Bilişsel davranışçı terapi ve uygulamaları - Lütfü Özdemir
1. BİLİŞSEL TERAPİ ve UYGULAMALARI
1. Bölüm: Teknikler ve Kavramlaştırma
Bilişsel Terapi Müdahaleleri
Bilişsel Terapinin Temel İlkeleri:
Bilişsel terapistler genellikle bugünün davranış ve düşünceleri ile bilinçli bilgi işlemesi
üzerine durmaktadırlar. Bunu yaparken asla hastanın temel inançlarını ondan iyi bildiğimiz
düşünülmemelidir.
Hastanın otomatik düşüncelerine veya bilişsel çarpıtmalarına ve spontane düşüncelerine
odaklanılmalıdır. Otomatik düşüncelerin bazen doğru veya kısmen doğru olabileceği
unutulmamalıdır.
Bilişsel Çarpıtmalar:
Beyin okuma
Falcılık
Felaketçilik
Etiketleme
Olumlu şeyleri önemsememe
Olumsuz filtre
Aşırı genelleme
İki uçtan birinde düşünme
Olması gerekenler
Kişiselleştirme
Suçlama
Haksız mukayese
Pişmanlık yöneltme
Ya şöyle olursa?
Duygusal muhakeme
Kurtulma yetersizliği
Yargı odaklanması
Burada öneli olan, temel varsayımlar ve kişisel şemalardır. Örneğin; ben Susan’ın beni
sevmediği otomatik düşüncesine sahipsem, Susan’ın onayına ihtiyacım olduğuna inanmadıkça
veya bu benim başarısızın teki olduğuma dair temel şemamı harekete geçirmedikçe
muhtemelen bunalıma girmem.
Şemalar, Varsayımlar ve Otomatik Düşünceler arasındaki ilişkiler:
şema varsayım otomatik düşünceler
sevilmeyen
İnsanları etkilersem beni
severler. Beni tanımak isterlerse
başarısızın teki olduğumu
sanacaklar.
Beni sevmiyor.
Reddedileceğim.
2. Davranışçı ve Bilişsel Teknikler:
Davranışçı Teknikler Açıklamalar
Davranışsal hedefler Değiştirilmek istenilen somut davranışlar
Yüzleştirme Korkulan bir uyarıcı ile karşılaşmak
Uyarıcı-Tepki hiyerarşisi Çok korkulandan aza doğru sıralanmış liste
Model verme Terapist istenilen tepkiyi gösterir
Taklit Hasta terapistin tepkisini taklit eder
Davranışsal prova
Hasta terapi dışında uygulamak istediği davranışı
seansta canlandırır
Relakzasyon eğitimi
Sırayla farklı kas gruplarını gevşetmek;
rahatlatıcı görüntüleri hayal etmek, yavaş nefes
alıp verme uygulaması
Aktivite listelenmesi
Gün boyunca aktiviteleri izleyip onları duygulara
göre sınıflandırmak
Dereceli görev tahsisleri
Zevk oluşturması beklenen davranışları
planlamak ve canlandırmak
Girişkenlik eğitimi Kendine güveni arttırmak için yapılan öğretiler
İletişim eğitimi
Başkaları ile konuşurken ben’li ifadeleri ortadan
kaldırmaya çalışma
3. Aktif dinleme eğitimi
Sorgulama, ifadeyi başka türlü söylem, empati
kurma ve onaylama alışkanlığı öğretmek
Kendini ödüllendirme
İstenilen davranışları arttırmak için somut
pekiştirmeyi kullanmak
Bilişel teknikler Açıklamalar
Olumsuz düşünceleri belirleyin
Depresyon, anksiyete, öfke ile ilgili düşünceler
bulunur
Düşüncedeki inanç derecesini ve inançla
bağdaşan duygu derecesini değerlendirin
Hasta olumsuz duygularını belirledikten sonra,
her bir duygu ile hangi düşüncelerin bağdaştığını
belirler. Daha sonra duygusuna ve olumsuz
düşüncesine ne kadar inandığına puan verir
Olumsuz düşünceyi tasnif edin
Hasta düşüncesini biliş çarpıtmalarına göre
sınıflandırır
Düşünce doğru olsaydı ne anlama gelirdi? (dikey
iniş)
Eğer bu düşünceniz doğru ise bu ne anlam ifade
eder? Bu neden sorun olsun? Ne olacak?
Gizli varsayım nedir?
Terapist, hastanın gizli kurallarını inceler. Örn:
öyle is böyle, meli malı cümleleri
Düşüncenin zarar ve faydaları nelerdir?
Hasta düşüncelerinin avantaj ve dezavantajlarını
listeleyip avantaj-dezavantaj arasında puan
belirler
Kanıtlar nelerdir?
Hasta düşüncesini destekleyen veya reddeden
kanıtları listeler. Kanıtlar ne kadar ağır basıyor?
Kanıtın niteliği nedir?
Olayı bakış açınıza alın
Olay gerçekleşirse aslında ne olur, sonuçta daha
iyi ve daha kötü ne olur, ne aynı kalır? Olay
gerçekleşse bile hala yapılabilecek olan şey
nedir?
4. Çifte standart
Hastaya sorulur: Aynı standardı başkasına
uygular mısın? Neden evet, neden hayır?
Düşünceyi tartışmaya geri dönün
Terapist ve hasta, hastanın o.d’lerine karşı
çıkmasının istenmesinde rol alırlar, roller
değişebilir.
Mantıklı analiz Hasta haksız sonuçlar çıkartıyor mu?
Bilgi eksikliği
Hasta, sonuca varmak için gerekli olan tüm
bilgiye sahip mi?
Alternatif bir açıklama var mı?
Hastadan mümkün olduğu kadar çok alternatif
sebepler ve sonuçları, özellikle daha az olumsuz
olan alternatifleri incelemesi istenir.
Çözülecek bir sorun var mı?
Sorun nedir? Amaç ne olacak? İlgili kaynaklar,
bilgiler ve yetiler, hareketler nelerdir? Hasta
sorununu çözmek için ne tür planlar gerektiğine
inanıyor?
Kabul?
Hastanın düzeltmeye veya onunla çatışmaya
çalışmaktan ziyade kabul edebileceği bir
gerçeklik var mı?
Bilişsel terapistler, şemaları harekete geçirip duygu ve düşünceleri değiştirmek için,
davranışçı teknikleri, hipnozu ve betimsel sonuç çıkarma ve yeniden yapılandırmayı
bütünleştirirler.
Bilişsel – Gelişimsel Terapide Hipnozun Kullanımı
Bilişsel etkinliğin çoğu bilinçdışı veya örtülüdür. Sözlü terapiler çoğunlukla açık ve kesin
bilgi ile çalışırlar. Bilinçdışı veya örtülü bilgiye ulaşmak daha zor olduğu gibi onu
değiştirmek de daha zordur. Bu, en iyi şekilde sözlü olmayan yöntemler ile yapılabilir. Hayal
çalışması, duygusal işleyiş, beden çalışmaları ve hipnotik koşullama sözlü olmayan
yöntemlerdir.
Doğrudan kimlik, kendilik kavramı ve bilinçdışı kuralların temel şemalarına yönelik olan
müdahaleler daha önemsiz olan tavırlara göre daha önemlidir.
