7. •Hücre zarının dışındaki çeper amino asit ve glikoz türevinden (peptidoglikan) meydana
gelmiştir. Ayrıca bazı bakteriler de kapsül bulunur.
•Yuvarlak şekilli (Coccus) çubuk (Bacil) Spiral (Spirillium) ve virgül (Vibrio) şekillerinde
olabilirler.
•Yoğurt bakterileri çubuk şeklindedir.Gözde arpacık hastalığı meydana getiren bakteri yuvarlak
Frengi hastalığına neden olan Treponema pallidum spiral, kolera hastalığına neden olan
Vibrio comma ise virgül şeklinde kıvrıktır.
8. Bakteriler hücre duvarlarındaki farklılıklarından dolayı gram boyası
İle boyandıklarında değişik renk alırlar.Bakteri hücre duvarları peptidoglikan
yapıdadır.
•Gram pozitif bakteriler:Bu bakteriler gram boyası ile mavi mor renk alırlar.
Kalın hücre duvarına sahiptirler.
•Gram negatif bakteriler: Gram boyası ile boyandıklarında renk değişimi
olmaz Hücre zarı iki tabakadan meydana gelir.Antibiyotiklere daha dirençlidirler.
Peptidoglikan
9. •Bakteriler n kromozomlu olup amitoz bölünme geçirirler. Haploid (n) yapıda olduklarından
•mayoz bölünme geçirmezler.
•Bakteriler eşeysiz yolla bölünerek çoğalırlar.Önce DNA’sı eşlenerek iki katına çıkar ve daha sonra
hücre bölünür.Eşeysiz yolla çoğalmalarına karşı sık sık mutasyonlar geçirerek genetik çeşitlilik
sağlanmış olur.
•Bakteriler arasında genetik madde aktarımı yani konjugasyon gerçekleşir. Bakterilerde tek ana
kromozomun yanında plazmid adı verilen küçük DNA parçaları da bulunur. Antibiyotiklere direnç
gibi ek özellikleri sağlarlar.
10. •Bazı bakteriler zor ortam koşullarında
endospor meydana getirirler. Yüksek
sıcaklık gibi faktörler endospor oluşumuna
neden olur.
•Normal bakteri hücresinin kromozom
kopyası endospor içerisinde bulunur. Ana
hücre zor ortam şartlarında parçalanırken
endospor bu zorluğu atlatır.
•Ortam şartları normale döndüğünde
endospordan yeniden bakteri hücresi
oluşur. Bazı endosporlar 120 C
sıcaklığa bile dayanırlar.
11. •Plazmitler ana kromozomdan bağımsız olarak eşlenmekte ve konjugasyon
ile diğer bakteri hücrelerine aktarılabilmektedir.
•Plazmitler hücreye antibiyotiklere direnç , normal çevrelerinde bulunmayan
besleyicilerin metabolizması ve diğer koşullar için gerekli genleri sağlamaktadır.
12. • Bakteriler de genetik çeşitliliği sağlayan üç mekanizma vardır. Böylece bakteriler
arasında genetik çeşitlilik yani varyasyon oluşur.
1.Konjugasyon: Aynı tür iki bakteri arasında sitoplazmik köprü kurularak yapılan
gen aktarımıdır. Böylece çeşitli özellikler örneğin antibiyotiğe direnç genleri
bakteriler arasında aktarılabilir.
2.Transformasyon: Bakterinin bulunduğu ortamda ki bir DNA parçasını alarak
kendi DNA sına eklemesidir. Bu yöntemde gen aktarımına neden olur.
3.Transdüksiyon: Bir virüsün iki bakteri arasındaki gen transferi yapmasına
denir. Bir bakteriyi enfekte eden bir virüs başka bir bakteriyi enfekte ederken
gen parçalarını da aktarabilir.
13. Bakteriyel plazmitler istenen genlerin klonlanmasında kullanılabilir.Böylece bitkilere
Böceklere karşı direnç genleri aktarılabilir , atıkları yok eden bakteriler oluşturulabilir.
İnsan sağlığında önemli proteinler bakterilere yaptırılabilir hormonlar ve çeşitli
İlaçlar gen aktarımı yapılan bakteriler yardımıyla yapılabilir.
14. Solunum biçimine göre bakteriler
1)Zorunlu aerob bakteriler: Enerji ihtiyaçlarını sadece oksijenli solunum ile karşılarlar.
Solunum enzimleri ve ETS elemanları sitoplazmada bulunur.
2)Zorunlu aneorob bakteriler: Sadece oksijensiz solunum yaparlar. Yan ürün olarak etil
Alkol ya da laktik asit oluşur.Konserve kutularının içinde üreyebilirler.
3)Geçici(Fakültatif) aerob bakteriler: Normalde oksijensiz solunum ile enerji üretirler.
