SlideShare a Scribd company logo
1 of 125
İSLAMDA
KARDEŞLİK

1
Islâm dininde kardeşlik,
bütünüyle akide temeline dayanmaktadır.
Allah (c.c), Kur'ân-i Kerim'de
şöyle buyurmaktadır:

2
(el-Hucurat 49/10).

3
"Mü'minler ancak kardeştirler.
Öyleyse kardeşlerinizin
arasını bulup düzeltin
ve Allah'tan korkup sakının
umulur ki esirgenirsiniz"
(el-Hucurat 49/10).

4
Âyeti kerimeden de açıkça anlaşılacağı üzere,
ancak iman bağıyla biraraya gelenler
kardeş olarak kabul edilmektedirler.

5
Buna göre yeryüzünün neresinde
yaşıyor olurlarsa olsunlar,
hangi dili konuşuyor olurlarsa olsunlar,
hangi kavme mensup olurlarsa olsunlar .
6
veya hangi renge sahip olurlarsa olsunlar
bütün mü'minler kelimenin tam anlamiyla
birbirlerinin kardeşleridirler
yani birbirlerinin sadık dostlarıdırlar.

7
Kıyamet gününde kiminle
Birlikte olmakla istiyorsan
onu seveceksin .
Efendimiz şöyle buyurdu:
“Kişi sevdiği ile beraberdir.”

8
Bu kardeşler kendi aralarında
apayrı bir topluluk oluştururlar.
Kendi akidelerine saldıran
veya imana karşı küfrü tercih eden kimselere
kendilerine ne kadar yakın olurlarsa olsunlar
asla sevgi beslemezler;
9
bu anlamda sadece
akide kardeşliğini esas tutarlar;
Rabblerinin şu mealdeki
uyarılarını asla unutmazlar:

10
(el-Mücadele, 58/22);

11
Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir toplumun
-babaları,
oğulları,
kardeşleri,
yahut akrabaları da olsaAllah'a ve Resûlüne düşman olan kimselere
sevgi beslediğini göremezsin.
İşte Allah onların kalplerine imanı yazmış
ve kendi katından bir ruh ile desteklemiştir.
(el-Mücadele, 58/22);

12
.
(et-Tevbe, 9/23)..

13
Ey iman edenler!
Eğer küfrü imana tercih ederlerse,
babalarınızı ve kardeşlerinizi bile dost edinmeyin.
İçinizden kim onları dost edinirse,
işte onlar, zalimlerin ta kendileridir.
(et-Tevbe, 9/23)..

14
Kardeşlikten söz ederken akla
Gelen İlk şey kardeşlik haklarıdır.
Unutmayalım ki kardeşe yapılacak
En büyük iyilik ona zarar vermemektir.
Sonra yapılacak bir iyilik varsa yapılır.

15
Kardeşlik hukukunda titizlikle
yapılması gereken durumlar şunlardır :
1-Kareşin haklarını korumak.
2-Kardeşleri kendi nefsi kadar sevmek.
3-Kardeşler arasında selamı yaymak.
4-kardeşler arasında eşitlik ilkesine dikkat etmek.
5-ve kardeşlerle dayanışma içinde olmak.

16
Kardeşlık hukukunda uzak kalınması gereken
hususlar da şunlardır:
1- Irkçılık.
2- Ayrımcılık ve bölücük
3- Zulüm ve tehakküm
4- Nefret ve öfke
5- Kin tutma
6- kibirlenme.
7- Gıbet ve Dedikodu
8- Aldatmak, kandırmak ve hile yapmak.

17
Rasûlullah (s a v ) şöyle buyurmuştur:
“Müslümanın Müslüman üzerinde
altı hakkı vardır
1-Karşılaştığında selam verir,
2-davetine icabet eder,
3-aksırdığı zaman elhamdülillah derse
yerhamükallah der,
(Dârimî, İstizan: 5; İbn Mâce, Cenaiz: 43)

18
4-hastalandığında ziyaret eder,
5-öldüğünde cenazesine katılır
6-kendisi için sevdiği şeyi onun için de sever ,
varlığında ve yokluğunda
onun hakkında samimi olur
iyiliğini İster ve nasihate devam eder ”
(Dârimî, İstizan: 5; İbn Mâce, Cenaiz: 43)

19
Kuşkusuz mü'minlerin gönüllerini
Birbirine sıkı bağlayan en sağlam bağ,
iman ve takva temelinden
kaynaklanan kardeşlik bağıdır.

20
Bu, Cenab-i Allah'in
mü'minlere ihsanettigi
en güzel nimetlerden biridir.
Âyet-i kerimede bu durum
şöyle ifade edilmektedir:

21
Imrân, 3/103).

22
Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın.
Parçalanıp bölünmeyin.
Allah’ın size olan nimetini hatırlayın.
Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de
O, kalplerinizi birleştirdi.
(Ali İmrân, 3/103).

23
İşte O’nun bu nimeti sayesinde
kardeş oldunuz.
Yine siz, bir ateş çukurunun
kenarında idiniz de
O sizi oradan kurtardı.
İşte Allah size âyetlerini böyle açıklar ki
doğru yola eresiniz.
(Ali İmrân, 3/103).

24
Yüce Rabbimiz bizlere,
cahiliyye döneminde
birbirlerine düşmanlıklarıyla ün salmış
Evs ve Hazreç kabilelerine mensup fertleri
iman bağıyla nasıl kardeşler haline
getirdiğini hatırlatmaktadır.

25
Bu hatırlatma,
insanların mutlaka akide bağını esas alan,
yani hep birlikte Allah‘ın ipine içtenlikle sarılı
insanlar olmaları gerektiğini
zimnen öne çıkartmaktadır..
26
Dahası ve en önemlisi,
insanlığı kumanda edecek
mü'minlerin başarısını,
Allah'in ipine sımsıkı sarılıp
kardeşlik bağını
güçlendirmek şartına
bağlamaktadır.

27
İslam'da kardeşlik akide temeline
oturtulduğu için,
mü'minlerin arasını bozacak
her türlü sunî ayrımlar
haram kabul edilmiştir.

28
Irk,
soy,
cins vs. türünden
cahilî değerler yerine
takva kriteri getirilmek suretiyle
toplumsal kardeşliğin
ve ahengin bozulmaması sağlanmıştır.
Bu konudaki âyeti kerime her türlü
tartışmayı sona erdirici niteliktedir:

29
Hucurat-13

30
"... Hiç kuşkusuz,
Allah katında en üstün olanınız,
takvaca en üstün olanınızdır..."
(el-Hucurat, 49/13).

31
Mü'min erkekler ile mü'min kadınların,
akide ve takva temelinde
birbirleriyle yardımlaşmaları
kardeşliğin bir gereği olarak zikredilmektedir.

32
Bu yardımlaşma,
bireysel ve toplumsal hayatta
iman ve takva ilkesinin
eğemen olmasını sağlamak için
gerekli görülmektedir.

33
Nitekim bu amaçla biraraya gelen kimselere
Allah'in rahmet edeceği belirtilmektedir:

(et-Tevbe, 9/71).
34
"Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar
birbirlerinin velileridirler.
(et-Tevbe, 9/71).

35
İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar,
namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ,
Allah'a ve Rasûlüne itaat ederler.
İşte Allah‘ın kendilerine
rahmet edeceği kimseler bunlardır..."
(et-Tevbe, 9/71).

36
Kardeş olmak,
arkadaş ve sadık dost olmak;
sevinçte ve kederde beraber olmayı
göze almak demektir;
bunu fiili olarak göstermek demektir,
sevmek, saymak,
güvenmek, merhamet etmek,
yardımlaşmak ve dayanışmak demektir.
Bunlar olmadan kardeşlik iddiasinin
bir anlamı olmaz.