Temel Bilişsel Şemaların Belirlenmesi:
Direnç genellikle şemaların tespitini engeller. Bunun için özellikle yararlı araçlardan birisi
Şema Anketi’dir.
6. YSO Puanlama
Şema anketinin dışında bilinçdışı bilgiyi bulmak için kullanılan bir diğer yöntem de
hipnotik trans güdümlü imajinasyonlardır. Örn: Sosyal değerliliğinin düşük olduğunu düşünen
bir danışana kendini sosyal bir toplantıda diğer insanlarla konuşurken düşünmesi hayal
ettirtilir. Oluşturulan imajinasyonun seviyesi ne kadar yüksekse ana şemaya ulaşma ihtimali o
kadar büyüktür. Böylece şemalar imajinasyon sırasındaki duygudurumların şiddetine göre bir
hiyerarşiye sokulur.
7. Bu kontrollü hayale ek olarak bir de danışana kendini stresli hissettiği bir ortam
düşünmesi ve buna ilişkin düşünce ve duygulara odaklanması söylenebilir. Kontrollü hayalin
aksine anımsatıcı hayal terapist tarafından yönlendirilmez.
Şema belirlemeye yönelik bir diğer teknik de; yaş geriletmesidir. Terapist, hastaya trans
halinde iken basitçe hayatında önemli bir rol oynadığına inandığı geçmişe ait olaylar veya
insanları hayal etmesini isteyebilir. Serbest çağrışım ile benzerlik açıkça vardır.
Temel Bilişsel Şemaların Değiştirilmesi:
Değiştirme ve başa çıkma imajinasyonu: Örn: Topluluk içinde konuşma korkusu
olan bir hastadan trans halinde kendisini bir meclisin önünde konuşurken hayal
etmesi istenir. Bu sırada kendisine korkusu da sorulur. Daha sonra bu hayali
yavaşça ve açıkça konuştuğu bir hayalle değiştirmesi istenir ve giderek azalan
korkusu yine sorulur. Bu teknik, yaş ilerletmesi denilen teknikle birlikte daha
rahat kullanılabilir.
Duyarsızlaştırma ve taşırma imajinasyonu:
Bilişsel prova: Hasta, kendisini seçtiği bir konuda farklı ve daha uyumlu
davranırken hayal eder. Örn: Bir kadın, randevu isterken daha açık seçik olmayı
isteyebilir. Hasta, hipnotik transta, kendisinin bu şekilde davrandığını hayal
edebilir ve hissettiklerini gözlemlemesi istenir. Daha sonra bunun gerçek randevu
sırasındaki olanlarla ve duyguları ile karşılaştırılması istenebilir.
Hayali diyaloglar yaratma: (Diyalog hastanın gözleri kapalı iken uygulanırsa daha
iyi olur.) Hastalar kendilerini veya olmak istedikleri kişileri canlandırabilir, iki
kişiden ikisini de kendi canlandırabileceği gibi birini terapist de canlandırabilir.
Duygusal katarsis: Olumsuz duygudurumun ifade edilmesinin teşviki, katartik
prensip yoluyla duygudurumun gelecekte kötüye gitmesini değil, destekleme
prensibi ile iyiye gitmesini sağlar.
Yaş geriletmesi ve geçmiş anıların gözden geçirilmesi: Hastadan sorunu için
önemli olan bir aya ya da yıla gelindiğinde geriye gitmesini bırakmasını isteyerek,
o yaştaki korkusuna uzanıldı. Sonra çocukluğuna ait duygu ve düşüncelerini,
yetişkin bağlamında tekrar yapılandırmak için hipnotik telkinler verilebilir. (Amaç,
çocukların küçük ve zayıf, yetişkinlerin ise büyük ve dayanıklı olduğu telkinini
vermek.)
Geçmiş anıların değiştirilmesi: Örn: Kendisinin de ihmalkarlığı sonucu sorumlu
olduğu bir tecavüzü hatırlayan bir hastanın, terapistin belki de onun bundan
sorumlu olmadığı ve herhangi bir katkısının bulunmadığını hatırlatmak için
terapist tarafından yönlendirilerek olayı tekrar tekrar hatırlaması yoluyla kendisini
suçlama duygusunu azaltmasına yardımcı olunabilir.
Hipnotik karşıt koşullama: Tekniğin özü; stresli bir durumun genellikle
relakzasyon (rahatlama) gibi zıttı bir tepki ile eşleştirilmesidir. Sorunlu imaj
hatırlatılmadan önce hastanın iyice rahatladığından emin olunmalıdır.
8. Bilişsel Davranışçı Terapide Vaka Formülasyonu
Vaka formülasyonu, hastanın sorunlarına yol açan ve sorunların devam etmesini sağlayan
nedenlerin bir hipotezidir.
Bilişsel Davranışçı Vaka Formülasyonu Modeli:
Bilgileri belirleme
Problem listesi
Temel ve koşullu inançlar
Kaynaklar(oluşma nedeni)
Tetikleyici ve aktive edici durumlar
Geçerli bir hipotez
Tedavi planı (amaçlar – müdahaleler)(formülasyona dayanır)
Tahmini tedavi engelleri
Not: Ev ödevi itaatsizliği sık görülebilen bir durumdur. Terapist bu itaatsizliğin muhtemel
nedenlerini anlamasına ve başa çıkma stratejileri belirlemesine yardımcı olur.
Tedaviye Karşı Direnç ve Kendini Ketleme
Depresif Risk Yönetimi:
Depresyonda kazançlar, olumlu şeyler üretme potansiyelinin göstergesi olarak
görülmezler. Aksine kişiyi beklentiye ve böylece daha büyük bir yüzleşme riskine yönelten
bir rastlantı olarak kabul edilirler.
Kendini Ketleme Stratejileri:
Depresifler kendilerine güvenlerinin ve onurlarının kaybolmasından korkarlar.
‘’Başaramadım, çünkü ben yeteneksizin biriyim.’’ deme konusunda önyargılılardır. Bunun
için çaba sarf etmeyi reddedip, ‘’Başarılı olamadım, çünkü ben bunu hiç denemedim bile.’’
demeyi tercih edip onur koruyucu o.d’lerin arkasına saklanırlar.
Not: Bunun için yapılması istenilen olayın avantajları ve dezavantajları üzerinde çalışmak
faydalı olacaktır. Daha sonra ise vakaya göre pesimistik portföy teorisi çıkartılıp, her bir
maddeye puan verdirtilip daha sonra ise pozitif bir portföy teorisi oluşturulup her bir maddeye
puan verdirtilebilir. Burada amaç, danışanın karar verme süreçlerinin yeni pozitif portföy
9. teorisi ile güçlendirilmiş bir görüş olarak nasıl görülebileceğinin kavramlaştırılmasını
sağlamaktır.
2. Bölüm: Psikiyatrik Bozukluklardaki Uygulamaları
Depresyon
Depresyonun Bilişsel Terapisi:
Depresyonlu bireyin düşünme tarzının bilişsel üçlü tarafından yönetildiği
düşünülmektedir. Bu üçlü şunlardır:
Kendine yönelik olumsuz düşünceler
Dünya (hastanın deneyimleri)
Gelecek
Terapist aslında mantık dışı olan ama hastaya mantıklı gelen olumsuz otomatik düşünceler
ile karşılaşır. Bu olumsuz o.d’ler kişinin gizli şemalarını aktif hale getirirler. Depresyonun
bilişsel terapisi, bu olumsuz şemaların gücüne karşı koymaya ve böylelikle hastanın ruh
halini ve bakış açısını düzeltmeye çalışmaktadır. Terapi bu bilişsel üçlü üzerinden
yürütülür.
