SlideShare a Scribd company logo
1 of 98
Hücre Bölünmesi
ve Kalıtım
Organizma milyarlarca
hücreden oluşur.
Bir hücreyle (zigotla)
başlayan bu yolculuk nasıl
oluyor da milyarlarca
hücreye ulaşabiliyor?
Anahtar Kavramlar
Hücre Bölünmesi
Hücre bölünmesi, bir hücreden yeni hücrelerin
oluşmasına denir.
Hücre bölünmesi bütün canlılarda görülen bir
olaydır.
Hücre bölünmesi hücre çekirdeğinde başlar ve
birbirini takip eden evrelerden (safhalardan) oluşur.
Yoğurdun mayalanması, bitkilerin büyümesi,
tohumun çimlenmesi, yaraların iyileşmesi, büyüme ve
gelişme olayları hücre bölünmesi sayesinde gerçekleşir.
Hücre bölünmesi; mitoz bölünme ve mayoz bölünme
olarak iki çeşittir.
 
Hücre Bölünmesinin Nedeni
 Hücreler yaşamsal faaliyetlerini sürdürürken
sürekli büyür.
 Hücrenin büyümesi demek hücre zarının,
sitoplâzmanın ve çekirdeğin büyümesi
demektir. Çekirdek büyük hücreyi
yönetmekte güçlük çeker. Hücrenin
bölünebilmesi için belli bir büyüklüğe
(bölünebilme büyüklüğüne) ulaşması gerekir.
 Hücre bölünmesi vücut hücrelerinde mitoz,
eşey hücrelerini oluşturmak için mayoz
olmak üzere iki farklı şekilde gerçekleşir.
Anahtar Kavramlar
Kromozom
 Her hücre bir sitoplazma ve çekirdekten meydana gelir. 
Çekirdeğin içinde ise kromozom adı verilen ipliksi parçalar 
bulunur. 
 Kromozomlar, elektron mikroskobunda İ, V, J harfleri gibi 
biçimlerde görünür ve boyutları mikronla ölçülür. İnsanın 
kromozom sayısı 46´dır. 22´si çift otozom kromozomdur. 
İnsan hücresinde 1 çift de eşeysel kromozom bulunur ve 
toplam sayı 46 eder. 
 Kromozomlar, molekül yapıları çok iyi bilinen DNA 
(Deoksiribo Nükleik Asit) zinciri ile ‘‘histon’’ denilen protein 
zincirinden oluşur. 
Kromozomlar nerede?
Kromozomlar hücrelerimizdeki
çekirdeğin içinde bulunurlar.
1. Kromozom sayıları aynı olan canlılar aynı tür olmayabilir. Moli balığı
ve insanın kromozom sayısı 46 olmasına rağmen aynı tür değildirler.
2. Buna rağmen türlerin kromozom sayıları hep aynıdır.
3. Kromozom sayısı gelişmişliği göstermez.
Aşağıda kromozom sayıları verilen canlılara bakalım yanda da bir eğrelti
otu görülmektedir. Eğrelti otunun kromozom sayısı 500 olmasına
rağmen insandan daha gelişmiş değildir.
MİTOZ BÖLÜNME EVRELERİ
 Mitozun ilk evresinde kromozomlar belirgin halde
görülmeye baslar. Daha sonraki evrelerde hücrenin
ortasında dizilen kardeş kromozomlar, hücrenin karşılıklı
kutuplarına doğru hareket eder. Böylece oluşacak
hücrelerin ikisi de kromozomların, dolayısıyla kalıtım
maddesinin birer kopyası almış olur. Bu şekilde çekirdek
bölünmesini tamamlayan hücre, sitoplâzma bölünmesine
geçer.
 Sitoplazma bölünmesi hayvan hücresinde sitoplazma
boğumlanması şeklinde , bitki hücresinde ara lamel
oluşarak gerçekleşir.
Mitozla ilgili bilinmesi Gerekenler
1. Yavru hücreler ana hücrenin aynısıdır.
2. Yeni hücreler görevlerine göre dokulara eklenerek büyümeyi sağlar,
yıpranan yerleri onarır.
3. Bitkiler meristem dokuya sahip olduklarından büyüme sınırsızdır.
Meristem dokudaki hücreler sürekli bölündüklerinden bitki enine,
boyuna büyümenin yanı sıra dal,yaprak,çiçek oluşmasını da sağlar.
4. Hayvanlarda büyüme sınırlıdır. Örneğin insanlar 20 yaşına kadar
büyür. Büyüme sonucu özelleşen hücreler bölünme yeteneğini
kaybeder. Bölünen hücreler dokunun büyümesini yada yıpranan
yerleri onarmayı sağlar.
5. Çekirdek bölünmesine KARYOKİNEZ, sitoplazma bölünmesine
SİTOKİNEZ denir.
6. Bir hücrelilerde çoğalmayı, çok hücrelilerde vücut hücre sayısının
artmasını,büyümesini ve yıpranan yeri onarmaya yarar.
7. Mitoz bölünme hücre sayısını artırır. Kromozom sayısını sabit tutar.
İnsan da 46 kromozom olduğu gibi.
EŞEYSİZ ÜREME
Bir canlı üremek için başka bir canlıya ihtiyaç
duymuyorsa, yani canlı kendi kendine çoğalabiliyorsa
buna eşeysiz üreme denir. 
Eşeysiz üreme sırasında ana canlıdan ayrılan bir
hücre veya belirli bir kısım yeni bir canlı oluşturur.
Genellikle tek hücreli canlılar eşeysiz olarak ürer.
Bunun yanında bazı bitkiler de eşeysiz ürer.
Eşeysiz üremede oluşan yavru canlıların özellikleri
ana canlıyla aynı olur.
Anahtar Kavramlar
Eşeysiz Üreme
1. Eşeysiz üreme sonucunda oluşan döller, kalıtsal bakımından
hem birbirinin hem de ata canlının aynısıdır. Yani eşeysiz
üremede kalıtsal çeşitlilik görülmez.
2. Eşeysiz üremede çoğalma mitoz ile sağlanır.
3. Eşeysiz üreme ile kazanılan özellikler değişmeden nesilden
nesile aktarılır. Ancak eşeysiz üreyen canlıların değişen ortam
koşullarına dayanıklığı yani uyum sağlama özelliği azdır.
4. Eşeysiz üreme görülen canlıların bir çoğunda zaman zaman
eşeyli üreme görülebilir. (Bazı bakteriler ve paremesyumu
örnek verebiliriz.
5. Eşeysiz üreme hızı çok hızlıdır.
Eşeysiz Üreme Türleri
1- Vejetatif Üreme
 Bitkilerde görülür. Çiçeksiz
bitkiler genellikle bu şekilde
ürer.
• Söğüt, gül gibi bitkilerden
koparılan dalların toprağa
sokulmasıyla yeni bir bitki
oluşur.
• Vejetatif üreme ana bitkiyle
aynı özellikte olan bitkilerin
oluşmasını sağlar.
• Kaliteli bir bitkiye sahip olan
çiftçier bu bitkileri vejetatif
olarak üreterek verimli
bitkilerinin sayısını arttırırlar.
2- Bölünerek Üreme
 Eşeysiz üremenin en basit
şeklidir. Belirli bir olgunluğa
erişen canlı mitoz bölünme
geçirir ve bölünür.
Eşeysiz Üreme Türleri
3-Tomurcuklanarak
Üreme
 Tomurcuklanmayla üreme sırasında
bir canlının vücudunda oluşan
çıkıntılar ayrılarak yeni bir bitki
oluşturur. Oluşan yavru ana
canlıyla aynı özellikte olur.
 Hidralar tomurcuklanmayla ürer.
 Deniz anası da aynı üreme şekline
sahiptir.
 Sünger bitkisinde de
tomurcuklanma görülür.
 Hamur mayasındaki bakteriler de
tomurcuklanmayla üreme yapar. Bu
sayede hamur yavaş yavaş kabarır.
4- Rejenerasyon ile
Üreme
 Rejenerasyon vücutta eksilen kısımların
yenilenmesi anlamına gelir. Planarya,
toprak solucanı, deniz anası, deniz yıldızı
gibi ilkel canlılarda görülmektedir.
Deniz anası, deniz yıldızı, planarya gibi
omurgasızlarda rejenerasyonla ana
canlıdan kopan parçalardan yeni
bireyler oluşarak üreme sağlanmış olur. Bu
canlılardaki rejenerasyon
vücut düzeyinde olmaktadır.
 Yengeç, semender (kuyruklu kurbağa),
kertenkele gibi canlılarda ise organ
düzeyinde rejenerasyon vardır.
ÖNEMLİ NOT !
Kertenkelenin kopan
kuyruğunun yerine yenisi
oluşur. Ancak kopan
kuyruktan yeni bir canlı
meydana gelmez.
Axolotl adlı semenderin kopan
üyelerinden yeni bir canlı
oluşmaz.
Rejenerasyondur fakat rejenerasyonla üreme değildir.
KALITIM VE GENETİK
KALITIM
 Bir canlının
ana,baba veya daha
büyük ana
babalarından birine
benzemesine; yani
ana baba
karakterlerinin
yavrularına
aktarılmasına
KALITIM denir.
GENETİK
 Kalıtımla uğraşan
bilim dalına
GENETİK denir.
21
İnsanda kalıtım, bir takım fiziksel ve ruhsal 
görünüşlerle ortaya çıkar. 
* Saç rengi, göz rengi, dil yuvarlaması, 
altı parmaklık, vücudun genel yapısı.
* Kalıtım hastalıkları vb.
Kalıtımla ilgili kuralları Gregor 
MENDEL ortaya koymuştur.
22
KALITIMLA İLGİLİ TANIMLAR
•GENOTİP : Bir canlının genlerinin toplamıdır. 
Genlerin sembolle gösterilmesidir. 
•Örnek: 
•SS = Sarı ,
•ss = Yeşil ,
•UU = Yuvarlak,
•uu = Buruşuk  
FENOTİP
 Bir canlının, genetik özelliklerinin, belli
bir karakter bakımından görünüşüne ( dış
görünüşüne ) o canlının Fenotipi denir.
Fenotip canlının dış görünüş özelliğini
belirtir.
 Örnek : Sarı-Yeşil yaprak , Uzun-
Kısa , Yuvarlak-Buruşuk tohum, düz saç,
açık ten rengi v.b..
24
    * GEN : 
Karakterin aktarılmasını 
sağlayan, kromozomlar üzerinde 
bulunan birimlerdir. Canlının 
fenotopinin oluşmasında gen 
yapısı ve çevre etkilidir.
25
* DOMİNANT GEN: ( Baskın Gen ) : 
Fenotipte etkisini her zaman gösteren 
gendir. Büyük harfle gösterilir.                 
( A, B, K,U, S ... )
* RESESİF GEN ( Çekinik Gen ) : Etkisini 
gösterebilmesi için homozigot          ( arı döl 
) olması gerekir. Küçük harflerle gösterilir.  
(  a,b,u,k,s ... )  
26
HOMOZİGOT ( Arı döl )
İki geninde aynı olmasıdır.
Örnek :
AA Arı döl baskın
aa Arı döl çekinik
27
HETEROZİGOT ( Melez döl ) :
İki genden birinin dominant diğerinin resesif
olmasıdır.Böyle durumda canlı baskın gen
görünümünde olur.
Örnek :
Aa Melez baskın
Ss “ “
Kk “ “
Uu “ “
28
29
MENDEL ‘İN ÇALIŞMALARI
Kalıtımla ilgili ilk kuralları, Mendel ortaya
koymuştur.
Mendel, kalıtımla ilgili çalışmalarını bezelyeler üzerinde
yapmıştır.
Mendel, ana ve baba karakterlerinin oğul döllere nasıl
geçtiğini, birinci (F1dölü ) ve ikinci (F2 dölü )
döllerde oluşan bireylerin oranlarını ve her karakterin
tamamen bağımsız olduğunu bulmuştur.
30
Sarı tohumlu bezelyeleri arka arkaya
tozlaştırarak bir çok döl elde etti.Bütün
fertlerin incelenen özelliği yönünden
birbirine çok benzediğini görüp ARI (saf)
döl elde etti.
31
Bir hayvanda veya bitkide iki gen birbirine
tamamen benziyorsa bunlara Arı döl denir.
Örnek : Ana ve babasından sarı renk gen
almış olan ve sarı renkte çiçekler veren bir
bitki, arı döldür. Ana ve babasından yalnız
sarı veya yalnız yeşil renk geni almış
döllere HOMOZİGOT, farklı renk almış
olan döllere HETOROZİGOT adı verilir.
32
Mendel, elde ettiği arı döl olan sarı tohumlu
bezelyeyle, yeşil tohumlu bezelyeyi
birbirleriyle birleştirmiştir (çaprazlamıştır).
Baba sarı, ana yeşil
veya
baba yeşil , ana sarı
33
Bu çaprazlama sonucu oluşan dölün (F1
dölü ) bütün bireylerinin sarı renkte
olduğunu görmüştür.
Bu birleşme sonucuna göre,sarı rengin,
yeşil renge baskın olduğunu bulmuştur.
Baskın gen ( DOMİNANT ) sarı, çekinik
gen (RESESİF ) yeşildir.
34
NOT
Mendel, her bir karakter için semboller
kullanmıştır.
Dominant karakter için büyük harf
( A, U, K, S ... )
Resesif karakter için küçük harf
( a, u, k, s ... )
35
36
Birinci döl (F1 dölü ) :
S s + S s + S s + S s
SARI SARI SARI SARI
1/4 1/4 1/4 1/4
4/4 = % 100 sarı. Hepsi melez sarı
Baskın( Dominant ) gen SARI,
Çekinik ( Resesif ) gen YEŞİL
37
MENDEL ÇALIŞMASI
Baba Ana
FENOTİP SARI YEŞİLX
GENOTİPİ S S s s
Eşey hücreleri
( GAMET )
S X s
S s
+
S s
+ S s +
S s
Sarı Sarı Sarı Sarı
1/4 1/4 1/4 1/4
% 100 sarı,hepsi melez Sarı
X
S s
4/4 sarı
38
Mendel,daha sonra bu birinci dölün (
F1 dölü ) bireylerini kendi aralarında
çaprazlayarak oluşan ikinci dölün
(F2 dölü ) bireylerinin % 75’in SARI,
%25’inin YEŞİL olduğunu görmüştür.
39
FENOTOPİ :
GENOTOPİ :
( Baba,ana melez)
F1 dölü
SARI X SARI
Ss X Ss
Eşey hücreleri
:
S s x S s
İkinci döl F2
dölü : Sarı Sarı Sarı Yeşil
Homozigot Heterozigot HomozigotHeterozigot
SS + Ss + Ss + ss
40
1/4 sarı + 1/4 sarı + 1/4 sarı + 1/4 yeşil
3/4 SARI + 1/4 YEŞİL
% 75 SARI - % 25 YEŞİL
41
NOT I : S s genlerini taşıyan döller, babasından
sarı,anasından yeşil gen almıştır. Onun için melezdir.
Burada sarı baskın gendir. S S’ ler saf sarı, S s’ ler
melez sarı bireylerdir.
S s : sarı, heterozigot melez döl , sarı renk baskın
S s
sarı yeşil
( SARI ) melez
42
S S : Sarı , homozigot arı döl, sarı baskın ( Dominant )
NOT II : S S genlerini taşıyan döller, babasından sarı, anasından da sarı gen almıştır.
Onun için arı döldür. Burada sarı baskın gendir. S S’ ler saf sarı, bireylerdir.
S S
Baba sarı Ana sarı
(Sarı ) arı döl
43
s s : Yeşil, homozigot, arı döl, yeşil baskın
NOT III : ss genlerini taşıyan döller, babasından yeşil, anasından da yeşil gen almıştır.
Onun için arı döldür. Burada yeşil baskın gendir. s’ ler saf yeşil bireylerdir.
s s ( Yeşil ) arı döl
Baba yeşil Ana yeşil
44
Örnek :
Y = yuvarlak taneli ,
y = buruşuk taneli bezelyeleri gösterdiğine
göre; yuvarlak taneli bezelyelerle, buruşuk
taneli bezelyelerin çaprazlanması sonucu
elde edilen F1 ve F2 döllerinin özelliklerini
ve yüzdelerini bulunuz ?
45
Çözüm :
FENOTOPİ : Yuvarlak X Yuvarlak
GENOTOPİ : Y Y X y y
F1 dölü : Y y + Y y + Y y + Y y
% 100 yuvarlak,hepsi melez.
yuvarlak yuvarlak yuvarlak yuvarlak
46
FENOROPİ : Yuvarlak X Yuvarlak
GENOTOPİ : Y y X Y y
F2 dölü : Y Y + Y y + Y y + y y
% 75 yuvarlak + % 25 buruşuk
yuvarlak yuvarlak yuvarlak buruşuk
47
Örnek : Melez ( heterozigot ) iki
bezelyenin çaprazlanmasından hangi
oranda çekinik ( resesif ) karakterde
fertler meydana gelir ?
A ) 1/4 B ) 2/4 C ) 3/4 D ) 4/4
48
Çözüm :
A = Baskın karakter
a = çekinik karakter
A a X A a
A A + A a + A a + a a
çekinik
1/4 çekinik
49
Örnek : Bir anne babanın bütün kan gruplarını
taşıyan çocuklara sahip olduğu tespit
edilmiştir. Bu anne babanın kan grupları
yönünden genotipi hangisidir?
A ) AA x BO B ) AO x BO
C ) AB x OO D ) AB x AO
50
Bir anne babanın “ O “ kan grubundan çocuklarının olabilmesi için her ikisinde de “O “ aleli
bulunmalıdır. Yani anne-baba heterozigot olmak zorundadır
GENOTOPİ : A O x B O
A B + A O + B O + O O
Cevap : B
Çözüm :
51
1. Melez sarı ve arı döl yeşil tohumlu bezelyeler çaprazlandığında,meydana gelecek
tohum oranlarının aşağıdakilerden hangisinin olması beklenir ?
A ) % 100 sarı
B ) % 100 yeşil
C ) % 75 sarı, % 25 yeşil
