SlideShare a Scribd company logo
1 of 35
ADAÇAYI (salvia officinalis)
 Bitkinin adı/adları: Dişotu, Tıbbi Adaçayı
 Genel Özellikleri: Salvia officinalis L. (Labiatae) türünün
çiçek açma zamanında toplanıp gölgede kurutulmuş
yapraklarıdır. Bu tür 50-100 cm yükseklikte, morumsu
mavi çiçekli, basit yapraklı, çok yıllık ve çalımsı bir
bitkidir. 3-8 cm uzunluk ve 1-4 cm genişlikte, kenarları
hafif dişli, her iki yüzden de sık tüylü ve gümüşi renkli,
basit yapraklardır.
 Yetiştiği Yer: Ada Çayı özellikle Orta Avrupa ve
Balkanlarda, Akdeniz bölgesinde bulunur
 Kullanılan Bölgeleri: Çiçek açma zamanında toplanıp
gölgede kurutulmuş yapraklarıdır
 Taşıdıgı etken Maddeler: Tanen, acı madde, uçucu yağ (%
1- 2.5) taşımaktadır. Uçucu yağda tuyon (% 30-50), sineol
(%15) ve borneol (% 10) bulunmaktadır.
 Kullanım alanları:Sağlıkta
 Kullanış Şekli: infusyon (% 1-5) dahilen veya gargara
halinde.
 Sağlıkta Kullanımı:Gaz söktürücü antiseptik (boğaz ve
burun hastalıklarında), kuvvet verici ve uyarıcı etkilerden
dolayı dahilen ve haricen kullanılır.
 Ürünleri: Toz,Drog
ALIÇ MEYVASI (Fructus Crataegi)
 Bitkinin adı/adları: Beyazdiken, Ekşi muşmula, Edran,
Geviş, Yemişen.
 Genel Özellikleri: Crataegus türlerinin olgun meyvesidir.
Türkiye de 20 kadar Crataegus türü bulunmaktadır.
Bunlardan bazılarının olgun meyveleri, genellikle
çocuklar tarafından yemiş olarak yenilir. Kasaba
pazarlarında, sonbaharda ipe dizilmiş olarak,
satılmaktadır. Meyvelerin kabız ve idrar arttırıcı etkileri
bulunduğu söylenmektedir. Aktarlarda bulunmaz.
 Yetiştiği Yer: 20 kadar alıç türü ülkemizde batı ve Güney
Anadolu ağırlıkta olmak üzere çeşitli bölgelere yayılmıştır
 Kullanılan Bölgeleri:Olgun meyvesi
 Taşıdıgı etken Maddeler: Aminler, tanen, vitamin C,
triterpen türevleri, flavon türevleri ve acı maddeler
taşımaktadır.
 Kullanım alanları: Sağlıkta
 Kullanış Şekli: Toz, günde 2-5 gr, infusyon ( %2 ) günde
2-3 bardak içilir.
 Sağlıkta Kullanımı: Yirminci yüzyılın başından beri
çiçekleri ( Flos Crataegi ) ‘nden hazırlanan hulâsalar
yatıştırıcı ve tansiyon düşürücü olarak kullanılmaktadır.
Etkili maddesi tam olarak bilinmemekte ve aminler
olduğu sanılmaktadır. . Meyvelerin kabız ve idrar arttırıcı
etkileri bulunduğu söylenmektedir.
 Ürünleri:Toz, Drog
ARDIÇ KOZALAĞI (Juniperus
communis)
 Bitkinin adı/adları: Ardıç tohumu, Cücek (Kayseri :
Develi ve Adana : belen köy, Bican)
 Genel Özellikleri: Juniperus communis türünün olgun
kozalaklardır. Bu tür 1-7m yükseklikte, kışın yaprağını
dökmeyen bir ağaççıktır. Yapraklar dar, sivri uçlu ve 6-18
mm uzunlukta. Meyve 6-9 mm büyüklüğünde, 3 tohumlu,
önce yeşil ve olgunlukta parlak mavimsi siyah renklidir.
Üzerinde ince bir mum tabakası bulunur. Orta Avrupada
yaygın bir bitkidir. Memleketimizde yalnız Trakya da ve
az miktarda bulunur
 Yetiştiği Yer:Ülkemizde Ege, Akdeniz ve Trakya
bölgesinde yaban ortamda yetişir.
 Kullanılan Bölgeleri:Tohumları,dalları,kökü
 Taşıdıgı etken Maddeler: Şekerler ( glikoz, sakkaroz ),
organik asitler, reçineli bileşikler, acı madde ve uçucu yağ
( % 0.5 – 2 ) taşımaktadır.
 Kullanım alanları:Sağlıkta
 Kullanış Şekli: İnfusyon (% 1-2), günde 2-3 bardak içilir.
Uçucu yağ, haricen romatizma ağrılarını dindirici olarak,
10 gr uçucu yağın 100 gr zeytin yağındaki karışımı ile
ağrıyan yer ovulur. Uçucu yağ dahilen günde 2-6 damla,
suya veya kesme şekere damlatılarak alınır.
 Sağlıkta Kullanımı: Orta çağda her derde deva bir ilâç
olarak bilinirdi. İdrar arttırıcı, terletici, midevi ve antiseptik
özellikleri vardır. Dahilen yüksek miktarlarda veya uzun
süre alındığında böbrekleri tahriş eder ve kanlı idrar
gelmesine neden olur.
 Ürünleri:Drog
Biberiye(Rosmarinus officinalis)
 Bitkinin adı/adları: Beyaz püren, Biberya, Hasalban,
Kuşdiliotu
 Genel Özellikleri:Çok yıllık çalı görünüşlü bir bitkidir. 2
m‘ ye kadar boylanabildiği ve kışın yapraklarını
dökmediği için bahçelerde süs ve çit bitkisi olarak
yetiştirilmektedir. Bitkinin gövdesi karemsi kesitli ve
yeşilken, ikinci yılında odunsulaşır. Yaklaşık 2 cm.
boyundaki iğne gibi ince uzun yapraklarının üstü parlak
koyu yeşil ve altı gri renklidir. Bu yapraklar içe doğru
kıvrılırlar. Yaz boyunca açan küçük çiçekleri mavi ya da
eflatuni renklidir. Tohumları küçük, yağlı ve sari-
kahverengidir. Biberiye bitkisi, tohumlarıyla ya da ağır
büyüdüğü için gövde kalemleri veya daldırma
yöntemleriyle çogaltılır.
