Bu sunum 'Medya Planlama' alanıyla ilgilenen insanlara örnek bir medya planı ve medya planlama sunumu göstermek amacıyla benim tarafımdan hazırlanmıştır. 'Selpak' bu sunum için rastgele seçilmiş bir markadır ve bu sunumun Selpak'ın gerçek medya planlama stratejileriyle hiçbir ilgisi yoktur.
Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatlarıumrtnr
Reklam mesajı, iknanın gerçekleştirilmesi ve reklamın izlenebilirliği açısından belirleyicidir. Bu sebeple mesajın; stili, tonu ve sunum şekli göz önünde bulundurularak yaratılması etkin şekilde verilmesini sağlayacaktır.
İletişim kuramları ve iletişim araştırmalarıyla desteklenmiş medya ve medya sahipliği üzerine detaylı bir slide. Medya kuramları ve ilgili tanımları içeren bu çalışma iletişim, iletişim bilimleri ve eğitim fakültesi öğrencilerinin yanında sosyoloji öğrencileri için de çok pratik bir kaynak özelliği teşkil ediyor.
Bu sunum 'Medya Planlama' alanıyla ilgilenen insanlara örnek bir medya planı ve medya planlama sunumu göstermek amacıyla benim tarafımdan hazırlanmıştır. 'Selpak' bu sunum için rastgele seçilmiş bir markadır ve bu sunumun Selpak'ın gerçek medya planlama stratejileriyle hiçbir ilgisi yoktur.
Reklam Mesajında stil, ton ve yapım formatlarıumrtnr
Reklam mesajı, iknanın gerçekleştirilmesi ve reklamın izlenebilirliği açısından belirleyicidir. Bu sebeple mesajın; stili, tonu ve sunum şekli göz önünde bulundurularak yaratılması etkin şekilde verilmesini sağlayacaktır.
İletişim kuramları ve iletişim araştırmalarıyla desteklenmiş medya ve medya sahipliği üzerine detaylı bir slide. Medya kuramları ve ilgili tanımları içeren bu çalışma iletişim, iletişim bilimleri ve eğitim fakültesi öğrencilerinin yanında sosyoloji öğrencileri için de çok pratik bir kaynak özelliği teşkil ediyor.
Halkla İlişkiler ve Yeni İletişim Teknolojileri kapsamındaki 3. sunumdur. Bu sunumda sosyal medyada içerik yönetiminin nasıl yapılması gerektiği anlatılmaktadır.
Türkiye’nin gitmekte olduğu kutuplaşmanın Game Kudra gözünden analizi!
Geçirdiğimiz heyecanlı ve olaylı 24 günün ardından Game Kudra olarak, bu sürecin yansımalarını bir yazı diziyle analiz ettik. Bu dizinin ilk analizi: Onlar- Bunlar-Biz-Siz
Keyifli okumalar dileriz.
Gerçek Sinema “fotoğraf ve sinema dergisi” sloganıyla 1 Ekim 1973 yılında yayın hayatına başladı. Gerçek Sinema’nın dördüncü sayısını sizlerle paylaşıyoruz.
"Dergimizin özgün, içten, toplumcu gerçekçi kültür ve nesnel eleştiri amacıyla yayımladığı yazılar, işbirlikçi kesimlerin, iki yüzlü, çıkarcı, kaypak, küçük burjuva duyarlıklı «sanatçı» geçinenlerin yüzlerine şam ar gibi inmekte. Soygun - sömürü sinemasına, emperyalist kültürün ürünlerine alkış tutanlar, kuşkusuz tüm olanakların zorlanmasıyla «ezilen sınıflar» için yaratılacak, «egemen düzen» in karşısındaki, etkili «halk» sinemasına karşı çıkacaklardır. Sorunları bilinçli olarak iyi tahin etmeyen, tüm çıkarcılar topluluğunun yazdıkları ve yaptıklarıyla giderek emperyalist kültür cephesinde yer aldıkları, güçlü - etkin bağımsız sinema hareketinin oluşumundan korktukları ve ihanet içinde bulundukları apaçıktır. Gerekirse, eylem ve düşünceleriyle, ürünleriyle «popülizm ve «oportünizm» batağına saplanmış bu kişüeri sergileyeceğiz de. Oyun sona ermelidir, artık. GERÇEK SİNEMA çıkışından bu yana ayrılmadığı nesnel tavrı, devrimci tutarlılığıyla bundan böyle de yayınım sürdü recektir."
