3. Ehrenfeld, D. 1981. The Arrogance of Humanism. Oxford
University Press, New York.
Toulmin, S. 1990. Cosmopolis: The Hidden Agenda of
Modernity. University of Chicago Press, Chicago.
Lyotard, J.-F. 1984. The Postmodern Condition: A Report on
Knowledge. University of Minnesota Press, Minneapolis.
Lyon, D. 1994. Postmodernity. University of Minnesota Press,
Minneapolis.
Noorgard, R. B. 1994. Development Betrayed: The end of
progress and a coevolutionary revision of the future.
Routledge, New York.
4. Zimmerman, M. E. 1994. Contesting Earth's Future: Radical
Ecology and Postmodernity. University of California Press,
Berkeley, CA.
Callicott, J. B. 1994. Earth's Insights: A Survey of Ecological
Ethics from the Mediterranean Basin to the Australian
Outback. University of California Press, Berkeley, CA.
Soulé, M. E., and G. Lease. 1995. Reinventing Nature?:
Responses to Postmodern Deconstruction. Island Press,
Washington, D.C.
Jagtenberg, T., and D. McKie. 1997. Eco-Impacts and The
Greening of Postmodernity: New Maps for Communication
Studies, Cultural Studies, and Sociology. Sage Publications,
Thousand Oaks, CA.
5. MODERNİTE
Rasyonel - Akılcı
Optimist - İyimser
“Bilginin yolunu kapayan çalıları
temizledi “ - Locke
Bilim ve Teknoloji ilerlemenin bir
aracı
Laik, batıl inanç ve gelenekten uzak
7. Gündeminin bir
parçası doğayı insan
faydası için yok etmek
ve boyunduruk altına
almak olsa da,
bir parçası da insan ve
doğa arasında uyum
gerekliliğine olan
inançtı. İlham ve
güzellik kaynağı olarak
doğa...
Modernite:
8. Modernizm: Sanat doğal formları
kucakladı ve onları
insan ortamlarına
taşıdı.
Doğa ve doğal ögeler
güzel ve ilham verici
olarak görüldü.
Doğal malzemeler en
rahatlık verici
algılandı.
9. Yolun bir yerinde modernin kırılımı.......
Bilim ve Teknoloji
mükemmel toplumları
yaratan ve bütün
problemleri çözen oldu.
İnsan mekanı ve “Doğal”
çevre kent ve sentetik
mekan oldu.
“Temiz” ve “Düzenli”
doğal çevre.
Sayfiye yerini ulaşıma
bağlı uydu kentlere
bıraktı.
10.
11.
12.
13. Stanley Kubrick “Dr. Strangelove or: How
I Learned to Stop Worrying and Love the
Bomb”
Dick, P. K. 1990, Do Androids Dream of
Electric Sheep. Rei, New York and/or
Ridley Scott, Blade Runner
Gibson, W. 1984. Neuromancer. Ace
Books, New York.
Robinson, K. S. 1996. Blue Mars. Bantam
Books, New York.
Ursula K. Le Guin: “Bilim-kurgu geleceği
öngörmez, bu günü tanımlar.”
14. Dr. Strangelove: “Bilimsel
raporun bulgularına göre,
böyle bir aletin pratik bir
engelleyici olmadığına, şu
an hepinize çok açık gelen
nedenlerle, karar verdim.”
15.
16.
17.
18. Sizi dünya dışı kolonilerde yeni bir hayat bekliyor. Altın fırsatlar
ve maceralar ülkesinde yeniden başlamak için bir şans. Yeni iklim
rekreasyonel imkanlar...
- Reklam zeplini , Blade Runner Filmi
27. Carne Lengua (İspanyolca “Lisanın eti” demek) Modernizmin
çöküşüyle insan kültürü organizmasındaki değişimi simgeleyen
bir metafordur. Yeni binyılın eşiğinde düşüp yükselen
paradigmaların doğasını incelemek gerekir.
İşte önünüzde duran bu eser, hem açık hemde incelikli biçimde
Modernizm mekanizmasının ve felsefesinin düşüşünü ve iflasını
ve dokularının çürümesi ile yeni postmodern organizmanın
ortaya çıkışını çıplaklıkla ortaya koyuyor. Yıkılmış Babil kulesi
gibi bu lanetli ve kibirli bünye, tek bir sesle konuşan bünye,
ölümünde o tek yalan sesinin altında duyulamayanlar tarafından
ele geçiriliyor. Et hastalıklı anında değişiyor ve yeniden oluşuyor
binlerce sesle ulumak üzere. Gövde (organ) ölümün görüntüsü
yerine şekil değiştirme aracı. Yeni binyıl çoğul seslerin durağan
uğultusu ile karşılanıyor. -- Kevin Waugh 1999
“Yaddah, yaddah, yaddah”
- A. Landin ‘e atfediliyor
32. Richard Rorty’nin
“samimi etnomerkezcil” pozisyonu
her kültürün kendine göre neyin
akılcı olduğuna karar verme hakkı
olduğunu ifade eder.