 Yetiştiği Yer: Anayurdu Akdeniz havzası olup ülkemizde
Bati ve Güney Anadolu kıyı şeridinde yetişir
 Kullanılan Bölgeleri:Yaprak,taze sürgünleri,
 Taşıdıgı etken Maddeler: Biberiyenin içerdiği uçucu
yağlar arasında basta borneol olmak üzere linalol, kamfen,
sineol ile kafuru ve bitkide ayrıca tanen, reçine ile diğer
etkili maddeler vardır
 Kullanım alanları:Kozmetik, Sağlık
 Kullanış Şekli: Biberiyenin yaprak ve taze sürgünleri yaz
boyunca toplanır. Bitkinin tıbbi etkisi, çiçek açtığı zamanlarda
en fazla olur. Yaprak ve ince sürgünler, aşırı sıcak olmayan, çok
havadar ve gölge bir yerde ağır ağır kurutulur. Bir bardak
kaynar suya l tatlı kaşığı yaprak ve taze sürgün konulup 10-15
dakika demlendirilerek yapılan infuzyon istendiği kadar
içilebilir.Burkulma, ezik ve agrılarda ise biberiyenin yaprak ve
genç sürgünleri suya atılıp iyice kaynatılarak bir dekoksiyon
hazırlanır. Bu dekoksiyon, ağrılı yerler ya da saç dipleri elle
iyice ovularak deriye yedirilir. Bir bez torbaya konulan biberiye
yaprak ve taze sürgünleri banyo musluğunun altına asılarak
üzerine sıcak su akıtılıp böylece doldurulan küvette banyo
yapıldığında cildi derinden temizler, teni kayganlaştırır ve
güzelleştirir. Şampuanla yıkanmaktan yıpranan saçları
canlandırır. Bitkinin yaprak ve genç sürgünleri ezilerek yapılan
lapa, kırışıklıkları gidererek cildi güzelleştirir
 Sağlıkta Kullanımı: Kan dolaşımını hızlandırır.
• Sinirleri uyarır ve güçlendirir.
• Mide ve bağırsakları uyarır. Böylece sindirime (özellikle
yağlı yiyecek yendiğinde) yardımcı olur.
• Hazımsızlıktan oluşan gazları söktürür.
• Safra salgısını artırır.
• idrar söktürücüdür.
• Kadınlarda aybaşını düzene sokar. Gecikmeleri önler, iyi bir
adet söktürücüdür.
• Etkili bir toniktir.
• Kas ağrılarını, siyatik ve nevraljiyi hafifletir.
• Romatizma ağrılarını azaltır.
• Burkulma ve eziklerde iyileştiricidir.
• Saç diplerindeki bezleri uyarır. Erken saç dökülmelerini önler.
 Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
Rezene(Foeniculum vulgare)
 Bitkinin adı/adları: Raziyane, Mayana, Arapsaçı
 Genel Özellikleri: Maydanozgiller familyasındandır, 2 m. kadar boy
atabilen, dayanıklı çok yıllık otsu bitkidir. Hoş kokulu, gri-açık yeşil
renkte, ince uzun ipliksi görünüşlü yaprakları sonbaharda bronz
renge döner. Gene hoş kokan küçük ve sarı çiçekleri yaz ortasında
açar ve çiçek salkımları bileşik şemsiye görüntüsü kazanır. Aslında
birer meyve olan hoş kokulu, küçük, silindir yapılı, üzeri çıkıntılı
kıvrık tohumları yeşil-kahverengidir. Bitki, açıklık alanlarda
tohumlarını dökerek çoğalır, insan eliyle yetiştirilenlerinde ise,
yetişmiş bitki bölünerek çoğaltılır.
 Yetiştiği Yer: Anayurdu Güney Avrupadır, ülkemizde fakir
topraklarda doğal olarak yetistiği gibi, Ege ve Akdeniz bölgelerinin
ılıman yerlerinde bahçelerde kültürü de yapılmaktadır.
 Kullanılan Bölgeleri:Genellikle meyveleri ve tohumu.
 Taşıdıgı etken Maddeler:Bitkinin tohumları yapışkan bitki sıvısı,
şeker, nişasta, tanen, sabit ve uçucu yağlar içerir. Uçucu yağları
tohuma anason kokusu verir ve bazı ülkelerde tohumu, anason yerine
salata ve yemeklere çeşni katmak üzere az miktarda kullanılır.
 Kullanım alanları: Sağlıkta,kozmetikte
 Kullanış Şekli:Bütün bu amaçlarla bitkinin ikinci yılının
sonbaharında olgunlaşıp yarılan tohumları toplanıp kabukları tarakla
temizlenerek gölgede hafifçe kurutulur. İnfüzyon hazırlanacağı
zaman bu tohumlar biraz ezilir, 1 tatlı kaşığı tohumun üzerine 1
bardak kaynar su dökülerek 10 dakika süreyle bu tohumlar
demlendirilir. Yukarıda sayılan durumlar için bu infüzyondan günde
üç kez birer bardak içilir.
 Sağlıkta Kullanımı: • Mide ve bağırsak hastalıklarında rahatlatıcıdır.
Sindirime yardımcı olur.
• Mide ve bağırsak gazlarını söktürür.
• İştah açıcıdır.
• Emziren annelerde, sütü artırıcıdır.
• Bronşitte ve öksürük nöbetlerinde rahatlatıcı etkisi vardır. Öksürük
ilaçlarına tat vermekte de kullanılır.
 Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
 Rezene, bedene aşırı dozlarda alınmamalıdır.
Tarçınlar(Cinnamomun türleri)
 Genel Özellikleri: Defnegiller familyasındandır. Tropikal bölgelerin
bitkisi ve birçok türü olan hoş kokulu ağaç ya da agaçcıklardır. Bu
türlerden önemli olan ikisi Seylan tarçını (C. zeylanicum) ile Çin tarçını
(C. cassia)'dır.
 Seylan tarçını Sri Lanka, Hindistan ve Myanmar'da yetiştirilir. Kisin
yapraklarını dökmeyen alçak boylu ağaçtır. Bu ağacın körpe dalları
kesilir. Kabukları soyulur, mantar tabakaları çıkarılır, tabakalar
birbirinin içine konulup sarılarak kurutulur. Daha sonra ezilip baharat
olarak Seylan tarçını adıyla satılır. Açık kahverengi ve tatlımsı tadı hoş
olan bu tarçın türü makbuldür.
 Çin tarçını daha büyük bir ağaç olup 10-12 m‘ ye kadar boylanabilir.
Kisin yaprağını dökmeyen bu türün de gövde ve dallarının kabuğu
soyularak yukarıdaki yöntemle elde edilen tarçın, Seylan tarçınına göre
daha yakıcı, keskin ve daha az değerlidir.
 Yetiştiği Yer:Anayurdu Güney ve Güneydoğu Asya'dır, iklimin uygun
olmayışı nedeniyle tarçın ülkemizde yetişmez.
