SlideShare a Scribd company logo
D/G/S
©
– Düşün/Geliştir/Sat
©
Dizisi – 2
(Büyüme ve Üretim Odaklı Sektörler için İnovasyon Rehberi)
Zihin Emeği:
İnovasyonun İtici
Gücü
Yazan: B. Aykut ARIKAN
İstanbul – 2015
Zihin	Emeği:	İnovasyonun	İtici	Gücü	 	 Yazan:	B.	Aykut	ARIKAN	
	
Her	hakkı	saklıdır.	 	
2	
YASAL UYARI:
Bu doküman, Burhanettin Aykut ARIKAN tarafından yazılmış olup, tüm yasal, fikri ve sınai
hakları ile telifi yazara aittir. Doküman aşağıda açıklandığı şekliyle Creative Commons Alıntı-
Gayriticari-LisansDevam 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Yine tüm yasal, fikri ve sınai hakları ile telifi Burhanettin Aykut ARIKAN’a ait olan “D/G/S©
–
Düşün/Geliştir/Sat©
Dizisi”nin ikincisi olan bu yazının kaynağı, yazarın aykutarikan.com web
adresindeki kişisel bloğunda 02/05/2015 tarihinde ve (http://aykutarikan.com/2015/05/02/zihin-emegi-
inovasyonun-itici-gucu/) adresinde yayımlanan yazıdır.
İletişim:
E-posta : aykut@aykutarikan.com
Blog : aykutarikan.com
Twitter : @aarikan
Lisans Bilgisi:
Burhanettin Aykut ARIKAN isimli yazarın "Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü" başlıklı eseri
buCreative Commons Alıntı-Gayriticari-LisansDevam 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
aykutarikan.com bağlantısındaki esere dayalı olarak.
Doç.	Dr.	B.	Aykut	ARIKAN	
	
Doç.	 Dr.	 B.	 Aykut	 ARIKAN,	 İstanbul	 Alman	 Lisesi’ni	 Alman	 Yükseköğretim	 Denkliği	 diplomasıyla	
(Hochschulreife	 Diplom)	 bitirdikten	 sonra,	 İstanbul	 Üniversitesi’nde	 Dokümantasyon	 ve	 Enformasyon	
alanında	lisans	ve	yüksek	lisansını	tamamlamıştır.	Aynı	Üniversite’de	Bilgi	ve	Belge	Yönetimi	alanında,	“Bilgi	
Erişimde	 Dil	 Sorunları”	 konusunda	 doktorasını	 2005	 yılında	 tamamlayan	 Doç.	 Dr.	 Arıkan,	 Yeditepe	
Üniversitesi’nde	öğretim	üyesi	olarak	görevlendirilerek,	disiplinlerarası	çalışmalarına	devam	etmiştir.	Bu	
çerçevede,	 “Bilgisayar	 Destekli	 Türkçe	 Tabanlı	 Medya	 İçerik	 Çözümleme	 Sistemi”	 başlıklı	 projesi,	 2007	
yılında	 TÜBİTAK’ın	 1001	 kodlu	 Bilimsel	 ve	 Teknolojik	 Araştırma	 Projelerini	 Destekleme	 programınca	
desteklenmeye	layık	görülmüştür.	Aynı	konuda	bir	patent	başvurusu	da	bulunan	Doç.	Dr.	Arıkan,	2011	
yılında	İletişim	Bilimleri	alanında	Doçent	unvanını	kazanmıştır.	İstanbul	Kalkınma	Ajansı	(İSTKA)’nın	Yaratıcı	
Endüstriler	alanındaki	çağrısıyla,	Yeditepe	Üniversitesi’nde	Türkiye’nin	ilk	Gelecek	Merkezi’ni	kuran	Doç.	Dr.	
ARIKAN’ın	çeşitli	yerli	ve	yabancı	bilimsel	dergi	ve	konferanslarda	yayımlanan	bir	dizi	makale	ve	bildirisi	ve	
Babil	Yayınları	tarafından	2006	yılında	yayımlanan	“Bilgi	Erişim	Sistemleri”	başlıklı	bir	de	basılı	kitabı	vardır.	
2009	 yılında	 kurduğu	 Bilgi	 ve	 İnovasyon	 Yönetimi	 (MBA)	 uzmanlık	 alanıyla,	 Türkiye’de	 İnovasyon	
Yönetiminin	öncülerinden	biri	olan	Doç.	Dr.	B.	Aykut	ARIKAN,	ileri	düzeyde	İngilizce	ve	Almanca	bilmekte	
olup,	evli	ve	bir	kız	çocuğu	babasıdır.
Zihin	Emeği:	İnovasyonun	İtici	Gücü	 	 Yazan:	B.	Aykut	ARIKAN	
	