37
Dinde kardeşligin en güzel numunesini
Peygamber çağında
Peygamberle birlikte yaşayan
seçkin sahabeler ortaya koymuşlardır.

38
Muhacir-Ensar ilişkisi,
kardeşliğin ne anlama geldiğini
bizlere gösteren son derece
mükemmel bir örnekliktir.

39
Medineli Ensar,
Mekkeli Muhacir kardeşlerinin nefislerini,
kendi nefislerinden daha aziz tutmuşlar,
onları hiçbir konuda yalnız
ve yardımsız bırakmamışlardır.

40
Hatta Ensâr'dan bir müslüman,
muhacir kardeşine,
şayet dilerse hanımlarından birini
boşayıp kendisine nikahlayabileceğini bile
teklif etmekten kaçınmamıştır.

41
Bu davranışlarıyla Ensar,
imanlarında ne denli
ihlaslı olduklarını göstermişlerdır elbette.
Âyette şöyle buyurulmaktadır:

42
el-Haşr, 59/9.
43
"Kendilerinden önce o yurdu (Medine'yi)
hazırlayıp imanı gönüllerine yerleştirenler ise,
kendilerine hicret edenleri severler
ve onlara verilen şeylerden dolayı da
içlerinde bir rahatsızlık duymazlar.
el-Haşr, 59/9.

44
Kendilerinde bir ihtiyaç olsa bile
kardeşlerini öz nefislerine tercih ederler.
Kim nefsinin cimri ve bencil
tutkularından korunmuşsa,
işte onlar, felaha erenlerdir"(el-Hasr, 59/9).

45
Peygamberimiz (s.a.s) bir hadisinde
şöyle buyurmaktadir:

Bir mü'min kendi için arzu ettiğini
mü'min kardeşi için de arzu etmedikçe
olgun mü'min olamaz. (Buhârî, imân, 7).
46
Muhacirlerden Abdurrahman bin Avf,
ensardan Sa'd bin Rebi ile kardeş oldular.
Sa'd b. Rebi kardeşi A.bin Avf'a;
"Kardeşim! İşte evim , yarısı senin,
işte mülküm,yarısı senin, işte eşlerim,
birisini boşayıp seninle nikahlayayım ."

47
diyerek fedakarlığın
en güzel örneğini ortaya koymuştu.
Ancak Abdurrahman bin Avf,
hazırcılığı iyi görmemiş ve Sa’d bin Rebi'ye,
"Sağ ol Kardeşim,
sen bana çarşının yolunu göster,
bu bana yeter." karşılığını vermiş,
çalışmış ve kısa zamanda
Medine'li zenginler arasına katılmıştı.
(Buhari,Tecrid-i Sarih Tercemesi, VI/342).

48
İslam kardeşliğinin mü’minlere
yüklediği diğer sorumlulukları da
Peygamberimiz şöyle açıklıyor:

49
"Müslüman müslümanin kardeşidir.
Ona zulüm ve kötülük yapmaz,
onu tehlikeye atmaz.
Bir kimse kardeşinin bir ihtiyacını giderirse
Allah da onun bir ihtiyacını giderir.
(Müslim, Birr,58).

50
Kim bir müslümanin bir sıkıntısını giderirse
Allah da ondan kiyamet gününün
sıkıntılarından birini giderir.
(Müslim, Birr,58).

51
Bir müslüman, kardeşinin bir ayibini örterse
kiyamet günü Allah da onun bir ayibini örter."
(Müslim, Birr,58).

52
İbni Şebreme diyor ki:
Eğer sen Mü’min kardeşinden
yardım isteyip de
o mü’min kardeş senin ihtıyacını
gidermek için gayret göstermezse ,
güzel bir abdest al,
ona dört tekbir getir
ve onu mevtalardan say.

53
Hz. Ali (r.a) söyle demektedir:
"Senin hakiki kardeşin seninle beraber olan
sana menfaat versin diye,
kendi nefsine zarar vermeye razı olan,
dara düştüğün zaman ,
senin durumunu düzeltmek için
kendi öz durumunu dağıtandır.

54
Mü'minler kardeşlikte ve dostlukta
tıpkı aksamı birbirine geçmiş
sapasaglam bir bina gibidirler
veya bütün unsurları ve zerreleriyle
birbirine bağlı bir vücud gibidirler.

55
Bir vücudun herhangi bir azası
rahatsız olduğunda
nasıl ki bütün vücud aynı rahatsızlığı,
aynı acıyı duyarsa,
bir tek mü'minin
dünyanın ta öbür ucunda olsa bile
çektiği acıyı,
duyduğu ızdırabı
diğer mü'min kardeşleri derinden hisseder.
video
56
Mü'minlerin bu denli
birbirlerine bağlı olduklarını
Peygamber (s.a.s) şöyle ifade etmektedir.

57
"Mü'minin mü'mine bağlılığı,
parçaları birbiriyle bütünleşen bir bina gibidir."
Hadisi rivâyet eden Ebû Musa El-Es'arî'nin
bunu tarif için parmaklarını
birbirine geçirdiği zikredilmektedir.
(Buhârî, salat, 88, Mezalim, 5;
Müslim, birr, 65; Tirmizî, birr, 18; Nesâî, zekat, 67).

58
"Mü'minleri kendi aralarındaki merhamet,
sevgi, ve yardımlaşmada
bir vücud gibi görürsün.
Ki vücudun bir organı agrırsa,
vücudun kalan kısmı
uykusuzluk ve humma ile
o organ için birbirini çağırır".

59
Bir mü'minin, diğer bir mü'min kardeşine
her halükarda yardımcı olması gerekmektedir.
Peygamberimiz bir hadisinde,
"zalim de olsa, mazlum da olsa
mü'min kardeşine yardım et!"
diye buyurmaktadır.

60
Zulüm konusunda nasıl yardım edileceğini ise
şu çarpıcı sözlerle dile getirmektedir:
"Onu zulümden el çektirirsin.
Ona yapacağın yardım işte budur"
(Buhârî, Mezalim, 4; Müslim, birr, 62).

61
Kardeşliğin bir gereği de,
zulme meyleden diğer kardeşlerini uyarmak
ve onları hizaya getirmek için çalışıp durmaktır.

62
Bu tür yardımlaşma fertlerin
ve toplumun selameti için
oldukça önem arzetmektedir.

63
Allah Rasûlü Mescid-i Nebevî'nin
insaşından sonra
Muhâcirler ile Ensâr'dan
doksan sahabe arasında
ikişer ikişer kardeşlik akdetti.
Kendisi de Hz. Ali ile kardeş oldu.

64
Bütün mü'minler birbirinin
din kardeşi olmakla birlikte,
bu özel kardeşleştirme,
yardım,
ziyaret,
nasihat
ve rehberligi,
hatta zevi'l-erhamdan önce
mirasçı olmayı kapsamına alıyordu.

65
İbn Abbas anlatiyor:
"Muhacirler Medine'ye geldikleri zaman
aralarında akrabalık bağı olmaksızın,
Rasûlüllah'in ihdas ettiği kardeşlik dolayısıyla
Ensara varis oluyorlardı.

66
Âyette şöyle buyruluyor:

(el-infâl, 8/72).

67
"O kimseler ki iman edip hicret ettiler
ve mallarıyla, canlarıyla
Allah yolunda mücadele ettiler.
O Ensar ki Muhacirleri barındırdılar
ve onlara yardım ettiler.
Onlar birbirinin velileridirler" (el-infâl, 8/72).

68
Burada velayet; yardım, yardımlaşma,
öğüt ve verâsetle tefsir edilmiştir.
Bedir savaşından sonra
Muhacirlerin maddi durumlarının
düzelmeye başlaması üzerine
Muhacirlerin Ensara mirasçi olma hükmü
su âyetle neshedilmiştir:

69
(el-Enfâl, 8/75).