Bilişsel terapinin mantığı hastaya açıklanır ve görüşme olumsuz otomatik düşünceleri
açığa çıkartmak ve tanımlamak amacı ile yapılır. Hasta spesifik problemlerini
tanımladıktan sonra çözümleri ortaya çıkartmak amacı ile bu problemlere yönelir.
Davranışsal teknikler ile desteklenir. Hasta, olumsuz o.d’leri tanımlamayı öğrendiğinde,
ondan bu düşünceleri kaydetmesi ve seanslar arasında onlarla mücadele etmesi istenir.
Bu otomatik düşüncelerin ve diğer verilerin esası üzerine terapist, örtülü inançlar
hakkında bir hipotez geliştirir ve bunu hasta ile paylaşır. Daha sonra hastayı bu hipotezi
tanımlamaya teşvik eder (Hangi inançlar, mekanizmalar onu böyle davranmaya
zorluyor?). Düşüncelere ve inançlara nasihat verme gibi değil de daha çok sokratik
sorgulama tarzı ile karşı çıkılır (o.d’leri desteklemeyen kanıtlar nelerdir?). Terapi sonunda
bir ev ödevi belirlenir.
Panik Bozukluk
Panik bozukluğu olan hastalarda şu semptomların ortak bulunduğu belirlenmiştir:
Ölüm korkusu
Kontrol kaybı veya delirme korkusu
Parastezi (uyuşma)
Baş dönmesi
Güçsüzlük
10. Gerçekliğin kaybolması
Nefes alamamak
Bilişsel iki sendrom (Ölüm ve delirme korkusu) panik atağın sonuçlarından duyulan
korkuyu gösterir.
Tedavi Yöntemleri:
Bir teori, paniğin uygunsuzca oluşan korku yüzünden ortaya çıktığını savunur. Böylece
hasta, başına gelebilecek diğer panik ataklardan ve kontrolünü kaybetmekten korkmaya
başlayacaktır.
Vakanın tanımı
Şikayetin tanımı
Hastanın geçmişi
Değerlendirme (Klinik gözlem)
Panik atakların değerlendirilmesi
Tedavi seçimi (BDT mi, psiko-eğitim mi, ilaç tedavisi mi?)
Tedavi seyri ( Deney yapılabilir 2dk. Hızlı nefes al ver, bunu yaparken ayakta
olmak önemli. Sonra bu egzersizin panik atağa benzerliğini konuş. Ödev
verilebilir; korkunca elini ağzına götürüp nefes alıp verme egzersizi ve evde rahat
bir ortamda iken hızlı nefes alıp verme çalışması)
Genellenmiş Anksiyete Bozukluğu
Anksiyetenin Bilişsel Modeli:
Anksiyetenin Klinik Modeli:
İlk amaç anksiyeteyi normalleştirmek ve hastaya semptomlarını anlaması için yardım
etmektir. Dolaylı amaç ise hastaları terapide iş birliğine hazırlamak ve onlara tedavi modelini
sunmaktır. Terapistin özgül hedefi, farklı anksiyete semptomlarını hastanın tek tip olarak
görmesine, normalleştirmesine ve açıklamasına yardım etmektir. Şu açıklamayı sunmak
faydalı olacaktır:
Tehlikelerden endişelenmek ve korkmak insanların doğal tepkileridir. Hepimizde potansiyel
olarak anksiyete ve korku problemi vardır. Anksiyete hepimizde bulunan bir alarm sistemi
O.D
Kişisel Hakimiyet
Kökleşmiş Yanlış İnanç (Bilişsel Şema)
11. gibidir. İnsan olmanın bir parçasıdır. Sende bulunan değişik semptomlar (öfke, gerilim, uyku
bozukluğu, dikkat dağılması) anksiyete semptomlarıdır. Çok değil, tek bir problem var, o da
anksiyete. Anksiyete çoğunlukla tehdit edici düşüncelerden ortaya çıkar. Tehdit edici
düşünceleri abartılı ve çarpıtılmış kaygıları olanlar ise endişeli hissederler. Biz, sizler gibi bir
çok anksiyete hastalarına endişelenmeye neden olan düşünceleri tanımlamaya ve onlarla
mücadele etmeye yardım ederek faydalı olmayı başardık.
Genel tedavinin bir sonraki amacı ise, tehdit edici o.d’leri hedefleyerek anksiyeteyi
değerlendirmek ve ona karşı koymaktır. Bu amaç, hastanın, çarpıtılmış bir düşünce ile meşgul
olduğunda, tehditlerin varlığı ve onlarla mücadelede ise aşırı karamsar olduğunu fark etmesini
sağlamaktır. Ayrıca, yeteneklerini düşüncelerine karşı koymak ve onları yalanlamak için
kullanmayı hastaya öğretmeyi de içermektedir. Daha sonraki amaç ise hastanın, çarpıtılmış
düşüncelere neden olan uyumsuz bilişsel şemalar ve inançlarının farkında olmasını
sağlamaktır.
BDT protekolü düşünce günlüklerini, bedensel egzersizleri, rol oynamayı, hipotez testini
ve bilişsel davranışçı egzersizlerin çeşitliliğini kullanmayı içermektedir. Ayrıca hayal
egzersizleri de faydalıdır. Ayrıca, hastanın, anksiyete ile mücadele etmesine yardım edecek
bireysel teknikler geliştirmesine yardım etmek gereklidir.
Tedavi İçerikleri:
Muhtemel işlev bozukluklarına, Sokratik Sorulama (Tehlikenin hızla büyüdüğünü
gösteren kanıt nedir?) ile müdahale edilebilir. Terapist, hastanın, olumsuz düşüncesine
destekleyici kanıt üretmesini isteyebilir. Pasif davranışlardan hareketle aktif problem
çözümüne gitmek incinebilirlik hissini azaltabilir.
GAB Hastasının Tanımlanması:
Hastanın geçmişi
Tipik otomatik düşünceler
Tipik anksiyete düşünceleri
Saklı inançlar
Davranışlar
Vaka kavramlaştırılması
Hedefler
Tedavi planı
Sonuç
Obsesif Kompulsif Bozukluklar
OKB’nin tedavisi için genellikle yüzleştirme ve tepki önlemeyi içeren davranışçı tedavi
tercih edilir.
OKB’nin Davranışçı Modeli:
12. Hastalar düşünmekten kaçınmaya çalışarak sık sık obsesif düşünceleri ile başa çıkmaya
yeltenirler. Belirli eylemlerle anksiyetelerini azaltmaya çalışırlar. Bu tür eylemler anksiyeteyi
genelde geçici olarak azaltır ama sonrasında obsesif davranışın güçlenmesini sağlar. Bu
kaçınma davranışı işe ilgili iki problem vardır. Birincisi; hasta, obsesif düşüncelerinden
kaçmaya çalışmakla bu düşünceleri daha sık gündeme taşımış olur. İkincisi ise;
kompulsiyonlarla sağlanmış olan rahatlama geçici bir rahatlamadır. Düşünceler akla hücum
ettikçe eylemlerin tekrarlanması da kaçınılmazdır.
