoprotein Karbonhidrat
zinciri
Glikolipid
Çift katlı
Fosfolipid
tabakası
Hücre içi
Hücre dışı
12. Akıcı Mozaik
Zar Modeli
İç protein Dış protein
Kollesterol
Glikoprotein Karbonhidrat
zinciri
Glikolipid
Çift katlı
Fosfolipid
tabakası
Hücre içi
Hücre dışı
13. • Küçük moleküller büyük moleküllere göre
• Yüksüz atomlar iyonlara göre (-) iyonlar (+) iyonlara göre
• Yağda eriyen vitaminler erimeyenlere göre daha kolay geçer.
• Su doğrudan geçer.
• Hücre Zarından Geçişler
Hidrofilik
Hidrofilik
Hidrofobik
Çift katlı
Fosfolipid
tabakası
Su
Su
14. Ozmoz
Endositoz
• Enerji harcanmaz.
• Geçişler iki ortam arasında
yoğunluk farkına dayanır.
• Canlı ve cansız hücrelerde görülür.
• Enerji harcanır.
• Canlı hücrelerde görülür.
Pinositoz (Sıvı)
Deplazmoliz
• Pasif Geçişler • Aktif Geçişler
Fagositoz (Katı)
• Hücrede Madde Alışverişi
Kolaylaştırılmış
Difüzyon
Difüzyon
Plazmoliz
Turgor
Eksositoz
Aktif Taşıma
15. • Hücre zarından geçebilecek büyüklükte olan maddelerin giriş
ve çıkışı pasif ve aktif taşıma ile olur.
• Geçemeyecek büyüklükte olan maddelerin ise endositoz ve
eksositozla olur.
• Moleküllerin çok yoğun oldukları ortamdan az oldukları ortama
yayılmalarına difüzyon denir.
• İki ortamın yoğunluğu eşitleninceye kadar devam eder.
• Canlı ve cansız hücrelerde ayrıca cansız ortamlarda gerçekleşir.
• Difüzyon
18. • Difüzyon hızını etkileyen faktörler
• İki ortam arasında yoğunluk farkı arttıkça difüzyon hızı artar.
• Ortamın sıcaklığı arttıkça difüzyon hızı artar.
• İki ortam arasında basınç farkı arttıkça difüzyon hızı artar.
• Zardaki por sayısı ve genişliği arttıkça difüzyon hızı artar.
• Molekül çapı küçüldükçe arttıkça difüzyon hızı artar.
• Moleküllerin hareket edebilme yeteneklerini arttıkça difüzyon
hızı artar.
(Katı) (Sıvı) (Gaz)
19. • Maddelerin taşıyıcı proteinler aracılığı ile zardan geçişidir. Enzimler
görev yapar.
• Kolaylaştırılmış Difüzyon
• Ozmoz
• Az yoğun ortamdan (su çok) çok yoğun ortama (su az) suyun zardan
difüzyonudur.
• Ozmotik Basınç
• Çok yoğun ortamda bulunan moleküller (tuz – şeker) az yoğun ortamdan
su çeker. (tuz şeker su çeker) Bu moleküllerin suyu çekmesinden doğan
emme kuvvetine osmotik basınç denir.
20. İki ortamın yoğunluğu eşit
(hücre ile yoğunluğu aynı)
I
II
III
Az yoğun ortam (hücreden yoğunluğu az) – (içinde
çözünmüş madde miktarı az)
Çok yoğun ortam (hücreden yoğunluğu fazla)
– (içinde çözünmüş madde miktarı çok)
• Üç çeşit ortam bulunur.
Hücre
Hipotonik ortam
Hipertonik ortam
İzotonik ortam
Hücre
Hücre
21. A
saf su
• Ozmotik Basınç
B C
Renkli
boya
Glukoz
çözeltisi Yarı
geçirgen
zar
Huni
22. A
İzotonik ortam
Hücrede su değişmez.
Alyuvar
Hipotonik ortam
B
Hücrede su artar.
Hemoliz
Hipertonik ortam
C
Hücrede su azalır.
