4. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
İletişim sistemi ile siyasal sistem arasındaki
ilişkiler uzun yıllardır tartışılmaktadır.
Konuyla ilgili olarak yapılan çalışmaların
temelinde, iletişim sisteminin siyasal
sistemden etkilenerek, siyasal sisteme göre
şekillendiği olgusu yatmaktadır.
6. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
OTORİTER KURAM
Bu sistemde basın özgürlüğünden söz
edilememektedir. Yönetim erkini elinde
bulunduran güç, basını kontrol altına alarak
varlığını sürdürme ve pekiştirme amacı
gütmektedir.
7. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Dolayısıyla bu tür sistemlerde basın siyasal
otoritenin güdümü ve denetiminde varlığını
sürdürmek durumundadır. Gizli veya açık
sansür, rüşvet verme, vergi oranlarını
artırma gibi yöntemlerin günümüzde bile
siyasal otorite tarafından basını kontrol altına
almak için kullandığı görülmektedir.
8. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
TOTALİTER – SOSYALİST KURAM
Bu sistemlerde medya, iktidarın doğrudan
denetim ve gözetimi altında bulunduğundan,
özel mülkiyete konu olamamaktadır.
Komünist Parti’nin yayın organı konumundaki
medyaya parti amaçları doğrultusunda yayın
yapma esası getirilmiştir.
9. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Sınıfsız topluma ulaşma ideali doğrultusunda
yayınlarına şekil ve içerik verilen medya, parti
amaçlarını eleştirememekle birlikte, yalnızca
kullanılan yöntem ve araçlar doğrultusunda
kısmi eleştiri getirebilmektedir.
10. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
LİBERAL (ÖZGÜRLÜKÇÜ) KURAM
İletilerin serbest pazar ortamında alınıp
satılan bir meta olarak görüldüğü bu
sistemde, dileyen herkesin hiçbir kısıtlama ve
önkoşul olmaksızın alana girebileceği
belirtilmektedir.
11. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Arz ve talebin bir araya geldiği özgür ve
serbest pazar ortamında, rasyonel
davranacağı düşünülen bireylerin özgür
iradeleriyle seçim yapacağı belirtilmektedir.
12. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Seçme eylemi sonucunda bireylerin iyi
iletilere yönelerek bunları alacağı, kötü ve
zararlı iletilerin ise talep bulamadığından
pazarı terk edeceği ön görülmüştür.
13. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Liberal Medya Kuramı’nın Batı Avrupa ülkeleri ile
A.B.D.’deki uygulamalarında, başlangıçta
öngörülemeyen birtakım sıkıntılar yaşanması üzerine,
A.B.D.’ de oluşturulan Hutchins Komisyonu’nun
çalışmaları sonucunda literatüre Sosyal Sorumluluk
Kuramı adıyla yeni bir kuram girmiştir.
14. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Basın alanında görülen mülkiyet yoğunlaşmalarının
had safhaya ulaşması, basının halka karşı olan
sorumluluklarını ikinci plana itmesi, tamamen ticari
kaygılar nedeniyle ilan ve reklam verenlerin, yayınların
nitelik ve niceliği üzerinde etkinliğinin artması gibi
olgular kuramın çıkış noktalarını oluşturmaktadır.
15. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlerlik
sağlaması ve varlığını sürdürebilmesi için basına büyük
görevler düştüğü noktasından hareket eden Sosyal
Sorumluluk Kuramı ile, basının bağımsızlığı ile
topluma karşı görev ve sorumlulukları arasında bir
denge kurması gerektiği öne sürülmüştür.
16. SİYASAL REJİMLER & HUKUK
Türkiye’deki iletişim sisteminin
genel görünümü sizce nasıl?
19. ANAYASAL TEMELLER
Haberleşme Özgürlüğü (Md. 22)
“Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir.