D ) % 50 sarı, % 50 yeşil
52
2. Melez iki döl çaprazlanırsa F2 dölündeki
oranlar hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A ) 1/4 arı döl(dominant ), 2/4 melez, 1/4 arı döl ( resesif )
B ) 2/4 arı döl (dominant ), 2/4 arı döl ( resesif )
C ) 1/3 arı döl(dominant ), 2/3 melez
D ) 1/4 melez, 3/4 arı döl (dominant)
53
3. İki arı dölün çaprazlanması sonucu
oluşan F1 dölünde resesif karakterin çıkma
olasılığı oranı kaçtır ?
A ) % O B ) % 25
C ) % 50 D ) % 100
54
4. B b x b b çaprazlama sonunda F1
dölündeki b b oranı ne olur?
A ) % 100 B ) % 75
C ) % 50 D ) % 0
55
5. Meydana gelen yavrularda 3/4 oranında
dominant karakter görülüyorsa anne-
babanın genotipi aşağıdakilerden
hangisidir?
A ) A a x A A B ) A a x A a
C ) A A x A A D ) A A x aa
56
6. Melez x Melez çaprazlanmasından
dominant karakterde bireylerin çıkma
olasılığı % kaçtır?
A ) % 100 B ) % 50
C ) % 75 D ) % 0
KALITSAL
HASTALIKLAR
 Kalıtsal hastalıklar:Karakterleri oluşturan
genlerin yapı, sayı ve işleyişinde bir takım
bozulmalardır.
 Kalıtsal hastalıklar üreme ile nesillere
aktarılır.
 Bu hastalıklara renk körlüğü,hemofili(kanın
pıhtılaşmaması),altı parmaklılık,derinin
renksiz olması(albinoluk)...örnek verilebilir.
RENK KÖRLÜĞÜ
-Milyonlarca insanda farklı çeşitlerde renk körlüğü veya
renk görme bozuklukları diye adlandırılan, doğumsal
veya edinsel (sonradan gelişen) olabilen hastalık
mevcuttur.
- Kadınlarda %0,6-0,8 oranında rastlanılmasına rağmen
bu oran erkeklerde yaklaşık %10 dur. Bu hastalığın
nedeni; gözün retina tabakasındaki bazı pigmentlerin
eksikliği veya hiç olmamasıdır.Renk körlüğü,
pigmentlerin eksiklik derecesine göre normale yakın
görmeden, çok ileri derede karışıklıklara yol açabilecek
derecelerde olabilir.
- Bir çok olguda özellikle aydınlatmanın kötü olduğu
ortamlarda soluk renkler gibi canlı renkler de
karıştırılabilir.
Renk körlüğünün tedavisi
yoktur. Renk körü olan
gençlerin meslek seçimleri
sırasında bu rahatsızlığın
engel olmadığı meslekleri
seçmeleri yararlı olacaktır.
Örneğin renk körü olan bir
insanın moda, tekstil
işlerinde veya renkli kablolarla
ilgili işlerde çalışması zor
olabilir. Son yıllarda üretilmeye
başlayan
Chromagen gibi bazı renkli
mercekler sayesinde renk
körleri renkleri daha iyi ayırt
edebiliyorlar.
 RENK KÖRLÜĞÜ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
HEMOFİLİ
Hemofili Nedir?
Kanın pıhtılaşmasında görev alan 'faktör'
adlı proteinlerin eksik olması sonucu ortaya
çıkan ve ömür boyu süren kanama
hastalığıdır.
Düşmeler, darbeler, diş çekimi, sünnet ve
her çeşit ameliyatlar ağır kanamalara neden
olabilmektedir. Kanamalar genelde eklem
içine olmaktadır. Bu ise hastada sakatlıklara
neden olabilmektedir.
  Hemofili tedavisinde diğer insanların
kanından elde edilen 'faktör konsantreleri'
kullanılmaktadır. Bu ilaçlar oldukça pahalıdır.
Bu sebeple hastalarımızın mutlaka sosyal
güvence altında olması gerekmektedir.
         Görülme Sıklığı
    Hastalık 10.000 erkek doğumunda 1
bebekte görülmektedir. Ülkemizde yaklaşık
6.000 hemofili hastası olduğu
düşünülmektedir.
ALBİONOLUK
 Albinoluk (halk dilinde
abraşlık), özellikle insanlarda
melanin pigmentinin yokluğuna
bağlı olarak renksizleşmedir. Bu
çoğunlukla tirosinaz denen bir
enzimin eksikliğinden
kaynaklanmaktadır. DOPA
denilen bileşimin tirosine
dönüştürülmesi, bunun da daha
sonra melanin pigmentlerine
dönüşmesi için tirosinaz
gereklidir. Tirosinaz-negatif
albinoluk kalıtsal resesif bir
özelliktir.
Albino canlılarda deri
genellikle çok açık renkli,saç-
tüy-kıl gibi keratin yapılar beyaz
renkie ve gözler
kırmızıdır.Beyaz renkteki
hayvanların albino olup
olmadıklarının ayrımı,göz
rengine bakılarak,yapılır.
MAYOZ BÖLÜNME
Eşeyli üreyen canlılarda eşey
hücrelerinin oluşumunu sağlar.
MİTOZ VE MAYOZ
ARASINDAKİ FARKLAR
DNA Deoksiribo Nükleik Asit
 Kromozomlar DNA ve özel proteinlerin birleşmesiyle
oluşur.
 DNA, hücrenin yönetici molekülüdür ve beslenme,
solunum, üreme gibi tüm canlılık faaliyetlerini yönetir.
DNA'nın yapısında kalıtsal özelliklerimize etki eden gen
bölgeleri bulunur.
GEN-KROMOZOM
 Bir özellikten sorumlu olan
belli büyüklükteki DNA
parçalarına gen denir
 Genler DNA’nın görev
birimleridir
 Bir gen yaklaşık 1000-1500
nükleotitten oluşur
 DNA ve proteinden oluşan
yapıya kromozom denir
69
KromozomKromozom >> DNADNA >> gengen >> nüleotitnüleotitKromozomKromozom >> DNADNA >> gengen >> nüleotitnüleotit
DNA Modeli
 Bilim insanları James Watson (Ceyms Vatsın) ve Francis
Crick (Fırensis Kırik) birlikte çalışarak DNA modelini
hazırlamıştır.
 Nükleotitler DNA'nın temel yapı birimleridir. Bir
nükleotidin yapısında aşağıdaki gibi fosfat, şeker ve
organik baz bulunur. Organik bazlar adenin (A), timin
(T), sitozin (C) ve guanin (G)'dir.
Nükleotitler hangi organik bazı
içeriyorlarsa o bazın ismiyle adlandırılır.
Örneğin adenin bazını içeren nükleotit
"adenin nükleotit", guanin bazını içeren
nükleotit "guanin nükleotit" olarak
adlandırılır.
 DNA molekülünde bulunan
yapılar harflerle gösterilir.
Hangi harfin ne anlama
geldiği yandaki tabloda
görülmektedir.
 DNA'da, nükleotitler bir iplik
oluşturacak şekilde bir araya
gelirler. Bu iplikte her zaman
adeninin karşısına timin,
sitozinin karşısına guanin
nükleotidi gelir.
 DNA, iki iplikten oluşur.
Birbirinin etrafında dolanan bu
iplikler, DNA'nın bükülmüş bir
merdiven gibi görünmesine sebep
olur. Bu şekil ikili sarmal olarak
adlandırılır.
DNA’nın Kendini Eşlemesi
 Hücre bölünmesi öncesinde hücredeki DNA molekülü
miktarı iki katına çıkar. Bu olaya DNA'nı kendisini
eşlemesi adı verilir.
 DNA kendini eşlerken önce DNA'nın iki ipliği birbirinden
ayrılmaya başlar. Daha sonra sitoplazmada serbest hâlde
bulunan nükleotitler çekirdeğin içerisine girer ve DNA'nın
açılan kısmındaki nükleotitlerle eşleşir.
 Bu eşleşme sırasında, adenin nükleotidin karşısına timin
nükleotit, sitozin nükleotidin karşısına da guanin
nükleotit gelir.
 Sonuçta başlangıçtaki DNA molekülünün aynısı olan bir
DNA molekülü daha oluşur.
 DNA, hücre bölünmesi sırasında kendini eşleyerek yapısında
bulunan bilgilerin yeni oluşacak yavru hücrelere geçmesini
sağlar.
 Bütün canlılarda DNA molekülü adenin, timin, sitozin ve
guanin bazlarından oluşmasına rağmen nükleotitlerin sayısında
ve dizilişindeki farklılıklar canlıların birbirinden farklı olmasını
sağlar.
 Kromozomlar DNA'ları, DNA'lar da genetik özellikleri
belirleyen genleri taşır. Genler ise nükleotitlerden oluşur.
Mutasyon
 DNA molekülü kendisini eşlerken hatalar
oluşabilir.
 DNA dizilimindeki bu değişiklik, farklı
genetik özelliklerin ortaya çıkmasına
sebep olabilir. Bazen, hücre bölünmesi
sırasında kromozomların sayısında
artma ya da azalma şeklinde
değişiklikler de olabilir. DNA
dizilimindeki ve kromozomlardaki
değişiklikler mutasyon olarak
adlandırılır.
 Radyasyon ve bazı kimyasal maddeler
mutasyona sebep olabilir:
 Mutasyonlar, hem vücut hem de üreme
hücrelerinde oluşabilir. Üreme hücrelerinde
görülen mutasyonlar dölden döle geçme
özelliğine sahiptir. Vücut hücrelerinde görülen
mutasyonlar ise ancak eşeysiz üreme gösteren
canlılarda dölden döle geçebilir.
 İnsanların genlerinde meydana gelen bazı
mutasyonlar farklı hastalıkların ve genetik
bozuklukların ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
Örneğin; hemofili, orak hücreli anemi,
albinoluk, altı parmaklılık, Down sendromu gibi
rahatsızlıklar, mutasyon sonucu ortaya
çıkmıştır. Aynı şekilde, bazı mutasyonların
kansere sebep olduğu da bilinmektedir.
 Van kedisinin iki gözünün
farklı renklerde olması ve
keçilerdeki dört boynuzluluk
hayvanlarda görülen
mutasyona örnektir.
Modifikasyon Çuha çiçeği ortam sıcaklığı 15-25 °C arasındaki bir ortamda
yetiştirilirse çiçeklerin rengi kırmızı, 25-35 °C arasındaki
bir ortamda yetiştirilirse çiçeklerinin rengi beyaz olur.
 Arı ve karıncalarda larvaların beslenme koşulları
değiştiğinde vücut şekilleri ve davranışları değişir. Arı
larvaları çiçek tozuyla beslendiğinde işçi arılar, arı sütüyle
beslendiğinde ise kraliçe arı oluşur.
 Çuha bitkisi, arı ve karıncalarda görüldüğü gibi çevre
şartlarının etkisiyle canlılarda ortaya çıkan ve kalıtsal
olmayan değişikliklere modifikasyon adı verilir.
 Spor yapan kişilerde kasların gelişmesi, yazın güneşli
günlerde teninizin bronzlaşması da modifikasyona örnektir.
Modifikasyon Örnekleri
Adaptasyon ve Evrim
 Canlıların belirli ortam koşullarında
yaşama ve üreme şansını artıran
fiziksel yapılar, davranışlar gibi
kalıtsal özellikler kazanmasına
adaptasyon adı verilir.
 Canlılar beslenme, barınma,
avlanma, üreme ve düşmanlarından
korunma gibi yaşamsal faaliyetlerini
sürdürebilmek için adaptasyon
gösterirler. Örneğin, deve kuşları çok
hızlı koşabilmek için uzun ve güçlü
bacaklara sahiptir. Penguenler
perdeli ayakları sayesinde hızla yüzer
ve deri altlarında depoladıkları yağ,
soğuk ortamlarda vücut sıcaklıklarını
korumalarını sağlar.
Adaptasyon Örnekleri
  Kutuplarda yaşayan ayıların yağ oranı ekvatorda
yaşayanlara göre çok fazladır.
 Kutuplarda yaşayan ayıların burun ve kulakları daha
küçüktür.
  Kutuplarda yaşayan ayıların beyaz , ekvatordakilerin
siyah tüylü olması
 Çöl farelerinin uzun kuyruklu ve geniş vücutlu olmaları.
 Kaktüslerin yapraklarının zamanla diken şeklini alması.
 Bukalemun ve ahtapotun kendini korumak için renk
değiştiriyor olması.
 Çölde yaşayan develerin kum fırtınalarından
etkilenmemek için kulak ve burunlarının kıllı olması
Evrim
 Fosiller üzerinde çalışan Lamarck
(Lamark), bazı türlerin yavaş yavaş
diğerlerine dönüştüğünü ve bu olayın
günümüzde de devam ettiğini ileri
sürmüştür. Lamarck'a göre canlı dünyası
denizde yaşayan basit organizmalarla
başlamıştır. Bu organizmalar daha sonra
karaya geçmiş ve bu değişim bugünkü
türler oluşuncaya kadar devam etmiştir.
 Bu kurama göre canlı türlerinde görülen
ve jeolojik zamanın ilk dilimlerinden
başlayarak günümüzde de devam eden
değişimlere evrim adı verilir.
 Lamarck, türlerin yaşadıkları çevreye daha iyi
uyum sağlamak için evrim geçirdiğini savunmuş,
"Bir organ fazla kullanılıyorsa gelişmesini
sürdürerek, daha etkin bir yapı kazanır."
görüşünü ortaya atmıştır.
 Kullanılan vücut bölümlerinin geliştiğini,
kullanılmayanların ise köreldiğini savunmuştur.
 Lamarck’a göre kaslı bir babanın çocuğunun da
kaslı doğması gerekir.
 Darwin (Darvin) ve Wallace (Valıs) evrim konusunda
araştırma yapan diğer bilim insanlarıdır.
 Darwin, temel olarak iki fikri ileri sürmüştür:
 Birincisi, türler içerisinde sayısız varyasyon (tür
içindeki çeşitlilikler) bulunmaktadır. Bu
varyasyonların büyük bir çoğunluğu genetiktir.
 İkincisi ise doğal seçilimdir. Yaşamsal faaliyetler için
gerekli besin, su, barınak, ışık gibi faktörler canlılar
arasında yaşam mücadelesine neden olur. Bu savaşta
başarılı olanlar yaşamını sürdürürken, ortam
koşullarına uyum sağlayamayanlar ise yok olur. Darwin
doğal seçilim sonucu yeni türlerin ortaya
çıkabileceğini ifade etmiştir.
 Kısaca doğal seçilim(seleksiyon) güçlü olanın hayatta
kalması, zayıf olanın tamamen yok olmasıdır. Bu
sayede yavru ebeveyninden daha başarılı hale
gelmiştir.
 1800'lü yılların ortasına kadar İngiltere'de
yaşayan güve kelebekleri açık renkliydi. Ağaç
gövdeleri de açık renkliydi ve likenlerle
kaplıydı. Böyle bir ortamda güve kelebeklerinin
kuşlar tarafından fark edilip avlanması zordu.
Sanayi devrimiyle birlikte likenler ortadan
kalkmış, ağaç gövdeleri ise kurumla
kaplanmıştı. 1890'lı yıllara gelindiğinde bu
yörede güve kelebeklerinin %98'i siyah renkliydi.
Bu çevre şartlarına uyum sağlayan güve
kelebeklerinin yaşama şansı artarken
diğerlerininki azalmıştır.
 Güve kelebeklerinde görülen bu durum
doğal seçilime örnektir.
GENETİK MÜHENDİSLİĞİNİN
ÇALIŞMA ALANLARI
 GEN  MÜHENDİSLİĞİ  (  GENETİK  MÜHENDİSLİĞİ  )
Moleküler biyolojide elde  edilen  bilgilerin mühendislik bilgileriyle 
birleştirilmesine GENETİK MÜHENDİSLİĞİ denir.
 Dış etkiler ile canlının kalıtsal özelliklerinin değiştirilerek onlara yeni
işlevler kazandırılmasıyla ilgili araştırmalar yapan bilim dalına
GENETİK MÜHENDİSLİĞİ denir.
 Genetik mühendisliği genlerin ayıklanması , çoğaltılması ,
değiştirilmesi başka bir canlınınkiyle birleştirilmesi yada başka bir
canlıya aktarılması gibi çalışmalarla uğraşır.
 Bilim adamları bu çalışmalarıyla
• hastalık ve böceklere dayanıklı yeni bitkiler ve hayvanlar
oluşturabiliyor 
• Endüstriyel atıkları yiyebilen bakteriler üretebiliyor
• Canlıları klonlayabiliyorlar.
 MOLEKÜLER   BİYOLOJİ
       DNA  ile ilgili çalışmalar yapan bilim dalına moleküler biyoloji denir . 
89
 Günümüzde genler ve DNA ile
ilgili çalışma yapan insanlara
genetik mühendisi denir
Genetik mühendisleri insan
genom projesi ile insan
DNA’sının şifrelerini çözmeye
çalışmaktadır.