Her	hakkı	saklıdır.	 	
3	
Zihin Emeği
Hayal kurmak güzel ve kolaydır, ama bedava da değildir. Kağıt-kalem-kırtasiye
masrafını bir yana bırakın, onlar çok önemsiz maliyetler. Asıl maliyet, zihin emeği
dediğimiz emek türünde yatar. Buna, entelektüel sermaye de deniyor. Bu yeni ve tuhaf
sermaye türü, 21. Yüzyılın tüm ekonomik ölçülerini ve iş yapış tarzlarını alt-üst etti.
Artık kullandığımız hammaddenin kalitesi, üretim tesisimizin büyüklüğü, sermaye
yapımızın gücü, vs. etkenler eskisi kadar önemi değil. Artık sahip olduğumuz
entelektüel sermaye ve bunu nasıl bir zihin emeğine dönüştürerek inovasyon
yaptığımız, çok daha önemli.
Zihin emeği, hayallerimizi gerçeğe dönüştüren zincirin ilk halkası. Zihin
emeğiyle hayal kurarız ve hayallerimiz kağıda geçiririz. Yine zihin emeğimizle, bu
hayalleri projelendiririz ve hem bizim hedeflerimize, hem de pazarın ihtiyaçlarına azami
derecede uygun mamul veya hizmetler haline geliştiririz. Ve yine zihin emeğimizle,
bunları en uygun şartlarda satarız. Kısacası, zihin emeği inovasyonun itici gücüdür.
Zihin emeği, bir iş fikrini, kârlı bir inovasyona çevirmek ve sonuç almak için
gerekli olan diğer tüm halkaları da tarif eder. Dahası, bu halkaları tarif etmekle kalmaz,
onları bir de birbirine bağlar, birbiriyle uyumlu ve hizalı hale getirir. Diyebiliriz ki, zihin
emeği, inovasyonun görünmez harcıdır.
Zihin emeği olmadan, ne inovasyon olur,
ne de sürdürülebilir bir kârlılık ve büyüme
sağlanır.
Zihin emeği kimlerde bulunur?
Kısacası, düşünen ve hayal kuran
herkeste. Ama herkesten önce de,
girişimcide (müteşebbiste) bulunması
gerekir. Zira girişimci, kimsenin hayal bile
edemediğini, zihninde ilk kez canlandıran,
hatta gören ve gerçekleştirendir. Bazen
toplum, daha bir şeye ihtiyaç duyduğunun
farkında bile değilken, getirdiği
inovasyonla işleri kolaylaştırır, maliyeleri
düşürür, hayat kalitemizi arttırır, kısacası fark yaratır girişimci. Ford’un kurucusu Henry
Ford şöyle der: “Şayet insanlara ne istediklerini sorsaydım, muhtemelen ‘daha hızlı
koşan atlar’ derlerdi”.
“...zihin emeğimizle, bu
hayalleri projelendiririz ve
hem bizim hedeflerimize, hem
de pazarın ihtiyaçlarına azami
derecede uygun mamul veya
hizmetler haline geliştiririz. Ve
yine zihin emeğimizle, bunları
en uygun şartlarda satarız.
Kısacası, zihin emeği
inovasyonun itici gücüdür.”
Zihin	Emeği:	İnovasyonun	İtici	Gücü	 	 Yazan:	B.	Aykut	ARIKAN	
	
Her	hakkı	saklıdır.	 	
4	
Yeni Ekonomi
Yeni ekonomi de dediğimiz enformasyon ekonomisi, tam da bu zihin emeğinin
somut bir sonucudur. Ve bu zihin emeği, işleri eskisine göre daha düşük maliyetlerle,
daha hızlı ve daha iyi yapmamızı sağlar ve daha fazla müşteriye ulaştırır.
Zihin emeği sadece girişimcide mi bulunabilir? Hayır, herkeste bulunabilir. Yeni
ekonominin bize öğrettiği en önemli şey de zaten bu. Şirketlerdeki tüm bireyler zihin
emeğine sahiptirler, sahip olabilirler, hatta sahip olmalıdırlar da. İnovasyon, sadece
girişimcinin aklına gelen parlak bir fikirden ibaret değildir. Bilakis, inovasyon o şirkette
çalışan herkesin aklına gelebilecek irili-ufaklı ama parlak fikirlerin toplamıdır. Zira siz
istediğiniz kadar parlak bir fikir bulun, bunu hayata geçirecek kadar yetenekli
mühendislerle çalışmazsanız, fikriniz hayata geçmez. Fikrinizi istediğiniz kadar hayata
geçirin, bunu ucuz şablon kampanyalar ve pahalı
bayii toplantılarıyla değil de, etkin ve yenilikçi
pazarlama ve satış fikirleriyle pazara
ulaştırabilecek, yetenekli bir ekibiniz yoksa, fikrinizi
unutabilirsiniz.
Gelelim en can alıcı soruya: Zihin emeği
nasıl elde edilir? Cevabı çok basit: Zihni besleyip
çalıştırarak. Ancak iyi beslenen zihin, randımanlı
çalışabilir. İyi beslenmeyen zihin boşa çalışır, içi boş fikirlerin ve işlerin peşinden koşar
durur. İyi beslenen ama çalışmayan zihin de, hantallaşır ve tembelleşir, işin kolayına
kaçar ve kaçak güreşir. İkisini de dengede tutmaktır maharet. Nasıl mı?
Zihnimizi neyle ve nasıl besleyeceğiz? Zihnimizi nasıl ve neyle çalıştıracağız?
İşte size, çok daha can alıcı iki soru. Bunların cevabı, öyle pek de kolay verilir cinsten
değil. Öncelikle zihin konusunu iyi tarif etmek lazım. Zira zihin, sadece zeka, akıl ve
mantıktan ibaret değil. Böylesi mekanik bir düşünce tarzı, sadece zeki ama mutsuz ve
üretken olmayan insanlar ortaya çıkartır. Gelişmiş ve kapasiteli bir zihinde zeka, akıl
ve mantığın yanı sıra, sezgi, empati, uyum yeteneği, sosyal bilinç ve hassasiyet de
olmalıdır. Ancak böylesi bir zihinden inovasyon çıkar.
O zaman ilk sorumuza geri dönelim: Elbette bilgiyle; ama kaliteli ve yararlı
bilgiyle. Kaliteli ve yararlı bilgi de, peşin söyleyeyim, Internet’te hemen karşımıza çıkan,
genellikle bedava olan, ilk bilgi değildir,
hiç bir zaman. Dahası Google’da aratıp
bulduklarınız da, şayet ayrıntılı bir
arama yaptırmamışsanız, pek kaliteli ve
yararlı olmayacaktır. Ucuz etin
yahnisinin pek olacağı gibi, Internet’te
karşımıza çıkan, hatta çıkarılan bilgilerin çoğu, benim “gel-gel bilgisi” dediğim, kişilerin
ilgisini ve dikkatini çekmeye yönelik, çoklukla da pazarlama için kullanılan bilgilerdir.
Bunlar, kalite ve yarar bakımından, ikincil öneme sahip bilgilerdir çoğunlukla; zira belirli
bir amaca yöneliktirler ve yine bu amaç doğrultusunda, kurgulanmıştırlar. Lafı fazla
“Yeni ekonomide,
işgücü, sermaye ve
enerjinin yanında
bir de zihin emeği
vardır.“
“...zihnimizi neyle ve
nasıl besleyeceğiz?”
Zihin	Emeği:	İnovasyonun	İtici	Gücü	 	 Yazan:	B.	Aykut	ARIKAN	
	
