SlideShare a Scribd company logo
2.TEMA
ATATÜRK
TERİM ANLAM
•Bir sözcüğün bilim, sanat, spor ya da
meslek alanına özgü kavramları karşılığında
kazandığı anlama terim anlam adı verilir.
•Bazı bilim, sanat ve meslek dalları ile ilgili
terimler:
Örnek:
Matematik: Doğal sayılar, kare, polinom…
Tiyatro: Sahne, perde, kostüm…
Müzik: Nota, portre, sol anahtarı…
Co rafya:ğ  Meridyen, ölçek, izohips, Dünya,
boğaz…
Resim: Portre, palet, tuval…
Futbol: Taç, faul, gol…
NOT: Bir sözcüğün terim olup olmadığı
kullanıldığı cümleye göre değişir.
SIRA S ZDEİ
» Camdan yansıyan ı ıkş  gözlerimi kamaştırdı.
( )
» Sanatçımız, edebiyatımızın
vazgeçilmez ı ıklarındanş  biridir. (
)
» Bugünkü dersimizde ı ıkş  konusunu işleyeceğiz.(
)
» Do ruğ  haber veren gazeteler de var. (
)
» İki noktadan tek do ruğ  geçer. (
)
» Olaya bir de şu açıdan bakalım. (
)
NOT: Bir sözcük, birden fazla alanda
terim oluşturabilir.
Örnek:
» Oyunun birinci perdesi bitti.
(Tiyatro terimi)
» Kaz, perde ayaklı bir hayvandır.
(Biyoloji terimi)
SIRA SİZDE
Aşağıdaki cümlelerde yüzmek, ayak ve a ızğ  sözcüklerinin
hangi anlamda kullanıldıklarını yanlarındaki parantezlerin içine
yazınız.
•Buradaki küçük gölde çocuklar her sabah yüzerdi. ( )
•Uzun zamandan beri borç içinde yüzüyordu. ( )
•Bırak bu ayakları. ( )
•Ayağım ağrıyor. ( )
•Masanın ayağı kırılmış. ( )
•Ayağı olmayan göllerde tuz oranı yüksek olur. ( )
•Çocuğun ağzında bir şey vardı. ( )
•Rumeli ağzıyla konuşuyor. ( )
•Torbanın ağzı kapalı değildi. ( )
•O, kimseye ağız açtırmadı. ( )
PEKİŞTİRELİM
Aşağıdaki bilim, sanat, meslek ve spor dallarıyla ilgili birer terim yazarak bunları cümle
içinde kullanınız.
•Alan : Dilbilgisi
•Terim :………………………………………………………………………………………………………………………….
•Cümle:……………………………………………………………………………………………………………………….…
•Alan: Tıp
•Terim :………………………………………………………………………………………………………………………….
•Cümle:………………………………………………………………………………………………………………………….
•Alan: Basketbol
•Terim:…………………………………………………………………………………………………………………………..
•Cümle:………………………………………………………………………………………………………………………….
• Alan : Geometri
• Terim :………………………………………………………………………………………………………………
• Cümle:………………………………………………………………………………………………………………
• Alan: Resim
• Terim :………………………………………………………………………………………………………………
• Cümle:………………………………………………………………………………………………………………
• Alan: Gökbilimi
• Terim:……………………………………………………………………………………………………………….
• Cümle:………………………………………………………………………………………………………………
     ŞİİR BİLGİSİ
Duygu, hayal ve düşüncelerin bir düzene bağlı olarak, çekici bir dil ve ahenkli
mısralar içinde aktarılmasına şiir denir. Şiir, bir ana duygu etrafında örgülenir.
Diğer türler gibi şiir de bir plana sahiptir. Ancak her ölçülü ve kafiyeli metin,
şiir değildir. Şiirde “duygu’ temel unsurdur ama duygunun dışında “düşünce”
ve “hayal” de vardır. Şiirde “sanat” öğesi ağır basar. Bu bakımdan şiirde sözcük
seçimi öne çıkar. Aslında şiir, sözcüklerin ahenk oluşturacak şekilde bir araya
getirilmesinden oluşur.
•Şiir yazana şair denir.
•Halk şiiri yazan ve bunu çalıp söyleyene de ozan denir. Günümüzde ise şair
yerine ozan sözü de kullanılmaktadır.
•Her şiirin bir başlığı vardır. Başlığın, şiirde anlatılanlarla uyumla olması
gerekir.
•Şiirde her bir satıra dize (mısra) denir.
•Şiiri yazarken her dizenin başındaki harf büyük harfle yazılır.
•Dört dizelik kümelere kıta (dörtlük) denir.
•İki dizeden oluşan kümelere de beyit adı verilir.
Şiirde Ahenk Unsurları
Ölçü (Vezin)
•Şiirde, hecelerin sayılarına ya da heceyi oluşturan seslerin uzunluk ve
kısalıklarına göre bir düzen oluşturulur. İşte bu düzene ölçü denir.
Edebiyatımızda hece, aruz ve serbest olmak üzere üç tür ölçü kullanılmıştır.
Hece Ölçüsü (Hece Vezni)
•Her ölçü bağlı bulunduğu dilin yapısından doğar. Bu nedenle Türk dilinin doğal
ölçüsü, hece ölçüsüdür. Hece ölçüsü, dizelerdeki sözcüklerin hece sayısının
belli bir düzene bağlı olarak eşitliği temeline dayanır. Şiirin bütün dizelerindeki
hece sayısının eşit olması gerekir. Hece sayısının eşitliği, o dizenin ölçüsünü,
kalıbını gösterir. Yedi heceli bir dizenin kalıbı, yedili; on bir heceli bir dizenin
kalıbı on birli diye anılır.
ÖRNEK:
A teş ten kı za ran bir gül a rar da
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11
Ge zer bağ dan ba ğa ço ban çeş me si
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11
Yukarıdaki dizeler, 11 li hece ölçüsüyle yazılmıştır′ .
NOT: Hece ölçüsünde dizeler okunurken belli
bölümlere ayrılır. Bu bölüm yerlerine durak denir.
Durak, sözcükler bölünerek yapılmaz,
sözcüklerden sonra yapılır. Şiirler “4 + 4 + 3 = 11 ,″
“6 + 5 = 11 , “4 + 3 = 7 gibi duraklardan″ ″
oluşabilir.
Örnek:
Uzun ince bir yoldayım
4              +           4         =    8 hece
Gidiyorum gündüz gece
4              +           4         =    8 hece
Bilmiyorum ne hâldeyim
4              +           4         =    8 hece
Gidiyorum gündüz gece
4              +           4         =    8 hece
Âşık Veysel’den alınan yukarıdaki dörtlük 8′li hece ölçüsü ile
yazılmıştır. 8′li hece ölçüsü ile yazılmış bu dörtlük 4 + 4 duraktan
oluşmuştur.
SERBEST ÖLÇÜ
Hece ölçüsüne bağlı kalınmayan ölçüdür. Şairin tamamen
kendi üslubuna göre yazmasıdır. Serbest ölçü, Türk şiirinde
1940’lardan sonra Orhan Veli Kanık ile yaygınlaşmaya
başlamıştır.
Örnek:
Gemiler geçer rüyalarımda
Allı pullu gemiler, damların üzerinden
Ben zavallı
Ben yıllardır denize hasret
Yukarıdaki dizeler serbest tarzda, yani ölçüsüz olarak
yazılmıştır.
Kafiye (Uyak)
Dizelerin sonundaki yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları
ve görevleri farklı kelimelerin, eklerin benzerliğine kafiye
(uyak) denir.
Örnek:
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol
Bu dizelerdeki “yol” ve “kol” sözcüklerinde “-ol” sesleri
benzerdir. Dize sonundaki bu iki ses benzerliği kafiyeyi
oluşturmuştur.
“Yarım, tam, zengin ve cinaslı” olmak üzere dört kafiye türü
vardır.
KAFİYE (UYAK) ÇEŞİTLERİ
Örnek:
Ve deniz aynı deniz
O gülüşten eser yok yalnız
Yukarıdaki dizelerde bulunan “deniz” ve “yalnız” sözcüklerindeki ortak
ses “-z”dir. Dize sonundaki bu bir ses benzerliği yarım kafiyeyi
oluşturur.
Ben çektiğim kimler çeker
Gözlerim kanlı yaş döker
Yukarıdaki dizelerde bulunan “çeker” ve “döker” sözcüklerinin
sonundaki “-er” sesleri iki sözcükte de aynı görev ve anlamda
kullanıldıkları için “redif ” tir. “-er” sesi dışındaki ortak olan “-k” sesi
ise “yarım uyak” tır.
TAM KAFİYE (TAM UYAK)
Dize sonlarında bulunan sözcüklerdeki iki ses
benzerliğine tam uyak denir.
Örnek:
Söğüt giz fısıldar sayıklar me eş
Ayık düş görür her bucak, her kö eş
Yukarıdaki dizelerde “meşe” ve “köşe” sözcüklerinde iki
ses benzerliği vardır: “-şe” Bu iki ses benzerliği tam kafiyeyi
oluşturmuştur.
ZENGİN KAFİYE (ZENGİN UYAK)
Dize sonlarında bulunan sözcüklerdeki üç veya
daha fazla ses benzerliğine zengin uyak denir.
Örnek:
Ne hoştur kırlarda yazın uyumak
Bulutlar ufukta beyaz bir yumak
Yukarıdaki dizelerde bulunan “uyumak” ve
“yumak” sözcüklerinde “umak” dört ses benzerliği
vardır. Bu da zengin kafiyeyi oluşturmuştur.
CİNASLI KAFİYE (CİNASLI UYAK)
Dize sonlarında yazılışları aynı, anlamları farklı olan sözcükler cinaslı
uyak oluşturur.
Örnek:
Madem çoban değilsin
Arkandaki sürü ne
Beni yârdan ayıran
Sürüm sürüm sürüne
Yukarıdaki dizelerde “sürü ne” ve “sürüne” yazılışları aynı, ama
anlamları farklı sözcüklerdir. Bu yüzden bu sözcükler cinaslı kafiyeyi
oluşturmaktadır.
TUNÇ KAFİYE (TUNÇ UYAK)
Kafiye oluşturan sözcüklerden birinin diğer mısradaki sözcük
içinde tekrarlanmasıyla oluşan kafiyedir.
Bazı kaynaklarda zengin kafiye olarak da anlatılır.
Bastığın yerleri ”toprak!” diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı
Not: Buradaki “tanı” kelimesi “yatanı”, “atanı”, ve “tanı”
kelimeleriyle tunç kafiye oluşturur. Ama “yatanı”, “atanı”, ve
“tanı” kelimeleri arasında da ayrıca kafiyeden bahsetmek
gerekecek. Sondaki “ı”lar redif; “atan”lar da zengin kafiye
diyebiliriz.
REDİF
Dize sonlarındaki yazılışları, görevleri ve anlamları aynı olan ek,
sözcük ya da sözcük gruplarına redif denir. Redif, sadece eklerden
oluşmaz. Hem ek hem sözcükten, hatta sözcük gruplarından da
oluşabilir.
Örnek:
İyi doğru sözler onda
Şefkat dolu gözler onda
Bu dizelerde ise “-ler” eki ve “onda” sözcükleri görevleri ve anlamları
aynı olduğu için redifi oluşturmuştur.
KAFİYE ŞEMASI
(UYAK DÜZENİ / KAFİYE ÖRGÜSÜ)
Kafiye düzeni şiirin biçimsel bir özelliğidir.
Kafiye düzeni (örgüsü), dizelerin sonlarına
bakılarak çıkarılır.
Kafiye örgüsünün, mısraların son
seslerindeki düzene göre çeşitleri vardır.
DÜZ KAFİYE (DÜZ UYAK)
Bir dörtlükte bütün dizelerin ya da ilk üç dizenin veya birinci
dizeyle ikinci, üçüncü dizeyle dördüncü dizenin kafiyeli
oluşuna düz uyak denir.“aaaa”, “aaab”, “aabb” gibi.
……………a             |               ……………a             |              ……………a
……………a             |               ……………a             |              ……………a
……………a             |               ……………a             |              ……………b
……………a             |               ……………b             |              ……………b
Örnek:
Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; a
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. a
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak, a
O benimdir, o benim milletimindir ancak. a
ÇAPRAZ KAFİYE (ÇAPRAZ UYAK)
Dörtlüğün birinci ve üçüncü dizeleri ile ikinci
ve dördüncü dizelerinin kendi aralarında
kafiyelenmesine çapraz uyak denir.
……………a
……………b
……………a
……………b
Örnek:
Bir garip rüya rengiyle           (a)
Uyumuş gibi her şekil            (b)
Rüzgârda uçan tüy bile          (a)
Benim kadar hafif değil          (b)
SARMA KAFİYE (SARMA UYAK)
Dörtlüğün birinci ve dördüncü dizeleri ile
ikinci ve üçüncü dizelerinin kendi arasında
kafiyeli olmasına sarma kafiye denir.
……………a
……………b
……………b
……………a
Örnek:
Her dakika biraz daha kırılan                    (a)
Kalbim parçalanmış, yazık, içimde           (b)
Artık ızdırap yok, artık içimde                   (b)
Çöreklenmeyecek her gün bir yılan          (a)
Şiirde Tema : Her eserin bir yazılış amacı, 
iletmek istediği bir mesaj vardır. Eserde iletilmek 
istenen mesaja “tema” denir. 
Şiirde işlenen temalar soyut bir kavram veya 
düşüncedir, bu soyut kavramlar şiir dışında da 
vardır. Şiirle somutlaştırılan temaya 
da “konu” denir.
Örnek:
Mert dayanır, namert kaçar
Meydan gümbür gümbürlenir
Şahlar şahı divan açar
Divan gümbür gümbürlenir
                                              Köroğlu
Şiirin Teması : Şairin şiirde iletmek istediği mesaj 
yiğitlik ve yiğitliğin gücüdür. Şair savaş 
tasvirleriyle yiğitliği somutlaştırmıştır.
Şiirin Konusu : “yiğitleri övme”dir.
Konularına Göre Şiir Türleri
1-Lirik şiir
Duyguları, heyecanları, çoşkuları dile getiren şiirlerdir. Aşk, 
ayrılık, sevgi gibi konularda söylenen şiirler bu türe örnektir.
İstanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı
Başımda eski âlemlerin sarhoşluğu
Loş kayıkhaneleriyle bir yalı
Dinmiş lodosların uğultusu içinde
İstanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                                                   Orhan Veli Kanık
2- Epik şiir
Savaş, kahramanlık, yiğitlik gibi konuları işleyen destansı şiirlerdir..
Gökte kandiller delikanlı Mehmed Han’ın
Yedi tebessümlü dilbere başlık borcu
Süzülür yıldızlar mazgallardan
Avuçlayıp rum ateşlerini bir bir
Güneş diye burca dikilir
Sağdıçtı bu düğünde Ulubatlı Hasan
                                                                      Yahya Akengin
3- Didaktik şiir
Duygudan çok düşüncenin ağır bastığı eğitici, öğretici şiirlerdir. Fabllar bu türü 
örnekleyen şiirlerdendir.
İlim ilim bilmektir 
İlim kendin bilmektir 
Sen kendini bilmezsin 
Ya nice okumaktır       Yunus Emre 
                              