 Kullanılan Bölgeleri: Dalları, meyvesi
 Taşıdıgı etken Maddeler:Her iki tür tarçının da başlıca bileşeni,
uçucu bir yağ olan sinnamik aldehit'tir.
 Kullanım alanları: Sağlıkta,baharat olarak, parfüm sanayide
 Kullanış Şekli: tarçının toz hali yiyecek ve içeceklere katılıp
istendiği kadar alınır ya da piyasadan sağlanan tarçın esansı 2-3
damla olarak kesme sekere damlatılıp emilir.
 Sağlıkta Kullanımı: • Mide ve bağırsak gazlarını söktürür.
• Hafif doku ve damar büzücü özelliği nedeniyle diyareyi kesici ve
peklik vericidir.
• İştah açıcıdır.
• Sindirimi kolaylaştırır.
• Mide bulantıları ve kusma refleksini bastırır.
• Kan dolaşımını geliştirip hızlandırır.
 Ürünleri:Drog, toz,
 UYARI
• Tarçın çok fazla alınırsa aşırı pekliğe neden olabilir.
Zencefil(Zinciber officinale)
 Bitkinin adı/adları: Zinciber officinale
 Genel Özellikleri:120 cm.‘ ye kadar boylanabilen bitkinin bir yıllık ömrü
olan gövdesinin, kamışınkini andıran durusu vardır. Tarçın kokusuna
benzeyen özel kokulu, 15-20 cm. uzunluktaki sivri uçlu ve mızrak
biçimli yaprakları, gövdeyi saran kılıflardan çıkar.
 Kozalakları anımsatan küçük, beyaz ve üzeri mor lekeli çiçekleri pek
seyrek açar ve kısır olurlar.
 Zencefilin kalın, etli, lifli ve boğum boğum yapılı kökgövdesi (rizomu)
kahverengi sarimsi olup bundan yumrukökler çıkarak çevreye yayılır.
 Bitki, bu rizomların bölünüp ekilmesiyle çoğaltılır.
 Yetiştiği Yer:Anayurdunun Güneydoğu Asya olduğu sanılmakta,
günümüzde Hindistan ve Malezya ile diğer bazı tropikal bölgelerde
yetiştirilmektedir.
 Kullanılan Bölgeleri:Kökü
 Taşıdıgı etken Maddeler:Zencefil zingiberon, zingiberol, fellandron,
borneol, sineol sitrali içeren uçucu yağ ile nişasta, yapışkan bitki sıvısı
ve reçine yönünden zengindir.
 Kullanım alanları:Sağlıkta, baharat olarak, ayrıca ekmek –pasta-şarap-likör-
tatlı yapımındada kullanılır.
 Kullanış Şekli:Taze kökleri sökülüp dilimlenerek bazı Uzakdoğu yemeklerine
katılır.
 Kurutulup öğütülerek toz haline getirilmiş kökleri ekmek, tatlı, pasta, şarap ve
bazı likörlerin yapımında kullanılır.
 Ayrıca zencefil tozu, baharat olarak tüketilir.
Sağlıkta Kullanımı: • Hazımsızlık, mide ve bağırsakların gazlı olması ve karin
ağrısı durumlarında sindirim salgılarını artırır ve gaz söktürücü etkiler yaparak
iyileştirici olur.
• Son yapılan araştırma sonuçlarına göre mideyi yatıştırıcı etkileri nedeniyle
yolculuklarda kusma refleksini yok eder ve rahatlama sağlar.
• Kan dolaşımının yetersiz kaldığı durumlarda, özellikle kılcal damarlardaki
dolaşımı hızlandırır.
• Ateşlilik durumunda terlemeyi artırır; bu yararlı terletici etkisiyle soğuk
algınlığını çabuk iyileştirir.
• Soğuk havalarda bedeni ısıtır, dayanıklılığını artırır.
Bu etkileri sağlamak üzere zencefilin dekoksiyonu kullanılır. Elinizde zencefil
tozu ya da dilimlenmiş kök parçaları varsa bunlardan 1,5 tatlı kasığı, 1 bardak su
içine konulup önce kaynama noktasına kadar ısıtılır. Sonra, ateş kısılarak 5-10
dakika daha ısıtma sürdürülür. Böylece elde edilen dekoksiyon istendikçe
içilebilir.
 Ürünleri:Toz, drog,
Çörekotu (Nigella Sativa)
 Bitkinin diger adları: Siyah Kimyon, Siyah Susam, Karaca,
Şevkerak, Karaçörek
 Genel Özellikleri:Düğünçiçeğigillerden; susam iriliğinde siyah
tohumları olan bir çeşit bitkidir. Güzel kokuludur.
Hamurişlerine çeşni vermek için kullanılır. Yurdumuzda 12
türü vardır.
 Yetiştiği Yer: Ege bölgesinde, Isparta, Burdur yörelerinde
üretilmekte olup yaban ortamdada yetişen türleri
bulunmaktadır.
 Kullanılan Bölgeleri: Tohumu
 Taşıdıgı etken Maddeler: Sabit yağ, uçucu yağ, acı madde,
saponin, tanen, nigellin ve connigellin alkaloidleri.
 Kullanım alanları: Sağlıkta, Gıdada
 Kullanış Şekli:Kurutulan tohumları baharat olarak, suda
kaynatılarak ya da yağı çıkarılarak kullanılır.
 Sağlıkta Kullanımı:
 Vücuda kuvvet ve zindelik verir. Bağışıklık sistemini
güçlendirir.
 İştahı açar.
 Hazmı kolaylaştırır.
 Mide ve bağırsak gazlarını söktürür.
 Kokusu baş ağrısını keser.
 Anne sütünü arttırır.
 İdrar ve adet söktürücüdür.
 Nefes darlığı, astım ve öksürüğe karşı faydalıdır.
 Romatizma şikayetlerini azaltır.
 Kolesterolü düşürmeye yardımcı olur.
 Çörekotu yağı saç dökülmesini ve kepeği azaltır.
 Sirke ile kaynatılıp gargara yapılırsa diş ağrılarını hafifletir.
 Suyu ile sivilcelere pansuman yapılırsa faydası görülür.
 Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
Ebegümeci(Malva sylvestris)
 Bitkinin adı/adları: Ebegömeci, Kazankarası
 Genel Özellikleri:Ülkemizde 8 ebegümeci türü yetişmektedir.
 Bunlardan en önemlisi, Büyük ebegümeci (M. sylvestris)
türüdür.
 20-30 cm. arasında boylanabilen bu türün yaprakları
yuvarlağımsı biçimli, kenarları dişli, uzun saplı, tüylü, almaşık
dizili, 3-7 parçalı ve palmiye gibi damarlıdır.
