VERGİLEMENİN SINIRLARI VE ANAYASAL KURAL ÖNERİLERİ
DOĞAL TEKEL TEORİSİ
1. DOĞAL TEKEL TEORİSİ
PROF. DR. COŞKUN CAN AKTAN
Bu sunum şu kaynaktan yararlanılarak hazırlanmıştır: Coşkun Can Aktan, Regülasyon
İktisadı, İzmir: SOBİAD Yayını, 2019
Sunumu Hazırlayan: Hatice Gamze Karabıyık
2. Bazı üretim dallarında, büyük ölçekli üretimin tüm potansiyel
avantajlarını elde edebilmek için firmaların belli bir ölçeğin
altına düşmemeleri gerekir. Üretimlerini arttırdıkça parça
başına maliyetlerini düşüren büyük firmaların yanında,
maliyetleri gittikçe artan küçük firmaların başarılı olmaları
beklenemez.
3. Bu şartlarda küçük firmaların piyasadan çekilmesi ve yerini genellikle
şirketler düzeyinde organize olmuş büyük firmalara terk etmesi
kaçınılmaz hale gelir. Bu durumda ortaya çıkan piyasalar, tekel
piyasalarıdır.
4. Tekel piyasalarında, başka bir mal ile ikamesi söz konusu
olmayan bir mal tek bir firma tarafından üretilir. Tekel
konumundaki firmanın amacı, üretimi marjinal getirinin
marjinal maliyete eşit olduğu düzeyde tutarak karını
maksimize etmektir.
5. Tek bir firmanın üretimi (veya
satışı) gerçekleştirdiği piyasa
yapısına “doğal tekel” (doğal
monopol) adı verilir. Şayet bu tür
sektörlerde birden fazla firma
üretimde bulunursa, her firmanın
ortalama maliyet düzeyinde
üretimde bulunması gerekir ki, bu
durumda firmalar karlarını
artırmak için ürünün fiyatını
düşürme durumunda kalarak kendi
aralarında rekabet edeceklerdir. Bu
rekabet sonucunda da sektörde tek
bir firma kalacak ve bu firma doğal
tekel konumunda olacaktır.
6. Doğal tekeller, tekel piyasa yapısı içerisinde özel bir durumdur.
Tekel piyasasından farklı olarak doğal tekelde tek bir firma, iki
veya daha fazla firmanın olduğu piyasa yapısına göre daha
düşük birim başına maliyetle piyasadaki tüm talebi
karşılayabilir.
7. Şekil-1:Doğal Tekel
Şekil-1’de doğal tekel
yapısı görülmektedir.
Dikey eksen fiyatlar
genel düzeyini ve aynı
zamanda firmanın
hasılatını, yatay eksen
ise üretim seviyesini
göstermektedir. Şekilde
OM ortalama maliyet
eğrisini, MM ise marjinal
maliyet eğrisini temsil
etmektedir. Firmanın
marjinal hasılat eğrisi
(MH) talep eğrisinin (D)
altındadır.
8. Talep eğrisi aynı zamanda ortalama hasılat eğrisini (OH)
göstermektedir. Firma karını maksimize etmek için, marjinal
maliyetin marjinal hasılata eşit (MM=MH) olduğu düzeyde
üretimde (Q1) bulunacaktır. Burada firmanın fiyat
belirleyebilmesi, sadece ürettiği mala yönelik talep eğrisine
bağlıdır.
9. Bu durumda şekil-1’de tüketicilerin ödeyeceği en yüksek fiyat,
Q1 üretim düzeyindeki P1 olacaktır. Yani P1 firmanın
uygulayabileceği en yüksek fiyattır. Toplam hasılat ile toplam
maliyet arasındaki fark firmanın karıdır. Q1 üretim
seviyesindeki ortalama maliyet C1’dir.
10. Sonuç olarak, firma Q1 üretim seviyesinde birim
başına P1 fiyatı uygulayarak, C1P1AB taralı alanı
kadar kar elde eder.
11. Doğal tekel durumu, daha çok mevcut teknolojide bir
endüstrideki üretim sürecinin özel niteliklerinden dolayı
ortaya çıkar. Teorik olarak, doğal tekel, sektörün ürününe
yönelik var olan talebe ilişkin olarak, çok geniş “ölçek
ekonomilerinin bulunması halinde meydana gelir. Bu durumda
tek firmanın ürettiği malın miktarı ne kadar büyük ise birim
başına ortalama maliyet de o kadar düşük olur.