4. Pastoral şiir
 Doğa güzelliklerini, kır yaşamını anlatan 
şiirlerdir. 
Gümüş bir dumanla kapandı her yer
Yer ve gök bu akşam yayla dumanı.
Sürüler, çemenler, sarı çiçekler
Beyaz kar, yeşil çam yayla dumanı!
                                         Ömer Bedrettin Uşaklı
5. Satirik şiir (Eleştiri Şiiri)
  Bir kişiyi, bir toplumu ya da düşünceyi yermek 
amacıyla yazılan şiirlerdir.
İş gelmez elinden, gelmez bir kâre
Aslında neslinde giymemiş hâre
Sandığı, gömleksiz duran makkâre
Bedestene gelir kaftan beğenmez
                                            Kazak Abdal
 
SIRA SİZDE
Örnek:
Aşağıda verilen terimlerden hangisi yanlış açıklanmıştır?
A) Nakarat: Düz yazıdaki tekrarlardır.
B) Dize: Şiiri oluşturan satırlardır.
C) Epik şiir: Savaş, kahramanlık konularında yazılan şiirlerdir.
D) Uyak: Dize sonlarında bulunan sözcüklerdeki ses 
benzerlikleridir.
    Nakarat ,düz yazıdaki tekrarlar değildir; şiirde yapılan 
tekrarlardır. Bu yüzden cevap A şıkkıdır.
Örnek:
Bu vakte erdi ki bizim günümüz
Yiğit belli değil mert belli değil
Herkes yarasına derman arıyor
Deva belli değil dert belli değil
                                           Ruhsati
Şiirin türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epik
B) Lirik
C) Didaktik
D) Satirik
 Bu şiirde kişi ve toplum eleştirisi yapılmıştır. Yani cevap  D şıkkıdır.
YAZIM KURALLARI
Levhalar ve açıklama yazıları büyük harfle başlar.
Kitap, dergi, gazete ve sanat eserlerinin (tablo, heykel, beste vb.)
her kelimesi büyük harfle başlar: Nutuk, Safahat, Kendi Gök
Kubbemiz, Anadolu Notları, Sinekli Bakkal; Türk Dili, Türk
Kültürü, Varlık; Resmî Gazete, Hürriyet, Milliyet, Türkiye, Yeni
Asır; Kaplumbağa Terbiyecisi; Yorgun Herkül ; Saraydan Kız
Kaçırma, Onuncu Yıl Marşı vb.
UYARI: Özel ada dâhil olmayan gazete, dergi,
tablo vb. sözler büyük harfle başlamaz: Milliyet
gazetesi, Türk Dili dergisi, Halı Dokuyan Kızlar
tab­losu vb.
UYARI:
Kitap, makale, tiyatro eseri, kurum adı vb. özel adlarda yer alan
kelimelerin ilk harfleri büyük yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut,
ki, da, de sözleriyle mı, mi, mu, mü soru eki küçük harfle
yazılır: Mai ve Siyah, Suç ve Ceza, Leyla ile Mecnun, Turfanda
mı, Turfa mı?, Diyorlar ki, Dünyaya İkinci Geliş yahut Sır İçinde
Esrar, Ya Devlet Başa ya Kuzgun Leşe, Ben de Yazdım, Atatürk
Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu vb. Özel adın tamamı büyük
yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut, ki, da, de sözleriyle mı, mi,
mu, mü soru eki de büyük harfle yazılır: DİL VE TARİH­
COĞRAFYA FAKÜLTESİ vb.
ZARFLAR(BELİRTEÇ)
Fiillerin, sıfatların ve zarfların anlamını tamamlayan
kelimelerdir. Fiillerin anlamını yer, durum ve zaman
yönünden; sıfatların anlamını azlık-çokluk yönünden;
zarfların anlamını yine azlık-çokluk yönünden
tamamlar.
ÖRNEK: Mehmet’in kardeşi dün gece gelmiş.
(“gece” kelimesi “gelme” eyleminin anlamını zaman bakımından
etkilemiş)
• Arabayı hızlı sürüyor.
(sürme eyleminin anlamını durum bakımından etkilemiş)
•Daha güzel bir ev bulduk.
•(“güzel” kelimesi sıfat görevindedir.” “Daha” sözcüğü güzel
sıfatını ölçü bakımından etkilemiş, ona üstünlük anlamı katmıştır.
•Örnek cümlelerde yer alan “gece, hızlı, daha” kelimeleri önlerine
gelen kelimelerin anlamlarını etkilediklerinden dolayı zarftırlar.
 
UYARI: İsim soylu bir sözcük, eylemin anlamını etkiliyorsa zarf;
ismin anlamını etkiliyorsa sıfat olur:
ÖRNEK: Bu yıl derslerine fazla çalışmadın.(zarf)
Akşamları fazla yemek yiyorsun.(sıfat)
Zarflar isim hal eklerini alınca isimleşirler:
ÖRNEK: Çocuklar koşarak dışarı çıktılar.(zarf)
Çocuklar koşarak dışarıya çıktılar.(isim)
 
Zarfları beş bölümde inceliyoruz:
1) Zaman zarfları:
2) Durum zarfları
3) Yer-yön zarfları
4) Azlık-çokluk (nicelik)zarfları
5) Soru zarfları
 
ZARF
ÇEŞİTLERİ
ZAMAN
ZARFLARI
DURUM
ZARFLARI
YER-YÖN
ZARFLARI
NİCELİK
ZARFLARI
SORU
ZARFLARI
ZAMAN ZARFLARI:
•Fiilleri zaman bakımından sınırlayan zarflardır.
Zaman zarfı olarak kullanılan kelimeler şunlardır:
Dün, bugün, yarın, şimdi,gece,gündüz,erken,geç,demin,akşam,sabah,kışın,
yazın, biraz sonra, biraz önce vb....
Zaman zarflarını bulabilmek için yükleme şu sorular sorulur:
Ne zaman?, Ne zamandan beri?, Ne zamana kadar?
ÖRNEK: Dedem gitti.(Cümlesinde işin zaman bakımından geçmişte yapıldığı
anlamı vardır. Fakat gitme işinin ne zaman gerçekleştiği kesin olarak belli değildir.
Bunu belirtmek için” sabah, akşam, dün, erken vb...”gibi fiili sınırlayıcı kelimeler
kullanılır: Örnek: Dedem sabah gitti.
DİKKAT:”
Dün, bugün, yarın,şimdi,sabah,akşam,gece,gündüz,yaz,
kış vb... «kelimeleri zaman» sorusunun cevabı ise zarf;
değilse isimdir.
Örnek: Sabaha İzmir’deyiz.(Ne zaman? Sabaha. Zarftır.)
Geceyi burada geçireceğiz.(Ne zaman? Soruya
cevap vermiyor ve ismin hal ekini almıştır. İsimdir.)
DURUM ZARFLARI:
Fiillerin, fiilimsilerin durumunu, nasıl gerçekleştiğini
belirten zarflardır.
ÖRNEK: Merdivenleri koşarak çıktı. (Nasıl çıktı?).
Arabayı hızlı kullanıyor.(Nasıl kullanıyor?)
“Koşarak” kelimesi çıkma,” hızlı” kelimesi kullanma fiillerinin
nasıl gerçekleştiğini belirtmiştir.
Durum zarflarını bulabilmek için fiillere ve fiilimsilere “Nasıl?”
sorusu sorulmalıdır.
 