Her	hakkı	saklıdır.	 	
5	
uzatmadan da, altını çizerek vurgulayayım: kaliteli ve yararlı bilgi, kavramlar arasında
soyut bağlar kurdurtarak, bildiklerimizin üzerine “yeni” bir şeyler inşa edebilen,
ufkumuzu açan, bizi ileriye götüren, sorun çözen veya çözdüren bilgidir.
Bir de, ikinci önemli sorumuzu hatırlayalım: Bu soru için çok kesin bir cevabım
var: Okuyarak. Oldukça klasik bir cevap gibi gözükmesine karşın, “ne okuyacağız” diye
düşündüğümüzde, kazın ayağının pek de öyle olmadığını görürüz. Elbette kitap
okuyacağız, dergi okuyacağız, Internet’teki blogları takip edeceğiz de, hangilerini?
Kitaplar için yaklaşımım basit: işimize hangi kitap yarıyorsa, onu okuyacağız: bilimsel
kitaplar, mesleki kitaplar, tarih kitapları, inceleme kitapları, kişisel gelişim kitapları,
teorik kitaplar, pratik kitaplar, keyfimize
göre tüm edebi türler, vs. Kütüphaneye
gidip, rafları karıştırmak oldukça zaman
alan ama çok keyifli bir şey aradığımız
kitabı bulmak için. Hatta hiç aramadığımız, ama zihnimizde şimşekler çaktıran kitaba
rastlamak için de, çok iyi bir ortamdır kütüphane. Kütüphane karıştırmanın, pek de o
kadar zaman almayan, ancak işin ucunu kaçırırsak, biraz pahalıya da kaçabilecek bir
alternatifi de var: e-kitap. Legal e-kitaplardan bahsediyorum, elbette. Korsana tabii ki
karşıyız ;)
Dergi konusu biraz daha çetrefil gibi duruyor. En azından benim izlenimim öyle.
Genelde de, yerli dergiler konusunda öyle. Yetkin ve kendini kanıtlamış dergilerimizi
tenzih ederek söylüyorum: son zamanlarda öyle acayip bir dergicilik anlayışı türedi ki
ülkemizde, sormayın gitsin. Şu kollarını kavuşturmuş başarılı iş kadını/adamı klişesi
zaten gına getirdi; onu hiç anlatmıyorum bile. Ama sektördeki bu insanlardan görüş
alıp, bu görüşleri kişilerin büyük fotoğraflarıyla basıp, bir kaç satır bile olsa, kendi özgün
içeriği olmadan haber yapan bir habercilik anlayışı, bana hem sıcak gelmiyor, hem de
pek bir şey vermiyor. Haberden bir kaç sayfa sonra da, ilgili kişinin sahibi veya üst
düzey yöneticisi olduğu şirketin ilanını görünce, ben kendi adıma bunu yine
pazarlamaya yönelik “gel-gel bilgisi” olarak tasnif edip rafa kaldırıyorum. Arkadaş,
senin gazeteci, muhabir, haberci, editör, yazar olarak, hiç mi görüşün yok da, somut
katkını koymuyorsun? Dergicilik bu kadar ucuz olmamalı. Bu nedenle, benim tercihim,
genellikle yabancı dergilerden yana. Hatta size isim de vereyim: Wired, Inc, Fast
Company, Harvard Business Review, MIT Sloan Management Review, Scientific
American, Max Planck Research, New Scientist, Foundr bunlardan bir kaçı. Hadi itiraf
da edeyim: son zamanlarda bunların iPad edisyonlarına da, fena sardım. Hem
neredeyse derginin bayide satılan bir aylık sayısı fiyatına, bir yıllığına abone
olabiliyorsunuz; hem yerinizden kalkmadan bir kaç saniye içinde yeni sayıyı indirip
okuma olanağınız var artık; hem de, bir kısmındaki, video, animasyon, grafik, vs. görsel
ve etkileşimli özelikler, okuma deneyiminizi oldukça keyifli ve etkin bir hale getiriyor.
Blog okumak da, oldukça yeni bir kavram. İki binlerin başından beri hayatımızda
olan blogların büyük bir kısmı, bu okuduğunuz blog gibi, amatör işlerden oluşuyor.
Ancak benim de takip ettiğim, Lifehacker, Boing Boing, Boxes and Arrows, gibi oldukça
popüler ve profesyonel bloglar da var. Bunlara, elbette yukarıda saydığımız dergilerin
bloglarıyla, şirketlerin kurumsal bloglarını da eklemekte yarar var.
“...zihnimizi nasıl ve neyle
çalıştıracağız?”
Zihin	Emeği:	İnovasyonun	İtici	Gücü	 	 Yazan:	B.	Aykut	ARIKAN	
	