70
"Hısımlar Allah'in kitabında
birbirine daha yakındırlar"
(el-Enfâl, 8/75).

71
Ensâr bazı mallarını
Muhacir kardeşleriyle bölüşmüş,
hurmalıklar üzerinde onlarla
ziraat ortakçılığı yapmışlardır
(Ibn Sa'd, Tabakat, III, 396; Buhârî, II, 71, 111, 164).

72
Evet Allah için kardeşlik

Allah için sevmek,
Allah için diyalog kurmak,
Allah için yaklaşmak ve
Allah için istemektir.
Dünya için değil,
akrabalık için değil,
çıkar için değil.
İşte başka bir hadisi-Şerifte
kasd edilen Allah için kardeşlik:

73
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem
şöyle buyurdu:
“Başka bir gölgenin bulunmadığı
Kıyamet gününde
Allah Teâlâ, yedi sınıf insanı,
arşının gölgesinde barındıracaktır:

74
Bu yedi sınıf içinde olanlardan bir de:
Birbirlerini Allah için sevip
birliktelikleri ve ayrılıkları
Allah için olan iki insandır.
İşte Allah için bir kişi ile kardeş olmak
ne kadar büyük bir şan
ve ne yüce bir makamdır.

75
Efendimiz şöyle buyurdu:
Hiç şüphesiz Allah Teâlâ kıyâmet günü:
“Nerede benim rızâm için
birbirlerini sevenler?
Gölgemden başka gölgenin
bulunmadığı bugün onları,
kendi arşımın
gölgesinde gölgelendireceğim”
buyurur

76
Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem
şöyle buyurmuştur:
“Adamın biri, bir başka köydeki (din) kardeşini
ziyâret etmek için yola çıktı.
Allah Teâlâ, adamın yolu üzerinde
bir meleği görevlendirdi.
Adam meleğin yanına gelince,

77
melek:
– Nereye gidiyorsun? dedi. Adam,
– Şu (ileriki) köyde bir din kardeşim var,
onu ziyârete gidiyorum, cevabını verdi.
Melek:
– O adamdan elde etmek istediğin
bir menfaatin mi var? dedi

78
Adam:
– Yok hayır, ben onu sırf
Allah rızası için severim,
onun için ziyâretine
gidiyorum, dedi.

79
Bunun üzerine melek:
– Sen onu nasıl seviyorsan
Allah da seni öylece seviyor.

Ben, bu müjdeyi vermek için
Allah Teâlâ’nın sana gönderdiği
80
elçisiyim, dedi.
Biz bu hadisin neresindeyiz ?
Biz , Allah’tan başka hiç kimseden
karşılık beklemeksizin
Mü’min kardeşlerimizin
durumlarını soruyor muyuz???
Bir hadisi Kudsi’de Efendimiz diyor ki:
81
Allah (c.c) şöyle buyuruyor :
Benim celalim adına birbirlerini sevenler var ya!
Onlar için nurdan öyle minberler vardır ki,
peygamberler ve şehidler bile onlara gıbta ederler”

82
kardeşliği bozan ve dolayısıyla
bireysel ve toplumsal ahengin
zedelenmesine yol açan
kötü hususlardan bazılarına
şöyle değinebiliriz:

83
(el-Hucurat, 49/12).

84
"Ey iman edenler!
Zannın birçoğundan sakının.
Çünkü zannın bir kısmı günahtır.
(el-Hucurat, 49/12).

85
Birbirinizin kusurlarını
ve mahremiyetlerini araştırmayın.
Birbirinizin gıybetini yapmayın.
Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini
yemekten hoşlanır mı?" (el-Hucurat, 49/12).

86
Bu âyet-i celilede Yüce Rabbimiz,
mü'minleri açık bir şekilde suizandan,
kardeşlerinin gizli yönlerini araştırmaktan,
giybet ve dedikodu yapmaktan sakındırmaktadır.

87
Peygamberimiz (s.a.s) ise bu konuda
şöyle buyurmaktadir:
"Sebepsiz zandan sakınınız.
Zira zan sözlerin, yalanı çok olanıdır.
Birbirinizin ayibini görmeye
ve duymaya çalışmayınız.
Birbirinizin mahrem hayatını da araştırmayınız"
(el-Lü'lü Ve'l Mercân, Kitabu'l Birr Ves-Sila Ve'l-Adab).

88
Bir baska âyet-i kerimede
şu hususların altı çizilmektedir:

"(el-Hucurat, 49/11).

89
"Ey iman edenler,
bir topluluk bir başka toplulukla alay etmesin,
belki alay ettikleri kendilerinden daha hayırlıdırlar.
Kadınlar da kadınlarla alay etmesinler,
belki kendilerinden daha hayırlıdırlar.
"(el-Hucurat, 49/11).

90
Kendi nefislerinizi yadırgayıp küçük düşürmeyin
ve birbirinizi en olmadık kötü lakablarla çağırmayın.
İmandan sonra fasıklık ne kötü bir isimdir.
Kim tevbe etmezse,
işte onlar zalimlerin ta kendileridir"(el-Hucurat, 49/11).

91
Kin, haset ve hakaret de
kardeşliği bozan hususlar arasındadır.
Kitab-i Kerim'de kendilerinden
övgüyle sözedilen
mü'minlerin her türlü kinden
ve hasetten arındırıldıkları belirtilmektedir:

92
(el-Hicr, 15/47).

93
"Onların göğüslerinde kinden
ne varsa tümünü siyirip çektik,
kardeşler olarak sedirler üzerinde
karşı karşıyadırlar" (el-Hicr, 15/47).

94
Enes b. Mâlik'in rivâyet ettiği
sahih bir hadiste ise
Peygamberimiz (s.a.s)
şu nasihatlerde bulunmaktadir:

95
"Birbirinizle kinleşmeyiniz hasetlesmeyiniz
birbirinizden yüz çevirmeyiniz.
Ey Allah'in kulları kardeş olunuz..."
(Buhârî, Edeb, 57; feraiz 2; Müslim, birr, 23; Tirmizi, birr, 24),

96
"Bir kişiye, müslüman kardeşine
hakaret etmesi kötülük olarak yeter"
(Müslim, I, 32).

97
Mü'min kardeşinin
ufak-tefek kusurlarına
ve eksikliklerine bakarak
ona kin ve adavet besleyen kişi
gerçekte insafsızca ve zalimce
davranan kimsedir.

98
Grupçuluk,bencillik vb. gibi
kötü hasletler de kardeşliği bozan
ve mü'minleri birbirine düşüren hususlardır.

99
Nitekim bir hadisi şerifte,
şeytanın bu yönde daima
bir umut beslediğine
işaretle şöyle buyurulmaktadır:

100
“Şeytan, Kibleye dönen mü'minlerin
artık kendisine ibadet etmesinden
ümidini kesmiştir;
fakat onları birbirine
düşürmekte hala ümitlidir “
(Tirmizi, Birr, 25; Müslim, Münafikun, 65).

101
Bütün bu hususlar veya hasletler,
tıpkı birer mikrop gibi,
sirayet ettiği vücudları hasta düşürmekte
ve tahrip etmektedir.

102
Dinde kardeşlik ruhunu yeniden canlandırmak
ve mü'minlere kaybettikleri gücü
yeniden kazandırmak,
ancak bu tür hasletlerin ortadan
kaldırılmasıyla mümkün olabilir.