• Hayvan Hücresi (Alyuvar)
23. • Bitki Hücresi
Hipertonik ortam
Plazmoliz
B
Hipotonik ortam
C
D
Deplazmoliz
E
Hipotonik ortam
F
Turgor
Turgor
basıncı
A
24. • Aktif Taşıma • (Na+- K+ Pompası)
Na+
(Hücre dışında çok)
(Hücre dışında az)
K+
(Hücre içinde az)
Na+
Difüzyon
Na+
Aktif taşıma
Aktif taşıma K+
ATP - Enzim ve
Taşıyıcı protein
Difüzyon
K+
(Hücre içinde çok)
(Hücre zarı)
26. • Maddenin az olduğu ortamdan maddenin çok olduğu ortama taşıyıcı
protein, enzim ve enerji kullanarak taşınmasıdır.
• Na – K pompası aktif taşıma ile gerçekleşir.
• Na – K pompası hücrede, osmotik basıncın dengelenmesi, kas kasılması
ve sinirsel iletimde önemli rol oynar.
• Hücre dışında Na çok, hücre içinde de K çoktur.
• Difüzyonun işleyişine göre Na ve K çok oldukları yerden az oldukları
yere geçer.
• Ancak hücre bu maddeleri aktif taşıma ile az oldukları yerden çok
oldukları yere taşır.
• Aktif Taşıma
27. • Fagositoz (katı besin)
Katı
Besin
Yalancı ayaklarla
besin kuşatılır.
Besin hücreye
alınır.
Besin kofulu
oluşur.
Besin sindirime
uğrar. Yapıtaşları
sitoplazmaya
dağılır.
Yalancı ayaklar
Lizozom
Sindirim enzimleri
• Endositoz
28. • Endositoz
Hücre zarından
sitoplazmaya doğru
kese oluşur.
Alınan besin bu
kesede birikir.
• Pinositoz (sıvı veya eriyik halde besin)
Sitoplazma
Hücre zarı
Hücre dışı
Kese hücre zarından ayrılır.
Besin sitoplazmaya alınmış olur.
29. • Ekzositoz
Salgı maddesi kofulla hücre
zarına doğru taşınır.
Koful ile hücre zarı kaynaşarak
salgı maddesi dışarı atılır.
30. • Hücre zarı ile çekirdek arasında yer alır. Sitoplazma tüm canlılık
faaliyetlerinin yani metabolizmanın (Biyokimyasal reaksiyonlar)
gerçekleştiği yerdir. Sitoplazmanın yapısında organik ve inorganik
maddeler bulunur. Ayrıca çeşitli olayların gerçekleştiği organeller de
sitoplazmanın yapısına katılır.
• Sitoplazma
• En fazla bulunan inorganik madde sudur. (%90) Ancak bazı yapılarda
örneğin tohumda % 5 – 15’ e kadar düşer.
• Na - Ca - K - P - Mg ve Fe ise sitoplazmada bulunan başlıca minerallerdir.
• İnorganik maddeler
• Organik maddeler
• Protein (en fazla bulunur) - yağ - karbonhidrat - vitamin - nükleotidler -
RNA - ATP ve enzimler sitoplazmada yer alan organik maddelerdir.
31. • Organeller
• Tüm ökaryot bitki ve hayvan hücrelerinde (memeli alyuvarları hariç)
bulunur. Prokaryotlarda bulunmaz.
• Çift zarlı bir organeldir. Dış zar düz iç zar ise matrikse (zemin) doğru
girinti ve çıkıntılar yaparak matriksi krista adı verilen odacıklara ayırır.
• Kristalarda oksijenli solunum enzimleri bulunur. (O halde krista sayısı
arttıkça üretilen enerjide artar) Örneğin; kalp kası hücrelerinde
mitokondrilerde krista sayısı karaciğer hücrelerinden daha fazladır.
• Matrikste DNA (Dairesel DNA) ribozom ve RNA bulunur. (O halde
mitokondri kendi başına protein sentezi ve bölünme yapar.)
• Mitokondri
33. • Ökaryot bitki hücrelerinde bulunur, hayvan hücrelerinde ve
prokaryotlarda bulunmaz. Üç çeşit plastid bulunur.
• Bitkilerde meyve ve çiçeklerin rengini verir.
Likopin (kırmızı), ksantofil (sarı) ve karoten (turuncu) olmak üzere üç
çeşittir.
• Renksizdir.
• Kök, gövde ve tohumda bulunur.
• Nişasta, yağ ve protein depolar.
• Plastidler
• Kromoplast
• Lökoplast
34. • Çift zarlı bir organeldir. Her iki zarda düzdür.
• Kloroplastlarda tilakoit adını alan yassı keselerden oluşan yapılar üst
üste dizilerek granayı oluştururlar. Granaların bulunduğu zemine ise
stroma denir.