Bilim ve Bilimsel Akılcılığın Rolü?
33. Thomas Kuhn 1962, Structure of
Scientific Revolutions. Aksyom
sistemleri ve normal bilim yerine
paradigmalar... Bilim sürekli bilgi ve
anlayışın gelişimi değil.
Popper’in bilimi bilim dışından ayıran
çizgisi (demarcation) bulanıklaştı…
metafizik ve değer yargıları temelli
yaklaşımlar herzaman bilimin bir
parçasıydı ve olmaya devam ediyor.
Bilimsel ilerleme ve akılcılık?
34. “ Hiçbir formalizm kendini irdeleyemez; hiçbir
sistem kendi kendini gerçekleyemez; hiçbir
teori kendi kendinin teorisi olamaz; hiçbir
formal dil kendi anlamlarını önceden
belirleyemez; hiçbir bilim hangi teknolojinin
insan yararına olduğu sonucuna ulaşamaz.
İnsan yararına olabilecek bilgiye ilişkin
problemlerle yüzyüze geldiğimizde
entellektuel belirginliği ve kesinliği ve
geometrik ispatların putlaştırılmasını kenara
koyabiliriz. Bunun yerine humanistlerin
bilinmeyene, belirsizliğe ve çoğulculuğa
rağmen endişeden uzak yaşatan pratik
alçakgönüllülüğünü yakalamamız gerek.”
sayfa 105 Toulmin 1990
35. Alçak Gönüllü Hümanizm
Hayatını sürdürürken ve doğal kaynakları
kullanırken başka canlı topluluklarını doğrudan
veya dolaylı olarak tehdit etmemek; canlıların
yaşam alanlarını ve topluluklarını, biyoçeşitliliği
arttıran ekosistem süreç, işlev ve yapılarını
korumak ve bakmak. Bütün ölçeklerde, zamansal
ve mekansal boyutlarda diğer insanlar, canlılar ve
doğanın tümü hakkındaki bilgilerini ve onlara
verdiği değeri pekiştirmek. Bütün toplumsal
örgütlenmelerde önce güçsüzleri düşünmek ve
gözetmek. -- Özesmi 1999
36. Bilgi üretimi sosyal ve politik süreçlere
birebir bağlıdır. Bu bağları gözardı edip
yeknesak gerçekler, evrensel ortaya
atmayalım. Bu bilimsel dürüstlüğün gereği.
Çevreyle ilgili bilim dalları semptomları
araştıran ve semptomları gideren birer bilim
dalına dönüşebilirler. Biyolojik soykırımın
tek değil pekçok birbirine bağlı nedenleri
vardır ve dürüst bilimsel yaklaşım bunların
hepsine bütüncül bakabilmelidir.
Pratik Noktalar: Dürüstlük
37. Bilim insanları ve bilimsel etkinlik sonuçlarının etik
şekilde kullanılacağına dair sorumluluk taşımalıdır.
Örneğin genetik veya türlere ilişkin bilgilerin savaş
silahı veya onların yokedilmesi yönünde
kullanılmayacağının toplumsal denetim mekanizmaları
ile çok sıkı denetimi ve uygulaması gereklidir. Bilim
adamları bu mekanizmanın parçası olmalılar. Bunun
dışında bilim adamları kendi aralarında bilim alanları
arasında önceliklendirme yapmalıdır.
Bu bilimsel üretimin toplum içindeki güçlüler için değil
en güçsüzler için yapılmasını gerektirir. Bilim adamları
adaletli bilgi üretim sürecini yönetme hakkını, bilmi
kişisel güç için yönetenlerin elinden geri almalıdır.
Anayasal bilim.
Pratik Noktalar: Sorumluluk
38. Üniversitedeki bilimsel araştırmalar ve eğitim
topluma yakınlaşma ve toplumu bilgilendirme
ile el ele gitmelidir. Bilim toplumun her
tabakasına ve bütün ilgi alanlarında ulaşmalı ve
onlara yanıt vermelidir.
Toplumun ve doğanın hizmetkarları.
Bilimsel etkinlikler kendi kendini kritik eden
olmalıdır sadece makaleler ve projeler bazında
değil, bilimin genel gidişatı konusunda da. İçe
bakış sadece “yeni“ bilgi üretimine değil aynı
zamanda “eski”ye ve eskinin hatırlatılmasına
dönük olmalıdır. Gelenek ve Yön.
Pratik Noktalar: Eğitim