 Yaz boyu ve sonbahar başlarında açan pembe renkli, eflatuni
çizgili çiçekleri, yaprakların koltuklarından çıkar.
 Meyveleri 10 parçaya bölünen, olgunlaştığında açılmayan kuru
tohumlar halindedir.
 Bitki, döktüğü tohumlarıyla çoğalır. Ebegümecinin yaprakları
büyük oranda yapışkan bitki sıvısı; ayrıca glikoz, pektin, yağ
esansları ile az miktarda tanen içerir.
 Yaprak ve sapları hafif kokulu ve yavan lezzetlidir. Bazı yerlerde
sebze olarak yenilir.
 Yetiştiği Yer:Dünyanın hemen hemen her yerinde yaygın olan
ebegümeci türleri, tüm iklim koşullarına ve her toprağa uyum
göstermiş, çok yıllık otsu bitkilerdir.
 Kullanılan Bölgeleri:Yaprakları,gövdesi,çicekleri
 Taşıdıgı etken Maddeler:Malvin, müsilaj, pektin, tanen, glikoz
 Kullanım alanları:Saglıkta
 Kullanış Şekli:Yaz boyunca ve sonbahar başlarında, bitki çiçekli
olduğu sürece, yaprak ve çiçekleri toplanıp gölge ve havadar
yerde kurutulur. 2 tatlı kaşığı kurumuş yaprak ve çiçek karışımı
üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek 10-15 dakika demlendirilip
infüzyon hazırlanır. Bu infüzyondan günde üç kez birer bardak
içilir. Ebegümeci ayrıca ciltteki çıban, yara ve küçük yanıklarda
iyileştirici etki yapar.
Bunun için, bitkinin taze yaprak ve çiçekler ezilerek hazırlanan
yara lapası, bir tülbentin içine konularak, şikâyet edilen yere
kompre seklinde uygulanır.
 Sağlıkta Kullanımı: Gastrit ve mide ülserlerinde iyileştiricidir.
 Üst solunum yolları nezlesi ile bronşitte göğsü yumusatıcı;
balgam söktürücü ve öksürüğü kesicidir.
 Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
Kuşburnu [Yabani Gül](Rosa
Canina)
 Bitkinin adı/adları: Köpek gülü
 Genel Özellikleri: Orman açıklıkları, kayalık kırsal yöreler ve yol
kenarlarında kendi kendine yetişen yabani gül, 1-3,5 m. kadar
boylanabilen, gövdesi ve dalları dikenli olan bir ağaççıktır.
Kenarları dişli oval biçimli 5-7 yaprakçıktan oluşan yaprakları;
ilkbahardan baslayıp yaz boyunca açan, açık ya da koyu pembe,
bazen beyaz renkli küçük, güzel kokulu çiçekleri vardır. Bu
çiçeklerin tabanı olgunlaşınca taçyaprakları dökülür ve kuşburnu
denilen, 1,5-2 cm. uzunlukta parlak kırmızı meyvelere dönüşür.
Gerçekte yabani gül bitkisinin meyvesi, kuşburnunun içindeki
beyaz renkli tüylü çekirdeklerdir.
 Yetiştiği Yer: Ülkemizde doğal olarak genelde ormanlık alanlarda
yetişmektedir.
 Kullanılan Bölgeleri:Meyvesi
 Taşıdıgı etken Maddeler:Kuşburnu, özellikle C vitamini ile
tanen, pektin, karoten, meyve asitleri ve yağ yönünden
zengindir.
 Kullanım alanları:Sağlık,gıda sanayi
 Kullanış Şekli:Bu meyveler, Anadolu'da taze ya da kurutulmuş olarak yenir.
Ayrıca kompostosu, reçeli, şerbeti, ezmesi ya da pekmezi yapılarak tüketilir.
Çay gibi demlendirilip içilir. Kuşburnu meyveleri sonbaharda toplanır. 2,5 tatlı
kaşığı dolusu kuşburnu, ortalarından kesilip bir bardak suya konularak, su
kaynama noktasına kadar ısıtılır. Sonra ateş kısılarak 10-15 dakika daha ısıtma
sürdürülür. İnsanı rahatsız eden tüylü çekirdeklerinin ayrılması için bunlar
süzülür. Böylece hazırlanan dekoksiyondan istenildiği kadar içilebilir. Eğer bu
dekoksiyonun içimi hoş gelmezse, kaynama sırasında içine biraz bal ya da seker
katılır ve şurup haline getirilerek alınır.
 Sağlıkta Kullanımı:En iyi doğal C vitamini kaynağıdır. Enfeksiyonlara ve soğuk
algınlıklarına karşı bedenin direncini artırır.
 Hafif müshil etkisi vardır.
 Hafif idrar söktürücü etki taşır.
 Tonik ve besleyicidir: Bedendeki güçsüzlük ve bitkinlik durumlarına karşı en
iyi doğal ilaçtır.
 Hafif bir doku ve damar büzücüdür. Diyare durumunda ishali kesici etki yapar.
 Safra kesesi, böbrek ve mesane sorunlarında bedeni destekler.
 Ürünleri: Drog, toz, ekstrakt
KEBERE (Gemmae Capparidis)
 Bitkinin diger adları: Gebre, Kapari, Keditırnağı (Alanya).
 Genel Özellikleri:Bu türler beyaz çiçekli, dikenli,
genellikle yere yatık, çalı görünüşünde bitkilerdir.
Tomurcuklar flavon türevleri (rutin) taşımaktadır.
Kuraklığa dayanıklı olması nedeniyle son yıllarda, toprak
kaybını önlemek amacıyla, kurak arazide
yetiştirilmektedir.
 Yetiştiği Yer:Anadolu da oldukça yaygın türlerdir.
 Kullanılan Bölgeleri:Tomurcukları, meyvası, kök, kabuk.
 Taşıdıgı etken Maddeler:Flavon türleri, tanen ve karbonhidratlar
 Kullanım alanları:Sağlıkta, gıdada
 Kullanış Şekli:Dekoksiyon veya infusyon (% 1-3) halinde alınır.
 Sağlıkta Kullanımı:Çiçek tomurcukları, meyvası ve kök kabuğu idrar
söktürücü, ishal kesici ve kuvvet verici olarak tanınmıştır. Drogun
içindeki acı maddeler tükürük salgısını artırarak iştah verici etki
sağlar. Karaciger ve dalak hastalıklarında yararlıdır.Ayrıca kapari
Multiple Skleroz MS hastalarını iyileştirmektedir. İçerigindeki
reduktoz bileşikler gözde katarakt oluşumunu engellemektedir.
