SlideShare a Scribd company logo
1 of 173
Ders: Jeolojik Miraslar
Konu: Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı, Cihanbeyli Traverten
Konileri, Tuz Gölü ve Tuz Gölü çevresindeki başlıca su kaynakları, Beyşehir
Gölü, Eber ve Akşehir Gölleri hakkında genel bir değerlendirme
Hazırlayan: Ali KÜLAH (110204048)
Akademik Danışman: Yrd. Doç. Dr. Beyhan ÖZTÜRK
Aralık, 2014
1
• Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı
• Cihanbeyli Traverten Konileri
• Tuz Gölü ve Tuz Gölü çevresindeki başlıca su
kaynakları
• Beyşehir Gölü
• Eber Gölü
• Akşehir Gölü
2
Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı
3
Jeomorfoloji, Jeololoji, Jeopark, Jeosit,
Jeolojik miras, Jeoturizm nedir?
• Jeomorfoloji: Jeomorfoloji, karalar üzerinde ve denizler altında
litosferin yüzeyinde görülen şekilleri inceleyen, oluşum ve evrimlerini
açıklayan, bunları sınıflandıran, coğrafi yayılış ve gruplanmalarını
nedenleriyle birlikte araştıran bilim dalıdır (Erinç, 1982). Kelime
anlamı yer şekilleri bilimi (geo: yer, morpho: şekil, logos: bilim) olan
jeomorfoloji, yer kabuğu üzerinde, iç ve dış etmen ve süreçler
tarafından meydana getirilen yer şekillerini inceleyen bir bilim dalıdır
(Hoşgören, 1997).
• Jeoloji: Jeoloji geniş anlamı ile yerkürenin güneş sistemi içindeki
durumundan, onun fiziksel özelliği ve kimyasal bileşiminden, iç ve
dış kuvvetler etkisi ile uğradığı değişikliklerde, beş milyar yıllık süre
içindeki oluşum ve gelişiminden, canlıların ilk yaradılışlarından
günümüze kadar geçirmiş oldukları evrimlerinden söz eden tarihsel
bir doğal bilimdir (Ketin, 2005). Jeoloji, kelime anlamıyla “yer bilimi”
demektir. “Geo”: Yer, “Logos” veya “Loji”: Bilim. Genel bir tabirle,
yerkürenin oluşumunu, gelişimini ve şu andaki durumunu konusu
içerisine alır (Ardos, 1996).
4
• "Jeopark" kavramı, 1991 yılında, Fransa'nın Digne Les Bains
kentinde düzenlenen Birinci Uluslararası Jeolojik Mirasın Korunması
Sempozyumu sırasında 30'dan fazla ülkeden gelen 100'ü aşkın
katılımcı tarafından imzalanan bildirgeyle ortaya çıktı.
• Bildirgede de vurgulandığı gibi, o güne değin pek çok ülkede kültürel
mirası ya da belli bir bölgedeki bitki örtüsünü korumaya yönelik
stratejiler uygulanmaktaydı. Ne var ki, bilimsel açıdan önemli,
yerkürenin oluşumuna ışık tutan, ya da estetik değeri olan jeolojik
oluşumların korunmasıyla ilgili herhangi bir önlem alınmamış,
yürürlükte olan pek çok çevre koruma programı, jeolojik oluşumların
bilimsel ve estetik değerini önemseyecek biçimde tasarlanmamıştı.
Oysa, jeolojik miras niteliğindeki yerler, hem yerkürenin oluşumunu
daha iyi anlamamız, hem de bu bilgilerin gelecek kuşaklara
aktarılması bakımından çok önemlidir.
• Jeopark; başta jeolojik miras niteliğindeki öğeler olmak üzere, tüm
doğal ve kültürel mirasın korunmaya alındığı, bu yapılırken
sosyoekonomik kalkınmanın da amaçlandığı, sınırları belirlenebilen
bir bölge anlamını taşımaktadır.
5
• Jeosit: Yer kabuğunun oluşumu veya evrimi sırasındaki bir olayı, bir
süreci veya bir sonucu ortaya koyan, kayaç-mineral-fosil topluluğu,
istif, yerşekli, jeolojik yapı, doku gibi bilimsel belge niteliği ve görsel
güzelliği bulunan doğal varlıklardır (Muğla Valiliği, 2008). Yerküre
üzerinde ender bulunan, bu sebeple oluştuğu zamanın ve olayın
belgesi durumundaki bazı fosil, kaya, yerşekli vb. jeolojik
malzemeler, korunması gereken varlıklardır ve jeolojik sit; Jeosit
olarak bilinirler.
• Jeolojik miras (Jeomiras): Yok olması durumunda bulunduğu
bölgeye ait bilgi ve jeolojik bir belgenin kaybolacağı, nadir bulunan,
yok olma tehdidi altındaki jeosittir (Muğla Valiliği, 2008).
• Jeoturizm: Bir bölgenin, kapsadığı jeosit ve jeolojik miras
vesilesiyle, bilhassa bu jeolojik zenginlikleri görmek amacıyla
gezilmesi ve ziyaret edilmesi faaliyetleridir (Muğla Valiliği, 2008).
Jeoturizm yeni bir eğilimdir ve eğitimsel-bilimsel turizmde yeni bir
boyuttur. Bununla birlikte, ülkelerin veya yörelerin arkeolojik, tarihsel
ve kültürel değerleri Jeoturizm odaklarıyla bütünleştirilerek turizm
daha da özendirici kılınmaktadır.
6
Türkiyedeki Jeopark Alanları
• Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı
• Cihanbeyli Traverten Konileri
• Kula (Manisa) Volkanik Jeoparkı
• Denizli Pamukkale Travertenleri
• Nevşehir Kapadokya Jeoparkı
• Afyon Kalesi (Karahisar Kalesi)
• Valla Kanyonu (Kastamonu)
• Nemrut Krateri
• Menderes Masifi
• Ballıca Mağarası (Tokat)
• Salda Gölü
• Beyşehir Gölü
• Tuz Gölü
7
Kaynak: Türkiyedeki Jeolojik Miras Alanları Gümüş, 2008’den
(Yeşil Atlas Dergisi’nde yayınlanmıştır) 8
Kaynak: JEMİRKO’nun Tespit Ettiği Jeoparkların Türü ve Dağılışı (Kazancı ve Şaroğlu,
2003’den) 9
10
Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı
Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı, İç Anadolu Bölgesi’nde,
Konya il sınırları içerisinde ve il merkezine yaklaşık 100 km uzaklıktadır.
Alan, jeolojik ve jeomorfolojik kaynak değerleri ile adeta bir jeoloji
laboratuvarı özelliği sunmaktadır. Bu kaynak değerlerin yanı sıra
arkeolojik ve tarihi yapılar yönünden de oldukça zengindir.
Potansiyel Jeopark Alanı, Karapınar ilçe merkezinin hemen
doğusunda, yaklaşık 1500 km²‘lik bir jeolojik miras alanı, bu alan
etrafındaki jeositler, arkeolojik ve kültürel sit alanları olarak
değerlendirilmektedir. Jeolojik miras alanı da iki bölümde
değerlendirilmektedir. Bunlardan biri Obruk Platosu, diğeri ise genç
volkanik yapıların bulunduğu Volkanik Bahçe’dir. Bunlara ek olarak
Kumul yapıları da bölge için bir kaynak değerdir.
Potansiyel Jeopark Alanı’nda, Miyosen-Pliosen yaşlı karasal
oluşumlu göl çökelleri yaygındır. Tabanda çakıl taşı, üste doğru marn,
kil, silt, çatlaklı ve boşluklu kireçtaşı birimleri, aradalanmalı olarak
bulunmaktadırlar. Üst Pliosen volkanizması çökelme ortamına silisli
çözeltiler taşımış ve killi, karbonatlı çökeller arasında silis yumruları
oluşmuştur. Bu birim Karacadağ volkanitleri tarafından kesilmektedir.
Karacadağ volkanitleri, açılı uyumsuzlukla Kuvaterner yaşlı alüvyonlar
tarafından örtülmektedir. 11
KonyaKarapınarJeoparkı
12
13
Konya, Karapınar civarının jeolojik haritası ve birimleri
Obruk Platosu
14
Obruk nedir?
Baca veya kuyu şeklinde, keskin köşeli, derin çukurluklara
obruk denir. Derinliği 250-300 m’yi bulabilen obrukların bazılarının
tabanında göl bulunur. Türkiye’de İç Anadolu’nun güneyinde ve
Toroslar’da yaygın olarak obruklar görülür. Ör: İçel’deki Cennet obruğu,
Cehennem göçüğü ve Konya’daki Kızören Obruğu ülkemizdeki en
güzel örneklerdir.
15
Obruk Oluşumu
Kaynak: www.swfwmd.state.fl.us/hydrology/sinkholes/ 16
Obruk Oluşum Süreci
17
Obruk Oluşum Tipleri
18
• Çökme ile obruk oluşum süreci (Collapse Sinkholes) :
19
• Oturma ile obruk oluşum süreci (Subsidence Sinkholes):
20
Konya Karapınar Obruklarının Oluşumu
Karapınar civarında araştırmacıların yaptığı çalışmalarda 𝐶𝑂2
‘ce zengin suyun hareketi sırasında kireçtaşlarını eriterek aşındırıp
taşıması ile yeraltında önce mağaraları; daha ileri aşamada da
obrukları oluşturduğunu belirtmişlerdir. Karapınar dolayındaki obrukların
oluşumunda arazinin litolojik özellikleri, yeraltı suyunun akım yönü;
yeraltısuyunun ve kayacın kimyasal bileşimi ile Pliyosen yaşlı Üzecek
Dağı ve Karapınar dolayındaki diğer volkanların (Karacadağ gibi)
çıkarttığı 𝐶𝑂2 etkilidir.
Bu boşluklar yeryüzüne 20-25m. yaklaşınca, mağaranın marn
ve killi tavanı üzerindeki ağırlığa dayanamayıp çökmekte ve derinlere
doğru yatay kesit alanı büyüyen obruklar oluşmaktadır.
21
22
23
Konya Kapalı Havzası ve Obruk Platosunun Jeolojik
ve Jeomorfolojik gösterimi
Kaynak: Bayarı,2008
24
Konya Obruklarının Fiziksel Gösterimi (Tablo 1)
25
Konya Obruklarının Fiziksel Gösterimi (Tablo 2)
Konya Obruklarından Örnekler
26
27
Çıralı Obruğu
28
Yer
Meyil Obruğu
650
29
İnobası Obruğu
30
Kızören Obruğu
31
Eşeli Obruğu
32
Niğde Boğazı Obruğu
33
Küçük Sekizli Obruğu
34
Timraş Obruğu
May Obruğu
35
Volkanik Bahçe
Karapınar’ın güney ve doğu yöresinde, yaygın olarak genç
volkanik oluşuklar görülmektedir. Sahadaki tektonik hatlarla volkanik
yapıların dağılımı yakından ilgili görülmektedir. Bu hatlar boyunca
yoğunlaşma ve bu hatları takip eden bir dağılım gözlenmektedir.
Söz konusu alan, tamamen açık bir arazidir ve burada birbirine
yakın çok sayıda, farklı özelliklerde ve yaşlarda, doğal güzellikleri
oldukça iyi korunmuş, irili ufaklı pek çok volkanik yapı yüzeylenir.
Türkiye’de bilinen 10 adet maardan 6’sı bu alandadır. Bu
bilinen maarların içerisinde en güzel ve en tanınmış örneklerden en
önemlileri Meke Gölü ve Acıgöl maarlarıdır. Maarlar, volkan
patlamasıyla oluşmuş olan çukurlardır. Maar duvarlarındaki
piroklastiklerde tipik “Base Surge” tabaka şekilleri yer almaktadır. Daha
sonraki süreçlerde bu çukurluklar, su ile dolarak göl haline gelmişlerdir.
Her iki maar da aynı zamanda Ramsar Alanı olup yıl içinde birçok kuş
türü tarafından ziyaret edilmektedirler.
36
Volkanik Bahçe içerisinde Karacadağ, Üzecek Dağı, Meke
Dağı gibi önemli volkanik dağlar bulunmaktadır. KD-GB uzanımlı
Karacadağ’ın GD’sunda ve ona paralel bir hat boyunca bazaltik lav ve
tüflerden oluşan piroklastik koniler sıralanmaktadır. Volkanik koniler
civarında bulunan farklı büyüklük ve şekillerdeki volkan bombaları da
oldukça ilgi çekmektedir. Diatrema türü boru şeklindeki patlama
çukurları da alan içerisindeki volkanik yapılardan biridir. Bunlar
içerisindeki en güzel örnek, Meke Maar’ının güneyinde yeralan Yılanlı
Obruğu’dur
37
38
39
Meke Maarı
• Meke Maarı, Karapınar (Konya) ilçe merkezinin 8 km GD’sunda;
Karapınar Ereğli yolunun 2 km KB’sında yeralmaktadır.
40
Kaynak: Arık, Eylül 2010
41
Meke’de Dört Mevsim
Kaynak: Arık, Eylül 2010
42
Kaynak: Arık, Eylül 2010
Maar ve çevresinin jeolojik özellikleri
43
Maar ve gölün boyutları
Kaynak: Arık, Eylül 2010
44
Meke Maar Gölü içindeki koniler
Kaynak: Arık, Eylül 2010
45
Kaynak: Arık, Eylül 2010
46Kaynak: Arık, Eylül 2010
Meke Maarı’nın Oluşumu
• Meke maarı, Pleistosenden itibaren gelişen iki evreli volkanik
faaliyetle meydana gelmiştir. Birinci evrede volkanik patlama ile
genişçe bir krater oluşmuş ve bu kraterin suyla dolması sonucu göl
oluşmuştur. Yaklaşık 8000 yıl önce meydana gelen ikinci patlama ile
gölün ortasında ikinci koni oluşmuştur.
47Kaynak: Arık, Eylül 2010
Maar’ın Litolojik Özellikleri
• Meke Maarı, göl çevresi; göl içindeki koniler bazaltik ve andezitik
bileşimli piroklastik malzemeden oluşmuştur. Piroklastikler; lapilli,
tüf, kül, volkan bombaları ve temelden koparılan daha eski volkanik
birimlere ait lav parçalarıdır.
48
Kaynak: Arık, Eylül 2010
49Kaynak: Arık, Eylül 2010
• Maarın özellikle doğu ve güneydoğu duvarlarında göl ortamında
sedimantasyon ve proklastiklerin seçici çökelmeleri ile tipik base
surge yapıları gelişmiştir.
50
Kaynak: Arık, Eylül 2010
• Meke Gölü'nün suları K, Mg, Na, Ca sülfat ve klorürleri bakımından
oldukça zengindir. Dolayısıyla mikrobiyolojik canlılar dışında, canlı
yaşamı yoktur. Göl sularından uzun yıllar tuz üretimi yapılmıştır. Son
yıllarda su seviyesinin düşmesi ve buharlaşma ile birlikte gölün
kuruyan bölümlerinde tuz tabakaları oluşmuştur.
51Kaynak: Arık, Eylül 2010
• Göl çevresi geçmiş yıllarda başta adını aldığı Meke kuşları olmak
üzere Angıt, Su çulluğu, İbibik, Kaya kartalı, Mısır akbabaları, Kızıl
şahin, Kınalı keklik, Yeşil karga, Uzunbacak, Kılkuyruklu şakrak gibi
birçok kuş türünün üreme bölgesi iken; suların çekilmesi ile bu
kuşların önemli bir bölümü artık göle gelmemektedir.
52Kaynak: Arık, Eylül 2010
Acıgöl Maarı
Karacadağ'ın eteğinde yer alan Acıgöl, Ereğli-Karapınar
yolunun sağ tarafında olup; yoldan geçenlerin dikkatini çekmektedir.
Büyük çapı 1500m. olan elipsvari bir patlama krateridir. Kraterin
çevresinde piroklastik malzeme yaygındır. Yamaçlarından dik bir
meyille tabanında gölün bulunduğu depresyona inilir. Gölün suyu
tuzludur.
53
Kumul Yapıları
54
Kumul nedir?
• Rüzgarların taşıdığı kumları hızının kesildiği yerlerde yada herhangi
bir engelin gerisinde biriktirmesi ile oluşan kum tepeciklerine denir.
Okyanus yada denizlerin rüzgarlara açık kıyılarında ve çöllerde
oluşur.
55
• Karapınar ve yakın çevresinde gözlenen kumul yapıları, alan
içerisindeki diğer kaynak değerler arasında yer almaktadırlar. Bunlar
kurak iklimlerin tipik yer şekilleridir. Değişen klimatik şartlara bağlı
olarak Konya ve Tuz Gölü Kapalı Havzalarındaki göl seviyelerinin
değişiklik göstermesi, hatta tamamen çekilmesiyle geride hareket
kabiliyeti fazla bir litoloji ortaya çıkmıştır. Buna paralel; kurak şartlara
ve rüzgarın korrazyon etkisine bağlı olarak ülkemizde ender
rastlanan eoliyen şekiller meydana gelmiştir. Bunlar genellikle kum
örtüleri, kum tümsekleri, minyatür barkanlar ve barkan sırtlarıdır.
56
57
Kaynak:
http://www.kesfetmekicinbak.com/atlaskitap/kitapdetay.aspx?kitapid=202&parenti
d=178
58
Kaynak:
http://www.kesfetmekicinbak.com/atlaskitap/kitapdetay.aspx?kitapid=349&parenti
d=318
59
Kaynak:
http://www.tatilmacera.com/wp-content/uploads/2011/04/karapinar-
c%C3%B6l%C3%BC-gezi.jpg
Arkeolojik ve Kültürel Sit Alanları
60
Çatalhöyük Neolitik Kenti (Konya-Çumra)
• UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Alınma Tarihi: 2012
Liste Sıra No: 1405
Listeye Alınma Kriterleri: (II), (IV)
Kategori: Kültürel
Yeri: İç Anadolu Bölgesi, Konya İli, Çumra İlçesi
• İnsanlığın gelişiminde önemli bir evre olan yerleşik toplumsal hayata geçişle birlikte, tarımın