DİKKAT: «Nasıl» sorusu niteleme sıfatlarını bulmak için de kullanılır. Ancak
niteleme sıfatını bulmak için “nasıl?” sorusu isme sorulur.
ÖRNEK: Sınavda zor sorular vardı.(Nasıl sorular? Sıfat)
DİKKAT: Durum zarfları fiil ya da fiilimsileri çeşitli anlam ilgileri ile belirtir:
ÖRNEK: Bu adam herkese dostça davranıyor.(niteleme anlamı)
• Bu sınavı mutlaka kazanacaksın(kesinlik anlamı)
• Belki ben de sizinle gelirim.(olasılık anlamı)
• Çocuk az çok dedesine benziyor.( yaklaşıklık anlamı)
• Bunu bir daha okuyacağım.(yineleme anlamı)
• Keşke buraya hiç gelmeseydim.(dilek anlamı)
• Eğer çok yorulduysan bira dinlen.(şart anlamı)
• İşte hiçbir şey değişmedi.(işaret anlamı)
YER- YÖN ZARFLARI:
Fiillerin yerini ve yönünü belirleyen zarflardır. Başlıca yer-yön
zarfları şunlardır:içeri,dışarı,ileri,geri,yan,ön,arka,sağ,sol,üst,alt
vb...
DİKKAT: Yer-yön bildiren kelimeler isimleri niteleyip yalın olarak bir isimden
önce gelerek bir tamlama oluşturursa sıfat; isim hal eklerini alırsa isim görevi üstlenir:
ÖRNEK:
alt çene(sıfat) ;
ileri düşünce(sıfat);
İçeride gürültü var.(isim)
Annem içeri girdi.(zarf)
Yer-yön zarflarını bulmak için yükleme “nereye, nereye doğru, nereye kadar?” soruları
sorulur.
AZLIK- ÇOKLUK (NİCELİK) ZARFLARI:
Fiilleri, sıfatları ve başka zarfları nicelik, azlık-
çokluk, bakımından sınırlayan ya da güçlendiren
zarflardır.
Başlıca ölçü zarfları şunlardır: Kadar,daha,en,pek,çok,
fazla,az, biraz, oldukça, epeyce vb...
ÖRNEK: Radyonun sesini çok açmış. En geç o geldi.
Cümlelerde “çok”,açmak fiilinin;”en” ise geç
zaman zarfının anlamını nicelik,azlık- çokluk
bakımından belirtmiştir.
Nicelik(ölçü) zarfları anlatıma “eşitlik, üstünlük,
en üstünlük, aşırılık anlamları katar.
Ölçü zarfları fiillere, sıfatlara ya da başka türden
zarflara sorulan “Ne kadar?” sorusuna cevap
verir: ÖRNEK: Sınava çok çalıştım.(Ne kadar
çalıştım? Çok).
• ZARFLARIN DERECELENDİRİLMESİ:
a) Eşitlik Derecesi: Kadar, denli, gibi...
        Örnek: Kimse şarkıyı bu denli güzel okuyamaz. 
b)    Üstünlük Derecesi: «Daha» kelimesi, sıfatları ya da başka zarfları üstünlük anlamlarıyla 
derecelendirir:
• Örnek: Daha iyi bir araba alabilirdin.(daha kelimesi “iyi” sıfatını üstünlük anlamıyla derecelendirmiş)
• Her şey daha ucuz satılıyor.( daha kelimesi “ucuz” zarfını üstünlük anlamıyla derecelendirmiş)
 c)    En Üstünlük Derecesi: «En” kelimesi sıfatları ya da başka zarfları en üstünlük anlamlarıyla 
derecelendirir:
• Örnek: En zor soruları bile çözdü.(“En” kelimesi, «zor» sıfatını en üstünlük anlamıyla 
derecelendirmiş)
• En güzel sen okuyorsun.( “En” kelimesi, «güzel» zarfını en üstünlük anlamıyla derecelendirmiş)
d)   Aşırılık Derecesi: « Çok, fazla, epeyce, pek, oldukça,biraz,birazcık,en çok, pek çok vb...”kelimeleri ya 
da kelime gurupları sıfatları ya da başka zarfları aşırılık anlamıyla derecelendirir.
• Örnek: Sen fazla iyi birisin.(“Fazla” kelimesi, «iyi» sıfatını aşırılık anlamıyla derecelendirmiş)
• Pek şık giyinmişsiniz.(“Pek” kelimesi, «şık» zarfını aşırılık anlamıyla derecelendirmiş)
SORU ZARFLARI
Fiilleri soru yoluyla belirten zarflardır.
Başlıca soru zarfları şunlardır:Ne, niçin,ne biçim, ne
zaman,nasıl,ne diye,ne kadar,neden vb...
ÖRNEK: Kapıyı niçin kilitledin? Evine nasıl gitti?
Bize neden gelmedin?
“Niçin, nasıl, neden” kelimeleri, fiillerin
nedenini, nasıl yapıldığını sormaktadır.
DİKKAT: Soru zarfları, sıfatları ya da
başka zarfları da belirtir. Ancak bu
kullanımlarda sorudan çok abartma vardır:
Örnek:
Ne soğuk bir hava.
Ne kadar güzel çiçekler.
PEKİŞTİRELİM
UYARI-1: Zarfın tanımının fiillerin, sıfatların ve kendi türünden kelimelerin
(zarfların) anlamlarını çeşitli yönlerden tamamlayan sözcükler olduğunu
unutmayacağız.
UYARI-2: Nasıl ki sıfatla ismi birbirinden ayırmıyorsak zarf ile de fiili birbirinden
ayırmayacağız.
UYARI-3: Yer-yön zarflarının çekim eki alması halinde zarf özelliğini kaybedip isim
olacağını aklımızdan çıkarmayacağız.
UYARI-4: Soru zarflarını, soru sıfatları ve soru zamirleri ile karıştırmayacağız.
•ÖRNEK : Ne ağlıyorsun? (soru zarfı)
Ne gün gelecekler? (soru sıfatı)
Bana ne aldın? (soru zamiri)
YAPILARINA GÖRE ZARFLAR
Zarflar yapılarına göre dört türlüdür:
1 Basit Zarflar:Yapım eki almamış zarflardır:Dün,yarın,çok,az vb...
2 Türemiş Zarflar:Yapım ekiyle türemiş zarflardır:ön-ce,yaz-
ın,yavaş-ça,akşam-leyin vb...
3 Birleşik Zarflar:İki ya da daha çok sözcüğün birleşmesinden
oluşan zarflardır:Biraz,nasıl(ne asıl),niçin(ne için),bugün vb...
4 Öbekleşmiş Zarflar:Değişik yollarla yan yana gelerek öbekleşen
zarflardır:Pek çok,aşağı yukarı,hızlı hızlı,daha fazla vb...
SIRA SİZDE
1)Aşağıda verilen durum zarflarını birer cümlede kullanınız.
•GÜZEL : Onunla güzel geçiniyoruz.
•KURNAZ: ……………………………………………………………
•İSTEKLİ: ……………………………………………………………
•HIZLI : ……………………………………………………………
•SESSİZCE: ..………………………………………………………..
•KOŞA KOŞA:………………………………………………………..
•
2)Aşağıda verilen zaman zarflarını birer cümlede kullanınız.
•YARIN : Yarın sinemaya gidecekler.
•AZ ÖNCE:……………………………………………………………
•SONRA :……………………………………………………………
•AKŞAMLEYİN:……………………………………………………..
•KIŞIN :……………………………………………………………
•BU GÜN :……………………………………………………………
3)Aşağıda verilen yer-yön zarflarını birer cümlede kullanınız.
•İÇERİ : Az önce içeri girdi.
•DIŞARI: ……………………………………………………………
•ÖTE : ……………………………………………………………
•YUKARI: ……………………………………………………………
•GERİ : …………………………………………………………...
•BERİ : ……………………………………………………………
4)Aşağıda verilen miktar zarflarını birer cümlede kullanınız.
•FAZLA :Yemeği fazla yemeyin.
•ÇOK :………………………………………………………..
•EPEYCE :……………………………………………………….
•SAATLERCE:………………………………………………………..
•OLDUKÇA :………………………………………………………..
•PEK :………………………………………………………..
5)Aşağıda verilen soru zarflarını birer cümlede kullanınız.
•NE KADAR:………………………………………………………….
•NASIL :………………………………………………………….
•NİÇİN :………………………………………………………….
•NE ZAMAN:………………………………………………………….
•NE :………………………………………………………….
KELİME TÜRLERİNİ AYIRT EDELİM
İSİMLER(AD)
Kainattaki varlıkları karşılayan kelimelere “isim” denir.
Örnek: İstanbul, Türkiye, kitap, kalem, sınıf
SIFAT (ÖN AD)
Varlıkları daha iyi anlatabilmek için bazen daha tanıtıcı sözcükler kullanırız. Bu
sözcükler isimlerin önüne gelerek onları renk, şekil, durum, sayı vb. yönlerden
niteleyen ve belirten sözcüklerdir.
Örnek
Bu akşam eski bir arkadaşımla masmavi denizi seyrettik.
ZAMİRLER(ADILLAR)
İsim olmadıkları halde ismin yerini tutan kelimelere “zamir”
denir.
Örnek: Bunlar alındı.
ZARFLAR(BELİRTEÇLER)Bir cümlede fiilleri niteleyen, onların ne
durumda olduğunu, nasıl yapıldığını, zamanını ve sırasını
bildiren kelimelere “zarf” denir.
Örnek: Mehmet hızlı koşardı.
FİİLLER(EYLEMLER)
Varlıkların yaptıkları işleri, onlarla ilgili oluşları, eylemleri
bildiren kelimelere “fiil” denir.
Örnek: Akşama doğru bize geldi.
SIRA SİZDE
YOLCULUKYOLCULUK
İki yıl önce karar verdim ben bu yolculuğa. Kolay görünüyordu, bu küçük
dağa çıkmak. Çıkamayacağımı asla düşünmedim. Yola çıktım; ama çok
geçmeden anladım zorluğunu. Çok dik bir yokuş ve sert kayalar vardı. “Pes
etsem mi?” dedim. “Zorluklardan hiç yılma.” demişti babam. Bu söz aklıma
geldi. Karar verdim ilerledim. Zorla çıktım o kayalardan. Biraz ilerliyor, yol
kapalıysa geri dönüyor, başka bir yoldan gidiyordum. Yedi saat sonra
zirvedeydim. Gururla döndüm. Onu iyi ki dinlemiştim. Bu, büyük bir
başarıydı benim için.
Yukarıdaki parçada altı çizili sözcüklerin türlerini kelimelerin altlarına yazınız
HATIRLAYALIM
FİİLLERDE SORU
Fiil çekiminde soru anlamı “mı, mi, mu, mü” soru ekleri ile sağlanır. Soru eki, şahıs ekinden önce
ya da sonra gelir.
•Örnek: Hiç ders çalıştınız mı?
Bana masal anlatmayacak mısın?
Arkadaşım eve gelmiş mi?
Konuyu bugün anlatıyor muyuz?
Fiilde Olumlu Soru - Olumsuz Soru
•Örnek: Arkadaşına haber verdin mi? (olumlu soru)
Arkadaşına haber vermedin mi? (olumsuz soru)
Not: «Fiillerde soru» konusu 1. temada fiiiller konusunda verilmiştir. 2.temada da tekrar
edilecektir
SIRA SİZDE
Aşağıdaki fiillerin çekimlerini istediğiniz kipte yaparak bu fiilleri birer cümlede
kullanınız.
bil- olumlu soru çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
düşün- olumsuz soru çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
git-olumlu soru çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
unut- olumlu çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
konuş- olumsuz çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
tat-olumlu çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
bekle- olumsuz çekimi ve cümle
……………………………………………………………………………………………………………………………………
…
……………………………………………………………………………………………………………………………………
TARAMA TESTİ
1)Aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamlı sözcük
kullanılmamıştır?
A) Türkçe dersinde uyakları öğrendik.
B) Kaptan seslendi: “Yelkenler fora!”
C) Kitaptaki soruların birçoğu yanlıştı.
D) Ekvatora yaklaşıldıkça sıcaklık artar.
2) 1. Duvarın önüne yerleştirilen perdeye ilânları yapıştırdık.
2. Perdelerle koltukların rengi hiç uymamış.
3. Oyunun ikinci perdesini izleyemedik.
4. Bana anlattıklarıyla gözümdeki perde kalktı, her şeyi anladım.
“Perde” sözcüğünün cümlelerdeki anlam özellikleri hangi seçenekte doğru
sıralanmıştır?
A) yan – temel – terim – mecaz anlam
B) temel – yan – terim – mecaz anlam
C) mecaz – temel – terim – yan anlam
D) yan – terim – mecaz – temel anlam
3) ”Ressam ile tuval” arasında bir ili ki vardır.ş
Benzer ili ki a a ıdakilerden hangisinde vardır?ş ş ğ
A) Şair – şiir          B) Berber – makas
C) Terzi – iğne      D) Öğretmen – tahta
4) Sen istedin gül teninde yaralar
Bu ayrılık hem seni, hem beni yaralar
Verilen dizeler için aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Tam kafiye kullanılmıştır.
B) Tunç kafiye kullanılmıştır
C) Yarım kafiye kullanılmıştır.
D) Cinaslı uyak kullanılmıştır.
5)Duyulmuyor günlerin nasıl geçtiği
Bu temmuz, ağustos ayları böyledir
Dakikalar öyle süratle geçer ki
Daha sabah zannedersiniz, öğledir
Bu dörtlüğün uyak şeması, aşağıdakilerin
hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) a – b – c – a B) a – b – c – b
C) a – b – a – b D) a – a – b – b
6)Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım
yanlışı yoktur?
A) 27 Mart Dünya tiyatrolar gününde etkinlikler
yapıldı.
B) Yeni köpeğimize çomar ismini verdik.
C) 2005 yılında Ankara’daki toplantıya katılmış.
D) “Suç Ve Ceza” adlı romanı severek okudum.
7) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım
yanlışı yoktur?
A) Pek çok edebiyatçı ile tanıştım.
B) Öğretmen, bir kaç öğrenciyi yanına çağırdı.
C) Kafasını birtakım meselelere takmış.
D) Yunus koşuda 9 ncu olmuş.′
8)Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde
pekiştirme zarfı kullanılmıştır?
A) Okula gidecek kitapları sapasağlam istiyorlar.
B) Bardağın içinde büsbütün bir erik duruyor.
C) Kıpkırmızı saçlarıyla dikkatleri büsbütün
üstüne topluyor.
D) Fotoğrafında öbek öbek çalılar görünüyordu.
9)Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yer-yön zarfı
kullanılmıştır?
A) İleri zihniyete her zaman ihtiyacımız var.
B) Televizyonun sesi yukarı kattan duyuluyor.
C) İçerisi bir hayli kalabalık görünüyor.
D) Çorbayı o kızgınlıkla aşağı döküverdi
10) Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde farklı
bir zarf bulunur?
A) Öyleyse hemen yat ve dinlen.
B) Sabah erkenden kalktılar yola çıktılar.
C) Üç beş kuruş birikince köyümüze gideriz.
D) Çocuğunu öperek uyandırdı.
11) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "sıcak" söz-
cüğü zarf olarak kullanılmıştır?
A) Şimdi sıcak bir çaya hayır demem.
B) Bir hafta öncesine kadar havalar çok sıcaktı.
C) Arkadaşlarım beni oldukça sıcak karşıladı.
D) Sıcak havalarda dışarı çıkmayı hiç sevmiyo-
rum.
12)Aşağıdaki cümlelerden hangisinde altı çizili
sözcük farklı görevdedir?
A) Orada gördüklerini, bize gizlice anlattı.
B) Kısaca özetledi konuyu.
C) Uzunca bir yoldan gelmişler.
D) Buradan sessizce uzaklaştılar.
13) A a ıdakiş ğ cümlelerin hangisinde
altı çizili sözcü ün türü di erlerindenğ ğ
farklıdır?
A) O, her zaman şakacı bir insandır.
B) Gelen misafirleri kibarca geri gönderdi.
C) Aldığın hediyeleri çok beğenecek.
D)Toplantıda arkadaşlarına ağır konuştu.
14) “Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür”
atasözünün fiilinin zamanı ve şahsı
için aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
A)Geniş zaman – 3. tekil şahıs
B)Geçmiş zaman – 2. çoğul şahıs
C)Şimdiki zaman – 2. tekil şahıs
D)Gelecek zaman – 1. tekil şahıs
15-Aşağıdakilerden hangisinde fiil, haber
kiplerinden biriyle çekimlenmemiştir?
A) Sen de mi ödevlerini yapmamıştın?
B) Her sene buralara geliyor, dinleniyor.
C) İmkanım olsa da memlekete gitsem.
D) Gideli iki yıl oluyor.
7. Sınıf Türkçe Ünite 2 Atatürk