Haberleşmenin gizliliği esastır. Milli güvenlik, kamu
düzeni, suç işlemesinin önlenmesi, genel sağlık ve
ahlakın korunması veya başkalarının hak ve usulüne
göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça, yine bu
sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde de kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri
bulunmadıkça; haberleşme engellenemez ve gizliliğine
dokunulamaz. Yetkili merciin kararı yirmi dört saat
içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim,
kararını kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde karar
kendiliğinden kalkar. İstisnaların uygulanacağı kamu
kurum ve kuruluşları kanunda belirtilir.”
20. ANAYASAL TEMELLER
Düşünce ve Kanaat Özgürlüğü (Md. 25)
“Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her
ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve
kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce
kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz.”
21. ANAYASAL TEMELLER
Düşünceyi Açıklama ve Yayma Özgürlüğü (Md. 26)
“Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya
başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama
ve yayma hakkına sahiptir.”
22. ANAYASAL TEMELLER
Düşünceyi Açıklama ve Yayma Özgürlüğü (Md. 26)
DİKKAT!
Bu hürriyetlerin kullanılması, milli güvenlik, kamu
düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri
ve Devletin ülkesi ve milleti için bölünmez
bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi,
suçluların cezalandırılması, Devlet sırrı olarak
usulünce belirtilmiş bilgilerin açıklanmaması,
başkalarının şöhret veya haklarının korunması veya
yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine
getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir.
23. ANAYASAL TEMELLER
Bilim ve Sanat Hürriyeti (Md. 27)
“Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve
öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü
araştırma hakkına sahiptir.”
24. ANAYASAL TEMELLER
Basın Özgürlüğü (Md. 28)
“Basın hürdür, sansür edilemez. Basımevi kurmak izin
alma ve mali teminat yatırma şartına bağlanamaz.”
25. ANAYASAL TEMELLER
Basın Özgürlüğü (Md. 28)
“Basın hürriyetinin sınırlanmasında, Anayasanın
düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ve bilim ve
sanat hürriyetinin sınırlandırılmasına ilişkin hükümleri
uygulanır.”
26. ANAYASAL TEMELLER
Basın Özgürlüğü (Md. 28)
“Tedbir yolu ile dağıtım hâkim kararıyla; gecikmesinde
sakınca bulunan hallerde de kanunun açıkça yetkili
kıldığı merciin emriyle önlenebilir. Dağıtımı önleyen
yetkili merci, bu kararını en geç yirmi dört saat içinde
yetkili hâkime bildirir. Yetkili hâkim bu kararı en geç
kırk sekiz saat içinde onaylamazsa, dağıtımı önleme
kararı hükümsüz sayılır.”
27. ANAYASAL TEMELLER
Basın Özgürlüğü (Md. 28)
“Devletin ülkesi ve milliyetiyle bölünmez
bütünlüğünün, milli güvenliğin, kamu düzeninin, genel
ahlakın korunması ve suçların önlenmesi bakımından
gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunun
açıkça yetkili kıldığı merciin emriyle toplatılabilir.”
28. ANAYASAL TEMELLER
Basın Özgürlüğü (Md. 28)
“Türkiye’ de yayımlanan süreli yayınlar, “Devletin
ülkesi ve milliyetle bölünmez bütünlüğüne,
Cumhuriyetin temel ilkelerine, milli güvenliğe ve genel
ahlaka aykırı yayımlardan mahkum olma halinde,
mahkeme kararıyla geçici olarak kapatılabilir.
Kapatılan süreli yayının açıkça devamı niteliğini
taşıyan her türlü yayın yasaktır; bunlar hâkim
kararıyla toplatılır.”
29. ANAYASAL TEMELLER
Süreli ve Süresiz Yayın Hakkı (Md. 29)
“Süreli veya süresiz yayın önceden izin alma ve mali
teminat yatırma şartına bağlanmaz.”
30. ANAYASAL TEMELLER
Basın Araçlarının Korunması (Md. 30)
“Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan
basımevi ve eklentileri ile basın araçları, suç aleti
olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemez veya
işletilmekten alıkonulamaz.”