 Bitki ve hayvan ıslahı
 Hastalık genlerinin tespit edilmesi
 Canlıların çevre şartlarına
dirençlerini arttırma
 Özel ilaç geliştirme
 bitkilerden antibiyotik ve hormon
elde etme
KLONLAMA
(GEN KOPYALAMA)
B İ Y O T E K N O L O J İ
MÜHENDİSLİĞİ
 Biyoteknoloji canlı doku ve organları kullanarak uygun yöntem
ve tekniklerle endüstri ve tıp alanında kullanılmak üzere
istenilen ürünler elde edilmektedir.
Biyoteknolojinin kullanım alanları 
• Protein üretilmesi
• Hormon , vitamin ,antibiyotik elde edilmesinde,
• Yeni sebze ve meyve üretiminde,
• Zarar görmüş organların onarımında 
Günümüzde yediğimiz bir çok gıda ürünü biyoteknojiden
yararlanılarak üretilmektedir.
Bunun başlıca nedenleri ;
• Ürün kalitesini artırmak 
• Mevsimlerden bağımsız ürünler elde etmek
* Canlı hücreler kullanılarak çeşitli ürünlerin elde edilmesidir.
 İnsülin ve büyüme hormonun
bakterilere ürettirilmesi
 Meyveli yoğurt ve vitamin üretimi
 Nitelikli tohum ve fide üretimi
 Gen klonlanması
 Tek yumurta ikizleri hariç her bireyin DNA dizilimi
kendine özgüdür
 Her insanın DNA’sının farklı olması DNA parmak izi
terimiyle açıklanır
 DNA parmak izi yöntemi, bir insanin DNA'sını
oluşturan baz sırasının diğer insanların DNA baz
sıralarından farklı olmasına dayanır.
 DNA parmak izi suçluların tespitinde kullanılan
yaygın bir yöntemdir.
DNA Parmak izi
İNSAN GENOMU PROJESİ
 G   E   N   O   M
 İnsan  genlerinin  projesinin  çıkarılmasına   genom  projesi  denir .
GENOM  PROJESİYLE  YAPILAN  ÇALIŞMALARLA
    a-DNA nın yapısında bulunan bazların dizilişi belirlendi,
    b-İnsan genomunda  40 000  __  140 000 arasında gen bulunduğu
saptandı ,
    c-Kalıtsal hastalıkların olup olmadığı saptanabiliyor. 
      (kan yada yanak içinden alınan hücrelerin incelenmesiyle  kalıtsal
hastalık olup olmadığı anlaşılabiliyor )
    d-Ekoloji,evrim, fosil bilimi ve DNA  ile kimlik belirleme
çalışmalarında  kolaylıklar sağlanmıştır
    e-Kalıtsal hastalıklara neden olan genlerin DNA dan çıkarılarak kalıtsal
hastalıklar önlenebilir
   