103
Kitab-i Kerim'in öngördügü kardeşliğin
tesis edilmesi demek,
İslam ümmetinin yeniden
dirim kazanması demektir.

104
" Kinleri, şahsî çıkarları ve taassubu
bir kenara itip yok eden,
Allah yolunda kardeşlik prensibinden başka
hiçbir prensip kalpleri birleştiremez.
Ancak bu kardeşlik prensibiyle saflar
yüce Allah‘ın sancağı altında birleşebilir"

105
Bir zat Ebu Hüreyre’ye gelmiş
ve ona demiş ki:
Ben Allah için seninle kardeş
olmak istiyorum.
Ebu Hüreyre ona:
Allah rızası için kardeşliğin hakkı
ne olduğunu biliyor musun? Diye sormuş.
106
O da hayır bilmiyorum,
bana anlat lütfen,
diye cevap vermiş.

107
Ebu Hüreyre:
Allah rızası için edindiğin kardeşin
senin Dirhem ve Dinarındaki hakkı
senin hakkından daha az değildir.
Adam: Vallahi ben henuz
bu dereceye varamadım.
Ebu Hüreyre: O zaman beni bırak git.
Diye cevap vermiş.

108
Kardeşler, aralarında adalet,
iyilik , dostluk ve bağışlama ile
muamele etmelidirler.

109
Yûsuf sûresinde de, Hz. Yûsuf'a
kardeşlerinin yaptıkları kötülükler
uzun uzun anlatılır.
Sonunda her şey ortaya çıkınca
kardeşlerinin ona:

110
Dediler ki: “Allah’a andolsun,
gerçekten Allah seni bize üstün kıldı.
Gerçekten biz suç işlemiştik.”
(Yûsuf, 12/91)

111
(Yûsuf, 12/92) diyerek,

112
“Yûsuf dedi ki:
Bugün size kınama yok.
Allah sizi bağışlasın.
O, merhametlilerin
en merhametlisidir.
(Yûsuf, 12/92) diyerek,

onları müsamaha ile karşıladığı
haber verilmektedir.

113
Tekrar ve tekrar altını çizmek
istediğimiz ve unutulmaması gereken
nokta şudur:
Kardeşler , kendi aralarındaki ilişkileri
şu esaslara göre hareket etmelidir:

114
1- Kardeşler karşılıklı sevgi ve saygı beslemeli,
küçükler büyüklere karşı
saygısız davranışlardan sakınarak
onları anne ve babaları gibi görmeli
ve kendilerine itaat etmeli,
büyük kardeşler de küçüklerin
eksiklerini hoşgörü ile karşılamalıdır.
115
2- Kardeşler, anne ve babalarını üzmeyecek,
para, servet miras gibi maddi çıkarlar
düşmanlık sebebi haline getirilmemeli
ve birlik ruhu bozulmamalıdır.

116
3- Şan, şöhret, makam, servet gibi
şeyler kıskançlık sebebi olmamalıdır.
Maddî ve manevî bakımdan güçlü olan da
diğerlerine hor bakmamalı,
onlara her konuda yardım elini uzatmalıdır.

117
4- Aralarındaki işleri ve düşünce ayrılıklarını
zora baş vurmadan,
birbirlerinin düşüncelerine saygı duyarak
ve konuşup anlaşarak tatlılıkla
halletmenin yollarını aramalıdırlar.
118
Sonun kardeş hakları şöyle özetleyebiliriz
1.Müslüman kardeşinin kusurunu
bağışlar ve suçunu affeder.
2.Ağlayana merhamet eder.
3.Avretini örter.
4.Hatasını görmez.
5.Özrünü kabul eder.

119
6.Kaybettiğini bulduğunda ona verir.
7.Devamlı olarak ona nasihat eder.
8.Hayvanlarını muhafaza eder.
9.Zimmetine riayet eder.
10.Hastasını ziyaret eder.

120
11.Cenazesinde bulunur.
12.Davetine icabet eder.
13.Hediyesini kabul eder.
14.Birbirini ziyaret etmekte onunla müsavi olur.
15.Verdiği nimete şükreder.

121
16.Ona yardımda kusur etmez.
17.Ona hürmet etmekte kusur etmez.
18.Şefaat isteğini kabul eder.
19.Maksadını boşa çıkarmaz.
20.Aksırınca: "YERHAMÜKELLÂH"
yani "ALLAH SANA RAHMET ETSİN..." der.

122
21.İhtiyacını giderir.
22.Kaybettiğini kendisine gösterir.
23.Selam verildiği zaman selamını alır.
24.Ona güzel söz söyler.
25.Ona vereceğini ayırıp çıkarır.

123
26.Yapmış olduğu taksimi tasdik eder.
27. Zalim olana ,
zulmünü red etmek suretiyle yardım eder.
28.Mazlum olana da
onu kurtarmakla yardım eder.

124
29.Mazlum olana iyilik edip,
hakkına tecavüz etmez.
Ona kötü söz söyleyip rezil etmez.
30.Kendisi için istediği iyiliği
onun için de ister,
kendisi için istemediği kötülüğü
onun için de istemez

125

More Related Content

What's hot

What's hot (20)

Tafsir al Fatihah Syekh Atha Abu Rasytah
Tafsir al Fatihah Syekh Atha Abu RasytahTafsir al Fatihah Syekh Atha Abu Rasytah
Tafsir al Fatihah Syekh Atha Abu Rasytah
 
Ukhuwah islamiyah
Ukhuwah islamiyahUkhuwah islamiyah
Ukhuwah islamiyah
 
Secrets of Surat Al-Kahf
Secrets of Surat Al-KahfSecrets of Surat Al-Kahf
Secrets of Surat Al-Kahf
 
Forgiveness in Islam
Forgiveness in IslamForgiveness in Islam
Forgiveness in Islam
 
01 - Membeli Syurga
01 - Membeli Syurga01 - Membeli Syurga
01 - Membeli Syurga
 
Indahnya persaudaraan atas nama islam
Indahnya persaudaraan atas nama islamIndahnya persaudaraan atas nama islam
Indahnya persaudaraan atas nama islam
 
Lailatul Qadr - The Night of Power
Lailatul Qadr - The Night of PowerLailatul Qadr - The Night of Power
Lailatul Qadr - The Night of Power
 
Sura Kahf- From a Different Perspective
Sura Kahf- From a Different PerspectiveSura Kahf- From a Different Perspective
Sura Kahf- From a Different Perspective
 
Hayaa Ppp Why Islam
Hayaa Ppp  Why IslamHayaa Ppp  Why Islam
Hayaa Ppp Why Islam
 
Sahabat dunia akhirat
Sahabat dunia akhiratSahabat dunia akhirat
Sahabat dunia akhirat
 
Akhirat - Orientasi Hidup Kita
Akhirat - Orientasi Hidup KitaAkhirat - Orientasi Hidup Kita
Akhirat - Orientasi Hidup Kita
 
Sayyid qutb haza ad-deen
Sayyid qutb   haza ad-deenSayyid qutb   haza ad-deen
Sayyid qutb haza ad-deen
 
Amanah
AmanahAmanah
Amanah
 
Christmas, Jesus and Islam
Christmas, Jesus and IslamChristmas, Jesus and Islam
Christmas, Jesus and Islam
 
Al Quran (Chapter 102): Surah At-Takathur [Eagerness/Competition]
Al Quran (Chapter 102): Surah At-Takathur [Eagerness/Competition]Al Quran (Chapter 102): Surah At-Takathur [Eagerness/Competition]
Al Quran (Chapter 102): Surah At-Takathur [Eagerness/Competition]
 
Islam & today’s Muslim
Islam & today’s MuslimIslam & today’s Muslim
Islam & today’s Muslim
 
Sinopsis Surah 58-78
Sinopsis Surah 58-78 Sinopsis Surah 58-78
Sinopsis Surah 58-78
 
Jahannam (Hellfire)
Jahannam (Hellfire)Jahannam (Hellfire)
Jahannam (Hellfire)
 
Surah Al Kahf Importance
Surah Al Kahf ImportanceSurah Al Kahf Importance
Surah Al Kahf Importance
 