OKB’nin tedavisi bu eylemleri kırmak için tasarlanmıştır. İki unsurdan oluşur.
Birincisi; korkulan düşüncelerle yüzleştirmektir.
İkincisi de; alışılmış kaçınma tepkilerinin veya kompulsiyonların önlenmesidir.
Yüzleştirme; hastaların korkulan düşüncelerden kaçınmak yerine onlar üzerine odaklanılır
ise bu durumda olumsuz hiçbir sonuç ortaya çıkmayacağını ve en sonunda anksiyetenin yok
olacağını keşfetmesini sağlar.
OKB’nin Bilişsel Modeli:
Hastalar şu hususları abartma eğilimindedirler:
Olumsuz olayların meydana gelme ihtimali
Sonuçta ortaya çıkabilecek zarar
Yüklenecekleri sorumluluk derecesi
Sorumlu tutulmanın neticeleri
Yani aşırı derecede aktif sorumluluk ve tehlike şemaları mevcuttur.
Örnek Vaka:
Arka plan
Aşama 1: Hazırlık (okb konusunda eğitim, obsesyonu durdurma isimli kitap
okuma ödevi, gevşeme egzersizleri, ev ödevi olarak obsesif ritüelleri daha fazla
yapmazsa hayatının nasıl daha iyi olabileceğini bütün yönleri ile yazması, daha
sonra ritüeller bulunduktan sonra bir tanesini yapmadan önce ertelemesi ya da bir
parçasını azaltması istenebilir. İleriki seanslarda korkuları ile imgesel yüzleştirme
çalışmaları, sonra kaçınma durumları ve yüzleştirmeyi değerlendirme ve kendini
bunlara yönlendirme çalışması yüzleştirme bir kere başlayınca obsesif davranışı
yapmak durdurulur. Bütün ritüelleri bir defada mı yoksa yüzleştirme ilerledikçe
her defasında bir ritüel mi azaltmak istediği seçimi hastaya yaptırılır.)
Aşama 2: Yüzleştirme ve Tepki Önleme (Hasta, ritüellerin nüksetmesinin
muhtemel olduğu ve nüks durumunda panik yapmaması konusunda uyarılır.
Hastanın obsesif korkular listesi çıkartılır. Hastaya korktuğu şeylerden
imajinasyon çalışması yaptırılır (sıra ile tek tek). Anksiyetesine puan verdirtilir.
Ses kaydı alıp her gün hastaya dinletilir. Dinlemeye direnç gösterirse bu davranışın
bir tür kaçınma davranışı olduğu bilgisi verilip cesaretlendirilebilir.
13. Aşama 3: Şema Odaklı Terapi: Hastanın olumsuz şemaları üzerinde bilişsel olarak
çalışılabilir. Gevşeme egzersizleri, olumsuz düşüncelere akılcı cevap verme,
elindeki işe yoğunlaşma, anksiyeteyi kabul etme ve anksiyetesi olduğunu
başkalarına itiraf edebilme gibi anksiyete kontrol teknikleri ile çalışılabilir. Ödev
olrak diğer insanların benzer durumlarda anksiyete hissedip hissetmediklerini
sorup araştırması verilebilir. Bir noktada hiç kimse anksiyete yaşamak istemez
şeklinde bir cevap gelirse terapist; eğer bu doğru ise neden çarpışan oto ve korku
filmleri gibi şeyler var cevabını verebilir.
Değerlendirme:
Okb ve varsayımları ile bağlantılı ortaya çıkan şemalar bulundu. Hem yüzleştirme hem de
bilişsel teknikler ile bu şemalar hedef alındı.
Hipokondriya
Hastanın sanrı derecesinde olmadıkça ciddi bir hastalığa sahip olduğu inancı (bu inancın
asılsız bir inanç olduğu rahatlıkla anlaşılabilir) ve kesin tıbbı karara rağmen hastalık inancının
devam etmesi hipokondriya olarak tanımlanır. Somatizasyondan farkı; hastanın zihninin belli
bir hastalığa sahip olma korkusuyla mı, yoksa somatizasyonda olduğu gibi bir hastalığın
semptomları ve yarattığı rahatsızlıkla mı meşgul olma ayrımının yapılması ile ortaya çıkar.
Tedavi:
Üç ana aşama şunlardır:
Terapiye kabul etme ve değerlendirme: Çalışma ortaklığı kurmak, bilişsel ve
davranışçı değerlendirmenin hem hasta hem de terapist tarafından sürdürülmesi,
hastanın BDT esaslarına ve kavramlaştırmasına alışması. (kendini izleme şunları
içermelidir: Tetikleyiciler, Bilişler, Davranışlar)
Beceri kazandırma ve yeniden yapılandırma: Bu aşamada hasta kendini izlemeyi
doğru şekilde yapmıştır, bu aşamanın mantığı BDT terimleri ile açıklanmıştır. (eğer
hasta korkularını ve kompulsiyonlarını yeniden şekillendirme konusunda kararsızsa;
BDT mantığını kavramak için daha çok zaman harcama, kompulsif alışkanlıklarını
durdurmaya çalışmaksızın derin kas rahatlaması gibi stratejilerle örtüşen genel stresle
başa çıkma stratejilerini takip etme çalışmaları yapılabilir. Hoşnutluk planlaması,
girişkenlik eğitimi, dikkat dağılımının ardından düşünce durdurulması, progresif kas
rahatlaması, nefes alıp verme eğitimi, ipucu kontrollü rahatlama, rasyonel tepki
verme, öz kontrol her gün bir kere en az bir ay, yoksa anksiyete tekrarlayabilir
hastaya bunun bilgisi verilmelidir.) Ayrıca hipokondriya hastalığı olanlar kendilerini
aile, arkadaş, eş yoluyla denetledikleri için bu kişileri tanımak ve bağımsızlığa ve
kendini yatıştırmaya yönelmek oldukça önemlidir. Güven arama davranışının görülme
sıklığını azaltmaya çalışmak önemli bir hedeftir. Ayrıca doktor değiştirmeyi önlemek
de yararlıdır. Yılda bir ya da iki kere doktora görünmenin normal olduğu (kadınlar için
ayda bir göğüs muayenesi) ve bunun dışındaki uygulamaların gereksiz olduğu
anlatılmalıdır. Daha sonra ise terapistler kompulsif davranışları engellemesi için teşvik
14. ederler. Terapinin bu bölümünde başa çıkma teknikleri ile yüzleştirme iç içe geçer
ama oda nokta yüzleştirme ve tepki engelleme olur.
Yüzleştirme ve destekleme: Terapi dışında da devamlılığı önemlidir. Bunlar kompulsif
tepkilerle ilgilenmeksizin yüzleştirmeyi hiyerarşik tetikleyicilere ve tepki önlemeye
(sakınma, kaçma, dikkatini aşırı derecede dağıtma, güven veren sözler işitme arzusu
vb. ) bağlamışlardır. Bunlar imgesel yüzleştirme ile de desteklenebilir. Ayrıca belirli
sahneleri tasvir eden ses kayıtları de hastaya verilebilir evde dinlemesi için.