    f-İnsan organlarının başka canlılar üzerinde üretimi
sağlanarak organ nakillerinin  gerçekleşmesi sağlanabilir
      (İnsandan insana yapılan doku ve organ nakillerindeki
olumsuzlukları  gidermek için  hayvanlara (domuzlara ) insan
geni  nakledilerek onların insanlarınkiyle aynı yapıda organlara
sahip olmaları için çalışmalar yapılmaktadır
      Fareler üzerinde insan kulağı üretilmiştir.

   g-Hızlı büyüyen zor olumsuz şartlara dayanıklı daha verimli
bitki ve hayvanlar üretmek
      (A.B.D de  -200C soğuğa dayanıklı patates üretilmiştir.

   h-Bir canlıya ait genlere eklemeler yapılarak canlıya yeni 
karakterler  kazandırılabilir
 GEN  HARİTASININ ÇIKARILMASI
DNA daki organik bazların dizilişlerinin çıkarılması anlamına
gelir.
İnsan DNA sında 3,2 milyar baz olduğu tespit edilmiştir. Bu
çalışmalarda hangi genin ne anlama geldiği bulunacak
hastalıklara neden olan genlerin bulunup müdahale etme şansı
doğacaktır.
BİYOTEKNOLOJİ
MÜHENDİSLİĞİNİN ÇALIŞMA
ALANLARI

More Related Content

What's hot

6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme
6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme
6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişmeenesulusoy
 
Kök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutu
Kök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutuKök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutu
Kök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutuFatih University
 
1 ders-bitki-anatomisine-giris
1 ders-bitki-anatomisine-giris1 ders-bitki-anatomisine-giris
1 ders-bitki-anatomisine-girisadex25
 
Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre
Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre
Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre 06AYDIN
 
bacteria in turkish
bacteria in turkishbacteria in turkish
bacteria in turkishheavenly
 
Embriyonik kok hucre çalişmalarinda etik
Embriyonik kok hucre çalişmalarinda etikEmbriyonik kok hucre çalişmalarinda etik
Embriyonik kok hucre çalişmalarinda etikFatih University
 
Mantarlar, Hayvanlar, Bitkiler
Mantarlar, Hayvanlar, BitkilerMantarlar, Hayvanlar, Bitkiler
Mantarlar, Hayvanlar, BitkilerAli İhsan KIRTAŞ
 
04 Genel Botanik
04 Genel Botanik04 Genel Botanik
04 Genel BotanikErdi koyun
 
Hücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriHücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriEsra Öncül
 
Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1
Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1
Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1Ali İhsan KIRTAŞ
 
Geneti̇k klonlama ve eti̇k
Geneti̇k klonlama ve eti̇kGeneti̇k klonlama ve eti̇k
Geneti̇k klonlama ve eti̇kFatih University
 
Bitki fizyolojisi 1.hafta ders notları
Bitki fizyolojisi 1.hafta ders notlarıBitki fizyolojisi 1.hafta ders notları
Bitki fizyolojisi 1.hafta ders notlarıSenin Biyolojin
 
Canlıların Ortak Özellikleri
Canlıların Ortak ÖzellikleriCanlıların Ortak Özellikleri
Canlıların Ortak ÖzellikleriEsra Öncül
 
1.canlıların ortak özellikleri
1.canlıların ortak özellikleri1.canlıların ortak özellikleri
1.canlıların ortak özellikleriSeher Koyuncuoğlu
 

What's hot (20)

Protista Alemi
Protista AlemiProtista Alemi
Protista Alemi
 
6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme
6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme
6. Sınıf Fen Bilimleri 5. Ünite Bitki ve Hayvanlarda Üreme Büyüme Gelişme
 
Kök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutu
Kök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutuKök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutu
Kök hücre araştırmaları ve eti̇k boyutu
 
1 ders-bitki-anatomisine-giris
1 ders-bitki-anatomisine-giris1 ders-bitki-anatomisine-giris
1 ders-bitki-anatomisine-giris
 
Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre
Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre
Bi̇yoteknoloji̇ Dünyası ve Kök Hücre
 
bacteria in turkish
bacteria in turkishbacteria in turkish
bacteria in turkish
 
Embriyonik kok hucre çalişmalarinda etik
Embriyonik kok hucre çalişmalarinda etikEmbriyonik kok hucre çalişmalarinda etik
Embriyonik kok hucre çalişmalarinda etik
 
Mantarlar, Hayvanlar, Bitkiler
Mantarlar, Hayvanlar, BitkilerMantarlar, Hayvanlar, Bitkiler
Mantarlar, Hayvanlar, Bitkiler
 