Most comprehensive verse in quran
Most comprehensive verse in quranMost comprehensive verse in quran
Most comprehensive verse in quran
 

Similar to Islamda Kardeşlik(tüm)

Kutlu doğum anısına 40 hadisi
Kutlu doğum anısına 40 hadisiKutlu doğum anısına 40 hadisi
Kutlu doğum anısına 40 hadisiBilal Gündüz
 
Evlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğit
Evlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğitEvlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğit
Evlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğitSalım Selvi
 
Hz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisi
Hz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisiHz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisi
Hz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisiKürsü hitabeleri
 

Similar to Islamda Kardeşlik(tüm) (7)

İslâm-İman Kardeşliği
İslâm-İman Kardeşliğiİslâm-İman Kardeşliği
İslâm-İman Kardeşliği
 
Sıla-i Rahim
Sıla-i RahimSıla-i Rahim
Sıla-i Rahim
 
Islamda Kardeşlik - 2
Islamda Kardeşlik - 2Islamda Kardeşlik - 2
Islamda Kardeşlik - 2
 
Kutlu doğum anısına 40 hadisi
Kutlu doğum anısına 40 hadisiKutlu doğum anısına 40 hadisi
Kutlu doğum anısına 40 hadisi
 
Evlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğit
Evlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğitEvlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğit
Evlilik ve aile hukuku idris yavuzyiğit
 
Hz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisi
Hz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisiHz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisi
Hz. ismail'in misyonu ve kurban psikologisi
 
Tevazu
TevazuTevazu
Tevazu
 

More from nurmuhammedsite (20)

Hak yolundan sapma nedenleri
Hak yolundan sapma nedenleriHak yolundan sapma nedenleri
Hak yolundan sapma nedenleri
 
NEFİS TERBİYESİ
NEFİS TERBİYESİNEFİS TERBİYESİ
NEFİS TERBİYESİ
 
ZAFERİN ANAHTARI
ZAFERİN ANAHTARIZAFERİN ANAHTARI
ZAFERİN ANAHTARI
 
Dosdoğru Ol
Dosdoğru OlDosdoğru Ol
Dosdoğru Ol
 
Söze mi Amele mi
Söze mi Amele miSöze mi Amele mi
Söze mi Amele mi
 
İHTİLAFLARIN ÇÖZÜMÜ
İHTİLAFLARIN ÇÖZÜMÜİHTİLAFLARIN ÇÖZÜMÜ
İHTİLAFLARIN ÇÖZÜMÜ
 
İŞKENCE
İŞKENCEİŞKENCE
İŞKENCE
 
Başarı
BaşarıBaşarı
Başarı
 
Zulüm
ZulümZulüm
Zulüm
 
ÜMMET BİLİNCİ
ÜMMET BİLİNCİÜMMET BİLİNCİ
ÜMMET BİLİNCİ
 
İhanet
İhanetİhanet
İhanet
 
SÂLİH AMEL
SÂLİH AMELSÂLİH AMEL
SÂLİH AMEL
 
İmam Buhari
İmam Buhariİmam Buhari
İmam Buhari
 
Ama Onlar İnanmamışlar
Ama Onlar İnanmamışlarAma Onlar İnanmamışlar
Ama Onlar İnanmamışlar
 
Dinlerini Parça Parça Edenler
Dinlerini Parça Parça EdenlerDinlerini Parça Parça Edenler
Dinlerini Parça Parça Edenler
 
MÜSLÜMANIN ÜZERİNDEKİ
MÜSLÜMANIN ÜZERİNDEKİMÜSLÜMANIN ÜZERİNDEKİ
MÜSLÜMANIN ÜZERİNDEKİ
 
En hayırlı ümmetsiniz
En hayırlı ümmetsinizEn hayırlı ümmetsiniz
En hayırlı ümmetsiniz
 
AYDIN YOL
AYDIN YOLAYDIN YOL
AYDIN YOL
 
RAMAZANI KARŞILARKEN
RAMAZANI KARŞILARKENRAMAZANI KARŞILARKEN
RAMAZANI KARŞILARKEN
 
Dünya hayatı sakın sizi aldatmasın
Dünya hayatı sakın sizi aldatmasınDünya hayatı sakın sizi aldatmasın
Dünya hayatı sakın sizi aldatmasın
 

Islamda Kardeşlik(tüm)