Geçici olarak oksijenli solunumda yapabilirler. Örnek E.Coli.
4)Geçici(Fakültatif) anaerob bakteriler: Normalde oksijenli solunum yaparlar. Oksijen
Olmadığında geçici olarak oksijensiz solunum da yapabilirler.
Bakteriler(zorunlu anaerob)
Besleyici
ortam
Bakteriler(zorunlu aerob)
Bakteriler(Fakültatif)
Hava ile
Temas
yüzeyi
15. Prokaryotların beslenmesi
•Heterotrof bakteriler besinlerini dışarıdan hazır olarak alan bakterilerdir. Bunlar
parazit ya da çürükçül olabilirler.Anaerob(Oksijensiz) ortamlarda yaşayarak
fermantasyon gerçekleştirebilirler.Alkol , laktik asit gibi ya ürünler oluştururlar.
•Ototrof bakteriler ise kendi besinlerini kendileri yaparlar. Fotoototrof olanlar
güneş ışığından enerjiyi sağlayarak fotosentez yaparlar.
Fotosentez yapan siyanobakteri
Karbondioksit + Su Güneş enerjisi Besin + Oksijen
Siyanobakteriler yeşil renk veren klorofille birlikte mavi renkli fikosiyanin adı verin
Pigmentide kullanır.Bundan dolayı eskiden mavi yeşil alg olarak da adlandırılırdı.
Bu bakteriler aynı zamanda azotun bağlanmasında da rol oynarlar.
16. Yeşil sülfür , mor sülfür ve hidrojen bakterileri
Bu bakteriler fotosentez de su yerine hidrojen sülfür H2S ya da H2 kullanırlar. Yan ürün
Olarak oksijen üretmezler.
Karbondioksit + Hidrojen sülfür Güneş enerjisi Besin + Kükürt
Klorofil
Karbondioksit + Hidrojen Güneş enerjisi Besin
Klorofil
Chlorobium tepidum (Yeşil sülfür bakterisi)
17. Kemoototrof bakteriler
Bu bakteriler kendi besinlerini kendileri yaparlar fakat enerji kaynağı olarak güneş
Enerjisi yerine kimyasal enerjiyi kullanırlar. Bu bakteriler amonyak ,nitrit,kükürt
Hidrojen ve demir gibi inorganik maddeleri oksitleyerek kimyasal enerji elde ederler.
Amonyak + Oksijen Nitrit + Su + Kimyasal enerji
Karbondioksit + Su Besin + Oksijen
Azot döngüsünde görev alan nitrifikasyon bakterileri aynı zamanda kemosentez
Yaparlar ve topraktaki nitrat tuzu (NO3) miktarını arttırırlar.
Kemosentez yapan bakteriler klorofil içermezler. Ayrıca besin
Fotosentez bakterileriler den farkı fotosentezin ışıklı evre reaksiyonlarının olmayışıdır.
Bundan dolayı besin sentezi gece gündüz devam eder Ama bu bakterilerde
fotosentezde ki kalvin devri aynen gözlenir.
18. Baklagillerin köklerinde
mutualist biçimde yaşayan
bakteriler bitki köklerinde
korunurken bakterilerin
ürettiği azotlu maddelerden
de bitkiler yararlanır.
Böylece bu bitkiler amonyak
dan yararlanabilir hale gelirler
İnsan bağırsağında birçok
çeşit bakteri yaşar bunların
bazıları çeşitli vitaminlerin
sentezini sağlarken bazıları
da çeşitli hastlıklara neden
olur.(Patojen)
19.
20.
21.
22.
23. ARKEA ALEMİ
Arkea prokaryotik yapıda tek hücreli canlılar olmakla beraber bakterilerden çok
Ökaryotik hücrelere daha yakındırlar.Hücre zarları ,ribozom ve DNA açısından
Bakterilerden ayrılırlar.Arkelerin DNA’ları ise ökaryotlardaki gibi histon proteini
İçerir.
Yaşadıkları ortamlar genellikle bataklıklar , tuz gölleri , aşırı sıcak volkanik bölgeler
ve asitli ortamlardır.
VİDEO
26. • Arkeler bakterilerin yaşayamadıkları kadar zor ortamlarda yaşarlar. Bu canlılardan
elde edilen enzimler yüksek ısı ve zehirlere karşı dirençlidir.
• Arkelerden elde edilen enzimlerle pis suların temizlenmesi, metallerin zehirli
özelliklerinin azaltılması gibi işlemler gerçekleştirilir.
• Genetik mühendisliğinde kullanılan enzimler arkelerden elde edilmiştir. Yüksek
ısıya dayanıklı olmaları laboratuvar ortamlarında kısa sürede DNA çoğaltılmasında
kullanılır.
• Atık suların temizlenmesinde ve biyogaz üretiminde arkeler kullanılır.