04 Genel Botanik
04 Genel Botanik04 Genel Botanik
04 Genel Botanik
 
Hücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriHücre ve Organelleri
Hücre ve Organelleri
 
Bölünme
BölünmeBölünme
Bölünme
 
Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1
Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1
Siniflandirma ve Canli Gruplari Test 1
 
Mi̇toz bölünme nurcan
Mi̇toz bölünme nurcanMi̇toz bölünme nurcan
Mi̇toz bölünme nurcan
 
Protista alemi
Protista alemiProtista alemi
Protista alemi
 
Geneti̇k klonlama ve eti̇k
Geneti̇k klonlama ve eti̇kGeneti̇k klonlama ve eti̇k
Geneti̇k klonlama ve eti̇k
 
Bitki fizyolojisi 1.hafta ders notları
Bitki fizyolojisi 1.hafta ders notlarıBitki fizyolojisi 1.hafta ders notları
Bitki fizyolojisi 1.hafta ders notları
 
Botanik d1
Botanik d1Botanik d1
Botanik d1
 
Pptx
PptxPptx
Pptx
 
Canlıların Ortak Özellikleri
Canlıların Ortak ÖzellikleriCanlıların Ortak Özellikleri
Canlıların Ortak Özellikleri
 
1.canlıların ortak özellikleri
1.canlıların ortak özellikleri1.canlıların ortak özellikleri
1.canlıların ortak özellikleri
 

Similar to 8.sınıf fen ve_teknoloji_1.ünite_sunusu_aynur_turkileri

Hücre ve organeller
Hücre ve organellerHücre ve organeller
Hücre ve organellerTuba Turgutlu
 
2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx
2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx
2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptxBurcuKl10
 
03 Genel Botanİk
03 Genel Botanİk03 Genel Botanİk
03 Genel BotanİkErdi koyun
 
01 Genel Botanik
01 Genel Botanik01 Genel Botanik
01 Genel BotanikErdi koyun
 
Mitoz ve mayoz bölünme
Mitoz ve mayoz bölünmeMitoz ve mayoz bölünme
Mitoz ve mayoz bölünmeBiyo-loji
 
Canlılık hücreyle başlar
Canlılık hücreyle başlarCanlılık hücreyle başlar
Canlılık hücreyle başlarTulay01
 
Mantarlar
MantarlarMantarlar
MantarlarJuzztv
 
26.eşeysiz üreme ders notu
26.eşeysiz üreme ders notu26.eşeysiz üreme ders notu
26.eşeysiz üreme ders notuAli DAĞDELEN
 
Bilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleri
Bilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleriBilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleri
Bilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleriMERYANIK
 
Mitoz Hücre Bölünmesi Sunusu
Mitoz Hücre Bölünmesi SunusuMitoz Hücre Bölünmesi Sunusu
Mitoz Hücre Bölünmesi Sunusuegitimbudur
 
2 hucre-ve-doku
2 hucre-ve-doku2 hucre-ve-doku
2 hucre-ve-dokuMuyuta
 
ANATOMİ hücre ve doku
ANATOMİ hücre ve dokuANATOMİ hücre ve doku
ANATOMİ hücre ve dokuSemih Tan
 
Hücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriHücre ve Organelleri
Hücre ve Organelleri06AYDIN
 
1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz ok hcreli .pdf
1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz  ok hcreli .pdf1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz  ok hcreli .pdf
1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz ok hcreli .pdfajay1317
 
Sunu1 kopya
Sunu1   kopyaSunu1   kopya
Sunu1 kopyaglsah
 
Hücre Bölünmeleri ve Kalıtım
Hücre Bölünmeleri ve KalıtımHücre Bölünmeleri ve Kalıtım
Hücre Bölünmeleri ve Kalıtımglsah
 

Similar to 8.sınıf fen ve_teknoloji_1.ünite_sunusu_aynur_turkileri (20)

Hücre ve organeller
Hücre ve organellerHücre ve organeller
Hücre ve organeller
 
2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx
2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx
2.ÜNİTE HÜCRE www.fenusbilim.com.pptx
 
Mitoz ve mayoz 2010
Mitoz ve mayoz 2010Mitoz ve mayoz 2010
Mitoz ve mayoz 2010
 
3077746.ppt
3077746.ppt3077746.ppt
3077746.ppt
 
Biyoloji 6
Biyoloji 6Biyoloji 6
Biyoloji 6
 
03 Genel Botanİk
03 Genel Botanİk03 Genel Botanİk
03 Genel Botanİk
 
01 Genel Botanik
01 Genel Botanik01 Genel Botanik
01 Genel Botanik
 
Mitoz ve mayoz bölünme
Mitoz ve mayoz bölünmeMitoz ve mayoz bölünme
Mitoz ve mayoz bölünme
 
Canlılık hücreyle başlar
Canlılık hücreyle başlarCanlılık hücreyle başlar
Canlılık hücreyle başlar
 
Mantarlar
MantarlarMantarlar
Mantarlar
 
26.eşeysiz üreme ders notu
26.eşeysiz üreme ders notu26.eşeysiz üreme ders notu
26.eşeysiz üreme ders notu
 
Bilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleri
Bilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleriBilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleri
Bilimsel çalışma ve canlıların ortak özellikleri
 
Biologiya
BiologiyaBiologiya
Biologiya
 
Mitoz Hücre Bölünmesi Sunusu
Mitoz Hücre Bölünmesi SunusuMitoz Hücre Bölünmesi Sunusu
Mitoz Hücre Bölünmesi Sunusu
 
2 hucre-ve-doku
2 hucre-ve-doku2 hucre-ve-doku
2 hucre-ve-doku
 
ANATOMİ hücre ve doku
ANATOMİ hücre ve dokuANATOMİ hücre ve doku
ANATOMİ hücre ve doku
 
Hücre ve Organelleri
Hücre ve OrganelleriHücre ve Organelleri
Hücre ve Organelleri
 
1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz ok hcreli .pdf
1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz  ok hcreli .pdf1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz  ok hcreli .pdf
1 Aadakilerden hangisi mitoz iin kullanlmaz ok hcreli .pdf
 
Sunu1 kopya
Sunu1   kopyaSunu1   kopya
Sunu1 kopya
 
Hücre Bölünmeleri ve Kalıtım
Hücre Bölünmeleri ve KalıtımHücre Bölünmeleri ve Kalıtım
Hücre Bölünmeleri ve Kalıtım
 