başlangıcı ve avcılık gibi önemli sosyal değişim ve gelişmelere tanıklık eden Çatalhöyük
Neolitik Kenti, Güney Anadolu Platosu’nda yaklaşık 14ha.lık bir alan üzerinde yer almaktadır.
İki höyükten oluşan Çatalhöyük Neolitik Kenti’nin daha uzun olan Doğu Höyüğü, M.Ö. 7400
ve 6200 yılları arasına tarihlenen 18 Neolitik yerleşim katmanından oluşmaktadır. Söz konusu
katmanlarda, sosyal örgütlenmeyi ve yerleşik hayata geçişi simgeleyen duvar resimleri,
rölyefler, heykeller ve diğer sanatsal öğeler yer almaktadır. Batı Höyüğü ise M.Ö. 6.200 ve
5.200 yılları arasına tarihlenen Kalkolitik Döneme ait kültürel özellikler göstermektedir. Bu
özellikleriyle Çatalhöyük, aynı coğrafyada 2000 yıldan fazla bir süredir var olan köylerden
kentsel hayata geçişin de önemli bir kanıtıdır.
• Ortadoğu ve Anadolu’da diğer Neolitik alanlar bulunmuş olmasına rağmen, Çatalhöyük
Neolitik Kenti, kalıntıların boyutu, yaşayan toplumun yoğunluğu, güçlü sanatsal ve kültürel
gelenekler ve zaman içindeki sürekliliğin benzersiz bileşimi ile olağanüstü evrensel değer
taşımaktadır.
61
62
63
Bolluk Gölü Traverten Konileri
(Cihanbeyli Traverten Konileri),
Tuz Gölü ve Tuz Gölü
Çevresindeki Başlıca Su
Kaynakları
64
Traverten nedir?
• Travertenler; jeolojik, jeomorfolojik, hidrografik, klimatolojik ve
biyolojik etkinliklerin bir sonucu ortaya çıkan karbonatlı tortul bir
kayaçtır.
65
Traverten nasıl oluşur?
• Travertenler, 𝐶𝑎𝐶𝑂3olup, 𝐶𝑎+2 ve 𝐻𝐶𝑂3− ‘ce zengin yeraltı sularının
genellikle bir faydan, çatlaktan ya da yarıktan yeryüzüne çıktıkları
yerde fizikokimyasal, biyokimyasal olarak bünyelerindeki 𝐶𝑎𝐶𝑂3’ün
çökeltmesiyle oluşur. Çökeliminde genellikle kalsit ve aragonit
kristali alır.
• 𝐻20 + 𝐶𝑂2 → 𝐻2 𝐶𝑂3
• 𝐻2 𝐶𝑂3 + 𝐶𝑎𝐶𝑂3 → 𝐶𝑎(𝐻𝐶𝑂3)2
• 𝐶𝑎(𝐻𝐶𝑂3)2 → 𝐶𝑎𝐶𝑂3 ↓ +𝐻2 𝑂 + 𝐶𝑂2 ↑
66
Traverten Birikim Şekilleri
67
• Traverten Terası: Kaynak sularının, eğimli bir topografya üzerinde
geçişi sırasında, güzergâhı üzerindeki blok, çakıl gibi engellerle
karşılaşmaları ve bünyelerindeki kalsiyum karbonatı bırakmaları
sonucunda oluşmuş, yarım daire şeklinde, balkon benzeri yapılardır.
• Terasların dış yamaçlarında, havuzlardan taşan suların oluşturduğu
sarkıtlar ve dikitler dikkati çeker. Ülkemizde Antalya, Pamukkale,
Başkale-Akçalı, Çat-Köseler traverten alanlarında güzel örnekleri
vardır.
68
Kaynak:
http://www.kusadasi.tv/wp-content/uploads/pamukkale1.jpg
• Traverten Sırtı: Fay, çatlak veya yarık hattı boyunca yüzeye
çıkan yeraltı sularının, bu tektonik yapıların içinde veya
yeryüzüne çıktıkları yerde, yapının her iki tarafında kalsiyum
karbonatın üst üstte birikmesi ile oluşmuş, enine kesitleri çatı
biçiminde, uzun eksenleri antiklinal şeklinde olan
hidrojeomorfolojik yapılardır.
• Hüdai Hamamı (Sandıklı-Afyon), Uyuz ve Kızık Hamamı
(Afyon), Gazlıgöl (Afyon), Sarıhıdır (Avanos), Köseler (Çat-
Erzurum), Yaprakhisar (Aksaray), Terme (Kırşehir), Sıcak
Çermik, Uyuz Çermik ve Ortaköy Çermiği (Sivas), Reşadiye
(Tokat), Emir kaplıcaları (Kula-Manisa), Gölemezli ve Yenice
(Buldan-Denizli), İmanlar (Eskipazar-Karabük) sırtların
bulunduğu alanlardır.
69
70
Çatlağın ilk oluştuğu durum Traverten sırtının
oluşumu
Traverten sırtının
bugünkü durumu
71
Sarıhıdır (Nevşehir-Avanos) köyü kuzeyinde traverten sırtı
• Traverten Kanalı: Kalsiyum bikarbonatça zengin suların, akış
gösterdiği yönde bünyelerindeki kalsiyum karbonatı bırakmasıyla
oluşturdukları, bazen doğrusal bazen ise kıvrımsal uzanışa sahip,
topografik zeminden yüksekte yer alan kanallardır.
• Traverten kanallarının enine profilleri ‘M’ şeklindedir. Ender traverten
birikim şekillerinden olan kanallar, en tipik olarak Pamukkale de
bulunmaktadır.
72
Kanalın ilk seviyesi Kanalın tabanında ve kenarlarında traverten
çökeliminin devam etmesi sonucunda kanal ilk
seviyesinden daha yukarıya yükselir.
73
Bolluk Gölü (Cihanbeyli-Konya)'nün kuzeyinde termal suların etkisiyle oluşmuş
ölü traverten kanalı.
• Traverten Konisi: Eğim değeri az olan alanlarda yüzeye çıkan
kaynak sularının, bünyelerindeki kalsiyum karbonatı üst üstte
biriktirmesi ile oluşmuş, ters dönmüş tabağı andıran strüktürlerdir.
• Höyük şeklinde görünüşe sahip olan bu traverten birikim şeklinin
boyutları farklıdır. Bazılarının içinde çukurluklar bulunmaktadır.
Krateri hatırlatan bu çukurlukların içleri suyla dolu olabildiği gibi kuru
da olabilmektedir. Ender bulunan traverten birikim şekillerindendir.
• Bolluk (Acıtuz) Gölü havzası, ülkemizde traverten konilerinin en
fazla bulunduğu alan konumundadır. Erzurum ilinin Tekman-
Gökoğlan ve Karaçoban-Burnaz köyü çevresinde içlerinde göllerin
bulunduğu traverten konileri vardır. Seydişehir-Kavakköy batısı
traverten konilerinin tespit edildiği sahalardan biridir.
74
75
Otlukbeli Gölü (Erzincan) çevresinde yer alan traverten konisi
• Mağara Travertenleri: Bunlar sarkıt, dikit, sütun, duvar ve perde
damlataşı, flama, oolit, pizolit gibi suların damlaması ve sızması ile
oluşan çökelimlerdir. Karstik mağaraların tavan, taban ve
duvarlarında yer alan değişik boyuttaki birikimlerdir. Ülkemizdeki
birçok mağarada bu oluşumlara rastlanılmaktadır.
76
Pamukkale (Denizli) Kaklık Mağarası’nda yer alan Mağara
travertenleri
Kaynak:
http://www.pamukkale.8m.com/kaklikmagara1.jpg)
77
• Traverten Köprüsü: Akarsu vadisindeki kaynakların çökelttiği
travertenlerin vadinin diğer yamacına doğru genişlemesi sonucu
oluşmuş olan yapılardır. Traverten köprüleri, vadinin her iki
yamacında bulunan traverten koni ve sırtlarının karşılıklı birleşmesi
ile de oluşabilmektedir.
• Diyadin termal kaynaklarının bulunduğu alanda Murat vadisi
üzerinde, iki adet traverten köprüsü oluşmuştur. Köprüler, Köprü
Çermik kaynakları kuzeybatısındadır. Kudret Köprüsü olarak
adlandırılan en kuzeydeki köprü, Murat Nehri batısındaki Altınkilit,
Taşbasamak gibi köyleri Diyadin’e bağlamaktadır. Köprü, karayolu
köprüsü gibi kullanılmaktadır. 15 m genişliğinde ve 20 m
uzunluğundadır. Bu köprünün 100 m güneyinde 30 m uzunluğunda
ve 7 m genişliğinde başka bir köprü daha vardır. Akarsu vadisi
yamacındaki sırtların birleşmesi ile oluşmuşlardır.
78
Diyadin-Köprü Çermik kuzeybatısında Murat Irmağı üzerindeki traverten
köprüsü. Murat Irmağının köprüye giriş yaptığı kesimden bir görünüş.
• Türkiye’deki en önemli traverten köprüsü, Konya-Hadim ilçesindeki
Göksu üzerindeki Yerköprü’dür. Yerköprü, Karasu kaynağı tarafından
oluşturulmuştur. Göksu Nehri, 500 m kadar bu traverten köprüsünün
altında sifon yaparak akış göstermektedir.
79
Kaynak:
http://www.trekearth.com/gallery/Middle_East/Turkey/Mediterranean/Karaman/Hadim/ph
oto620663.htm
• Traverten Bacası: Yüksek basınçlı kaynakların çıkış ağzı etrafında,
travertenlerin dairesel şekilde tortulanması ile oluşmuş, baca
görünümündeki traverten birikim şekilleridir.
• Bacaların bazılarının içinde düşey veya verev yönde gelişmiş, çapı
değişik su çıkış kanalı bulunur. Bazılarında bu kanal tıkanmış
haldedir. Termal sular, aralıklı olarak buralardan fışkırarak yüzeye
çıkarlar.
• Eski traverten bacaları zamanla aşınarak mantarkaya şeklinde bir
görünüş alırlar.
80
Sındırgı-Hisaralan termal kaynakları
tarafından oluşturulmuş traverten
bacaları.
Otlukbeli Gölü (Otlukbeli-Erzincan)
güneyindeki eski traverten bacası. Bu
birikim şekli etrafındaki sahanın
aşınmasıyla mantarkaya görünümünü
almıştır.
81
Türkiye’de Travertenlerin Bulunduğu Alanlar
Bolluk (Acıtuz) Gölü Travertenleri
Cihanbeyli’nin güneyinde Boluk ya da Bolluk Gölü olarak
bilinen gölün içinde ve çevresinde yer alırlar. Travertenler, koniler
oluşturacak şekilde tortulanmıştır. Yaklaşık 12 𝑘𝑚2 ’lik alana dağılmış
olan konilerin sayısı 63 tanedir. Koniler 1-30 m nispi yükseklikte ve
3-500 m çapındadır. Dairesel ve elipsoit şekle sahip koniler, tektonik
hatlarla uyumlu bir şekilde dizilmişlerdir. Bugüne kadar dünyada emsal
olabilecek başka bir alan tespit edilmemiştir. Bazı konilerin içinde göller
bulunmaktadır. Konilerin bir kısmı tahrip olmuş eski koni özelliği
taşırken, bir kısmı oluşum halindedir.
82
83
Bolluk (Acıtuz) Gölü içinde ve çevresinde birçok traverten konisi
bulunmaktadır.
84
Cihanbeyli traverten konisi
85
Çeşitli koni tipleri
86
Traverten konilerine Bozdağ'dan genel bakış
87
88
Kaynak: http://ankarafotosafari.blogspot.com.tr/2011/10/bolluk-golu-celil-bogaz-
gezisi_16.html
89
Kaynak: http://ankarafotosafari.blogspot.com.tr/2011/10/bolluk-golu-celil-bogaz-
gezisi_16.html
90
Kaynak: http://ankarafotosafari.blogspot.com.tr/2011/10/bolluk-golu-celil-bogaz-
gezisi_16.html
91
Kaynak: http://ankarafotosafari.blogspot.com.tr/2011/10/bolluk-golu-celil-bogaz-
gezisi_16.html
Tuz Gölü
• 26 hidrolojik havzaya ayrılan Türkiye’nin en büyük ve önemli havzalarından
birisi Konya Kapalı Havzası’dır. Yüzölçümü 5,3 milyon hektar (53.830 𝑘𝑚2)
olan Konya Kapalı Havzası’nda yer alan Tuz Gölü, günümüzde yaklaşık 130
bin hektarlık (1300 𝑘𝑚2
) bir alanı kaplamakta ve bu açıdan Türkiye’nin ikinci
büyük gölü konumundadır. Etrafındaki irili ufaklı göller ile önemli sulak
alanlarından birisi olan ve jeolojik bakımdan tektonik kökenli bir yapıya
sahip Tuz Gölü ve çevresi, Ramsar kriterlerine göre “A Sınıfı” bir sulak
alandır.
• Tuz Gölü, doğudan Kızılırmak masifi, güneyden Obruk, batıdan Cihanbeyli
ve kuzeyden Haymana platolarıyla çevrili çukurun kuzeydoğusundaki en
alçak kesiminde yer almaktadır. Tuz Gölü, büyük bir araziyi kaplamasına
karşın ülkemizin en sığ gölü olup, gölün derin yerlerinde 0,5 m
yüksekliğinde su toplanmaktadır. Suyun bol olduğu bahar aylarında göl
çevresi 164.200 hektar alana ulaşmaktadır. Kapalı bir havzada yer alan
gölün çevresinin dışarıya akıntısı yoktur. Rakımı 905 metreye ulaşan Tuz
Gölü ve çevresi, yıllık ortalama 324 𝑚𝑚 𝑚2’lik yağış miktarı ile ülkemizin
en kurak coğrafyasında yer almaktadır.
• Tuz Gölü İç Anadolu Bölgesi’nde Ankara, Konya ve Aksaray illerinin
sınırlarının kesiştiği yerde yer alır.
• Tuz Gölü’nün derinliği en fazla 2 m’yi bulur.
• Tuz Gölü, Lut Gölü’nden sonra ̴ %33’lük tuz oranıyla; dünyanın en tuzlu
ikinci gölü olma özelliği gösterir.
• Türkiyenin toplam tuz üretiminin %55’i bu gölden sağlanır.
• Tuz Gölü, 1915 yılından beri % 85 oranında küçülmüştür.
92
93
Kaynak:
http://www.turkiye-rehberi.net/t%C3%BCrkiye-il-s%C4%B1n%C4%B1rlar%C4%B1-
haritas%C4%B1
94
Kaynak:
http://www.archatlas.org
95
Kaynak:
http://www.kesfetmekicinbak.com/atlaskitap/kitap
detay.aspx?kitapid=152&parentid=130
96
Kaynak:
http://www.cnnturk.com/2008/turkiye/09/10/tuz.golune.sadakat.yolculugu/493033.0/ind
ex.html
97
Kaynak:
www.turizmtrend.com
98
Kaynak:
http://www.internethaber.com/tuz-golu-kirmizi-yosun-arastirma--448278h.htm
99
Kaynak:
http://www.yenisafak.com.tr/yerel/tuz-golunde-hasat-suruyor-680976
• Tuz Gölü, Van Gölü’nden sonra alan büyüklüğü bakımından
Türkiye’nin ikinci büyük gölü konumundadır. Kapalı bir havzada yer
alan göl, jeolojik olarak tektonik kökenlidir. Suyun bol olduğu bahar
aylarında 164.000 hektara ulaşan, yazın ise kuruyan göl; yağış, yer
altı suyu ve yüzey akımıyla beslenmektedir. Dolayısıyla Tuz Gölü ve
çevresinin en önemli su kaynakları, bölgenin aldığı yağış ile bölgede
yer alan diğer akarsu ve göllerdir.
• İnsuyu, Peçeneközü Deresi ve Melendiz Çayı, Tuz Gölü’nü besleyen
akarsulardır. Bu akarsuların dışında, 150 km uzunluğundaki Konya
ana tahliye kanalıyla taşınan atık sular sebebiyle doğal olmayan bir
su girişi olmaktadır. Bunun yanında Konya Kapalı Havzası’ndaki
diğer yer altı suları, Tuz Gölü’nü besleyen diğer kaynaklardır.
100
101
Tuz Gölü’ne doğalgaz deposu nasıl yapılacak ?
Kaynak: http://enerjienstitusu.com/medya/tuz-golu-dogalgaz-
deposu-cinli-firma.jpg
Tuz Gölü’nün çevresindeki başlıca su kaynakları:
• Bolluk Gölü: Cihanbeyli yerleşiminin yaklaşık 10 km güneyinde,
Tuz Gölü’nün ise yaklaşık 28 km güneybatısında yer alan Bolluk
Gölü 1992 yılında 1. derecede sit alanı ilan edilmiştir. Ortalama alanı
1.150 hektar olan gölde, Alkim şirketi tarafından sodyum sülfat ve
sodyum klorür üretimi yapılmaktadır. Sulak alan çevresinde yaygın
olarak kuru hububat tarımı yapılmaktadır. Gölü besleyen su
kanalının getirdiği kirlilik gölü olumsuz yönde etkilemektedir. Kanal
vasıtasıyla besin değeri yüksek suların göle ulaşması nedeniyle
gölün ucundaki tuzcul bitki örtüsü, gölü hızla bir tatlı su bataklığına
dönüştürmektedir.
102
103
Kaynak:
http://www.kesfetmekicinbak.com/atlaskitap/kitapdetay.asp
x?kitapid=156&parentid=130
104
105
Kaynak:
http://www.outdoororacle.com/GaleriDetay.aspx?id=4&Bolluk-Golu
• Tersakan Gölü: Cihanbeyli yerleşiminin yaklaşık 10 km
güneydoğusunda, Tuz Gölü’nün 14 km güneybatısında yer
almaktadır. 1992 yılında 1. Derece Sit Alanı ilan edilen Tersakan
Gölü yaklaşık 1.100 hektarlık bir alana sahiptir. Bolluk Gölü gibi
Tersakan Gölü’nden de sodyum sülfat üretimi yapılmaktadır. Göl
günümüzde tamamen kuruma tehlikesi ile karşı karşıyadır.
106
107
Kaynak:
http://www.kesfetmekicinbak.com/%28S%28utrrcz55oxpq0k55wfkhvr
55%29%29/atlaskitap/kitapdetay.aspx?kitapid=253&parentid=229
108
109
Kaynak:
www.yerturk.com/yer-tersakan-golu.html
• Düden Gölü: Kulu ilçesinin 3 km batısında, Tuz Gölü’nün yaklaşık
15 km kuzey batısında yer alan sığ bir göldür. Hafif tuzlu suya sahip
gölün ortalama alanı 860 hektardır. Su girişi, Değirmenözü Deresi
(Kulu) ile olmaktadır. Göl suyunu boşaltacak bir dere veya kanal
bulunmamaktadır. Ayrıca göl üzerindeki mevcut adaların üzeri otla
