''Bugün bağımsız bir bilim dalı olarak gelişme gösteren maliye biliminin konusunu, daha önce ki sunumlardan da bilindiği üzere, mali olay ve/veya olgular oluşturmaktadır.
Zaman içerisinde mali olay ve/veya olgular geçmiş zamana nazaran daha karmaşık yapı kazanmaktadır.
Bu olay ve/veya olguları yeterli ölçüde inceleyip çözümlemek karmaşık bir yapının olması sebebiyle biraz da olsa zor olmaktadır, denilebilir.
Söz konusu zorlukları aşmak amacıyla geliştirilmiş bazı yöntemlerden yararlanmak gerekmektedir...''
Proje Yönetiminde Karmaşıklık Yaklaşımı, Yeniden Bakış, PYYK 2012Safak EBESEK
2. Proje ve Yapım Yönetimi Kongresi, 13 – 16 Eylül 2012 İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Urla-İzmir
Proje yönetimi ve projelerle yönetim yaklaşımı, gittikçe artan bir uygulama alanı bulmaktadır. Bu alanda kullanılan teknik araçlar ve bu araçlardan beklenen sonuçlar yüksek bir kesinlik beklentisi üzerine kurulmuştur. Karmaşıklık teorisi proje yönetimi yaklaşımına yeni olanaklar getirmektedir. Böylece, sağlanamayan kesinliklerden hesaplanmış belirsizliklere doğru etkin bir açılım yapılabilir, karmaşıklık yaklaşımının temel anlayışları proje yönetimine yansıtılabilir. Yerleşik yaklaşımın dayattığı kalıpları karmaşıklık teorisinin ışığında yeniden gözden geçirmek örgütlere etkin bir iç görü ve sağlamlık sağlayabilir. Bu bildiride; aslında sorunlarımızın büyük bir kısmını oluşturan yaklaşım biçimlerinin uygulama aralığı ve bu yaklaşımın çözümsüzlüklerine yönelik araçlar, yeni bir bakışla incelenecektir
''Sosyal bir bilim alanı olarak kamu maliyesinin ele alınışı, tarihsel açıdan farklı yaklaşımları da beraberinde getirmiştir.
Bu yaklaşımlar, kamu maliyesinin kapsamı itibarıyla hangi açılardan belirlendiğine ilişkindir.
Kamu maliyesine; bir kısmı geleneksel nitelikte olan ve günümüzde işlevlerini büyük ölçüde kaybetmiş bulunan, bir kısmı ise geçerliliğini günümüzde sürdüren çeşitli yaklaşımlarda bulunulmuştur...''
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Bilimi Niteleyen Özellikler konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mayıs 2016
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Bilimsel Bilimsel Yönteme Giriş konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mayıs 2016
Proje Yönetiminde Karmaşıklık Yaklaşımı, Yeniden Bakış, PYYK 2012Safak EBESEK
2. Proje ve Yapım Yönetimi Kongresi, 13 – 16 Eylül 2012 İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Urla-İzmir
Proje yönetimi ve projelerle yönetim yaklaşımı, gittikçe artan bir uygulama alanı bulmaktadır. Bu alanda kullanılan teknik araçlar ve bu araçlardan beklenen sonuçlar yüksek bir kesinlik beklentisi üzerine kurulmuştur. Karmaşıklık teorisi proje yönetimi yaklaşımına yeni olanaklar getirmektedir. Böylece, sağlanamayan kesinliklerden hesaplanmış belirsizliklere doğru etkin bir açılım yapılabilir, karmaşıklık yaklaşımının temel anlayışları proje yönetimine yansıtılabilir. Yerleşik yaklaşımın dayattığı kalıpları karmaşıklık teorisinin ışığında yeniden gözden geçirmek örgütlere etkin bir iç görü ve sağlamlık sağlayabilir. Bu bildiride; aslında sorunlarımızın büyük bir kısmını oluşturan yaklaşım biçimlerinin uygulama aralığı ve bu yaklaşımın çözümsüzlüklerine yönelik araçlar, yeni bir bakışla incelenecektir
''Sosyal bir bilim alanı olarak kamu maliyesinin ele alınışı, tarihsel açıdan farklı yaklaşımları da beraberinde getirmiştir.