More Related Content

What's hot

Edebi Sanatlar
Edebi SanatlarEdebi Sanatlar
Edebi Sanatlarderslopedi
 
Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.
Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.
Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.derslopedi
 
Anonim halk-şiiri-nazim-biçimleri
Anonim halk-şiiri-nazim-biçimleriAnonim halk-şiiri-nazim-biçimleri
Anonim halk-şiiri-nazim-biçimleri
ozturkgozde
 
Noktalama IşAretleri
Noktalama IşAretleriNoktalama IşAretleri
Noktalama IşAretleriyardimt
 
Gari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusu
Gari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusuGari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusu
Gari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusufedvayildiz
 
Halk edebiyatı
Halk edebiyatıHalk edebiyatı
Halk edebiyatıslayturk
 
Divan Edebiyati Nazim şEkilleri
Divan Edebiyati Nazim  şEkilleriDivan Edebiyati Nazim  şEkilleri
Divan Edebiyati Nazim şEkilleriderslopedi
 
Noktalama İşaretleri
Noktalama İşaretleriNoktalama İşaretleri
Noktalama İşaretleriyardimt
 
Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇
Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇
Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇
ozlembilgic
 
Manzume Ve Siir
Manzume Ve SiirManzume Ve Siir
Manzume Ve Siirderslopedi
 
Noktalama I Aretleri
Noktalama I AretleriNoktalama I Aretleri
Noktalama I Aretleriyardimt
 
noktalama işaretleri
noktalama işaretlerinoktalama işaretleri
noktalama işaretleri
kvnctrhn
 
Çalışma YaprağI
Çalışma YaprağIÇalışma YaprağI
Çalışma YaprağI
zohreakbulut
 
halk şiiri
halk şiirihalk şiiri
halk şiiri
zohreakbulut
 
Ahmet Haşim Edebiyat Ödevi
Ahmet Haşim Edebiyat ÖdeviAhmet Haşim Edebiyat Ödevi
Ahmet Haşim Edebiyat Ödevi
enesfurkan
 
aşık tarzı halk şiiri
aşık tarzı halk şiiriaşık tarzı halk şiiri
aşık tarzı halk şiiri
hulyayasar
 
FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ
FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ
FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ
tulayakdemir
 
AşIk Tarzi TüRk şIiri
AşIk Tarzi TüRk şIiriAşIk Tarzi TüRk şIiri
AşIk Tarzi TüRk şIiriderslopedi
 

What's hot (19)

Edebi Sanatlar
Edebi SanatlarEdebi Sanatlar
Edebi Sanatlar
 
Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.
Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.
Nazim şEkilleri Ve Bati Edb.
 
Anonim halk-şiiri-nazim-biçimleri
Anonim halk-şiiri-nazim-biçimleriAnonim halk-şiiri-nazim-biçimleri
Anonim halk-şiiri-nazim-biçimleri
 
Noktalama IşAretleri
Noktalama IşAretleriNoktalama IşAretleri
Noktalama IşAretleri
 
Gari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusu
Gari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusuGari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusu
Gari̇p dişinda-yeni̇li̇ği̇-sürdüren-şi̇i̇r-sunusu
 
Halk edebiyatı
Halk edebiyatıHalk edebiyatı
Halk edebiyatı
 
Divan Edebiyati Nazim şEkilleri
Divan Edebiyati Nazim  şEkilleriDivan Edebiyati Nazim  şEkilleri
Divan Edebiyati Nazim şEkilleri
 
Noktalama..
Noktalama..Noktalama..
Noktalama..
 