8.sınıf fen ve_teknoloji_1.ünite_sunusu_aynur_turkileri

  • 1.
  • 3.
  • 4. Organizma milyarlarca hücreden oluşur. Bir hücreyle (zigotla) başlayan bu yolculuk nasıl oluyor da milyarlarca hücreye ulaşabiliyor?
  • 5. Anahtar Kavramlar Hücre Bölünmesi Hücre bölünmesi, bir hücreden yeni hücrelerin oluşmasına denir. Hücre bölünmesi bütün canlılarda görülen bir olaydır. Hücre bölünmesi hücre çekirdeğinde başlar ve birbirini takip eden evrelerden (safhalardan) oluşur. Yoğurdun mayalanması, bitkilerin büyümesi, tohumun çimlenmesi, yaraların iyileşmesi, büyüme ve gelişme olayları hücre bölünmesi sayesinde gerçekleşir. Hücre bölünmesi; mitoz bölünme ve mayoz bölünme olarak iki çeşittir.  
  • 6. Hücre Bölünmesinin Nedeni  Hücreler yaşamsal faaliyetlerini sürdürürken sürekli büyür.  Hücrenin büyümesi demek hücre zarının, sitoplâzmanın ve çekirdeğin büyümesi demektir. Çekirdek büyük hücreyi yönetmekte güçlük çeker. Hücrenin bölünebilmesi için belli bir büyüklüğe (bölünebilme büyüklüğüne) ulaşması gerekir.  Hücre bölünmesi vücut hücrelerinde mitoz, eşey hücrelerini oluşturmak için mayoz olmak üzere iki farklı şekilde gerçekleşir.
  • 9. 1. Kromozom sayıları aynı olan canlılar aynı tür olmayabilir. Moli balığı ve insanın kromozom sayısı 46 olmasına rağmen aynı tür değildirler. 2. Buna rağmen türlerin kromozom sayıları hep aynıdır. 3. Kromozom sayısı gelişmişliği göstermez. Aşağıda kromozom sayıları verilen canlılara bakalım yanda da bir eğrelti otu görülmektedir. Eğrelti otunun kromozom sayısı 500 olmasına rağmen insandan daha gelişmiş değildir.
  • 10.
  • 12.  Mitozun ilk evresinde kromozomlar belirgin halde görülmeye baslar. Daha sonraki evrelerde hücrenin ortasında dizilen kardeş kromozomlar, hücrenin karşılıklı kutuplarına doğru hareket eder. Böylece oluşacak hücrelerin ikisi de kromozomların, dolayısıyla kalıtım maddesinin birer kopyası almış olur. Bu şekilde çekirdek bölünmesini tamamlayan hücre, sitoplâzma bölünmesine geçer.  Sitoplazma bölünmesi hayvan hücresinde sitoplazma boğumlanması şeklinde , bitki hücresinde ara lamel oluşarak gerçekleşir.
  • 13. Mitozla ilgili bilinmesi Gerekenler 1. Yavru hücreler ana hücrenin aynısıdır. 2. Yeni hücreler görevlerine göre dokulara eklenerek büyümeyi sağlar, yıpranan yerleri onarır. 3. Bitkiler meristem dokuya sahip olduklarından büyüme sınırsızdır. Meristem dokudaki hücreler sürekli bölündüklerinden bitki enine, boyuna büyümenin yanı sıra dal,yaprak,çiçek oluşmasını da sağlar. 4. Hayvanlarda büyüme sınırlıdır. Örneğin insanlar 20 yaşına kadar büyür. Büyüme sonucu özelleşen hücreler bölünme yeteneğini kaybeder. Bölünen hücreler dokunun büyümesini yada yıpranan yerleri onarmayı sağlar. 5. Çekirdek bölünmesine KARYOKİNEZ, sitoplazma bölünmesine SİTOKİNEZ denir. 6. Bir hücrelilerde çoğalmayı, çok hücrelilerde vücut hücre sayısının artmasını,büyümesini ve yıpranan yeri onarmaya yarar. 7. Mitoz bölünme hücre sayısını artırır. Kromozom sayısını sabit tutar. İnsan da 46 kromozom olduğu gibi.
  • 14. EŞEYSİZ ÜREME Bir canlı üremek için başka bir canlıya ihtiyaç duymuyorsa, yani canlı kendi kendine çoğalabiliyorsa buna eşeysiz üreme denir.  Eşeysiz üreme sırasında ana canlıdan ayrılan bir hücre veya belirli bir kısım yeni bir canlı oluşturur. Genellikle tek hücreli canlılar eşeysiz olarak ürer. Bunun yanında bazı bitkiler de eşeysiz ürer. Eşeysiz üremede oluşan yavru canlıların özellikleri ana canlıyla aynı olur.
  • 15. Anahtar Kavramlar Eşeysiz Üreme 1. Eşeysiz üreme sonucunda oluşan döller, kalıtsal bakımından hem birbirinin hem de ata canlının aynısıdır. Yani eşeysiz üremede kalıtsal çeşitlilik görülmez. 2. Eşeysiz üremede çoğalma mitoz ile sağlanır. 3. Eşeysiz üreme ile kazanılan özellikler değişmeden nesilden nesile aktarılır. Ancak eşeysiz üreyen canlıların değişen ortam koşullarına dayanıklığı yani uyum sağlama özelliği azdır. 4. Eşeysiz üreme görülen canlıların bir çoğunda zaman zaman eşeyli üreme görülebilir. (Bazı bakteriler ve paremesyumu örnek verebiliriz. 5. Eşeysiz üreme hızı çok hızlıdır.
  • 16.
  • 17. Eşeysiz Üreme Türleri 1- Vejetatif Üreme  Bitkilerde görülür. Çiçeksiz bitkiler genellikle bu şekilde ürer. • Söğüt, gül gibi bitkilerden koparılan dalların toprağa sokulmasıyla yeni bir bitki oluşur. • Vejetatif üreme ana bitkiyle aynı özellikte olan bitkilerin oluşmasını sağlar. • Kaliteli bir bitkiye sahip olan çiftçier bu bitkileri vejetatif olarak üreterek verimli bitkilerinin sayısını arttırırlar. 2- Bölünerek Üreme  Eşeysiz üremenin en basit şeklidir. Belirli bir olgunluğa erişen canlı mitoz bölünme geçirir ve bölünür.
  • 18. Eşeysiz Üreme Türleri 3-Tomurcuklanarak Üreme  Tomurcuklanmayla üreme sırasında bir canlının vücudunda oluşan çıkıntılar ayrılarak yeni bir bitki oluşturur. Oluşan yavru ana canlıyla aynı özellikte olur.  Hidralar tomurcuklanmayla ürer.  Deniz anası da aynı üreme şekline sahiptir.  Sünger bitkisinde de tomurcuklanma görülür.  Hamur mayasındaki bakteriler de tomurcuklanmayla üreme yapar. Bu sayede hamur yavaş yavaş kabarır. 4- Rejenerasyon ile Üreme  Rejenerasyon vücutta eksilen kısımların yenilenmesi anlamına gelir. Planarya, toprak solucanı, deniz anası, deniz yıldızı gibi ilkel canlılarda görülmektedir. Deniz anası, deniz yıldızı, planarya gibi omurgasızlarda rejenerasyonla ana canlıdan kopan parçalardan yeni bireyler oluşarak üreme sağlanmış olur. Bu canlılardaki rejenerasyon vücut düzeyinde olmaktadır.  Yengeç, semender (kuyruklu kurbağa), kertenkele gibi canlılarda ise organ düzeyinde rejenerasyon vardır.
  • 19. ÖNEMLİ NOT ! Kertenkelenin kopan kuyruğunun yerine yenisi oluşur. Ancak kopan kuyruktan yeni bir canlı meydana gelmez. Axolotl adlı semenderin kopan üyelerinden yeni bir canlı oluşmaz. Rejenerasyondur fakat rejenerasyonla üreme değildir.
  • 20. KALITIM VE GENETİK KALITIM  Bir canlının ana,baba veya daha büyük ana babalarından birine benzemesine; yani ana baba karakterlerinin yavrularına aktarılmasına KALITIM denir. GENETİK  Kalıtımla uğraşan bilim dalına GENETİK denir.
  • 23. FENOTİP  Bir canlının, genetik özelliklerinin, belli bir karakter bakımından görünüşüne ( dış görünüşüne ) o canlının Fenotipi denir. Fenotip canlının dış görünüş özelliğini belirtir.  Örnek : Sarı-Yeşil yaprak , Uzun- Kısa , Yuvarlak-Buruşuk tohum, düz saç, açık ten rengi v.b..
  • 26. 26 HOMOZİGOT ( Arı döl ) İki geninde aynı olmasıdır. Örnek : AA Arı döl baskın aa Arı döl çekinik
  • 27. 27 HETEROZİGOT ( Melez döl ) : İki genden birinin dominant diğerinin resesif olmasıdır.Böyle durumda canlı baskın gen görünümünde olur. Örnek : Aa Melez baskın Ss “ “ Kk “ “ Uu “ “
  • 28. 28
  • 29. 29 MENDEL ‘İN ÇALIŞMALARI Kalıtımla ilgili ilk kuralları, Mendel ortaya koymuştur. Mendel, kalıtımla ilgili çalışmalarını bezelyeler üzerinde yapmıştır. Mendel, ana ve baba karakterlerinin oğul döllere nasıl geçtiğini, birinci (F1dölü ) ve ikinci (F2 dölü ) döllerde oluşan bireylerin oranlarını ve her karakterin tamamen bağımsız olduğunu bulmuştur.
  • 30. 30 Sarı tohumlu bezelyeleri arka arkaya tozlaştırarak bir çok döl elde etti.Bütün fertlerin incelenen özelliği yönünden birbirine çok benzediğini görüp ARI (saf) döl elde etti.
  • 31. 31 Bir hayvanda veya bitkide iki gen birbirine tamamen benziyorsa bunlara Arı döl denir. Örnek : Ana ve babasından sarı renk gen almış olan ve sarı renkte çiçekler veren bir bitki, arı döldür. Ana ve babasından yalnız sarı veya yalnız yeşil renk geni almış döllere HOMOZİGOT, farklı renk almış olan döllere HETOROZİGOT adı verilir.
  • 32. 32 Mendel, elde ettiği arı döl olan sarı tohumlu bezelyeyle, yeşil tohumlu bezelyeyi birbirleriyle birleştirmiştir (çaprazlamıştır). Baba sarı, ana yeşil veya baba yeşil , ana sarı
  • 33. 33 Bu çaprazlama sonucu oluşan dölün (F1 dölü ) bütün bireylerinin sarı renkte olduğunu görmüştür. Bu birleşme sonucuna göre,sarı rengin, yeşil renge baskın olduğunu bulmuştur. Baskın gen ( DOMİNANT ) sarı, çekinik gen (RESESİF ) yeşildir.
  • 34. 34 NOT Mendel, her bir karakter için semboller kullanmıştır. Dominant karakter için büyük harf ( A, U, K, S ... ) Resesif karakter için küçük harf ( a, u, k, s ... )
  • 35. 35
  • 36. 36 Birinci döl (F1 dölü ) : S s + S s + S s + S s SARI SARI SARI SARI 1/4 1/4 1/4 1/4 4/4 = % 100 sarı. Hepsi melez sarı Baskın( Dominant ) gen SARI, Çekinik ( Resesif ) gen YEŞİL
  • 37. 37 MENDEL ÇALIŞMASI Baba Ana FENOTİP SARI YEŞİLX GENOTİPİ S S s s Eşey hücreleri ( GAMET ) S X s S s + S s + S s + S s Sarı Sarı Sarı Sarı 1/4 1/4 1/4 1/4 % 100 sarı,hepsi melez Sarı X S s 4/4 sarı
  • 38. 38 Mendel,daha sonra bu birinci dölün ( F1 dölü ) bireylerini kendi aralarında çaprazlayarak oluşan ikinci dölün (F2 dölü ) bireylerinin % 75’in SARI, %25’inin YEŞİL olduğunu görmüştür.
  • 39. 39 FENOTOPİ : GENOTOPİ : ( Baba,ana melez) F1 dölü SARI X SARI Ss X Ss Eşey hücreleri : S s x S s İkinci döl F2 dölü : Sarı Sarı Sarı Yeşil Homozigot Heterozigot HomozigotHeterozigot SS + Ss + Ss + ss
  • 40. 40 1/4 sarı + 1/4 sarı + 1/4 sarı + 1/4 yeşil 3/4 SARI + 1/4 YEŞİL % 75 SARI - % 25 YEŞİL