  • 2. Islâm dininde kardeşlik, bütünüyle akide temeline dayanmaktadır. Allah (c.c), Kur'ân-i Kerim'de şöyle buyurmaktadır: 2
  • 4. "Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup düzeltin ve Allah'tan korkup sakının umulur ki esirgenirsiniz" (el-Hucurat 49/10). 4
  • 5. Âyeti kerimeden de açıkça anlaşılacağı üzere, ancak iman bağıyla biraraya gelenler kardeş olarak kabul edilmektedirler. 5
  • 6. Buna göre yeryüzünün neresinde yaşıyor olurlarsa olsunlar, hangi dili konuşuyor olurlarsa olsunlar, hangi kavme mensup olurlarsa olsunlar . 6
  • 7. veya hangi renge sahip olurlarsa olsunlar bütün mü'minler kelimenin tam anlamiyla birbirlerinin kardeşleridirler yani birbirlerinin sadık dostlarıdırlar. 7
  • 8. Kıyamet gününde kiminle Birlikte olmakla istiyorsan onu seveceksin . Efendimiz şöyle buyurdu: “Kişi sevdiği ile beraberdir.” 8
  • 9. Bu kardeşler kendi aralarında apayrı bir topluluk oluştururlar. Kendi akidelerine saldıran veya imana karşı küfrü tercih eden kimselere kendilerine ne kadar yakın olurlarsa olsunlar asla sevgi beslemezler; 9
  • 10. bu anlamda sadece akide kardeşliğini esas tutarlar; Rabblerinin şu mealdeki uyarılarını asla unutmazlar: 10
  • 12. Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsaAllah'a ve Resûlüne düşman olan kimselere sevgi beslediğini göremezsin. İşte Allah onların kalplerine imanı yazmış ve kendi katından bir ruh ile desteklemiştir. (el-Mücadele, 58/22); 12
  • 14. Ey iman edenler! Eğer küfrü imana tercih ederlerse, babalarınızı ve kardeşlerinizi bile dost edinmeyin. İçinizden kim onları dost edinirse, işte onlar, zalimlerin ta kendileridir. (et-Tevbe, 9/23).. 14
  • 15. Kardeşlikten söz ederken akla Gelen İlk şey kardeşlik haklarıdır. Unutmayalım ki kardeşe yapılacak En büyük iyilik ona zarar vermemektir. Sonra yapılacak bir iyilik varsa yapılır. 15
  • 16. Kardeşlik hukukunda titizlikle yapılması gereken durumlar şunlardır : 1-Kareşin haklarını korumak. 2-Kardeşleri kendi nefsi kadar sevmek. 3-Kardeşler arasında selamı yaymak. 4-kardeşler arasında eşitlik ilkesine dikkat etmek. 5-ve kardeşlerle dayanışma içinde olmak. 16
  • 17. Kardeşlık hukukunda uzak kalınması gereken hususlar da şunlardır: 1- Irkçılık. 2- Ayrımcılık ve bölücük 3- Zulüm ve tehakküm 4- Nefret ve öfke 5- Kin tutma 6- kibirlenme. 7- Gıbet ve Dedikodu 8- Aldatmak, kandırmak ve hile yapmak. 17
  • 18. Rasûlullah (s a v ) şöyle buyurmuştur: “Müslümanın Müslüman üzerinde altı hakkı vardır 1-Karşılaştığında selam verir, 2-davetine icabet eder, 3-aksırdığı zaman elhamdülillah derse yerhamükallah der, (Dârimî, İstizan: 5; İbn Mâce, Cenaiz: 43) 18
  • 19. 4-hastalandığında ziyaret eder, 5-öldüğünde cenazesine katılır 6-kendisi için sevdiği şeyi onun için de sever , varlığında ve yokluğunda onun hakkında samimi olur iyiliğini İster ve nasihate devam eder ” (Dârimî, İstizan: 5; İbn Mâce, Cenaiz: 43) 19
  • 20. Kuşkusuz mü'minlerin gönüllerini Birbirine sıkı bağlayan en sağlam bağ, iman ve takva temelinden kaynaklanan kardeşlik bağıdır. 20
  • 21. Bu, Cenab-i Allah'in mü'minlere ihsanettigi en güzel nimetlerden biridir. Âyet-i kerimede bu durum şöyle ifade edilmektedir: 21
  • 23. Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirdi. (Ali İmrân, 3/103). 23
  • 24. İşte O’nun bu nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun kenarında idiniz de O sizi oradan kurtardı. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklar ki doğru yola eresiniz. (Ali İmrân, 3/103). 24
  • 25. Yüce Rabbimiz bizlere, cahiliyye döneminde birbirlerine düşmanlıklarıyla ün salmış Evs ve Hazreç kabilelerine mensup fertleri iman bağıyla nasıl kardeşler haline getirdiğini hatırlatmaktadır. 25
  • 26. Bu hatırlatma, insanların mutlaka akide bağını esas alan, yani hep birlikte Allah‘ın ipine içtenlikle sarılı insanlar olmaları gerektiğini zimnen öne çıkartmaktadır.. 26
  • 27. Dahası ve en önemlisi, insanlığı kumanda edecek mü'minlerin başarısını, Allah'in ipine sımsıkı sarılıp kardeşlik bağını güçlendirmek şartına bağlamaktadır. 27
  • 28. İslam'da kardeşlik akide temeline oturtulduğu için, mü'minlerin arasını bozacak her türlü sunî ayrımlar haram kabul edilmiştir. 28
  • 29. Irk, soy, cins vs. türünden cahilî değerler yerine takva kriteri getirilmek suretiyle toplumsal kardeşliğin ve ahengin bozulmaması sağlanmıştır. Bu konudaki âyeti kerime her türlü tartışmayı sona erdirici niteliktedir: 29
  • 31. "... Hiç kuşkusuz, Allah katında en üstün olanınız, takvaca en üstün olanınızdır..." (el-Hucurat, 49/13). 31
  • 32. Mü'min erkekler ile mü'min kadınların, akide ve takva temelinde birbirleriyle yardımlaşmaları kardeşliğin bir gereği olarak zikredilmektedir. 32
  • 33. Bu yardımlaşma, bireysel ve toplumsal hayatta iman ve takva ilkesinin eğemen olmasını sağlamak için gerekli görülmektedir. 33
  • 34. Nitekim bu amaçla biraraya gelen kimselere Allah'in rahmet edeceği belirtilmektedir: (et-Tevbe, 9/71). 34
  • 35. "Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler. (et-Tevbe, 9/71). 35
  • 36. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler , Allah'a ve Rasûlüne itaat ederler. İşte Allah‘ın kendilerine rahmet edeceği kimseler bunlardır..." (et-Tevbe, 9/71). 36
  • 37. Kardeş olmak, arkadaş ve sadık dost olmak; sevinçte ve kederde beraber olmayı göze almak demektir; bunu fiili olarak göstermek demektir, sevmek, saymak, güvenmek, merhamet etmek, yardımlaşmak ve dayanışmak demektir. Bunlar olmadan kardeşlik iddiasinin bir anlamı olmaz. 37
  • 38. Dinde kardeşligin en güzel numunesini Peygamber çağında Peygamberle birlikte yaşayan seçkin sahabeler ortaya koymuşlardır. 38
  • 39. Muhacir-Ensar ilişkisi, kardeşliğin ne anlama geldiğini bizlere gösteren son derece mükemmel bir örnekliktir. 39
  • 40. Medineli Ensar, Mekkeli Muhacir kardeşlerinin nefislerini, kendi nefislerinden daha aziz tutmuşlar, onları hiçbir konuda yalnız ve yardımsız bırakmamışlardır. 40
  • 41. Hatta Ensâr'dan bir müslüman, muhacir kardeşine, şayet dilerse hanımlarından birini boşayıp kendisine nikahlayabileceğini bile teklif etmekten kaçınmamıştır. 41
  • 42. Bu davranışlarıyla Ensar, imanlarında ne denli ihlaslı olduklarını göstermişlerdır elbette. Âyette şöyle buyurulmaktadır: 42
  • 44. "Kendilerinden önce o yurdu (Medine'yi) hazırlayıp imanı gönüllerine yerleştirenler ise, kendilerine hicret edenleri severler ve onlara verilen şeylerden dolayı da içlerinde bir rahatsızlık duymazlar. el-Haşr, 59/9. 44
  • 45. Kendilerinde bir ihtiyaç olsa bile kardeşlerini öz nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin cimri ve bencil tutkularından korunmuşsa, işte onlar, felaha erenlerdir"(el-Hasr, 59/9). 45