Noktalama İşaretleri
Noktalama İşaretleriNoktalama İşaretleri
Noktalama İşaretleri
 
Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇
Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇
Fecr i̇ âti̇ şi̇i̇ri̇
 
Manzume Ve Siir
Manzume Ve SiirManzume Ve Siir
Manzume Ve Siir
 
Noktalama I Aretleri
Noktalama I AretleriNoktalama I Aretleri
Noktalama I Aretleri
 
noktalama işaretleri
noktalama işaretlerinoktalama işaretleri
noktalama işaretleri
 
Çalışma YaprağI
Çalışma YaprağIÇalışma YaprağI
Çalışma YaprağI
 
halk şiiri
halk şiirihalk şiiri
halk şiiri
 
Ahmet Haşim Edebiyat Ödevi
Ahmet Haşim Edebiyat ÖdeviAhmet Haşim Edebiyat Ödevi
Ahmet Haşim Edebiyat Ödevi
 
aşık tarzı halk şiiri
aşık tarzı halk şiiriaşık tarzı halk şiiri
aşık tarzı halk şiiri
 
FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ
FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ
FECR-İ ATİ DÖNEMİ ŞİİRİ
 
AşIk Tarzi TüRk şIiri
AşIk Tarzi TüRk şIiriAşIk Tarzi TüRk şIiri
AşIk Tarzi TüRk şIiri
 

Similar to 7. Sınıf Türkçe Ünite 2 Atatürk

3. ünite.pptx
3. ünite.pptx3. ünite.pptx
3. ünite.pptx
TugayAlkoc
 
Aşiklarimiz ve ozanlarimiz
Aşiklarimiz ve ozanlarimizAşiklarimiz ve ozanlarimiz
Aşiklarimiz ve ozanlarimiz
Mehmet Dinç
 
Cümlede Anlam
Cümlede AnlamCümlede Anlam
Cümlede Anlam
kaston5757
 
Saf şi̇i̇r anlayişi
Saf şi̇i̇r anlayişi Saf şi̇i̇r anlayişi
Saf şi̇i̇r anlayişi
seymaserbetci
 
Çalışma Yaprağı
Çalışma YaprağıÇalışma Yaprağı
Çalışma Yaprağı
zohreakbulut
 
19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ
19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ
19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ
Ali Sarıoğlu
 
8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan
8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan
8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan
enesulusoy
 
6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular
6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular
6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular
enesulusoy
 
Aruz öLçüSü
Aruz öLçüSüAruz öLçüSü
Aruz öLçüSüderslopedi
 
nazim manzume siir unsurlari
nazim manzume siir unsurlarinazim manzume siir unsurlari
nazim manzume siir unsurlariUmut Açıkgöz
 
Sözcükte Anlam konu anlatım sunu
Sözcükte Anlam konu anlatım sunuSözcükte Anlam konu anlatım sunu
Sözcükte Anlam konu anlatım sunu
Gökpınar Lisesi
 
Çalışma Yaprağı
Çalışma YaprağıÇalışma Yaprağı
Çalışma Yaprağı
Mümin Yılmaz
 
çalışma yaprağı
çalışma yaprağıçalışma yaprağı
çalışma yaprağı
Mümin Yılmaz
 
T uerk edebiyati_tarihi
T uerk edebiyati_tarihiT uerk edebiyati_tarihi
T uerk edebiyati_tarihi
cenap demiralay
 
Paragrafta Anlam
Paragrafta AnlamParagrafta Anlam
Paragrafta Anlamyardimt
 
Ilahi (1)
Ilahi (1)Ilahi (1)
Ilahi (1)
Özge Çoruk
 
Emin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLUEmin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLU
ozerfurkan
 

Similar to 7. Sınıf Türkçe Ünite 2 Atatürk (20)

3. ünite.pptx
3. ünite.pptx3. ünite.pptx
3. ünite.pptx
 
Aşık edebiyatı
Aşık edebiyatıAşık edebiyatı
Aşık edebiyatı
 
Aşiklarimiz ve ozanlarimiz
Aşiklarimiz ve ozanlarimizAşiklarimiz ve ozanlarimiz
Aşiklarimiz ve ozanlarimiz
 
Cümlede Anlam
Cümlede AnlamCümlede Anlam
Cümlede Anlam
 
Saf şi̇i̇r anlayişi
Saf şi̇i̇r anlayişi Saf şi̇i̇r anlayişi
Saf şi̇i̇r anlayişi
 
Çalışma Yaprağı
Çalışma YaprağıÇalışma Yaprağı
Çalışma Yaprağı
 
19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ
19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ
19080 SONRASI TÜRK ŞİİRİ
 
8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan
8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan
8. Sınıf Türkçe Ünite 1 Zaman ve Mekan
 
6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular
6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular
6. Sınıf Türkçe 4. Ünite Duygular
 
Aruz öLçüSü
Aruz öLçüSüAruz öLçüSü
Aruz öLçüSü
 
nazim manzume siir unsurlari
nazim manzume siir unsurlarinazim manzume siir unsurlari
nazim manzume siir unsurlari
 
Sözcükte Anlam konu anlatım sunu
Sözcükte Anlam konu anlatım sunuSözcükte Anlam konu anlatım sunu
Sözcükte Anlam konu anlatım sunu
 
Çalışma Yaprağı
Çalışma YaprağıÇalışma Yaprağı
Çalışma Yaprağı
 
çAlişma kağidi
çAlişma kağidiçAlişma kağidi
çAlişma kağidi
 
çalışma yaprağı
çalışma yaprağıçalışma yaprağı
çalışma yaprağı
 
T uerk edebiyati_tarihi
T uerk edebiyati_tarihiT uerk edebiyati_tarihi
T uerk edebiyati_tarihi
 
Paragrafta Anlam
Paragrafta AnlamParagrafta Anlam
Paragrafta Anlam
 
Ilahi (1)
Ilahi (1)Ilahi (1)
Ilahi (1)
 
web 2.0 sunumu
web 2.0 sunumuweb 2.0 sunumu
web 2.0 sunumu
 
Emin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLUEmin Bülent SERDAROĞLU
Emin Bülent SERDAROĞLU
 

More from enesulusoy

5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
enesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
enesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
enesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
enesulusoy
 
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
enesulusoy
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
enesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
enesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
enesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
enesulusoy
 
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
enesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
enesulusoy
 
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
enesulusoy
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
enesulusoy
 

More from enesulusoy (20)

5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
5. Sınıf Türkçe 5. Ünite Dünyamız ve Uzay
 
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
5. Sınıf Türkçe 4. Ünite Değerlerimiz
 
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
5. Sınıf Türkçe 3. Ünite Sağlık ve Çevre
 
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
5. Sınıf Türkçe 2. Ünite Atatürk
 
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
5. Sınıf Türkçe 1. Ünite Birey ve Toplum
 
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
5. Sınıf Sosyal Silimler 8. Ünite Hepimizin Dünyası
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
5. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Yasalarımız Bizim İçin Var
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
5. Sınıf Sosyal Bilimler 6. Ünite Toplum İçin Çalışanlar
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
5. Sınıf Sosyal Bilimler 5. Ünite Gerçekleşen Düşler
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
5. Sınıf Sosyal Bilimler 4. Ünite Ürettiklerimiz
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
5. Sınıf Sosyal Bilimler 3. Ünite Bölgemizi Tanıyalım
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
5. Sınıf Sosyal Bilimler 2. Ünite Adım Adım Türkiye
 
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
5. Sınıf Sosyal Bilimler 1. Ünite Haklarımı Öğreniyorum
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
5. Sınıf Fen Bilimleri 6. Ünite Yaşamımızın Vazgeçilmezi Elektrik
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
5. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Canlılar Dünyasını Gezelim Tanıyalım
 
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
5. Sınıf Matematik 5. Ünite Geometri ve Ölçme
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
5. Sınıf Fen Bilimleri 4. Ünite Işığın ve Sesin Yayılması
 
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
5. Sınıf Matematik 4. Ünite 2. Konu Ondalık Sayılar
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
5. Sınıf Fen Bilimleri 3. Ünite Maddenin Değişimi
 