kaplıdır. Bu bölge çok sayıda Yaz ördeği, Pasbaş pakta, Dikkuyruk,
Kılıçgaga, Büyükcılbıt, Akdeniz martısı, Gülen sumru adı verilen
yabani kuş türlerini barındırdığı yaban hayatından dolayı Düden
Gölü bir kuş gözleme istasyonudur. Göl kış mevsiminde tamamen
donmaktadır.
110
111
Kaynak:
http://www.hakimiyet.com/kultur-yasam/duden-golu-yagis-bekliyor-
h9032.html
• Barajlar: Tuz Gölü ve çevresindeki arazinin düz bir topoğrafyaya
sahip olması ve bundan dolayı yeterli akarsu bulunmaması, bu
bölgede baraj yapımını önlemiştir. Bölgede bulunan az sayıda baraj
arasında Mamasın Barajı, Eşmekaya Bendi, Cihanbeyli Göleti ve
inşası süren Peçenek Barajı yer almaktadır.
112
113
114
Kaynak:
http://www.konhaber.com/yeni/haber-185149-GUNCEL-Cihanbeyli-
Goletine-16-bin-yavru-balik.html
Beyşehir Gölü
115
Beyşehir ilçesinin kuzeyinde, Şarkikaraağaç ilçesinin güneyinde,
Sultan ile Anamas Dağları arasındaki tektonik çukurlukta yer alan ülkemizin en
büyük tatlı su gölü ve üçüncü büyük gölüdür.
Göl alanı toplam 653 km², uzunluğu 45 km, en geniş yeri 25
kilometredir. Suları tatlı olup, derinliği en çok 10 m civarındadır. Çevresi,
yüksekliği 2000 metreyi aşan dağlarla çevrilidir. Deniz seviyesinden yüksekliği
ise 1115 metredir. Fazla gelen sular, yapılan bir kanalla doğrudan Çarşamba
Suyuna verilir. Konya Ovasının sulanması için Beyşehir kazası yanında büyük
bir regülatör yapılmıştır.
Gölün tabanı neojen göl tortuları ile doludur. Gölde 32 adet ada ve
adacıklar vardır. Bunlardan bazıları; İğdeli, Akburun, Kızkulesi, Mada, Yılanlı,
Külbent adalarıdır. Gölde bol miktarda balık vardır. Gölü besleyen 27 adet çay
ve dere vardır.
Gölde tatlısu levreği, sazan, sarıbalık ve çiçekbalığı yaşamaktadır.
Adalarda ve sığ kıyılarda pelikan, dalgıç, balıkçıl ve yaban ördekleri kuluçka
yapmakta, göçler sırasında çeşitli türden su kuşları sürüler halinde göle
uğramaktadır.
Beyşehir ilçesi, Adaköy Kasabasında Beyşehir Gölü kenarında Absıngır Sazlığı,
Karadiken Köyü yakınlarında Beyşehir Gölü kenarında Karadiken Sazlığı,
Yeşildağ Kasabasında, Beyşehir Gölü‟nün kıyılarında Gür Sazlığı ve Bayatan
Sazlığı vardır.
116
Kaynak:
http://www.konya.com/cografi-konum-h53.htm 117
118Beyşehir Gölü (Kaynak: http://www.panoramio.com/photo/15702259)
119
Kaynak:
http://www.haberler.com/anamas-dagi-nda-buyuleyici-guzellik-5424429-haberi/
120
Kaynak:
http://www.sultandagi.gov.tr/default_B1.aspx?content=191
121Kaynak: www.turizmtrend.com
122
http://www.kesfetmekicinbak.com/%28S%28cacnyd55dt2eat45gzj1bp45%29%29/
atlaskitap/kitapdetay.aspx?kitapid=155&parentid=130&Page=2
123
Kaynak:
http://www.kesfetmekicinbak.com/%28S%28jh5eg045ooavcrziakx2vb55%29
%29/atlaskitap/kitapdetay.aspx?kitapid=439&parentid=431
124
125
Kaynak:
http://egitimcihaber.net/gezi-
tatil/2010/02/19/beysehir-golu/
126
Kız Kalesi Adası
(Kaynak: http://dunyarehberi.blogspot.com.tr/2012/12/kz-kalesi-adas-
beysehir-golu-beysehir.html)
127
Kaynak: http://www.forumgercek.com/ic-anadolu/75387-anadolu-nun-
unutulmus-topragi-mada-adasi-kazak-adasi.html
128
Kızıl Ada (Kaynak: http://www.panoramio.com/photo/3025499)
129
Karadiken sazlığı(Kaynak: http://konyalife.com.tr/haber/beysehirde-foto-safari-
4195.html)
Eber Gölü
130
131
Eber ve Akşehir Gölleri Lokasyon Haritası
• Afyon ili, Çay ve Bolvadin ilçesi sınırları içerisinde 150 𝑘𝑚2
yüzölçümüne sahip Eber Gölü, Akarçay ve Sultandağlarından gelen
kaynak suları ile beslenmektedir. Derinliği 3.98m. denizden
yüksekliği ise 966.98 m. dir.
• Eber Gölü bir zamanlar kuş cenneti görünümünde ve yüzeyinde su
çiçekleriyle bezenmiş bir bahçe iken, bugün yanına yaklaşılmayacak
kadar kirletilmiştir. Eber Gölü’nü tehdit eden en büyük unsurlar Afyon
şehrinin atıkları, süt endüstrisi, Şeker ve Alkoloid Fabrikalarının
atıklarıdır. Diğer bir tehdit unsuru da, atıkların Eber Gölü’nde
biriktikten sonra gölün arıtma vazifesi görmesi ve bu nedenle de
süzülen temiz suyun Akşehir Gölü’ne akıtılmasıdır. Gölün derinliği
bugün 1.70 metreye kadar düşmüştür. Önlem alınmadığı takdirde
daha da düşeceği bir gerçektir.
• Gölde; ekonomik değeri en yüksek olan kamış üretimi, sazan, turna
ve aynalı sazan balığı bulunmaktadır. Ayrıca gölün av turizmi
içermesi nedeniyle de İl dışından birçok kişinin av evleri yapmasına
neden olmuştur.
• Eber Gölü Konya Kültür ve Tabiat Varlıkların Koruma Kurulunun
22.6.1992 gün ve 1359 sayılı kararıyla 1.derece Doğal Sit Alanı ilan
edilmiştir.
132
133
Kaynak: http://www.cografya.gen.tr/tr/afyonkarahisar/
AfyonkarahisarİliSiyasiHaritası
134
EberveAkşehirGölleriÇevresininJeolojiHaritası
135
Sultandağı Fayı'nın GD-KB yönlü uzantısı ve fay diklikleri
136
EberveAkşehirGölleriÇevresininFizikiHaritası
137
Eber Gölü kuzeyinde eski göl falezleri ve eski kıyı çizgisi
138
Kaynak: http://www.afyonhaber.com/manset/gizli-cennet-eber-golu.htm
139
Kaynak: http://www.afyonhaber.com/manset/gizli-cennet-eber-golu.htm
140
Kaynak: http://www.afyonhaber.com/manset/gizli-cennet-eber-golu.htm
141
Kaynak: http://www.afyonhaber.com/manset/gizli-cennet-eber-golu.htm
142Kaynak: http://www.afyonhaber.com/manset/gizli-cennet-eber-golu.htm
Akşehir Gölü
143
144
Akşehir ve Eber Gölleri Lokasyon Haritası
• Akşehir Gölü, Sultan dağları ile Emir dağı arasındaki çöküntü
alanında yer alır. Akşehir ilçesinin yanında İç Anadolu Bölgesi'nde
bulunan bir göldür. İdari olarak Konya ve Afyonkarahisar illeri
sınırları içerisinde yer almaktadır.
• Akşehir Gölünün kapalı bir göl olması ve buharlaşmanın etkisi
sebebiyle tuzlu bir özellik göstermektedir. Kıyılardan göle karışan
tatlı su kaynaklarının bolluğu, kıyılarda suyun tatlılaşmasını sağlar.
Tuzluluk orta kesimlerde ve kuzeydoğuda daha belirginleşir.
• Göl, Sultan dağlarından inen mevsimlik ve sürekli akarsular, göl
çevresindeki akiferlerin yer altı suyu akımı ile göl alanına düşen
yağışlarla beslenmektedir. Boşalımı ise, göl yüzeyinden buharlaşma
ve sulama amacıyla alınan sularla olmaktadır.
• Gölün geçmişte Taşköprü çayı vasıtasıyla Eber Gölü ile olan
bağlantısı, Eber gölü çıkışına DSİ'nce inşa edilen regülatör ve
sulama kanalları ile kesilmiştir.
• Göldeki su seviyesi ve göl alanı yıllara ve mevsimlere göre büyük
değişiklikler göstermektedir.
145
• Gölün kapladığı alan, 15 yıl öncesine kadar 350 km²'dir. Aşamalı
olarak yok olmuş göl 2008 yılında adeta bir çöl olmuştur. Kaçak
kuyular, kuralsız sulama teknikleri, göletler ve gölü besleyen
nehirlerin üzerine inşa edilen yapıların tamamı Akşehir gölünün
kurumasına neden olmuştu. Göl kayboldukça, bölgenin ekosistemi
de değişmiş bulunmaktadır. 2009 yılında yaklaşık 30 kilometrekare
alana ulaşan Akşehir Gölü’nün bu yıl (2010) Mayıs Ayında yapılan
ölçümlerde kapladığı alan 80 kilometrekareye ulaşmıştır. Göl’ün
yaklaşık su seviyesi derinliği ise 2010 yılı Mayıs ayında 1,5-2 m
olarak ölçülmüştür.
• Geçen yılda olduğu gibi bu yıl da (2010) yağışların mevsim
normallerinin de üzerinde seyretmesi Akşehir Göl’ündeki su oranını
artırmıştır. Akşehir Göl’ünde meteorolojik parametrelerin kayıt altına
alınmaya başlandığı 1930 yılından bu yana; bilhassa son 8 yılda,
Akşehir civarındaki yağışların azalmasıyla, su oranının düştüğü
görülmektedir. Göldeki su seviyesinin düşmesini etkileyen
faktörlerden bir diğeri ise su kullanım oranlarının olduğu
bilinmektedir.
146
• Akşehir Gölü’nün kaderinin sadece yağmura bırakılması çözüm
olmadığından dolayı göl için bazı projeler hazırlanmıştır.
• Akşehir ve Eber Göllerinde bozulma, ekolojik dengenin yeniden
tesis edilmesi ve alanın uygun bir şekilde yönetilmesinin sağlanması
amacıyla; Akşehir ve Eber Gölleri için “Akşehir-Eber Gölleri Sulak
Alan Yönetim Planı Projesi ” hazırlanmıştır (2008) ve çalışmalar
Çevre ve Orman Bakanlığımız tarafından başlatılmıştır.
147
Akşehir-Eber Gölleri Sulak Alan Yönetim Planı
Projesi (2008-2012)’nin hedefleri:
• Göllerdeki su dengesini yeniden oluşturabilmek için göllerin mevcut
su kaynaklarıyla beslenmesinin sağlanmasıdır.
• Göller ve gölleri besleyen sulardaki kirliliğin mümkün olan en az
seviyeye indirilmesidir.
• Sulak alan ekosisteminin ve biyolojik çeşitliliğinin korunarak
geliştirilmesi ve iyileştirilmesinin sağlanmasıdır.
• Sulak alanlardaki su ürünleri potansiyelinin yeniden kazanımıdır.
• Tarımda (Hayvancılık dahil) sürdürülebilirliğin sağlanmasıdır.
• Alternatif gelir kaynaklarının geliştirilmesidir.
• Sulak alan yönetim planının etkin olarak uygulanması amacıyla
yörede yaşayan halkın çevre bilincinin artırılmasıdır.
148
149
KonyaİliSiyasiHaritası
Kaynak: http://www.cografya.gen.tr/tr/konya/
150
AkşehirveEberGölleriÇevresininJeolojiHaritası
151
A)Türkiye ve yakın çevresini etkileyen önemli fay sistemleri. B)Akşehir Fay Zonu ve bu zon içinde
gelişmiş önemli depremleri gösteren yalınlaştırılmış harita.
152
153
AkşehirveEberGölleriÇevresininFizikiHaritası
154
Akşehir Gölü'nde 1975, 1985, 1995, 2005 ve 2010 yıllarında gölün yüzey alanındaki
değişim
155
Akşehir Gölü'nde 1975 ile 2010 yılları arasında alansal değişim
156
Akşehir Gölü'nün farklı yıllarda çekilmiş görüntüleri
157
158
2006
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
159
2006
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
160
2006
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
161
2006
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
162
Haziran
2007
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
163
Eylül
2007
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
164
2008
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
165
2009
Kaynak: http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu
166
Kaynak:
http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/nasre
ddin-hoca/nasreddin-hoca-fikralari?start=7
167
Kaynak: http://www.aksehirpostasi.com/Haber/Ya_tutarsa_golu_ya_kurursa-834
(Erişim: Aralık,2014)
168
Kaynak:
http://www.pervasiz.com.tr/images/haberler/anma_ve_mizah_gunleri_basliyor_h8138.jpg
(Erişim: Aralık,2014)
169
Kaynak:
http://www.aksehirtarim.gov.tr/Haber/KirazL
ogo.jpg (Erişim: Aralık, 2014)
• Öztürk, A vd. (2010). Konya bölgesindeki jeolojik miras alanlarından
Karapınar obrukları. Uluslararası Jeoloji Koruma Sempozyumu. 15-19 Eylül.
• Arslan, A., Diken A., (2011). Konya ilindeki jeolojik miras alanlarından
örnekler. I. Konya Kent Sempozyumu. 26-27 Kasım.
• Arık, F., vd. (2010). Yokolmakta olan nazar boncuğumuz Meke Maarı
(Konya-Karapınar). Uluslararası Jeoloji Koruma Sempozyumu. Eylül 2010.
• Gürler, G., Timur, E., (2007).Jeoparkların koruma-kullanım yöntemlerinin
belirlenmesi; Karapınar Potansiyel Jeopark alanı için bir değerlendirme,
Türkiye. Proceeding of the second international symposium on develoment
within Geoparks-Enviromental protection and education. Lushan-Jiangxi
Province, China. 12-15 June.
• Tuncay, M., "İlköğretim 7.sınıf öğrencilerinin Yatağan Jeopark projesine
yönelik yaşantı ve tutumları", Yüksek Lisans Tezi, Mehmet Akif Ersoy
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İlköğretim Ana Bilim Dalı, Sosyal
Bilgiler Öğretmenliği Tezli Yüksek Lisans Programı, Burdur, 2011.
• Wibledon, W.A.P and Smith- Meyer, S., (2012). "Geoheritage Europe and its
conservation, PreGEO, 405 pp, Oslo, September 2012.
• Sür, Ö., "Türkiye'de volkanizma ve volkanik şekiller".
• MTA Genel Müdürlüğü’nün Ortaya Çıkardığı Yeni Bir Kara Elmas Yöresİ
“KONYA–KARAPINAR Kömür Sahası” MTA Genel Müdürlüğü Karapınar
Kömür Rezervi Raporu, 2012.
170
• Polat, S., (2011). "Türkiye'de traverten oluşumu, yayılış alanı ve korunması",
Marmara Coğrafya Dergisi, 23, s. 389-428, İstanbul, Ocak 2011.
• Erol, O., (1967). "Cihanbeyli güneyinde, Bolluk gölü çevresindeki traverten
konileri", Türk Coğrafya Dergisi, 68, s. 24-25, 1967.
• Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı 2014-2018, Türkiye
Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tabiat Varlıkları Koruma Genel
Müdürlüğü.
• Gündoğan, İ., Helvacı, C., (1996). "Geology, Hydrochemistry, Mineralogy
and Economic Potential of the Bolluk Lake (Cihanbeyli- Konya) and the
Adjacent Area", Tr. J. of Earth Sciences, 5, 91-104, TÜBİTAK, 1996.
171
• Yazıcı, H., Arıbaş, K., (2002). "Beyşehir gölü adalarında nüfus, yerleşme ve
ekonomik faaliyetler", Coğrafya Dergisi, 10, s. 33-54, İstanbul, 2002.
• Kaya, A. G., Kılcı, H., "Konya İl Çevre Durum Raporu", Türkiye Cumhuriyeti
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Konya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, ÇED
Hizmetleri Şubesi, 2011.
• Sultandağı tanıtım
(http://www.sultandagi.gov.tr/default_B1.aspx?content=191)
• Beyşehir Gölü Milli Parkı
(http://www.milliparklar.gov.tr/mp/beysehirgolu/index.htm)
172
• Bahadır, M., (2013). "Akşehir Gölü'nde alansal değişimlerin uzaktan
algılama teknikleri ile belirlenmesi", Marmara Coğrafya Dergisi, 28, s. 246-
275, Temmuz 2013.
• Bahadır, M., (2012). "Eber ve Akşehir göllerinin kıyı alanları yönetimi",
Coğrafi Bilimler Dergisi, 10(1), s. 63-88, 2012.
• Kocayiğit, A., vd. "3 Şubat 2002 Çay (Afyon) depreminin kaynağı ve ağır
hasarın nedenleri: Akşehir Fay Zonu (Jeolojik ön rapor)", ODTU,
Mühendislik Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Teknik Araştırma Birimi,
Şubat 2002.
• Akşehir Gölü
(http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu) (Makale, 06
Haziran 2010 tarihine aittir)
• Eber Gölü
(http://www.afyonkulturturizm.gov.tr/TR,63440/goller.html)
173