Bu yaklaşımlar, kamu maliyesinin kapsamı itibarıyla hangi açılardan belirlendiğine ilişkindir.
Kamu maliyesine; bir kısmı geleneksel nitelikte olan ve günümüzde işlevlerini büyük ölçüde kaybetmiş bulunan, bir kısmı ise geçerliliğini günümüzde sürdüren çeşitli yaklaşımlarda bulunulmuştur...''
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Bilimi Niteleyen Özellikler konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mayıs 2016
İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri (İBAT) Dersi Bilimsel Bilimsel Yönteme Giriş konusu
Bu sunum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde verilen İletişim Bilimlerinde Araştırma Teknikleri Dersi için hazırlanmıştır.
Yrd. Doç. Dr. Esmeray KARATAŞ ATEŞ
ekaratas@comu.edu.tr
Mayıs 2016
GİRİŞ:
Devletin finansal sistem ile olan ilişkisini iki açıdan ele almak mümkündür. Birincisi, devletin finansal sisteme yönelik müdahaleleri iken; ikincisi ise, devletin kaynak ihtiyacıyla finansal sistemden yararlanmasına ilişkindir.
Buna göre devletin, piyasa başarısızlıkları kapsamında finansal sistemde birtakım rolleri bulunmaktadır.
Bu sunumda, devletin finansal sisteme yönelik olarak müdahaleleri açıklanmaya çalışılacaktır.
GİRİŞ:
Kazançlı yatırım fırsatları için gerek duyulan kaynağın yaratılması, ekonomik faaliyetlerin oldukça köklü bir sorunudur. Bir yanda yatırımlar için gereken bilgi ve tecrübeye sahip, ancak gerekli fona sahip olmayanlar, diğer yanda ise elinde fon fazlası olanlar ancak yatırım için gerekli bilgi, tecrübe ya da sağlık gibi nitelikleri taşımayan bireyler vardır. Bu durumda “ekonomide etkinlik nasıl sağlanacaktır?” sorusuna verilecek cevap finansal sistemin en önemli varlık sebebini açıklamaktadır. Bu açıklamalar çerçevesinde, bu sunumda; finansal sistemin tanımı, unsurları ve işlevleri açıklanmaya çalışılacaktır.
''Öncelikli olarak sosyal bilimlerde tanım yapmak güçtür. Çünkü tanım yapılır iken, pek çok faktörün dikkate alınması ve yapılacak tanımın uzun bir süre geçerli olması gerekir. Maliye ilminin tanımının yapılmasında da benzer güçlükler yaşanmıştır. Bununla beraber, iktisatçı ve maliyeciler tarafından özgün tanımlar da yapılmamış değildir...''
‘’Yabancı dildeki karşılıkları olan bu terimlerin kökenleri itibariyle, ortaçağda mali işlerinin yapılabilmesi için ‘’Finare’’ ve ‘’Finatio’’ kelimelerine dayanabilir. Günümüzde maliye, finans kelimesi ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Dilimize Tanzimat döneminde giren finans, ‘’maliye’’ şeklinde tercüme edilmiş ve okullarımızda ‘’İlm-i Mali’’ adı ile okutulmuştur...’’
More Related Content
More from Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ekonomi ve Mali Piyasalar Analizi Anabilim Dalı
GİRİŞ:
Devletin finansal sistem ile olan ilişkisini iki açıdan ele almak mümkündür. Birincisi, devletin finansal sisteme yönelik müdahaleleri iken; ikincisi ise, devletin kaynak ihtiyacıyla finansal sistemden yararlanmasına ilişkindir.
Buna göre devletin, piyasa başarısızlıkları kapsamında finansal sistemde birtakım rolleri bulunmaktadır.
Bu sunumda, devletin finansal sisteme yönelik olarak müdahaleleri açıklanmaya çalışılacaktır.