 Ürünleri:Drog, tentür

More Related Content

Similar to %F eifal%fd bitkiler 6

Similar to %F eifal%fd bitkiler 6 (7)

Biberiye
BiberiyeBiberiye
Biberiye
 
Antrasen2013
Antrasen2013Antrasen2013
Antrasen2013
 
Fito sunum
Fito sunumFito sunum
Fito sunum
 
Bitkilerin sınıflandırılması hakkında temel bilgiler.
Bitkilerin sınıflandırılması hakkında temel bilgiler.Bitkilerin sınıflandırılması hakkında temel bilgiler.
Bitkilerin sınıflandırılması hakkında temel bilgiler.
 
Meyve Zararlıları
Meyve ZararlılarıMeyve Zararlıları
Meyve Zararlıları
 
şIfalı bitkiler ve faydaları
şIfalı bitkiler ve faydalarışIfalı bitkiler ve faydaları
şIfalı bitkiler ve faydaları
 
İÇ MEKAN BİTKİLENDİRME kataloğ.pptx
İÇ MEKAN BİTKİLENDİRME kataloğ.pptxİÇ MEKAN BİTKİLENDİRME kataloğ.pptx
İÇ MEKAN BİTKİLENDİRME kataloğ.pptx
 

%F eifal%fd bitkiler 6

  • 2.  Bitkinin adı/adları: Dişotu, Tıbbi Adaçayı  Genel Özellikleri: Salvia officinalis L. (Labiatae) türünün çiçek açma zamanında toplanıp gölgede kurutulmuş yapraklarıdır. Bu tür 50-100 cm yükseklikte, morumsu mavi çiçekli, basit yapraklı, çok yıllık ve çalımsı bir bitkidir. 3-8 cm uzunluk ve 1-4 cm genişlikte, kenarları hafif dişli, her iki yüzden de sık tüylü ve gümüşi renkli, basit yapraklardır.  Yetiştiği Yer: Ada Çayı özellikle Orta Avrupa ve Balkanlarda, Akdeniz bölgesinde bulunur  Kullanılan Bölgeleri: Çiçek açma zamanında toplanıp gölgede kurutulmuş yapraklarıdır
  • 3.  Taşıdıgı etken Maddeler: Tanen, acı madde, uçucu yağ (% 1- 2.5) taşımaktadır. Uçucu yağda tuyon (% 30-50), sineol (%15) ve borneol (% 10) bulunmaktadır.  Kullanım alanları:Sağlıkta  Kullanış Şekli: infusyon (% 1-5) dahilen veya gargara halinde.  Sağlıkta Kullanımı:Gaz söktürücü antiseptik (boğaz ve burun hastalıklarında), kuvvet verici ve uyarıcı etkilerden dolayı dahilen ve haricen kullanılır.  Ürünleri: Toz,Drog
  • 5.  Bitkinin adı/adları: Beyazdiken, Ekşi muşmula, Edran, Geviş, Yemişen.  Genel Özellikleri: Crataegus türlerinin olgun meyvesidir. Türkiye de 20 kadar Crataegus türü bulunmaktadır. Bunlardan bazılarının olgun meyveleri, genellikle çocuklar tarafından yemiş olarak yenilir. Kasaba pazarlarında, sonbaharda ipe dizilmiş olarak, satılmaktadır. Meyvelerin kabız ve idrar arttırıcı etkileri bulunduğu söylenmektedir. Aktarlarda bulunmaz.  Yetiştiği Yer: 20 kadar alıç türü ülkemizde batı ve Güney Anadolu ağırlıkta olmak üzere çeşitli bölgelere yayılmıştır  Kullanılan Bölgeleri:Olgun meyvesi
  • 6.  Taşıdıgı etken Maddeler: Aminler, tanen, vitamin C, triterpen türevleri, flavon türevleri ve acı maddeler taşımaktadır.  Kullanım alanları: Sağlıkta  Kullanış Şekli: Toz, günde 2-5 gr, infusyon ( %2 ) günde 2-3 bardak içilir.  Sağlıkta Kullanımı: Yirminci yüzyılın başından beri çiçekleri ( Flos Crataegi ) ‘nden hazırlanan hulâsalar yatıştırıcı ve tansiyon düşürücü olarak kullanılmaktadır. Etkili maddesi tam olarak bilinmemekte ve aminler olduğu sanılmaktadır. . Meyvelerin kabız ve idrar arttırıcı etkileri bulunduğu söylenmektedir.  Ürünleri:Toz, Drog
  • 8.  Bitkinin adı/adları: Ardıç tohumu, Cücek (Kayseri : Develi ve Adana : belen köy, Bican)  Genel Özellikleri: Juniperus communis türünün olgun kozalaklardır. Bu tür 1-7m yükseklikte, kışın yaprağını dökmeyen bir ağaççıktır. Yapraklar dar, sivri uçlu ve 6-18 mm uzunlukta. Meyve 6-9 mm büyüklüğünde, 3 tohumlu, önce yeşil ve olgunlukta parlak mavimsi siyah renklidir. Üzerinde ince bir mum tabakası bulunur. Orta Avrupada yaygın bir bitkidir. Memleketimizde yalnız Trakya da ve az miktarda bulunur  Yetiştiği Yer:Ülkemizde Ege, Akdeniz ve Trakya bölgesinde yaban ortamda yetişir.  Kullanılan Bölgeleri:Tohumları,dalları,kökü
  • 9.  Taşıdıgı etken Maddeler: Şekerler ( glikoz, sakkaroz ), organik asitler, reçineli bileşikler, acı madde ve uçucu yağ ( % 0.5 – 2 ) taşımaktadır.  Kullanım alanları:Sağlıkta  Kullanış Şekli: İnfusyon (% 1-2), günde 2-3 bardak içilir. Uçucu yağ, haricen romatizma ağrılarını dindirici olarak, 10 gr uçucu yağın 100 gr zeytin yağındaki karışımı ile ağrıyan yer ovulur. Uçucu yağ dahilen günde 2-6 damla, suya veya kesme şekere damlatılarak alınır.  Sağlıkta Kullanımı: Orta çağda her derde deva bir ilâç olarak bilinirdi. İdrar arttırıcı, terletici, midevi ve antiseptik özellikleri vardır. Dahilen yüksek miktarlarda veya uzun süre alındığında böbrekleri tahriş eder ve kanlı idrar gelmesine neden olur.  Ürünleri:Drog
  • 11.  Bitkinin adı/adları: Beyaz püren, Biberya, Hasalban, Kuşdiliotu  Genel Özellikleri:Çok yıllık çalı görünüşlü bir bitkidir. 2 m‘ ye kadar boylanabildiği ve kışın yapraklarını dökmediği için bahçelerde süs ve çit bitkisi olarak yetiştirilmektedir. Bitkinin gövdesi karemsi kesitli ve yeşilken, ikinci yılında odunsulaşır. Yaklaşık 2 cm. boyundaki iğne gibi ince uzun yapraklarının üstü parlak koyu yeşil ve altı gri renklidir. Bu yapraklar içe doğru kıvrılırlar. Yaz boyunca açan küçük çiçekleri mavi ya da eflatuni renklidir. Tohumları küçük, yağlı ve sari- kahverengidir. Biberiye bitkisi, tohumlarıyla ya da ağır büyüdüğü için gövde kalemleri veya daldırma yöntemleriyle çogaltılır.