Yüzleştirmelerden sonra subjektif sıkıntı ünitesine puan verdirtilebilir ve bir üst
basamağa çıkmak için çalışılabilir. Ayrıca yeniden nüks etme ile ilgili açıklayıcı bir
bilgi verilip gelecekte karşılaşabileceği stresli durumları öngörmeyi öğretip ve hasta
buna hazırlamaya çalışılmalıdır. Hastaya gerçekçi tedavinin bu gibi anksiyete
durumlarını ortadan kaldırmayı amaçlamadığını ama süresini ve sıklığını azaltmayı
hedeflediği anlatılmalıdır. Son olarak özellikle zor ortamlarda başa çıkmaya yönelik
destekleyici seanslar yapılmalıdır.
Not: Grup BDT’si hipokondriya hastaları için yararlıdır.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
TSSB Semptomları:
Yoğun duygusal sıkıntı ile birlikte travmatik olayın tekrar ve rahatsız edici bir
biçimde yaşanması.
Travmayı çağrıştıran ilgili uyarıcılardan sakınmak.
Aşırı uyarılma hali
Not:
1. Tip Travma: Tecavüze uğramak, doğal afet vb gibi beklenmeyen, kısa süreli ve
tekrarlanmayan bir travmatik olaydır.
2. Tip Travma: Oluşması için çocuklukta devamlı cinsel veya fiziksel tacize uğramak vb
gibi travmatik olaylar zinciri gerekir ve hastanın dünyaya ve kendisine olumsuz bir
gözle bakmasına neden olur.
TSSB’nin Bilişsel Kavramsallaştırılması:
TSSB’nu yaratan unsur olayın kendisi değil, bireyin travmatik olaya karşı tepkisidir.
Tedavi şeklini de bireyin TSSB semptomlarına olan tepkisi belirler.
Duygu İşlemleme Göstergeleri:
TSSB kurbanlarında, duygular tam olarak işlemlenmedikçe semptomların devam edeceği
düşünülmektedir. Travmaya yol açan unsurların, başarılı bir duygu işlemlemesinden
geçirilebilmesi için iki koşul zorunludur:
Bilişsel, duyuşsal ve duyusal uyarıcılar dahil bütün korku anılarının aktive edilmesi
15. Mevcut korkunun travmatik unsurları ile uyuşması imkansız olan doğrulayıcı bilginin
kullanılması
Bağlanma Teorisi ve Bilişsel Terapi:
İşlevsiz ve geri kalmış şematik modelleri yeniden değerlendirme ve yapılandırmada
kullanılır. Terapistin birinci görevi, hastalara güvenli bir temel ya da güvenli bir alan
yaratmasıdır. Buradan yola çıkılarak hastanın acı veren travma unsurları yeniden işlenebilir.
İmge ve Bilişsel Terapi:
Doğrudan rahatsız edici imgelere müdahale edip doğrulayıcı bilgi sağlanası önemli bir
adımdır. İmgesel yüzleştirme yani korku anısını aktifleştirme, travmatik imgeleri daha hoş bir
sonuç elde etmek için değiştirme gibi imgesel senaryolaştırma ile beraber kullanılabilir. Amaç
kurban olma imgelerini üstünlük imgeleri ile değiştirmektir. Hastalar travma sahnelerinde
kendilerini donmuş olarak görmek yerine güçlü yetişkinler olarak görmeye başlarlar.
Bilişsel Terapide Birincil ve İkincil İşlemleme:
İmgelerin aktifleştirilip yeniden yapılandırılması birincil bilişsel süreç; duyguların dilsel
işlemlenmesi(kişinin bilişini dillendirmesi) ikincil bilişsel süreç olarak görülür.
Terapi esnasında birincil bilişsel işlem, imge aktifleştirildiğinde işlemeye başlar. Halbuki
ikincil bilişsel işlem genellikle eşzamanlı olarak ortaya çıkar. Seansta travmatik imgeleri ve
görüntüleri anlatmak başlı başına ikincil bilişsel işlem formudur. Terapi esnasında bazen
görüntü dondurulur ve düşünceler ve duygular dilsen süreçten geçirilir.
İlk Tedavi Görüşmesi:
Tedaviye alınmadan önce, hastanın hayat durumu, aile geçmişi, travmatik deneyim
geçmişi, o anki psikolojik uyumu, tıbbi geçmişi, alkol ve uyuşturucu kullanımı, depresyon ve
TSSB semptomların şiddeti hakkında bilgi alınır. İlk görüşme özellikle acil sorunlar, bunların
günlük yaşama etkileri, hastanın sosyal çevresinin tepkileri ve hastanın semptomları ile baş
etme yolları üzerine odaklanılır. Disosiyatif geri dönüşlerin ve kabusların varlığı, sıklığı ve
yoğunluğu üzerine bir takım sorular sorulur. Klinik değerlendirme ölçümleri verilir.
TSSB’nin birincil mi yoksa ikincil mi olduğuna, stres belirtilerinin rahatsız edici düşünceler
mi yoksa sendromu engelleyiciler mi olduğuna karar verilir. En can sıkıcı semptomun hangisi
olduğuna ve bilişsel mi yoksa duygusal sakınma stratejisi mi kullanıldığına karar verilir.
Belirgin Tedavi Hedefleri:
Somut hedefler şunlardır:
Fizyolojik uyarılmayı azaltmak
Yineleyen geri dönüşler vb gibi travmatik anıları elemek
Travma imgeleri ile güçlendirici imgeleri yer değiştirmek
Travmatik imgeleri anlatım diline çevirmek
Travmaya yol açan inançları ve şemaları değiştirmek
16. Günlük hayattaki sıkıntılarla baş etmek için daha etkili stratejiler geliştirmek
Özellikle duygusal sıkıntı anında güçlü bir kendini sakinleştirme ve rahatlama yetisi
geliştirmek
Tedavi Mantığını Açıklamak:
‘’ Bu terapi, travmatik anılarını işlemen ve alt edebilmen, aynı zamanda hayatını daha
fazla kontrol edebileceğini hissetmende sana yardımcı olmak için tasarlanmıştır. İşimizin
büyük bir kısmını imge kullanmak oluşturuyor. Bundan kastımız bir geri dönüş anında ya da
kabusta hissettiğin travmatik imgeleri, düşünceleri ve duyguları tekrar yaşamandır. Bundan
sonra daha iyi bir sonuç elde etmek için travmatik görüntüleri değiştireceğiz. Amacımız
kendini bir kurban gibi değil olaya hakim olarak görmen ve bunun yanında travma karşısında
kendini bir kurban gibi hissetmektense, güçlü bir birey gibi kendini algılamandır. Tabi ki bu
gerçekte travmatik olayı değiştirmez ama travma hakkındaki inançlarını, düşüncelerini
imgelerini ve duygularını değiştirecektir. Başka bir şey sormak ister misiniz? ‘’
SSÜ’ye Giriş:
‘’ Bu tedavi, sende sıkıntı ve anksiyete yaratabilecek birkaç anıyı ve ve sahneyi tekrar
yaşamanı gerektirecek. Senden yaşadığın sıkıntıyı izlemeni ve 0-100 arası bir puan vermeni
isteyeceğim.
İmgesel Yüzleştirme:
Bundan sonra hastadan travmatik anıyı tekrar görmesini ve şimdiki zamanda, sanki şu
anda gerçekleşiyormuş gibi sesli olarak anlatması istenir. Gözleri kapalı olursa daha iyi olur.