  • 46. Peygamberimiz (s.a.s) bir hadisinde şöyle buyurmaktadir: Bir mü'min kendi için arzu ettiğini mü'min kardeşi için de arzu etmedikçe olgun mü'min olamaz. (Buhârî, imân, 7). 46
  • 47. Muhacirlerden Abdurrahman bin Avf, ensardan Sa'd bin Rebi ile kardeş oldular. Sa'd b. Rebi kardeşi A.bin Avf'a; "Kardeşim! İşte evim , yarısı senin, işte mülküm,yarısı senin, işte eşlerim, birisini boşayıp seninle nikahlayayım ." 47
  • 48. diyerek fedakarlığın en güzel örneğini ortaya koymuştu. Ancak Abdurrahman bin Avf, hazırcılığı iyi görmemiş ve Sa’d bin Rebi'ye, "Sağ ol Kardeşim, sen bana çarşının yolunu göster, bu bana yeter." karşılığını vermiş, çalışmış ve kısa zamanda Medine'li zenginler arasına katılmıştı. (Buhari,Tecrid-i Sarih Tercemesi, VI/342). 48
  • 49. İslam kardeşliğinin mü’minlere yüklediği diğer sorumlulukları da Peygamberimiz şöyle açıklıyor: 49
  • 50. "Müslüman müslümanin kardeşidir. Ona zulüm ve kötülük yapmaz, onu tehlikeye atmaz. Bir kimse kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bir ihtiyacını giderir. (Müslim, Birr,58). 50
  • 51. Kim bir müslümanin bir sıkıntısını giderirse Allah da ondan kiyamet gününün sıkıntılarından birini giderir. (Müslim, Birr,58). 51
  • 52. Bir müslüman, kardeşinin bir ayibini örterse kiyamet günü Allah da onun bir ayibini örter." (Müslim, Birr,58). 52
  • 53. İbni Şebreme diyor ki: Eğer sen Mü’min kardeşinden yardım isteyip de o mü’min kardeş senin ihtıyacını gidermek için gayret göstermezse , güzel bir abdest al, ona dört tekbir getir ve onu mevtalardan say. 53
  • 54. Hz. Ali (r.a) söyle demektedir: "Senin hakiki kardeşin seninle beraber olan sana menfaat versin diye, kendi nefsine zarar vermeye razı olan, dara düştüğün zaman , senin durumunu düzeltmek için kendi öz durumunu dağıtandır. 54
  • 55. Mü'minler kardeşlikte ve dostlukta tıpkı aksamı birbirine geçmiş sapasaglam bir bina gibidirler veya bütün unsurları ve zerreleriyle birbirine bağlı bir vücud gibidirler. 55
  • 56. Bir vücudun herhangi bir azası rahatsız olduğunda nasıl ki bütün vücud aynı rahatsızlığı, aynı acıyı duyarsa, bir tek mü'minin dünyanın ta öbür ucunda olsa bile çektiği acıyı, duyduğu ızdırabı diğer mü'min kardeşleri derinden hisseder. video 56
  • 57. Mü'minlerin bu denli birbirlerine bağlı olduklarını Peygamber (s.a.s) şöyle ifade etmektedir. 57
  • 58. "Mü'minin mü'mine bağlılığı, parçaları birbiriyle bütünleşen bir bina gibidir." Hadisi rivâyet eden Ebû Musa El-Es'arî'nin bunu tarif için parmaklarını birbirine geçirdiği zikredilmektedir. (Buhârî, salat, 88, Mezalim, 5; Müslim, birr, 65; Tirmizî, birr, 18; Nesâî, zekat, 67). 58
  • 59. "Mü'minleri kendi aralarındaki merhamet, sevgi, ve yardımlaşmada bir vücud gibi görürsün. Ki vücudun bir organı agrırsa, vücudun kalan kısmı uykusuzluk ve humma ile o organ için birbirini çağırır". 59
  • 60. Bir mü'minin, diğer bir mü'min kardeşine her halükarda yardımcı olması gerekmektedir. Peygamberimiz bir hadisinde, "zalim de olsa, mazlum da olsa mü'min kardeşine yardım et!" diye buyurmaktadır. 60
  • 61. Zulüm konusunda nasıl yardım edileceğini ise şu çarpıcı sözlerle dile getirmektedir: "Onu zulümden el çektirirsin. Ona yapacağın yardım işte budur" (Buhârî, Mezalim, 4; Müslim, birr, 62). 61
  • 62. Kardeşliğin bir gereği de, zulme meyleden diğer kardeşlerini uyarmak ve onları hizaya getirmek için çalışıp durmaktır. 62
  • 63. Bu tür yardımlaşma fertlerin ve toplumun selameti için oldukça önem arzetmektedir. 63
  • 64. Allah Rasûlü Mescid-i Nebevî'nin insaşından sonra Muhâcirler ile Ensâr'dan doksan sahabe arasında ikişer ikişer kardeşlik akdetti. Kendisi de Hz. Ali ile kardeş oldu. 64
  • 65. Bütün mü'minler birbirinin din kardeşi olmakla birlikte, bu özel kardeşleştirme, yardım, ziyaret, nasihat ve rehberligi, hatta zevi'l-erhamdan önce mirasçı olmayı kapsamına alıyordu. 65
  • 66. İbn Abbas anlatiyor: "Muhacirler Medine'ye geldikleri zaman aralarında akrabalık bağı olmaksızın, Rasûlüllah'in ihdas ettiği kardeşlik dolayısıyla Ensara varis oluyorlardı. 66
  • 68. "O kimseler ki iman edip hicret ettiler ve mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda mücadele ettiler. O Ensar ki Muhacirleri barındırdılar ve onlara yardım ettiler. Onlar birbirinin velileridirler" (el-infâl, 8/72). 68
  • 69. Burada velayet; yardım, yardımlaşma, öğüt ve verâsetle tefsir edilmiştir. Bedir savaşından sonra Muhacirlerin maddi durumlarının düzelmeye başlaması üzerine Muhacirlerin Ensara mirasçi olma hükmü su âyetle neshedilmiştir: 69
  • 71. "Hısımlar Allah'in kitabında birbirine daha yakındırlar" (el-Enfâl, 8/75). 71
  • 72. Ensâr bazı mallarını Muhacir kardeşleriyle bölüşmüş, hurmalıklar üzerinde onlarla ziraat ortakçılığı yapmışlardır (Ibn Sa'd, Tabakat, III, 396; Buhârî, II, 71, 111, 164). 72
  • 73. Evet Allah için kardeşlik Allah için sevmek, Allah için diyalog kurmak, Allah için yaklaşmak ve Allah için istemektir. Dünya için değil, akrabalık için değil, çıkar için değil. İşte başka bir hadisi-Şerifte kasd edilen Allah için kardeşlik: 73
  • 74. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Başka bir gölgenin bulunmadığı Kıyamet gününde Allah Teâlâ, yedi sınıf insanı, arşının gölgesinde barındıracaktır: 74
  • 75. Bu yedi sınıf içinde olanlardan bir de: Birbirlerini Allah için sevip birliktelikleri ve ayrılıkları Allah için olan iki insandır. İşte Allah için bir kişi ile kardeş olmak ne kadar büyük bir şan ve ne yüce bir makamdır. 75
  • 76. Efendimiz şöyle buyurdu: Hiç şüphesiz Allah Teâlâ kıyâmet günü: “Nerede benim rızâm için birbirlerini sevenler? Gölgemden başka gölgenin bulunmadığı bugün onları, kendi arşımın gölgesinde gölgelendireceğim” buyurur 76
  • 77. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Adamın biri, bir başka köydeki (din) kardeşini ziyâret etmek için yola çıktı. Allah Teâlâ, adamın yolu üzerinde bir meleği görevlendirdi. Adam meleğin yanına gelince, 77
  • 78. melek: – Nereye gidiyorsun? dedi. Adam, – Şu (ileriki) köyde bir din kardeşim var, onu ziyârete gidiyorum, cevabını verdi. Melek: – O adamdan elde etmek istediğin bir menfaatin mi var? dedi 78
  • 79. Adam: – Yok hayır, ben onu sırf Allah rızası için severim, onun için ziyâretine gidiyorum, dedi. 79
  • 80. Bunun üzerine melek: – Sen onu nasıl seviyorsan Allah da seni öylece seviyor. Ben, bu müjdeyi vermek için Allah Teâlâ’nın sana gönderdiği 80 elçisiyim, dedi.
  • 81. Biz bu hadisin neresindeyiz ? Biz , Allah’tan başka hiç kimseden karşılık beklemeksizin Mü’min kardeşlerimizin durumlarını soruyor muyuz??? Bir hadisi Kudsi’de Efendimiz diyor ki: 81
  • 82. Allah (c.c) şöyle buyuruyor : Benim celalim adına birbirlerini sevenler var ya! Onlar için nurdan öyle minberler vardır ki, peygamberler ve şehidler bile onlara gıbta ederler” 82