  • 12.  Yetiştiği Yer: Anayurdu Akdeniz havzası olup ülkemizde Bati ve Güney Anadolu kıyı şeridinde yetişir  Kullanılan Bölgeleri:Yaprak,taze sürgünleri,  Taşıdıgı etken Maddeler: Biberiyenin içerdiği uçucu yağlar arasında basta borneol olmak üzere linalol, kamfen, sineol ile kafuru ve bitkide ayrıca tanen, reçine ile diğer etkili maddeler vardır  Kullanım alanları:Kozmetik, Sağlık
  • 13.  Kullanış Şekli: Biberiyenin yaprak ve taze sürgünleri yaz boyunca toplanır. Bitkinin tıbbi etkisi, çiçek açtığı zamanlarda en fazla olur. Yaprak ve ince sürgünler, aşırı sıcak olmayan, çok havadar ve gölge bir yerde ağır ağır kurutulur. Bir bardak kaynar suya l tatlı kaşığı yaprak ve taze sürgün konulup 10-15 dakika demlendirilerek yapılan infuzyon istendiği kadar içilebilir.Burkulma, ezik ve agrılarda ise biberiyenin yaprak ve genç sürgünleri suya atılıp iyice kaynatılarak bir dekoksiyon hazırlanır. Bu dekoksiyon, ağrılı yerler ya da saç dipleri elle iyice ovularak deriye yedirilir. Bir bez torbaya konulan biberiye yaprak ve taze sürgünleri banyo musluğunun altına asılarak üzerine sıcak su akıtılıp böylece doldurulan küvette banyo yapıldığında cildi derinden temizler, teni kayganlaştırır ve güzelleştirir. Şampuanla yıkanmaktan yıpranan saçları canlandırır. Bitkinin yaprak ve genç sürgünleri ezilerek yapılan lapa, kırışıklıkları gidererek cildi güzelleştirir
  • 14.  Sağlıkta Kullanımı: Kan dolaşımını hızlandırır. • Sinirleri uyarır ve güçlendirir. • Mide ve bağırsakları uyarır. Böylece sindirime (özellikle yağlı yiyecek yendiğinde) yardımcı olur. • Hazımsızlıktan oluşan gazları söktürür. • Safra salgısını artırır. • idrar söktürücüdür. • Kadınlarda aybaşını düzene sokar. Gecikmeleri önler, iyi bir adet söktürücüdür. • Etkili bir toniktir. • Kas ağrılarını, siyatik ve nevraljiyi hafifletir. • Romatizma ağrılarını azaltır. • Burkulma ve eziklerde iyileştiricidir. • Saç diplerindeki bezleri uyarır. Erken saç dökülmelerini önler.  Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
  • 16.  Bitkinin adı/adları: Raziyane, Mayana, Arapsaçı  Genel Özellikleri: Maydanozgiller familyasındandır, 2 m. kadar boy atabilen, dayanıklı çok yıllık otsu bitkidir. Hoş kokulu, gri-açık yeşil renkte, ince uzun ipliksi görünüşlü yaprakları sonbaharda bronz renge döner. Gene hoş kokan küçük ve sarı çiçekleri yaz ortasında açar ve çiçek salkımları bileşik şemsiye görüntüsü kazanır. Aslında birer meyve olan hoş kokulu, küçük, silindir yapılı, üzeri çıkıntılı kıvrık tohumları yeşil-kahverengidir. Bitki, açıklık alanlarda tohumlarını dökerek çoğalır, insan eliyle yetiştirilenlerinde ise, yetişmiş bitki bölünerek çoğaltılır.  Yetiştiği Yer: Anayurdu Güney Avrupadır, ülkemizde fakir topraklarda doğal olarak yetistiği gibi, Ege ve Akdeniz bölgelerinin ılıman yerlerinde bahçelerde kültürü de yapılmaktadır.  Kullanılan Bölgeleri:Genellikle meyveleri ve tohumu.  Taşıdıgı etken Maddeler:Bitkinin tohumları yapışkan bitki sıvısı, şeker, nişasta, tanen, sabit ve uçucu yağlar içerir. Uçucu yağları tohuma anason kokusu verir ve bazı ülkelerde tohumu, anason yerine salata ve yemeklere çeşni katmak üzere az miktarda kullanılır.
  • 17.  Kullanım alanları: Sağlıkta,kozmetikte  Kullanış Şekli:Bütün bu amaçlarla bitkinin ikinci yılının sonbaharında olgunlaşıp yarılan tohumları toplanıp kabukları tarakla temizlenerek gölgede hafifçe kurutulur. İnfüzyon hazırlanacağı zaman bu tohumlar biraz ezilir, 1 tatlı kaşığı tohumun üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek 10 dakika süreyle bu tohumlar demlendirilir. Yukarıda sayılan durumlar için bu infüzyondan günde üç kez birer bardak içilir.  Sağlıkta Kullanımı: • Mide ve bağırsak hastalıklarında rahatlatıcıdır. Sindirime yardımcı olur. • Mide ve bağırsak gazlarını söktürür. • İştah açıcıdır. • Emziren annelerde, sütü artırıcıdır. • Bronşitte ve öksürük nöbetlerinde rahatlatıcı etkisi vardır. Öksürük ilaçlarına tat vermekte de kullanılır.  Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt  Rezene, bedene aşırı dozlarda alınmamalıdır.