  • 41. 41 NOT I : S s genlerini taşıyan döller, babasından sarı,anasından yeşil gen almıştır. Onun için melezdir. Burada sarı baskın gendir. S S’ ler saf sarı, S s’ ler melez sarı bireylerdir. S s : sarı, heterozigot melez döl , sarı renk baskın S s sarı yeşil ( SARI ) melez
  • 42. 42 S S : Sarı , homozigot arı döl, sarı baskın ( Dominant ) NOT II : S S genlerini taşıyan döller, babasından sarı, anasından da sarı gen almıştır. Onun için arı döldür. Burada sarı baskın gendir. S S’ ler saf sarı, bireylerdir. S S Baba sarı Ana sarı (Sarı ) arı döl
  • 43. 43 s s : Yeşil, homozigot, arı döl, yeşil baskın NOT III : ss genlerini taşıyan döller, babasından yeşil, anasından da yeşil gen almıştır. Onun için arı döldür. Burada yeşil baskın gendir. s’ ler saf yeşil bireylerdir. s s ( Yeşil ) arı döl Baba yeşil Ana yeşil
  • 44. 44 Örnek : Y = yuvarlak taneli , y = buruşuk taneli bezelyeleri gösterdiğine göre; yuvarlak taneli bezelyelerle, buruşuk taneli bezelyelerin çaprazlanması sonucu elde edilen F1 ve F2 döllerinin özelliklerini ve yüzdelerini bulunuz ?
  • 45. 45 Çözüm : FENOTOPİ : Yuvarlak X Yuvarlak GENOTOPİ : Y Y X y y F1 dölü : Y y + Y y + Y y + Y y % 100 yuvarlak,hepsi melez. yuvarlak yuvarlak yuvarlak yuvarlak
  • 46. 46 FENOROPİ : Yuvarlak X Yuvarlak GENOTOPİ : Y y X Y y F2 dölü : Y Y + Y y + Y y + y y % 75 yuvarlak + % 25 buruşuk yuvarlak yuvarlak yuvarlak buruşuk
  • 47. 47 Örnek : Melez ( heterozigot ) iki bezelyenin çaprazlanmasından hangi oranda çekinik ( resesif ) karakterde fertler meydana gelir ? A ) 1/4 B ) 2/4 C ) 3/4 D ) 4/4
  • 48. 48 Çözüm : A = Baskın karakter a = çekinik karakter A a X A a A A + A a + A a + a a çekinik 1/4 çekinik
  • 49. 49 Örnek : Bir anne babanın bütün kan gruplarını taşıyan çocuklara sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu anne babanın kan grupları yönünden genotipi hangisidir? A ) AA x BO B ) AO x BO C ) AB x OO D ) AB x AO
  • 50. 50 Bir anne babanın “ O “ kan grubundan çocuklarının olabilmesi için her ikisinde de “O “ aleli bulunmalıdır. Yani anne-baba heterozigot olmak zorundadır GENOTOPİ : A O x B O A B + A O + B O + O O Cevap : B Çözüm :
  • 51. 51 1. Melez sarı ve arı döl yeşil tohumlu bezelyeler çaprazlandığında,meydana gelecek tohum oranlarının aşağıdakilerden hangisinin olması beklenir ? A ) % 100 sarı B ) % 100 yeşil C ) % 75 sarı, % 25 yeşil D ) % 50 sarı, % 50 yeşil
  • 52. 52 2. Melez iki döl çaprazlanırsa F2 dölündeki oranlar hangisinde doğru olarak verilmiştir? A ) 1/4 arı döl(dominant ), 2/4 melez, 1/4 arı döl ( resesif ) B ) 2/4 arı döl (dominant ), 2/4 arı döl ( resesif ) C ) 1/3 arı döl(dominant ), 2/3 melez D ) 1/4 melez, 3/4 arı döl (dominant)
  • 53. 53 3. İki arı dölün çaprazlanması sonucu oluşan F1 dölünde resesif karakterin çıkma olasılığı oranı kaçtır ? A ) % O B ) % 25 C ) % 50 D ) % 100
  • 54. 54 4. B b x b b çaprazlama sonunda F1 dölündeki b b oranı ne olur? A ) % 100 B ) % 75 C ) % 50 D ) % 0
  • 55. 55 5. Meydana gelen yavrularda 3/4 oranında dominant karakter görülüyorsa anne- babanın genotipi aşağıdakilerden hangisidir? A ) A a x A A B ) A a x A a C ) A A x A A D ) A A x aa
  • 56. 56 6. Melez x Melez çaprazlanmasından dominant karakterde bireylerin çıkma olasılığı % kaçtır? A ) % 100 B ) % 50 C ) % 75 D ) % 0
  • 57.
  • 58. KALITSAL HASTALIKLAR  Kalıtsal hastalıklar:Karakterleri oluşturan genlerin yapı, sayı ve işleyişinde bir takım bozulmalardır.  Kalıtsal hastalıklar üreme ile nesillere aktarılır.  Bu hastalıklara renk körlüğü,hemofili(kanın pıhtılaşmaması),altı parmaklılık,derinin renksiz olması(albinoluk)...örnek verilebilir.
  • 59. RENK KÖRLÜĞÜ -Milyonlarca insanda farklı çeşitlerde renk körlüğü veya renk görme bozuklukları diye adlandırılan, doğumsal veya edinsel (sonradan gelişen) olabilen hastalık mevcuttur. - Kadınlarda %0,6-0,8 oranında rastlanılmasına rağmen bu oran erkeklerde yaklaşık %10 dur. Bu hastalığın nedeni; gözün retina tabakasındaki bazı pigmentlerin eksikliği veya hiç olmamasıdır.Renk körlüğü, pigmentlerin eksiklik derecesine göre normale yakın görmeden, çok ileri derede karışıklıklara yol açabilecek derecelerde olabilir. - Bir çok olguda özellikle aydınlatmanın kötü olduğu ortamlarda soluk renkler gibi canlı renkler de karıştırılabilir.
  • 60. Renk körlüğünün tedavisi yoktur. Renk körü olan gençlerin meslek seçimleri sırasında bu rahatsızlığın engel olmadığı meslekleri seçmeleri yararlı olacaktır. Örneğin renk körü olan bir insanın moda, tekstil işlerinde veya renkli kablolarla ilgili işlerde çalışması zor olabilir. Son yıllarda üretilmeye başlayan Chromagen gibi bazı renkli mercekler sayesinde renk körleri renkleri daha iyi ayırt edebiliyorlar.  RENK KÖRLÜĞÜ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
  • 61.
  • 62.
  • 63. HEMOFİLİ Hemofili Nedir? Kanın pıhtılaşmasında görev alan 'faktör' adlı proteinlerin eksik olması sonucu ortaya çıkan ve ömür boyu süren kanama hastalığıdır. Düşmeler, darbeler, diş çekimi, sünnet ve her çeşit ameliyatlar ağır kanamalara neden olabilmektedir. Kanamalar genelde eklem içine olmaktadır. Bu ise hastada sakatlıklara neden olabilmektedir.   Hemofili tedavisinde diğer insanların kanından elde edilen 'faktör konsantreleri' kullanılmaktadır. Bu ilaçlar oldukça pahalıdır. Bu sebeple hastalarımızın mutlaka sosyal güvence altında olması gerekmektedir.          Görülme Sıklığı     Hastalık 10.000 erkek doğumunda 1 bebekte görülmektedir. Ülkemizde yaklaşık 6.000 hemofili hastası olduğu düşünülmektedir.
  • 64. ALBİONOLUK  Albinoluk (halk dilinde abraşlık), özellikle insanlarda melanin pigmentinin yokluğuna bağlı olarak renksizleşmedir. Bu çoğunlukla tirosinaz denen bir enzimin eksikliğinden kaynaklanmaktadır. DOPA denilen bileşimin tirosine dönüştürülmesi, bunun da daha sonra melanin pigmentlerine dönüşmesi için tirosinaz gereklidir. Tirosinaz-negatif albinoluk kalıtsal resesif bir özelliktir. Albino canlılarda deri genellikle çok açık renkli,saç- tüy-kıl gibi keratin yapılar beyaz renkie ve gözler kırmızıdır.Beyaz renkteki hayvanların albino olup olmadıklarının ayrımı,göz rengine bakılarak,yapılır.
  • 65. MAYOZ BÖLÜNME Eşeyli üreyen canlılarda eşey hücrelerinin oluşumunu sağlar.
  • 66.
  • 68. DNA Deoksiribo Nükleik Asit  Kromozomlar DNA ve özel proteinlerin birleşmesiyle oluşur.  DNA, hücrenin yönetici molekülüdür ve beslenme, solunum, üreme gibi tüm canlılık faaliyetlerini yönetir. DNA'nın yapısında kalıtsal özelliklerimize etki eden gen bölgeleri bulunur.
  • 69. GEN-KROMOZOM  Bir özellikten sorumlu olan belli büyüklükteki DNA parçalarına gen denir  Genler DNA’nın görev birimleridir  Bir gen yaklaşık 1000-1500 nükleotitten oluşur  DNA ve proteinden oluşan yapıya kromozom denir 69 KromozomKromozom >> DNADNA >> gengen >> nüleotitnüleotitKromozomKromozom >> DNADNA >> gengen >> nüleotitnüleotit
  • 70. DNA Modeli  Bilim insanları James Watson (Ceyms Vatsın) ve Francis Crick (Fırensis Kırik) birlikte çalışarak DNA modelini hazırlamıştır.  Nükleotitler DNA'nın temel yapı birimleridir. Bir nükleotidin yapısında aşağıdaki gibi fosfat, şeker ve organik baz bulunur. Organik bazlar adenin (A), timin (T), sitozin (C) ve guanin (G)'dir.
  • 71. Nükleotitler hangi organik bazı içeriyorlarsa o bazın ismiyle adlandırılır. Örneğin adenin bazını içeren nükleotit "adenin nükleotit", guanin bazını içeren nükleotit "guanin nükleotit" olarak adlandırılır.
  • 72.
  • 73.  DNA molekülünde bulunan yapılar harflerle gösterilir. Hangi harfin ne anlama geldiği yandaki tabloda görülmektedir.
  • 74.  DNA'da, nükleotitler bir iplik oluşturacak şekilde bir araya gelirler. Bu iplikte her zaman adeninin karşısına timin, sitozinin karşısına guanin nükleotidi gelir.  DNA, iki iplikten oluşur. Birbirinin etrafında dolanan bu iplikler, DNA'nın bükülmüş bir merdiven gibi görünmesine sebep olur. Bu şekil ikili sarmal olarak adlandırılır.
  • 75. DNA’nın Kendini Eşlemesi  Hücre bölünmesi öncesinde hücredeki DNA molekülü miktarı iki katına çıkar. Bu olaya DNA'nı kendisini eşlemesi adı verilir.  DNA kendini eşlerken önce DNA'nın iki ipliği birbirinden ayrılmaya başlar. Daha sonra sitoplazmada serbest hâlde bulunan nükleotitler çekirdeğin içerisine girer ve DNA'nın açılan kısmındaki nükleotitlerle eşleşir.  Bu eşleşme sırasında, adenin nükleotidin karşısına timin nükleotit, sitozin nükleotidin karşısına da guanin nükleotit gelir.  Sonuçta başlangıçtaki DNA molekülünün aynısı olan bir DNA molekülü daha oluşur.
  • 76.  DNA, hücre bölünmesi sırasında kendini eşleyerek yapısında bulunan bilgilerin yeni oluşacak yavru hücrelere geçmesini sağlar.  Bütün canlılarda DNA molekülü adenin, timin, sitozin ve guanin bazlarından oluşmasına rağmen nükleotitlerin sayısında ve dizilişindeki farklılıklar canlıların birbirinden farklı olmasını sağlar.  Kromozomlar DNA'ları, DNA'lar da genetik özellikleri belirleyen genleri taşır. Genler ise nükleotitlerden oluşur.
  • 77. Mutasyon  DNA molekülü kendisini eşlerken hatalar oluşabilir.  DNA dizilimindeki bu değişiklik, farklı genetik özelliklerin ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bazen, hücre bölünmesi sırasında kromozomların sayısında artma ya da azalma şeklinde değişiklikler de olabilir. DNA dizilimindeki ve kromozomlardaki değişiklikler mutasyon olarak adlandırılır.  Radyasyon ve bazı kimyasal maddeler mutasyona sebep olabilir:
  • 78.  Mutasyonlar, hem vücut hem de üreme hücrelerinde oluşabilir. Üreme hücrelerinde görülen mutasyonlar dölden döle geçme özelliğine sahiptir. Vücut hücrelerinde görülen mutasyonlar ise ancak eşeysiz üreme gösteren canlılarda dölden döle geçebilir.  İnsanların genlerinde meydana gelen bazı mutasyonlar farklı hastalıkların ve genetik bozuklukların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Örneğin; hemofili, orak hücreli anemi, albinoluk, altı parmaklılık, Down sendromu gibi rahatsızlıklar, mutasyon sonucu ortaya çıkmıştır. Aynı şekilde, bazı mutasyonların kansere sebep olduğu da bilinmektedir.
  • 79.  Van kedisinin iki gözünün farklı renklerde olması ve keçilerdeki dört boynuzluluk hayvanlarda görülen mutasyona örnektir.
  • 80. Modifikasyon Çuha çiçeği ortam sıcaklığı 15-25 °C arasındaki bir ortamda yetiştirilirse çiçeklerin rengi kırmızı, 25-35 °C arasındaki bir ortamda yetiştirilirse çiçeklerinin rengi beyaz olur.  Arı ve karıncalarda larvaların beslenme koşulları değiştiğinde vücut şekilleri ve davranışları değişir. Arı larvaları çiçek tozuyla beslendiğinde işçi arılar, arı sütüyle beslendiğinde ise kraliçe arı oluşur.  Çuha bitkisi, arı ve karıncalarda görüldüğü gibi çevre şartlarının etkisiyle canlılarda ortaya çıkan ve kalıtsal olmayan değişikliklere modifikasyon adı verilir.  Spor yapan kişilerde kasların gelişmesi, yazın güneşli günlerde teninizin bronzlaşması da modifikasyona örnektir.
  • 82. Adaptasyon ve Evrim  Canlıların belirli ortam koşullarında yaşama ve üreme şansını artıran fiziksel yapılar, davranışlar gibi kalıtsal özellikler kazanmasına adaptasyon adı verilir.  Canlılar beslenme, barınma, avlanma, üreme ve düşmanlarından korunma gibi yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için adaptasyon gösterirler. Örneğin, deve kuşları çok hızlı koşabilmek için uzun ve güçlü bacaklara sahiptir. Penguenler perdeli ayakları sayesinde hızla yüzer ve deri altlarında depoladıkları yağ, soğuk ortamlarda vücut sıcaklıklarını korumalarını sağlar.
  • 83. Adaptasyon Örnekleri   Kutuplarda yaşayan ayıların yağ oranı ekvatorda yaşayanlara göre çok fazladır.  Kutuplarda yaşayan ayıların burun ve kulakları daha küçüktür.   Kutuplarda yaşayan ayıların beyaz , ekvatordakilerin siyah tüylü olması  Çöl farelerinin uzun kuyruklu ve geniş vücutlu olmaları.  Kaktüslerin yapraklarının zamanla diken şeklini alması.  Bukalemun ve ahtapotun kendini korumak için renk değiştiriyor olması.  Çölde yaşayan develerin kum fırtınalarından etkilenmemek için kulak ve burunlarının kıllı olması
  • 84. Evrim  Fosiller üzerinde çalışan Lamarck (Lamark), bazı türlerin yavaş yavaş diğerlerine dönüştüğünü ve bu olayın günümüzde de devam ettiğini ileri sürmüştür. Lamarck'a göre canlı dünyası denizde yaşayan basit organizmalarla başlamıştır. Bu organizmalar daha sonra karaya geçmiş ve bu değişim bugünkü türler oluşuncaya kadar devam etmiştir.  Bu kurama göre canlı türlerinde görülen ve jeolojik zamanın ilk dilimlerinden başlayarak günümüzde de devam eden değişimlere evrim adı verilir.
  • 85.  Lamarck, türlerin yaşadıkları çevreye daha iyi uyum sağlamak için evrim geçirdiğini savunmuş, "Bir organ fazla kullanılıyorsa gelişmesini sürdürerek, daha etkin bir yapı kazanır." görüşünü ortaya atmıştır.  Kullanılan vücut bölümlerinin geliştiğini, kullanılmayanların ise köreldiğini savunmuştur.  Lamarck’a göre kaslı bir babanın çocuğunun da kaslı doğması gerekir.
  • 86.  Darwin (Darvin) ve Wallace (Valıs) evrim konusunda araştırma yapan diğer bilim insanlarıdır.  Darwin, temel olarak iki fikri ileri sürmüştür:  Birincisi, türler içerisinde sayısız varyasyon (tür içindeki çeşitlilikler) bulunmaktadır. Bu varyasyonların büyük bir çoğunluğu genetiktir.  İkincisi ise doğal seçilimdir. Yaşamsal faaliyetler için gerekli besin, su, barınak, ışık gibi faktörler canlılar arasında yaşam mücadelesine neden olur. Bu savaşta başarılı olanlar yaşamını sürdürürken, ortam koşullarına uyum sağlayamayanlar ise yok olur. Darwin doğal seçilim sonucu yeni türlerin ortaya çıkabileceğini ifade etmiştir.  Kısaca doğal seçilim(seleksiyon) güçlü olanın hayatta kalması, zayıf olanın tamamen yok olmasıdır. Bu sayede yavru ebeveyninden daha başarılı hale gelmiştir.
  • 87.  1800'lü yılların ortasına kadar İngiltere'de yaşayan güve kelebekleri açık renkliydi. Ağaç gövdeleri de açık renkliydi ve likenlerle kaplıydı. Böyle bir ortamda güve kelebeklerinin kuşlar tarafından fark edilip avlanması zordu. Sanayi devrimiyle birlikte likenler ortadan kalkmış, ağaç gövdeleri ise kurumla kaplanmıştı. 1890'lı yıllara gelindiğinde bu yörede güve kelebeklerinin %98'i siyah renkliydi. Bu çevre şartlarına uyum sağlayan güve kelebeklerinin yaşama şansı artarken diğerlerininki azalmıştır.  Güve kelebeklerinde görülen bu durum doğal seçilime örnektir.
  • 88. GENETİK MÜHENDİSLİĞİNİN ÇALIŞMA ALANLARI  GEN  MÜHENDİSLİĞİ  (  GENETİK  MÜHENDİSLİĞİ  ) Moleküler biyolojide elde  edilen  bilgilerin mühendislik bilgileriyle  birleştirilmesine GENETİK MÜHENDİSLİĞİ denir.  Dış etkiler ile canlının kalıtsal özelliklerinin değiştirilerek onlara yeni işlevler kazandırılmasıyla ilgili araştırmalar yapan bilim dalına GENETİK MÜHENDİSLİĞİ denir.  Genetik mühendisliği genlerin ayıklanması , çoğaltılması , değiştirilmesi başka bir canlınınkiyle birleştirilmesi yada başka bir canlıya aktarılması gibi çalışmalarla uğraşır.  Bilim adamları bu çalışmalarıyla • hastalık ve böceklere dayanıklı yeni bitkiler ve hayvanlar oluşturabiliyor  • Endüstriyel atıkları yiyebilen bakteriler üretebiliyor • Canlıları klonlayabiliyorlar.  MOLEKÜLER   BİYOLOJİ        DNA  ile ilgili çalışmalar yapan bilim dalına moleküler biyoloji denir . 
  • 89. 89
  • 90.  Günümüzde genler ve DNA ile ilgili çalışma yapan insanlara genetik mühendisi denir Genetik mühendisleri insan genom projesi ile insan DNA’sının şifrelerini çözmeye çalışmaktadır. 
  • 91.  Bitki ve hayvan ıslahı  Hastalık genlerinin tespit edilmesi  Canlıların çevre şartlarına dirençlerini arttırma  Özel ilaç geliştirme  bitkilerden antibiyotik ve hormon elde etme
  • 93. B İ Y O T E K N O L O J İ MÜHENDİSLİĞİ  Biyoteknoloji canlı doku ve organları kullanarak uygun yöntem ve tekniklerle endüstri ve tıp alanında kullanılmak üzere istenilen ürünler elde edilmektedir. Biyoteknolojinin kullanım alanları  • Protein üretilmesi • Hormon , vitamin ,antibiyotik elde edilmesinde, • Yeni sebze ve meyve üretiminde, • Zarar görmüş organların onarımında  Günümüzde yediğimiz bir çok gıda ürünü biyoteknojiden yararlanılarak üretilmektedir. Bunun başlıca nedenleri ; • Ürün kalitesini artırmak  • Mevsimlerden bağımsız ürünler elde etmek
  • 94. * Canlı hücreler kullanılarak çeşitli ürünlerin elde edilmesidir.  İnsülin ve büyüme hormonun bakterilere ürettirilmesi  Meyveli yoğurt ve vitamin üretimi  Nitelikli tohum ve fide üretimi  Gen klonlanması
  • 95.  Tek yumurta ikizleri hariç her bireyin DNA dizilimi kendine özgüdür  Her insanın DNA’sının farklı olması DNA parmak izi terimiyle açıklanır  DNA parmak izi yöntemi, bir insanin DNA'sını oluşturan baz sırasının diğer insanların DNA baz sıralarından farklı olmasına dayanır.  DNA parmak izi suçluların tespitinde kullanılan yaygın bir yöntemdir. DNA Parmak izi
  • 96. İNSAN GENOMU PROJESİ  G   E   N   O   M  İnsan  genlerinin  projesinin  çıkarılmasına   genom  projesi  denir . GENOM  PROJESİYLE  YAPILAN  ÇALIŞMALARLA     a-DNA nın yapısında bulunan bazların dizilişi belirlendi,     b-İnsan genomunda  40 000  __  140 000 arasında gen bulunduğu saptandı ,     c-Kalıtsal hastalıkların olup olmadığı saptanabiliyor.        (kan yada yanak içinden alınan hücrelerin incelenmesiyle  kalıtsal hastalık olup olmadığı anlaşılabiliyor )     d-Ekoloji,evrim, fosil bilimi ve DNA  ile kimlik belirleme çalışmalarında  kolaylıklar sağlanmıştır     e-Kalıtsal hastalıklara neden olan genlerin DNA dan çıkarılarak kalıtsal hastalıklar önlenebilir    
  • 97.     f-İnsan organlarının başka canlılar üzerinde üretimi sağlanarak organ nakillerinin  gerçekleşmesi sağlanabilir       (İnsandan insana yapılan doku ve organ nakillerindeki olumsuzlukları  gidermek için  hayvanlara (domuzlara ) insan geni  nakledilerek onların insanlarınkiyle aynı yapıda organlara sahip olmaları için çalışmalar yapılmaktadır       Fareler üzerinde insan kulağı üretilmiştir.     g-Hızlı büyüyen zor olumsuz şartlara dayanıklı daha verimli bitki ve hayvanlar üretmek       (A.B.D de  -200C soğuğa dayanıklı patates üretilmiştir.     h-Bir canlıya ait genlere eklemeler yapılarak canlıya yeni  karakterler  kazandırılabilir  GEN  HARİTASININ ÇIKARILMASI DNA daki organik bazların dizilişlerinin çıkarılması anlamına gelir. İnsan DNA sında 3,2 milyar baz olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmalarda hangi genin ne anlama geldiği bulunacak hastalıklara neden olan genlerin bulunup müdahale etme şansı doğacaktır.