Her	hakkı	saklıdır.	 	
6	
Sonuç Olarak
Sonuç olarak, bu okuma işinin içine, son dönemde moda olan video izleme işini
de katmak istiyorum. Ancak bunu da, tek bir örnekle sınırlamak istiyorum: TED.
İngilizce “Technology, Entertainment, Design” (Teknoloji, Eğlence, Tasarım)
kelimelerinin kısaltması olan TED, Internet üzerinde http://www.ted.com adresinden
veya IOS ve Anroid uygulamaları üzerinden doğrudan tabletinizden izleyebileceğiniz
videolardan oluşuyor. Bu videolar da, aslına 1984’te başlayan bir konferanslar
dizindeki konuşmacılara ait videolar. Konuşmacılar çok çeşitli ve neredeyse her
milletten var. Aralarında komedyen de var, bilimciler de var, sanayiciler de, anlatacak
enteresan bir fikri olan, sıradan insanlar da. Konuşmaların konusu,
düşünemeyeceğiniz kadar çeşitli. Konuşmaların dilleri İngilizce, ama Türkçe de alt yazı
olması lazım bir kısmında. Ama konuşmaların temel özelliği, insana bir şeyler katması;
yukarıda da açıklamaya çalıştığım gibi, kavramlar arasında soyut bağlar kurdurtarak,
bildiklerimizin üzerine “yeni” bir şeyler inşa edebilen, ufkumuzu açan, bizi ileriye
götüren, sorun çözen veya çözdüren videolar olmaları. Bir de, sürelerinin kısıtlı olması
da ayrıca bir güzellik. Bildiğim kadarıyla, konuşmalarda 18 dakika kısıtlaması var.
Konuşmaların büyük bir kısmı, emin olun, ders materyali olarak kullanılabilecek kadar
değerli.

More Related Content

Similar to Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü

Lean startup yalin girisim giris
Lean startup yalin girisim girisLean startup yalin girisim giris
Lean startup yalin girisim girisKutlu Kazanci
 
Kendi isini-kurma-rehberi
Kendi isini-kurma-rehberiKendi isini-kurma-rehberi
Kendi isini-kurma-rehberimmtctn
 
Kendi İşini Kurma Rehberi
Kendi İşini Kurma RehberiKendi İşini Kurma Rehberi
Kendi İşini Kurma RehberiEra Brown
 
Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik
Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik
Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik Volkan Erturk
 
Kurumsalinovasyonpertalkeczacı
KurumsalinovasyonpertalkeczacıKurumsalinovasyonpertalkeczacı
KurumsalinovasyonpertalkeczacıÖzkent & Co
 
İnovasyon kültürü ve katsayısı
İnovasyon kültürü ve katsayısıİnovasyon kültürü ve katsayısı
İnovasyon kültürü ve katsayısıOya Gurdal Tamdogan
 
EntellektüEl Sermaye
EntellektüEl SermayeEntellektüEl Sermaye
EntellektüEl Sermayeguest8bee36
 
EntellektüEl Sermaye
EntellektüEl SermayeEntellektüEl Sermaye
EntellektüEl Sermayeguest8bee36
 
EntellektüEl Sermaye
EntellektüEl SermayeEntellektüEl Sermaye
EntellektüEl Sermayeguest8bee36
 
Mehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleri
Mehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleriMehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleri
Mehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleriMehmet Gozetlik
 
contechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirer
contechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirercontechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirer
contechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet DemirerDemet Demirer, PMP
 
Tasarım odaklı düşünme
Tasarım odaklı düşünmeTasarım odaklı düşünme
Tasarım odaklı düşünmeHARUN PEHLIVAN
 
Altyol, Bi' çözüm Noktası...
Altyol, Bi' çözüm Noktası...Altyol, Bi' çözüm Noktası...
Altyol, Bi' çözüm Noktası...Burak Mengi
 
KENDİ İŞİNİ KURMA
KENDİ İŞİNİ KURMAKENDİ İŞİNİ KURMA
KENDİ İŞİNİ KURMAHARUN PEHLIVAN
 
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indirHibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indirhibe kredi
 
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indirHibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indirhibe kredi
 
Türkiye'de ARGE ve İnovasyon Yönetimi
Türkiye'de ARGE ve İnovasyon YönetimiTürkiye'de ARGE ve İnovasyon Yönetimi
Türkiye'de ARGE ve İnovasyon YönetimiAli Osman Öncel
 
Teknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusu
Teknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusuTeknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusu
Teknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusuguest62faa1
 

Similar to Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü (20)

Lean startup yalin girisim giris
Lean startup yalin girisim girisLean startup yalin girisim giris
Lean startup yalin girisim giris
 