GİRİŞ:
Kazançlı yatırım fırsatları için gerek duyulan kaynağın yaratılması, ekonomik faaliyetlerin oldukça köklü bir sorunudur. Bir yanda yatırımlar için gereken bilgi ve tecrübeye sahip, ancak gerekli fona sahip olmayanlar, diğer yanda ise elinde fon fazlası olanlar ancak yatırım için gerekli bilgi, tecrübe ya da sağlık gibi nitelikleri taşımayan bireyler vardır. Bu durumda “ekonomide etkinlik nasıl sağlanacaktır?” sorusuna verilecek cevap finansal sistemin en önemli varlık sebebini açıklamaktadır. Bu açıklamalar çerçevesinde, bu sunumda; finansal sistemin tanımı, unsurları ve işlevleri açıklanmaya çalışılacaktır.
''Öncelikli olarak sosyal bilimlerde tanım yapmak güçtür. Çünkü tanım yapılır iken, pek çok faktörün dikkate alınması ve yapılacak tanımın uzun bir süre geçerli olması gerekir. Maliye ilminin tanımının yapılmasında da benzer güçlükler yaşanmıştır. Bununla beraber, iktisatçı ve maliyeciler tarafından özgün tanımlar da yapılmamış değildir...''
‘’Yabancı dildeki karşılıkları olan bu terimlerin kökenleri itibariyle, ortaçağda mali işlerinin yapılabilmesi için ‘’Finare’’ ve ‘’Finatio’’ kelimelerine dayanabilir. Günümüzde maliye, finans kelimesi ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Dilimize Tanzimat döneminde giren finans, ‘’maliye’’ şeklinde tercüme edilmiş ve okullarımızda ‘’İlm-i Mali’’ adı ile okutulmuştur...’’
More from Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ekonomi ve Mali Piyasalar Analizi Anabilim Dalı (7)
1) ULKU (2018) - Maliye Biliminin Tanımı ve Konusu
3) ULKU (2018) - Mali Olayların İncelenmesinde Kullanılan Yöntemler
1. T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
İKTİSADİ VE İDARİ BİLİM FAKÜLTESİ
Mali Olayların İncelenmesinde
Kullanılan Yöntemler
Yunus Emre ÜLKÜ
Ankara, Nisan 2018.
İletişim:
E-posta: yunus.ulku@gazi.edu.tr. & ynsulku@hotmail.com
Sosyal Platform: Facebook: www.facebook.com/yunus.ulkuu
LinkedIn: www.linkedin.com/in/yunus-emre-ülkü-200005126/
2. 1
ᴥ Bugün bağımsız bir bilim dalı olarak gelişme gösteren maliye biliminin
konusunu, daha önce ki sunumlardan da bilindiği üzere, mali olay ve/veya
olgular oluşturmaktadır.
ᴥ Zaman içerisinde mali olay ve/veya olgular geçmiş zamana nazaran daha
karmaşık yapı kazanmaktadır.
ᴥ Bu olay ve/veya olguları yeterli ölçüde inceleyip çözümlemek karmaşık bir
yapının olması sebebiyle biraz da olsa zor olmaktadır, denilebilir.
ᴥ Söz konusu zorlukları aşmak amacıyla geliştirilmiş bazı yöntemlerden
yararlanmak gerekmektedir.
ᴥ Bu sunumda, bu yöntemleri üçe ayırıp bazı temel kavramlar yardımıyla
açıklamaya çalışacağız.
3. 2
ᴥ Bu yönteme ‘’İstidlal’’yahut ‘’Mücerret (Osm.)’’ismi de verilmektedir.
ᴥ Bu yönteme göre, mantık ve muhakeme yoluyla ve bazı varsayımlar yardımıyla
olaylar incelenir.
ᴥ Bu olaylardan hareketle, belirli sonuçlara ulaşılır.
ᴥ Burada olaylar incelenirken izlenen usul ya genelden özele ya da toplumdan
kişiye ya da bireye doğrudur.
ᴥ Bu yöntemde, gözlem pek kullanılmamakta olup belirli şartlar altında olaylar
incelenirken fikren ve mantık yoluyla ilişkilendirilmektedir (Eker ve Bülbül,
2013: 25).