7. Sınıf Türkçe Ünite 2 Atatürk

  • 2. TERİM ANLAM •Bir sözcüğün bilim, sanat, spor ya da meslek alanına özgü kavramları karşılığında kazandığı anlama terim anlam adı verilir. •Bazı bilim, sanat ve meslek dalları ile ilgili terimler:
  • 3. Örnek: Matematik: Doğal sayılar, kare, polinom… Tiyatro: Sahne, perde, kostüm… Müzik: Nota, portre, sol anahtarı… Co rafya:ğ  Meridyen, ölçek, izohips, Dünya, boğaz… Resim: Portre, palet, tuval… Futbol: Taç, faul, gol…
  • 4.
  • 5. NOT: Bir sözcüğün terim olup olmadığı kullanıldığı cümleye göre değişir. SIRA S ZDEİ » Camdan yansıyan ı ıkş  gözlerimi kamaştırdı. ( ) » Sanatçımız, edebiyatımızın vazgeçilmez ı ıklarındanş  biridir. ( ) » Bugünkü dersimizde ı ıkş  konusunu işleyeceğiz.( ) » Do ruğ  haber veren gazeteler de var. ( ) » İki noktadan tek do ruğ  geçer. ( ) » Olaya bir de şu açıdan bakalım. ( )
  • 6. NOT: Bir sözcük, birden fazla alanda terim oluşturabilir. Örnek: » Oyunun birinci perdesi bitti. (Tiyatro terimi) » Kaz, perde ayaklı bir hayvandır. (Biyoloji terimi)
  • 7. SIRA SİZDE Aşağıdaki cümlelerde yüzmek, ayak ve a ızğ  sözcüklerinin hangi anlamda kullanıldıklarını yanlarındaki parantezlerin içine yazınız. •Buradaki küçük gölde çocuklar her sabah yüzerdi. ( ) •Uzun zamandan beri borç içinde yüzüyordu. ( ) •Bırak bu ayakları. ( ) •Ayağım ağrıyor. ( ) •Masanın ayağı kırılmış. ( ) •Ayağı olmayan göllerde tuz oranı yüksek olur. ( ) •Çocuğun ağzında bir şey vardı. ( ) •Rumeli ağzıyla konuşuyor. ( ) •Torbanın ağzı kapalı değildi. ( ) •O, kimseye ağız açtırmadı. ( )
  • 8.
  • 9. PEKİŞTİRELİM Aşağıdaki bilim, sanat, meslek ve spor dallarıyla ilgili birer terim yazarak bunları cümle içinde kullanınız. •Alan : Dilbilgisi •Terim :…………………………………………………………………………………………………………………………. •Cümle:……………………………………………………………………………………………………………………….… •Alan: Tıp •Terim :…………………………………………………………………………………………………………………………. •Cümle:…………………………………………………………………………………………………………………………. •Alan: Basketbol •Terim:………………………………………………………………………………………………………………………….. •Cümle:………………………………………………………………………………………………………………………….
  • 10. • Alan : Geometri • Terim :……………………………………………………………………………………………………………… • Cümle:……………………………………………………………………………………………………………… • Alan: Resim • Terim :……………………………………………………………………………………………………………… • Cümle:……………………………………………………………………………………………………………… • Alan: Gökbilimi • Terim:………………………………………………………………………………………………………………. • Cümle:………………………………………………………………………………………………………………
  • 11.      ŞİİR BİLGİSİ Duygu, hayal ve düşüncelerin bir düzene bağlı olarak, çekici bir dil ve ahenkli mısralar içinde aktarılmasına şiir denir. Şiir, bir ana duygu etrafında örgülenir. Diğer türler gibi şiir de bir plana sahiptir. Ancak her ölçülü ve kafiyeli metin, şiir değildir. Şiirde “duygu’ temel unsurdur ama duygunun dışında “düşünce” ve “hayal” de vardır. Şiirde “sanat” öğesi ağır basar. Bu bakımdan şiirde sözcük seçimi öne çıkar. Aslında şiir, sözcüklerin ahenk oluşturacak şekilde bir araya getirilmesinden oluşur. •Şiir yazana şair denir. •Halk şiiri yazan ve bunu çalıp söyleyene de ozan denir. Günümüzde ise şair yerine ozan sözü de kullanılmaktadır. •Her şiirin bir başlığı vardır. Başlığın, şiirde anlatılanlarla uyumla olması gerekir. •Şiirde her bir satıra dize (mısra) denir. •Şiiri yazarken her dizenin başındaki harf büyük harfle yazılır. •Dört dizelik kümelere kıta (dörtlük) denir. •İki dizeden oluşan kümelere de beyit adı verilir.
  • 12.
  • 13. Şiirde Ahenk Unsurları Ölçü (Vezin) •Şiirde, hecelerin sayılarına ya da heceyi oluşturan seslerin uzunluk ve kısalıklarına göre bir düzen oluşturulur. İşte bu düzene ölçü denir. Edebiyatımızda hece, aruz ve serbest olmak üzere üç tür ölçü kullanılmıştır. Hece Ölçüsü (Hece Vezni) •Her ölçü bağlı bulunduğu dilin yapısından doğar. Bu nedenle Türk dilinin doğal ölçüsü, hece ölçüsüdür. Hece ölçüsü, dizelerdeki sözcüklerin hece sayısının belli bir düzene bağlı olarak eşitliği temeline dayanır. Şiirin bütün dizelerindeki hece sayısının eşit olması gerekir. Hece sayısının eşitliği, o dizenin ölçüsünü, kalıbını gösterir. Yedi heceli bir dizenin kalıbı, yedili; on bir heceli bir dizenin kalıbı on birli diye anılır.
  • 14. ÖRNEK: A teş ten kı za ran bir gül a rar da 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 Ge zer bağ dan ba ğa ço ban çeş me si 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 Yukarıdaki dizeler, 11 li hece ölçüsüyle yazılmıştır′ .
  • 15. NOT: Hece ölçüsünde dizeler okunurken belli bölümlere ayrılır. Bu bölüm yerlerine durak denir. Durak, sözcükler bölünerek yapılmaz, sözcüklerden sonra yapılır. Şiirler “4 + 4 + 3 = 11 ,″ “6 + 5 = 11 , “4 + 3 = 7 gibi duraklardan″ ″ oluşabilir.
  • 16.
  • 17. Örnek: Uzun ince bir yoldayım 4              +           4         =    8 hece Gidiyorum gündüz gece 4              +           4         =    8 hece Bilmiyorum ne hâldeyim 4              +           4         =    8 hece Gidiyorum gündüz gece 4              +           4         =    8 hece Âşık Veysel’den alınan yukarıdaki dörtlük 8′li hece ölçüsü ile yazılmıştır. 8′li hece ölçüsü ile yazılmış bu dörtlük 4 + 4 duraktan oluşmuştur.
  • 18. SERBEST ÖLÇÜ Hece ölçüsüne bağlı kalınmayan ölçüdür. Şairin tamamen kendi üslubuna göre yazmasıdır. Serbest ölçü, Türk şiirinde 1940’lardan sonra Orhan Veli Kanık ile yaygınlaşmaya başlamıştır. Örnek: Gemiler geçer rüyalarımda Allı pullu gemiler, damların üzerinden Ben zavallı Ben yıllardır denize hasret Yukarıdaki dizeler serbest tarzda, yani ölçüsüz olarak yazılmıştır.
  • 19. Kafiye (Uyak) Dizelerin sonundaki yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları ve görevleri farklı kelimelerin, eklerin benzerliğine kafiye (uyak) denir. Örnek: Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol Bu dizelerdeki “yol” ve “kol” sözcüklerinde “-ol” sesleri benzerdir. Dize sonundaki bu iki ses benzerliği kafiyeyi oluşturmuştur. “Yarım, tam, zengin ve cinaslı” olmak üzere dört kafiye türü vardır.
  • 20.
  • 21. KAFİYE (UYAK) ÇEŞİTLERİ Örnek: Ve deniz aynı deniz O gülüşten eser yok yalnız Yukarıdaki dizelerde bulunan “deniz” ve “yalnız” sözcüklerindeki ortak ses “-z”dir. Dize sonundaki bu bir ses benzerliği yarım kafiyeyi oluşturur. Ben çektiğim kimler çeker Gözlerim kanlı yaş döker Yukarıdaki dizelerde bulunan “çeker” ve “döker” sözcüklerinin sonundaki “-er” sesleri iki sözcükte de aynı görev ve anlamda kullanıldıkları için “redif ” tir. “-er” sesi dışındaki ortak olan “-k” sesi ise “yarım uyak” tır.
  • 22. TAM KAFİYE (TAM UYAK) Dize sonlarında bulunan sözcüklerdeki iki ses benzerliğine tam uyak denir. Örnek: Söğüt giz fısıldar sayıklar me eş Ayık düş görür her bucak, her kö eş Yukarıdaki dizelerde “meşe” ve “köşe” sözcüklerinde iki ses benzerliği vardır: “-şe” Bu iki ses benzerliği tam kafiyeyi oluşturmuştur.
  • 23. ZENGİN KAFİYE (ZENGİN UYAK) Dize sonlarında bulunan sözcüklerdeki üç veya daha fazla ses benzerliğine zengin uyak denir. Örnek: Ne hoştur kırlarda yazın uyumak Bulutlar ufukta beyaz bir yumak Yukarıdaki dizelerde bulunan “uyumak” ve “yumak” sözcüklerinde “umak” dört ses benzerliği vardır. Bu da zengin kafiyeyi oluşturmuştur.
  • 24.
  • 25. CİNASLI KAFİYE (CİNASLI UYAK) Dize sonlarında yazılışları aynı, anlamları farklı olan sözcükler cinaslı uyak oluşturur. Örnek: Madem çoban değilsin Arkandaki sürü ne Beni yârdan ayıran Sürüm sürüm sürüne Yukarıdaki dizelerde “sürü ne” ve “sürüne” yazılışları aynı, ama anlamları farklı sözcüklerdir. Bu yüzden bu sözcükler cinaslı kafiyeyi oluşturmaktadır.
  • 26. TUNÇ KAFİYE (TUNÇ UYAK) Kafiye oluşturan sözcüklerden birinin diğer mısradaki sözcük içinde tekrarlanmasıyla oluşan kafiyedir. Bazı kaynaklarda zengin kafiye olarak da anlatılır. Bastığın yerleri ”toprak!” diyerek geçme, tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı: Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı Not: Buradaki “tanı” kelimesi “yatanı”, “atanı”, ve “tanı” kelimeleriyle tunç kafiye oluşturur. Ama “yatanı”, “atanı”, ve “tanı” kelimeleri arasında da ayrıca kafiyeden bahsetmek gerekecek. Sondaki “ı”lar redif; “atan”lar da zengin kafiye diyebiliriz.
  • 27. REDİF Dize sonlarındaki yazılışları, görevleri ve anlamları aynı olan ek, sözcük ya da sözcük gruplarına redif denir. Redif, sadece eklerden oluşmaz. Hem ek hem sözcükten, hatta sözcük gruplarından da oluşabilir. Örnek: İyi doğru sözler onda Şefkat dolu gözler onda Bu dizelerde ise “-ler” eki ve “onda” sözcükleri görevleri ve anlamları aynı olduğu için redifi oluşturmuştur.
  • 28.
  • 29. KAFİYE ŞEMASI (UYAK DÜZENİ / KAFİYE ÖRGÜSÜ) Kafiye düzeni şiirin biçimsel bir özelliğidir. Kafiye düzeni (örgüsü), dizelerin sonlarına bakılarak çıkarılır. Kafiye örgüsünün, mısraların son seslerindeki düzene göre çeşitleri vardır.
  • 30. DÜZ KAFİYE (DÜZ UYAK) Bir dörtlükte bütün dizelerin ya da ilk üç dizenin veya birinci dizeyle ikinci, üçüncü dizeyle dördüncü dizenin kafiyeli oluşuna düz uyak denir.“aaaa”, “aaab”, “aabb” gibi. ……………a             |               ……………a             |              ……………a ……………a             |               ……………a             |              ……………a ……………a             |               ……………a             |              ……………b ……………a             |               ……………b             |              ……………b
  • 31. Örnek: Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; a Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. a O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak, a O benimdir, o benim milletimindir ancak. a
  • 32.
  • 33. ÇAPRAZ KAFİYE (ÇAPRAZ UYAK) Dörtlüğün birinci ve üçüncü dizeleri ile ikinci ve dördüncü dizelerinin kendi aralarında kafiyelenmesine çapraz uyak denir. ……………a ……………b ……………a ……………b