Kendi isini-kurma-rehberi
Kendi isini-kurma-rehberiKendi isini-kurma-rehberi
Kendi isini-kurma-rehberi
 
Kendi İşini Kurma Rehberi
Kendi İşini Kurma RehberiKendi İşini Kurma Rehberi
Kendi İşini Kurma Rehberi
 
BiGG Proje Sunumu
BiGG Proje SunumuBiGG Proje Sunumu
BiGG Proje Sunumu
 
Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik
Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik
Bilgi teknolojileri alanında girisimcilik
 
Kurumsalinovasyonpertalkeczacı
KurumsalinovasyonpertalkeczacıKurumsalinovasyonpertalkeczacı
Kurumsalinovasyonpertalkeczacı
 
İnovasyon kültürü ve katsayısı
İnovasyon kültürü ve katsayısıİnovasyon kültürü ve katsayısı
İnovasyon kültürü ve katsayısı
 
Entellektüel Sermaye
Entellektüel SermayeEntellektüel Sermaye
Entellektüel Sermaye
 
EntellektüEl Sermaye
EntellektüEl SermayeEntellektüEl Sermaye
EntellektüEl Sermaye
 
EntellektüEl Sermaye
EntellektüEl SermayeEntellektüEl Sermaye
EntellektüEl Sermaye
 
EntellektüEl Sermaye
EntellektüEl SermayeEntellektüEl Sermaye
EntellektüEl Sermaye
 
Mehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleri
Mehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleriMehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleri
Mehmet Gözetlik Kurumsal Eğitim İçerikleri
 
contechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirer
contechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirercontechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirer
contechverse-inşaat tedarik-röportaj Demet Demirer
 
Tasarım odaklı düşünme
Tasarım odaklı düşünmeTasarım odaklı düşünme
Tasarım odaklı düşünme
 
Altyol, Bi' çözüm Noktası...
Altyol, Bi' çözüm Noktası...Altyol, Bi' çözüm Noktası...
Altyol, Bi' çözüm Noktası...
 
KENDİ İŞİNİ KURMA
KENDİ İŞİNİ KURMAKENDİ İŞİNİ KURMA
KENDİ İŞİNİ KURMA
 
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indirHibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
 
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indirHibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
Hibe krediler-kitabi-ucretsiz-pdf-indir
 
Türkiye'de ARGE ve İnovasyon Yönetimi
Türkiye'de ARGE ve İnovasyon YönetimiTürkiye'de ARGE ve İnovasyon Yönetimi
Türkiye'de ARGE ve İnovasyon Yönetimi
 
Teknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusu
Teknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusuTeknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusu
Teknoloji ve Tasarım Dersi inovasyon sunusu
 

More from Turkish-German University

More from Turkish-German University (10)

ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNDE METAVERSİN YERİ.pdf
ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNDE METAVERSİN YERİ.pdfÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNDE METAVERSİN YERİ.pdf
ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNDE METAVERSİN YERİ.pdf
 
Innovation n a Nutshell
Innovation n a NutshellInnovation n a Nutshell
Innovation n a Nutshell
 
İnovasyon ve Hayal Etmek
İnovasyon ve Hayal Etmekİnovasyon ve Hayal Etmek
İnovasyon ve Hayal Etmek
 
Innovation Science: Past and Future of a Paradigm Shift
Innovation Science: Past and Future of a Paradigm ShiftInnovation Science: Past and Future of a Paradigm Shift
Innovation Science: Past and Future of a Paradigm Shift
 
Pazarlamanın "Yeni" 4P’si
Pazarlamanın "Yeni" 4P’siPazarlamanın "Yeni" 4P’si
Pazarlamanın "Yeni" 4P’si
 
Küresel Rekabet, Ticaret ve İnovasyon
Küresel Rekabet, Ticaret ve İnovasyonKüresel Rekabet, Ticaret ve İnovasyon
Küresel Rekabet, Ticaret ve İnovasyon
 
Adım Adım İnovasyon
Adım Adım İnovasyonAdım Adım İnovasyon
Adım Adım İnovasyon
 
Diff6b eng
Diff6b engDiff6b eng
Diff6b eng
 
İnovasyon ekosistemi: akışkan ağlarla yaratıcılığın teşviki
İnovasyon ekosistemi: akışkan ağlarla yaratıcılığın teşvikiİnovasyon ekosistemi: akışkan ağlarla yaratıcılığın teşviki
İnovasyon ekosistemi: akışkan ağlarla yaratıcılığın teşviki
 
Networking and creativity: the future of pass-it-on
Networking and creativity: the future of pass-it-onNetworking and creativity: the future of pass-it-on
Networking and creativity: the future of pass-it-on
 

Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü

  • 1. D/G/S © – Düşün/Geliştir/Sat © Dizisi – 2 (Büyüme ve Üretim Odaklı Sektörler için İnovasyon Rehberi) Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü Yazan: B. Aykut ARIKAN İstanbul – 2015
  • 2. Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü Yazan: B. Aykut ARIKAN Her hakkı saklıdır. 2 YASAL UYARI: Bu doküman, Burhanettin Aykut ARIKAN tarafından yazılmış olup, tüm yasal, fikri ve sınai hakları ile telifi yazara aittir. Doküman aşağıda açıklandığı şekliyle Creative Commons Alıntı- Gayriticari-LisansDevam 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Yine tüm yasal, fikri ve sınai hakları ile telifi Burhanettin Aykut ARIKAN’a ait olan “D/G/S© – Düşün/Geliştir/Sat© Dizisi”nin ikincisi olan bu yazının kaynağı, yazarın aykutarikan.com web adresindeki kişisel bloğunda 02/05/2015 tarihinde ve (http://aykutarikan.com/2015/05/02/zihin-emegi- inovasyonun-itici-gucu/) adresinde yayımlanan yazıdır. İletişim: E-posta : aykut@aykutarikan.com Blog : aykutarikan.com Twitter : @aarikan Lisans Bilgisi: Burhanettin Aykut ARIKAN isimli yazarın "Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü" başlıklı eseri buCreative Commons Alıntı-Gayriticari-LisansDevam 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. aykutarikan.com bağlantısındaki esere dayalı olarak. Doç. Dr. B. Aykut ARIKAN Doç. Dr. B. Aykut ARIKAN, İstanbul Alman Lisesi’ni Alman Yükseköğretim Denkliği diplomasıyla (Hochschulreife Diplom) bitirdikten sonra, İstanbul Üniversitesi’nde Dokümantasyon ve Enformasyon alanında lisans ve yüksek lisansını tamamlamıştır. Aynı Üniversite’de Bilgi ve Belge Yönetimi alanında, “Bilgi Erişimde Dil Sorunları” konusunda doktorasını 2005 yılında tamamlayan Doç. Dr. Arıkan, Yeditepe Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görevlendirilerek, disiplinlerarası çalışmalarına devam etmiştir. Bu çerçevede, “Bilgisayar Destekli Türkçe Tabanlı Medya İçerik Çözümleme Sistemi” başlıklı projesi, 2007 yılında TÜBİTAK’ın 1001 kodlu Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme programınca desteklenmeye layık görülmüştür. Aynı konuda bir patent başvurusu da bulunan Doç. Dr. Arıkan, 2011 yılında İletişim Bilimleri alanında Doçent unvanını kazanmıştır. İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA)’nın Yaratıcı Endüstriler alanındaki çağrısıyla, Yeditepe Üniversitesi’nde Türkiye’nin ilk Gelecek Merkezi’ni kuran Doç. Dr. ARIKAN’ın çeşitli yerli ve yabancı bilimsel dergi ve konferanslarda yayımlanan bir dizi makale ve bildirisi ve Babil Yayınları tarafından 2006 yılında yayımlanan “Bilgi Erişim Sistemleri” başlıklı bir de basılı kitabı vardır. 2009 yılında kurduğu Bilgi ve İnovasyon Yönetimi (MBA) uzmanlık alanıyla, Türkiye’de İnovasyon Yönetiminin öncülerinden biri olan Doç. Dr. B. Aykut ARIKAN, ileri düzeyde İngilizce ve Almanca bilmekte olup, evli ve bir kız çocuğu babasıdır.
  • 3. Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü Yazan: B. Aykut ARIKAN Her hakkı saklıdır. 3 Zihin Emeği Hayal kurmak güzel ve kolaydır, ama bedava da değildir. Kağıt-kalem-kırtasiye masrafını bir yana bırakın, onlar çok önemsiz maliyetler. Asıl maliyet, zihin emeği dediğimiz emek türünde yatar. Buna, entelektüel sermaye de deniyor. Bu yeni ve tuhaf sermaye türü, 21. Yüzyılın tüm ekonomik ölçülerini ve iş yapış tarzlarını alt-üst etti. Artık kullandığımız hammaddenin kalitesi, üretim tesisimizin büyüklüğü, sermaye yapımızın gücü, vs. etkenler eskisi kadar önemi değil. Artık sahip olduğumuz entelektüel sermaye ve bunu nasıl bir zihin emeğine dönüştürerek inovasyon yaptığımız, çok daha önemli. Zihin emeği, hayallerimizi gerçeğe dönüştüren zincirin ilk halkası. Zihin emeğiyle hayal kurarız ve hayallerimiz kağıda geçiririz. Yine zihin emeğimizle, bu hayalleri projelendiririz ve hem bizim hedeflerimize, hem de pazarın ihtiyaçlarına azami derecede uygun mamul veya hizmetler haline geliştiririz. Ve yine zihin emeğimizle, bunları en uygun şartlarda satarız. Kısacası, zihin emeği inovasyonun itici gücüdür. Zihin emeği, bir iş fikrini, kârlı bir inovasyona çevirmek ve sonuç almak için gerekli olan diğer tüm halkaları da tarif eder. Dahası, bu halkaları tarif etmekle kalmaz, onları bir de birbirine bağlar, birbiriyle uyumlu ve hizalı hale getirir. Diyebiliriz ki, zihin emeği, inovasyonun görünmez harcıdır. Zihin emeği olmadan, ne inovasyon olur, ne de sürdürülebilir bir kârlılık ve büyüme