More Related Content

What's hot

High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...
High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...
High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...Pradeep Redddy Raamana
 
Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118
Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118
Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118Wei Fu
 
RedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with Redis
RedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with RedisRedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with Redis
RedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with RedisRedis Labs
 
LAS16-200: SCMI - System Management and Control Interface
LAS16-200:  SCMI - System Management and Control InterfaceLAS16-200:  SCMI - System Management and Control Interface
LAS16-200: SCMI - System Management and Control InterfaceLinaro
 
GPU Virtualization in Embedded Automotive Solutions
GPU Virtualization in Embedded Automotive SolutionsGPU Virtualization in Embedded Automotive Solutions
GPU Virtualization in Embedded Automotive SolutionsGlobalLogic Ukraine
 
Risc and cisc eugene clewlow
Risc and cisc   eugene clewlowRisc and cisc   eugene clewlow
Risc and cisc eugene clewlowManish Prajapati
 
Beyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded Software
Beyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded SoftwareBeyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded Software
Beyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded SoftwareMiro Samek
 
The Yocto Project
The Yocto ProjectThe Yocto Project
The Yocto Projectrossburton
 
FreeSWITCH Modules for Asterisk Developers
FreeSWITCH Modules for Asterisk DevelopersFreeSWITCH Modules for Asterisk Developers
FreeSWITCH Modules for Asterisk DevelopersMoises Silva
 
Automotive embedded systems part1 v1
Automotive embedded systems part1 v1Automotive embedded systems part1 v1
Automotive embedded systems part1 v1Keroles karam khalil
 
Xen & the Art of Virtualization
Xen & the Art of VirtualizationXen & the Art of Virtualization
Xen & the Art of VirtualizationTareque Hossain
 
Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7
Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7
Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7VCP Muthukrishna
 

What's hot (20)

Embedded Linux Kernel - Build your custom kernel
Embedded Linux Kernel - Build your custom kernelEmbedded Linux Kernel - Build your custom kernel
Embedded Linux Kernel - Build your custom kernel
 
QNX OS
QNX OSQNX OS
QNX OS
 
High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...
High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...
High performance computing tutorial, with checklist and tips to optimize clus...
 
Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118
Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118
Reliability, Availability, and Serviceability (RAS) on ARM64 status - SAN19-118
 
Introduction to ARM Architecture
Introduction to ARM ArchitectureIntroduction to ARM Architecture
Introduction to ARM Architecture
 
Linux systems - Getting started with setting up and embedded platform
Linux systems - Getting started with setting up and embedded platformLinux systems - Getting started with setting up and embedded platform
Linux systems - Getting started with setting up and embedded platform
 
EMBEDDED C
EMBEDDED CEMBEDDED C
EMBEDDED C
 
RedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with Redis
RedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with RedisRedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with Redis
RedisConf18 - Techniques for Synchronizing In-Memory Caches with Redis
 
LAS16-200: SCMI - System Management and Control Interface
LAS16-200:  SCMI - System Management and Control InterfaceLAS16-200:  SCMI - System Management and Control Interface
LAS16-200: SCMI - System Management and Control Interface
 
GPU Virtualization in Embedded Automotive Solutions
GPU Virtualization in Embedded Automotive SolutionsGPU Virtualization in Embedded Automotive Solutions
GPU Virtualization in Embedded Automotive Solutions
 
Risc and cisc eugene clewlow
Risc and cisc   eugene clewlowRisc and cisc   eugene clewlow
Risc and cisc eugene clewlow
 
Beyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded Software
Beyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded SoftwareBeyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded Software
Beyond the RTOS: A Better Way to Design Real-Time Embedded Software
 
The Yocto Project
The Yocto ProjectThe Yocto Project
The Yocto Project
 
FreeSWITCH Modules for Asterisk Developers
FreeSWITCH Modules for Asterisk DevelopersFreeSWITCH Modules for Asterisk Developers
FreeSWITCH Modules for Asterisk Developers
 
Automotive embedded systems part1 v1
Automotive embedded systems part1 v1Automotive embedded systems part1 v1
Automotive embedded systems part1 v1
 
Xen & the Art of Virtualization
Xen & the Art of VirtualizationXen & the Art of Virtualization
Xen & the Art of Virtualization
 
Hacking QNX
Hacking QNXHacking QNX
Hacking QNX
 
Embedded Operating System - Linux
Embedded Operating System - LinuxEmbedded Operating System - Linux
Embedded Operating System - Linux
 
Qemu Introduction
Qemu IntroductionQemu Introduction
Qemu Introduction
 
Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7
Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7
Install and Configure RSyslog – CentOS 7 / RHEL 7
 

Similar to Jeolojik miraslar karapınar

Öncel Akademi: Uzmanlık Alan
Öncel Akademi: Uzmanlık AlanÖncel Akademi: Uzmanlık Alan
Öncel Akademi: Uzmanlık AlanAli Osman Öncel
 
Yer kabuğunun gi̇zemi̇ sunum
Yer kabuğunun gi̇zemi̇ sunumYer kabuğunun gi̇zemi̇ sunum
Yer kabuğunun gi̇zemi̇ sunumHuden
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemienesulusoy
 
Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)
Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)
Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)Fuat Özcan
 
Aşıklı Höyük_Sunum.pptx
Aşıklı Höyük_Sunum.pptxAşıklı Höyük_Sunum.pptx
Aşıklı Höyük_Sunum.pptxNunulkbrov
 
2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd
2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd
2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasdduppvoeoqzeqmuuvno
 
Milli parklar ve dünyanın 7 harikası
Milli parklar ve dünyanın 7 harikasıMilli parklar ve dünyanın 7 harikası
Milli parklar ve dünyanın 7 harikasıÖnder Alkan
 
Anadolu Uygarlıkları Göbeklitepe
Anadolu Uygarlıkları GöbeklitepeAnadolu Uygarlıkları Göbeklitepe
Anadolu Uygarlıkları GöbeklitepeÖnder Alkan
 
1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx
1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx
1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsxBilimSince
 
Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...
Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...
Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...Ahmet Konus
 
Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...
Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...
Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...Özer Balkaş
 
Türkiye'nin Dağları
Türkiye'nin DağlarıTürkiye'nin Dağları
Türkiye'nin Dağlarıalbedo62
 

Similar to Jeolojik miraslar karapınar (20)

Fen 5 (7 unite)
Fen 5 (7 unite)Fen 5 (7 unite)
Fen 5 (7 unite)
 
Öncel Akademi: Uzmanlık Alan
Öncel Akademi: Uzmanlık AlanÖncel Akademi: Uzmanlık Alan
Öncel Akademi: Uzmanlık Alan
 
Wordpress
WordpressWordpress
Wordpress
 
Yer kabuğunun gi̇zemi̇ sunum
Yer kabuğunun gi̇zemi̇ sunumYer kabuğunun gi̇zemi̇ sunum
Yer kabuğunun gi̇zemi̇ sunum
 
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
5. Sınıf Fen Bilimleri 7. Ünite Yer Kabuğunun Gizemi
 
Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)
Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)
Çamlık mağaraları ve turizm potonsiyeli (Makale)
 
Aşıklı Höyük_Sunum.pptx
Aşıklı Höyük_Sunum.pptxAşıklı Höyük_Sunum.pptx
Aşıklı Höyük_Sunum.pptx
 
Kula
KulaKula
Kula
 
Kula
KulaKula
Kula
 
Kula
Kula Kula
Kula
 
Altınkale
AltınkaleAltınkale
Altınkale
 
2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd
2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd
2.Ders-Aseramik Neolitik.pdfdasdasdsadasd
 
Milli parklar ve dünyanın 7 harikası
Milli parklar ve dünyanın 7 harikasıMilli parklar ve dünyanın 7 harikası
Milli parklar ve dünyanın 7 harikası
 
Konya ovası
Konya ovasıKonya ovası
Konya ovası
 
Anadolu Uygarlıkları Göbeklitepe
Anadolu Uygarlıkları GöbeklitepeAnadolu Uygarlıkları Göbeklitepe
Anadolu Uygarlıkları Göbeklitepe
 
1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx
1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx
1 - DÜNYA'NIN TEKTONİK OLUŞUMU.ppsx
 
Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...
Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...
Tunceli ili Çemişgezek ilçesinin kent merkezindeki tarihi yapılarındaki bozun...
 
Doğal mi̇ras karagöl
Doğal mi̇ras karagölDoğal mi̇ras karagöl
Doğal mi̇ras karagöl
 
Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...
Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...
Kıbrıs - Müzakere Süreci, Güncel Gelişmeler ve Doğu Akdeniz'deki Deniz Yetki ...
 