  • 34. Örnek: Bir garip rüya rengiyle           (a) Uyumuş gibi her şekil            (b) Rüzgârda uçan tüy bile          (a) Benim kadar hafif değil          (b)
  • 35. SARMA KAFİYE (SARMA UYAK) Dörtlüğün birinci ve dördüncü dizeleri ile ikinci ve üçüncü dizelerinin kendi arasında kafiyeli olmasına sarma kafiye denir. ……………a ……………b ……………b ……………a
  • 36.
  • 37. Örnek: Her dakika biraz daha kırılan                    (a) Kalbim parçalanmış, yazık, içimde           (b) Artık ızdırap yok, artık içimde                   (b) Çöreklenmeyecek her gün bir yılan          (a)
  • 40.
  • 41. Konularına Göre Şiir Türleri 1-Lirik şiir Duyguları, heyecanları, çoşkuları dile getiren şiirlerdir. Aşk,  ayrılık, sevgi gibi konularda söylenen şiirler bu türe örnektir. İstanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı Başımda eski âlemlerin sarhoşluğu Loş kayıkhaneleriyle bir yalı Dinmiş lodosların uğultusu içinde İstanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı.                                                    Orhan Veli Kanık
  • 42. 2- Epik şiir Savaş, kahramanlık, yiğitlik gibi konuları işleyen destansı şiirlerdir.. Gökte kandiller delikanlı Mehmed Han’ın Yedi tebessümlü dilbere başlık borcu Süzülür yıldızlar mazgallardan Avuçlayıp rum ateşlerini bir bir Güneş diye burca dikilir Sağdıçtı bu düğünde Ulubatlı Hasan                                                                       Yahya Akengin 3- Didaktik şiir Duygudan çok düşüncenin ağır bastığı eğitici, öğretici şiirlerdir. Fabllar bu türü  örnekleyen şiirlerdendir. İlim ilim bilmektir  İlim kendin bilmektir  Sen kendini bilmezsin  Ya nice okumaktır       Yunus Emre                                
  • 44.
  • 45. 5. Satirik şiir (Eleştiri Şiiri)   Bir kişiyi, bir toplumu ya da düşünceyi yermek  amacıyla yazılan şiirlerdir. İş gelmez elinden, gelmez bir kâre Aslında neslinde giymemiş hâre Sandığı, gömleksiz duran makkâre Bedestene gelir kaftan beğenmez                                             Kazak Abdal  
  • 46. SIRA SİZDE Örnek: Aşağıda verilen terimlerden hangisi yanlış açıklanmıştır? A) Nakarat: Düz yazıdaki tekrarlardır. B) Dize: Şiiri oluşturan satırlardır. C) Epik şiir: Savaş, kahramanlık konularında yazılan şiirlerdir. D) Uyak: Dize sonlarında bulunan sözcüklerdeki ses  benzerlikleridir.     Nakarat ,düz yazıdaki tekrarlar değildir; şiirde yapılan  tekrarlardır. Bu yüzden cevap A şıkkıdır.
  • 48.
  • 49. YAZIM KURALLARI Levhalar ve açıklama yazıları büyük harfle başlar. Kitap, dergi, gazete ve sanat eserlerinin (tablo, heykel, beste vb.) her kelimesi büyük harfle başlar: Nutuk, Safahat, Kendi Gök Kubbemiz, Anadolu Notları, Sinekli Bakkal; Türk Dili, Türk Kültürü, Varlık; Resmî Gazete, Hürriyet, Milliyet, Türkiye, Yeni Asır; Kaplumbağa Terbiyecisi; Yorgun Herkül ; Saraydan Kız Kaçırma, Onuncu Yıl Marşı vb.
  • 50. UYARI: Özel ada dâhil olmayan gazete, dergi, tablo vb. sözler büyük harfle başlamaz: Milliyet gazetesi, Türk Dili dergisi, Halı Dokuyan Kızlar tab­losu vb.
  • 51. UYARI: Kitap, makale, tiyatro eseri, kurum adı vb. özel adlarda yer alan kelimelerin ilk harfleri büyük yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut, ki, da, de sözleriyle mı, mi, mu, mü soru eki küçük harfle yazılır: Mai ve Siyah, Suç ve Ceza, Leyla ile Mecnun, Turfanda mı, Turfa mı?, Diyorlar ki, Dünyaya İkinci Geliş yahut Sır İçinde Esrar, Ya Devlet Başa ya Kuzgun Leşe, Ben de Yazdım, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu vb. Özel adın tamamı büyük yazıldığında ve, ile, ya, veya, yahut, ki, da, de sözleriyle mı, mi, mu, mü soru eki de büyük harfle yazılır: DİL VE TARİH­ COĞRAFYA FAKÜLTESİ vb.
  • 52.
  • 53. ZARFLAR(BELİRTEÇ) Fiillerin, sıfatların ve zarfların anlamını tamamlayan kelimelerdir. Fiillerin anlamını yer, durum ve zaman yönünden; sıfatların anlamını azlık-çokluk yönünden; zarfların anlamını yine azlık-çokluk yönünden tamamlar.
  • 54. ÖRNEK: Mehmet’in kardeşi dün gece gelmiş. (“gece” kelimesi “gelme” eyleminin anlamını zaman bakımından etkilemiş) • Arabayı hızlı sürüyor. (sürme eyleminin anlamını durum bakımından etkilemiş) •Daha güzel bir ev bulduk. •(“güzel” kelimesi sıfat görevindedir.” “Daha” sözcüğü güzel sıfatını ölçü bakımından etkilemiş, ona üstünlük anlamı katmıştır. •Örnek cümlelerde yer alan “gece, hızlı, daha” kelimeleri önlerine gelen kelimelerin anlamlarını etkilediklerinden dolayı zarftırlar.  
  • 55. UYARI: İsim soylu bir sözcük, eylemin anlamını etkiliyorsa zarf; ismin anlamını etkiliyorsa sıfat olur: ÖRNEK: Bu yıl derslerine fazla çalışmadın.(zarf) Akşamları fazla yemek yiyorsun.(sıfat) Zarflar isim hal eklerini alınca isimleşirler: ÖRNEK: Çocuklar koşarak dışarı çıktılar.(zarf) Çocuklar koşarak dışarıya çıktılar.(isim)  
  • 56.
  • 57. Zarfları beş bölümde inceliyoruz: 1) Zaman zarfları: 2) Durum zarfları 3) Yer-yön zarfları 4) Azlık-çokluk (nicelik)zarfları 5) Soru zarfları   ZARF ÇEŞİTLERİ ZAMAN ZARFLARI DURUM ZARFLARI YER-YÖN ZARFLARI NİCELİK ZARFLARI SORU ZARFLARI
  • 58. ZAMAN ZARFLARI: •Fiilleri zaman bakımından sınırlayan zarflardır. Zaman zarfı olarak kullanılan kelimeler şunlardır: Dün, bugün, yarın, şimdi,gece,gündüz,erken,geç,demin,akşam,sabah,kışın, yazın, biraz sonra, biraz önce vb.... Zaman zarflarını bulabilmek için yükleme şu sorular sorulur: Ne zaman?, Ne zamandan beri?, Ne zamana kadar? ÖRNEK: Dedem gitti.(Cümlesinde işin zaman bakımından geçmişte yapıldığı anlamı vardır. Fakat gitme işinin ne zaman gerçekleştiği kesin olarak belli değildir. Bunu belirtmek için” sabah, akşam, dün, erken vb...”gibi fiili sınırlayıcı kelimeler kullanılır: Örnek: Dedem sabah gitti.
  • 59. DİKKAT:” Dün, bugün, yarın,şimdi,sabah,akşam,gece,gündüz,yaz, kış vb... «kelimeleri zaman» sorusunun cevabı ise zarf; değilse isimdir. Örnek: Sabaha İzmir’deyiz.(Ne zaman? Sabaha. Zarftır.) Geceyi burada geçireceğiz.(Ne zaman? Soruya cevap vermiyor ve ismin hal ekini almıştır. İsimdir.)
  • 60.
  • 61. DURUM ZARFLARI: Fiillerin, fiilimsilerin durumunu, nasıl gerçekleştiğini belirten zarflardır. ÖRNEK: Merdivenleri koşarak çıktı. (Nasıl çıktı?). Arabayı hızlı kullanıyor.(Nasıl kullanıyor?) “Koşarak” kelimesi çıkma,” hızlı” kelimesi kullanma fiillerinin nasıl gerçekleştiğini belirtmiştir. Durum zarflarını bulabilmek için fiillere ve fiilimsilere “Nasıl?” sorusu sorulmalıdır.  
  • 62. DİKKAT: «Nasıl» sorusu niteleme sıfatlarını bulmak için de kullanılır. Ancak niteleme sıfatını bulmak için “nasıl?” sorusu isme sorulur. ÖRNEK: Sınavda zor sorular vardı.(Nasıl sorular? Sıfat) DİKKAT: Durum zarfları fiil ya da fiilimsileri çeşitli anlam ilgileri ile belirtir: ÖRNEK: Bu adam herkese dostça davranıyor.(niteleme anlamı) • Bu sınavı mutlaka kazanacaksın(kesinlik anlamı) • Belki ben de sizinle gelirim.(olasılık anlamı) • Çocuk az çok dedesine benziyor.( yaklaşıklık anlamı) • Bunu bir daha okuyacağım.(yineleme anlamı) • Keşke buraya hiç gelmeseydim.(dilek anlamı) • Eğer çok yorulduysan bira dinlen.(şart anlamı) • İşte hiçbir şey değişmedi.(işaret anlamı)
  • 63. YER- YÖN ZARFLARI: Fiillerin yerini ve yönünü belirleyen zarflardır. Başlıca yer-yön zarfları şunlardır:içeri,dışarı,ileri,geri,yan,ön,arka,sağ,sol,üst,alt vb... DİKKAT: Yer-yön bildiren kelimeler isimleri niteleyip yalın olarak bir isimden önce gelerek bir tamlama oluşturursa sıfat; isim hal eklerini alırsa isim görevi üstlenir: ÖRNEK: alt çene(sıfat) ; ileri düşünce(sıfat); İçeride gürültü var.(isim) Annem içeri girdi.(zarf) Yer-yön zarflarını bulmak için yükleme “nereye, nereye doğru, nereye kadar?” soruları sorulur.
  • 64.
  • 65. AZLIK- ÇOKLUK (NİCELİK) ZARFLARI: Fiilleri, sıfatları ve başka zarfları nicelik, azlık- çokluk, bakımından sınırlayan ya da güçlendiren zarflardır. Başlıca ölçü zarfları şunlardır: Kadar,daha,en,pek,çok, fazla,az, biraz, oldukça, epeyce vb... ÖRNEK: Radyonun sesini çok açmış. En geç o geldi.
  • 66. Cümlelerde “çok”,açmak fiilinin;”en” ise geç zaman zarfının anlamını nicelik,azlık- çokluk bakımından belirtmiştir. Nicelik(ölçü) zarfları anlatıma “eşitlik, üstünlük, en üstünlük, aşırılık anlamları katar. Ölçü zarfları fiillere, sıfatlara ya da başka türden zarflara sorulan “Ne kadar?” sorusuna cevap verir: ÖRNEK: Sınava çok çalıştım.(Ne kadar çalıştım? Çok).
  • 67. • ZARFLARIN DERECELENDİRİLMESİ: a) Eşitlik Derecesi: Kadar, denli, gibi...         Örnek: Kimse şarkıyı bu denli güzel okuyamaz.  b)    Üstünlük Derecesi: «Daha» kelimesi, sıfatları ya da başka zarfları üstünlük anlamlarıyla  derecelendirir: • Örnek: Daha iyi bir araba alabilirdin.(daha kelimesi “iyi” sıfatını üstünlük anlamıyla derecelendirmiş) • Her şey daha ucuz satılıyor.( daha kelimesi “ucuz” zarfını üstünlük anlamıyla derecelendirmiş)  c)    En Üstünlük Derecesi: «En” kelimesi sıfatları ya da başka zarfları en üstünlük anlamlarıyla  derecelendirir: • Örnek: En zor soruları bile çözdü.(“En” kelimesi, «zor» sıfatını en üstünlük anlamıyla  derecelendirmiş) • En güzel sen okuyorsun.( “En” kelimesi, «güzel» zarfını en üstünlük anlamıyla derecelendirmiş) d)   Aşırılık Derecesi: « Çok, fazla, epeyce, pek, oldukça,biraz,birazcık,en çok, pek çok vb...”kelimeleri ya  da kelime gurupları sıfatları ya da başka zarfları aşırılık anlamıyla derecelendirir. • Örnek: Sen fazla iyi birisin.(“Fazla” kelimesi, «iyi» sıfatını aşırılık anlamıyla derecelendirmiş) • Pek şık giyinmişsiniz.(“Pek” kelimesi, «şık» zarfını aşırılık anlamıyla derecelendirmiş)
  • 68.
  • 69. SORU ZARFLARI Fiilleri soru yoluyla belirten zarflardır. Başlıca soru zarfları şunlardır:Ne, niçin,ne biçim, ne zaman,nasıl,ne diye,ne kadar,neden vb... ÖRNEK: Kapıyı niçin kilitledin? Evine nasıl gitti? Bize neden gelmedin? “Niçin, nasıl, neden” kelimeleri, fiillerin nedenini, nasıl yapıldığını sormaktadır.