• Kloroplastlarda fotosentez gerçekleşir. Kloroplastlarda bitkiye yeşil
rengi veren klorofil granada bulunur. Klorofil molekülü ışık enerjisini
ATP’ ye çevirerek fotosentezde önemli rol oynar.
• Fotosentez: Işık enerjisi ve klorofil sayesinde H2O’ daki H2 ‘nin CO2‘
te verilerek glukozun üretilmesi ve O2‘nin açığa çıkmasıdır.
(İnorganik maddelerden organik madde üretimi)
• Genel Denklemi
6C02 + 6H20 C6H12O6 +602
Klorofil
• Kloroplast
36. • Mitokondri İle Kloroplastın Ortak Ve Farklı Özellikleri
DNA – RNA ve ribozom bulunur. Bölünme ve protein sentezi yaparlar.
Kloroplastta fotosentezle (kaynak ışık enerjisi)
ATP üretimi
Mitokondride oksijenli solunumla (kaynak kimyasal enerji)
Kloroplastta inorganik madde organik madde (ototrof)
Mitokondride organik madde inorganik madde (ototrof ve
heterotrof)
• O halde kendi besinini üretenler ototrof hazır halde alanlar
heterotroftur.
• Bitki hücresinde mitokondri sayısı hayvan hücresine göre daha azdır.
Çünkü fotosentezle de ATP üretilir.
Fotosentez
Oksijenli solunum
37. • Endoplazmik Retikulum
• Çekirdek zarı ile hücre zarı arasında yer alan geniş olmakla beraber
yer yer daralan bir kanal sistemidir. Alyuvarlar hariç bütün ökaryot
hücre lerde bulunur. E.R hücrede dolaşım sistemi gibi görev yapar.
Görevleri;
• Madde alış verişi: Hücre içinden hücre dışına veya hücre içinde bir
yerden başka yere taşınmasında rol oynar. (endositoz ve eksositoz)
• Depo: Bazı proteinleri depolar.
• Mekaniksel etki: Oluşturduğu zar sistemiyle sitoplazmaya katılarak
sitoplazmanın dayanıklılığını artırır.
• Eğer kanalların çeperinde ribozom varsa granüllü ER yoksa granülsüz
ER adını alır.
• Granüllü ER protein sentezinin yoğun olduğu hücrelerde Granülsüz ER
ise yağ sentezleyen hücrelerde daha çok bulunur.
38. • Ökaryot bitki ve hayvan hücrelerinde bulunur. (alyuvar hariç)
• Granülsüz E.R’ nin bir parçasıdır. Kesitlerde birbirine paralel zarlardan
oluşmuş oval, yassı veya yuvarlak kesecikler şeklinde görülür.
• Hücrede zar fabrikası olarak çalışır. (paketleme servisi)
• Hücrede sentezlenen yağ hormon enzim gibi maddelerin etrafını zarla
çevirir. O halde Golgi salgı maddelerini yapar paketler ve salgılar.
• Bu nedenle salgı faaliyeti yüksek olan hücrelerde sayısı fazladır. Ayrıca
hücre zarı, koful ve lizozom oluşumunu da sağlar.
• Golgi Aygıtı
39. • Lizozom
• Tek zarlı ve içinde sindirim enzimlerinin bulunduğu organeldir.
• Kökenleri golgi ya da E.R’ dir.
• Alyuvarlar dışında tüm hayvan hücrelerinde bulunur.
• Mikroplar, besin maddeleri lizozomlar tarafından parçalanır.
• Lizozom zarları herhangi bir nedenle parçalanırsa lizozom içeriği
• hücreyi sindirir. Bu olaya otoliz denir. Kurbağa larvalarında kuyruğun
yok olması gibi.
• Fagositoz ve pinositoz yapan hücrelerde sayısı fazladır.
41. • İçinde sentriol adını alan iki granül bulunur.
• Sentrioller elektron mikroskobunda içi boş iki
ucu açık silindir şeklinde görülür. Silindirin
duvarını silindirin uzun eksenine paralel 3’lü
gruplar şeklinde mikrotübüller (Protein) bulunur.
• Hücre bölünmesi esnasında sentrioller kendini
eşler ve karşılıklı olarak kutuplara çekilir. İki
kutup arasında iğ iplikleri meydana gelir.
• Bu şekilde bölünme esnasında kromozomların
hareketi sağlanmış olur.