Türkiye'nin Dağları
Türkiye'nin DağlarıTürkiye'nin Dağları
Türkiye'nin Dağları
 

Jeolojik miraslar karapınar

  • 1. Ders: Jeolojik Miraslar Konu: Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı, Cihanbeyli Traverten Konileri, Tuz Gölü ve Tuz Gölü çevresindeki başlıca su kaynakları, Beyşehir Gölü, Eber ve Akşehir Gölleri hakkında genel bir değerlendirme Hazırlayan: Ali KÜLAH (110204048) Akademik Danışman: Yrd. Doç. Dr. Beyhan ÖZTÜRK Aralık, 2014 1
  • 2. • Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı • Cihanbeyli Traverten Konileri • Tuz Gölü ve Tuz Gölü çevresindeki başlıca su kaynakları • Beyşehir Gölü • Eber Gölü • Akşehir Gölü 2
  • 4. Jeomorfoloji, Jeololoji, Jeopark, Jeosit, Jeolojik miras, Jeoturizm nedir? • Jeomorfoloji: Jeomorfoloji, karalar üzerinde ve denizler altında litosferin yüzeyinde görülen şekilleri inceleyen, oluşum ve evrimlerini açıklayan, bunları sınıflandıran, coğrafi yayılış ve gruplanmalarını nedenleriyle birlikte araştıran bilim dalıdır (Erinç, 1982). Kelime anlamı yer şekilleri bilimi (geo: yer, morpho: şekil, logos: bilim) olan jeomorfoloji, yer kabuğu üzerinde, iç ve dış etmen ve süreçler tarafından meydana getirilen yer şekillerini inceleyen bir bilim dalıdır (Hoşgören, 1997). • Jeoloji: Jeoloji geniş anlamı ile yerkürenin güneş sistemi içindeki durumundan, onun fiziksel özelliği ve kimyasal bileşiminden, iç ve dış kuvvetler etkisi ile uğradığı değişikliklerde, beş milyar yıllık süre içindeki oluşum ve gelişiminden, canlıların ilk yaradılışlarından günümüze kadar geçirmiş oldukları evrimlerinden söz eden tarihsel bir doğal bilimdir (Ketin, 2005). Jeoloji, kelime anlamıyla “yer bilimi” demektir. “Geo”: Yer, “Logos” veya “Loji”: Bilim. Genel bir tabirle, yerkürenin oluşumunu, gelişimini ve şu andaki durumunu konusu içerisine alır (Ardos, 1996). 4
  • 5. • "Jeopark" kavramı, 1991 yılında, Fransa'nın Digne Les Bains kentinde düzenlenen Birinci Uluslararası Jeolojik Mirasın Korunması Sempozyumu sırasında 30'dan fazla ülkeden gelen 100'ü aşkın katılımcı tarafından imzalanan bildirgeyle ortaya çıktı. • Bildirgede de vurgulandığı gibi, o güne değin pek çok ülkede kültürel mirası ya da belli bir bölgedeki bitki örtüsünü korumaya yönelik stratejiler uygulanmaktaydı. Ne var ki, bilimsel açıdan önemli, yerkürenin oluşumuna ışık tutan, ya da estetik değeri olan jeolojik oluşumların korunmasıyla ilgili herhangi bir önlem alınmamış, yürürlükte olan pek çok çevre koruma programı, jeolojik oluşumların bilimsel ve estetik değerini önemseyecek biçimde tasarlanmamıştı. Oysa, jeolojik miras niteliğindeki yerler, hem yerkürenin oluşumunu daha iyi anlamamız, hem de bu bilgilerin gelecek kuşaklara aktarılması bakımından çok önemlidir. • Jeopark; başta jeolojik miras niteliğindeki öğeler olmak üzere, tüm doğal ve kültürel mirasın korunmaya alındığı, bu yapılırken sosyoekonomik kalkınmanın da amaçlandığı, sınırları belirlenebilen bir bölge anlamını taşımaktadır. 5
  • 6. • Jeosit: Yer kabuğunun oluşumu veya evrimi sırasındaki bir olayı, bir süreci veya bir sonucu ortaya koyan, kayaç-mineral-fosil topluluğu, istif, yerşekli, jeolojik yapı, doku gibi bilimsel belge niteliği ve görsel güzelliği bulunan doğal varlıklardır (Muğla Valiliği, 2008). Yerküre üzerinde ender bulunan, bu sebeple oluştuğu zamanın ve olayın belgesi durumundaki bazı fosil, kaya, yerşekli vb. jeolojik malzemeler, korunması gereken varlıklardır ve jeolojik sit; Jeosit olarak bilinirler. • Jeolojik miras (Jeomiras): Yok olması durumunda bulunduğu bölgeye ait bilgi ve jeolojik bir belgenin kaybolacağı, nadir bulunan, yok olma tehdidi altındaki jeosittir (Muğla Valiliği, 2008). • Jeoturizm: Bir bölgenin, kapsadığı jeosit ve jeolojik miras vesilesiyle, bilhassa bu jeolojik zenginlikleri görmek amacıyla gezilmesi ve ziyaret edilmesi faaliyetleridir (Muğla Valiliği, 2008). Jeoturizm yeni bir eğilimdir ve eğitimsel-bilimsel turizmde yeni bir boyuttur. Bununla birlikte, ülkelerin veya yörelerin arkeolojik, tarihsel ve kültürel değerleri Jeoturizm odaklarıyla bütünleştirilerek turizm daha da özendirici kılınmaktadır. 6
  • 7. Türkiyedeki Jeopark Alanları • Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı • Cihanbeyli Traverten Konileri • Kula (Manisa) Volkanik Jeoparkı • Denizli Pamukkale Travertenleri • Nevşehir Kapadokya Jeoparkı • Afyon Kalesi (Karahisar Kalesi) • Valla Kanyonu (Kastamonu) • Nemrut Krateri • Menderes Masifi • Ballıca Mağarası (Tokat) • Salda Gölü • Beyşehir Gölü • Tuz Gölü 7
  • 8. Kaynak: Türkiyedeki Jeolojik Miras Alanları Gümüş, 2008’den (Yeşil Atlas Dergisi’nde yayınlanmıştır) 8
  • 9. Kaynak: JEMİRKO’nun Tespit Ettiği Jeoparkların Türü ve Dağılışı (Kazancı ve Şaroğlu, 2003’den) 9
  • 10. 10
  • 11. Konya Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı Karapınar Potansiyel Jeopark Alanı, İç Anadolu Bölgesi’nde, Konya il sınırları içerisinde ve il merkezine yaklaşık 100 km uzaklıktadır. Alan, jeolojik ve jeomorfolojik kaynak değerleri ile adeta bir jeoloji laboratuvarı özelliği sunmaktadır. Bu kaynak değerlerin yanı sıra arkeolojik ve tarihi yapılar yönünden de oldukça zengindir. Potansiyel Jeopark Alanı, Karapınar ilçe merkezinin hemen doğusunda, yaklaşık 1500 km²‘lik bir jeolojik miras alanı, bu alan etrafındaki jeositler, arkeolojik ve kültürel sit alanları olarak değerlendirilmektedir. Jeolojik miras alanı da iki bölümde değerlendirilmektedir. Bunlardan biri Obruk Platosu, diğeri ise genç volkanik yapıların bulunduğu Volkanik Bahçe’dir. Bunlara ek olarak Kumul yapıları da bölge için bir kaynak değerdir. Potansiyel Jeopark Alanı’nda, Miyosen-Pliosen yaşlı karasal oluşumlu göl çökelleri yaygındır. Tabanda çakıl taşı, üste doğru marn, kil, silt, çatlaklı ve boşluklu kireçtaşı birimleri, aradalanmalı olarak bulunmaktadırlar. Üst Pliosen volkanizması çökelme ortamına silisli çözeltiler taşımış ve killi, karbonatlı çökeller arasında silis yumruları oluşmuştur. Bu birim Karacadağ volkanitleri tarafından kesilmektedir. Karacadağ volkanitleri, açılı uyumsuzlukla Kuvaterner yaşlı alüvyonlar tarafından örtülmektedir. 11
  • 13. 13 Konya, Karapınar civarının jeolojik haritası ve birimleri
  • 15. Obruk nedir? Baca veya kuyu şeklinde, keskin köşeli, derin çukurluklara obruk denir. Derinliği 250-300 m’yi bulabilen obrukların bazılarının tabanında göl bulunur. Türkiye’de İç Anadolu’nun güneyinde ve Toroslar’da yaygın olarak obruklar görülür. Ör: İçel’deki Cennet obruğu, Cehennem göçüğü ve Konya’daki Kızören Obruğu ülkemizdeki en güzel örneklerdir. 15
  • 19. • Çökme ile obruk oluşum süreci (Collapse Sinkholes) : 19
  • 20. • Oturma ile obruk oluşum süreci (Subsidence Sinkholes): 20
  • 21. Konya Karapınar Obruklarının Oluşumu Karapınar civarında araştırmacıların yaptığı çalışmalarda 𝐶𝑂2 ‘ce zengin suyun hareketi sırasında kireçtaşlarını eriterek aşındırıp taşıması ile yeraltında önce mağaraları; daha ileri aşamada da obrukları oluşturduğunu belirtmişlerdir. Karapınar dolayındaki obrukların oluşumunda arazinin litolojik özellikleri, yeraltı suyunun akım yönü; yeraltısuyunun ve kayacın kimyasal bileşimi ile Pliyosen yaşlı Üzecek Dağı ve Karapınar dolayındaki diğer volkanların (Karacadağ gibi) çıkarttığı 𝐶𝑂2 etkilidir. Bu boşluklar yeryüzüne 20-25m. yaklaşınca, mağaranın marn ve killi tavanı üzerindeki ağırlığa dayanamayıp çökmekte ve derinlere doğru yatay kesit alanı büyüyen obruklar oluşmaktadır. 21
  • 22. 22
  • 23. 23 Konya Kapalı Havzası ve Obruk Platosunun Jeolojik ve Jeomorfolojik gösterimi Kaynak: Bayarı,2008
  • 24. 24 Konya Obruklarının Fiziksel Gösterimi (Tablo 1)
  • 25. 25 Konya Obruklarının Fiziksel Gösterimi (Tablo 2)
  • 36. Karapınar’ın güney ve doğu yöresinde, yaygın olarak genç volkanik oluşuklar görülmektedir. Sahadaki tektonik hatlarla volkanik yapıların dağılımı yakından ilgili görülmektedir. Bu hatlar boyunca yoğunlaşma ve bu hatları takip eden bir dağılım gözlenmektedir. Söz konusu alan, tamamen açık bir arazidir ve burada birbirine yakın çok sayıda, farklı özelliklerde ve yaşlarda, doğal güzellikleri oldukça iyi korunmuş, irili ufaklı pek çok volkanik yapı yüzeylenir. Türkiye’de bilinen 10 adet maardan 6’sı bu alandadır. Bu bilinen maarların içerisinde en güzel ve en tanınmış örneklerden en önemlileri Meke Gölü ve Acıgöl maarlarıdır. Maarlar, volkan patlamasıyla oluşmuş olan çukurlardır. Maar duvarlarındaki piroklastiklerde tipik “Base Surge” tabaka şekilleri yer almaktadır. Daha sonraki süreçlerde bu çukurluklar, su ile dolarak göl haline gelmişlerdir. Her iki maar da aynı zamanda Ramsar Alanı olup yıl içinde birçok kuş türü tarafından ziyaret edilmektedirler. 36
  • 37. Volkanik Bahçe içerisinde Karacadağ, Üzecek Dağı, Meke Dağı gibi önemli volkanik dağlar bulunmaktadır. KD-GB uzanımlı Karacadağ’ın GD’sunda ve ona paralel bir hat boyunca bazaltik lav ve tüflerden oluşan piroklastik koniler sıralanmaktadır. Volkanik koniler civarında bulunan farklı büyüklük ve şekillerdeki volkan bombaları da oldukça ilgi çekmektedir. Diatrema türü boru şeklindeki patlama çukurları da alan içerisindeki volkanik yapılardan biridir. Bunlar içerisindeki en güzel örnek, Meke Maar’ının güneyinde yeralan Yılanlı Obruğu’dur 37
  • 38. 38
  • 39. 39
  • 40. Meke Maarı • Meke Maarı, Karapınar (Konya) ilçe merkezinin 8 km GD’sunda; Karapınar Ereğli yolunun 2 km KB’sında yeralmaktadır. 40 Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 41. 41 Meke’de Dört Mevsim Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 42. 42 Kaynak: Arık, Eylül 2010 Maar ve çevresinin jeolojik özellikleri
  • 43. 43 Maar ve gölün boyutları Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 44. 44 Meke Maar Gölü içindeki koniler Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 47. Meke Maarı’nın Oluşumu • Meke maarı, Pleistosenden itibaren gelişen iki evreli volkanik faaliyetle meydana gelmiştir. Birinci evrede volkanik patlama ile genişçe bir krater oluşmuş ve bu kraterin suyla dolması sonucu göl oluşmuştur. Yaklaşık 8000 yıl önce meydana gelen ikinci patlama ile gölün ortasında ikinci koni oluşmuştur. 47Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 48. Maar’ın Litolojik Özellikleri • Meke Maarı, göl çevresi; göl içindeki koniler bazaltik ve andezitik bileşimli piroklastik malzemeden oluşmuştur. Piroklastikler; lapilli, tüf, kül, volkan bombaları ve temelden koparılan daha eski volkanik birimlere ait lav parçalarıdır. 48 Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 50. • Maarın özellikle doğu ve güneydoğu duvarlarında göl ortamında sedimantasyon ve proklastiklerin seçici çökelmeleri ile tipik base surge yapıları gelişmiştir. 50 Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 51. • Meke Gölü'nün suları K, Mg, Na, Ca sülfat ve klorürleri bakımından oldukça zengindir. Dolayısıyla mikrobiyolojik canlılar dışında, canlı yaşamı yoktur. Göl sularından uzun yıllar tuz üretimi yapılmıştır. Son yıllarda su seviyesinin düşmesi ve buharlaşma ile birlikte gölün kuruyan bölümlerinde tuz tabakaları oluşmuştur. 51Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 52. • Göl çevresi geçmiş yıllarda başta adını aldığı Meke kuşları olmak üzere Angıt, Su çulluğu, İbibik, Kaya kartalı, Mısır akbabaları, Kızıl şahin, Kınalı keklik, Yeşil karga, Uzunbacak, Kılkuyruklu şakrak gibi birçok kuş türünün üreme bölgesi iken; suların çekilmesi ile bu kuşların önemli bir bölümü artık göle gelmemektedir. 52Kaynak: Arık, Eylül 2010
  • 53. Acıgöl Maarı Karacadağ'ın eteğinde yer alan Acıgöl, Ereğli-Karapınar yolunun sağ tarafında olup; yoldan geçenlerin dikkatini çekmektedir. Büyük çapı 1500m. olan elipsvari bir patlama krateridir. Kraterin çevresinde piroklastik malzeme yaygındır. Yamaçlarından dik bir meyille tabanında gölün bulunduğu depresyona inilir. Gölün suyu tuzludur. 53
  • 55. Kumul nedir? • Rüzgarların taşıdığı kumları hızının kesildiği yerlerde yada herhangi bir engelin gerisinde biriktirmesi ile oluşan kum tepeciklerine denir. Okyanus yada denizlerin rüzgarlara açık kıyılarında ve çöllerde oluşur. 55