  • 19.  Genel Özellikleri: Defnegiller familyasındandır. Tropikal bölgelerin bitkisi ve birçok türü olan hoş kokulu ağaç ya da agaçcıklardır. Bu türlerden önemli olan ikisi Seylan tarçını (C. zeylanicum) ile Çin tarçını (C. cassia)'dır.  Seylan tarçını Sri Lanka, Hindistan ve Myanmar'da yetiştirilir. Kisin yapraklarını dökmeyen alçak boylu ağaçtır. Bu ağacın körpe dalları kesilir. Kabukları soyulur, mantar tabakaları çıkarılır, tabakalar birbirinin içine konulup sarılarak kurutulur. Daha sonra ezilip baharat olarak Seylan tarçını adıyla satılır. Açık kahverengi ve tatlımsı tadı hoş olan bu tarçın türü makbuldür.  Çin tarçını daha büyük bir ağaç olup 10-12 m‘ ye kadar boylanabilir. Kisin yaprağını dökmeyen bu türün de gövde ve dallarının kabuğu soyularak yukarıdaki yöntemle elde edilen tarçın, Seylan tarçınına göre daha yakıcı, keskin ve daha az değerlidir.  Yetiştiği Yer:Anayurdu Güney ve Güneydoğu Asya'dır, iklimin uygun olmayışı nedeniyle tarçın ülkemizde yetişmez.  Kullanılan Bölgeleri: Dalları, meyvesi
  • 20.  Taşıdıgı etken Maddeler:Her iki tür tarçının da başlıca bileşeni, uçucu bir yağ olan sinnamik aldehit'tir.  Kullanım alanları: Sağlıkta,baharat olarak, parfüm sanayide  Kullanış Şekli: tarçının toz hali yiyecek ve içeceklere katılıp istendiği kadar alınır ya da piyasadan sağlanan tarçın esansı 2-3 damla olarak kesme sekere damlatılıp emilir.  Sağlıkta Kullanımı: • Mide ve bağırsak gazlarını söktürür. • Hafif doku ve damar büzücü özelliği nedeniyle diyareyi kesici ve peklik vericidir. • İştah açıcıdır. • Sindirimi kolaylaştırır. • Mide bulantıları ve kusma refleksini bastırır. • Kan dolaşımını geliştirip hızlandırır.  Ürünleri:Drog, toz,  UYARI • Tarçın çok fazla alınırsa aşırı pekliğe neden olabilir.
  • 22.  Bitkinin adı/adları: Zinciber officinale  Genel Özellikleri:120 cm.‘ ye kadar boylanabilen bitkinin bir yıllık ömrü olan gövdesinin, kamışınkini andıran durusu vardır. Tarçın kokusuna benzeyen özel kokulu, 15-20 cm. uzunluktaki sivri uçlu ve mızrak biçimli yaprakları, gövdeyi saran kılıflardan çıkar.  Kozalakları anımsatan küçük, beyaz ve üzeri mor lekeli çiçekleri pek seyrek açar ve kısır olurlar.  Zencefilin kalın, etli, lifli ve boğum boğum yapılı kökgövdesi (rizomu) kahverengi sarimsi olup bundan yumrukökler çıkarak çevreye yayılır.  Bitki, bu rizomların bölünüp ekilmesiyle çoğaltılır.  Yetiştiği Yer:Anayurdunun Güneydoğu Asya olduğu sanılmakta, günümüzde Hindistan ve Malezya ile diğer bazı tropikal bölgelerde yetiştirilmektedir.  Kullanılan Bölgeleri:Kökü  Taşıdıgı etken Maddeler:Zencefil zingiberon, zingiberol, fellandron, borneol, sineol sitrali içeren uçucu yağ ile nişasta, yapışkan bitki sıvısı ve reçine yönünden zengindir.
  • 23.  Kullanım alanları:Sağlıkta, baharat olarak, ayrıca ekmek –pasta-şarap-likör- tatlı yapımındada kullanılır.  Kullanış Şekli:Taze kökleri sökülüp dilimlenerek bazı Uzakdoğu yemeklerine katılır.  Kurutulup öğütülerek toz haline getirilmiş kökleri ekmek, tatlı, pasta, şarap ve bazı likörlerin yapımında kullanılır.  Ayrıca zencefil tozu, baharat olarak tüketilir. Sağlıkta Kullanımı: • Hazımsızlık, mide ve bağırsakların gazlı olması ve karin ağrısı durumlarında sindirim salgılarını artırır ve gaz söktürücü etkiler yaparak iyileştirici olur. • Son yapılan araştırma sonuçlarına göre mideyi yatıştırıcı etkileri nedeniyle yolculuklarda kusma refleksini yok eder ve rahatlama sağlar. • Kan dolaşımının yetersiz kaldığı durumlarda, özellikle kılcal damarlardaki dolaşımı hızlandırır. • Ateşlilik durumunda terlemeyi artırır; bu yararlı terletici etkisiyle soğuk algınlığını çabuk iyileştirir. • Soğuk havalarda bedeni ısıtır, dayanıklılığını artırır. Bu etkileri sağlamak üzere zencefilin dekoksiyonu kullanılır. Elinizde zencefil tozu ya da dilimlenmiş kök parçaları varsa bunlardan 1,5 tatlı kasığı, 1 bardak su içine konulup önce kaynama noktasına kadar ısıtılır. Sonra, ateş kısılarak 5-10 dakika daha ısıtma sürdürülür. Böylece elde edilen dekoksiyon istendikçe içilebilir.  Ürünleri:Toz, drog,
  • 25.  Bitkinin diger adları: Siyah Kimyon, Siyah Susam, Karaca, Şevkerak, Karaçörek  Genel Özellikleri:Düğünçiçeğigillerden; susam iriliğinde siyah tohumları olan bir çeşit bitkidir. Güzel kokuludur. Hamurişlerine çeşni vermek için kullanılır. Yurdumuzda 12 türü vardır.  Yetiştiği Yer: Ege bölgesinde, Isparta, Burdur yörelerinde üretilmekte olup yaban ortamdada yetişen türleri bulunmaktadır.  Kullanılan Bölgeleri: Tohumu  Taşıdıgı etken Maddeler: Sabit yağ, uçucu yağ, acı madde, saponin, tanen, nigellin ve connigellin alkaloidleri.  Kullanım alanları: Sağlıkta, Gıdada  Kullanış Şekli:Kurutulan tohumları baharat olarak, suda kaynatılarak ya da yağı çıkarılarak kullanılır.