4. 3
Tanım 1. İSTİDLAL
‣ İslam düşüncesinde genel olarak akıl yürütmeye, fakat daha özel olarak da
somut olgu ya da sonuçlardan onların nedenleri çıkarsayan akıl yürütme
tarzıdır.
‣ Bu bağlamda, aynı İslam mantığı ya da düşüncesinde tümevarıma, yani
tikel durum ya da örneklere ilişkin gözlem yoluyla genel ya da tümel bir
sonuca ulaşma işlemine istikra adı verilir.
‣ Aynı gelenekte, gerçek ya da bilimsel tümevarım için gerekli olan koşulları
sağlamayan eksik tümevarıma ise, istikra’ün nakıs adı verilmiştir (Cevizci,
1999: 477).
5. 4
ᴥ Bu yöntemin kullanımı sosyal bilimlerde genel yaygın ise de, maliye
bilimi açısından kullanımı nispeten sınırlı olabilmektedir.
ᴥ Çünkü, mali olaylar iktisadi olaylara göre daha az soyuttur,
denilebilir.
ᴥ Mali olayların büyük ölçüde devlet (aygıtıyla) ilişki içerisinde olması
ve belirli yasalara dayanması da mali olayların daha az soyut
olmasına yol açmaktadır.
6. 5
Tanım 2. SOYUT
(Lat. Abstractus, Os. Mücerret, İng. Abstract, Fr. Abstrait, Al. Abstrakt)
‣ Nesnelerin, olayların, fenomenlerin, onlardan, yani nesnelerin olayların ve fenomenlerin
kendilerinden ayrı olarak düşünülen ya da değerlendirilen nitelikleri için kullanılan sıfattır.
‣ Örneğin, vatanseverlik, vatanını sevenlerden hareketle oluşturulmuş soyut bir niteliktedir.
‣ Yine, örneğin ‘’sarı’’ kavramı, elle tutulamaz, gözle görülemez bir niteliğe işaret edilirken değil de,
tek tek nesnelerin gösterilmesinde kullanılması bakımından somut olmakla birlikte, ‘’sarılık’’nesne ya
da nesnelerin bir niteliğinin, zihinsel bir soyutlama ile belirtilmesi bakımından soyut bir kavramdır.
‣ Şu halde, varoluşunu bir başka şeye borçlu olan ve ancak düşünmede ve zihinde bir başka şeyle ilişki
içinde, nesne ya da nesnelerin niteliği olarak düşünülen şeyin kavramına ise, soyut kavramı adı
verilir.
‣ Klasik mantıkla, birçok bireyin onlardan ayrı olarak düşünülen, ortak doğasının adı olan terime ise
‘’soyut terim’’denmektedir.
‣ ‘’İnsanlık’’, soyut terime verilecek en iyi örnektir (Cevizci, 1999: 794).
7. 6
ᴥ Bu yönteme ‘’İstikra’’ ismi de verilmektedir.
ᴥ Bu yönteme göre; olaylar incelenirken, kişiden ya da bireyden topluma, özelden
genele gözlem ve deney yoluyla gidilmektedir.
ᴥ Burada çeşitli olayları incelemek için uğraşı verilir.
ᴥ İncelenen olaylar arasında devamlı bir ilişki bulunursa bu bir hipotez olarak
ortaya konur.
ᴥ Daha sonra yine tecrübe ve gözlemlere devam edilerek bulunan sonuçlar kontrol
edilir
(Eker ve Bülbül, 2013: 26).
8. 7
Tanım 3. HİPOTEZ
(Yun. Hupothesis, İng. Hypothesis, Fr. Hypothese, Al. Hypothese)
‣ Genel olarak, bir ilke, kabul, tahmin, koşul ve öncüle yol gösterici bir
düşüncedir.
‣ Mantıkta, koşullu bir önermenin koşul kısmı, ön bileşenidir.