sağlanır. Zihin emeği kimlerde bulunur? Kısacası, düşünen ve hayal kuran herkeste. Ama herkesten önce de, girişimcide (müteşebbiste) bulunması gerekir. Zira girişimci, kimsenin hayal bile edemediğini, zihninde ilk kez canlandıran, hatta gören ve gerçekleştirendir. Bazen toplum, daha bir şeye ihtiyaç duyduğunun farkında bile değilken, getirdiği inovasyonla işleri kolaylaştırır, maliyeleri düşürür, hayat kalitemizi arttırır, kısacası fark yaratır girişimci. Ford’un kurucusu Henry Ford şöyle der: “Şayet insanlara ne istediklerini sorsaydım, muhtemelen ‘daha hızlı koşan atlar’ derlerdi”. “...zihin emeğimizle, bu hayalleri projelendiririz ve hem bizim hedeflerimize, hem de pazarın ihtiyaçlarına azami derecede uygun mamul veya hizmetler haline geliştiririz. Ve yine zihin emeğimizle, bunları en uygun şartlarda satarız. Kısacası, zihin emeği inovasyonun itici gücüdür.”
  • 4. Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü Yazan: B. Aykut ARIKAN Her hakkı saklıdır. 4 Yeni Ekonomi Yeni ekonomi de dediğimiz enformasyon ekonomisi, tam da bu zihin emeğinin somut bir sonucudur. Ve bu zihin emeği, işleri eskisine göre daha düşük maliyetlerle, daha hızlı ve daha iyi yapmamızı sağlar ve daha fazla müşteriye ulaştırır. Zihin emeği sadece girişimcide mi bulunabilir? Hayır, herkeste bulunabilir. Yeni ekonominin bize öğrettiği en önemli şey de zaten bu. Şirketlerdeki tüm bireyler zihin emeğine sahiptirler, sahip olabilirler, hatta sahip olmalıdırlar da. İnovasyon, sadece girişimcinin aklına gelen parlak bir fikirden ibaret değildir. Bilakis, inovasyon o şirkette çalışan herkesin aklına gelebilecek irili-ufaklı ama parlak fikirlerin toplamıdır. Zira siz istediğiniz kadar parlak bir fikir bulun, bunu hayata geçirecek kadar yetenekli mühendislerle çalışmazsanız, fikriniz hayata geçmez. Fikrinizi istediğiniz kadar hayata geçirin, bunu ucuz şablon kampanyalar ve pahalı bayii toplantılarıyla değil de, etkin ve yenilikçi pazarlama ve satış fikirleriyle pazara ulaştırabilecek, yetenekli bir ekibiniz yoksa, fikrinizi unutabilirsiniz. Gelelim en can alıcı soruya: Zihin emeği nasıl elde edilir? Cevabı çok basit: Zihni besleyip çalıştırarak. Ancak iyi beslenen zihin, randımanlı çalışabilir. İyi beslenmeyen zihin boşa çalışır, içi boş fikirlerin ve işlerin peşinden koşar durur. İyi beslenen ama çalışmayan zihin de, hantallaşır ve tembelleşir, işin kolayına kaçar ve kaçak güreşir. İkisini de dengede tutmaktır maharet. Nasıl mı? Zihnimizi neyle ve nasıl besleyeceğiz? Zihnimizi nasıl ve neyle çalıştıracağız? İşte size, çok daha can alıcı iki soru. Bunların cevabı, öyle pek de kolay verilir cinsten değil. Öncelikle zihin konusunu iyi tarif etmek lazım. Zira zihin, sadece zeka, akıl ve mantıktan ibaret değil. Böylesi mekanik bir düşünce tarzı, sadece zeki ama mutsuz ve üretken olmayan insanlar ortaya çıkartır. Gelişmiş ve kapasiteli bir zihinde zeka, akıl ve mantığın yanı sıra, sezgi, empati, uyum yeteneği, sosyal bilinç ve hassasiyet de olmalıdır. Ancak böylesi bir zihinden inovasyon çıkar. O zaman ilk sorumuza geri dönelim: Elbette bilgiyle; ama kaliteli ve yararlı bilgiyle. Kaliteli ve yararlı bilgi de, peşin söyleyeyim, Internet’te hemen karşımıza çıkan, genellikle bedava olan, ilk bilgi değildir, hiç bir zaman. Dahası Google’da aratıp bulduklarınız da, şayet ayrıntılı bir arama yaptırmamışsanız, pek kaliteli ve yararlı olmayacaktır. Ucuz etin yahnisinin pek olacağı gibi, Internet’te karşımıza çıkan, hatta çıkarılan bilgilerin çoğu, benim “gel-gel bilgisi” dediğim, kişilerin ilgisini ve dikkatini çekmeye yönelik, çoklukla da pazarlama için kullanılan bilgilerdir. Bunlar, kalite ve yarar bakımından, ikincil öneme sahip bilgilerdir çoğunlukla; zira belirli bir amaca yöneliktirler ve yine bu amaç doğrultusunda, kurgulanmıştırlar. Lafı fazla “Yeni ekonomide, işgücü, sermaye ve enerjinin yanında bir de zihin emeği vardır.“ “...zihnimizi neyle ve nasıl besleyeceğiz?”