12. GELENEKSEL YAKLAŞIMA GÖRE DOĞAL TEKELLERİN
ÖZELLİKLERİ ŞU ŞEKİLDE ÖZETLENEBİLİR:
Doğal tekel özelliği, üretim ölçeğine bağlı olarak
ortaya çıkar. Üretim ölçeği arttıkça ortalama
maliyetlerin azaldığı (artan verim koşulunun
geçerli olduğu) piyasalarda meydana gelir. Buna
bağlı olarak doğal tekeller ölçek ekonomilerinin söz
konusu olduğu üretim alanlarında görülür.
13. Doğal tekelin söz konusu olduğu endüstrilerde mal
ve hizmetin üretimine başlanması için firmanın
yüksek sabit maliyetleri karşılayacak bir güce
sahip olması gerekir.
14. Öte yandan geleneksel doğal tekel teorisinin açıklamalarını
yetersiz gören modern doğal tekel teorisine göre; doğal tekel
konumu sadece üretim ölçeğine bağlı olarak ortaya çıkmaz.
Üretim arttıkça ortalama maliyetlerin artması halinde de
doğal tekeller oluşabilir. Bu görüşe göre doğal tekel özelliğini
belirleyen unsur maliyet koşulları değil, talepteki kaymadır.
Öte yandan talep koşulları değişmese bile, teknolojik
değişiklikler doğal tekel özelliğinin ortadan kalkmasına
neden olabilmektedir.
15. Modern doğal tekel
teorisinin en önemli
temsilcilerinden biri
Richard A. Posner’dir.
Posner, doğal tekelin
piyasadaki satıcıların
sayısına değil, talep ile
arz teknolojisi
arasındaki ilişkiye
işaret ettiğini
belirtmekte ve doğal
tekeli belirli bir
piyasadaki tüm talebin
en az maliyetle yalnızca
tek bir firma tarafından
karşılanabildiği bir
durum olarak
tanımlamaktadır.
16. Posner’e göre bu tür bir piyasada birden fazla
firmanın faaliyet göstermesi halinde, firma sayısı
ya birleşme veya iflas yoluyla azalacak ya da
endüstri gereğinden fazla kaynak israfına devam
edecektir.
17. ALTYAPI HİZMETLERİNİN DOĞAL TEKEL ÖZELLİĞİ
Doğal tekellerin sahip olduğu özelliklerin birçoğu
altyapı hizmetlerinin sunulduğu piyasalarda
ortaya çıkan özelliklerdir.
18. Öncelikle altyapı hizmetlerinin ölçek ekonomileri
özelliği, yani üretim ölçeğindeki artışa bağlı olarak
ortalama maliyetlerde görülen azalma, bu
alanlarda rekabetin ortaya çıkmasını engellemekte
ve sonuçta da altyapı hizmetleri doğal tekel niteliği
taşımaktadır.
21. Toplumun geniş bir kesiminin yararlanması gereken
hizmetlerden olan altyapı hizmetlerinde rekabetçi bir hizmet
sunumunun olmasının toplam maliyetleri artıracağı
savunulmaktadır. Bu nedenle altyapı hizmetlerinde doğal
tekel oluşumu söz konusudur. Doğal tekel oluştuğunda ise en
az maliyetle en fazla çıktı alınması mümkün olacaktır.
22. Geleneksel iktisatçılar, altyapıda genellikle
hizmetler tüketiciye bir boru hattı, yol ya da teller
vb. fiziki altyapılar aracılığıyla ulaştırıldığından,
tüketicinin birden fazla hat üzerinden bu hizmeti
almasının tercih edilebilecek bir çözüm tarzı
olmadığını ileri sürmüşlerdir.
23. Altyapı hizmetleri yatırım dublikasyonunun ortaya
çıkabileceği hizmetlerdendir. Buna göre bir mal
veya hizmetin birden fazla firma tarafından
sunumu, aynı alana birden fazla yatırım
yapılmasıyla sonuçlanabilir. Bu durum ekonomide
kaynak israfına neden olur. Bu nedenle bu tür
hizmetlerde tek bir firmanın sunumunun ekonomik
açıdan daha rasyonel olduğu savunulmuştur.