  • 70. DİKKAT: Soru zarfları, sıfatları ya da başka zarfları da belirtir. Ancak bu kullanımlarda sorudan çok abartma vardır: Örnek: Ne soğuk bir hava. Ne kadar güzel çiçekler.
  • 72.
  • 73. UYARI-1: Zarfın tanımının fiillerin, sıfatların ve kendi türünden kelimelerin (zarfların) anlamlarını çeşitli yönlerden tamamlayan sözcükler olduğunu unutmayacağız. UYARI-2: Nasıl ki sıfatla ismi birbirinden ayırmıyorsak zarf ile de fiili birbirinden ayırmayacağız. UYARI-3: Yer-yön zarflarının çekim eki alması halinde zarf özelliğini kaybedip isim olacağını aklımızdan çıkarmayacağız. UYARI-4: Soru zarflarını, soru sıfatları ve soru zamirleri ile karıştırmayacağız. •ÖRNEK : Ne ağlıyorsun? (soru zarfı) Ne gün gelecekler? (soru sıfatı) Bana ne aldın? (soru zamiri)
  • 74. YAPILARINA GÖRE ZARFLAR Zarflar yapılarına göre dört türlüdür: 1 Basit Zarflar:Yapım eki almamış zarflardır:Dün,yarın,çok,az vb... 2 Türemiş Zarflar:Yapım ekiyle türemiş zarflardır:ön-ce,yaz- ın,yavaş-ça,akşam-leyin vb... 3 Birleşik Zarflar:İki ya da daha çok sözcüğün birleşmesinden oluşan zarflardır:Biraz,nasıl(ne asıl),niçin(ne için),bugün vb... 4 Öbekleşmiş Zarflar:Değişik yollarla yan yana gelerek öbekleşen zarflardır:Pek çok,aşağı yukarı,hızlı hızlı,daha fazla vb...
  • 75. SIRA SİZDE 1)Aşağıda verilen durum zarflarını birer cümlede kullanınız. •GÜZEL : Onunla güzel geçiniyoruz. •KURNAZ: …………………………………………………………… •İSTEKLİ: …………………………………………………………… •HIZLI : …………………………………………………………… •SESSİZCE: ..……………………………………………………….. •KOŞA KOŞA:……………………………………………………….. • 2)Aşağıda verilen zaman zarflarını birer cümlede kullanınız. •YARIN : Yarın sinemaya gidecekler. •AZ ÖNCE:…………………………………………………………… •SONRA :…………………………………………………………… •AKŞAMLEYİN:…………………………………………………….. •KIŞIN :…………………………………………………………… •BU GÜN :……………………………………………………………
  • 76.
  • 77. 3)Aşağıda verilen yer-yön zarflarını birer cümlede kullanınız. •İÇERİ : Az önce içeri girdi. •DIŞARI: …………………………………………………………… •ÖTE : …………………………………………………………… •YUKARI: …………………………………………………………… •GERİ : …………………………………………………………... •BERİ : …………………………………………………………… 4)Aşağıda verilen miktar zarflarını birer cümlede kullanınız. •FAZLA :Yemeği fazla yemeyin. •ÇOK :……………………………………………………….. •EPEYCE :………………………………………………………. •SAATLERCE:……………………………………………………….. •OLDUKÇA :……………………………………………………….. •PEK :………………………………………………………..
  • 78. 5)Aşağıda verilen soru zarflarını birer cümlede kullanınız. •NE KADAR:…………………………………………………………. •NASIL :…………………………………………………………. •NİÇİN :…………………………………………………………. •NE ZAMAN:…………………………………………………………. •NE :………………………………………………………….
  • 79. KELİME TÜRLERİNİ AYIRT EDELİM İSİMLER(AD) Kainattaki varlıkları karşılayan kelimelere “isim” denir. Örnek: İstanbul, Türkiye, kitap, kalem, sınıf SIFAT (ÖN AD) Varlıkları daha iyi anlatabilmek için bazen daha tanıtıcı sözcükler kullanırız. Bu sözcükler isimlerin önüne gelerek onları renk, şekil, durum, sayı vb. yönlerden niteleyen ve belirten sözcüklerdir. Örnek Bu akşam eski bir arkadaşımla masmavi denizi seyrettik.
  • 80.
  • 81. ZAMİRLER(ADILLAR) İsim olmadıkları halde ismin yerini tutan kelimelere “zamir” denir. Örnek: Bunlar alındı. ZARFLAR(BELİRTEÇLER)Bir cümlede fiilleri niteleyen, onların ne durumda olduğunu, nasıl yapıldığını, zamanını ve sırasını bildiren kelimelere “zarf” denir. Örnek: Mehmet hızlı koşardı. FİİLLER(EYLEMLER) Varlıkların yaptıkları işleri, onlarla ilgili oluşları, eylemleri bildiren kelimelere “fiil” denir. Örnek: Akşama doğru bize geldi.
  • 82. SIRA SİZDE YOLCULUKYOLCULUK İki yıl önce karar verdim ben bu yolculuğa. Kolay görünüyordu, bu küçük dağa çıkmak. Çıkamayacağımı asla düşünmedim. Yola çıktım; ama çok geçmeden anladım zorluğunu. Çok dik bir yokuş ve sert kayalar vardı. “Pes etsem mi?” dedim. “Zorluklardan hiç yılma.” demişti babam. Bu söz aklıma geldi. Karar verdim ilerledim. Zorla çıktım o kayalardan. Biraz ilerliyor, yol kapalıysa geri dönüyor, başka bir yoldan gidiyordum. Yedi saat sonra zirvedeydim. Gururla döndüm. Onu iyi ki dinlemiştim. Bu, büyük bir başarıydı benim için. Yukarıdaki parçada altı çizili sözcüklerin türlerini kelimelerin altlarına yazınız
  • 83. HATIRLAYALIM FİİLLERDE SORU Fiil çekiminde soru anlamı “mı, mi, mu, mü” soru ekleri ile sağlanır. Soru eki, şahıs ekinden önce ya da sonra gelir. •Örnek: Hiç ders çalıştınız mı? Bana masal anlatmayacak mısın? Arkadaşım eve gelmiş mi? Konuyu bugün anlatıyor muyuz? Fiilde Olumlu Soru - Olumsuz Soru •Örnek: Arkadaşına haber verdin mi? (olumlu soru) Arkadaşına haber vermedin mi? (olumsuz soru) Not: «Fiillerde soru» konusu 1. temada fiiiller konusunda verilmiştir. 2.temada da tekrar edilecektir
  • 84.
  • 85. SIRA SİZDE Aşağıdaki fiillerin çekimlerini istediğiniz kipte yaparak bu fiilleri birer cümlede kullanınız. bil- olumlu soru çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … …………………………………………………………………………………………………………………………………… … düşün- olumsuz soru çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … …………………………………………………………………………………………………………………………………… … git-olumlu soru çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … …………………………………………………………………………………………………………………………………… …
  • 86. unut- olumlu çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … …………………………………………………………………………………………………………………………………… … konuş- olumsuz çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … …………………………………………………………………………………………………………………………………… … tat-olumlu çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … …………………………………………………………………………………………………………………………………… … bekle- olumsuz çekimi ve cümle …………………………………………………………………………………………………………………………………… … ……………………………………………………………………………………………………………………………………
  • 87. TARAMA TESTİ 1)Aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamlı sözcük kullanılmamıştır? A) Türkçe dersinde uyakları öğrendik. B) Kaptan seslendi: “Yelkenler fora!” C) Kitaptaki soruların birçoğu yanlıştı. D) Ekvatora yaklaşıldıkça sıcaklık artar.
  • 88.
  • 89. 2) 1. Duvarın önüne yerleştirilen perdeye ilânları yapıştırdık. 2. Perdelerle koltukların rengi hiç uymamış. 3. Oyunun ikinci perdesini izleyemedik. 4. Bana anlattıklarıyla gözümdeki perde kalktı, her şeyi anladım. “Perde” sözcüğünün cümlelerdeki anlam özellikleri hangi seçenekte doğru sıralanmıştır? A) yan – temel – terim – mecaz anlam B) temel – yan – terim – mecaz anlam C) mecaz – temel – terim – yan anlam D) yan – terim – mecaz – temel anlam
  • 90. 3) ”Ressam ile tuval” arasında bir ili ki vardır.ş Benzer ili ki a a ıdakilerden hangisinde vardır?ş ş ğ A) Şair – şiir          B) Berber – makas C) Terzi – iğne      D) Öğretmen – tahta
  • 91. 4) Sen istedin gül teninde yaralar Bu ayrılık hem seni, hem beni yaralar Verilen dizeler için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Tam kafiye kullanılmıştır. B) Tunç kafiye kullanılmıştır C) Yarım kafiye kullanılmıştır. D) Cinaslı uyak kullanılmıştır.
  • 92.
  • 93. 5)Duyulmuyor günlerin nasıl geçtiği Bu temmuz, ağustos ayları böyledir Dakikalar öyle süratle geçer ki Daha sabah zannedersiniz, öğledir Bu dörtlüğün uyak şeması, aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? A) a – b – c – a B) a – b – c – b C) a – b – a – b D) a – a – b – b
  • 94. 6)Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? A) 27 Mart Dünya tiyatrolar gününde etkinlikler yapıldı. B) Yeni köpeğimize çomar ismini verdik. C) 2005 yılında Ankara’daki toplantıya katılmış. D) “Suç Ve Ceza” adlı romanı severek okudum.
  • 95. 7) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? A) Pek çok edebiyatçı ile tanıştım. B) Öğretmen, bir kaç öğrenciyi yanına çağırdı. C) Kafasını birtakım meselelere takmış. D) Yunus koşuda 9 ncu olmuş.′
  • 96.
  • 97. 8)Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde pekiştirme zarfı kullanılmıştır? A) Okula gidecek kitapları sapasağlam istiyorlar. B) Bardağın içinde büsbütün bir erik duruyor. C) Kıpkırmızı saçlarıyla dikkatleri büsbütün üstüne topluyor. D) Fotoğrafında öbek öbek çalılar görünüyordu.
  • 98. 9)Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yer-yön zarfı kullanılmıştır? A) İleri zihniyete her zaman ihtiyacımız var. B) Televizyonun sesi yukarı kattan duyuluyor. C) İçerisi bir hayli kalabalık görünüyor. D) Çorbayı o kızgınlıkla aşağı döküverdi
  • 99. 10) Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde farklı bir zarf bulunur? A) Öyleyse hemen yat ve dinlen. B) Sabah erkenden kalktılar yola çıktılar. C) Üç beş kuruş birikince köyümüze gideriz. D) Çocuğunu öperek uyandırdı.
  • 100.
  • 101. 11) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "sıcak" söz- cüğü zarf olarak kullanılmıştır? A) Şimdi sıcak bir çaya hayır demem. B) Bir hafta öncesine kadar havalar çok sıcaktı. C) Arkadaşlarım beni oldukça sıcak karşıladı. D) Sıcak havalarda dışarı çıkmayı hiç sevmiyo- rum.
  • 102. 12)Aşağıdaki cümlelerden hangisinde altı çizili sözcük farklı görevdedir? A) Orada gördüklerini, bize gizlice anlattı. B) Kısaca özetledi konuyu. C) Uzunca bir yoldan gelmişler. D) Buradan sessizce uzaklaştılar.
  • 103. 13) A a ıdakiş ğ cümlelerin hangisinde altı çizili sözcü ün türü di erlerindenğ ğ farklıdır? A) O, her zaman şakacı bir insandır. B) Gelen misafirleri kibarca geri gönderdi. C) Aldığın hediyeleri çok beğenecek. D)Toplantıda arkadaşlarına ağır konuştu.
  • 104.
  • 105. 14) “Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür” atasözünün fiilinin zamanı ve şahsı için aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A)Geniş zaman – 3. tekil şahıs B)Geçmiş zaman – 2. çoğul şahıs C)Şimdiki zaman – 2. tekil şahıs D)Gelecek zaman – 1. tekil şahıs
  • 106. 15-Aşağıdakilerden hangisinde fiil, haber kiplerinden biriyle çekimlenmemiştir? A) Sen de mi ödevlerini yapmamıştın? B) Her sene buralara geliyor, dinleniyor. C) İmkanım olsa da memlekete gitsem. D) Gideli iki yıl oluyor.