31. ANAYASAL TEMELLER
Kamu Tüzel Kişilerinin Elindeki Basın Dışı Kitle
İletişim Araçlarından Yararlanma Hakkı (Md. 31)
“Kişiler ve siyasi partiler, kamu tüzel kişilerinin elindeki
basın dışı kitle haberleşme ve yayım araçlarından
yararlanma hakkına sahiptir. Bu yararlanmanın
şartları ve usulleri kanunla düzenlenir.”
32. ANAYASAL TEMELLER
Düzeltme ve Cevap Hakkı (Md. 32)
“Düzeltme ve cevap hakkı, ancak kişilerin haysiyet ve
şereflerine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe
aykırı yayınlar yapılması hallerinde tanınır ve kanunla
düzenlenir.”
34. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Teknolojik ilerlemelerin baş döndüren bir hıza
ulaşmasına bağlı olarak, uluslararası toplum
küreselleşme kavramıyla tanışmıştır.
Sanayi Toplumu > Bilgi Toplumu > Küreselleşme
35. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
İçe kapalı toplumların yaşamlarını kapalı bir şekilde
devam ettirebilmelerinin olanaksız hale geldiği
günümüzde, toplumlararası ilişkilerin yoğunluğuna
bağlı olarak dünya neredeyse tek toplumlu bir yapıya
dönüşmüştür.
36. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Yakın ilişki ve etkileşim içerisinde bulunan ülkeler,
uluslar arası ilişkilerin, etkileşimin ya da iletişimin
yoğunlaşmasına bağlı olarak uluslar arası hukuk
kurallarının oluşmasına yönelik girişimlerde
bulunmuşlardır. Ülkelerin büyük çoğunluğunun kabul
ettiği anlaşmalarla şekillenen uluslar arası hukuk
kuralları, ülkelerin diğer ülkeleri etkileyen
faaliyetlerinin yanında kişilerin ülke sınırlarını aşarak
diğer ülkeleri etkileyen faaliyetlerinin de
düzenlenmesine yönelik olarak uygulanmaktadır.
37. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Konu iki temel belgede düzenlenmiştir. Bu belgelerden
biri İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, diğer
ise Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesidir.
38. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi
Birleşmiş Milletler Örgütü özellikle dünyanın
neresinde olursa olsun, gerçekleştirilen insan hakları
ihlallerinin dünya kamuoyunda duyurulması
konusunda büyük çabalar gösteren kitle iletişim
araçlarının korunması ve çalışmalarının
kolaylaştırılması noktasında üye ülkelerin belli
taahhütler altına girmesine yönelik çalışmalar
yürütmüştür.
39. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi
Yürütülen çabalar sonrasında taraf ülkelerin kabul
ettiği, kitle iletişim araçlarının korunmasını da
kapsayan bir beyanname, bir ortak metin uluslar arası
düzeyde yürürlüğe konulmuştur.
40. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi
19. Maddeye göre; “Her ferdin fikir ve ifade
hürriyetine hakkı vardır. Bu hak fikirlerinden dolayı
rahatsız edilmemek, ülke sınırları söz konusu
olmaksızın bilgi ve fikirleri her vasıtayla aramak, elde
etmek ve yayma hakkını zorunlu kılar” hükmü
getirilmiştir.
41. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında
düzenlenen ve uluslar arası korunmaya alınan bir
kısım hakların arasında kitle iletişim araçlarının
kullanılması suretiyle gerçekleştirilmesi zorunlu olan
ifade özgürlüğü bulunmaktadır. Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi’ nin 10. Maddesi ifade özgürlüğüyle
birlikte kitle iletişim özgürlüğünü düzenlemiştir. Bu
düzenlemeye göre;
42. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
1. Her birey ifade ve açıklama hakkına sahiptir. Bu hak
yorum yapabilme özgürlüğünü resmi makamların
müdahalesi ve memleket sınırları söz konusu
olmaksızın, haber veya fikir almak veya vermek
hürriyetini içerir. Bu madde, ülkelerin radyo, sinema
veya televizyon işletmelerini bir müsaade rejimine
bağlamalarına engel değildir.
43. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
2. Kullanılması görev ve sorumluluğu gerektiren bu
hürriyetler, demokratik toplulukta, zorunlu önlemler
olarak, milli güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya
kamu güvenliğinin/kamu düzeninin, kamu düzenini
korumanın, suçun önlenmesinin, sağlığın veya ahlakın,
başkalarının şöhret veya haklarının korunması, gizli
haberlerin ifşasına mani olunması veya adalet
kuvvetinin üstünlüğünün ve tarafsızlığının sağlanması
için ancak ve kanunla belirli usullere, şartlara veya
kısıtlamalara veya yaptırımlara tabi tutulabilir.
44. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi
Avrupa Konseyine üye ülkeler, televizyon yayıncılığının
ulusal sınırları aşması sonrasında, yayıncılık
faaliyetlerinin bir düzen içerisinde devam etmesini
sağlamaya yönelik olarak ortak bir metin üzerinde
anlaşmışlar ve sözleşme imzalamışlardır.
45. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi
Avrupa Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi, kitle iletişim
hukukunun uluslar arası kaynakları arasında, bu alanı
doğrudan düzenleme konusu yapan en önemli metni
oluşturmaktadır.
46. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi
Televizyon yayıncılığı konusunda tanımlar,
yükümlülükler, yayıncıların bilgi vermeleri, yayıncıların
sorumlulukları, cevap hakkı, haber alma hakkı, reklam
düzeni, sınır ötesi yayıncılıkla ilgili bir komisyon
kurulması ve komisyon raporları ve benzeri konular
düzenlenmiş bulunmaktadır.
47. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi
Televizyon sözleşmesi iç hukukumuzda bir kanun
metni gibi doğrudan uygulama alanı bulmakta ve idari
yargı yerleri tarafından dikkate alınarak
uyuşmazlıkların çözümünde yol gösterici olmaktadır.
Türkiye 07.09.1992 tarihinde bu sözleşmeyi
imzalamıştır.
48. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi
Bu sözleşmeden sonra da televizyon yayıncılığı ve
benzeri sınır ötesi yayınlar konusunda uluslar arası
sözleşmeler yapılması yoluna gidilmiştir ve gidilmeye
devam edilmektedir.
49. ULUSLARARASI DÜZENLEMELER
Sınır ötesi Televizyon Sözleşmesi
•Televizyon Yayınlarının Korunmasına Dair Sözleşme
•Televizyon Filmleri Vasıtasıyla Programların
Mübadelesine Dair Avrupa Antlaşması
•Birleşmiş Milletler Uluslararası Düzeltme Hakkı
Sözleşmesi
ve benzeri sözleşmeler kitle iletişim yayıncılığı
alanında uluslararası hukukun zemininin
oluşturmaktadır.
51. KANUNİ DÜZENLEMELER
Kanun koyucu, kitle iletişim kuruluşlarını, çalışanlarını
ve araçlarını doğrudan ilgilendiren düzenlemeler
getirdiği gibi, kitle iletişim alanını dolaylı olarak
etkileyen düzenlemeler de getirmiştir. Bu
düzenlemeler yazılı basın alanını, radyo ve televizyon
alanını, bilgi edinme hakkını düzenleyen kanunlar
olarak karşımıza çıkmaktadır.
52. KANUNİ DÜZENLEMELER
Basın Kanunu
09.06.2004 tarih ve 5187 Sayılı Basın Kanunu, 1950
tarihli 5680 Sayılı Basın Kanununu yürürlükten
kaldırmış ve basın özgürlüğünü ve basın özgürlüğünün
kullanımını günümüz koşullarında yeniden
düzenlemiştir.
53. KANUNİ DÜZENLEMELER
Basın Kanun
Basın kanunu, basınla ilgili temel kavramlardan,
uyulması gereken temel ilkelere, basın özgürlüğünün
içeriğinden tanımlanmasına, yayın kuruluşlarının
yapılandırılmasına, cezai ve hukuki sorumluluğa,
düzeltme ve cevap hakkına kadar pek çok konuyu
düzenlemiştir.