Eğer hasta birden fazla geri dönüş yaşadığını veya kabus gördüğünü belirtirse en çok
rahatsızlık veren üzerinde yoğunlaşılır. İmajinasyon seanslarında terapistin rolü, yönlendirici
değil yardım edici olmalıdır. İmgesel yüzleştirme yaparken görsel, duygusal, duyumsal
uyarıcılar dahil bütün korku ağının aktifleşmesi çok önemlidir. Hastanın sözlü anlatımı
bittiğinde terapist anında yer alan başka bir şey var mı diye sorar. Tüm anının yeniden
yaşandığı kesinleşince imgesel yüzleştirme sona erer.
Üstünlük İmgesi:
‘’ Senden tekrar travmatik anının başlangıcını hayal etmeni ve şimdiki oluyormuş gibi
olanları anlatmanı isteyeceğim. Fakat bu sefer daha iyi bir sonuç elde etmek için travmatik
imgeleri değiştireceğiz. Başlamaya hazır mısın? ‘’
Şu an bir yetişkin olarak travma sahnesinde kendini hayal edebiliyor musun?
Sen bir yetişkin olarak travma sahnesine girdiğin zaman ne oluyor?
Bir yetişkin olarak sen şu an ne yapmak isterdin?
Kendini bu istediğini yaparken görebiliyor musun?
Not: Hasta kendini egemen olarak hayal etmeyi başaramıyorsa dışarıdan destek verebilecek
insanlar çağırılıp deney yapılabilir. Ama terapist hastayı yönlendirmediğine özellikle dikkat
etmelidir.
17. Kendiliğini Besleyen İmgeler:
Üstünlük imgelemesinin tamamlanmasından sonra hastanın travma geçmişi çocukluk ya
da yaralı kendilik gibi isimlerle adlandırılabilir. Şuna benzer sorular hastaya sorulabilir. ‘’Sen,
bugünkü yetişkin olarak travma geçirmiş kendiliğinin gözlerine baktığın zaman ne
görüyorsun?’’
Ne zaman hasta imgelemeyi sonlandırmaya hazır olduğunu gösterirse, hastadan imgeyi
yavaşça uzaklaştırması ve gözlerini açması istenir.
İşleyiş ve Hastadan Bilgi Alma:
İmge çalışmasından sonra hastanın tepkileri tartışılır ve işlenir. İşlemeye yardımcı olmak
için terapist; ‘’Bu senin için nasıldı?, Şu anda nasıl hissediyorsun?’’ gibi sorular sorabilir.
Ödev:
Tamamlanan imajinasyon seanslarının kasetini günlük dinlemek ve dinlemeden
önce ve sonra SSÜ seviyesini not etmek
Kaseti dinledikten sonra subjektif tepkilerini yazmak
Yaşadığı acılara kişisel anlam yükleyen travmatik anıları yeniden şekillendirmek
Üzgün olduğu zamanlarda yaşadığı kendini yatıştırma-besleme çabalarını not
etmek
Terapi aralarındaki geri dönüşlerin sıklığını 0-100 arası not etmek
Eğer travma bir insan ile ilgili ise haftada bir kere o insana duygularını ve
düşüncelerini yazdığı gönderilmeyecek bir mektup yazması
Güvenlik anlaşması yapmak
Tedavi:
Aşırı uyarılma hali: Bu durumun tedavi esnasında tavan yapabileceği ve işleyişin
duygusal sürecini başlattığı için faydalı olduğu hastaya anlatılmalıdır. İşe
yaramazsa kar zarar analizi yapılabilir.
Dağılma: İlk önce dağılmanın doğası ve işleyişi anlatılır. Sonra dağılmanın
hastanın geçmişini incelemek için çalışılır. Sonra hastadan dağılmanın kar ve
zararları istenir. Hasta dağılmayı bırakmak istediğinde bilişsel tedavi başlayabilir.
Genel Duygusal Duyarsızlaştırma: Bir şey hissedersem dağılırım düşüncesi
sağlıksızdır. Anlık olarak koruma sağlasa da hastayı o anda takılı bırakır.
Kısmi Müdahaleli İmaj Oluşturma: Terapist, travma çalışırken çok yönlendirici
olmamalıdır.
Madde Kullanımı
Madde kullanıcılarını tedavi eden terapistlerin ilk amacı hastaya ciddi bir problemi olduğu
gerçeğini kabul ettirmektir.
18. Madde Kullanımında ve Tekrar Nüks Etmesinde Kullanılan Bilişsel Model:
Aşağıdaki her bir öğe potansiyel terapötik müdahale öğesidir:
Yüksek risk uyarıcıları: İnsanlar, mekanlar, nesneler gibi uyarıcılar. (Not: Madde
kullanımını hiç istememek gerçekçi hedef değildir, bununla baş etmeyi öğretmek
önemlidir.)
Uyuşturucular hakkında yanlış inançlar: Psiko-eğitim verilebilir. Bazen kullanıcılar
maddenin zararlı etkilerini yok sayarlar, bu durumda kendini gözlemleme ve
inançlarını mantıksal biçimde tekrar değerlendirme yeteneklerini öğrenme ve
uygulama çalışılabilir.
Otomatik düşünceler: İlk vuruş, parti zamanı, yüce olma vb düşünceler sıklıkla
görülür. Otomatik düşünceleri gözlemleme ve bunun uyuşturucu kullanmaya karar
verme üzerindeki etkileri öğretilebilir.
Şiddetli arzular ve dürtüler: Hastaların çoğu, şiddetli arzuları bastırmanın yolunun
uyuşturucu kullanmaktan geçtiği şeklindeki yanlış inanca kapılırlar. Terapistler,
hastalara dikkatlerini şiddetli arzulardan başka yöne çevirmeyi ve uyuşturucuyu
kullanma dürtüleri ile gerçekteki arayışları arasında bilinçli bir erteleme periyodu
eklemeyi öğrenirler.
Uyuşturucu kullanmayı normalleştirici düşünceler: Bunlar izin verici düşüncelerdir.
Örn: Yeterince uzun zamandır iyiyim o yüzden bugün kullansam bir şey olmaz vb.
Terapide hastalar izin verici düşüncelerini test etmeyi, oldukları şekilde etiketlemeyi
ve bu düşünme süreçlerinin aldatıcı doğasını anlamayı öğrenirler. Mesela, ‘Ben sadece
bir bira içeceğim.’ diye düşünerek bira içme niyetlerini minimuma indirgeyen
hastalardan bu düşünceyi yüksek sesle tekrar söylemelerini fakat bunu gizli izin verici
olan ‘sadece’ kelimesini kullanmadan yapmaları istenir. Hastalar bu bilişsel
değişiklikleri alışkanlık edinirler ve böylece kendini aldatma azalır.
Uyuşturucuya ulaşma stratejileri: Davranışsal aşamalar nelerdir.
Bağımlılık yapan maddeyi kullanma: Madde kullanımı sürecinde normal bir sonuç
değil bir aşama olarak görülmelidir. Örn: Alkollü bir içkiden alınan her yudum,
hastanın karar verme sürecinde yeni bir nokta olarak görülür.