Sizlerle Gerçek Sinema Dergisi’nin 4 ocak 1974 tarihli 4. Sayısını paylaşıyoruz.
Toplumsal bellek bağlamında sokak ve cadde i̇simlerinin i̇ncelenmesiÜMİT ÜNKER
Bu çalışmada Toplumsal Belleğin Sokak ve cadde isimlerinde kullanılarak nasıl bir hatırlatma, hatırlama sürecinde yer aldığı incelenmektedir. Bellek kavramına disiplinler arası bir ilgi olarak bakmak gerekir. İnsan belleği birçok şeyi kalıcı hafızasına kaydeder ve belirli tetikleyiciler sayesinde o durum, olayı hatırlar. Yaşanılan olayların bıraktıkları izler ve kodlar hatırlanma esnasında o an neler hissedildiyse o şekilde ortaya çıkar. Toplumlarında bellekleri vardır ve birçok olay yaşanır, kaydedilir, hatırlanır ya da unutulur, unutturulur. Toplumsal bellek bu noktada kültürel olarak insanların tarih boyunca yaşadıkları sevindirici ve üzücü tüm olayları kaydeder ve belirli anlarda, belirli tetikleyiciler ile hatırlanır ya da unutturulur. Bu noktada önemli insanların isimlerinin toplum hafızasında kodlanmış bir takım toplumsal olaylara konu olmuş halleri mevcuttur. Bu isimler yaşatılmak istendiğinde karşımıza bazen bir anıt, bazen bir sokak ismi, bazen de bir okul, bina v.b. şekilde tekrar çıkar. Ancak unutturulması isteniyorsa silinmeye, belirli olayların tekrar tetiklenmesini önlemek amacıyla gizlenmeye de çalışıldığı bilinmektedir.
Yurttaş gazeteciliği, medya eleştirilerinin hayli arttığı son yıllarda hakim medyadaki mevcut gazetecilik pratiğini sorgulayarak yeni bir anlayışla, demokrasiye farklı açılımlar getirme amacı taşımaktadır.
Bu sunumda Uzun Kuyruk, Gerilla PR, Web Teknolojileri, T-Modeli, Tiffany Modeli, Büyük Küçüğü İzler Yaklaşımı, Eşik Bekçisi kuramı, Veri dumanı ve Mr. Magoo etkisi konuları ele alınmaktadır.
Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü HiT215 Halkla İlişkiler Kampanyaları dersinde örnek olarak incelenebilecek halkla ilişkiler kampanyası projesi örneğidir. Bu proje, TÜHİD Altın Pusula yarışmasında da "Genç İletişimciler" kategorisinde de ödül almıştır.
Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü HiT117 Yeni İletişim Teknolojileri dersi "Dijital Reklamcılık ve Hukuki Boyutu" konulu ders notudur. Hazırlayan Mustafa Cıngı
Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü "HİT120 - Sosyal Medya Uygulamaları" dersine ait sunumdur.
Sorumlu öğretim elemanı: Dr.Öğr.Üyesi Mustafa CINGI
Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü, "HİT409 Halkla İlişkilerde Çağdaş Yaklaşımlar" dersi "Uzun Kuyruk Teorisi" ve "Gerilla Halkla İlişkiler" kavramları konulu sunumdur. Tiffany Kuramı, Online Halkla İlişkiler, T-Modeli, Büyük Küçüğü İzler Kuramı, Eşik Bekçisi Kavramı bu sunumda yer alan konulardır.
Proje Derslerini (HİT Yapım Süreçleri ve Prof.HİT Araştırmaları) alan öğrenci arkadaşlarımın dikkatine. Sunum programı aşağıdadır. Sunuma gelen öğrencilerimiz sunumlarının son hallerini bir USB ile yanlarında getirip sunabilirler.
Program fakültemiz Nurcan Çetinsaya Konferans Salonu'nda, 21 Aralık 2017 Perşembe günü saat 09.45'te genel bir değerlendirme konuşması ile başlayacak ve ardından ilan edilen saat aralıklarında sunumlar gerçekleştirilecektir. Yönergede belirtildiği üzere her sunum 15 dakikadan oluşmaktadır. 5 dakikalık soru-cevap aşaması ile birlikte toplamda her gruba 20 dakikalık bir dilim ayrılmıştır.