‣ Bilim ya da metodolojide, gözlemlenen olgularla ve olgular arasındaki
ilişkilerle ilgili açıklama taslağı ya da belirli olgulara ilişkin geçici bir
açıklama işlevi gören önerme ya da kabuldür.
‣ Olguları açıklama gücüne sahip görünen ve deney yoluyla sınanmaya
elverişli bir yapıda olup, ilgili olaylar ya da veriler tarafından
desteklenebildiği gibi, red de edilen bir önermedir
(Cevizci, 1999: 418).
9. 8
ᴥ Geçmiş zamanda bazı bilim insanlarınca, bu yöntemin, devleti ve devlet
faaliyetlerini inceleme konusu yapan bilimlerde uygulanamayacağı öne
sürülmüştür.
ᴥ Toplum yaşamında ortaya çıkan mali olayların rahat bir şekilde
gözlenemeyeceği, belirli bir zaman ve yerde, belirli şartlar altında olayların
tekrarına imkan olmadığı, deneyin ise bütünüyle imkansız olduğu gerekçesiyle
endüktif yöntemin maliye biliminde kullanılamayacağı ifade edilmiştir.
ᴥ Ancak, 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra iktisadi ve mali olayların gözlem ve
deney yoluyla incelenmesinin mümkün olabileceği şeklindeki görüşler ağırlık
kazanmış ve yapılan çalışmalardan da olumlu sonuçlar alınmıştır
(Eker ve Bülbül, 2013: 26).
10. 9
ᴥ Maliye biliminin son derece karmaşık niteliklere sahip bir bilim dalı olması, bu
bilim dalında kullanılacak yöntemlerin de aynı özelliği taşımasını gerekli
kılmaktadır.
ᴥ Bu nedenle, günümüzde maliye biliminin çağdaş yöntemi, gerçekçi ve somut
temele dayanan karma bir yöntemdir.
ᴥ Mali olayları derinlemesine incelemek ve bazı sonuçlara ulaşmak bu tür bir
yöntem sayesinde mümkün olabilir.
ᴥ Zira mali olayların pek çok yönü bulunmaktadır.
ᴥ Uygun yöntemler izlenmemesi durumunda yanlış sonuçlar elde etme ihtimali
yüksek olacaktır (Eker ve Bülbül, 2013: 26), diğer bir deyişle, en uygun
yöntemlerin izlenememesi yanlış sonuçlara ulaşmada kaçınılmaz olacaktır.
11. 10
Tanım 4. SOMUT
(Os. Müşahhas, İng. Concrete, Fr. Concret, Al. Konkret)
‣ Ortak özellik ya da nitelikleri ön plana çıkartan genel ya da soyuta karşıt olarak, bireysel,
pratik ve tikel olan için kullanılan sıfattır.
‣ Dolayımlı bir tarzda bilinen, varoluşu çıkarsanana karşıt olarak, doğrudan ve aracısız bir
biçimde algılanan, deneyim yoluyla bilinen, aktüel varoluşun bir parçası olan şeyi ifade
etmektedir
‣ Hipotetik ya da teorik olana karşıt olarak, elle tutulur gerçekliğin ayrılmaz bir parçası
olan şeyi; belirli bir zaman ve yerde bulunan, gözle görülen, doğal ve bütünlüğü
içerisinde ortaya çıkan bağımsızlık gerçeği; karmaşıklık bir gerçeklik içinde olan şeyi
gösteren terimdir
‣ Bu bağlamda ve somut sözcüğünün söz konusu anlamı içinde, tek bir nesneye işaret eden,
başka bir şeye bağlı olmadan, kendi başına varolan bir şeyin kavranmasına somut
kavram, bir birey ya da bireylerin adı olan terime soyut terim adı verilir
(Cevizci, 1999: 418).
12. 11
⁍ Cevizci, Ahmet. (1999), Felsefe Sözlüğü, Geliştirilmiş ve Gözden
Geçirilmiş 3. Baskı, Paradigma Yayınları, İstanbul.
⁍ Eker, Aytaç ve Bülbül, Duran. (2013), Kamu Maliyesi, 1. Baskı,
Özbaran Ofset Matbaacılık, Ankara.