  • 5. Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü Yazan: B. Aykut ARIKAN Her hakkı saklıdır. 5 uzatmadan da, altını çizerek vurgulayayım: kaliteli ve yararlı bilgi, kavramlar arasında soyut bağlar kurdurtarak, bildiklerimizin üzerine “yeni” bir şeyler inşa edebilen, ufkumuzu açan, bizi ileriye götüren, sorun çözen veya çözdüren bilgidir. Bir de, ikinci önemli sorumuzu hatırlayalım: Bu soru için çok kesin bir cevabım var: Okuyarak. Oldukça klasik bir cevap gibi gözükmesine karşın, “ne okuyacağız” diye düşündüğümüzde, kazın ayağının pek de öyle olmadığını görürüz. Elbette kitap okuyacağız, dergi okuyacağız, Internet’teki blogları takip edeceğiz de, hangilerini? Kitaplar için yaklaşımım basit: işimize hangi kitap yarıyorsa, onu okuyacağız: bilimsel kitaplar, mesleki kitaplar, tarih kitapları, inceleme kitapları, kişisel gelişim kitapları, teorik kitaplar, pratik kitaplar, keyfimize göre tüm edebi türler, vs. Kütüphaneye gidip, rafları karıştırmak oldukça zaman alan ama çok keyifli bir şey aradığımız kitabı bulmak için. Hatta hiç aramadığımız, ama zihnimizde şimşekler çaktıran kitaba rastlamak için de, çok iyi bir ortamdır kütüphane. Kütüphane karıştırmanın, pek de o kadar zaman almayan, ancak işin ucunu kaçırırsak, biraz pahalıya da kaçabilecek bir alternatifi de var: e-kitap. Legal e-kitaplardan bahsediyorum, elbette. Korsana tabii ki karşıyız ;) Dergi konusu biraz daha çetrefil gibi duruyor. En azından benim izlenimim öyle. Genelde de, yerli dergiler konusunda öyle. Yetkin ve kendini kanıtlamış dergilerimizi tenzih ederek söylüyorum: son zamanlarda öyle acayip bir dergicilik anlayışı türedi ki ülkemizde, sormayın gitsin. Şu kollarını kavuşturmuş başarılı iş kadını/adamı klişesi zaten gına getirdi; onu hiç anlatmıyorum bile. Ama sektördeki bu insanlardan görüş alıp, bu görüşleri kişilerin büyük fotoğraflarıyla basıp, bir kaç satır bile olsa, kendi özgün içeriği olmadan haber yapan bir habercilik anlayışı, bana hem sıcak gelmiyor, hem de pek bir şey vermiyor. Haberden bir kaç sayfa sonra da, ilgili kişinin sahibi veya üst düzey yöneticisi olduğu şirketin ilanını görünce, ben kendi adıma bunu yine pazarlamaya yönelik “gel-gel bilgisi” olarak tasnif edip rafa kaldırıyorum. Arkadaş, senin gazeteci, muhabir, haberci, editör, yazar olarak, hiç mi görüşün yok da, somut katkını koymuyorsun? Dergicilik bu kadar ucuz olmamalı. Bu nedenle, benim tercihim, genellikle yabancı dergilerden yana. Hatta size isim de vereyim: Wired, Inc, Fast Company, Harvard Business Review, MIT Sloan Management Review, Scientific American, Max Planck Research, New Scientist, Foundr bunlardan bir kaçı. Hadi itiraf da edeyim: son zamanlarda bunların iPad edisyonlarına da, fena sardım. Hem neredeyse derginin bayide satılan bir aylık sayısı fiyatına, bir yıllığına abone olabiliyorsunuz; hem yerinizden kalkmadan bir kaç saniye içinde yeni sayıyı indirip okuma olanağınız var artık; hem de, bir kısmındaki, video, animasyon, grafik, vs. görsel ve etkileşimli özelikler, okuma deneyiminizi oldukça keyifli ve etkin bir hale getiriyor. Blog okumak da, oldukça yeni bir kavram. İki binlerin başından beri hayatımızda olan blogların büyük bir kısmı, bu okuduğunuz blog gibi, amatör işlerden oluşuyor. Ancak benim de takip ettiğim, Lifehacker, Boing Boing, Boxes and Arrows, gibi oldukça popüler ve profesyonel bloglar da var. Bunlara, elbette yukarıda saydığımız dergilerin bloglarıyla, şirketlerin kurumsal bloglarını da eklemekte yarar var. “...zihnimizi nasıl ve neyle çalıştıracağız?”
  • 6. Zihin Emeği: İnovasyonun İtici Gücü Yazan: B. Aykut ARIKAN Her hakkı saklıdır. 6 Sonuç Olarak Sonuç olarak, bu okuma işinin içine, son dönemde moda olan video izleme işini de katmak istiyorum. Ancak bunu da, tek bir örnekle sınırlamak istiyorum: TED. İngilizce “Technology, Entertainment, Design” (Teknoloji, Eğlence, Tasarım) kelimelerinin kısaltması olan TED, Internet üzerinde http://www.ted.com adresinden veya IOS ve Anroid uygulamaları üzerinden doğrudan tabletinizden izleyebileceğiniz videolardan oluşuyor. Bu videolar da, aslına 1984’te başlayan bir konferanslar dizindeki konuşmacılara ait videolar. Konuşmacılar çok çeşitli ve neredeyse her milletten var. Aralarında komedyen de var, bilimciler de var, sanayiciler de, anlatacak enteresan bir fikri olan, sıradan insanlar da. Konuşmaların konusu, düşünemeyeceğiniz kadar çeşitli. Konuşmaların dilleri İngilizce, ama Türkçe de alt yazı olması lazım bir kısmında. Ama konuşmaların temel özelliği, insana bir şeyler katması; yukarıda da açıklamaya çalıştığım gibi, kavramlar arasında soyut bağlar kurdurtarak, bildiklerimizin üzerine “yeni” bir şeyler inşa edebilen, ufkumuzu açan, bizi ileriye götüren, sorun çözen veya çözdüren videolar olmaları. Bir de, sürelerinin kısıtlı olması da ayrıca bir güzellik. Bildiğim kadarıyla, konuşmalarda 18 dakika kısıtlaması var. Konuşmaların büyük bir kısmı, emin olun, ders materyali olarak kullanılabilecek kadar değerli.