• Sentrozom
• Sentrioller
• Sentrozom ökaryot hayvan ve aşağı bitkilerde hücrelerinde bulunan
zarsız bir organeldir. Yüksek bitkilerde bulunmaz.
• Sentrozom çekirdeğin yakınında yer alır.
42. • Ribozom
• Ökaryot ve prokaryotlarda ortak olarak bulunan zarsız bir organeldir.
• Protein ve rRNA'dan oluşur. Çekirdekçikte üretilir.
• İki birimden oluşur. Üst birim (büyük birim) protein, alt birimse (küçük
birim) rRNA'dan oluşur.
• Protein sentezinin gerçekleştiği organeldir.
• Ribozom hücrede Granüllü E.R, mitokondri, kloroplast ve sitoplazmada
bulunur.
Protein
m.RNA
t.RNA
Alt birim
Üst birim
43. • Koful
• Özellikle bitki hücreleri ve bir hücreliler için karakteristiktir.
• Kofullar E.R golgi - hücre zarı veya lizozomdan oluşur.
• Hayvansal hücrelerde az sayıdadır. Bitki hücrelerinde ise yaşlandıkça
büyür (metabolik artıklar birikir) Kofullar ozmotik basınç ve pH'ı
ayarlar.
• Besin kofulu : Fagositoz ve pinositozla alınan besinlerin bir zarla
çevrilmesiyle oluşur.
• Kontraktil (vurgan) koful : Tatlı suda yaşayan bir hücrelilerinde bulunan
kofuldur. Fazla suyu dışarı atar.
45. • Hücreye destek ve şekil verir.
• Hücre hareketini sağlar.
• Madde taşınmasında rol oynar.
Üç çeşittir.
1. Mikrofilamentler
2. Ara Filamentler
3. Mikrotübüller.
• Hücre İskeleti
Mikrofilamentler:
• Sert yapıdadırlar.
• Aktin moleküllerinden meydana gelmişlerdir.
• Tüm ökaryotik hücrede bulunurlar.
• Hücre hareketinde ve hücre şeklini korumada
rol oynarlar.
46. • Mikrofilmentlerden daha kalın,
mikrotübüllerden ise daha incedir.
• Hücre şekline destek ve organellerin hücre
içindeki yerlerini sabitleme gibi görevleri
vardır.
• Ökaryot ve prokaryot hücrelerin
sitoplazmasında serbest olarak bulunur.
• Mikrotübüller sil kamçı oluşumu – duyu
hücrelerinin uyartılması ve sitoplazma
hareketinde rol oynar. Ayrıca yüksek
bitkilerde iğ ipliklerini oluşturur.
• Ara Filamentler:
• Mikrotübüller:
47. Çekirdek: Hücre çekirdeği çekirdek zarı,
çekirdek plazması çekirdekçikden
meydana gelir.
Çekirdek zarı: Çift katlıdır. Dış zar
endoplazmik retikulumla bağlantılıdır ve
üzerinde ribozom bulunur.
Çekirdek zarı çekirdeğe şekil verir ve
çekirdeği korur. Çekirdek zarı hücre
bölünmesi esnasında kaybolur. Bölünme
bittikten sonra tekrar oluşur.
Çekirdek zarında açıklıklar por bulunur.
(Madde giriş ve çıkışı)
Çekirdek, kalıtsal bilginin depolandığı ve
hücrenin yönetildiği yerdir.
Hücre bölünmesiyle çekirdekteki kalıtsal
bilgi yeni hücrelere geçer.
• Çekirdek
Çekirdekçik
Çekirdek
zarı
Çekirdek
sıvısı
Por
Kromatin
48. • Çekirdek plazması: Çekirdek plazması, sitoplazmaya benzer ancak
ondan daha yoğundur. Bileşiminde çekirdekçik – DNA – RNA – protein
enzimler – su ve mineraller bulunur.
• Çekirdekçik: DNA, RNA ve protein bulunur, zarsız bir yapıdır.
Hücrelerdeki çekirdekçiğin sayısı ve büyüklüğü hücrenin aktivitesine
bağlıdır.
• Kromatin iplik: DNA – protein – az miktarda RNA dan oluşur. Kromatin
yapısı kalıtsal maddenin hücre bölünmediği zaman ya da bölünmeye
hazırlanırken görülen ince uzun ipliklerdir. Bölünmenin safhalarında
değişik şekiller gösterir.