  • 26.  Sağlıkta Kullanımı:  Vücuda kuvvet ve zindelik verir. Bağışıklık sistemini güçlendirir.  İştahı açar.  Hazmı kolaylaştırır.  Mide ve bağırsak gazlarını söktürür.  Kokusu baş ağrısını keser.  Anne sütünü arttırır.  İdrar ve adet söktürücüdür.  Nefes darlığı, astım ve öksürüğe karşı faydalıdır.  Romatizma şikayetlerini azaltır.  Kolesterolü düşürmeye yardımcı olur.  Çörekotu yağı saç dökülmesini ve kepeği azaltır.  Sirke ile kaynatılıp gargara yapılırsa diş ağrılarını hafifletir.  Suyu ile sivilcelere pansuman yapılırsa faydası görülür.  Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
  • 28.  Bitkinin adı/adları: Ebegömeci, Kazankarası  Genel Özellikleri:Ülkemizde 8 ebegümeci türü yetişmektedir.  Bunlardan en önemlisi, Büyük ebegümeci (M. sylvestris) türüdür.  20-30 cm. arasında boylanabilen bu türün yaprakları yuvarlağımsı biçimli, kenarları dişli, uzun saplı, tüylü, almaşık dizili, 3-7 parçalı ve palmiye gibi damarlıdır.  Yaz boyu ve sonbahar başlarında açan pembe renkli, eflatuni çizgili çiçekleri, yaprakların koltuklarından çıkar.  Meyveleri 10 parçaya bölünen, olgunlaştığında açılmayan kuru tohumlar halindedir.  Bitki, döktüğü tohumlarıyla çoğalır. Ebegümecinin yaprakları büyük oranda yapışkan bitki sıvısı; ayrıca glikoz, pektin, yağ esansları ile az miktarda tanen içerir.  Yaprak ve sapları hafif kokulu ve yavan lezzetlidir. Bazı yerlerde sebze olarak yenilir.  Yetiştiği Yer:Dünyanın hemen hemen her yerinde yaygın olan ebegümeci türleri, tüm iklim koşullarına ve her toprağa uyum göstermiş, çok yıllık otsu bitkilerdir.  Kullanılan Bölgeleri:Yaprakları,gövdesi,çicekleri
  • 29.  Taşıdıgı etken Maddeler:Malvin, müsilaj, pektin, tanen, glikoz  Kullanım alanları:Saglıkta  Kullanış Şekli:Yaz boyunca ve sonbahar başlarında, bitki çiçekli olduğu sürece, yaprak ve çiçekleri toplanıp gölge ve havadar yerde kurutulur. 2 tatlı kaşığı kurumuş yaprak ve çiçek karışımı üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek 10-15 dakika demlendirilip infüzyon hazırlanır. Bu infüzyondan günde üç kez birer bardak içilir. Ebegümeci ayrıca ciltteki çıban, yara ve küçük yanıklarda iyileştirici etki yapar. Bunun için, bitkinin taze yaprak ve çiçekler ezilerek hazırlanan yara lapası, bir tülbentin içine konularak, şikâyet edilen yere kompre seklinde uygulanır.  Sağlıkta Kullanımı: Gastrit ve mide ülserlerinde iyileştiricidir.  Üst solunum yolları nezlesi ile bronşitte göğsü yumusatıcı; balgam söktürücü ve öksürüğü kesicidir.  Ürünleri:Drog, toz, ekstrakt
  • 31.  Bitkinin adı/adları: Köpek gülü  Genel Özellikleri: Orman açıklıkları, kayalık kırsal yöreler ve yol kenarlarında kendi kendine yetişen yabani gül, 1-3,5 m. kadar boylanabilen, gövdesi ve dalları dikenli olan bir ağaççıktır. Kenarları dişli oval biçimli 5-7 yaprakçıktan oluşan yaprakları; ilkbahardan baslayıp yaz boyunca açan, açık ya da koyu pembe, bazen beyaz renkli küçük, güzel kokulu çiçekleri vardır. Bu çiçeklerin tabanı olgunlaşınca taçyaprakları dökülür ve kuşburnu denilen, 1,5-2 cm. uzunlukta parlak kırmızı meyvelere dönüşür. Gerçekte yabani gül bitkisinin meyvesi, kuşburnunun içindeki beyaz renkli tüylü çekirdeklerdir.  Yetiştiği Yer: Ülkemizde doğal olarak genelde ormanlık alanlarda yetişmektedir.  Kullanılan Bölgeleri:Meyvesi  Taşıdıgı etken Maddeler:Kuşburnu, özellikle C vitamini ile tanen, pektin, karoten, meyve asitleri ve yağ yönünden zengindir.
  • 32.  Kullanım alanları:Sağlık,gıda sanayi  Kullanış Şekli:Bu meyveler, Anadolu'da taze ya da kurutulmuş olarak yenir. Ayrıca kompostosu, reçeli, şerbeti, ezmesi ya da pekmezi yapılarak tüketilir. Çay gibi demlendirilip içilir. Kuşburnu meyveleri sonbaharda toplanır. 2,5 tatlı kaşığı dolusu kuşburnu, ortalarından kesilip bir bardak suya konularak, su kaynama noktasına kadar ısıtılır. Sonra ateş kısılarak 10-15 dakika daha ısıtma sürdürülür. İnsanı rahatsız eden tüylü çekirdeklerinin ayrılması için bunlar süzülür. Böylece hazırlanan dekoksiyondan istenildiği kadar içilebilir. Eğer bu dekoksiyonun içimi hoş gelmezse, kaynama sırasında içine biraz bal ya da seker katılır ve şurup haline getirilerek alınır.  Sağlıkta Kullanımı:En iyi doğal C vitamini kaynağıdır. Enfeksiyonlara ve soğuk algınlıklarına karşı bedenin direncini artırır.  Hafif müshil etkisi vardır.  Hafif idrar söktürücü etki taşır.  Tonik ve besleyicidir: Bedendeki güçsüzlük ve bitkinlik durumlarına karşı en iyi doğal ilaçtır.  Hafif bir doku ve damar büzücüdür. Diyare durumunda ishali kesici etki yapar.  Safra kesesi, böbrek ve mesane sorunlarında bedeni destekler.  Ürünleri: Drog, toz, ekstrakt
  • 34.  Bitkinin diger adları: Gebre, Kapari, Keditırnağı (Alanya).  Genel Özellikleri:Bu türler beyaz çiçekli, dikenli, genellikle yere yatık, çalı görünüşünde bitkilerdir. Tomurcuklar flavon türevleri (rutin) taşımaktadır. Kuraklığa dayanıklı olması nedeniyle son yıllarda, toprak kaybını önlemek amacıyla, kurak arazide yetiştirilmektedir.  Yetiştiği Yer:Anadolu da oldukça yaygın türlerdir.  Kullanılan Bölgeleri:Tomurcukları, meyvası, kök, kabuk.
  • 35.  Taşıdıgı etken Maddeler:Flavon türleri, tanen ve karbonhidratlar  Kullanım alanları:Sağlıkta, gıdada  Kullanış Şekli:Dekoksiyon veya infusyon (% 1-3) halinde alınır.  Sağlıkta Kullanımı:Çiçek tomurcukları, meyvası ve kök kabuğu idrar söktürücü, ishal kesici ve kuvvet verici olarak tanınmıştır. Drogun içindeki acı maddeler tükürük salgısını artırarak iştah verici etki sağlar. Karaciger ve dalak hastalıklarında yararlıdır.Ayrıca kapari Multiple Skleroz MS hastalarını iyileştirmektedir. İçerigindeki reduktoz bileşikler gözde katarakt oluşumunu engellemektedir.  Ürünleri:Drog, tentür