Birinci sınıftan son sınıfa tüm öğrencilerimizin katılımını bekliyor, hayırlı çalışmalar diliyorum.
3. PROPAGANDA
İletişimin tarihini yazan pek çok araştırmacı, Lenin
türü propagandada rasyonel; Hitler türü
propagandada ise irrasyonel mekanizmaların
işlediği konusunda hemfikirdirler.
PROPAGANDA
4. Lenin Türü Propaganda
Lenin türü propaganda yönetiminde
propagandanın en temel direklerinden biri
okullardır. Politika seminerleri, olgunlaşma
okulları, inceleme dernekleri gibi kurumlarda
yüzbinlerce propagandacı yetiştirilir.
Yetişen bu ajitatörler; fabrikalarda, kolhozlarda,
iş yerlerinde kısaca sosyal hayatın her yerinde
konferanslar verirler. Propaganda mekanizması
o denli güçlü olur ki, devletin politik, ekonomik
ve kültürel çalışmalarının içinde erir.
PROPAGANDA
5. Hitler Türü Propaganda
Hitler’in Goebbels ile birlikte modern
zamanların propaganda anlayışına katkıları çok
büyük olmuştur.
Goebbels’e göre propaganda;
«her yerde, hatta tramvayda bile
düşüncelerden söz etmektir»
PROPAGANDA
6. Propagandanın özünde; fikirlerin tartışılmadan
kabul edilmesini sağlamak vardır.
Tartışmadan, sorgulamadan inanmak ise, bütün
dinlerde var olan «iman» mekanizmasının
aynısıdır.
Propaganda, iman etmiş kitlelerle yetinmez.
Amaç, kitlelerin sorgusuz inanarak, harekete
geçmesini sağlamaktır.
PROPAGANDA
7. Hitler KAVGAM isimli eserinde;
«Her türlü propaganda, düşünce düzeyini hedef
kitlesinin en kalın kafalısının anlama yeteneğine
göre ayarlamalıdır. Düşünce düzeyi ne kadar
aşağı olursa inandıracağı insan kitlesi o kadar
geniş olur» sözleriyle propagandada yalınlık ve
basitlik tekniğinin üzerinde önemle durmuştur.
Sistemli, yalın ve tekrarlanan iletişim çabaları
olarak özetlenen propagandanın kitleler üzerinde
ne kadar ikna edici ve harekete geçirici etkisinin
olduğu insanlık tarihinin ödediği bedeller ile
ortaya çıkmıştır.
PROPAGANDA
8. Reklam, propagandanın keşfettiği ilkelerin
üzerinde yükselmiştir.
Reklamın da amacı, seslendiği kitleyi ikna
etmektir. İkna etmek ve harekete geçirmek.
PROPAGANDA
10. Reklamın propagandadan en önemli farkı,
kurduğu iletişimin mümkün olduğunca çift yönlü
olmasıdır.
Reklam, hedef kitlesiyle karşılıklı iletişim kurduğu
ölçüde başarılı olabilmektedir.
SİYASAL REKLAM
11. Siyasal reklamcılığın ilk uygulaması
1950 yılında ABD’de New York valilik
seçimleri sırasında Cumhuriyetçi
aday Thomas Dewey tarafından
kullanılmıştır.
SİYASAL REKLAM
12. SİYASAL REKLAM
Siyasal pazarlama ve onun en önemli enstrümanı
olan siyasal reklam, seçmenin ihtiyaç ve
beklentilerini gerçekleştirmeye aday kişi ya da
partilerin ve onların programlarının seçmene
tanıtlması ve tutundurulması ile ilgili her türlü
faaliyettir.
Özü itibariyle, fikirlerin pazarlanmasıdır, satışı
değil.
13. SİYASAL REKLAM
Siyasal pazarlamanın çeşitli ülkelerdeki
deneyimleri, ortak bazı ilkeler oluşturmuştur. Bu
ilkeler şöyle sıralanabilir:
1. Siyasal pazarlamanın hedef kitlesinin
belirlenmesi ve tanımlanması gerekir. Bu
hedef kitle, seçmendir.
2. Siyasal Pazar ortak bilgi ve beklentiye sahip
kesimlerden oluşur.
3. Siyasal pazardaki etkinlik, Pazar
bölümlemesinin iyi ve doğru yapılmasına
bağlıdır.
4. Hedef kitleye (seçmene) ulaşmada, iletişim
araçlarının her türü kullanılmalıdır.