54. KANUNİ DÜZENLEMELER
Radyo ve Televizyon Kuruluş ve Yayınları Hakkında
Kanun
Radyo ve televizyon yayınları çeşitli gerekçelerle
önceleri devletlerin tekellerinde kalmış, özel sektörün
bu alanda faaliyet göstermesine izin verilmemişken;
zaman içerisinde ortaya çıkan fiili durum bir Anayasa
değişikliği ile yasal zemine kavuşturulmuştur.
55. KANUNİ DÜZENLEMELER
Radyo ve Televizyon Kuruluş ve Yayınları Hakkında
Kanun
13.04.1994 Tarih ve 3984 Sayılı Radyo ve
Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun ilk
defa özel sektörün radyo ve televizyon yayıncılığına
girmesine izin vermiş ve alanı düzenlemiştir.
Magicbox, Teleon, InterStar, Kanal 6 vs.
56. KANUNİ DÜZENLEMELER
Radyo ve Televizyon Kuruluş ve Yayınları Hakkında
Kanun
Kanunun getirdiği bir başka yeni düzenleme ise, özel
radyo ve televizyonların yayıncılık faaliyetlerinin
takibiyle görevli olmak üzere, düzenleme, gözetim ve
denetim yetkilerine sahip, gerektiğinde idari nitelikte
yaptırımlar uygulayabilen bir kamu kurumu olan
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’ nun kurulmasıdır.
57. KANUNİ DÜZENLEMELER
Radyo ve Televizyon Kuruluş ve Yayınları Hakkında
Kanun
3984 sayılı Kanun, RTÜK’ ün oluşumunu, görev, yetki,
sorumluluk ve çalışma yöntemini ayrıntılı olarak
düzenlemiştir.
58. KANUNİ DÜZENLEMELER
Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu
İlk olarak 1964 yılında 359 sayılı kanun ile bir kamu
tüzel kuruluşu olarak TRT kurulmuştur.
11.11.1983 Tarihli 2954 Sayılı Türkiye Radyo ve
Televizyon Kanunuyla radyo ve televizyon alanında
devlet yayıncılığına ilişkin düzenlemeler getirilmiştir.
59. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Bilgi edinmeyi bir hak olarak düzenleyen 09.10.2003
Tarih ve 4982 Sayılı Bilgi Edinme Kanunu, kitle iletişim
faaliyetlerinin kamu yararına yapılan bilgi
sağlama/bilgi aktarma faaliyeti olduğunu açıkça
düzenlemese de ortaya koymuştur.
60. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Bilgi edinme bireyin birey olarak var olmasını sağlayan
düşüncelere sahip olabilmesi ve kendi kendini ifade
etmesi açısından birincil öneme sahip bir şarttır. Bilgi
edinme yolları kapalı bireylerin düşünce ve ifade
konusunda özgür bulunması anlamlı olmayacaktır.
61. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Bireyin bilgi edinme yollarının açık olmasından
anlaşılacak ilk şey ise kamuya yararlı faaliyetler olarak
tanımlanan kitle iletişim faaliyetlerinin bireylere doğru
bilgi aktarmasının önünün açılmasıdır.
62. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Bilgi edinme, bireyin yaşamını devam ettirme
sürecinde, zorlukları aşma ve kolaylığı yakalama
amacına yönelik olarak, senteze ulaşabilmek için
çevresinden veriler toplamasıdır.
63. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Bilgi toplumuna geçilmesi, kitle iletişim araçlarının
dünyayı tek bir ülke haline getirmiş olduğu gerçeği,
ülke sınırlarını yok sayan sosyal ve ekonomik
faaliyetlerin hızla artması ve siyasi sınırların
anlamsızlaşmasıyla birlikte bilgi akışının bütün
insanlığa yönelmesi bilgi edinmeyi bir özgürlük haline
getirmektedir.
64. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Bilgi akışının engellenmemesi, bireylerin bilgiye
ulaşabilmesi, gerçeklerin gizlenmemesi vb. olumsuz
tavrın devletten beklenmekte olması, bilgi edinmenin
özgürlük boyutuyla ilgilidir.
65. KANUNİ DÜZENLEMELER
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
Özgürlük olarak bilgi edinme, Düşünce Özgürlüğü,
Basın Özgürlüğü, Kitle İletişim Özgürlüğü, Haberleşme
Özgürlüğü gibi özgürlüklerle iç içe geçmiş bir
özgürlüktür.
67. SINIRLAMALAR
Kitle iletişim faaliyetlerinin Anayasal ve yasal
düzenlemelere tabi tutulması, kitle iletişim
faaliyetlerinin yürütülmesi sırasında uyulması gereken
kuralların belirlenmesi, faaliyetleri yürütecek kurum
ve kuruluşların nasıl kurulacakları, görev ve
sorumlulukların neler olduğu, uyulması gereken
yasaklar ve benzeri konuların yasada yer alması
anlamına gelir.
68. SINIRLAMALAR
Temel olarak kitle iletişim faaliyetlerinin
sınırlandırılmasında iki farklı uygulama karşımıza çıkar.
Bunlardan birincisi olumlu sınırlandırma yani kitle
iletişim faaliyetlerinin nasıl yürütüleceğini gösterme
şeklinde iken diğeri, kitle iletişim faaliyetleri sırasında
yapılmaması gerekenleri belirleyecek ortaya konulan
olumsuz sınırlamalardır.
69. SINIRLAMALAR
Olumlu Sınırlamalar
Olumlu sınırlamalar olarak ifade edilen düzenlemeler,
kanun koyucunun Basın Kanunu, Radyo ve
Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun,
Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununda yer alan
düzenlemelerle Anayasanın ilgili maddelerinde yer
alan ve özgürlüklerin kullanılmasını düzenleyen /
kullanılmasına yol gösteren düzenlemelerdir.
70. SINIRLAMALAR
Olumsuz Sınırlamalar
Kitle iletişim faaliyetleri sırasında uyulması gereken
olumsuz sınırlamalar, kitle iletişim araçlarının ve
çalışanlarının yayıncılık faaliyetleri sırasında uymaları
gereken yasakları, daha doğrusu yapılmaması gereken
işleri ifade eder.
71. SINIRLAMALAR
Olumsuz Sınırlamalar
Olumsuz sınırlamaların temelinde Anayasada yer alan
yasaklar yer almaktadır.
Basın Kanununda yer alan yayın yasakları kitle iletişim
faaliyetlerinin sınırlandırılmasında dikkat çeken
yasaklardan biridir. Radyo ve Televizyonların Kuruluş
ve Yayınları Hakkında Kanun da bir diğer örnek olarak
verilebilir.
72. SINIRLAMALAR
Olumsuz Sınırlamalar
Bazı kanunlarda suçla mücadele, kamu düzeninin
korunması, ulusal güvenlik ve benzeri konulardan
dolayı kitle iletişim kurum ve kuruluşlarının yayınlarına
sınırlandırmalar getirmiştir.
73. SINIRLAMALAR
Olumsuz Sınırlamalar
Bu bağlamda Olağanüstü Hal Kanunu, Türk Ceza
Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu, Sporda Şiddet ve
Düzensizliğin Önlenmesi Hakkında Kanun gibi çeşitli
kanunlarda kitle iletişim faaliyetlerinin
sınırlandırılmasına dair düzenlemeler yer almaktadır.
75. Türkiye’deki İletişim Sisteminin Medya ve
Siyaset İlişkilerine Yansımaları*
Metin IŞIK (Prof. Dr.)
*“Medya ve Siyaset” isimli kitapta bölüm. Edt: Zülfikar DAMLAPINAR (Doç. Dr.)
Kitle İletişim Hukuku
Prof. Dr. Nusret İlker ÇOLAK
Kaynaklar