1. EGE BOZCAADA DEPREMİ
8 Ocak 2013 ML= 6,2
Prof. Dr. Ali Osman ÖNCEL
İstanbul Şube Yönetim Kurulu Başkanı
Mühendislik Bilimleri Bölüm Başkanı
2. Değerli Basın Mensupları,
bugün meydana gelen deprem saat 16 :16 meydana gelmiş, orta
büyüklüklü (Mw= 5.8) ve nispeten derin olmayan ( h= 9.9 km) bir
depremdir. USGS tarafından verilen depremin mekanizması, yanal
atım bileşenli bir kırık sistemini işaret etmektedir. Aylık deprem
3. dağılımları UDIM sitesinden alınmış ve deprem öncesi ve sonrası
deprem etkinliğini göstermektedir.
Depremin büyüklükleri kullanılan veri setine göre değişiklik arz
etmektedir. Mesela ulusal deprem istasyonlarından hesap edilen
büyüklük ML=6.2, fakat global deprem istasyonlarından hesap
edilen depremin evrensel büyüklüğü ise Amerikan Jeoloji Servisi
(USGS) ve Amerikan Ulusal Deprem Merkezi (NEIC) merkezi
tarafından Mw=5.7 olarak verilmiştir. Büyüklükler arasında ki
fark, veri ve istasyon türüyle ilişkilidir. Depremin fiziksel
mekanizması ile ilişkili moment büyüklük değeri evrensel büyüklük
olarak kabul edilir ve bizimde bunu kullanmamız gerekir. Depremin
derinliği ise, 9-10 km olduğu global deprem ajansları tarafından rapor
edilmiştir.
4.
5.
6. 8 Ocak 2013 depremi, Marmara denizi ve Ege denizi içerisinden
geçen Kuzey Anadolu Fay Zonuyla ilişkili yatay gerilmeli bir bölgede
meydana gelmiştir. Depremin olduğu yer oldukça etkindir. Yakınında
daha önce büyük depremlerin olduğu ve yatay gerilme rejimi altında
gerilen bir bölge içerisinde meydana gelmiştir. Örneğin, GB
bölümünde 1981 yılında iki ve KB bölümünde de gene 1982-83
yıllarında iki orta büyüklükte deprem meydana gelmesi depremin
olduğu alanın etkin ve aktif bir bölge olduğunu göstermektedir. Bu
bölge yedi farklı sismik zondan meydana gelmektedir. Deprem,
etkinlik olarak en sakin olan 8 numaralı sismik bölgede meydana
gelmiştir. Yatay gerilme haritasından görüleceği gibi, depremin
meydana geldiği bölümde yatay gerilme rejimi nispeten büyüktür. Bu
büyüklükte bir depremden sonra artçılarının yaklaşık olarak 300-500
gün sürmesi beklenir. Yakın alanlarda (100 km ye kadar)
7. uzaklıklarda kırılmaya yakın civar fayların yüklenmesi beklenebilir.
Daha once meydana gelen depremlerin oluşturduğu gerilme değişimi
8. haritasına bakıldığında 8 Ocak depreminin meydana geldiği fayın
1968 depremiyle yüklenmiştir olabilir (kırmızı alanlar gerilmenin
arttığı bölgelerdir).
Kentsel Dönüşüm Yasasını deprem güvenli kentler inşa edilmesi için
ülkemizde çıkarılmış çok isabetli bir yasa olarak değerlendiriyoruz.
Meydana gelen deprem göstermiştir ki, Ege Denizi içerisinde ve
yaklaşık 300 km uzaklıkta bir deprem İstanbul’un batı yakasında ve
özellikle sahil şeridinde oldukça şiddetli bir şekilde hissedilmiştir. Bu
şiddetli hissedilişinin nedeni yer ve yapı dayanımıyla ilişkili olabilir.
Jeofizik Mühendisliği deprem, yer ve yapı incelemelerini yapan bir
bilim dalıdır. Ülkemizin deprem riski altında olan dünyada sayılı
ülkelerden biri olmasına karşın, Jeofizik Mühendislerinin yetersiz
9. istihdamı, ülkemizde deprem odaklı kentsel dönüşüm çalışmaları için
çelişkili bir durumdur. Bu nedenle, İlçe belediyelerine en az bir
Jeofizik Mühendisi alınması, deprem odaklı çalışmaların mühendislik
bilimleri açısından sağlam bir temele oturmasına katkı sağlayacaktır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve ona bağlı İl Müdürlüklerinde
Jeofizik Mühendislerinin az sayıda istihdam edilmesi, yer
sorunlarından kaynaklı deprem sonrası hasarla mücadele edilmesiyle
ilgili bakanlığımızı zor durumda bırakan bir durumdur. Kentsel
Dönüşüm Yasası kapsamında, Mühendislik İstihdamıyla ilgili bir
dönüşüm yapılması ve Jeofizik Mühendisi olmayan belediye
bırakılmamasıyla ilgili olarak stratejik yönetim anlayışına ivedilikle
geçilmesi gerekir.