Not: Bilişsel terapinin hedeflerinden biri de zaten tam ayık değildim o halde eğlenmeye
devam edebilirim gibi yanlış inançlarını sürdürdüğü için tamamen bilinçsiz olacağı tek bir
hataya bile izin vermemektir.
Not: Madde kullanma sürecinde hastaların inkarı ile karşılaşılırsa terapist işbirlikçi bir
metod kullanmalıdır.
Not: Madde kullanımı süreci zincirin herhangi bir halkasında başlayabilir ve yeri
değişebilir.
19. 3. Bölüm: Özellik Gösteren Gruplar ve Sorunları
Evlilik Çatışması
Davranışçı evlilik terapisinin üç bileşeninin de ( iletişim eğitimi, sorun giderme eğitimi,
davranışsal kontratlar ) eşit oranda olumlu etkisi olduğu bulunmuştur.
Çiftlerin İlişki Problemlerinin Değerlendirilmesi:
Partner ilişkileri sorunu şöyle tanımlanır; Bireyde veya aile işleyişinde görülen
semptomların ortaya çıkışındaki önemli olan hasarlar ile bağdaşan olumsuz iletişim (mesela
eleştiriler), çarpık iletişim (mesela gerçek dışı beklentiler) veya iletişimsizlik (mesela küsme)
unsurları görülen partnerler arasındaki iletişim modelidir.
Çiftin İlişkisindeki Davranışsal Faktörler:
Otomatik Düşüncelerin sistematik bir değerlendirilmesinin yapılması oldukça önemlidir.
Değerlendirme ve tedavinin odak noktalarından biri, çiftin öznel sıkıntısını sürdürme veya
kötüleştirme eğiliminde olan ve çiftin geliştirdiği özel davranış modelleri olacaktır.
Çoğu kez çiftin, ilişkinin ilk aşamasına oranla ortak hoşlandıkları aktivitelere daha az
zaman ayırdıkları ortaya çıkar. Bu zamanın azalmasının, harcanacak vakitleri konusundaki
çelişen taleplerden dolayı mı büyüdüğünün yoksa çiftlerin birbirleri ile birlikteyken mutsuz
olmalarından mı büyüdüğünün ya da her iki durumun da aynı anda mı olduğunun
değerlendirilmesi çok önemlidir. Terapist, hem çiftin olumlu olumsuz etkinlikler modelini
hem de birlikte zaman geçirmeye yönelik otomatik düşüncelerini değerlendirme ihtiyacı
duyar.
Partnerlerden karşılıklı yapısalcı iletişim, isteme-geri çekilme modelleri ve karşılıklı
korunma-sakınma gibi özgün ikili etkileşim modellerinin görülme sıklıklarının rapor edilmesi
istenir.
Terapistin odaklanacağı iletişim becerileri şunlardır:
Düşünce ve duyguları açıkça ve yapıcı bir şekilde ifade etme becerileri
Empatik dinleme becerileri (bir taraf anlatıcı bir taraf dinleyici olacak, dinleyici kendi
düşüncelerini katmadan yansıtma yapacak)
Sorun giderme becerileri
Çift İlişkilerindeki Bilişsel Faktörler:
Çatışma ve sıkıntıyı etkileyen beş tür otomatik düşünce belirlendi:
Seçici dikkat(bireyin diğerinin yaptığı şeylerin sadece bir yönüne odaklanması diğerini
görmezden gelmesi)
Bireyin diğerinin yaptığı şeylerin nedenlerine yönelik çıkarımları ve yorumları
Gelecekteki ilişkilerindeki öznel olaylar için tahminler ve beklentiler
20. İlişkinin özelliklerine veya kişiye yönelik inançlar ve bunların nasıl işlediklerine dair
varsayımlar
Sahip olunması gereken özelliklere dair (ilişkinin veya karşı tarafın) inançlar veya
standartlar
Bilişsel Davranışsal Tedavi Stratejileri
İletişim becerisi eğitimi
Sorun giderme becerisi eğitimi
Bilişsel tekrar yapılandırma
Cinsel İşlev Bozuklukları
Seks terapisinin temelini oluşturan ve özel duruma bağlı çeşitli önem dereceleri olan
birkaç prensip vardır.
Performans anksiyetesinin giderilmesi
Eğitim
Tavır değişimini teşvik etme
İletişimi arttırma
Yıkıcı seks rollerini veya yaşam biçimlerini değiştirme
Fiziksel veya tıbbi müdahaleler
Cinsel davranışı değiştirme ve etkili seks tekniğini öğretme
Değişiklik için karşılıklı sorumluluğun önemini belirtme
Tedavi Sorunları:
En yaygın müdahale, cinsel ilişkiyi yasaklamanın yanında ev ödevi olarak verilen ten
masajı (duyusal odak) ile başlayan cinsel görevlerin aşamalı bir dizinidir. Başlangıçta
göğüsleri veya genital bölgeyi uyararak yapılmaz. Sıra ile göğüsler, genital bölge ve en
sonunda da cinsel birleşme gelir.
Terapinin ilk aşaması hastanın cinsel bozukluğunun nedenini tespit etmesine yardımcı
olmaktır. Bazen bu sebep basitçe bilgi eksikliğidir. Seksin, performans olarak
kavramlaşmasına meydan okumak çoğu zaman bilişsel çalışmanın temel meselesidir.
Hastalara yatak odasındaki başarısızlık hakkındaki en kötü korkularını belirleyip tekrar
değerlendirmeleri ve yatak odasının çoğu zaman bireysel problemlerin ve ilişki sorunlarının
ortaya çıktığı bir arena olduğunu anlamaları konusunda yardımcı olmak terapinin önemli
bileşenleridir.
Hastalardan, kafalarının içinde çocukluktan bu yana iki tane kaset olduğunu düşünmeleri
istenir. Çocuk adı verilen kaset kişinin tüm duygusal anılarını bilen bir sırdaştır. Kasetin bir
yüzünde tüm korku ve geri çekilme anıları yer alır (ürkek çocuk). Arka yüzünde tüm mutlu,
çekinmesiz, neşeli anıları yer alır (mutlu çocuk). Ana-Baba denilen kasetin de iki yüzü vardır.
Yargılayıcı ana-baba kasetin, tüm emirlerin ve yasakların, olması gerekenlerin ve
21. gerekmeyenlerin, çocukluktan bu yana aileden, öğretmenden, dinden ve toplumdan eleştirel
biriken tavırların aldığı yüzdür. Bu kasetin diğer yüzü ise özeğitimi sağlayan eğitici ana-
babadır. Böylece duygusal tepkiler çocuk kasetinden gelirken, tavır ve fikirler de ana-baba
kasetinden gelir. Üçüncü bir eleman, yetişkin kasetlerden ve çevreden gelen girdileri, mantıklı
kararlar vermek için işleme tabi tutar.
Terapide yapılacak şeyin, güzel bir seks yaşamak için, neşeli çocuğun yatak odasına
getirilmesi olduğu açıklanır. Bazı yargılayıcı ana-baba ifadelerini, ürkek çocuk, kendini
güvende hissedip, neşeli çocuğun gelip oynaması için yatak odasını terk etsin diye eğitici ana-
baba ifadeleri ile değiştirmektir.
Borderline Kişilik Bozukluğu
Borderline hastalarının tipik şemasında terk edilme, güvensizlik, yetersizlik, beceriksizlik,
hak etme ve mahrumiyet vardır.