5. Siyasal partilerin ürünlerinin birer yaşam
eğrisi olmalıdır. Her siyasal fikir, farklı bir ürün
olarak kabul edilmelidir. Her fikrin bir yaşam
süresinin olacağı düşünülmelidir.
6. Siyasal pazarlamada, bağış ve gönüllü
çalışmaya dayanan seçim kampanyaları büyük
öneme sahiptir.
14. SİYASAL REKLAM
7. Adayların, partilerin ve liderlerin
benimsedikleri değerlerin, seçmenden onay
görebilmesi için, seçmen beklentilerini tatmin
edebilecek biçimde olması gerekir.
8. Siyasal pazarlamada, dağıtım kanalları
önemlidir.
9. Siyasal pazarlamada tanıtım faaliyetleri
önemlidir.
10. Propaganda, tanıtımın daha stratejik ve
ajitatif nitelik taşımasını sağlar.
11. Siyasal reklam, siyasal pazarlamanın önemli
bir bileşenidir.
16. SİYASAL REKLAM
Siyasal iletişim üzerine
yapılmış olan pek çok
araştırma, toplumlara ve
zamana bağlı olmak kaydıyla,
kampanyaların maksimum
etkisinin %4 - %5 oranlarında
olduğunu göstermektedir.
Yani uzun, kreatif, iyi
planlanmış, zamanı ve
medyası doğru seçilmiş, «iyi
fikirler» taşıyan doğru bir
kampanyanın oluşturabileceği
en büyük etkinin %5
düzeyinde olduğu kabul
edilmektedir.
İletişimin ayrışmış kanallarda yürüdüğü ortamlarda aday veya
lider imajının ancak, doğru program, uzun vadeli stratejik
planlama, halkla ilişkiler ve sistemli tanıtım çabalarıyla
arzulanan noktaya taşınabileceği artık bir sır değil.
17. SİYASAL REKLAM
İngiliz İşçi Partisi ve Tony Blair’e İngiliz tarihindeki
en büyük başarıyı armağan eden siyasal
kampanya; yeni bir lider, o yeni lidere duyulan
güven, ülke için yeni ve doğru bir programın
anlatıldığı iki yılı aşkın bir züre devam eden bir
kampanyadır.
19. Milli Şef
26 Aralık 1938’ de toplanan CHP’nin 1.
Olağanüstü Kongresi, İsmet İnönü’yü yeni
«Değişmez Genel Başkan» olarak kabul etmiş;
Atatürk’ü «Ebedi Şef»
Cumhurbaşkanı İnönü’yü de «Milli Şef» ilan
etmişti.
YETER! SÖZ MİLLETİNDİR!
20. Gerçek anlamıyla ilk çok partili
özgür ve adil seçimler 1950
yılında yapılmış, ülkemizdeki
seçim kampanyaları da ancak,
1950 genel seçimlerinde
«kampanya» denebilecek
düzeye gelebilmiştir.
Demokrat Parti’nin siyasal
hayatta yerini alması kadar,
radyonun propagandaya
açılması da bu gelişmede
önemli rol oynamıştır.
Demokrat Parti (7 Aralık 1945)
Celal Bayar
Adnan Menderes
Fuat Köprülü
Refik Koraltan
YETER! SÖZ MİLLETİNDİR!
Terakki Perver Cumhuriyet Fırkası
(Rauf Orbay, Kâzım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele - 17 Kasım 1924)
Serbest Cumhuriyet Fırkası
Ali Fethi Okyar (12 Ağustos 1930)
21. Demokrat Parti
(7 Aralık 1945)
• Celal Bayar
• Adnan Menderes
• Fuad Köprülü
• Refik Koraltan
İlk katıldığı seçim
21 Temmuz 1946
Sonuç
CHP 396 Milletvekili
DP 62 Milletvekili
YETER! SÖZ MİLLETİNDİR!
22. 14 Mayıs 1950
Genel Seçimleri
Ülke nüfusu
20.947.045 kişi
Seçmen sayısı
8.905.743 kişi
Sandığa giden
7.925.455 kişi
Geçerli oy
8.051.650 kişi
YETER! SÖZ MİLLETİNDİR!
DP: %55.2 (408 mv)
CHP: %39.6 (69 mv)
Millet P.: %4.6
Bağımsızlar: %0.67
Toplam: 487 mv.