  • 83. kardeşliği bozan ve dolayısıyla bireysel ve toplumsal ahengin zedelenmesine yol açan kötü hususlardan bazılarına şöyle değinebiliriz: 83
  • 85. "Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. (el-Hucurat, 49/12). 85
  • 86. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı?" (el-Hucurat, 49/12). 86
  • 87. Bu âyet-i celilede Yüce Rabbimiz, mü'minleri açık bir şekilde suizandan, kardeşlerinin gizli yönlerini araştırmaktan, giybet ve dedikodu yapmaktan sakındırmaktadır. 87
  • 88. Peygamberimiz (s.a.s) ise bu konuda şöyle buyurmaktadir: "Sebepsiz zandan sakınınız. Zira zan sözlerin, yalanı çok olanıdır. Birbirinizin ayibini görmeye ve duymaya çalışmayınız. Birbirinizin mahrem hayatını da araştırmayınız" (el-Lü'lü Ve'l Mercân, Kitabu'l Birr Ves-Sila Ve'l-Adab). 88
  • 89. Bir baska âyet-i kerimede şu hususların altı çizilmektedir: "(el-Hucurat, 49/11). 89
  • 90. "Ey iman edenler, bir topluluk bir başka toplulukla alay etmesin, belki alay ettikleri kendilerinden daha hayırlıdırlar. Kadınlar da kadınlarla alay etmesinler, belki kendilerinden daha hayırlıdırlar. "(el-Hucurat, 49/11). 90
  • 91. Kendi nefislerinizi yadırgayıp küçük düşürmeyin ve birbirinizi en olmadık kötü lakablarla çağırmayın. İmandan sonra fasıklık ne kötü bir isimdir. Kim tevbe etmezse, işte onlar zalimlerin ta kendileridir"(el-Hucurat, 49/11). 91
  • 92. Kin, haset ve hakaret de kardeşliği bozan hususlar arasındadır. Kitab-i Kerim'de kendilerinden övgüyle sözedilen mü'minlerin her türlü kinden ve hasetten arındırıldıkları belirtilmektedir: 92
  • 94. "Onların göğüslerinde kinden ne varsa tümünü siyirip çektik, kardeşler olarak sedirler üzerinde karşı karşıyadırlar" (el-Hicr, 15/47). 94
  • 95. Enes b. Mâlik'in rivâyet ettiği sahih bir hadiste ise Peygamberimiz (s.a.s) şu nasihatlerde bulunmaktadir: 95
  • 96. "Birbirinizle kinleşmeyiniz hasetlesmeyiniz birbirinizden yüz çevirmeyiniz. Ey Allah'in kulları kardeş olunuz..." (Buhârî, Edeb, 57; feraiz 2; Müslim, birr, 23; Tirmizi, birr, 24), 96
  • 97. "Bir kişiye, müslüman kardeşine hakaret etmesi kötülük olarak yeter" (Müslim, I, 32). 97
  • 98. Mü'min kardeşinin ufak-tefek kusurlarına ve eksikliklerine bakarak ona kin ve adavet besleyen kişi gerçekte insafsızca ve zalimce davranan kimsedir. 98
  • 99. Grupçuluk,bencillik vb. gibi kötü hasletler de kardeşliği bozan ve mü'minleri birbirine düşüren hususlardır. 99
  • 100. Nitekim bir hadisi şerifte, şeytanın bu yönde daima bir umut beslediğine işaretle şöyle buyurulmaktadır: 100
  • 101. “Şeytan, Kibleye dönen mü'minlerin artık kendisine ibadet etmesinden ümidini kesmiştir; fakat onları birbirine düşürmekte hala ümitlidir “ (Tirmizi, Birr, 25; Müslim, Münafikun, 65). 101
  • 102. Bütün bu hususlar veya hasletler, tıpkı birer mikrop gibi, sirayet ettiği vücudları hasta düşürmekte ve tahrip etmektedir. 102
  • 103. Dinde kardeşlik ruhunu yeniden canlandırmak ve mü'minlere kaybettikleri gücü yeniden kazandırmak, ancak bu tür hasletlerin ortadan kaldırılmasıyla mümkün olabilir. 103
  • 104. Kitab-i Kerim'in öngördügü kardeşliğin tesis edilmesi demek, İslam ümmetinin yeniden dirim kazanması demektir. 104
  • 105. " Kinleri, şahsî çıkarları ve taassubu bir kenara itip yok eden, Allah yolunda kardeşlik prensibinden başka hiçbir prensip kalpleri birleştiremez. Ancak bu kardeşlik prensibiyle saflar yüce Allah‘ın sancağı altında birleşebilir" 105
  • 106. Bir zat Ebu Hüreyre’ye gelmiş ve ona demiş ki: Ben Allah için seninle kardeş olmak istiyorum. Ebu Hüreyre ona: Allah rızası için kardeşliğin hakkı ne olduğunu biliyor musun? Diye sormuş. 106
  • 107. O da hayır bilmiyorum, bana anlat lütfen, diye cevap vermiş. 107
  • 108. Ebu Hüreyre: Allah rızası için edindiğin kardeşin senin Dirhem ve Dinarındaki hakkı senin hakkından daha az değildir. Adam: Vallahi ben henuz bu dereceye varamadım. Ebu Hüreyre: O zaman beni bırak git. Diye cevap vermiş. 108
  • 109. Kardeşler, aralarında adalet, iyilik , dostluk ve bağışlama ile muamele etmelidirler. 109
  • 110. Yûsuf sûresinde de, Hz. Yûsuf'a kardeşlerinin yaptıkları kötülükler uzun uzun anlatılır. Sonunda her şey ortaya çıkınca kardeşlerinin ona: 110
  • 111. Dediler ki: “Allah’a andolsun, gerçekten Allah seni bize üstün kıldı. Gerçekten biz suç işlemiştik.” (Yûsuf, 12/91) 111
  • 113. “Yûsuf dedi ki: Bugün size kınama yok. Allah sizi bağışlasın. O, merhametlilerin en merhametlisidir. (Yûsuf, 12/92) diyerek, onları müsamaha ile karşıladığı haber verilmektedir. 113
  • 114. Tekrar ve tekrar altını çizmek istediğimiz ve unutulmaması gereken nokta şudur: Kardeşler , kendi aralarındaki ilişkileri şu esaslara göre hareket etmelidir: 114
  • 115. 1- Kardeşler karşılıklı sevgi ve saygı beslemeli, küçükler büyüklere karşı saygısız davranışlardan sakınarak onları anne ve babaları gibi görmeli ve kendilerine itaat etmeli, büyük kardeşler de küçüklerin eksiklerini hoşgörü ile karşılamalıdır. 115
  • 116. 2- Kardeşler, anne ve babalarını üzmeyecek, para, servet miras gibi maddi çıkarlar düşmanlık sebebi haline getirilmemeli ve birlik ruhu bozulmamalıdır. 116
  • 117. 3- Şan, şöhret, makam, servet gibi şeyler kıskançlık sebebi olmamalıdır. Maddî ve manevî bakımdan güçlü olan da diğerlerine hor bakmamalı, onlara her konuda yardım elini uzatmalıdır. 117
  • 118. 4- Aralarındaki işleri ve düşünce ayrılıklarını zora baş vurmadan, birbirlerinin düşüncelerine saygı duyarak ve konuşup anlaşarak tatlılıkla halletmenin yollarını aramalıdırlar. 118
  • 119. Sonun kardeş hakları şöyle özetleyebiliriz 1.Müslüman kardeşinin kusurunu bağışlar ve suçunu affeder. 2.Ağlayana merhamet eder. 3.Avretini örter. 4.Hatasını görmez. 5.Özrünü kabul eder. 119
  • 120. 6.Kaybettiğini bulduğunda ona verir. 7.Devamlı olarak ona nasihat eder. 8.Hayvanlarını muhafaza eder. 9.Zimmetine riayet eder. 10.Hastasını ziyaret eder. 120
  • 121. 11.Cenazesinde bulunur. 12.Davetine icabet eder. 13.Hediyesini kabul eder. 14.Birbirini ziyaret etmekte onunla müsavi olur. 15.Verdiği nimete şükreder. 121
  • 122. 16.Ona yardımda kusur etmez. 17.Ona hürmet etmekte kusur etmez. 18.Şefaat isteğini kabul eder. 19.Maksadını boşa çıkarmaz. 20.Aksırınca: "YERHAMÜKELLÂH" yani "ALLAH SANA RAHMET ETSİN..." der. 122
  • 123. 21.İhtiyacını giderir. 22.Kaybettiğini kendisine gösterir. 23.Selam verildiği zaman selamını alır. 24.Ona güzel söz söyler. 25.Ona vereceğini ayırıp çıkarır. 123
  • 124. 26.Yapmış olduğu taksimi tasdik eder. 27. Zalim olana , zulmünü red etmek suretiyle yardım eder. 28.Mazlum olana da onu kurtarmakla yardım eder. 124
  • 125. 29.Mazlum olana iyilik edip, hakkına tecavüz etmez. Ona kötü söz söyleyip rezil etmez. 30.Kendisi için istediği iyiliği onun için de ister, kendisi için istemediği kötülüğü onun için de istemez 125