Borderline Kişilik Bozukluğunun Bilişsel Terapisinin Amaçları:
Eksiksiz bir geçmiş alın
Kendine zarar verme davranışını ve intihar eğilimini azaltın
Kendilik yatıştırıcı, başa çıkıcı ve hoşa giden davranışları arttırın
Temizlik işleri vb gibi organizasyon becerilerini geliştirecek olan temel yaşam
becerilerini öğretin
Sorun giderme, iletişim, karar verme vb gelişmiş yaşam biçimlerini öğretin
Şema inançlarını belirleyin
Bu inançlara sebep olmuş olan çocukluk ortamlarını tespit edin
Şema inancını kişinin gerçek sesi olmayan içten gelen bir ses olarak belirleyin
Bu fikrin gerçekte kime ait olduğunu tespit edin
Hastayı, kendisine ait gerçek sesi belirlemeye teşvik edin
Çocuklukta, çocukluk ortamları ile başa çıkmak için öğrenilmiş olan davarnışı ve bu
ortamların yarattığı inançları belirleyin
O zamanki ortam ile şu ankini birbirinden ayırın, farklı olan yönler nelerdir konuşun
Diğer davranışları irdeleyin
Yeni davranışçı yaşam becerilerini uygulayın
Davranış deneyimlerinden kazanılan yeni yaşam kurallarını ve yeni şemayı sözlü
olarak ifade edin
Kimlik sorunlarını keşfedin
Zihinsel betimleme, kokular, nesneler vb kullanarak şemayı destekleyen imgeleri
tekrar yapılandırın
Terapinin İlk Evresi:
Problemleri ortaya koyma
Gelişimsel geçmiş
Telafi edici stratejiler
22. Yaşam becerileri
Güçsüzlük şeması
Terapinin Orta Evresi:
Yaşam becerileri
Güvensizlik ve Eksiklik-Sevilmezlik Şeması:
Yetersizlik şeması
Terapinin Son Evresi:
Telafi edici stratejiler
Yaşam becerileri
Eksiklik-sevilmezlik-güvensizlik şeması
Bedensel Engellilik
Engelli hastaların tedavisinde BDT’nin rolü, engellilik durumlarının yanında ortaya çıkan
psikolojik sorunlarında ve kendilerini sakınamadıkları zorluklar karşısında hastalarına
yardımcı olmaktır.
Terapist, hastanın fiziksel engeline aldırmadan yapabileceği ve deneyim kazanabileceği
etkinliklerin çeşitliliğinin farkına varmasına yarımcı olur. Kullanılabilecek diğer davranışçı
teknikler arasında girişkenlik eğitimi verme ve zaman yönetimini öğretme gösterilebilir.
Bilişsel çarpıtmalar, sıkıntı, üzüntü vb subjektif deneyimlere yol açabilir. Bu duyguların
oluşmasına yol açan işlevsiz tahminlere yoğunlaşarak terapist, psikolojik sıkıntının devamına
yol açan bilişsel alt yapıyı bozmaya çalışır.
Bilişsel Çarpıtma Türleri:
Bu düşüncelerin temelinde dünyanın, diğerleri için yaratıldığı düşüncesi yatar. Bu fikir
toplumda var olsa da bu çarpıtmayı yaşayan insanların düşündüğü kadar yaygın ve kötü ruhlu
değildir.
Diğer bir bilişsel çarpıtma kategorisi, yetersizlik duygusu üzerine yoğunlaşır.
Bütüncül Bilişsel Terapi
Bu yaklaşımın merkezinde Malan’ın iki üçgen kavram yatar: Savunma üçgeni – Birey
üçgeni.
Gerçeklik testinde savunmalar, çarpıtmalar içerir ve bu çarpıtmalar gerçekçi olmayan
o.d’lere ve/veya bu düşüncelerin tetiklediği davranışlara yol açar. Savunmayı başlatan
anksiyete ise, belirli dürtülerin ve duyguların tehlikesi hakkındaki şemalar ve varsayımlardan
kaynaklanır. Anksiyeteyi yaratan inançlar birincil, savunma inançları ise ikincil olarak
görülebilir.
23. Saklı duygu ebeveyn(E)
savunma anksiyete öteki(Ö) transfer(T)
Bir inancın avantajlarını ve dezavantajlarını incelemek, savunma fonksiyonlarını ortaya
çıkarabilir ve öncelikli korkular hakkında ipucu verebilir. Savunma inançlarını bilişsel olarak
sorgulamak, genellikle bizi daha birincil inançlara götürecektir. Ayrıca hastanın çağrışımlarını
dikkatlice dinleyerek onların şemaları hakkında birçok ipucu çıkarılabilir.
Şemalara ulaşmak bir ön amaçtır. Asıl amaç bu şemaların değiştirilmesidir. Çocukluk
anıları üzerinde çalışmak her zaman geçerli olmasa da bu süreç için önemli bir bölüm olabilir.
Aslında anıların içeriği değiştirilmez fakat onlara yüklenen anlamlar değiştirilebilir.
Aile Terapisi
Aile Terapisine Yönelik Bilişsel Davranışçı Yaklaşım:
Terapistlerin daha çok üzerinde durdukları şey, aile üyelerine ait düşüncelerin sadece daha
acil olan içeriğini belirlemek olup gizli şemalara veya tekniklerini diğer aile terapisi eğilimleri
ile harmanlama gereksinimine daha önem verirler. Aile ilişkileri, bilişleri, duyguları ve
davranışlarının birbirleri üzerinde karşılıklı bir etkileşim kurdukları kabul edilir. Bu
etkileşimin zirve oluşturmasında dört faktör olduğu belirlenmiştir:
Bireyin, ailedeki etkileşime yönelik kendine ait bilişleri, davranışları ve duyguları
Aile fertlerinden her birinin ona karşı eylemleri
Birkaç aile ferdinin ona karşı birlikte ve her zaman tutarlı olmayan tarzda gösterdikleri
reaksiyonlar.
Diğer aile fertleri arasındaki ilişkilerin nitelikleri
Bilişsel Terapi Üzerine Düşünceler
Biliş düzeyini incelerken, tedavinin ilk aşamasında, terapist el altındaki davranış
repartuarına ve o.d’lere yönelir.
Not: Bilişsel modelin dezavantajlarından biri belli bir gelişimsel psikopatoloji modelinin
eksikliğidir.
24. Klinisyen, gelişimsel müdahaleleri ne zaman uygulayacağını nasıl bilecektir?
Hastanın aklına sürekli olarak geçmişte yaşadığı ve kendisini rahatsız etmeye devam
eden olaylar gelmekteyse
Hastanın gelişimsel geçmişinde doğal olarak kendisini etkilemeye (hasta bu etkiyi
inkar etse bile) devam edebilecek olaylar varsa
Hastanın hayatında işinden ve insanlarla ilişkilerinden kaynaklanan, aralıklarla devam
eden ve onu harap eden unsurlar varsa
Hasta standart bilişsel tedavi müdahalelerine ve ilaç tedavisine cevap vermezse
Duygu yönelmesi veya karşı duygu yönelmesi yoğun veya terapik hedeflere zarar
veriyorsa
Hastanın sınır durum kişilik gibi karmaşık ve ilkel bir kişilik yapısı varsa veya kişilik
çözülmesi varsa