23. YETER! SÖZ MİLLETİNDİR!
«Yeter Söz Milletindir!» sloganı daha sonra Adalet Partisi, Doğruyol
Partisi ve Anavatan Partisi gibi pek çok parti tarafından da kullanılmıştır.
Asıl şaşırtıcı olan, aynı sloganın sol ve Marksist sol ve aşırı muhafazakar
partiler tarafından da kullanılmış olmasıdır.
«Yeter, Söz Emekçilerindir» ya da
«Yeter, Söz Hakkındır» şeklinde revize edilerek kullanılan bu slogan,
sonradan kullananların dertlerine deva olmadı.
Hiçbir slogan, tarihimizde bu denli güçlü bir hatırlanma oranına sahip
değildir.
25. KARAOĞLAN
DP, 1954 ve 1957 seçimlerinde de gücünü korur.
DP’nin oyları 1954’te %57’ye çıkar. Ekonomideki
gelişmelere paralel olarak 1957’deki seçimlerde
%47’ye geriler. CHP ise aynı seçimlerde %35 ve
%41 oy almıştır.
1950’nin ikinci yarısından itibaren DP iktidarı
ekonomiyi kontrol etmekte zorlanır.
1958 yılında Cumhuriyet tarihimizin en büyük
devalüasyonu yapılır.
Dolar 2 Lira 80 Kuruştan 9 liraya yükseltilir.
26. KARAOĞLAN
12 Mart 1971’deki askeri
darbe ülkedeki dengeleri
altüst eder. Askeri yönetimin
güdümünde 1. ve 2. Nihat
Erim, Ferit Melen ve Naim Talu
hükumetleri kurulur.
1973’te yapılan seçimler
sonunda CHP-MSP
koalisyonuyla yönetim tekrar
sivillere geçer.
20 Temmuz 1974’te
gerçekleştiriler Kıbrıs Barış
Harekatı’nı mütakiben dağılır.
Araçözüm olarak gündeme
gelen Sadi Irmak hükumetleri
3.5 ay sonra iktidarı 1.
Milliyetçi Cephe Hükumeti’ne
devreder.
27. KARAOĞLAN
Ecevit, 1970’li yıllara kadar alışık olunan
politikacıların aksine, düzgün, yapmacıksız
tavırları ve çok severek kullandığı özenli dili ile
kısa sürede bir siyasi idol olmayı başarmıştır.
Pek çok siyasinin bilerek ya da farkında
olmaksızın kötü kullandığı Türkçe’den en iyi
şekilde yararlanmayı Ecevit bilmiştir.
Ecevit, şair ruhu, kentli kimliğiyle Öz Türkçe’yle
haşır neşir olmuş, olanak, olasılık, eşgüdüm gibi
nice kelimeleri yaşayan dile katmıştır. Kelimelere
ustaca kullanmadaki bu mahareti Ecevit’e önce
radyoda ardından da TV’de olağanüstü bir
avantaj kazandırmıştır.
28. KARAOĞLAN
1970’li yılların ikinci yarısı, sokağa çıkmanın her geçen gün zorlaştığı bir dönemdir. AP ve CHP uzlaşmayı
başaramamaktadır ve bu nedenle istikrar sağlanamamaktadır. Vatandaş sokaktaki silahlı güçlerin
ellerindedir. Ülkede kurtarılmış bölgeler oluşturulmuştur.
Her gün bir silahlı eylem, her saat kan ve gözyaşı haberleri gündemdedir. Böyle bir dönemde seçim
atmosferine girilir. Yıl 1977’dir. İktidarda Demirel’in 1. Milliyetçi Cephe hükumeti vardır.
29. KARAOĞLAN
Bu dönemde CHP’nin bastırdığı afişlerde sokağa seslendiği ve seçmeni, sokak egemeni haline gelmiş silahlı
gruplardan kurtarma vaadinin işlendiği görülmektedir.
«Analar, çocuklarınızı oylarınızla koruyun»; «Silah gidecek, barış gelecek!»; «Tek yol: Oy!»; «Kıbrıs fatihi,
Karaoğlan»
31. KAYNAKLAR
KAYNAKLAR
12 Eylül Belgeseli 1. Bölüm (Mehmet Ali Birand)
Demirkırat Belgeseli 1. Bölüm (Mehmet Ali Birand)
Demirkırat Belgeseli 3. Bölüm (Mehmet Ali Birand)