  • 56. • Karapınar ve yakın çevresinde gözlenen kumul yapıları, alan içerisindeki diğer kaynak değerler arasında yer almaktadırlar. Bunlar kurak iklimlerin tipik yer şekilleridir. Değişen klimatik şartlara bağlı olarak Konya ve Tuz Gölü Kapalı Havzalarındaki göl seviyelerinin değişiklik göstermesi, hatta tamamen çekilmesiyle geride hareket kabiliyeti fazla bir litoloji ortaya çıkmıştır. Buna paralel; kurak şartlara ve rüzgarın korrazyon etkisine bağlı olarak ülkemizde ender rastlanan eoliyen şekiller meydana gelmiştir. Bunlar genellikle kum örtüleri, kum tümsekleri, minyatür barkanlar ve barkan sırtlarıdır. 56
  • 60. Arkeolojik ve Kültürel Sit Alanları 60
  • 61. Çatalhöyük Neolitik Kenti (Konya-Çumra) • UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Alınma Tarihi: 2012 Liste Sıra No: 1405 Listeye Alınma Kriterleri: (II), (IV) Kategori: Kültürel Yeri: İç Anadolu Bölgesi, Konya İli, Çumra İlçesi • İnsanlığın gelişiminde önemli bir evre olan yerleşik toplumsal hayata geçişle birlikte, tarımın başlangıcı ve avcılık gibi önemli sosyal değişim ve gelişmelere tanıklık eden Çatalhöyük Neolitik Kenti, Güney Anadolu Platosu’nda yaklaşık 14ha.lık bir alan üzerinde yer almaktadır. İki höyükten oluşan Çatalhöyük Neolitik Kenti’nin daha uzun olan Doğu Höyüğü, M.Ö. 7400 ve 6200 yılları arasına tarihlenen 18 Neolitik yerleşim katmanından oluşmaktadır. Söz konusu katmanlarda, sosyal örgütlenmeyi ve yerleşik hayata geçişi simgeleyen duvar resimleri, rölyefler, heykeller ve diğer sanatsal öğeler yer almaktadır. Batı Höyüğü ise M.Ö. 6.200 ve 5.200 yılları arasına tarihlenen Kalkolitik Döneme ait kültürel özellikler göstermektedir. Bu özellikleriyle Çatalhöyük, aynı coğrafyada 2000 yıldan fazla bir süredir var olan köylerden kentsel hayata geçişin de önemli bir kanıtıdır. • Ortadoğu ve Anadolu’da diğer Neolitik alanlar bulunmuş olmasına rağmen, Çatalhöyük Neolitik Kenti, kalıntıların boyutu, yaşayan toplumun yoğunluğu, güçlü sanatsal ve kültürel gelenekler ve zaman içindeki sürekliliğin benzersiz bileşimi ile olağanüstü evrensel değer taşımaktadır. 61
  • 62. 62
  • 63. 63
  • 64. Bolluk Gölü Traverten Konileri (Cihanbeyli Traverten Konileri), Tuz Gölü ve Tuz Gölü Çevresindeki Başlıca Su Kaynakları 64
  • 65. Traverten nedir? • Travertenler; jeolojik, jeomorfolojik, hidrografik, klimatolojik ve biyolojik etkinliklerin bir sonucu ortaya çıkan karbonatlı tortul bir kayaçtır. 65
  • 66. Traverten nasıl oluşur? • Travertenler, 𝐶𝑎𝐶𝑂3olup, 𝐶𝑎+2 ve 𝐻𝐶𝑂3− ‘ce zengin yeraltı sularının genellikle bir faydan, çatlaktan ya da yarıktan yeryüzüne çıktıkları yerde fizikokimyasal, biyokimyasal olarak bünyelerindeki 𝐶𝑎𝐶𝑂3’ün çökeltmesiyle oluşur. Çökeliminde genellikle kalsit ve aragonit kristali alır. • 𝐻20 + 𝐶𝑂2 → 𝐻2 𝐶𝑂3 • 𝐻2 𝐶𝑂3 + 𝐶𝑎𝐶𝑂3 → 𝐶𝑎(𝐻𝐶𝑂3)2 • 𝐶𝑎(𝐻𝐶𝑂3)2 → 𝐶𝑎𝐶𝑂3 ↓ +𝐻2 𝑂 + 𝐶𝑂2 ↑ 66
  • 68. • Traverten Terası: Kaynak sularının, eğimli bir topografya üzerinde geçişi sırasında, güzergâhı üzerindeki blok, çakıl gibi engellerle karşılaşmaları ve bünyelerindeki kalsiyum karbonatı bırakmaları sonucunda oluşmuş, yarım daire şeklinde, balkon benzeri yapılardır. • Terasların dış yamaçlarında, havuzlardan taşan suların oluşturduğu sarkıtlar ve dikitler dikkati çeker. Ülkemizde Antalya, Pamukkale, Başkale-Akçalı, Çat-Köseler traverten alanlarında güzel örnekleri vardır. 68 Kaynak: http://www.kusadasi.tv/wp-content/uploads/pamukkale1.jpg
  • 69. • Traverten Sırtı: Fay, çatlak veya yarık hattı boyunca yüzeye çıkan yeraltı sularının, bu tektonik yapıların içinde veya yeryüzüne çıktıkları yerde, yapının her iki tarafında kalsiyum karbonatın üst üstte birikmesi ile oluşmuş, enine kesitleri çatı biçiminde, uzun eksenleri antiklinal şeklinde olan hidrojeomorfolojik yapılardır. • Hüdai Hamamı (Sandıklı-Afyon), Uyuz ve Kızık Hamamı (Afyon), Gazlıgöl (Afyon), Sarıhıdır (Avanos), Köseler (Çat- Erzurum), Yaprakhisar (Aksaray), Terme (Kırşehir), Sıcak Çermik, Uyuz Çermik ve Ortaköy Çermiği (Sivas), Reşadiye (Tokat), Emir kaplıcaları (Kula-Manisa), Gölemezli ve Yenice (Buldan-Denizli), İmanlar (Eskipazar-Karabük) sırtların bulunduğu alanlardır. 69
  • 70. 70 Çatlağın ilk oluştuğu durum Traverten sırtının oluşumu Traverten sırtının bugünkü durumu
  • 71. 71 Sarıhıdır (Nevşehir-Avanos) köyü kuzeyinde traverten sırtı
  • 72. • Traverten Kanalı: Kalsiyum bikarbonatça zengin suların, akış gösterdiği yönde bünyelerindeki kalsiyum karbonatı bırakmasıyla oluşturdukları, bazen doğrusal bazen ise kıvrımsal uzanışa sahip, topografik zeminden yüksekte yer alan kanallardır. • Traverten kanallarının enine profilleri ‘M’ şeklindedir. Ender traverten birikim şekillerinden olan kanallar, en tipik olarak Pamukkale de bulunmaktadır. 72 Kanalın ilk seviyesi Kanalın tabanında ve kenarlarında traverten çökeliminin devam etmesi sonucunda kanal ilk seviyesinden daha yukarıya yükselir.
  • 73. 73 Bolluk Gölü (Cihanbeyli-Konya)'nün kuzeyinde termal suların etkisiyle oluşmuş ölü traverten kanalı.
  • 74. • Traverten Konisi: Eğim değeri az olan alanlarda yüzeye çıkan kaynak sularının, bünyelerindeki kalsiyum karbonatı üst üstte biriktirmesi ile oluşmuş, ters dönmüş tabağı andıran strüktürlerdir. • Höyük şeklinde görünüşe sahip olan bu traverten birikim şeklinin boyutları farklıdır. Bazılarının içinde çukurluklar bulunmaktadır. Krateri hatırlatan bu çukurlukların içleri suyla dolu olabildiği gibi kuru da olabilmektedir. Ender bulunan traverten birikim şekillerindendir. • Bolluk (Acıtuz) Gölü havzası, ülkemizde traverten konilerinin en fazla bulunduğu alan konumundadır. Erzurum ilinin Tekman- Gökoğlan ve Karaçoban-Burnaz köyü çevresinde içlerinde göllerin bulunduğu traverten konileri vardır. Seydişehir-Kavakköy batısı traverten konilerinin tespit edildiği sahalardan biridir. 74
  • 75. 75 Otlukbeli Gölü (Erzincan) çevresinde yer alan traverten konisi
  • 76. • Mağara Travertenleri: Bunlar sarkıt, dikit, sütun, duvar ve perde damlataşı, flama, oolit, pizolit gibi suların damlaması ve sızması ile oluşan çökelimlerdir. Karstik mağaraların tavan, taban ve duvarlarında yer alan değişik boyuttaki birikimlerdir. Ülkemizdeki birçok mağarada bu oluşumlara rastlanılmaktadır. 76 Pamukkale (Denizli) Kaklık Mağarası’nda yer alan Mağara travertenleri Kaynak: http://www.pamukkale.8m.com/kaklikmagara1.jpg)
  • 77. 77 • Traverten Köprüsü: Akarsu vadisindeki kaynakların çökelttiği travertenlerin vadinin diğer yamacına doğru genişlemesi sonucu oluşmuş olan yapılardır. Traverten köprüleri, vadinin her iki yamacında bulunan traverten koni ve sırtlarının karşılıklı birleşmesi ile de oluşabilmektedir. • Diyadin termal kaynaklarının bulunduğu alanda Murat vadisi üzerinde, iki adet traverten köprüsü oluşmuştur. Köprüler, Köprü Çermik kaynakları kuzeybatısındadır. Kudret Köprüsü olarak adlandırılan en kuzeydeki köprü, Murat Nehri batısındaki Altınkilit, Taşbasamak gibi köyleri Diyadin’e bağlamaktadır. Köprü, karayolu köprüsü gibi kullanılmaktadır. 15 m genişliğinde ve 20 m uzunluğundadır. Bu köprünün 100 m güneyinde 30 m uzunluğunda ve 7 m genişliğinde başka bir köprü daha vardır. Akarsu vadisi yamacındaki sırtların birleşmesi ile oluşmuşlardır.
  • 78. 78 Diyadin-Köprü Çermik kuzeybatısında Murat Irmağı üzerindeki traverten köprüsü. Murat Irmağının köprüye giriş yaptığı kesimden bir görünüş.
  • 79. • Türkiye’deki en önemli traverten köprüsü, Konya-Hadim ilçesindeki Göksu üzerindeki Yerköprü’dür. Yerköprü, Karasu kaynağı tarafından oluşturulmuştur. Göksu Nehri, 500 m kadar bu traverten köprüsünün altında sifon yaparak akış göstermektedir. 79 Kaynak: http://www.trekearth.com/gallery/Middle_East/Turkey/Mediterranean/Karaman/Hadim/ph oto620663.htm
  • 80. • Traverten Bacası: Yüksek basınçlı kaynakların çıkış ağzı etrafında, travertenlerin dairesel şekilde tortulanması ile oluşmuş, baca görünümündeki traverten birikim şekilleridir. • Bacaların bazılarının içinde düşey veya verev yönde gelişmiş, çapı değişik su çıkış kanalı bulunur. Bazılarında bu kanal tıkanmış haldedir. Termal sular, aralıklı olarak buralardan fışkırarak yüzeye çıkarlar. • Eski traverten bacaları zamanla aşınarak mantarkaya şeklinde bir görünüş alırlar. 80 Sındırgı-Hisaralan termal kaynakları tarafından oluşturulmuş traverten bacaları. Otlukbeli Gölü (Otlukbeli-Erzincan) güneyindeki eski traverten bacası. Bu birikim şekli etrafındaki sahanın aşınmasıyla mantarkaya görünümünü almıştır.
  • 82. Bolluk (Acıtuz) Gölü Travertenleri Cihanbeyli’nin güneyinde Boluk ya da Bolluk Gölü olarak bilinen gölün içinde ve çevresinde yer alırlar. Travertenler, koniler oluşturacak şekilde tortulanmıştır. Yaklaşık 12 𝑘𝑚2 ’lik alana dağılmış olan konilerin sayısı 63 tanedir. Koniler 1-30 m nispi yükseklikte ve 3-500 m çapındadır. Dairesel ve elipsoit şekle sahip koniler, tektonik hatlarla uyumlu bir şekilde dizilmişlerdir. Bugüne kadar dünyada emsal olabilecek başka bir alan tespit edilmemiştir. Bazı konilerin içinde göller bulunmaktadır. Konilerin bir kısmı tahrip olmuş eski koni özelliği taşırken, bir kısmı oluşum halindedir. 82
  • 83. 83 Bolluk (Acıtuz) Gölü içinde ve çevresinde birçok traverten konisi bulunmaktadır.
  • 87. 87
  • 92. Tuz Gölü • 26 hidrolojik havzaya ayrılan Türkiye’nin en büyük ve önemli havzalarından birisi Konya Kapalı Havzası’dır. Yüzölçümü 5,3 milyon hektar (53.830 𝑘𝑚2) olan Konya Kapalı Havzası’nda yer alan Tuz Gölü, günümüzde yaklaşık 130 bin hektarlık (1300 𝑘𝑚2 ) bir alanı kaplamakta ve bu açıdan Türkiye’nin ikinci büyük gölü konumundadır. Etrafındaki irili ufaklı göller ile önemli sulak alanlarından birisi olan ve jeolojik bakımdan tektonik kökenli bir yapıya sahip Tuz Gölü ve çevresi, Ramsar kriterlerine göre “A Sınıfı” bir sulak alandır. • Tuz Gölü, doğudan Kızılırmak masifi, güneyden Obruk, batıdan Cihanbeyli ve kuzeyden Haymana platolarıyla çevrili çukurun kuzeydoğusundaki en alçak kesiminde yer almaktadır. Tuz Gölü, büyük bir araziyi kaplamasına karşın ülkemizin en sığ gölü olup, gölün derin yerlerinde 0,5 m yüksekliğinde su toplanmaktadır. Suyun bol olduğu bahar aylarında göl çevresi 164.200 hektar alana ulaşmaktadır. Kapalı bir havzada yer alan gölün çevresinin dışarıya akıntısı yoktur. Rakımı 905 metreye ulaşan Tuz Gölü ve çevresi, yıllık ortalama 324 𝑚𝑚 𝑚2’lik yağış miktarı ile ülkemizin en kurak coğrafyasında yer almaktadır. • Tuz Gölü İç Anadolu Bölgesi’nde Ankara, Konya ve Aksaray illerinin sınırlarının kesiştiği yerde yer alır. • Tuz Gölü’nün derinliği en fazla 2 m’yi bulur. • Tuz Gölü, Lut Gölü’nden sonra ̴ %33’lük tuz oranıyla; dünyanın en tuzlu ikinci gölü olma özelliği gösterir. • Türkiyenin toplam tuz üretiminin %55’i bu gölden sağlanır. • Tuz Gölü, 1915 yılından beri % 85 oranında küçülmüştür. 92
  • 100. • Tuz Gölü, Van Gölü’nden sonra alan büyüklüğü bakımından Türkiye’nin ikinci büyük gölü konumundadır. Kapalı bir havzada yer alan göl, jeolojik olarak tektonik kökenlidir. Suyun bol olduğu bahar aylarında 164.000 hektara ulaşan, yazın ise kuruyan göl; yağış, yer altı suyu ve yüzey akımıyla beslenmektedir. Dolayısıyla Tuz Gölü ve çevresinin en önemli su kaynakları, bölgenin aldığı yağış ile bölgede yer alan diğer akarsu ve göllerdir. • İnsuyu, Peçeneközü Deresi ve Melendiz Çayı, Tuz Gölü’nü besleyen akarsulardır. Bu akarsuların dışında, 150 km uzunluğundaki Konya ana tahliye kanalıyla taşınan atık sular sebebiyle doğal olmayan bir su girişi olmaktadır. Bunun yanında Konya Kapalı Havzası’ndaki diğer yer altı suları, Tuz Gölü’nü besleyen diğer kaynaklardır. 100
  • 101. 101 Tuz Gölü’ne doğalgaz deposu nasıl yapılacak ? Kaynak: http://enerjienstitusu.com/medya/tuz-golu-dogalgaz- deposu-cinli-firma.jpg
  • 102. Tuz Gölü’nün çevresindeki başlıca su kaynakları: • Bolluk Gölü: Cihanbeyli yerleşiminin yaklaşık 10 km güneyinde, Tuz Gölü’nün ise yaklaşık 28 km güneybatısında yer alan Bolluk Gölü 1992 yılında 1. derecede sit alanı ilan edilmiştir. Ortalama alanı 1.150 hektar olan gölde, Alkim şirketi tarafından sodyum sülfat ve sodyum klorür üretimi yapılmaktadır. Sulak alan çevresinde yaygın olarak kuru hububat tarımı yapılmaktadır. Gölü besleyen su kanalının getirdiği kirlilik gölü olumsuz yönde etkilemektedir. Kanal vasıtasıyla besin değeri yüksek suların göle ulaşması nedeniyle gölün ucundaki tuzcul bitki örtüsü, gölü hızla bir tatlı su bataklığına dönüştürmektedir. 102
  • 104. 104
  • 106. • Tersakan Gölü: Cihanbeyli yerleşiminin yaklaşık 10 km güneydoğusunda, Tuz Gölü’nün 14 km güneybatısında yer almaktadır. 1992 yılında 1. Derece Sit Alanı ilan edilen Tersakan Gölü yaklaşık 1.100 hektarlık bir alana sahiptir. Bolluk Gölü gibi Tersakan Gölü’nden de sodyum sülfat üretimi yapılmaktadır. Göl günümüzde tamamen kuruma tehlikesi ile karşı karşıyadır. 106
  • 108. 108
  • 110. • Düden Gölü: Kulu ilçesinin 3 km batısında, Tuz Gölü’nün yaklaşık 15 km kuzey batısında yer alan sığ bir göldür. Hafif tuzlu suya sahip gölün ortalama alanı 860 hektardır. Su girişi, Değirmenözü Deresi (Kulu) ile olmaktadır. Göl suyunu boşaltacak bir dere veya kanal bulunmamaktadır. Ayrıca göl üzerindeki mevcut adaların üzeri otla kaplıdır. Bu bölge çok sayıda Yaz ördeği, Pasbaş pakta, Dikkuyruk, Kılıçgaga, Büyükcılbıt, Akdeniz martısı, Gülen sumru adı verilen yabani kuş türlerini barındırdığı yaban hayatından dolayı Düden Gölü bir kuş gözleme istasyonudur. Göl kış mevsiminde tamamen donmaktadır. 110
  • 112. • Barajlar: Tuz Gölü ve çevresindeki arazinin düz bir topoğrafyaya sahip olması ve bundan dolayı yeterli akarsu bulunmaması, bu bölgede baraj yapımını önlemiştir. Bölgede bulunan az sayıda baraj arasında Mamasın Barajı, Eşmekaya Bendi, Cihanbeyli Göleti ve inşası süren Peçenek Barajı yer almaktadır. 112
  • 113. 113
  • 116. Beyşehir ilçesinin kuzeyinde, Şarkikaraağaç ilçesinin güneyinde, Sultan ile Anamas Dağları arasındaki tektonik çukurlukta yer alan ülkemizin en büyük tatlı su gölü ve üçüncü büyük gölüdür. Göl alanı toplam 653 km², uzunluğu 45 km, en geniş yeri 25 kilometredir. Suları tatlı olup, derinliği en çok 10 m civarındadır. Çevresi, yüksekliği 2000 metreyi aşan dağlarla çevrilidir. Deniz seviyesinden yüksekliği ise 1115 metredir. Fazla gelen sular, yapılan bir kanalla doğrudan Çarşamba Suyuna verilir. Konya Ovasının sulanması için Beyşehir kazası yanında büyük bir regülatör yapılmıştır. Gölün tabanı neojen göl tortuları ile doludur. Gölde 32 adet ada ve adacıklar vardır. Bunlardan bazıları; İğdeli, Akburun, Kızkulesi, Mada, Yılanlı, Külbent adalarıdır. Gölde bol miktarda balık vardır. Gölü besleyen 27 adet çay ve dere vardır. Gölde tatlısu levreği, sazan, sarıbalık ve çiçekbalığı yaşamaktadır. Adalarda ve sığ kıyılarda pelikan, dalgıç, balıkçıl ve yaban ördekleri kuluçka yapmakta, göçler sırasında çeşitli türden su kuşları sürüler halinde göle uğramaktadır. Beyşehir ilçesi, Adaköy Kasabasında Beyşehir Gölü kenarında Absıngır Sazlığı, Karadiken Köyü yakınlarında Beyşehir Gölü kenarında Karadiken Sazlığı, Yeşildağ Kasabasında, Beyşehir Gölü‟nün kıyılarında Gür Sazlığı ve Bayatan Sazlığı vardır. 116
  • 118. 118Beyşehir Gölü (Kaynak: http://www.panoramio.com/photo/15702259)
  • 124. 124
  • 126. 126 Kız Kalesi Adası (Kaynak: http://dunyarehberi.blogspot.com.tr/2012/12/kz-kalesi-adas- beysehir-golu-beysehir.html)
  • 128. 128 Kızıl Ada (Kaynak: http://www.panoramio.com/photo/3025499)
  • 131. 131 Eber ve Akşehir Gölleri Lokasyon Haritası
  • 132. • Afyon ili, Çay ve Bolvadin ilçesi sınırları içerisinde 150 𝑘𝑚2 yüzölçümüne sahip Eber Gölü, Akarçay ve Sultandağlarından gelen kaynak suları ile beslenmektedir. Derinliği 3.98m. denizden yüksekliği ise 966.98 m. dir. • Eber Gölü bir zamanlar kuş cenneti görünümünde ve yüzeyinde su çiçekleriyle bezenmiş bir bahçe iken, bugün yanına yaklaşılmayacak kadar kirletilmiştir. Eber Gölü’nü tehdit eden en büyük unsurlar Afyon şehrinin atıkları, süt endüstrisi, Şeker ve Alkoloid Fabrikalarının atıklarıdır. Diğer bir tehdit unsuru da, atıkların Eber Gölü’nde biriktikten sonra gölün arıtma vazifesi görmesi ve bu nedenle de süzülen temiz suyun Akşehir Gölü’ne akıtılmasıdır. Gölün derinliği bugün 1.70 metreye kadar düşmüştür. Önlem alınmadığı takdirde daha da düşeceği bir gerçektir. • Gölde; ekonomik değeri en yüksek olan kamış üretimi, sazan, turna ve aynalı sazan balığı bulunmaktadır. Ayrıca gölün av turizmi içermesi nedeniyle de İl dışından birçok kişinin av evleri yapmasına neden olmuştur. • Eber Gölü Konya Kültür ve Tabiat Varlıkların Koruma Kurulunun 22.6.1992 gün ve 1359 sayılı kararıyla 1.derece Doğal Sit Alanı ilan edilmiştir. 132
  • 135. 135 Sultandağı Fayı'nın GD-KB yönlü uzantısı ve fay diklikleri
  • 137. 137 Eber Gölü kuzeyinde eski göl falezleri ve eski kıyı çizgisi
  • 144. 144 Akşehir ve Eber Gölleri Lokasyon Haritası
  • 145. • Akşehir Gölü, Sultan dağları ile Emir dağı arasındaki çöküntü alanında yer alır. Akşehir ilçesinin yanında İç Anadolu Bölgesi'nde bulunan bir göldür. İdari olarak Konya ve Afyonkarahisar illeri sınırları içerisinde yer almaktadır. • Akşehir Gölünün kapalı bir göl olması ve buharlaşmanın etkisi sebebiyle tuzlu bir özellik göstermektedir. Kıyılardan göle karışan tatlı su kaynaklarının bolluğu, kıyılarda suyun tatlılaşmasını sağlar. Tuzluluk orta kesimlerde ve kuzeydoğuda daha belirginleşir. • Göl, Sultan dağlarından inen mevsimlik ve sürekli akarsular, göl çevresindeki akiferlerin yer altı suyu akımı ile göl alanına düşen yağışlarla beslenmektedir. Boşalımı ise, göl yüzeyinden buharlaşma ve sulama amacıyla alınan sularla olmaktadır. • Gölün geçmişte Taşköprü çayı vasıtasıyla Eber Gölü ile olan bağlantısı, Eber gölü çıkışına DSİ'nce inşa edilen regülatör ve sulama kanalları ile kesilmiştir. • Göldeki su seviyesi ve göl alanı yıllara ve mevsimlere göre büyük değişiklikler göstermektedir. 145
  • 146. • Gölün kapladığı alan, 15 yıl öncesine kadar 350 km²'dir. Aşamalı olarak yok olmuş göl 2008 yılında adeta bir çöl olmuştur. Kaçak kuyular, kuralsız sulama teknikleri, göletler ve gölü besleyen nehirlerin üzerine inşa edilen yapıların tamamı Akşehir gölünün kurumasına neden olmuştu. Göl kayboldukça, bölgenin ekosistemi de değişmiş bulunmaktadır. 2009 yılında yaklaşık 30 kilometrekare alana ulaşan Akşehir Gölü’nün bu yıl (2010) Mayıs Ayında yapılan ölçümlerde kapladığı alan 80 kilometrekareye ulaşmıştır. Göl’ün yaklaşık su seviyesi derinliği ise 2010 yılı Mayıs ayında 1,5-2 m olarak ölçülmüştür. • Geçen yılda olduğu gibi bu yıl da (2010) yağışların mevsim normallerinin de üzerinde seyretmesi Akşehir Göl’ündeki su oranını artırmıştır. Akşehir Göl’ünde meteorolojik parametrelerin kayıt altına alınmaya başlandığı 1930 yılından bu yana; bilhassa son 8 yılda, Akşehir civarındaki yağışların azalmasıyla, su oranının düştüğü görülmektedir. Göldeki su seviyesinin düşmesini etkileyen faktörlerden bir diğeri ise su kullanım oranlarının olduğu bilinmektedir. 146
  • 147. • Akşehir Gölü’nün kaderinin sadece yağmura bırakılması çözüm olmadığından dolayı göl için bazı projeler hazırlanmıştır. • Akşehir ve Eber Göllerinde bozulma, ekolojik dengenin yeniden tesis edilmesi ve alanın uygun bir şekilde yönetilmesinin sağlanması amacıyla; Akşehir ve Eber Gölleri için “Akşehir-Eber Gölleri Sulak Alan Yönetim Planı Projesi ” hazırlanmıştır (2008) ve çalışmalar Çevre ve Orman Bakanlığımız tarafından başlatılmıştır. 147
  • 148. Akşehir-Eber Gölleri Sulak Alan Yönetim Planı Projesi (2008-2012)’nin hedefleri: • Göllerdeki su dengesini yeniden oluşturabilmek için göllerin mevcut su kaynaklarıyla beslenmesinin sağlanmasıdır. • Göller ve gölleri besleyen sulardaki kirliliğin mümkün olan en az seviyeye indirilmesidir. • Sulak alan ekosisteminin ve biyolojik çeşitliliğinin korunarak geliştirilmesi ve iyileştirilmesinin sağlanmasıdır. • Sulak alanlardaki su ürünleri potansiyelinin yeniden kazanımıdır. • Tarımda (Hayvancılık dahil) sürdürülebilirliğin sağlanmasıdır. • Alternatif gelir kaynaklarının geliştirilmesidir. • Sulak alan yönetim planının etkin olarak uygulanması amacıyla yörede yaşayan halkın çevre bilincinin artırılmasıdır. 148
  • 151. 151 A)Türkiye ve yakın çevresini etkileyen önemli fay sistemleri. B)Akşehir Fay Zonu ve bu zon içinde gelişmiş önemli depremleri gösteren yalınlaştırılmış harita.
  • 152. 152
  • 154. 154 Akşehir Gölü'nde 1975, 1985, 1995, 2005 ve 2010 yıllarında gölün yüzey alanındaki değişim
  • 155. 155 Akşehir Gölü'nde 1975 ile 2010 yılları arasında alansal değişim
  • 156. 156 Akşehir Gölü'nün farklı yıllarda çekilmiş görüntüleri
  • 157. 157
  • 170. • Öztürk, A vd. (2010). Konya bölgesindeki jeolojik miras alanlarından Karapınar obrukları. Uluslararası Jeoloji Koruma Sempozyumu. 15-19 Eylül. • Arslan, A., Diken A., (2011). Konya ilindeki jeolojik miras alanlarından örnekler. I. Konya Kent Sempozyumu. 26-27 Kasım. • Arık, F., vd. (2010). Yokolmakta olan nazar boncuğumuz Meke Maarı (Konya-Karapınar). Uluslararası Jeoloji Koruma Sempozyumu. Eylül 2010. • Gürler, G., Timur, E., (2007).Jeoparkların koruma-kullanım yöntemlerinin belirlenmesi; Karapınar Potansiyel Jeopark alanı için bir değerlendirme, Türkiye. Proceeding of the second international symposium on develoment within Geoparks-Enviromental protection and education. Lushan-Jiangxi Province, China. 12-15 June. • Tuncay, M., "İlköğretim 7.sınıf öğrencilerinin Yatağan Jeopark projesine yönelik yaşantı ve tutumları", Yüksek Lisans Tezi, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İlköğretim Ana Bilim Dalı, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Tezli Yüksek Lisans Programı, Burdur, 2011. • Wibledon, W.A.P and Smith- Meyer, S., (2012). "Geoheritage Europe and its conservation, PreGEO, 405 pp, Oslo, September 2012. • Sür, Ö., "Türkiye'de volkanizma ve volkanik şekiller". • MTA Genel Müdürlüğü’nün Ortaya Çıkardığı Yeni Bir Kara Elmas Yöresİ “KONYA–KARAPINAR Kömür Sahası” MTA Genel Müdürlüğü Karapınar Kömür Rezervi Raporu, 2012. 170
  • 171. • Polat, S., (2011). "Türkiye'de traverten oluşumu, yayılış alanı ve korunması", Marmara Coğrafya Dergisi, 23, s. 389-428, İstanbul, Ocak 2011. • Erol, O., (1967). "Cihanbeyli güneyinde, Bolluk gölü çevresindeki traverten konileri", Türk Coğrafya Dergisi, 68, s. 24-25, 1967. • Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı 2014-2018, Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü. • Gündoğan, İ., Helvacı, C., (1996). "Geology, Hydrochemistry, Mineralogy and Economic Potential of the Bolluk Lake (Cihanbeyli- Konya) and the Adjacent Area", Tr. J. of Earth Sciences, 5, 91-104, TÜBİTAK, 1996. 171
  • 172. • Yazıcı, H., Arıbaş, K., (2002). "Beyşehir gölü adalarında nüfus, yerleşme ve ekonomik faaliyetler", Coğrafya Dergisi, 10, s. 33-54, İstanbul, 2002. • Kaya, A. G., Kılcı, H., "Konya İl Çevre Durum Raporu", Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Konya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, ÇED Hizmetleri Şubesi, 2011. • Sultandağı tanıtım (http://www.sultandagi.gov.tr/default_B1.aspx?content=191) • Beyşehir Gölü Milli Parkı (http://www.milliparklar.gov.tr/mp/beysehirgolu/index.htm) 172
  • 173. • Bahadır, M., (2013). "Akşehir Gölü'nde alansal değişimlerin uzaktan algılama teknikleri ile belirlenmesi", Marmara Coğrafya Dergisi, 28, s. 246- 275, Temmuz 2013. • Bahadır, M., (2012). "Eber ve Akşehir göllerinin kıyı alanları yönetimi", Coğrafi Bilimler Dergisi, 10(1), s. 63-88, 2012. • Kocayiğit, A., vd. "3 Şubat 2002 Çay (Afyon) depreminin kaynağı ve ağır hasarın nedenleri: Akşehir Fay Zonu (Jeolojik ön rapor)", ODTU, Mühendislik Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Teknik Araştırma Birimi, Şubat 2002. • Akşehir Gölü (http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-golu) (Makale, 06 Haziran 2010 tarihine aittir) • Eber Gölü (http://www.afyonkulturturizm.gov.tr/TR,63440/goller.html) 173